Katalog

penc ere İKİ CUMHURİYET 19 Haziran 1963 III1IIIIIIÜIIIIIIJILIIUILI.HIJL Hafifçe... Sehir Belediye 1 ay içinde 29687 kişiyi ledavi ettirdi GÜNÜN KONULARI Sosyal Meseîeler Kabınedeki değişmeler son günlerin en önemli konusu ha> Knde konuşuluyor. Revizyondur... reforumdur... Üstbakan altbakan, bakan yaıdımcısı, bakan jarduncı heyeti... Hükümetin iyi işlemesi için çareler düşünülüyor. Anlaşıhyor ki revizyona, reforma, reorganizasyona . ve «re» hecesi.vle başiıyan bir sürü kelimeye rağbet çoğaldı. Bir ara hele bu reform sözünden iyi saatte olsunlsr pek huylanırlardı. Şimdi benhnsediler. Ama bizim anladığımıza giire Alinin gitmesi ve Velinin gelmesi ile olacak iş dejHl btınlar... İktidara yeni bir ruh getirecek kadar tesirli değişn^elerin yapılması çok zor. Pikkati çekeıi asıl nokta Kabinede vapılması çok asor teınel değişikliklerin, Plânlama Teşkilâtında son bir yıl içinde yürürlüğe girivermesi... Bir teknik müessese halinde işlemesi gereken Plân Dairesinin. nabi7İara göre şerbet sunan siyasi bir kurıım halinde çalışmasındaıı endişe duyanlar pek haksız olmasalar gerek. Çünkü Plânlama Teşkilâtının bir yıl içinde başmdan ffeçen nıaceralar en iyimser kişileri bile düşündürecek ölçiidedir. Müsteçar çekilmiş... Genel müşavir çekilmiş... Arkasından bütıın dairelerin başkanları çekilmiş .. Arkasından uzmanlar çekflmiş... Ve yirmi kişilik mukaveleli uzman kadrosuııda isjifalardan sonra yalnız altı tane uzman kalmış... Eğer bu haberler dogruysa. Plânlama Teşkilâtınm. plânı uygulayarnk teskilâta duzen lermeden önce kendisine brr çekiduzen vermeğr çalışması gerekir. Zaten, hükümeie en yalkuı çevrelerde bile Plânlama Teşkilâtmın bugünkü duruma sert tenkjdlere hedef olnıaktadır. Kabincdeki vc Plânlama Teşkilâtındaki bu durumun yanısıra piyasadaki fîyatların gösterdiği artışlar da pek iç açıcı değildir. Toptan eşya fiyatlarında (hı yılbaşında göritlen büyiik sıçramadan sonra, ücretlileruı geçinme endekslerinde yiikselmeler de devam etmektedir. Ama gıda maddelerindeki yiikselişler en fazla gibi gorünmektedir. 1953 yılı 100 sayılırsa gıda maddelerinin yükselişi 1963 de şu seyri izlemiştir: Ocakta 270... Şubatta 277... Martta 283... Bu aıada birkaç gün önce de ekmeğe yapılan zam işlerin üstiine tuzbiber ckmiştir. Ekmege yapılan zammın yakın ve uzak etkilerini iktisatçılarımız düşüne dun>unlar. halkın bu bakundan pek bassas ölçüleri harekete geçmistir bile... Ekmek Partisinin ileıi gelen çevreleri arasında siyasî iküdarın hiç hoflanmıyacağı bir muhalefetiıı havası esmektedir. * Şimdi biliyoruz ki bütiin bu söylediklerimizden sonra : Canun, bu iktidar nasıl çalışsın da bu işlerle uğraşsın... Memlekette olan biteni görüyorsun... diye bir mazeret ileri sürülebilir. O da doğrııdur. Aslıoda memlekette olan bitenlerin önemleri yanında bn konulardan soz açmak bile fazla sayılır. Ama <j\ı iktidar koltuğu öyle bir nesne ki, bir kere oturdun mu. milyonlara karşı uzatacağın hiçbir mazeretin değeri kalmıyor. Halk bütiin hesapların altına bir çizgi çekip işin sonucuna bakar. Bu sonuçtaki rakara onu tatmin etmijse ne âlâ... Bunun için reform mu, revziyon mu. reorganizasyon mn ne yapılacaksa bir an evvel yapıp. yürümeliyİ7... Bakınız takvim yapraklan 1963HİII tam yaruını föstermektedir. Sıkı Yönetim Sıkı yönetimin, m ü n h a s ı r a n objektif h u k u k manzumesı ıçındeki yerıni belirtmeyi, dolayısıyle, hukuki mevzularla uğraşmıyan okurları mız için. faydalı bulmaktayız. Dev letlerin hayatında, olağanüstü hallerin mevcudiyetinı inkâra imkân yoktur. Bu gibi hallerde devletin. olağanüstü tedbirlerle bu hallere çare bulması. bu hâdıselen önlemesi, cemiyet halinde yaşıyan topluluklar için bir zaruret arzetmek tedir. Anayasa herkesi, kişiliğine bağlı,' dokunulmaz, devredilemez temel hak ve hürriyetlere sahip kılmış. bu temel hak ve hürriyetlerin ancak. Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olarak, bununla sınırlanabileceğini kabul etmiştir. Işte, sıkı yönetim konusu ıda üzerınde durulacak en önemli nokta burasıdır. Anayasa bir taraftan, 11 inci maddesinin birinci fıkrasiyle temel hak ve hürriyetlerin kanunla sınırlanfbileceğini ifade ettiği halde, aynı maddenin ikinci fıkrasivle kamu varan. genel ahlâk. kamu düzeni, sosyal adalet ve milli güvenlik gibi sebeplerle de olsa, bir hakkın ve hürriyetin özüne do kunulamıyacağını beyan etmektedir. Şu halde, sıkı vönetim dolayısiyle sınırlanan Dir hak ve hürriyetin, özüne dokunmaya' imkân yoktur. Böyle olunca da devletın, olağanüstü halleHeki zaruretleri dolayısivle yapacağı kısıntılarla. teminat altına alınmış olan hürriyetlerin bağdaştırılması gibi mühim bir mesele karşısında kalınmaktadır. Bu mesete, Anayasanın Yabancı el emeğine muhtaç müreffeh Avrupa ve işçilerimiz Yazan: Orhan Tuna GünUmüzde Batı Avrupa Camiasına dahil memleketlerin, gerçi aralarında bazı farklar olmakla beraber, muazzam bir iktisadi refah içinde bulundukları istihsal faaliyetlerinin büyük bir hızla devam ettigi, sınaî indeksleriıı, 1938 rakamlarını pek çok geride bıraktığı malumdur. Filhakika unıumiyetle sadece Batı Almanya için kullanılan «Mucizevî kalkınma» tâbirinin, pek de isahctli bir devim olmamakla beraber, bütün Batı Avrupa memleketleri için varit olduğunu iddia etmek mümkündür. Hakikat sudur ki, bahis konusu coğrafya parçası, tarihinin hiçbir devrinde görmediği bir refaha ve kalkınma hızına ulaşmış bulunmaktadır. Bu arada Batı Almanyanın müstesna bir dururnu olduğunu elbette saklamağa imkân yoktur. İkinci Cihan Savaşı yıllarında, bu savasın bütün yükünü âdrta tek basuıa lasnaıı bu memleketin, harbteıı fevkalâde bitap ve harap çıkmış, erkek nüfusunun büyük bir kısmını ve arazisinin ehemmiyetli bir parçasını kaybetmiş, sınai işletmelerini harb tazminatı olarak elden çıkarmış, başta tsrael olmak üzere birçok nıemlcketlerc milyarlarca dolâr tazminat ödemis olmasına rasmen, hayret edilecek kadar kısa bir müddet içinde, iktisadi çücüyle söhret kazanmış olan eski Almanyayı fersah fersah geride bırakarak bütün harb tahribatını ortadan kaldırmıs olması, rlbette takdir ve hayranlıkİ3 gözönüııde bulundurulması gerekeıı bir vakıadır. Batı Almanyanın bu süratli kalkınmasında Alman işçi sendikalarının büyük bir rolü olduğu aşikârdır. Gerçekten adı seçcn memleketin daima «mucizevi> olarak ifade edilmeğe çalısılan kalkınmasını, daha 1949 yılında Basbakan Adenauer ile, o zamanki tşçi Sendikaları Konfederasyonunun Reisi Hans Boeckler arasında, o tarihte on beş milyona varan Alman isçisinin sabır .^hammül ve feragatle çalışmayı kabnl ettiği hnsusunda varılan anlaşmaya kadar geri götürmek, bundan dolayı meselenin aslında bir mucize ile çözülmediğini görmek ve göstermek mümkündür. Gerçi bu gayriresmî bir anlasma olmakla beraber, Alman isçi sendikaları, kalkınma hususunda hükümetle el ve isbirliui yapacaklarına dair Başbakana verdikleri sözü tutmuşlar, bu suretle memleketin bugünkü müreffeh durumunda büyük bir hisseleri olduğunu ispat etmişlerdir. Diğer taraftan bu anlaşma sayesinde Alman sanayii elde ettiği fevkalâde yüksek kârları fabrikalann raoderpleştirilip genişletilmesine, istihsal vasıtalarınm yenilenmesine tahsis imkânını bulmuş, sanayi umuraiyetle haftada 48 50 saat çalısmıs, cumartesi günleri dahi faaliyetleri devam etmi.s, buna mnkabil reel ücretler 1953 1954i devresi zarfında ancak *>15 nispetinde artmıstır. Halbuki 1958 den sonra, yani kalkınmanın esas itibariyle gerçekleşmesini mütaakıp sadece bir yıl içindeki reel ücret artısları 'olO u bulmuş, hattâ 1964 dan sonra bu nispet dahi aşılmıştır. Batı Almanyanın bu fevkalâde hızlı kalkınmasına paralel olarak, issizlerin miktarında ehemmiyetli düsmelrr kaydedilmi.şiir. Bu arada 1953 senesinde bütün isgücünün '.7,5 u işsiz iken, bu nispet 1955 te • .5,1 e, 1956 da '.4 «, 1957 de '>3,i e, 1959 da '.3,1 e, 1961 de .••0,8 e kadar düşmüs, yani işsizlik fiilen ve tamamiyle ortadan kalkmıştır. Filhakika Federal Almanya Çalısma Bakanlığı neşriyatına göre, nisau 1963 sonu itibariyle, Berlin hariç olmak üzere, bütün Batı Almaııyada mevcut işsız miktarı sadece 132350 den ibarettir. Buna mukabil aynı taribte işçi bekliyen açık iş yerlcrinin sayısı, yine Berlin sehri hariç, 541.630 dur. Bunun mânası. her issiz Almana karşı dört küsur açık işyeri olduğu \e bugün Batı Alman sanayiinin sadece yabancı isçilerlc karşılanması mümkün olan 409.080 açık işyerine sahip bulundu^udur. >Iemleketimiz için bu durumun büyük bir ehemmiyet taşıdığı muhakkaktır. Türlü faktörIerin tesiriyle işsiz miktarının maalesef hiçbir azalma temayülü göstermediği Türk ekonomisı, bu issizler kütlesinin tazyiki altında hunalmakta, işsizlik sosyal hayadmızın her sahasında \ahim denilebilrcek kadar ağır tesirlere yol açmakte, kısa vâdeler söyle dursun, sartlar ve imkâıılar bıı;üııkü durumunu muhafaza ettiği müddetçe, önumüzdcki nesiller boyunca dahi meselenin çözülmesi, realist bir «örüsle imkânsız bulunmaktadır. Halbuki sade Batı Almanya dcğil, fakat Batı Avrupasınnı daha birçok memleketleri dahi çoktandır işgücü ibtiyatlarım tuketmisler ve yabancı memlek.etIprdcn külliyclli miktarda ÎM.I tedarikine başlamıslardır. Nitckim Batı Almanyanın halen 750 bin kadar yabancı isçi istihdum etmesine mukabil, nüfus itibariyle oldukça kücük bir memleket sayılan tsviçre'de bile, yabancı işçilere olan ihtiyaç hayret edilecek derecede artmıstır. O kadar ki, yerli isçi tedarikinde aşılmaz engellerle karnlasan Isviçreli işvercnler, İş ve l*çi Bulma Teşkilâtına müracaatte hiçbir fayda görmiyerek dış ülkelerdcn işçi celbi yolunu tutmuslardır. Filhakika Isviçre Millî Bankasının 1963 yılı ilk üç avlık iktisadi raporlanna çöre, bütün fsviçrede İssiz sayısı sadece 154 insana inhisar etmekte, buna mukabil 1962 de yabancı işçilerin artış miktan 66,802 ye, nispeti ise '115 e yüksetcrek. lsviçre sanayiinde istihdam edilrıı bütün yabancı isçi miktarı geçen kış avlarında 512,412 ye ulasmıs bulunmaktadır. Taz mevsimi ilerledikçe bu miktarın çok daha artacaîı yapılan tahminler arasındadır. Hülâsa Batı Avrnpagında prosperite bütün hıziyle devam et mekte, ekonomik hayatta kayde değer bir gerileme ve duraklama cmaresine rastlanmamakta Üir. Bu kfaBa ihracat, sanayi maddelerine karşı dış siparlşlcr, gerek Szei, gerek" Smrae h»Wkma ve yatırımları hızla artmakta, hususiyle yapı faaliyetlerin de çorülmemiş bir genisleme kay dedilmekte, sınaî istihsal fevkalâde yüksek seviyesini muhafaza etmektedir. O kadar ki, bu duraklama bilmiyen ekonomik laaliye 1lerin stabilizasyonu maksadı ile üniversiteler kanalivie ilmi araştırmalars dahi başlandığı gelen haberlerden anlaşıl maktadır. Şimdi Batı Avrupa memleketIcrinin yabancı iş gücüne olan hu şiddetli ihtiyacı karşısında, memleketimizin bugünkü şart Iar içinde gerçekten alâkasız kalmaması icabeder. Bu alâkanın mahiyeti hakkındaki fikirlerimizi bundan sonraki yazımızda ifade etmeğe çalışaeağiz. TTTTTiTTTTnmnrnmııııııııı Yazan: BAHA ARIKAN Belediye hastanelerinde bir ay içinde 3561 kışi yatırılmış 29687 kışı de ayakta tedavi edilmistir. Ayrıca dispanser ve sağhk merkezlerinden de 24728 vatandaş istitade etmiştir. Bu arada Belediye Başhekimlıklerınce aynı süre içinde 7135 hasta muayene edilmiş, cankurtaran araçlariyle 1231 kişi hastanelere sev kolunmuş 16607 kişiye çeşitli koru yucu aşı yapılmıştır. öte yandan Belediye Bashekımleri 2186 dükkân ve iş yerinı kontrol ederek sağhk şartlarına uymıyan 4 müesseseyi ka patmışlardır. •• rı, kısmen farklıdır. Sıkı yönetjm da, tıpkı normal zamandaki hukuk kaidelerı ile bsşlı clarak çalışacaktır. Bu itibarla, sıkı yönetim idare rejimi. tesbit edilen kurallar dışına çıkarsa, bu durum. iptal di vasının açılmasına mevzu teşkil edebilir. Tazminat dâvasına mevzu teskil edebilir. Sıkı yönetim makamlarının da hukuk kurallarının içinde çalışma?ı mecb'irij etı vardır. Ama takdir hakları biraz daha geniş olacaktır. Normal zamanlarda idarenin sahip olamadıği gszete kapatmak, cemiyet icapatmak gibi yetkilere. sıkı vonetim kumandam rahip olacaktu. hudutlar içerisinde kullanacaktır. Bıınu, istıkbalde yanlış anlamlara meydan verilmesin diye ifade ediyorum.» (1). Görülüyor ki, komisyon sö?cÜ5Ünun de katıldığı bu açık beyan, devletin zaruretleriyle. teminat altında bulunan temel hak ve hürriyetleri bir noktada bağdaştırmak tadır. O nokta da: Temel hak ve hürriyetlerin özüne dokunulmaksızın. sıkı vonetim kararını vermeve saik olan hâdise veya hâdiseler dolayısivle. içtimai bünyeye ârız o lacak huzursuzlugu cidermekten ibarettir. Basın üürriyeti dokunul maz temel hak ve hürriyetlerdendir. Ancak bu hürriyet dolayısiyle. sıkı yönetim kararını almaya saik olan hâdiselere müspet veya menfi şekilde dokunarak yapılacak yayın, cemiyet bünyesinde bir tedirginilk yarataı'aktır. Işte bu noktada. yani böyle bir tedireinliğin vücude gelecegine kanaat edil diği anda. çıkı yönetim idaresinin çazefe kapatma yetkisi vırdır. 6 ev soyan hırsızlar yakalandı Maçka, Teşvıkıye, Şişli ve Fatih semtlerinde 6 ev soyan iki hırsız yakalanmıştır. Sabıkah hırsızlardan özcan Özyurt ile Haydar Nalçakan'ın soydukları evlerden 50 bin hra değerınde çeşitli mücevher çal dıkları tesbit olunmuştur. Sanıklar evvelkı gfcce bir pavyonda eğlenirken hırsızhk masası memurları tarafından yörülmüşlerdir. Çalınan eşyanın büyük bir'kısmına polis el koymuştur. tir. Bu hali takdir edecek makam ise, sıkı yönetim idaresidir. Işte normal zaman hür riyetı ile olağanüstü zaman hürriyeti arasındaki fark buradadır. **# Sıkı yönetim, olağanüstü zamanlara mahsus bir rejimdir. Ancak kanunen salâhiyetli merci tarafından ilân edilmekle hukuki mahiyetini almış olur. Bu rejim, şahsi htfrriyetlerde âmme hâkimiyeti tasarrufunu daha kuvvetli bir şekilde tecelli ettiren, istisnaî bir kanunun uygulanması şeklinde tarif olunaiıilir. t2). 1924 tarihli «Teşkilâtı Bsasiye» kanunu, sıkı yönetimi, metninde tarif etmis bulunmaktadır. 86 ncı madde: «İdarei örfiye (sıkı yönetim ) şahıs ve ikametgâh masunıyetlerinin, matbuat, muraselât (mektuplar), cemiyet, şirket hürriyetlerinin muvakkaten takyid veya tâliki... suretinde tarif odilmektedir. Yeni Anayasa, sıkı yönetimin tarifıni yapmak lüzumunu hissetmemiş ,124 üncü maddesınde, ne gibi hallerde ve ne sekılde sıkı yönetimin ilân edileceğini açıklamakla iktifa etmiştir. Bu hal ve şekilleri şu suretle özetlemak kabildir: a Savaş hali. tavaşı gerektirecek bir durumun baş göstermesi, ayaklanma olması veya vatan ve cumhuriyete karşı kuvveth ve eylemli bir kalkışma (3) olduğuna gösterir kesin belirtilerin meydana çıkması sebebiyle, Bakanlar Ku rulu yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya her yerinde, sıkı vonetim ılân edebilir. b Bakanlar Kurulunun ilân edeceği sıkı yönetimin âzami süresi, bir aydır. c Bakanlar Kurulunca alınan bu kararın hemen Türkiye Büyük Millet. Meclisinin tasdikine sunulraası şarttır. Karan, Millet Meclisi ve Senato birleşik bir toplantı halinde, yani «Büyük Mület Meelisi» olarak tetkik eder. Meclisler toplantı halinde değilse, hemen toplantıya çağırılmaları. kanunun âmir hükmü iktizasındandır. d Büyük Millet Meclisi, hükümetin kararını reddederek sıkı yönetimi kaidırabüeceği gibi, süre sini de kısaltabilir. e Büyük Millet Meclisi her defasında. iki ayı geçmemek üzere. sıkı yönetim kararını uzatabilmek yetkisine sahiptir. f Sıkı yönetimin gerek savaş halinde ve gerekse genel olarak ne suretle yürütüleceği bir kanun la tesbit olunmak mecburiyeti var dir. Sıkı yönetimin ne suretle yürü tüleceğini gösteren kanun, 25,5.1940 tarihinde yayınlanmış bulunan (örfi idare) kanunudur. Bu kanun. iki büyük kısmı ihtiva etmek te, birinci büyük kısım. «örfi idare» başhğını taşımakta, ikinci büyük kısım ise, savaş halinde hare kât mıntakalatında uygulanacak kayıtları içine almaktadır. Birinci kısmın en önemli maddesi, üçüncü maddesidir. Sıkı yönetim idaresinin görev ve vetkilerini göstermektedir. Bu görev ve yetkiler, ka nun metnine bakılınca anlaşılaca ğı ve esasen yazının hacmi de müsait olmadığı için, buraya ak'arıimamıştır. Sıkı yönetim, ne şekilde izah edilirse edilsin. hiç şüphesiz ki, temel hak ve hürriyetlerde bir takım kısıntılar vücude getiren bir rejimdir. Candan ve yürekten dileğimiz, bu olağanüstü rejimi zorunlu kılacak olayların, vücut bulmamasıdır. 30 bin liralık mücevher çalındı Fındıklı Deiterdar yokuşu 65/12 sayıda oturan Filido Selis'in evine evvelki gece saat 20.30 sıralarında hırsız gırmıştır. Kapı kılidini kıran meçhui hırsız, kadının tuvalet masası üzerınde bıraktığı 30 bin ii Temsilciler Mechsındekı müzakera değerındekı mücevheri çalıp kaç resi sırasında önemli tartışmalara mıştır. Olay yerınde ız bırakmıyan sebebiyet vermiş, sıkı yönetim ilâ sanıjı polis aramaktadır. nı kararlarına karşı kazai murakabe yoluna gidilip gidilmiyeceği Yılbagındanberi 6 milyon meşelesi hakkında, Turhan Feyzimetre bez ihraç ettik Normal zamanlarda basın hürrioğlu. komisyon sözcüsü tarafından Sümerbank tarafından dış piya da tasviple karşılanan bir açıkla yetinin ö?ü. fikirlerin. ceza müeysalara ve bılhassa Batı Almanya ve ma yapmıştır. Bu açıklama, sıkı yideleri hududu içerisine girilmeJngiltere'ye ham bez ihracatına de yönetim idaresi kararlarının kaza mek suretiyle yayınlanmasıdır. vam edilmektedır. Verilen bilgıye mercilerinin mürakabesine tâbi o Ceza müeyyideleri içerisine girügöre yıl başından şimdiye kadar diği takdirde. bu yayını yapan kim bu m e m l e k e t l e r e yapılan ham bez lup olmaması keyfiyetine taal'.ıik delvetın karşı se. ceza kanunu ile karşı karşıya satıs 6 milyon metreyi b u l m u ş t u r . etniekle beraber, karsıya gelmiş olriıığu zaruretler Selmektedir. Sıkı vönetim gibi oÜr genç bir evin kapısını le, temel hak ve hürriyetlerin bağ lağanüstü bir halde ise, ceza kadaştırılma«ı meseleMni de aydın nununun hudutları içerisine girilkırıp kadına saldırdı ACI KAYBlMlZ Levent Beyaz Karanfıl sokakta latmakta orauğu için. konumuz ba meye lüzum yoktur. Sıkı yönetimi Düyunu Umumiye Nâzırlarından merhum Nuri Bey ve Ş a Nurı'nin evine giden Mufit Dinçol. kımından, çok önemli bulunmak icabettiren hâdise veya hâdiseler riye Hanımın oğulları, Emine BarınVın zevci. Besalet Barım, dolayısiyle, umumî efkârı rahatsız Necat Kipkut ve Nevzat Saivın ıçe tadır. Muhallet Güner ve Özü Barım'ın kıjTnetli babalan; Sedef ve sden veyahut bulandıran herhanri zorla girmek ıstemışlerdır. KaFeyzioğlu der ki. «Sıkı vönetimın Emine Barım ile Halit Güner'in kaj ınpederleri, Bülent, Nilgün, dının kapıyı açmaması üzerine uç ilânı kararları. kazai merciler ö gi bir fikir veya hidisenin yayınRenan, Canan ve Metinin biricik dedeleri İstanbul eski Sağhk arkadaş kapıyı omuzla kırıp evın nünde iptal dâvası konusu olamaz. lanması, yayınlayanı, »ıkı yönetim idaresi ile karşı karşıya getirecekholüne gırmişler ve N. yi dövmü*Müdürlerinden: lerdir.Olaydan sonra kaçan sanık Bu hükümet tasarrufu denilen tacümlesine girer. Hü(DOKTOR ŞUAYİP BARlM) lar yakalanmış ve içkili oldukları sarruflar anlaşılmıştır. Polisin nezaret altı kümetin karan. Büyük Millet Mec Hakktn rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi bugün Kadıköy. Osna aldığı sanıklar için kovuşturma lUinin tasdıki ile tekemmül etHğimaA Ağa Câfniinden öğle vakti namazı edâ edildikfen sonra. MARY ELİZABETH ne. bu kararların düzettilttıesinin açı Iroıştır. Karacaahmet Aile Kabrisfamna defnedilecektir. Mevlâ rahmet SİM8ON de Büyük Millet Meclisinin • karaeylîye." . • " • > • . • ,..;.,•• . ı >• . Zeytinyağı ihracatı artıyor riyle mümkün olacağına göre. Dev il« " NOT : (Çelenk gönderilmtmesi rica olunur.) Son senelerde önemli miktarda let Şurasının, bu kararlan diğer ERDOĞAN SUNAR zeytinyağı ihraç edilmistir. Bu mü kararlar gibi iptal'etmesi bahis Cumhuriyet 9426 nasebetle milletlerarası zeytinyağı mevzuu olamaz. Sıkı yönetim kaNifanlandılar pıyasasında ıhracatçı memleketler rarları, memlekette tehlikeli mi1.V«9«3 Umlr i atasına katılmamız milli menfaat dir? Bu hususta hükümet kadar lerimız" bakınaından bir zaruret ha Büyük Millet Meclisinin salâhiyetCumhuriyet 941 linı aldığı kanaatine varan hükü li mercj olması lâzımdır. Bunlar met. milletlerarası zeytinyağı anlaş Danıştaydan daha çok bilgiye ve • masına katılmak kararını vermiş takdır imkânına sahip olduğu için| tir. Anlaşrrfa 1 Eylıil 1963 den itibâ dir ki, sıkı yönetim kararları idaSCN\ UZ I ren yürülüğe girecektir. Tıcaret O ri kazaya tâbi olamaz denilmiştir İle I dasından yetkili bir zat «zeytinyağı Sıkı vonetim ılân edildikten spnAKIL VELtBtYOĞLU anlaşmasına gırmekle memleket ra ittihaz edilecek kararlar, bir Nişanlnndılar zeytinyağcılığı daha büyuk ölçüde hukukilik nızamı içinde olacakUr. ihraç imkânları elde edecektir» de Sıkı yönetim halinde bile. yine Nişantaçı 17.8.19S3 miştir. hukuk kaidelerı hükümrandır Yal nız tatbik edilecek hukuk kaideleCumhuriyet 9401 Haziran 19 Muharrem 27 <»%%%%»»%»»%%%%«I»»«»»<W»»%»«» ••^ ^« « % ^ « V « V ! HAŞERELERE KARŞI V. E. | 5.26 13.15 17.15!20.43 22.47 } 8.43 4.32 8.3312.00 2.04 3.03 6.20 YILMAZİPEK | DibronVun etkisi ânı, mutlaK ve Kalıcıdır. ı Dlbrom rıaserelerln mukavomot kazanmadıkları bir ilaçtır. > Dibrom, özellikle karasfnak, sivrisıneK, hamarnböceği, pire ve tahtakurusuna karşı kullanılır. dibrb PİYASAYA. VERİLMİŞTİR İlâncılık: 3161,9415 • Kardeşim Mustafa Sürgünü t ölümden kurtaran Başhekim J Tablp Albay S Operator Doktor ömer Izzet Baykal. Doktor Albay Kenan Senol, Doktor Albay Suat Kadıgül. Doktor Yar'oay Mehmet Yakıncı. Narkozitör Doktor Ferldun Özkan'a ve bütün Mevkl Hastahanesi personellne. ser\ls hemsiresi Nuran Yalçın Çetin ile Hanife Akbaf'a çükranlanmı arzederim. Agabeysl: Ibrahlm Kadılar • • • • • • • • • • • • • • • « « • • • •* • • « • • • • • • • • « • • ••• « • • , AÇIK TEŞEKKÜR | MUSTAFA KÜLHAN 17/6/1963'ten itibaren yeni fiatlarımızdan bazıları : ' 3.50 Kristal (Amerikan ipliğınAstarhk sof (ı 5.50 den I. kalite) " 22.50 ,ı # Kristal saten 5.50 iimli fantezi iame 35. | i Tafta 5.50 Fantezi sedef j a k a r 35. ı ' (1) Temsilciler Meclisi tutanağı Ekose tafta f Cilt: 4. S. 51. 7. Saten düses 14. Çamaşırlık saten 5J0 100 santim eninde Atlas satpek organze (2) Henri Capitant. Vocabulaire ^ 7. ten 12.50 Puvanlı sure Juridique S.^37. Yorganhk sire 10. F. Birman emprime 750 (3) Kanun sözcüsü «kalkışma» 10. Suni ipek keten 10. Jarse naylon kelimesinin «fiili tecavüz» karşıh4. Suni ipek kadıfe 28.75 Naylon şifon ğı olarak kullanıldığını ifade et9. Naylon dantel 43.50 Kristal şifon mektedir. Temsilciler M. tutanağı 9. Alpaka keten 12.50 Simli plise Cilt: 4, S. 50. T u k a r d a k i fiatlar 32 lenelik itimat ve teveccühün garantisidir. YILMAZİPEK FABRtKALARI SATIŞ MAGAZASI BAY OSCAR: İstanbul Sultanhamam (Ziraat Bankası yanında) Telefon : K 28 53 Reklâmcıhk: 2927/9398 Zorlu da söz mü? Bir gör, parmagın afzınd» kalmazsa bana da Nuri deme ! Kalktı, buz dolabına gitti, sotuk bir şlşe gaıoz alıp açtı, tepesine dikti. Buzlu gazoz gırtlağının alevini sofuk soğuk parçsiıyarak eehennem gibi yanan midesine indi. Ooooh, dedi, Allah razı olaan şu buz dolabını ieat edenden ! Töbe de î Niye? Bunu icat eden gîvur lan ! Olsun. Mfislümandan bana ne hayır var? Söyle, ne hayır var? Bırak bu ham sofnluğu. Bi zim Kabak Hâfız derdi ki... Nedim ağanın etli, esmer eli havaya kalktı : Bırak, bıktım senin bn Kabak Hâfızından. Dinsiz, zındık herif... Avrattan baber ver ien avrattaa . Topal az önce oturduğn koltuğa geldi, kendini yeniden bıraktı. Gülerek: llâhi ağa, dedi. Bıktım usandım şu senin adam sınamandan ! Avradı bilmiyor, neler yaptıfımız maifim olmamış jibi... Vedim ağa gene «Erişmişlifini» hatırlayınea, güldü : Canım raâlum, dedi. Masa başında karşılıklı oturup, içmediniz mi? Haydi parayt nasıl verdiğimi de bil ! Bilemem mi? Masanın altından vermedin mi? Topal kızla kalktı. Nedim a| a gfilerek yolunu kesti : Nereye? Bırak aga, ıcnde bu erişmiş lik varken, seninle aşık atılmaz, bırak gideee|im. Herşeyi biliyorsun bire herif ! Nedim aga omuzundan tutup oturttu : OUr hele otur. Ağanızdan korkun amma, hayinseniz. Değil teniz ne diye korkaeakmıssınız? XIII. Kantarcı, Topal Nnri'nin isteğinee, gene her zamanki gibi, sabahın çok erken saatlerinde if başı yapıyor, çok geç paydos ediyordu. Bu süre içinde Topal' m gösterdiği yollardan, Topal' ın istediği yerlere boş tenekeden .üstüpfi, ıskarta pamuklara kadar ne mümkünse fabrikadan çıkanlıp gönderiliyor. ama ondan sonrasının ne olduğunu Kantarcı bilmiyordu. öğrenmek de istemiyordu dofrueau. fabrikadan hırsızlama çıkan mallar yarı fiyatına tüccarlara satılıp, paraları Topal'ın bankadaki eiri hesabına yatıyormuş! Virsm yatsındı. Kantarcı biliyerdu ki, bu paralar bankada birikeeek, gün gelinee de Topal'la birlikte gene Topal'ın gösterdiği yolda sebze komisyonculuğu yapılacaktı. O zaraan, o zaman kurtulacaklardı ifte. (Arkau var) l' Aramyor Galata Personel Servisi Otuz yaşmı aşnıamış, lise mezunu ve askerliğini yapmış ^rEMURLAR aranmaktadır. (Fransızca bilenler tercih edilir) şahscja müracaatları. OSMANLI BANKASI A.Ş. t # İlâneılık: 3165 9420 Cumhuriyet : 9427 = .Cİ/MHÜKİYt .in Tefrikası: 50 KANLI TOPIUKLAR Yazan; OKHAN KKMAL Nuri efendiye sis mi iziıt verdiniz sabahleyin? Nedim ağa hiç doraklaraadı, ama tahaf bir çekinmeyle : E evet, dedi. Çok rica ederira ağa, bırakın fabrika içinde bu lâübaliliği. Evet fabrika nizin, ber feyin sahibi sizsiniz ama, biz de sizin menfaatinize çalışan insanlarız. Kandıman bizden sorulur. Ben herseyi disipline bağlayıp, zaptı rapt altına almağa çalışayım, ğiınu takınmıştı. Girdi. Kapıyı nırslı hırslı kapadı. Geçti her za manki koltuçuna kendini bırak tı. Nedim ağa arkasında elleriy le Topal'ui ayak ucunda dikiliyordu. Demek beni duyunca? Topal içini çekti, ayağa baktı: Bizim pabucumnz o saat da ma atıldı tabi! dedi. Afa kıskıs çülerck Topal'ııı yamndaki koltuğa çöktü : Sonra? Sonrası, avrat sana gıyaben SİI... yangın. Şimdi beni dinle, bu Nedim ağa kısa kesti : böyle olmaz. Zanparalığın yolu Neyse bir daha olmaz t a d i . yordamı var. Sen herkes değilolmaz... sin, bugüne bugün koskoca NeUmum müdür kocamaıı ayakdim ağasın. Bizim gibi arabada. larıyla, söylenerek çekti çitti. surda burda. herkese karsı zanTopal Nuri içeri çirdi. Umum paralık yapamazsın. Güzel bir müdürün anasına, avradına söğkonak kiralayacaksın mahalle dükten sonra : arasında. tster bir yakınına, is Senin gibi bir adamın akıl ter ne bileyim. kime istersen ohocasına ne ihtiyacı var ağa? na. Avrat oraya çelecek. Sen de dedi. Gören de beller kf mal Uistediğin, kendine uysun buldumum müdürün. ağa da kapısııığun saatlarda gelip gideceksiu. da aylık(,ı ! tste bu ! Nedim ağa üzerinde durmadı: Ncriim ağa : Gir iteri kapıyı 6rt de an Kolay.dedi. Demek avrat lat bakalım... zorla? Topal N'uri yeniden sarhoşln z o Topal .>urı y e n a e n sarnoş PEOF. NİMBUSTJN MACERALARL £• 3 E E E S •; • ş Z = = = E E = ^ = S = Ş E E S E E = E E Topal Nnrinin bn nzan boylu adamdan ödü kopardı. Uerıfin sağı solo voktu çünkü. Kaç sefer Ağaya bile dikildiÇini îörmüş. yüreği afzına gel mişti. Ben mi? diye kekeledi. Sen evet. Borada lenden başkası var mı? Benim hanım âniden rahatsızrfandı da üstünüzden ir rak Evet? Doktora götflrdüm! T'mnm Müdür bilek saatine baktı: Saat altıva geliyor. Sabahtan itibaren .voktvnnz. Ben böyle şeyler için işletme »ervi»inden mazeret kâfıdı almanııı tamim etmemis tniydim? Topalm sarhoslnia bir anda daÇjlmıstı; A&». dedl, Nedim Aga ii'n Termisti de . Umum müdür Nedim afa'nın kapısını itiverdi. Ağa sene elinde tesbih. odada köseden köşeve dolaşmaktavdı. Kapısı açılın ca dnrdn, baktı. «Jnrdn, Sahibi • Umumi Ne?rty»t Müdürü • Yazı lglerinl fiilen idarc « i m Mesul Müdür Gazetemize (önderllen yaıılar konulsun, konulmaıın lade «dilmez. llânlardan menuliyet kabul olunmaz. * Abons ve tlin işlerl İçin. zarfın üstune «Abone» vey» «Jlin Servlw» kardınm kAnmsFi lâsımdır. NAZtME NADİ Cumhuriyel Nüshası 25 Kuruş Türkiye Harict Lira Kr. Lira Kr. Sen«llk 6 ayllk 3 aylık 75.00 40.W 22.00 150.00 80.00 44.00 ECVET GÜREStN VECDİ KIZILDEMİB * Basan ve Tayan CUMHURIVET Matbaacılık v« GBzetecıllk T. A. $. Cafaloglu Halkevl Sokak No. 3941 ANKARA B Ü R O S U : Atatürk Bıılvarı, Yener Ap. YEMtŞEHtR Telefon : 12 95 44. 12 ng 20. 12 09 6(5. 17 57 35 * DOGU İLLERİ BÜROSL : înonü Cadcles: Işmen Han DİYARBAKIR Tclefon : 10«l * GÜNEV İLLERİ BlROSü : Kuçüksaat Meydjnı Edunc Ham ADANA Telefon : 4550 * Bu fazete. BASIN' AHLÂK YAEASI'na uymayı taahhut etmlştıı