Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DflRT CUMHUEİYET 6 Kasım 1962 Tekirdağ otobüsleri VİŞNEZADELİ BENLİ HÜRMÜZ 1 Derin taştcı sinarit avı Yazan : Selçuk M. KASKAN j \ j j : j | : j j | [ j : : j j • j : : : : j • • ] : : • • | j : • • | : j : j | : : : : jj j| Sinarit avcılığı nevilerinden birisi de derin taşta yapılan sinarit avıdır. Bu av ekseriyetle senenin kış yarısında, yâni balıfın kıyıya, otlamaya düşmemiş olduğu aylarda, ekim ile mayıs ayları arasında yapılır. Çünkü bundan evvelki yazılarımızda da belirtil diği üzere, Sinarit balıŞı bu aylarda derin sulardaki, binâlık denilen. büyük kayalık \eva batıklara çekilir ve kışı buradu bu taşın veya batıjm l.uvuk yahut deliklerinde, kuy tuluklarında geçirir. Bu avda en mühim olan cihet, havasını bulup. bu taşın veya batığın üzerinde, kürekde durabilmek ve Sinaritin sevdişi yerni (ki bu pek büyük ekseriyetle cau h bir yemdir) balıgın kafasına, âdeta ağzının önüne iııdirmektir. Binâlık olsun, nstık olsun, bu nişanların bir boyu ve fni vardır ki, bu da o ııi.şandaki akış yolunu ve ctekleri tesbit etmek bakımından gayet mühimdir. Akış yolu ni sanırı başını ve sonunu bilip buralardan dısarı tasmrmak. ctekler ise balığın gezineceçi hududun sonları olması bakımından son derece ehemmiyet lidir. Derin taştaki sinarit avının oltasına gelince. bu, D.50 mm. en fazla 0.60 mm. kalınlığında sağlam bir naylondan altmış kulaçhk (yâni 100 metrelik) âdî bir oitadır. Bunun ucuııa bir fırdöndü. fırdöndüve de 0.5)0 mm kalmlığında, iki ilâ ü< kulaç uxunlu|unda bir nay lon, bunun ucuna da bir mercan veya sinarit zokası takıIır. Bu zokanın hususiyeti, iğ nesinin çenis afızlı olması, kurşunun da gayet ufak olma sıdır. tğnesinin geniş ağızlı ol masınm sebebi, Sinarit balıŞı nın büyük olan ağzına iâyik olma», kurşunun ufak olma BMJKCIK, sınirı sebebi ise takılacak canlı yemin bu zokayı aşağıda, yâni dipte, serbestçe gezdirebilmesi keyfiyetidir. Bazan zo ka yerine köstek de kullanılır. Bu takdirde iki veya üç kulaçhk bedcnin ucuna, molivarya denilen ufak bir ağırlîk, bu ağırlığa da takriben bir karış uzunluğunda (2025) santim) bir sağlam naylon (0.70 veya 0.80 mm) bu naylona da bir sinarit iğnesi sağIamca bağlanır. Bu molivarya nın çok ufak olması şart değildir. Çünkü bu köstekli avda, bu kurşun dipteki taşın üzerine oturtulur ve balık, yâ ni canlı ycm, o küçük kösteği istediği gibi rahatça oynatır. Biz, bu ava yeni başlayan ve kürekte lâyıkiyle durmasını beceremiyen amatör oltacı bi râderlerimize, zokadan ziyade bu köstekli oltayı kullanmala rını tavsiye ederiz. Zira, acemilikle nişanın üzerinden bi raz kayılsa dahi dipte yatmakta olan kurşun yerinden kolayca kımıldamıyacağı, yerden.bir karış yüksekte yüzen zoka gibi sandalla beraber ak mıvacaeı ve yerden kesilmiye ceği için. yemlerini tıişanıu ü zerinde daha fazla tutmus o lurlar. Olta spikosuna yâni diklemesine durmasa da yem tasın üstünde durur. Sinarit balığının derin taşdaki avında, yem olarak can lı kolyoz, uskumru veya istav rit. yahut da izmarit balıeı kullanılır. Bunlar bulunmadı£ı zaman diğcr bütün canlı ycmler de kullanılabilir. Meselâ canlı hanos, çelincik, iskorpit vesaire gibi. Fakat teâmül olarak kullanılan yemler. kolyoz, uskumru istavrit çibi. ak yem dediklerimizin canlıla rıdır. Sinarit balıfı bunlardan. bilhassa kolyozun ufaJı, genci olan koloridyeye bayılır. Canlı yem, zokaya veya kös tejin ucundaki ifneye, çenesinden geçirilip, burnunun üstünden çıkarılmak suretiyle çeçirilirve taşın yâni, nişanın üzerine indirilir. Bittabi tasta veya batık'da, yâni nişa nın üzerinde dnrabilmek için. havanın limanlık ve deniziıı akıııtısız olması şarttır. Aksi Jıalde bu nevi avcılık yapılamaz. Taşta, bilhassa batıkta dikkat edilecek en mühim nok talardan birisi de zokanın veya ijnenin, akış esnasında bir yere takılmaması keyfiyetidir. l'stalar, ilişkenleri, yâni taşın veya (daha ziyade) balığın ta kılan yerlerini yukarıdaki ker terizlerden bilirler ve oltaları bu hizaya selince, yerine göre, bir veya iki kulaç yukarı alarak bu takılmaya mâni olurlar. Balığın nazlı yem yediği zamanlarda, oltaya vuran balıŞa hemen çahnmamak ve yemi iyice yemesi, yutması için bir müddet sabretmek ve balık oltaya iyice binince çalmmak faydadan hâli deşilse de, denizin dibinde olup balığın yemi neresinden kaptığmı gör medikçe böyle hükümlerle ka ideler koymanın, affedersiniz. ukalâlıktan başka bir şey olmayacağı kanaatindeyim. BaIıkçılık her şeyden evvel bir kısmet işidir. Mâlum ve esasIı kaidelere riâyet ettikteıı sonra, işinizin Allaha ve onun vereceği kısmete kaldığını bir an bile hatırınızdan çıkartma yınız ve eliniz boş döndüğünüz çünler, ah şöyle yaptımdı vah böyle ettimdi, diye hayıf lanmayınız sevgili balık amatörleri. Tekirdagdan bir okarumaz yazı derı yoktur: Alınan yolcunun heBeşiktaşta Vışnezâde Çıkmazmyor: sabı yoktur. Topkapıdan hareket da oturur Elibayrakh Zehjranm voktur. kızı Benli Hürmüz 1879 yılında on îş icabı 5 aydır Tekirdağdan ts saati ve zaman tarifesi tanbula gidip gelmekteyim. Tekir Teknik kontrolun yapıldığı vâki altı yaşında var yoktu. Anası, ki dağa işliyen bütiin otobüslerin :n; değildir. Topkapıda başvurulacak ra vermeden sığmtı oturdukları tizamı, Sirkecide başlayıp Sirke bir trafik meaıuru bulmak kabil kulübe azmanı köhne evde bekâr cide biimektedir. Zira otobüs değildir. Tekirdağdaki trafik me, ~amaşırcılığı yapardı, lâkabı üs bu leri başka hiç bir yerde kontrol e!murlan ise sabah saat 9 da büro i tünde. van efkekleşmiş yırtık ma ya gelip akşam 17 de ayrıimakta halle karısıydı. Bu kadının gençii dırlar. Şehrin. en işlek eadrîesin ği hayli gürüitülü geçmiş olacakdeki trafik. bir er tarafından dü tır, sağ yanağında dermce bir bıB ü L M A CA zenlenmektedir. Memleketimizde ı ç a k yarası izi yüzüne bir vahşet 1 2 3 4 5 6 7 8.9 trafik teşkilâtı olmasa da düzen i vermiş olmasına rağmen gözleri sizliğin ve can kaybmın bundan yıkılmış camiin mihrabı gibiydi. Alabildiğir.e pervasız, küfütbaz, fazla olacağını sanmıyorum. başından üç nikâh geçmiş, artık Yırtık, eski ne olursa alın yazıs; denilecek. kendisini sefaletten bir türlü kurtaramamij, olsun... bütün hüner ve mehâretini ve Eskişehif . Seyitsazi . Kümbet I metânetini fuhuş çirkine düşrnetlkokul öğretmeni Höseyin Solak \ mekte göstermişti, nâmuslu karıy dı. Bir kış gecesi balozdan doneryazıvor: Eskişehir ilinin, Seyitgazi iljesı ken sokakta kaira gömülüp sızan ne bağlı Kümbet köyü öğretmeni ve donarak ölen üçüncü kocası bir yim. Köyümüzde kitap ve kitap ' tulumbacınm yâdigârı Hürmüz. lık diye bir şey voktur. Mütevazı konserve tenekesi içinde yetiştiril miş Sakız Sardunyası gibiydi. fiüİlyas'ın faili imkânlanmla köyde bir kitaplık zeldi, çok güzeldi. muattardı. facmay^ti Ulcdtği apartımar.ın çevre kurmağa çalışıyorum Aydın okur «inde bulundgu İstanbul gemtl. 2 larımzın bu konuda bize yardım kat sokakta büyümüştü. Yağmur «Uzgülük'ünden mahrum faınllya» edeceklerini umuyorum. Yırtık ve demez. kar tipi demez, her gün mânasına iki kelime. 3 Tekrarla eski, ne olursa olsun yeter ki ki muhakkak bi!r boy sokağa fırlardı; çarşı pazar dolaşır bostana gi nınca çck küçük çocuklaım ağlar tap olsun, kabulümüzdür. kcn çıkardıkları sfs beltrir, tersi der, yanaşma, manav, bakkal çı*.v«nin» demektir. 4 Onarına merağı, kasap çırağı. hamurkâr, paİstediğiniz kitaplar, »PIP»I» karçılıcı İki keüme. 5 Haysacı balıkçı. kayıkçı. arabacı, tuvan a.rakkat>ı«ı. insanı hayvanlardan lumbacı ayak takımmdan gençler. gönderilecek »yırsn e#as duygulardan. 6 Tersl oğlanlarla, bahriye, nizamiye, zap<tarz ve biçim» mânasına gelir. AbAnkaradan Cavit Kökdemir ya tiye ve itfaiyeden genç genç nefer dülliinut c'evri generali. 7 Slnirli 'efrle lâubaliyâne konuşur, şakave kaprtrli kadırtar höyle tarif edi zıyor: 21.10.1962 tarihlı gazeter.izin <O laşırdı Zehrâ bir nefis muhâsebe lir. » Bir rk. çoruğa mutlaka ko&ulma*ı gereken. nota. 9 Uğursuz kurlarla Başbaşa» .'ütununda Oltu si yapar. «anasının kızı» der faklmselerde bulunmıyan. CÇamiıbel köyü) dan Mübeccel E kat hemen ardmdan da sorardı: VVKAK1DAN AŞAGIYA: kincı'nin kitap ısteğinı gördüm. «anası kendini korudu, bu koru1 Baitırköy kazanıızda bir Fom Arkadaşlarımla mutabık kalarak yabilecek mi?..» Kaç defa pestilitin adJ. 2 Gramerde bir bahis. dilediSi kitapları. yeteri kadar he ni çıkarıncaya kadar dayak atraıs cevrillnce vücuduntia çok yüztl koku men bedelsiz olarak göndereceğiz. tı, Hürmüz, konalrı bacakları çim kejcsi bnlunan hir çe^tt keçi belirir. tokattan Vişnezâdeli Benli Hürmüz Aşağıdaki adresimıze bir mektup dikten morarmış, yüzü '•> Bir kirrser'' sadık kairnyıp hakızarmış, yine sokağa fırlamıştı: inlik etm« ifi * «Zarran zanaa la ba.şvurmanız] rica ederiz. süydü. Birden bire boy atmıştı. bir tulunıbacı, kaşları çatık: Kız kollarındaki bacaklarınhicredücn tirperti» karşılıgı iki keMimar Kema! tlkokulu Okul ve Kavruk gül yaprağı cildine bir Bana bak Hürmüz:.. gelinhk lune. 5 Bir şeyi bir yrrden bas ögrencilerini Koruma Derneği l daki bu çürükler ne?. diye «orar acaip cilâ gelmiş, göğsü gelışmiş koca kız oldun!. evinde edebinlc ka yere taşnr.a çabası. birlııc kendt Bşk. Ankara. lar. o güler: ti; kabataş döşeli sokaklarda ta kapan otur artık:... diyince Hürr.i teflim etmc hali. S Para alımp kunyasına müzikal bir tıkırdı ver müz şaşırmış, ama cesur: verü«ı küçük percerPli yerln yarısı. Anamdan dayak yedim! Üsküdar ve Kadıköy mesini bilen çıplak ayaklaTı birer Ramazanda ek Bana sen ne karışıyorsun Nu Niye dövdü? mck yerine sesalkım kmalı yapmcak üzümü ol man Ağabey?.. babam mısın?.. de Sokağa çıkıyotum diye! meydanları ve seve yediğimuştu. Bir yandan da genç erkek mişti. Ama yir.e sokaktasın? miz. 7 Bir Bu konu ile ilsıli olarak IstanGenç tulumbacı aynı cesareti Şimdi korkum yok rrtık, vü lerin ona bakışlarmdaki mânâ da insanın bir gruBasın ve Turizm cudumda dayak atacak yer kalma değişmişti. Meselâ bir gün. fırının göstefrip: «Aşıkım be!.» diyemepun içino hem bul Belediyesi önünde belki Hürmüzün yolunu miş, sâdece: vücut hrm de Müdürlüğünden aşağıdaki açıklayı dı... bekleyen hamurkâr, damdan düfikir Babandan ileriyim belkü. bakımın cı yazı alınmıştır: Anası Zehrânm sağ yan.ı5?nda dan «Üsküdar ve Kadıköy meydanla derin bir bıçak yarası 'zi, Hürmü şer gibi: katılması demişti. Hürmüz bir çmgıraklı kah içi. 8 Avnıpa rı yeniden ele alınarak projeleri p Kız sen bana varır srnsın?.. kaha da ona atmıştı. zün sağ vanağımn üstünıle ise ka Duııku ftııım>canır nın nehirlerin haz.rlandı. Ancak kat'i olarak tat ! Fakat bir ara çamaşırcınin kızı büyükiüğünde' bir " hen diyivermişti. r a b i b e r nail»,1Hmls Kltlt den. insanı h™ pazar . . .. Bu sualin cevabı hiddet ve şid takunyah ayakiarını çarşı dnyurur hem de yorar.' Mr ec!atı;ı bık edılebılmesı :çin gereken ça' vardı, kızarm.ş gül vapıagı Lir snnra her iki cildin ' k]«altılmı«ı. 9 «Günlerdir ağzına lıvmalar bittikten üstünde bu kara nokta, ] det değil, çıngılf.klı bir kahkaha boyundan çekmış, evine de kapan mamış, kimseye görünmemey e ça lokma koymamıç alıl» mânasına iki projenin de tatbikatına girilecek boynuna bir dizi boncuk bile alıp j olrr.uştu. kclijTie. tîr.j takamayan güzel kızın yegâne süBir başka gun. genç v e pençeli lısarak hemen her gün a'rnavutlarır. bostanı civarında dolaçmaya başlamıştı. Bu bostanın yeri, Beşikta'ta. Ihlamur Caddesi üzerinBAY OSCAB: de. Ihlamura doğru giderken sol kola rastlayan ve zamanımızda Beşiktaş Bahçesi denilen yerdir. 1878 de içinde yiirmiye yakın bahç;van ve yanaşma işler, gâyet mâ rnıır bostandı. Kızınm tavır ve hareketinde bir durgunluk. âdeta bir hüzün sezerı Elibayrakh Zehra bir gün çaması rı bıraktı. Hürmüzün peşin e düşSEOAP > tü, bostan;n alrka taraflarmda dolaştığını gördü. Feleğin çemberirı den birkaç defa geçmiş mahallp karısı. derhal nakıs a!dı. O gün kız döndükten sonra dojrudan bci tana gitti, kızını oraya çeken mık r.atısı arayıp buldu. Veli s.inda. PROF. NtMBÜS'ÜN MACERALAR1: SoUak Çiteği ondokuz yaşlarında, bıyıkları yeni terlemiş bir yanaşma Doytanlı tığ gibi bir Araavut genci idi. O devrin adamı Tophâne ketebesinden Üsküdarh halk şairi Aşık Râzinin evrakı arasında bulunmuş bir «Bostan Vakası» vardır; Benli Hürmüz bugün, üstünde meçhul bit elin bazı tashihler yaptığı tahmjn ettiğim bu manzumede yaşıyor: Benli Hürmüz Beşiktaşın yosması Ne de açmış allı eüllü basması Vişnezâde çıkmazındadır evi Babası yok anasının peyrevi Elibayrakh Zehrânın kızıdır Konu komşu afzının sakızıdır Yeni srirmiş örtüye ol dilrübâ Gören gençler ona yakıyor aba Yavru ceylân misal yaş onbeşinde Semtin fetâlan cümle peşinde Manav Ahmet çıkırıkçı Süleyman Koşarlı uçarlı fenerci Numan Mektebin kalfası mürâhik civan Saka Mustaf» da bir servi revan Çakır Ali Tersânede neferdir Mâcır Mehmet arabacı ejderdir Talın ayak yalın yüzlü hamurkâr Güzellikte melek gibi Zülfikâr Hünkâr hamlacısı Tusuf misâli Lnutma tığ gibi hallac Cemali Şu on tâze civan oğlandan biri Olacak derlerdi kızın şevheri Mejer çoktarı seçmiş Hürmüz oynaşı Ateşde kavnarmıs mercimek aşı Anasıyla her sabah bir fırtına Kopup ycldirmeyi atar sırlına Yavuklusu bir bahçıvan güzeli Samurkaş Arnavud Doyraııh Veli Kız bir içim sudur oğlan bir âfet Kim arar efendim kılık kıyâfrt Oğlan yalın ayak, kız takıınyalı Ne lâzım onlara konakla yalı Kız oğlana o|lan kıza hayrandır A.sıklara samarılık da seyrandır Peşinde gezenler çeçse de yüzü Veliden payrısı bulmamış yüzü Velâkin rakibler yolda dikrndir Tath asa tuzla biber ekendir. Bu garipler muâşakası, Ikinci Suitan Abdülhamidi, bir Imparatoru bir gece uykusuz bırakacak bir vakıa rengini aldı. MgYÛPGÛNKU PROGRA, 7.30 Açıhş 7.35 Melodiden melodiye 8.00 Şarkılar (Türkân Dizer) 8.20 Haberler 8.30 Operetlerden seçmeler 9.00 Istanbulun sesi 9.20 Dr. Galıp Ataç derdi ki 9.30 Jos Kleber Orkestrası 10.00 Kapanış. 12.00 Açıhş 12.10 Şarkılar 12.30 Yemek müziği 13.00 Şarkılar (Recep Bırgıt) 13.20 Haberler 13.30 Melodi kervanı 14.00 Türküler 14.15 Günün konseri 14.45 Şarkılar 15.00 Kapanış. 17.00 Açıhş 17.05 Yurdun sesi 17.30 Dans müziği 17.45 Radyo Karrna Fasiı 18.55 Ara nıelodileri 19.00 Haber 19 30 Haf:f müzik 19.40 Şarkılar (Sabite Tur Gülerman) 20.00 Silâhh Kuvvetlerin Sesi 20.15 Orhan Boran ve haftanm plâkları 20.45 Şiir dünyamız 21.00 Şarkılar (Muzaffer Birtan) 21.15 Radyo Senfoni Orkestrası 21.50 Sanat olayları 22.30 Hafif melodüer 22.45 Genç şarkıcılar 23.00 Haberler 23.10 Cazseverin saati 24.00 Kapanış. İSTANBLL İL RADYOSU 17.58 Açıhş 18.00 Küçük konser 18.45 Çeşitli dans orkestraları 19.15 Radyo ile Almanca 19.30 Plâk dünyasından 20.00 Yemek müziği 20.30 Solodan orkestraya 21.00 Konser saati 22.30 Caz dünyasından 23.00 Çeşitiı müzik 24.00 Kapanış. ISTANBLL J Seyahatten Avdet t Azası bulunduğu Alman Ginekolo.'i Cemiyeîınin Hamburg'taki toplantısına iştırak eden Dr. ASIM ONVR Seyahatten dönmüş ve hasta â kabulüne ba^lamıştır. A lîâr.cıhk 7821 15282 KAYÎP Fener Nufus Memurkıgundar. aldışım Nüftıs cüzdiînımla. K. Kekmece ilkokulundan aldı.ğurt dıplomamı kaybettim. Hükümsüzdür. Kemal Turan Cumhuriyet 15294 B3 Karısık şarkılar 9.00 .U Hafif melcdücr 9.30 Muzaffer Akfün'den türküler 9.45 Lâtin Anıcrika ritmir.de muzık 10.00 Kapanış. 11.57 Açıhş 12.02 Hafif melodıler 12.40 Ziya 'Taşkentrte:ı şarkılar 13.00 Haberler 13.10 Ölümünün 69. yıldönümü dolayısiyle Çaykovski'nın eserleri 13.40 Nermin Demirçay'dan şarkılar 14.00 Melachrino Orkestrası 11.30 Türküler 14.45 İnci Atalay'dan şarkılar 15.00 Kapar.ış. 16.57 Açıhş 17.02 Istanbul orkestralan 17.30 Nevzat Güyer'den şarkılar 17.45 Tarım konuşması 17.50 Oyun havaları 18 00 Öğretmenin sesi 19.00 Haberler 19.30 Cevdet Bolvadin'den şarkılar 19.50 Halk şiiri 20.05 Nezahat Bayram'dan türküler 20.20 Büyük Nutuk 20.30 Sevım Erdi'den şarkf.ar 20.55 Uykudan önce 21.02 Türk basını ne düsünüyor? 21.20 Klâsik Türk Müziği Korosu 22.00 T.B.M.M. saati 22.15 Yirminci yüzyıhn müziği 22.45 Haberler 22.55 Operalardan özetler 23.40 Hafif müzik 24.00 Kapanış. A.NKARA IL RADYOSU 16.57 AçUış 17.00 Senfonı konseri 17.30 Helmut Zacharıas ve sihirii kemanları 18.00 Leonard Bernstein yönetiyor 19.00 Radyo ile Almanca (31. Ders) 19.15 Almanca melodiler İC.30 Çeşitli müzik 19.45 Cha cha chalar 20.00 Bir dev eser 21.00 Leonard Bernsteın anlatıyor: •Çaz nedir?» 22.00 Kapar.:ş. ANKARA 6.27 Açıhş 6.30 Günaydın 7.30 Hafif müzik 7.45 Zeki Müren'den şarkılar 8.00 Haberler 8.10 Solocular ve crkestralar JANE'IN Kİ2I 311 Tiyarrolar ^ 4 1 J • t İSTANBUL •l'liMHllRFYKT ın Edebf l'etrikası: 164 Yazan: HÜKlUfc CELAL „ ASaç'ardan. denizden, kardan rüz Cihangirin sıras.nda çok eğlenceşârdars ÜTkerek seyrederdim bah ]j bir arkadaş olabileceğini söyier «.evı. Duvarların boyunca birer si ' di.. Serranın eıttiğı yerlerıten hoş yah ınce parmak gibi gökyüzüne i lanmadığımı kardeşınin pek teh<1: kı l:p bakan serviler ıslak ça ; hkelı biri olduğunu, Nariia'nm umiirlu yollar dalunndan sıyrıhp ı ş a k. mutfak iedikodularmdan uakan kariarla ağlayan kamburu j sandığımı açıklayamazdım cna. L çıkmış çamlar. dalgalı bulanık [ Öylesine yakın oldugum , )irinden rieniz ve uzaklarda simsiyah katı , ıçirnı gizlemeye kalkışrr.;ım yutelırj kalmış birer kava parçasını an \ ğime ışlerdi. Benim sakladığım dnan adalar. bütün hunlar son gıbı onun da benden saklarıdiEinı liuz bir tasaya salarnı benı düşünürdüm Alaycı, tatlı gülüşü Alnımı dayardım cama • Işte bu nün arkasında. saçlarıma sevccen Tada yaşayacağım burası benim likle değer sıcak ellerinin clokuevım! derdim vavaşça. dediğime nuşunda saklandığını sezdi^i™ gız de ınanmazdım pek li duygularını araştırırdım boyuKâzım Işık. ılk zamanlar günü ra. tnun programını çizer öyle çıkardı « Bakahm yeni evine nasıl cvden. O büyük evin içinde dai yerleşeceksin Kirpiciğim! Efciı'm Ein, kararsız sürüklenişimı noş gö ı vahşi kızım, bpnim kim«?lere rürd i bira^ ria. Ergeç benı yoia zemiyen karıcığım! Güç olacak bi k'ivacacına inanırriı. Serraya tp liyorum ama. olacak olacak!..» ipfnn etm?mı. çıkıp eezmenıi, SaO vanımdayken heı şev daha ko '.m efenriinin arabayla emrimde ol lay gelirdi. Inanç ayd'ııutırdı yü duSunıı. aşağıda kitaphkta nirbi j reğimi. Gücü kanıma geçerdi. Boş rinden güzel kitaplar bulacagımı, i luklar dolardı çevremde. Evim, in sanlarım, kocam, derdim yavaş; . tan. Gözlerım sevdamın ışığında kamaşmış. emeklemeye başlayan çocuklar gibi el yoTdamiyle yürü meye, sürçmeden. ürkmeden yolumu bulmaya çabalardım onunla beraber. Nadia'nm. operet hizmetçilerine benzeyen beyaz önlüklü, beyaz bo nel: küçük kızla odama gelişini hatırhyorum bir sabah. Elma gibi kırmızı yanakları, siyah ^ı:len gözleırı vardı kızın. Onu önüme doğru ıtiverdi Nadia. A.dır.ıtı E\mas olduğunu söyledi Nermin hanımı hatırlıyorum şim c Size bakacak. o la bakarsk dı. Onun küçük bir oyuneağı anBlmas hanumefedym. Çok çok çuk duran süslü. mce bacakh yazı maiyi kız. Ahştı o çabue:, görecek sasının başında görür gibi oluyosiz. Değil öyie ama, siz yatak J E P rum. Yeni bir dâvet içi n hazırladı mak. dolap toplamak olur smaV sı kenarlaı ınce san yaldızh kart Qelle honte vallayi!» ları işaret pdivnrdu hana Yaptığı işten kıvançh sülüyor< tnsanır bir sokretcri olmadu karsımria. Kı? da orianın orta\ smda, elleri göbeğinin üzerinde h muhakkak Ke yorucu işler bü < duırmuş gülüyordu Annemin. Hüs tün bunlar bilscn.'z ricirr.!...» (Arkası var > ı nü öeyie Handanın oda hizmetçi mi görseler duyacakları şaşkınhğı düşünerek be:ı de onlarla beraber gülüyordum Nadia koltuklartian birıne kurul \ muş, karşı aynada saçınm bük f lümlerini onairlayarak sakızım çiğ T f i niyor. f « Ben biraz süsiedi onu, diye, anlatıyordu. Öyle lâzım değil ama? Akıl var onda, göreceksiz ça i buk çabuk yapıyor o herşey! Em | yüz iyi, hep güler bu kız, hep güler ama!» Ikisini odada yalnız bıraîcıp ban yoya kaçıp kapanışıma kızmı.ş olmalı Nadia. Akşama kadar konuşmamıştı benimîe. Banyoda çamura bulaşmış bıtrl gibi telâşlı yıkanırken söylenıyordum yüksek sesle. Kendime de, Nadia:nın yanında uysal bir hayvan gibi karşı gelmeden. direnme den duran, siyah gözleri tath tatlı gülen o küçük kıza da k:zıyordum. •SEHIR TIYATROI.AR1: FATİH 22 01 71 . Saat 21 de «Tarlk1'. her cumar^ te=l ve Pazar 1530 da «Biraz • Gellr rr.islnlz'» (Pszarlesi tatil). Her çarşamba 14.30 da vc Pazar 11 de Çocuk TemsiUeri. KADIKftY 3P ü(i 82 «Spkiz Kad.n» saat 21 de. Matine Cumartesl. Pazar 15.30 (Perşembe tatil). TEPEBAS1 44 21 57 «Macbeth» .aat 21 de Matine Pazfr 15.30. (Perşembe. Cumaytpsi. Pazar Oner.ı) ÜSKÜDAR f.Mum So:ıdü» spat 21 de. Matine Pazar 15.30 da. (Cuma tatil! YEVİ TİYATRO 44 04 03 Her gün 13 de (Cumartesi. Pazar 15.30 da) «Scapin'in DoiapUrı». Suare 2: de «Çalıkusu'i şrHİR OPERASl 442157 (Ttpeba?ı Tiyatrosunda) Yalrız Perşembe ve Cuma r'esl, Pazar saat 21 de ÖZEl TİYATROLAR: ARENA 44 07 04 . Her gün saat 18 ve 21.15 te (salı tatil): «ÜBÜ;>. AZAK 22 (İ2 4ti «Uyao Sülejmanî) sa.ı' 2! 15 te. Matir.c Çarşamba, Cum*rtcsi. Pazar ]fi 15 tBULVAR 21 35 76 «Gar soniyenı saat 21.15 te. Çarşamba, Cumarte?i. Pa. z.ir matine 1C.15 te. (Paz.irtesi tatil). (Ses Tîyatrosu.ıda) cSar.dalyeler ve Ders^ Hergün saat 18 de. Pazartesı gecelert 21.15 te. KÜÇÜK OPF.RA 21 57 22 Münir Özkul topluluğu «Generalin Aş'viu. 21.15 te. Matine Çarşamba. Cu. rr.artesi, Pazar 16.15 te. KÜ(,ÜK SAHVE 49 5fi 52 Saiı, Çarşamba, Per?embe IS ve 21.15 te «TÜTÜN YÜLU'Î. Cuma. Cumartesi. Pazar 13 ve 21.15 te n.Ç'iKOLATA SEVGlLtMs (Pa zartesi tatill. ORALOĞHJ 49 49 35 «Karanlığın lçlnden» saat 18 ve 21.15 te. Matine Cumartesi. Pazaı 15 te (PazartPsi tatill şamba, Cumartesl. Pazaı 13 !e.(Pazartssi tatil) ISTANBlrL 44 22 36 . «Cünbazcıglu^ «aat 21 de M^tinc Çarşamba. CumHttesı Pazaı 15 ttKARACA 4? Hi W f S • l.l'KS IMYA1» Her se. ct i\:',<) fCarşa:rl.:ı. Cum'r 't. pızır *.T.fiın !3 Kl:\T OYUNCüLMîI ATI.AS 44 08 35 «Maceralar Yolunda» (1) Y'ul Brynner. tNCt 48 45 95 «Yalmzlar Içln3 B. Doruk, G. Arsoy. KONAK 43 25 06 «Bekler.en İtiraf» Van Johnson, Vera Miles (î). Suarede. LALE 44 35 95 «Kahraraanlar Şehri» (T) J. Wayne, D. Martin. I.ÜKS 44 03 8C (:Ha. yat Bazan Tatlıdır» Z. Müren, B. Donık. LEVENT Ara Eulucu» A. Perkins (1;. SAR.AY 44 16 56 . (t.Acemi Doktor Aşık» M. CraigStTE 47 77 62 «Büyük Hakikat» S. Granger, G. Sanders (1). SAN 43 B 92 oSokak 7 Kızı > F. Girik. F. Hakan TAN 4S 07 40 . «Doktor Mabüs'ün Maceralar» P. V. Eyck. l'NAL 44 93 0P . 1 «Kıyma Bana Cüzelim» A. T. TıAce 2 . KBcrduş;; T. Scyflrğiu, Z. Müren. YENİ \lî M 28 J ! • cValnızlar tçln» G. Ar'oy. VENİ M t l t h i ! i.i ;.( cKau ve Gü!» Mel Ferrer, £isa Martinelli. A. Vadlm. YENİ TAKSIM 44 31 91 «Yalnızlar Içlp.» G. Arsoy, B. Doruk. YILDIZ 47 63 42 «Yal. nızîar İçin» G. Arsoy, B. Doruk. ZAFER 44 93 06 1 • «Fosforlu Oyuna Gelmez» O. Günslray. 2 «Kahpe» G. Arsoy. ALEMDAR 22 36 83 '<Hayat Bazan Tatlıdır» Z. MUren, B. Donık. AYSU 21 19 17 1 . <tBiz Insan değil miyizn M. Nur. 2 «Faklr Şarkıcıs F. Girik BULVAR 21 35 78 '(Yalnızlar îçin» G. Arsoy, B. Doruk. ÇEMBERLtTAS 22 25 13«Belki Bir Sabah Gele. ceksin» K. Pars, M. Nur. KULÜP 22 71 83 . «Hayat Bazan Tatlıdın» Z. Müren, B. Doruk. MARMAKA 22 38 H • O KBeklenen Itiraf» Van Johnson. Vera Miles ıSuarede). MELEK (Eyüp) 21 58 76«Allah Seviniz Dedi» T. Şoray. A. Işık. ŞIK 22 35 42 . «Yalnız. lar İçin» B. Doruk. G. Arsoy. YENİ 22 53 92 «YalnlZIar İçin» B. Doruk, G. Ar. soy. YENİ (Bakırkoy) 71 68 26 «Hayat Bazan Tatlıdır» Z. Müren. B. Doruk. OPERA 36 08 21 . «Yalnızlar îçin» G. Arsoy, B. Doruk. SUN\R 3S 03 69 «Hayat Bazan Tatlıdıra Z, Mü. ren. B. Doruk. SÜREYYA 3fi Oi 82 f '(K:zg:r. Damdiki Kedb E. Taylor. P. Newman. YÜRT 36 97 63 «Hayat Bazan Tathdır» Z. Miirri). B. Doruk. Bl YÜK TİYATRO «Sa!l tatil) Kl ÇÜK TİYATRO «Mor Defter» saat 20 20 da Pazar matine 15 te (Pazartesi tatil). YENİ SAHNE «Woyzeck . Leonse tle Lena^> saat 20.30 da. Pazar Matine 15 te. (Cuma tatil). ODA TİVAR.1SÜ «Ame rikan Rüyn?!» ve <:Kargalar» saat 13 de ıPazartesi tatil). ÜÇUNCÜ T. Saat 20.50 da «Rose Bernds ÖZEL TİYATROLAR: MEYDAN SAHNESİ Saat 18.15 te «Acelecl Ka!b». Saat 21.15 te <Fare Kıpanıv. Yıldızı» Türkân Şoray. 2 oölüm Peçimlzde» Ahyan Işık. ELHAMBA «Toy Bir Delikanlı» J. P. Belmondo. C. Cardinale (F). İKBAL 1 «Ates Cehennemi» R. Fleming (T). 2 «Kahramanlar FUosu» T. Hunter (Tl. KULÜP 1 «Geçti Buranın Pazarı» O. Günşiray. 2 sOtobüs Yolcuları:> A. Işık. TAYYARE «Agabeyim Duym'as:n:> F. Fettelnıan (A). BURSA ALEMÜAR 1 . (Tehliktü Tuzak. R. Widmark. T. Louise (T). 2 «Venedikte Mehtap'i A. Sordi. M. Allaslo (t). ANKARA ;:Kar:n Deşen Jak» L. Pctersnn, E. Alane (I). BÜYÜK «Beyaz Esire» K. Michael. A. Haven 'A.) GÖLAŞI «Dikmcn Y;lciızıo Türkân Şoray. Sa'.iiı Tozan. RENKLİ «Marko Polov. R. Calhoun, Yoko Tanl fi*. ÜLUS '<Bshet Karbe Gidıyor» B. Barriot. J. Charrier. AHMET VEFİK PAŞA (DEVLET TİYATROSU) «Göç» her gece 20.30 ü:(Pazr.rtesi tr.ttll Dİ1.LK «Hayat Bazan Tatlıdır» B. Doruk. Z. Müren. TAYYARE 1 «Dadlnın Şansı» C. Grant. b. Loren (T). 2 . »Esrarlı Tepe» J. Derek. <T). ADANA İZMİR Tiyarrolar DEVLEl riV \TROSl! «Ağaçlar Ayakta Ölür» saat 20 30 da t.îatme Pazar 15 te (Paz,r1csl tatill iji.Hiı: ı n \ rı;ıı.ii. ftCengizhan'ın Bisıkletl» iaat 20.30 da. (PHzartPsl tati]) Sin«|nalar ALSARAY «Plâ.icia EuIuşalınv) D, Modugno (T). EKCİYEŞ «M.ıntekfirloda Bir Gcccı £ Cr.r.sîanti".e (T). LÜKS 1 «Yıd, Fed;.ia n. Bakor (T>. 2 . «Masipl» M. Forest T). ANKARA DtVLET TİYATROLAR1 Dikmrn