Katalog

IKİ CUMHUKIYET 15 Mart 19G1 Tarihe ışık, bize ibret Tnrkiye Aleytıinde IIIIIIIHIIIIIU Yalta ve Potsdam Konferanslannda = rillllll Çevrilen dolaplar | Et müdabale a z a n : s . c . X y d ı s IIIIIIIIIIIIIIİIIIİIIIIIIIIIIIIIIIIIMIHIHIIIIHMItF, Çeviren: Kayhan SAĞLAMER | Sehir yapılacak satisları TARİH HEM Büyük davaa hu sekiMa varöraiyece|i saten basından belli •! Demokrasi. vırtına yırbna meydaa natnklan verıler kür sülerüı iıbiadea dalga dalea memlekete vayılulen te melinin harcıns haksııiık ve riyâ katıldı. Temel. valarla dü zenbazlıkBK. a d a a kandırarak abldı. Bu teaaci'.i latfinr knrnlan yeni rejimin ilk çünlerinde, her mtaasebetsizliitin, her densizligin saomnda. kaUkların dibinde patiıy3n «simdi dcmokrasi var» aözâ her kilidi açan anahtar ol avnsta. Demokrasiyi böyle anlıyanlara. demokrasinin ba »Ima dıgmı anlatmak iein onların anUdığı minadaki demokraıinin yok oldnfnna sSylemeniz lâzaaadı H ba da «demokrasi vokt mânâsına gelehilirdi. Demokrasi yok demek ise Allahı inkSr etatofc sibi hir seydl. Hasılı, öyle bir fasit daire ile ise baalandı ki, içinden ancak Tassıada yoln ile çıkılabildi. . Demokrasi, mıneık mıncık edibnek yüzünden aşındı, yalama oldu, anaratre çevrildi. Bu zavaHj memlekette mânası bngnn dahl hâlâ anlasılaanyan hürriyet de brr za»n»lar Myle «inrnBjtn. Hlrriyet var demek. hak Urs teeavtı edHebiür nânasına geldigi icin hirriyet yok de tnekle birdl. tlk kahramanı hnriye<l»rin yerlne sonradan ifirülerle hüniyet kahramam cıkınca herkea, mefhar Fransn KıraluHrr «deTİet ben'im» deyfali gibi «htnivet benlm» dcmeîe basladı; bir de baktk ki ba kadar tasla harriyetin ortannda astl hlnriyaaten eaer kalmamıs. Gflzellerl eehennemde vakmata ADahın nasıl kıydıSına »M erdiremîyen bektaşinin, ihtiyarlamı», çirkinlesmis hir eski RÜ zetT gSrfinçe: «Sfmoi antadım. kılıfına soknp övle yakıyorsnnis deyisi vardır. Biz, nfirtiT«4te« s»n#a. dcmokraalyi de bSyle yaktık. Demokraaiııin adindan baslaytp ber t t r l t Bıelllflne kadar her seyinl plç ettikten sonra, elde kalan tortn, demokrasj ol maktan çıkmısiı. Kaideieri kaimamıstı kl aemokrasinin kendi ka Demokraslntn adına tecavfh, rahnna teeavflzfln tlk aflımıydı Bn. merhaleler hesaplı, BiçHlB, kasıtlı adımlarla feirer birer asi larak sonnnda ranlan hedef "milletin, isim kovmakta bir türlu ittifak edemedlti blr idare tarzı oUc. Bazmel ha»*adan ihsam sahane dajtıtır efbl a m c arav har ranan «rtfllB Bdeneklerin; kazsnin kefareti olarak voi bovların da keailen surfl ıflrü knrbanlann; namıns hntbe okntnrcası aa radyolaT dalnsa sSylenen satafatlı nntuklann demokrasi il« llgisi, deaMkrasiyJ nvırtın çecerken. yolda matlakivet devri kı rıntılaxına takıimas olmanmdan fbarettl. «Siz isterseniı padisaK t'Sı da fefrrirstniz!» «ırvası. tevil şrötiirrpivecçk kadar azametl* ahentrivle halâ kalaklarda. Tassıadada eereyan »dnı n«hsk«DMİeriB tayın» dasvası var. Her biri blr islmie ambyor. Oynadıklan orta«yantınan i slmTfri kadar boi. Bence blr dosva ekjlk. Demokrasiye snlkast dSvası diye bir doaya. DemokrasJvl yok edenler, bn hokkabaıtıSın hesabını av nca vermeH. Perde oerde bfltfn trfermatiyle. ÇnntrB, Tassıada n;n en birBk dâraetsı demtkrasidlr. Hamdi di. Fazla konuşur, insanlan çok ince Mki oyunları ile hievederdi. Bu rıali onun mağduriyetine sebep ol.nu$tu. Fakat o, bu l lere de gülmöjtü. ÇiiBkö öyle o» gun bir mertebede rdi hi, o mertebeye rütbeler Te makamlar fe* la bir şey e«lrfeme«di. Talebeleri onu geçtiler. hattâ bir gün biz de onun rütbesine geldik. fakat öv le zannediyorum ki, deniz alba^ lıgı onun şahsmda çok yüksek b*l mevki haliode idi. Hiç bimaiz onun ölcüsünde. onun deSerînd* olamadık. EnMkli olduktan so^.ıra, Türfciyede demokrasi hsvasına inamp siyasî hayata atılmak istedi. Aceinisi olduğu bu hayatın dafea ilk kademelerind» iendeledi. Karakteri oyunlara. d«laplara gelemezdi. Herkesin m«bu» oW»§» b*» devrede onu namzed listesine almarcışlardı. Siyas! hayata da çabucak küsta. ETİade kendnriae bir fk vazife ile yetinmeğe çalıştl. Btı pek mütevazı vazif^î'i her vakitli azmi ve jevki U« yapıyordu. Bir Deniz Albayı Yazan Amerika, Türkiyeye yardımı reddediyor Aynı sekilde. fakat Ankarada, Türkiye DışişJeri Bakanı Vekili Nurullah Esat Sümer, Büyükelçi Wilson'u huzuruna çağırarak. Anriara Hükümetinin «çok ciddî» telâkki ettiği Mclotof • Sarper mülâkatı hakkında Amerikanm görüsünü öğrenmekten fevkalâde mütehassis kalacağım söyledi. Son gunlerde Sovyet politikasmda bazı cesarçt verici gelişmeler olduğunu itiraf etmekle beraber, Türklerin eğilmez tutumunu öğrendikten sonra, Rusların münasebetleri kesmek maksadiyle tahrikâta veya Ankara Hükümeti aleyhine bir basın ve radyo kampanyasma başhyacaklarından korktuğunu da kaydetti. Mamafih Ankara Hükümeti bütün neticeleri göze almağa hazırdı. Zıra metin ve sıkı bir tutum takip f e mekten başka çıkar yol yoktu. Wil«on iki gün sonra, Türklerin, tngilizlerin Moskova'da bir çıkıs yapılması fikrini memnuniyetle karşıladıklannı, Amerikalılann da benzer bir adım atacağını ümit ettiklerini ve hudutlarındaki Sovyet kıtaatının harekâtına dair haberlerden de Ankara Hükümetinin endişe duyduğunu öğrendi. Sümer, Wiİ5on'a, Sovyet tekliflerinin Rusyanın yeni cunya teşkilâtma (Birleşmiş Milletler) iştirakiyle aslâ kabili telif olmadığı kanaatini ileri sürdü. Ancak Potsdam Konferansınm arefesinde Sovyetlerin askerî bir harekete yelteneceklerıni rannetmediğini, dolayısiyle Amerikan görüslerinin Moskova'da derhal ifadesinin, msselanin büsbütün çığırından çıkmasını önlemek ve nihai bir hal tarzına ulaşma ihtimallerini tamamen kaybetmemek bakımmdan hayatî önemi haiz olduğu fikrini serdetti. Bu tneyanda 18 haziranda Moskova'da, Molotof ile yaptığı ikinci toplantıda Sarper, 7 haziranda teklif ettiği 3 maddeyi, Ankara Hükümetinin bir müzakere zemini olarak kabul etmemek kararını bildirdi. Mütaakıp «etraflı, fakat hırçın olmıyan» görüşmelerinde de Molotof, Ruıya'mn Türkiye il« bir «işbirligi ve ittifak» antlaşmasını müzakereyi düşünmeye hazır olduğunu açıkladı. Daha sonra Türkiy» Dışişleri Bakanlığı tarafından tekzip edilmiş olmakla beraber, Ankara Hükümetine, Balkan devletlerinin (isimlendirilmemiştir) Türkiyeyi ve kendilerini ajâkadax eden bazı rneseleler üzerinde^ci görüşlerini takdrm etmek teklifinde de bulundu. Molotof'un iik sık Polonyaya atıfta bulunması ve Polonyalılarm bazı topraklarını ilk sahibi Ruslara devretmelerini erasal olarak göstermesi Türkiyeyi ürküttü ve Ankara Hükümeti üzerinde menfi bir intiba yarattı. Çünkü böyle lâflar, Türkiyenia de yavas yavaş peyklestirilmesi zihniyetini ortaya koyuyordu. Sümer, son Molotof Sarper mülakatından kısa bir süre sonra Sovyetierin Ankara Büyükelçisi Sergei A. Vinogradov'a. eğer Ruslar böyle teklifler yapmakta devam ederlerse, 2 memleketin, değil karşüıkh bir anlayısa »lasmak, tam aksine yekdiğerlerinden daha fazla uzaklaşacaklarını söyledi. Sovyet diplomatı, Molotof'un toprak meselesini bir kenara bıraktığıııl müşahede eylediğini likredınca, Sümer, meselelerin bir kenara bırakıîmasının 2 yolu olduğunu söyledi: Birincisi, ileride tekrar ele almak üzere bir kenara bırakmak veya tamamen bir kenara bırakmak. Dünya yüzeyinin hatın sayüır bir parçasma sahip Rusyanın, gerçekten daha fazla toprağa ihtiyacı var mıydı? Vinogradov, toprağı Rusyanın değil, çok küçük olan Ermer.istan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti olduğu cevabını verdi. Sümer de, tabiatiylt böyle bir demeci kabul edemiyeceğini sert bir tarzda bildirdi. Sovyet temsilcisi bir yeni antlaşma meselesini Ankarada daha derinine inerek müzakereye devam arzusunda olduğunu belirttiğinde, Türk devlet adarnı da. her zaman için memnuniyetle hazır bulunduğunu söyledi." Babası Çerkes, at nesi tngilizdi. l akat kendısı Türklüğün bütün hasletlerine sahip insanlanrnızdan biri Başta lstanbul olmak üzere bü idi. Hayata, baştan başa bir faziyük şehirlerdeki et sıkıntısmı gi letti. Vazifesine onun kadar bağdermek maksadı ile Et ve Balık lı. vâzifeyi her şeyin üstünde tuKurumu müdahale sattşları yap a tan az insan tanıdım. Munasebet22 haziranda Sümer bu gelişme caktır. lerimiz Yavuz gemisinde başl.*ler hakkında Wîlson'a izahat veBu maksatla bütçeye tahsisat mıştı. Ben donanma hâkimi o.'durirken, Amerikanın Moskovada ha kenmuştur. ğum yıllarda, o da tspanyadaki rekete geçmeye rıza göstereceğin vazifesınden Yavuz Kumandanhden samimiyetle ümitvar olduğu. ğına dönmü» bulunuyordu. Her aknu ifade etti. Bu desteklerin en şam, Yavuzun Kumaadan kamarabüyüğii olacaktı. Aynı zamanda, smda, onun etrafında toplanırdık dogu hududundaki Sovyet birlikle» Öyle cazip ve tatlı blr anlatışı rinin harekâtına dair haberlere ve vardı ki, saatlerin nasıl çeçtiğinı mııkabil bir tedbir olarak Türk hissetrnezdik. Derin bir kültürü Hükümetinin daha fazla ihtiyatı vardı. Her bahse kolaylıkla hma; silâh altına almak gibi muhtemel eder, en rnüşkül mevzulan ba?ü Ali Cakmak adır.daki bir çiftlik bir sekilde izah ederdi. bir larurete binaen yaptığj hazır sanini, dün BoSazm Çakıldağ mevlıklara temas etti. Bahriye Mektebini 1910 da mükiinde iki sahts tarafından tabanca Fakat 23 haziranda Amerika Dış ile tehdit edilmek suretiyle soyul hendis olarak bitirmişti HikâyeJeişleri Bakanlığı. Rusyanın Türki muştur Kisıklı'da Hasippaşa Çlft rinin bir kısmı mektep hâtıralan ye üzerindeki talepleri muvacehe liğir.in sahibi bulunan Ali Çakmak' idi. O yıllarm Bahriye Mel sinde Moskovada müşterek bir çı ın dün polise yapmış olduğu mükış yapılmaıını derpiş eden Ingi racaattan öSrerfildiSme grire, soy anlatırdı. Bellerinde kuşaklar, yumurta ökçeli papuçlarla kabadayı liz teklifine menfi cevap verdi. çun su sekilde olmuştur : talebeler dershanelerdeki gızli Amerika Dışişleri Bakanlığı, Türk Ali Çakmak bir müddet önce bir hürriyet konuşmaları, hafîyeler. lerin insiyatifleriyte 7 haziranda yer alan Sarper Molotof mülaka taDU meselesi için Düzce'ye gitmiş jurnallar. baskınlar... Bu hâtıralatına dair tngilfz memerandumunu tir. Bu sırada kaldıjh otelde iki ki rın içinde tafsilâtiyle yer alırdı dikkatle incelemiş ve Londra Hü şiyle tanısmıstır Aradan uzun za Bunların kaleme ahnmamış olmakümetinin Molotof'un beyanatıyla man geçtikten sonra Ali Kemal ve sı şüphe yok ki. büyük kayıplanmızdan biridir. Stalin'in Yaltada yapmış olduğu Sükrü adındaki bu iki şahıs Istanörarünün iik devresi. Bahriye konuşmalar arasındaki mübayenet buia gelmis ve Ali Çakmak'ı bullere işaret edilerek Sovyet Hükü muşlardır. Kendisine. Boîaza nazır Mektebir.de hoca olarak geçmişti devir bahriyesinin hemen metine kati llsanla erken bir çıkış bir yerde arazi almak istediklerini Son yapılmasına taraftar olduğunu bildiren bu iki şahsı dün. Ali Çak hepsi onun talebesi idi Sonra, D o görmüştür. Ancak Washington, ka mak kendisine ait bulnnan Çakıl nanmaya çıktı Onu da hocalık kanaatine göre dostâne bir atmosfer dağ mevkiine götürmüştür. tşte bu dar benimsemiş ve vazifesıni aynı içinde yapılan keşif mahiyetinde. sırada. iki şahıs yanlannda bulu sevkle yapmıstı. Yavuz Kumanki fikir teatilerine karşı bir pro nan tabancalannı çekerek. ciftlik danhğında ağır bir lumbago'ya testoya kalkışmayı mevsimsiz ad «ahibinin üzerinde bulunan 3000 li tutuldu. O ârıza ile gece seyirledetmektedir. Washington, Rusya rayı alıo kaçmıslardır. Soygun ola rinde köprü üstünü nasıl bırakmanın Türkiyeye her hangi bir res yı ile ileili tahkikata önemle de dığını ve geceyarılarına kadar kumand» mevkiinde kald:ğıcı hatırmi talepte bulunduğundan haber. larım. dar değildir ve «Amerikan veya Haiuk Y, Şehsuvaroğlu lattığı hikâyeler araaında îspanyaya ait oîanlar da vardı Şimdi bir tacesici hatırhyonun: Atatürk'ün öldüğü «ürı delegeler kendisine tâzivette bulunmuşlar. Bu arada Alman delegesi: «Atatürk de Hitler gibi büyük biı adamdı. Birinci Dünya Harbhıin haksızlıklarını düzeltmiş ve memleketinde büyük ınkılâplar yapmıştı» demiş. fakat tngiliz deleçesi derhal söz alarak. Alman delefesini protesto etmiş ye ona: «Hayır». dvniş, «Atatürk ile Hitlerl mukayese edemezsiniz Atatürk. yüksek harb okullarından merun olmuş. kurmay vasfını ka zannrş. oıdunun en küçük kademelerinden büyük kumar.danlık mevkilerine yükselmiş ve Türk or dularına kumanda ederek zaferler kazarfciuş, oodan sonra yeni bir devlet kuTmus. inkılâplar yap mı? mü'stesna bir insandı. Hitler. bu va«ıflard3n mahrumdur ve bny le bir gelişme »arzı da yoktur. Onıın için lutfen «özlerinizi tashib ediniz.» Tehdit v«lu ile bir çiflfinİB 3 bin lirast alındı îngiliz Hükümeti» tarafından vapılacak sert bir protesto ile 7 haziran mülâkatma pek fazla .ehem miyet atfetmek, Boğazlar rejiminin nihaî müzâkerelerinin yapılacağı yaklaşmakta olan üç Büyük. ler Konferansına «talihsiz bir ze min» yaratabilir. Halihazır sartlar tahtında. Üç Büyükler Konferansı da çok yaklaşmış olması hasebiyle en mükemmel taktik, 7 hazi ran mülâkatına özel bir hareketi gerektirmiyen bir olay muamelesi yapmak olacaktır. Her ne suretle olursa olsun Amerika, Pots. dam'dan önce bu mesele üzerinde bir karara varmış görünmeyi arzulamamaktadır. Dışişleri Bakanlığı ayrıca tngiltereyi Türklere göndermeyi tasarladığı cevaptan haberdar etti ve Yaltadaki Amerikan temsilcİEİrjin Stalin'in Turkiyenin bsğımsızlık ve toprak bü tünlüğü konusunda Londra Hükü metinin tasvir ettiği kadar kate. gorik bir tavır takınmış olduğunu hatırlamadığını da şifahi olarak belirtti. Antihiyotiklerin ambalajsiz kulianılması mahzurlu görülüyor Demokraîiye, hürriy«tl«re Çok bcish idi. Askerlikteki kusurlarınSimdi düşünüyorum Hayatımda da.T biri, belki bu aşırı hür mizacı onun sohbetlerinden aldıjtım lez clmuçtuı. Tenkidi çok s«verdi ve zeti hiç bir sohbette bulamadım. bütün tehlikeleri göafiae ali» düDost insandı Do=tların;n yakın sündügü fikirleri söylemekten çelannın bütün dertİPrine koşar. can kinm»zdi. dan alâka gösterir. rlertli olanlaGençlijtinde çok spor yapnnştı n yürekten teselli ederdi ve o Onun Kin spor bahislerine d« ayn nıın teseH'^inde "Tîikikaten bir lıir yer verir ve o mevzularda şifa tılsimı vardı uzun uzun konusurdu. Bütün bu üstün vasıfları yanınHer insaru kofây beSe.imezdi ve da mizacının biraz mütelevvin olbunda çok haklı idi. Tanıdıklanduî'j da sövlenebi'ir Çsbuk te«at n>n portrelerini pek c*nh çizerdi. ait nda kaîır. fikirlerini regiştirir Bir iki cümle içinde o insanlan karsınızda buludunuz. Antibiyotik ilâçların amblâjsız satılması tatbikahna ay basınrianberi devam edilmektedir. Ancak kararın tatbikatında bazı mahzurlar görülmüş olduğundan bunun değiştirilmesi yolunda îstanbul Ticaret Odası. Sağlık ve Sa nayi Bakanlıkları ve Odalaf Birlijti rezrlinde tesehbCse geçilmştir. Meslek hayatmın parlak bir devrini de İspanya islerine «âdemi müdahale» komitesindeki Türkiye Mümessillifi teıkil etmiştir. Avrupah mujphhaslar kendi arların da bu üstün vasıflı Türk mümpssilini reis olarak seçmislerdi. Bu vâzifeyi çok üstün bir haşarı ile Sördü Yavuzdaki kamarasında ar AYFER ite BINGÖL ÇELtKDAĞ 14/3/1961 TABİBÎ AYHAN Beyoğlu DtŞ E\"LENDtLER. Riitbeleri verilmeli ve meslektp kalmalı idi, diye dü.şünürdük. Çünki, bize göre o. bütün vasıfları ile. derin kütlürü ile deaiz okulları kumandanlığının en tabii bir namzedi idi. tkinci Meşrutiyet inkılâbında, Bahriye mektebini ıslaha gelen însiliz mütehassıslan ile berabsr çalışmıştı. Or.lardan edindifi der»leri her zaman anlatırdı. Fakat ona bu derin tecrübelerinden. bilgısindcn istifade etmek fır&atı hiç bir vakit verilmedi. Artık ebediyete göçüp gitmistir. Bize yalnız aziz hâtıralan kalmıs bulunuyor. Yeni yeti»mi? gençlerimize onun faziletli hayatmı bir örıek olarak göst=rmeliyiz. Çok temenni ederiz kî, D«niz Kuvvetleri KumandanliEi Deniz Harb Okulunun blr dershanesine Safi ycttii t)a5ada adını versin ve okul onun bir portreii asılsrn Bu yal nız onun hâtırasına bir kadir?i nasiıV olmnz. yetişen gençlerimize bir örnek, bir fazilet timsali gös terilmiş olur. Müsterilerinin her zaman göyenini kazanan 4) SON MODEL YIKANIR VİDELA KAOIN ÇANTALARI Manifaturacılar sitesinin temeli atılıyor Istanbu! manifaturacı ve kumaş tacirlerini bir araya toplıyacak olan sitenin inşaatma bugün öjleden sonra yapılacak bir törenle baçlanılacaktır. Atatürk Bıılvarının TJnkapanı tarafına bakan bölgede inşa edilecek ve fstanbulun saj'ilı eserlerinden h'rini teşkil edecektir. £ TRÜG AN" < JÇANTA * i . lll.IIIMl.il! Galata'daki S İ MSE K 25 inrf YIL1NA BAST1 Elektrik Mağazası •k Modern elektrik tenviratı mevzuunda bütün yenilikleri ve aradığınız her türlü çeşitleri, dotmdan doğruya mağazamızı ziyaret etmekle bir arada görebllir v« seçebilirsinlz. 25 yıla varan iş hayatımızda mağaaamız mallannın KALITESt ile BAŞTA gelmektr ise bu, mü»terilerimizta babadan ogtıla jeçen güvenler' sayesindedir. En üstün kaliteyi, en VCUZ rİTArtarla aneak büjrok satış hacmi olan geniş organizasyonumuz temin eder. 300 liralık satışlardan itibaren bir kredili satış organizMyonu kurmua olduğumuzu sayın müşterilerimize bir kolaylık olmak üzere bildiririt. it Piyasa hararetleniyor • Seker Bayramının yaklaşması üzerine piyasada bilhasıa yazlik giyim eşyası ürerine alısverişler hararetlenmiştir. (ArkaM var) Diger taraftan piyasa ihtiyacı ile Anadoludan gelen talepleri karsıla mak üzere şekerleme ve çikolâta fabrikalan faaliyetlerini hızlandırT E Ş E K K Ü R mışlardır. jMuhterem babamız YENİ KOLAYLJKLAR: MEVLİT Ufuliyle müteellim bulundugum çok kıymetli eşim doktor TOPTAN VE PERAKENDE SATIŞLAR REMZt ERGİ>rin hastalığı sırasmda yakın alâkalariyie bizleri medyun kılan Sayın Dah. Müt. Dr. SÜLEYMA.N TORtNe ve aile dostumuz aziz Başhemşlre VECtHE ÜÇOKa. cenaze mera»imine içtirak eden ve gerek bizzat evimize gelerek ve gerek mektup. telefon ve telgrafla büyük acımızı paylasarak bizleri yalnız bırakmıyan aziz büvüklerimize. aile dostlarımıza. akraba ve arkadaflanmıza can dan tespkkürlcrimizi arzederiz. Kızlan: MCVtBE ERGİN NERMİN ERGİV Oğulları NAMIK ERGİN NAFİZ ERGİN MART 15 RAMAZAN 27 a 'J HALİS SARIKADIOĞLU nun aziz ruhuna ithafen Şeker Bavrammın üçüncü M Mart 1961 pazartesi günü Şişü Camli Serifinde ikindi namaıını mütaakıp Mevlidi Şerif kıraat edilecetinden arau buyuran büttin akrab* dmrt ve din kardeflerimiıln bu dinl funUmüze icabetlerini rica ederim. E?i: Sabriye Sankadıoghı Bankalar, Okçumusa cad. 79 Elektrik Ltd. Şti. Galata I < 4.34 8.12:12.23 15.44 18.16,19.46' E. YAPI ve KREDİ BANKASl A. Ş. İdare Meclisinden: Bankamız hissedarları Umumi Heyeti aşagıdaki ruznamede yazıh isleri görüserek karara bağlamak üzere 31 Mart 1981 cuma günü «aat 16 da tstanbul'da Tepebaşı'nda Bankamız Umum Mudürlüjünde âdi surette toplanacağından. muhterem hissedarları mızm bu toplantıda hazır bulunmalarım rica ederiz. Esas Mukavelenamemizin 59 uncu maddesi hükümlerine gö. re, en az yirmi bin liralık nominal değerde hisse senedine sahip hissedarlanmız. bizzat veya diğer bir hissedara vekâjetname vermek suretiyle, bu toplantıya ve reye iştirak edebilirler ve «ahip olduklan hisse adedi kadar da rey vermeye hakları vardır. Hissedarlanmız Umumi Heyet Toplantısına iştirak edebilmek için toplantı gününden en az bir hafta evveline kadar: a) Nâma Muharrer hisse senetleri sahiplerinin. mâlik olduklan hisse senetlerinin miktar ve numaralarmı Bankamız Umum Müdürlüğüne veya Şubelerine bildirmek. b) Hâmiline Muharrer hisse senetleri sahiplerinin ise bu hisse senetlerini veya bunu müspit vesaiki. Bankamız Umum Müdürlüğüne veya Şubelerimizden birine tevdi etmek, suretiyle giriş kâğıdı almalan lâzımdır. Toplantıda kendilerini bilvekâle temsil ettirecek hissedar. ların, vekâletnamelerini Bankamızdan alacakları formüle göre tanzim ederek toplantıdan bir hafta evvel. giriş kâğıdmı almış oldukları Şubemize veya Umum Müdürlüğümüze tevdi etmeleini rica ederiz. 1960 senesine ait tdar e Meclisi ve Murakıplar raporlariyle 3ilânço ve Kâr ve Zarar Hesapları, adresleri bilinen hissedar'arımıza gönderildiği gibi Umum Müdürlüğümüzle Şubelerimiz^e de emirlerine âmâde bulundurulmaktadır. 31 Mart 1961 de âdi surette toplanacak Hissedarlar l'ranmi Heyeti ruznamesi: 1 1960 yılına ait Bilânço ve Kâr ve Zarar Hesaplan İle îdare Meclisi ve Murakıplar raporlannın ökunarak karara hağlanması ve îdare Meclisi Âzalan ile Murakıpların ibrası; 2 Hissedarlara dağıtılacak temettü miktarının ve tevzii zamanının tâyini; 3 tdare Meclisine muvakkaten seçilen Szânın esas mukavelenamenin 28 inci maddesi gereğince seçiminin tasdi. ki; 4 Esas Mukavelenamenin 27 nci maddesi gereğince müddetlerini dolduran tdare Meclisi Âzalan yerine seçim yapılması; 5 Esas Mukavelenamenin 47 nci maddesi gereğince iki Murakıp seçilmesi ve vazife müddetlerinin tesbiti; 6 tdare Meclisi Âzâlanna ve Murakıplara verilecek ücret ve huzur haklarının tesbiti; 7 111 57 1 6.07ı 9.29 12.0O1 1.31 10.18 NAYLON ŞEMSİYELER. ELDİVENLER ve EŞARPLAR T E Ş E K K Ü R Merhum emekli General Rerrti Avcı'nın e?i: Belkls Kökrnçp. Nermin Hamarat v» Kâmil Avrının anneleri; Ali Sahir Kökmen v» Nnhit Hamarat'ın kayınvali deleri: N'igir Tokay ve RabiÖgffin kız ksrrie^leri V E F AT Prof. Dr. Ekrem Kadrl Lnat ve Neclâ Unat'ın "ğlu MÜYESSER AVCI'nın vefatı dolayısiyle teessürömüzp iştirak eden yıkınlanmıza vc dostlanmıza gaaeteniz vasıta siyle tesekktlrlerimiri araederiz. AHesi BURSA TEL: 1181 MEHMET FEVZİ UNAT feci bir trafik kazası neticesi vefat etmiştir. Cenazesi 15 mari 1961 çarçamba günü (bugün) Şıçli cajniinden oğle namazmı mütaakıp kaldırılarak Feriköy mezarlığına defnedilecektir. Şehir gDrüHUsiinden uzak. hol güneş, açık havada dinlenmek ihtiyaoında olanlar ve dağ tyoru yapmaK istefenler içfb ideal bir tesistir ACI BİR KAYIP CUMHUKlyET'ın ecteDİ telnkası: 69 i * Burnunu gürültü ile silivor, kâlı siıara duına.iı Uaçtıtıııı ba hsne ederek ağlıvur, EÖzIerini siliyordu. Nihayet. huranın hiç bir şevi olmadıjına karar verdi I.okman'ın idarecilifi yine tutınustu Çocnklar, biz teşyie (fitmiyelim, dedi. yenisi geliyor, bizi sonra iurnal ederler.. Hep beraber kahkahayı kopardık, bizi adam yerfne mi ko yacaklardı.. Fakat o Bilmezsiniz çocuklar. bn idare, denen şey nedir? diyor. Hattâ. telâşından. hiıirr de acele hareket etmemizi tavsiye edivor Bn çıkar ıs değil. diyordu. Makarsın. hirden, havalar bozuvfrir Rir an evvel sıcak verlere veti^meüviz.. ~ ^f yanınak için. dcdik Ciinkii artik hepimizde bu his vardı. Bir seııe evveline eöre, ne kadar farklı idik. Hocanm sovledifi eihi. deniz tükenmisti... ^ '^'i Aük In's» n'dıı. Oyunlarımı^ın sona entifsint vaUlastığımız \akit. havada. fstanbulun son SI6INAK REŞAT \UKI GUKTEKtN lıklı bir adamdı. Bütün hareket, ba»ka bir bahara kadar durmafta. Çaresiıliklerle sarılmı» jörilvordnk kendimizi,. Bananla beraber, aramızda davanı;ma devam ediyordn. Lokmana verilecek teminat kaldık ça, «, bizi, yine borçlandıri'o da. Fakat, kadınların, rehine veretek yüzükleri kalmadı. Lokman, eski ovnnunn oynnyordu. Bazan, nron xaman kaybolduktan sonra: «Gelin, biri var, ben; para vertcek, fakat rehin istiyor.» Mutad tekerlemertyle; «bana, yemin ettirdi.» diyordn. Kadınların, ufak tefek esyaları. birer birer, rehine cid'iyor. o. onları, kimbilir, nerede saklıyor, fakat hazi. nî şn ki; ellerinde bir şey kalnıavınca, esyalar çeri (telmeğe haslıyor ve ba sefer onlar »atılı^a çıkıyordo. Hepsini bfr Rireli satın alıyorda. Para tekrar Lokmana teslim edilivor, o. hize daSıtıyor. tçimi vakan bir sey daha oldu: aclıktan knrtnl•mk için Remzive. hocalığa eidivor, kanbıır ile Hakkı kahveirri doU.sarak tepsi ile para topluvorlardı.. Kumnanvavı hesliyenlerden biri de. doktordu. Rizelinin baharlarını andıran bir tatlılık vardı. fakat, bir gün birdenbire bozdu, şiddetli yağmnrlar yağmaga basladı. Teniden bir kere daha açmasını beklediğimiz zaman. tekrar kapanıyor ve bu sefer şiddetli bir ao|ukla, karlar baslıyor. Bitlis yolunun muvakkaten kapandığı haher veriliyordu .. Bir kaç sün; tam üç av devam edecek bir mnhasara idi. Şehre, gitgide artan bir durjunlnk çökü yordn. Vedtımızı yaptığımız halde. yeniden oyunlara başluniftık. Her tarafından rüzfrâr ve Mfnk eiren ve bir türltt ısınmıyan tiyatroya tek tük gelenler oluyofdu. Bizim artık eösterilecek veni bir marifetimiz de kalma mıstı. Rir lamjn darup bekle dik. Olmayınca, çaresiz. veni den eskl varyetelere hasladıU. Hakkı ile kanbnr. tekrar va •zıfeve eirivorlar: rüzgSrların ara verdipi sırada. çıngırakla snkaMlarda dolasıyorlardı. Bir zaman sonra onon da cartslrli ! i anlasıldı. Kasamız sSr'atle > erivordu. borcumıırıı vereme nıeğe haslamı^tık. N'ihavet kanbur da so^uklan hp.sia düstü. Yeni vali. tam tersine. hasfa kahvesine, çelip çfa>nlerle tavla oynamağa baslamiitı. Oyun. epeyce bir basılat yapıyordn. sonra, daha başka kahveler de baldu. Ona arkadaalık eden hoca ile birlikte vaziyeti idare ediyorlardı. Nihayet Lokjnanın delâletiyle bazı evlere, girip çıkmaga basladı. Bütün rae sele, kendini idare etmekti. Lokman, ona giydiriyor, âdeta, makyaj yapıyor, kavgalardan, minaka$alardap kaçınmaaı için sıkı sıkı, tenbihlerde bnlunnyor,, elinde bazan epeyce bir para ile döndngü zaman sarnp soruşturuyordn. Doktornn kaybettiğini öfrendifi zaman, bir vandan üzülüyor. bir yafldan da teselli buluyordu. «tsabef. Arasıra bn da lâzım...» Doktoru. âdeta elimizle yürötüyornz, ilcri titti|i zaman kar kayor, dizçinleri çekiyor, hattâ bir kaç ran tröndermiyorduk... *** Vali, basta idi. Defterdar dısarda kalmış, gelememişti. Sık sık vilâyete giden Lokman. bazan, bir kahvede arznhaller vazarak, kövlülerden bes on Lurus almakla ise basladı. sonra vali ile tanısarak. işi iler 'etti. Vali. gerci. inkılâhın ona vükledifi vazifeleri biliyordu oakat. vaslı ve hastalıklı bir adamdı. Hiç bir çaresi olmıyar hastalıkları karşısında sarsilı vordu. Rir kac doktordan «ıtkı sıvrılmıstı. canı ile nŞrasan hir ihtiyardı. Farkında olma>1ın. vavaş vavaş kerametlere HoSrn kavmıstı! Civarda. bir Kiirf şevhi vardı. Halka. ilâç!ar yaptıŞını isiterek, onu *e tirtmis. Dirçok tehdit ettikten sonra, kendisi için iliçlar yaptırnuıtı. Fakat o kadar arandı| ı halde, adam simdi, bir tflrlö bulonamıyordu. Lokman, bn nevi ilâçların bazı kuvretli tesirierini anlatarak hayret göf terdi: Bendeniz, böyle feylere inanacak bir adam değUim, dt di. fakat Inanmamak kabil © 1 Bir yandan da Hoea yardrm edİT»r: Bilinmez tesirleri, fen de kabnl edivor. diyorda. Lokman. nihayet: Bir misal, efendimiz, dedi. Trnpnmatda, Gazali. diye bir artist vardır, Mısırda savasmıs, kaaraman bir asker, bir şeyh oflndur, fakat harafelerle asla alâkası yoktnr O kadar a«ık fikirlidir ki, kendiıine tiyatroyu meslek olarak almıstır... Fakat bn fibl meselelenle, fennin de kabnl ettlfî hazi knvvetlerin tesiri var.. O. meselâ; babasının oknva rak ivi ettifi adamlarla eglenir; çocnkken, bir gün atzm? tükürerek. nefesini. kendisine nasıl vrrdiiini alav ederek »n 'atır Fakat jelin görün ki. ö«lediı. Lokman, bize bakarak: öyle detii mi arkadaşlar' *«iz de biliyorsnnnz ya... Diye nydnrma misaller verî •or, hasta bir kadını, »k«r o knmaz derhal do^nrdntvna, yaralanmıs bir Kiirdü. cabnr»1nasıl ivi eHifini »nladyordn. «nnra. kerıdinden bir misal getirdi: (Arkası varl Merhum Eiat Kerimol'un refikası. Lesko\>ikli Vehip Paşanın torunu. Muslihittin Vehip ve Hatice Etiz'in biridk kirtan, Kerim Kerimol. Yıldırım Kerimol ve Şemsa tz'ln pek sevgill annelerL Keçet Etiı. Hazırn Etizin ablalan. Merziye Zadll'in yeteni. Sevim Kerimol. Nedret Kerimol ve Esat Cafer îz'in kayınvalideleri 14'3'19fit günü rahmeti rahmana kavuşmuftur. Cenazesi 15'3/1961 çarşamba günü öğle namazmı mütaakıp Teçvikiye camilndpn kaldınlarak ŞehltliMeki al!e kabrine defnedilecektir. Mevlâ rahmet rrlesin. Ailesi PAKİZE KERİMOL CÜMHURİYET Nüshası 25 Kuruş Türkiye Lira Kr Seneük fi aylık 3 aylık Haricl Lira Kr 7S.0O 130.OP 40.00 80.00 Z200 44 00 Baian ve Yayan Cuznhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik TOrk Anonim Şirket) Cataloğlu Halkevl Sokak No 3>41 Sahibi Hissedarlar Komitesi Tâlimatnamesinde yapılacak değişikliğin Esas Mukavelenamenin 108 inci maddesi gereğince müzakere edilerek karara bağlanması ve bu değişiklik kabul edildiği takdirde Hissedarlar Komitesine iki âzâ seçilmesi; . Hissedarlar Komitesi Âzâlarına kının tesbiti: verilecek huzur hak NÂZİME NADİ Yazı ijlerinl fiilen İdare eden Mesul Müdür VECDt KIZILDEMÎR Gazetemlıe gönderilen evrak vt j'azılar nearedilsln edllmesin nde edilmez. tUnlardan mesuliyet kabu) edilmez Abone ve ilân işleri için, zarfın uatüne «Aboneı> veya «tl3n Scrvisi» kaydının knnma;ı lâzımdır BU GAZETE BASIN YASASINA UYMAYI TAAHHÜT ETMİŞTİR. ' Bankalar Kanununun 41 inci maddesinin nehyi haricinde olmak üzere. Esas Mukavelenamenin 40 nci maddesinde yazılı muamelelerin icrası hususunda tdare Meclisi Âzâlarına mezuniyet verilmesi. ISTANBUL SANAYİ 5590 sayılı Odalar Kanunu mucibince mart ayı scnuna kalar ödenmiyen yıllık aidatın »n 50 fazlasiyle tediyesi gerekmek tedir. Âzâmızin zamh tahsi' meydan verilmemek üzere aıdatını mart ayı sonuna kadar ödemeleri rica olunur. •lllllllIIIllIllllJIIIIIIIIIIIIIllllllIIIIIIllIIIIIIIIIIIIIIIIIIII||IIIIIllIi;i:ffl||llllllIf|1||111IIIIIIIllllIlfll!llfIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIllIflIIIIIIIIIIllllIIÎIIIITII!IIIIIIIIIIlIIIIIlI1IIIIllIIIIIlllllll^