18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
pencere I Nurlu karanlık... Size iki fsrmiil ssnayormm. Hepinizin pek iyi tanıdıgı iki formül Haai Yahya Kemal'in pek ratşhor : Bir ask olu\erdi âsinalık mtsnundaki gibi, tskiden pek iyi tanıdığısaız ve bugünlerde *ek tutHİdtıçumaz iki f«rıniil . Bırincisi : « Efcndim, sdam iyi niyetli, çirpınıyor . Hem de büyük adara Ama o etraf jek mu? Onu mabveden etrafı . Adamı bırakmıvorlar küa Ikincisi : % « Efcndim, muhalefei ve basın adamı nefes almağa bıraknmorlar ki, çalışsın! Yıkıcı tenkidler yapılıyor. Durmadan müsaadc etseler de bıraz is gftrse » Baknoruz Menderesçilerin diline pelesenk olmus ba eski «atannuı sekli şimdi de Menderesin amansız rakiplerinin dilin4en düşmiyor. Hev pdi dinya hev . Galile'nin dedifi gîbi, len gerçekten donuyorsun. t'stelik insan sağına soluna bakınıyor, nerede bir ciddi muhalefet? diye . Yok, yok, yok . Bazı gazeteler kekerae olmn», a\Iardaıı beri af, af, af diye düsüncelerinin ilk hecesinden ikiDCMİoe aiii.vamıyorlar. Bazı gazetelerin bir iki köşesinde gazetenin bütunünü kaplanman sosyal ve iktisadi tenkid denemeleri Basın sanki top?eknn dılsu. Ve herkesin göıö kabine baskamna çe\rilmiş : 4man svsalım, aman beklUelim, aman, ıman, aman . Su koalis^on denen yapısık kardesleri çelik eiferde suni teneffnse yatırmış, gozlertmizi de Tanrıja çevirmişiz. Radyoda nete«roloji istas>onunun haberlerini endiseyle diniiyoruz : Aman Allah . haialar biyle giderse ksalisytn dayanamaz Yetmijor, yetmiyor, yetnmor . Iktidarımıı efendimizin mensupları basından memnun değiller : Efendim, jıkıcı lenkidler yapılıyer. Bıraksalar da adam biraz is görse İkıde birde Meclıs kursülerinde birUkım p«litika«ılar ortay* çıkraakU : Basın yıkıcı yanlar yazıyor, tehlikeli fikirler ortaya atıyor Hangi tehlikeli fikir yahn! Yeryüzünde birkaç makale, fkî üç fıkra, bes altı karikatıirle herkesin gördügu gercekleri kökünden değistirebilecek kn\velte gazete ve gazeteci var mıdır? Aslına bakar*anız bizim basın, âstelik \azifesini de tam yapmıjor. Cumlenin dikkati iktidarm politikasına degil, ramazanın mene%işlerine çevrilmiş On bir ayın bir saltanı, manset manşet. fıkra fıkra, makale makale, sohbet sohbet Yâizlerin nasihatleri. iftarlık listeleri, eski ramazanlar, geçmişte bugün, hangi cami>e gidelim, pabucu biiyük hocanın hâtıraları bas k8şede Basının çoğunluğn Vatikan'ın resmî gazetesini bile kat kat geride bırakan bir hr\esle dinî propagandanın nefesini vatandaSin kulağına uflu^r Bu öbör dünva havasının cennet ve eehennem sesleri içinde sagda solda kırık dbkük birkaç gerçekçi araştırma dabi iktidarı nhatsız etmekte Propagandacıların dilleri işliyor : Aman aman koalis^ona doknnmavın Bırakın Pasayı çalışsın. Dokunmayoruz zaten .. Pasanın formülü de doğrusunu isterseniz pek güzel hazırlanmış Menderes devrinde, çorbacılar : Disinizi sıkın nurln jarınlar geliyor derlerdi. tsmet Pasa devrinde ise, aynı çorbacılar : Disinizi sıkın, yoksa karanlık yarınlar ;eli>or diyorlar. Cmacı gelir korkusiyle çoeuk nyatmak bizım memlekette pek alısılmıs bir kola.% Iıktır. Ama ne >apsak bilmem ki, su karanlık >arınların gelmemesi için zamanı mı durdursak! Hep birlikte saatlerı kurmasak, takvim yapraklannı da koparm»i«k olur mu dersiniz?.. CUMHURÎTET 1 Şubat 1963 | DÜŞÜNCELER | ııııİııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııEıııı HEM NALINA MIHINA ELEMAN ARANlYOR Serı daktılo yazabılen, Türkçeye bihâkkın vâkıf ve lısc mezunu muhabere memuru aranıyor. Saat 1718.30 arası f bızzat • muracaatları rıca olunur. DARFILM t Galatasaray Yeni Çarşı No. 40 J Reklâmcılık 441/1450 Reklâmcılık 262/1437 BÜYÜK FIRSAT i t Lcvent'te, Eczacıbaşı fabrıkası bıtişiğinde, (Squib) fabrikası karşısında, Buyiıkdere asfaltı iistünde, cephesi (43) metre olan (17,000) kusur metrckare arsa uzerindeki dört bloktan mur«kkep (1200) metrekare fabrika binalariyl» birbkte «atüıktır. Her sabah on ikiye kadar müracaat: 44 93 93 44 03 45 Cumhurıyet 1432 BUTUN YURTTA Kazova Giyimde " Zerafet Yaratır. Kendi keadıme Ama ozgurlugu Yazan: şoyle bir dusunseviyorum. Onda bır t a z e 1ı k dum: Elıme kalevar. Bu dıl tazelımı aldığım zaman Ku^tepede msa edılen gecekon du"süncemın çevreğı değıl, iç tazehğı duların butun ıhtnaçjarınm gide sını hangı kuvvetYeni kusakların rılmesı ıçın çah^malar hızlandınl' kaygılı, huzunlu dılınde o mayamıştır. tlk olarak buranın yolları 1er kuşatıyor, hangı baslcüarla kar yuze gelmesı olsa gerek. lanacak. Duşunce onu oylesıne bır onarılacak ve bir sağlık tfsUi ku şı karsı>ayım'' Masacın önune bir yığın insan Hiç Yunan Tanrılarına dikkat et ı=ıtacak kı. onu almak canımızı alrulacaktır. Bu arada 1955 1957 yılları ara bırıktı. Kâğıdın üzerıne bir suru tinız mı? Hıç bırısı duşunmez Hep makla bir olacak *** sinın yuzunde sert ve keskın bır smda yapılan 611 'erekonduya ta yasaklar doldu. Bu msanlan, bu yasakları yok kıbir okunur. Duşunce Tanrıçası Özgurlük, birdenbire ıçımde bupu venlmesı kararlaştırılmıştır. kabul ederek kaleme sarıldığım Bu konuda ha7irlanan raporu Ba zamanlar gozumün onune geldı. Atena, Tanrılar Tanrısı Zeus'un •\uyor. Ozgurluk savası ne guzel kanlık tasdık ederek Beledıyeye Boyle anlarda ıçinde oturduğum kafasmdan doğan bu genç kadın, savaş. Bır de onun tercumesi gecti Yunan heykelcısımn butun huner Himden «Hurrıyet savası». Işlemıgondermıstır. Tapular hazırlanayor bu kelıme ılıklere. Çunku o rak önümüzdekı hafta ıçinde sa oda, onumde duran kağıt, benı ku ve çabasına rağmcn, duşunce tanşatan zaman, her sev, her şey or rıçasından çok, vahşî bır «Ama dusuncenın, oz 'dusuncenın mah hiplerıne verilecektır. tadan sılınir, kendi kısıligımı, ken zon» u hatırlatır. Bır onun heykel ' değıl. Onun gerısınde halkı yıtırdı dusuncemı yaşarım. Yeni bır ın lerdekı yuzu, bır de Sokrates'ın mış bir kalem efendısı var. Onun Ticaret ve Sanayi Odasında san doğar bende, bır ıçtenlık ahr mermere derınlık kazandıran ab ıçinde msanlar kımıldanmadan ogoturur benı. Eğretılık, bılmıslık, | lak ve kocaman başı gozumun onu turmus Baskalarının düşuncesıni komisyon çalışmaları Ticaret ve Sanayi Odaları muş kabuk kabuk, pul pul sankı ustum ne gelnor. Bırının heykelınde <iu savunanların hurriyeti o. Baskaladen dokuluyor. Her valın ve som şunce bır kabuk gıbı yuzde donterek komisyonlar kurarak onem duşuncede, şıır gıbı, ınsanı doyu durulmuş; dığerınde mermer > u rının fıkirlerı içinde, sanki kendısınınmıs gıbı kurulanların lâfı o li konular ürerinde çalıçrnalar» ran bir şey vardır, onu duVarım. musamıs, kendı.ını. kendi tabıatını Işlemıyor, bu hurrıyet ıliklere.. başlamışlardır. Sonra gozumun onune buyuk ya unutmuş, duşünu\or. "Yarının ozgur çocuklan ona bir Bu cumleden olarak her iki Oda, zarlann bunalım ve sıtma yuklu Mıtoloji bize, tanrıların ölümsuz eski maznuna bakar gıbi bakacakmemlekette sana>ıın korunması sahıfelerı gelır Onlar. denm ken luğunu haber verıjor. Mıtoloji bı lar» Isıtmaz bu soz yureklerı dı hususunda gereken prensıplerın dı kendıme, olmez eserlerını mut i ze, tanrıların gucunu ve seruven yecekler. tesbıti konusunda çalışmalara baş lak ozgurluğe yol gosteren, bu ıç lerını (macera) hıkâye eder Fakat *** lanmıstır, tenlık ıçinde yarattılar. mıtoloji bize, tanrıların duşundu Ama bız, zavallı biz dusünecek Komısvon hazırlayacağı raporu İnsan, kendi kendısıne sadık, fiunu soylemez. Homeros'un des olsak, karşımıza bır yığın yasak, Odalar Bırliğine gonderecektır. kendi kendısıne tutarlı. kendi ken tanlarındakı kahramaniaıa so\ le bır suru insan dıkılecek Bunlarbır bakınca, insan ve sorumlu ve sıyırmak çabasından İlkokullar acıldı Üniversite dısiyledolup taşmadankendi ıçtenli ıçe kaynaştığı bu guzeltanrılann ıç dan yakayı vakıt mı kalır?. eserde, mito duşunmeye ğıyle yeni hıç bır tatile girdi lojının klasık kadrolarını aşan tek sev yaratamaz. Hurrıı,et sorumluluktur. Sorum Kış dola\ısıvle bir haftahk tâ İnsan. bır de duşunceve. bır ise sa buyuk seruvenin, bir faninin hatıle gıren ılk ve orta dereceli okul rıiır gıbı kendısını vermelı, ve son yatı çevresinde donduğunu goru luluğun olmadığı yerde hurrıyet larda, dun sabahtan ıtıbaren not ra bosalmanın, doymuslugun mut ruz. Yunan mıtolojısınde tek dusu yoktur. Edılmez onun lâfı. Duşunnen kahraman Vlysse'dir. ce hurdur, doğru, ama sorumludur. mal tedrısata baslamışlardır. lu rahatlığı ıçıne gomulmeli. Tanrılar guçludur, Tanrılar ö da. Kıme karşı? Kendısine, kendi ö t e yandan Unıversıteler, Alcaöyle olmujor ışte. öyle olmu lumsuzdur Yalnız bır şeje hukme kışılığıne, kendi ozune karşı. demıler ve Yuksek Okullarda ise demezler «kader» e. Bu yuzden Iptıdai hukukta sorumluluk kolkış devresi dınlenme tâtıli dun ak yor bızde. hepsı kader'ı asmasını bilen ka lektıftır. Bır suç yuzunden butun şamdan itibaren baslamıştılr. Yuk *** der ı >enıden yaratan insan oğlu bır klan, butun bır kabıle toptan sek c^retımdekı dınlenme tâtıli 28 Bu «olmuyor» un nedenleri üze nun buyuk macerası etrafında top sorumlu tutuiur «Kan gutme» ler subat akşamına kadar devam ede rınde dusunmek gerek. Nıçın du lanırlar. bunun tıpık orneğıdır. cektır. şunmuyoruz dememeh; neden ozTanrılar du«unmedıkleri için Sorumluluğun kollektıf olduğu gur değılız; neden bağlıyız, asıl kader'e boyun eğerler. Evde sevgilisi ile yakalanınca çozumlenecek konu bu. yerde hurrıyetın yerı yoktur. Toplum duşunmez kı, sorumlu olsun. intihara teşebbüs etti însanoğlu duşünceye başladığı İnsan, kendısını yaratmıştır. İn Toplum sadece ınanır. Inancından Kumkapıda oturan 16 yaşındaki gundenben, yeryuzunun kaderı de san kendısını yenılemıştir. Butun dolayı toplumu suçlamak mumkun. G. Y. sevdığı genç yuzunden intı ğıştı. Duşunceden hıç bır zaman bu yenılemelerin pınarı duşunce Fakat duşuncesınden oturu olamaz. har etmek ıstemıştır. G Y. anne ınsanhk zarar gormedı. Her yasak ozgurluğudur Duşunce sorumluluğu, ferde yosının sokağa çıkması uzerıne aynı duşunce, bır sonraki çağın lıder Ozgurluk, dedım de, aklıma gel nelmıştir; tabıi medeni toplumlarmahallede oturan 18 >aşındaki değerı oldu Her duşunce, insanı dı Ne guzel kavram şu ozgurluk.. da, benım duşuncemden dolayı bır Yılmazı eve dâvet etmiştır G. Y. yenıden jarattı. Hep «hurnyet» kehmesını kullaBugunku insan kuşakları, Tann nırım ama. onda bır eğretılık var. başkasının cezalanması bızı ya ıpıle Yılmaz oturma odasında konu? nın yarattığı o ılkel insan değıl ar Sankı zorakı, gereksız yere dılımi tıdai hukuka veya koyu bır istıbdatukları sırada annesı ânı olarak da goturur. Hur olan, ozgur olan, ıçerı gırmıştır Kızının Yılmaz ıle tık. İnsan, kendi kendısını yaratan, ze sokulmuş bır sozmus gıbı gelır duşunen yalnız insandır. Her dukendi kendısını aşan bır varlıktır. bana. Bu yuzden olacak, onu ıçten konustuğunu goren kadın bağırıp sunce, sorumluluğunu yalnız başıTanrı kendısını asamaz. Tanrı savunamıj oruz Klışe bır deyım na çeker Her duşunce tanrıja, vıcçağırmaya başlami'tır Hakarete kendi zorunlugu ıçinde yaşar. Tan etkısı bırakı\or bende. Ozgurluk uğîravan Yılmaz, evden kaçmıs, budana, ahlâka karşı tek başına sosozunde canlı bır pınar var. Sankı rumluluk yuklenır. Tanrı benım n a sinırlenen G. Y de 10 adft grı rı duşunmez, yaratır. o, çağıl çağıl akan bır su ımiş gıbi. gunahımı bır başkasına yazmaz. *** pın ıçerek hayatına son vermeye Alman «âiri Goethe, öyle zaman ] «Hurnyet» ın adı da, ozu de Os Ya bunu kanun yaparsa, «hak» ın, tesebbus etmıştir G. Y. anne«i tarafından hastahaneye goturul larım oldu senı astığım seninle manlı. Onda Osmanlı dusuncesinın hukukun bekçısı, sorumluluğun koyarısmava gırdıgımı sandım Tan hurmet anlayısı var Ne dıyor Na ruvucusu kanun vaparsa . nıus \e tedaM altına alınmıştır. rım,oyle zamanlarım oldu bır bo mık Kemal, hurrıjet şaırımızO zaman . rahatça dusunmek Sokakta bulunan çocuk Ne efsunkâr imissin ah ev didarı için, bu kadar tahsıle, bu kadar cek kanadının benı devıreceğını hürriyet tehlıkelere gırmeye ne luzum var. Darülacezeye verildi duydum, der. Esiri askın olduk gerçi kurtulduk Bu çetın yarışma, bu çetın dıdışÖncekı gece Beyazıt Gençturk Bır deh gomleğı gıyıp tımarhaesaretten neye kurulmak yeter. Caddesınde 10 gunluk bir kız ço me, duşunce gucıyle kendısını asan Nedir burda hurrıyet? Dıvan ecuğu bulunmuştur. Soğuktan don ınsanın, Tanrı yaratığı insanla yuz debıyatının soz oyunları ıçıne soozgurluk sevdasında olanlar, hamak uzete olan kundaktakı çocuk kulmuş yeni bır kavram. pıshaneden çok, tımarhaneyı seçÇevık Kuvvet pohslerınden bîrı Fuzuh'nın: melıdırler. tarafından Emınonu Emniyet Amir TEŞEKKUR Cevri çok eyleme kim olmaya lığıne getırilmıştır. nigeh tükene Yaptığı haııkane blr ameliAnnesıne Havva, babasına RaBir haftada 130 ton tütün y»tla benı k l » lamnnda sıhhaAı edüp cevrü cefalar kıluben mazan, kendi adına da Nalâa ihraç edildi te kavufturan Sayın canımıza Bahtsız adı verilen kız çocuğu beytındeki soz sanatına benzıyor. Prof. Dr. Geçen hafta ıçinde lımanımızDarülacezeye teslım edılmıştir. Po Yermıyorum Namık Kemali. El dan Fınlandıja, Doğu Almanya, GIYAS KORKUT'a lıs çocuğu ölume terk edenleri abette kı buyuk adam . Temelde bır lsrael ve Lubnana 2 mıljon 54 bın nılnnet ve »ükrnnlanmı arzederamava başlamıştır. şey olmayınca, «hurrıyet» ın kav lıra kıymetınde 130 ton tutun ıhnm Tablbl mOdavım Doçent ramından başka ne getırebılırdı* taç edılmıştir. Dr. Flkret Bıyal ve Bajast»Bölge toplantısı Şubat Dilde ne kadar yeni; eski ıle kavUnlar Dr. Melih öıen. Dr. Rü?ayında yapılacak tü Kar»kaş ve Narkozltöf Dr gasında ne kadar ılerı insan o. Ocak a>ı ıçinde vapılması gereSımon Batmaz"a ömür klmiğı Çunku. Namık Kemal, dılde tem««ul Müdüru Dr. Cafer Arca ile ken Marmafra ve Trakya Ticaret mele dokundu. Temelde halkın Dr Lale Altay, Dr Bcnel Mocur. ve Sanajı Odalarıyle Ticaret Bor Turkçesı vardı Duşuncesını bır yeBaşhemflre Neclâ Uzkal, bemsaları Başkanlar toplantısı ha\a re dayatabıhvordu. Bu yuzden açşıre Sfher Clvciojlu İle ha»tabnmuhalefeti yuzunden şubat a>ına tığı yol bu\uk oldu Açtığı yol kıcılar» teşekküler ederlm. Bu bırakılmıştır. Turkçejı esaretten kurtardı Açtıveslle llc ömür Kllnığlnln h»sğı vol }eni kusakların elinde ozBolge Başkanlığı teşkilâtma gön tabakımı ve temlzllglne hayranlıeımı blldlrmegl blr vaztfe blle'tı. Bugunku Turkçeye ulastı. derdiği bir tamirode durumu illlrlm. Temelde bır şey olmayınca ne gılı 32 Oda ve Botsayd bıldırmışDoktor Hılml Koş«r yapar zavallı Namık Kemal. Hurtır. rıyetı nereye oturtacak? Fuzuh'nın Tavuk hırsızı Adliyeye verildi Cumhurıyct 1429 «Su Ka>;ıdesı» gıbi o da «Hurnyet Karagumrukte oturan Elıf ÇıKasıdesı» yazmn. Gıremez başka çek, oncekı gece komşusunun bah yere bu turlu bır hurrıyet. V E F A T çesıne girmış ve değerı 1000 hra «Hurrıyet» sozune satasmam, ken olan iki döğus horozu ıle ıkı tadım de sık sık kullanmama rağDul Ba\ an Anjel Güra<lan. vuk çalıp kaçarken yakalanmışHAKİKİ men. ona bir türlü ısınamayi'im Dul Bavan Viktorya Güraslan. tır Dul Bayan Diruhı Gafaryan ve belki de bundan olsa Eerek. Bız Evlâtlan (New York)). Dul BaÜç çocuğunun olduğunu, bakahurrıyetten, «Hurrıyet Kasıdesı» nvan Zabel Krısvan. Bay \e cak kımsesının de bulunmadığını dekı hurriyeti anlamısız. Hurrıyet Bavan Zarp Güra=lan ve cvlâtsoyhyen Elıf: «Ben hırsızhğı hır | deyınce, onu sokağa ıtmışız. Onu Itn (Kanada), Çok sevgıli e?l, du^uncenın çabası, dusuncenın bısızlık için yapmadım Katmmızı evlâdı, \e ağabevlerl rıcık kurtuluş yolu olarak gormedoyurmak ıçın yaptım» demıştır. Bay OHAN Güraslan'ın mışız. Öyle olmasaydı, her iktıdar, Bir Beledıye Zabıta memurunun MOTOR vefatını akraba ve dostlarına once onu kusa benzettığı halde, horoz ve tavuklarını çalan kadın tfessOrle hıldınrler Cenaze mcNeden duşunce şahlanmıyor. NePARÇAURl dun geç saatlerde Adliyeye verılra»lnU (Yannl 2 şubat 19G5 den duşunce hurriyeti adına mıstır cumartesl saat 15 te Beyoglu kızılca kıyamet kopmuvor. NeBalıkpı^an Üç Horan Ermcnt den onu sadece tepkılerımızın kllUeseslnde icra olunacak|>r SUBAT 1 RAMAZAN 6 bır sılâhı olarak kullanıyoruz. Net?bu ılân hususl davetiye yeden hurnyet deyınce, bundan, sarıne kalmdlr dece bır taşkınlık ve azgınlık anCenaze Lemazımatı ve Ser\'isi CELÎL lamını çıkarıyoruz. Sarsıyor bızi Reklâmcılık (436 1451) Tcl 44 27 4fi Gece 47 49 32 hurrnet, sevmıyoruz onu. SevmıV I 8 i y | I 3 27 16 08118 25 19 59 6 26 yoruz Osmanlı hurriyetıni Bıraka1 34 12 02 Cumhuriyet 1444 lım onu kasıdelerde uyusun. gecekonduya tapu veriliyor i 611 jOzgürlük Hürrivet Soruiîiluluk ! w Tıızak ' Cahit Tanyol ün matbaaya gelince masamın iistünde bnldnğnm mektup \e sazeteler arasında adı görünmiyecek şekilde katlaıımış olarak o da vardı. Üstündeki bandı kopardım. Bana yollanması mutat olmıyan, hiç denecek kadar az sBrümlu bir derginın en yeni sayısı idi bu . Bu yuzden dikkatimi çekti. Önce kapağına baktım, sonra iç sahifelerini kanstudun. Malum dostların imzaları birbirini ko\alamakta idi. A... A. . Sahifelerden biri sonradan kırmızı kalemle çerçeve içine alınmıs, böylece ortada kalan yazının gözfime çarpması temin edilmek istenmişti. Tuhaf sey, hele bakalım, ne söylüyor bu yazı diverek göz gezdirmeve basladım. Fakat daha ilk satırlarda kurulmus olan tuzafı anlavıp bu istcn \azgeçtim ve düşünmeye basladım. Tuzağı bu kadar çabuk farketmeme lebep, yeni olmayıçı yüzündendi. Yeni olsaydı da bunca yıllık tecrübemle belki yine içine düşmezdim ama hiç olmazsa ona tetkik etmek zahmetinc katlanırdım. Ne çare ki bazı Anadolu gaıete ve dergilcri yıllar ve iıllardanberi aynı bileye başvurmuslar ve buna beni adamakıllı alştırmışlardı. Bu tuzagı size de anlatavım: Yazarsınız, memleketin herhangi bir köşesinde bulunuyorsunuz. Aradığınız ıa şohret, ya da gazetenize veya derginize surıimdür. Ne yapmalısınız? Belli baslı çarelerdcn bir tanesi kendinizden bahsettirmektir. Fakat bunun da sartlan vardır: 1 Sizden, derginizden, gazetenizden bahsedecek kimse tanınmış bir kalem olmalıdır. 2 Bu zat sürümfi fazla bir gazete veya dergide bu isi yapmalıdır. 3 Sizi ö\en bir yazı maksadı pek temin etmez Daha fazla sizi yeren, size çatan, hattâ daha da ıfrata sapmış bir fıkra falan olmalıdır ki umumi efkâr ona ne cevap \ereceginizi merak etsin ve bdylece meşhnr olma yolunu tutasınız, derginiz. gazeteniz satılsın. Peki çok surumlü gazete ve dergilerde çalışan tanınnu.ş kalemler deli değillerdir ki durup dururken size çatsınlar, sizi yersinler . Su halde onları buna mecbur etmelisiniz. Bu da ancak bir jazı ıle bunlardan birini zemmetmeniz sayesinde olur Korkmayın, iftira atın, yalan söyleyin, değerini, kabiliyetini, hizmetlerini, da\ ranışlarmı kötülevin. \ e isterseniz >apın, tek onu müteessir edecek, kızdıracak bir yazı jazın. Amma bunu yaparken kanundan da dısarı çıkmayın. Işte bütün bu sartlara uvduğunuz takdirde tuzak kurulmuş sayılır, bundan «onra size düsecek is avın tuzağa dttsmesini bcklemekten ibarettir. Peki sİ7 bu tahrike hııtun çücunüzle bas\urursunnz da >a yazınız hedef tuttuğu Kımse tarafından okunmazsa ve bir çuval pirinç berbat olursa Haaa onun da kolayı vardır. Yazınızın çıktıfı gazete \eva dergiden bir nusha alır, kırmızı kalemle •ahifesinj isarrtler ve o zata vollarsınız. Isle böylece bu ibtiyat tedbirinj de ihmal etmemis olursunuz. Artık her sey garantiye alınmıstır. Evet aziz okuyucular, bu köhne, bu ihtiyar, bu mülevves Babıâlide iste biz söyle böyle bıraz sohrete erişmis yazarların asıl vazifemiz dışında uğraşmaya mecbur oldugumuz vakıt öldürücfi be\hude ısler arasında bu nevi asağılık hesaplar mahsulü bazirgânca tahriklere maruz kalmak ve onlara karşı ne >apaeatınızı düşünmek de vardır, Eger biraz tecrübe fahibi iseniz etrafı kınnızı çizgili yazılara kat'iven kızmazsınız. Hattâ biraz vumufak kalblj iseniz bazı meslekdaslarınızın şShret ve sıirüm için bazan ne çamurlu vollarda ne sefilâne, ne bayağı çarelere tenezzfil ettiklerinl düsünüp acımanız da raümkündür Fakat ne olursa olsun cevap vermeyi aklınıza getirmezsiniz. Getirmezsiniz ama buna ragmen 15 30 dakikanız heba olup gitmiştir Buna da kazadır, der, geçersiniz. Dergiyi kâğıt sepetine atarken kıs kıs giilüyordum. Hiyle bofa gitmis, tuzak bos kalmıstı. Çevat Fehmi BAŞKUT TEŞEKKUR Bızlcri derin acılar ıçinde bırakarak ebedî uykusuna kilmıs olan cok kı\metlı v&rlığımız çe CENAP L. SAYGIN'ın kısa suren hastalığı sırasında buyuk bir dikkat ve hazakaıle tedavisine gayret gösteren Dr. Cavidan Atasayara, sağlık memuru Orhan Kalender'e, ölumu sırasında ve olumunden sonra hızmetlerını esırgemıyen Omer Akıncılar"a cenaze merasımıne gelmek lutfunda bulunan arkadaşlarına, kadirşınas Beylerbcylılere, telgraf, telefon ve mektupla tâziyette bulunan dostlaımıza şükran borcum'izu ayrı ayrı bıldrimeye teessürümüz mânı olduğundan gazeteniz vasıtasıle ıblâğını rıca ederız. Eşi: Özen Sayguı Kardeşi: Bülend Sayjın Cumhuriyet 1438 İstanbul Teknık Üniversitesi Profesörlerinden ve eski Elektrik Fakültesi Dekanlarından Kimya ve Eektrik Malzemeleri Kürsüsü Ş«fi değerli hocamız AGI K A Y B I M I Z Ord. Prof. Dr. NAMİ SERDAROĞLU Ebedıyete intikal etmiştır. Aramızdan ayrılması hepimizi sonsuz ve tamiri imkânsız bır üzüntü içinde bırakmıştır. Ailesine ve akrabalarına sonsuz sabır ve başsağlığı ve merhuma Tanrıdan mağfıret dılerız. istanbul Teknik Üniversitesi Talebe Birliği Cumhuriyet 1445 FORD DİZEL bulunur. VEFAT Merhum muhasebeci Mustafa Bey ve Samiye Hanımın oğullan, Profesor Nüzhet Serdaroğlu'nun eşi, Leylâ Serdaroğlu'nun Vıabası. Nemıka Somran ve Mehlika Taşgıl'in ağabeyleri Avukat Kâmıl Taşgü'm enıştesı istanbul Teknık Üniversitesi öğretım uyelerınden Ord. Prof. Dr. İng. NAMİ SERDAROULU CUMHURIYET Nüshası 25 Kuruş SCUMHUKIYET'in Tefrikası: 54 Gelmcm ıâzun<lı S ze »öy lemrk ıstcdifim »evıer var. Hem s>ui çorniırti"'! vapamazdım çidemeîdi'n. Scmra helecaiU »ordu >ereve gidıvorsnnuz? Kaçnorum Sema.. Demek? Adam kırık bir gfiliişle güldü. Ben değilim Serara Hayır dejilîm Ben bir cani bile değilim. Oegil misiniz? öyle ise kim? Hrr spv ortaya çıkacak, me rak ptmevin Kim olduğunu jazdım. Mektup cebimde Buradan cıkınca postava atacağım. Kimi, kımi ele vereceksiniz? Korkmavınız kocamzı değil Demek onu bu kadar çok sevivorsunuz.. Sızı bırakip bir kuklanm pesınden giden koeanızı canınızı tehlikeve atacak Uadar cok sevivorsunuz? Evct, seMjorum. Adam bir an duraladı, sonra donuk bir sesle sordu öyle ise neden benim kollarımda kendinızden geciyordunuz? Bn da mı roldü? Bu da mı kocamzı kurtarmak içindi'.' Hayır dejildi? övle ise ? Bilmlyorum? Haluk, birden o mustebzî gülüşü ile güldü. Haklmnız, bilinmez böyle «eyler. Ne zamandanberi »eviyorsunuz onu? Çocuklugumdanberl.. Benim heykelimi levdifim gibi. Hayır, degil. Adam bu sefer laklıyamadıfı bir hiddetle. Tabit dfgil, dedi. Ben heykelimde, bulamadıtımi srıyordum. Sizıe koeanızda buldnfunuza alısmısıınız. Birden Semravı yakaladı ken dine çekti. Adeta vahşi blr hırsla uzun nzun dndaklarmdan fip tü •^//ıııjımııııiKiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiMimııııııııııııııııııımııııımı ıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiiiıııııiıuıııııııııııııııııııımııııiıııııı# tı. Ancak duyulabılecek kadar hafif bir »eile »te»ekkür ederim» dedi.. Sonra yavaşv» kendınden uzaklastırarak koltuta oıurttu. Tabiile>en bir sesle: Simdi beni dınle, dedi. Evvcli her seyi »nlamanı, her şeyi bilmeni ijtiyorum. Sıonra iıtersen kararından cay»oilir*in.. iine de unutmaın.. Her »eye ragmen kal dedıgini, yaşıyacagım son dakikay» kadar ı.nut Seni anyordum pemra, de mım.. Bütün bunları yapan bir di. Ne yazık ki »rni hemen kiy kadın. Küçücük bır kadın.. Bir betmek için buldom. çoeuk kadar ufak, zararsız, %ö Semra gevşemls, bır an her rünüslü, belki de zavallı bir ka »evi, ama her «*vi onutmnştu. dın. Adam, onun saçlarıııa elini Semra yavasça: daldırarak arkaya doğru çekti, Zavallı mı? dedi. gözlerinin içine baktı. Evet benim için zavallı, Bana inanmıyorsuıı, benden çunku beni seviyor, her şe\i be korkuyorsun ve bana kendini nim için yaptı. tlk günden onu bırakıyorsun öyle mi Semra?. sevmediğimi, sevemıyeceğımı bi Size yarın kaçacaçımı söylüyo • lıyordu. Beni elde edebılrnrk, rum.. Sizden yalnız bir gece beni tutabilmek ıçın her sevi i«tivornm.. Sabaha kadar yası \apti, hiç bir seyden çekinrae jacağım bır gece. Gün ısırken di.. Çekinmez de. buradan çıkıp gldecegim biraz Bize, eski köşke eldtkleri 7auzaktan mektubu postava ata nıan ben yeni 14 yjşım bitirmıs cağım.. Şimdi beni kovmıyacak tim, Çok temlz bır çocuktum. mısınız, kal diyecek misiniz Annem küçükken oldü^u için Semra? beni babaannem büviıtmüştü. Semra, bir an anlamıyormug Melek fibi iyi ve çok kibar bir gibi adama baktı.. Hayır anlıya hanımefendi idi. Benim de temıjordu zaten. Hissettigı bir miz, diırüst bir irsan olmam i~ sey vardı. Adamdan ayrılma çin vtraııyordu. Daha blr flormak arzusu.. Adeta dik bir sestfira, bir kadınla ca ufak bir tele: masım bile yoktu. Ama, içte Kal!. dedi. saklanan arzular vardı. Ourora Adam, onu bır Kere daha. ânk olmuştum. Uemek se\gilisanki hiç bir daha ayrılmali ismi aramaya baslamıstım bile. Iemi>ormuşçasına Side aldığım terbiye beni çok çekingen yapmıstı. Eğer onlar jelmese idiler, belki de bu hal nzun müddet devam edecekti. Annesi bize kih>a kadın olarak geldi. Kendisi de 19ÎO yaslarında bir kızdı. Gordiigüm zaman hiç de hoslanmamıştım. Küçtik gftzlerinin .îdet» sivri len, delen bakıslarının üstttnde dolaşıyormus gıbi tinirlenir hissettikçe cildimde bir börek dolaşıyormuş gibi sinirlenirdim. O, ise benimle arkadas olmaya çalışıyor, her yerde kar • sıma cıkıyor, her iıime karışı yordu. Çok becerikli idi. öyle hareketli, öyle hamarattı ki. biraz müjkülpesent olan büyük anneme bile çabueak kendini sevdirmisti.» Adam yutkundu, biraz sustu. artık sövliyeee|i şeyler ona çok güç geliyormus gibi bir hali vardı. Buna ra£men sadece aceIe söyleyişinden bir an evvel bitirmek istedlji belli idi. Nihayet, dedi, bir geee ya<ak odama geldi. Ondan e%vel bazı imilarda, hatti hareket lerde bulnnmustn ama, ben hep anlamamazlıktan gelerek k»Ç mıstım. Geee herkes uyurkrıı yatajınıa girdiği zaman, çıleınca bir kosma anutu duydum birden. Fakat kıpırdıyamadım bile, övlçce başıma bir tas in mis gibi kaldım. Kaçmak, erkekliğe jakısmaz gibi geliyordu bana. Ancak bir kıx otanır, bağırır, kaçardı. (Arkası \ar) 31.1.1963 perşembe günd vefat etnuştir. Cenazesi 1.2.1963 cuma günü (bugün) Teknık Üniversite t merkez büıasında (Taçkışla) yapılacak merasimi ve Fatıh Camıinde öğle namazından sonra kılınacak cenaze namazını mutaakıp Edimekapı Şehıtlığındeki ebedî istirahatgâhına tevdi edilecektir. AILLSI Cumhuriyet 1434 Türklye Hartcl Llra Kr. Lira Kr. 75 00 150 00 40 00 «0.00 22 00 44.00 Basan ve Yayan Cumhurıyet Matbaacılık ve Gazeteciiık Türk Anonım Şlrketl Cajaloflu Halkevl Sokak No. 3941 Sahlbl Senellk 8 ayhk 1 »ylık Yazı lşlerlni fıılen Idare eden Mesul Müdür NAZİME NADt * Elbise, Trençkot, Palto, Pardesü, Caket, Pantalon, Çoban, Bayan TrençkoL, Yagmurluk Süet Deri Ceket ve Manto BOZKURT TERYLENE PardesUlcr Bahçekapı No. 32. Ticaret Bankası yanı. Tel: 22 21 25 Ilâncüık: 077:» 1443 PEŞİN FİATINA TAKSİTLE ERTÜRK GİYİMEVİ SUBAY ve MEMURLARA PEŞİNATSIZ VECDt KIZILDEMİR * ANKAKA B C K O S U : Atatürk Bulvarı Yener Ap.Yenl»ehlr Telefon: 12 95 44, 12 09 20, 12 09 66, 17 57 35 DOGU tLLERİ MERKEZ BÜROSÜ: lnönü Caddesı Işmen Han Dlyarbakıı Telefon: 1061 * OÜNEÎ Î1.1.ERİ MERKEZ BÜROSÜ : Küçüksaat Meydanı Edıme Ham Adana Telefon: 4550 * Gazetemlze gbndertlen yazılar konulsun, konulmasın iade edılmez. Üânlardan me«ullyet kabul olunma». Abone ve Uân lşlert için. «arfın Ustüne «Abone» ve\a «Ilân Servisıs kaydmın konması lâzımdır. * BU GAZETE B^SIN AHLAK YAS^SI^A ÜYMAYI TAAHHÜT ETMÎŞTİB. •k PTT İsfanbul Bölge Basmiidürlüğünden: 1 Tophane ile Haydarpaşa arasında yapılacak bir ve uç sene müddetli deniz posta nakliyatı ışı jeniden pazarlığa çıkarılmıstır 2 Bir sene müddetli nakliyat işine ait muhammen bedel 175 000 ve geçıcı temmatı 10.000. lıradır. 3 Üç sene müddetli nakliyat ışine muhammen bedel 525 000. ve geçici temınatı 24.750. lıradır. 4 Bu işe ait şartname her gun ış saatlerı dahilinde Başmudürlüğümuz Malzeme Servısınde gorülebilir. 5 Pazarhk 4 2.1963 pazartesı gunü saat 15 00 de Başmüdurluğümuz Satmalma ve Satma Komıs> onunda > apılacaktır. 6 Pazarlığa iştirak edebılmek için geçici temınatın Komis>on saatıne kadar Başmudurluğumuz veznesine yatırılması sarttu. (Basın 102C1426)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle