Katalog

pencere ÎKÎ CUMHURtYET llll|tllllllllllllllllll lllllllll llllllllllllimmilllll llllllllll IIIMIMIİIMUİllHlllllllllimm^lllI 23 Kasım 1962 Ferdiyetçilik mi? I Uıun yıllardanretim ve eğium ^^^ Yazan: * ^ * beri «din adamlakurumlarını da uzun zaman, din rı» hakkında ileri adamları temsil geri bir yığın lâf ettiği için, çogu söylenmiş ve fazaman bu, birbirikat onların toplum ne karıştınlmıştır. Lâik bğretim içindeki yeri kesin olarak belirtü dece bir inanç kcnusjdur. Son 2 ay içinde çeşitli Bu yüzden, çoğu zaman, ee olarak Müslümanlık. bir kültür ve eâitim karşısında, eskı medreısırnıa olaylanndan mektebi alay konu6 e v e bir kısım aydınlar •din adamı» ile ; ve medeniyet çevresidir. Biz küll ; e d l l m l v s 4.405 kişi Kuduz Hasgeri düsünceyi, din adamı ile irti tür ve medeniyet çevremizi degiş ^ « : * ' <eroıyerek din ahine bir cereyan imiş tahanesine başvurdu .. . . . . . . .... ... , V damları aleyh: caı yanyana getirmişlerdir. tirebiliriz. Bundan MüslümBnlığı gibi görünmüştür. Yine bir kısım devrimci aydın mız incinmez. Nitekim HırHtiyan Ijte, din «damhğiyle hiç bir ilŞehirde dolaşan başıboş köpek lar. çeriliğimizin sebebini din a Avrupa, orlaca£ skolistik düşiin gisı bulunmıyan ve fakat dini kül kl bağh olan sayısında bir çoğalma görülraüş damlarının. zamanın ihtiyaçlanna ceden, çağdaş düşünceye geçmek türe, dini düşünceye ve çeşitli ısırma nlaylanndan Ku söre yetiştirilmediği tarzmda yo suretiyle. dini kültürü, dini düçün j yobaz, bu karmaşıklıktan fay«Aydın din ada, ceyi reddetmiş ama dini reddetmel dalanarak, devrimlerj din ve din duz Haçtahanesine ekim ayı içeri rumlamışlardır. ı adamı düşmanı şeklinde göstermiş, sinde 424 kiji başvurmuştur. Ken mı» tipi diye hayali bir insanı i tr.iştir. Biîde de. asırlarca medreselerj onun halkla bağlantılarmı ke«mi?; disi ile görüştüğümüz Kuduz Has dealize etmişlerdir. tahanesi Başhekitni Dr Şek:p AlaGerek devrimcilerin. ve gerekse hem dini ve hem de ümi temsil et \ Idahaî açık bir deyimle, din adama r ı n "tismar etmek hususunda gün, çeşitli mrma vak'alarından gericilerin bu kinuda birleştikleri mislerdir. llim deyince bundnıs or! b u y ü k b i r mah » r e t gostermiştir. başvuranlar arasında kuduz olayı noltta. ?anırvm ki, «aydın din ada taçag ilmini anlamıslardır. Ortacag ! Y a k ı n düsüncesinde ilmin merkezi ve ha! '»"hımıze dikkat edecek ona rastlanmadıjını bildirmiş ve mı» tipidir. l u r s a t i le hareketler bu «onuca hayvanlart yapılan aşıreket noktas. kutaal kitsp o ! m W kitap o ' . .^.. * köstekliOysa ki konuyu bu tarrda ortayen. gerıcılıgı savunanlar arasınlar sonunda ulaşıldıjını ifade ettur. Bu düşüneenin kendisîne ya koymak isi içinden çık'.lmaz da din adamlarınm çok az bulunmiştir. bir hale getirmektedir. Ne demek bir mçtodu, bir *iftemi vardır. J duğunu görürüz. Tam tersine din Bizde ortaçag. R*tı\^ rszaran ı Başıboş köpeklerle Belediyenin aydın din adamı' Çoğunun zihninadamı. halk adamı olduğu için. eyaptığı itlâf savaşı devam etmek de bu JÖZ. hurafelere inanmıyan, daha uzun sürmüştiir. Buna seöep de, tslâmiyetin dünyevî içlede de sasen halk onu kendisinden ayırte olup eylül ayı içerisinde 2014. aklı hükümlerde hakem yapan bir misyonu buİJnmasındannır. | mamıştır. Ve yine, günümüzde, ir; «kim ayı içerisinde 2391 kbpek 51 insan olarak canlanır. Aydın bir bir ticaın l derliğini yapan tiplere dikeuıuj dürülmüştür. Köpek itlafında. ge paoaz deyince bundan ne anlıya Dünyevi işler için Kur'anda fcuıuj kat edecek olursak, aralarında, Dünyevi işler için Kur'inda çen yıllara nararan bir yükselme cağır? Ua'ntn Allahın oğlu oldu nan âyetler. «.onrnlsn, m'Jam:!Jtl din adamlarının bulunmadığır.ı göolmasına karsılık sehirdeki köpek îuna inanmıyan din adamını raı? adiyle bir ba^ka k*f?gorive ayrıl [ rürüz. Eunlar. dinle ilgisi olmıyan ' bir takım csivil yobaz»!ardır. Busayısmm artmakta olması dikkati Bunu redden bir kimse, bırakalım mıştır. Işte yobazın. «oftaiıi:ı kayr«'ğı,J na karşıhk kimsenin aklına Diyaçekmektedir. llgililer artış sebebi papar nlmavı. Hıristiyan dahi onet îşleri Reisine yobaz demek ni şehrimize getirilen koyun sürü1 l j m a z Teslise inanan bir insana inancı temsil e ^ f i dı^ gelmez. Bu yobazlardan çoğunun leri ile izah etmekte ve «üriilerle çagdaç düşüncede a«1â ver verilbirlikte gelen çoban köpeklerinin tnez. Ama inanc alanında hâdise ki kü''ürden ş; e 1 i ^' o i O hnırir fci? Avrupadan diplnma5i vardır. Mühaik.mızı halkımıAynı fikri biraz da kanşık olmakla beraber başka bir yönden bu artışa yol açtıkîarım iddia et tamamiyle başkadır. «tnanç» ırt ile yobazı camide aramıyacağı?.. So min bir parçası ve mumin adamını, z\n o'.an din de ele alalıtn. Batı hakuk düzcninin aşın ferdiyetçi (tndividuaraektedirler. Bir batka iddiaya gö ri«i gerisi doğrusu yanhsı olmaz. k»kta ariyaca.eız. Din adammın t u dıpiomalı zındıklardan kurtarlist) kkrakteri Batıdaki tolerans fikrinin uzun tarihi macerasına re ise, sehirdeki köpek sayınnın • tnımç» inanc olarak ya kabul e sosyal bir fonksiyonu vardır. Din mamız Rerekir. dayanır. Bizde Batı kültürüne ve ferdiyetçilige sözde bayran büartısı. son zamanlarda vatandaıla dilir veya edilmez. Bafka bir 61 adamı halkın bir parçasıdır. Eger devrimci. aydın din arîayuk bir aydın frupa vardır. Ancak unutmamalıyız ki MüslümanHalbuki yobazın losval bir Jonkn n köpek beslemeyi moda haline ÇÜPÛ yolctur inancın. h | i n gelişiminde, ferdiyetçili|e itnkân veren bir fikir ortamını siyonu ypktur. Halkın bir paıçaıı mı» nın 5aygı değer bir iş gördugetirmeleri ile ilgili bulunmaktaHer dinin bir inanç kısmı var de§ildir. Sömürücüdür ve sörrürü ğünü kavrar ve onları bu diplotslâm âlemi biç bir zaman yaratmamıştır. dır. dır; o değismez, o naıtır. tnanç, cülerle her zaman birleşjbilm bir malı zındıklardan. bu çıkarcı sivil Şimdi lâiklik prensipini ynkarıdan aşağı bir lorlama Ue kayobaz'.ardan korur ve kurtarırsa.! düsüncenin dışındadır. îümredir. Gericililin liderleri din hem devrimin ve hem de dinin abnl ederek kanunlaştırıyoruz. Bunnr» yanında Batıdan ferdiyetçi Turiım balosunun hazırlıkları Din adamı, «inanç adamı» demek adatnlan degil, onlardır. bir felcefenin ışığında hazırlanmış Batı kanunlarını da aktanyoyaklnn yere basar; medrese artı i tamamlandı roı. Ve devlet gücüyle bu fikirleri gerçekleştirmeye çalışıyornz. tir. Ona ölçülerimiıi bu açıdan uy Din adamlarının toplvımda beUil gı düşüncenin cılız bir azjnlık ollstanbul, Otel, Lokanta ve E|l«n guhyacagız. Aydın din adamı, inan bir vazifesi ve belli bir hiyerarsisi ] duğu gorülür. ö y l e tanırız ki yeryüzünde devlet zoruyla her şey yapılabice Yerleri Işçileri Sendikası (O.L. ciyle akıiyonu, eski deyimle fiili vardır. O inar.cın. softa ise dini lir. Ama nesilden nesile kazanılacak •ferdiyetçi düiünce» otorite E.Y.Î.S.) mevsimin ilk balosunu ile kavli arasında tutarlık bulu düşüncenin adamıdır. Softanın iİle gerçekleştiriletnez. Çünkü bu iki kavram birbirinin zıdaıdır. düzenlemiş ve bununla Hgili h« nan kimse demektir. Bunnn içindir ki Türkiyede bu(ün ne ferdiyetçilik vardır, nançla, ibadetle bir ilgiri yoktur. SENELERCE DAVANANI rırlıklannı tamamlamııtır. Turizm O. ılin adına çoğu zaman. dini dü1 ne de ferdiyetçilifin cerresine tahammül vardır. Biz biraz sivrilGLİTSA Din adamı, inançla ilgili konu şünceyi savunur. Din adamı için balosu ismi verilen b»lo önümüz. raeye ve çahsiyetinin özelliğiyle fikirlerinin başkalıfnı cemiyete PARKE CİLÂSlo, deki cumartsei günü Hilton oteli lan öğreten, inançla ilgili iha mubah olan dinî düşünce, din abiraz kahal ettirmeye ktlkışan inı»nl»n bemen eıivermeye çaKultanön a'dar* Sorunuî deti yerine getiren, halkın inançla damı olmıyanlar için bir irtîeadır salonlarında yapılacaktır. lışınz. Çunku bizira topyek&ncaluğnmuz yüzyıllardanberi içiilfili tnüsküüerini çözen ve bu a Din adamlarının ftm\ düşünce A\+öy. Perrr.enec <er 35 raize islemiş sskülmez bir dnygudur. Bu duygıınon tedhiş bareEsnafın sağlık durumu 4 IQ ÛO • A4 67 &A °3 landa yol gosteren. vazife gören şında ayrıca çağdaf düşünceye sa! ketlerini bilhassa az buçuk kona^maya ba^ladıgımız son demokkontrol ediliyor Insandır. Bu anlamda o halkın i hip olması onun dindarlıîım ne r»«i dtnemelerinde kaç kere gflrdük. . Ve kim bilir bundan sonra Bütün esnaf, sağlık muay«ne«ine çinde halkla beraberdir. artırır ve ne de ekkiltir. Run'ar da kaç kere dataa göreceğiz. tabi tutulmakta. ve bu ırad», S»gKeklâmcüık 4868, 16139 Din adamı için ileri gerl ölçüfü tsmamiyle din »damımn özel melık Karneleri defiştirilmektedir. rakına terkedilmitir. Din adamıSıhhi durumu, çahçmaya mini vurulamadığı gibi. ona yobaz, lof nır toplumda 5adece pratik bir ALMANCA STENO görülen 27 şoför meslekten men« ta demeye de hakkımız yok. fonksiyonu vardır. dilmiştir. ö y l e iken bu iki kelime hep din Cumhuriyet inkılfcplan ne din aVE DAKTİLO bilen öte yandan esnaf, »ağlık ksrnesi aclamlannın aynlmaz sıfatı olarak damına ve ne de dine. karçı menfi Bayan dolgun ücretle Bu bahiste biraz daha ileri gldip difer meılek menınplan ücretlerinin \ liradan 5 liraya çı kullanılmıstır. Bu hem yanlıs ve bir tavra sahiptir. Her ne kadar, ahnacaktır.. alcylıine Türk gazetecUini Svmek kabi\ ama njmnsl» inıanUnn karılmssından ç i k â y t etmektedir. hem de haksızdır. Devrimci ve ile inkılâbın ilk yıllarında, ısrf kıya Mür: Sancak Tül Sanayi sr! kıyal f cazetecilerden korkmaları için sebep glmarauını mnkabil bix ri düşünce, din adamı ile «ynbar», fet bakımından din sdaml Limited Şirketi ları hırj f tngiliz tarîhcisî Prof. namnslu gazetecilerin oknyucndan korkmaları irin e p e j knvvet«softa» sıfatları arBsındaki farka palanmıttır. Fakat dikkst: edefek| f Sirkeci Doğubgnk ts Hanı Toynbee gitti li lebepler raevcnt . Cevat Fehml BAÇKUT dikkat etmiyecek olursa. şosval kat 1 İSTANBI'I. i adamın ' f E?i ile birlikte 31 Ekim tarihin perçeğin bir unsuru "lan din. olursak, burada hedef din adamın: KOLONYA FABRİKAS1 rienberi yurdummda bulunan ünlü kavramını hiç bir suretle eöıümle dan ziyade, i.«kolistik öŞretim ve j Cumhuriyet 16126 înailiz tarihçisı Profesor Arnold yemiyecektir. Din adamı, inanç ada eğjtime yöneltilmiştir. Çünkü ö ğ ' Toynbee dün ögleytn uçakl» mıdır dedik. Acaba fofta. yobaz, mizden ayrılmıştır. Kendisinden mijrteej tiplerj din »«Jarnlarının deçünîimuTde yaşıyaTi etı bHıyöfc taj LİRALİK ÇEŞİTLİ İKRAMİYrT DAĞITIYOR rihçi diye bahs«dilen Toynbee, | P E ' R E ' J A Koipnyatarını alıiken j,3aım Tremleketimiıdpki tevakkufu «ırai Softa ve yohaırn kaynafmı, .«'nda tzmir, Antalya v t Istanbul I • din» in kendisinde değil. .dini dükapalı ambafaj alınız İcinden cıkacak Vupona dolaylarım gezmiş ve buralardaki' fünce» içinde aramak lâzım. dıkkoi ed<niz Kıynıetii hedijeler kat an'abüiif.irıi? tarihi anıtlart görmüştür. 19!1 yıHer din bir inanç sistemidir: ve Modern fabrika tesislerindeki gelişme sayesinde Imalâtı 2 misli artan lındanberi ücüncü defa yurdumuReklâmcdık 4786/16138 zâ gelen ünlü tarihçi gezileri dı. fakat her din aynı zamanda. çevresinde bir •düşünce 5İstemi> Vuşında üneversitelerimizde de ta rar. O halde bir din olarak Müsr:hî konularda birkaç konferans Kimanhk vardır; bir de düşünce vermiştir. si«temi olarak Müslümanlık var. Yolda di'ıstii hastahanede öldü dır. Din olnrak MüMümanhk, sa. • Pr. SC. teehn. Nüshası 25 Kuruş AHMAGAN AKOÜM Kasımpasa Muvakkithane caddeBasan ve Vayan Dr. rer. pol. sind» 60 vaşında kimliği bilinmi. Cumhuriyet Matbaacılılc ve « A N JACQUES Gazetecilik Turk Anonim Sirketi yen bir adsm yere düşmüı ve knSCNGLET Buzdolabı ve Çamaşır Makinası C»ga)og)u Balkevt SokaW No. 3«>41 ma h»linde hastahaneye götürülEvlendtler Sahlbl müştür Yaslı adam Belediye h=**Zürih I1.XI.19«2 Bern t8hane£İnd» ifade veremeden ölNAZtME NADİ müştür. ölümü süph»li görülpn Yası ışlerinı fulen ıdare eden Meaul MUdUr yaşlı adamın cesedi Morga kaldı. Cvunhurtyet U14I rılmıştır. Polis yaılı adamın kimKAYHANSAĞLAMER Sifketı rlüd^enri^âî Cad liğini tesbite çalışmaktadır. Müslâmauliğııı önde gelen karakterlerinden biri ârame hukukunu da kapsaması... Müslümaniık bin yılı aşkın taribinde yalnız insanlann ösel inanışlanna yol gösteren düsturlar olmakla kaltnamıştır. Aynı zatnanda Müslüman milletlerin devlet karakterlerini donmnş kaiıplar içinde sürdüren bir amme hukuku olarak yirminci yüzyılın ilk çeyreğhıe kadar devam etmiştir. Vc hâtâ da ban Arap ülkelerinde devam etmektedir. Bu donmuş çerçcveyi tslâm dünyasında ilk defa söküp atanlar Tarfclerdir. Bu dâvayı da Atatürkün liderlifinde başarmışlardır. Gerçi Üçüncü Selimdenberi devlet düzeninde ıslahal fikri gelişmeje başlamış vc bu fikirlcr Tanzimattan sonra bazı tohunılar da ekmiştir. Ama bo tereddütlü davranışların ncticede büyiik öncmi yoktur. Bir Müslüman ülkede, ilk defa Atstürk îbtilâH: Dia v* devlet işleri birbirinden ayrılmıştır... diye açık açık ilân eöebilmifitir. Bu kiçük bir şey sayılmasın. Aradan 40 yıl geçtikten sonra buştüıı, Abdünnâsır, Mısıria çerçekleçtirmek ütediği sosyalizmin köklerini Müslümanlîğın kaynaklarına dayandırmaya çalışıyor. Işle Islâm ülkeleriıule din problemiııin ne demek olduğuna göeteren bir örnek gözümüzün önandedir. Atatürk ihtilâlinde zamanın ieaplarına göre «Asri» bir devlet knrmak için kanuıılar piramidini yeniden düzenlemck «JİVMI gerçekten muazzam bir işti. Türkiyenin bir de o zamanki kısır îmkinlarını ciüşuııüııüz. Batıdan aktardığımız bütün kannnların bizim şartlarımııa göre düzenlenmesi gerekiyordn. Bu, elden geldigi kadar yapılmıttır. Aneak hukuknn kaynaklann» ve felsefesine kadar uzanan bir eörüş farkı, Batı ile Türkiyeyi birbirinden ayırıvordu. Bu fikrimizi özel bukuktan alacajımız bir örnekle daha. iyi anlatabiiiriz: Medeni Kanunu biz îsviçreden aldık. lsviçre neresi, Türkiye neresi? Hele o zamanki halimizi dusünürseniz, aradaki uçurum büsbütün dcrinleşir. Meselâ evlilik müessesesi dört karıya cevaz veren şeriatten, evlilikte eşitliğe daysnan bir anlayışa geçiyordnk. Boşanma müessfsesi, kacanın ağzından çıkacak bir »öır bftğlı iken büyük engelleri kabul ediyorduk. B»tı hukuUunun tenaelinde Roma hukukn ve Hıristiyanlık htıknku vardır. Batıda boşanma hikâyesinin bele bazı ülkelerde imkÂımz denecek kadar zor oldnjfo da raeydandadır. Boşanmayı zorlastıran yasaklann kiliseden geldigi de bilinen bir şeydir. Şu halde Türk Medenî Kanunu çcsitli huknk »istetnlerinden şelen bir kanma fikrin izlerini taşır. Ancak butjünkii kanun tatbikatında, boşanma, iki şahitle bir çeyrek saat içinde halledilebilecek kadar koUylaşmiftır. Demek toplumun alıskanlığı hukuklar arasındaki farkları bir başka dnruma kadar jetirmiştir. =haberlert Din adamı ve yobaz sayısı artıyor Cahit Tanyol | DÜŞÜNCELER j HEM Gazetecüere ateş püsküren mektup stanbuldan yazdıŞı mektnbn l.E. harfleriyle imıalıyan oknyacum, vatandaşın basından ve basın memnplarından gittikçe soğnduğuno yazarsk Mithatpaş* stadyomunda bir fotoğrafçı ile halk arasında geçen nahos h&öiseyi misal diye çösterive benden «u ınalleri sornyor. «1 Gazeteciler bu memlekette imtiyazh bir sınıf mıdırT Eğer öyle ise neden?.. 2 Gazeteciler kendüerini milletten üstün mii görürler? Eğer öyle ise neden?.. 3 Gazeteciler milletin kendilerir.i »evmediğini biliyorlar mı? Eğer öyle ise buna »ebep nedir?.. Polis, memur, partili ve partisiz sizden çekinirler, neden? Bu kadar korkunç bir sınıf mı oldunuz? Bu düjüncelerimde hatah olmaraı çok isterim. Ama hatalı d e | i l isem matbuıt nereye gidiyor? Bence matbuat iyi yolda değildir. Eğer bu yoldan kurtanrsanız memlekete hizmet etmiş olursunuz.» Okuyucuman suallerine madde madde eevap vereyim: 1 Gazeteeiler bu memlekette imtiyaılı sayılan insanlar degillerdir. Stadyomlarda, istasvon Urda, limanlarda, devlet dairelerinde kendilerine diğer vatandaşlara verilmiycn bazı haklar tanınmıssa banlar imtiyaz dejil, meslekî vazifelerini yapmalan için bütün riünva ile beraber bizde de g5«terilen kolaylıklardır. Gazeteci her istedifini yazamaz, her arzu ettiji yere girip çıkamaz, tiyatro, linem» ve Uonserlcrde her zaman bedava koltqk balmmaz, her kafaıına koydnguüa ise asl» yaptıramaz. ö y l e çazeteciler vardır ki meslek hajatları boyunca faraza 100 şeyln yapılmasını 100 er defa istemişler, fakat bunlardan bir tanesinin yapıldıfını göremeden çözlerini havata kapamışlardır. Gazetecilik, mensnplarına imtiyazlar de|il, yorgnnluklar, üzüntüler, endişeler veren, hattâ bazan felâketler hazırlıyan bir meslektir. Kazaneı az olan bn meslek gazeteeiden 8 laat de|il, 24 saaatin yirmi dördnnde de çalışma ister. Bana sövler misiniz, gazeteciler 1950 Ue 1960 arasında kafileler halinde mahkeme mahkeme süründiirüldükleri, hapishane hapishane dolaştırıldıkları zaman niç in onların imtiyazh insanlar olnp olmadıklarını aormnyordannz? Safda folda «ben cazeteciyim» diye böbürlenen ve bir takım imtiyazlara malik bolnndnklan zannım verdiren kendini bilmeılere aldanmayın. Bunlar ya gazcteci deçillerdir, yahut mesleein yüz karası hir takım biçarelerdir. Hançi meslekte böyleleri mevciît defil ki? 2 ITâşâ... Gazeteciler kendilerini milletten nstün germezler, bütün cmelleri bu millete lâyık olmaktır. \ e demek istediŞinizî »arih şekilde antatmadıgınız için cevabım k » a olacak. Gazetenin vazifelerinden biri aydınlatmak vc doŞrn yol gösterroektir. Eger bu vazifeyi yerine getirmeye çalifanlar »ize kendilerini milletten üstün tuttuklan düıüncesini veriyorlarsa aldanan sizsiniz. 2 Hayır, cazeteciler milletin kendilerini »evmediğini bilmiyorlar. Eğer bazı kimseler sazetecidtn çekiniyorlarsa emin olun banlar gizli, kirli bazı işleri veya meydana çıkmamıı kabahatleri, knsurları olanlırdır. Namosln insanlar gazetecilerden korkmazlar. Zaten kanunlarımız da mesleklerini, vazifclerini kStüye kallanan gtTetecilere karşı asla mütamahakir degillerdir. Sevçili okuyucum, Stadyomda gördü|ünüz bir tek fotofrafçıva bakarak gaıeteeilcr hakkında httUüm vcrmeye kalkısmakla hatk ediyorsnnuz. Nitekim • gün stadyomn dolduran vatarıdaşlar da Türk mületine menınp bulnnmakla beraber millet demek degiHerdir. Bütün sazrteeilorin özlediğimiz olşnnlufa fazlaiiyle erijımiş, kültürlü, ahlSklı. idealist mahlfiklar oldaklarını elbette iddia edecek değiliz. Biz as^ari ba memleketin mühendisl, doktoru. muallimi, memuru. fabrikatörü, tüccarı gibi ve onlann kendi meseleleri içindeki durumları kadar gazeteciyiz Q n II L yor \ PEREJA 12O.OOO I CUMHURİYET ASLANLI ÇERÇEVELERI Tel: 2/ 4Û 06 ARÇELİK RAKİPSİZ BİR ÖDEME KOLAYLIĞI İLE SATILIYOR. Dostunıın yiiziinü kesti ANKARA BCROSD : Atatürk Bulvan Yeneı Ap.Venleehlı Pendik Batı mahallesinde oturan Tnlefon: JJ «S 44. II 09 X, Mehmet Sürücü 16 yıldiT feer»ber YAKUP YARAR'ın U (M M, 11 S7 35 yaşadığı dontu Nezire ile kavşga et1} ünctl eium yılına rastlıyan ır.lştir. Geçimsizlik yüzünden evi 23 Kaaun bugunlcü cuma giUıU terketmek istiyen Nezirenin bu haDÜÛU tLLERİ BÜKÜSU : Sanyer Canrulnde cum*. namatnânu Caddeat tımen H»n Diyarbakıı reketinı» mâni olmak istiyen Mehxını mütaakıp Mevllt okunaTeleion: 1M1 met. sinirlerine hâkim olamamı» caktır. Dost ve arzu edenleıin * ve bıçajını çek^rek kapıdan çık. tearlflert rlea olunur. msk ürere bulunan kadının yüzüOCNET İLLERİ MERKEZ YAHAR AlLESt nü kesmistir. Sol yanağından deBÜRO8U : Vadm tedavi Küçüluaat Mrydanı Cdima Hanı rin bir yara alan I.ânclllk: 8213 161S3 Adana Teleion: 4550 edilmek üzere hastahaneye yatınl• mıştır. Gazeteoıiza foncertlen yaıılar konulıun, konulmaaın i«de edümez. Kasım 23 Cemaziyelâhır 25 GÖZiHEKİMl I1 Uinlardan mesuliyet kabul olunmaz. * Abone ve llaa I|lır1 İçin, zarfm Ş Dr. Murat Rami'Aydın! OatüBe «Abone» veya tîlân ServtsU 0 B«yoglu Parmakkapı ; tmam I kaydının kosmaıı ltıımdır. > aokaiı Ko2. Tel: 44 15 83 I' * V. ] 7.55 13.00 15,30 17.43 19.211 g.OS BU GAZETE BASİN AHL.AK YASASENA UYMAY1 TAA^HÜT Cumhuriyet 16125 ETMtSTtR MEVLİT Ilincuık: 8246, 18131 TEL CEKME ; Makinaii aranıyor 6 milimden 5, 4, 3, 2 ye kadar indiren Tel: 44 03 08 tLÂNCILIK 8149 16134 &M 10.3 ay«k. B2/JU tipV Reklâmcüık 4609/16124 ^.MIIIIMI MniIIIIIIMIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHHIMIMIIIIIIIMnilIIIIIIIIIMIIIIHIMIIIIIIIIIIIIIIinnMnilllllllMIIIIIMIMIIIllllllllllllllllllllllir;, ş«CUMHUKHYliT. in EÜEBİ TEFKİKASL 103 göıiikmedi.» S ARCELİK ARCELIK ARCELIK • UZDOUBI BUZOOLABI ÇAMAŞIR MAKİN&SI 8 eyak, B3 tipi Ç3/A tipi rv Bu ışığın gırnıediğı yer yok. kepeneği isterken? Lzak, engin suların dibine bile IMurat suyu bir an gelir, butün girer. Askerlikte bir su çb'rbakırları da yesillerdi, kırmııı nıüştü. Murat derlcrdi adına, bakırdan kayalar, suyun yeşibakır rençi. kırmızı, kıraç, ot linâen çıkan ısıklnrla yeşlllenirdi. bıtmpz kayaların arasından akıyordu. Derin. dfrin. çok derin Kulağına bir hışırtı geldi. Yıkırmızı kayalarm tâ altından. lan aktnası gibi. Bir de kuş stveışil. yemyesil akıyordu. t'ıaksi. . Işık nerde, a|aç nerde? Totan bir çimen seridi gihi göıüparlandı. Azıcık da sevindi. Neküyor. eön vurunca yeşili su redeyse beklediklerini görccekgibi parlıyordu. ti. î ü r e ğ i küt küt »tıyor, sabırsızlışından goluk bile alamıyorOrmanlar, Mekke, Medine, du. Bekledi, bütün bedeni %*• hani her gece gittİRİmiz yer... rilmiş bekledi... Işıkları göreBir de bu ışıgın başında görürmedi. lerse, mutlak cörüyorlardır, ya«Benim gözterimde bir şeyler rın kimbilir ne uydururlar? Belvar,> dedi. «Yoksa sesl gelir de li . Yanına yüı: bin baUire, ak kendisi selmez mi?» lihaslı kız eklcyip, orta^ında ısıktan Tashas, kızların kucakKulagına boyuna hışıltı, bir larıtıda'. de duyulur duyulnıaz, kesik kosik bir kus sesi geliyordu. Rir onhası vardı. Mubtar SeKulak kabarttı, bu sesler nc ferden de beter... tnat için doreden geliyordu? Bozkırdan bu Srrdî. Derdi ki. «Ru mangada vana geliyordu. Ynnünü o yadavatımi yememİK bir er kalır sa ben olürüm». Ve herktsi iki na döndü. ışıgı gdremedi. Teçüne bir sıra davatına crkerüi. k«ç d a | ı yönunden de... Oraya M»;rvemce karı ne tvhaf bir döndü, gcııe ışıkları, eevizi gökadın! Naml bakmıştı yüzüne rrmcdi. Gökten karlı toprak^IIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIlllllllllllUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIItlIIIII ferdemir Gök bakır tan, evlerden, kasabamn tt». tündcn, peri mağaralarından, nereye dö'nse oradan bir bıştltı geliyordu kulağına... Hış hışşş, hış, hışs»Ş». Vay anasjnı'. Ya, bnnun xşıçı nerede? önündeki ateşte bir tek köı bile kalmamtştı. Artık titreyecek hali bile yoktu. Bir ara bü tün bedeni kaskatı kesildi, ton ra d» çözüldü. Bir uykusu geldi ki, dayanılmaz. Gözlerini ka paca dalıvereeek ve burada yı kık örenin içinde donnp 81ecek. Sabahleyin onnn ölüsünü bulan köylüler de «Kırklar bofazını sıkıp öldürmüşler», dj. vecekler. Kapıy» geldi. Eıiklik bir kn vu tibiydi. Uıanıp kıpıyı ç»lsmaıdı. Knyuva düşrrdl. gabak olsa da şu çukurn deldnrka... «Avrat,» diye hagırdı, «a; ka pıyı.» Kapı o anda açıldı. Kuyunnn ü.tünden içeriye atladı, ««a|a Uoştu. Neredeyıe, oeafın içine eirecekti. Közlerin iiıtüne hedeniai gerdi. Tlrtir tltriT«rdo. Karısı: «Ermifler de ba kadar ftşfir müymüş?» diye içinden geçirdi. «Tfivbf, tövbe!» 41 E E s E ~ S S = 3 = E 5 E Ş E E PEŞIH: 3 2 0 0 VAÜtLİ: 3 8 0 0 LSRA ÜRA PEŞİM: 2 7 5 0 VAÛEÜ: 3 3 0 0 Lİ «* LİRA PE§'N: 1 9 0 0 LİRA VAPEU: 2 3 Ö Ö ^ B « modcre bozdolabmda jsldagu glbl Arcetlk BnzdolabıniB da Içi artık «mayeü daftU, iztbtj* iajtmkh, çatlamar, »m»ı»»n»ı»rl kolra yapnu, Izal&a pli*tiktendlr. M dmitma aynıı ARÇELİK KAÜTESİ • ARÇELİK GARANTİSİ • ARÇELİK SERVİSİ ARÇCÜK KAÜTESİNİ 6ÖRMEDEN. MUKAYESE ETMEDEN KARAR VERMEYİNİZ. Geee, dünkü jeee «ribi ay«ı S değildi, aydınlık degildi. Gök E yüztinü kara, kapkara bulutlar 5 örtmüs, boıkırdan ağaçlan kt £ kfinden sökecek güçte bir bt E ran esiyordu. Bu geee hiç bir S vsratık, Unrt, tilki, sansar, biç E bir yaratık yuvasından dı?an. S ya başını bile nzatamaıdı. = 8 a karanlık tas gibi, dnvar E gibi, çtlik gibi bir karanhk. S tstemiyerek, gözlerini evin üs Dttnya knmldntnndan berinte S tünden ayırmayarak, ağır sğır karanhğını bir araya >ı|ıp, bn 5 ayafa kalktı. Dizleri çatırdage««ye vtrmişler. Tasbaşoğln, S dı. Eve yollandı. Kulaklannda «dfirt aydınlıktı da geee ışıkla, E hısıltı. ama ışık mıçık yok gö rı ondan göremedim,. diyordn. S rünürlerde. . «Bu gece tamam. Işıklar Snn E «Bunda bir i* var.» dedi... me serilecek. Işte ondan sonra S «Bir şey var. Yoksa bu hışıltı görrön şu Toros ütkesi, gortüa = ne? Içıklar Urktü.» dedi sonra ki errniş nasıl olar?» S da. «Eşik kaıanlardan iirktü de (Arkası var) E ARÇELİK BuzdoUbt M Çamaşır Makinası Genel Satıcılun BEKO TtCARET A.Ş. tftlkU} Ctddftcl, 848, Beyogta, Telrion: 49 86 00 BURLA BİRADERLER ve Şsı. Hetaren Caddesi, 6163, Galata, Telefon: 44 47 20 Ba BatUrı, buıdoUbı Içtn 75 llr» r« çtmtftr makinası IÇÎB 87 Hra tmbalij bedell U« aakliye ve .Igorta masraflar, dahll değila». Faal 7490,16115 ııııııııııııııiııııııııııııııııııııııııııııııııııiHimıııııııııııııııııııııııııııııiH^