Katalog

SAHİFE DÖBT CUMHURİYET 24 Kasun 1964 Yukardakinin hiç haberi yok,, Onbeş memleket bir tecavüz karşısında elbirliği ile kendilerini savunmaya karar vermiş 3 Biz, siz, nzaktakfler bn NATO'ya iyi tammıyoruz, tanıyamayız dju. adamlar on beş memleketten gelmişler, toplanmışlar.. kendilerine bir tecavüz olursa elbirliğiyIe bunu müdafaa etmeye karar vermişler. Gfizel şey. Kimden geIecek bn tecavüz? Adı lâzun değfl; ama açıkçası Rusya ve komünist âlemden. Batılılardan gelirse? Hangi Batılı muharebe etmek ister. Bu muharebe istenir şey değil. Kendi aralarında ihtilif çıkar sa onn sulh yoluyla halletmeyi ka bol etmisler.. Eh hep muharebe olacak defil yaî.. Bu arada siyasî, iktisadi, kültürel faaliyetlerde bulunmayı düşünmüşler. Güzel şey! Çok güzel şey! Ne var ki, açıkça söylenmiyor ama bu devletler muharebe etmemek için toplanmışlar. Hattâ askerî kuvvetlerini birleştirmeleri de bundan.. karşı tarafı ürkütüp muharebeyi gdxe aldırmamak. Nitekim öyle de oluyor. Kendi aralarında maraı» çıktı mı ona da müdahale ediyor, banş yoluna çeviriyor. Nitekim o da oldu. Tani benim anladıjıma göre bu bir preventif = Onleyici üâçtır. Cnratif = Şifa verici değil. Bunu batınnızdan çıkarmazsamz NATO'yn daha iyi anlmnınız. NATO'nun ne dzel, ne tfizel yani ne haklld, ne hükmi şahsiyeti var. Tani NATO adında ne bir insan, ne de bu israi taşıyan bir makam.. bu bir Avrupalılar kulfibfi; onu temsil eden bir reis veya murahhaa âsa yok. On bef tza var. Kararlan onlar verecekler, hem de oybirliğiyle. Diyeceksinn ki genel sekreter neci? tste bu on beş devletin lüzumn halinde bir araya gelmesini •agbymcak diplomat. Zor iş, salabJyetsizlik içinde bir yetki. Muharebe etmemek için toplanmiflsr neden dedim? Bundan ıste. Ama fevkalâde bir organizasyon doğrusu. Tabil on beş memleketin akıllılan bir araya gelmis.. Bir kere NATO binası muazzam bir yer. Belki gttzel defil; ama çok enteresan. tçeriye girerken husust polisleri Irimglnfa, nesiniz? diye soruyor. Bir kısım dairelerine kendi memurları da husust mfisaade De girebiliyor. Bizi de böyle bir kâğıtla gezdirdüer . Çünkü ne de olsa esasuıda bir FEIEK PARİSTE \ 1TO ve ötesi... B I S Keklicek köyünun sabahlan tablo gibi olurdu. Sabahın erken saatlerinde kalktı. Kocası önde o yavrusu sırtında tarlasına yürüdü. Sonra çocuğunu bir kenara koydu ve toprağa tırpan atmaya başladı. Aradan çok kısa bir zaman geçmlşti. Bir jandarma: m Mes'nt Ozturk kim?» dedl. Bacı başmı kaldırdı baş örtüsünü hafıfçe örttü ve sordu: « Netçen, benim .» Jandarmanın işi vardı. Güldü fakat alaya alınmış olmaktan İSPAT ETTİ kızgındı: arkıslanın Kekllcek köyü« Alayı bırak» dedl. «Esssh nün Mesufu: •öyle Mesnt kim?» « Pekiy.» demisti. Bn akBizim bacı ayak diredl. şam beni kaçır. Ama geç vakit kanun kanundu ve Mesut özolsun. Herkes nyudnktan sontürk asker kaçağı olmak suçu ra ..» lle kasabaya götürüldü. Yavuklusu köyün erkek deliŞarkıslanın Askerlik Şube Relkanlılanndandı. Az konuşur, çok si babacan bir adamdı. Jandardinler. Adımını sağlam atardı. manın getirdiği kadına baktı: Mesud'a: « Mesnt bn mn?» dedl. « Aha.» dedl. «Emme sen heç Jandarma kadına baktı. gürültü etme...» « Evet komutanım, öyle diyor.» Mes"ut mesuttu. Yavuklusuyla evlenmiş Şarkışlanın Keklicek Mesut öztürk bükUmet dokkoyünde ikl göz bir eve yerlestoruna götürüldü. Kadın olduğu mişlerdl. Kocasiyle beraber tartasdik edildl ve askerlik şubesin laya giderler. Kocasının ata yadeki: digftn topraklannı sürerlerdi. «ASKER KAÇAĞI» kaydı düSonra Mes'ut'un İşi agırlaştı. Karninda bir yük vardı. Ama ge şürüldü. ir Kayserili sıcak havada eşeğine binmiş ağır ağır Erkiletten şehre iniyormuş.. Sıcaktan bunalmış, ellerini ha vaya acarak: « Eyyy Erciyaş rüzgarı» demış. «Es de biraz nefes alaum.» Hikâye bu ya!.. Kayserilinin duası kabul olunmuş ama rüzgârla beraber fırtına da çıkznış. Yagmur, dolu, rüzgar ve bora Bizim Kayserili Allaha ettiği duadan pişman başını iki tarafa sallamış ve: « Biliyorum, bülyorum» demiş. «Bunlardan yukandakJnin hiç haberi yok!.. Yok ama ne yapayım ki bunlar hep Erciyaş'm etmesidir.» Hikâyeyi bize anlataa A.P. li arkadaş bir an durdu: « Eee... Ne diyorduk!.. dedi.. «Galiba son hâdiselerden bahsediyorduk.» ne de kocasından geri kalmaz, samanı buğdaydan rahat ayınrdı. Dokuz ay on gun böyle geçti. Mes'ut'un nur topu glbl bir çocuğu oldu. Üç gün «Memed» iyle birhkte yattı. Sonra yine tarlaya, yine çalışmaya başladı. milyonluk sarfiyattaki iştirak payı 4 milyon Ingfliz lirası kadardır. Üst tarabnı öteki NATO devletleri ödemektedir. Ve bu paralar Türkiyede ödenmekte, Türkiye bunlan sarfetmektedir. Tani muazzam masrafhr bu» işte bu plâniara göre muayyen tecavüzlere derhal cevap verilecektir. Nitekim Ruslar bunu denemişler, (çünkü plânlan çalmışlar, bir rivayete göre mahsus çaldınlmıs deniyor.) Bu hassas noktalarda nfak tefek şeyler yapmış, hemen mukabelesi ni gönnüsler.. Batı Berlin hftdiscleri gibi. Paris'teki müdafaa ve karşı koma teşkil&tı. Tabiî bir takım sırlan ve plânlan, hesaplan kitapları var. Ne durnmu tovariş? Tabi! anlamak ister. Onun için rastgelen giremiyor. Arkadaşlardan birisi ikl gün siyasi, ekonomik, askerî izahat aldıktan sonra bir konferanstan çıkarken: Knznm Allah aşkına! Bu NATO, OTAN nedir bunlar? diye sor du. Olur a; insan hali, bilmiyebilir. NATO İngUizce «North Atlantik Treaty Organization» tcrkibinde kelimelerin baş harflerinden NATO karargâhın dan genel bir görünUj oybirliğiyle karar verellm. Ondan sonra harbe girişelim. Tabiî olamaz. Onun için NATO tehllkeU tecavüzlerin gelebUecefl hassas noktalar üzerine plinlar yapmış. Bn planlar nedir? Nasddır? Bunu bilemeyiz; fakat bilinen, bu plânlar hazırlanmış, üv celenmiş ve on beşlerin oylamasından geçmiş ve onun üserlne tat bikata konulmuş. İşte bu planlara göre NATO memleketlerinde bir takun tesisler yapılmış. Bunlar» Enfrastrüktür diyorlar. Bunlar eeşit çeşit şeylerdir. Bir takım radar ve ha Hazırlryan: Turhan AYTUL Maden Direği Naklettirilecektir T.K.İ. Mahdul Mes'uliyetli Ereğli Kömürleri İşletmesi Miiessesesi Mîidürliiğîinden: MUessesemiz ihtiyacı için Maraş (400 M3.) Egridir (850 M3) Çıglıkara (200 M3.) Finlke (950 M3 ) Alanya (850 M3.), SUtçüler (75 M3.) orman lşletmelerinden satın alınan ve alınacak olan % 100 toleranslı 3325 M3. muhteliı cins maden direklerinin bulunduklan Orman tşletmeleri depolarından ahnarak Zonguldak Kömür Havzasına naldl ve tesliml lşinin ihalesl 3/12/1964 perşembe günü saat 14.00 de MUessesemizde lcra kümacaktır. Her isletroedeki maden direklerinin Zonguldak'a nakll ayrı bir Jhale mevzuudur. . *,„ • . ,, , » Bu işe ait şartaaoMi < •» tk'jHt <ci i». Zonguldakta : MUessesemiz Ticaret MUdürlüğünden. Ankarada : TKİ. Kurumu Ticaret Şubesl Müdürlüğünden, Istanbulda : T K İ . Satınalma BUrosu Istiklal caddesl 1 Barohan kat 3 den. Mezkur Orman îşletme MUdürluklerinden ve Adana, Antalya direk bürolanmızdan temln edilebılir. MUessesemiz arttırma ve ekslltme kanununa tâbl olmayıp inaleyi kısmen veya tamamen diledığine yapıp yapmamakta serbestür. (Basın: 21871 Z 361 14369 kurulmuştur. «Kuzey Atlantik Paktı Teşkilâtı» nın kısaltdmış remzidir. Zaten böyle teşkilât, ko mite, komisyon, makam ve mevki ismi olarak kisaltılmış 45 rümuı var. öğrenilir şey değil tabiî . Adamlann isi çok.. ne var ki her yapılacak şeyi on beş devlet kabul edecek. Onun için biraz ağır gidiyor. Ağır gidiyor; ama bu ağırlık bir tehlike teşkil etmcz mi? Şüphesiz bir hâdise olacak. bir tecavüz olacak.. müdafaa savaşı olacak.. nasü denir düşmana: Müsaade edin de toplanalım.. Şimdi iste NATO ve bizim orUkUğmıız bu. Türkiye ciddl çeküde bu işe ginniştir. Kendi jeopolitik darumu başka türlusüne mütehammil değildir. Ne var ki bu tesislerin fını nerkes muayyen bir bareme göre ödemektedir; mesela Türkiyenin payı yüzde 1 buçuk kadardır; ama bu tesislerin mübim kıamının iHaft^^ masrafı bulunduklan memleketlerin »ırtına rükleniyor. Bizdeldler de hayil mfihimdir. Bn da bizim takatimizin fistünde masraflara ic3ttimımatwıw| mucip oluyor. Şimdi biıimle NATO teşkilitmm görüşme noktalanndan biri budur. Evet, mall tekatimizi, ekonomik gücümüzfl art tıralnn, bn masraflara fc**lffmıhm. Bize yardım ediyor, diyoraz. İşte ekonomik yardım meseleierl •n bn hep bunun etrafmda döner. NATO'nun bir yardım fonn ve yardım teşUUtı yok. Fakat gfisel bir şeldl butannş, Türkiye Tardun Konsorsiyumunu kttrmuşlar. Burada yalnız NATO memleketleri değil tsviçre, Avnsturya flM tarafsızlar da var. Onn bissettbn kl. NATO camiasında bizim bn ber alma sistemleri, atom stratemasraflanmızın ağıruğı ve diğer jisine göre yapılmış harb kararNATO memleketlerine nazaran gâhlan, mnhtelif modem muhaçok daha faklr olusumuz bu Konbere sistemleri, tayyare meydansorsiyumun daha lehimize çalışlan (Türkiyede 18 tane) petrol gö malar yapmasına sebep olacaktır. tflren borular, akaryakıt depolan, denizaltı yuvaları, litnmniar ve di Benim şahsi kanaatim budur. ğer askeri deniz tesüleri, atom siNATO hakkında, teşkilâtı hakl&hUrına ait süâh ve mühimmat kında, kuvveti ve zaaflan hakkmdepolan ve seyrüsefer yardımlan. da kitap yazüabllir; ama ben bn Bunlardan Türkiyede yapılmış okadarla yetineceğim. Daha fazlası lanlann tutan 128 milyon Ingiliz sizi sıkar .. lirasıdır. 1960 dan bu yana TürGelecek mektubumda bizim tekiyede yapüan enfrastrüktikr için maslanmızdan edindiğim intibaı 41 milyon tngiliz lirası sarfedilyazmak istiyorum. Onunla da bu miştir. Türkiyenin mesela bn 41 hikâye kapanır. FEZA UÇUŞLARINDA YEMEK PHOBLEMİ Yakında havalanacak olan «Gemini» feza gemisindeki insanlar için yeni yemek tipleri ve yemek teknikleri inkişaf ettirilmektedir! Feza adamlannın yiyecek probtelefon kabrnesinin ikl misll kamaktadır. On beş gün kadar zamanı bir telefon kablnesinln ikl mısli kadar bir hücrede geçırmeyi goze alan bir lnsarnn sadece hayatta kalması değil fakat aynı zamanda sıhhatli olması ve zınde olması iCin yiyeceginin hususi plân mucibince hesaplanması gerekeceği muhakkaktır. Bir feza uçuşu esnasında insana ne gibi yemek yedirilmelidir? «Gemini» feza gemısinin içinde fezada kalacak iki şahsın mönusü işte bu düsüncelerle bazırlanmıştır. Amerikaılar insanın zevkını oksıyan yıyeceğin aynı zamanda sıhhi olacağı prensipıne uyarak, iki feza adamı için muhtelıf cins ve zevkte yiyecekten muteşekkıl mönii hazırlamıslardır. Çorba, karides, balık, et, salça, patates salatası, sebze, her türlü meyva suyu «Gemini» menüsüne dahil edilmiştir. Fezada yemek meselesi yer yüzündekine benzemez. Bir taraf tan yiyecek maddesinin mümkün mertebe hafif olması lâzımdır ki, fezaya mümkün mertebe az akaryakıt }5M«nyla fırtatılabilsin. Di&er «tartaftan slkletsizUk dolayısiyle hususi problemler husule gelmektedir. Çorbanm kesesinden aynlarak havada kalması, kahvenin fincandan akraak istememesi, ekmek kınntılarımn havada uçarak gözlere veyahut da elbiselerin içlerine girmeleri, müstesna problemler teşkil eder. bu gıda sisteml yerine dlğer feza adamları, sağlam yiyeceğin kendileri için teminini istemişlerdir. Scott Carpenter'e bir nevi bisküvi verilmiş, fakat bunun kırıntüarı etrafta uçup elbisesınin içine girerek uçusunu tehlıkeye atmıslardır. kılo kadar akaryakıta mal olmaktadır. Dolayısiyle her yiyeceğin mümkün mertebe hafif olması şarttır. ASTRA AMPULLERİ Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hidrografi Dairesi Başkanlığmdan bildirilmiştir BOL IŞIK ÇOK DAYANIR konu veresim Ayhan Başoglu Sıkletsizlik meselesi Bu siklet problemine mukabU bir de sikletsizlik meselesi vardır, feza uçuşuyla ilgili... Çünkü yer çekimi arz yuzunde her şeyi yerinde tutar. Sikletsizlik halinde bulunan bir feza gemisinın içinde şerait tamamiyle değişir. Mesela, arzda çorba kâsesinin içinde ve masanın üstünde kahr. Fakat fezaya çıkıldı mı, çorba kâsesi bir tarafa giderken çorbanın kendisi de bulut gibi havada asılı kalabilir. Et normal şeraıt altmda kesilemez. Kesilen et parçaları ayrılarak etrafta uçuşmaya başlar. Kah veye gelınce, ister fıncanı başaşağı tutun ister baş yukarı, ağzınıza damlası gelmiyecektir. Herhangi bir sıvı çalkanırsa meydana gelen habbecikler sıvıdan aynlarak etrafa uçar. Ekmek kınntüan yere düşeceklerine insanın gözüne veyahut da ciğerlerinin dibine dUşebüir. John Glenn, çorbasmı ancak bir tüpten ağzına sıkarak içebUmistir. Kuru yemeğin yerini tutmıyan Yepyeni bir anlayış Şundi Gemni'nin uçusunu hazır lıyanlar, içindekiler için yeni baştan gıda eksperlerinin çalışmasına ihtiyaç duymuşlardır. Bu mütehassıslar yepyenı bir yemek anlayışuım ışığında menü ve yemek ambalâj tarzlan hazırlamaktadırlar. Buz halinde konsantre yemek istıhsalıne başlanılmakta ve fezada kullanüabilecek bir nevi kabın icadı için de çalışılmaktadır. Bütün bu buluşların sadece fezada değil fakat aynı zamanda da yeryüzünde kullanılmalan kabll olduğundan, emekler boşuna gltmemektedir. İnsan son derece adaptasyon im kânmı haiz bir mahluktur ve icap ederse yemeğini borudan emerek de alabılir. Fakat muhakkak olan şudur ki, normal şerait altında yemenin verdiği zevkten vazgeçmek, helki de feza devrinden alışılması en zor nesne olacaktır. DENİZCİLERE VE HAVACILARA 147 SAYILI TEBLİĞ 7 ilâ 14 Aralık 1964 tarihlerinde 09.00 ile 12.00 ve 13.00 ile 17.00 saatleri arasında aşağıda sınırları bildirilen saha içinde seyretme, demirleme, avlanma ve bu sahanın 100 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidir. EGE DE2>JİZİ ÇANAKKALE BOĞA2I METHALİ 1 nci nokta : E. 4850 No. lu MEHMETÇİK FENERİ 2 nci nokta : Enlemi 40 derece 02 dakika 37 saniye Kuzey Boylamı 26 derece 01 dakika 30 saniye Doğu 3 ncü nokta : Enlemi 40 derece 08 dakika 00 saniye Kuzey Boylamı 26 derece 01 dakika 30 saniye Doğu 4 ncü nokta : Enlemi 40 derece 08 dakika 00 saniye Kuzey Boylamı 26 derece 13 dakika 30 saniye Doğu DENİZCİLERE VE HAVACILARA OLUNUR. ÖNEMLE TEBLİĞ (Basın 22034) 14378 Asıl mesele VANINA CA<S>RlP BANA Asıl mesele bu yiyeceklerin muhafazasıdır. Yemekler susuz halde ve yUksek basınçlı tüpler içinde muhafaza edılmektedir. Yiyebilmek için feza adammın ilk evvelâ yemeği tüpünden çıkartması sonra da onu suya batırarak yenebilir hale sokması lâzımdır. Çünkü fezada yemek yemek bir siklet probleml haline gelmektedir. Gemini'nin içindeki insanlar, hareketsizUklerine rağmen günde yanm kilo kadar yiyecek ihtiyacı duyacaklardır. Toptan yanlanna alacakları yiyeceğin sikleti 14 kilo kadar olacaktır. Bu ufak sikletin büe fezaya götürülmesi 1.400 ZANMeTTİSlM 40 24 Kasım 1925 tarihli Cumhuriyet'ten MEVLIT Çok kıymetli eşim Gumrük : ve Tekel Bakanlığı cski Teftiş \ Heyeti Başkanı DB2/vAANlAM<AUWXC>ı VAV. ĞECE SENİ BANA Ny Ö aziz ruhuna ithafen, vefatının bırinci senesine tesadüf eden 25 kasım 1964 çarşamba günü ikin di namazını mutaakıp Şİ3Iİ Camii Şerifinde okutulacak Hatım duası ve Mevlidi Şerife arzu buyuranların teşriflerini nca ederira. E4İ: Hâle KORAL Cumhurlyet 14370 Orduda "efendilik,, sıfatının kaldırılması teklif edildi Mıllî Müdaiaa Encümeni dünkü toplantısında Rize Mebusu Ekrem Beyin «Orduda efendilik sıfatının kaldırılması» yolundaki kanun teklifini müzakere ve kabul etmiştir. Teklif, ciheti mülkiyece de dikkata alınması için encümene havale olunmuştur. Kâzım KORAL'ın Ağaoğlu Alımet Beyin bir makalesi Ağaoğlu Ahmet Bey, «Hâkimiyeti Milliye» gazetesine yazdı ğı başmakalede Musul meselesini teşrih ederken söyle demektedir: «Türk murahhası reye iştirak etmiş olsaydı tabiatıyla Tür kiye aleyhine hiçbir karar ittihaz edilemiyecekti. İşte İngilterey memnun etmek endişesiyle müstarip olan Cemiyeti Akvam het kendisini kurtarmak^ hem de nizamnamesinin bu sarih madd° aleyhinde hareket edebilmek için Lâhey Mahkemesine mürace etmiştir.» BeBEĞİ AU.BÜVUT İ^TE ÇA • Bi« <âÜN GEUP Mi BULURUM Hasan Hayri Bey idama mahkum oldu Şark Istiklâl Mahkemesi, âsilerle işbirliği yaptığından ötür' sabık Dersim Mebusu Hasan Hayri Beyi idama mahkum etmiştiı Dr. Ziyaettin Maktav Kulah Burun Boğaı Hastalıklan ve Aju Çene Şirürjisi Mütebasnsı Taksino Receppafs a 5/1 MOSff Ankara âbidesinin modeli teşhir ediliyor Heykeltraş Krippel, Ankaradaki eski Meclis binası karşısmda rekzedilecek olan âbidenin modelini hazırlamıştır. Model Meclis kütüphanesinde teşhir olunmaktadır. Ağaoğlu Ahmet Bey Ekrem Rize Bey Borsa Komiserliğince bankalara bir teklif yapılmıştır. Bu bankalarca kabul olunmaroıştır. İngiliz lirası üzerinde bir teklif Yükselmekte olan İngiliz lirası isteklilerinin azalması için teklif