Katalog

l Dencere IK1 CUMHURÎYET 27 Eylul 1962 Çsfte kavrulmuş Halk Partisi içindeki son kaynaşmalar gazetelerde büyük pnntolarla jer alryorlar. Denijor ki: «Halk Partisinin tâviz poiitikası, gajri raemnunların sayısmj çoğaltıyor.» «Parti saflarında jeni bir muhalefet grrupu bujümektedir» «İsmet Paşanın verine jeni bir genel baskan aranıyor.o Okudukça {rulunısuyoru/. Bi/e kalırsa. Halk Partisinde bir muhalefetîen değil. anrak bir muhalefet istidadmdan soz açılafcilir. Hani bir tonlantı da bir şairder bahsedilirken: Gencliğinde çok ?a\ıf \e nahifti. Doktorlar kendisinde verem istuiadı gormüjlerdi .. demisler. Orada bulunan Sıi!eym<tn Nazif: Yaaa . diye lâfa kansmıs, demek ki hazrette verem bile istnlat halinde kalnııs Banun gibi, bizim Halk Partimizde de her sey bir parçacık istidat haünde jrnruiüp sonra kavrıılur. Ne Avni Doğan'm bir iki sert cıkışı, ııc bunım sağında solunda gbrülen hafif muhalefet eğilimleri ismet Paşa amı etmeden uç veremez. \e partije her.zejen bu tek siyasi partimi^rien doğaoak hic bir cereyan artık onun kaderini değisti'ecek kuvverte değildir. Bu kaderin avuçlarında ise IMın bir talihsiziik rizgisinin yakın geçmişten jakın geleceğe dnğru uzandığını goriıjoruz. Gerçekten de Halk Partisi talihsiz bir partidir... Çünku sırtında b'r Diinja Sa\asının ağıılı£ını ve bir sürü devrim kanunıınun hrKnutsU7İtı~i'nu tfisır Halk Partisi talihsiz bir paıtidir .. Çıinkü yakın tarihimizde çok öncmli tesirler yaratmıs olan «Dış Yardımlar» onun mnlıalefet devirlerine raslar. Halk Partisi taübsi/ bir oartidir... Cünkü srprî kuvvetlerden oy kaybedecek kadar devrimci srörünmek zorundadır. Halk Partisi taühsiz bir partidir Çünkü ileri kuvvetlerden oy kaybedecek kadar muhafazakârdır. Halk PartİM taühsiz bir pariidir . Çünkü bünyesinde hem tek partili rejimin, hem çok partili rrjiminin kusurlınnı hastalık derecesinde taşırVe Halk Farti'i talihsiz bir partidir. Çünkü tek parti de\ rinde kudrelli vc genç lideri Işmet Paşa ıle gercekleşüremediği kalkınma dâvasım, çok partili dcvirde koalisyonun yaşlı \e kndretsiz lideri İsmet Paşa ile iferçeklestirmek zorundadır. Halk Partisi bir jondedir Programı çok daha başka bir yöndedir. Ne bu programın prensiplerini bir bajrak eibi acmak cesaretini gosterebilmis, ne de muhafazkir lcuvvetlere yaranabilmiştir. Gittikçe kavnıkla^an, gittikçe durgunlaşan bir denge unsuru halinde jarınki taze kııvvetler için çeçici bir nrtam sağlamak varifcsini şimdiden teıekküüe kabullenmi| gorünmektedir. Tıpkı İsmet Paşa gibi... Zaten ikisini birbirindeu ayn diişünebilmek imkânı \ar mıdır? eri Odun dspolarının şehir dışına nakli hazırlığı tamamlandı DÜŞÜNCELER YUNUS Anadolunun bir çok jeriennde â dettır, çocuklar otomobıle taş atıp Yalnızlık duygusundan sıynlmak istiyen: Artvin MAKALE YARISMASI 21 armağam Tek çıkar yol: Sosyalizm Yazan: Turgut AKlN XIX Asır Batı ülkelerınde hukum suren ve Amerıka'da en guclu tatbık alanı bulan Lıberalızm'ın kurucuları Fızyokratlardır «Adam Smıth» Bu doktrm, dort temel uzerıne oturur : 1) Doğal \asa fıkri: (Tabıi Kanun) Buna gore, olaylar arasında zorunlu ngı vardır. Ne bırey ve ne de devlet bu \asaların sonuçlarından kendılermı kurtaramazlar. 2) Bırey çıkarının gucu: (Fert menfaatının kudretı) K;.ıler bırey çıkarlarını taklben hareket eder'.er. Herkesın kendi çıkarına çahşmasından kamu yararlanır. Bırey çıkarı, kamu çıkarına hızmet eder. 3) Devletın ekonomık hayata karışmasının sakıncaları: Prensıp olarak devİPt ekonomık alana el atmamah. Ozel sektoru ozgur bırakmalı. Devlet yalniz baMndırlık ve guvenlık odevlerıni yuklenmehdir. 4) öz^I mulk'vetın gereklilığı ve dokunulmaz oıusu Ekonomık kurpmda (nazarıye) vukarıda tanımladığımız Liberalızm; 1776 ve sonrası Amerıkan Demeçlcrı ıle 1739 Fıan=;ız tnsan \e Vatanda;lık Hakiarı Demecınds mutlak anlamını bularak mutlu azınlık ujruna çoîunîugun \oksulluğu «onucuru dojurmuş, «Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsın.er» sozu acı bır arıdan ote%e geçememıstır. Bu doktıını tatbık eden ulkeler kışı onurunu a^ak altına almı«. Doj,al yasa, seroest rekabet, doğal ucret gerefı gıbi i«lıyememış ve dolayısıvle çoğunluÇnn mutluluğu ^anlanamamıştır. Bırey çıkarını takıben hareket kamu yararına oimamış, jandarma devlet ezılen çoğunluğun «doğal duzenın kendılığınden oluşunu beklıyerek» yoksulluğuna aidırış etmemış. Aç kıtleler, somurulen ışçıler başkaldırmış. Lıberal ulkeleri nıhayet hâmihk statusune sokarak sosyal ve ekonomık bırtakım haklar koparmışlardır. Bugun sosyal haklar en hberal geçır.en ulkelerın anayasalarında yer almış bulunmaktadır. Sonuç olarak dıvebıhrız kı; adı sosyalizm olmasa bıle. onun bırçok umdelerını her devlet azçok tatbık etme zorunluğunu duymaktadır. Sosyalıst doktrın MUâttan once Yahudılenn Yehuva ve Baal tanrılarının savaşıyle bajlar. Bırçok şekillere burunur ve ılmi tanımlamasını Karl Marx'da bulur. Sosyalizm ilkın bugunku sosyal duzensızlığ:ı yerme ıle ışe gırı'îr. Duzensızhğın temelıni Lıberalızmde arar. Özel mulkiyeti, üretımın kazanç uzerıne dayanmasını, rekabeti, kısilerın ekonomık eşıtsırlıklerıni yerer. Bugunku Sosyalızm oldukça karı^ık bır çehre posterir. Asıi gaye tumunde az \eya çok uretım araçlarıntn mıilıleştırılmesıdır Kamu yararınm, ozel jarar ustune çıkanlmasıcır. Üikemızde hangı doktrinin uygulanması gerektığı konusuna gelınce: Bız az gehşmış ulkeler sırasında bulunuyoruz. Ne Batı anlamında tarıhî zorunluluktan doğan bır lıberal akış ve ne de kesın sınıf ayırımı bulunan bır ulkeyiz. Kurtulus Sava=ı sonrası devletçilık tatbik edılmısse de gereğı kadar işlıyememı^ 1946 çok partili sozde demokra^ı; 1950 60 karanlık çağı doğurmuş. Klâsık hak ve ozgurluk Anaj asada jan gelıp yatmış. Meclıste mutlu azınhğın temsılcileri mutlu azınlık adına her ırahallede bır mılyoner yaratma yolunu tutmuş. Lıberalizmi bile kuşa çevirıp kendi çıkarımıza gore ayarlamışızdır. Artık «Bırakınız yapsınlar Bırakınız geçsınler» parolası yerıne bızim ozel çıkarcılar «Verinız yapalım Bırakınız bız yıyelım» sozunu benımsemışlerdır. Bır j'anda mıllî geıınn eşıt olmıyan dağılışı, enflâsyomst devre, nurlu ıstıkbal ve 27 Mayıs Devrımı... Dığer yanda çoğunluğun joksulluğu.. Ülkemız «A» dan «Z» j e kalkınmaya muhtaç bır durumdadır. Mılli Eğıtım, Orman, Toprak reformu, Sanayıleşme, Ulaştırma, Turi7m v s. Bu sav'ları (,da\a) hdl ıçın koklu, plânh çalışmak gerek. Bunun ıçın uzun vâde, kâr getırmnen fedakârlıklar ıster. Azıcık mdntıkla az sermaye çok kâr gayesı guden ozel sektore bunları devretmenın ımkânsızlığı kendılığınden ortaya çıxar. Hele az gehşmış ulkelerde bu duperiuz o ulkejı olume terketmek demek olur. Anayasamızın ışığında en güzel kuruluşiardan bırı olan Devıet Planlama Teşkılâtı'nın aldığı kararlara karşı Parlimento'da simdıden homurtulann duyulması acı bır gerçektır. Baylar artık yığın.a sav karşısında bulunuyoruz. Geç bıle kaldık.. Her yıl toprak kaybı «erozyon», eğıtım yetersızhği, çığ gıbı buyuyen ışsizlık, nufuı artışı, gereği kadar beslenememe karşısında âcıl ve devletçe plânh tedbır alınmazsa; geleceğı karabulutlu bır Turkıye bulacağımız matematık bır gerçektir. 27 Mayıs Devrımınden bu yana ozel sektörun urkekhğınde pıyasa durgunluğu, ağaların, patronların, arsa hırsızlarının cınt oynadığı bır ortamd» Lıberahzmden soz edılemez. Bm Bella'nın yeni Cezayiri, az fehşmıs ulkeler için bunun en guzel bir orneğıdır. Biz Sosyalizmin Turkiyemiz ıçın zorunlu olduğu kanısındayız. Sosyalızmı olçup bıçıp kendi yararımıza bir gıj'sı halıne getırmek şartiyle. Yoksa her şeyı ıle juzde yuz katıksız bır sosyalizm değıl muradımız. Aynı zamanda bu Sosyalizmin Kemalist ilkelerı kap«ıyacak bir ortamd*. ^)1ması gerekır. Duguıt'ın deyimi ile «Dunya, ferdıyetçı kutuptan spsyal kutba doğru hızla ılerlemektedır.» Bız bu yarısta çok geç kaldık. V EFAT Bankatnız Geneî Müdür VekıM Nedret Utkan'ın valdest Fatma Zehra Nelek TJtkan (HANLMEFENDİ) 28/9/1962 tanhinde Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 27/9'1962 perşembe günü öğle namazını mütaakıp Kadıköy Osmanağa Camıinden kaldırılarak Karacaahmettekı Aıle Kabnstanına tevdı olunacaktır. Deruzcilık Bankası mensupları olarak merhumeye rahmet ve mağfiret, kederli ailesine başsağlığı dileriz. DENİZCİLIK BANKASI T.A.O. (Basın 16440/12275) Bugün Suareden İtibaren L Â L E ESRARLI TEPE S İ N E M A S I N D A (Orijinal) «Hıgh Hell» ELAİNE STEWART JOHN DEREK Tel: 44 35 95 İlâncılık: 6748/12255 ıi'idıki «t<;tanbul Q<nno. p'âkalı otnbus Yalovava 6 kılometre kala l fa/'a surat netıcesınde dovrılmış ve içinde bulunan yolculardan îsmsii Ep.laban, Mustafa Unal, Hrkkı Trzel Mehmet Valrlık. Nacı Oz bııdu Evdok Sıva, Atanaki Ö.ış, Mu"<.fl özbudu, Atı e Çajarı^, ' Elenı Çaparıs ve Mehmet Aydın ı muh'elif verlerinden yaralanmı>; ' lardır. Sanık sofor yakalanmıs ya i ralılar tedavı altına alınmıstr I 1 Şehir ıçındekı odun depotarının j g e c , Konya yolun şehır dışına nakillerı için Beledı da Cıhanbeyh'mn hemen janından olu\oı O gun bel'ı si "ıcr «ey, her ye Imar Plânlama Mudürluğünde geçerken, uzerımize bir arabanın ı ıh'ılâf. her kavga ıhnınış, »nkakyatnlan çalışmalar tamamlanmış ısrarla geldığıni gorerek şaşırmış lar meydanlar insan almıyor. Ban i tır. ve bırdenbıre çarpışnajı hafıflet do. mıllî marşlan çaUrken vül'kân sabaları dışında ^apı'.acak mek maksadıyîe s'op etmıştık . rek'cr de hop hop o/nu\ord'i olan odun depolarının 1963 vılında Bir de ne ıle karşılaşalım'' Ba?ınFakat ah Şa Artvm bir kennızmeTe açılacağı bildırılmektedir. . , hızmefe açııaca^ı UUUIUHUCHLCUIİ. . da meıctep sasketı olan bir kopıl di«inı s:nır çphrı , ^ . ,. rl?rak uzakta Tesbıt edılen jerîere vol ve elek, ıki kuvvetli fener. otomobll , , ,• . . uı elınde ıkı kuvvetlı fener otomobl trik ışlerinın vanılabıîmesi için leri şa^ırtıp hendeğ? devırmek o Murgul butun vasıfları İle endus1 ha^ırlıklar başlam: =tır. I yunu oynuyormuş.. Bız kovaladık tri kasabası olmuş. LojmanlarıÖte yandan, oduncuların kendi; * •* o ele geçmedi ama, bu yaşta bunın önunde ışçı çocu<l<;n i'jnujor Hklerinden oduna 2 lira zam yapArtvınde memlek;t mo>;elp!eri, kadar saddıque bır zevke nasıl lar. Çar'i1;!. tatıl «latıııde bırdtnmaları uzerme Be'ed've tkıtsadî sıiirsız konuşuluvor. Paıtılere baş sahıp oldugunu bızım arabanın bıre doluveruor, nasıl kı ı^ sTatın olanlarııı temkınınlen mıdır neMurakahe Mudurluğu dun 20 ekıp , yolcuları hâlâ düşunup dururlar. de birdenbıre boşaHığı gıbi. teçkil ederek odun satış yerlerindır' Bu memlekette polıtika sahil Bu kotü hâtıravı bana Artvm ude kont'Oİlara başlamıştır KonBurada Turkiyenın her tatafın de olduğu gıbı ofıtelı 'îeğıl . Bunnutturdu Burajı sınıra gırdıkten trollann sonucu bugun belli oladan gelen ınsanlarla el «ıkısıvor da tahMİ mesele'inn "1e rjln ba sonra kadmların kaçışmadığı bır caktır. sunuz' Fakat herkesm nıu^terek \ uk Butun bol^ede ılk ocfa vılâjetımız, çocuklar belli kı ebebir derdı var. Bskır izabe bacala Borçkada ıki genç avukata arkada? vevnlerinden ve oCretmenlerınden Sadeyağ pijasasındaki dur aidıkları terbıye le tonımasalar rından çıkan dumanljrdaki a«ıt, la. memleket meselelerinı.ı ka^abayı perıjan rdi^or dermlıkler'ne ınad'5'm z knnurna gunluk büsbiitün arttı da \abar.cıyı derhal asker gıbı seFuzgârın mutaden estıği taraflar, lar yaptık. Gordum k'. mı>m!»keSadeyağ pısasasında bir muddet } lamhyorlar. Bir toyden geçcıken, tin doğusu, batısı, ortası kılmatir devam eden durgunluk, kendi j "kahvenın önünde Ötu7an v.tsi.daV, keileşmiş, tarlalar ışe >aramaz lıa Bir gün *ra le s«!e.ı g.T7ftesinı daha zıvade hi«ettirmekte kalkıp sıze hoş geljınz dıyor. Bu le gelmı^, Etibank hu tariaların mış dır Nebatı yagların ucuzluğu do incehğın sebebinı, o.nraian Sa\ın sahıplerme bovuna 'a/mınat verı lerı jak'ndon okırorla» sık sık 1 layısıvle sade yağ sarfı>atı azal Artvm Valısınden ojrandık. Bun yor, halbukı ant sulfrik tesıslerı Bidıp gelmeler flu "r lâşşbgyp mfhvp >)g!" bgkuj urnn mıştır. dan evvelkı bir vazmızda da be ni bir yola koysa hem bu zehırlı Ve işin en cuzel gazetelerm yaz Suriye ve Lübnana vapılan ıhra lırtmış olducumuz ;ıbi, ılkneVtep dumanlar kasabayı bo*mıyacak, cat da kuçuk partılere ınhısar et dâvasını halletm.ş olan t;K \ilö\e h m de dışarıdan ^tırttı ;ımız bir dığına hemcn ınanrmj orlar okuduklarını şoy'.e bir mantık suzgcmektedır. timiz Artvm Herke? çorujunu o maddeyı memlekete knrandıracacınden geçırmeden bır karara ulaş Urfa erımış ''aJSlan toptan 14 50 kutuyor Ri7. Fabrıka kurulmuş.. hattâ her mıyorlar lıra, Dıverek 15 lıra, Vakfıkebır 11 Buna ragmen bu Kuzev Dopu yerde ıskeleye boruları bıle doŞımendıfer polıtıkas,na ıtıra? lıradır. nun en uçtakı sınır şehnnin dert jenmıj, sonra ne ılmuşsa olnıuş, edenler, bır unsuru unutuyorlardı Başı taşa çarpan 95 ilk lerı bu\uk.. Yol ıstıyor. Gorçi gav fabnka bır turlu fajliye'e ge;e j D e m l r y o l u , şose gıbi, vatanı kulçekadın öldü rct vok degıl onun asırlar memı^tır Ne tazmn ıtı alan mcm le^tiren, Doğuyu, Batıva bağhyan ü^kudarda, ku\udan su çeker danberı muzmın ha!e gelen derdı nun. ne fabrıka mennun ne Ban ır.sanlan bırbırıne yaklastıran bır sosyal faktor olarak da rol oynuyor ken rruvazenesını kaybeden 95 >a ne hu gsvret kâfı gelmıjor Bir ka memnun . zamanlar Batum'un yaylası olan şınJi bir kadın olmustur Bo'.gede yenı bulunan bakır ma du. 1936 daki Erzurum ıle bugunArakivecı Hacı Caîer Mah.ılle Artvın çchn, ınkıjaf çarelen arı denlerı de çok ıımıtli. Mu.jjiılun ku Erzurum arasındakı farkı o zamanlar orada ya«amış olanlara sosindf. Hacı Şevket Bey Socıü'i^a yor. omrunu ve hayatını arttırmıç. runuz Karlı dağların muhasara oturan 95 ya'larında Emine DeKartal yuva«ı tîibi bir tepenin Art/ın orman bol^esı.. Burada ettiği beldedeki ınsan ruhu d<* kenğUrn encıler, bahresındekı k•i^u üzenne anfiteatr jeklınde kurultahta endustri'inin kjru!ması lâ dı vucudu içinde mahpus kalıyorlundar su çekerken muvazene'i muş kasa'ıayı dı5»r Ki«aba!arrtan 7im . Etüdü de vapılrnış, butun du. Tren o bolte halkına ruh hur1 ni kavbederek yere dujmıHtur. mımari :] ile de ay.nhılı«]ni7. Bu Bu sırada başı kuyu taşına çaıpan raria diger doğu sehirl.ri ıde gor halk plânı bek'ivnr. MaKım ya bu rıyetı verdı Rejyonalızm duyguları ralarda damları ağaçla ortjyoılar. azaldı; vatandaş kendını yalniz ıh'ıvar kadın bevın duguTiz cubp şeklnde ddrt ko'şe Bu amelıye hem )rmanları tahrıp hı^setmez oldu. ri ın ricrhal olma' f ur lı ev'erden hiç biri vok, "üıtümet edıvor. hem de ekonomık olmuyor Artvın de bu duygulardan yavaş İ s t i a b h a d d i 8 o l a n minibÜS konağı bile eski ıir zcngin evi Mütehassi'lara gore bir fabrika ku j ava? kurtuluyor. Trenin Erruv 20 y o l c u t a ş ı r k e n y a k a l a n d ı ' >lâyet v e kazalanmız u rum'a gelmesı, Hopa yolunun rulsa ki, ağaçtan dam yapar. Ve Trafık Mudulrlügu bılhassa şeh veren ve üstüste ıki korHor bunları seri halinde ımal eder bü Pi'ması, uçagın Karsa inme<=i, bir rine kurulu klâsık bir helâ kokan yuk bır ıhtıyacı narşılıvaçak kon: a r a > ' a Eelınce, o yalnızlık duvgurin kenar semtlerine i^leven mnibu^lerı kontrola devam etmekte hükümet konağına burası henüz trplâk. mobilya, duralıt velhasıl, I s u n u h a > ' h hafıfletmij.. hafıfletdir. Evvelki gece geç saatlerde bereket versın kavışmamıj. agaç ve elyaftan ,ıe mümküns: mi? diyorum, çunkü yine de Artvın Topkapı civarından cecen vâ<;ıtaOtuz Ağustos gününu orada ?e' bunların hepsıni ,'iırada bırleştir va KarVın uçağına, ya Hopa'nın lan kontrol eden ekıpler. tbrahim çırdık.. Halkın mılli gunlere olan mfk, Artvine büyuk nefes aldıra vapuruna, ya Erzurumun trenıne Çataçamin kullandığı 72°80 plâka hasretini kalemle .nlıtmak bağh Şimdi kendi kendine yetecek I cak... lı minibüsün istiap haddi 8 iken olan bir diyar olmak ı^tıvor. Oku20 ki?i ta<!idığını. Rafet t>;bılenin >an evlâtlarını ihraç edecegine enidaletindekı 9 ki<=ılık 75488 sayılı dustri mamullerirı ıhrar çt"=m, ve GÜNDÜZLÜ YATILI mınıbüsde de 18 kışinin olduğunu o evlâtlarının omuz':nda mpmlegormüşlerdır. keti refaha dogru yukseltsın.. Bu nun için sükân istiyor, memîekette Trafik poliM, bilhassa geceleri A\A İLK ORTA istikrar istiyor. VatandasL« «ra»ık «ık kontrol yapacak ve saat 21 ^ında savgı ve sevgi istıyor. Vo ANA KISMI: Çarnlık agaçlarla sü«Iıl âlctll çocuk bahçp«i ve den sonra kanun VP ni7am dınlebıliyor kı polıtika havaurtcta' suy^t, Istanbulun en jüzel yedı tepesinden blrı üzerınmiven soforlerle mücsdele edecek ae Kürulmuç ldr ıl bir nkul ! kunet olmaz'sa devlet hibanın gotır | zü Artvin» bakamaz. Onun için o ÜCRET AYDA 100 LİRA Devrilen otobüsün yolcula] go?ü Artvın'den bajka yerlere çea', rıta otomooıl \e yerrsek ser\lsl rından 11 i yaralandı ILK ve O R T A Muadrleti tasdıklldır. KuvveUi tnglllzc*. wçkln Ienlere de çok kızıyor. Kızıyor KIS1M ojretlm üyelert amp Ne yapsın? Elinden bır Bursadan Yalovava gîlmekte o | ökulu mutlaka gdrunuz. telefon ettiğtnlı takdlrde Ocretslz olarak Kelmıvor. la<ı şcfor Huseyin Yalçının idaıevasıtamız slzl evınizden alabl',r r Yazan: ^ ^ " ^ " ^ ^ ^ Cihad Baban Yullaıı tamamları^a ve Denızcılık Bankasının vapurları H o pa va umıt verse Artvınlıler, turızmden cıe umrlı. Yazın senn, kışın aa soğuk olmıyan bu memleket ıdeal bır dmlenme yeri olabıhr. OrraanIarı ıle. alabalıklan ıle, >ırıl şır:l akan suları ıle l ı r çok i < g n= lan cezbedebılır, iakjt, bugun Evvelâ turıst HoD3.a k ı 1 ır naMİ gelsın? Sonra, o orm nlara nafll gırsın' O bal'.kl?rı n ısıl yesın? Hangı otelde kal=n ılh.. ..Jk Özel İSTANBUL KOLEJİ Özel İSTANBUL KOLEJİ Tel GLLRIZ SURURİ Çapa Eğıtım EnMitusJ kar«i" Isi.ı '~«l 21 34 99 (4032) 1226i Reklâmcılık 16 yaşında bir kız kaçırıldı ' uum Yazarken, kalemlnizl temizler. I t » ı l ! ' ™ ' I I I . I 80 • 2 on» <08cn.')TLÎ 7 0 ' 1/2 lıln TLI2 Poıcnez Kovu volunda ıkâmet ' ed=n 16 yaOarında G. U. ısımli : genç kız avnı köv sâkinleriıden j 20 vaslannda Ahrnet Kılmç tarafından kaçısılmıştır Janda'ma, ' yaptıfı arastırmaya rağmen cerek , gen; kızı, gereks e sanığı bu'.amamışfır = = = = = = = = = = II\IJU\ SES TİYATROSUNDA 1 EKİM PAZARTESI 21,15 te TfLlN TANTELt (Tanseli) i".e REMZt TANTELİ Evlpidıler Istanbül Î8 Eylül 19«2 Cumhurıvet 12247 KUÇUK SAHNE TÜTİM YOLU CEZZAR ENGİN CUMHURİYET Niishası 25 Kuruş Senelik 6 aylık S ayhk Turkiy» Rırie] Lira Kr. U r a Kr. 75 00 130 00 40 00 80 00 Î2 00 44.00 Baaan ve Yayan Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecililc Türk Anonun S ' r k e t 1 Cagalojtlu Halkevl Sokak No. 3941 Sailbl Yaa lslennl tıılen ldııre eden Meıul Müdüı Yazan: ERSKİNE CALDVVELL Türkçesi: Filiz OFLUOĞLU Sahneye Koyan: ENGİN CEZZAR Oynayanlar: Pekcan KOŞAR. Nur SABUNCU, Ayten ÜRKMEZ, Engın CEZZAR, Cülnz SURURİ, Min« CEZZAR, NurtJ KOVAÇOĞLU 28 eylulden itibaren her gun 18.00 de ve 21,15 de K Ç K SH E E ÜÜ A N D Cumhuriyet 12245 ÂYI MASALI Komedısini Refik Erduran'm Eylul 27 Rebiülâhır 28 ' Iklndl TAKDİM EDER Suare pazartesi h?riç her gece 21.15 de Matineler çarşamba (talebe), cumartesi, pazar 1500 de Gişe açıktır. Bateş 254 12277 c a V. V ıtaı Ö 6 04 •r ROCHE MÜSTAHZARLARI SANAYİ LİM1TED ŞIRKLTİ Poıtı ıd.: huntıulŞlsll P.K.Î72Tet. 47 75 52 • 47 75 63 Ts'g RochslstanDul NAZİME NADİ 6 51 13 05 16 26 18 59 i 20 30| Ö08 111 49 9 26 1200 1 31 10 07 İlâncılık: 6236/1225' E. = «CÜMHURIYET» in EDEBİ TEFRİKASL 47 Öierdemir YASAR KEMAU Gökbakır = = 3 ~ E ~ ~ ^ j; X E ^ ~ E ^ ~ E =: E E E E = ~ = = E =j ~ E ^ S E = Köylü üç gündiir TasDaşa janaşmıyordu ama, uzaktan uzağa onu gozetlijor, onun ber de\inisini ızliyordu. Evinde ne konustu, karısına, çocuklanna ne sojledı, nasıl oturdu, nasıl kalktı. ne jedi. ne içtı, hepsiııı, hepsini bilij orlardı. Taşbasa karsı da gittikçe knrkuları artıvorüu. Gııtıkte de ondan baska bır scy konusmaz, düsun mez olu\ orlardı. Aradan bir kaç gün geçti. Artık kövlu uğrun uerun uz.ıktan onun evıni seyrednordu. Çocuklar soluklarını tutup, ajaklannın ucuna basa basa \aklasıvorlardı e\ıne. \e eîleri avakları korkudan zangır zançır tıtrijcrek, onun evinden uzaklara kaçıj orlardı. Ve Taşbasoğlu bir şeyler sezmis hiç dısarı çıkmnordu. O da gelen bir felâketin korkusunun açırlıeı altındaydı. Bir seyler seliyordu, kö^lııde kendi>ini iUilendiren bir hareket varo'ı ama nevdı? Hep kuskulu, korkulu bakısların altındavdı. Sırtına bıcak gibi saplanan bakısların altındavdı. Bir çün evden çıkacak, L'zun Alilere fidecek oldu, yarı yoldan donmek zorund3 kaldı. Ov lesıne tuhaf bakısların ağırlıği altında kaldı ki, tarifsiz. Rü yükler neyse ne, onlar kendilerini tutuvorlar. Duygnlarını, ne de olsa, dizginlemege, belli etmemeğe çalışıyorlar. Çocuklar, ba Allabın belâları, onu görünce öylesine korkuyorlar, finiyorlar, kaçıyorlar, kaçacak delik anyorlar ki... Taşbasofla da düşünüyor ki, bu kö>lüde bir i? var. Köylünün bir bildiği var, Iki elimi ateşe sokarım ki, köylUnün bu durumu, totumu olağan defil. Çocuklar büyüklerin gizlediklerinin aynasıdır. Neden öyle korkuyla bakıp, sonra da çil yavrusn gibi dagılıp kaçışıyorlar? Hele beklemeli. Sonn neye varacak bonnn? • «Bn köyün üstüne taş yağacak, ateş yağacak, dedij» «Nerden biliyor?» «Şu Toros ülkesinin altmış köyünde de kadınlar kısır kalacak, koyunlar, inekler, kısraklar yavrulamıyacak, topraktan hiç bir şey filizlenmiyecık. su dağların yesili uçup gidecek, yerinde vangtn gibi kayalar kalacak, kayalar un ufak olacak, bir zehir dumanı içinden dağlar gözükmivecek, dedi.» «Nereden bildi?» «Hıdırellez seldığinde akar sular akmaz oldugunda, eseıı ruzeâr e^mez oldnğnnda, topraktaki tohumun çatlaması dur dnfnnda, boyatan filİ7 knrodngvnda, insan elini ayağinı oynataraaz oldağnnda. vanl dflnIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIIMIIIIII lar, uçaklar korkularından bn köyun ustünden geçemiyorlar, geçemiyecekler, dedi. «Nereden bildi?» «Herkes malını sakladı da, o saklamadı. Adil felmiyecek, de di.» «Nereden bildi?» «Vurgun Ahraet köyün tümflne teker teker, ev ev söğdU, sonra geldı de Taşbasın evinde üç kere toprafı öptü. Taşbasın ja öldüğünde, Hıdıreliez günü, huzurunda. Sevdalıların kaçtık yeni bir dün\ a kurulmıjacak, larını, kar altında kaldıklarını, yeni, taze bir dünya kurulmısonra da bn^duklarını söyledi.» yacak. Bu dünya mah\olacak, dedi.» «Nereden bildi?» «Nereden bildi?» Tavaş ya\as günler geçtikçe, «Bu Tasbasoğlunda çok is Taşbas, köylünün kafasında so var. Çukurovalı pamuk ekmek rulaşıyordu. Sorular gittikçe ten vazçeçecek, \azgeçmese de çogalnor. ihtimaller elle tutupamuğun otunu makinaya vur lacak bir hale geliyordn. Hele duruyor, toplarken de makinaTaşbasın evinden artık çıkmaya toplatacak. Bu, bugün deması, isin tuzu biberi oldu, filse de yarın böjle olacak. Çu Simdi, sn anda artık Tasbas knrova yok artık. Çukurovaköyde, evinde yoktn. Tasbas dan umudu ke«;meli. Kesmeli, bin yıl ötede vasamıs, bu köbasımızın çaresine, bu dağlaryün, bu dağların bir ulusuyöa geçim yolnna bakmalıyız, dn. Bu Tasbas isini, azıcık hir dedi.» gayret etseler, bir adım daha «Nereden bildi?» atsalar, bir sonuca, can attık«Insanoflu ışıfı «ever. Bir Iarı sonuca ulastıracaklar ama, lokma ısık için ölür, canını ve kimse bu adımı atmak cesaretirir. Böjle giderse. üstümüze ni kendinde lıularanor. Brttüfümüz, hir hnlut çibi tepemizden asagı ağan bu karanlıklar bitmiyecek. Biz ölenedek karanlık içinde kalacağız, dedi.» «Nereden bildi?» «Su boz, şu verimsiz, sn ot bitnıez. su yangın yeri toprak, çat dive çatlayacak. Tam orta yerinden. I<^inden yalımlar akıp, şo bozkırı gdl gibi dolduracak. Bu eölün tançınından Torosun tepesinde de durulamnacak, dedi.» «Nereden bildi?» «Bu Tasba«oÇlnnda bir şeylfr var, var ama, ne? Knslar, an:111111111u ımıı Zalaca şecede en az iki kere Tasba^oğlu üstüne düs çörüvordu. Tasbas üstüne gördüğü düsleri bir iki kere Muhtara anlatacak, ha>ra yordnracak olmus, Mohtar tarifsiz kızaraktan onu yanından koğmuş: «Bir daha Tasbas üstüne düs (örürsen bana gelme. Evime, kövüme bu sdamın düşlcri uğursuzluk getiriyor,» demisti. O da davanamamıs. düslerini Snüne gelene anlatmağa baslamıstı. Kövlüler onun Tasbas üstüne eördüğü düsleri can ku laçıvla din!i%orlardı. Zalca bun dan büyük bir kıvanç dnyuyordu. Muhtar Sefer gibi kimıe düşünü yoramıyordu sma, olsun. Dinlemeleri, böyle caadan dinlemeleri çok füzeldi. «Ustfimde bir çadır. Karanlık çadırı. Tanımı yönümü bir »u gibi bir karanlık larmış. Ka ranlık dört bir yanımı sarıyor. Karanlık gökten aşagı inip, basıma baaıma geciyor. Ben yumulnyor, yatıyornm, yere opuzun uzanıyorum, karanlık inij'or. îndi, indi, yerle bir oldu. ö y l e ağır bir karanlık ki soluk alamıyomm. Bofulacajım, elim ayagım kesiliyor, derken karanlık ortadan kıhç gibi kesildi, çat diye iki parçaya bölündü. O aralıktan ben 10luk aldım. Kendime gelince, ne göre >im? Karanlığın o kesilen jerind» bir el. Güzelcene bir el. Karanhğı kesen îfak, oradan süzülüp reliyor. Amanın ba el kimin eli, ba elin arkasındaki yüz kimin vüzü? Gittikçe yaklaşıvorum. ama yuze bakamıyorum. Ba yüz kimin yüzü? Tasbasoğlunun! Ajaklarına ka panıyorum. Karanlık üstümden bir sel gibi akıp gidiyor, çekilivor. Sonra da nyanıvornm, dı sarı çıkıp Taşbasın evine gelijornm ki, ne görem.. » «Ne gördün?» tste Zalaca burasını kimseye löylemiyor, kendine büyük bir sır olarak «aklıvor. Köylü de burada bir is oldnğunu anlıyor. Kuskuları da gitikçe büjüvor. Tasbaşın evinde gece vakti ne görülür ki? Zalacayı sıkıştı nvorlar ama, ajzındsn bir tek söz alamıyorlar. Zalaea: (Devamı var) AtatUrk Bulvarı Yener Ap.Yenlsehlr Telefon: 12 »5 44. 12 0» 20, 12 ( R«. 17 57 35 W KAYHAN SAĞLAMER * ANKARA BÜROSU: Sayın Doktor ve Eczacılara DOĞU ÎLLERİ BÜROSU: Inönll Caddesi Ismen Han Dıyarbalor Telefon: 1081 Gazetemlze gönderllen yazılar konuleun, konulnaasın lade edılmeı Ilanlardan meeuliyet kabul olunmaz * Abone ve Han ışleri İçin, rartın OstCne «Abone» yeya tîlân ServUto kaydının konman lizımdır. * BU GAZETE BASIN AHLAK YAS.^=INA UYMAYI TAAHHÜT ETMÎŞTtR "REDOXON ROCHE Çiğneme tableti 500 mg. 10 adet Efervesan tablet 1 g. 10 adet Ampul ( 2 sm3) ve şimdi de Saf Vitamin C 500 mg. 3 adet şeklinde piyasaya arzedilmiştir. ilâncılık: 6683 12253 CUMHURİYET İLÂN TARİFESÎ ! • ! • : ! • S • ! 150 TL. B^şiık (Maktu) 234 üncü sahlfeler 30 TL. (santlml) 56 ncı «ahlfeler z S T (santiml) ^NU»n. Kıkâh, Evlenme, Dogum (maktu) 75 TL. ölüm. Mevllt, Teçekküı (5 santıme kadar maktu) 90 TL ; Kayıp (10 kellmeye ka• dar (makrıı) 10 TL . MiiımiHni«iM«ıiiMniMiwıl«»«' S a t ı l ı k E m l â k Sahıbınden Bejoğlu Abanoz sokak 23 No. lu ev kapalı zarf usulu ıle satılıktır. İsteklılerm en geç 1 ekım 1962 akşamma kadar Kaıakoy Büyük Balıkh Han 69 No. ya müracaat etmeleri. Tel: 44 36 28. Balıklı Rum Hastanesi Mütevelli Hejeti Cumlıuriyet 12248 %mmmımıııııııııımmıımıım ııımııııuiiııiiiıııı Miıııııı>ii:;;,:iii.;i:::iiiiııi!:;iHiiiiiiii:imıııııııımıım.)^> Eeklâmcılık 4040 12263