22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Dencere DOSTLUKLAR... Geçenlerde dostluk ve arkadaşlık denen karşılıklı duyguları konu edinmiş bir filim gördüm. Dostlujrun sınırlarını, çoğunlukla kabu! edilmiş basit çizgilerin çok dışına kadar götüıebilen, kıiçüklükleri dışuıda bir yüceliğin hikâyesi idi. Dostlukla menfaat duygularımn birbirlerine çok sıkı ve çok karışık düğümlerle bağlandığı basit bir gerçektir. Cemiyet içindeki çeşitli münasebetlerimizi şöyle derinden derine düşünmeğe gayret etsek nerelere varırız? Bundan bir kaç ay önce, bir Fransız devlet adamı ile meshur bir sinema yıldızı Fransız televizyonunda el sıkışıp seyircilere reklâm tebessümleri dağıtmı.çlardı. O zaman çok iinlii bir yazar hatırladığım Jtadarıyla stiyle bir fıkra yazdı: İki meşhurumuzun televizyon ekranında boy gösterip el sıkışmalarmda ve etrafa acalî» tebessümler dağıtmalarmda süphesiz ki bir fevkalâdelik yoktur. El sıkmak... Bu jest hepimizin her gün tekrarladığı bir seydir. Hele değerli ve ünlii kisilerin birbirlerinin ellerini sıkmalaruıda daha da bir (azla değer arıyanlar bulunabilir. Bu davrantş program çcrçevesinde seyiıcilere de sunulabilir. Amp bana «orarsanız böyle jeylerden hoşlanmadığımı söyliyebilirim. Tabii, el sıkmanın aleyhinde değilim. Ama kinıin riini «ıkmak isterim biliyor musunuz? Tammadığım bir memleketin. bilmediğim bir şehrİnde, tanımadığım ve tanmmamış bir kimsenin elini sıkmak... Öyle ki, o tanınmamıs kinıse de ne o tncmleketi ne o sehri, ne de beni tanımış olsun... Aramızda iki insan olmaktan başka hiç bir münasebet bulunmasuı... Sadece iki insan gibi ve sadece insani duygulann en güzeliyle el sıkışalım. '• CVJ • Bu kadar meııfaatten uzak bir dostluk münasebeti üzlemek süphesiz hayal olur. Zaten karşılıklı duygularımız içindeki çesitli etkileri tahlil etmek de herkesin harcı değildir. Bir zaman, kültür ve kafa meselesi bu... Meselâ F. Paulhan'ın şu . Ratırlanna bakmız: « Bir çocuk, babasi çağırır da yanma giderse ve babasıyla bulunmaktan zevk duyuyorsa bu gidiş sevgi yüzündendir. Bir oyuncak alınacağı umuduyla gidiyorsa menfaatten ötürüdür. Eğer eğlenceli bir oyunu bırakıp bu çağırıja koşuyorsa iç güdüsii ile aldırmazlığın zararlarını hesapladığından dolayıdır. Pakat kücük, hiç bir jey düsünmeksizin sadece bu isteğe itaat da edebilir.» Dünyanuz karışık duygular ve düşiinceler dünyası... Bu âJemin içinde dostluğun ölçüleri nedir? Sanıyorum bu ölçülerin en aydınlığı. insanlar zor bir duruma düstükleri zaman gözlerinin öaünde parlıyor. Vaadler, siizler, yeminler, sadakat, himaye ve şefkat gösterileri... tTfak bir rüzgânn esitisinde mum alevi gibi kayboluveren çeşidinden iseler ne Ueğeri var? Elinde söhret ve iktidarın acır sorumunu tutan insanlar, hayatın cıDar kapı» larından geçerken dostluk imtihanını veremiyen dostlarımn, küçUklüklerini Şarlo'nun sessiz filmlerindeki «çık ve seçiklikle giilerek seyretmek zevkine erismis kimselerdir. Seyretmek zevkine... diyorum. Çiinkü sahte dostluklarla çevrili bir hayatı sürdürmek, dostlukların sahtelerini ortaya çıkaran bir hayata gögüs germekten çok daha acıdır. İnsanlar bazan ömürlerinin bir kesiminde bir maskeli balonun geee yarısında yasarlar... Maskeler düjtükçe... suratlar meydana çıktıkça... CÜMHURİYET Nüshası 25 Kuruç Türklye Harlcl Llra Kr. Lira Kr. 7S.00 190.00 40.00 80.00 22.00 44.00 Batan vt Yayan Cumhurtyet Matbaacıhk v« i'GszetcdMk Törfc,ı Anonim, ,ÇJrketl Cağaloflu Balkevl Sokak No. 3941 Sahlbl Senetik e «ylık 3 aylık NAZİME NADİ Vıxı lşlerfnı flllen ldare eden Mesııl MUdür VECDl KIZILDEMİR ANKARA BÜKOSO : Atatürk Bulvaıı Yener Ap.YenlşeMr Telefon: 12 95 44. 12 0» 20, 12 09 66, 17 S7 35 İLLERl MERKEZ BÜROSU: laöfitl Caddesi tşmen Han Dlyarbakıı Tdelon: 10«l • GCNEÎ llLEKt MERKEZ BÜROSÜ : KOçüksast Meydanı Edlmt Hanı Adın» Telefon: 4990 ÛOdV Gazetemlze gdndertlen yazılsr konulsun, konulmajın lade edllmez. tlânt»rdan meıuliyet kabul olunmaz Abone ve llân lîlerl lçin, zarttn üstöne «Abone» vcy» «tlân Servisi» kaydımn konmuı lazundır. * BU GAZ£TE BASIM AHLAK YASASINA ÜYMAYI TAAHHÜT ETMtSTtR. «Tartışmayı her sustorma toryaların en korkuncu da egreti. I «... Bir fikrin sunturulmasındaki bir yanılmazlık taslamadır» şekilci bir demokrasi kalıbı içine : asıl fenalık, onun insan ırkına, > a i şayan nesle oldotn kadar, gelecek saklanır. Stuart Mill Demokrasiyi bir takım şekil ve i nesillere karşı da bir haydutluk Olayların bizde nasıl tersine iş kalıp oyunu zannedenlerin, bu olmasıdır. Bo hal, o fikrin tarafi Havalann bozması ile birlikte i fırınların önunde kuyruklar gorun lediği ve batı kavramlarının na memleketl, nerelere kadar götür tarlarından çok, ona iştirak etmi meye başlamıştır. Bunu fırsat bi sıl kabukta kaldığı düşünce hür düğünü yakın olaylar bize göster yenlere karşı bir soyguncoluktur. len bazı fırıncılar, eksik gramajlı riyetine indirilen son darbelerle mektedir. Eğer fikir doğru ise, insanlar, yan ekmek çıkarma yoluna sapmışlar bir daha ortaya çıktı. Düşüncenin düşünce ile savunu lış olanı doğru olanla değiştirmek dır. Durumu önlemek için şehre Bundan önceki makalemde, yü lamadığı hiç bir rejim demokratik imkânından yoksnn edilirler. Eğer bol ıniktarda un verilmiştir. Buna rürlükte bulunan Anayasamız hak olamaz.. yanlış ise, doğru ile yanlışın çar I rağmen az ekmek çıkararak fırsat kında, 27 Mayıstan sonraki düşünpışması neticesi, hakikatin daha Ne diyor Anayasa: tan faydalanma yoluna kaçan beş celerimi belirten bir yazı parçası«Herkes düşünce, kanaat hürri : canlı bir tesir yaratmasını elden fırıncı hakkında koğuşturma açıl na dokunmuştum. j kaçırmış olurlar (1)» der. yetine sahiptir.» mıştır. j önemli olanın hukuk formülleri Diyelim ki bu düşünce ve kana ! Fikir hürriyeti üzerine yapılaBelediyenin elinde 15 günlük olmadığına işaret etmiştim. atler toplumun zararına kullanıla t cak siyasî otorite baskısının h buğday stoku bulunmaktadır. Bu• sızlığını da şu yolda açıklar: Şimdi Anayasamızın 20 nci mad maz. Bir düşüncenin, toplumun za i «Hükümet nüfnzn ile ortadan na paralel olarak her gün stoklar desinde «düşünce hürriyeti» hak rarına veya Jaydasma olduğunu ı kaldırılmasına artırılmaktadır. Öte yandan Beleteşebbttı edilen kim tayin edecek? Kanunlar mı? diye, vatandaşlardan, ihtiyaçların kında hazırlanan formüle bakahm: Evet. öyle ise bir kanunun haklı fikir, olabilir ki, doğrudur. Ona «Herkes düşünce, kanaat hürridan fazla ekmek almak suıetiyle ve doğru olabilmesi için fert ve ortadan kaldırmak ittiyenler, pek suni bir ekmek darhğına meydan yetine sahiptir; düşünce ve kana zümre çıkarlarmın üstünde, toplu tabiidir ki onun doğrulttğnnu inatlerini söz, yazı, resim ile ve başverilmemesini istemektedir. kâr ederler, fakat bu baskıyı yaka yollarla tek başına veya toplu mun faydasını ve düzenini koru ; panlar yanılmaz değildirler. Onlaması şarttır. Bu da: olarak açıklayabilir ve yayabilir. 1 Kanunlar, kanunları uygu : rın meseleyi bütün insaniyet namı tgiltere ve Almanyaya tiftik Kimse düşünce ve kanaatlerini a layanlarm iktidarını sağlayamaz. na kesip atmaya, ve diğer her şah çıklamaya zorlanamaz.» ihraç ettik 2 Kanunlar, kanunları uyguia si yargı gücünü kullanma imkân Bizim Anayasamızda ifadesini yanların çıkarlarına âlet edilemez. larından yoksun bırakmaya yetki Geçen halta içinde limanımızdan tngiltere ve Batı Almanyaya 1 mil bulan bu prensiplerin, batı Anaya3 Kanunlar fert ve zümre çı leri yoktur. Bir fikrin dinlenmesini, siyasi otorite bunun yanlışlığıyon 257 bin lira değerinde 70 ton salarına geçmesi için nasıl çetin karlarmı koruyamaz. bir fikir mücadelesi yapıldığını bitiftik ihraç edilmiştir. Prensiplerinin varlığı ile müm na emindir diye, reddetmek, onlaliyor muyuz?. rın jözünde kesin olan bir şeyin kün olur. Bu ihracat, geçen yılın sonunda mutlak kesinlikle aynı şey olduğuBunun arkasında dört asırlık bir Bir siyasi iktidar, geliş tarzı ne nu sanmak olur. Tartışmayı her yapılan satışlar olup geçen hafta mücadele, sürekli fikir şehidi ve olur?a olsun, eğer bunları gerçeksevk edilmiş bulunmaktadır. susturma bir yanılmazlık taslamanihayet kanlı savaşlar var. leştiremezse, bunlara saygı gös dır (2).» Yüksek fiyatla odun satan Fikir hürriyeti için yapılan bu termezse, o iktidar bir halkın ik5 oduncu yakalandı mücadele, ancak çok sonra, bir çok tidarı olmaktan çıkar. Çünkü halHangi fikrin memleket yararına Yüksek fiyatla satış yapan beş memleketlerde politik hak ve hür kın faydasını, fert ve zümre çıkar ve hangisinin memleket zararına oduncu daha dün yapılan kontrol riyetlerin vatandaş kütleleri içine larmın üstünde tutmıyan her ikti olduğunu kesin olarak bümeden da yakalanmıştır. Para cezası ve sızmasına, demokratik düzenin ku dar halka ihanet etmiş demektir. düşüncenin üstüne yürümek, hele Bir kanunun haklı veya haksız bizim toplumumuz için, çok zararh rilen oduncular, yüksek fiyatla sa ruluşuna, parlamanter rejimlerin ve tehlikelidir. Kim memleketin tış yapmaya devam ederlerse ruh doguşuna sebep olmuş; ve ancak olduğunu ne ile anlayacağız? Bunu anlamak için mületler, bü kurtuluş yollarını kesin olarak bilsatlarının iptal edilmesi cihetine ondan sonra halk oyunun, politik kuruluşu düzenlemesi, çeşitli sos tün kanunlara temel olmak üzere. diğini söylerse, yalan söylemiş ogidilecektir. yal sınıfların politik hakları bahis «Anayasa» ları ölçü olarak almış lur veya kendisini aldatır. Battaniyelerimiz dış piyasa konusu edilmiştir. lar; ve «Anayasalara aykırı kaMill, «hürriyet» hakkındaki bu kitabını 1858 yıllarında yayınlalarda rağbet göriiyor Bizde fikir hürriyetinin en ufak nunlar çıkarılamaz» demişler. «Anayasalar» haksız olamaz mı? mıştır. Kitapta. genel olarak. hürSon senelerde battaniyelerimiz bir temeli dahi aulmadan, bunun riyet, insan şerefinin, insan haysidış piyasalarda çok rağbet görmek savaşı yapılmadan, tam tersine, en Olur. Bu yüzden her «Anayasa», yetinin bir parçası olarak ele alıntedir. Bilhassa tsviçre ve lngiltere güç başarılmış olan politik kalıp haklı olup olmadığını kontrol et mıştır; siyasî otorite karşısında fer firmaları bu yıl memleketimizden lar önce düşünülmüş, bütün hür tirmek için ferde fikir hürriyetini din mutlak bir düşünce hürlüğü tanımıştır. daha fazla battaniye almak için te riyet ve istıbdat mücadelesi; «KaFerdin düşünce ve kanaat hürri savunulmaktadır. nunu Esasi» nin uygulanmaması, şebbüse geçmişlerdir. Biz ise bir deneme ve arama Meclisi Mebusanın kapatılması gi yetlerini garanti altma alamıyan Diğer alıcı memleketler arasında bi olayların üzerine kurulmuştur. bir Anayasa, yürürlüğünü kaybet devresindeyiz. Neyin doğru, neyin Isveç, Amerika ve Lübnan bulunyanlış olduğunu henüz bilmiyoruz. Batı dünyasına hürriyet ve de miş bir kanundan farksızdır. maktadır. Bir fikri, toplum yararlarını dü Bu bakımdan bizde düşünce hürmokrasi hocalığı yapan tngilterede Geçen yıl Istanbul limanından dahi, politik hakların tam bir şe şünerek baskı altına almak dahi riyeti. korunmaya değil, teşvik emuhtelif memleketlere yapılan bat kilde gerçekleşmesi, çok yakın bir bir zulümdür. Çünkü insan oğlu dilmeye muhtaç. Başkalarının fitaniye ihracatı 215 bin lirayı bul tarihe aittir. nun doğruyu bulmak için tek mü kirleri içinde debelene debelene muştur. Geçen yıla nazaran artış racaat ettiği ölçü düşüncedir. Ür kendi gerçeklerimizi unutmuşuz. Bizim Anayasamızda, fisebilillâh, kütülen düşünce, bütün görünüşle Bilgiyi skolastik bir hâfıza haline °/o27 nijpetindedir. bol bol bahşedilen siyasi haklar rine ve bütün umumî kanaatîere i getirmişiz. Oysa ki, bugün topludan sadece bir tanesini elde etmek rağmen, doğru olabilir. însanhk | mun dertleri, bizi onları düşünmeBir kız öğrenci koma için, batıda, ne çetin savaşlar ya tarihi bunun çeşitli örnekleriyle ' ye, çözümleme çareleri bulmaya halinde bulundu pılmıştır. Her kazanılan hakkın ar doludur. Bütün peygamberler, için ! dâvet ediyor. Toplum bizi. düşünŞişl.i Halâskâr Gazi Caddesi 131/ kasında cildlerle düşünce, derin ve mediğimizden dolayı sorumlu kılı3 sayıda oturan Nadya Sanaviç ön köklu bir hürriyet inancı vc sır de yaşadıkları top'.uma, alışık oli yor. Bugün artık düşünme hürmadıkları fikirlerle gelmiş, zulüm : ceki gece yatak odasında koma ha sılmaz bir fikir cesareti var. görmüşlerdir. Gerçegi söyleyen bir Iriyeti, bizim için bir hak değil, bir îinde bulunmuştur. Fransız Kız Liöldürülmüşlerdir. ; vazife ve sorumluluk konusudur. Her zaman tekrarlarım, hürriye çolc kimjeler sesine giden 16 yaşındaki öğrenciBunu, kendi kişiliğimizi tamamlanin fazla uyku hapı aldığı ve bu ti sevmek, hürriyete dayanmak Tarih düşünceye baskı ve zulüm mak kaygusiyle değil, Türk millesebeple komaya girdiği anlaşılmış güç. Hürriyete, hem de hürriyet yapanların utançlariyle doludur. tinin mutluluğu için savunmaya tır. Amerikan Hastanesine yatırı lerin temeli olan düşünce hürriHele memleketimiz gibi henüz mecburuz. lan Nadya müşahade altına alın yetine yer bırakmıyan bir rejim, düşüncenin sancılarım duymamış, mıştır. Genç kızın intihara teşeb pdı ne olursa olsun, istibdadın ken başkalarının fikirlerini tekrarlaBir memlekette demokrasinin büs etmiş olması ihtimali üzerinde ditidir. Bunu ister bir şahıs, i« mayı düşünce saymış bir ülke ölçüsünü seçim meydanlarında, ter bir zümre yapsın netice daima de, bazı fikir kımıldanmaîanna, halk oyunu çelmek için atılan parie durulmaktadır. aynıdır. bir zulüm devrinden miras kalmış lavralar değil, fikir hürriyeti tâyin Karısını bıçakla yaraladı Halkın iradesiyle kurulması dü kanunlarla karşı çıkmak, zulüm cder. Ortaköy Eskitürk Caddesinde o şünülen siyast teşekkül, yani de görenlerden ziyade millete ve (1) Stuart Mill: On Liberty, saturan Remzi Çor, önceki gece dar mokrasi, meşruluğunu yalnız ve memlekete kötülük etmek olur. tngiliz filozofu Stuart Mill, dü hife: 31. gın bulunan eşi Sabahat Çor'un yalnız düşünce hürriyetine dayan(2) Stuart Mill: Adı geçen eser, yanına gitmiş ve barışmak istemiş dırır. Çünkü insanlığa doğru yotu şünce hürriyetine yapılan baskıyı sahife: 31. tir. SabahaJ kocasını kovmuş ve ancak yine insanın hür düşüncesi şöyle anlatır: eve sokmak istememiştir. Bunun açar. Bir düşünceye baskı yapmak, üzerine Remzi, yanında taşıdığı bı o düşüncenin doğruluğundan kork çağı ile karısına saldırmış ve ka maktır. Yanlış bildiğimiz bir düpı önünde bıçaklamıştır. Yaralı ka şünceye niçin ve ne sebeple baskı dın llk Yardım Hastanesine yatı yapalım. 11 Ocak 1963 günü kaybettiğimiz ailemizin büyüğü, kıymetli rılmıştır. Olaydan sonra kaçan saDüşünceye baskı yapanlar, her eşim, sevgili babamız nık dün sabah yakalanmış ve hak şeyden önce, bunu kimin nam ve kında koğuşturma açılmıştır. hesabına yaptıklannı açıklamahdırlar. Diyelim ki bunu en genis 6000 lirhk çek çalındı anlamda halk için, halkın faydası Kızıltoprak Bağdat Caddesi 193 için yapmaktadırlar. Halkın faykısa süren hastalığmın devamınca insanca ve fedakârca yardım sayılı eve hırsız girmiştir. Balkon dasının mutlak iktidarı ellerinde ve ilgisiyle tıbbın her türlü imkânını sonuna kadar kullanan kapısından içeri giren bilinmiyen tutanların inhisarında olduğunu muhterem Doç. Dr. TARIK MİNKÂRt'ye ve hastamızı yorgunsanmak her türlü zümre diktatorhırsız 6000 liralık çek, 1150 lira paluk ve uykusuzluk nedir bilmeden, insanüstü bir gayretle takip yasının tipik görünüşüdür. Diktara ve bir de pantolon çalmıştır. eden Dr. SALİH OSMANOGLU, Dr. BAHATTİN TARDIMCI, Htrsızın çekie para almaması için Dr. NECATt ATDINEL'e; Haseki Hastanesinde kaldığı sürece çekin verildiği ilgili bankaya duyakın ilgilerini gördüğümüz Başhekim Doç. Dr. MANSUR SArum bildirilmiştir. Ayrıca polis TIN, Dr. MVSTAFA ONUR, Dr. ATA TOPALOGLU, Dr. MUtahkikata başlamıştır. ZAFFER ERTEM ve diğer hastane hekimlerine; defalarca geleVF.DIA SARIKEY rek yardımlarını esirgemiyen Prof. Dr. REŞAT GARAN ve Dr. Kaçak et satışları artıyor BÜLENT BERKARDA'ya ve Tedavi Kliniğinin bütün Doçentile leTİne, Çocuk Kliniği Doktorlarına, 3 üncü Cerrahi Kliniğinin Et iiyatlarınm yükselmesi i\e AI..1 YÜKSEL, ZEREN bütün mensuplanna, Anesteziyolog Dr. NİLÜFER ARAS ile en birlikte kaçak et satışları artmağa Nlşanlandılar acılı dakikalarımızda bizi yalnız bırakmıyan Dr. RANA KARbaşlamıştır. Dün yapılan kontrolTAL'a; cenazeye katılan, çelenk gönderen, bizzat ziyaretimize larda Zeytinburnunda 12, Beyoğ17.1.963 lstanbul gelen ve mektup, telgraf, telefonla acılarımızı paylaşan pek kıylunda 18. Şişlide 24 kilo kaçak et metli dostlarımıza, candan ilgileriyle bizi minnettar bırakan ele geçirilmiştir. Etler muayene Sayın Maliye Bakanı FERÎT MELEN'e ve hastahğının başlangıiçin mezbahaya gönderilmiştir. KaCumhurlyet 829 cından itibaren her an yanımızda ve yakınımızda bularak, çak kesim yapan ve satanlar hakunutulmaz dostluğunu gördüğümüz Sayın kında koğuşturma açılmıştır. Fırıncılar sun'i ekmek sıkıntısı yaratmaya başladı Sehir =haberleri CUMHUKÎTET 18 Ocak 1963 tııtıın.ıııınıııııınnnnııı DÜŞÜNCELER GÜNÜN KONULARI Düşünce hfirriyeti Yaxan: Cahit TANYOL Yargıtayııı yeııi httviyeti Yazan: Hâkim Tuğamiral Fahri ÇOKER As. Tar gıtay Başsaveısı 9 Temmuz 1961 tarihinde halk temyizen incelemek üzere bir (Dioyuna sunularak kabul edilen T.C. vânıTemyiziAskerl) kurulmuş, bin Anayasasının 141. maddesiyle; As başı ve daha üst rütbede subay keri Temyiz Mahkemesi, Askeri veya general ve amirallerden dört, Yargıtay adiyle, Yüksek Mahke Müşaviriadli ünvanım haiz humeler arasındaki şerefli yerini al kukçulardan üç olmak üzere yedi mış bulunmaktadır. Anayasanın kişiden ibaret olan bu temyiz hetesbit ettiği esaslara göre yeniden yetinin teşkilâtı, sonradan 6 ekim düzenlenen, Askerî Yargıtayın ku 1332 (1916) tarihli geçici kanun ile ruluşu hakkındaki 4 aralık 1962 ta genişletilmiş ve yeni esaslar korih ve 127 sayılı kanun 12 aralık nulmuştur. 1962 tarihli Resmi Gazetede yayınBu kanunda, Temyiz Heyetinde lanmak suretiyle yürürlüğe gir yapılacak inceleme, yargılama usumiştir. Kanunun 1. maddesinde; lüne veya ceza kanunlan hükümAskeri Yargıtayın bir başkan, bir lerinden veya hukuk esaslanndan II. başkan, bir başsavcı, bir baş münhasır olduğu takdirde kurul, savcı yardımcısı ve yeteri kadar dört adli ve üç askerî üye ile ve başsavcı yardımcılariyle dört dai diğer işlerde ise dört askerl ve üç reden mürekkep olacağı ve her dai adli üye ile toplanıp karar vererede bir başkan ve yedi üye bulu ceği ve deniz kuvvetlerinin özelnacağı, bu teşkilâtın Millî Savun liklerine ait dâvalarda asker üyema Bakanlığı kuruluş ve kadrola lerin üçü deniz subayı olacağı berında gösterileceği belirtilmekte, 2. lirtilmekte ve temyiz usulüne ait maddede; başkanların, 3. maddede geniş hükümleri kapsamaktadır. ise üyeler ve başsavcının seçimi DivanıTemyiziAskeri 30 haziran bahis konusu edilmektedir. Bu maddeye Anayasanın âmir hükmü 1336 (1920) tarihli bir kararname ne nazaran Askeri Yargıtay üyele ile ilga edilmiş ve görevleri Harriyle başsaveısı hâkimlik niteliğine biye Nezaretindeki Adliyei Askesahip, kırk yaşını bitirmiş \e en riye Dairesine bağlı olarak teşkil az on yıl askeri hâkimlik veya as edilen, dört subay ve iki sivil hukeri savcıhk yapmış kimseler ara kukçu üyeden ve bir müddeiumumi sından Askeri Yargıtay Genel Ku ile iki müşaviriAdliden mürekkep rulunun üye tam sayısının salt ço bir kurula havale olunmuştur. Hağunluğu ile boş yerin üç misli ola kikati halde, bu tarihten önce 23 rak gösterdığı adaylar arasından nısan 1920 de Ankarada Türkiye Cumhurbaşkanınca seçilecek, baş Böyük Millet Meclisi Hükümetinin kanları, üyeler kendi aralarından teşekkülü ile bu kararname, sadece Istanbjlda ve Damat Ferit Hüküseçeceklerdir. metinin idaresi altındaki bölgelerde hüküm ifade etmiş, esasen kısa Sözü geçen kanunun geçici 2. bir zaman sonra Damat Ferit Hümaddesine göre, bu kanunun yü kümetinin yıkılması üzerine yerine rürlüğe girmesiyle 1. maddede ya jgeçen Tevfik Paşanın sadareti sızılı dört daireden iki dairer.ın ku rasmda kabul edilen 10 kasım 1920 rulması şart olup diğer iki daire tarihli kararname ile yukarıda ki yıl içinde kurulacağı, geçıci 3. bahsedilen heyet lâğv ve Divanımaddede ise, Askerî Yargıtayda TemyiziAskerî hakkındaki 1332 tabu kanunla kurulan daireler için rihli geçici kanun tekrar yürürlünoksan olan başkanlarla üyeler ve ğe konulmuştur. Bu divan da 20 başsavcının seçiminde, seçim tari mayıs 1338 (1923) tarihli 237 sayılı hinde var olan II. başkan, adli ü kanunla kaldırılmış ve bir başkan yeler ve başsavcı Askerî Yargıtay ve dört üyeden ibaret yeni bir üye tam sayısı olarak kabul edil (Di vânıTemy iziAskeri) kurulmuş diği için, derhal kurulması kanun tur. Bu divanın başkan ve iki üyecabı olan iki dairenin noksan altı si binbaşı ve daha üst rütbedeki üyesi için 14 aralık 1962 tarihinden subaylardan, diğer iki üye de Tem tibaren seçimlere geçilmiş ve Ge yiz Mahkemesine üye olma nitelinel Kurulca, boş yerin üç misli ğine sahip adliye mensuplarındanolarak gösterilen adaylar arasın dır. Ayrıca asker ve hukukçu âzâ dan, Sayın Cumhurbaşkanınca, bu mülâzimleri ve bir müddeiumumi altı üye ayrı ayrı seçilmiştir. Bun ile yardımcıları mevcuttur. dan sonra başkanlar ve başsavcıBu son divân da 22 mayıs 1930 ntn seçimleri yapılmış ve bunlar da belli olmuştur. Bu şekilde, As tarihinde kabul edilen 1631 sayılı keri Yargıtay, kuruluşundan yarım Askeri Muhakeme Usulü Kanunuasır sonra, büsbütün başka bir hü nun 284. maddesiyle kaldırılmış ve vıyetle tarihi görevine devam et bu kanunla. bugünlerde tarihe kame yolundadır. ! rışmak üzere bulunan Askeri Temyiz Mahkemesi teşkil edilmiştir. Askeri Yargıtayın dünü ve bu ' Askeri Temyiz Mahkemesi iki daigünü arasındaki kuruluş farkım reden mürekkep olup her dairede belirtebilmek için kısa bir tarihçe üç aakeri ve iki adli üye mevcutsini yapmak fftydall olacaktır. 1253 tur. Kıdemli askeri üye daireye 1837) safer basımlı (Kanunnamei başkanlık eder. Ayrıca Kor • OrCezal ile ihdas edilen (Divanı Te general rütbesinde bir I. başkan resnüs) leri. fonksiyonuna göre bir ve Tüm. , Korgeneral rütbes.inde temyiz ve istina? mercii olarak ka bîr II. başkan ve adli üyeler arabul ve mütalea mümkün iee de sından Millî Savunrna Bakanınca divanı harblerden verilen ~lıü seçilen bir müddeiumumi ve yarkümlere ait mazbatalar, ceza mik dımcıları, asker ve hukukçu âzâ tarına göre ya (DârıŞurayıAskeri) mülâzimleri vardır. 8 eylul 1960 taveya (Muhakemat Daireleri) nde rihli 78 sayıh kanunla, II. başkanın adli üyeler arasından M. S. B. nca ncelenip duruma göre hüküm ya seçilmesi kabul edilerek, dairelefesih veya tâdil veyahut da tasdik rin vazifelerinin tanzimi ve kazai olunurdu. Bahsi geçen kanunu kal işlerin taksimi As. Hâkim olan II. dıran 21 şevval 1286 (18891 tarihli başkana verilmek suretiyle I. baş(Askerî Ceza Kanunnamei Hüma kan, temsil ve idari işlerin yürüyunu) ile divanıharblerden verilen tülmesi ile görevlendirilmiştir. hükümler, derecesine göre müfrez fırka ve ordu meclisleri ve yine Yeni Anayasa ve son defa kabul DârıŞurayıAskeri'de Bahriye'de edilen 127 sayılı kanunun tatbikatı Muhakemat Dairesinde incelendik cümlesinden olarak, 50 yıldanberi ten sonra infaz edilmekte iken hukukçu meslekdaşlarının yanında 1296 (1880) yılındaki askerl tensi şerefli vazifeler ifa eden asker ükat sırasında fırka ve ordu mec yelerin son temsilcileri Askeri lisleriyle Şura kaldırılmış ve adlî Yargıtaydan ayrılmakta ve bu görevleri fırka ve ordularla seras Yüksek Mahkeme, tümiyle askeri kerlik makamında teşkil edilen hâkimlerden kurulmaktadır. AskeMuhakemat Dairelerine havale rî Yargıtay ve Askerlik Adliyesi olunmuştur. îlk defa, 24 mart 1330 mensupları, asker başkan ve üye(1914) tarihli geçici kanun ile, di lerin hizmet ve hâtırasını ilelebet vanıharblerden verilen hükümleri muhafaza edecektir. llllllllllllllllllllllllllllllll TEŞEKKÜR M. ŞUKRÜ BİRGiU'n.n l BÜYÜK FIRSAT Levent'te, Eczacıbaşı fabrikası bitişiğinde, (Squib) fabrikası karşısında, Büyükdere aıfaltı üstünde, cephesi (43) metre olan (17,000) küaur metrekare arsa üzerindeki dört bloktan mürekkep (1200) metrekare fabrika binalariyle birlikte satılıktır. Her sabah on ikiye kadar müracaat. (44 93 93). OCAK 18 SABAN "12 | s Y.ıtsı c BORNOVALIBATTANIYELERÎ R e k l â m c l ı k 262 840 • V. E ] 8.21(13.24 15.53 18.08|19.44 İ s 6.33 ÇtÇEK ATAGÖK ile OÖUZ BAŞYAZGAN MEHMET şükranlarımızı arzederiz. KAVALA'ya I t Evlendller Hilton Şadırvan 17.1.1863 Cumhurtyet 832 12 1 4 7 1 7 9 4 7 12 °°l Î İ S I H L VNI ıııııııııııııııııiMiıııııııııiHiıııııııııııiıiıııııııııııııııııııııınııııııtııııııııııııııııııııııııifiııııııııııııııııııııııııııifiıııııifiııııııııiıııııııııııııııııııııir/^ ICüMHURİYET'in Tefrikasn 4 0 î dardu. Göğsü sıkışıyorda, fır E lamak, kaçmak İstiyordu. Hal = bnki yerlnden blle kıpırdama E dan karşumdaki kapıya bakı E yordu... Nihayet kapı açıldı. Sa E ra glrdl İçeri... Tflzü blraı dü = zelmişti. = Rengl de blraz yerine gelmiş E ti. Sade göılerl hep eam gibi E idi, fena bir bakışı vardı... Ha E li de tert, kararlı ve heyecanlı = idi. E Hlkmetle konuştum nlha E yet, dedi. Vaziyetl anlattım. O E tomobilt için kızmadı pek.. Bi = zi merak etmiş daha ziyade... E Sana da geçmiş olsun dedi. E Semranın bir şey sSylemesine E vaklt kalmadan kapı vuruldu. E Kadınlarm ikisi birden «Giri E niz» dediler. = Haluk görflndO, Semraya dof E ru llerliyerek; E Evvelâ slzden ozflr dile = rim, dedi. Mflsaadenizi almadan E bir doktor getirdlm. Daha ev E vel gelen de çok lyl bir mflte E hassıstır. Fakat bir de operatSr E erörsün dedlm. Bana kızmadınıı ya... Hayır, Semra kızmamıştı... önfinde hediye kutulan açılan hir bayram çocuğu gibi sevinmişti. Doktor ne diyecek diye helecanlanmadı bile. (Arkatı rar) Adamın bakışları, rüyasında yüzünde dolaşan tıcak nefes. dudaklarıııda hissettiği hafif puse... Sanki ilk aşk puessi idi bu... Çıldırıyor muynm ben, diye düsündü. başımı vurdum da sapıttıra mı? Elini başına götflrdü. Buz ke> sesi başmda idi. Birden uyumadan ona başından attığını hatır ladı. Sara gene fırtına gibi girdi içeri. Saramn içi blraz rahatladı. Fakat telefon etti mt diye soracağına gayri Ihtiyarî: Ben uyurken sen geldin mi boraya... Buz kesejlni başıma «en mi koydun? diye sordu: Sara evvelft şaşırmış gibi: Gelmedim dedi, sonra sinipli, saçmalam», sen uyumadan da buz kesesi başında idi, diye söylendi. Semra kızardığını hisıettl, Sa ra gdrmesin diye başını çevirdl. Demek Haifik odaya girmis, bnı keseslni başına koynraştn. $a halde... Şa halde rüya de ğildl... Kendinl toplamaya çalı•arak: Telefon ettin mi bari? diye sordu. Hayır, telefon yoktu. Saramn ıesi yabancı geldi Semraya, öyle değişık, öyle donuk bir aesti. Başını çevirdi ona baktı, yüzü de dejişmişti, yiitri kireç gibi olmuştu, gözleriyse eam gibı parlak ve sabitti. Ne oldn? dedi Semra. Hiç... Nasıl hiç. Korknnç bir hayalet görmüş glbigin. Ne gördün içeride... Ne vardı? Frankestayn . Gönlfln oldn mu şlmdi? (Isterlk kahkaha larla gfllmeye başladı, sonra kendi kendlne «öylenir ?ib'). ne budala imişim. vârabbi ne budala imişim... dlyordu. Semra büsbfîtün meraklanmış tı, âdeta yalvardı: Kuzum Sara, söyle ne oldu, ne budalaymışıro diyorsun? Neden budala olacağım, şey... Telefon... lclefon nerede olacak, muhakkık banyodadır. Beyefendi banyosanu yaparken konuşmuştur, orrıria kalmıştır... Ben de nerelerde arıyorum... Gene o isterik kahkahalarla çülmeğe başladı. Ve bu sefer karyolanın karşı tarafına gelen kapıyı açıp çıktı dışarı. Semra fena halde sinirlenmişti. öyle sinirlenmişti ki, lendıni tatmasa Saramn arkasınrian koşacak, omuzlanndan yakalayıp sarsacan. «Söyle söyle ne gördfin, bi' kadın mı sak Iı idi yoksa odad»» diye bağıracaktı . Hayır, saçma, Sara saklı bir kadın gördü diye bu hale gelmezdi. Pekı ne olabllirdi? Anlıyamıvnrda. muhakkak olan bir şey vanı ona söyletemiyeceçi idi. Kadının kötü bir maksadı vardı. adamın evinde, servetinde EÖZÜ fcalmıntı. Bir şeyler yapmak. olı seyler koparmak istiyordu. Ne vapalıi S m n o . l HUjmerk^ Numar. 1 KeUme ^ıııııınımıııııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııiMiıııııııııııııııııııııııııııııı ııııııııııııııııııııııııııııııııtııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı.^ Faal 441, 8U
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle