Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İKÎ Sehir enısıhnın ıtlası CÜMHURlYET 3 Mayıs 1961 ııııEiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiıııı I TARİHl BAHİSLER | Pek çoğumuz, aldatıcı bır ınan ğunun, frengıden daha beter bıı 1 Ma>ıs Bayramı i(,jn Sovvetlerin Moskovada japtıkları bü eın verdiğı gaflete burunerek, zuh âfet olduğu fıkrındedır. yük hazırhkları anlatan bir Fragız gazetesi, Kınl Meydanın revî hastalıklarm, antıbıyotıklerın bir jelin gibi süslendifini söyledlkten sonra b u sene bu bavra. Zuhrevî hastahklann yayılma3i Turkıye, eskı eTopkapı SarayıYazan tesmyle, âdeta eskı zamanm bu antıbıvotıklere karsı duyulan yermın Gagarin hikâ.vesinden dolavı daha da parlak geçeceğini serler bakı.Tiından na yenı ılâveler yuk taunları olan çıçek veya dıf siz itimaddan ve bilhassa hilkın gözlerlne llâve edivor, arkasından madalyamn ters tarafını g8sdunyanın en zenvapılması doğru o terı gıbı, tehhkesız hale geldığını bu meseleje karşı olan kajıtsızhteriyor. ğın memleketlelaraaz. Şehırden samyorduk. Aldanıyormuîuz. Zuh1 g ı n d a n j i e n gelniektedır Penı,ılı«Moskovahlar, bavram munasebetıvle, alıs veris için mağa. nnden bırıdır. Asokulup getırılen revı hastahklar dırılmıstır ve bu . n l n k e s f l b l r t e k d e f a l zalara kosnyorlar divor. Hükümtt. bövle günlerde, mutad olarak. sırlarca, muhtehf bır çesmeyi, sahastahklann artışı butun dunya ' mekle hastahğı çabucak ıvı edelüks yivecekleri, çok evvelden pıvasava driker. Tâze yemigler, tstanbul Gumruklerı Baş Mümedenıyetlere beşıklık eden Ana1 tezyınatı, padısahların, arkasında ray bahçesıne monte etmek, Çırasağlık uzmanlarını endışeve duşur c e k u m l d l n l doğurmustu Bu kanaportakallar, muzlar, sebzeler, tâze etler filin. mektedır. Eğer sıddeth tedbırler at bir ıvimserlık havaM vAıttı dürlüğu, gumruklerdekı satıslara dolu, hâlâ bu medeniyetlerın ya l oturdukları barok kafes ve par ğan sarayından getirilen bir havuBu sefer. ev kadınları, bosu bo<una dükkân dükkân dolasıalınmazsa bu âfetler eskısınden da Hattâ. zuhrevî hastalıklann PPII bir «üıe ara vermıstır. dıgârı eserlerle doludur. ^ maklık kaldırılmış, mır.yatur ve zu gobeği ıle burada, yenl bir hayorlar. Satıslara 8 mayıs pazartpsi günün ha beter hale gelecektır. Bu durum, Turknede eskı eser gravurlerın de jardımı ıle burası, vuz ınşasını ıstemek saraym bunsılın sayesmde kokü kazm?cağı Sut, onbeş gunden beri zat e n yoktur. Terejağ hiç bir dük. den ıtıbaren tekrar baslanacak konusuna ozel bır onem verılme XVI ınCi asırdakı halıne sokulmak yesıne ve tarıhıne saygısızlıktır. Acıklı dururn şudur: Zuhrevi mujdesı verıhjordu kftnda bulunmuyor. Et, yok glbl bir sey. Czun zamandan beri tır. Bu sure zarfında gumruk ıda sını gerektırmektedır. Bu eserle ıstenmıştır. Hattâ, buraya yenı ağaçlar dikilhastalıklara karsı bır numarah sıBılgınler, ha'talığa kar<=ı koruvupiyasadan çekilen havyarın ise ııamı nişanı yok. lâh olan Penisıhn, te^ırım kavbe cu hakikî bır 'lâç hulmak volunrta TPSİ satısa çıkarılacak olan eşya rın cıddi ve sabırh bır çalışma ıle Padısahların, Kubbealtı toplan mek de abestır Dükkân Snlerindeki kuyruklar, her zamankinden daha uzun.» vı tesbı f edecektır tescıl edılmesı, bu çahşmalartn tılarını dinlediklerı yere. klâsık İkinci havludaki bır namazgâhın dıyor 1943 te 100.000 unıte bır bel, k l tecrube'enm duıiurup gozlerıcanlanmasını ve hepsınden evvel, | b l r p a r j l a k ı l k k o n r a u s , b ı r g r a . yanında, atılmış, uzeri kıtabeh ısoguklugunu gıdermeğe kâfı gelı j n l b a s k a u f u k ı a r a çevırdıler Mü Her madalyamn ters tarafı vardır. Ve bu ters tarafta da, yordu. Bugun normal olarak ıhti1 ehassıslar. /uhrevî ha«talıkları restorator mımarlar yetıştınlmesı v u r d e görüldüğu için, duvara, kincı bır namazgâh taşı gormüşekseriva, dısı seni \akar, içi beni takar vecizesı yazılıdır. gıbı ıhtıyaçlarla karşı karşıya bu haremden sokulen XVI ıncı asır tüm. Bunu, benden ev\elkılere »or yaç gorulen doz. bır mılyon uni1 f e , h l s v e tedavi ısinı pra'ısven heAksi eibi, bu vecize okunaklidır da! lunaıaktayız Anadoluda, bazı es çınılen yapıştırılm ^, tedır. Ama bir çok doktorlar, ıkl ; kımlere biraktıUr BelsoğuklujunKubbealtı tduğum vakıt, «şımdıkı taşı, GalaMeıkez Bankasının son bülteni kı eserlerın pek bılgısız bır şekılmılyondan fazlasım bıle zerkedı dan mutevellıt korluk vakalarınnın dışındakı parmaklıklar soku ' a Mevlevıhanesınde gormuştüm, tnsanları. butün çajretlere raçmen gokteki havattan zijayorlar. Buna rağmen meselâ Japon dan artık korku'ma/ olan Hr çok ne eore tenavulriekı para mıktarı de restore edılmekte olduğu rıva lup atılmıstır Butun bu çalışma d a h a £ u z e l olduğu ıçın getırtıp bude henüz jerdekı ilçilendirdigı için, 1 Mayıs B»yramında, aç 4S"0 ÎS5.557 liradır. yetlerı duyulmaktadır. tstanbulda ya'da, belsoğukluğu vakalarının mernîpketlerd** ha^tahane'ef, veni raja kovdum Yerde duran tas, midelerin »nklerden alacakiarı hava ile çidalanmaları ne dere. Bu hesaba sore emısyonda bir da, bu ışlerı, salâhıyet sahıbi el lara rağmen, hıç şuphe yok kı, namazgâhın eskı tasıdır» demışleryuzde otuzu, yuksek dozda Penısı doğan çocukların eozlerme nitrat ceye kadar mümkün olur, bilinmez, lıne bıle karşı koymaktadır. Ingıl darıan damlatTiak usulünden vsz hafta evvelıue nazaran 83 miljon lere teslim etmek mu^kulâtına her Kubbealtı, jine de XVI ıncı asır dı. Madalvanın ters tarafmda refahın admı okuyarak görülddkı eşklıne sokulamamıştır 1 » lir» eksilme vardır. tere'de ise bu ilâcın tesırsız kaldı geçtiler. an rastlanmaktadır. Bütün sahalaTarihl bir yerde eskıyı bozarak, mcmis kalkınmata âmin dive di\e, barajlann temel atma tö. çınden çıkarılan barok tezyınat, kendı zevkımıze gore guzelhkler ğı vakalar, gitgide artmaktadır rımızda olduğu gıbı mimari sahaBir aile tarafından Fransa'da, zuhrevî hastalıklarla renlerini seyrettijimiz nurlu ıMikbal arafelerinden bizde kalan Gerçı zuhrevi hastalıklara karsı mucadele isî surekli bir şekılde de da da buyük bir geçımsızhk, bır bmanın muhdes huvıjetını de ıhdas etmeğe hakkımız \oktur. Esdövüldüler intihalarla bu hali çok ivi bilirız. Çunku, binanın kı namazgâh taşı, bır saray mendaha başka antibiyotikler de kulla vam etmektedir Birleşik Amerıkabirını çekememezlik kendını be ğıştırememı^tır Sarıyr'dekı Sifa suvuna eğlenMadalyamn bu ters tarafı bana rahmetll Çallı Ibrahim'in bır nılmakta ıse de hiçbirı Penısılin j da. bir verde zuhrevi has'alık go mek uzere gıden dort kı«ı, o semtte ğenmışlık hastahğı hukum surup kapılan, pencerelerı bu uslupta subu tarafından vaptırıltnış, o taesprlslnj hatırlattı. kadar tesırh değıldir Kaldı kı bun rulur gortılmez. bu ısin mutehas oturan bır aile tarafndan dovul durmaktadır Eğer, Mımar Sınan dır. Esasen, barok ve ampır kıta şın onunde bir çok, saray ağası el Çallı bir gttn atölyesinde resim yapıyordu. Yanında arkalar, ancak Penısılının tesırsız kal sıs memurları, hastahğın bulaşmış mustıır. gıbi bir ustad, asrmızda ş belerı ıle ıç tezvınatının bugunkü bağlayıp namaz kılmıştır Bana andasları da vardı Mükellef bir sofra kurmuslardı. Sofrada bir dığı hallerde kullanılmaktadır. olması muhtemel yüzlerce kişivi ol«aydı. muhakkak, yıne ba/« şeklı de tezad halındedır Zannı cak bu eskı taş geçen asırlan haSu me^ele'inden çıkan munaka^a kus sütü eksikti. Fındıklı Saravmm önünden kayıgı ile geçen bir Tedavi vasıtaları azaldıkça, züh muavene etmeğe ve hepsini tedavi sırasında «emt sakınlerinden Hu meslekdaşları tarafından ımha e mızca, kıymetli bir bulus olan >al ettuebılır balıkçıdan, veresiye olmak fartivlr, bir de iri istakoz almış. revî hastahklar yayılmaktadır. ye çahşmaktadır Sağhk «ervisle seyin Uzun, Yunus Uzun ve Fa?ı dıhp gıderdı Bız senelerce, ken XVI ıncı asır tezyınatı ve Kubbetstanbulun son ımarında, eskı elardı. O da butün azamrtiyle sofrada ver almıstı. altının o vakıtkı şekh hakkında e lerlere karşı, yenı bır anlayı^ın Fransız Millî Sağhk Koruma Ens rinin vaptıkları bu anketler, işi let Uzun ellerın geçırdiklerı dı çahştığımız ^ahada bu mimari O sırada. mecliste hazır bu lunanlardan birinin esl, kocasıtıtusunun verdıği bilgilere gore, tahkık etmekteki mehareti u «opa ve çakıîarla eYusuf Hıkmet, geçımsızhğe şahıt olup durduk saslı bır eser japmak ve son duru hakını olduğunu gormuştuk. tstannı merak edip sormaya gelmisti. Buvur ettiler. Hatun, bu vur Paris bolgesındeki frengi vakaları «ullerı ve nrarlı tâkıpleri «avesin Umıt Konın. Z»kı Alasva ve Me Bazı mımarlarımızın, eskı eserler trııı bozmamak en ı^abetlı bır hal bulda eskı eser, yalnız bujuk capatlasın çal ovnasın çalışma tarzına pek akıl erdiremedl&i dort sene içınde hemen hemen iki dedir ki, zührevt haitahklar nisbe tın Yurdakul ismindeki gençlerın karşısında kendılerınden beklenen olurdu. Çunku. bu barok tezyınat mıler sayılmış, onların rastorasyoiçin, bu mecllsin çalışmaktan ziyade rakı içmek bahaneslyle misline çıkmıştır. Lyon bolgesınde ti simdikinden dahi farlava >ük t ?erıne yurumuslerdır Dort genç hassasıvetı gosteremedıklerı ve e? lı Kubbealtın n bır havatı vardı nunda da hatalar vapılmıştı. E«kı kuruldufuna anlamıstı. tesbıt edilen frengi vakalarının ar «"Imemektedir. de muhtelif yerlemden varalan kı eserler mefhumunu, beklenılen O tezyınat altında bir çok ınsan ! Istanbul evlerı, yalılar, çeşmeler, tısı 1958 ve 1939 senelerinde yuzEtrafına bakındı Bir yanda rakılar, mezeler, eğlence Ve Misal olarnk 52.000 r.üfuslu bir mış, sanıklar vakalanarak hakla şekılde kavramadıkları musahede vaşamış bir çok toplantı yapılmı*. turbeler, mezarlar, eskı eserler ade sekiz yüz altmış sekız nisbetinçengü çegane. lenmız arasındadır Amerikan sehrinde gbrulen vaka rındn k^vmturmı açılmıştır barok parmaklığm arkasında muh ra* nda savılmamış, yol açmak, \ol dedır. Fransanın butünunde bu iki r öte tarafta paletler, fırçalar, boyalar, harıl harıl çalışma. Son seneierde, eski eserlerın o telıf K e r e s t e DİV3"5B«I hükümdarlar oturmuş ve geçırmek sebeplerı ıle, bır çok sene zarfındaki birinci ve ikinci vı zikredelim Fâhı$e i hulunmıvan lar. ttiraz edecek taraf pek de yok. Ama iğneli bir söz de sarfve zührevt ha^tahk vakası pek »7 tn^aat mevsimi baslamış oldu narılma^ında orta\a bır muhdes Kubbealtı bu son halivle bır çok mezarlıklaumız sokulup atılmış, derecede frengi vakaları yüzde on etmek tâzım. Çallı'ya baktı, arkasında. sıvamaya faacet bile gnrülen bu sehird" bir kadın, Dek ğundan bu gunlerde kereste pı\al sozu atılmıstır Bundan kasıd, es nesrıvata geçmiş, sefaret heyetle Istanbulun tarıhî huvıyetı, kısa beş nispetinde artmıştır. kalmıyacak kadar kollan yırtık pırtık bir gömlek. Hemen atıldı: ufak bir raha'«i7İıb.»îm dnlavı dokbır zamanda değıştırılmiîtı. kı eserlere, ınsa tarihinden sonra Üstelik bir çok vakalar da haber toruna muraoat etmij'ı Doktor, sasınin canlanması beklenmekte vapılmış ılâvelerı kaldırmak bu rıne dahıl bazı kımseler burada tbrahim hev, su gömleginızin haline bakın, bu kadar İs. Alâkam dolayısıyle, benı pek udir kı ıhtısaslarını canlandırmıçlardır alınmadığı için istatistiğe girme hastavı m'iuvene e'tı. kan aldı. raf vapaca&ınıza çalısırken arkanıza glyecek bir ressam gSmlezen bır hâdıseden de bahsedeceAncak in^aat vıne geçen vıllara suretle bır.ayı ılk sapıldığı şeklı (1) mektedir. Çünkü, yakalandıkları hirinci dererede trcnî' tp«tr«i kov ği yaptırın. Şımdı, havatı olan bu dekoru ğım hastahğın mahıyetini bılmiyenler, du Kadının kora^ın* r^ nıuavene ni'petle azdır Pıyasada çıralı çam ne getırmektir Halbuki, bir bınaÇallı, gömlefine baktı, sonra sofraya baktı, aonra da misa. nın da, ınsanlar gıbı bır havatı bozup gravurlerın, minyaturlenn Fındıklı ıca.Tiıınin son cemaat vahut tedaviden korkanlar çoktur. ettıW O da frengili çıktı Ya 450 750 lirava. fırınlı kavın 900 fir hanıma baktı, o kalender edaslyle, genis kahkahasını ko. vardır. Bmalar. muhtelif devırler vardımı ıle buraM yenı bır hava yerine bıtıçık olarak ınşa edilen, Bır kısım hastalar da, doktor ta pılan gizli «;nru<;»>ır>m neticesınde lirava verılmektedir. gorurler ve vapacakları hızmetleKoca Yusuf Paşanın barok bır se yuverdi: rafından tavsiye edilmeden nntibi erkeSin, vedi baska kad'nln tema< S e v v a r ln«»ilc l â h o r a t n v a r ı Hanımefendi, biz yırtık gBmlek giyeris ama, Istakos ye. re gore baîi devirlerde venı ılâ vermek. burayı cansız ve hatıra bılı vardı. Devrının, hakıkaten pek \otik tedavisine kalkısmakta, boy «•ttiği anlasılrtı Tahkıknt eenisleTürkiye Şofo'rler ve Otobuslerı velerle ıç şekillerını defiıştirırler sız bır hale getır.nektır riz! guzel bır eserı olan bu sebılı, lece sıhhl durumlannı daha teh • tildi, 112 erkek vc k a d i ismi ortaRestorasyon ışlerımız, he*nen da muhdestır, dıye oradan soktuler. Federa'vonu Almanyadan husu^î Bır ba>;ka devimle, içinde bultınYırtık gömlekli kolnnu nzatmış, sofrada pınltılar saçan, velıkeli hale getirmektedirler. va çıktı Neticede bun'artn kırk ıma bövle yüruvüp gitmıştir. Es Bır zamanlar, Maçka, Harbiye giresiyle alınmış istakozu gösteri yordu. «ekızi frengive vakalanmts oldu surette davet ettigi seyyar lâstık dugumuz devrın ihtuaçlarma ıcap Halihazırda, zührevt hastahklar, Mrattıvarı •" ba'in mensupla larına ujarlar Daha onemh^i lon kı hâtıraların ızlerinı dağıtmak bı yerlere goturülmesı de dusü'• Hamdl VAROGLl! bulaşıcı hastahklann, veremden ğu goruldu vp hastabk hu sntemli rına gezdirilmiştır. radan vapılmış ılâvelerin de bir ve bınalara pırıl pırıl bır hal ver nulmuş sonradan, Kabataştakı yearaştırma neticesinde nnlendi Fasonra en basta gelenleri arssındamek, zannımızca pek abestir. Mut nı istınad duvarının ustune monte Sevyar lâboratuvar üç buçuk av tarihleri olma^ı kevfıvetidır. kat bu ha>îtaUrdan bir 'arp'i. bır dır. faklar karşısındakı ahşap ahcı evtek ismi unutabıhr. haftâ belkı bi muddetle memleketımırm vol ve Klâsık bır yapna barok bir ilâ lennın jıkılması ve yerine klâsık etmeğe basladılar. Buna acaba kım Paris Tıb Fakültesl doktorların le bile «klıvabillrdi iklım sartlarını tetkikle Turkive ve ne hakla karar vermıstı' Koca \e yapıldığı için, barok ılâve\ı orrian Robert Degas, geçenlerde yaziçin en elverışli lâstık cınsinı tes tadan kaldırmak, iki yüz sene ev cepheli yeni bir bina uvdurulması Yusuf Paşa Fındıklıda oturmuştur. dığı bir raporda nu hususta riı • da buranın havasını dağıtıp gotur Namazlarını Fındıklı camiınde kılbıt edecektir. velki mımarî anlayışm ızlerını sılvor ki: «Yaygın bir kanaate gore 3övlelikle otomobilci esnafın bu mek ve iki yuz «eneden beri içın müştur. mış ve oraya bir sebıl \apmak arFransa'da frengi kalmamıştır.Halyüzden gördukleri zararm onune de yaşanmış. uzerınde vazılmş, ha Topkapı sarajını, bıze kaldığı zusunu duymuştur. Yıne o cıvarbuki frengı, oteki zührfvi hasta Azız ve <evgılı varlıgımız muteahhit ge^ılecesı ıımulmaktadır. MUALL ve AYHAN tıral' bir bına\ı butun binadan şekılde muhafaza etmek, butun da, oıuhtehf tesisler inşa etmış ve lıklar gıbi, gerilemek «feyle öuryoksun bırakmak demektir. Naftalin fivst'arı arttı ONUM geçmiş devırlerın ılâvelerinı, b ı r j i j l r ^e vakıfname tanzım eylemışsun. bilâkls halen artmaktadır. Mevsım dolavısiyle naftalin taogullarının dopımunu Bu duşuncemıze bır mısal oımak tarihl yadigâr ve bir devir anla t l r . ölmuş bır ınsanın duşunceleötekl memleketlerde t'e vazivet mtljdelerler. lepleri bir havlı artmıştır. Bılhas uzere, Topkapı Sarayı «Kubbealtı» yışı olarak muhafaza etmek gere rıni. duygular.nı hıçe sayarak \e bundan daha parlak değıldir Dunderi ve vünlü kumaşlann mu binasında yapılan restorasyondan kırdı. Klâsık bır eser, seklini son Fındıklıda olmasını istedıği bır ya Sağhk Teskilâtının geçenleıde Klınıgı 2 M»vıg 1961 nun vakıtsız ve âni olarak eb edıyete ıntikali dolayısiyle onu raki asırlarda değıltirmisse, onla sebılı sokup ba^ka yere goturmek • • hafazau ile ilgılı olarak istihlik bahsetmek istivoruz yaptığı bir toplantıda, on beş rrilebedi ıstırahatgâhına uğurlayan, çelenk gönderen ve bizzat evgems olçude fazlalasmi'îtır. Ancak lete mensup temsilci. raporların İkinci Dunya Harbı yıllarinda, rı muhdes diye kaldırmak ye kımm hakkıdır' lerımıze gelmek, telgraf ve m ektup gondermek suretiyle ve tepnasada bol miktarda bulmak Kubbealtında yapılan arastırma rine, klâsık devnn rblevelerını, da belsogukluğunun korkunç deBu tek vak'a değıldir. Son lenelefonla beyanı tazıyede bulun an, aziz na'şınm Ereğli'den îstanzorlaşmıstır. Bu yüzden evvelce larda, binanın ıç sıvalarında XVI tezyınatını bır arada neşretmek, lerde bir çok eskı eserin yer derecede artmakta oldııgunu belirtbula naklında yollarda karşıla yan ve ağurlıyan ve takip eden T E Ş E K K Ü R miştir. Italya'da bulaşıcı devresin350 kuruşa verilen mallar toptan fnct asır tezyinatına rastlanmış, bu bina böyle imis, fakat sonra ğiitırdığını hayret ve teessurle re>;mi ve gayriresmi muessesel erın kadirşinas mensuplarına ve de frengi hastalığı üç mMi art400 ve perakende 500 kurusa yuk bunvın Haydarpaşa Nümune Hastadan bu hale getirilmis, demek çok gormuştuk. Hattâ, bır fıkra muuzerıne. Kubbealtı'nın dığer saygı değer zevata, dost lanmıza ve akrabalarımıza ve hanesi II ncı Dahılıye Şefı kıy mıştır. Danimarka'da bu «rtış iki selmiştir. •• XVIII incı asırdan kalma barok verinde olurdu harrırimiz de, Sultanahmet çesmemuessesemızın kıymet bihr m emur ve işçilerine ayrı ayn temetlı hoeamız Sayın mislidir. îngiltere'de, frengi çoğaliıni olduğu \erden soküp başka yeTehditle para almak istedi sekkure buyuk ıstırabımız mâ nı bulunduğundan gükranlarımımış görünmemekte ise de, buna KEMAL SARAÇOĞLU re goturelım, şeklinde garıp fıkırBpvoğlunda Mesrutiyet caddesin zın ıblâğına gazetenızın tavass utunu rica ederiz. mukabil belsoğukluğu başka taraf ve jakın alakasını esırgemntn ler ıleri surmustu. Yapanların arde 144 sayılı Agatangelos Papalarda olduğundan daha süratle çoMua\ını Müt Dr Senıha HaAİLESI ı zularını bozmağa, eski eserlerin vıdıs'e aıt bakkal dukkânına gece ğalmıştır. nıma asıstanı Dr Mustafa Beye I yerlennj hod be hod değiştirmeğe saat 20 sıralarında gelen Hamdı hemşireFi Muazzez Hanıma, Belsoğukluğunun tahribatını tesAvdın i<îimli 35 ya^larındaki şahıs, ; hakkıcnız yoktur. Ükul Müdiremin yakın alâkabit etmek çok zordur. Bu hasta10 lira para istemıs, verm»diği taksıjle yattığım müddetçe alakaBu ımar f rtınası arasında, hep lık, artirit yapar, körlük vapar, lannı esırgemeden ıstırahatim dırde öldıireceğini ifade etmistir. Yah>a Kemalin bir sozünü hatırıçın rapor veren S. Kuruluna, kalb hastahklarına, karaciğer ve Bu sırada bakkal dukkânına ahs lamıştım. Kendısı mebus ıken, IsValıdebağı Millt Eğitım Prevan bobrek bozukluklarına yol ?çar, verış için gelenler tarafından sötanbulda kuçuk çapta bazı yıkıntorvumunda hastalanna yakın hattS 61ümü bile intaç edebılir. tulprek vakalanan Hamdi polıse alikasıvle vitmakta kclaylık tılar oluyormuş. «Bır gun AnkaBununla beraber başlıca tahribntı teslim edılmis ve hakkında kovusgdsterpıı muhterem Müdürü Dr raya gıttım, onlara dedım kı, boytenasül uzuvlarmdadır Kadmda tnrma açılmıştır Muzaffer Dılemre'je, kıymetli le çeşme mescıd yıkmakla ebedi belsoğukluğunun ârâzı gizlı kalır teçhısıyle kadınlar kısmının olamazsınız. Suleymanıyeyi yıkın ve muayenede bellı olmıvanılır. scfi Dr Nazıf Beve. müşfık alâkı. sızı ebedıyven ansınlar » MAYIS 3 ZİLKADE 18 Kadın, hastalığını erkeğe Reçırdı kasını esirgemı\en Ç. MUt Turkiyenın bugunku eski eserRemzl Beye, çalıçkan hemsıre«ı ğı halde, kendısınde bulunup buNurhılâl'e, senelerce ideal çaler dâvası, genıs olçüde, restoralunmadığmı anlamıyabihr. Buna lıçmasıvle otorite tesis eden tor mımar yetiştırmek ve eski eser rağmen belsoğukluğu kadmda vuBaşhemşıre Fırde\s Hanıma. Ierin anlamını, önemini, yeni yetiParis'ten îıususî surette getirtilmiş, en cude kok salar ve kısırhja spbep dKiplın ogretmenlerine ajrı şen nesıllere öğretmektir. Turizm olur. Onun için Londra'dakı Sa • ayrı teşekkürlerimi lunınm. V . | 4 56 12 1 1 İ 1 6 0 3 19 07120 5 1 ' 3 00 meşhur terzilerin 1961 yılı yaz modelyalnız edeblyatla olmaz, pnun iınteMarıe hastahanesi hekımlerınZehra Erfn caplarını da yerine getırmelidir. den doktor R Wıleax, belsoğukluE 1 9 4» 5 031 e 5 5 ' 1 2 0 0 ' 1 4 4 1 7 53 Toptan saii} y*ri lerinden mürekkep 16 sayfalık renkll bir II Eski eset anlapışmnz Cüıttrüklerde ^ÇIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIHIIIIIIIMIIIIIIIIIIlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllEllll HEM Madalyamn tersi satıslara ara verildi Haluk Y. Şehsuvaroğlu j Tedavüldekî para TEŞEKKÜR MUSTAFA MURTEZAOĞLU i Iiııııııııııııııııııııııııııııııııııı Kara Sinek Hamam Böceği Karınca ve diğer böcekleri İMHA EDER Bu höfla mecmuası T E Ş E K K Ü R Bızleri vefatıvle derın acı ıçın de bırakan Sumerbank Teknik Ba=ıru=avırı Y uk«ek Muhendı=; Dr. Fcridun Frik V E F AT Kemallye eirafından Hacı Peğlrli Dolmabahçe • İstanbu KÂMİL İBRAHİM SİDAL'ın Gerek hastalığı esnasında ve gerekse cenazesınde buyuk alakalarını esırgemıyen başta Su merbank Umum Müdürü Styın Salahattm Ak>ol ıle butun Sumerbank camıasına, Ipekıs Umum Mudurluğune, Tıftık ve Yapa ğı A. Ş. ne, Pasabahçe Cam ve Sıse FabrıkaM Umum Mudurl uğune, Akbank T A. Ş. Umum Mudurluğune \e cenazede bu lunan veya telgraf ve telefon ıle veja bızzat eve gelerek bu bu yuk acımıza ıştırak eden akraba ve dostlarımıza \e hastahğınd a vakın alâkasıyle bızlen mınnettar bırakan Ord. Prof. Dr. tHSAN ŞUKRÜ AKSEL ve Dr. KEMAL DİRIK'e en derın su kranlarırmzın ıblâğma gazeteni?ın tavassutunu rıca ederi7 Aile adına esı Melıha Sidal uzun zamandanberı muptelâ olduğu hastalıktan kurtulamıvarak 2 rrayıs l^fil salı günü Hakkın rahmetıne kavuşmuştur. Cenazesi 3 maym 1961 çarsamba günü Opmanağa Camıınde kılmacak ogle namazını mütaakıp Karaacahmet aile kabristdnına defnedilecektır. Aıie=ı ve Çocukları Akvü» ALİ RIZA AKYÜZ \ı ııııııııııııııııııı H = E E = z: = = E E E = = E E = E Z E = = = E = E E = = E = = E = = = = = = = = = = = (1) Topkapı sarayına müdür olduktan sonra, hurda demirlerin yığılı bulunduğu yerde, Kubbeal| tının barok parmakhğını da gor' muş ve geçmiş zamanların bir hal tırası ulan bu parmaklığı oradan I kaldırarak, kulede, yerinde muhafaza altına aldırmıştık. Not Geçen haftaki «Bir eserin ikinci cıldi» bajlıklı yazımızda «Fethi Beyın Başvekilliği zamanında Mustafa Kemal'le haylı çetın çarpışmaları olmuştur» şeklindekı cumlede «çetin» kehmesi yanlışhkla «çirkin» şeklinde dizilmiştır. Düzeltır. ozur dılerız. YENİ İTH&L ETTİÖİMİZ MODA ALBUMU Hediye ediyor. Yarın LIEM1 almayı unutmayınız THE AMERIGAN EXPRESS COMPANY Turkiyenin en büyük seyahat sirketlerinden YAMAN KORAY du. (i\ie güzel. öyle ince, övle Saat tamırıne, anasının ıstatlı bır se\dı kı bunlar, davamarladıklafina. öjle yemeğine namadı Ahmet, pa 'mağıyla sorverdiklerinden sonra, elli liradu. \a vakın bir parası kalmıstı «Hemşerim. şu aşağıda ducebinde. Ne zatnandır ayırmış, ran küpeler kaça?» Adam >üziınü buruşturdu. E biriktirtnişti bu parayı, ıırf canının istedifi bir sey alsın, gön lındeki kitapta. kırıcı hafivc, mu lunü çektiği bir yere harcatın hakkak, sevgilisinın göbeğini divc. kurşunla dolduru>or olmalıyMânasız bir is yaptıfını bildı! di|i halde, elinde olmadan sorRahatsız edildiğine iyice canı sıkılmıs. pavlar gibi bir ses du le «Otuza verir mitin?» Adam bu defa hayretle kal «Ne sordun?» dedi. Alacak dırd: kafasını, mısın?» Sonra şö>le bir süzdü karsısındakini. vukarıdan asaKulağına, bir taraftan ıplikle tutturulmus gözlilgünün ardın £•• dan, o mavi saksağan gözlerijAbmedin knalctı pekâlâ da le baktı. düzgündü. Carşda dolaşanların «Sahiden alacak mısın?» en iyilerinden hiriydi. Ne hikmetse, bir türlü aklı «Yok!» dedi. «Güzel de liPsmiyordu, genç adamın bunu hnşuma gitti Onun için soralabileceğini. Ahmet kendini dum, kaça dije.» küçülmüs. küçülmüş. nokta kaAdam «Git ısine!» der eibıdar kalmıs hissetti. Bütün kuv lerden bır e! hareUeti vaptı vetıni toplıvarak basını salladı Sonra gene çözlerini elindekı «Evet!> der eibı. sonu \aklasmış. ıadesi gereken «Sana otuz iki buçuğa okitaba eSerken. lutfedercesine lur.» cevap verdı Üzerine kuvvetle basmıştı. bu «Otuz beş Iıra, ne ola«sana» kelimesinin. ak?.» Küpeleri alrtı Ahmet Hem dr Ahmet, bır an durdu. Dıişun 45 incinen gururuna rağmen, iyice pazarlık etti, otuz liraya almaŞa mmaffak oldu. Cebine soktuğu mınicik paketın sicimiyle, okşar gibi oynıyarak, kumaşçılara, bu defa üst baştan %aklaştı. Küpeleri aldıktan sonra, pişmanlıkla saşkınlık arası bir hal gelmişti Ahmede. Bu his simdi ya\as yavaş, tıp kı kumarda kaybeden bir adamın, ovun sonuna doğru, ccbindekj bütün paranın bitip bu sıkmtıdan kurtulmavı temenni edisıne benzer, tuhat bır «battı balık \an gider» şeklıne dönü\or; davanılmaz bir «her gördüğünu alma arzusu» kâplıyordu içinı Tilki girmış bır kumes kadar gürültülü kalabalıfa; sağında solunda pathyan hayktrışlarla. farkında olmadan yüzünü burusturarak, uzun bojunun, hiraz da dirseklerinin yardımivle daldı. Madem bır kere baslamıstı. soııunadek de\am edecekti! Sabah aklı kalmıştı. o kırmızı uzerine benekli basmavli, mavi üzerine beyaz çizgilide Bu Ise girismis. küpeleri sok mustu cebe bir defa; dt\am edecekti artık . «Vermek istedığıne?, aldıklarını veremıyeceğini bile bile devam edecekti Ne olur? Bir kenara koyar, «aklardı «o g ün e » kadar « o g ü n e » kadar . Omuz hizasının altında, önün de, arkasında, sağında, solunda ses dalgaları halinde o>nasan kalabalığı; gözlerini sabah gördüğü kumaşlara dikmis ağır ağır vararak, sokuldu, \aklasti. önce, uzun müddet karar ver medi Kırmızılı mı, maiili mi, \oksa o kücük çicekli mi? diNihayet, kırmızılıyı biraz âdı, maviliyi de herkesin giyebileceği cinsten buldu. O yeyşille ma\ i karışığı zemin üzerinde, sis gibi, duman îibi helli belirsiz açmış bahar çiçeklerinin, dort köseli minik ışık zerreleri halinde, j e r yer saçılıp dagıldığı kumasta k*rar kıldı. Ipuzun bır kol. kocaman bır el şeklinde. tek a^ajının üzerinde de bne doğru uzanarak hem Kosterdi, hem sordu «Kaça bu hemseri?^ «Metresi 375 kuruş» dedi. sarısın hıyıklı, cin gibi pırıl pırıl gözlerle sırıtan adam. «Geçen seneden kaldı da, bu fiyata veriyoruz. Fabrikaiında 10 lira!.» Ahmet düsünmege basladı. Araba kaç mftre almak lâzımdı, Mervem için? «Ne düşünüvorsun dostum?» dedi satıcı. «Kaç metre alavım. bilje mcm ki » Adam raftan çektığı topun, boşta sallanan ucunu, enine doğru şövle bir saklatıp çekiştırerek «BakN dedi. «90 santım bunun eni. Ne düsünüyorsnn, »1 bes metre, anana da uyar, nişanlına da » Bo>nunu büktü Ahmet. «Peki», dedi. «Kes bakalım bes metre. Ama üç liradan on para fazla vermem.» Pazarlık baıladı. Ahmedin koltuklarının »ltından. neredevse başlarını rıkaracak olan kldınlardan, bir tak dir mırıltm yükıeldi. 325 kurusta, her iki taraf da pes edince, satıcı bir ucu kırık makasıvla, kenara bir çentik atıp, cart diye ayirdı knmaşı. Ahmet de, güzlerini havaya, tepelerinde gerili koca tentenin rüzgârla «yapraklanan» yer lerine dikti, beş kere 325 in ne ettiğini, zihninden heıaplamata girişti, daldı. «Aaa, Ahmet oğlum, ne ya pıyorsun burada? Ne alıyorsnn bakalım?» Birden tam kulağının dibinden yükselen bn ince, cırtlak sesle, sarsılarak, fideta langır dayarak döndü Ahmet. Döndii ve takıldl kaldı. Karşısında, siyah başörtüsünün altından çörünen beyaz saçları, minik, ışıl ısıl gbzlerivI?, kendisine gülümsiyerek bakan. elleri paket dolu zayıf, ufak tefek kadıncağız, Veli Reisin karısı: Zehra hanımdı. İTALYAN HASIKLl OERİLİ KADIN CANTALAKI OELDİ '•• l 9O 10 TL. TÜRK EKSPES HAVAClLlK ve TÜRİZM LTD. ŞİRKETİNİ Türkiye resmî muhabiri tâyin ettiğini ve bürolarının İstanbul, Hilton Oteli girişinde bulunatağını sayın dost ve müştenlerınm bılgisıne memnuniyetle arz eder. HASIR ŞAPKA KEMERUER 40TL. VEKTAr. ISTÎKLAL CAD. n* A T L A S Sinemasında 9 mayıstan itiharen yalnız 15 gün için CUNHURIYET Nüshası 25 Kuruş Turklye Uarlcl Lira Kr. Lira Kr. 75.00 150.00 40 00 80 00 22 00 44 00 Baıan r e Yayan Cumhurı.vet Matbaacıllk v« Gazetecillk Türk Anonlm Şlrketl Cağaloğlu Balkevl Sokak No 3941 Sâblbl Senelik 6 »yhk 3 ayhk SOKAK KIZIİIOIA ( İ R M A LA D O U C E ) MÜZİKAL KOMEDİ Yazan: Müzik Çe\dren AIexandre Margueritte Xisa Breffort Monnot Sere'li Sahneye Koyan: HALDUN DORMEN Her akşam 9.15 ve cuma, cumartesi 6.30 da (Cuma matinesi %50 tenzilâtlıdır.) B'letler bugünden itibaren satışa çjtarılmıştır. FiyaUar: 12 10 8 6 3 liradır. Hârikalar Revüsü NÂZİME NADİ Vazı lslerinl fıllen Idare eden Mesul MUdüı VECDİ KIZILDEMİR Gazetemıze gonaeriltn evrak vt iazılar nesredılsln edllmesın lade edilmez tlAnlarflan mesuliye» kabul pdilmeı COCCINELIE de PAR!S VED4 TEMSİLLKRİ Son beş gece ve pazar mstınede i f Abnne ve llftn ışlerl İçin. tarfır, Ustune «Abone» veya «îlân Servlsü kaydınıo knnması lAzımdır * BU GAZETE BAS1N AHLAK (Arkası \ a r ! ~ YASASINA UYMAY1 TAAHHÜ7 lllllllllllllllllllll^ ETMtSTlR. KORDON BLÖ'de Lütfen yerlerinizi evvelden ayırtınız Tel: 48 M 08 | f t