Katalog

j pencere Her insan bir parça hayvandır Bizim bir Ahmet vardır; mektep arkadaşımız. Şn sıralarda çok önernli bir mevkie atandı. Uranm müdür olda. Abmedin şimdiki ödevi hakkında bir fikir vermek için söyHyelim, yanına girmek istiyenler önce şöyle bir kendilerini kontrol edip, düğmeleri ilikli midir, değil midir diye üstlerini başlarını yoklamadan edemezler. Bir kelimeyle bizim Ahmet büyük adam oldn. Araa ben bunn Hüsamettine bir türlü anlatamıyoram. Gülüp dnruyor : Bırak yahu... dîyor, bizim eşek Abmetten de nmnm müdür mü olurmuş? Affedersiniz, simdi hatırladım. Bizim Abmedin oknldaki Iâkabı böyle idi sabiden . Esek Ahmet. Hüsamettinin hafızası kuvvetlidir. Unutmamıs : Ben onu umumi helâlara bile nmnm müdür yapmam yahu!.. diye söyleniyor. Vay eşek vay. Onnn kafatasını cay İcasıfiyle kazısan bir gram beyin çıkaramazsın. Geceleri koskoca berif altını kirletirdi mektepte... Ne sopa yemistir benden . ne sopa yemistir .. Vay hiidük vay... TJmum müdür ha! Bizim eşek Ahmet umnıtı müdür! Bazı kimseler, insanların zamanla ilerliyebileceğini, akıllanabileceğini, değişebileceğini bir türlü kabul edemezler. Bir kere birinin nuraarasını verdiler mi, ömrü billâh değiştiremezsiniz. Hüsamettin öyledir. Daha sonra lâf lâfı açtı. Oknl bâtıralarına daldık. Nuri'nin şimdi senatör olduğunu söyleyince, Hüsamettin gene sıcradı : Ne!.. diye bağırdı. Ne!.. Bizim ayı Nuri senatör ha! Dünyanın sonn mu geldi birader! Yahu onnn ayılığım yedi düvel dnymustur. Bizim Nnri senatör olursa namossuznm bu memlekette ihtilâl çıkar. Bizi artık ayılar mı idare edecek? Teskin etmeğe çalıştık Hüsamettini... Araya başka lâf kanstırdık. Dcrken sıra Kadri'ye geldi. Hüsamettin dnrmnyor ki : Birader bizim Inek Kadri de devri sabık'ta Bakan olmasın mı! Herifin önüne ot kov yesin. Bir dersi on kere okur gene akh almazdı. Bakan oldnktan sonra da kendi inekliğine bakmadan milleti sağmaya kalktı. Halbnki hiç nnutmam, oknlda iken öylesine benimsemişti ki inekliği, adını goranlara «Ben inek Kadri» derdi. Bnnnn üzerine Hüsamettin hızını alamayıp vaktiyle Snemli mevkilerde bulnnmnş, Istikbalde daha da finemli mevkilerde bnlnnması mnhtemel bir sürü adamın adını saymağa başladı. Katır Şevkiler, Kurbağa Mnzafferler, Solncan Şekipler, Manda Hüseyinler, Baldok Rafetler.. sıra sıra döküldüler ortaya... Bir bayvanat bahçesi ki, demeyin gitsin... Ve böylece Hüsamettin, toplnmnn nirengi noktalanna otnrmnş bir sürü adamın künyesini çıkardı... Bn bir sürü adama da bir türlü adamlık pâyesi veremedi gitti. Ona göre bnnların hepsi hayvan heriflerdi vesselâm.. Neydi bu kızgınlığa sebep? Hırs mı, haset mi, eıpta mı, çekememezlik mi, kln mi?.. Toksa bn dnygnların her birinden birer parçanın kanşımı mı? Hüsamettin hayatta pek givriilememiş bir adamdı. Aeaba hayatta geri kalmıs olmanın verdiği kızgınlıgı, ilerlemenin bir yolnnn bnlmuş arkadaşlannın sahsiyetlerinde mi törpülüyordu? Bn düşünceml apaçık kendisine söyledim. Bir parça düşündü ve : Hayır . dedi, sen yanlış düşünüyorsun. Bn içinde yaşadığımıı cemiyette bir değerler süzgeci yok. Yükselraek için ille de hayvan olacaksın. Bütün bn saydığım adamları o yüksek koltuklara uçnran helikopterin pervanesini hangi rüzçârlar döndürür bizim memlekette? Ve bn rüzeârların esintisine kafa tutan dik başlıları da bir düsün! tçlerinde, memleket saat ayarı gibi şaşmadan işliyen nice kafalar hep kıyıda köşede . Hüsamettin'in sSylediklerine hüsbütün katılamadım. Ama büsbütün de yan çizemedim. Cemiyette iyi bir değerler süzgeci olmadığı mnhakkaktı. Ama bazı sivrilmiş kişilere hayvanlık pâyesi vermekle de bn isin izahı yapılamazdı. Aslında bir insanın bir parça bayvana benzemesi kadar tabiî bir şey voktur. Bir insanın katır kadar inatçı olması \eva esek kadar sakin ve sabırlı olması, hayat mücadelesinde bir faydalı silâh da sayılabilir. Çünkü her insan bir parça hayvandır. Ne demiş bir Lâtin bilgesi : Bir insan ya aslan gibi cesur, ya tilki gibi knmaz, ya köpek gibi sadık, ya kedi gibi nankör, ya boğa gibi ateşli, ya katır gibi inatçı olur... Velhasıl insan, nasıl olursa olsun, bayvanhktan knrtnlamaz. 1 tKt CUMHURÎYET 9 Ekim 1962 | ^ • ^PW ^ ^ ^ ^ DÜŞÜNCELER | ııiiEiııııiiiıuıımıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı=ıııı retlo kabul edilmez. Temamı bir istekliye ihale edilebileceği gibi ş a r t namesinde yazılı miktarın 1/2 nispetinde ayrı isteklilere de ihale e d i lebilır. Evsaf ve şartnamesi Ankarada Lv. A. de, İzmirde Lv. A. Sat. Al. Kom. Bşk. da, n ü m u n e evsaf ve şartnamesi Kom. muzda görülebilir. Cinsi Tah.Miktarı Tah.Tutarı G.Teminatı Adet Lira K r . Lira K r . 127490 7625 thale gün ve saati Bu sütunlarda partıleri ellerın ^^•^"^•^•^ Yazan: *^"^«^» ben daha ziyade de tutanların kast haline getirdiklesağlam temellere ri otoritelerin d ı oturtulmıyan siyaş ı n d a bugur.kü sî, iktisadî vesair Turkiyemizd» bol müesseselerımizi e Azapkapı Temizlik Işçilen komit bağladığımız Kon^orsiyum'daki \,0\ kıymetlerle mevcuttur. Kayıtğusunun yıkımına dun başlanmış le alarak zaaflarını ve zararlı ta ilk müzakereler haysiyet kırıcıdır. h adetleri bir milyonu geçmiyen tır. Yıkılan koğusun yerine Istan raflarını gö'stermeğe giri=ecektim. Holânda. yardımın müştereken de ve nihayet beş yüz kişinin elinde daha bul Belediyesi tarafmdan Marma Fakat hâdiseler, bu hafta bulunan (Cumhuriyet'in 18 eylül ra Bolgesi Mustahsillerinin de iş aktüel bir mevzua teması zarur ğil yardıma talip her devletin tarihli nü.^hasında seçim kanunu Türkiye ile avrı avrı müzakeretirakiyle bir meyve ve sebze so kıldı. Sahidi olduğumuz huzursuzluk' lere girişerek yapılmesını teklif e ve demokrasimiz makalesine mu. ğuk hava deposu inşa edilecek^ lar, iktisadî ve siyasî yapımızdak' diyor. Ve Konsorsivum, müzakere racaat) partililerin intihap inhisatilr. leri sonunda evvelâ kalkınma plâ r, da meşruiyete hürmet ederek Bu deponun kaç ton meyve ve esaslı ha'tahkların birer alâmeti nımızdakı iç finansmanın tetkiki duzeltilebilir. sebze alacağı ve kaça mal olacağı dir. Mevcut partiler, asıl bu hası\e karar verıhyor. Yeni bir (Diuno Şimdiden ilim adamları, düşüyapılan görusmeler sonucunda tes talıklann tedavisi çarelerini anyadoğru mu götü nenler, yazarlar aralarmda toplagençliği umumOye bit edilecektır. Şehrın mübrem ih caklarına vatandaşları. rulüyoruz? Avrupa camiasından nıp konuşmahdırlar. Serbest mütiyacı olan soğuk hava deposunun memleketin esas huzuruna faydalı nakaşalı konferanslarda, seminertahrik et nerede ise çıkanlmak üzereyiz. inşasına, hesaplar tamamlanır ta olmıyacak sloganlarla Arap devletlerinin, on biri de lerde devlet ve halk bünyemi/e mektedirler. mamlanmaz başlanacaktır. geçtiği için, Nâsır politikasına rağ en muvafık düşecek siyasi ve ikHükümet, devlet otoritesi gittik men hatırları sayılıyor. Hindistan, tisadî müesseseler ürerinde bir an Beylerbeyi . Üskiidar yolu ce zayıflıyor. Ve bu gidisle her Pakistan söz sahibidır. Silâhsızlan laşma zemini bulmalıdırlar. kes tarafından birer parça öjütü' ma için ister istemez kasım sonunda trafiğe komünist Sendikalar teşekkül etmeli, işçi lerek toz haline getirilecektir. Çin hesaba katılacnktır. Afrika kitleleri birleşmeli ve bilhassa açılacak Atatürk devrinde bugünkü za devletleri birle?tikleri İçin sözle daima ihmal edılegelmiş olan ve Uzun bir sureden beri inşaası bıtanın elindeki modern va>.ıtalar rini geçirmeye başladılar. Biz dev memleketin yüzde yetmiş beşini tu devam eden Beylerbeyı Üsküdar yolunun kasım sonunda ve mevcut deSildi. Ona ragmen dev let adamlarımız olmadığı için 29 tan, yalnız kazanç saikasiyle deya aralık başında tamamının tra letin kudrPtli olduğUnda şüphe e milyonumuzla çaresizlik içinde yal ğil ecdat mirası ve vatan parçası oldugu için toprağa bajfiğe açılacağı ilgililerce bildiril dilmediği için can ve mal pmniye nız kalıyoruz. küçük çiftçiler ve zimiştir. Beylerbeyi yolu üzejrınde ti. toplum huzuru bu kadar kolayKennedy'yi, Avrupa, Asya, Afri lanmış amelesi uyandi'rılmalı ve ki 3 kısmi istimlâk tamamlanmış lıkla bozulmuyordu. kanın bütün devlet başkanları, raat Biz, bize rleğiüz. Âlem de bize Makarios'a kadar ziyaret ettiler. birle^meleri için çareler aranmalıve vo! faaliveti hızlandırılmıştır. îzzet ve ikbal ile karçılandılar. Me dir. Kalkınmami7in ilk hedefi. inAID İstanbul Belediyesine bakmaktadır. Zaten dıs prestijimiz acınacak selelerini konuştular. Ben Be'.'.a san olma'.ıdır. Memlekeün bütün yardım teklifinde bulıındu çalışma kuvvetini kıymetlendirAmerikan Yardım Teşkilâtı hale geldi. Kore harbindeki aske bugünİPrde konusuyo». Son kalan mek, aclığımıza içimizden çareler AID, İstanbul Belediyesine mu ri kahramanhklanmız bizi Atlan hakh mağrur General de Gaulle bu'maktır. racaat ederek finansman fonun tik Pakt'na gotürdü. Ondan «onra bile Washington seyahatine hazırdilenciliğimiz, lanmaktadır 923 te toplumumuzda. fukara oldan yardım yapmayı teklif etmiş ki idaresizliSimiz. lâübaliir. AID, Belediye tarafından ya harici münasebetlerdeki Biz Amerika ile ikinci üçün masına rağmen, bugünkü kadar pılan Yenikapı Fuar Sahasının lık ve çok zayıf temsilimiz bizi cü ellerden temastavız. Başka baş birbirinden çok Ttıe«afelerle aynldaha ilgi çekici olması için yeni yüzden gö'zden dü";ürdü. Zaten A kentlerde de bize daha fazla ehem mış sınıflar, refah farkları mevcut depildi. Ve Atatürkün gayesi esisler kuirmak, buranın gelışme tatürkün ölümünden sonra harici miyet verilmemektedir. sinin süratlendirilmesine yardım vemiz ic ve dış teşkilâtı itibariyle tsmet Paşa, Birleşmiş Milletlerin de bu toplumu aralarmda çok aetmek istediğini bildirmi^tir. AID her sene daha fazla zayıflamıştı. eylül ortasındaki umumi heyet toj yırıcı farklar olmaksızın muntazanin teklifi Belediyece tetkik edil Hoş diser devlet tp^kilâtı da bas lantısından i'tifade ile ve tarih1 man vukse'tmek ve refaha kavuika seyir takip etmedi. mektedr. hamulesinin prestijiyle ve tecrübe turmaktı. Olmadı. Toplumumuz aralarında değme adımlarla atlaMö'syö Spaak son nutkunda Müs siyle bu boşluğu doldurabilir. seKayınvalidesinin evinin merdiven ba^amaksimizi dünvava işittirebilirdi. Gi nılamıyacak terek Pazara i«tirak eden devletlecamlarını kırdı tıkçe zavıfhyan yapımız karşısîa larivle birbirlerinden maale"=ef ayDun sabaha karşı Aynalıkavak rin siyasi birleşmelerinden sonra da galiba o da kendisinde bu ce nldı. Atlantik ıttifakına da lüzum kalS Camialtı Caddesınde elleri kan a So=yal adaletli ve herkesi makul mıyacağını soylüyor YunanisHnı sareti bulamadı. çinde olan Tahir Kasap isimli şa âza nam7edi kabul edip kendisine 933 de virmi iki devletin teklif haklariyle tatmin edecek muvazehıs polis ekipi tarafından çevrılmahsulleri için tütün. üzüm, na üzerine Cemiyeti Akvam umumi neli refaha kavuşmuş bir toplum mıştUr. renciye. balık gümruk tarifeleri hevetindeki bütün devletler müt vücude getirmek bu birleşmelerin, Yapılan incelemede Tahirin sar tenzilâtı yapan ve asgarî ithal tefikan bizi Cemiyeti Akvama âza teşekküllerin ortaya cıkmalan ve hoş bir vaziyette Halıcıoğlunda kontenjanı veren Müşterek Pazar olmağa dâvet ettiler. O vakit yap akh erenlerin buna pöre müesseturan kayınvalidesi Şerife Hoş devletleri bizi hâlâ kap'da bek'.e tığımız teşebbüsler böyle karşıla seler bulmalanna baglıdır. gorun evine gittığıni, ancak sar tip bir parça para yardımı vaadivYeni seçimlere üç sene var. tki nırdı. Bütün milletlerarası teşek. :oşluğu hoşgörmiyen kayınvalide le talebimizi savuşturuvorlar. Übirbirlerine küllerde so'rümüz dinlenir, rev! sene bu tetkiklerle ;i tarafından kapının yüzune kapa miz aranırdı. Şimdi kapı öplerin bağlanacak avdmlar. seçim müdıldığını, buna sinirlenen Kasapm de bekletilmektpyiz. Atatürk dev de*inden bir ";ene evvel yeni müa butun camları kırdığı anlaçılriyle bugunkü dıs vazıyetimız ara^ esseselerin kurulmasına. mevcutmıştır. Sanık hakkında sofruşturT E Ş E K K Ü R smda daha hazin bir mukayese ların tâdil ve ıslâhına ait esasları ma açılmi'îtır. Eşimin senelerden beri çekancak iç durumumuzdaki farklar içine alacak, teferruata girmiyecek bir programla partilerini kuBakara partisinde 19.000 lira mekte olduğu şiddetli ağrılala yapılabilir. ra>r ve bugünkü partiler di'indaki ra hıç bir doktorun teşhıs kaptırınca polise başvurdu Nereye gidiyoruz? Devlet ve 27 milyon vatandaş kitle'ine dayakoyamadığı sırada, yardımıAlmanyaya gitmek uzere Martoplum olarak bir nevi çözülme narak seçimlere girerler. mıza koşarak apandisit ve dınden şehrimıze gelen Nihat ısim manzarası arzetmekteyiz. Hep ay safrakesesi iltihabı teşhisini îşte bu yoldan Millet Meclisine lı sahıs iddıasına göre evvelki genı geminin yolcularıyız. Deniz fırkoyan ve ameliyat yaptırtan ce bir bakara partisinde 19 bin li tınalı ve tehlikelidir. Bizi birbirl ve Ser.atoya sirecek devlet adamIşçi Sigolrtalan Hastahanerasını kaptırmıştır. mize düsürecek ecdat intikamı yok ları bu memlekete muhtaç olduğu sinin Dun Emniyet Müdürlüğüne mü tur. Tehlikenin büyüklüğü önün çekidüzen verebilirler. îki senelik .. KıyoıptU. Hocası kacaat e den Nihat, şâbıkah kumar de biraz akıl, biraz idrâk ve biraz umumi ve açık münakaşalarda bu ZİHNİ KAVURT cılardan «Arap Nasri» diye tanıitidal ile hep birleşir, bu toplu günku partıleri, bünyeleri müsait ve ameliyatını titızlikle banan' Nasri örücünün idaresinde mun esaslı dertlerine, hattâ ken oldtffıH AaFdcede, metnteketin^r^as şaran kıymetli bulunan Marmara Kulübüne gitti di vasıtalarımızla deva bulabiliriz lı işlerine eğilmeye mecbur eder. O R N E K B A G I Ş A Ancak, içerisi ve dışarısı için tu fıni ve bakara partisinde parası Opt. Dr. Her köşede konusulan ihtilâl M E V L IT tacağımız tek yol tâdil ve ıslâhlaT E Ş E K K Ü R alınarak beş kuruşsuz kaldığını id derdin çaresi değildir. Milletin birADNAN KÜRKÇÜOĞLU rına kadar kabul edilmiç kanunladia etmişti*. Sevglli oglumuz, »ğabeylmlz Dıspanserimlzln çevresi faklreşmesine kardeş kanlarının akıtıl ve asıstanlarına, yattığı mudra uvmak ve meşruiyete hürmet lerine daha faydalı olabllmesi Polis, iddia üzerine sosyal gaye masiyle aşılması daha güçleşecek det zarfında ihtimamlarmı TURGUT SÖZER'in etmektir. için 6000 llralık teberru ile lerle kurulan Marmara Kulubunü mânialar ilâve etmeye girişmiyeesirgemiyen kıymetli doktor Elektrokolorimetre almamızı sağ vefatının kırkıncı günü dolayıeline geçiren Arap Nasriyi ara" m. Hayrettin ULUŞAHlNe hyan cömert ve hayırsever maya başlamıştır. Bu arada yapı slyle, 10 Ekim 1962 çarşamba Hem siyasî ve iktisadî bünyesi ve yakın ilgı gordüğumuz MİLLÎ REASÜRANS lan soruşturmada 19 bin liJra "kay (Yann) güntl Şiçll Camll Şerlni esas temellere oturtmak için iyılik sever kıymetli Baştabeden Nihat'ın da tanınmıs kuT. A. Ş. ne «ABİHA »AYARI findc, öğle namazını mütaakı. daha çareleri ve tedbirleri tebel bib Muavini yapmış olduklan bu büyük marbazlardan olduğu anlaşılmışben Mevllt okutturulacaktır. ür etmiyen bir toplumda ihtilâl TARIK KIRBAKAN'a bağıştan dolayı teşekkürlerimitır. ERGÜN SUNER devirmekten başka ne yapabilir? Arzu eden akraba ve dostların zln iblâğına tevessutunuzu rica diğer taraftan Hastahane edertz. Ya sokak veya faşist tahakkümütejrlfleri rica olunur. Belediye Zabıtası Memuruna hemşire ve hastabakıcılatrıNlşanlandılar KIZIL\Y N t S W T \ S I ne yol açarız. na gazetemiz vâsıtasiyle teAİLESl bıçak çekti 7.10.1962 Istanbul Asıl derdimiz devlet »damlannı şekküru bir borç bilirim. Memduh Duran adında bir genç ortada görmemektir. Bu da su Ferit ERDtNt Cumhurlvet 1377 Beşiktaşta Ihlamur Caddesindeki Cumhurlyet 13772 l dir. Çünkü bu devlet adamları kahveden içeriye gitmis ve sarhoş Cumhuriyet 13778 olduğu için, «Burada dayı var mı?» diye bağırmaya başlamıştır. KahM.S.B. İst. Sirkeci D. Kapı 2 No. Sat. Al. vede bulunan Beşıktaş Belediye BUGÜN SUAREDEN İTİBAREN Kom. Bşk. dan: Zabıta Komiser Muavini HayretSevenlerimize Müjde!.. KONAK SARAY VE Üsküdar SUNAR'da; tin Arbat, sarhoş genci teskın etNESRtN TUN\LI Askerî ihtiyaç için kapalı zarfla aşağıda yazılı eşya satınalınameye çahşmış fakat Memduh Duİle (Fransızca) (Türkçe) caktır Teklif mektuplarımn ihale saatinden bir saat evvel Komis ran bıçak çekmiştir. Yakalanan sa SAtM TUNALI Dünyaca meshur JULES DASSIN rejisörlüğünde çevrilen, roUızları İPEK TUNALI'nm yona verilmesi şarttır. Postada vukua gelecek gecikmeler hiçbir s u n:k hakkında koğu^turma aç'inış manı PRİX GONCOURT rr.ükâfatı alan, senenin iddialı filrai. doğumunu dostlarına müj t.ı Meyve ve sebze soğuk hava deposu insa edilecek • • ^ ^ • "• Meşruiyete Hürmet 1 HEM NALfNA MIHINA İki tnektup iri Balıkesirden geliyor. Yollıyan 30 yıllık bir öğretmen. Halen çalışıyor. Bundan bir müddet evvel hastalanmış. lAnkara Tıp Fakültesi Fizik Tedavi KHniğine basvurması lâzım gelmiş. Yatırmıslar. Klinikte daha ilk günlerde kendisi gibi tedavi gören iki hasta dikkatini çekmiş. Herkesle abbap olan, her odaya girip çıkan (kadınların odaları bile dahil), her istediklerini yapan bn adamların iki Yassıada mabkumu olduklarını «öylemişler. Biri sabık Konya milletvekili Ahmet Koyunluoğln, diğeri de sabık Bolu milletvekili firarî Reşat Akşemsettinoğln Imiş. öğretmen, bu mahkumların hastahanede babalarının evi imiş gibi dolaşmalarına pek şaşmıs. Hastalarla, hastahane müstahdemleri vesaire ile bu kadar içli dıslı olmaları ise kendisini çok düşündürmü;.. Bir gece, yan açık bir oda kaıpsının önünden geçerken Akşemsettinoîlunnn başına toplaldığı hastalara verdiği konferansı duymnş: Biz iktidarda kalsaydık millet bugünkfl duruma düşmiyecekti. İktisadî kriz olmıyacaktı. lşsizlik olmıyacaktı. Çocuklannız böyle sokakta kalmıyacaklardı. Hepsl için ilkmektep, lise, üniversite acacaktık. Bnnları duyan öğretmen, mahkumların hastalarla neye ahbap olduklannı kavramış. Ona göre Aksemsettinoğlu çîbllerin firarı mühim değil. Mühim olan bu adamların hastahanelerde diğer hastalar kadar serbest olabilmeleri. böylece hâlâ zehir saçmaya fırsat ve imkân bulabilmeleridir. Okuvucnmıın anlattıkları bu kadar . Onun düsüncesine doğrıısu katılamıvacağım. Bence mühim olan da bunların temas ettikleri insanları zehirliyebilmeleri değil, müebbet hapse mahkum iken hastahanede diğer hastalar kadar serbest olabilmeleri ve nihavet âdeta ellerini kollarını sallıvarak kaçabilmeleridir. Çünkü oknyucumnn bahsettiği hastalar nasıl olsa hastahane dısında. mahkum olmıyanîar tarafından da aynı şekilde fazlasivle zehirlenebilivorlar. Zehiri aşılıyan dilin, mahkumun dili o!ma«ı neticeyi fazla değiştirmez. * * * tkinci mektnp Bevoğlnndan postaya verilmlş. Bir emekli gubay vazıyor. Gecen çün cuma namazı için camie gitmiş. Genç ve vakışıkh bir vâiz namazdan evvel kürsüye çıkmış: «En başta bana, sonra da sizler eibi dinine s^hîp mü'minlere gerici diyorlar. Bunları sövliycnlcr komtinistlerdir. Bn sözlerden ve isnatlardan müteessir olmavınz. birb ; rlerinize daha sıkı sarılınız Ancak bu sekiide bn komünistleri maîlup ederiz» sözleriyle vaazına baslamıs. Okuyucnm sornvor <BöyIe vaaz olnr mu? Dindarlık gericilik midir?» Elhette dindarlık gericilik değildir. Amma bn şekilde vâizlik en mükemmel sekliyle eericiliktir. E;er Diyanet t*leri Reisliği nvansa da vazifesini yapıp Türk vatandaşları arasına fesat tohumları saçan bu vâiz efendi gibileri kulaklarından tutup ayıklasa yobaz şimdiye kadar çoktan hapishaneyi boylamış olnrdn. Bu memlekette Allah İle knl arasına kimse giremez Yalnız çericiler girmeye çalışıyorlar ki işte onların komünist dediklerinin bellibaşlı şikâyet konnlarından biri de bu .. Cevat Fehmi BAŞKtT Cemal Hüsnü Taray Çoraplan hususiyeti itibariyle en iyi en ekonomik çoraplardır. Ekim 9 Cemazivelevvel 10 ASİ K \I>1\ delerler. Güzelbahçe Kllnlfl 8 Ekim 19Ü2 Portatıf 1159 karyola (Torbasıyle) 22 Kkim 962 P a zartesi 15,30 d a . (1710 Basm 1682313770) V. E ] 7 02 13 01 16 12 18.3» 20 10 5 21 |12 21 6 20 9 31 12 00 1 30 10 40 (La LoH GİNA LOLLOBRİGİDA MARCELLO MASTROIANNI Ö Yves MONTAND Melina MERCOURİ Pierre BRASSEUR £ , Telefon: 48 2C 06 (Konak film) | Nurçin Reklâm 19013784 Cumhuriyet 13777 Türkiyede takUdi yapılamıyan 600ENYE KAZOVA SİS çoraplan Liseli Üniversiteli ve bütün I Çalışan Hanımlann emrindedir. AZMI TIGRAK AKÜ PLAKİ FABRtKASI Fıat: Muspet, menfi 250 kuruştur. Adres: Aksaray, Kuçük Lânga,, Pervane Dede Sok. No. 8 îstanbul. Tel: 21 40 35 Cumhuriyet 13771 E«CUMHURJYET» in EüEBl TEFRİKASL Sabah erkenden Sefer köyün içine adamlannı yollamıştı. Za laca Karıya da bir güzelce düş gördürüp, düşü hayra yorup köyün içine salıvermişti. Bu düş Taşbasoğlu aleyhineydi ve çirkindi. Zalaca Kan çahşmış çahsmış, bir türlü bn düşü kim seciklere söylemeye dili varma mıştı. Hiç bir zaman da hiç kimseye bu düşü söylemiyecek ğin azıcık divâne. saf olacak. Taşbaş ayağa kalktı. Neredey Ve de kadın hazır. Güti. Amaan, bu Sefer de ne biKöylü bana ermiş derse, beni se Seferin yakasına yapışıp, o çim adam! Zalaca böyle bir zeller güzeli. Pelice Bekir karermişliğime inandırabilir mi? nn sarsacak, yakasını yırtıp todasımızın avradı. Delice Bekir düş görmemişti ki... Böyle bir Köylü bunu bilmez mi? Köylü katlıyacaktı. Ama Sefer evinzaten kadının her bir isini bilidüşü gerçekten de görse, kimdeydi. Bu yüzden öfkesini tutyor. Sana da bu yüzden hiç bir simdi, varsın ökkes Dağkurseye söyleyemezdi. DüşündUkduna. desin ki bu gece senin tu. vakit dıSman olınaz. Bu isi çe bile ntanıyor, Sefere kızıyor eviyin önünde yanan bir top «Bir can değil mi şunun ba>apmadan önre Delice Bekire du. ısık gördük, sen erdin desin, şı sonu? Hepsi bir can. Altı asşö' le bir cıtlatırım.» Seferin adamları da az buz tarı bir can! Veririz biter. Var O konuştukça Taşbaşo|lu sa hemen erdiğine inamr o fıkara değildi. Köyün içine girmişler, da. Sen hiç üzülme ve de hiç mı daha bir diyeceğin?» rarnor, öfkeden eli ayağı titriTaşbaş aleyhine dnyulmadık korkma ve de bana böyle pis Sefer: yordu. Birden patladı: sözler soylüyor, hikâyeler uy«tşi buraya kadar getirip dadnruyorlardı. Taşbaş hırsızlık «Scnde hiç utanma yok mu, işler teklif etme. Aramız boznlmasın.» yadıysan, yağlı ipi göze aldıymı yapmamıştı, yetimlerin hak Sefer?» dedi. «Spnde hiç onur Sefer baktı ki Taşbaş çok öf san, biç bir diyeceğim olamaz. kını mı yememiş, on iki yaşııı. yok mu? Sen hıç insan değil kelendi, hiç bir tekiifini de ka Ve de köylünün başına, karıda bir öksüz kızın ırzına mı misin? tnsan olmadığını bilirbul etmiyecek: yın, çocuklarıyın, ve de benim geçmemişti! Taşbaş gençlijjindim ama, bu kadar alçak, aşa«Ama,» dedi, «başına gelecekbaşıma gelecekleri düşünüp de yalnız be yalnız hayvanatı ğılık bir kişi olduğunu bilmezhepsini göze aldıysa .. Bu köyü vahşiyeyle ve hayvanatı ehlidim. Utanmasan hırsızlık yap, ten, ve de ipten kimse seni kursürerler, şn nin bozkırın ötesiyeyle cima ederdi. Karatopaklı utanmasan kaatil ol, utanmasan taramaz.» Taşbaş: ne. Anamızın babaraızm, sevHoca olmasa, onnn bu işten git eşekle, köpekle, kısrakla, «Kurtaramasın.s diklerimizin mezarları buralarkurtulnşu yoktu. Derler ki bir dağdaki domuzla cima et, diyeda kahr, kalır da unutulur, yer dişi yaban geyiğine gönlünü Sefer: ceksin. Dedim ya . Bana bak le bir olur gider. Bunların hep«Köylü senin gibisini ermiş kaptırmış, gece gündüz onun Sefer. Seni bir telâş almıs. Ne sini göze aldıysan bir diyece ardınca gidermiş. Karatopraklı den korktuğunu iyi biliyorum. yapmaz ya, bütün o masalları ğim yok.» köylünün diline sen veriyorsnn, Hoca dna etmiş de, Tasbaslı Ben ölsem de. su kövlü içinde Taşbasoğlu: bu pis islerden yakasını kurta onurnma toz konduramam. ts Gece adamlarına ezberletip, «Aldım,» dedi. gündüz köyün içinde söyletirıp insan soyuyla cima etmeterse köylü beni ermiş değil. öfkesinden kudnruyordn. yorsnn.» ye başlamış. O zaman da sepevgamber yapsm, Mebdi yapSefer onnn öfkesinin farkınTaşbaş: kiz yasında kızlara musallat osııı. Bu yüzden de başıma ne daydı. Gittikçe de büvüdüjünü «Yalan!» diye bağırdı, lnp, anaları babaları taciz eygelirse gelsin. Başıma sen, ne görüyordu. Bir ara baktı ki ar leyerekten korku içinde yaşatSefer: getirirsen getir. Ben senin netık Tasbas kendinde değil, ken mıs. Ve de oğlan çocuklarına «Ben doğrn oldnğunn biliyoden korktuğunu biliyorum. Hiç disini dışarı zor attı. tasallut etmiş rum,» dedi. ayafa kalktı. «Kencanını sıkma, köylü benim gibi Görelim doğan çtin neyier, «Röyle bir adamın soyunda bir adamı ermiş yapmış. O ağ di düşen ağlamaz. Kendi düsen nevlerse güzel eyler. Gece sıağlamaz. Takanı köylünün elinermis olabilir mi? Bdyle bir azı var, dili yok fıkaraları arar kılan kurşunların bir tepkisi danıııı dedesi olabilir mi Lokki istediği yöne çeksin, ona is den, boynnnu ipten kurtaramıolacak mıvdı? yacakiin. Kendi düşen. .» man Hekim? Bövle bir adam tediğini yaptırsın. Ermiş dedi piferdemir GökbaRîr 59 insan içinde yaşamaya lâyik = değilken, nasıl olur da ..» ^ Vurgun Ahmedin varıp önün = de yeri öpmesi de başka türlü = açıklanıyordu: ^ «Vurgun her eve gitmiş, kn E surlannı herkesin yüzlerine vurmuş. Taşbaşa gelince, onun = önünde toprağı öpmüş. Ne de = mekmiş bu? Su demckmiş ki, = bu dünyada herkesin kusuru = var. Herkesin kusnrn yüzüııe s vnrulabilir ama, seninki vuru^ lamaz. O kadar çok kusurun = var ki senin, eeey Taşbasoğlu, S sen sorgusuz sualsiz Cehennem Ş liksin. Onun için bu dünvada = yalnız be yalnız senin önünde ~ toprak öpülür. Bundan baska^ t i senin için bu dünyada hiç |5 bir sey yapılamaz. Sen o dün = yada öyle bir hale düşeceksin, = öyle acı çekeceksin ki, insan so j= yu adına, bu dünyada senin ö nünde toprağı öpmekten baş ~ ka bir şey yapılamaz.» ^j Seferin öğretip köyün içine = saldığı adamları her evde, her ~ toplantıda, her insana bu min E val üzere, bülbül olnp sakıyor E lardı. Konuşuyorlar, dilleri şi E sinceye, ağızlarında tükrükleri E kuruyuncaya kadar konusnyor lardı. Bütün bu konnşmalar. E nvduruklar köylünün bir ku E lağından girip, bir kulağından E çıkıvordu. Bazı da tam aksi bir E etki yaratıyordu. E Görelim, doğan çün nevlcr, = nevlerse güzel eyler. Sefer bn doğan güne güveniyordu. Azı = cık bir umudu kalmıştı. Orta E ya salıverdiği söz ustası adam E lar, onların ezberlcyip götürdü E ğü hikâyeler Sonra dün gere E sıkılan kursunların hiç mi bir E etkisi olmayacaktı? ^ (Devamı var) ~ Giyimde ^yzerafet yaratır C Matttullerimizi CKazovd ^Maâcrzaloiindan ve ^Süuük ^ulp^iuec'dtrdcH^STarla .tstraymı İlâncıhk 7C78,w!JO CUMHURİYET Nüshası 25 Kuruş 75.00 150.00 40 00 80.00 22 00 44.00 Basan ve Yayan Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Turk Anonim S i r k e t i Cağaloğlu Halkevi Sokak Xo. 3941 Sahibl Senelik 6 ayllk 3 ayhk 40000 KILO MISIR HİSASTASÎ ALINACAKTIE Bakırköy Pamuklu Sanayii Müessesesi ihtiyacı için 40.000 kilo mısır nişastası kapalı teklif almak suretiyle satın plınacaktır. Buna ait dosya ve şartname, Müessesemiz Müteferrik Alımlar Servisinde görülebilir. Kapalı teklifin üzerine 63001 Bakırkdy işareti yazılarak en geç 1510962 tarihine kadar Müessesemiz veya İstanbul Şubemizdeki Alım Teklif Kutusuna atılması lâzımdır. Müessesemiz, malı alıp almamakta veya dildiğinden dılediği miktarda alrr^akta serbesttir. NAZİME NADİ Yazı işlerini fıılcn idare eden Mesul Müdür ANKARA BÜROSU : Atatürk Bulvarı Yener Ap.Yenlşehir Telefon: 12 95 44, 12 09 20, 12 O 66, 17 57 35 M • DOGU İLLERİ BÜROSÜ : Inönü Caddesı tşmen Eaıı Diyarbakır Telefon: 1061 GÜNET İ L L t R İ MERKEZ BüKOSU : Küçüksaat Meydanı Edirne Hanı \dana Telefon: 4550 * Gazetemize gönderilen yazılar ko!UİS ılpun, konulmasm iade edilmez. .lâınlardan mesuliyet kabul olunmaz. Abnne ve llân ışleri için, zarfın =tüne «Abnne» veva «îlan Servisı» kaydının konması lâzımdır. BU GAZETİL BAS1N AHLAK YAS* = INA UYMAYI TAAHHÜT ETMIŞTtR. KAYHAN SAĞLAMER * SÜMERBANK ALIM VE SATIM MÜESSESESİ (Basm 1704513796) Bütün Baylar için Jileti sayısız bilejen makine yedek paıçaları ile beraber yalnız 6 lira. Ödemeli gondeıiür. Aksrrav Cad. 36 C. Ist. " ^ 2 0 I I I I I I B i r i I I I I I i r i l I T I l I I T I I I I I I I l T I I I I I I I I I I I I I I I I I I I l l I I I I I l I l l l l I I I J I I I I I I I I J I I I I I I I I I l l I I I I I I I I I l t l l l l f l I M I l I l l I I I l l l l I l f l l I l l l I I I l l l l l I l l l l l l J I l l I I I I I l l l l l l l l l J I I I I I I I I l l l I l l I I I I I I I I l l t l T I I l l l l l l I I I I I I I I l l l I I I I I l l İ ^^>^