Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ALT1 CUMHURÎYET 23 Nisan 1961 I Atatürk'ün millî mücadeleyi idare ettiği ve inkılâpları hazırladığı ^IIIllllllffllllllllIlllIMlUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIllllIIIIIIIIIIIllllllfllllIfllllllllllllllllIIIIIIlllllllııııııılıiMlllllllllIlIIIIIlIIIIIIflIflIIIIIIIIIIIIItllllIllfllIllIIIIIIIIIIIliriIlfllflIIIirfftttffftntflllllK!^ Serbest Sütun MUSTAFA KEMAL'İN EN SEVDİĞİ ÇİÇEK, EN SEVDİĞİ RENK, EN SEVDİĞt SPOR, EN SEVDİĞ1 YEMEKLER ELÇİLERİNASIL KABUL EDER, NASIL KONUŞUR, NASIL REŞİM ALDIRIRDI? KüLELİ SALONUNDA YERDEKİ AYI POŞTU VE BUNUN KOMİK HİKÂYESİ YENİ KÖŞK NİÇİN YAPTIRILDI? ALMAN MİMARA SÖYLEDİĞ1 SÖZ 27 «rahk cumaıtesi günü Ankara'ya ilk defa gelen Mustafa Kemal'i Kızılca yokuşta 3 bin yaya ve «tlı seymen karşılamıştı. Kars'ılama töreni Mustafa Kemal'i son derece duygulandırmıştı. İlk geceyi Heyeti Temsiliye üyeleri ile hirlikte. Keçiören tepelerinin eteginde bulunan Ziraat Okulunda geçirdi. Burası Heyeti Temsüiyenin karargâhı olarak hazırlanmıştı. tstiklâl Harbi sıramnda da Genel Kurmay Başkanlığı binası olarak kullanıldı. Mustafa Kemal, Ziraat Okulundan aonra bir aüre şimdıki Gar binasının bitişiğindeki küçük binada da oturdu. Fakat sonradan Ankarahlar, Çankaya'd» Bulgar Tevfik Efendinin evini 4500 liraya latın alarak, sehir adına Mustafa Kemal Pasa'ya armağan ettiler. Bu köşk daha e^vel Ka«poğlu Agop'a aitti. Tevfik Bey tarafından satın ıhnmi), yine kendi arıutu ile Belediyeye devredilerek Muitafa Kemal'e armağan edilmisti. Mustafa Kemal, Çankaya Kös künde Millî Mücadelenin, daha lonra da Türk inkıUbımn esaslannı hazırladı. *** Muitafa Kemal P»jt bu ba£ evini bir karargâh haline getirdi. özel Kalem Müdürü Hayati Bey.Başyaveri Salih Bozok ve Muraffer Kılıç Beylerdi. Köşkü korumak üıere bir muhafız birliği kuruldu. Bunun Komutanı Yüzbası Faik Beydi. Bir müddet sonra 300 kişilik bir $üvari birliği daha kuruldu. müfreremn efradı Runıeli çete cilerinden, yaşlı, gün görmüs, atıcı, vurucu insanlardı. . Bunlardan baska bir de, 100 kişilik Giresun ve Trabzon havalisinden gelme bir muhafız birliği daha kuruldu. Bunlar siyah eihige giyerlerdi. Baslarında lâ/. başhğı, beuennde tabanca, omuzlarında filinta taşırlardı. Bütün bu müfrezelerin komutanları ayda 15 lira aylık atırlardı. O yülarda Mustafa Kemal Paşa da 100 lira aylık alırdı. Çankaya Köıkü basit döşenmisti. Muttafa Kemal burada geeeli gundüzlü çalışır, eğlenecek vakit b lUmazdı. E«8Jen ba na imkân da yoktu. Sabahlan kuvvetli kahvaltı eden Mustafa Kemal reçeli çok sever, kuru fasulye ile pilftvı sofrasından eksik etmezdi... Turru *ofr?sı nın bas yerini isgal ederdi. Çok kahva ve ligara ıçerdi. Bahçeye vt çiçcğe merakı fazla idi. Bir Amerikah kadın kendisine hangi çiçeği leviyorıunuz, diye sorduğu laman hiç düsünme CANKAY KOSKU •I Röportajı Yapan: SAİT ARİF TERZİOĞLÜ den: « Karanfili!» diy» cevap vermişti. Işte bunun içindir kı Ata'yı iyi tanıyan elçiler, ölü münden sonra kabrini ziyarete gittıkleri zaman daima kırmızı karanfıl götürmüşlerdir. RenK olarak maviyi, gök mavisini se ven Mustafa Kemal'in hayvanlardan en çok sevdiği köpekti Spor olarak güreşi tercih ederdi. Yorgun gecelerinde dinlen mek içi n kapısmda nöbet tutan muhafız askerleri güreştirir yorgunluğunu giderirdi. O zaman köşkün malta döşeli alt kattaki oCaklı salonuna jilteler serilir, neferler bıırad a birbirleriyle güreşirlerdi. Bir gün yine geç vakit kapıda nöbet tutan neferleri içeri çağıran M Kemal sıra ile hepsinı güre^ tirdi. Bunlardan yağız bir (Meh met) hemen her önüne çıkanın sırtını yere getiriyordu. Kapıdü ıırtı yere gelecek kimse kalmayınca Mustafa Kemal ayağa kal karak (Mehmet) in yanına yaklaştı: « Benimle güreşir mi sin, beni de böyle yener misin'.'> diye sordu. Mehmet, o yanık çehreli yağız delikanh, Anadolu çocuğunun kıvrak zekâsiyle, bir Mustafa Kemal'e bir de etrafmdakilere baktı ve herkesı havretler içinde bırakan su cevabı verdi: € Seninle mi güreşeceğinı Pasam?! Seni mi yenecegim? Bu kolay değil... Sen yedi düvelı yendin!» Bu cevap Mustafa Kemal'ı:ı çok hoşuna gitmişti. Sonradan. bu neferin para ile mükâfatlan dırılmasını emre'ti. Bugun Eski Köşk olarak isim lendirilen ahsap köşk, bütün bıı tstiklâl Savaşımızı ve devrim tarihimizi sinesinde barındırmaktadır. Hâlen, bir müze ola Çankaya'da, Ata'nın ilk dffa oturdıığu köşk, bugün müze halinde ıak saklanan binanın alt katm dir. Bag evine ön plânds jörülen Uule, sonradan Ata tarafından da bir bilârdo masası, bir piyailâve ettirilmiştir. no ve duvarlarınıla Aîa'.ürk ün mezden evvel masanın sağ bamuhtelıf ccphelerde asker elbivarcia karsılıklı olarak iki büşında ayakta ve tam kemerin sesiyle çekilmiş fotoğrafları yer yük yağhboya tablo asıh. Bu altında durur, «ol elini de maalmaktadır. Kapıdan girildikte tablolarda gergef işliyen iki sanın üzerine yumruk seklinde sol tarafa isabet eden içiçe saTürk kızı görülmektedir. Bu koyarak yüksek aesle elçiye londa Atatürk'ün çalışma masalonun hangı köşesine bakarsöyleyeceklerini tekrarlar, prosası, üzerinde GMK hakkedilsanız Atatürk'ü ve onun hâtıravasını yaparmıs... Atatürk, fomiş Sümeni, mürekkep tampolarını bütün canlılığı ile bulatoğraf çektirmezden evvel de nu ve telefonu aynen durmakbilirsiniz. Atatürk, bu salonun böyle birka; defa duruşunu, eltadır.Ata'.'irk, burada ek«eriya Ankara'ya nâzır balkonundan. lerinin şeklini ayariar, cndan elçileri kabul edermiş... Tavan boş zamanlannda uzu n uzun sonra fotoğrafını çe t.jr1.? veya kubbemsi inşa edilmiş buluneski Ankara'yı seyreder, geliresmini yaptınrmış. duğundan sesleri aksettiriyor. şen yeni Ankara ile mukayekuvvetlendiriyor. Hafif bir sesseler yaparmıs. *** le de konuşulsa sesin tonu taÜst katta bir Şark salonu var. Sol tarafta, bir kütüphane vanda akisler bırakıyor. O gün Yer minderleri, silteler, divanvar. Burada, fotokopileri alınleri yaşayanlann anlattığına lar, lalona bir Şark salonunun mış tarihi Kur'anı Kerimler, göre; Atatürk elçilerl kabul ftbütün havasını vermektedir. Du Fransızca. Almanca, Italyanca •• "Hörriyet Meydanı,, nın imarı nıiinasebetiyle.. Yazan: Yeni Hürriyet Meydanında, hürriyet uğrunda, canlarını seve seve veren azız Türk gençliğini, Büyük Atamızın çizdiği yolda yürüdüğünü, evvelâ memleket içindeki gafillere, sonra da bütün cihana göstermesi her Türkün göğsünü gururla, iftiharla kabartmıştır. Gençliğin bu ulvi ve içten gelen kararh hali, memleketimizin istikbaline ıçık tutması bakımmdan fevkalâde mühimdir. Hürriyet uğrunda bu asil duygu neticeleriyle birlikte hepimizin gözlerini yaşartmıştır. Sırası gelmişken arzedeyim: Hukuk bilgisi konusunda, konferans verroek üzere Amerikanın Kolumbia Universitesinden tstanbul Universitesine gelen ve 28 nisan olaylarını Üniversitedeki odası penceresinden seyreden Acnerikah Profesörün, Dünyada bir çok Üniversitelerde ders verdiğini ve bu vesileyle de bir çok gençlik tanıdığını ifade ettikten sonra: (lik günlerdeki müşahedelerim hiç te lehinizde değildi. Fakat 23 Nisan Üniversite hâdiselerini gördükten sonra, Türk gençliğinden, Türk milletinden ve nihayet memleketinizden ayrılırken çapkamı çıkararak hepinizi selâmhyorum. Hürriyet için ölüme bu derece per vaşız atılan münevver bir gençlik görmedim. Bu gençlerinizle her zaman ve her yerde iftihar edebilirsiniz. Bu olayları hayatım boyunca unutamıyacağım.) diyerek ayrıldığını bir arkadaşım anlatmıştı. *** Türk Silâhlı Kuvvetlerinin 2 8 Nisan 1960 tarihinden sonraki tamamlayıcı müdahalesi akıbeti meçhul ve karanlık içinde bulunan memleketimizi birden nura garkedivermiştir. Gençliğin Hürriyet uğrunda dövüştüğü ve kanını akıttığı toprakları Hürriyet Meydanı namiyle isimlendirip, mânalandıroiayı ve ebedileştirmeyi tensip edenlerin bu fikirlerini sükranla karşılamaktayız. Burada yapılacak meydan ve tesislerin bir an evvel tanzim edilerek ortaya konmaıını basta Sayın Devlet Reisi olmak üzere, Üniversite erkânı, Vali Paşamız, Mimar, Mühendisler ve nihayet bütün Türk Milleti istemektedir. Buna hiç birimizin süphesl yoktur. Bunu böylece belirttikten sonra meydanın tanzimi işinde hassasiyetle hareket edilmesi ve ortaya konulacak eserin bir çok seneler sonra gelecek nesillerimizin, göğüslerini gururla, iftiharla kabartacak bir sanat anla3'işında olması lâzin geldiği konusunda israrla durmak isteriz. Fikrimize göre mahdut bir zümrenin anlayısına uygun olarak ortaya konan projeyi hemen tatbik edivermekle büyük hatalara düşeceğiz. Meyda n hakkındaki tenkitlerimfzi Cumhuriyet gazetesinin 14/2/1961 tarihli nüshasında neşredilen yazımızla yapmıştık. Bugünkü yazımızda 7/3/1961 tarihli Salı günü Belediye Konferans salonunda bu mevzu üzerinde yapılan top lantıdaki havadan ve cereyandan bahsedeceğiz. Bu toplantıda üç ana fikirle karşılaşmış bulunuyoruz. I Dünya üzerindeki bütün sehirlerin bir nâzım plânı oldufiu halde Istanbulu.nuzun yoktur. Binaenaleyh her şeyden evvel nâzım plânın hazırlanması, II Hürriyet Meydanının taniçin yapılmıs bulunan proje yetersizdir. Projede tezatlara düîülmüştür. Bütün bunlar problem halindedir. Bunun için daha iyi ve işe yarar bir projenin elde edılebilmesi için müsabakaya arzının doğru olacağı, III Meydan pro.iesini hazırliyanlarla, bazı kimseler projlenin hemen tatbik edilmesini btemektedirler. I Nszım plftn y»pılmapı: Imar ve inşaat konusunda, yipı lacak işlerin bir nazıan plâna i«tinat etmesi bugünkü tekniğin koy mus olduğu bir kaidedir. Buna hiç bir kimse itiraz edemez. Şehrimizin, bugüne kadar umumt bir nâzım plânı yapılmsmıs olma«ı Ha cidden üzülecek bir olaydır. Bu raevzudaki vaki çalı?m»ları h lsndırmak T« nihayet bu konud»ki mes'ul şıhiilann belirü bir rihte biteeeğin» dair litsnbtıllulgra «8* veraıeleri aayanı temenni dır. Elde mevcut olduSu ifade edılen mevzii plânîsr dâvalsrı, h«ılle kifayetli olmadıkiarindan matlup ENVER ABIRAL IU, havagazı, telefon, kanalizasyon şebekelerinin nerelere gıdeceği ve bu değişikliğin tstanbullulara kaça mal edileceği hakkında bir projenin yapılmamıs olcnas.. e) Meydandan Süleymaniye camiine bir antre hakkının tanırvııamış olması f) Projede, meydan meylinin üç ayrı platformla kaybedilmesi dıişıınu!mÜ5tür. Bunlar arasmda sctlerle, merdivenler yer almiîtır. Bu platformlar üzerine, oıodern dükkânlar, betonarme teraslar. sakin, canlı köşeler, ağaçlı, havuzlu, büyüklü küçüklü avlu ve bahçelfrin oturtulduğu müşahede edilmektedir. Bugünkü meydanı gözümüzün önüne getirelim. Sayd.ğımız muhtelif cinsteki bu tesı«lere ayrı ayrı yerler verildiği takdirde, meydanı n meydanlıktan cıkarak Beyazıt Külliyesinin ortasında bir minyatürler serisinin yer aldığını göreceğiz. Gönüllerimizın arzuladığı mânada, ve millî cünlerinıizde toplantılara mahsus bir meydan yerinin kalmaması, g) Projenin bir müsabakaya çıkarılmaması da kanaatimizce dogru değildir. Hürriyet Meydanı gibı Türk tarihinde müstesna bir mevkii olan bir mahallin projesinın şprefini müsabakasız bir kimseye Ark«sı S». 7, Sü. 3 te askerl kitaplar bulunuyor. Kuleli kısımda (Buraıı aonradan .lâve edilmiştir. Çankaya'da buna benzer bir bina daha varriır.' Bunda uzun zaman Fevzı Çakmak oturmuştur.) yerde uzun, büyük, beyaz bir Rus ayısının postu serili. Yine söylen diğine göre, bu postu Rus elçilerinden Arolof hediye etmis Bu postun Ata'yı güldüren hos bir azizliği de var. Bir gün. hâlen Demir Perde gerisinde bulunan devletlerin birınin elçisi Ata'ya, guya sert bir nota getirmiş. Elçi, masanın başında oturan Ata'y* yaklaşmış. Fakat Ata, kimin ve ne için geleceğini evvelden iyi bildiği için ilgi göstermemektedir. Elçi masanın başında ve çok yakımnda ayak ta durduğu halde Ata, «essiz ve sakit durmaktadır. Bir müddet sonra bırden basını kaldırmıs. O gök mavisı gözleriyle elçiye derin derin bakmış. Bu bakısta, her şey ummanlaşmaktadır. Elindeki kâğıdı masaya elleri tit reyerek bırakan elçi geri çekilirken birden ayağı ayının yerde duran kocaman kafasına takılmış ve adam sırtüstü yere yuvarlanmış. Durum cidden gülünecek gibidir. Nitckim Ata da gülmektedir. Elçi, kafası postun üzerinde, uzanmış yatmaktadır. Sofracılar koşarak elçiyi ıstirahat salonuna götürürler Yine rivayet edildiğine göre, elçisinin düştüğü gülünç durumu duyan hükümeti derhal adamcağızı geri çağırmış... Ata'nın yatak odasının duvar larında annesi Zübeyde Hanımın biri çarşafh, biri beyaz başörtülü olrrrak üzere iki fotoğrafı asılı. Yatak odası yıllarca evvelki hali ile muhafaza edilmektedir. Yalnız yatağm başucundaki Rusların hediyesi baha biçilmez değerdeki Goblen halı Pembe Köşke nakledilmiştir. Yatak odasından Pembe Ka pıtone işlemeli bir kapıdan eömme banyoya geçilmektedir. En alt katta, mutfakta Ata'nın kullandığı sofra takımları ve ıçki kadehleri bulunuyor. *** Yıllarca sonra... Atatürk, artık kâfi gelmiyen köşkün yerine bir yenisinin yapılması için bir Alman mimarı olan Holsmaister'i davet etmis ve simdiki Pembe Köşkün yapılmasını em retmis. Fakat, bu sırada, köşkün haricî görünüşünün gayet sade olmasını da emretmekten kendisini alamamıştır. Mimar bir müddet sonra, pro jelerini hazırlayıp geldiği zaman Ata, mimara: • Ben sanatkârlara lnanırım. Görmeğe hacet yok!» demiştir. bir nâzım plân elde edilinceye kadar herhangi bir imar faaliyetinden kat'iyyen kaçınılması lâzım dır. Şimdiye kadar plânsız yapılan imar faaliyetlerinden büyük zararlar görmüş bulunuyoruz. Evvelden bütün detaylarıyla plânı hazırlanmıs olan inşaat veya imar faaliyetine geçilmesi zararlı neticeler tevlit pder. Bu hususta Taksim cneydanındakı mütemadiycn yıkılıp yapılmakta ola n Opera binasmı cösterebiliriz. însaat hem uzun sürmekte hem de bedelinin çok üstünde mal olmaktadır. II Tapılan projenin yetersizligi. Hürriyet Meydanı projesi yapılırken çeşitli tezatlara düşülmüştür. Şöyle ki: a) Dört yüz küsur senelik Beyazıt camii ve külliyesi harimine. bugünkü mi.nari anlayışın malzecneleriyle birlikte iokulmak istemesi, b) Bütün dünya şehirlerindeki meydan, park, lunapark ve mesire yerlerinin kenriilerine mahsus birer hüviyeti vardır. Yeni Hürriyet Meydanı projesinde bu hususa hiç riayet edilmemiş olması, c) Projede Veznecilerden, Bakırcılara müntehi ola n yolun, eski eserlerle muhat bulunan bir meydanın altından geçirilmesi, d) Meydanın imannda, elektrik. tthal malı KINAKINALI VERMUT VERN1UÎ İŞTAHAÇICI, BESLEYİCİ NEFİS BİR APERİTİFTİR BETON DEMİRİ alınır Tclefon: 22 63 64 Taceddin Büyükbaykal Hastahane, Laboratuvar. âlet ve malzemeleri röntgen filim eczası, tıbbi alçı, vete. riner Ziraat mücadele ilâçları tenzilâtlı satılır. Posta Kutusu 524 Istanbul Beyaz güvercinler gibi. Bembeyaz ellere sahip olmayı muhakkak ki aıv.u ediyorsunui Bu hiç te zor ve imkânsız bic. şey değüdir. İlk işiniz : Lavobonuzda Kıoakinalı Vermut Fettu'yü diğer Fettu nev'ilerinden ayırmak için etikete dikkat ediniz Beyoğla,AUırj«d8ire,AybastıSo. No. VI lstanbuUTel.: 44 »0 22 1? ¥ / K İ hanı R A L I K U'ti. 1'aıiM; "iı vı Yurt için Çemberlitaş'ta tramvay caddesinde boş teslim 6 dalreli apartman. Müracaat: Tel: 44 2» S3 KAYIP lşletme deHeriml kaybettim. Hükümsüzdür. Osman Bplgeli SÜMERBANK DERİ VE KUNDDRA SANAYİİ MÜESSESESİNDEN 1) Müe«sesemızin nakliyat ve gümrükleme işlerl kapalı zarfla teklif alınmak suretiyle ihale edilecektir. 2) Tekliflerin 8.5.Wl günü akjamına kadar Müetie*emizin Beykozdaki merkezine verilme?i şarttır. 3) Bu i?e ait şartname v e mukavele proje«i Mü»«eıemiz merkezinde n veya Sirkecide 5 inci Vakıf Han altındaki îrtibat Buromuzdan temin edilebilir. 4) Müessesemız ihaleyi yppıp yspmamakta veya dilediğıne yapmakta serbesttir. (19534) BETON DEMİRİ 8 • 26 mm. derhal teslim Tflfon: 22 66 • Model A0200 • 4 lambalı ve 1/4 Wattlık transistor • 12voltşasi(negatıl) • 1,5amper sarfiyat • 4watt çıkış TRANSİSTORLU OTOMOBİL RADYOSU • 3 dalga: UzunOrtaKısa • 5adct otomatık istasyon • Eb'adı: 207x181x97m/m. • flğtrlığı: 3,700 kg. • Ântiparazit tertıbatlı • Anteni ve hoparlörü birlıkte Yeni tuvalet sabununu kullanmaktır. Bu harika sabıınun yeni formülüne ellerinizi yumuşatacak, cildinizi güzelleştirecek maddeler üâve edilmiştir; tecrübe ediniz, neticeden siz dc hayrar kalacaksınız. INECMİ KOMİÜ T«l : 22 07 96 TesiS Târihl : 1878 Homılı L N LN K E L A Oİ RMİ f | ^ 0kçumusaCad.6810GalataTel:446764Te!g:Beh!iiler Satşyeri: B E H Ü L L E R KOİI, Ştî. 15 senelik VOLVO «s^ sayılmaz, zixa VOLVO 15 senede eskimez/ 0*00 ORTA BOY BUZDOLABI FIATINA BÜYÜK VE KALİTELİ (10,2 AYAK B2 TİPİ) ARÇEUK BUZDOLAS" • •A.A/JVAl'M .V. %> BUZDOLABI ALMAK NİYETtNBE tSENÎZ, YENİ ARÇELİK B2 TİPİNt BEKLEMEK, HAYATTA VERECEĞİNİZ EN tSABETLİ KARARLARDAN BtRİ OLACAKTIR 1961 Modeli, B2 tipi ARÇELİK Buzdolabının haemi 290 litredir. Bütün yiyecck ve içeceklerinizi rahatça h a r ı n d ı r a h i l i r . Sa^latn konstrüksiyonlu, zarif gösterişlidir. Kalitcsi hususunda en sağlam garanti A R Ç E L t K markasıd'r. fAAL ı!in YAKINDA SATIŞA ARZEDİLECEKTİR.