Katalog

15 Kasnn 1962 DÖRT Otobtts durakları ve dolmuşlar şişli'den bir okurumu* yaz: Işım icabı, günde bir kaç sefer clobüse veya troleybüre binmek zorundayım. Aylarca süren bir müşahededen soıua, ÎFtanbulda trafiğı gksatan en önem'.i seoep lerden birinin, durak yerlerinde park yapan dolmuşlar olduğu sonucuna vardım.. Bu duıııır.. sadece tıafiği aksatmakla da kalmıyor, durüklarda otobüs veya trclevbvis beklijen yolcularm, oradan oraya kosuşmalarına, eziyet çekmelerine de srbep oluyor. Ysptığim müşa Jıeaelere göre, durak yerlerinneki yolculan toplamak sevdasîna dü şen dolmuşlar, tam durak yerle rinde park yapfnaktır. Bu yüzden, çbgj zaman otobüs Füfbrleıi ile do'.muş şoförleri arasırt'İH bâzan dskikaİarca süren, ağız aalaşları başçöstermektedır. Durak yerlerin n dolmuş tarafındân istüâ edüdiğim gbren, bau otobüsler de, ya duraklardan önce, ya dâ duraklardan sonra park yapmak zorunda kalmaktadırlar. Bu yü;:der> otobüslere binemiyen yblcular, inter ît ISPîR AG KIZi ESMA: 6 O tarihte îstanbuldakı Fransız Elçisi, Napolyon Bonapart'ı temsil eden General Sebastiani idi; Fran sa Imparatorunun her taTaftaki temsilcileri gibi mağrur ve daima yüksekten konuşur, Fransız ordularının yenilmez kudretinden bahseder, Türk Fransız dostluğunun Türkiveye sağlıyacağı menfaatleri avmfiribâne sayıp dökmesini pek miikemrhel becerirdi. Bir yandan Osmanlı devlet erkânı eh âdi hâdiseleri mesele yaparak tehdit ve tâciz eder, meselâ: «Galatada Yama'.ı hamamda bir tellâk, bir Fran sız gemicisine tokat atmış, bu hâdise o gemicinin sahsmda Imparatorumuza hakarettir, verin benim pasaportlarım;!» derdi. Öbür yanda, îstanbul halkının Fransızlara karşı muhabbetini kazanmak için de her fırsattan istifade ederdi, meselâ, Dördüncü Sultan Mustafanın cülusunda kale yâmaklarından ^ir Laz uşağı sarhoş o'Tnuş, yolda arabasına rastladıgı Fransır Elçisinin azametine sinirlenerek elini tabancasına atmı?: «Bre kâfir ben seni vursam ne çıkar!..» diye Sebastlaniyi öiümle tehdit etmiç•ti; delikanlıyı yakaladılar. Elçinin huzuruna gbtürdüler ve: «Emir bu yurun ne ceza verelim..» diye sordular, Sebastiani: «Bu yalm ayaklı garibin benim şahsıma husumeti yoktur, sarhojluk belâsı ile bir halt etti, aıla. dokunmayın, serbest bırakın!» dedi. M l CICEK ÇIÇEKLERIN DILI Yazan : Mevîut Baysal « Bahçe Mimarı » Sfln yarıro asrın, teplnm hayatımıza getirdiği yenilikler içinâe, çiçekçilik sanatmın da hızlı bir gelişme gösterdifi söı götürmez bir hakiUattir. * Bann; mahalle içlerine H a dar yavılıp çojalan çiçekçi dükkiniarından anlıyornz, Filfıakika; bir rriilletin çiçek sevnıesi ve onu her vesile ile kol Ianrıası, o milleiin lehinedir, Tiyatro, müzik ve çiçek, hulâsa eüzel sanatlar âsıkı olmak; bir cemiyetin nesesini, amini ve yaşamağa kararlı olasunu ifade eder. Bn flbi inhisafları. çeleceğimiı için bir mü.ide trlâkki etmek, at»rı bir iyimserlik sayılmas. Aneak; yalnız başma çiçeksever 61mik kâfi gelmiyece|ine göre onu; anlıyarah, tanıyarak, •snlünce kullanmak leabeder. Kimlere, niçin, nasıl, ne maksat ve ne soretle çiçek gönderileceflni bilroemiz, içtlmai bir zarnrettir. KIRMIZI GCLLER tnsanı; miişhü! darnmlara sakmatı en ziyade muhiemel olan bir çiçek varsa, o da kırmızı ftildör Kırmızı jöller ajkı, karşı tarafa olan ateşli alâkajı 1 fade eder. Bir erkek tarafından kendişine kırmızı güller eönderilmesi, dnl ve yaşlı bir kadın için iltifat telâkki olunabilirse de geııç bir kıza ve lıele evli bir kadına, ancak kocası ve yavnkİBS* tarafındân kırmiTi çül çönderilebilir. Bunnn haricinde raslrele kırmm gül gondermek; innanın bafina flert açabilir. PAHALl çIÇEKLER: Zengln sınıflar arasında pabalı çiçek tedtisi, hoş ve tabiî karşılansa bile, zengin bir insanın mütevazi h\r aileye meselâ: Kış ortasında gül, kâla, isterliçya, antiryum ve orkide gibi pabalı çiçekler yollaması pek y s kfşık almaz. Böyle bir bareket; darop dornrken o aileyi milşkül durnma «okroah; SfVinç verine iiröntü yaratmak oltır. Çünk'ii aynı karSılıjı yapnnsk hütçesine elvertnfz, yapamavınca da mahcap kalır lar. Çiçck ise: mabcap bırakmak için de^il, tönül yapmak için yollanır. Bürük ve kalabalık liyafetlerde çiçek gönderilmez. Ziyafet hazırlıkları i!e kâfi dereceöe meşeol ve yorjnn olan tv sahiplerini bir de bn çiçeklprle me«sn! ederek mflşkfll darnma sokmak caiz olmaz. Bfivle büyük bir ziyafet çeken aileyç çiçekler; ancak ertesl gün göndrrilir. Hususi ve1 küçflk yemekli dâvetlere icabet oden kan kocariın, çii'eji takdim vazifesi, erkece düser. Ev sahibesine er fcpl» tarafından snnulan çiçekler, saŞ el selâmlaşmak üzere. srrhfst bırakılarak, »ol el ile ve ambalâjı açılarak verilir. ÇiçekİPr bizzat zötürülmedi4i t.ikdirde; dâvl« icabetien evvel çönderilir Dâvete eli bo<i titmok. lönlii dolü gitmek mânasına alınır ve ertesi gün, akşâmki dâveiten çok memıınn ve mülehassis kalındıfının bir ifadesi Olarak tesekkür ma kamında ciçek gönderilir ve en y'akısıjı da budar. ErUeklcrin, her ne suretle olnrsa olsun ellcrinde çiçek tasiTTK'.ları; çapkınlığına atfo4anaraK dedikadnya mucip olabileceiinden; yalnız çağırılmiş veya yaînız gelmi; erkeklerin eeplerinde veya çantalarında getirecekleri küçük nenekıe demeilerinl; hos, nazik ve müsamahalı harşılamak, an layışls kabnl etmek lâzım ğelir. Hefhanzi blr gebeple olursa olstın; eşîni Itırmış ve göcendirmiş olan nazlh bif erkek; ertesi günü çiçek göndererek! hanımınm gönlBnü aimalıdir. Ni?an ve evlenme yıldönömlerinde, eşlerlne çiçek gondermeyi âdet edinmıs olan erkfklcrin bekleniIm'yVn zaman larda fla çiçek tîöııdeTmeleri: i: çok daha gönül okşayıcı, çok daha yürekten ve samrmidir. KÎMLERE VE >K ZAMAN İ Ş CİÇEK GÖNDERtLtR? jj 1 llmî kariver aahasmda \ doktora yapanlar». ba« asists :: na, doçent, prof. ord. rref. pâ , | yelerine erişemere. • J: t Sergi açan rescamlara, ,f ' konserlere, resitaîleıe ve htt ,: • 8k bir müsabaka k»»anan «an ,: atkârlara. j 3 Kitap yazanlara. l: 4 Memoriyetlerinde bir de. : rece terfi edenlere. 5 TolcBİuga (beyaı çiçek gSnderilraeı) çıkanlara, y«lculakt»n dönemere. • 6 Ev ya^tıranlara, kat veya apartıman alantara 7 îmtihanlarında parlak başarı gosterenflŞrencilere,lise bitirenlere, Cniversiteye ?ırenlere ve bitirenlrre, ecntbi memleketlerde tahsiiini tamam layıp dönenlere. 8 Lohusalara, hastalara, ameliyat geçirenlere (beyaz çiçek gönderilmez). 9 Mebns »eçilenlere, vekil olanlara, akrabalan ve yakın âşinaları tarahndan çiçek gönderilir. ANNELER GİİNİJ. 19»5 >ılında Fijadelfiyalı bayan Anna Jarvis, »evgili annesinin vefatı yıldönümünde; dost ve akrabalarını dâvet ederek onun hâtırasmı tâziz etmek ister ve yaşamakta olan annelerin de; aynı gün çocukları tarafmdan tebrik edilmesinin hir âdet haline girmesini, hararetle teşvik ve müdafaa eder. Çünkü o; bütün dünya vüzündeki annelerin, böyle bir şükran merasimine lâyık olduklanna samimiyetle inanmıştır. Ba fikrini knvveden fiile çıkarmak amacı ile; ba tarihten itibaren büyük bir enerji ile çalısmağa koynlan Anna Jarvis; sekiz yıl sonra, Birlesik Amerika devletleri Kongresinin (10 mayıs 1913) gününü, Reisiturohuron da fasdiki ile anneler günü ve anneler bayramı olarak tesbit ve ilân etmi? olraası ile mnradına erer. Iste o r»« bugtndür ki, her mayıs ayının Z. eonası, Birleşik Amerika Devletlerinde oldnga gibi, Meksika, Avrnpa, Çin re HindUtanda da anneler günü olarak tesit edilegelmektedir. Son bir kaç yıldanberi ynrdnraaıda da taibike kennlan hn çok içli ve hisll mrrasim çünnnün en btiyök hasnsiyeti; Reamlyetten tamamen ârî olarak, sade Te samimî aile iop lantılarmda evlâtlann; en çok sevditi ve heşlandıjı çiçefi «eçerek, demel veya saksı halinde anneeiklerine hediye etmeleri; Ve bn snretle anneliŞin; nlvi ve mnkaddes, mevkl ve şanına karşı dnydnkları; büyük ve dtrin olan şükran ve rninnettarlık hislerini ifadeyt gay ret göstermeleridir. temez dolmuşlara basvuımaa ıorur.da kalmaktadırlar. CEVABIMIZ: Durum, okurumuzun yazdığı gibidir. Trafik Mudürlüğünün biran önce bu işe el koymasını, dolmıışlann ya duraklardan önce, ya da duraklardan sonra park yapmala rım saftlamak suretiyle, lüzum suz çekişmelere ve gecikmelere son vermesini onemle rica ederız. Otobüs îdaıesinin de bu işle yakmdan Hgılenmesi. hem kendisinin, hem halkın1* menfaati icabı dır. 100 üncü ortanın neferi Kanunlar, şahsa göre ml tatblk olunuyor? Beyşehirflen Nedim Palamatçn TM: Ortaokul öaretmeniyim. Bu yıl askerliğımi yapmak istedımse de, yeni celp emrine göre, 31 yaşına kadar katiyen ahnnîiyacağım, şubeden bildirildi. Aynı devre, aynı durumdaki arkadaşlanmın gidebil diklerini öğrendım. Bu nasıl oiuyor? Kanun aynı. Tatbikat ayrı dır. B UL MAC A /l 2 3 4 5 6 7 89 Cibali'de deniz kasden dolduruluyor Cibali'den bir nknrnmnz yaz: Cibali odun iskelesinde drniı, ftttikçt odun depoları sahipleri tafafından kasden doldurulmakt* dır. Durumu, hiç de mi gören yok' O arsalarm metrekare tutarı bel 11 oldufuna göre, dürumun tesbitl gayet kolaydır. bır*km«kur.. kaçımı ••»lidıml.. dedi. Pajahlar Mehmed! kaçırdılâr. Bunların arasında Ayvansaraydaki yalıda bir fincan kahv» içınij *lan ham,lae:lardan biri de bulunuyordu; Galatadan kayığa bindiklerinde güzel M?hmed Beye ço cukluk arkadaşı. zen"in kapfana sığınabileceğini hatırlattı. Fakal di ğerleri en emin yerîn Veniçerı O cagı olduğunu sovlediler, ve Gülalioğîuntı Süleyrrianiyede AğakapıStna götürerek Ocağa tesüm ettiler. Yeniçeri Ağası önce korktu, çocuğu ocağa nefer kavde'.mekte tereddüt etti, Tayyar Mahmud Pa?a gibi kindar ve garicar bir adamın husumetini kaıanmak a | a ıçin herhaMe hnî bir şey değildi. Ağanın teredduciunü görünce Mehmedi getirenlerrfen biri Büyük Odalar denilen Ak^sraydaki Yeniçeri kısiasir.a eitti. hâdi'eyi bütun tafsüâtı ile Istanbulu tir tir titreten zorba çorbacılara aniattı, haher yarım saat gecme'ien bütün kıslaya yayıldı, kışladan ve civar kahvehanelerden ve kolluklardan sekiz on çorbacı ve odabasının ptşine bine yakın yeniçeri takıldı, hepsi pür silâ'n. Ağakapısına dayandılar; evvelâ meşhur gtilbank bir demir direk gıbı gök yüzünü tuttu: Allah Allah!. Bas uryan, sine püryan, kılıç al kan Bu meydanda nice başlar kesilir Hiç olmaı ^eran!., EyvalUh!. Eyvallah:. Kahrımız kılıeım.z düşmana ziyan Kulluğamîiz pâdisaya ayan Ücltr, yediler, kırklar Gülbangi Muhammedi, nârl Nebl. keremi Ali Pirimlz hünkânmıı Haeı Bekta« Veli Demine devrânma hu diyelint! HuaunaiiBauuuaau: Sonra gür bır le» yükseldi: Trabzoni Gülalioğlu Mehmad nâm yiğit ocağımuda yolda*şımız mıdır?.. Bu soruya Ağakapısını titraten bir uğultu cevap verdi: Eyrallah!. Eyvallah!. O yiğit yoldaşımızdır... Yeniçeri Ağasına artık yapaeak tek iş kalmıştı, Trabzonlu Gülalioğlu Mehmedi yeniçeri ocağının 100 üncü ortasma (tabutuna) nefer kavdetti. îjtebu acayip adam Gülalioğlu meselesinden elbette ki istifade edecekti; Sefarethaneye bir FranŞişli'den 6 imza ile yaıılıyor: sız tayfası kılığında getirilen güŞişli üçesine bağlı ve bsîediye zel çoeuga evvelâ vezir kardeşir.in sınırları içinde bulunan Hürriyet »anına lSyık bir kat esvap yaptır8OLDAN SAGA: l «Ellrtdeki meçfullyett yiprnak tepesiyle Telsizler mevkii arasını dı, O zamanlar Istanbulun kibar ta devam e t » mânaaına mürekkep blr teşkil eden Talâtpaşa mahallesin gençleri arasında «Cezayir kesitmlr. 2 Htıçluk ve gusellık. 3 Ka de, güpegündüz gecekondular, kuO sırada s«farethanede bulunan bir ress«m, OeneTal SebMtiyani'nia tı bir mmldenln RU h»line gelmesi lübeler in«a edilmektedir Durum, mi» denilen bir it, hayta kıyafeti Mehmetle beraber bir resmini yapmıstı lşt. herhaagl bir kurul mensubu. 4 mıthaUe saklnleri tarafındân Si« rnoda idi: Beysz gömlek, al kadife kapağının fran?» İle Aimanya hududunu çizen 11 Kayrnakamlıgına, Beleriiye Su cepken, paçaları diz tarafındân Habis bölükbaşı Ağva kırlarm zat Kaymakam Paja nehlr. hâyret eden. 5 Herhangi blr dört parmak üstünde kısa diz çağsonra Paşasına tertip edilfniî olduğunu anlattılar. kurt'Uİup lyl. olma hall be Müdürlüğüne ve Belediye /a »ın. baldırlar, aygklar çıplak, ve dan dondükten mel'ânetinin yalhız son safhssını O sırada Mehmet de Elçinin yanın tertmV VliSyçttn baçındaki t» bıta Tejkilâtına bıldirildigi halde ttn yansı. fi Bir harftn okunufu, hiçbıii ilgilenmemekted'r. Bu sa çıplak ayaklarda parmakları an nakletmiş ve Mehmedin jırtından da bulunuyordu. Genera! hakikati «Olâtesinde kibarlık olma lşl. Slhipsiz mahalleye sahip çıkacak cak uçlarından tutan dar yüzlü aldığı esvap ve çamaşırları cina öğrenen Gülalioğluna: 7 kırmızı «Galata yemenisi», belde yetinin delili olarak Paşaya vernirlerl taytf ktır.sç. 8 «En fnzla n bir mdkam yok mudur Delikanlı!. ben sizj protokol larak çizllecek çızgi vpya gö<=tertlekıymetli bir Hint şah; başa da yi mişti. Tayyar Paşa o kadar aşırı cek sımrs mânasma ikl kelime. P Taşkasap pazarı ne kıymetli bir şal sarılırdı. Elçi derecede memnun olmuçtu ki bir icabı paşaya teslim etmeğe mecVledanı rahâtsız olanıı^ çekrtğl. bir burum.. fakat sefarethaneden kaAksarav'da otaran oknyacBmuı Gülalioğlunu bu pitoresk kıyafete gün boş bulunarak kâhyasına: muslril aracı. çarsanız bu mecburiyetten kurtuli koydu; Sefarethanede küçük bir Dr. Mahmut Stıer ya*ıyor: «Çok şükür bizim Mehmedin de j olurum, benim size yapabileVUKARIDAN AŞAGIYA: memur olan Fenerli Rumlardan •TaşkaSap'ta, cumaları kurulan vücudü ortadan kalktı!» deyiver ceğim sefare'.hane kapılarını açık 1 Aydın kafah <*• gçlecekteM iyitstavro Ale»sandri adında bir resUklere lnanmı? kitnse. 2 Mlnare bir pazar vaıdır. Fakat, müsait, sam, elçi ile küfük beyin yan ya misti. Bu lâf kâhyanın ağzmdan balkenu. a<; goîlünün hiç de yeter bır pazar yeri olmadığı için, bu bütün bendegâna yâyıldı ki o bengormiyecegl miktar. 3 ö t e ^ üye. pazar gayrisıhhî, hattâ, gayriinsa nı bir resmini yaptı. Canavar bö deçân arasında Trabzonlu Gülalilükbaşmın pençesinden mucizevi 4 Isim. o et derdlndedir Voyun ise ni bir şekilde sokak aralarında ku o|lunu sevenler pek çoktu. can derdlndedir. 5 Terrl «büyük rulmaktadır. Pazarın kurulacağı tesadüflerle kurtulmus olan MehSebastiani'den aldığı mektupla ve genls blr çalışma »racının ba;ın sokaklar; Beîediye Encüm'eni ta raet gereken tedaviyi de gördükten (Ja vazife ğBren ve yazı işlpriyle uğ rafmdan tesbit edilmişse de, başta »onra Sebastiani, Kaymakafn Tay oglanın ölmediSini ögrenen Tayraşan rr.emurlann bafm karşılığı mii Fatih Belediye Şube Müdürlüğü yar Mahmut Paşaya bir mektup yar Pask evvelâ şaşırdı, sonra carekkep blr keltmedlr « Yeni *Paolmak üzere buna kimse riayet et yazdı, mektubuna sefarethane dok niyi hemen celıâda verdi. Fakat ça» lann İki Baçı. «Bryglrin »ırfına ÎSTANBÜL bu adam baçı kesilmeden: «Paşaatla!» manasma memektedir. tlgililer; tarafmdan torunun rapomnu da ekliyerek, bö 7.30 Açıhj 7.35 Melodiden himaye, hattâ teşvik gördükleri i lükbasısının habitane teeavuzünü nın bar.a gazabı, kardeşine ihanemürekkep bir emelodiye 8.00 Şarkılar 8.20 rrir. 7 En gü çin de pazarcılar, her gün bir bas naklettikten .onra. Kaymakam Pa timden değil, işimde noksanım oHaberier 8.30 tîhlü bestecüer zei olarak bül ka sokağı daha işgal etmektedir şa haıreUerinin çok »evgili mâne lup çocuğu öldü sanarak bırakî>Ü!Un J*püğı ler. 9.00 Sabah. şarkıları 9.20 Nevi kardeşirün Pransız gemicileri mamdandır. bsn Mehmedi Kayhareket. cevrller pifirelirh? 9.S0 Çejitli dans makam Paşanın ışareti île boğSemt sakinlerinin müteaddit mü tarafındân kurtanlmasından son lthce herhariBİ orkestraları 10.00 Kapanış. mustum!» dedi. Bu itiraf ile de blr I*lr b«*ına racaâtları, Belediye riyasetince ve derecede memnun olduğunu *e Pa 12.00 Açıhş 12.10 Şarkılar g>t5rtlmeje 14yıl£ belediye doktorlarınca haklı görül sa hazretlerinin mutemet adamla vak'amn içyüıü tamamen meyda(Nevzat Yalçınsu) 12.30 Arjankt»i bellrtr. 8 dügü, ve Fatih Belediye Şube Mürını şöndererek küçük beyi aldırt na fiktı. Mehmedi seven paşalı Duakü bnlmscaıus Saçma sapan >e dürlüğüne kat'i emirler verildiçi tin tangoiarı 12.41 Küçük Ormasını bildirdi. Mehmet hâ!â baçı lardan bir kaç kişi hemen Fransız taalledllıalf (ekli dejersiz lâkırdı. kestra 13.00 Şarkılar (Gülizar halde aynı lâübalilik. aylardanbe na gelenleri tadece bölükbaşıdan Sefarethanesine koştular, bizzat yMın tanmlanndaa. 9 «Kötü leıaetn Elçiye çıktılar, Sebastianiye, mağ Ersel) 13 20 Haberler 13.30 ri devam etmektedir. mSnamna Ud M t a » biliyordu. Dans müziği 13.45 Türküler dur çocuğa aiçakça auikastin biz Nereye ve kime başvurahm?» Sahipsiz bir mahalle!. Radyodâ#BügUn PROF. NtMBÜStÎN MAGERALABI: ler'den sabah türküteri *.30 Hafif müziic 7.45 Şükran Doruk'tan çarkılar 8.00 Haberler 8 10 Hafif müzik 8 30 Karışık Türk müziği 9.00 Hafif melodiler 9.30 Saniye Can' dân türküîer 9.45 Italya'dan müzik 10.00 Kapanış. 11.57 Açılış 12.03 Hafif melodiler 12 40 Müzehher Güyer' den şarkılar 13.00 Haberler 13.10 Öfle konseri 13.40 Sevim Erdi'den »arkılar 14.00 Plâk (Neriman Tüfekçi) 14.00 Had» albümlerinden seçmsjer 14.30 yo Salon Orkestrası 14.20 Ka Yıldız Ayhan'dan türküler dın saati 14.30 Org sololân 14.45 Yaşar Özel'derl şarkılar 15.00 Kapanış. 15.00 Kapanış. 17.00 Açılı? 17.05 Şarkılar (Mualla Gökçay) 17.20 Diskotekten mıkrofona 17.45 Radyo Erkekler Faslı 18.55 Ara melodileri 19.00 Haber Aktüalite Yorum 19.30 Hafif müzik 19.50 Hukuk aohbetleri 20 00 Şarkılar (Nadir Hılkat Çulha) 20.20 Müzikseverlerle kırk dakik i 21.00 Şarkılar (tnci Atalay) 21.20 Radyo Tiyatrosu 22.30 Büyuk yazarlar v e îaheserleri 22.45 Hafif ıtıürik 23.00 Haberler 23.10 Cax müziği 34.00 Kapanış. JANETN KIZİ 320 16.57 Açıhj 17.02 İkl tolocu 17.30 Oyun havaları 17.40 Dündar Balkan'dan şarkılar 19.00 Haberler Yorumlar Günlük olaylar 19.30 Hüserin Gökmen'den çarkılar 19.45 Din Ahlâk üzerine konuşma 20.00 Esen A'.tan'dan şarkılar 20.20 Büyük Nutuk 20.30 Sizin plâklannızla 20.55 Küçük dinleyicilere masal 21.02 Raâyo sanatçıları bir arada 21.45 Arjantin tafıgolan 22.00 T.B.M.M. saati 22.15 Müzik dünyası 22.4fr Haberler 22.55 Serbest ANKARA saat 23.15 Oda müziği 23.40 8.27 Acılıs 8 30 Yurttan Se» Hsİit müzik 24.00 Kapanı?. i I' r htlır» Hcr gün 1» de Pa Köksal. TA» 4g 07,40 «Mavi zartpFi ve Salı 21.15 te. KAfeACA 44 R« 66 Papagarı Barı» M Rokk, f!WAL 44 93 06 . 1 tLÜKS HAYAT> Het ge. cC'tiail Ibo Rüyalâr Aleee 21 îO (Çarşamba, Cuminde* r . Karakaya. 2 Pazir Matine 18 «A^rşeclk Yavru Melek» ÖttlİICULARl T15Mİ AR 44 28 51 (Ses Tiydtrosunda) «Na«Ölmeden GemOlenler» Ray lıfılaf» Paıarte*i 18 ve 21.15 te, diger (ÎUnler 18 de Mllland (1). TBSİ MeLBK 44 42 89 KCÇtîK OPRftA 21 57 22 «Aşkın Gtlnahı» S. MohMtlnlr Ozku! topluluğu tlel, M. Girotti (T) «GerreTalln Aşkı». #1.15 TILDIZ 47 63 4S «Atte. Matine Çarşnmba, Cu, ka Karsı GeliBmeı». marteei, Pazar 16.15 te. ZAfTR 44 93 0« . «HaKÜÇÜK SAHttB 49 5S 5Î yat Batan Tatlıdır» Z. Mü Salı, Çarîambâ, Pefşembe ren, B. Doruk. 18 ve 21.15 t e «TÜTÜN ALKMDAR 22 36 «3 YOLO». Cuma. cumarte*, «Aşka Karşı Gelinm*» O. Paısar İS ve 21.15 t e «ÇlArsoy. B. Poruk. KOLATA SEVGttlM» SİTE 47 Si) 47 CahltATSU *ı 1» ıi . tcıiân ler topluluğu tOCAK» Ibo Rüyâlar Alemlnde» Her guri 21.:5 t e (Çar BlltVAR 21 35 "8 «Çam Jattıba. Cumartesl. Pazâr Sakızı* O. Günşlray. matine 18 de) Pâıartesi Ç*MBBl»l,İTA9 22 25 13tatil. 1 «Atetli Kan» (T), 2 lütanbvrtda Aşk Başkadır ORALO&LU 49 49 35 KULÜP İt 71 83 . «Aşka «Karanlığın Içlnden» saat Karşı GeHnmezs G. Arsoy. İ8 ve 21.15 te. Matine Cumartesi. Pa«aı 15 te B. Doruk. MARMAKA 22 33 B0 (Paiafte»! tstill «Casuslar çarpışıyor» Card Jurgen* <F). MEL6K (EyUp) 21 58 76«Aşka Karşı Gelinmeî» G. Arsoy. B. Doruk. SJtR 22 35 42 «Çam ATLAS 44 08 35 «Maceralar Yolunda» (t) Yul Sakızı» (T). Brynner. YENÎ 22 58 92 1 «Prensesin Aşkı» S. LoİNCİ 48 45 95 «Çam ren (T). 2 «Toy Blr DeS&kızı» O. Günçlray. M . KoUsal. Ukanlı» (T). YEVİ (BakırHBy) 71 68 25 KONAK 4S 26 06 . "Ca«Cöp Çatan» E. Kolçak. âuilar Çarpışıyora Curd Jurgen» (T). OPERA 36 08 21 cÇam L\LE 44 35 95 Sakızı» O. Günşlray. «Kgede Tatil» A. Vuyultit'JTA» 36 03 6 9 . «CaiaHı. suslar Çarpısıyor» C. Jurgcn?. tt'KS 4^ 03 S0 . «Aşka Karsı Geîinmezn G. Arsoy, SIJKEYYA ** "6 ?2 B. Doruk. HAlbay ve Bçn» Danny Kcy (Suaredc). LEVEN'T tıEürarlı Tppp> YCRT 36 97 63 «Aşka (tı i. Derek. B. Stewart. Karşı Gelinmez» B. Doruk SARAY d 4 lfi 56 . «CaC, Anıoy. Fuslar ÇaHîSiynr» Çurd Jururn? (F* Suarede ANKARA »1TE 47 77 62 • «Askın Gilnahı» S. Mnntlel T ) «7 92 «Asfca Karsı n?lmmozn G. Arsrv. TAKSIM 44 ?\ 31 «Cnm SaklZ'.J) O. Gür=lray. >'. Df.VLET TİYATROLAK1: BtVÜK TİYATRO Saat 20.30 da ffN'asreddin Hoca» Operası ve Bale. Kl'ÇÜK TIYATRl) «Mor Defter» saat 20.30 da Pazar matine 15 te (Pazarteti tatil). YENİ SAHNE «Woyzeck * Leonse tle Lena» saat 20.30 da. Pazar Matine 15 te. (Cuma tatil). ODA TtVAROSU «Aıîıe rikan Rüyası» ve «KargaIar» saat 18 de (Pazartesl tatil). * ÜÇÜNCÜ T. Saat 20.30 «Rose Bemd» (Ctıma tatil). . • ÖZEL TtYATROLAR: MEYDAN SAHNESİ Saat 18.15 te «Acel^d Kalb^. Saat 21.15 te «rare ELHAMRA «Kan ve c GUl» Mell Ferrer (F). İKBAL «Ateeli E?irelenı t Jajon filtnl (T). KULÜP 1 «Cafer Çocuk Hırsızı» S. Kaner. 2 »Blr Demet Yasemln» G. Arsoy. TAYYARE «Kan ve Gül M. Terrer İT). • CHMMURÎYET» ro EdeM TefrikasK Birbirine eklendikleri zaman gırdükleri iş. bizi sıkıntı ile birbirimize baglarnaktan başka bit şey değildi artık. Çok zaman arabanın arkasında iki savgılı yoicu gibi susat kalırdık. Gefi döndüğümüz olurdu yan yotdan. O yorgunluktan, ben soâ'jktan sızlanırdık elele. Basbaşa kaldıgımız akşamlar olurdu Vıllâ Işıkta. Beni çalışma cdasına gotürür, masasının başına o'urtur. plânlar, bilânçolar, raporlar acardı gözlerımin önüne. « Baria yardım etnrielisin biraz, hoşuna okumuş kadın almadık biz kızım! » Milyondan aşağı düşmiyen «ayılaıın karşısmda şaşudığımı. inanıl rnsz kâzafıçların, e!de edildiği yol ları. öynanan oyvınları sçzdiğ zaman. coşup karşı koymağa kal kıştîğımı görünce patlatırtı kıh k?haları eö^psızce. tlk zamaniaı. Amerikadan gt>lpn önemli bir mektubu türkçeye çe virmernı, gizli hesapları karşılaş tırmRmı ister, kendişine yardım et mertiden hoşlanırdı. Sonraları bı Cihangire bakıyordum, pek genç, cana yakın bir götünüşü vardı ışıkların altında. Saçları. gözleri, gülüşü parhyordu. O salonda beni anlıyan yalnız kendısiymiş gibi ba kyordu gözlerime. Kâpıya doğruluşunu, gelenleri gülerek kârşılayışını izliyordum. Başını kaldıtrışı, elini verişi, gülüşü kofiuşması bütün davranışı bir başka incelikle lazaıu P£KID£ CEJLAL güzeldi. « Hiç içrriiyorsun şekerim!» raktı öyle işlerde yavaş yavaş ya' başjıyacak diye tetik*L£ meraklı diyordu Serra. kamı benim. Yalnız çalışmaktan | kolluyordum çevremi. Onlarm dâ Buz gibi«martini kadehini elime loş'.andığını söylemeye koyuldu. beni kolladıklarırsi biliyordum. tutuşturuyor. Ince esmer parmakBenim işim çoğunca ickisinin, bu ^ahneye ük çıkan bir attiste b"a larınm ucunda küçük bir sandviçı zunu, sujiınu koymak, ocağa sık kar gibi kuşkulu. alaylı bakıyor zorla ağzıma tıkıştırıyordu. sık odun atıp, beyaz ayı postunun larda bar.a. Yeni elbisem PaTİsten « Ben de seninle meşgul olmaüzerine yayılarak onu seyredip uçakla geimişti. Saçlarımı Serra »am Kirpicığim!.,» beklemekti. riın berberi evde yapmıştı. Kâzım Gelenîere gülüyor, selâmlarni, Ne zaman Hüsnü beyi, hattâ Işığın istediği gibi bir güzel boyan «orularını karşılıyor, ev sahibeliğıHancar.ı affamaya, annemi özleme mış, incilerimi, zümrutierımi tak he özeniyordum. Hepsi beni çok iyi bulduklannı tekrarlıyorlardı. ye başladım? ı mıştım. Biri zavıfladığımı, incelmenin çok Salonu dolduran uzun sapları'üHepimizin büyük salonda toplan yaraştığını söylüyor, öbürü toplandığımız, misafirleri beklediğımız zerinde dimdik kırmızı güller, Set dığımı ve bunun bana çok iyi gittiranın çiçeklerin kokusunu bastıbir gecöyi hatırlıyorum. Ssrra ağıni ekliyordu. Yanıma usulca yakcıktiğını söylüyordu. Yusuf efendi ran keskin lâvantas'.nı, Cihar.girin laşıp uzaklaşıyorlardı. Cihangir, smokinini gümüş tepside haVyarlı terayn^lı yuvarla^ yakalı mavi içine karıştığı kalabalığın arasınekmekleri gezdirmeye başlamıştı. hatılrlıyorum Ajjzmda kahverengi dan, omuzlar üzerinden gülüyordu yapfâk cigarası bacaklarını ayıCihangir eliyle yapfnıştı Martininalaylı. Serra göz kırpıyor. Şakir !erı. Şakir radydnun önündekı kır I rıp germiş kcndine giivcnü duru eski bir dost gibi geiip koluma gimızı ksdıfe minıiere ılişmış istas yordu yar.ımda Kâzım Işık. Ko riveriyordu Ne zaman araba kulyonlaraa ta?. müziğı arıyurna. İkı cam rieîiilmiş, hiç bir zaman olma lanmasını öğreteceğini soruyordu mız Kâ?ım Işıkli yünyana lurmuç mış gibi uüak. yabancı görürıüyor bana. Ne biçim kadındım öyle! Kogülümsü\orduk onlara, Bır oyuna ı du bana. Garip duygular sarıyof I cası o küçük kırmı?;i Mersedes:i hegilrişmek üzereyUik. Her şey Vtrli du ıçimi. Oyunda en iyj rolün öri | diye etsm kadına ve kadın o müyerındeyriı. Perdenin açılrrn^ı te 1da o'duğ'jmı sez'.yordum. K:skanı • cevhef gibi a.rabayı sâraja kaparekiyordu yalnız. Şimdi Arap hav yordutri da biraz. o yadırçamıyan. ]sın: Aklıc alamıyacBğı şeydı bu. lıyacak, kapılar açTıacak ve oyun ürkmeyen güçlü, ahşık i (Arkatı varl 173 SFHİR TtTATROLANİ: FATİÜ İî "1 71 Her gün sAat 21 de ve Pazar 15.30 da «TARIK». (Pazsrtesi tatil). Her çarşamba 14.30 da ve Pazar i! de Çocuk TetnsiUert. KADIKftY 3« 06 82 » tSektz Kadın» «aat 4ı de. Matine Cumartesl, Pszar 15.30 (PeTşennbe tatil). TEPEBAŞI 44 21 57 «Biraz Gellr mHlnlz1?» (Pa zartesl. Salı. Çarşamba, Cum* *a*t Jl d t »e Pazar 15 30 da. CSKÜDAR «Mtım S5ndüs «aat 21 de. Matine Paî « 15 30 da (Cuma tatil! Hcr Çarsamba 14JÖ da Çocük temslllerl. YF.nt THrATHO 44 04 09 Her gtta 18 de (Cumartesi, Pâzat 1S.30 d*) «Scapln'in Dolapları». Suare 21 de «Çâlıkuşu» (Her ÇarşamBa 14J0 d« Çocuk temsillerl). ŞTHtB OPEBASI 442157 (Tepebaşı Tlyatfosunda) «Plgoletto» Perçembe. CumaHesi ve Pâzar 21 de. ÖZlL TtYAfüOI.AR: ARB*r* 44 07 04, Matine ]fl. Suare «1.15 te (Salı taUl). «ÜBÜ». AZAK 23 M 46 * tUyan Süleyman» »»at Iİ.1» « . ' î.îatir,<! Çarşamb», Curr.artosi. Pazar lfi.15 tHl'LVAI " 21 35 76 «Gar soniyer» saat 21.15 te. Çarşamba, Curriaftesi, Pa. zar matine 1"15 te. (Pazartesi tatil). DOKMEN «Ayı Masalı» Sast 21.13 te Matine Çar' şamha. Cumartesl. Pazar 15 tt.fPaz^rtesi tatilı İSTANBUL 44 22 3fi • .S''ı lıariç dljrtr çccclt'r 2'. .13 te (Matine Carsarrh:t, Cumar'rsi. Faz^r 15 tr). 6 OVt'NI.\RI (S'ıİT. A!pag" truou) :H«Vril T.'* İSTANflÜL BURSA AHME1 VfcHK HAIjA (DEVLET XİKATHO8U) «Göç» ber gcee 20.20 da Isiill ALRMOAR «Yainıtlar İçin» G5k*el Arsoy, Bel* gtn Doruk. ANKARA «Korkunç kumpanya» A, Guinness, S. Loren (1). BÜYÜK «Kur*. Kapan;» F. Brion (F). . GÖLBAŞI «Küçük Hanımın Şoförü» A. Iş;k, B. Doruk. A£!VKLt «Yalnızlar İçin» G. Arsoy, B. Doruk. UIATS «Polyanna Küçük Melek» J. \Vymaft (1). DİLEK 1 . «Polyanna» J. Waymann (TI. 2 cKadm Korsan o'.unca» L. Gastoni. TAYYARE 1 «Kanlı K e n T s m S. Hayward (Tı. 2 «Yesi! Papafan Barı" M."Rokk (T). ADANA «Cengfzhan'ın Blfikletl» saat 20.30 da (PazartPS) ta«11 İZMÎR «Dadıam ALSABAİ Şansı» G. Grant, S. Lnren (T). KRCİYE5 «Firavur.lar Mczarı» D . Pagct (T). I.ÜKS 1 . «Yakan Kum lari) (T). 2 «Talebclpr EgieBlJr.*» H. Kntgsr (T). R\S,\LTMAl,\K: (Tl rürk çe. (F) Fran«ızca. (1) tngilizce, (tta) Italvaoc*. (Al (Almsnca. (H) H;nt' / e (Y) Yunanca. DEVl.El TIYATROKH «Ağaçlar Ayakta Ölürn saat 20 30 da Matine Pazar 15 te (P.azaresl tatlil BVVIK 1 '. \ka*y:.Ur Açarktn» G. Aryoy. 2 »,Çöp Çatano E. Kolçak.