18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CDMHURrl 13 Eylul 1962 Osmanfı Tarıfmıdi' Haydui Aşklatı tstanbuldan Eminönü Balıkpaza mahrum tdildik. Çünkü Ticarct O n toptaneı tüccarları ve nakliye dası bu bölgede kendisi için bi ambarcıları adına Mehrnet Türk saray yaptırmağa karar vermiş sel yazıyor: I bu maksatla da çıkış yolunu tahIstimlâkten önce Balıkpazarında ta perdelerle kapatmış bulunuyor vasıtalar için hem giriş, hem de Halbuki istense, çıkış yolu olmak çıkış yolu bulunduğundan işleri üzere yine Migros'un bitişiğinden miz çok normal yürüyordu. Ama, bir yol göstermek mümkündür. bu bölgenin ön cephesini içine a Değil yalnız tstanbulun, bütün lan. geniş bir sahanın işportacıla Türkiyenin gıda merkezi olan böy ra verilmesi yüzünden giriş yolu le hayatî bir mevkide giriş ve çıkı muz tamamiyle kspanmış oldu şın bir tek yol ile yapılması yüBunun üzerine hem giriş, hem çı zünden her gün vasıtalar birbirikış olmak üzere Zindan hanının ne kenetlenmekte, bu durum, hem yanından geçen çok bozuk bir yol zaman kaybına, hem vasıta tahrimuvakkaten kullanılmağa başlan dı. Bununla birlikte çıkış yolu o bine yol açmaktadır. Aylardanbelarak da Migros'un bitişiğinde Du ri büyük bir esnaf kitlesi. buna vardibi denilen yerden bir yol gös bağlı olarak da bütün bir memleterilmiş bulunuyordu, Ama son keti ağir zararlara sokan buj duru günlerde bu çıkif yolundan da mun önleomesi için, Türkiyemizin gıda ve zahire ambarı sayılan bu önemli mevkie bir giri», bir de çıkış yolu yapılması hususunda g B ü L M A C A lilerin vakit kaybettneden hemen harekete geçmelerini dörtgözle 1 2 3 4 5 6 7 8 9 bekliyoruz. Balıkpazarı esnafının derc Telefon Müdürlüğünün gece bekçileri lıtanbnl'dan bir kaç imıa İle ya»lıyor: l«tanbul Telefon Müdürlüğünde 250 lira maaşla gece bekçiliği yapmaktayız. Her gün 7 jaat fazla mesai yapmamıza rağmen bize fazla mesai ücreti ödenmemektedir. Aldığımız para geçinmemize yetme* diği gibi yorgunluktan bitap bir halde kalıyoruz. Ulaştırma Bakanlığının durumumuzla ilgilenmesini bilhassa rica ederiz. Anadoluda kullanılan bir tshıl «I. çüsil. U Çpvrliince «alaka» mânasına gellr, kadm elblsrsl süslerinden. VCKARJDAN AŞAĞIVA: 1 Ve»vese tçtnde yaçıynn. 2 «Aşağıya doğru eğlmll kısmı fazla yucelik» karşılıffı lkl keilme. 3 Bir kadın adı. 4 Bir harfin okunuşu, «tdüzine» yl bellrten «ayı flkl kelime). 5 «Vilâyetln »n Uert gelen ağtıı* mânasına tkl kellmc. 6 Vücudun ta hit firtüaü. kolu kınk Venüs hey kellnln vatanı. 7 BeUrti, aealenme edatlanndan. 8 tlk de. fa Uzak Şarka Düııku bıılmaeaniD seyshat «den f (ekll Markopnlo'nun dogum yerl. t tîliv» parçam ıade» karşılıjı lld k*Uae. minanna Iki kelime. bir takı. 6 8OLDAV SAĞA: 1 «Içlnde sönmlyen gıraz duy. gueu olan hörgüçlu harv*>n» karşılıfı lkl keilme. 2 «Bugday tozunu kalburdan geçirmek» karçılıgı ikl kelime. 3 Arelan (Divan Edeblyatı dillBde). Rıza Şahın hükumdar oldugu memlekrtin haikından. 4 Tersi «çılgınca *evgl» demektir, çpvrliince bir kadın adı belirir. 5 Tersl Batı Almsnyanm başkentlnln halkmdandır, yazı veya fözle •ınlatma tarzı. 6 Bir sıfat takıst. rutubpt ktynagı. bacalarda blrikeıı 7 «Kucagına alıp mızrapla çaldıpı mufikl âlpti heş* Anlaşılmaz bir tutum tstanbul'dan Ahmet Semih Müjdeci yarıyor: Emlâk Kredi Bankası Bahçekapı şubesinde 13.XI.1959 da bir yapı tasarrufu hesabı açtırmıştım. 20 bin lira kredi alabilmem için bir buçuk yılda 5 bin lira biriktirmem gerekiyordu. Ilk 500 lirayı yatırırken 200 liratını, 20 bin lirahk mukavele masrafı karşılığı olarak kes tiler. Krediyi kullanamadım. Hesabı kapatmak için bankaya başvurduğumda 200 lirayı iade etmiyeceklerini söylediler. Krediyi kul lanmadığıma ve mukavele imzalamadığıma göre benim için 200 liralık masraf yapılmamıştır. Kaldı ki svvelce kredi alanlar dahi, şimdi bankaca masraf alınmadığı için, kendilerinden alınan masrafın iadesini istemektedirler. Bankanın bu tutumunu bir türlü anlıyamadım. CEVABIMIZ: Bu konu ile ilgili başka şikâyeter de aldık. öyle anlaşılıyor ki, Emlâk Kredi bankasının işlerine rüfailer karışır oldu. Iki baldırı çıplak daltaban kayıkçı bıçkını «okakta bir güzele lâf atmaya tenezzül etmezdi, dört beş kadından mürekkep bir kafilenin içine aç kurt gibi dalar, gözüne kestirdiği taze nigârın yaşmağını sıyırıp sokak ortasında yanağından öper, gerdan, göğüs koklarlardı, mesirede hanım arabalarına saldırıp «çayır haracı» alırlardı; bu azgınlıkları yüzünden birkaç defa Ağakapısını boylıyan Şileli Elif ile ayakdaşı Câfer hâmileri hanım sultan sâyesinde kahve ile ağırlanıp salıverilmişlerdi. Bir gün iki ?erir ikindiye do|ru Bahçekapının Üfküdar iskelesinde n ö b e t t e müçteri beklerken kale kapı«ından çıkan tazc bir kadın âdeta koıarak Ukelcye geldi ve telâş çinde : Benim şehbaz yiğitlerim.. tiz beni Üsküdara geçirin ki hastam vardır.. hakkınız ne ise iki mislini vereyim... dedi. ön sırada oturan Şileli de: Gel hâtun seni Üsküdara uçuralım... diyerek kolunu kadına uzattı, o zamanlar erkek eli kadın eline değmez, hâtun şehbazın koluna şöyle hafifce tutunup kayığa atladı. O nârin parmakların söyle bir teması kayıkçıyı çileden çıkarmak için kâfi geldi; önce iri kıyım çıplak ayağının tabanı ile, sonra sopa ile iskeîeyi iterek kayı ı açdı. Üsküdar yolu malum, Beşıkta;* riadar Rumeii yakası boyunca kıyı kıyı çıkılacak, oradan baş kırıp Boğaz akıntısı aşılacak, akıntı ka yığı Şemsıpaça açıklarına kadar tacaktır, oradan çala kürek Üsküdar iskelesi tutulacaktı. tki genç kayıkçı çelik bazularının acı kuvvetiyle küreklere asılıyordu, ve önde oturan Şileli Elifin gözleri kadının yüzünden ayrıl mıyordu. Gece denızi gibi yakamozlu kara gozler, devrim devrim kirpiklerle bir kat daha kararmı? e büyümüş; kalınca dülbend yaş mağın altında fafak penbesi dudak ve kayıkçının her «oluk alışında içine çektiği bir ıtır, gül mü, yâ emin mi, lünbül mü, menekşe ""•... bir güzel koku, lihirleyici bir koku. Şeleli Elif ve Yedıbelâ Câferle ırz ehli hâtun 2Akıntıda voita vuran kayık lerl de, acıkta iki çifte bir kayıkta bir kadının ayaga kalktıgıaı, vt >onra kayılın Içlnde gözden ksybolduğunu görmüşl'îrdi, süphelenmişler ve kayıkfilara durmaları için bagırmağa başliraıj'.ardı. Elifle Cafer kulak aı.namıştı ama, balıkfilar, bostancıUrın bağırısma lanndan kendilerine doğru yaklaşmakta olan iki çiftjıle bir çeyîer olduğunu anlamiîiprdı. Derhal küreklere a'sıhp iki çiftenin önünü keıtiler. Onlar da ociklı, bazuları, baldırları yeniçeri nişanlı, göz leri pek, bellerinde pala, pençeleri palarına hâkim külhanî, zıpır gençlerdi, bu kayıkta fahije vardır, ellerinden alırız demişlcrdi. Yollarmın kesildiâinl gören Eiifle Cafer, evvelâ tabanoılanna sarıldılar ve: Alarga!.. Vallah yakarız!.. aiye bağırarak tabancılarını boşEİttılar; kurşunlar sıyırdı geçti. isabet etmedi. Bu sefer palalarını çektiler. siddetle çatıj^n kayıkiar üstünde müthis bir palı döğiişü basladu Balıkçılar alfı kişi idi, ikisi ağır yaralandı, fakat haytalarda da takat kalmadı. Bostancılar da bir kayıkla vetişince Elifle ' Cafer teslim oldu. 'Jç kayık sarayın Bahkhane kapısı crüne yanas tırıldı, Elif ile Caferi karaya çıkar dılar. Kilimler altında bıılunan VolU vururuz ntelegim dedi.» kadın da baygın olıralc çıkarıldı, Aman (ehbazım, kayıkçı ka kendine gelince marerayı olduğu nnda;ım, artianım ayakların öpe gibi anlattı: Yazan: R. E. Koçu yim, vallah ırz ehliyim, kıymayın Ben falan yerde, •ilânın karıbana!.. diyt yalvarmağa baıladı. sıyım, ırz ehliyim, tahkik edin Resimliyen: S. Bozcall HayU: Bre hatun, senin gibi yer mei dedi. Kadın şehba^ kayıkçının ısrariı leğine kim kıyar.. amı sen dahi i Bostancıbası derhal adam gönbakışmı bir müddet sonra farket bize kıyma! Merhanet eyle ki saj derip kadının koeasını getirtti; ha ti, ve yine o zaman fark etti ki li bahtan akşama denize kürek ça { kikaten namuslu bir kadımlı, Üsman ortasından gidiyorlardı. Bo lar garip uşaklarız, bekârhk bıçai küdarda ağır hasta olin anasına ğaz akıntısını doğrudan doğruya ğı kemige dayanmış, şu anda yüj gidiyordu. Kadını kocastna teslim geçmek için gene kayıkçılar mu | reğimiz sana cayır cayır yanmiö, ettiler. hakkak ki kuvvetlerine güveniyor bizden lana gadir olmaz, derya üBahkhane kapısında iki eellat lardı. Kayık hakikatte de bir ok zerinde hele bir yol muhabbet egibi uçuyordu. Sarayburnunu bir delim, ser veririz, sır vermeyiz, daima hazır bulunurdu. Bostancıhayli geçtikten sonra, denizin tam seni de bir saate kilmaz selâmet başı iki genç kıyıkçıyı ısaretle: Boğun itleri!.. dedi; Şileli Eortasında, kayığın başı birdenbire le Üsküdara çıkarırız.. dedi. lif: Marmaraya döndü. Genç ve güzel Kadın başına geleceği anlamış Bre bizien el çekin, biz hakadın, Şılelinin kendi yüzünden ayrılmıyan sabıt ve mânalı bakışı tı. baktı gördü ki valvarmakla kur mm sultan nanalcılınyu'. dıyekarşııında buz gibi bir ter döke tuluj yoktur, bajıracak oldu. Şi' rek oldu ise ie b'i sefer kâr etmeleli bıçagını çekti, gözleri dön di, ikisini de bd*dular. Ccsetlerirek: müş: | ni soydukları zam.rn Şılelinin be Bre aman şehbazım beni ne Sesini kes, yer» yat kahpe!.. ı linden bir alUn kemeri, kemerin reye götürüraünüz?.. ben Üsküdara Seni vallah keserim.. diye gürledi. içinden de gavtt kıymetli bir elgiderım!.. dedi. Kadın korkusundan za'en çöKj mas yüzük çık'ı, hanım cultanın Şileli aâkin ve kıistah: müş, bayılmıştı. he.tıen üstüne bir hediyesi idi. Bre yer meleği telaslanma... kilim örttü ve Caferle ber.ıber var tkisi de şehir şakisi idi fakat suç biz »eni Üsküdara uçururuz... bu kuvveti bazuya vererck engine alarının cezası ,ia muhakkık ki örası akıntıdır, volta vururuz!.. de çılmaya başladılar. Iüm değildi. Asıl büyük mesu'.iyet di. Garip bir te>adüf, Ahırkapı a devlet kudretini temsıl edemiy»n, Hangı volta?.. kayık iki genç er j çıklannda önlerine bir balıkçı ka huzurun, m.ılın, canıı, ırzıa ve kek bâzusuyla akıntı suyu üstun yıjı çıktı. namusun kal'finı niikadries adade göz açıp kapayıncaya kadar Sa Sahilden, Sarayi Hümayun önün leti tesis edcmiyenlıîrin idi. rayi Hümâyunda Incili Köjk açık S l> N de nöbet bekliyen bostancı neferlarına gelmisti. Kadın gördü ki derya derın. gök yüksek. beyhude feryad ve figan eylemektense kayıkçıların yalın ayaklarına düşmck ve onları ırz ehli olduğuna inandırmak yekdir; Şileliye: OTOMOBIL Yazan: Fikri T. KARDEŞ Otolar çogunlnkla tlcarî veya meslekî maksatlarl» kullanılmaktadır. Bu bakımdan çok kere dar bir sabads kııa yüriiyüşlerle çahşırlar. Tapacakları kilometre sayısı ara sı ra yükselmiş olsa da, araya bir çok duraklamalar girer. Otonun bakımı ve tâmir işleri, mal sahilıinin güvendiği atölyede yapılabilir. Büyük seyabatlarda İki konak arası daha uzaktır. Yürüyüş, çok kere gaatlerce devam edpr. tesadüflere baflı olan sevahal pro»ranıı ekgeriya hıztı yüriiyüşleri gerektirir. Otonun bakımı ve muhtemel tâmir! lâzım geldikçe, özelliklerini bilmeyen bir usta ya başvurmak zorunda kalınır. Yuklrki noktaları gözöniinde tutarak, otonuzun birinci sııuf bir servis istasyonunda. sizin de hazır bulunmanız şar tiyle. bazırlanması cidden önemlidir, Lifte ahnması fereken otonun karoseri ve stsisi yıkanacak, motorn temizleneeektir. Imumi yağlanınagı ıırasında, füspansiyon ve direk siyon parçalarına ait: Somnn, vida, maşalı çiviler ciddî bir teftişten geçirileeektir. Hldro lik firen boruları, rakorları, hortumları, debreyajı barekete getiren parçalar, benzin ve yag bornları yol boyanca mey dana gelecek ârızaları evvelden baber verirler. Normal ol mayan her nokta üzerinde durnlacak, her (evsemiş saplaraa, civata lomnnu, bir madenî dirsekle temags gelmetinden asmmış borular, da|ılmış ve soyulmuş elektrik kablola rı v.s. gibi sakat parçalar sıkı Iacak, bağlanacak, degiştirile cek veya tâmir edilecektir. Motor karterindekl yafın deSişmesl, hele birinci konaklama nzak ise, şarttır. Eğer vlteı kutusn ile diferangiyel yafları bir az evvel yenilenraemlşse. bnnların dejiştirilmesl gerekir. Direksivon kntnsn, rnotrls olmayan tekerlek »kıslan, hlpoit disli «istemli dlferanslyel, özel yafları ile yajtlanaeaktır. Amortisörler ve hldrolik firenin yaf deposu, »evlyelerine kadar özel yağlariyle tamam Ianacaktır, Şayet akfide »arj klfayeUiz lifi varsa, seyahatten evrel değiştirmelidir. Yolda akü deSiştirmek. hera vakit kaybettirecek, hem de ârıza ysparsa, fabrikasının çarantisl elde edi lememiş olacaktır. Efer otonuzun dinaraoın İle marş motorn nzun müddet re vizyon (örmemifse, bunu yaptırmayı düşünmelisiniz. Motora besleyen, benzin pom pası, benzin süzgeçleri, karbüratör ve benzin deposn lyiee temizlenecektir. Benzin pompası diyaframının yenisiyle değiştirilmesi, nzun yolcnluğunuzda dag geçitlerinde büyük emniyet sağlıyacaktır. Bujileri söküp temizleyerek elektrot açıklığını ayarlamak. distribütörde akım kesici ör» ve çekiç kontaklarının temaa yüzlerini tesviye eKikten «onra açıklık ayarını dfikkatli yapmak suretiyle ateslerae gis teminin bu iki hassas parçalannı kontrol etmek. gerekiyor sa yenileriyle değiştirmek, ya pılacak hazırlıjın en önemlisidir. Bu son ikl ayarın ölçüleri fabrikanın tavsiyeıine ( 5 re olacaktır. Yol a çıkmaıdan birkaç gtn evvel, yapılan hanrlık işlerin den alacağınız sonueu kontrol için, motorunuzn: Ralântisini, çekişini, debreyajınızı: Kalkıfinızı, yokuşta kaydırmadıtını, firenlerinizi: Tutus tesirini, muvazenesini, direksiyonunuzu: normal boşluğnnu, otoyu düz yolda bir terafa çek medifini denemek için onar kilometrelik bir veya Iki çıkış yapmalı ve tam bir emniyetle otonuzun, seyahatınıc bo ynnca hiç bir ârıza çıkarmıya cafını kabul etmelisiniz. L'ıun bir yolcnlokta, yolenların konforo başta gelen bir ihtiyactır. Minderlerin dnrnmunn kontrol etmeli, kımılda yan olnna saglaralaştırmalı, Uzuıt yolculuk için bozulmus mlnder yayları varsa tamir ettlnnelidir. Yoleola nn rahatlığı için otoda, seyysr birkaç yastık bulnndurmaUdır. Otonun karoseri gözden geçirilirken: Kapıların iyi kapandığını, raenteşelerini, kilit emniyet mandalını, motor ka putunun yerine iyice oturduğunu yoklaraalıdır. Uzun seyabatlara çıkacak otoda lâstiklerin bayatî önemini inkâr edemeyiz. Dış lâstiğin ynvarlanan kuşağı, tırnak ları aşınmış değil, kumen silinraiş de olsa, derhal yenileriyle değiştirilecektir. İstepne denilen, üzerine listik geçiril miş ve şişirilmiş, hizmete hazır bir yedek tekerleksiz yolaçıkılamaz. Uzun yolculuğunuzda, bera berinize almanız gereken yedek parçalar, lüzumu derece«ine göre sıraya konrauştur; 2 Sigorta. 1 Kondansatör, 1 Akım Kesici: örs Çekiç, 1 Ateşleme bobini, 1 Oistribütör kapagı, 1 Rotor, 2 Far ampulü, 1 Vantilitör kayışı, 1 Su pompası salmastrası. 1 Ekzost supabı, 1 Silindir kapak contası, 1 Arka tekerlek aksı, 1 Karışım gaz ve ekzost boruları contası. Uzun devcm eden yoleulukta. sayısı belirli kilometrelerde usulen yapılan, yağlama ve yagları degiştlrrae lşleri unutulmıyacaktır. Fabrikanın tavsiye ettiği vaglan başka yağlarla karıştırmak doğru olmıyacağı için şu noktaları iaret ederek: motorda, viteg kutusunda. diferansiyelde, hidrolik firende kullandıgınız yaj marka ve cinslerinl, otonuzun yağlama işlerini yapan garaja bildiriniz. ' SEYAHAT NASlHATLARI: Yolda, ar a sıra yag rösterge ; sine veya onun lşini gSren sln • yal lâmbasına bakımı. Birkaç saat süratll yürtiyüşten veya bir yoknş çıktıktan sonra, yaf basınemda bir dfişflkldk g'6rürsenlı hızınızı biraz azaltınız. Bn, karter yağının çok ısınmış ve ralanmış oldnftınu gSsterir. Akü şarjına dikkat ediniz. Konaklıyacağınız yerde ve ya bancı blr mnhltte, akşam bol ışık gereklr. Uzan bir yürüyü»i»n Mnra dnrdagvnnı »aman, otonnznn altında yag lekeUri b»liyor mu? dikkat ediniz. En zfyade debreyaj vite» katoau ve dife ransiyel altında, lâstiklerin iç yüzlerinde yaf sıuntısı lekelerlni görebilirsiniz. Hangi parçada yag kaçafı varta, o parçanın ya? »eviyeıini son merhaleye kadar sık tık tamamlamanız gerekir. Her gün veya her 300 kilometrede bir, raotonın karter yafı seviyesini kontrol ediniz. Azalan miktarı, ölçü çnbufvnun üst çlzgisl hlzasma kadar tamamlayınız. Daflık arazide motoru sojn tan suyun suhunet dereeesini termometreden dairaa kontrol ediniz, snyun kaynar dereceye kadar yükselmemesi için hızınızı ualtınız, Suyunu kaynatan motorla yola devam etmeyiniz, böyle blr hal karşısında otonuzu dordnronuz fakat motorunuzu yavaş dönüsü İle çalıştırınn, motermn •oğuması için kaputu açınız. Benzin göstergesini gözetleyiniz, en kısa zamanda deponuzu doldurunuz. Depoda kalan az miktar benzin, yolun aarsıntılarından uzun müddet çalkanıraa, meydana felen ya pışkan pislik, bensiı\i emen bornya, pompaya, lüzgeelere kadar lürüklenir. Her sabah yola (îkmazdan evvel. lâstiklerinizi gözdrn ge çiriniz sonra motor kart«r yafının seviyesini, radyatör sa seviyesini kontrol ediniz. Motorunuı ısınıneay» kadar. aiper camını dikkatle sjliniz. Hasırlığın tamamlanması için, nhhi blr yardım çantasının, aeele dnrumda büyük hiz metler gSrecefini nnutmayınız. MOTOfZ. BAÎ OSCAB: RadyodâŞBugUn ISTANBUL PROF. NlMBÜStÎN MACERALARI: 7.27 Açılıs 7.30 Melodiden mçlodiye 8.00 Haberler 8.15 Türküler 8.30 Ünjü bestecıler 9.00 Kapanıs. 11.57 Açıhş 12.00 Şarkılar (Nevzat Yalçınsu) 12.20 Sevilen melodıler 13.00 Saz eserleri 13.15 Haberler 13.30 Valsler 13.4O Şarkılar 14.00 Konserto 14.30 Kadın saati 14.40 Hafif müzik 15.00 Kapanış. 16.57 Açıhs 17.00 Diskotekten mikrofona 17.20 Hafif müzık 17.30 Yurdun sesi 17.50 Meşhur Italyan orkestraları 18.15 Radyo Erkekler Faslı 18.45 Haberler 19.00 Reklâmlar geçidi 19.40 Radyo Salon Orkestrası 20.00 Türküler (Fatma Türkân) 20.15 Olaylar ve yankılan 20.30 Şarkılar (Necmi Rıza Ahıskan) 20.45 Hukuk sohbetleri 21.00 Radyo Tiyatrosu 22.00 Reklâmlar geçidi 22.30 Oda müziği 23.00 Haberler 23.15 Dans ve caz müziği 24.00 Kapanış. ÎSTANBUL ÎL RADTOSU 17.58 Açıhş 18.00 Sevilen sesler 18.20 Çeşitli dans orkestraları 19.00 Küçük konser 19.30 Yemek müziği 20.00 Karısık selolar 20.15 Plâklar arasında 20.45 Viyana valsleri 21.00 Çağımızın bestecileri 21.30 Ricardo Santos ve Tommy Garret Orkestralan 22.00 Gece konseri 23.00 Çeşitli müzik 24.00 Kapanış. JANE'LN K1ZI 261 6.57 Açıhş 7.00 Yurttan sesler 7.20 Müzikle jimnastik 7.30 Haberler 7.45 Karışık şarkılar 8.15 Çe.şitli melodiier ANKARA 8.45 Turk müzigi 9.15 Sabah konseri 9.45 Necli Erol'dan türküler 10.00 Devamı yarın sabah 10.20 Mario Lanza 10.30 Kapanış. 11.57 Açıhş 12.00 Melodiier 12.30 Müzehher Güyer'den şarkılar 12.50 Saz eserleri 13.00 Haberler 13.15 Küçük konser 13.40 Yıldınm Gürses'ten şarkılar 14.00 Hafif müzik 14.15 Afife Edipoğlu'dan çarkılar 14.30 Frank Sinatra 14.45 Osman Türen'den türküler 15.00 Kapanış. 16.57 Açths 17.00 Mülkiye Ecevit'ten şarkılar 17.20 Hafif melodüer 17.40 Mustafa Seyran'dan şarkılar 19.00 Haberler 19.15 Yaşadığımız günler 19.30 Sevim Süer'den şarkılar 19.45 Dın ve ahlâk üzerine konuşma 19.55 Küçük dinleyicilere masal 20.00 Dans ve caz orkestralan 20.15 Olaylar ve yankıları 20.30 Fikret Kozinoglu'dan şarkılar 20.50 Büyük Is'utuk 21.00 Hafif müzik 21.20 Klâsik Türk müzigi 22.00 T.B.M.M. saati 22.15 Hafif müzik 22.45 Haberler 23 00 Bir besteci ve eseri 23.30 Geç yatanlar için müzik 0030 Kapanış. ANKARA tL RADTOSU 17.57 Açıhş 18.00 Melodiler geçidi 18.30 Orkestralar bir arada 19.00 Filim müzikleri 19.30 Çeşitli müzik 20.00 Bu akşamın konseri 20.30 Kalipıolar 20.45 Mc Guire Kardeşler söylüyor 21.00 Caz 21.30 Peggy Lee 21.45 Dario Moreno 22.00 Operalardan kısımlar 23.00 Kapanış. • CUMHLIRlYET» m Edeb! l'etrikası: 110 Kıtman: 314 Cizen: YVES SAIOL ÇeTirer Mazhar KUN1 i uneıı. benıen söîe başlıyarak vaktiy• le kendilerini a.vıran anlaşmazlığı izab e t ti ve hu işte babasının oynadığı rolü söy ledi BHnre genç. macerayı naklettikten s on ra: Bütün hıınlar oUnasaydı ne kadar nıpsüt olaraktık» dedi V'alentin. hu s«alerrlen i>deta karku duyntakta idi. Lucien'e ma/iyi karı^lnmaması icin yalvardı. O zaıı\an J.vHen: Peki o balrle ne diye beni gornıeyi kahul ettiniz? dedi. Valentin cevap verdi: Galiba hata etVnlentin kendisine hayretie baktı. Lutim Fakat Laure sizin çok âsabî olduğu cien samimi görünüyordu. Halbuki Laure; nuzu; teskin edilmeniz gerektiğini söylü neler saylemişti! Buaları duyan LucMn: yoıdu Duğrusunu isterseniz sizin hiç bir uBunlar Umamen yalan dtii. Si»i bayle zaman hir rezalet çıkaracağınıza inanma giiç durıımlara düşürecek kadar alçak <ledım Kezalet nıi? Ne münasebet. Sözle ğilim. Laure, acaba ne yapmak istedi? rinizden bir şey anlamıyoıum. Ne demek Ah Lucien anlıyorum. Galiba bize bir tuistiyorsıuıuz? /nk kıııdular. Hemen buradan uzaklaşmalı. Hera bir guıüliü du\uyoıunı . (Arkasi var) önünde, incecik bir biblo gibi mam şaşırtıyotrdu onu. Sarhoşluğu kınlmasından, tuz buı olmajından mı veriyordu sarsıntımı. coşkunluğumu biraz da. Yatıştırmak için korkmamış mı hic! « Ağlamadı mı, bagırmadı usulca öpüyordu yanaklarımdan. mı?» € Söz verdim, onun mahkeme Hayır, ne bağırmış, ne de ajla y e başvutmasını isteyeceğim. Eütün suçu üzerime almayı kabullen mış! « Onunla, değil mi?» diye. sor dim. Geçim bakımından da düşümus yalnızca. «Bunu bekliyotrdum neceği yok. Villa Işığı bile isterse vereceğim ona. Bağlı oldujum zaten!» demiş arkasından. yerdir orası, ama köşkten ayrıl« Sonra, peki sonra?» Sonrası yoktu lişin. Karşı koy mak istemiyeceğini biliyorum. Mü mamıştı hiç. Kabullenmişti olaca cevherleTi, Ayazpaşadaki apartma |ı. Pek iUtün, insanca hareket et nı her seyi alsın. Daha ne yapamişti dojfrusu. Yalnız biraz sabır bilirim!.» h olmamızı, istiyofrdu, çevresini Cihangiri düşünüyordum. Kocaolaya «hştırmay» ealısacaktı. Her si ile beraber sevdiğini kaybedeşey gürültüsüz olsun bitsin, kay cekti. Nermin hanım. Güzelliğini, mak takımı coşturmaya yol açıl inçeliğini, şıklığını gösteremiyemasın istiyordu. Görünüşe bakı cekti kimselefre artık. O tek önem lırsa tek kaygusu buydu. verdiği takımın kaymağı eriyip ka Yanağımı yanağına sürüyor sev yacaktı avuçlarından. Iğneleri, po lis romanları, kara çatkın kaşh, dahca yalvıfrıyordum: « Ne isterse yapacaksın, söz nazi polisi yüzlü Nafia hanımı ile ver! Yaralamadan, incitmeden, ay yapyalnız kalacaktı. Hiç bir şey nlacaksın ondan!.. Suçlu olduğu göstermeden yaşamak ölmek dcmuzu, hayatını yıktığımızı unut mekti onun gibi yalratıklar îçin. O mayacaksın, unutmayacağız ne bir takımın başındaydı. Elbiseleri, mücevherleri, evi, tuberosa ko sen, ne ben!..» Budalalar gibi ağlamaya ha^lı kuları, hatla sevdası biraz göşteyordum. Karısını korumaya kaikış İ riş iç,indi. Onunla bir darnın ai defa bir kadına böylesine bağlandığını, kuvvetçe, akılc a eçit kabul ettiğini görüyorum. Seni aldatmıs, fenahlt etmiş, ne yapmış olufsa olsun, geçici şeyler hep bunlar. Gerçek »eni sevdiği! Kendme göre seviyor tabii, yaratıhşı nın kıncıhğı, hoyrathğı, umursamazhğı ile belki de...» Gülmüştüm bir zamanlar onun bu Xazan: FERlDE CELAL sözlerine. Şimdi is e Serranın bo?, avare, hafif görünüşünün altında tında yaşadığım süiece açık gör »aklı, kadmca sezişinin üstünlüğü müştüm bunu. Boşanma olayın nü anlar gibi oluyorum, alay ederdan ötürü kaymak takım bir za di göz yaşlarımla man izleyecekti davranıslarını bel « Insan Kâzım ağabeyimle bed ki, sonra unutulacaktı Nermin hanım. Ölmeden ölmüş olacaktı! Ci baht olur belki ama. bir güzel yahangir Süzan hanıma kapılanacak şar hayatmı doğrusu Kirpiciğim!» Kâzım Işık'tan uzakta geçen gün tı belki de. Serra uğframıyacaktı semtine Villa Işık bile gösterişin lerin renksizliğini, durgunluğunu den, renginden kaybedecekti. Rıh gördükçe gene hak vermek gerekitımı boşalacaktı o güzel motörler, yor Serraya. kotralardan ve Ahmet ağanın o O gece bütün bu düşüncelerden kadar üzetrine düştüğü ipek yap ne kadar uzaktım! Daha hiç bir rakh, keskin kokulu Tuberosalar.. duygu. düşünce, yıpranmamıştı a« Ne yapsan, ne versen fayda ramızda. Se\'danın gözü kör ed»n giz! Onu kımseler kurtaramaz ar aydınhğmda ilk günlerimizi yaşıyorduk, ondan mı hilmem... tık!..» Gözlerine bakıyorum. Ben bu Saçla»ımı okşuyordu yavaş yagözlere bakmaktan hiç bir zaman vaş. bıkmam! diyordum kendi kendi« Sen sarhoş=un kızıml.» me. Vücudünün sıcaklığına bırakıUmurumda değildi karısı, Villa yordum kollannda kendimi. Bu Işık. «kaymak takım» diye, alaya sıcaklık hiç eksilmesin üzerimden alıp biraz da korktuğumuz 0 ken diyordum. Başımı yaslıyordum göğ dini begenmiş insanlar. Düpedüz 1 ?üne. Hep böyle kalalım istiyorşeylerdi düşündükleri. dum. « Biraz güç olacak. heklemek Yavaş yavaş ışıklar sönüyor, ma lâzım gelecek. En aşağı bijkaç ay! salar boşalıyordu. Müzik bizim iBenim küçük kızım, benim cesur [ çin çahyor. mefrdotel uykusunu kızım!..» yenmeye çabahyarak kalkacağımız Serranın sesini riuyar Eİbiyim. anı gözlüyordu. • Ağabeyımin bayatında ilk (Arkası var)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle