19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
)encere Çok yazık Şn garip dOnyads Kennedy, ailemizden biri olmnştn sankl... lendisini en yakın arkadasımızdan dahs iyi tanıyor, hayatını a yakınımızdan daha iyi biliyorduk. Jacqueline'i, kardeslerini, ın Caroline'i, oflunu, akrabalarını tanıyorduk. Hafifçe aezle [Ie olsa haberimiz olnyordu. Karısı dofum yaparken hcp berasr endişeleniyor, çocuğu öldüğü zaman beraberce üzülüyordnk. ıeqneline yeni bir elbise giydifi zaman, ya da «açımn blçimini eğiştirdiği zaman fikrimizi söylüyorduk. Bu kadar nzaktan, fakat bu kadar içiçe yasamsnm yarattığı ir dostlujun içimize bu kadar islediğini farketmemisiı bile... ennedy öldürülünce duydufunıuz acı, scvçimizi ölçen insafsıı Tİm oldu. tnateı saçları. ozun ve ince endamı, irade ifade eden iz çizgileri, Cumhurbaskamndan çok bir beyzbol oyuncusunu ıtırlatan genç haliyle artık aramızda olmıyan bir Kennedy yayor gene gönlümüzde . tlerici, dürüst, cesur ve idealist .. Sanım bn vasıflariyle Amerikan yönetimine .getirdiği fikirleri, bana yediçi knrsnn yokedemiyecektir. Ne idi Kennedy? Siyah beyaz dâvasında zenciierin insanlık iklannı savnnan bir aydınlık düsünceli... Banş içinde yarışaktan zevk alan bir savaş düsmanı . Ve insanlar arasındaki falet ve zenginlik uçurumunu yoketmege çalısan bir sosyal lalet havârisi Kennedy'yi öldiirerı ya bir delidir; ya da ba kirlere karsı durraak istiyen bir yobaı fikirii Olayı başka ırlü açıklamafa imkân yok. Ne diyordu Kennedy, milletine? elki tenkidlerin en acısını o yapıyor ve o yazıyor ve diyordn ki: Edward R. Muriow, «Bir millet şefleri tarafından büyükğe çağırümadıkça hiçbir zaman büyük olmamıştır» der. (...) illet olarak gevşedik. Vücutça, zihniyetçe, ruhça gevşedik. .) Bu aheste tahribin tesirleri duyulmağa başlanmıştır. lki merikalıdan biri ruhen veya bedenen askerî hizmete lâyık bu> nmamakla, birçoğu kıt'adan geri çevrilmektedir. Geri kalanlada generallerimizden biri «Hayal kınkhğına düşüren bir »ürii» arak tavsif etmektedir. Donanmamızın istatistikleri, bahriyen hapishanelerinde bulunan mahkum sayısının Norveç ve I>amarkadaki bütün denizcilerden fazla olduğunu ortaya koymakdır. Firar suçundan mahkum olanların ise dev bir uçak geminin mürettebattnı teşkil edeceği kaydedümektedir.» tşte milletiyle gerçekleri ba kadar açık ve acı konnsabilen r lider idi Kennedy... Ama bnnun yanında «tarihin realitesin:n» ve «olayların mantıfından» sogacak bir rüzgânn Amerikagaracaginı ve Amerikalıların büyük Sdevlerini başaracaklanı inanırdı : «Bız Amerikalılar büyüklüğe erişmek için yaratılmışızdır.> Dikkat edilirse bn metot AUtflrk'te de vardır. Gerçekleri en ı biçiminde ortaya koymak, ama milletine hiiyük işler basaralecek bir güven ve büyiiklük dnygusn asılamak Lider, bn smektir zaten Pısınklıhğın, aczin ve taviıcillfin yarattığı lisr yoktnr tarihte . Kennedy, Yeni Dflnyalılann gözleri önflne »ehlikeyi tn aftsrle açık ve kesin olarak seriyordu : «Amerikayı tehdit eden tehlike yalnız Ruı Çin ittifakının gelmez. Irk tefriki yüzünden, müttefiklerımize, dostlarımıza e fakir olan, yardıma muhtaç bulunan siyah derili milletlere arşı gitgide yabancılaşmaktayız, tetılike buradadır.» Kennedy, Amerikanın bütün gerici çevrelerini karşısında bnlyordn. Siyah • beyaı dfivasındaki cesareti, yakın çalışma arka» ışları arasında zencilerin bulonması, kara derili düsmanlannın vranını kabartmıstı... SilShsızIanma ve Rnsyaya yakınlaşma slaseti, silâh sanayicilerinin ve isadamlarının hnsnmetini çekmek•ydi . Sosyal adalet konusnndaki ileri fikirleri muhafazaUrUn ıhatsız etmekteydi. Yazık oldu. . Cnma günü iaat 21.00 de atışı duran yürek, İyi e idealist bir yfîrekti... Dünya barışım ve insanlararası e$itliği enimsemis bir yflrekti. Şahsiyetinin cazibesi, inandıgı dâvaları üriitmesinde ve yaymasında büyük rol oyhnyordu. Atatürk'ün ölümfinden sonra bir yabancı devlet adamının Sylediti söz, Kennedy'ye de yakışmaktadır : «Şimdi dünya daha az enteresandır!» liiıİuıııı.ııııııııuıııııııııııı ııuıııııııııı ıııııııııııııııııııııııııııınıııııııııııııııııııııııııııııııi'=tııı =haber eri A. B. D. Soba bacaarı zamanında temizlettirilecek | GÜNÜN KONULARI | ıııı|ıııııııııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiMiııııııııııııııııımııııııııııııııııııııııııııı=ıııı YUNUS NADI amagm Cumhurlyctln 40 na ytldönumündc Atcturhculuttten ne anl$yoruz? Z963/964 Cumhurbaşkanlığı Dr. İsmet Ciritli Yazan: Mehmet AYTAÇ s ATATÜRKÇCLÜÖÜ HAZIBLıÎAM SEBEPLER. Fatihin azmini ölmezleştlren toplar, bin knsur yıllık Bizans surlarını yerle bir edip, Ayasofyanın üstüne bilâlin şiiri nakşedildiği zaman, Avrupa Dafadan esen kasırgalann artık mecraya girdiğini anlamış ve kurtnlnşn yeniden doğuşta aramıstı. Renassance ilk defa güzel san atlarda şekillendi. Daha sonra tatbikî illmlere atladı. FeUefedeki bunt ve budntlar maddeyi ihata edlnce, bn lefer madde sirkülâsyonundan rnhl varlıjv nı balan insana geçildi. Duygu sistemi. zihni fakülteleri, olaylardaki dnrnmn ve psikolojik Szneleri ile bunlara üstünlüğü analiz edildi. Nüveden toplnma çıkıldı. Ferdin olduğa gibi, cemiyetlerinde b»s ve dolu taraflarının, ihtiras vev tevekkfillerlnin nedenleri araştınldı. Didinis özgürlüğü mânasına gelen hürriyetlerle, endüstriyel inkılâplar havuzun suyunu kabartmaya baslayınea insan gücü ve emek problemleşti. Birincisl ejitlme. ikinclsi ekonomiye temel tasıdır. BSyle blr »istemde lert, lrsen tpvarös ettiü hayatiyetinl ikame mecburiyeti ile, kişisellifine kavnsma çabasi içindedir. tllm yardımcuı. ekonomi yol çBsteıiclgi. din sosyal davranışlarına frendir. Yeni çafın başmdanberl Batı, bSyle araştıncı bir stmosferin etkisinde, ber ılanda gelismia; içinde yaşadıfimıı devirde de fezaya rl uzatacak bü viyet kazanmıstır. 9imdi tnadalyonun terslni çevirelim Osmanlı tmparatorluğunun kuruluşundsn, Viyanaaönüşüne kadar, bütün harblerde, kahramanlıklar timar ve zea met gibi bep maddi kıymeti büyflk olan karfilıklarla deger lendirildi. Kılıç yornlnnca menfsatler bayata sarıldı. Bir mfltegallibeler gflrnba pevdahlandı. Bilek kuvveti olmıyan, fakat post kapmak istiyen bazı açık gözler de, cahil zümrenin inanç îarından destek alarak yobazlık ve toftalığı meslek haline getirdiler. Şebadeti en aziı mertebede yapan, savaşlarda gazi olmayı mutln sayan Anadoln, verdiîi can karsılıŞı. bir şey alamadır ğı gibi. asırlarea ba üç parazitin kan emicUi§inden;kurtula madı. Yaraya nesier /urması gereken idare, kendi zevkl tığrnna hazineyi harcarken, Anadolnya kmntı bile itmayı dflsünemedi. Bn arada Arap ve Iran kfil<Brn ile az baçnk Türk olan Osmanh düs ve deyişi de baskente yerlesti. î^airi «iirinl, flkircisi kafasındakini bnnnnla aöyledi. Anlaşılamamantn ver> diğl ıramla, Anadolu yıllar yıIı yaslandı, durdu. Toprsgı da gönlü gibi bozkırlaştı. Ta«avvnfun çercek mlnası, bu garaın heyecan fırlınasına çevrilmesi arznsndnr. Araa baş yabaneı kalmca, gövdeyle birlikte, düşle duyu, sözle dofa arssmdaki perçinler de koptu. Keslk basın gövdesinl andıran memleketin gerçek sahjbi, başın bigâneliği ve parazitlerin baskuında, küskünlüfünü içine kapanraışlıkla gidenueye çalıstı. Çilenin sebeplerinl araştıraeak yerde, «çile çekmiyen rarlıihnı dnyama» diyecek bale geldik. NETtCESt BELLt Atatürk, en bnhranlı anlarda bir knrtaneı olarak karşımıza çıkar. Osmanlı Imparator İBğanun hayat damarlarına 1 nen Sevre >nmru§nmın siddetlni, Mondrosnn kahrediri etki lerini yürtŞinde h'ssftmişti. âabn nimet, tevekküln din aayan, yalmz seferden sefere hatırlanılan unutnlmuslar dlyanna bnnun için çıktı. Samsundan ümit günesi olarak doğ dn. Erznnrmda fikirlmti. Ankarada istiklal meşalesi diye yandı. Millet İçin rönesans başlanuş tı. tnönünde varlıgını, Üakaryada altnuş asırlık bir geçmisin varisl oldngann ve Damlupınarda yüceligini tanıttı. Fakat bn kurtuluşu ölmezleştirmek, eskinin ataletîizlıjinl nlkip a t arak yeni bir ruh kazan mak, muasır medeniyetlere ba safflak olan dinamizm İle bag daftnak gerekivonhı. Atatürk, daha bedef diye Ak denizi gösterdifi anda, Batının hamlesindeki tebepleri snurlaştırmıştı. Geri kdlışımııdaki illeti bnlmnş; oayatını hlçe sayaeak kadar büynk hir cesaret le dehasına vasatı hazırlamak için işe koyulmuşta. Bn büyük insanda, hndntvuı bir nlng sevgisi ve bn >evgi nfmnda kendini hiçe sayış var dir. Tarib eleştirmesinde bile sınırlanamamış bareketçilik vardır. tnsanı, insan olarak tanımanın büyfiklülü, İnsana hakikî deferi verebilme çabasının haşmeti vardır. Devrimci bir ruh. lâyik bir vicdan, railliyetçi bir rSrüs ve bslkeı bir deierlendiriş vardır. «Yurtta salh, cihanda snlh> diyecek kadar saygılı, fakat, yoktan eğemenlik destanı yarataeak derecede derindi. ATATÜRKÇCLtĞÜN KENDtst. Yukarıda açıklaması yapılan ön gelimlerln fîkirlesmesine Atatürkçülük diyomz. Bu, her ilkesi ile bir bütundür. Bu bütünde yarının r"iıtlu Tnrkiyesilnn ısiltiM parıldar. Bn bütünde uırlırın kalın tortnsnnn silmenin cabası, mnt lnlufn tanıtma ve tattırma gay reti dile gelir. Bn bütünde insan olmanın zevki, insan gibi yaşamanm deferi, insanlar arasındaki dayanışma hnznrn yücelir. Bn bütün Tflrknn dinamik felsefesidir. Tarih boyn kenriimirl tammaktsn nraktık. Ne cafıl çağıl aktrÇımız yönfl, ne de tnze afaklann öteskıi aratan dnynlann pınanm blldik. Atatnrkçülfikle «kızıl elma» gerçek mânasını kazandı. Kızıl elma, Bnümfizdek! enginlik ve bnnn tanımak İçin kananılaeak bilimdi. Kın] elma, gösterfşten mak bir asalet, memleketin hakikî sahibinin efendlligi, sevti ve saraimiyet, devrim, lâyiklik ve Türkçülüktü. Kml elma, pflnflllerde knkr, vatan ySzeyinde refabtı. Bütün bn özelliklerinden yeni kınl elma damarlanmudaki «asil kan» haline feliverdi. Görülüyor ki, Atatürkçfllik enleme ve boylamasına bir tflmdür. Hem öylesine tflmdür kl, her yerinden oynatmıva kalkiftıfımızda, altındaa daba heybetli bir bafkaaı karşımıza çıkar. Bnnun için, türlü akıntılar cnun renkliliğine en ufak bir kara düşüremedi. Degnnnn mis tlkliti gösterilen hedefte erldi. llmin mürşitliğinde yobazın kaJkan »li kesiliverdi. Atatürkfln «gençli}e bitab* tnda kehaneti yapılmış olan oy avcılık lan snsuz gönüllere .înnar serinlifi veremedl. Çünkü Atatürkçülak bir fâniye tapma degil, tck kelime ile HAMLE'dir. Yeniye, gttzele ve jerçeîe azayan bir hamle. Bunun dcvam lı bir akış halini almuını istiyorsak bir an Önce cehaleti sü pürmeli; devrimci ruhn yaşatmalıyu, Köylü Ile şehirli arasındaki knskHnlfiğfl Te parazitleri temlzlemek gerek. Aynea aydın zümreyi balkla kaynastırmak zarnreti vardır. tlkindeki tepeden bakış, ikincislndeki asaSılık dnvrnsu ve tevlit edebileeegi lâübalilikler OTtadan kalk madıkça gelecekten ümitli olamayız. Allab Snee rvbo, sonra maddeyi yarattı. Blzde ileri akısımıza içten başlıyalım. Tlnntmı yhm ki, ruhların anlasmasından samimiyet, samiraiyetlen inanç. inançtan birlikte çalısma doğar. Bnnun neticesi de, tabakknkn İçin didindiğimiz kalkınmadır. Yazan: \! «Taşamak cesareti, çok va Kennedy'ye karşı ilk turda kayAmerikan Anayasasını hazlrb j kit, son ânda gösterilen bir betmesini müteakıp, Başkanhk se yanlar Cumhurbaskanlığına seçile Soba ve kalorifer bacalanmn cesaret davranışı kadar gös çimlerinde Mr. Kennedy ıle Baş cek kimselerin büyük ve olağanJ zamanında temizletilmemesi yüzün terisli olamaz. Fakat bir za kan Yardımcısı olarak seçilen elli üstü çapta değil, fakat «vasat inden her yıl yüzlerce yangın olmak fer ve trajedi kanşımı olarak beş yaşındaki Lyndon B. Johnson, san» tipınde olacaklarını gözönün tadır. Yangın yonetmeliğine gore, şahane olmak vasfını kaybet yeni Cumhurbaşkanı seçımlerinin de tutmuşlar, nitekim tatbikatta her türlü binalardaki kalorifer, omez. Bir insan şahsına gele yapılacağı 1964 yılının sonuna ka da Cumhurbaskanlığına gelen kim cak,soba ve fırın bacalannda yancek ber türlfi sonnçlara, en dar A.B D. Cumhurbaşkanı olmuş seler arasında vasat insan tipinde gına sebebiyet verecek miktarda rellere, tehllkelere ve baskı tur. olanlar büyük bir çoğunluk teşkil | kurum birikmesine mâni olacak lara rafmen, yapması gereKennedy'nin otomobilinin etmiştir. Mr tedbirleri, sahipleri alacaklardır. ken işi yapar. İnsan varlığı arkasındaki arabada bulunduğu iBtiyük çapta devlet adamlannın Devlete ait binaların yangından nın temeli, bn ahlâk kaide çin menfur suikastten sağ, salim Cumhurbaşkarüığına gelmesi Akorunması hakkmdaki yönetmelik. , kurtulan yeni Başkan, vazifeye merıkada dairaa normal olmıyan sidir.» soba borularının en çok iki aybaşlamadan evvel ve Anayasaya bir hâdise olarak karşılanmış, anda bir, soba, kalorifer ve mutbak '• F. KENNEDY uygun olarak «Birleşik Devletler cak derhal şunu da söyliyelim ki, bacalanmn sık sık temjzlettirilCumhurbaşkanı vazifesini sadakat A.BJ3. de sıyasî hayatın en krizli mesini mecburi kılm.şt.r. B ü y ü k faıUeX m u c a d e l e c i s i v e le yerine g*tireceğine ve A.B.D. anlarında vazife basına umumiyettnşa tarzı itibariyle soba bacası y a l n ı z A B D . n i n d e ğ i l > c a ğ l m ı z Anayasasını elinden geldiğı kadar le büyük çapta devlet adamları gel bulummyan binalarda »oba boru d u n y a s ı n l n g e ç k i n v e m ü s t e s n a kilanmn cam yerine saç konan penj Ş İ S I > B a t l D ü n y a s l n ı n Büyük Lide muhafaza, himaye ve müdafaa e miş ve devlet getnisini her zaman cerelerden veya künkle tecrid e ı r i B a ş k a n j . F , Kennedy'nın bir deceğine» yemin etmiştir. en büyük (ırtınalardan kurtarmadilmiş öuvar deliklerinden ç!kanl « l a z i l etsiz, tarafından menlurca sını bilmişlerdir. n ması ve saçaktan 25 santim açıkta öldurülmesi, dünyanın «banş ve Amerikan Anayasasını hazırh Ancak bu olay bir tesadüf olve çatı seviyesinden 50 santim vük ilerlerae» ülküsü ve cephesi bakı yanlar, yürütme kuvvetini kulla maktan ziyade, Anayasada yer aseklikte kurulması gerekmekte mından telâlisi imkânsız bir boş nacak olan Cumhurbaşkanının du j lan hükümlerle ızah edilmek gedir. luk meydana getirmiştir. rumunu ne çok kuvvetli. ne de çok rekir. Zira Amerikan Anayasası, 1960 da 43 yaşında iken A.B.Djıin zayıf kılmak istemişlerdir. devlet ve toplum hayatının norZ. Eratamanın kaçışı olayı 35 inci ve Theodor Roosevelt'ten Kuvvetli durumda bulunan bir , mal zamanlarında yürütme kuvbuna Yassıada mahkümu Zeki Erata sonra en genç Cumhurbaşkanı o Cumhurbaşkanının diktatör eğilim ' vetini sınırhyan ve fakat manın Nümune hastanesinden ve lan müteveffa Mr. Kennedy, dün lere kapılması, buna mukabil za nrukabil, tehlike ve mill! kriz hal Türkiyeden firarı ile ilgili tahki kü vakitsiz ve elim ölümü ile ha yıf durumda olanının hiç bir iş lerınde yürütme organma her tür kat tamamlanmıştır. Usküdar Sav yata en genç olarak gözlerini ka görememesi, hesaplanmış olmakla lü zaruret ve ihtiyaçlan karşıhya cılıgı tarafından yürütülen tahki patan Amerikan Cumhurbaşkanı beraber, her şeye rağmen, Cum bileeek hareket serbestisini sağlıolmuştur. Gerçekten 1881 de Baş hurbaşkanının yetkilerini geniş tut yan bir sısteme dayanır. katla ilgili evrak, Ağırceza mah kanhğa seçildiği yıl bir ışsiz taraBu anlamda olmak üzere ve kemesinde dâva açılmak üzere ts sız tarafından, yine öldürülmek su mayı en hayırh çâre olarak görhaklı olarak, Amerikada da Curntanbul Savcılıgına gönderilmiştir. retiyle hayatını kaybeden, J. A. müşlerdir. Bununla beraber tatbikatta, lcra Pirinç 125 kuruştan fazlaya Garfield dahi o zaman kırk dokuz kuvveti, zamanla daha da geniş hurbaşkamnm devleti harbe götürecek muazzam vetkllere sahip alıcı bulmuyor yaşlannda bulunmaktaydı. lemis ve demokratik bir hükümet olmasına rağmen, bazan bir posta öğrendiğimize göre, pirinç istihBugün de yürürlükte bulunan sisteminde rastlanabilecek en güçsal bölgelerinde geçen sene oldu dünyanın en etki yazıh Anayasası lü bir kudret halini almıştır. Ikı memurunu dahi yerinden ] oynatac a k i m k a n a d a h l i a h i p 0 nıadlğl ğu gibi bu sene de fiatlar düşük olan 1787 tarihli A.B.D. Federal A A r i k a n hukukçusunun Amerikan gayesi f a[ j e jf tür. Piyasaya gelen haberlerde Tos nayasasının 2 nci maddesinin 1 in haklı olarak işaret ettiği üzere; Bununla beraber yürütme kuvyada pirincin 125 kuruştan fazla ci kısmına göre; Cumhurbaşkam «Hükümet sisteminin üç ayn kuvCumhurbaşkanhğını v e t i d a i m a alıcı bulmadığı bildirilmektedir. nın vazifeden affı, ölümü, istifası veti arasında yürütme organı, ilk s a h i p b u l u n a n k i m , e l e r i n kişiliğı. Alfikalılar, mühim bir istihsal veya makamımn gerektirdiği ödev hareket ettiği noktadan en uzak . b a g l , 0 , a r a k d a r maddesi olan pirincin nortnal ihti ve yetkileri kullanmaktan aczi hag l dem olmuştur (1). b i r v a g l f a l T e m e s e l â M yaçtan fazlasının ihracını doğru linde Cumhurbafkanlığı, otoroatikFakat yurutme orgammn, yam B u r e n J a f f l e 3 B u c h a n a n B a. bulmaktadırlar. Ancak, bu tak • man Başkan Yardımcısına intikal Cumhurbaşkanının, yetkılen ne ka dirde de fiatların zeytinyağda ol etmektedir. min Harrison, Coolidge, gibi kimdar kudretli olursa olsun, Ameri duğu gibi birden fırlamasından kor Nitekim Mr. Kennedy'nin ölü kan Federal Yüksek Mahkemesi kulmaktadır. münden hemen sonra, aslen Tek nin varlığı sayesinde bu kuvvet, rasında sinırlı bir sahada kalmaNedret Utkan Ankaradan saslı olan ve 14 temmuz 1960 ta Los hiç bir zaman ne âmme hayatı ve sına rağmen, ilk defa olarak 1829 Angeles'te yapılan Demokrat Par ne de fert hürriyetleri yöminden da A. Jackson'un Cumhurbaşkanı döndü olımagmı müteakip epey genişleUlaştırma Bakanhğı ile temag tinin Başkanhk adaylığı seçimini tehlike yaratacak bir mahiyet almiş ve Lincoln (1861 1865), WilAdlai Stevenson ile birlikte Mr. mamıştır ve alarnaz. larda bulunmafc üzere Ankaraya son (1913 1921) gibi kuvvetli kigitmiş olan Denizcilik Bankası Geşiliğe sahip kimselerin Cumhurnel Müdürü Nedret Utkan çehribaskanlığına gelmeleri ile eskıden mize dönmüştür Genel Müdür, Ukaldığı noktadan daima daha ilelaştırma ve Maliye Bakanlıklariyriye giderek F. D. Roosevelt (1933 le temaslar yaparak yatınm mev 1945) ile birlikte en genis ve otozuunu görüîmüjtür ter sekline g1rmi«tir. tsin tafsilât ve teferruatına fazla girmeden şu kadarını söyliyelim ki, bir Amerikan yazarımn izah ettiği çeşitli sebepler yüzünden (2) bugün Amerika Biweşık Devleti Başkanının Amerikan ve Doğuda sühunet hattâ dünya hayatında işgal «ttidüşecek gi yer çok kuvvetli ve Bnemlidir. Bugttn akşama kadar ynrdnmmYazımıza son vermeden evvel, da hava dnrumu: Doğu ye Gün«yCumhurbaşkanımızın deyimiyle dojjlı Anadoln, Akdeniz bölgeleti «tnsanlığın büyük dâvalarının önile }ç Anadolu'nun güney Te dogn cüsü. dünya banşının azimli sakesimlerl ile Afron re u$ak ÇCTKvaşçısı ve Türk milletinin sağlam Ieri çok bulutlu ve ara sıra bafif Tafışlı, diğer böl^eler parçalı bndostu olan Mr. Kennedy'nin hâtalntlu seçecek. hava sicakhklan rasının milletimizde daima aziz odüne nazaran batı bölgelerde delarak anılacağını» bir kere daha ği*miyecek. doğu bölgelerde aıaifade edelim. lacak, rüzgârlar kuzey rönlerden Hayat ve Doğan Kardeş yayınevlerinin işbirliği İle GENÇLERİN haflf re ara sıra orta knvrette ese«ktir. ŞEHRİIMİZDE Şehrlmlzde bugün hava parçalı bulutlu geçecek, rüzgarlar deglşlk yönlerden pojrazdan orta Suvvette esecektlr. En Tüksek sıcaklık ıı, en dü'tk 4 dereee olacaktır. Saatler BugQn öglende 12.00 13.00 arası telefonları çaldıgsnda: KASIM ?A c s O RECEP 7 "ALO,, yerine AKFİL diyenler AKFİL KUMAŞLARINDAN KAZANACAK Bugün öglende 12.00 13.00 arası telefonunuz çalınca : a O 5 S S a co içinde yaşadığımız dünyayı öğrenmek istiyen her kesin dergisi (1) FA.OggP.Ray, întroduction to American Government, 1951 (2) Corwin, Presidency, Office and Powers. V EFAT Edlrne Vallsl merhurn Zekeriya Zihnl B«H; ıle merhume Ayşe Baç'ın kızlan: Emnlyet MUdürü merhum Sermet Bac, Bölge Sanayl MUdOrlüğO Ba« Raportörü Seylt Baç'ın hemşlreleri, Beyhan Baç ve Türkân Baç'in görümcelert Avukat îhsan Baç, Bolge Ticaret MUdUrlügünden Emekli Mühsin Baç ve Seniha Esln'ln halazadeleri, Alâaddin Hakgüder. Kurmay Albay Nadlr B«c'ın amcazadeleri V. E ] 6 58 12.00 14 30 16 44 18 211 5.14 1 2 \? 7.16 9 4 5 12 00 1.36 12.29 Resimli Bilgi yarın çıkıyor Bateş Reklâm: 244/16994 ya verince baktı ki ketıdilerinki bedavaya geliyor. Bunnn üsttinde birkaç oda vardı. Bunları iki küçiik daire haline getirn iki kücük daire haline birini di, birini şoförüne verdi, eetir "ALO,, yerine "AKFİL,, deyiniı Telefonda konuşan j MUZAFFER HEPGÜLER AKFİL kumgşı en iyi kumaş Kısmet 153/18995 TOLUNAY NİŞAVCI > üe / ENGİN DERMAN jt Nişanlandılar ** Kadıköy 23.11.1983 FATMA SERVER BAÇ cuma günii akşamı, ânl olarak Hakkın rahmeüne kavu|muşrur. Cenaze«i 14.11.1963 pazar günü öğle namazmı mütaakıp Şlşll Camlinden kaldırılarak Tertköy mezarlığınâ defnedllecekrtlr. Mevlâ rahmet evlive. Cumhurlyet hiç dnymadıgı bir çarpıntı uyanmışlı; bambaşka bir ateş duyuyor, bnna kendi de şaşıyordn. vnrdn. Sonra, kafasında bir taearısı daha vardı; Tom'un Taplovr'da kalacmagı o onbeş çfin içinde bunu kolayca gerçekleştirebileceğini sanıyordu. Tom'an hem otnrmak, bem yatmak için kullandığı oda Julia'ya baslangıçta pek sevimli gelmişti; az bir esyayla dSşenmiş olması boınna citmis, eşyanın gSsterlşsiz olnşa da yüreğini sızlatmıştı; ama, aradan zaman geçince içinin ba ürperisleri kalmamıştı. Tom'an odasına çıkarken, bir iki kere, merdivende başkalarına raslamış, banlar ona tuhaf tnhaf bakar gibi gelmişti. Pasaklı bir ka dın vardı, Tom'an odasını derler toplar, kahvaltısını hazırlar dı; Julia'ya öyle geliyordn ki bn kadın olnp bitenleri biliyordu, onu zöı hapsine almıştı. ıııııııııımıııııııımımmııııımıııııııııııııımııııııııııııımmııııtıımııınjm^ önce L;umhuriyet» In refrtkası; 36 öte yandan. yeni kabiliyetler anyordn ya, Tom'u da akşamları sık sık alıyor, ya Londra'da, ya da vakınlannda bir tiyatroya götürüyordn. Oynndan sonra gelıp Jnlia'yı da alı yorlar üçü birlikte yemek yiyorlardı. Michael ara sıra da, pazarlan Tom'u ya kendisiyle golf oynamaya çagırıyordn, sonra da evde toplantı (alan yoksa, akşam yemegine eve ge tlriyordu. « Boyle bir delikanlıyla ah baplık etmek iyidir» diyordu. «insan paslanmaı.» Tom evde onlara hoş bir arkadaş oluyordu Michael'Ie tav (a oynardı. Julia ile de iskambil. Gramofonu açtılar mıydı da Tom hemen basına damhyordn plik değistirmeye. Michael: «Roger'e iyi bir arfcadaş olacak» diyordn. «Tom aklıbaşında bir çocuk; yaşça da Rofer"den hayli bövfik. Üzerinde îyi bir etkısı olur. Çajırsana jjelsin tâtilini bizde geçirsin?» Julia içlnden: «tyi kl nsta bir oytmcnvnm» dlvordu ama, ne kadar sevindi?}nl sesinden belll etmemrk. vflreÇlnln « > e lllll ıııııııııııııııııuııııııııııııııııııııııııuıiiiııuııııııııııınıııııııiHfiııııııııııııiiiıııııııııtiiMiıııı:uıııııı.Hiıııııııtııııııtuıiii!iıııııııııı vinç çarpıntısını ynzünden açı | a vurmamak için kendini lor tuttu. « Fena fikir degil» dedi. «Istersen çağırınn» Oyunlan afnstosun sonnna kadar sürecektl. Onnn İçin, Toplow'da Michael bir ev tut mnştn. yazın en sıcak gflnlerini orada geçireceklerdi. Julia, oyun için aksamlan şehre ine eektl ama, gfndüzleri, bir de pazar eünü bütün gfin köydey di; Michael şehre ancak iş gepektirirse gidecekti. Tom'un da onbes günliik izni vardı, dâveti sevinçle karşıladı. Fatnız, bir Jnlia baktı Tom'nn ağıını bıç»k açrnıyor. Tnzfl sararmış, o içi içine sığmaz ba li de kalraamıştı. Jnlia anlamıstı. ortada ean nkıcı bir şey vardı ama, Tom bir tflrlü söy lemiyordo. Yalnız: «Derdim bü yiik» diyordn. o kadar. «Eksik olma. öyle büyflk blr sıkıntıdan kurtardın ki beni. Nasıl tesekkür edeceğimi bilemivommj» Sesl titrivordn. Kn«ıenk! Karallara ne de b»|lıydı! Ama, doîmsunn Istersenlz, Jnlia'nın içlndf »fm»" onn para vermeden de kiraya verecekti. Henüz boştn. Julia Tom'a : « Bu odayı sen tutsana» dedi. Çok güzel olacaktı bn iş Akşamları Tom yazıhaneden dönünce Julia kaçamak bir gelir, bir saat kadar onu görürdü. Ki mi vakit de tiyatrodan çıkışında ngrar, kimsenin haberi olmazdı. Burada istedikleri gibi serbest kalabilirlerdi. Julia Tom'a orasını artık nasıl döseyeceklerini anlatıyordn: Evlerinde bir alay şey varmıs ki istemiyorlarmıs. Tom bnnları almakla onlara iyilik edermiş. Geri kalanı da dışandan alırlar rnış. Tom da heveslenmişti, kendlsinin başlı basına bir dairesi ol masını istiyormus ama, olacak şey de|ilmiş: Kirası azmış ama, Bir keresinde de, Jnlia odaTom gene de veremezmiş. Julia dayken, kilitli kapı dışarıdan bunu biliyorda. «Kirayı ben veknrcalanmıştı, dısan çıktığı varirim» dese onun ağırma gidekit de baktı o kadın tırabzanlaceğini de biliyorda. Yalnız, ona nn tornnn alıyor. Jnlia.ya yüzü öyle geliyordn ki, ırmak kıyınfi ekşiterek söyle bir baktı. sında geçirecekleri o boş, rahat Merdivende bamuna gelen yemek koknsn da Jnlia'nın gSnlttonbeş gün içinde, bir yolunu bunü bulandınyordn; çok geçme lur, oğlanın çekinmesini yenerden, o keskin güzlerine birşey di. Onnn bn işe ne kadar nedaha çarptı : Tom'an odası hiç veslendiğini görmfiştfl ya, ne ya de temiz deiŞldi. O külüstür per par yapar, «Dediğimi yaparsan deler, vırtık pırtık balı, esklbana iyilik etmiş olacaksın» dipüskfi eşya.. hepsi ona âdeta iik ye, onn kandınrdı. Bintl veriyordn. Kendi kendine: «Insanlar yap Şimdi, bakın tesadüfe, bir sfi mak istedikleri bir şey için sebep degil, bahane ararlar» dire önce Michael, hep para yatı yordn. raeak kazançlı bir is arardı ya, Julia Tom'on Taplovr'a gelme Stanhope Meydam yakınlannda sini sabırsızlıkla bekliyordu. Ne yan yana birkaç earaj almıstı. Bnnlardan beyendiklerinf kira güzel olacaktı. sababları birîik te ırmak kıyısına inecekler, 6ğ = ^ « ^ « t J ^ ^ ^ J ^ ^ ^ r ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ leden sonraları bahçede otnr» = t TLVOnES\KT malzemeleri icin caklardı. Roger evde olduğuna = < r>vxriaAv».n güre Jnlia ile Tom hiçbir saç = eüre Jnlia ile Tom hiçbir saç = i f okçu Muıa Cad. 83 Galat» tfillîjHKAK malık yapmaya kalkmıyacaklar E dı elbette; artık bu kadan da = (' T g l . 44 6 5 35 olmazdı. Ama, asafı ynkarı bö Ş (' tün gününü onuala birlikte ge S •" Rekltmcıhk 523616993 çirmek ne güzel şeydi! Julia = gündüz oynnlarına gittiği vakit 3 Tom da Rogerie oyalanırdı. 3 Cumhuriyet 17014 • i PBOF. NTMBUS1JM MACERALAR1: Hiç de Jnlia'nın umdnğn gibi ~ olmsdı. Ş Roger'Ie Tom'un birbirlerin E den pek hoşlanacakları onon ak Ş Iından hiç geçmemisti. Aralann S da beş yaş vardı, diyor dn kl ~ • daha dogTusu, bunun üzerin Ş de düsünseydi öyle derdi • «Tom = Roger'i daha pek çocuk görilr... S İyi, hoş çocuk ama, ne de olsa E gene çocuk. «Git şunu getir» ^ dersin; canını sıkınca da «Hadi E •en git oyna» diye basından sa = varsın...» = Roger on yedi yaşmdaydı. Gü ^ selce bir çocuktu: Kırmızıya ça = lan san saçlan, masmavi gözleri = vardı; ama, iste o kadar. Ne an = nesinin canlılıği, açanlığı vardı = onda, ne de babasımn yakışıklı E lıgı. Julia biraz nmdnğnna bu E lamamıstı onda. E Küçükken, Julia onnnla = sık sık resim çektirirdi, oğln o E zamanlar pek güzeldi. Şimdi ise = şaşkına benzer bir hal almıştı. Ş Pek de açır bir gBrünusü vardı E Gerçekten, öyle iylce bir göz Ş den geçirdinizroionda güzel o = larak bir, dislprlni bnlursunaz, E bir de saçlarını. E (Arkası var> ~ ^ Sahlbl NAZtME NADt * Oenel Tnyın MOdflrfl Cumhuriyel Sayısı 25 Kuruş Türklye LlraKr. Senellk 6 »ylık S aylık ANKARA BtROSU : Taaı Iglerlnl fUlen İdare eden Sorumrtı Müdür ECVET GÜREStN * • Haricl LlraKr. 150.00 80.00 44.00 Atatürk Bulvan Yener Ap. rENİŞEHtB Telelon : 12 95 44 12 09 20 12 09 66 12 57 35 * VECDt KIZILDEMİB 73 00 40.00 22.00 Fatlh Paşa Mahallesl Şeftallpeçıdl Sokağı No. 5 Diyarbakır Telefon : 10S1 • DOGü tLLERİ BtROSD : GÜNEY tLLESİ BÜROSTJ : Küçüksaat Me>dı>nı Ekiirne Ban ADANA Telefon 4550 BU B»Bet«. BAPIN AHLAK TASASI na uymayı taabbüt etmiştir ıııııııııııııtiiımııiiiiiiiiiııııııııınmmi!^ » GfuBetemlze gönderllen yaztlar konulsun, konulnuunn lade •dilmez. * tlAnlardan mesuhyet kstral olnnJ maz. Abone ve tlân tşlerl İçin zarServls) > kaydınm konması lâzımdır fm Ostüne «Abone > Tey» c hân Basan ve Yayan CTTMH U Kl YET Matbaacılık ve Oazeteclllk T A ş Cağaloğlu Haltevi Sokak No 39 41
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle