Katalog

tKÎ CUMîTURÎYET 12 Mart 1964 Atatürkün dîleği Düşünceler değişiyor. Biz istesek de isteroesek de değişiyor. Daha dün denerek kadar yakın zamanda, insanlann insanlara köle olnıası kötü görülen bir sey değildi. Eski Ytmanda ve daha sonra nice bilgeler yetişmiştir kölelerden... Osmanlüıktan wta kalan: Kulun kölen olayım... deyişi dilimizde yürürliiktedir. Babalarunız, dedelerimiz koielik devrinin içinde yaşadılar. Bazan sokaklarda EÖrdüğümüz, bazan aiiemiz çevresinde karşılıklı oturdupuıruz kara renkii nice vatandasimız vardır ki Afrikadan köle dive petirilmiş vadi?âr(ar. . Bugün Anadoluda toprağa baçlı köylüler ya§ar... Toprak el değiştirince onlar da ağa değiştirir. Kölelijjin çeşilleri vardır elbet... Hafif, ağır, görünür, görünmez, gizli. açık . Aynntıları üstiinde duracak değiliz. An» cak mpdenî kişilerin paylastığı ortak düşünee. köleliein çok açık ve '^esin eibi görünen fikrin eeomişi pek urun sayılmaz. Her türlü köleliğe kar" duran milletlerarası kanunu daha bu yıl fanzaladığımız unurulmasın. Köleliği yeren anlayış, insanlan yeni değer yargılanna götürmüştür. Büyüklerimiz: Benim dedem büyük adamdi: kapısında bunca halayık, hizmetkâr, rariye, uşak. köle beslerdi... diye övünürlerdi, Benim rahmetli babam çok zenginmiş, çok büyükmüş... Fişmekân ilinin yarısı onunmns, topraklan üstiinde elli bej köy varmış, yaman ağa imiş, atına binip kırbscını çekH mi öniine kimse dTiramazmış, köylü onu efendi bilirmiş... diye gerçek veya yalan kendi soyuna • Tjna övgü düzenler de üç beş yıl âncesine kadar eksik değildi. BUmem ki hâlâ böyle konusanlar kıyıda bucakta kalmış mıdır? Türkiyede iki üç yıl içinde, ağalık, beylik, mülk azmanlığı, övünüleeek değil ntanılacak bir hikaye oldu. İki üç yıl öncesine kadar ağalıklarıyla şisinenler girecek delik arıyorlar şimdi... Utanılacak ahlâk felsefesi bir yana, ağalık düzeninin bu memleketi batıran bir iktisadî kunılıış olduğunu artık herkes biliyor. Çiftçiler birHğinden bile sikâyetler yükseliyor: Bîze ağa denmesin... Aslında ağa, bey, beyefendi, eibi unvanlara karjı savaş bayrağını açmış olan Atatürktür. Hı türlü mertebe. ayncalık, İBitiyaz ifade eden saçmatıklarm kaldırılıp insanlann eşit olmasını isteyen Atatürktür. «Millî Misaka sınırları içinde her Türkün eşitliğini en kesin bitirode dile getiren sevgili Atatürktür. Ama aradan bn kadar eeçtiği halde apüık, 27 Mayıs 1960 » kadar saygi değer bir kunım fibi niçin devam etmiş,? Niçin bu metnleketi yönetmek iddiasryla ortaya çjkan okumuş yazmış; aydın sayılacak kisiîer ağanın önünde elpençe divan durmuş, îtibar göstennişler. Çünkü «Ağahk» kurumunun ne olduğunu açıklıyan iktisadi şBurnn düzeyine varamamış Türkiye .. Çünkü ağalık, ancak ikttsadi kadraaına oturtuldnfu zaman anlamı ortaya cıkan bir diuenin iladeskbr. Sırf kelime olarak ele aldığınm zaman say*ı t»5iy«n tAğa» sozü, iktisadî ve sosyal çerçevesine yeri«!tirildi£i zaman perçek cizgileriyle ortaya çıkıyor. İste bnrada çerçek Atatürkcülükle, şekil Atatürkçülüğü arasındaki aynlık ortaya çıkıyor. Ağalık düzeninin iktidasî ve sosyal nedenlerini yıkmadan sırf adını değiştirmek neye yarar? Ahmet ağaya, Bay Ahmet demişiz, ne defcişir? Ası] dâva, Ahmet Ağanın sürdürdüğü ilkel kurnmu desteküyen iktisadî nedenlermin şuoruna varıp, onlan yok etmektir. O zaman Ahm«t Ağa ile ırgat Ahmet aynı hizaya gelecek, o zamana Türk vatandasları arasında ayncalık kalmıyacak Atatürkün dfleğidir bu... Atatürkçülük. ağalığa karşı çıkan düsünce giicünü buradan ahr Beyi, ağayı, beyefendiyı, efcmfiyi... hepsini, kâğıt üstünde bay yapan kanunun memlcket hayatma yürümesi Atatürk ihHlâlinin bugünün gençleriae yüktediği tarihî ödevdir. Ba ödcr, nrahakkak yerine «etirilecek... Böyle bıbne! D Ü Ş Ü N C E L E R YUNUS NADI armağanı Atcturhcülüttten /964 Cumhurlyctin 4<* ncı yıldönumünd* ne V EF A T Kükürt Tabrikası MUdürlüJundan emckll. Keçlborlulu merhnm Ahmet Rtlştü Beyln ve meıhmm Zehra Hanımın o£uUan. lth»l»tçı ve fabrlkalar veklli Hallt RÜ«tU Elmalının kardeçl, MevhObe Elmalının agabeyl. Ahmet Tamay Kuralın ve Fatm» Kurmlın levgiU babalan, Istanbvü Beledlyesl Eskl Es«nl»>r BüroBU Şefl V E FA T KıymetU mesal arkadaşımız. Eskl Eserler Biirosu Şefi Yiiksek Mimar MACİT RÜŞTÜ KURAL 10 Mart sah «ünO Hakkın rahmetir.e k»vuçmuştur. Cenazesi buırtln Öğle namazını mUteakip Slşll CamÜnden kaldmlarak Zlnclrükuyudakl alle kabrinanın» defneciilecekUr MPrhnmı Tanndan rahrtıet. kederll alle^tne baotıaSliSı dllerlz. tmar Plânlama Mi'dürlügö Mesal Arkadaçları Faal 1851 2fi.">» müesses* degildir. Yazan: Devletin organ. Dünkü yazımırları ve teminat mü da, Anayasa Hukuesseselerinin teku Profesörü Hüşekkülünde. Busej'in Nail' Kubavük Mec'.isin fonkh'nın. bu sütunlarKömür ıslihkakı hulunmıyan vai d a yayınlanan makalelerini ele al olarak ahalı hâkimiyeti teritniy sıvonu malumdu* !e, vatan şairi Namık Kemal ta Hele, mal! vasıtalann temini ve tandaşlara verilmekte olan yarım mıstık (1). çar ton kok komürü tevziatı, 3ü Profesör, 27 Mayıstan önce gerafmdan siya^î likriyatımıza »o harcanmas; konusundakı yetkisi, rek derslerınde, gerek yazılı ve kulmuş, îkinci Meçrutiyette siya devlet faalivetleri bakımından, ne mart akşamı sona erecektir. tlgililer, depolarda kok kömürü sözlü demeçlerinde, daima Türk set alanınm, toplayıcı bayrağı ha önemli bir merkie sahip olduğunu nün raevcut oîduğun.ı 15 bin Hiçi halkının demokratik kabiliyet ve line gelmi? ve Millî Mücadelede açıkça göstermektedır Gerçek suye varımşar ton kok kömürünün haklarm: ovunuyorlardı. Ad: geAtatürkün ve mücadeleyi yapan dur ki, Fiyas! iktidar. Büyük Millet MeclHind» tecelli etmektedir mahalle muhtarı kâğıdı ıle hemen çen yazılarında ise, geri kalraış ların milli dayanağı olmuştur. verilebıleceğini açıklamışlardır. ve gelismemij memleketlerde, hal' Profesör, millet hâkimiyeti pren ve teşekkül tarzındakı değişmelerDiğer taraftan orditıo ile tevzi kın siyasi iktidara katılmasımn, sipini emekliye ayırarak, yerine IP in*ikal eylemektedir. edilraekte olan kok kömürü dağı politikacıların çıkarlarmı sağlama halk hâkkniyeti prensipinin geçi Büvük Millet Meclisinin hükmi tımı da mart ayı ıonunda bitmiş ya yaradığını ve bu durumun teb1 rilmesînı istemektedir. Fakat bu şahsiyete veya mânevi şah=iyete olacaktır. likeler doğurduğunu ileri sürdü prensipin unsurlannı ve millî hâ sahip olmamaçı onun icra eylediği ler. Işte bunun için biz dünkü ya kimiyet prensipinden ayrılıklarmı fonksiyonları asla küçültemez zımızda memleketimiz de gelijme açıklamamaktadırlar Bu nokta Devlet hayatmdaki büyük İs adanunın sosyal miş bir ülke olduğuna göre, tehli|Pek önemlidir. Zira milli hâkimi dolavısiyledir ki. Büyük Millet mesuliyeti hususunda keden kurtulmak icin demokrasiye yet prensipi. batıdan alınmış, vüz Meclisi. Türk Ceza Kanununur konferans paydos mu diyeceğiz? soruıunu yıldan bu yana batılı kafaların 146 neı ve dieer maddelerivle avn önümüzdekı Salı günü, Sevk ve sormustuk. Bu arada 27 Mayıstanmücahedeleriyle ve himav«ıve belirmij, ona u mah«us bir cezal dare Derneğının Harbıyedeki mer lasmak için yüz binlerce fedakâ mazhar kılınrnıştır. Her halde Prokezinde Dr. Nezıh Neyzi tarafın önceki davranışları ile. îimdiki ya r.n canlan, hayatlan harcanmıştır. fesör. Meelisin hütanî sahsiyeti dan «ış adamının sosyal raesuli zıları arasında bir çeliîmeye dflj Halk hâkimiyeti terimi, Milli'haiz olmaması dolayısiyle. bu hütüklerini belirtmistik (2). yeti» konusunda bir konfeıar.s vemillet hâkimiyeti pren|Mücadelenin ilk zamanlarında doğ kümlerin rleversiz oldujunu rilecektir. Harbiyedeki Erk apart lp 1 manında verilecek Ironierans. saat 0 . , hakkında da «Bövle memle ması ile ölmesi bir olan, rr.alum vunmak istemeTiektedir (gelışmemiş memleketle teşekkül tarafından kullanılmıştı 17.30 da baslıyacaktır IV Sayın Profesörün halk hâkimiyejri kasdetmektedir) en hissî, Profesörün. kamu ovu önünde Camın kenarında yatan menfaatlerine en avkırı Varar. terl tinden kasdettiği. her halde mamleketlerde kullanılan te izah etmedigi bazı noktalar daha çocuk sokağa düştü bir ve ve telâkkiler olmasa gerek vard'r ki. bunların belirtilmesi ıGalata Lülecıhendek caddesi 27 rinden mille* hâkimivetine dava rim cabeder' sayıda oturan Halit Demirel'in 8 nılarak çıkarılmaktadır, millet i tir. ; A MilM hâkimiveti verine III yasındaki kızı Neş'e, evvelki gece radesinin fadesi oldukları gerek' sabaha karşı yattığı odadan soka çesiyle rreşru sösterilmek'edir Türkiye Büyük Millet MeclUi halk hâkirriveti prpnsioini övmek ler. demekte ve «ikinci Cumhurilhakkındaki hukukî a düşmustür göriişlerinde te ve buna davanılraasını tavsıve Pencerenin yanında yatan Neş'e vet Anavasasının millet hâkimive de, aydmlatılma«ı gereken husus etmekteriir Bu iki prensip ara=ınfarklan izab edehiiirler mi? abaha karşı saat 2,30 sıralarında ti pren=ipınç, çadece tarihi bir ml 'ar bulunmaktadır Büvük Millet r Yeni Anava'anm resü»» olatağında dönerken, carrıa çarpmış ra<a VP hâtıraya saveı duygusu | Meclisinin hükmi sahsive ı bulunmı ve rpaV=ivon mah=ulü bu e ıkıncı kattan sokağa düşmüş ile. pUtonik hir hağlılık eö>;ter madığı ve mânevı sahsivete de ür. Uyku aras.nda sokağa düşen V mekte» olduğunu varrr.aktadır «ahip olmadığı. herkesçe bilinen lunduSıınu «övlüvorlar. Anavasaaşındakı Neş'e, ağır şekılde yara Yürürlüktekı Anavssanın «Büvük bir esastır. Herkesçe bilinen bu nın bu fazla liberal hükümlerı neanmıs ve llkyardım Hastanesine Millet Meclisini rnı'let hâk'mive konuda. bu kadar durulup iki maatırılmıştır tı terr n cıkardıSını» kale yazılmaJinın eîbette bir hik Acele hir târiile mjhtac mıd'f beİTtmek'eiıı Büvük Millet Mee meti vardır. Biz bunun üzerinde C Tçünrü makalenin ionlanMavi Votka çıkıyor ne hükmi >;?h?iyeti ne de durmadan, yalnı? şu esaslan be na rtnSru «Türk "nılleti icin de5işTekel Idaresi tarafından Ankara mez hodef olduguna sah'en içten Bıra Fabrikasında ımal edilen 7 mânevi r I bulunmad'.Bım, lirtmekle vetinecegız bu konu a ders kitaplarında mevj Ahayasamızda, Millet Meclisinin •nandıgımiz serceir ve «evivpli bir in şışe Tekel viskisinin tamamı I dogru kalkınarak cut bahisleri ele slarak tekrarla 1924 Anayasasından farklı olarak demnkra^ıve atılmıçtır. Diger taraftan Tekel Idaresi, pı '< mak'adır. düzenlendiği bir vakıadır Fakat. rlaha saelam adımlarla daha az 'a: asaya «Mavi Votka» çıkartmak ü' " millet hâkımiyetını temsil yönün «ıntılarla i!»rlemek için »ereker ere çalışmalannı ilerletmiştır îl' Dıkkdt edilecek nokta şudur kı. den kurulan denge sistemı ıçmde. ^arı e'a1;!! karar ve tedbirleri» lilıler, mavi votkanın yakında pi^mılle> hâkimiveti Drensipı ıle, mill Büvuk Millet Meclisirin çok üs j Dartiler ü?tii bir »nlavısla arpştıasaya çıkarılacağını belirtmişler 1 let hpkımıyetının ko'üye kullanıl < tün bır yen vardır Büyük Mec1 rıp ele almak zorundavız» denmekması durumu bırbirıne karıştırılı lis, yenı Anayasaya göre bellı bır te. «bu «nlaşmanın «imdive kad.ar ir. vor takım devlet organlarınm danış olduSu eibi «kâgıt üîerinde nvaîaMıllet hâkımıyetı prensıpi, ilk m a v o l u i l e f a y d a l a n a c a k l a r ı bır vıcı» nlnama 1 !! da iştenmek'eriirHrtn r"r*iler fi^tü bir anlaşms nin zarııreti «övlenivor. hem daha önceki oarti anla?mp'nrı begenilmiyor. ?u halde car'Mer ü^tü ŞtHKlMIZUl. anlajma, hançi nrganlar'.a ve hanHayat Mecmuası • Türkiye Ansiklopedisi Sehrimizde hava, bugüıı parçaçi vasitalaria tahakkuk edecektir" lı bulütln ve yer ver yagıslı geV Ses Mecmuası • Hayat Ansiklopedisi çecek. ısı. en yükseit 7, en düProfp=hr ma';aVlerirrie kvivvet; siik '.' derece nlacnktır. Resimli Bilg • Aile Ansiklopedisi li hükümetten de bah'etmektedir Üçüncü makale«inin «on »atırlarında «kuvvetli ve i«tikrarlı hüMART 12 ŞEVVAL 27 kümef ihtiyaeıtıı» anlatmııkta. t • koati'yon si'tem'rnn varartıSı çok Türk yayın h^atında öğretici ve aydınjatıcı! acaVip ^ahneleri: rrefnle'V»*' hesebir devir açmış olan bına derin bir veis ile tema?a ettiklerini» beyan buyurmaktadır V. 1 <S.15;l"2W 15 42 8 13 19.43, 4 M Burada bir nnktanın tesbiti geE 112 04 fi 12 12 00 1.31' 10 23 rekmektedir. Türkivenin kuvvetli ve istikrarlı bir hükümete muhtaç olduSnnu ve böyl? b'r hükümetin koalisvonla kurularaıyacagırıı söyT E Ş E K K Ü R lüvorlar Herkes bilir ki. koalisyon reiimi. seçim kanunlan ile uyguYıüar süren hazırlıktan sonra, okuycularına takriber» SPVRİÜ annenıı? ladıîımı? nı^bî temsil usulünün 12 ciltlık büyük. bir Türkiye Tanhi takd'm ediyor: SAFİNAZ DİRİMin bir neticesidir. O halde. koalisvon 15 bin kişiye kok kömürü verilebilecek Soruloıı gerektiren bir yozı Prof. Reşad Kaynar awl»>or«ıx? Atatürkçülükten ne anlamalıyız? Yazan: Nezihe Karabulut 27 Türk toplnmnnda, Cnmhnriyetin kurulnsundan bu yana yayçın bir Atotürk sevgisi vardır. Onnnla arkadaşlık edenlerden tutun da, konuşruaya yeni başlamış çocuklara kadar bu sevşi yayılmıştır. Genç veya yaşh kuşaklar, bu yaygın Atatürk sevjisini çoğn kez «Atatürkçülük» ten ayıramamıslardır. Atatürk'ü seven herkes kendini «Atatürkçü» sanmıştır. 28 Nisan ve sonrası? meydaııları dolduran gençler, Ata türk'ün sözlerini tekrarlayıp vorumladıkça bir çok aydın, çençlerin kendilerinden daha baska türlü «Atatürkçıi» olduk larını gördüler. Bnndan sonradır ki, Atatürk'ü anlaraak çabası aydın çevrelerde görülmeye baslandı. Artık Atatürk'ü sevmek, «Atatürkçü» olmak nitelifîni yitirdi. Böyle olması bi7im için sevinilecek bir olaydır. Bir kısım çıkarcılar, O'nu sevmek adına artık ilkelerini çiğneyemiyeceklerdir. Atatürkü an lamadan sevmek bizleri O'nun yolundan ayırmak istiyenlere yaramıştır. Ovleyse ödevsiz, Atatürk il kelerini Atatürk sevçisi kadar >ayçın hale Retirmek olmahdır. Anlama çajındaki her Türk Atatürk'ü niçin sevdiğini Dilme lidir. Bunun için de «Atatürkçülük» nedir sorusunu cevaplamalıvız. Bu soruva yanıt arar ken şn veya bu «izm» den yararlanmak doğru de|ildir. Atatürk ilkelerı. bir toplumun geç mis ve felecefini kapsıvacak nitelikte oldnklarından, dar kalıplara sıkıştırrnak istemiyoruz. Sorumnzun %anıtını Atatürk'ün *dz \e davranı^larında arıyacaoldugnna çBre, böyle bireyler yetiştirmeliydik. Eğitimde temel üke, bütün Türk çocuklannın aynı egitimden geçmesi olarak saptandı. Her türlü ayıncı egitim kurumları kaldırı • larak ise baslandı. Atatürk, çağdas bir toplumda din egi timinin devlet eliyle verilmesini doğru bulmuyoröu. Bu düsünce ile okullardakı diıı eğitiraıni kaldırdı. Vatandasın vic dan hürriyetini zedelıyen her türlü eğitim ve öğretimin, bu arada azınlık okullarındaki si yasi ve sosyal ayırıcı maksath çalısmaların önüne geçildı Ger çekten, aynı dinî inanra sahip kimseier arasında mezhep fark ları yiizünden ayırıcı akımlar güç bulnrken, ayn ınançtaki birevlerin meydana getirdiği bir toplumda bir inancı devlet .eliyle desteklemek vatandasları dogal olmıyan aynmlara cötür mekten başka şeye yaramaz. Millî birlik, aynı dinî inançtan defil. düsünce ve ülkü birliğin den güçlenir. Bu^ün dünyada vatandasları değısik ınançlaoda, bir çok uygar toplura vardır. Atatürk, bize ilerleme jolun da, hayatta en hakikî mürsit, ilimdir diyerek yol çösteriyor. Bütün yitik yıllara karsın, bu yolda yürüverek erefimizin rücü oranında yok veya var olacagız. Toplumun en küçük parç3=ı, aile de değişmelidir. Ailenin te mel ngesi kadındır. Kadın, kncasının tek karısı, çocuklarının öz anası, toplumun her basama ğının çalışacak nitelikte aydın, jurt yönetiminde oyu ile söz sahibı olabilecek bilinçte olmalıdır. Türk kadını kara çarsaftan yüzünü çıkarmalı, cihanın gözleri onu, o gözleriyle cihanı Atatürk önce, Müslüman ümgörmelidir. Türk kadımn hak • ınctçiliği içinde eritilmek iste larına, giyim ve eğitim olanaknen Türk tarihini ortaya cıkarlarına kasdeden her türlü dav makla ise basladı. Osmanlı ranıs. «Atatürkçülük» le taban devletinin kurulusundan başlatabana zıttır. tılan tarih öfretimi, ciddî arasDuygu tırmalarla Islâmiyet öncesi de toplumun ve düsüncesi gelisen dili de gelişmelidir. virlcre kadar götürüldü. BöyleDilimiz her türlü ce Atatürk bize, kim olduğumu cükten arınmalıdır.yabancı söz • Dil üzerinzu öğretti. de çalışmak geregini de dnyan Tarihimiri öğrendikten sonra. Atatürk, Türk Dil Kurumunu simdi öteki uluslara före, yeri kurrauş ve ona kendi servetini mizi bulmak gerekiyor. Yirmin bırakarak dil çalışmalarının ge. ci yüzyıl düzeyinin neresinde leceğini garanti altına almak isyiz? Bu düzeyin çok çerisinde temiştir. O, bu davranışı ile dioldugumuz açık olduğuna göre, limiz üzerindeki çalışmalann bunun nedenleri nelerdir? Bu devam etmesi gerektiğine inancı nedenieri yok ederek «Mnasır nı belirtiyordn. O halde dilimimedeniyet seviyesi» ne nasıl ezin gelişmesi gerekliligıne inan rişebilhiz? Atatürk bu sorula mak da Atatürkçü olmak şart • rın yanıtını Batıya dönmek ve larından biridir. Batı metotlarını yurda getirYeni Türk devleti, ekonomiU mekte buldu. Batı uygarhğı yönden gellşmek zornnda ol • tek yonlü bir davrarılş olmadıdoğu kadar da otanaklan öakı£uıa KÖre ona, bü.tün yönleriyle ntından yetersizdi. Oyle isç çı^etirmeğe çalısmamız gerekliykar yol ne idi? Atatürk'e göre di. Ovleyse köklü devrimlere yeni devletin kuruluşundaki ne gitmeliydik. Bu devrimler, bi • denler, içinde bulunnlan koşulzim siyasî, sosyal ve ekonomik lar onu, ekonomik gelişimde hayatımızın hepsini kapsamalıy devletçilikten yararlanmaya dı. Bazı temel ilkelerimizi sapHalkın yararına tamalıydık. Yeni Türk devleti zorluyordu. bir devletçilikti ba. Halk ihnin, Osmanlı Imparatorlugun tiyaçlannııi sorumlulagrınu yük dan avn bir dünya görüşüne sahip olduğunu göstermek ge lenen bu devletin yapacagı is ler vardı. Devlet ekonomisi yur rekti. dun yeraltı, yerüstü bütün kay Yeni devletin, emperyalizm naklanndan yararlanarak ge • den uzak, oldugu, kendi sınır listirilmeli, yabancı sermayeye lan içinde gelişmekten başka dayanan kurumlar satın alına bir amacı olmadığı dünyaya du rak devletleştirilmeliydi. Yurtyuruldu. ta, modern tarımı geliştirmek için örnek çiftlikler kurulma • Ayrıca. milletlerin kendi ken lıydı. Clkenin gerçek sahibi dini idare etmek hak ve hürrive efendisi olarak köylüyü gös >etine savgı duydugu da belirteren Atatürk, onun üreticilik tildı. ünva milletlerinin mutlu özeliiğinı belirtcrek, bizleri o • olmaları için insanlann birbirna saygı duymağa çağırıyor. ö y lerinı sevmelerini öngöreıı Atale ise çalışan ve bir şey üreten türk. onlara en çok çerekli o herkes saygı görmelidir. lan se>in, bu sevgiyi yaratacak enerji olduğunu söylüyordu. lıı Türlü yanlan ile sözlerı ve sanlığı bir organizmaya benze davranışlarını yorumlamaya ça terek. en uzak kösesindeki bir lıştıgımız Atatürk'ün nzledıği hastalığın bile bütün orsanizma Türkiye nasıl olacaktır? yı hnzursuz edece^ine inanıvor, Yarının Türkiyesi tam bağım bundan dolayı «Ynrtta barıs, sızlıta kavusmus. ıcinde buluncihanda barıs» istiyordu. dufu yüzyılın knsullarına siıre O balde, su veya bu ımparadüsünen çalışan \e cahslıg, ka torluk hayalini kurmak, dün dar millî «elirden vararlanarak ya ve yurt barısını bozacak ha yasıyan vatandasların toplulureketler, esir ulusların özgur ğu olmalıdır. Bizi bu amaca sö lük savaslan karsısındaki kayıt türen akla nvgun bütün vollar sız davranışlar «Atatürkçü» olAtatürkçülügün birer parçası • makla bağdaşamaz. dır. Ulnslar arasındaki yerimizi Kısaca. Atatürkçülük. lıirk almak için yaşamamızı da de ulusunu her bakımdan gelıstığistirmek gerekliydi. Bu değis rerek ılerı uluslnnn spvnpsıne me önce kafalarımızın içinde giitürmek ereçme sahip olmak başlamahvdı. Ulus, aynı ülküye ve bunun için catımıza aısun baglanmıs birevler topluluğu \olla» aravın nulmaUtır Mağazamızın alt katmdaki »Defolu Mallar Dairerrizde To 50 ye kadar Tenzilâth Satışlarımız devam edıj or. 4 b Hayat YAYINLARI Tüksek Mimar MACİT RÜŞTÜ KURAL 10 Mırt Salı günfl Rakkın rahmetlne kavu$muçtur. Cenazesi 12 Mart perjmebe (bugün) «g1e namazını müteaklp Şlsll Camlinden kaldın'.arak Zlnclrlikuyudakl aile kabrlstanın» def• edllecektlr Kardeçlerl ve Çocuklan T ? a l 1843 2658 1 Dışarıdakı tanıdıklarınızı Türkıyeye dâvet edınız. lyi Ahlâk Dernegl rilümil dnlavıpıvl*» blzzat cenazef=lnr lştlrak edip pvlmıze teşrif eden. gerekse telefon, telgraf ve mektupıa büyük acımıza lçtlrak edon, blzlfrl teselli fden çok kıymetll d^st \c ahbaplnrırmza avn avn tesekktlrv Imkân hulamadıgımırrian mlnnet ve »ükrnnlarıiTiızı gae<>tpnlz va«ıt;"ir»1P arz ederiı. Dr Dervls Kadrl Dlrlm Ablaaı: Makhule Dlrim ve Eşl Cumhurtvet Başlangıcmdan zamanımıza kadar lurkıye Tarıhı 1. cildi satışa arzedilmişiir. Bu ciltte: Türklerden önctki Anadolu larifıi ile Anadoluya gelmeden önce Türklerin tarihi vtrdır. lik defa ilmî bir görüşle, genç tarihçi T. Yılmaz Öztuna tarafından hazırlanmış ofan TÜRKİYE TARİHİ' nin her cildi 300 sayfalık mefin, birçok harita, hanedan listeleri ve tifdruk baskısı resimlerlo 6ÖSİÜ olarak, renl.li kapak Içlnde cep kitabt haflndedir. •••••••••• HAC SUUDÎ ARABİSTANA V1ZESI BİLETI ALM1Ş OLANLARA TÜRK HAVA Y0LLAR1 GİRİŞ VİZESİ V ERİLMEKTEDİR.. Pasaport almış olan Hacı namzetlerinin vizelerini TÜRK HAVA YOLLAR1 BEDELSİZ olarak temin etmektedir. TÜRK HAVA YOLLARI Acente ve büroları na derhal müracaat ediniz. (Basuı 3512 sel'in dükkânında çalışıyor. Hem sanat öğreniyor, hem de birkac kuruş getiriyor eve. Şimdilik, gelgit işlerine kosnyordu: Yer sliyor, palto tutn. yor. . Eli yatkınsa, yakında başlar saç vıkamağa, bigudi sarmaga. Ana» babası deli olvvorlar, çocuklan iyi bir berber kalfası vetissin diye. «O zaman rahat. diyorlar; bol para kazanır.» Aysel'i gördüler ya, hevesleniyorlar. Bndalalar! Herkes Avsel çibi olabiür mi? Onların sümüklü oglunda var mı o cevher! (iüveniyordu Hüseyıne. lçkisı bulursa. «artık uyansa» diye sa. Oh! vemeği dünden haıırdı. \ok, kumarı yok, ahlâklı, iyi bırsızlanıyor. Akşamdan kalma tas kebabiyle huylu, çalışkan... Elbirliğiyle Torunuyla oynarken gençleşibir sahan makarna vardı. Turşu dükkânı çevirıyorlardı rnükem yordn âdeta. da eıkanr . Tamam! mel. Candan birisi yanında oBehefin sülücüklerine öylesiEt hafif ateşte vava? yavas (unca, Aysel yorulmuyor eskisi ne daimıstı ki, kapıcının karısı ısınırken, sofrayı kurmağa gitti. çıbı. «Kızımı hoş tutuyor; gö seslenmese, ocaktaki bezleri nArada odayı toplnyordu azıcık. <ünün ıcıne bakıyor. Bir damat notacaktı. Bir taraftan da radoyu açtı. tan daha başka ne beklenlr? Allah razı olsun senden. Radvo haber bültenini veriLvlâdımı scveni ben de seveSerife hanıtn. îyi ki haber ver yordu. Pek ilgilenmeden dinlirım. elbette. Hüseyin de bir oğ din. Kaynaya kaynaya snvn yor. Bitsin de saz eserleri baslum sayılır... tükenmis. Yanıyormos az daha. lasın bekliyordn. «Küba'da hoşnutsnzluk. .. Neîürefindbir hafiflik, bir A . Ne olaca'.t? Keske hic «ine! «Bir Amerikan nçağı düs Tiutlnluk... çajırmadan altını söndürüp caltü». Vah vah. virmi kioi filmüs! Bezlerl kaynamağa koyunca, kalayıp assaydım. Ben vapa ngle vemeŞi hazırlıSına basla yım . Siz baska İSP bakın. Al. Cok kazalı. ucaklar. Nasıl bi nerler korkmadan? lahaskına dedim: ant verdi.n •nadan. bir kere daha Siren'i « «X» Milletvekili Samive Avsrnrmek canı istedi. Tekrar bahO nemrnt Serife hanım. hir har fTlu'lararası Sosval Yar opve oıktı O rtnîdnSundanberi. ^Brrdir meiefc. «ianki Yatpak, dını Konsevinp katılmak iizere siirekli i<: vanamıvor zatrn. İUi •îavçılı. ba'i rgik Neredevse ho s«bah ııcakla \merikava cit nin biri bırakıyordu her şeyi ellerini avaklarim nnecek annr mistirj» .. ortad» kosuyr.rdn yanına. Uyur nln. Ned«n? ÇünUti o#ln Ay mistirj».. HACCA OİDECEK VATAND £ŞLARIMIZIN DİKKATİNE Fîyatı 7,S llra Tevrt reri:, Batey Bayftl* Teşkliatt. CağaKfÇto . tstmbâi rejiminden çikiyeti, nisbî temsil usulünün vetersizliSi ve uygunvuz Iu5u kar.ı«ına davanmak icabeder. Malum olduğu üzere, Kurucu Mecli^te vücude aelen Anavasamız da, ni=bi tertiül usulü. bir Anavasa müessesesi olarak kabul edilmiş değıldir Fakat profesörün m zasını taşıyan öniversite komisvonu ön tasaruınm 65 inci maddesinde, nisb! temsi! usulii, bir anaya?a müessesesi olarak kabul edilmiştir. 65 inci maddenin ikinci fıkrasının hükmü şöyledir: «Millet Meclisı seçim'.erinde siyasî partilerin aldıkları mutaber oylarla oranlı âd'lâne tem?ilini ve icranın istikrannı sağlıyacak bir nisbt seçim sisteminin uygulanması esastır.» Kanaatimizce, memleket hayatı ve istikbali bakımından bu kadar t önem arzeden konularda, iki >sene içinde tam aksi yönde fikir değiştirme mecburiyetinde kalındıgını ifade eyliyen şu manzara, ilim hayatımız ve ilim adamlanmız bakımından, kamu oyunda ciddt dü?üncelerin husule gelmesine sebebiyet vereeek istidatta olmak ieabeder. E 'iftiHliKlYETın letnkası: 52 <rn> Anne dnrdn: Samiye Aybar... Samiye Aybarî... Bn i«tm »na hiç yabancı felmiyordn. Nereden duymnjtu acaba? Birden hatırladır Sırm»*nın arkadasınin annesi! O, elbette, Sırma anlatmaz mıydı hep, «Tesim mtshur Samiye Aybar'm kındır, ba yuzden Üniversitede hoealar onn kayınrlar» diye? Demek milletvekill olmtı;, adını isittigi, kiroln nesidlr bll. diSİ bir hanım. Oyle sevindi, öyle kıvanç dnydn ki! Birisini. kapıcının karısı ?ibi değil, aklı başında biriıini «örsün de övünsün: «Şu Amerikaya fiden kadın milletvekili var ya, çok iyi tanırız. Çok çok ivi. Kızı Sırmayla can ciğerdir. Mflthls biljriii, okvmns, akıllı . Yüz tane erkeie tas çıkartır!» Aysel'e de haber yerecek: müsterilerine söylesin. tpek kim bilir ne kadar şaşıraeaktı, öj^renînee! «TemeSi koyayırn da çidip alavım onları bahçeden » tpek, hâli kueatinda tntnyor. du bcbttlni. Balnna basıyor, b^sıvor Sıkıyor eöSsünde. öyle ivi anlıvor ki kedilerin vavrnlarını sevriden verr.eleri ni! tstrrdi ki. rtraftaki hütıin apartımanlartla nturanlar pfn halkonlarından «8r»flnler onu çocngvvİK. Hep sine: «Işte benim kınm, desln; bn rüzellige balan. Şn iri iri çözlere, ın minik sivrl bnmna, hokka agıza... «Tlyeeek, onlan. Vallahi yiyeeek! Baaen inanamaıdı: Rüya mı görfiyor? Dfinyanın en ••••llı. sı, en yokıulayken ona en büyflk bir harineyi vermis, Allah! tyi ki, Siren'ine sataip çıkaeak bir baba yok, ertada. Kimıeyle paylasanaıdı evlâdını. Hiç kim seyle. Talnız kendisinin. Talnıı kendi sinin! Nisan çuneşiyle ınnmıstı bahçe. Bahar... tlkbahar. Altında otvrdngn ağaeın çlçekli dallarının gilgeleri yüzfln. de, kollannda oynasıyor. Çocu|nnn arabasına yatırdı Yava§ yavaa knndafını açtı. Belden sşajfısmı meydanda bı. raktı. E|ilmis, bakıyor. Demlnki coşknnlnğn kalma mıs. Daha derin, daha içten bir dnyguvla, sonsnz bir mat Inlnkla küçiik bacakları seyre dlyor. Onların kımıldayışlannı lıiivor, dikkatle: Hic dnrmadan tepinivnrlardı. Sa^3, sola sidi vor avaklan. Çekiçler gibi inir kalkıvorlar bovuna. Canlı, sıb hatli hacaklar! Coeuîu saiSlam. yürüyecek Kendi<îi saUatmıs, ne önem var artık! ^u.n SON (1) Birincl makale: Cumhuriyet gazetesinin 9 subat 1964, ikinci makale 12 subat 1964; üçüncü makale 18 subat 1964 günlü nüshalanndadır. (2) Bu yazı, dünkü nüsbamızda yayınlanmıstı. İHJcko BEYOĞLU Faal 1834 2Gsl İ PROF. NTMBUS'irN fWAC ERALAKb SaMM NAZtME NAOİ * G«n«| Y«yın MOdOrO . CumhuriYet Sayısı 1% Kuruş rOrfeıve Ura Kı SeneUk • ayulc I aylık rs.00 ANKAKA Atatürk Uuıv&n Y«>neı At> reiefon ı l î as M , M 9t VL * VENİŞEHİP Ya» (glertaı flllm idare eden SomiBlu MOrtOr" ECVET GÜREStN * HarleJ Llra Kr IS ıjv 20, M S1 Sî tLLKKl BfK«l«l) > Sokajı No • Oivarhalrn r»letnnı IOm * C,C>V\ Paş» MnhnllMn ŞoftrfllffpçKU IM.Ot 80.00 44 O0 'iılllllllllfllli:illll!llllllllllllllllllilllllllllllllll^llllllll1111tlllllllllllllllltlllllllllllllllllllllllilllllllllltllllllllllllll!lllllllllllllttllIllll|IIIIIIlllllllltI.LlllI(I(ltl>lllllllllIllllIIIIIIlIIIllIlllW^* Gazetemlze ^ondcrileıı yazılar ko> oulnın. lconulma«iD lada «Ollmc: * tlanlsrâao m»suiiTvi K*hul nluncnaz Anorıe v* ı|5p ıji^ri içlr r.«ı hn Onttln* «Ahnnf» myx tllSr ^«Td^lı kqvf1intn hnnmnm EROL DALLI * İLI.KKİ B P K I I S D : Basan ra Vayan CirMHUHlYhJ Mathaaclll* »• Gaırtertııh I A 3. C»9a|oeı a >nlt»k No V»4\ KüçOksnaı MTdsm Edlm» öaıu ADANA rlPtot) • «S5« B[i BAS1N AH1.AK V A ^ . ea7Pte SAStNA nTO»n taahhm etmlst**.