10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 Ağustos 1962 CUMHURÎYET SEŞ DR. OUESflAY LEFt 16/18. YÖZVILLAR 4758 Yüxyıllartn getirdiği tehamül iktisadî fikir cereyanlarının asırlar boyunca gelişmeleri Bugün için en çok benimsenen Ne o Klâsikler, iktisadî hâdiseleri siyaset demagojisinden ayırıp bir ilmî konu olarak ele alıyorlar Gün geçmez ki hepimiz bir iktisadî olayla karşılaşmıyahm. Para, kredi, fiyat, plân, özel teşebbüs veya devletçilik meseleleri, daima önümüze çıkan konulardandır. İktisat ve iktisatçı terimleri, basınımızda en çok kullanılan kelimeler arasındadır. Yukarıdaki tablo, lamammızın aktüalitesini teşkil tarlıjı ile başlamış, fakat devletin iktisadi eden ilimde, yüzyıların getirdiği tekâmülü bir şema hedef tutan bir diktatörlüğünü cereyan koluhalinde belirtnıiştir. 2,000 küsur yıl önce, eskı Yuna nun doğmasına yol açmış ve nanistanda, 2 cereyan göze çarpıyordu: ARISTO ve bu cereyan totaliter plânclhkla diğer filozoflar iktisadî faaliyeti mahkura edıyoriar neticelenmi?tir. Sosyalizmin »iyasi ıkımlan, ilmî ve SOFİSTLER ise ticaretin ehemmiyetini belırtıyor plind» bırakmı?tır. tekniği g«ri lardı. MERKANTİLİSTLER, bu 2 ce dibaretti FİZYOKRATLAR ıse, ziraaün reyanın kademel'erden geçerek Karma haline gelmiş bir netice kalkınmasına taraftardılar. KLÂSİK EKOLÜN kurucusu pidir. Merkantilizmin ne olduğunu anlamak için, 1950 den ön Adam Smith'dir. Adam Smtih, ceki iktıdjrın iktisat zihniyeti devletin iktısad: vazifeleri olani hatırlamak faydalı olabilir. bileceğini kabul etmekle berabpr. piyasa faliyetinde devlet Merkantilistler köylünün azla kanaat» mecbur edilmesine, üc tahakkCmüne ileyhtardı Refahı iktısadi hürriyete ve retlerin çok düşük tutulmasma ftrdi gayreM^ıe bağ'ı gören ve tüccarla sanayicilere kazanekol RicardoMillMarshaU'den dırılmasma taraftardılar. Mergeçerek NEOKLÂSİK senteze ksntilizm, en geniş ölçüdeki kadar g»lmiştir. ı;üdümlü dıs ticaret ve devletçilik tecrübelerinden biridir. SOSYALtZM mülkiyet aleyhc.lardan bir kısmı Devletçiliğe kaymakla beraber, bir kısmı NeoKlâsiklçrin üstün teknik bilgiye ve iktisadi hürriyet anlayışına «neyletmektedir. NeoKlâsikler, ADAM SMİTH den sonra dağılan fikir cereyanlannın tekrar bir araya geldiği bir büyük ekol karakterindedir. Bu ekol ne Sosyalistler ve bazı Plâncılar • gibi, iktisadi hayatı siyasi iktidarın bir âleti saymakta ve ne de Fizyokratlarla ilk Klâsikler gibi «Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler!» tezine saplanmaktadır. NeoKlâsikler, iktisadî hâdiseleri siyaset demagojiYine Klâsikler arasında olan sinden ayıran ve ilmî konu olaMALTHUS, nüfus ve işsizlik meseleleri üzerinde durmuştur. rak ele alan bir branştır. tktisat siyasetinde. şimdiye kadar en Onun açtığı çıfcr, KEYNES'ten faydalı 'letice veren prensipler geçerek 2 kola aynlmıştır. v» tedbirler, NeoKlâsiklerin ilKeynes, iktisat ilminin tarihî hamiyle doğmuştur. tek&mülünde önemli yer tutNeoKlâsik iktisadî düşünüs maktadır. Onun çahşmaları, ge tarzına raemleketimizdeki polirek PLA.NCILARA malzeme teş tika çevreleri yabancıdır. Plânkil etmiş ve gerek NeoKlâisk cıhğın hakikî karakterı dahi, Ekole fikir aşılamıştır. henüz anlaşılmamıştır. înanmıPlâncılar, başlangıçta siyasi y?n, parti kongrelerine zahmet ilhamı Sosyalizmden ve teknik edip iktisadî nutuklar çek°n bilgileri Keynes Ekolünden al hatiplerden bırine sormak zahmışlardır. Fakat bugün, Plân metine katlansın! Nurinin köyü tertemiz, zengin, kalabahk bir yerdl.. Arabavı cami meydamna bıraktılar. Oradan çarsıya yürüdüler. Kab veye çirdiler. O meıhaba, merhaba!, Bir yaşlı adam eeldi. Nuriye : Nuri be!. Nereyesün! boyle vefasızlık olur mu?. Bu eftndiler cimdür? Dayı bunlar bizttm mthelIe arkadaşlaridur. Ha bu Konsolostur.. Dayı köyün esrafı imiş.. Nuri: Sana misafir eCldük dayü. Başımla bejaber. Ama bi7de Husnilerin cocukları var. On ları ne idccejHiz? Ben ona karısmam! Sen biAraba vapurunda hiç bekleme zi bir gece misatir edeceVsin.. diler.. Rahmi Nnriye : O sırada. birisi sCslendi : Ne olu r sun Nuri Agabev! Osman Efendi! Müsaade eDireksiyona ben geçeyim... denen bu efendileri bize misa Dell misin be! Senin ehli fir ederiz. Bende iki ods var, yetin var mı?... panılyon odasıdur. Seninî. Eksik olma R ı u Kaptan.. Bealm var.. diye elini cebi Agırlayalım bu adamları. Sonra ne attı. öteki cebini aradı, bn bize köylüler hakmadı derler. lamadı. Konsolosun elinde bir küçük Evde kalmış.. tayyare çantası. Hilmide bir Ahmet : naylon torba, Ahmette bir sap Ne olacak şimdi? Iı evrak çantası, Nuride de bir Aldırma.. ben kaçak deği küçük havul vardı. lim! Ebliyetim vardır, evde » • Kalktılar, Rıza Kaptanın evinutmuşum.. ne gittiler.. Kfivün tepeye dofÜsküdar, Selimiye, Duvardibi, ru sırt yerinde yapılmıs, iki Ankara Asfaltı.. Habire.. drrkatlı bir evdi.. Meşe direkler aken Rahmi başladı : rası tuğla ve kireçle dolma va Ama Agabey! Ben burada pılmış.. Kiremitli bir ev.. Etrayanıyorum.. Dizlefimden yuka fı elmahk ve şeftalilik. n bir ateş,. Nedir bu?. Eve cirerken bir genç kız ka O şimdi geçer.. Motor kız pının öntlne y»ş bir çuval serdı da.. Hava delifini açtım.. dî.. önee NuH, sonra ötekller Sıeak hava celiyl! ayaklannı sildiler. Çünkü evin Konsolos Bey memnan görü tahtaları su ile tümekten fildinöyordu. şl rengini almıstı.. KonaalOR : FevkalSde.. Deçil mi Ah Aman ne kadar temiz! diye met Bey! Çok teşekkür ederim hayretini belirtti. Bir eski araba! Markası belIi değil.. Rengi siyah imiş.. Nurinin kendi ifadesine göre emicesinin çoeuğu mühendis imiş Zongvldak'ta.. Gelmiş tstanbnla. İki fiç gön adada bir yere misafir gitmiş.. Adaya da araba gitmez. Bırakmış Nurinin şantiyesine.. O da bizimkilere. Tapalım bir turistlik! diye teklif etmiş. Ahmet önce işi cid diye almamış. Son^a tafsilâtmı öğrenince bir gece için Adapazan taraflannda bir yerde «Nu ri» nin akrabalarından, oranın bir «eşraf» ına misafir gitmeye karar vermisler.. Nurinin derdi Konsolosu da götürmek. Konsolos Bey! Korkmayın! Sizi rahat ettiriruz. Şnphe yok, şiiphe yok Nuri Beyefendi; ama doğrusu cesa r et edemiyorum. Ne buyrulur Eczacı Beyefendi?. Vallaha mirim.. Oralarda pek temiz kSyler, evler vardır; ama gene size âlim! Rahmi ısrar etti : Ne olursnnuz Konsolos Bey! Ben size bakarım. Ne işiniz varsa hepsini yaparım valla ha! Nihavet Konsolos Bey de bu seyahati kabul etti.. Abmet, Nurinin otomobil kul landığını bilirdi. Çünkü sıkışmca, kamyonları işlettigini kaç defa şörmüştü. O sabab erkenden kahvede toplandılar.. Nuri araba ile geldi. Recep henfîz çayı demlemiş ti. Biper fincan çay içtiler. Rah mi ayrılırken: İiakkını helâl et Recep! Üç çay borcum var.. dedi. Recep de : Helâl olsun ama; nereye gi diyorsunuz böyle? Muharebeye ml? diye alay etti. Rahmi de : Muharebeye eitmivoruz kar deşim; trafige gidiyoruz, trafige! dedi. Konsolos Bey : Riea ederim böyle sözlerle herkesln moralini bozmayın! Ve ayrıldılar. GEZt! Yazan: Burhan FELEK Nuri Beyefendi! Siz hakikaten otomobil idaresiııi biliyormuşsu noz. Ben çocukluğumdan be r i kamyan işlettim. Motordan an larım.. Deniz olsun, kara olsun.. Nuri gaza bastı.. Arabanın ta kati W 90 civarında.. gidiyor.. Fakat giderken ber tarafından ıtsler çıkıyorda.. Konsolos Bey.. Bn şakırtılar nedl r Nuri Bey?. Beyefendi, bu motordur, pi siklet de|il.. elbette ses çıkar.. Ama biraı fazla çıktyor Onlar amortisorlardır. tzmit durulmadan geçilecekti. Konsolos Bey : Ama r' c » ederim ben Qç saatten fazla tahammül edrmem.. Mutlaka bir yere gitmeliyim. diverek eski bir idrar yolu emrklisi olduğunu anlattı.. durdulsr Hepsi ayni rahathfı sağladıktan sonra yala dfiştüler. f ı d ı r . diyince Konsolos Rahmi ne doaıek isUmHti. Aı •onra »e»ler çogalınea kaUtı» Tavasça kapıyı açtı. Sofada N«ri ile Ahmedi iskemlelere »»»r. muş hafif hafif lâf ederken gi>rdü.. O da çıktı.. Arkasından Rah mi de.. Ne ol«yor»«n«* yah«î dıi ye soran Rahmi'ye N«rl : ^ Sns be!. Sen odana jitien ya! Odaları gördüler. tkişer yaAhmet tamamladı. taklı.. temiz sdalar.. Nuri he Bizim odada sivrisinekten men ayakyoiunn gösterdi : uyuraak kaabil degil» Siıde yok Buragı da yüı numara. Kon mn?. solos Bey!. dedi. Rısa Kaptan Konsolos Bey : ilive etti : Hayır.. Bu katta sizden başka kim Naaıl olur. Bir odada var, «e yok!. Kaç gece kalaeakslnns? bir odada yok!. Siı «ycmadınıı Ahmet : •ıı! Bir gece Efendi Kaptan.. Bizim işlerimiı var. Nnri zor Hayır henü* uyumadım.. 1 ladı da geldik. dedi. Nnri lâfa kanştı : Osman Dayı da : Bmranın sivrilerl, akılhdır. Bir gece için olıır mu?. KaUynmadan hücuma kalknaaı. lın hir hafta! Hava teptill olnr.. G«l bizim odaya bak Konsolos dediyse de lâftan ibaret kaldı. Bey!.. Ahmet : Odaya girdiler. Nari limb»yı Hahmt! Sen Konsolos Bey. tavana degrn tuttu.. Tavanda le beraber kal! Çünkü ben gece yfizlerce sitrrUinek bekliyorhorlarım. Beyi rahatau rtmiyeKonsolos : Ilm.. Aeaba bizim edada da var mı?. diye oraya dogr«ld«. AyAsagi indiler.. Karınları açıkmıştı.. Aşçı dükkânında tare yu nı şekilde lâmbayı tavana tuttular.. Ora da 8yle.. Rahmi da. murta hMİattılar.. peynir.. rkyanamadı. Tastıgı tavana atınmek. domates. Kanntarını doca hepsi birden uçtular.. vızzz.. yurdular.. kahveleri içtiler. V1IZ7.. diye etraflarında dolanAhmet : maya başladılar. Ögle sıcafında biraz uzaHepsi sofaya çıkh. Alçak sesnalım! dedi.. Herkes odasına le konvgtnlar.. Ahmet: çıktı. Rahmi : Borada bu geee uyunmaz Konsolos Bey! Ben ögle üstü yatmam. Siz rahat edln! Ken karam.. Rahmi : «uralarda dolaşınm.. Köyün et Bfr kere deneyelim.. Lâmrafını çörürüm, dedi. bayı sofaya bırakırız.. Sivrislnekler oraya gider, biz odada Ikindi üstü herkes kahvede rahatlarız. hnlnşmuştn. Konsoloı meronnnTaphlar.. Tek »inek dışarı eık du.. Talnız Ahmet hiç konnşmu madı.. Ama bizimkiKr yataga yordu, Nuri, köyde iyi ksrşılan uzandılar.. Tam saat bire kadar dıkları için r.ötsn kabarıynrdu. suratlannı tokatlamaktan, sivri Rahmi de elindeki mısın gevesinek savmaktan uyumak kaaleyip dnruyordu. Güzel bir ta bil olmadı.. Konsolosnn gözü ey vuklu pilâv. salata ve yemişten kusuzluktan kanlanmış, Ahmet ibaret aksam yemegini thjnan öfkelenmiş, Rahmi mahzun olDayı evinde, bahçesinde ikram muştu. Nuri hiç knsurn olmaetti. Salataya pervanelerin düsdan yaptıfı bu azizligi temizlemesinden başka nâhos hâdise ol mek lüzumnnu hissetti : madı.. Nihavet herkes odasına Ben size bir lâf edeyim mi? cekildi. Çünkü köylerde gece ça Haydi.. giyinin çocuklar.. Gece buk olnrdu... serinli^inde geri dönelim.. KonBir lâmba ışıgında soynııdusolos Bey! Siz de arabada nynr lar.. Rahmi dışarı rıktı. Konsosunuz. Biz burada perüşan olalos pijamaaını giydu Tataeına eagız. uzandı. Sonra Rahmi geldi. I.am Hepsi hep birden : bayı söndürdü. Hay Allah razı olsun! de Allah rahatlık venin! dedi. On dakikada yavaşça indidi, sessizce yatağına girdi. Fenirr. Odalara onar lira yatak pacerenin biri açıktı.. rası bırakmayı unutmadılar.. ve Ne kadar olsa erken yatmaya •sac bir bvcvga doirn yola dflş alışmamış alanlar için o saatte «iiler.. Üskfidar» vardıkları zauyku gelmez.. Konsolos döndü, man hava aydmlanmıştı.. Kondolandı, evirdi. çevirdi.. Bir ara iolos Beye araba vapurunda bir lık dısarıda sesler duydu.. Daçay, bir de simit verdiler. Ha. yanamadı. Hafifçe yatından pek memnun görüntt Hilmi Bey! dedi. Rahmi he yordu. men : Monşer. fevkalâde İyi uyu Buyur Konsolo» Bey!. dum.. Açık hava... Dıganda ayak sesleri isitiRahmi de : yorum. Bnralarda fisayiş nasıl Hangi açık hava Konsolo* dır? Rahmi nyku sersemliğiyle an Bey? Pencereler ııkısıkıya kapalı Mi. lamadı : Torgunluk, yorrunlak dl ' . Buralarda aşa£ı iş olmaz : Konsolos Bey. Buralar vok so yordu... t Trikotaj İmalâtçılarınm dikkat nazarına: Trikotaj imalat ve satış mevsiminin başlaması dolayısiyle piyasamızda YÜN TRİKOTAJ İPLİĞİ talepleri süratle artmaktadır. Bu konjonktürü fırsat bilen bâzı satıcıların karışık ve düşük evsafta iplikleri müessesemiz mamulü imiş gibi gös< tererek firmamız adı altında satmağa kalkıştıklarını :«sefle öğrenmiş bulunuyoruz. Daima müstehlik vatandaşm menfaatlerini ön plânda tutmayı kendisine şiar edin» miş olan müessesemiz, satışa arzettiği TRİKOTAJ İPLİKLERİNİN .yüksek evsafını aşağıda bir kere daha belirtmeği lüzumlu görmüştür: . %i00mce Merino» ytp» m Sayın mühür Düzgün ve saglamdtr. Düjöm mik« tarmm asgarisini havidir. Parlak, abrajsız olup en üstün bo« yalardır. Keçeleşme katiyen mevcut de^i! dir. Ç İ I 6 . ' Çapraz.karrçıksız ve müsavi gramajJardadır. : Yanda görüldügü gibi, ipliklerimiz, iplik evıaftnı gösterir numarah etiketli HERKO ıımini taşıyan kurşun mühüı le kapalı nylon torbalardadır. Bu vasıflan haiz ipliklerimizi kullanmak surefiyle eldcedilen mâmullerde ıse }u neticeler sağlanır: etiket SUGECİRMEZCEKMEZ Trençkoiluk P 0 P L I N SolmazlNDANTHREN ıtiketiyle e m r i n i ı d e ler yerde ısrarla arayınız. Afyon Belediyesinden Bu seneki Jcış mevsiminde Belediyeye gelecek kömürlerin istasyondan tahrnil tahliye ve satış deposuna nakli beher tonu muhammen beş liradan kapah zarf usuliyle eksiltmeye çıkarılmıştır. Takribî miktar altı yedi bin ton civarındadır. Muvakkat teminatı 2625 lira olup ihalesinin 13/Ağustos/1962 pazartesi günü saat 15 te Belediye Encümeninde yapılacağı çartnamesinin Belediye muhasebesinden istenebileceği ilân olunur. Basın 119949846 NOT : Her ay yalnız ımalâtçılaı. tavzi edilmek üzsre asgarî 1000 e liralık ikramiye sistemimiz numaral. etiketlerimizle yürütülmeğe dıvam edilmektedir stün kalıtenin sembolü Fabrika sati} yerı Sultanhamam Hacopulo han No. 4 Tel 22 41 20 Üâncılık 572698»3 1) 2) Petrol Ofisi Genel Müdürliigiinden: 2000 adet reklâm direği imâl ettirilecektir. Buna ait aartname ve resimler, Ankarada Petrol Ofisi Gcnel Müdürlüğü Malzeme Şubesinden, İstanbulda Bölge Müdüriüğünden. 10 (on) lira mukabilinde temin edilebilir. 3) Tekliflerin en geç 20.81962 günü saat 17 ye kadar kapalı z*rf içinde Genel Müdürlüğe verilmiş olması lâzımdır. 4) Ofis. ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir. Telefon: 175240/307 ANKARA Yumuşaklık Buruşmazlık Dayanıklılık' Düzgünlük Sürtünmeden mütevellit boncuklanmama # Kalıniıkla birlikte hafiflik I i i i 0 SATIL1K Diş âletleri, Simens Fotöy, Ünit muayenehane, komple protez âlstleri dahil. Nişantaşı, Valikonağı caddesi No. 147. Kanıcıva nııiraraat. YÜN TARAMA.BOYAMA. İPLİK FABRİKALARI ANÛNİM ŞİRKETİ HERKO
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle