Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUALHURİYET ltf iva&ım İ»b4 John Blrch AMERÎKA MEKTUPLARI John Bırch Kurnmu'nun Amerika'vı ıırkuten bır «asın saecılar topluluğu» olduğunu sımdıve kadar çok defa gazetelerde okumuşsunuzdur. Cemıjet ujelerinın adlan gızlı tutulmaktadır. Çok nufuzlu is adanılarınca desteklendıçı sovlenen John Bırch Kurumu'nun en guclu olduğu bolgelerden bın Calıfornıa'dır. Cemıjet, bu seçım mucadelesınde B. Goldvtaterın fıkırlerıvle beraberdi. Ancak Goldvvater kı Amerıkan sağcılarının temsılcisı sayılıvor bu konuda John Bırch'ten çok çerıde kalı\or. Cemıvet, Roosevelt'ten bu vana butün Cumhurhaskanlarını komunıstlıkle ıtham etmekte, \e komunıstlerın butıin muesseselere, devlet teşkılâtına. ünıversitelere, sendikalara sızdıklarını ve çoğuna hâkım olduklarını ıddıa etmektedır. John Bırch'çulere eore Amerıka çozulmekte, komunıstleşmekte, Allahsızlığa dogru ynvarlannıaktadır; ahlâk kalmamıstır, din iman kalmamıstır. Bu fıkirler size vabancı gelmese gerek. Maresal Çakmak'tan îsmet Pasa'va kadar cumlevı komunistlikle ıtham eden bızımki lerın halı malum olduğundan, John Bırch meselesını bıraz kurcalamak ıstedım. Los Angeles'te bu bolgenuı birınci adamı Bav John Rousselott ile cemıjet merkezınde ve bır masanın çevresinde bulostuk. Sansın, nıavi eozlıi, zeki bakıslı. sevımlı bır adam Bav Rousselott. Geçen devrelerde mılletvekıllıçı \apmıs. Genç, ıvi konusan, fıkırlerını ivi savunan bır k'sı, \e kurumun en nufuzlu elemanlarından bın. Sordum kendısıne : Muesseseniz hakkında çok çesıtlı ve çok korkutucu sozler sflyleniyor. Bana kısaca maksadınızı izab eder misıniz? Cevap verdı : Bızım amacımız uç noktavı açıklamakla anlatılabılır : 1 Devletin genislemesini, büyümesini, her seve mudahale etmesini bnlemek istiyoruz; çunkii bu teskilât, bir zulum vasıtası olur; demokrasiyi tehlikeye sokar. 2 Ferdi mesulivetı artırmak, vatandasın kendı meselelerıni kendısının çozmesıne imkân yaratmak ki bu, hürrivetlerimizi ve hurrıyet fıkrımızı korumak demektir. 3 Amerika'daki ahlâkî tutuma kuvvetlendirmek. Peki, dedim, giızel Amı bu düşünrelennız dünvanın gıdlşiyle çelısmeye duşmtivor mu? îsveçte, Fransada, tngılterede ve her yerde devlet gittıkçe genisiemekte. Vatandasın yaşayışını slgortalamakta . Doğrudur, dedl, dünyanın gidislne belki zıt düsunuvoruz. Amı bizim inaneımıı, gittikçe knvvetlenen bir merkezî hükümetln istibdat ungurn olduğndur. Dünyada kollektivizme doğrn bir gidiş vardır. Isveç fena bir örnektir. Meseli Stockholm'da devlet vatandaşın mesken konusundaki hürriyetlerini kısmıştır. Demokratik sosyalizm, simdi pek farkına varılmasa da, tsveç için btiyük bir tehlikedir. Büyüyen devlet mekanizmasına hâkim olan bir şahıs, kolayca aynı mekanizmayı diktatörldk istikametinde çalıstırabilir. Devletin bn biçimde genlslemesi komünist diktatSrlüğe yol açar. An» toplum hayatına devletin hâkim oldogu ve vatandasın varlığım sigortaladığı ülkelerde komünizm olmamış şimdiye kadar . Tarihe ve günümüze bakınıı. Hem siz demokratik sosyaIlsmin karsısında misıniz? Omojen ülkelerde basan kazanmıstır. Ama yann İçin bir tehlikedir. Zenei meseleginde fikirleriniz nedir? Amerika çok farklı insanlann bir arada yasadığı bir yerdlr. Zamanla göçmenler birbirleriyle kaynastılar. Siyahlar en farkh insanlar olduklan için bu kaynasroa gecikti. Ama yavaş yavas yakınlasma baslamıstı. Halkın birbiriyle münasebetlerini gene halk avarlar. Hükümetten gelecek bir emrivaki tepkller nyandmr. Hükümet, «Ben halktan iyi bilirim» gibi tepeden emir yermemeli Bakıyorum, baslangıçtan beri devletl ve hükümeti halktan syn bir şeymis gıbi ele alıyorsunui Bu tavır diktatSrlfikler için doğmdur. Ama Amerika'da bukflmet, halkın hükümeti değil midır sizın fikrinizce? Bu ayrıhğı en iyi biçimde Jeferson bellrtmig ve demistlr ki: Hükümet halkın kendisine verdiÇİ yetkilerden fazlannı, yanl kendisine verilmiveni kendi kendisine almamalı . Devletin sınırlan gittikçe genisliyor. Bu, ferdî mesuliyet fikrinl yok eder. Biz hürriyetleri sonuna kadar savunacagıı. Bav John Rousselott'ya teşekkür ettik. Ayrıca tekrar etti ki: Cemiyet Baskanımızın aşın ataklan kendi şahsî fikirleridir. Ve ayrılırken elimize bir sürü kitap ve broşfir tutuşturdo. Bir tanesinin adı: «Bir ts Adamının Komünizme Bakışı». Ve bu broşürün içinde Birlesmis Milletler Teskilâtının bir komünist organı oldugn iddia ediliyordu. Ben gene de Bay Ronsselott'yn bizim sageılanmızdan daha mSknI buldom. Çünkü onun dayandıgı bir tarihi temel var, Amerikan toplumunun geleneklerl var, eyalet idaresinin hakları var, Amerikan Anayasası ile düzenlenmiş bir hukuki görüs var, Amerika'da refah var, Federal idare ile Eyalet idareleri arasında rekabet var . Varofln var. Ya bizim sağcılarımızın tntnndugu ne var? Bizim Anayasamızda «sosyal devlet» görüşü yer almıs ve halk oyu ile kabul edilmiş. Bay John Ronsseloit ise merkezî hükümetin Anayasava rajçmen yetkilerıni genişlettiğıni iddia ediyor. Her neyse Bizimkiler Birlesmis Milletlerin komünist teskiIfttı olduğunu dujmasınlar, onlar da başlar atıp tntmava | D Ü Ş Ü N C E L E R 1 ılliEllllllllllllllllllllltlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllMIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIMIlEflll Asri rnezarlık genişletilmiyecsk Şehnmızdekı butun r.ezarhk ların ce\re~ı \ak'nda ağaçlandırılacaktır Ilk olaras Zncırlıkuvudakı A«rı Mezar'ıem a«ac landırılma^ma ba^lanmıstır \Ie zarlıgın tepe kiamına <=elvı ağaç ları dıkılmı^tır Bu arada mezarlık bıraz daraltılmi';, Esentepe'de e\ lere bakan kısma ceset gomulmemesı de kararlaştırılmıştır Ote yandan dıger nezarhkların genışletılme«ı ı c n çahsma]ara baslanmıstır Bıırur ıçın onumuzdekı MI jenıden ı«tımlak vapılacaktır J. P. Sartre ve yazarlık danın kapıları açıldı bır sure sonra Vıetnam savaşı da, somurgecıhğı savunanların yenılgısı ile sonuçlandı Sartre'ı sonra Çın dâvasuıı savunanların arasında gorduk Fran sız hukumetının Kızıl Çın'ı tanımas.naan çok oncekı yıllarda Saıtre Çm gprçeğını Fransa'ya ta nıtmaya uğraşıvoı du Amerika'da aşırı sağcı eğılım lenn en guçlu olduğu bır donem de Sırtıe. Mac Carthy korkuluğuna Fransa'dan en etkılı yumruk ları ındıren yazar olmuştu. Atom casuslugu suçuyîa elektrık sandaKesıne oturtulan Rosenberg'leıı Fıansa'da korkusuzca savunan ın sanların başında Sartre gelıyordu Kennedy nın ırk a\ runı ile savaözgur bır dusunce adamına v asa gırmesınden çok daha once kışır bır vurçklıhk ve durustAmerıka da sıyah ıenklı msanların 1 ıkle gerektığı zaman hukumeen haksız saldırılara uğradıkları çağlarda Saygılı Yosma» yı ya tın dusman saydığı guçlerı savunan Sartre, Fransada değıl de zan Sartre Atlantık ın ta ote bauvgarlıgın baska basamaklarınşından ırkçıların karsısına dıkıda bulunan bır ulkede vaşnacak len bır tehlıke ıdı Nekrasov pıolsajdı vatan haını dıve zındanvesıyle Sartre soğuk savaş yıllalarda surunurdu h°rhalde S a r . rındakı polıtıka madrabazlığının tre'ın polıtık tutumunu, davra en guzel orneklerınden bırını vanıslarını beğenmıyenler bile buıattı gun Nobel Armağanı kendisine Sartre bır yandan Sovyetler'e verıldığı ıçın Fransaya bır ogunkarşı geldı, Maearıstan'da kan me payı çıkartıyorlar Fransayı dokulduğu ıçın; bır yandan da ıst Sartre gıbı aydın kısıler, ya Amerıkalılarla uğraştı, Kubayı zarlar. duşunurler, Fransa yapıyenıden ele geçırmıye çalışıyoryor, yoksa Vıetnam'da, Cezavırlar dıye Oportunıst eğılımlerm de mılhvetçılere ateş edenler, her zaman karşı kutuplarında yer Parıste bomba patlatanlar değıl. alaeaktır Sartre Sartre da ışte boyle durmadan Bırkaç yıl sonra Cezayır savadınlenmeden >azmış, dıdınmış bır şının karşısında bulduk Sartre'ı ınsandır Bır yazısında «Benım Fransa'da Cezayır Savaşına karşı kıtaplarun emek ve ter kokuyor» der Sartre'ın savaşlarından orgelmek kolay değıldı o yıllarda nek mı istıyorsunuz' Ben Sartre'ı Hapıshaneler Cezayırlı mıllıyetSevgıli varhğımn ılk defa çok uzaktan gorup yazıçılerle doluydu Somürgecıhğe larını okumaya başladığım yılNEZtHE BÜTÜN karşı koyanlar da Cezayirlilerle lardan ornekler vereceğım. bır tutuluyordu. Ama Sartre o un vefatı dolayısıyle acılarımıdonemde de, savaşm sona erdiıı paylasan akraba ve dostlarıBundan onıki yıl önce bir rılmesım ıstıyenlenn yanında yer mıza şukranlarımızı arz ederiz. Henn Martin meselesı vardı Franalarak «Hepımız kaatılız'» dıye AtLESI sa'da. O zamankı hukumetın Hınhaykırmıştı dıçını'de yuruttuğu somurgecılık savaşmı kabullenıp de Vıetnam'Şu son on beş yılın ıçınde As(Basın 21746 14173) dakı zavallılara ateş etmek ıste\a ve Afrıkadakı eskı somurge • medığı için hapse atılan Henn ler bağımsızlığa kavuşurken >eMartm savaşa karşı gelmenin, banı tıp bır somurgecıhk rejımı ğımsızlığın, ozgurluğun sembolu ol ortaya çıktı. Bu jenı rejımın somuştu. Parıs duvarları «Henn runlarını en jetkılı şekılde mce. Sevgıh aıle reısımiz Devlet DeMartın'i kurtarınız» yazılanyla do hyen ınsan da bır kaç yıl once j nanıyordu, her sabah Toplantılar olen Frantz Fanon adında An t mıryollan Yo] Mufettlsliğmden î emeklı duzenleniyordu Henn Martın'ın tıl'lı bır doktordu. Fanon'u cskı kurtarılması için. Işte boyle bır somurgelerdekı >enı problemler İ SADETTİN AKSOY'un toplantıda, sahneye sıralanan ısl" Fransızlara tanıtan ve bu vu? } 14 Kasım 1964 gunu »aat 23 30 kemlelerın birınde gormuştum Sartden de OAS'cıların saldırılarına I sıralarında ânı olumu dolayısıyle re'ı Adı okunduğu zaman salon al uğrıvan adam v ıne Sartıe ola • camie mezar başına ve eve gelen kıştan ınlemıştı uzun uzun. ZınI ve ızdıraplarımız) candan payla '• caktır j şan tnuhterem arkadaslarına, ak ; { raba dost ve yakınlık gosteren | Bakırkoyiulere borçlu oldugu;: muz mfnnet ve şukranı arza. bu Hastahanemızın kıymeth Nısaıye Mutehassıslarından gıınku teessurumuz mini olduıvı kalblı kâmıl ınsan gundan bu hususta sayın gazetenızın tavassutunu rıca ederiz Bıhyorsunuz, g a \ zeteler uzun uzun I yazdı, Nobel Ar I maganı bu >ıl 1 kendı ıstemedığı I halde Sartre'a ve " Savaşından rıldı Ikmcı Dunya bu }ana a\dınlar uzerınde h'çbır yazarın Sartre kadar etkısı olmamıstır sanırım Sartre"ın edebı degeıı uzerınde soz edecek degılım Ben sadece yazaıın bır a\dın kışı olarak dunya sorunları uzprınde genel davranısına polıtık tutumunuakı >urekhhğıne dokunmak ıstıyorum Sartre hıçbır dısıphne gırmeden dogıu sajdığı volda geıektıgı taman tek basına jiırumesını bılnvş ve yonunu seçemıyen bırçok ınsana ornek olmustur Sartre'a gore vazaıın bır sosval gorevı \ardıı Yazar dunvanın uzennı kaplıyan perdelerı kaıdıracak ve kışının kışılerı tanımasına yardımcı olacaktır Boylece kışıler sorumluluklarını daha ı\ı duyacaklardır. Yazarın gorev ı ınsanlara dunyayı tamtmak \e olayların gelışmesınden herkese sorum luluk vuklemektır Yazar her olayın karşısında tepkı gostermek zoıundadır Susmak da bır çeşıt konuşmak, ojunu bel'ı etmek demektir. Sustuğu zaman susmasının anlamı sorulacaktır yazara Konuştuğu zaman yazar bırşeyı değıştırmek ıçm konuşmuştur O zaman da kendisine neden başka bırşeyı değıl de o şe>ı seçmış olması sorulabılır Yazar kendı top lumunu ve dunyayı değıştırmek ve daha ıyıye goturmek ıçın durmadan yazacak ve çevresmde etkıler yaratacaktır Yazan: Dr. Hıfzı Topuz Topkapı otogdr sahasının genışletılmesıne başlanılmıştır Otogar sahası bır a\ ıçınde genısletılerek hızmete açılacsk \e bundan sonra Trakja'ja gıdecek otobusler şehır ıçıne sokulmn acaktır. Öte yandan Kadıkoy bolgesınde de Beledı\e, otopark sahası kurmak uzere çalı^malara ba=lamıstır Kadıkö\de de otogar sahası yapılacak Kongo nun bağımsızlık lıderı Lumumba'nm oldurulmesınde gerıcı guçlerrn etkısını araştıran Sartre. «Lumumba» adlı bır kıtabın onsozund" şunları vazıjordu «Kongo jalnız bir muharebevı kajbettı Korgo burıuvazısı denen haınler ve satılmışlar sıf nı ı, Mılli Ordunun golgesıne < u ğınıp esennı tamamlıvarok vakmda bır somurgecıler sınıfı du rumuna geçecektır Kapıtalıst merkezlesmenın sonucu olarak feodalıtenın ısı bıttıkten ^onra «omurulen insanlar bırl"^ecek \e kastrıst bır akımın butun sart . ları vaıatılmıs olacaktır Kongoluların ılerıde ortaja çıkacak olan Castro'su da bırlıgın «avasla kazanıldığını halka ogretmeje talkınca ılk şehıt Lumumba'vı hatırlıvacaktır elbette » GRiPiN GRİPİN, ba\anliirm ınua>>cn zamanlard.ıki saneılarında faydalulır GRİPİN, ba«, (iış, adale \ e sıııir »"••••laıını teskin eder Zejtınburnu, açılacak bır j olla Londra Asfaltına bağlanacaktır Açılacak vol ıçın onumuzdeki ay ıçınde ıstımlâk yapılacak ve takrıben 16 gayrımenkul yıkılacaktır. Yol tamamlandıktan sonra Zeytinburnu ılçesının beledıye hızmetlerı daha rahatlıkla gorulebılecektır Zeytinburnu Londra Asfaltına bağlanacak 149 bin kişi kömür aldı Komur Tevzu Muessesesı dun akşama kadar serbest olarak 6 6 bın kışıye, beyannameli olarak da 83 bın kışıye komur vermıştır. Komur Tevzıının depolarında 15 bın ton kok, 20 bın ton da taşkomur bulunmaktadır. TE?EKKÜR GRİPİN, 4 saat ara ile giiıuic 3 adet alınabilir Faal 10415/14190 ~ FIRSAT Cumhurıyet 14189 49 000 PEŞ1NLE AYDA 1800 IRATLI 4 Leventte. Mulk Sahıbı eiıyle acele satılıktır. 4. Levent Akasyalı sokak 51B, Daıre 2 Hava sıcaklıkları azalacak Tarım Bakanlıfı Devlet Meteoroloji tsleri Genel Müdürlüğünden bildirildigine göre, önümüıdeki 24 «aat içinde ynrdnmuzda hava : Karadeniz, Dofu ve Güneydogu Anadolu bölgeleri ile Sıvas, Kayseri, Adana, Silifke, Hatay çevrelerı çok bulutlu ve yagışlı, Marmara Bölgesi önceleri parçalı bulutlu, öğleden sonra yer yer hafif yağıslı, Ankara ve Eskişehir çevreleri parçalı bulutlu, istidlSl sflresinin sonlanna dojro hafif yagıslı, difer yerler değişik bulntlu geçecek, hava sıcaklıkları butün yurtta tedricen azalacak, riızgârlar nmnmıyetle güney ve batı yonlerden hafif, ver yer orta kuvvette esecektir | TEŞEKKÜR WANTED ELECTRONICS ENGINEERS AND TECHNICIANS, GOOD PAY MUST BE QUALIFIED IN MICROWAVE SYSTEMS CALL MR YEKTA OZDORA PARK HOTEL NOVEMBER 23 24 FOR INTERVIEW APPOINTMENT. Cumhurıyet 14193 ELEMAN ARANIYOR Askerlığını yapmış, 30 yaşuıı geçmıyen, İngılızceye bıhak \ı kın vakıf (Fransızca ve Almanca tercıh sebebı), daktılo bılenlerm fotoğrafla, tercumeı hallerıyle yazıh olarak muracaatları. MKC. Tahtakale, Cedıt Han No 23 Istanbul. nâncıhk: 3596/14180 Dr. Cahit KOÇOĞLU Parıste vefat etmıştır 20 kasım 1964 cuma gunu saat 10 30 da Zeynep Kâmıl Hastahanesınde vapılacak merasımı mutaakıp Şışh Camnnde oğ'e" namazı kıhndıktan sonra ebedî ıstırahatgâhına tevdı edılecektır Camıamız buyuk acısı ıçınde, aılesıne sabır dıleklerıvle acılarını paylaşır. AIİMİ Efradı (Cumhurıjet 14170) VEFAT Alım ve Ayşemın bırıcik babası Kı>metll vefakâr eşim Parıs te vakıtsiz olarak bizleri bırakıp ebedıyete lntıkal etti. Cenazesı 20 11 1964 gunu saat 10 30 da Zeynep Kâmıl Hastanesınden alınarak 12 de Kabatasta olunacak. oğle naamzı Şışlı Camnnde kıhnacak Zincırlıku>udaki eoedı ıstırahatgâhına tevdı edılecektır Mevlâ rahmet eyleye Op. Dr. Nacıye Koçoğlu (Cumhurıyet 14185) KASOI 19 RECEP 14 â 1 2 0 3 | 7 11' 9 44 12 00 i J Zeynep Kâmil Hastahanesi Op. Dr. Cahit Koçoğlu Fransszca Bilen Mütercim Attnacaktır PTT Genel Mudurluğu Posta Daıresi Başkanhğında çalıştırılmak ve ehlıyetıne göre ucret verılmek üzere Fransızca bılen (ayrıca tngılızce bılenler tercıh edılır) ıki mutercım alınacaktır tsteklılenn şartları öğrenmek üzere 30 Kasım 1964 akşamına kadar Posta Daıresı Başkanlığına muracaatlan (Basın 21433 A. 13099/14167) 6 51 11 59 14 32 16 47 18 23 5 04 1 3 5 12 16 ELEKTRO MOTOPOMP GRUPLARI SATIN ALINACAKTIR j I Babamız ve dedemiz merhum Perin Ailesinin teşekkürii 1 Istanbul Sağmalcılar içmesu tesislerinde kullanılmak . üzere, 2 düsey milli (derın kuyu) ve uç adet vatay mıllı I elektro motopomp grupu alınacaktır. I 2 Şartnameler Şırketımizde gorulebikr. 15 TL bedelle ' I alınabilir. | ı 3 Teklıfler en geç 30.11.1964 pazartesi gunu saat 17 00 ve . I kadar venlecektır. SİMEL LBVÖTED | | Ziya Gokalp Caddesi 19/4 ANKARA Telefon: 12 80 42 • 12 51 76 | (Basın 21291 A. 12964/14164) | Fabrıkamızdan 1965 yıluıda çımento almak ısteyen vefatı dolayısıyle bassağlığı dl ; çımento satıcısı ve hususî ihtıyaç sahıplerınm engeç 1 leyerek kedenmizi paylaşan, baş '•' Aralık 1964, Resmî Sektor, Iktısadî Devlet Teşekküllen ve t* Sayın Başbakan ISMET tNÖ | NU olmak uzere. Bakanlara, Se | Beledıjelerın engeç 31.121964 tarıhıne kadar fabrıkamıza nator ve Mılletvekıllenne, dost } muracaat ile talep'enni 12 aya tevzı edılmış şekilde bılBuyukelçüere ve Hçılık erkâdırmelerı gerekmektedır. Postada vukubulacak gecıkmenına Basın mensuplarına, butun ler ile bu tarıhten sonra yapılacak taleplerın dıkkate alınakraba ve dostlara en samiml teşekkurlerımızı bıldınnz. mıyacağı ılgılılere onemle duvnırulur CEVDET PEKDJ MITHAT PEBIN •••••»••••••••••••••••« • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • Cumhurıyet 14194 (Basın 21602/14159) CUMHURIYKTuı retrlkasc 97 CELÂL PERİN'in ; î Bartııı Cimento Fabrikası Nudurlugunden Cumhurıyere xn.ektupla.r Kaptanpasa mahallesinde oturanlar yazıvor Bızlerı, Yapı ve Kredi Ban kası, mesken sahıbı etti. Bankaja mütesekkiriz. Sishnın Kaptanpasa mahalle • sinde îapı ve Kredi apartmanları adresımizdir. Banka, yolumuzn da betonladı , asfaltlanmadığından, beton çukur çuknr. Asfaltlanmazsa, gelecek senelerde Belediyeye kdlfetli olacak. Gündüzleri karasinekten, ge • celeri de sivrisınekten oturamaz baldeyiz. Sebebıni tahmın ederim ki; etrafımızda açık bulunan foseptik çukurlardır. Bele • divenin, Şisli Sube Müdürluğü BELEDİYENİN İHMAL ETTİĞİ BİR SEMT DAHA... .. : v Y a z a n : A. J. Çrçnin . lllllllllTiıîhHmıiHiıııılHlllllııııııııııiHiııııııilllllllllİl 338 BtR AC1 ŞARKJ BÎR AC1 ŞARKJ 339 340 BtR AC1 ŞARKJ Gerçekte bir amcam vardı ya, o bir yana onu kazanacağımı düşünmekten bile korkuyordum yavaş vataş bu konuvla kendıliğünden ılgilenmeye başlamıştım. Geceleri, en sevdiğim okuma vakti de geceydi RothesayTa Albany arasmdaki duşmanlık, en sonunda Rothesay'ın Falkland'daki o anlaşılmaz olümü gibi heyecanlı seruvenlere öylesıne dalardım kı mum erir erir biterdi de ancak bunun üzerine ben de dunırdum Mum da on dordüncü vuzyıla pek uyan bir aydınlatmaydı hani. Şimdi öğretmeniıne haftada dort gün gidıyordum, buyuk bir fedakâriıktı bu, doğrusu; benden çok onun baknnından. «Özel bir öğretmenden ders alıyorum» diye aptalcasına ovündüğum günleri hatırlıyordıım sık sık. Işte şimdi özel bir oğTetmenini vardı; sabırlı, bulunmaz bir öğretmen. Başbca tasası edebî bir yazış biçimim olmayışıydı. Bu kusurumu, bojuna, doğrusunu göstererek öğut vererek, duzeltmeye çalışıyordu atna, pek başaramıyordu. Acınarak omuz silker, «Sen içmden geldiği gibi yazıyorsun, Laurence» derdi. «Kafanı işletmiyorsun. Bunu böyle bırakmak zorunda kalacaksın.» Annie Tobin'in getirdiklerine doğru döndüm. Eksik olmasın, beni duşunmuştu. Çayı içerken çay da, hayli soğumuştu ya gozüm gene karta ilişti. O gun ilk defa bakmıyordum bu karta. Bir gün önce gelmişti; şimdi de, masanın üzerinde, Murray ile Lennox devriyle Ugili notlanmın yanında, gözonünde duruyordu. Kaşlanmı çatarak, aldım, ondan önceki okuyuşlarımda gözümden kaçmış yeni bir anlam bulmak ister gibi, başından sonuna kadar bir daha okr.dum: Cumartesi akşam beşte Merkez Istasyonunda saatin altında buluşahm. Gelmemezlık etme. Senin iyiliğin olacak. Terence. Gıtmiyecektım elbette. Gitmemeyi iyice kafama koyınuştum. Vaktim artık pek değerliydi, dyle nluorta buluşmalara falan vaktimı veremezdim. Ustelik, Nora, benim N'ora'cığım kulağımı açıkça bukmemış miydi Terence'in şıklığına falan bakıp da tuzağma duşmiyeyim diye? «Senın iyüığıne olacak» Dudaklarım bu sözlerle sessiz sessız kıpırdanıp duruyordu. Gerçekten de, bulunmaz bir fırsatsa bu, kaçırdığımı anlayınca kımbilir ne uzulurdum! Burada hatırlıyordum: Criterıon Otelinin mutfağındaki konuşmamızda, Blaekrock'a sozu Eeçebileceğini sdylemişti. Çayımı bıtırdıkten sonra, bu işin uzerinde enine, boyuna iyice bir duşundum. Sonunda, yerimden fırladığım gibi, şapkamı kaptım, Merkez Istasyonuna docru yola koyuldum. Ben oraya vardığımda beşe on vardı. Herkesin pek sevdiği buluşma yeriydi orası. Koca saatin altında daha başkaları da b^kliyordu. Ben de onlann arasına katıldım. Terence, kendisüıden pek beklenmedik bir sözündedıırurluk gdsterdi, saat beşi beş geçe goründü. Elınde kuçük bir çanta vardı. Talnız değildi. Martin Donohue de yanındaydı. Terence elimi pek sevinçli sıktı. «Vay, geldin ha, deUkanb! Pek iyi görünfiyorsun. Bekletmedik ya?» Martin Donohue de gulümsüyordu; gülümsemiyorsa bile, o soğnk, asık suratına onda hiç görmediğim bir tatlılık gelmişti; buna pek şastnn, çünkü o gfine kadar benl hemen hemen görmemezlikten gelirdi. Terence: «Burada konuşamayız» dedi. «Büfeye girelim.» Birinci mevki büfesine girdik. Martin Donohue, misafir ağırlar gibi bir tavırla: «Ne istersiniz?» diye sordu. «Benden.» Bu tekliften faydalanmaya baktım. «Sosisli sandviçle bir bardak sut» dedim. Onlann ikisi de birer bira soylediler. Terence yiyecekler, içecekler gelinceye kadar bekledi. Başka bir istediğim var mı diye sordu, sonra birasından uzun bir yudum çekti, söze başladı: «Bak, oğlum, hep derdim ya senin koşunu saate vurmak isterim diye. tste, bugün yapacağız bunu.» Buna şaşmamalıydım hiç, çunkü Terry bunu, yan ciddî, yan şaka, kaç kere soylemişti; ama, boyle, hiç beklemediğim bir anda, birdenbire işi ciddive bindirisi beni şaşırtmıştı. Ağzını arar gibi: «Niye bugün?» diye sordum. Bildiği bir şey varmış gibi, ahbapça bir bakışla: «Onu sonra söylerim» dedi. «Ama, ben son gunlerde koşuya pek çalısmadun. Hamlamış bir durumdayım.» «Yo, tığ gibisin. Senin gibi bir delikanlı hamlar mı hiç! Öyle değil mi, Mart?» Martin, Donohue kesin bir şey söylemek istemiyerek: «öyle olmalı» dedi. «Görünene bakılırsa, uzerinde bir dirhem yağ yok. Ama, gene de, basarabilir mi, pek bilemem.» «lerak etme. Basanr, başanr.» Martin Donohue, gözfi pek kesmemlş gibi beni şöyle bir süzdu. (Arkaa var) Biracışarkı ne durum aksettırıldi. Şıfahî müracaatımıza alâka göremedik, yalnız dılekçe ıstediler. Vazıfenın dılekçe yoluyla halli bilhassa Belediyede tuhaf bnlunuyor. Zıra, sâkınlerin sıhhatı maballi Beledıyemn mesulivetı altında dır. Her seyin, Başkan tarafmdan yapılması beklenıyorsa, Sube Müdürluklerine ne luzum var? Sayın Hasim tscandan mahalle sakinleri alâka bekliyorlar. • Elektrik ücretleri evde ödenemez mi? PTT den emekll All YOcel yaııyor: Elektrık tdaresl halka kolaylık yenne zorluk eostenyor. Şoyle ki: Tahsıldarları havagazı ve elektrık sarfıyatını lırası kurusu belırsi7 biı kâğıt bırakıp gidlyor. Bır kaç gun sonra, kırmızı kâğıtU ültimatom gelıyor... «8 gfln ıarfında paray] vezneye getirmezaenız cereyanı ve havagazını keseceğız» dıye . Boyle olacağına Sular Jdaresi ğıbı, ıhbarname ile gelecekleri gnnıi bildırse de, herkes evlerinde parayı odese, saatlerce tdare veznesınde beklemese olmaz mı?. • ı Maliyeciler sitesi niçin ihıttal ediliyor? oturanlar yazıyor: Mazharbey (Göztepe) semtinde • . Bahçelievler durağına bir ambulans lâzım... tstanbuldan Nevzat Başkurt yazıyor: Istanbulda sık sık vuku bulan trafik kazalannın sebebi ekseriva trafik kaidelerine riayetsizlik ve halkın trafik bilgisinin noksan olmasından ileri gelmektedir. Bendeniz Parıste bulunduğum sırada buyük yol kavşaklarında te sehir banllyölerinde daimi olarak bir ambulânsla tam te şekküllıi bir sıhhiye ekipinin kan plazmalariyle mücehhez olarak beklemekte bulunduklarım gbrdüm. Bizde de şehrimizin gittikçe genişlemesi trafik keşmekeşinin hal yoluna konulmadan evvel nâçiz kanaatim sehrin sık sık trafik kazasının vuku bulduğu Bahçelievler durağına da a m ı şe kilde bir istasyon kuruluması lü zumunu alikalılara hatırlatırım Balmumcu'daki kooperatif apart ° manları 1963 de ikmâl edildi. 1964 07 te ise yol ları yapıldı, havagazları verildi vesaire vesaıre. Simdi v w de parklar, ağaçlanmalar ve di ^'*' v ğer madeni ve sosyal eksikleri ıs "" *~ Bursadan Sevdı \h Salm yatemektedirler. Hayırlı ve mutlu zıvor: olsun. Elbette ki haklı dilekler 3238 savıh Kov Eğıtmenleri bunlar. tnşaallah hepsi yerıne getirilir. kıskandığımız yok. An Kanununun kaldırılması ile 326 cak, ortada bir tefrik gibi hal var sajılı kanunla avlıklı kadrolamış gibi geldi bize! Çunku, bu ra geçırıldiğımız malümdur. Kanunun ıkıncı maddesi (Kov senıt, vırmi senedir kurulmustur Mahje Mufettişleri sitesi ise 1960 e|ıtmenlerının tavın, terfiı, tal da ikmâl edildi. Büıden fazla t'f, tecziye ve nakılleri hakkınaıle burada oturur. Daha oncesı da vapılacak ıslemler, asîl ılkoni bilmivoruz ama, 1960 dan be kul" o&retmenlerıne uvgnlanan ri biz belediyeye yalvarınz. Maz huküraler, avnen uygulanacakbatalar yapanz. Fakat, hâlâ tek tır) denilmektedir. Durum bovle ıken, ilkokul öğkans yola kavuşamadık. Yazın to zuna tahammul ediyor ve toprak retmenlerine verilen eğitim bvoldan faydalanıy oruz. Lâkin kı denegınden kov efıtmenlerınin şıtı çamurunu yenemiyoruz? ıstıfade edememesı, bilmem neUmit ediyor ve sabırsızlıkla den ileri eelmektedir. Toksa bekliyoruz ki, sajın Işcan ken bızler bu memleketın üvey evdilerine mahalle halkı olarak lâdı mıyız? Sayın Millî ESitim BakanlıJından istirham ediyosukran borçlanmızı edava imkân ve fırsat verecekler, mahallemı ruz, bizim de sosval durumları«e tesrif edeceklerdir. Beklivece mız düzelsın ne olur, Bütün e! litmenlerin arzusu bu. CglIIHGIIIeP DU