18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Osmanlı Tatihînde Haj/dut Aşklan Cumhurıyet Gazetesının kalemısonra baş başa verip konuatular. Kadıköy'den Reflk Duruca yazı lar pıslık ıçmde.. helâ derdinin me emanet ettiği bu sütuniarda daha sonra koca sehik' föyle bir kı yor: yanısıra, burada su derdi de var.«Haydut Aşklafı. adını verdiğim mıldandı. Fenerbahçe, tabiatın her bakım Eğer, Füzeli Deniz Kumandanhbu yazılara başlarken: «tehlikeSarayda Kurd Ağa genç ameledan cömert davrandığı en güzel ğına bağlı birliğin nazik subaylalerle dolu yollarında fuhş ile yoğ yi önce tatlı dille yola getirmek mesire yerlerimızden bındir Pa n ile rahmeth Nub Nacı beyin rulmuşlardır, ve çoğu fuhuş çirkı ıstedi, Ramazan: zar tatilini Fenerbahçede geçır köşkü olmasa, buraya eglenmeye içinde cinsi sapık olmuşlardır. Ağa., dedi, sen o fâsıd kasdı mek istemiyen pek az aile vardır gelen halk, içmek için dahi bir demiştim. Bugun neşteri öyle bir aklından çıkar at... ben burada Yaln:z bu guzei mesırenin bütün yudum su bulamıyacak.. yara uzerine koyacağım. olıirum ama nSmusumla ölürüm! guzelliklenni öldüren bır su der CEVABIMIZ. Kurd Ağa adını tasıdığı hayvaOnyedinci asrın ilk yarısında bıdi ile bir de helâ derdı vardır. îstanbulun genel helâ derdi ile nın tıynetine uygun biır canavarPazar günleri bmlerce ınsanın gu ılgili olarak aldığımız mektuplar, leği bükülemiyen şaki Deli Hasadı: lüp eğlendiği bu verde ne çayım j bu işin bugünden yarına çözül na Bosna Valiliğı verildi, Vali pa Ulan kerata!.. ben de seni yo zı kaynatacak bir çaydanhk su. ne mesı gereken önernlı bir problem şa olan haydut da yirmi bin leIa getirmez isem bana da Kurd vendle Anadoludan Rumeline geç de en mübrem ihtiyacınızı göre teşkil ettiiını gosterıyor. AJa demesinler!.. dedi, emretti, ti. Devlet Avusturya ile harb hacek bir helâ vardır Durum kaoğlanın ayaklanna gözünün önünlinde idi, yeni Bosna Valisi, Beldınlar için daha da kötü.. Erkekler Orman yangınlan de pranga vurdurttu, ve: gradda orduya iltihak edecekti, ibtiyaçlannı açıkta görürken, bu Kalddrın su iti zındana atın! üzerine Bosnaya bir vekil göndennesi geimkândan da mahrum olan kadındedi Ağayı Jarın çektiği sıkıntıyı siz duşünün! ! Ankaradan Murtaza Vodinalı ya rekiyordu, kâhyası Kurd Ramazan da demir gülleıinın yolladı. Namlı bölükbaşılarmdan. Bu yüzden deniz kıyılan, kaya «ıyor; zineirini eline alıp: Geçenlerde radyodan, Türkiyede levend sergetdelerinden olan Kurd Sen de benı vola getırirsen ki orman yangınlarının nedenl ü Ağa, uzun boylu, iri yapılı, gombana da Remo demesinler'.. dedi, zerinde bir yetkiliyi dinledik. öğ gök kıl içinde put gibi ahlâksız B UL MA C A ve sehbazhğına ayrıca revnak verendik ki bizim ormanlarda her bir adamdı Yıilarca dağlarda leren küstah bir levend reftârı ile kes istediği gibi at oynatabiliyor. vendlerle haşır neşır olmuştu. Ya 1 23 8 9 zındana gıtti. Ne girenin, ne de çıkanın belli ol nında doftyüz kadar şaki ile BosGüzel Ramazamn prangaya vugidince madığı bu yerlerde şimdiye kadar naya vali vekili olarak rulup zındana atıldıgı haberi yatek ağaç kaldığına bın şükür.. Bu büsbütün çileden çıktı. Bosnanın yıhr yayılmaz Bosna şehrı Kurd ormanların sahibi, koruyucusu, ba erkekleri ve erkeklerinin de genç Ağaya karşı ayaklandı Halk tatra hârikulâde güzellikleriyle kıcısı, ilgilisi, sorumlusu yok mu? lerl yı bastı, zıncırbend Remoyu zınNasıl olur da herkes istediği gibi, meşhurdu. Sokaklannda nereye, dandan çıkardı ve sarayı dört beş istediği yerde tarla açar, eker, bi ne tarafa, kime bakacağını saşıryerinden kundaklayarak atese ver çerî Hayır hayır, bu vatamn yoz dı. Fakat nesil nesil, kusak kuşak di. Ağanın dortyüz nefet haydudu lasmasında kaçak tarla açan köy serhad gazileri çıkaran Bosnahlar çil yavrusu gibi kaçıp dağılmıçtı lü kadar buna göz yuman. hattâ saçının telinden, ayağının tırnağı Muazzam ahşap saray hanl harıl görevini kötüye kullanan bütün na iffet ve nâmus »ahibi idi; heyanarken Kurd Ağa hemen kiyâlorumlulann derece derece ceza nüz reşld olmamıs oğlancıkları bi fetini tebdıl ettı, yalın ayaklı bir landınlması bas sart olmalıdır. le âbid ve zâhid olutdu, minârekoca seyis oldu, sarayı safmıs alev Aksi takdirde bu orman yangınla den ezan sesini işiten: «Lebbeyk BOLDAN SAÖAı ve dumanları arasından bin belâ 1 «Dısandan görüldüğüne göre nnm önüne hiç bir zaman geçile Allâhım!.» diyerek camie koşarKurd ağa İle Remo ile çıkarajc sokağa fırladı, söyle dı. Yeni vali vekilinin, paşası ile çılgınca sevgl» mânasın» İkl kelime. mez! bir rahat netes aldı, beni de paraberaber, türlü rnel'anetlerinin üs2 «Reklâm ldaresl» karsılığı müHallaç Şaban da: Geleyım layabllirlefrdi, kurtuldum diyecek rekkep kelime. 3 Meteorolojl istas. tüne af sungerı çekilmiş bir hay agarn!. Okumasa bir türlü, yonlannda yapılan baslıea lşl yapoldu, karsısına on dokuz yaslanndut olduğunu oğrenmiş olan Bos Kemanını burakacak, ustasındar Vazaıı: R. E. Koçu mıs (ikl kelime). 4 Baafcaaı yalan okusa başka türlü!.. nahlar Kurd Ağanın sapık tara bırikmış gundeliklerım alacak, eı ria genç bir molla, mektep kalfası aglar o »ğlarsa yaman ağlar, f»ydalı. Gaziantep'ten Abmet Gül yazı fını da pek çabuk anladılar San tesı gün gelecekti; fakat o da kdç 5 Tersl italyanm yeni Cumhurbaş. Resimliyen: S. Bozcall tstoniveHasan dikildi. Sülo, Şabo, Alo Remo bu Haso'nun eline kı koca şehir halkı sözleşmiş gibi: tı gıtti, gaiblere karıştı. kanıdır (adı söylendigl glbt yazılmış yor: değil. ayağına su dökemezlerdi: Orta okul mezunuyum. Gazian «Bu herifı başımıza musallat edetır), biratalar sBzüne göre yerinde »Bır gun de bir kadayıfcıya rast gırdır. «En kolay lçlnden fetholu tep Bayındırhk Müdürlüğünde 8 nin Allah belâsını versin. îstoni Hasan: hele ladı: Paşaya asker yazayım.. nanın yansı, kumarhanelerde para lira yevmiye ile çahşıyorum. öde simdilik yâ sabır.» dediler, edebi, Nereye gıdersın Kurd Ağa, Adın nedır şehbazım?.. Yazılmam ağa... yerine geçer. 7 «Vukua gelebllme nek yeter5İz!iğı ileri sürulerek işı hürmeti muhafaza ettiler. nereye?.. diye sordu. Alo!.. «1 ıhtimall olan neıne» karsıhğı İkl me «on verildi. Başkaca bır geçım j Kurd Ağa gürledi, levendltrine Kurd Ağanın kurdluğu tuttu, Kurd Ağa bir gün bir genç çul Gel seni kendime çubukdaf emretti: Kaldınn şu çapkını gö kelime. 8 Çevrlllnce «mükemmel kaynağım olmadığı aile efradımı genç mollayı kuzu zannetti, hiç silâh kabı» mânasına gelir (lki keli da aç bırakmamak kaygısında kal ha gördü, evvelâ adını sordu de alayım. türun!. dedi. bir şey söylemeden demir pençesi me). 9 Blr w m n parçası, Blrlncl dığım için, son çare olarak, Bele ükanjı: Gelirim ağam... Tabakhâne amelesi genç Rama ni atıp sürüklemek isterken deliDuny» Savasmda çevrealnde büyOk Sülo!. dedi. diye temizlik işlerine başvurdum Kadayıfcı Ali çırak dejil, kada zanı olduğu kılıkta blr harb olan Pranaa'daki altar su. yakaladılar, kanlı hançerıni çekti ve haydudun Anlayamadı: ve çöpçülüğe talip oldum. Orta oyıfçının oğluydu, babası Kurd Ağa YUKABIDAN AŞAGlYA: kul mezunu olmam dolayısiyle çop Kâfir mısın? .. diye sordu. De nın elinı riptü, oğluna ilüfattan sille yumfuk paşa sarayına gotur tam kalbinin üstüne sapladı. 1 «Ekim işlerlyle llglll mevzu» duler. Bu haber şehre yayıldı. Bos Kurd Ağanın lâsesint yanmakta olmıyacağı likanh kaşlarını çattı ve ısyan ile ötürü valipaşa kâhyasına mânasına İkl kelime. 2 Akdenlz çülük etmem uygun teşek nalılar evvelâ acı acı dusündüler, olan pasa safayının içine attılar. kıyısmdakl bir kasabaznızın halkm. kaydiyle isteğim reddedıldi. Ne ya red ettı Agaya anlattılar ki Bos kür etti: «Bohçasını hazırlayalım, dan. S Hazretl Allnin ogullarından pacağımı şaşırdım. Bayındırlıktakı nalılar Suleymana Sulo defler. yarın göndereyim efendim sultâblrl. eskl Türk kabllelerlnden blrlnln işimden çıkarıyorlar. Çöpçüluge Seni yanıma alayım Sulo. ge nım » dedi. Ertesi gün de baba ferdi. 4 Tertl «Apansız» demek talip oluyorum, münasip değildır lir misin?.. oğul kaçıp kayboldular. tir. «bağınşlar Ûganlar» karsıügı es diyorlar. Hırsızlık etsem, suçtur Gelirim ağam... kj usul blr çoğul. 5 Kabul etme diyecekler. . Ben şimdi ne yapaAğanın haydut sinirleri iyice ge Ama ertesı gun çulha Suleyman rildı, uçüncu çocuktan sonradır ki yım' Aç ailemı ne ile geçindirer . me hareketU kaçtı, kayboldu. Kurd Ağa çok bu Bosnalıların tatlı dılden anlayım? dünyanın Iç ta. arattı, bulduramadı. madıklarına hukmetti: «seçtiğıni bakalanndan blCEVABIMIZ: Yolda bir hallaç civanına rast cebren ve kahre n kaldıfacaksın! .. Aşağıda belirtilen dersler için asll veya II. görev kadrolu 5ğrlnln »dı (coğ Okumuşluğun da okumamışhğın retmenler alınacaktır. dedi Bu karardan sonradır ki bir rafya teriml). 6 da suç teşktl ettiğı bıricık memle ladı, ona da adını solrdu, oğlan: Çevrlllnce Şabo!.. dedi. gun yolu tabakhâneye duştü. Isteklilerin 20 Eylül 19«2 tarihine kadar, dilekçeleriyle bir«tür ve cinf>j ket sadece Turkıye oha gerek . Şabo da Şâbandı. cKâfir misin?» Ayağında bir mulevves donla ça Ükte kısa hal tercümelerinı okula göndermeleri ilân olunur. m&naaına gelir. Açık mektuplaşma dıye sormaya cesaret edemedi, lışan sahtiyan kokulu, yapuk kâtersl Batı AvBRANŞI ARANAN VASIF Ausburç'dan Ahmet Kükrer'e: «Süleymanı kızdırdık kaçırdık, bu kullu gence adını sordu, oğlan kas Oünkfi bolmaeanın ruptda blr de| latrı çatık: halleJllmls |ekll nlzdlr. 7 Mu. Yazdığınız olaya, her yerde, her nu kaçırmayahm dedi: Genel Mekanık Yuksek Makine Muhendısı ayyen zamanda alınan veya vertlen zsman rastlamak kabıldır Bir ki Senın gibi şehbaza lâyık mı I Remo!.. dedi paralar. 8 Söz veya yazı İle anlat şinin davranısıyle, o kişınm men dır ki böyle sokak sokak yalın I Gel seni yanırna çubuktar alaUygulanmış Mekanik Yk. Makine Muhendısı (Termik, ma. t tUludag» m eskl adı, kol sup olduğu millet hakkında hüküm ayak yarım pabuç dolaşasın.. gel I yım. ucunun lçl. Hidrolik ve Soğutma makinelevermek doğru değildır. seni paşaya asker yazayım.. dedi. ' Gelemem ağa.. rinde ihtisası olanlar tercih edilir.) Fenerbahçe nin helâ ve su derdi H d y d l K İ K l l l d A ğ ü İle 1TZ e h l İ Sinatit Balıgıi Yazan: Selçuk M. KASKAN Amatör balıkçılıfın doktorası, muhakkak ki Sinarit bahğını tutmakla verilir sevgili balık amatörleri. Adına aynı zamanda Sinagrit ve Sinağrit de denilen bu balık nasıl bir balıktır? Bunun yüzünü bile görnıek, bilba.ssa denizden çıktığı vakit zörmek, Allahın pek az amatör kuluna nasip olan bir nimet oldnğu için bu balığı iyiden iyiye tarif etmeden geçemiyeceğim. Karagoz fasilesinden olan Sinarit balığı, şekil itibariyle Mercan bahğına benzemekle beraber, mercan balıfından daha uzunca bir balık olup, sırt kamburluğu da mercanınki kadar bâriz değilse de, ağırhğı beş kiloyu geçen sinaritlerde bu kamburluk hatırı sayılır bir kıvrıntı kesbeder. Alt çenesi üsttekinden uzun, iri pullu, kalın kuyrukla babacan bir balık olan Sinarit balığının reniçi, mercanınki gibi pembemsi kırmııı olmayıp, erguanla gölgelenmis pastel bir gribej yahut bir açık kabve rengidir ki. bunun da içi yeşil ve mavi harelerle menevişlenmiştir. Karına doğru çittikçe açılan ve limon sansından beyaza dönen sinarit balığının kulak üstlerinde sarı lekeler bulunmakta ve bütün bu renkler, balık 61dü|ii anda kısa bir müddet için sönmekte, sonra tekrar yerine gelmektedir. Makbul bir balık olan Sinarit balığının eti, Mercanınki kadar mergup tutulmazsa da, büyük lokanta ve gazinolarda müsteriye Levrek diye yutturulan bu balıÇın etini mercanınkinden tefrik edebilecek a4u tadı amatörlerinin pek nadir olduğuna inanıyornm. Sinarit balıfı bir Akdeniı balıgı olup Marmarada bollukla bulunur. Kısın derin sulardaki, binalık denilen büyük taslık mahallere, varsa, batıklara çekilen sinaritler yaz basında, yumurta zamanı, snların ısınmaya başlamasiyle kıyılara düşerler ve iki üç knlaç sulardan, onsekiz yirml knlaç snlara kadar gcne taahk yerIerde ve bu tasbklann eteklerinde 4 5 likteo 18 20 liğe kadar sürüler halinde dolaşıp gerek canlı yemle gerek de kabaklu hayvanlarla yeralenirler. Bu, otlafa çıkma devreM hazirandan ekim gonlanna kadar, yani genenin \az yan^ına isabet eder ve Sinarit balığı bu devre zarfında, bu sığ sularda, olt», paraketa, ay ve maalesef, dinamitle avlanıhr. Marmarada ve tstaobul civannda Sinarit avlanan yerleri aşağı yukarı şöylece uralıyabiliriz: tzmit Körfezi, Tnzla Körfezi, Tuz Burnu, Fendik Eşek Adası civarındakl taşlar, Adalar civanndaki taşlar, lmralı civarı. Dijer taraftan, Salıpazarı önlerinden, Saraybur ', nundan Bakırköy Yeşilköy sa i hil taslariyle Marmara Ereğli i si önündeki Venedik taslarına i kadar bütün bu aradaki Mar ' mara knzey sahili ki, Büyük > Çekmecedeki Kaldırım denilen S uzun dip kayalığı, Çöplüce ve " Selimpaşa mer'aları \e bahu ] sus Venedik Taşları, ba kuşağın verimli yerlerini teşkil ederler. Giineyde Kapıdağı sahilleri ve Marmara adaları gerek oltayla tntulan gerek dalarak, zıpkınla vnran (nadir ve çok aor, fideta tegadüfî) amatörlerce bu balığın en bol bulundoğn yerler olarak telâkki edilmektedir. Bilbassa sardalya lamanı, kaşığa da saldırmaya başlıyan Sinaritler. Çanakkale Boğazına doğru da kendilerini bollukla gösterirler ve Gelibolu, Çanakkalede de bol bol avlanırlar. Esasen balığın bol avlandığı yerler, bâkir kalmıs jerler olup, bir balıfın pesinde on kisinin koştnfu tstanbul sulannda balık bir amatörü tatmin e . decek miktarda tutülmamakta • dır. Kış mevsiminde çekildiği ] derin taşlık ve bataklarda da • ayn nsulle avlanılan Sinarit j balığının muhtelif avlanma şe , killerinden, yem einslerinden, • parakctasından, bırakmanndan . ve yemekierinden diğer yamla * rımda bah'edeceğim, Sinariti , niz battal olsun, rasgele sevgi i 11 oknyuculanm. \ Ankara Erkek Teknik Yüksek Öğretmen OknİHna Öğretmen Alınacaktır Radyodâ^BugUri 7.27 Açılış 7.30 Melodiden melodiye 8.00 Haberler 8.15 Sabah şarkıları 8.30 Operetlerden 9.00 Kapanış. 11.57 Açıhs 12.00 S. G«ğü»' ten şarkılar 12.20 Sevilen m«Iodıler 13.00 Saz eserleri 1 13 15 Haberler 13.30 R. Erten den şarkılar 13.50 Frank Sınatra 14.10 Türküler 14.23 Konserto 15.00 Kapanış. 16.57 Açılış 17.00 Çay saati 17.30 Yurdun Sesi 17.50 Konuşma 18.00 Hafif melodiler 18.15 Radyo Karma Fa«h 18.45 Haberler 19.00 Reklâmlar geçıdı 19.40 S. Hosses'ten sarkılar 20.00 Gıtar, Bongo ve Aşk 20.15 Olaylar ve yankıları 20.30 Amatorler saati 20.45 Sılâhlı Kuvvetlerın Sesi 21.00 Fehmi Ege Orkestrası 21.15 Şıır Dunyamız 21.30 G. F.rsel'den şarkılar 21.55 Eğitım saati 22 00 Reklâmlar geçıdi 22.30 Bu uk yazarlar 22.45 Türk mu \ ^ı 23.00 Haberler 23.15 Senfonik muzık 23.40 Gece melodilerı 24.00 Kapanış. 6 57 Açıhs 7.00 Gunaydın 7 20 Muzıkle jımnasttk 7.30 Haberler 7.45 Türk müzıgı 8.15 Melodiler 8.45 Sohstlerimızden ikisı 9.15 Sabah konseri 9.45 Şarkılar 10 00 Devamı yarın sabah 10.20 Four Lads Grupu 10.30 Kapams. 11.57 Açıhs 1Î.00 Melodiler ISTANBUL BAY OSCAB: Radyo Lâboratuvarı Yk. £lektrıkHafıf Akım Münendısı (Kısa ve çok kısa da'gaiarda ihtisası olanlar tercih e,J.hr * Vuksek Inşaat Mühendisi Cnıversıte Flolojı mezunu Unıversıte Flolojı mezunu (Basın 15024 A. 951711525) Vapı BUgısı Almanca 4 Ingıllzce Yeni Parti PROF. NİMBÜS'ÜN MACERALARI: P ATRİ A Yazı Makinelerimiz gelmistir. BtÇERLER Galata Tel: 44 85 10 49 43 30 (llâncıhk: 6377/11536) Hâdise! Galeri Poroteks En zengın kreasyonlarını Harbiyedeki yeni binası 4 nın muhteşem salonlannda i teşhire hazırlanıyor . GALERÎ POROTEKS ANONÎM ŞtRKETt Reklâmcılık 3820/11527 KAYIP Keean Nüfus M«murlugundan aldığım hüvlyetlml kaybct. tlm. HükümBüzdOr. öm«r Tunealı Cumhurlyet 11M3 ANKARA Yeni «MERCURY» takma mo ( tor 22 CV elektHk mutfak ve i fırın Elektrofon 3 devrl portaf Tel 49 22 24 ACELE SATILIK i 12.30 Gül Batu'dan şarkılar 12.50 S M «Mrleri 13.00 Haberler 1S.15 Küçük kon»er 13.40 Gün«ri Tecer'den sarkılar 14.00 D«rio Moreno 14.15 Oyun havalan 14.30 Johnny Ray aaylüyor 14.45 Türküler 15.00 Kspanış. 18.37 Aj;ıhş 17.00 Ayten îyigüngör'den şarkılar 17.15 Peegy Hayama'dan melodiler 17.30 Saniye Can'dan türküler 17.45 Tarım konuşması 17.50 Oyun havaları 18.00 öğretmenin ıeıi 18.10 Sevim Erdi'den »arkılar 19.00 Haberler 19.15 Yaşadığımız gunler 19.30 Kutlu Payash'dan şarkılar 19.55 Küçük dinleyieıîere masal 20.00 Erol Pekcan Caz Topluluğu 20.15 Olaylar ve yankılan 20.30 Ulvıye Taşkenften şarkılar 20.50 Buyuk Nutuk 21.00 Mikrofonda tiyatro 22 00 T.B.M.M. saatı 22 15 îsteğinize göre 22.45 Haberler 23 00 Gece konserı 23 30 Geç yatanlar ıçın muzık 00 20 Kapanış ANKARA İL RADTOSU 17.57 Açılış 18 00 Radyo ile Almanca 18 15 Aımanca melodiler 18 30 Leo Dıamond Armonika ve Orkestrası 19.00 Cha cha ve Rock and Rol'ler 19.30 Melodiler 20.00 Bu akşamın konseri 20.30 Caz 20 45 Sarah Vaughan söylüyor 21 00 Romantik müzik 21.30 Julie London ve Nat «King» Cole 22i» îzahlı müzik 23 00 Kapanış. Cumhurlyet 11544 JANE'IN KİZJ 259 •milllllMIIIIMIIIIIII IIIIIMIIIIMIIIİIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIlllluıiHiı IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIMMIIIIIIIIIIIMMIIIIIIIIIIIIIIIIIMIII .( l'.MHl KJYt'l» m Kdebi I'etrikası: 108 Vaıan: PEKIDE CELAL KeMml» Knman: 312 M ü L ' U N K I Z Cizen: YVES SAYOL Cevırer Mazhar KUN1 O gün Asniers'teki e\de bir bayram L'şak odaya dondii ve tuttuğu arabanın Bir dakika sonra Valentin sokağa çıkaBellechone'de bcklediğini söyledi Kont sor rak evden uzaklaştı. Kocası kendisini takip havası esiyordu. Giineş pencerelerden giridu: ı Kontse daha çıkmadı mı? Hayır ediyordu. Birden bir sokağın köşesini dön yordu. Laııre \e Lucien. salonda bekliyoro cl. n'Mm. Herlıalde hazırlanıyorlar Güdü.*Az sonra da bir araba Bellechosse so laıdı. Saat ücü vıırdu. Delikanlı: Galiba zel. Sokağa çıkınca hana haber veriniz." kağını inmeğe basladı Valentin, bu aıaba •telmiyfek > dedi Laııre da endişeliydi. NiHavrtle gözlerini açan uşak: Peki efendim da idi. Bunu anlıyan Kont. henıeıı kendi bayet dışarıda birinin geldiği duyuldu... dedi. sini bekliyen diğer arabaya atladı ve (Ark.ıs ı%ar) cAsniers» adresini ^erdi. Seviştiğimiz günler! Dünyayı « îstanbuldan öğleden «onra »rtık!» umursamadan birbirimizin ağzın çıktık efendim. Arabayla geldik. Sessizce gülmeye koyulduk. Duda, gozletrinde, kollarında canla Lâstik patladı, aksilikler oldu yol daklannı uzatıp, sesini alcaltarak nıp yaşadığımız günler! Kim der da bir süru. Muhakksk gormem lısıldıyordu: di sonunun bu türlü biteceğıni! lâzım kızınızı efendim. Mühim « Seni seviyorum, sana fena Bir hafta sonra geleceğini söyle söyliyeceklerım var kendisine e tutuldum bıliyor musun!» mişti trende aynhrken. îki gün fendim. Ben Ahmedin ağabey»i>Çekmeleti karıştıran, dolapları sonta karşımda buldum onu. Hem yim efendim.* küt küt açıp kapayan annemin gu de ne geliş! Zavalh Ahmet bir kere daha rültüsü geliyordu salona. YammıBır gece yansı keskin zil ses'.e bana yaklaşması ıçın basamak olu ı koşarak gelmek için acele etl a rıyle uyanışımızı hatırhyorum. yordu ağabeysine. Neden sonra [ tigi bellıydı. Kâzım Işık gibi önem Anntni'.p korkulu telâşmı, geceli ayak sesleri yaklaştı kapının ö li bir kişi ile tamşmak onu ğinir. c;ekleri uçarak kapıma yığı nünde. Annem haber veriyordu: mış olmalıydı. Merak vardı içın«Şerrî kânuna o klm emrini l'P baRik:Mnı hatırhyorum. tatbik eyler...» « Kâzım Işık beymiş kızım, de Aramızda ne olabileceğıni an« Kız Macide ne ola bu! Gece hemen çık, seni bekliyor salonda lamak istiyordu belli. B*akırsam, «Onu da hazreti hak mazharı yarısı 1ım gelir, ne isıer bizden?» Macideciğim.» tevfik e>l?r» ilk işinin Kâzım Işığın karsısına Onun olduğunu nasıl da anlamıs «tki cihanda mesuldür o hâkimGürleyivermışti beni karşısında , geçip, ayrıldığımı, nişann neden tım heruen! ki. | bozulduğunu sormak olacagım bı gorunce: Zil &r'^3 brkaya çahyordu. An«Faslı dâvada ne tahkik ve ;ıe « Işte böyle geliriz, tozu du | liyordum. nem bağıra bağıra löylenıyordu. tetkik evler .» | « Sevındm! dıyordu Kâzım Ben yatı karanhkta yatağımın i mana katarak! Macide hanım uyurmuş, gece yarısıymış deme Işık. Gozlerın parladı \\en\ karşmHâlâ aynı levhalar sofar.ın r:nçınde oturmuş bekliyordum. da götrunce!..» den kapıya dayanarak!..» varlarım susluyor bizim evde. FvKapınm açıldığını, onun sesini «Mahalleyi uyandıri'n' Hem ı ı e ndığimizde annem duğün htdıGucune, pe*vasızhğına kendi de duyduğum zaman ağzımı dolduşimdi anneme hesap vermeK gere , y e s , ,jiye vefrmek için çok riirenşaşmış, öğunuvordu karşımda. ran sevinçîı kahkahayı duymasın Koridorun kapısı arkamızda a kecek!.» mişti onları. lar diye ellerımle yüzümü kapa ı ç l ktı. Annem gıyinmeye odasına « Istersen söylıyelim ona, arna Kâzım Işıâın; ! dım hemen. Annem bir seyler söy kaçmıştı. Ellerimi zorla kurtarıp hemen gidelim buradan. Derhal: j < Asarsak rezalet olur, asmasluyordu, belki de savmak istiyor ' uzaklaştım yanından Gülmeye ko Seninle konuşacaklarım var.. Besak ayıp olur'...» diye, nasıl te'.f.«du onu başmdan. Yataktan kalk | yuldu. nim kızım, ah benim kı/ım!.» landıpmı da iyi hat:rlarım. mış, odanın ofrtasında şaşkın du \ . Değişmemeşın! Bıraktığım Biraz sonlra annem içeri girdı Kendi evmrie hulunmaz, e^ız ruyordum. Neden sonra ışığımı açjgibisin! iyi bu. Korku vardı içim elinde kahve tepsisi. P^k Rüzel gı antıkalar toplamış olan adamm, 1 mayı akıl ettim, sırtuna sabahlı de. Yatıştım şimdı. Çok iyi çok .. yinmiş, topuzunu sağlamca oturt , g e c e a n n e m i n ypnında, çatlak t ı r ğımı aldım. Gülüyordum sessizce, Annen de pek tatlı kadınmıs! » muştu tepesine.. Gece yansı gi | 0çesmibülbülün kairşısmda dök'usevınçten tıtrıyordum, bayram edı Annemin konuştuklarımızı din yimli kuşamlı, elinde kahve tep ğ u diller gorülecek şeydi. Ala>:a yordum olrada, kapının gerisinde leyeceğini duşünerek resmileşiver sisi ile pek gülünçtü görünüşü. seyredıvordum onları. gızliden. dim.: Dünyanın en olağan hareketini « Yazılar fevkalâde efprıdlm! Annemi yatıştırmaya çalışıyor , Oturunca kirpiklerine kadar toz yapar gibi yaklaştı Kâzım Işığa. du o. Sevinçliydi sesi, biraz da içinde olduğunu gordum. Elbisele kahvesini verdi. Yanma cigara tab diyordu, Kâzım I^ık. Kızmız anla maz, okuyamaz hattâ onları, ama ışın alayındaydı gahba. ri buruşmuştu, saçı kaşı karmaka lasını koydu. Sonra geçıp oturdu j bızım gibi eskiler de?il mı efen« Çok affedersınız hanımefen | rışıktı. Cıgarasını çıkaidı. Kibriti karsısına. Onu şimdi bile rtızleri dim? Boyle se;leTin mânevî kıydı' dıjordu. Uyandırdım, ozur dı ben bulup yaktım. nin üzerine koyduğu tepsisi ile mrM^ri buyuktur • lerım!» dıye, sesini yumuşatıyor, « Seni alıp gıtmeliyim, sensiz öyle toparlanmıs, yabancılara karGizhce goz kırrhyor.i ı hana. tatlı tatiı anlatıyordu: yapamıyorum kızım! Anlaşıldı bu I sı takmdığı iğreti, olağanüstü nâ(Arkası var) lik haliyle görülr gibiyim. îstedıği zaman her türlü duruma uyma sını bilen adamdı Kâzım Işık. Hiç de sasırmış görünmedi. Daha j emek yemediğini söyliyerek kahveye el sürmedi yalnız.: « Zahmet ettiniz hanımefendı, mahçup ettiniz efendim..» gibi pek şatafatlı sözlerle özülr dilemeye, pohpohlamaya koyuldu annemi. Gönlünü almasmı pek güzel basardı hemen. Giyinmek için odama gidıp, salona döndüğümde onları annemn genç kızhğmdan kalma eski el ısi ya7'l.ırır önünde buldum. Ren.t'ı uçuk atlas üzerine özene bezer.e ışlenmiş o camlı çerçeveli acnjı levhaları ilgiyle seyrediyordu Kâ zım Işık. Annem de ona k ^ u t ı lu kurumlu yazıları kaç yaşır.ria, nasıl işledığinı anlatıyor, yükstk sesle ağır ağır okuyordu üsteıik:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle