23 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHKJMYET 5 Nisan 1961 Amerfka TIFIK ÂMERIKALI Yazan: Nüzhet Baba Bi.nedijiauz $ =haberleri Ankara vapnrıı tıırist getiriyor | T AR İ H I ıııiEiııııııiHiıııııııııııııııııııııııııııııııiMiııııııııiiiıuıımııııınııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiıııı HEM NALINA MIHINA Kalyoncular kışlası Haluk Y. Şehsuvaroğlu Müxmin dertler azı olaylar vardır, ilk duyulduğu zaman hayret uyandınr, ilgi çeker. Fakat aynı olay veya benzerl ıık «ık duyulnn ca artık kanıksamr, tabll Imis gibi bir hal altr. Ksynar suya düşüp yanarak ölen, tasasız anaların çocukları; çü rük çimento ile yapıldığı için çöken binalar; elektrik »ebekesinin gazete tefrikası gibi sürüp giden revizyonlan; basılan esrar tekkeleri, yakalanan döviı veya eroin kaçakçıları, ne bileyim ben, bunlara benzer daha bir »ttrfi haber vardır kl gazetelert miı her gün birer ikişer tanesini vere vere bizl bunlann, klmi korkulu, kimi acayip havasma alıstırmıjlardır. Okur geceriz. Haşlanan çocuea acımamızla onn nnatmamız; yakalanan eroin kaçakçısına «oh olsun» dememlıle onn aklımızdan ıllmemiz bir olur. tstanbul'un yüz kızartıcı dertlerinden biri olan ç3p meselesi de bnnlardandır. Türkiyenin, bir asır evvel çıkan en eski gaıete lerine bir göz atmak kaabil olsa, oııların bile zaman zaman bu derdi deşmek zorunda kaldıŞını söriirüz. fstanbnl'un çöpü o kadar tnüzmin bir dert olmustur ki. tstanbullu. bacaklarının de vamlı sııısına artık hiç bir çare bulunamıyacağını anladığı için tevekkülden baska yol tutamıyan bir romatizmalı hasta gibi, bu derdi dneye çekzniştir. tstanbul, dnkkân kapısı önünden ıskak dSnemeeine kadar mahalle arasındaki viranelikten, sahipsiı bof arsaya kadar, rıh tım kenarından limana kadar her köse bncafı çSnlttk olarak kullanılması caiı görülmüs bir zavallı fehirdir. Dlnkfl jaıete lerde çıkan bir haber bu bakımdan pek dikkate defer bir mahi yet taşıvor. Florya ile Küçükcek meee arasındaki sahilde, turist lere mahsus kamp yeri olarak ay rılan şahaya (hem de turistlere mahsus) Küçükçekmece belediyesi (hem de Beledive) çöpleri dökülüyormuş. Üstelik, fosseptikler de taşmış, sokaklara akıyormuş. Haber şöyle bitiyor: «Halkın sağlıgı ile ilgili olan bn konular üzerinde tetkikler yapmak üzere Saiçlık Müdüriüğünden bir ekip bugünlerde Küçükçekmeceye gidip, gerekli tedbirlerin alınması için ilgililere talimat verecektir.» Çöplük ve fosseptik deyinee aklıma Haliç geldi; pislitini düzgün ve rastık altında saklıyan bir yelloz gibi, kırıtkan, vıcık vıcık sularını, hâlâ tarihteki Altın Boynuz, Cetveli Simin gibi yaldızlı adlar altında saklamaktan utanmıyan o murdar su yığını gözümün önünde canlandı. Kimbilir o zavall:nın kaderi de belki böyle başlamıştır. Kimbilir, helki de, pislenmege başladıçı zaman ilk adımlarını, tıpkı şimdiki Büyiikrekmece sahili gibi «Bugünlerde gidilecek», «Bugünlerde talimat verilecek» filân gigbi nyutucu ve uyuşturucu ninnilerle atmıştır Belki de|il, muhakkak. Size bundan tam kırk sene evvelki bir gaıete havadisinden, şuracığa bir iki satır aktaracağım. Sene 1921. Aylardan eylul Tazının baslığı şu: Halicin tathiri. Bir pohpohlu başlık daha var: Bir merkezi sınaat vücuda getirilmesi. Yazıdan aldıgım parça su: tstanbul limanınııı en mıihim bir merkeıi tiraret ve sınaati addedilen Haliein, etrafından gelen sel ve kumlarla dolmakta bulunması şehrimizin hayati ticariyesine külli zararlar tevlit edeceii cihetle. Tioaret Müdüriyeti l'mumiyesi şimdiden bn tehlikenin önüne geçmek için hükümetce ted^hir ittihannı zarnri görmüs.. falan filân. O «şimdiden» kırk sene sonra bngün, Haliç yine o Haliç, biz yine o biı. Kimbilir kırk seneden evvelki yıllarda razeteler buna benzer ne ahım şahım «şimdiden» haberleri verdiler. Küçükçekmece*nin bngünkü halini kırk se n e evvelki bir aynadan seyreder gibiyim. Ben bugün kırk sene evvelki bir yazıyı nasıl Haliç'in hali pflrmelâline örnek diye aldımga, belki kırk sene sonra da benim bn yasımı, Küçükçekmece'nln o günkfi zavallı dnmmn için knllanırlar. Hangi Küçükçekmece'nln? Belki yine ve hilft «Haliç» In! Hamdi VAROGLl Bu suali Amerikalılara sorarsa! naklederler. Mesela Jefferson XVIII nci ısnn Bu kışlanın ölnız belki güç cevap alırsınız. Bel Fransa'dan yemiş ağaçlanndan tuYazan »onunda kalyoncuçülerindeki âhenki de alacağımz cevap sizi tatmin tun da, eski antıka eşyaya kadar larımızın karada gi, kapı üstlerinetmez. Belki de suali soıma beğendiği ve hoşuna gittiği bir kalacakları bir kışdeki köşklerinin nıza saik neyse; sualin cevabı da çok şeyler getirtmiştir. Yine Jeflaları yoktu. Bu se {üzelliğini .ve kenbu saikle değişmek icap eder. Vel ferson, Eisenho\ver veya Truman beple, kalyoncular di devri içinde | hasıl bir sürü mülâhazalarla baş mikyasında olmamakla beraber, ka başka cevap alırsınız. Benim hemen herkesin evinde bir kütüpKasımpaşada ve Galatada bir ta ral, beni dinledikten sonra, biı ki mimari değerini, mimarlarımız bu suali sormama sebep. tarihi si hane vardır. Bir çoklarının evlekım bekâr odalarında yatarlardı müddet düşündü. «Sizin bir kışla daha salâhiyetle belirtirler. Dünmalarla yenileri arasmda bazı rinde tavana kadar raflar binlerîngiliz Swan firmasma 45 günBu odalarda her türlü disiplinden nız varsa bizim Selimiye, Davut yanın hiç bir yerinde, bu güzellik benzerükler müşahede etmekli ce eserle doludur. için kiralanmış olan Ankara yolcu j uz&k yaşarlardı. l pasa vesaire gibi bir çok kışlamız te bir yapı, artık eskidi, diye yığimdir. El değdikçe Jefferson. LinJetferson'un akuma merakı da Eemisi önümüzdçki pazar sabahı Kaptanı Derya Gazi Hasan Paşa vaıdır. Böyle bir yol açmıyalım. kılıp ortadan kaldırılmaz. Buracoln gibi eski simalar hakkında ı ekser AVnerikalılarca düstur ad Îngiliz turistlerini hamilea Iima bu başıbozuk hayatı bir düzene Sonra, hepsi için lâzım gelir (1) da iki yüz senelik denizciliğimizin çıkan eserlerı tetkik ettim. Ve do dedilmiş gibidir. Yeni bir kitap nımıza çelecektir. sokmak ve kalyonculara mahsus dedi. Ben, Kaptan Paşanm kese bir çok hâtıraları yaşamaktadır. ğup büyüdükler yerleri. evleri zi çıktı mı. bunu okumak için bir bir kışla yaptırmak istemiş, fakat sinden yapılmış, devletin masraf Bir zacnanlar, içinde müşekkel yaret ettim ve kanaatler edindim. çoklannda tehalük göze çarpmakher taraftaD kendisini bir Murîaaya, Bandırma ve Ça insanlann mukavemeti çekemiyen etmemişişaret kışla olması farkına kalyoncuların yaşadığı bu kışlada Ayrıca Roosevelt, Truman ve Ei tadır. Fakat Jefferson'un bütün ile karşı tekrar etmek ıstedimse de senelerce de Cumhuriyet devrinin senhower gibi devlet adanüarının Amerikalılara bıraktığı en büyük nakkale pösta vapurlarının laşmıştı. Nihayet bütün güçlükle General, fikrini değiştircnemisti. denizcileri talim görmüs ve bir hayatlarmı da yakından tetkik miras şüphe yok ki istiklâl aşkıri yenerek ve masrafları kendi ke yanaşacakları rıhtım Kasımpaşa, beş yüz senelik de çok deniz subayımızın bu binada fırsatma nail oldum. Bunun hari dır. Denizyolları tşletmesi yeni bir sesinden ödiyerek 1784 yılında. Ka nizciliğimizin bütün tarihini yaşa isimleri ve hâtıraları kalmıştır. cinde ise her gün içinde yaşadısı.npaşada, deniz kenarında bir tan bir semttir. Bu semtte müteAşagı yukarı bir tahminle m«n kararla Kadıköy iskelesi ile Banlyi bir restorasyondan lonra, bu j ğ:m insanlann karakterlerini an leketine hizmet etmis Amerikan ka binası arasındaki 2 numaralı Kalyoncular Kışlası yaptırmıştı. addit askerî tesisler yapılmış, Has binanm deniz müzesi olarak kul < lamagh» çalıştım. Netice: tipik bir büyüklerinin erken kalkarak er rıhtım sahasını Gemlik tipinde Bu kıslanın bir de camii vardır. köy« doğru maçunalar, tezgâhlar lanılması dahi düşünülebilir. TaAmerikalınm mevcudiyetine kail ken yatmak itiyatları halk arasın olan ufak gemilere tahsi* etmiştir. Kıslanın ortasında inşa edilmiş kurulmuş ve buralar.da Akdeniz rih yadigârı eşyalar, silâhlar. bay oldum. En büyüğünden tutun da. da da hemen hemen u.numidir Mudanya, Bandırma v Çanakkale bulunan bu cami fevkanidir. İki hâkamiyetini tesis eden yenilmez raklar böyle tarihî yapılarda dae e n küçüğüne kadar Amerikalınm Halkın kahir ekseriyeti. naeselâ porstaları bundan sonra buraya ya tarafından merdivenlerle çıkılır. Türk donanmaları inşa edilmiştir. ha büyük bir mâna ahr. çoğunda bir eser yaratmak, bir içki ve siçara sibi mükeyvifattan i .ıasacaklardır. Kapısı önünde bir mektebi ve o Fakat ne vazık ki, bilhassa son Bir asırdır binlerce kahraman iş basarmak ve nihayet bu fani addolunan âdetlerden kendilerini nun altında da Başağa hücresi ile senelerde, tarihi binalanmız daii dünyaydan göç ettikten sonra ha ya büsbütün masan tutmuşlar. ya Pazar gü»ü cereyan kesibaıesi çavuşların hücreleri vardır. Ca ma küçümsercniş, onları yıkıp yer yetiştiren Harbiye Mektebini bir yır ile yâdedilmek için derunî hut da zamanla bu itiyarlannı tamiii minaresi bir şerefelidir Bu lerine çimentodan kübik binalar askeri müze yapmak dururken kaz mHhtemel semtler ma ile yere seren zihniyete ne kabir iştiyak gördüm. mamiyle terketmi^lerrlir Evlerine 9 nisan pazar günü saat 9 ile 1 camie. Abdülhamit I. ve Selim yapmak ımar ve medeniyet sayıl dar şaştı isek, Kalyoncular Kışla6 Bence tipik bir Amerikah ola ve çoluk cocuklar.na da tarif edil arasında transformatör merkezle III. bir kaç defa cuma selâmlığma mıştır. Bu düşünce ile Kasımpa sını yıkmak istiyen zihniyete de o sada da bir kaç asırlık geçmişi orak Thomas Jefferson'u ele alamez şekilde düşkündürler Çoğu rinde yapılacak yıllık revizyon se gelmişlerdir. kadar şaşanz. Artık mazimizi kaz biliriz. Amerika istiklâl beyanna yemek hususunda imsak ederier | bebiyle cereyan kesilmesi muhteZamanımıza kadar, deniz kuv lan binalarımız yıkılmış ve yermalamaktan vazgeçsek çok iyı etTipik Amerikalınm calışma tar mel semt v e müesseseler şunlar vetlerimizin emrinde türlü hizmet lerine yeni binalar kurulmuştur. mesinin muharriri Jefferson'un, Vaşhington'a iki saatlik mesafede zı ve saatleri büyük bir benzerlik dır: Cağaloglu Cemal Nadir sokak, lerde kullanılan ve devrinin gü Halbuki, bütün bu yıklan binalar, miş olacağız. Noticello'daki evini ziyaret eden arzet.nektedir. Meselâ tıpkı Jef Ankara. K;;üav caddeleri ve civa zel bir yapısı olan bu eski kışla, Türk denizciliginin geçmişini söyle (1) Bazı kara generalleri deniz lerce müttefLkan kabul edildiğine ferson gibi. Truman da erken kal rı. Dünva ve Yedig'in matbaalan, bugün harvp olmuş ve yıkılmağa mekte ve muhtelif devirlerini gös termektedir. mevzuu bahıs oıunca «siz» ve •biz» göre bu ev, bahçeleri, yemiş ajaç karak işe başhyanlar arasındadır. Kazlıçeşme v eivarı. Deri. Kösçle terkedilmiş bir haldedir. bulunduğu seneler fabrikası. Ömer Ergin kâğıt fabridiye konuşmayı itiyad etmişlerdır. ları, havuzları, eşyası ve iç tezyi Cumhurreisi Oysa ki, bu bina mimarî karakKasımpaşa, bu binalarla, Kal(2) Deniz hastahanesi binası, natı ile tipik bir Amerikan evi zarfında Mr. Truman'ı yakından kası. Rakır fabrikası. Pars lâstik teri ile bir devir temsil etmekte, kışlasiyle ve eski bir Kaptanı Derya Küçük Hüseyin dir. Belki bir çok Amerikalı bu görmek için en kolay yol. sabahle fabrikası. Demirhane caddesi. Ta deniz tarihimizin geçmiş günlerine yoncular kadar geniş bir arazi üzerinde 23 yi n saat vedi buçukta Bevaz Sa bakha/ıe Mensucat ve Rekir Uv ışık tutmakta ve büyük bir deniz Kaptan Paşa konağı olan hasta Paşa zamanında Kaptan Paşa koodalı ev inşa edecek kudrette de rayın kams.nı tutmaktan ibaretti Suner kösele fahrikası. Tünel mey cimizin d* hâtırasını yaşatmakta hanesiyle (2) bir tarihti. Biz o ta na|ı olarak inşa edilmiş, Îkinci rihl kazma darbeleriyle yıkıp pe Mahmut zamanında, burada ilk caddesi dır. ğildir. Fakat inş a edebilmek kud Çüniü hasta olduSu ender eünler danı ve Yüksekkaldmm rişan ettik. Şimdi sıra, Gazi Ha Bahriye Mektebimiz açılmıı, Kıretine nail olduğu gün buna ben müstesna kış, yaz Mr. Truman et rivan ile Yeni İstanbul matbaası. sırasında san Paşanm yaptırdığı Kalyon rım Harbinde bina, Müttefiklere zerini yapmakta tereddüt etmiye rafında gizli polis memurlan ol Hevbeliada Deniz Harb Okulu v e îkinci Dünva Harbi ] R a h m e t U A b | d İ D D a y e r b u k l ş U cular Kışlasına gelmiş gibi görü tahsis olunmuş, nihayet, Deniz Has cektir. îstiklâl beyannamesini he dugu halde; mutad gezisine mut Adanm hnzı semtleri ve Gazi Hasan Paşa için bir fık lyor. O da yıkılırsa, bir denizci tahanesi haline egetirilmistir.. Binüz 33 yaşında iken kaleme alan lak surette cıkardı. Vaktiyle Eisenhower'in de i? hu Arnavııtköv bahçesi ra yazmış ve kendi kesesinden bir ler semti olan Kasımpaşa, artık na, son zamanlarda yapılan müteJefferson sabahları şafakla kalkar kışla yaptıran bu denizcinin hâtı bütün hüviyetini kaybetmis ola addit tamirlerle ilk inşa karaktemış. Buna telmihen onun sabahın susunda görüşmek üzere »abah açıldı rıni tamamen kaybetmiş ve ilk rasına hürmeten kışla bahçesine caktır. vani saat sekizde. güzelligine hayran olduğu söyle kahvaltısına, Beledive çocuk bahçeleri kurraa bir heykelinin devirlerden hiç bir kısmın muhakonulmasını isteparti adamlarına randevu verdiji proeramını irokâ.iları nir. Belki de Jefferson elindeki nisbetinde mişti. O vakitki Deniz Müsteşarı, fazasına lüzum görülmemiştir. Bugazetelerde görülmüştür. Bütün vasıta noksanım fazla çalışmakla tahakuk ettirmektedir Dün de Argün mevcut olan kule dahi, ilk şek telâfi ecnelinde idi. Bu evin bu bunlar. Amerikalılarm büyük cnev navutköyde yeıiden tanzim olu bu fıkra münasebetiyle Milli SaKURŞUN MADENI t linden ayrı bir hale getirilmiştir. gün dahi mükemme! denecek hale kilere lâyık gördükleri liderleri nan cocuk bahcesi hizmete açıl vunma Bakanı. rahmetli General Bu kule münasebetiyle bir küçi'k Ali Rıza Artunkal'a benim izahat gelebilmesi için 58 yaşında Cum ni, tipik Amerikahlar arasından ALJNACAK hâtırayı nakletmek istiyorum. İlk mıstır. vermemi istemişti. Ben de, bu fıkJıurreisi seçildiği senelere kadar seçtiklerini göstermektedir. Deniz Kuvvetleri Kumandanımız P. K. 5 KARTAL Iki kisi kaza sonunda öldii ra ile Veküe gidip muharririn diugraşan Jefferson'un kendine bir Oramiral Mehmet Ali Ülgen anleğirri anl»tmıştKn. Vekil Geneccak, bir daiml ikametgâh tesisi Dün iki kişi kaza sonueunda öllatmıştı. Bahriyede iken bir Kapiçin uğraşması. bence tipik bir Amüşlerdir. tan Paşa, yahut Bahriye Nazın V EF A T merikan ksrakteristlgidir. Gerçi Yüksel Atakav isminde 75 yaşlavazifeye başladıgı vakit bu kuleye Bay TJ Bavan Kirkor Çekiç bugtin inşaat çok daha kolaylaşrındaki bir kadın Kadıköyden vabayrak çekilirmiş. Oramiral, Dave evlâtları, Bay ve Bayan Hamıştır ve yüzlerce daireli binalar mat Mehmet Ali Paşanın »on Kappııra binip aît salo.ıa inerken mergop Cprkezyan vp evlâtları beş altı ay eibi kısa bir zamanda (Anvers). Bayan Anayis Çekiç. tan Paşahgı zamanında dünyaya divenl'rdp ayağı kaymış ve diisegöklere doğru yükselivermekteBay Andon Çekiç. c^k s*vgi!i gelmiş. dünyaya geldigi gece barek »îır mrette varalanmıştır. Nüdir. Evinl yahut baba ocağını her anneleri ve büyükanneleri bası rüyasında Deniz Hastahaneıimune hastahanesine kaldınlan Dl'I. B\YW gün biraz daha imar. biraz daha nin kulesine bir bayrak çekildiğini yaşlı kadın beyin kanamasmdan EÜrelleştirmek aşkı, hemen hemen görmüs ve bunu hayırh bir aliölmüstür. ZARLHİ ÇEKİÇ'in bütün Amerikalılarda umum! bir met sayarak, ojluna Mehmet Ali kısa bir haxtalığı mütaakıp wDiSer taraftan Kuruçeşme kömür arzudur. Jefforsun'un çiftlik hayaismini vermiş. Hakikaten, oğlu da fatım derrn tctııeOrle btldirirdeposunda çahşan 35 yasları.ıdaki seneler sonra, Cumhuriyet Bahritın a karsı duydugu Iştiyak ve meler. Cenaze merasim) perşerobe yesinin başına geçmiştir. rakı, bugün eski Cumhurreisl Ei« nisan 19fil günü saat 75 t^ Kadir Callı'nın basna kömür boşaltan vinç carparak aŞır surette Yeşilköy Surp î^tepanos Ermeni senhowerJle de aynı kuvvetle müyaralamışsa da Çallı kaldınldıijı şahede etmekteyiz. O da üç beş ki!İ5r*tnde icra ohmacakrır. î'kvardım hastahanesînde ölmüş© Hayranhkla okuyacağınız bu sayıda Yusuf < [ î^bu îlân rtu«u3i davetiye yeseneden beri hâlâ Gettysburg'da'tür. . .*' rinp kaimdir. ki çiftliğini düzenlemekle, güzelZiya Ortaç'ın iki yazısı: 1 Atma Topçu!.. t 1 Cenaze tşleri Servtal leştirmekle meşguldür. Zcnginler Kendisine polis süsü Tereıf N ŞAPCIYAN arasında »ayılmamakla beraber 2 \^mm x ! . . Telefon Gtlndüz: 22 65 84 Nüshası 25 Kuruş bir sahıs yakalandı Vashington'lu gazeteci arkadaşlar Telefon gece: 71 57 17 Galatada Yeni lımir Palas oteTürklye Hartd büe kendilerine büyük. köçük bir NOT: Tren kalkışı Sirkeciden O Aziz Nesin'in kahkahalarla okuyacağınız bir line çelerek kendisine polis süsü Lir» Kr Lira Kr. palaz çiftlik tedarik ederek yazsaat 14.20 de. veren ve bazı kimseleri soran Salan, hattâ kışları tatil günlerini. hikâyesi: İstanbul dan bir kız kaçtı!.. Senclik 75.00 150.00 kir Kavmaz isminde bir sahıs ihşehirdeki evlerinln konforuna fe80.00 « aylılc 40.00 bar üzerine yakalanmıştır. da ederek oralarda gecirmektedir44.00 7200 ^ Necdet Rüştü'nün çok güzel bir manzu J 3 avlık Tecrübeli Plâsye * ler. Yüzlerini yıkıyaeak suyu bi Basuı ve Yayan Mesleki toplantı le bahçedeld Jruyudan çekoıek sumesi: Eski Düğünler! Nimet Arzık'ın «An * Cumhuriyet Mıtbaacılık v« Kefil gö3terebilecek AnadoPedagoji Cemiyetinin 108. mesleGazeteeillk TUrk Anonim Şlrketl retiyle tedarik eden blr çok Ameluda dolaşmak üzere plâsyer kî toplantısının 5 .lîsan çarşamba kara Mektuplan»... i Cağaloflu Hslkevi Snkak No. M41 rikalı dostum vardır. aranıyor. günü saat 15 te Galatasaray LiseSablbi sinin büyük anfisinde «KarşılastırAmerikahlar. dünyanm her ne© Necmi Rıza, Turhan Selçuk, Yalçın Çetin, J NÂZÎME NADİ ANKARA Makarna malı ve tartısmalı halk »Şitimi» resinden olursa olsun güzel bir Yazı tjlertnı ftllen ırtarr «)en Vefs İstanbu! konusunda acık oturum şeklinde şey buldular mı, bunu dojruca Tonguç, Şadi Dinççağ, Biilent Şeren, Cafer t Mrsul Müdüt memleketlerine, hattâ evlerinf ' ^ . . J S ^ S = I . ..; . . . J | tertip edildiŞi haber alınmıştır. İŞTE BİR ŞAHESER: Mühendis Âhnacak Türkiye Petrolleri Anonim Ortakhğının lşyerlerinde çalıştirılmak üzere 30 yaşını geçmemiş olan (8) adet genç Makina Yüksek Mühendisi veya Mühendisi ile (1) adet genç Kimya Yünsek Mühendisi alınacaktır. Askerliğini yapmış olanlar terc'h edilir. tsteklilerin kısa hal tercümelerinl Ankara Yenişehir Inkılâp Sokak No: 6 daki Umum Müdürlük adresine göndermeleri ve. ya bizzat aynı adresteki Personel ve Sosyal Işler Müdürlüjümüze müracaat etmeleri rica olunur. (15881). CUMHURİYET İşçi Sigortaları Kurumu İstanbul Satınalma Müdürlüğünden: 1 İstanbul Hastahanesinin 1961 yılı ihtiyacı olan 400.000 kilo ekmek kapalı zarf usulü ile ihaleye çıkarılacaktır. 2 İhale. 13/4/1961 perşembe günü, saat 15.00 de Müdürlüğümüzün bulunduğu, Beyoğlu, Balıkpazarı, Mallı Han, Kat: 4 deki Satınalma Komisyonunda yapüacaktır. 3 Bu işe ait fenni, ve idarî şartnameler, her gün mesai saatleri dahılinde. Komisyond a görülebilir. 4 Usulüne göre hazırlanacak kapalı zarfın, en g«Ç ihale saatinden bir saat evvel Komisyona verilmesi veya tiyin edilen gün ve saatte, Komisyonda bulunacak Şekilde posta ile iadeli • taahhütlü olarak gönderilmesi lâzımdır. 5 Postada vâki gecikme. kabul edilmez. 6 Kurumumuz Artırma, Eksiltme ve İhale Kanununa tâbi olmadığından ihaleyi yapıp. yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. (15713) Fırın kontrolleri THY. ANONİM ORTAKLIGINDAN 1 Ortaklığınıız ihtiyacı için şartnamesine göre kapalı zarfla teklif alma yolu fle etiket form v j . hastırüacaktır. 2 İlgililer bu işe ait şartnameyi Şişhane Terminal binası yanındaki Levazım Müdürlüğünden temin edebilirler. 3 İhale 7 nisan 1961 cuma günü saat 11 de THY A. O. nın Galata Rıhtrm caddesi kat'2 deki Umum Müdürlük binasında yapılacaktır. 4 Istekliler bu işe ait şartnamede yazılı geçici teminatı ihale tarihinden bir saat öncesine kadar teklif mektup jl ları ile beraber Levazım Müdürlüğüne tevdi etmiş oia |jj caklardrr. 5 Postada vâki gecikmeler kabul edilmez. 6 Ortaklığtmız, artırma eksiltme kanununa tâbi değlldir. 7 Ortaklık ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine ihale etmekte serbesttir. (15211) S"hrimizdeki fırmların kontrolüne ehemmiyetle devam olunmaktadır Beledive Başkanlığı ekipleri son bir hafta içinde 350 fırrnı teftise tâbi tutmuşlardır. Bu kontroller neticesinde uygun vasıfta ekmek ve francala imal etmediklerinden dolayı 48 fınn cezalandırılVnış. 133 fınna ihtar vrilmiş. 169 fırınm faaliyeti de normal göriilmüstür. Zorlu, Mehmet Polat, Zeki Beyner, Burhan J ve dünya karikatürcülerinin biribirinden güzel (40) karikatürü.. YARINKI SAYISI Evinizin Neşesidir! Türkiyeyi Şark Turizmle Geziniz. 15 22 Nisan 8 gün 420 T.L. Antalya Pamukkale EFES Bergama Tophane Tophane çeşmesi karşısj 37 Tel: 44 72 00 Gaıettmıze iondertlpn evrık vt yazılar ne»r«Jil»ln edllmeain tıde edilmez tlftniardan meıuliyct kabu) «dilmn * Abone TS Iltn ışl*rl İçin. zarfır Ustüne «Abone» vey» «flân Senrtsükaydımn knnm») lâzimdır BU GAZETE BASIN YASASINA UYMAY1 TAAHHÜT ETMİŞTİR VECDI K1Z1LDEMİR NİSAN 5 SE\^ r AL 19 V. | 5.37 12.17İ1S.54 18.3Sj20.ll; 3.53 E. 111.00 5.40ı 9.17 12.00] 134 9.16 Kendinden l U n m u ı . çoktan cayacaktı. Etrafma «bakjndı». Bu halini gören, var mı diye. Karaya çekili kayıklar, koyu lölgeler arasından «na, sessiz ve dost gözlerle «seyrediyorlardı>. Sırf yolu biraz daha uzansın diye, hiç de ihtiyacı yokken, kahveden az ötedeki nmumi helâya yollandı. 17 Karanhktı helâ. Lirabaları Kendini yalnız, kinısesiz. laboznlmuş, yanmıyordu. Crperdi. Tekrar başını ynkarı kaldırvallı hissctti. ^oğazma doğru Ahmet, isini bitirip çıkarken. Biraz kendine feldi. dı. Bn defa, bulntlar, deniz, bir şcv yükseldi. içeri girmeye ufraşan birine, Ba.şını kaldınp, yeryüzü yerlerinde sımsıkı çaöyle sert çarptı ki adam geBurası dcğildi. onun «aradıbaktı. Tam tekerlek •lmava kılı da; Marmaranın kayalık rileyip gerileyip, oturaverdi ğiı, «islrdiçi» yer. pek az bir şey istiyen, donnk tepelerine, knzeye doğru deli yere. fakat koeaman metatabın önöngibi döne yuvnrlana koşan, aFırladı kalktı a\aa. Ortaya den. bızla, kenarlan ışık taçak yın tâ kendisiymiş gibi geJdi Ağır bir rakı koknso. sersem şöyîc bir «cyvalah» atıverdi. lı çri bnlntlar seçiyor. aceleyle ona, letti Ahmedi. Dnman gibi sarKoşar adını. kapıya yollandı. birbirini dirsfkleyip iterek, Av Az ilerde bir köpek ıılndu. dı başını. Genıini yaktı. Herkesin aŞzı acıldı. hayreiten. şa östlerine doğru kssaşayorTepelere doğru uzaya uzaya. Tüzü çölçede kalmış olmasıHrrkes «Ne oluyor?» diye birlardı. insanın içini urperterek yol a na rağmen, bnlntlardan ııvrıbirine baktı. lan bu sikâyet dolu ses, orada, lan mehtabın solgun ışiklan, Tavşan Reis. sas kaşının Ekinlik adasının üzerine yaksivri kayalara takılıp kaldı, edaha o koca kafanın saçsız teiislüne daşrn, bembev3Z. çülaşıyordo ay. ridi. pesinde parlamadan, Ahmet, vercin knnadı bir tutam saıı Sert yıldız poyrazın üfleyip Ahmet, nereye gidecefini bilhâlâ yerde, saşkın oturan mdaarkaya itiverirken, çok şey bi götürdiiğö balnt perdelerinin miyormtış gibi. düşündü... duaralıkiarından, açıklardaki kamı tanıdı. livormuş çıbi eülerek ba dalgalara, bir yanıp bir IÖ rakladı. Kahveden çıkarkenki Bomba Aliydi bn. «Sevdnlı vrej» dedi. hızı, cesareti epey azalmıs, vernen. bir ileri bir geri oıanan, Etrnfındikilerin söziiııde. bir Osmanın ve fakat kardeşinin yaldız yaldız, çeniş oynak bir diği anî kararın alevi iyice kımrrak ışıçı yaııdı. babası. Yâni Atunedin amcası. yol halinde aksediyordo ısıksılmış, küçülmüştü. Yerlerinde söyle bir dosrulMarmaranın bir zamanlar en ları duktaıı şoııra. îskernlelerini tlk hakışta çok kolay zannethatırı savılır Kaptanı, şimdi Ta\ş?n Ahmetle cekip vaklaşDrnizin iistüne ters kapantiçi şey, şimdi, heyecandan ade en meşhur s a r h o ş u . tırırkcıı. aynı anda. hep birden mış, kısa saplı, simsivab bir yaklarını dolaştırıvordu. Hemen eğil(> Ahmetasızlarnıı koeaman açarak, up tahta kepçeyi andjran Ekinlik. Son defa usradıkları aksili «Amca dedi. «Amca. ne uznn hir. bu defa tepesine asılan mehği, tam burunda. gölgeler içinoldun? Görmedim birden... Kutabın auz kırpıslariyle koca «Eeee!> çektilerj» Anlat den karşılarına çıkıveren, kunsura bakma.» rıa.ı bir deniz feneri olmustu bakalını, ne hiliyorsan...» dnz pcşindeki avcı Seyfinin. na «Hı?a dedi sarhoş. «Sen misankı. sıl da viizsüz vüzsür sıntıp: III sin Ahmet N'oldu bize yahu?» Ahmet kapıdan çıkınca. yüAhmet. «Varın iş yok:» diye «Oo merhaba vre çocuklar!» Rirden aklı başına jeldi, yük züne. alev alev yanan kulak dü.şündii. «Hava iyiden iyiye diyerek, sördüklerinden mem seltti sesiııi: larına. bir hardak soğuk su z> aldı. Sabaha pek kalacağa beıınun. kısa bacaklarının üzerin «Kör müsün be?... Önüne zemiyor... Böyle eserse, kimse bi çarptı, Nisan gecesinin serin de acele acele uıaklaşısını, nnu baksana...» çıkamaz denize.» tamıvordu bir türlü... havası. Bir eline dayanarak kalkma YAMAN KOK^Y ya davrandı. S a | a »ola, yıkılır gibi yalpaladıktan sonra, nihayet düzeldi ayaklaruun üzerinde. ö n e arkaya, hafif hafif sallanıyor, bir türlü cesaret edemiyordn adım atmaya. Ahmet, amcasının yüzüne, ay ışıfuıds akları büsbütan ka«aman görüneo mânasız gözlerine. burnunnn iki yanmdan aşagı inen çizgilerde eynıyan gölgelere, ıol yanağında sallanan koca et benine, solumak icin yarı aralanmıs, hafifçe titreyen şiş dadskların arkaaında zorlukla parlıyan kırık bir iki dişe, hayretle, merhametle baktı. Gerçekten kırk dört yaşında raıvdı, bu çökmüş adam? Bu muydu, bn bitkin ihtiyar mıydı, meşhar Bomba Ali? Hâlâ Pasalimanı adasının köy lerinde, onun harb seneleri. bağday kaçakçılıgı yapıp, dün yanın paraaını kırdığı leferleri, birer kahramanhk menkıbesi gibi anlatırlardı... Koskeca atmı tonlok bir ta ka'sı vardı, « lamanlar. Bir de karısı, «Bomba» gibi. Zaten «Bomba» ismi, oradan takılıp kalmıştı ona. O koca takayı, karısiyle beraber, valnız başlarına kallanıyorlardı. Hem de ne sartlar içinde .. Kadın, asafıda, makinede şanjmanın basında dururdu. Is kelelere yanaşırken, yukarda. dümcn tutan kocası bağırırdı aşağı. «Basa al karı!» ( Arkası var) radyo tekniğinde bir Başarı! Tam transformatörlü 4 lambalı 3 dalgalı Otomatik tuşlu Gayet şık baka lit mobilya Mükemmel bir ahize radyo Toptansat.Ş: C İ H A N K O M . ORT. Sultanhamam Katırcıoğlu Han Kat 5 fstanbul u 1111111111 J ıı 11111111111:111 ÎI ı ıt ı ıı ıtı 11 ııı IIJ ıı rı ı J if ıı 11 f ıı ırı 1111 ıı ıı 11 u f 11111 • i j 111111111 ıı ıı 111M r 1111 f 11111111111111111111111111 tı 11111 ııııııııııııııııııııııııııı ııııııı^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle