17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 Şubat1964 CUMHURIYET Mivatro Türk Tiyatrosunda Bolluk ve Yokluk Yazan: Buthan ARPAD Tiyatroların layısı hızla artıyor. On yıl önce ancak îstanbul ve Ankftrada topu topu üç, dört tiyatro vardı. Bugün, iki şehirde Devlet, Belediye ve özel sah neler otuzu buldu. îstanbul ve Ankaranın öneülük ettiği bu tiyatro heyecamnın esintileri, öteki sehirlere de sıçradı. Bursa, îzmir, Adana, Eskişehir de, adlarını duyurmağa başîadı. Istanbulda her gece yirmi sah nenin perdesini açması gerçek ten bir bolluktur. Ankarada yedi, sekiz. sahnede oyunlar. çok ilginçtir. Konu, «.ayılarla ele a • lırur.ca sevinmek gerekiyor; tiyttro sanati geçmişleri Türkîyeden yüzlerce yıl geriye uzanabilen, sahne gelenekleri köklü ve parlak ü'kelerie boy ö l çüşebilecek bir bolluk. Konuyu utaktan ele ahnca, Türk tiyatrosu bolluk içinde yüzüyor. VasG Rrza Zobn ile Ayşegül Devrim «Tepeden Inme» de Amma, bir de yakından görünü« var, sahneye koyuculuklar, yazann yorumlanması, sahne sanatçılığı, tiyatro, anlayısı yatı lariyle yakmdan görünüşün aynntıları üzerinde durunca, tayi bolluğunun bir çok «yoklar» da getirdiği göze batıyor. Rastgele sahneye koyuşlar, yazarla çelisen yorumler, sahne dilini bil raiyen ve vücudünü kullanma»ını beceremiyen ovuncular. düsünmeden, ba «Sanat» ve «1leri Tiyatro» iri sözlerini unutuverip gişeye dört da, sevilen Vasfi Rıza Zobu'nun şansını sanat hayatınm sotıuna kendine hâs oyunu dısında, sade 5 kadar sürdürme8e arimlidirı Bun elle sarılışlar. Türk tiyatrosundi «Bolluk» ve da da haklı değıl mi? ce bir kazanç var: Ayşegül D e v Ş «Yokluk» böylesine atbaşı gidirım! Şehir Tiyatrosunun bu genç ' 2 «Sirma» rolünü oynıyan Ayşegül yor. Hattâ bu gidışle, «Yokluk» Devrim için başta sövlediklerimive kabiliyetli elemanı, diyebiliriz Z daha ağır basacak; ajır bajmaı ı ı ı ı ı n ı m ı ı i H i m ı l i H l ı ı ı ı ı ı n B i z e ekleneeek sözümüz: bir sure» ki bir başrolü yürütmede göster • ğa başladı bile. Çok ba«arılı bir diği basarıyla, bu mevsim birbiri sahnelerde, daha ziyade vodvilleri Vasfi Rıza Zobu ile yapv başrolün çevre«.inde HOenintn aarkası gücünü ispat eden genç »a ve hafif komedisiyle tanmmıştır.' ! a n yorucu çalışmaların verimi o j cemisi oynayışlar. g»rç<»kt«>n iyi a n ti ' '•' "r,>kîj •eçilmis bir piyesten nonra u • natçılar» bir yeniıini eklemiı o Bu yolda kendine göre bir sahne , ' tekniği ve düzenine iahip oldugu'•«kompoıiiyon» rollerinde de dei cuz ucuz oyunlar: ^özün kisaluyor. v a r a edeceğin* olan inancımızdır. \ sı; bir başıboşluk. bir dengesizOYUN Refik Kordağ eskiden muhakkak.. Ancak, bu meviim, yuberl, Bulvar Tiyatroları ve eğlen karıda iözü geçen tarzda tiyatro Sehirne Erton, Gülistan Güzey, Rai lik, bir karmakanşıkir*. celi repertuarın ötesine geçmiyen lara uygun basarıh oyunlar ver uf Ulukut, Necdet Yakın ilgi çeS Bu durumdan, ç o | u tiyatrocudeğillerdi. miş olan Refik Kordağ'ın, a y n at kici roller yüklenmiş lar da yanıp yakınıyor. Haklı ••••••••••••»••••••••• mosfer taşıyan Şehir Tiyatrosu re I h s a n D e v r i m ise «Gerçek bir ba olarak: «Çok kolay veya amatorce lihniyetle tiyat'o yapılpertuarına girmi? olan «Tepeden ba» olmakta başarıhydı. înme» komedhi için aynı övücü sözleri söyliyemiyecegiz. Çünkü Refik Kordağ sahne kurallarını bilen bir yazar olmakla beraber, bu oyunda ne konu itibariyle, ne de • •tez> veya fikir itibariyle yeni, aOraloğlu Tiyatrosu 15 şu • lışılmışm dışına veya ilgi çekici btıttan itibaren «Kere»teci bir piyes ortaya koyamamıstır. Tevfik Bey» adlı bir kome«Tepeden lnme»nin konusu, yüzdiye başhyacaktır. Oyun «Neyıllardan beri romanlarda, lahnever Too Late» adlı bir Ingilerde, sonra fimlerde «saktı fibi liı oyunundan adapte edilÇiğnenmiş» bir konudur: Tanınmif miîtir. Bu oyund» bayrolü veya varhklı bir kimsenin, kenSaim Alpago oynamakta ve disinden çok küçük bir genç kıza etcri Saim Alpago »ahneye önce önem vermemesi. fakat kızın koymaktadtr. Dekoru Turaşırı ve kurnazca ilgisi karsısında sut Atalay hazırlamaktndır. farkına varmadan pes edijil Ve Rol alan aanatçtlar; Saim sayet bu genç kız, üstelik bir hiıAlpago, Nurtoan Nur, Ayten ma yönün» gidiliyor» dıyorlar. Ya da: «önüne ge'.enin tiyarro açmasından, «ahneye çıkmesından, tiyatro sanati hakkında konuşmasından» yakınıyorlar. Doğru sözler. Ne var kl, bir yandan böyle yanıp yakımrken, tiyatro kurup perde açmanın en bellibaîîı kurallarını, vazgeçil mer temel gereklerıni d« bir yana bıraktyorlar. Bu da, «Tiyatro sanstı» nı değil, «TiyatrocurolUnd« luk» getiriyor, ister Utemez. Türk tiyatrosu, gecede yirmi perde açan büyük şehirlerina rağmen. kendi kendini yeti.çtirraiş oyunculardan bir türlü sıynlamad1.. Bunun »orumluları, gelişrr.enin temposunu görtniycn Milli Eğitim Bakanlıfh Ve b ü yük jehir belediyeleridir; bfr de heyecan rüzgârınm eelntisiyle »ahneye çıkıverenler, bu kadarcıgı yeter «avanlar. Oy?a, 1908 Mejrutiyetinden bugüp.e Türkiyede pek çok değişme oldu. Gü2el sanat ve edebiyat, yüksek ve erta ogrenim. bssm, h a t t i politika alanlarında epeyce g t • lijm» var. Tiyatroda ister isttTntt, bu ortama ayak uydurrr.ak. «Alayh tiyatroculuk» yanArena Tiyatrosunda oynanmBkta 'rıayatına nasıl baflidıgım belirtme dtm. U ya«tnda Devlet Konıerr*. lış yolunu bırakmsk zorundadır. iolan «Sezar ve Kleopatra»da mev sini rica ediyorum: toanna girdlm. tlk anlarda (dikSahne »anatcılıftı, elbette bir «Sanatla ilk tematıro hakkın tlyon, bale, fonetlk, ıan, tiyatro istidat, bir Tann vergisidtr. simin sansasyonu'nu yaratan genç «anat da ancak «Imdi bazı kararlar vere deralerl karşısında) adeti korkmoş Amma. bütün gü'.el sanatlarda «Kleopatra» Işık Yetıeıtu, gtnböylpdir. Ressamın, şairin, yâ çevreleritnızi ve basınımızı billyorum. Altı yasında iken, anne ve fevinmemiftim, Bir yıl »onra sAmdi zarın, müzikçinin başarısı elbet lerce ügüendırdi. Biz de min ««rrimrnlık vaptıfı Anadolu ılk büyük aanıım olan imtihanı kaDeviet Tiyatrosunun yeni pariıyan te istidadı ölçüsündp gelışir. Ke nun ortasında Çamlıdere kövünde, tandım ve Cüncvt Gokçerin deste var ki, bütün bu sanatçılar. sa bu «yıldızı» ile, onun sanat görüş k8y evlerinin kHtn h.,yat lartlan | l y l » «Hatıra Defteri.nde Anna • > naflarının gerektirdiği teknik leri ve örellikle «Kleopalra»yı • üıerıne bir konuşma içinde büyüyorum. Bir araltk evln rolunü oynadım. Bunu Molierc'in bilgileri de daha önce edinirler. rumlaması Snttnde akan dprpmn rengine finirlıGUIUnc Kitabları», Racine'den Akgdemide boya ezmesini, o yapmağı faydalı bulduk. Soruyolenmlstlm. Ellmdeki yeşll mürek «Phedre», J. Anouilb'den «AntigoJculda dil biİRİsinl. Konscrvatu ruz: Deviet Tiyatrosunda. veya dı kcbı ddkmOf ve guynn aldıfı renk n«> Uklp ettl.» varda notayı öftrenirler. Sahnene çıkanların «Tiyatroculuv» tân «ında gelecek oyununuı hangisi o'ten o kadar hoslanmiftım kl, tan. Vt ılmdi dt Yenertu'yu «sahne sanatçılığına» ulaşması laeak» nedemera lonra resim yapmafa «Xltopttrt»da *lki|lt<nt{a devtm da, buna bağlıdır. «Hiç belli degtl. ÇttnkS reper baslaraıstım. Fakat devam edeme tdiyoruı. Türkiyede tiyatro bolluğu var: tnar ancak eylülde belli olnr. Ba Amma, bu, bir çok «yok» Ur da gelecek sfzon demektir.» da getiriyor. Bu «yok» lar, ger Size göre. tarıhtefci Kleopatçekten asbulunur. «Sahne de fa ile onun sahne ve perdede can«erlenmızı» de yok edebilır, li landırılması bakımından ele alınılebilir. ?ıyla, rolünüz hakkındakı kendi duyusunut ve anlayısınuı biz» açıklıyabilir misiniz? i 1 Sahnemizin genç ve sevimli Kleopatra'sı Tepeden inme Selmi ANDÂK Oraloğlu Tiyatrosu Keresleci Tevfik: > > e başlıyor Şehir Tiyatrosu'nda Işık Yenersu, tarihtekl Kleopotra'yı sevmiyor metçi kız, bir hastabakıcı veya bir Güvenç, Ergun özc«n, Ender Şimsek. Necdet Ümit evlltlık olıırsa, artık düsünün iş Caneri ve Bekir Berber ve nereye kadar iner? «Bir Hizmetçi Gülseren Babür'dür. Kızın Hâtıra Defteri» ne güne duruyor? Bereket verjin ki Refik Halen oynanmakta olan ve bajrollerinl Alev Oraloğlu, Kordag'ın bu oyunundaM «Sırma»Saim Alpago'nun paylafjtıkla sı, asıl hüviyetini gizlemek İçin n «Büyükbaba» ba?«nyla «hizmetçi» kılıgına giren, fakat odevam etmektedir. Büyükba kumuş ve zeki bir kız... Oyunun ba 15 lubatta «Keresteci Tev üçüncü ve son böliimünde de baıl fik Bey»le yer değiştirecekilginç sözler var: «Mademkl tevilitir. vorum, o halde varımt», «Yok i»iOrsloglu Tiyatrosu'nun imiz akılhlarla», «Son dlye blr»ey kinci ekipi ise Akdenlz ve yoktur, yaşanılan Sn vardır» gibi... Eee lahillerinde uzun bir Hâtta yazar, kendi eseri hakkındaturneye hazırlanmaktadır. «ft ki fikrini, oyun içinde su cümle• Geçenlerde Kırklarelinde bir Sece tem*il veren ekipin, • lerle pekalâ anlatmış. Kerim Zlbundan sonra çıkacağı başh ^ ya'nın ugradıSı ask ksrştsmda «U ca «ehirler arasmda: Adapa • sözleri: «Bu bir saganak. bir fanj«n, Kütahya, Eskişehir, * tezi», «Omuzlara çöken 50 yaş!». Afyon, Konya, Ereğli, Ada • OYUNCULAR Vasfi Rıza Zona, tskenderun. Antakya, Ma T bu'nun sahneye koyduğu bu ko'a;, Gaziantep, Mersin, An ^ medide «Kerim Ziya» rolünü oy• talya, tsparta, Denizli, Na • navan ünlü komedyenimiz, daha zilli, Aydın. ödemiş. Izmir, ^ sahnede görünmesiyle oyunun «oManisa, Akhisar. Rergama, • nuna kadar: «Ben Vasfi'yim» diyor! Ayvahk, Edremit. Bâlıkesir. \ \ Yürüyüşü, cturusu ve her haliyle orjinal. taklid edilemeı: bir Vaıfi Bandırma. Susurluk, Çanakkale, Gelibolu, Çorlu bulunRıza. Sahne sanki kendi eviymi» maktadır. Lâle Orsloglu'nun gibi, o kadar rahat. 0 kadar ejnin da katıldıffı bu turnede rol ve o kadar yumuşak oynuyor ki. a l a n sanatkSrlann isimleri Kim ne derse desin, Vasfi Rıza. Şehir Tiyatmları çerçevesl içinde. • sunlardır. L51e Oraloglu. Vei nüs Biriz, Ayten Kayalı. Birhalkin sevdiği. tuttuju, hoslandlğı 0 EÜI Yieit, Yağız Tanlı, Ihsan ve alkiflarlSı hir «komedyen us• Yüce, Ismet Barlas ve Rıza lubu» yaratmıştır. Ve açıkça gö^ Pekkutsal'dır. rülüyor ki. Va'fi Rıza, bu uslubun. •••••••••••••••••*•••• dan kendi havasından bir nebze «Meşedi ve Sadık Zevceler» de harekelli U r salıue İSTANBUL TİYATROSU «Tarthteki Kleopatra kadin tıplni hiç «evtnem. Tani insanî yönü olmıyaniarı! Daha önce bu rulü hiç dtt«anmemiştim. Ancak Rernard Sb»w'un aldığı anlasıdaki «Kleopatra»yı oynama$ı çok seviyorum. S h a w u n Kleopatra hakkındaki espirisi de çok yerindedir, örnegin bu oyunun bir <Proloğ>a var ki biz buna «eyirciyc önce «anmadık. Orada bir tann geyircilerle eörüsüyor, diyor ki: «Siı buraya Kleopatra'nın bacaklarıhı ve pflzel gögttslerini çörmiye geUUniz. Kannızı da büyflk bir sanat eSeri çöreceîim diye kandırdınıı. Badalalar! Halbnki Klen heniiı dadıuntlan dayak yiyen bir ktlrUk kttdır. Hoşnnuza gitmedi dcğil mi?» tşte bu sekilde devam eden bu prologda Bernard Shaw'nn ince lekâ ve espirisi seıiliyor. Biz de bu prolog'u teyp'e aldık, fakat kullanatnadıkj Seyird bu oyunu size g6r« nasıl karşılıyor. Yani sahnede duyduklarmız? «Garip reaksiyonlarla karşıla»ıyornı. Bir bakıyorsunut, kaliteli, diğer birgün kalitesit seyirci karsısındasınız. Salondan felen yankı, şilphesiz oyun stiline de etki yapıyor, Seyircinin etkiıinde, bulnndugn çevrenin. maddî ve manevi durumnnun rol oynadıfı muhakkak. Genel olarak Shaw'un ba piveılnden berketin hoşlanattırtı eörOyornz.» Shaw'un Kleopatrası iize g5T% nasıl bir kadındırî J «Bence, lıtanbul'd» pek çok Kleopatra vardır! Sbaw'unki |tt«elliğiyle an salmış de|ildir. Her An raitlanablllr. Her çağ ve gttnde bByU Kleopatralann var old«fB» na Inanıyorumj» Oytıamadan levdiftinit »t»»f» lar ktmlerdir? «Bertold Brecht. Ona relme* den Bne« J. Anonilh, B. 8 h a » , İ, Glradoa», j . P. 8artr«, Albert Ca* flaaa...» KltalkUri torayim dtdim. I»ık Y*ner»u larif çthreılndtkt ••vimlt gfitlarinl yumdu v t adttâ ürkeretsln« aSnndtn »u ı S ı l t r {ırladı: «Bhakeıpeare'l levmlyorum, derMtn ne derler! B o inanoıızu i* savunacak güçte. bfssediyornrn kendlmü. Shakespearein kiftllflni ml, Tobfa oyunlanndaki taknlfi ml kaıtodiyorsonuz? «Ev«t tiyatrocnlnfun» kMt*> 41r«ram, l o k g a S h a k e t p t M t i İB* k i r •tt&lyomm. Elizabttb. çs|ıntB ifik fBean eevresrode blrçok dtlli denebüecek «air, filoıof, yMtvr, İMUft halk aanatçısı arasmda sanki bir takımın en iyi sontrforu gibi onmn $anglı kişi olarak görültnesine ksrsiyım. Aneak ba sansım «iy\ Mr aentes» yaparak kullanma«ı oou rflçlü kıhyor!» Isık Yenersu'ya biraz da, sanat "Meşedi ve Sadık Zevceler Seyirei her zaman sğırbaşh, iddi' alı ve düşündürüeü oyun istemez. Hattâ bazan, kendisine birşey söylemiyen veya yetersiz ciddi piyesler, yahut komedi olarak ortaya çıkıp soğukluktan öteye geçmiyen oyunlar yerine, kendini tamamen eğlendirecek sahnelere koşarl Iste bu ihtiyacı en iyi sekilde şehrimizde karşılıyan sahne, hiç süpheıiz Îstanbul Tiyıtrotu'dur. tddisdan uzak, fakat kendi Urzında iddialı olan bu tiyatronun ayrıea bir gücii de $udur: Kuruldugu Franstz Komedi Trupu Fransız Komedi Trupu «Les Spectacles Jean Huberty» sanatçıla» nnın Ankaradan sonra jehrimizde vermekte oldugu temsiller başarılı olmakta ve ilgiyle karsılanmâktad'.r. 17 «ubata kadar devam edecek ol»n bu temslllerin repertuarında Marivauxnun «La Double tneonstance», Andre Roussin'in «Nina». Marcel Achard'ın «Domıno», Sacha Guitry'nin «Faisonı Un Rcve» ve Jean Cndeaunun «La Machine A Eerire» «serleri bulunmaktadır. Resimde «La Double Inconstance» temsilinden bir sahne görülüyor. ANKARA TİYATROSUNDA: "Gizli Ordu,, Haluk BESEN Ankara Sanat Topluluğu lklncl oyurvjnu bir muzıkal komedi olarak trlandah yazar Brendan Behen'dan seçmis bulunuyor. Hafuda üç gün matine ve luarede rGodct'yu Bek'erken» i oynayan sanatçılar diğer üç gün için de «Gizli Ordu» yu sahneye kcydular. YAZAR: «Oizli Ordu» nun yaıarı trlandah Brendan Behan 1922 de trlanda'da Dublin'de rioğmu«. Hayah yokluk'<ar içinde geçtikten •onra on üç yacında okulu bırakmak zorunda kalmış ve daha sonra da îrlanda'nın parçalanması hareketine karşı kurulan îrlanda Cumhuriyet Ordutuna katılmıştı. Bir sabotaj sırasmda yakalanıp hapsedilmU. On bir yıl faıılalarla hapishanelerde ka'.dıktan sonra serbest bırakılmı» v» bu türe içlnde yazarbğı dogmuş kendisinin. Ondân tonraki hayatı da bir yazar olarak geçmiş. Bütün eserlertnde bu maeeralı hayatının itlerl var. OYTJM: Brendan Behan, «Gizli Ordu» da Irlsnda ile Ingilters arasındaki yüzyıllar düıtnanlığını ele almış. Yazar, kişilerin akillanru kullaearak devlet adamlarına, onların nutuklarına inanmarnalînnı »öylüyor. Küçük intanlann, büjiik inssnların karşısına geçerels artık kendllerine lnanmadıklanm belirtmesini istiyor. KONV: Olay, trlanda'da bir s«hrin kazançevinde geçer. Sermayeler günlük hayatlarmı yasarken Gizli Îrlanda Ordusuna mensup •ubaylar bif lnglliı askerini tut*ak clarsk getirirler. Ingiliz askeri. ertesi tabah asılman gereken bir lrlandalı'ya karşılık rehinedir. Evin M»metçisi askere âşık olur ve onu kaçırmak, hayatını kurtarmak l*ter ama aıker kaçmak üzere iken vurularak ölür... OYUNCtJLAR: Seza Altındağ'ın çok güzel dekorlan içinde Güner Sümer'in çevirlsi ve rejisiyle sahneye çıkan oyuncular PaHa Tuncer Necmioğlu. Meg*da Seden Kızıltunç, Colette'de Ayeah Sümercan, Shlrley'd» Nerin Cangür, Baba'da Bilşe Erkan, Gracede Ayton Sert, Rio'da Gündüz Kalıç. Teresa'da Tolga Tigin, Monsenyör'de Tunca Yönder, Gilchrist'U Yurdan Göklü, Mulleday'da Güner Sümer, Leslie'de Isık Toprak 8nemîi rollerinde başarılı görüldüler. IIIIIIIHJ Neyyire ErtuğruFu 20 yıl | önce bugün kaybetmiştikl günden beri, tanatçıları arasındaki kuvvetli dayanışma, anlasma ve dislplin, bu tiyatroyublrçok öxel sahne benzerlerinden uzak oîarak keşmekeşe, patırdıya v« devatnsızhj» türUklemekten önlemis ve önlemektedir. Bu yolda yönetici Lütfullah Sürurl'nin büyük payı oldugu görülmektedlr. Böylece, bu çeçtt faktörlerin tonucu v« seçiltn i repertuann «güldürücü» yanının oldukça agır baıışı «ebeblyl», bu tlystrooıel sshnelerin talih«izî!k^^i îerini az çok yenerek doima kaSSİ palı giçe oynamaktadır. Hem de ne oynarıa oynasın! OTDN Lütfullah Sürurt'nln haıırladığt T* Muzaffer Hepgtil«r> in iahney» koyduğu «Meşedi re Sldık Z«vceleri»nln ünlü «Meşhedt» ile utaktan yakindan bir ilgisl yok. Bu iebcple bu adı «h» harfiy1« duyan »eyirciler, oyunda öyle 3Sİ€Meshedî> atmasyonu ile karşılaş! mnnrl.r amma gene de özellikle =S;Ali Süruri'nin büyük Uitahklt eân = ilandırdiğı «Ktrtdenirll» İle «On= |nik» (Sellm örcan) düosunda bu= 'na yakın etki duyarak kahkah»d»n S ' kınhyorlar. Gülrit Süruri ile Çetin İpekkay» tBütün K«Hml«r Gibeldir» «Bülbülün sesi» Küçük Sahne yeni bir oyuna hazırlanıyor S = zzz Z~ ^^ Küçük Sahne'den degerlt aktrii 1 Hatırlarda olduğu glbl, Robert = OYT'NCtrLAR Btıta Ali Süru Gfllriz Süruri re yönetlciaktör Lamoureux'nün Fransa v« AvruSSı rî'nin tamtmen teknik bir «07un Engln Ceızar topluluğunun basany pa'da çok tutan bu eserini ilk defa eambazlıgı» layeıitıde, «detâ Avru lk devam •türdiği «Bütün Kadın 1959'da Jeaa Maraii hem lahneye panırı bu (ibl c|lendirlel •»hn«l« lar Günldir» tesııillerinln yanısı koymus hem dt dekorlannı hazırrinde blle tutunabllecek «atraksi ra, diğer taraftan yeni bir oyunun lamıştı. Oyunun bafroltt olaa «ünlfl Bir Seneri'yl tanınmı» »antor iyon bölümü İle birlikte yine < « e provalan hııla devam etmektedir. ve nanatcılar olan Robert L*moTürk aahneal, tam M yıl Snee bugün bOyün kadın Bu yeni eserin adı «Bülbülün Seureuj, Mouloudjl, Gllbert Beeaud natkârı .Neyyire Ertuirul'n kaybetmisti. 1902 yılında tıtan = yirciyi neseden yana doyuran bir ' siıdir. . . Fransa'nın , .. , ve Guy Trijean oynamiBİardır bıılda dünyaya gelen MUnire Hanım, Kıı ÖŞretmen Okaltt ^S ekip var karşımızda. Her T L.moureuxnün y«dı«»; T , k k.dın rolflnü i ı . flnlO » ı l d u nu bitirdikten sonra iki yıl Amrrikan Kolejlnde okumus ve ^ ı R u n sasılacak ilerlemeler kayde Robert ^ yaratmada ut «Un Rossignol Chantait» komedisl Dany Robin oynamıstır. tam 40 yıl önce «Ateşten Gömlek» fllmlyle sanat hayatına ^ ş den tlhan Daner, tip Küçük Sahne topluluğunttn bu atılmıstı. Neyyire Neyylr takma adı ile bu âleme adımın = ! ta Alev Süruri,'eriîifmezTÖtcTKâ Orhan Aydınbas terafından dilimlatan kıyrnetli sanatçı aynı sene Darülbedayi'e girmlf ve SjjŞ raca, orjinal Muzaffer Hepguler, ze çevrilmiştir. Oyunu Engin Cez oyunla çok İlgi çekici bir atmoıfer «Othello» piyesiyie sahneye çıkmıştır. Türk sahnesine U m S l •ahneyi dolduran Celâl Sun,rt, ,zar lahneye koymaktadır. Dekor yaratacağı umuhnaktadır. 20 yıl emek veren Neyyire Neyyir, Mubsin ErtngTol fte ev ' l a n Duygu Sağıroglu haıırlamış, Diger taraftan, bu oyunda rol lendikten sonra Neyyire Ertu^ml adını almış ve Türk »ah ş ş vorur layan Ekrem Dümer. »onra t ı r , almıyan Gülrlz Süruri, bir tarafnesinde nnutplmaz hir isim bırakarak 13 subat 1943 günü s s ; j Sellm Naşit özcan, Aynur Yetkin erkek ve bir kadından kurıı tan «BÜÎÜTI Kadınlar Güzeldir» obir yasta hayata eözlerini vnmmtıştur. ^ S ı llhan HeTnjeri. Nurten Atakmen, lu olan oyunun kadrosunda şimdi yunundaki rolünü basarıyla devam hâtırssını Metin Ra;in, Dogu Erkan. Salih lik Gübin Eray ve Orhan Aydınbas ettirirken, aynı zamanda Haldun ölümünün W ) ncl y hir kere daha tâzimle anıvoruz. 'Keşanl: A!i» roüzikh Kork, Tekin Kössoğlu, kısaca bü dısmda ro! alacak kişıler tiyatro Taner'in l ı tün ekip «evircilere hoş va;::t ge nun V'inetieüeri tarafır.rl.n sürpriz destan'ır.a da harıl harıl nazırlani olarak açıkiaxuuamak'.adır. maktadır. llîi^inaed» diıeniyorlaı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle