27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Isratl Tarım Kakanlıjıtun yçni bir raporuna çöre, büyiik ba? bavvsnlarda g«rülen verem hastalıfı, bu yılın sonnna kadar Israel'de ı tamanıen ortadan kaldırıfacaktır. Yapılan 85.000 testte sadecc • 0.6 « f nispetinde hastalık emaresi tesbit edilmiştir. Böyleliklt Israel, dünvannı veremden tamatnen ttmizlrntniş SJğır sürülerin* sahîp iik memleket olacaktır. Uzun araştırmalardan surırı bir grup İsraelli i)im adamı, Israel ı n ; jiineyindeki yarı kurak Lahış bölj gesinde bulunan bir çeşiı toprak ( zerrelerinin, sun'î yajjmur elde et1 mede fizikî bakımdan son dtrece f muessir birer nükleatör olduklan nı tesbit etmiştir. Nükleatör, bulutlardaki su damlacıklannın soğutulması için kullanılan bir mad dedir. Bu sahadaki teçrübelerde, şimdiye kadar «gümüş iodid» kullanılmaktaydı. TeNAvivin güne.vindeki Rabin ıf»m reaktöründe itnal edilen radyoaktif is»(»(>lar, bir grup Israelli dokt»r tarafından sıcak iktimin insan viicudu üzerindeki tesirierini tetkikte kullaıımahtadır lar. 1 Araştırmalar. Necef volünün merftezi Bter ŞebVıf» ve hrael'in Kıaıl Oeniıdeki limanı Eilat'ın civarındaki Timna bakır ma.deııierirı ! de yürütülnaektedirler. [ Bu mevanUa, kısa •miirlü sidiom, potassium ve bramin ıs»t»ı>ları bu bölgelerde çatışan işçilere Kokyryl» ler balinde verilmekte ve radyo aklif Jzleme sayesinde, yiiksek ısı şartları attında insan viicuduntııt tuz kayıpları trsbit cdilnıeMedir. Sinirlenenlere ilâc Haraç mezaf ~ Akıl erdireue aşkdsns? Küft kapm* Böytoini kıl«MMİıydı !ş or?ya şeldi Sinirlenenlere ilâç stanbulda rahat, rahat değil de, daha do;m> su, sinirlenmcden yaşamak ı>livftrsaai£, şa tavsiyemi iutlen Uinleyiniz: İîir tarilıte, Aroerikada, Hollyw»»d'un me>hur. büyiik sineto» stüdyolanndaa birüıî geıi>oruz. Miıt.'.o dedigim, hir koskoca maballe. \deta küçök çapta bir şehir. Darh, gcoişii sokaklart. uz«nlu ktsalı caddeleri, asfaMian, arnavut kaldırımları, ve bunlarııı iki yjoıncia, Afrika çöllerindeki kabile evlerindcıı, .\ew York'un gökleri tırmalıyan yüksek biualarına kadar çeşit çeşit yapıtar, barlar, dükkâalar, mağa.zalar, oleller. velkâsıl her sey var. Dedim ya. baya$ı bir şehir. Sokak *e eadde isimleri, arapçadan çınceye kadar, ber dilde yazılmtş. Kski tâbirivle «nev'i şahsıua mabsas» t»r şehir. Tivalre afişleri, lokanta ve meyhane tabelâları da öyle. Bilinen bilinmiyeıı her «,eşit harf. Isterseniz Faris buharlarınuı bir kabvesine, istersfniı, üç yüz mttre otede, bir Japuıı meyoaııesine eidin. Ama. dedim ya bu «nev'i salısına mahsus> hir şehir. Ç'ünkü, efendime söyliyeyim, dışj boyle de. içi yok. Hepsi dckor. Amerikalı, olur olmaz tilimler için, «zaklara a;itmiyor. Ctzayirde bir sokak kavgasını, yahut. Çinde bir esrar satıcısjnın yakalanışını orscıklarda çevi riyor. Işte, hiz de, tsta.nbulda. şehirde değil, bir şehir dekorunda yaşıyoruz. Hattâ, yasıyoraı da defil, vaşar çibi rol yapıyoruz. tstanbuida ne zaman, hele şu son günlerde pek çok oldu, clektrik, su, havagazı kesilse, telefon işleraese, şa olsa bu olsa. hep, yukanda kısaca anlattı^ım, Hollywood'un dekor şehriııi hatırlarım. tlaitrlarım da. az çok sükunet bulurum. Jk>«rusu bu işte, Belediyenin kabahati yok, kahah»t yine bizde. Dekorun ortasına otarmusuz da kendimiıi sabici sehirde zannediyoruz.' I koln tatbik edilememi?. Hem I paralar da faazır olduğu halde. Çünkü ycnler \e diğer elenıanlar bulunacnaını Şitndi. o şeri kalmış plân da, bu plâuuıa ekleııecek. Bu s.eneninki ise. y: üııki. ;uva. yeni yıiın ilk jünlerindeo i tatbik editecekti. Iste ne zaman haslanır. ve ne neH* rir. artıU vjrııı siz hesap edin. Benim kafam b#vlesuni almıvor. \ e yalan söyli; #** Köşe kapmaca Buray Sular Idaresi Taksim terfi y<mu... Suyunuz mu kesildi? Tabii kesi Riz kesiyoruz. Neden mi? ^'allâ, neden ol nu bi)ı»eyiz. Öyle emir aMık Idareden s Buyuruıı efendiro, Sular Idaresi... S nuı mu kesildi?... Peki, şikâyeti veriy< (Şikâyette bir bayan açar) Suyunu» mı sildi? Vah, vah. Sakın boru filân patlam» m a s u t ! Bir def» Galataya telefon edin. Evet efendim... Gaiata şubesi... Suy mu kesiMi?.. Hay aksi hay... Takat sîzin sı niz buraya b a | l ı değildir... Galiba Şişli... 1 evet Şişliye bir başvurun. Evet burası Şişli ama, sij I m o m 1 dürlüge telefon edin... Müdiirlük v»tiyeti bii, daha iyi bilir. l'rnıım miidiir beyi mi?... Niçin a n ; sanuz?... Kimsiniz?. Söyliyemez roisiniz?... kat niçiu aradıfuıızı söylemeden... Ha, suyu mu kesiWi? Bir dakilia. (Injum müdürü d' yine şikâyeti verir. Oradaki aynı bayan 1 nım) Daba deminden söyledik... Lât an maz mısınız siz?... tstediniz de cevap alama nnsa ben ne yapayım?... Elbet, su y»k ki v miyorlar... Bana ne efendim?... Not: Bu konuşmalar bir dostumuzun b şından aynen geçmi?tir ama, isminin yazılrr sını istemiyor. Hattâ, daha birçok teleion! var. Hepsini buraya geçirmeye kalksak. pe] van tefrikasına dönecek. Bu kadarı bir liîı vermeye kâfi olsa gerek. Aincrikada 35 seue kullanıldıktan sonra «eöplüğe.. atılan otomobilleıden bir kısını. Artaa islihsal. «rljk tamir probiemüu ortadan ka dırıyor ve «eskisini at, yenisini al» parolası bütiin diinyaya hâkim obnıya başlıyor Artan istihsalin yarattığı "yeni bolluk medeniyetinin,, insanı, bir kriz veya iflâs tehiikesi karşısında f f •! Biyolojik bakımdan yeni bir üstün müsiehlik „ aramyor İncelcmelere göre, bir Amerikan ailesi, yılda çöplüğe 60 ton çeşitli madde atıyor. İşe yaramıyan ambalâjlar uğruna yılda, harcanan para ise, 25 milyar dolar. Yeni bolluk medeniyetinin anlayışına her evde bir buz dolabı bulunması yelmiyor, bu bux dolabmm sık sık yenilenmesi, eskisinin çöp tenekesine atjlmaması lâzım. NewYork'ta yapılan beynelmiî Jel Film Festivalinin Dokümantfr t j Filimler ka.te£orisinde, bır tsrael | : filmi ikinciliği kazanmıştır. ;: I Kudüs'teki Israel Enformasyon • ! Bürosu tarafından hazırlanan «Öiü ;: i Denizde (Lut Gölü) Hayat» ad!ı İ ı bu filmde Lut Gölü'nden kimvevi y çıkarma faaliyetleri gös• | terilmekttdir. : | Film 14 dakikalık olup renkliı dir. i V *!» •& Haraç mezat ihliyaç baliııde, her şeyini satabilir. Mcselâ iki pantalonu varsa bir lanesini, iki çift pabucu varsa bir çiftini, hattâ svğoğa razı olup paltosunu, daba hattâi, çemleklr kalnıa.va eyvallah ıleyıp, ceketinı satabilir. Ve, bülün bunlar, ptkâlâ maıur görülür. Ama, canıı», göz salılır mı? Bir vataııdaşıınu, kfiıdisıııi «içiııie bulundii£u süv durumdaıı kurUracak parayı temin nin» ialiyene hir $«xiinü, hew de bansisiııi tcrcib ederse onu, sataeağını ilâıı edivor. llâıı d^ de*il de, «aıetelerin hava<tis suluıılartnda (hi4/ılanıun birinri sahifesinde ve rrsmi ile beraben bildiriyor. Yarın, öbiir siııı. biri çıkıp da sağ kolumu saiıyarum, yabut bir baskası, sol bacasmıı satıyornm divebilir. Filhakika, düııvanın suraıuntia. henüz ölraüsjerin. bu Uîuvlaruuu alımu ve sakatlara takıldığını, iek lük, tel»raf lerinde okuduk. Okuduk. fakat, sapasaçlam, adamlann. «liııi kolonu satılıja çıkardı^ını hlç dnymadık. Kilmem ama, hiraz avağılık tarafından, >*ni ttrtip bir «merhamet sniistimali» çibi ı«li I Böylesini kılmadıydı vrnpa Konseyind*. bijim at i$i «trafınd konuşan, Italyan delegesi Sinyör Lneiferc ya, orada bnlunan, Türk delegesi Kasım Gü İek cevap vermiş, ve kendi söyledi^ine gört çaliba Koıısey âzasını, b« hahistf, tutonrnmu zun dojru oldnfuns iknâ etmiş. Bu vaziyeti, siindem dı.şı söz alarak, Bü' yiik Millet Mecliainde izah eden Giilek dostnmuz, lit arasında «Lucifero» kelimesinin türk' çede «iblis» manaıına feldiğine işaret etmeyi de nnutmadı. Filhakika öyledir. Gervi, italyanca olarak asluuia. voban yıldııı (Aenüs) mânasına gelir, ve hundan dolayı insan ismi olarak da knllanılır ama, nedense, halk araşında «iblis, şeytan* filân demektir. Kenim merak ettigim, bijiın Kasım Gü Irh'in bu şeylanı nasıl sııstnrdıiîu. Herhalde, Knnsrye cirmcdpn evvel. mürıasip bir verde, abdest »Imif. helki 4e, bir iki rekât namaz kılrai|, ve seytanın karşısına öyle çıkmış olmalı. Cünkü, malüm ya, üstad. durnmun vaziyetine gort. buıılan ihmal etmez. F.tmosine etme> ya, bu sefer, nasılsa, resimlerini, fatoğraflarını aldırmavı unutmos olacak ki. hir hir verde çıkmadı. Hadi. Bcktaşive çöre. ah<V<îfsizi: oİBvortnuş ama, foto^rafsız da namaz olur n»n? A Tasarruflarınızı bilmediğiniz, sonu meçhul tfcarî küp içinde îşlere yatırmaya hem paranızı, hem d« itîbarmızı kaybetmenis tehiikesi her an mevcuttur. saklarsanız, küflenir ve çoğalmaz Amerika Birlejik Dcvletlebir araba, dort ytlda, ylni daha sapasağlam, kullanılma süresinin dörtte birine vannca fiyatı viçte bijre dü?üyor. On yıllık oldu mu hur daya çıkarılıyor. Daha makine ihtiyarJamadan çok önce. Bu, ihtiyarlamadan atılan ara balar. şehir kapılarında yığın lar jjibi yükseliyorlar. Târoir leri hatırdan bile fieçmiyor. Pıckard'm incelemelerine gör«, Amerikan ailesi, yılda 750 kutu konserve harcıyor ve çöp lüğe altmış ton madde atıyor. AmeJrikan ailelerinin 40 yılda tükettj|i tabii zenginlik, ener }i, ham madde dünyanın geri kalan kısırnlarında dört bin vı!da harcanana eşit. Hâlâ da ekonomi makinesi, iddialarından vaz geçmiş değil. Yeni bol luk medeniyetinin vatandaşı bir kriz ya da iflâs tehiikesi karşısında, istihlâkını, on yılda afalarının iki yüz yılda artırdıkiajı kadar artırmak zorunda. Borçlanacak, satın alacak, çöplüğe atacak. y i n e borç lanacak. Gelişmenin koşulu bu. Geçenlerde, normal müstehlikin sınjrlarını çojj iyi tanıyan bir Amerikan derfiisi şöyle yazıyordu: «Biyolojik bakımdan yeni bijr üstün tü ketici varatmak gerekiyor.» sı şart. Oaun ucuza mal olması da üretimin çoklu|una bagİJ. Bir başka deyişle: Her evde bir buzdolabı bulunması yetmez, sık sık da de|iştirilmeli bunlar. Teknik uygarlıjın garipliği burada: Üretim arttıkça kalite yükseliyor, fiyat düşüyor. Eğer 1914 Savaşından önceki gibi, otomobiller elde yapılsaydı, en basit, en küçük araba bir Rolls Hoyce'dan daha pahahya mal olurdu. Ve araha | erişilmez bir nesne olur çıkar dı. Akd erdirene aşkolsun | D « meırUeketin ne biçim kaderl var, 4«frnsn, ° artık anlaşUmaz oidu. Şu hale hakın: Qn soneden fazla bir zamanflır «plâıiMzlıktan» şikâyet ettik, durd^k. Simdi, çok şiikiir, iyi J|ötii bir plânımız oldu. H« sefer de, âdeta «plânlıhktan» şikâyete başladık. Bcs spııelik plân de|if, mübarek. bin seneük yılan hikâyesi. Bir türlii sonu ırermîyor. Evvelâ hir takım urmanlar (miitehassıslar) hir plân hazırlamışlardı. Hükümete verdiler. liUkümet harı tadilâta kalkıştı. rzmanlar. buna kı*dılar V e toptan istifa ettiler. Yerlerine (bizde uıman mı yok sanki?!) yeni uzmanlar ge|irildi. Bunlar, galiba. hükümetın de«istirdifi sevleri miinasip çördüler. Plân, ba sefer, haftalaroa, alâkalı umum mii'üirlerle eörüşiildü. Yine hiikiimete çddi. Haftalarça da, orada, yirje tetkik edildi. Ve nibayet çıktı. Ama. ciurun. Bu hüktimet dediğim plânla alâkalı Bakanlar Kurıılu. Bizim plân, şimdi hükıimetin tam tcşekküllü kadrosuna verile cek. Oradan saf salim çeçerse meclislere. Onlardan da çıkarsa. hadi tatbikata.. Ama, yine durun. Bu arada öğrendik ki, jeçen sene, yani 1962 de, tatbik edilmiş olması ioap eden ilk «jeçiei plân» ın da, hemen bemen, j İş oray» geldi G Mudanuı rolü Üretimin hiîlanması tüketi min hızına bağlı. Kimi vakit yaka silktığimiz moda ister gıyecek, ister eşja, ya da baska alanda üretimi destekliyen gö • nüllüler yaratmaktadır. Bir çırpida uzayıp kısalıveren bvr kadın modası sayısız tüketiciyi birden harekete geçirir. Şimdı erkek modası da yavaş yavaş o yolu tutuyor. Moda yetmeyince çeşit çeşit kurnazlıklar icat ediliyor. Meselâ, bir ?işe zamk alırsınız, kapağında fırçası vardır ama i ' fırçanın boyu şişenin dibine ye • tişmez, çünkü dipte kaiacak • ! zamkın ziyan olması gerek. Du . | dak boyaları öyle bir mekaniz ,' | maya uydurulmuştur ki, tüpün ; ı dibinde bir kısmı çöplüğü boy i j hyacaktır. Her adımda, tüke : ! timi destekliyen bir hiyle. ;' j ün geçmiyor ?»zetelerde süzel haherler ohnyoruz. Amcrikalılar. turitm için olnrca, Türkiyeye bol kredi acacak. Türkiyenin torirm işini Almanlar ele aldı. ttalyanlar, E*e Mhillerinde, turirm telisleri kyrmafc istiyor. tnçilterede Tttrkiyeye, kafileler bslinde, binlerce turist yollamak için çalışılıyor. Bir Fransız îirketi, Türkiyede tariıtler İÇIB lârım otellerin inşasına hanr. Ve hep böyle. Bir bakıma, Türkiyede turi»m meselesiyle, Tiirklerden başka, herkes meşsul olovor, demektir. Şimdi, bize düsen vaıife, kendimiz pek bir sey yapaınadıŞımıı» görc, hiç olmazsa, adamlann işini engellemepiek. Bakalım, ona bari, becerebilecek raiyiz? l'ç sicim kutusıı Dunün ckonomisine alışmış kı?i bu olaylar karşısında, göz lerini hayretle açıyor. Çocuklujunda ona hıç bir çeyi atma mayı ögretmişlerdi Attığı şeyler bi» gün işine yarırabilirdi. îlerde zengin olmanın tolu bu idi. Anası, babası tâ evlendikleri günden kaima eşvaları onarıp onarıp lcullanıvorlardı. Artık hiç bir işe ya ramıyan parçacıklar bile mut fakta bulaşık bezi olmaya yan.vordu. Sicim uçları bile atıl mıyordu Buniardan birinin evinde üç sicim kutusu vardı. varıyabilecek sieimler dururr 'u. üçüncüsünde Allah bilir rıeye işe yaramaz olmuş sifim parçacıklan saklanırdl. İşe yaramıyan ambalâjlar | Amerikan aileleri yalnız, işe yaramıyan ambalâjlar uğruna yılda 25 milyar döküyor. Fransular yılda bir miİyon tona yaklaşan demiri çöplüğe atıyoT lar. Şu misal ne kadar mânalı, bakınız: Bir Fransizın bir yılda tükettiği kâğıt ve kartonla kendisine yepyeni bir karton ev yapılabiliyor. Bunun incelemeleri, projeleri yapıldı da patenti alındı bile. ; ; t j J1 j ! • I • • Batılı milletlerin yaptığı gibi, hisse senedi alarak toplu yatırım faaliyetine katılırsanız en isabetli hareketi yapmış... Türk Araerikan sermayesi ile kurulmuş olan, memleketimizin en büyük özel teşebbüsü ELEKTRİK MALZEMESİNDE Hisse 1965'te imalita SenetleH, çeçinceye Fabrik* kadar sağlar dahi brüt %6 Inmettü BİR YENİLİ6İ MfDEN ŞEFMF» PLâSTİK MUHAPAZd URI IC> SiKU.il m Ereğli artttkça, Çelik hisse Sanayiinin senctlerinin kıymeti değeri de pek Ubii olarak yükselecehtir. ttmt vı LeKEie» m Ereğti Hisse Senetleri, oe Şirket htan•Verketi/tde, Bankalarda hul Menkul Kıymetler Borsasında ve Katnbiyo Üç ayn mayo Başka memjeketler daha pek İ benimsemiş değil ama Amerika'da kadın ruh haline göre tırnak boyası defiştiriyor. Üç mayosundan biri deniz için, bi : ri güne? için... îkisini de tahmin etmiş olabilirsiniz ama, i üçüncüsü ne için, bulabilir mı ; siniz?.. «Psikolojik etki» için. | Bir memleket modasında doşan biitün bu kaprisler gecike. i rek. şekıl yayılıyor. t Yukandan beri anlattıkları | mızla. varabileceğimiz sonuç • şu: Kitle halinds üretim ilkin | daha iyi ve daha ucuzun yapılmasına imkân verdi. Sonra moda şibi sunî yollarla gittikçe gelişen bir üretim yarattı. V e daire tamamlandı. EREĞLİ DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI T.A.Ş. (Strnsyest 600 MilyonTL Tssisieri 2,5 Milyar Tt) ÇELİK1 BİLYELİ jgmme ANAHTARAkümülâtör Sanayiinde kalkınma TUMBLE» MELERILE SERASEP 8UFER SATICIU «IND1N ÜCRETSİ2 Sitılmtklfdır. m Tamamtayıcı aşağtdaki menit kifidir bilgi almak kesip için kuponu gönder Ilâncüık: 9580/1242 Üretim ve tüketimin dıırmadan artnıası lâzım Anıa bu tutum anlayışı yanlış. Kaimerli yanlış bugün. Eşyalar eldp yapıiırken doğru ıdi bu, çunkıi sayıları azdı. Bu gün m^kine ıle çalışıjjyor. Ve bunun ıçin üretım durmadan artmah. Bir motor ıstenildifi gibi işlemedi mi ârızasım arayıp onarmaktansa yenne yenisini koymak daha ucuza çıkar. Araa yeni mnlnnın ucuza çıkma hisse senetlerinden satın alırsanız, tasarruflanmzı çok sağlam ve kârlı bir işe yafırmış olursunuz 1 EREĞLİ DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI T. A. Ş. >K tzmir Caddesi J\o. 13, AIS'KARA Ben de Ereğli Demir v« Çelilc Fabrileaları T. A. Ş.'nin •rcsına katılmayı dü}ünmekfeyim. 8 u hususfa kat'i bir kargr almadan onçt daba mufassal malumaf ihfiyacını duymakJayım. Bu malumntı ajağıdak adresime göndermenizi rica «derim. Dunyanın meşhur akümülâtör fabrikaları gurubu olan îsveç Tudor mümessili yiiksek mühendis SCHLE DERMAN memleketimize gelmiştir. Memleketimizde işbiriıgı halin de bulundnkları E A S Akümülâtör Fabrikasmın mevcut »esislerini modernize etmek, genişletmek ve memleketimizde henüz imâl edilmiyen istasyoner ve deniz altı tipi akümüiâtörlermae ilk def a memieketimizde imâl edılmek ü zere kurulmakta olan yeni tesislerin taroamlannıasına nezaret et mek ve biihassa yurdumuzdan akümüiâtor ihraç imkânlannı sağ lamak maksadı ile geien mütehassıs, E A S akümülâtör fabrikası 3 etkilileriyle temasa başlamıstır. Reklâmcılık 4001230 Zonguldak Amele Birliği BASKANLIGINDAN 1 Kadrosu 1100. lira oian Kontrolürîuk gorevıne İktisat. Siyasal Bilgiler Hukuk Fakülteleri ve Yüksek Ticarei Okulu. 2 Kadrolan 600. lira olan Yazı işlerı Şefliği, 500. ve 450. lira olan Yardım Sandığı memurluğu görevlerine lise ve eşiti okul mezunlarından askerliğini yapmıs racmur almacaktır. Hizmetler 5434 sayıh Kanuna tâbidir. Gösterilen kadro tutarlarını geçmemek üzcre Kontrolor ve Yazı isleri Şefine müktesep hakkının üç üst ve memurlara müktesep haklarmın iki üst derecelejri üzerinden aylık ücret verılecektir. Birden fazla müraeaat haiinde açıîacak sınavda ba=arı gösterenler tercih edilir. İsteklilerin 11.2.1963 gününe kadar belSelejriyle müracaatları ilân olunur. (Basın 134 ı 1260 BEZ TORBA DİKTİRİLECEK Kâğıthane İstihkâm Okulu karsısında bulunan Fabrikamız da ham bezden verilecek ebat dahiJindc torba bicfirüir. A;I*>;~; Jccektir. 25 1 Vr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle