12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DÖRT CUMHUltlCT 7 Ağustos 1962 Osmanlı Tarîfıinde Haydut üşklatı Boğaz sulunnı kirietenler Emirgân'dan Türk Balık Avcıla I tadı*. Bu yüzden uğradığımız zan Kalübfl adıns yazılıyor : rarlar büyüktür. Halbuki Boğaztstinye havuzuna girmek için dan geçen yabancı gemiler değil Emirgân önlerinde demirleyen mazot, hattâ çöp bile d&kmekUn Barbaros, Turgut Reıs adlı tanker çekinmekteriirler Kendi gemilerilerin sarnıçlarını burada temizle mizin çöp. hattâ mazotları denize melen netıcesınde mazota bula dökerek kendi vufrttaşlarını zaranan suların Boğnır kıyılarını kir ra sokmaktan ve rahatsız etmekletmesinden ötüırü biz Boğaz sa ten çekinmempleri. hovlece Hman kınlerı günlerce rienız banyosıın nizamİBrına riavet etmemeleri, dan ttıahrum kalmaktavız'. Bu bunların kontrolsuz kaldıklannı yetmıyormuş gıbı boyariığımız mo ve ceza müeyyideleırinin tatbik etör ve sandallarımızın karıneleri riilmediğini göstermektedtir Gerek mazotla kırlendıği gıbı kayıkhane îstinve tersanesi ve Emirgân önva ağlarımız da mazota bulanmak lerinde havuz sırası bekiiyen gemilerin, gerek tersanede yatan va purların kilrli mazot ve çöplerini B U L M A düsüncesizce denize dökmelerinin A önüne geçilmesini önemle rica ediyoruz. 1 3 4 5 6 7 8 9 Cevabımız : 1 1 Mektupta anlatılanlar tamamiyn !e dogru, istekler çok yerindedir. Son b * ay içinde. Boğaz kıyılann 3 da denize girip mazota bulananlar 4 dan aldıgımız mektupların yekü5 nu bir hayli kabarıktır. tlgililerin harekete geçerek önleyici tedbir6 1 * âlmalannı önemle rica ediyoruz. Sağıncılı Veli ile Araboğlunun kızı v* raika«a«ri ktiçueüJc yMtan bir Zulüm altında inliy«n Btreama ooak halinde »ıkı talim vt t«rbjye havalisi köylüsü Veli Kâhjr«nın aila yetİJtirirlerdi v« imparatorluyaklarına düştü : jun, başta tıtanbuüa Edirnt, z«n Voyvodanın bıçağı kemiğe dagin «ehir ve kaaakmlanns »alarlaryandı!.. dı. Safıncıh Veli ballandırarak tçinde aş yerine taş kâynataanlattı: cboy boı nışanını selviye cak tencereraiz bile kalmadı!.. asmış», «topuk vura vura gelişi Bize imdat olursa senden olur vardır», «görenler pes demiş ince ağa!.. dediler. beline», «ayak basar fiskeleme kuş Sağıncıh Veli de onlarla beraber ağzı», «tavşan kanı parmaklarda ağladı : kınası», «ocaklar yıkmış deli rüz Ağadan ben dahi bıkmışımdır gârdır» dedi. îbrahim Ağanın ağzı kâhyalığında kaldığım sizlere acı kulaklarına vardı : dığımdandır, hani ben de olmasarn Berhurdar ol Velil. Veliaimehaliniz bin beter olur, sefih heriî te hizmet dediğin bu kadar ohır!.. malınızdan başka kızınızı oğlunu dedi. zu dahi çeker alır... yol harcınızı ben çekeyim, varın tstanbula giO gece için kaıabanın »n biiyük din, padişahımızm ayağına du?ün. hamamı kapatıldı ve îbrahim Ağa ahvalinizi anlatın, bana ferman et ile kadeh yarânı bölükba»ü«nn işsinler, mel'unun vücudunu orta ret aofraları hamamda kuruldu. dan kaldırayım, vallah bu zulüm Hepni loyunmujlar, bellerinde bibaşka türlü kalkmaz!.. dedi. rer ibri?im futa ile çıplaktı. Roma Imparatoru Karakalla'nın eğlenceSağıncılı bir taraftan da Ibrahim leri kadar rezilane bir ihtişamı olAğanın askerlerini ayarttı : masa da böyle bir levend meelisini Ağamızın hali cümlenizin ma lümu.. irad masrafı kapamaz, mufdevrin padişahı kuramazdı. lis sefihtir.. tütün ve tıraş ve haKubbeye büyük bir kandil çekı!mam akçeıinı ıızlere ben kisemmiş, »ofaların kemerlerine fenerler den veririm, amma gayri harcmıza a*ıimış, feerik ısıklar ve gölgeler takatım yetmez.. bölukbaşıları da çıplak vücutların hatlanna esrakendi havaıına uydurdu, onlardan rengiz bir güzellik vermisti. Voyda tize imdat olmaz.. bunların tutvoda Ibrahim Ağa, Tırnavalı kötuğu yol yol değildir, yann padiçeklerin raksına hayran olmuş, Saşahın fermanlısı olurlar, bizler de ğıncılı Veliyi kasdederek, tık sık: onların narine yanıp kınhnz.. ge Şu herifin hizmeti hakkını örektir ki biz bir iş yapalım, hem diyemem!. diyordu. dua alalım hem de başlarımızı Sabaha karşı ağalar, şakiler, kökurtaralım.. dedi. çekler hepsi körkütük sarhoş »eAsker : rim serim serilmijlerdi ki, Sağın Bölükbaşılarımızdan bize hacılı Veli, peşinde yüz nefer zeberyır yoktur.. bizi »enden başka godest sekban ile hamamı bastı, telzeten olmadığını biliriz, sen bizden lâk ve natır hamam uşaklarını dıhemen hizmet iste, biz hazırız!. şarı attıktan sonra dalkıİJÇ içeriye dedi. girdiler. îbrahim Ağayı, on sekiz Ortaya bir mushaf, bir kılıç ve nefer bölükbaşısını, saki ve köçek tuz ekmek koyarak yemin ettiler. oğianları, sâzendeleri, tam otuz kiSağıncılı Veli, Istanbulda Arabşı. hepsini kestıler. Az evvel sefioğlu hanedanınm rüşvetini yiyen hane ve rezilane bir eğlenceye kapuları daha evvelinden elde etsahne olan hamam bir salhaneye O ceceyi uykusuz ve gtnc kızm hayali ile geçirdi de etmişti, Ibrahim Ağanın sefihâ , ! döndü. ne hayatjm olduğundan çok müba idamı fermanı ile beraber Sağıncı . Ertesi sabah da tellâüar Bergalâğalı anlatmış, voyvodanın nefsın h Veli Ağanın Bergama voyvodahma halkına, vâcibül izâle zâlim ve den başka bir şey düşünmediğim ğı ve ayanlığı menşuru yazıldı, ayşaki Araboğlu Ibrahim Ağa ile yayazmış, eğer kendisi olmasa hanenındakı eşkıyanın padişah fermanı danınm tstanbuldaki dostlarının rica, Ibrahira Ağanın cezasının verilmesi Sağıncılıya havale edildı. ile katledildiklerini, voyvodalık ıie hatırlarını asla arayıp sormıyacağıâyanhğın Sağıncılı Veli Ağaya venı bildirmişti. Hacı tsmail Ağa za Araboğlu hanedanın cümle mallarildiğini ilân ettiler. Araboğuüamanında üç alana beş göndermiş, rını ve mülklerinin müsaderesi de : çek oğlan varmış.. Üç gün olmuş l rının bütün emlâkini müsadere epara keselerine de memleket mah emredildi. den Veli Ağa konağa gitti, harem sulât ve mamulâtından hediyeler i Veli Ağa, tebdıli kıyafet etmış tstanbuldan geleli.. dedi. eklemişti. «El eli yıkar, el de döner j bir bostancı hasekinin getirdiği ferÇopur Emin dediği cambazdı, dü takımını başlarında bir tek örtıi yüzü yıkar» demişler, Istanbulda i manm hükmünü tüyler ürpertici ğünlere derneklere çengi köçek ve firtlarında bir entari veya şa'.ki devletlılerin de yüzlerinde göz ! bir şekilde yerine getirdi. Gününü, kolları temın ederdi, saz takımları ivarla yalın ayak sokağa attı, kalerı vardı: «O sefihi kaldırıp bu saatinı kesin olarak tesbit ettikten düzer koşardı ve zenginlere mu dıniarın kızların kulaklarından. b;Veli Kâhyayı Bergama âyânı yap sonra kanlı dramın sahnesini, deleklerınden, parmaklarından kupc. mak gerektir..» demeye başladılar. ! korlarını ve mazlum figüranlarını habbet tellâllığı yapardı; tüyiinü bilezik ve yüzükleri dahi ahnmı.v düzmüş bir çingene idi. O zamanŞikâyetçiler de gelip Istanbulda j vahsi sojııkkanlılikla kendi hazır lar köçek oğlanlarla çengi avretle lı. Veli Ağa pür azamet voyvodaI nın makamına geçti oturdu. Yirmı kapu kapu dolaşıp saç sakal yola 1 ladı. rin çoğu da çingene idi, içlerinde rak ve sinelerini döverek feryâda ' Kuşluk vaktine doğruydu, Ibra en makbulleri de Tırnava çingene i beş yıl evvel Araboğullarının kabaşlayınca, Koca Araboğlu İbra i hım Ağanın huzuruna çıktı, etek leri idi, kıbti demek için bin şahid ! pusuna dağdan yalın ayak ge'mış I sığınmış oğlanın bu ihaneti Bergahim Ağa «vâcibül izâle zâlim ve öptü ve altın kesesi ile beraber bir isterdi; derileri mat beyaz, saçları 'mahları dehşete düşürdü. Sağıncılı şaki» oldu. Mesele devrin padişahı müjde verdi : Birinci Sultan Abdülhamid'e akset Sultanım'... Çopur Eminin ej koyu kumral, gözleri menekşe mo ise: «Şimdi sıra Cemileye geldı!..» tirildi, Araboğlu îbrahim Ağanın linde iki nefer Tırnava kıbtisi kö1 ru, kömür karası olurdu. Rakkas I dedi. 3 SALCALAR Yazan: Raufî MANYAS Mohterem oknyvcularımızdan son haftalar zarfında aldıjım mektuplarda salçalar üzerinde fazlaca duruldnğunn gördüm. Hakikten tabahat mevzuunda salçalar çok mühim bir yer işgal eder. Garpta büyük İokanta ve otellerin mutfaklarında salçacıbaşının yeri, aşçıbaşı kadar önemli olup maiyetinde, müessesenin büyüklüğüne göre, mütaaddit yardımoı çalışır. Salçacıbaşının sabahleyin ilk vazifesi basgarsondan günfln yemek listesini aJarak bütün yemekler iein gerekli salçaları yanındaki mütehassıs yardımcılarına hazirlstmak ve ber birini devamlı olarak kontrol cderek mükemmel sarette elde edilmelerini sağlamaktır. Salçalarda yanm mnvaffakiyet yoktnr. Ta mükemmeldir veya olmamıstır. Dünyanın en meşnur ve en zengln mntfagı olan Fransız mntfaçında essiz üstad Coreme iki yüz tfirlü salça saymaktadır. Kırallann aşçıbaşısı ve asçıbaşıların kıralı olarak tanınan Encoffier de ba fikirdedir. Fakat kabnl etmek lâzımdır ki, bn iki yüıü geçen salça çeşidi içinde ancak mahdnt bir kısmı ev yemeklerindc kullanılır ve evlerin mahdut irakânlı mutfaklarında hazırlanabilir. Esasen bu salça çesitleri ne kadar çok olursa olsuıı bunların esasları ana salçalardır ki, bunlar da: tspanyol, Esmer salça, beyaz salça, p»riıiyen ve beşamelden ibareitir. Geçen yazımııda tasrih ettiğimiz gibi, tabahat literatürümüz o kadar fakirdir ki, bu salçaları tarif için gerekli tâbirleri bulmakta âczimi itiraf eder ve bilenlerin irşadını dilerim. Meselâ, bir salçanın muvaffakiyetle hazırlanması için ilk şart (Depouillement) dediğimiz yağını çıkartma ameliyesini bezmeden üşenmeden son zerresine kadar götürmek lâzımdır. Burada bir noktaya ilişmek isterim: Fiivaki alafranea tabahatta salça esastır. Ben sahsrn bu zarureti şu şekilde izah ederinı : Bjiıklarıır.ız. sebzclerimiz, kuzu cümiz o kadar lezzetlidir ki. bunları saltalarla lezzetlcııdirmeve. ıslaha ihtiyaç duymaı u . Halbuki earpta balıklar çok lezzctsiz ve yavandır ve ancak salvalarla yenecek hale getirilmektcdirler. Bu sebeple garbın salçalara verdiği elıemmi>ct lıüylcce izah cdilebilir kanaatindeyim. Salçalann nazarı tahlillerine girmeden, bucün en çok kullanılan ve sevilen ve okuyucularımızın sordukları bazı saiçaların tarillerini vermeye çalışacağım. HAMUR ÎŞLERİ VE BETAH StS MAKARNA SALÇASI : Üç büyük soğanı çintiniz ve bir kuşaneye koyunnz. Bir de met havucu evvelâ uzunluğu na dörder dilim halinde doğra ytnm. Tabiî havuçların ince za rını'Toir nfak bıçakU kazıyıp yıkadıktan tonra bu dilimleri de ufak parcalar halinde doğrayınız ve çintilmiı soğanlara ilâve ediniz. Altı çay fincanı su ilâve ederek orta ateşe otur tun ve kapafını kapatarak biı saat pişirin. Bir saat sonra içı ne ufak parcalar halinde doğ ranmıs olgun bir kilo domateb bir çay kaşığı karabiber, iki dolu çay kaşıfı tuz, iki çay ka şığı toz şekeri ilâve ederek \e ara sıra bir tahta kaşıkla karıştıra karıştıra bir saat ka dar daba pişirmeye devam edi niz. Salça suyunu çekmeye baş layınca çok ince dclikli (chi noise) denilen bir kevgirdeıı süzerek başka bir kuşhaneye naklediniz. tşte salça hazırlamakta usta Iık burada başlar. Bir çay fiıı canı içine iki dolu çay kaşığı patates unu koyarak yanm fin can soğuk su ile eritini* ve bu nu gayet dikkatle azar azar tekrar ateşin üzerinde salçaya yediriniz. Fakat patates unu çok cabuk koyulaştırabilir, onun için, çok azar ve tahta ka şıkla kanştırarak matlup koyu boza ayannda kıvama gelince hemen makarnanın üzerine bol ca dökün ve üzerine rendelenmiş kaşar peyniri de dökerek sofraya götürün. Lezzetli makarna hazırlamak için de şu usulü tatbik ediniz: Yanm kilo makarna için orta boy tenoereye su dolduruıı ve iki dolu çorba kaşığı tuz ilâve ederek atese oturtun. Sa iyice ksynamaya başlayınca yanm kilo 1 numara makarnayı katiyen parçalamadan bütün olarak içine atın. tyi makarna biraı dirimsi yenir, bn sebeple on iki dakika kaynatıp indirin ve hemen kevgirden süıerek başka bir kaba nakledin ve mnsluğun altında soğuk sudan geçirerek nişastasını giderin. Tekrar kabına koyarak çok bafif ateşe oturtnn ve içine incecik yapraklar halinde keserek Sana yağını çiğ olarak ilfive ediniz. Makarna ısınınca serris tabağma yerleştirin ve yukanda izah ettigimiz şekilde salça ve peynirini ilâve ediniz. Bu salçayı rostolara da kullanabilirsiniz. Arzu ederseniz domateslerle birlikte bir şarap kadebi beyaz veya kırmızı şarap da katabilirsiniz. Geleeek yazımızda başka salçalar tarif edeeefiı • c | 1 11 LJ • ı J r\ M • •L \ rı JJ •J 9OLUAN SAG.A: 1 Meclirte yaptığı beyanatla ora. da kavga çıkmasına sebep olan 11der. 2 «SubillUyuma'mn yükselttiiri memlekete mengup üye» manasına iki kellrae. 3 Arap yanm ada. iindakl küçük blr memleketln halkından. 4 Blrşeyi belll zamanlarda almak lçln parasmı öncedcn vermi» klmse, Dlcle nehrinln ayaklann. dan. 5 «Kadın» karşıhğı blr eskl terim, aoguk hava tertibatlı kutularda satılan çukulatalardan. 6 Bulunduğumuz yerden epeyce uzak. seslenme cdatlanndan. 7 Vücudunu zanprtadan harekete düşmeme. 8 Kan koca çocukları v e s akrabanın toplamını belirten kellme, başhca gidamızdan. 9 Sahip, malımn kırk. ta blrlnl fukaraya verme lsl. TUKARIDAN AÇAĞIYA: 1 îstanbulda meydanı bir türlü düzene konulamıyan «emtln halkın. dan. 2 cUfak tefek «eyler» mS.nasına mürekkep blr kelime. 3 Yaz mevsimlnde insana ferahlık v«ren çerbetlerden blrl. 4 îzmir efeıeri vaktlyle blrblrlertne böyle hJtap ederlerdl. notmal olmıyan zamanıarda basgörteren olay. 5 Terrt Al. man paraBi mar < 5 * ? » t km yüzde blrld;r. «kalburdan gt'l'lr!» karsıhğı bir err.lr. 6 Onu tutan parmağım yalar der lor. çevrilincr beie aanlanlardandır. 7 Tiir O&nku ııuımaauın kiyede eekiden nallmtllml« «eklı glyllen blr fes blçlml. 8 «Lâtlfe» nln yarısı, hay. van tuzaklarmdan, denlzdekl ytikselme hareketl. 9 Omuıa takılan. Bakırköyde trafik anarşisi Bakırkty'den A. Sedat yanyor: 22.7.1962 pazar günü, çatık kaşlı İki trafik polisi, Bakırköy îstasyon eaddesindeki trsfigi düzene sokmak amaciyle birkaç saat düdüklerini öttürüp gittiler Ondan sonta yine, eski tas, eski hamam hallni aldı. Yasak yönlere girip çıkan dolmuşlar, dar v e kalabalık olan tstasyon caddesini birbtrine katıyor, adam kapmak için, kapılannda muavinlerini bağırta bağ* ta caddeden geçiyor Tayyareci Fethi Meydanı da b^ panayırdan farksız ' Cevabımız : Bakırköy trafiğini düzene »oktuğunu iddia eden Belediyenin ku laklatı çınlasın ! İzmit halk otobüsleri lırait'ten Ahmet Erofln yaı: Belediyemiz, yerinde bir kararla »ehir içinde otobüs işletmekte ve bu hareket, şehre çok faydah olmaktadır. Buna paralel olarak şehirde bir de halk otobüsleri iş lemektedir. Ancak, bu halk otobüs lerinden çoğu kaçak ijiemekte. hal ka bilet kesmemekte, böyiece vergı kaçakçılığı yapmaktadır. Bunun la ilgili olarak günün her saatin de otobüsçülerle mü.şteriler ara sında devamlı münakaşalar olmaktadır. Bütün bunlar yetmiyormuj gibi bu otobüslerin biletçi ve muavinleri, halka gayet kaba davran makta ve çok âmiyane kelimeler kullanmaktadırlar... Vazan. R. E. Koçu Resimliyen: S. Bozcalı BAY OSCAB: ** A V / 0 i' RadyödâfBügün 7.27 Açılıç ve program 7.30 Melodiden melodıye 8.00 Haberler 8.15 Sabah jarkıları 8.30 Operetlerden seçmeler 9.00 Kapanış. 11.57 Açılış ve program 12.00 Şarkıiar 12İ0 Sevilen melodiler 13.00 Saz eserleri 13.15 Haberler 13.30 Şarkıiar (Afitab Karacan) 13.50 Dans müziği 14.10 Türküler 14.25 Konserto 15.00 Kapanış. 16.57 Açılış ve program 17.00 (,"ay saati 17.30 Yurdun sesı (Erkekler Korosu) 17.50 Konuşma 18.00 Piyano ile hafif melodıler 18.15 Radyo Karma Faslı 18.45 Haberler 19.00 Reklâraiar geçidi 19.40 Şarkıiar (Saime Sinan) 20.00 Caz müziği 20.15 Olaylar ve yankıları 20.30 Amatörler saati 20.45 Silahlı Kuvvetlerin Sesi 21.00 Hafif müzik 23.15 Seçtığiniz mısralar 21.30 Şarkıiar (Xesrin Sipahi) 21.50 Eğitim saati 22.00 Reklâmlar geçidi Ü2.30 Ayın getirdikleri 22.45 Klâsık Türk musikisi 23.00 Haberler 23.15 Senfonik müzik 23.40 Gece melodileri 23.55 Program 24.00 Kapanış. 6.57 Açılış ve günün programları 7.00 Günaydın 7.20 Muzik!e jîmnastik 7.30 Haberler 7.45 Çeşitli Türk müziği 8.15 Oskestralar ve solistler 8.45 Solistlerimiz 9.15 Sabah 1STANBUL ) PROF. NlMBUS'un Macera^arc V J9e> JANETN KIZİ 227 ANKARA konseri 9.45 Mehmet Ali Cihandan türkuler 10.00 Devamı varın sabah 10.20 Michel Legrand Orkestrası 10.30 Kapanış. 11.5ı* Açılış ve pıogramlar 12.00 Nevin Demirdöven'den şarkıiar 12.25 Küçük ilanlar 12.30 Çeşitli melodiler 13.00 Haberler 13.15 Yıldız Ayhan' dan türküler 13.30 Kuçük konser 14.00 Fikret Kozinoğlu' dan şarkıiar 14.30 Sevdiğiniz solistlerle yanm saat 15.00 Kapanış. 16.57 Açılış ve prog^amlar 17.00 Karışık hafif melodiler 17.30 Nezahat Bayram'dan türküîer 17.45 Tarım konuşması 17.50 Bağlama Takımından oyun havaları 18.00 öğretmenin sesi 18.15 Sadi Hoşses'ten şarkıiar 18.30 Küçük ilânlar 18.35 Reklâm programları 19.00 Haberler 19.15 Yajadığımız günler 19.30 Neşe Can" dan şarkıiar 19.55 Küçüic dinleyicilere masal 20.00 Nur Karapınar'dan danı şarkıları 20.15 Olaylar ve yankıları 2025 Küçük iiânlar 20.30 Necdet Tokathoğlu'dan şarkıiar 20.50 Büyük Nutuk 21.00 Mikrofonda tiyatro 22.00 Vedat Gürsel1 den şarkılar 22.15 tstediğiniz müzikle dans 22.45 Haberler 23.00 Gece konseri 23.30 Caz müziği 23.57 Çarsamba'mn programları 24.00 Melodiler geçidi 00.30 Kapanış. 5684/9'J.U Bayifidırlık Bakanlığı KARAYOLLARI Genel Müdiirliiğiinden Tahmini bedeli 295.072,32 T.L., geçici teeainatı 15.788,95 lira olan 85 kalem Inter Traktör yedek parçaiarı 20 Ağustos 1962 Pazartesi giinü saat 16.00 da Ankara'da Karayollan Genel Müdürlüğü Malzeme Şubesinde kapalı zarf usulü ile satın ahnacaktır Şartnamesı aynı yerden bedelsiz temin edilir. Ticaret veya Sanayi Odası belgesi konulmak şartiyle hazırlanacak teklif mektupları eksiltmeden bir saat öncesi Komiıyon Başkanhğma verilmiş olacaktır. Postadaki gecikmelerin kabul edilemlyeceği duyurulur. (Basın 12861 A. 8113/9941 llllllllllllllllllllllll »CUMHURİYET» in ZABITA ROMANI: 17 YAZAN.'H.MC CUTCHEON CfVİREN: B . D Sizin daiıa zıyade Seuora Me cağını bildjriyor ve oyun bozanlıredith'in tarafmı tutan biı «ile ğından dolayı arkadafindan özür dostu olduğunuzu. dileyerek ona iyi eğlenceler te Her ikisi de oana çox vakın ' menni ediyordu. cian insanlardır. Genç adam puslayı okuduktan tspanyol kadıniiim yeşil gözla locra cebine tokarken acı acı gülrinde garip bir pırıltı peyda ol dü. Demek Penny ona iyi eğlencemuştu. ltr temenni ediyordu. Gayri ihti Ben sizin yeriniz'ie oîsam tfk yari kızıl saçlı Criıttna Quintana'tarafh bir dostluğu tercih eder yı düşundu. tngiliz erkaklerinin dim. Bilhassa Senora gibi güzel kötü birer âçık olduklarım bu kabir kadınmkini... Yoksa H.> İngı dın nezdinde tekzip etmek herhalüz erkeklerinin ıyi bir koca fa de pek zor olmıyacaktı. kat kötü bir âsık oldagunuz söyFakat bunu yapmağa hiç de nilentilerine mi inanmalı... yetli değildi. Bunu Penny"ye karBill'in ağzını açmasma meydan şı bir ihanet telftkki ediyordu. vermeden ona veda için elini uza Nefsine karjı samiml olmak icabederse Penny'yi hllâ serdtfi bir tırken şu sözleri Hâve etfi. Şimdi artık gitmem lâzım. hakikatti. Yoksa kocam beni aratmak için Acaba »tlajrıp uyyaıeye Lonbütün evi ayağa kaldınr. Ah şu draya dönse daha raı iyi edardi? kocalar yok mu... Hele muayyen Belki bu en doğru bir hareket tarbir yaştan sonra '•utubetten nem zı olacaktı. kapacak kadar msk.ınç okıılar. Penny nasıl olsa önündeki bir Şimdilik hoşca kalın Pill, yarın kaç günü Tanca'da yalnız da geçirebilir, sonra da njstîlıaneden tamuhakkak bekliyorum. îspanyol dilberinin gözleri, söz burcu edilecek olan kocasına kavuşurdu, Bu derece «evdiği, herleıinden çok daha vaadkîrdı. kese tercih edip evlendiğı ve hiç * Bill Martin Penny'vi hulup onu bir zaman aldatmr/Heağı kocasına. oyalamak için dolaşmiğa çjkarmaKıskançhk ve ümıtsizliğin verğı düşünmüştü. Fakat ctelin bü diği bir can sıkıntısı iie odasına rosunda eline tutuşturıılan bir çıkarken bir şişe viski ile bir kopus!a onun bu ümidini suya dü va buz ısmarladı. 3(vulıırıJa naîil ürrlü Genç kadın yorgunluğunu olsa okuyacak bir po'isiye roman ıleri sürerek odasından çıkmıya bulacaktı. Bu geci onu içkl ve ya Kesımb Koman: 277 M t t L ' U N K I Z Çaen: TVES SAYÜL Çeviren; Mazhar KUN1 Edmond hiddetini sakhyamadı. Demek bu kâğıtlarda olan biten bundan ibaretmiş ba! Mordoche onu aldatmıstı. Aslı hakkında yine bir sey bilmiyordu. Sonra dilencinin vesaiki okumadısını hatırladı. Demek onıın bir kabahatî olamazdı. Valnız heniiz iki mektup vardı. Onları yazan babası de ğildi. Belki de onlarda bazi bilgi bulacaktıAcele ile birini açtı. Chevrigny'de 20 ha/iran 1"rn tarihiııde yazılnııstı. Okumağa ba;ladı: <.Mösyö. büyük bir felâket karşısındayız. Sizi çocuğu gibi büyüten Marisonne Sudre öldü. Cenazesinc zanıanmda yetisip yetismiyeceîinizi bilmiyoıum ama beııim size haber vermem lâzımdı. Cenaze nıerasimi varın yapılacak Herhalde kalabalık olacak. Çünkii hpıke1; Marianne'yi severdi Mekhın şöyle devaın ediyordu: «Chev rigny'yi terkettiğiniz zanıaîi Maıianno esasen hasla idi. Akıbetinin neye varacağını da anlamış olmalı ki bir mektup yazarak bunu ölciüîü takdirde size vernıemi istedi..» tmıa Madanı Violet idi. Edmond hemen öteki mpk'ubıı aldı: Bu Marianne Sudre taraftndan habasuıa yazılatı mektuptu Bu kadın balıasıııı büyültüâüne göıp Hn^umundaki esraıı hoılıalde biliyord'i. (Arkası var) için işten bile değildi. El Negro durup «on bir defa etrafı dinledi. ötüşen böceklerinkinden başka bir ses işitilmiyordu. Indinde insan hayatının bir sineğinki kadar kıymeti olmıyan bıi j canavar ile kurbanı arasında an| cak bir tül perde kalmıştı. | El Negro elini uzatıp bu tül per | deyi de araladı. Şimdi odanın ortasına gelmişti. Köşedeki yataktan mı*ıtazam nefes ses'.eri geliîak pakiardı... yordu. * Kaatil ayaklarının ucuna basaKaatil pusuya jatmış bekîiyordu. El Negro gibi binlerce beyaz | rak yatağa doğru yaklaştı. burnuzlu arap şehrin sokaklarm | Karşı duvardaki banyo kapısı ade dolaştığı için otelin karşısında | çık duruyordu. Banyonun penceki duvara dayanmış oekliyen bu : resinden akseden mehtap yatakta adamm nazan dikkati celbetmesi yatan kadının yastığın üzerine da' ğılmış sarı saçlannda akisler yaiçin ayrıca bir sebep yoktu El Negro'nun hiç Dir acelesi yok ratıyordu tu. Bunun için olduğu verde bek ; El Negro bir cezbeye tutulmuş liyor, yalnız zaman zaman başını gibi idi. Artık gözü hiç bir şey kaldınp ışıklan birbıri peşine sö görmüyordu. Çıplak bir kol ve benen otel odalannın pencerelerıne yaz bir gerdandan başka hiç bir bakjyordu. Müsterilsrin ekserisi şey... odalarma çekilip yatmi'lar, bir Ve sonra bu gerdanı saran iki kiKnı da eğlenmek üîere indikle eldivenli el bir mengene ile genç ri sahirden henüz Jönmemişlerdi. kadının boğazına yapışıp kaldıŞimdi otelin üst katlarıHda pen lar... Bir kaç dakika sonra kaatil tucer««ind*n îftk fıskıran 'ek bir oda kalmıetı. El Negro bu tiörtgen valet masasının başmda idi. Sıra de karanncaya kadar gözienni on şimdi mücevherat ile paraya gelmişti. Işte yüzükler, küpeler, pırdan ayırmadı... Nihayet... Kaatilin bekîedıji sa lantalı bir bilezik, inci bir gerdanat gelip çatmıştı. Ximseye güıün lık, bir iki broş ve bir kol saati... memeğe çalışan El Negro ctelin Hepsi çekmecelerden birinde duarka bahçe kapısından içeri süzül ruyordu. El Negro bunları pantadükten sonra sırtındaki beyaz bur lonunun ceplerine sokuşturdu. nuzu çıkarıp bir çalıhğm arkasına Komodinin üzerinde duran külakladı, sonra ellerine koyu renk çük bir el çantasmda altın bir sibirer eldiven geçirerek Haıry'nin gara tabakası ile asorti bir çaktarif ettiği terasm iltına sokuldu. mak çıkmıştı. Aynı çantada bulduTerasa tırrnanmak ve aradaki ğu para cüzdanını da cebine bodemir parmakhgı geçip zaten açık şalttı. Yalnız nama muharrer çekduran 117 numarah odanın kapısı lere dokunmadı, önüne gelmek bu kiralık kaatil (Arkası var)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle