Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DÖRT CUMHURÎYET l g Eylul 192 Radyodâ#BtıqUri mızden ıkısı 9.15 Sabah kon7 27 Açılıs 7 30 Melodıden sen 9.45 Beraber şarkılar rhelodıje 8 00 H a b e r l e r 8 15 10.00 Devamı yarm sabah 10.20 Stan Seltzer ve pıyanosu 10 30 T u r k u l e r 8 30 O p e r e t l e r d e n Kapanış. seçmeler 9 00 K a p a n ı s . 11.57 Açıhş 12.00 Çeşıtlı mu11 57 Açıhs 12 00 Ş a r k ı l a r 12 20 Sevılen m e l o d ı l e r 13.00 zık 12 30 Esen Altan'dan şarSaz e«?rlerı )3 15 K a b e r l e r kılar 12.50 Saz eserlerı 13 00 13 30 Ş a r k ı l a r 13 50 1961 San Haberler 13 15 Kuçuk konser Remo F e s t n a l ı 14 10 Turku 13 40 Cevrıje Ceyhun'dan şarler 14 25 K o n s e r t o 15 00 Ka kılar 14 00 Frank Sınatra 14 15 Muazzez Turung'ten turkupanıs. 16ö7 Açıhş 17.00 Çay saatı ler H.30 Cha, cha, cha'lai 1/ 30 Y u ı d u n sesı 17 50 Ko 14 45 Saz eserlen 15 00 Kapanuşma 18 00 Hafıf melodıler nış 18 15 Radyo K a r m a Fash 16 57 Açıhş 17 00 Yasar Ozel' 18 45 H a b e r l e r 19 40 Ş a r k ı l a r den şarkılar 17 15 Four Fresh( J l e d ı h a D t m ı ı k ı r a n ) 20.00 Is men Topluluğu 17.30 Alıje p a n \ a a l b u m u m u z d e n 2015Akkıhç tan turkuler 17.45 faOlaylar ve y a n k ı l a r ı 20.30 A rım konuşması 17.50 Oyun ham a t o r l e r saatı 20 45 Silâhlı vaları 18 00 öğretmenm sesı K u v v e t l e r ı n Şesı 21.00 F r a n k 18 10 Gul Batu'dan şarkılar S ı n a t r a 21 15 Seçtığınız mısra 19 00 Haberler 19 15 Yasadığılar 21 30 Ş a r k ı l a r 21.50 Eğı mız gunler 19 30 Mustafa Se>tim saatı 22 30 Sohbet saatı ran'dan şarkılar 19 55 Kuçuk 22 45 Klasık T u r k musıkısı dınleyıcılere masal 20 00 Nur 23 00 H a b e r l e r 23 15 K o n s e r t o Karapınar ve Arkadaşlan 20.15 23 40 Gece melodılerı 24 00 Olaylar ve yankıları 20 30 Neşe Can'dan şarkılar 20 50 BuKapanış yuk Nutuk 21 00 Mıkrofonda İSTANBUL İ L R A D Y O S t 17 =İS «l\ı Akşamlar« 18 00 tıyatro 22 00 T B.M M. saatı Çeşıtlı o r k e s t r a l a r 18 45 Ak 22 15 Istedığınız muzikle dans ?am muzığı 19 15 R a d j o ile 22 45 Haberler 23 00 Gece konAlmanca 19 30 Yemek muzığı serı 23 30 Geç yatanlar ıçın 20 00 S o p r a n o Marıa Callas muzik 00.30 Kapanış. ISTANBUL ANKARA İL RADYOSU 17.57 Açıhş 18.00 Hafıf muzık 18.15 Almanca melodıler 18.30 Melodıden melodıye 19.00 Hıll Bovven ve Orkestrası 19.30 Karma muzık 20 00 ANKARA Bu akşamın konserı 20 30 Se6 57 Açıhş 7 00 Gunaydın vılen sohstler 21.00 Dorothy 7 20 Muzikle jımnastik 7.30 Donegan 21.15 Neşelı muzık Haberler 7.45 Türk müziği 21.45 Hafif melodiler 22 00 8 15 Melodıler 8.45 Sohstlen tzahh muzik 23 00 Kapanış 20 15 P l a k l a r a r a s ı n d a 21 00 Ünlu ıcracılar 2145 «Bongo Gıtar v e Aşk» 22 00 Caz dun.\asından 22 15 O d a muzıği 23 15 Çeşıtlı muzık 24 00 «îyı geceler». (Ilmin hâlâ çözemediği bîr ( problem: Diş çürümesri Yalnız sağlığıniz, güzelliğiniz değil başarılannız üzerinde de dişlerinizin büyük rolü vardır. Çünkü tatlı bir gülüş çok çetin du rumları atlatabilir. Gülüşün tathlığını da en çok dişlerin güzelliği yaratır. Öyle iken onîara tam anlanıı ile baktığımzı iddia edebilir misiniz?... Ne demektir Tam anlamı ile?»... Bunu bir ilim adamından dinliyelim. Disleri fırçalamaya küçük yasta başlamalıdır? Sabah akşam 3 dakikayı bu işe ayırmak lâzım. Hele akşamı biç ihmale gelmez. Fırça sert fakat diş aralarına kolayca girecek gibi olmalı, eskir eskimez, yani yumusar yumusamaz atılmalı. En iyisi iki fırça bulundurmalıdır. Tamamiyle kuruyabilsin di> e. Dislerın nasıl fırçalanacağı söylene, yazıla, artık vıpranmıs bir konndur, ama yine de hatırlatmaya değer, alt disler aşaçıdan yukarıya, üst dişler yukarıdan asagıya fırçalanır. Bana hemen hemen herkcs bilir. Yalnız bilinmeyen bir nokta var: dişlerin hep dışarı yüzlerini fırçalarız. Oysa asıl iç yüzleri «tartar» totar. Yatscağınız sırada şekerli sey yememek gerektifini yine herkes bilir, bnrada da bilinmeyen bir nokta var, o da su: yatarken bir elmayı ısıra ısıra yemek dişlerj temlzlemenin en jüzel yolndor. Dişleri güzel olsnn dlve sıkı bir perhiz yapmaya lüznm yok tabii, ancak onlara yarayan yiyecekleri eksik etmemeli: salata, çif meyvalar, vitaminler ve ekmek. Bir çokları sigaranın disleri çürüttüğünü sanırlar. Yanlış bir inanıştır bu, sigara onların valnız renklerini sarartır. Aijızda bıraktıgı kokudan da nefret edivorsanız bir çiklet bonu hemen giderebilır. Süt dislerini ihmal etmevjniz: madem ki düsecekler. neden itina etmelt diye düsünmek yanlıstır. Bu dişler daha sonra geleceklerden daba çabuk çürürler ama vine de onIar çıkana kadar korunmaları gerekir. Normal diş belirmedikçe süt disini çıkartmamaya çalısmalıdır. Ama bir kere de çurümeye baslamıssa agızda mikroplara açık bir kapı demektir, oracJan alınacak mikrop kemiğe kadar geçebilır. leri biliniyor, fakat dişlerin çürümeleri hâlâ bir sır. L'znn incelemelerin, araştırmaların, çalışmaların hiç biri gerçek sebebı ya da sebepleri ortava koyamadı. Teoriler değisiyor. Gene) olarak bir iç ya da diş sebebi ispata çalışıyor hekimler. Son dis kongresinde diş çürü mesinin dıs sebeplerden, özellikle şekerın etkisivle meydana geldigi iddia edildi. = ~ Z E ^ ^ E = = •£• = = ^ E = ^ıııııuııııııııııııııııııııııııııuıııımıııııııııııııııııııııııııııifiıııımııııiHiıııuııııııııııımııııııııuııııııııııııııııu DİSLERİN CÜRÜDÜĞÜ NEREDEN ANLAŞILIR? llkin mineniıı üstünde kiiçücük bir beyaz ya da esmer leke belirir. Bu devre hemen daima acısızdır. Kimi dıste sıca|a soğuğa k3rsı bir hassaslık baslar, fakat agrı vok çibidir, Insan dikkat bile etmez. Bundan sonra ikinci devre başlar, çürük yayılmadadır, arele tedavi edilmclidir. Bazan derin ve önemli olduğu halde bu devrede de acı duynlmaz ve çürüme kendiliğinden du rur. Daha sonra çürünıe derinlere gider, pulpaya geçer. hurada iltihap da baslar, onun için isi bu kadar geciktirmemelidir. Insanlar oldum olasıya dislerini güzelleştirmeye ve düsenlerin verine bir şeyler kovmaya i'frasmışlardır. Tâ Milâttan 3700 yıl önce Luxor'da bulunan bir papirüs daha o zamandan bu i« için kullanılıyordu. Mısır mumyalarında kabaca vapılmıs takma dislrre rastlanmıitır. Ortacagda düşen dişlerin verine kemik disler konalurdu, ilk modern protez 1858 de rapıldı. 000 = NOVAK OTO RADYOLARI Piyasaya arzedilmiştir • • • • • • • Her arabaya uygun yegâne radyo İstasyon ayırma kabıliyetı 4 oiomatık düğme Oria uzun dalga. yüksek randıman Antiparazif 6 ve 12 volfla çahfir Belçıka mamulâtıdır iki santim kalkıyor ve o seviyede & = tutulabıhyor. Işletecek bacaklar 2 3 genç olursa daha iyi tabıî, bu iş az kuvvetle olmasa gerek. Pedal= lerın delı gıbı çevrılmesi gerek. ~ Bununla beraber lngıliz hava kuv 3 vetlerı «velo helıkopter» in geleceğıne guveniyorlar. Dışlerinin duzgun ve guzel o DİŞ ÇÜRÜMESİ lusu ile de meşhur üç film yıl=: DENEN MEÇHUL dızı, (yukarıdan asağı) Liz ^ ftalya'da bir köyde on aydır hl{ = Bugün artık bütün dis hasTaylor, Marina Vladv ve Clau = b i r n i k i h k m iamıvormus. Sebep: g taiıkları ve neden ileri geldikdia Cardinale ı.ı. ' ...• . „: v = t».ı;ı Uelikanlılar kızlara karsı grev IIIIIIIIIIIIIIHIMIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIinilllllllllllllllllllllllllllllllfllllllllB vapmıslar. = Ancak mecbur kalınca. Tani dibçi umudunu tamamiyle kesince. Ondan önce, hele güzellık için, biçimlerıni defeistırmek için normal disi çıka rıp da verine yapma dis koymak hiç akıl kârı değildir. Soh retlerini, basarılarını, bmürlerinin bütün gidisini çüzelliklerine borçlu olan film yıldızları bile dislerindeki ufak tefek kusurlarla pekâlâ olabiliyorlar ve bunlara dokunmıvorlar. DİSLERİ NE ZAMAN ÇEKTİRMELİ? Ankaradan bir bayan okuyucum münferit yemek tarifleri verine acaba her yazıyı bir mönüye tahsis etmek muvafık olmaz mı? diye soruyor. Muhtelif cins ve nevi yemeklerin tariflcrini verdikten sonra mev simleri ve öfle ve akşamlar için mönüler tanzimini ben de programlaştırmıştım. İleri sürülen arzu üzerine hemen denemeler yapmakta mahzur gör = • ~ Kadınlara sorunuz, hemen göy 5 medim. H liyeceklerdır: en sıkıcı, en uzun g ltalyancadan alarak liste de bekleyış, kurutma başhğı altında Ç diğimiz lokantalann yemek cet = saçlarm kurumasını beklemektır. O veli çok eski asırlardan beri Tam 40 dakıka sıcak, alabildiğıne S bilinen bir usuldür. Bunların ^ sıcak bir ruzgârın başınızda estığı B = nı duya duya"oturmak, kımıldamag arasmda en meşhurlan XIV. Louis şerefine Pontchartrain t k G lhkt b k ~ dan o oturmak Guzelhkten başka •£ hiç bır şey için jenıp yutulmazdı g şatosunda 1656 da verilen ve = bu . Mujde, şımdı yeni bir kurut rt sofukluklar hariç 168 kap ye; ; ma makınesı saçları 5 dakikada 5 mek ihtiva eden ziyafetin lisZZ kurutuveriyor Hem de artık o sı $ tesi ile Dük ve Richelieu ta= cak uflevış başa değıl, yalnız saç Ş rafından Hanovra prenslerine = lara gelıyor. Çunku saçlar ozel bı 5 verilen ziyafet ki, bütün listeS gudılere sarıhyor. Bıgudılerin uç p deki yemekler bir tek sığınn Ş|j ları b ı r e r lâstık t ü p e b a ğ h , sıcak g etinden ihzar edilerek b i r t»: : hava b u t u p l e r d e n d o ğ r u d a n doğ o bahat barikası teşkil etmiştir. ^ ruya bıgudıye sarılı, meşlere v e jjNihayet üçüncüsü de Paris'in 1867 tsrihinde en meşhur lo rıiıyor. kantalarından biri olan «Cafe Anglais» de üç tmparatora çekilen ziyafetin listesidir. Kıral^ L o n d r a ' d a geçen bafta, dünyaların aşçıbaşısı ve aşçıbaşıla= nın e n garip çifti evlendi. Oelinle rın kıralı meşhur Escoffier ta güveyi a r a s ı n d a 61 s a n t i m fark rafından elli sene zarfında im= v a r , h e m de ters t a r a f ı n d a n . K ı z paratorlara, kırallara, cumhur= 1.86, a d a m 1.25 b o y u n d a . Ikisi d e reisleri serefine verilen tarihî n bo> l a r ı n d a n dert y a n ı p duruyor, ziyafetlerin listelerini ihtiva e•j; eş bulamıvacaklanndan korkuyorden bir kitap neşrcdilmiş; naz: larmış. Bir müzikbolde tanışınca dir bulunan bir nüshasını bir E dertlerini ve hayatlannı birleştirFransız arkadasım bana hediye meye karar vermişler. Dügün gü= etmis idi. Ben de aziz arkada= nü dünyaya «çok mes'ut olduklarısım Ekrem Teğene hediye et= nı» yaydılar. Artık ne dert, ne ümis idim. Türk tabahat litera züntü. Karı kocayı yanyana götürünün fakirliği dolayısiyle = renler «bövle de evlilik olur mu?.» bahis mevzuu sahaya ait pek ^ dive dudak bükmüsler ama mes'ut mahdut vesaika malikiz. Sul^ evliler hiç aldırmamışlar buna.' tan düğünleri, sünnet dügün= «Bu bir kalb isi. Kalbin kendi manlerine ait bazı saray mutfak = tıgı vardır» diyorlarmış. defterleri mevcuttur. Fakat mazbnt yemek listeleri yok. Evliya Çelebi saıaya davet e~ 400 saat çahşma, 500 frank masdildiğinde 13 türlü pilav yedi~ raf, bıraz da hayal . îste yeni vegini vazmıs fakat tablodaki di^ lo helıkopter'ı yaratan şeyler. ğer yemekleri bilmiyoruz. Ü= Spencer Baılv adında, Ingılız haçüncü Ahmet devrinde 290 tür3 va kuvvetlerıne mensup bır teknıs lü börek yapan ustalar var= \enın ıcat ettığı bu yeni taşıta «ujT mut ve cesaret verıcı» dıyorlar. ,, mıs. Ne yazık ki hep (mış) dan £ Pedalierı işletınce bısıklet yerden 5 ibaret. Vesikalarını < • . . . , . „ . U u n c ü Murat zamanınd» mutfakta 1117 kisi çalışır ve senede otuz bin tavuk, virmi iki bin koynn kesilirdi. Saray halkı 5000 kişi her gün yemek verdi. Günde yirmi oeak yanardı. Tekrar konamuza gelelim : Mönü tanzimi birçok noktadan mühimdir. Bir yemekte aynı malzemenin tekerrUr etmemesi, aynı salçanın aynı garnıtü rün bulunmamasına dikkat etmek lâzımdır. Tertibin mevsim lere, öğle ve aksam yemeği olduğuna göre, davetin ehemmivetine göre teknik ve estetik hususiyetleri ve mazbut kaideleri vardır. Bir lokanta mönüsu ile ev monüsünün en bâriz farkı: Ziyafetlerde hazırlanan mönüler yemeklerin ikram sıralarını gösterir. Fakat bu sıra keyfî değildir. Bu tertip, beslenme sağlık kaidelerine tâbidir. llkönce istihayı ve mide usaresini tahrike yanyan yemekler gelir: Çorbalar ve çerezler. Sonra besleyici ve kalori veren yemekler gelir: Balıklar, etler, kuru sebzeler, peynirler ve nihayet tamamlavıcı ve vitaminli yemekler gelir: Taze sebzeler ve meyvalar. Temeklerin bir baska tasnifi daha vardır: Çerezler, çorbalar, balıklar \e deniz mahsul leri; antreler, kızartma etler, ızgaralar; sebzeler, salatalar vani çiğler, peynirler, antremeler, hamur tatlıları, meyvalar. Antreler çerez veya balıktan r n z Her yeni moda az çok, jeçmiş modalardan birinl hatırlatır, onun bir canlanışı gibidir. llkin essiz gibl gelse de yavaş yavaş o eski eşinin çizgllerini seçeriz. Geçmişle bu günü şizli gizli birbirine baf layan tâli bir sey vardır bunda. Bir degisikligin boyrat etkilerini yumusatır. Bizi, ahşkanlığımızın sıcaklığı ile yeniyi birden ve farkına varmadan benimsemeve hszırlarlar. Fakat son moda kapriglerinden biri bnnu da bir kenara O atmısa benziyor. Kadın puloverlerinin gögsünde, simdi, koskoca bir portre. Brahms gibi, Beethoven gibi, Bach gibi klâsik mtizik dehalarından birinin portresi. Mönüler Yazan: Raufî Manyas sonra ve kızartmadan evvel rilir. Balıklar ve etler aı sayılmaz. Tumurta yemekl hamurlar, muhtelif köfteler katat, ezmeler antreleri te eder. Kızartmalar: Fırında 1er, kuzu budu rostosu, ta kızartması gibi.. Izçaraları saymaya lüz yok. Türk sofrasında da ' tip ve nizam vardı. Çorba< sonra et, sonra sade yağlı ze, arkasından zeytinyağlı , ze, pilav, hoşaf, börek, me; gelirdi. Fatih devrinde çatal yok kasıkla ve elle yemek yenlı tlk defa çatal bize İkinci M mut devrinde geldi. Şu vak da kavdetmek Iâzımdır ki o virlerde biz garptan çok da iemizdik. Bizde de yemek e yenirdi, fakat sonra legen riklerle eller güzelce vıkaı ve sonra gül suyn sürünün Ellerimizi yıkadık sofraya turduk, bakalım bugün öj ve aksam yemcklerinin möı lerinde yer alan yemekler ı lerdir : öğle yemği: Söğüş, dom tes. rende havuç, kuzu pirzo patates sote ile şeftalı. üzür Domatesin nasıl kolayca ı vulacağını evvelki bir yazım da anlatmıstık. Etli iri bir c matesi sovduktan sonra l lınca dilimler halinde doğı vıp bolca su içinde çekirdc lerini temizleyip salata tab fına dizer ve biraz tuz ek dilerseniz cüz'îce mısır yağı ı ilâvesiyle zevkle yersiniz. H vuçlar simdi çok körpedı Tavasça üst zarını kazıyıp re deler ve tuz, mısır yagı ve ' monla karıştırıp domatesle b raber çerez olarak yer ve hı ikisinden bol B ve C Vitamiı alırsınız. Izgarayı iylce luzdırınca pi znlaları dizer ve ancak b tarafları kızannca diğer tara nı çevirirsiniz. Aşaçı vukan c dakikada piscr. Soti patate ayrı patates faslında tarif ed cetiz. Aksajn yemeği mönflsi trmik çorbası, piliç kızartma garnl kanşık salata şefta kompostosu. Nvlon torbalar çinde satılan bir torba ince i mik alıp btr kaba adam basın hir doln çorba kasıgı kovar % biraz so ile kanstınp bir t raf a bırakırsınız; blr knsanei bir fazlasiyle adam basına d İn birer çay flncanı sn koy rak ateşe oturtursunnz. Et v ra tavuk suyn olursa daba le 7ptli olar. Suya soynlmnş b bütün ba^ sogan; dogranm bir ralktar domates veya taı salça, tnz, azıeık kara bib< kovar kaynatırsınız. Su ko. navınca snlanmıs irmlği llâv ederslniz r e blr tahta kaşık! mötemadiven karıstırırsını Bir mlktar Sana yafı da ilâv ederek orta ateste yirmi dak ka plsirirslniz. Tavuk kızar masını evvelce tarff etmistil Garnitiir olarak çalı faraly sinl ayıklayıp hasalvınız. ITıtıı lugnna Incecik dilimler hallı de rlosrayın ve bir sahana bi a ^ z Sana yagı koyarak eritin v fasulveler ısınıcaya kadar yaı da çevirin ve tavugnn vanm tevzl tabağına koynn. Karı»! salatavı domates ve hıyarla v; pınız. Bir kllo çok oltrun olm van et seftalislni alınız. KabnV larını sovunuz büyuk dilimle halinde dofrayın ve bir kusf neve verlestlrerek iistlerin kaplıvacak kadar *n flâvesiyl ve 250 zr. da seker koyup ait se oturtun. Çok plsraesin hafi dirice kalsın. Indirin kompostı kâsesinde bnz dolabına kovun • •" Eskişehir Yaliliğinden: 83 664 55 lira keşif bedclli Baymdırhk Garajı binası ve dığer tadilât işleri 2101962 Salı günü saat 15,15 te Vüâyet Daimî Encumenınde ihalesı yapılmak üzere kapalı zarfla eksıltmeye konulmuştur. Muvakkat teminatı 5434. liradır. İsteklilenn Bayındırlık Bakanlığmdan almış oldukları (C) grupu muteahhıthk belgelerıyle 1962 yıh Ticaret Odası vesıkası ibraz etmeleri ve 2490 sayılı kanun hükumlerine gore hazırlıyacakları zarfları ıhale saatınden bır saat evvelıne kadar Encümene vermeleri lâzımdır. Postada vâki gecıkmeler kabul olunmaz. Şartname, Bayındırlık Mudurlüğunde görulebılır. Keyfiyet ilân olunur. (Basın 15114 E. 52511817) NOVAK almakla ofonuzu kıymeilendmrsıniz Â. ve H. Apikoğlu KARDEŞLER SUCUK fabrıkasının mamullerinden KAYSERILI TURK NOVAK RADYO FABRİKASI NİHAT IŞIKLevent 141 Istanbul Tel 63 59 96Telg: Radyofon Istanbul SALAM, SOSİS ve KAVURMALARINl PROF. NIMBÜS'ÜN IVIACE RALARI: bakkal ve mezecılerden israrla isteyınız. MARKAYA DİKKAT Benzer \e takhtlerınden «akınınız. Halefı ve şubesı >oktur. İmalâthane ALİBEYKÖY Telefon: 22 78 72. Telsrraf: NAMLI SVCUK Istanbul. İlâncılık 6485/11840 ?O&**<rtt&CXHHHHXXHXİ^^ ^ ^ ^ ^ SA T ILI K^^^^,^^^^^ T. D. 2 4 İNTER BULDOZER Yurüyüş takımları yenidır. Tel: 49 14 62 JANEIN KIZI 264 Cumhuriyet 11828 Medkal Doctor Wanted Medıcal doctors tvıth intereset for Medıcal Scientific Department of Intemational Pharmaceutical Company. Please vvrıte full biogrephy to P.K. 30, Şişli. Faal 575411833 1 1 1 1 Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğünden: Ingilizce Mütercim ve Mütercim Daktilo Alınacak I i i t \ > Merkez teşkılâtımızda Istihdam edilmek üzere imtıhanla Ingilizce mütercim ve mütercim daktilo alınacaktır. Taliplerin tahsil, hizmet durumu ve ımtıhandaki başarı derecelerine göre dolgun ücret verilecektir İsteklilerin Genel Müdürlük Zatışleri Şubesine muracaatları rica olunur. (Basın 15594 A. 100381181P lllllllllllllllluiM IMIIirillllllllllllllllIIIMII lllll lllllllllllllllllllllllllllınlll lllllllllllllllltllllMIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIllınııı, ın Edebî retrikası: 115 çıktığım söyiedi. Pesinden koştu akşamlan oturmazsın bılirım ar gene bir parka bakayım dedım, rım saattır yollatda surtuyorı senı bulmak içm! Haydi gel ' yerde oturalım, bir şey ıçelim. Koman: 319 M « L ' Ü N K I Z Cizen: YVES SAYOL Çevirer' Mazhar RUN1 Birden salondr.n geien bir hırıltı işitti Kont de Bussiers ve Laure gittikten sonra Lucien'i getiren arabacı eve girmişri. Adamcağız, birkaç adım üerledi ve verde Tabanca natladıktan sonra üç kişi kaçmış yatmakta olar; T,:ıcien'i gordü Hemep delitı. Yalnız müşterisi klamıştı. Kimbilir bel kanlmın üzerine eğildi Biçarenın ilk sozu: ki de ona ihtiyacı vardı. Adamcağız siırat f(Su» istemek oldu. Arabacı bir bardak bulle bahçeyi katetti. Kapılar açıktı. Acaba du. Su doldurdu ve geldi yaralıva verdi. karşısuıa ne çıkacaktı? Lucien, biraz kendine gelir gibi oldu ve: Ötekiler nerede? dedi. Arabacı: Gittiler. dedi. Evvelâ kollarında baygm bir kadınla biri çıktı. sonra başka bir kadın Aman siz sâkin duıun şridip bir doktor çağırayını Hayır hayır Burada olmek istemiyorunı. Valentin mahvolur Beni hemen Parise Soudere sokağına goturun. (Arkası var) Ürkütmekten korkar gibi ya\ yavaş çekip yütutuyor beni. Yorulmuşun belli! Vur di\ Ce bldurursun sen zaten.. Dokı Xazan: PEKlDli CELAL bu kadar yurü, yağmur çamur Sandvıçlerımızi paylastığımız, gu ' donmeliyım, saçlarımı kurutma d:rmak, hiç birşeyin bitmediğıne, çık, gezin demedı ya sana!. lup konuştuğumuz delıkanlılar bi lı, çamurlarımdan yıkanmalıyım. bitmiyeceğme inanmak? Eski genç Heir zaman toplandığımız kuç le olmuştur. Çarpık, kırık cezvele Bırdenbıre bağırmaya başhyof i liğime donmek? Olacak ış değıl! çayhanenın admı soyluyor rınden yorgunluk kahvesı vermek çimde o ses! Herşey bitti! Herşey Şairin dediği gibi yolun yarısını Oraya gidelim, Cezmı de : ıstıven hammnınelere raslamıştık. bitti. sen bittin, hayatm bittı! Bır ı tamamlamış sayıhrım. Arkam baKılıgümza bakıp tunst sanarak d e f t e r e b l r ş e y l e r y a z l ı , y o t , ımza taklık, önumde ışıksız, sessız bit lecekti. pesımızden kosardı yalın ayak çoBır hastayı, sakat bır ınsanı k lar atıhyor, cancana, goz goze, el gece! cuklar Para istıyen kotu yuzlu, lar gibi beni ka^rsı kaldırıma t ele! Fena gunler içm, iyı gunler Yammdan geçenler şoyle bir me sert bakışlı dılencılerle halkalanırçiriyor kolumu bılrakmadan. Aı dık Eğer yalnızsak. akşam ılerle içm! Buyuk, yuvarlak. gulünç soz rakla duraklayıp bakıyor, yuru balara işaretler edıyor pllerı i l e r !Y a t l n H a n d a n d a yup gidiyorlar. Demek boyle, immışse . . . . v korku ahrdı içımızı. Akşam «oyleyecek lyıce basmadan sehre ınmek içm ' b u s o z l e r l d oçentme, Gulseren de zayı sildık, ayrıldık, bıtılrdık bu durnıalan için telâşma guldue mu gofrunce guluşumu kosar adımlarla akardık yokustan genç marangozuna tekrarlıyacak, işı kolayca! miş gibi başmı sa'.layıp içmı çel asağı. Yururken yururken bır ya ınanacaklar da! Deftere yazıldığı Biri kolumdan yakaladı, durdut yor derin derın. nmdan tutardı bızi Ankara. g l r . ' gıbı ne kadar kolay ne kadar ça tu yarı zorla. Çayhanede masaya oturur otu denbıre durup, gunun kızıltıları .b u k sılınıyor ımzalar gerçekte, Gel buraya! dedi bir ses kumaz baklayı çıkardı ağzmd=ın: ı;ınde çukuruna, yuvasına çekılıp gerçekte bır oyundan, buyuk bır lağımın yanında. Ne oluyorsun, toparlanan, ışıkları bır bır yanma yalandan baska bır şey değil bubu ne hal boyle! Hastalanmak me Husnü bey bo^anma k.ıraı \a baslıyan şehrı seyre dalmak tun hayatımız. i nı bugun almış, annem soyledı. ramin galıba senın? Yolun ortasında dufrmuş parmak hos olurdu. O zamanlar Ankarayı Almış! dedım. Handan, kolum giirmiş, eğılmış a daha da çok severdım galıba. Şım larımla saçlanmı duzenlemeye ça Demek şımdı? şaşkın bakıyor yuzume. Yavaşça dı jalnız yuruyorum, ağlıyorum balıyorum. Dukkânlardan bırinin yollarında. Ne yone baksam boş, camına yakla^ıp kabalaşıp bıiyu yolun kenarına çekti beni. Korku Şımdi kocasından bornıım vureğım kaskatı kapah oyle hep muş hayalıme, bozgun yuzüme sunu saklamak ıster gıbı gulmeye bıJr kadın var karsında. Çocuğ Neîreve gıdeceğımı ne yapacağı bır yabancıya bakar gıbı bakıyo çabahyor. karnında, işsız, parasız, vorguı mı pek bılmeden tekrar çıkmaya rum Sı\1rılmış karnım. duşen o Uykuda yuruvorsun sanki! zavallı blr dul kadıncagız!.. basladım Kızılaya doğru Yollar muzlarım, dağılmıs saçlarım sar Kaç kere seslendım duymadın'l Ah şekerim, ah MacHecıSım kalabalıklaçtı Bulutlann altından kan etekleirım, herşeyın bıtmesıne Gel şoyle, yakanı duzelt, saçları Onun pesıne takıhp gıdısinı hatı "•an, olgun bır guneş sızı\or za sebep bıiraz da onlarmış gıbı ığren ı nı onalr bıraz Ayıp senın yaptı hyorum da! Kımselere hab. I . man zaman. Uğravıp îstanbul df* dırivor beni kendı kcndımden. j ğın, kendine hiç bakmaz oldun ar meden! gılerıni alacağım kıtapçıdan. Eve Bojnumu dıkmek, omuzlarımı kal I tık! Eve uğradım demın. Annen l (Arkası var)