Katalog

ÎKÎ CUMHUBÎYET tstanbulun tarihindckl meşhnr «abıta vak'aUn 11 Kasım 1961 FORSAHALİL ^"SRESADEKREJVIKOCU IIIIEIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIH ııııııııııııııııııııııııııııııııımiHNmııııııııııııııııııııııııııııııiHiıiıııı | DÜŞÜNCELER İ llllEllllllllllUIUIfllllllllHHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIMIIIIIIIIIimilllâlll Bir veraset dâvası 1 1 tad***k daaa ftin ıı ^ • * ^ ^ * Yazan: de bir deyım kulnınmış bir Alman Divanı Hümayun bizzat Ba«def «Mahkemeye günde su kad«r âdem ianmış oluruz. Elozanı gelmışti Isterdar Efendiyi, yani Maüye Ba gelir ama ben Bâli Kaptam »ahliot bıınu «çıkça tanbul'a; bir yer tanını arşi milyoner ormatörün *en tanırım, dört ay evvel müslim ; »avunuyor, büde bir tanıştırma hazine adına müsadereye memur j bizzat merhum Bâli Kaptan ikrarı eryetinin tesbiüne ve nesi varsa ve müstakim dört şahit huzurunda tün Batı yazımnı. toplantısı düzenloetti ve işe konaktan başlandı. Ko ile nikâhı. ve Hüsnüşeb Hatundan • o nakta bulunan kadmlı erkekli alt dogma Yusuf nam oğîancığın Bâ Sabah uçak ve deniz seferle mişler; o toplantıda, konuk Ala sünmek ulacak işlerden değildir. klâsiklıkle romantiklik arasındaki man oram, bizin» genC sanatçılara Buna bildiklerı için, yazınımıza mıç kadar can, birbirlcrini şahit li Kaptan suibünden veledi tahihi rinde bazı aksamalar oldu «Surıniz, hikâyeniz, romamnu ner yerli bir kaynak göstermek hevesi bir çarpışma olarak gördüğünü göstererek zatî eşyalarını alıp çık ojdugunu 'eFcil ettik...» dedi Bâj söylüyor, tuttuğu yanın anlamını den dogmustur, nereye yönelmek ne kapılan »anatçılanraızı ise, o iyice belirtmek için de klâsikliği tılar. Kırk kadar cariye ve köle li Kaptanın sair bendegânı dinlen Evvelkı geceyarısından itibaren tcdir?» anlmnına : <masal> cözüntin doyurmcağını hiç katolik kilisesine benzetiyor: Bu de, efendileri tarnfımian kendile di. bir kısmi: »Bu hususta bir şey tstanbulda ba^îıyan sis, dün sabah Siz nercden geliyorsunuı, ne sanmıyorum. rine bağışlanmış eşya vesair kıy bilmeyiz. bilriiğimiz bizim reisin saat 9.30 a kadar devam etmiştir reyi n dışında, tartısma götürmez Konuk ozanın, bizim yazarlarla soyut bir egemenük diye tanımlametli bir kaç parça mücevher, a bekâr olduğu idi» dedi. Bir k'.smı ; Meteorolojiden verilen bilgiye gö. reye gidiyorsunuıT diye sormuş. Bana anlatıldığına ilk karşılaşmasında, Türk yazın dığı katolik kilisesi ile klâsiklik ıım takımla, satılıp bedelleri ha biraz tafsilit verdi: «Son zarnan re, Yeşüköyde rüyet «ahası 1 kilo göre, orada bulunan sanatçılarınuz, üstüne bir yargıya, bir kanıya vazineye irat kaydolunmak üzere e larda Dede Osman Kaptanın mu metreye kadar inmigtir. Bu arada. tanımı arasında bir benzerlik bu bu soru üzerine aralarında bir «usircibasıya teslim olundu. Faka temedi olmuştu, bir gün agzından iç ha'larda uçak aeferleri bir saat re dam$ıit etmijier, nerden geiip rabilmek amacı ile sorduğu açıkça luyor. Bunlar, bizim anladığımızı anlaşılan o soru, bizi ne denli dü sanacağımız, ama içine hiç bir za tam bu iirada, konağın eçyası ya bu konağa yakında. kucağında nur geeikme ile yapılabilmiştir. nereye gittiklerini tartışmıslar sündurse yeridir. Yalnız fiirimiz, zılıp tesbit edilirken, Bâli Kapta topu gibi bir nŞiar.cık ile bir ha Çesitli görüşler atılmış ortaya.. So hikiyemiz, romammız için değit, man giremiyeceğimiz bir takım kav öte yandan, Istanbul limanında om mejru evlâdı olarak ileri sü tunumuz gelecek.. Aman velinimenunda, oradaki sanatçılanmız, ara öteki sanatlarımız, toplumsal k < ramlar topluluğudur. Tanzimat'u rülen dört ayhk bir erkek çocıık tiraiz Kaptan duymasın, beni gl da sis yüzünden bazı aksamalnr ol lanndan birınin görüsü üzerinde rumlanmız, toplumsal davranısla tan beri yetişen ozanlarımız için muştur. Boğaziçi dahil bötün çehir uzlaşıp Alaman ozanına : adına, Divam Hümayuna bir di dürür, dediğini ışittık. Lâkin bi rımız için de kendimize o soruyu de. Batılı anlayışları şiirimize ge hattı »eferleri aksamıs, Köprüden lekçe ile tnüracaat edilerek bir ve ler efendimizin ^ohbetl hassına is Biz naa»aldan geliyoruz, demis boyuna sormalıyız. Sözü geçen top tirmek bakımından en güçlü ozan Kadıkövüne laat 730 a kadar sefçr er. raset dâvası açıldı. Ijiten hayret tirak edecek mertebede kisiîer ollantıdaki genç yazarlarımız gibi lardan biri sayılan Yahya Kema. yapılamamıj, ancak gemiler radarlçinde kaldı. Ortada hazinenin mil madıâımızdan Dededen işittiğimi larını Vııllanarak 7.50 de bulunduk Gerçekten iyi bır bulu?. O Ala danışık etmeli, bılinçli bir kanıya. lin. f,eçen gün, mezarında gazel yonluk menfaati oldugundan, me zi merhuma sormayı hadnâşinas lan ltkelelerde n hareket edebil. man ozanı, bu sözün ne demek ol açıkseçik bir yargıya varmalıyız. ckumuşlar. Batıdan gelen ozana selenin tetkikine, dâvanın rü'ye lık bildık..» dedi. mi»lerdir. Kadıköyünden Köprüy* duğunu o an anlamı«, doğru da bul Gerçi «Batıya yöneliyoruz.» görüjü böyle davranılır mı? tine devletin en büyük iki hâkimi ölüm hak, miraı helll.. «kan 7.10 da hareket eden vapur 7.30 da muştur aanınm. Çünkü çoğu ülke pek yaygındır, böyle bir konu açılDıyecejim, biz nerden gelip ne. Rumeli ve Anadolu Kazaskeri E »ular durdu, Divanı Hümajrunun muvasalat etmis vc bu aaatten lerin yazını (edebiyatı) masaldan dığında sık sık dilimizin ucuna o reye gittiiimizi bilmiyoruz. Beğen doğmustur. BasU eakd Yunan'ı dü KÖZ geiiyor. Ama yetcr mi oncası'.' fendiler memur edildiler. i)d bfîyük hikimi, Çerkez Hüsnü sonra da normal seferler başlamış ünün: tsa'dan önceki besinci yüz Doyurur mu, kandırır mı bizi? Bır diğimiz kaynak diye kiroi gün su. Divana dâva dilekçesinl şeb Hatunun dört aylık oğlu Yu tır. ıl Atina'tının büyük trajedya ya düsünelim: Nedır Batı? Biz ona nu, kimi gün bunu gösteriyoruz. »n sekiz yasında Hüsnüşeb adında »ufu Bodrumlu Bâli Kaptanın oğdeyişle, hiç birimız. arlan, Homeros'un maaallarmdan neresinden! ne ÎSlçüde katıhyoruz, Başka bir Beykoz, Yenlköy ve Kavaklar bir Çerkeı kızı idi. tki tene evvel lu ve tek miraıçısı olarak kabul et ldıklan parçalan islemi|l«r; Vera da katılabiliyoruz? Bir çözüme Türk yazınını kurmak için ujra«. îstanbulun tanınmıs esircilerinden ti. Sabt, milyonları a;an bir ısr arasında kesif sis oldugundan ge. mıyoruz, Elliot'un deyimini kul. Cevriy» Hatun tarafmdan Bodrum vetin lahibi oldu. Hazine adına miler bulunduklan iskelelerde bek giliuı, Litinler için bir masal uy bağtanması gerekli konular bunlar. urmak zorunu duymuş, o koca Biz Batılı ozanı aslından ya da çe lanayım, hiç birimiz kişiliğimizi, lu Bâli Kaptan» satılmıs ve Kap müsadere hükmü iptal edildi; ier lemisler, ancak saat 9.10 da hereineid'i yazmış; sonraki Avrupalı virisinden okuyup onun gibi yaz ortak bir ekin içinde eritmeyi gö ta n taraiından Fındıklıda bir ko vetini v* babasının iılerini idare ketle normal seferlerine başlamıs luslar da folklor ürünlerini, efsa mağa bakmakla yazınınuzı batılı ze aiamıyoruz. bireyci (romantikl nak yavruıu aatın almarak yerles etmek üzere de erbabı namustan lardır. Rumeli hattında isc sefer. elerini değerlendirmisler. Sözgeli astırdığımızı sanabiliyoruz. Oysa hir tutnmu benimsemis gidiyoruz. tirilmifti; konağın tapusu da kı ve büyük aehrin tamnmif annatör ler, saat 9^3 de, Beykoz'dan 920 de â Hamlet, Kıral Lear. Faust... or bizim şurasından burasından tuBir Fransız ozanı. Türk siırinden nn adına ahnmıstı. Kaptan hafta lerinden Cafer Reisin riyasetinde baslamıstır. Vaniköy, Üsküdar ve a malı masaüardan çıkanltnıs baç unmağa çalıştığımız batı şiiri, deepeyce çeviri görmüş de. «Sizin Besiktasa kadar olan saha mflsait da bir veya iki gün bu konağa ge fiç kisilik bir vasi heyeti kuruldu. apıtlardır. min de dediğim gibi, köklü bir ge ozanlarınızm tiimü romantik.» de Hyordu. Gect kaldığı yoktu, fakat Cafer Reiı bu i«i büyük hâkimle oldugundan gemiler Vaniköy'den Ama bizim yazınımızın masaldan işimin sonucu. Daha açarsak, batı miş. Neden böyle demiş? , bazı günleri aabahtan aksama ka rin rica ve ısrarı üzerine istemi aldıkları yoleuları Beşiktas iskele:ıktığı doğru mu? Islâmdan önceki ı kafa, Yunan Lâtinle, Hıristiyan dar Hüsnüsebin ağusu muhabbetin yerek kabul etti. Fakat çocuğun a sine çıkarmış ve bilâhare de nor. Türk masalları bizim yazınımızı ıkla yoğrulmuç bölgesel bir kafade gftçiriyordu. Konakta kızm hem nasını görünce ney« uğradıgım bi mal trafik sağlanmıstır. tkilememistir. Gerçi dıvan siiri dır. «BölgeseU sözü üzerinde direhizm«tktn, hem dt muhafızı ola lemedi. Haliç hattında seferler 1.10 da miz, Islâm uygarlığının (medeniye eceğim. Çünkü batıyı, işimize gelrak bir klhy» kadın, bir asçı kaiği gibi, kolayca aktarabileceğısaat tinin) ortak masallannı islemiştir Kadının nrtında endamınıa hiç temin edilmistir. Köprüden dın, Ikt uaak ve bir de kapıeı var bir çizgisini belli etmiycn bol bir 7.45 de yapılması gereken sefer ip. ncak Tanzimat'tan bu yana yeti miz kanıunda değilim ben. Gitgide Nüshası 25 Kuruş aha iyi anlıyorum ki, biz, bugün4ı. Bâli Kaptan ölümünden dört ferace vardı. Fakat baı ve yüt yaı tâl edilmis, ancak 7.45 de bu hatta «n yazarlarımızı, sanatçılanmızı Tfirkiyr Rarlel kü koşullar sürüp gittikçe, batıyı ay evvel kendisine bir erkek evlât makları arasında bir çift zümrüt vapur kaldınlmıştır. üsünürsek, onların masalla alış Büyükada. Lira Kr. Llra Kr nlama yeteneğinden daha uzun doğuran Çerkeı kızına Galata gibi göz parhyordu ki, Cafer Reis dan Köprüye yapılması gereken erişte olduklarını söyliyemeyiz. Mahkemei Şer'iyesinde dort şahit ba tâsaanın karsısında deliye don sefer yapılamamış, sis açıldıktan îerçi son çeyrek yuzyıl içinde biz iüre yoksun kalacağız. Gide üzeSenellk 75.00 1M.O0 • aylık 40.00 e folklora bir yönelme olmadı de rine yazdığım bir yazıda da anlat9O.tO huzuru ile nikfth kıydırmı» ve bir dü. Kadının sesi ise billur gibiy sonra normal seferler temin olun 8 ayhk 22.00 44.00 ;il. Ama bu yönelmeye, bütün ya mağa çalıştığım gibi, batılı sanatnur topa gibi oğlan olan çocuğun di. muştur. Banan ve Yayan ınımızın kaynağı gözü ile baka çıları okumakla onların yaşadıklakendi evlâdı oldugunu tescil etti*Kesif cis yfizünden bu sabah Cater Rei» otuz, etuc beş yaşlaCumhuriyet Matbaacıhk ve nnı duymak arasında büyük bir mi?ti. Mahkemedeki sshitlerden nnda bir genç adwndı, üç kanaj Galata ve Atatflrk Köprüleri de mayız, daha çok bir aJcım diyebiliGazetecilik ' Türk Anonim Şlrlcetl yırım var. z ona. Oysa bütün bir yazın için biri de znaktül Dede Osmandı. Di v« bu üç kadından ikiai oğlan iki açılmamıstır. Cagaloglu Balkevi Sokak No. 3S41 aynak aranırken belli bir akımı ğer üç şahit piyafamn tanmmıs li li kız dört evlâdı vardı. Günlerce Alaman ozanı ile bizim genç saSahibl a da okulu ele almak dogru olmalan İdi, yelkeneiler kâhyası U gözüne uyku girmedl, kendi islerilatçılar arasında geçen konuşmaSinema biletî karaborsacılan az. Tanzimat'tan sonra yetişen yı duyduğum günlerde, yeni çıkan NÂZİME NADİ run All Ağa, kttrekçl eınafmın İle ni ihmal etti ve nihayet genç duanatçılarımız. daha çok Batıya Yao tflerini fiilrn idsr* eden ri gelenlerinden Amasrah Mehmet la bir mektup göndererek aşkını ile mücadele devam ediyor ir kitabı, Elliot'un denemele'önelmisler, Batı dillerinı öğrenip M»sul Müdür Ağa, Fındıklı hamameıaı Alacalı lfsa etti ve izdivaç teklifinde buHalkımızın normal fiyatlarla biini okuyordum. Bu îngiliz ozadillehn yazarlanndan yararlanŞAHİN PERESE Ahmet A | a ; üçü d* tanınmış, na lundu. Güzel adam değildi, fakat let alıp lineznaya gitmelerini «a? ıağa bainnıslardır. Sözgelisi Na. batılı bir tanatçıyı, Avrumuslu, «engln Hjilerdi. Kazaıker kusursuz erkekti, uzun boylu, iri lamak, dolayısiyle bilet karaborsa nk Kemal 'in Eugo'dan, Hâmid'ın a yazınının ana gidişini bümek, Efendiler: «Sizler B&li Kaptanı ka kemikli, kara denilecek kadar es cılannn mânl olmak için ilçelerde Gaıetemize fönderllen yanlar koacine'den, Shmkespeare'den etki nu sürdürmek, kışUiğini onun dimden tanır mı idiniz?» diye lor mer, sınm gibi bir denizci idi. Ca kurulan sivil zabıta ekiplerinden endiklerini biliyoruz. Daha yeni içinde eritmekle görevli sayıyor, nulsun, konulmasın iade edilmes. mayı düşünmediler; onlar da, fer Reis Hüsnüşeb Hatundan hiç ba5ka bizzat Zabıta Miidürü ('ahit ere gelindikçe Avrupa ile alıs ve Üzerinde durulması gerekli olan tlânUrdan mesuliyet kabul olunmu. * • Kaptanı evvelden tanımazdık, bi ummadığı derecede ağır bir red Kbrlunun başkanlıgında 10 kisilik ş çoğalır. Bu bakımdmn Alaman ıey, ozanın geçmişin bilincini ge. Atmn* v» ılân işlsrl İçin. «arfcn ze bu şahitlik hizmetini tekli» et cevabı aldı. önce: cıGaliba çok er bir merkez ekipl faaliyete geçmis zanının sorusunu bizimkiler, €Ba iştirmesi ya da kazanması, bu biym özenmekten geliyoruz.* diye mci kendi yasayısı boyunca gelis OatOne cAbone» veya «tltn Servtal» mezdeo ancak bir kaç hatta evvel ken içirai açtım..» diye düşündü, tir. arsılasalardı olgulara daha uygun ;irmeye devam etmesidir.» diyor. kaydınm lmnmaıı lAzımdır tanımıstık..» demeyl zait gördüler. fakat bir hafta sonra genç dulun Bu ekip bütün İlçelerde clduju * >ir söz «öylemış olurlardı. Iste o Onu «ozan» dediği batılı ozanÇerkez kizı Divana verdiği dilek Fona Halil Ağa isminde otuz yas gibi, bugün de Beyoğ'u ilçesinde n BU CAZrrz BASIM AHLAK e Alaman oxam, bu sözün dıı. Geıçekten de, bugün, gectnikontrollarda bulunmu3. 8 karabor çeye idJdasının vesikalarını ekle lannıîa ergen bir adamla alelâcele YASASINA UYMAY1 TAAHHÜT sacıyı suçüstü yakal.yarak hskla e demeğe geldiğini, sanınm, pek in bilincinden yoksun bir batılı ETMtSTÎR mi? idi, biri kendisinin Kaptana nikâhlandığını ve bu adamın Fınsatı? muamelesi kâğıdı, diğerl de dıklıdaki konağa ge'.ip yerleştiğini rında gerekli kanunî işlemi yap nlıyamazdı. Neden derseniz, son yazar aüşünmek kolay değildir. •üzyılın Batı yazını, belli bir böl Gerçi Elliot'un, yukanya aldığım Kaptanın çocuk loğduktan »onra, öğrendi. Cafer Reis imanı sağlatn mıştır. enin çağlar boyu olusmıış bir ürüMerkez ekipl, kontrollanna aranikahiB akdi günü eline verdiği a adam olmasaydı, ya kendisini vusözü, gelenekçilikle tanıtılacak lüdür; onu geçmışinden ayırıp dürat kâğıdı idi; armatörtin salr rur, ya Forsa Halil Ağayı öldürür lıksız devam edecek, bilet kara bir söznür. Ama buna «klâsiklik» evrakındakl mühürleri İle tatbik dü. Evvelâ saşırdı, sonra günler borsasına meydajı vermemeğe caedildl, kıl kadar farknz Kaptanın ce agladı ve daha sonra, yıldırım lışacaktır. mührü 1da. Hüsnü?eb, kendisine la vurulmus gibi âşık olup da ken Rii^vet alan Belediye Zabıtası hemen her gelişinde, evvel* lahl disini red ederek başka bir erkeKomiseri nezarette bi, »onra kocası ufatlyle Bâli Kap Jin kollan aratına atılan bir kaTaslıtarla Belediye Zabıtası kotan tarafmdan verilmiı müeevher dını, o kadının sihirkâr zümrüt miseri, rüşvet aldığı iddiasiyle yaMüesseaemizin kuruluşundan bugüne kadar çok lerinin de bir liatesini «unmuştu gözlerini unutmak için oğlan vesa kalanmıstır. büyük hizmetleri olan, kimil iaaan, aziz arkaki, bu giranbaha »eyler, hakikaten yetini terketti, bununla da kalmaYıldıztabya eaddesinde kahvecidafimız ve İçletnve Müdürümüz, ancak onun gibi bir ar«.i milyone dı, gemilerinden birine atlıyarak lik yapan Kemal Gürıoy, savcılığa Yüksek Elektrik Mühendisi rin hediyelerl olabilirdi. Esirci Iskenderiyeye gitti ve orada yerbasvurarak kahve ruhsatı için diCevriye Hatun bu kızı, parmagın lesti. Yine Galata Mahkemesi, Ca lekçe ile müracaat ettiği sırada, da bir gümü; halka ve bo7nunda fer Reisin yerine Bâli Kaptanzade Belediye Zabıtası Baskomiseri Rebir dizl mercanla «atroıjtı. Kazat ye üvey babaıı Forsa Halil Ağayı sat Akalının kendisinden İM) lira kaderin «ni bir eilvesi olarak çok genç yaşınd* kerler bu veraset divasiyle dört ay rüsvet talebînde bulunduğunu ilrHakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi, 11 kadar uğrastılar. Fındıklı halkı ta vasi tâyin etti. ri sürmüstür. Bunun üzerine ferek(ArkM var) kasım 1961 cumarteBİ günü (bugün) evinden alıkım takım Divana gelerek Hüsli tertibat alınmifsa da «uçüstü ya nüseb Hatunua Bâli Kaptanın canarak, «enelerce emek verdiği Topkapıdakl pılamamış ve başkomiserin üzerinriyesi, çocuk dünyaya geldikten de yapılan aramada da para buluAmpul Fabrikamnea s o t 11 de getirilecek »• namamıştır. sonra da nikâhlı kan«ı oldufuna MEVLİT bilâhare Merkez Efendi Caaüindeki öğle naAUah rızası için ?ahitlik etti, KapAramııdan ebedlyen «ynlan Buna rajmen tanıklar, bafko • mazını mütaakıp sym yerdeki aile kabristarun» tanın haftada bir veya iki defa koEm. Mu. Alb. miserin 150 lirayı aldığında ısrar defnedilecektir. nağa geîdigini «öylediler, yalnız etmisler ve politler de bu ısrar GEN19tAL EUEKTRİK T.A.O. sahitlerden biri: cKaptan yashca. HALİS BAŞKAN karsısında Akalını cezaret altına kız ise torunu yerinde oldugundan almak mecburiyetinde kalmışlar • ve Bâli Kaptan erbabı iffetten budnr. NECMtYE ebediyete lntikallerinln 40 ıncı lunduğundan kemali hicab ile biFaal 4016/7059 gününe müeadıf 11 kasım 1961 zim Fmdıklıya her gelişinde yübugunkU cumartesl gttnu 6ğle Kasım 11 Cemaziyelâhır 2 namannı mütaakıp Levent Cazünu bir Hind sah ile örterdi» deŞeker hastasının rebberi \e koruyucusu miinde «riı ruhlanna Ithafen di. Bâli Kaptanın da yaz ve kış okunacak Mevlldl Nebevtye TÜRK DİABETİKLER CEMİYETİ daima bir Hind şah atarak dolaçakraba, arkadas ve arzu edentığını cümle âlem bilirdi. Şah da Müracaat: Harbiye, Orduevi karşısı Meyva »ok. No: 10 lerin teîrifleri rica olunur. târif ettiler, rengine, nakşına vaOgiu: özcan Baçkan Tel: 47 51 20 V. 1 6.43 11.68; 14.33|16.55|18.29| 5.02 rınea tuttu. Kızı: Nedlme Çokçen Muayene günleri: Pazartesi, çarşamU, cummrteai E. ] 1 4 8 ' 7.03! 9.43112.00! 12.0« Cumhuriyet 7071 Galata Mahkemesi Naibi de: fstanbula dün tekrar sis çöktü MASAL1 r Melih Cevdet Anday HEM | Radyolarımızda dehşet verici bir lâöbalilik lmanyadan aldıfım bir mektnpta özer Ongül Isimli oknjncum snnlan yazıyor: «Ankara Radyosunun yurt dışındaki Türkler için 41,18 M. kısa dalga üzerinden yaptığı yayını hemen her akşam dinleyenlerdenim. Bu akşam buranın saarl ile 22.35 te •Türkiye siii bekliyor». adlı koouşmadan sonra bayan spikerin yanmdaki arkadaşına mikrofon düğmesini çevirmeden «çok me rak ediyorum. bu konuşmayı acaba hangi aptal hazırlıyor» dedi ve hemen sonra verilen fngilizce haberlerden evvel de arkadaşı ile yalnız imiş gibi konuımasına devam etti Bu bayan, acaba. c anda her kelimesinin bütün dtinyaca duyulmakta oldugundan ha berfiz mi idi?» Biz böyle oldnk, iste! Her iırmlıde disiplin, vszife hissi mesnliyet duygnsn, gitti, onnn yerine alabildiğine bir lâübalilik alabildiğine adam sendecilik, alabildiğine dikkatsizlik yerlfsti kaldı. Bu kızın çirkin hareketiııi yine onun kullandığı kelimelerle karşılaşıp «çok mermk ediyorum, acaba bu konnşmayı han gi aptal yaptı?t> diyerek geçisiirmek kabil ama (hidisede yegftV ne mesnl «teabs kendiıi mi?) n a l i de akl» geliyor. Spiker seçerken karakter ve ciddiyet •ramıyanlann, hele •onra spikerlfri kentrol etmiyenlerin bn mesnllyette hiç mi hisseleri yok? Yani radyolanmızds spikerler tamamen başıbos bır»lptıy«rlar d» dönyaya acılan mikrofonlar emlrlerine, daha doğ msn lâübalillklerine mi terkedi liy»r?. Radyolarda neden eskisi gibi komedllcr temsil edilmediğini bn mektnbu oknduktan sonra daha lyl »nlamıa bnlunuyoram. Meger komcdiieri artık spikerltr oynnyorlarmış da haberimiz yokmns!. Cevat Fehml BAŞKUT A İSTANBUI, ANKARA Yeni MAGİRUS marka otobüslerle t«kviy« cdilen MENGENLİ Otobüsleri Emniyet Rahatlok Sür'at SABAH ve AKŞAM tstanbul Divan Oteli karşısı Tel: 47 70 28 Ankara Balin Oteli karşısı Tel: 12 01 56 Reklâmcılık 2572/7087 Istanbul Ticaret Odasından Odalar Birliğinin 14 «ylul 19 81 tarihli yaıılanyle bütün Odalara yaptığı bildiriye dayanarak Odamız meslek komitelerı, tacirler ve yöneUm kurulumu zun da ışürakiyle yırmi iki gün devam eden toplantıiarda 8. k ota üzerinde çalısılmış ve mem • leket ihtiyacına uygun bir rapor hazırlanmıstır. Vıne aynı tamim gereğince Ankara Odalar Birliğinde yapılacak müsterek toplantıda bu rapora dayanılarak Odamız tezi müdafaa edileceğinden, Odamtzdaki toplantılara iştirak edememif bulunan mensuplarımızın 18/U/1U61 cumartesi günü saat 13 c kadar Odamıza teşrif ederek bu rap orları tetkik etmelerini ve bu husustaki görüslerini yazılı olarak vermelerini rica ederiz. (Basın 10126/7093) Berlitz Lisan Dershanesînde İngilizce Fransızca Almanca Bayanlara mahsus Lisan ve DaktUo Kurslanna öğrend kaydedilmektedir. tstiklâl caddesi 300 Sumerbank aokaftı İL t7M/706S AGI VE BÜYÜK ÜÜ KAYBIMIZ ZİRAAT BANKASI 29 EKİM TAKDİNTEDER. TALİHLİLERİNİ GEMAL ULUANT 150.000 lira kazanan 'Hesap No: ^ 805) (Heaap Noı 22S) , 4 0 9 9 ) £JU, 50.000 lira kazananlar (Houo Noı * 1459) Nebi BokfT (HOHP 10.000 lira kazananlar H o : | I888) (He»p No:Î5388) No: 8913) No: 33932) No: 3942) N a : | 2S98) N o : | .964) (Heup No: î 7071) (Hetf* No: 16075) (rUp N o ı i 7S31) (Heup No. l 3932) (H«*«p No:f 3I68) Hu«n Ç«m D Hiucyio Üıcra Dönıneı AbauIUa Erdöa M«hae« A n k a Kuriy* Aldı«in ' KU»»n Şenalo SebUe Akptna»Ş. ICarmhuar Cumhuriyet 7089 •" Jan. Geo K. Aıb. <^ııııııııifiıııııııııııiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı>>ııııııı>ııı>ıııııııtııııııııııııııııııııııııı*iinı>ttııiııııııııiiıifiııınifiıııiııiııııııtiııııiı«fir^ INMBULUN •ÖRHAK" K Bakmadı bile, avnçlanna tükürüp kfireğinin sapına yapıstı. Yıkjlmış dnvarların kiremit. kireç, knru harç kalabalığinı san kamyonlara küreble atıyor. rokluk dilga tjeciyordu. Şeb.ir u^ağıydı o. Koyde docmus. sekiz on v^^ın» kaH.nr köv de bTİyümüf. natti köy okiılnnda da W yıl okuynp vazma bellcdikten sonra. annsııun dostnyla kaçması azerine babasıyln tstanbTi!» şelmişti. Babssı sanasağ!amdı. turp gibi. K?dıköyden 6te, su baldeki Gafur vardı ya. nnun afa^ının köşkü karsısır.dalîi yapıda duvar ustalısj yapıyordu. «Gafur» sözü tfîâhsızın Memed'i il<Ti!cT!r'<rı>rfh: Gafur ağara mı? dedi. Gafur ağan. N'irden biliyon sen Gafur ağamı? V eli her seyi anlattı. Bana iş virmediğini de anlattı öy'eysc. Anlattı. Biı ona Dırnaksıı Gafnr deriz. Bir. i!:i ay evvclint kad2f o da hurda. bizim odadi yaJar Ualka'dı. $imdi adam oldu. Atası Uöşköne aldı Eize mavftinde bir iş virgeydi va virmedi. Baban anan yok mu senin"; B'nim nıi? Anam sen sağ ol. Seninî «nostuyla haçtı!» demeyi ken dine yedireroediği için. EDEBÎ KOMANIMIZ: » YAZAN Benim anam da BldS, dedi. Baban ne iş tntnyor? T Koyde, karda«lannun yanında. Zenaatı dovarcı, duvar nsta&ı! Duvar ustası da daha ne? Kardaslarını alıp çelsin. O da çalısır, sen de. Sırt strta verdiııiz mi, dönyanın rarssını kaz» nırsınız.. Vlan ne işti bn be! Dün bir. bugün iki .. Gerçekten de, ta»ı toprağı altındı bu Îstanbulun: Onnn gozü Çukurova'da aeıldı esas... Açıldı ya, sen ne diye babanın vanında çalısmıyon da burda çalısiyor? Kastamonu'Iu, küreğine dayaıııp doğrnldu; Bakma. Babamın dslgasi ayrı, benim dalgam »yrı. Ne babamın bana muhtaclıgı var, ne de benim babama. İki el bır baş için. Ak»am işten paydos oldnk mu, elimi yüzümü yıkar haydi Vezir bahtesine... Vezir bah<?csi de nere ki? Bilmiyor musnn? Heç bi yeriai bilmiyon tstanbulun ben. Kolay. Yarın sen de 6frenirsin. Vezir bahçesi Sirkeci'de. Tramvav yoln var ya?. Biliyormnjş gibi : Var, dedi. Sola sap. Zaten Sirkeeiye geldin mi, çalfi sesi seni kendine çeker. Çalgı, kızlar, içkl. Bi slşe bira açtırdın da sfaktan «fmktan kafsyi tovl4dn m , bırak... Bira nef Beyaz. keptklfl, gwws gibl, san. Katır sidigine benzer ya, değil tabî.. Kaça şişesi? Dışarda, bakkalda yânl, »1şeyi bakkala verdin mi altmış kurnş. Ve«ir bahçesinde yttzelli! tflâhsızın Memed bir hayret ulıgı çaldı : YHzelli gurwHU*T?T Çok mu? Değel mi? ö y l e avratlar var ki, yüîellinin, ikiyüz ellinin söıü mü oinr? Dudakları boyalı Syle yaî Dndaklan, tımaklan... Memed vapurdaki kadınların tırnaklarını hatırlamıştı : Biliyom, dedi. Buren bnrcu da kokuyorlar değel mi? Yatmadım, herhalde kokarlar. Bi tarihte, papır var ya papır? Papır değil, vapar. Vapur işte, Gafnr ağamın vanına geliyordum, bu avratlarııan Dalga mı geçtin? Geçecektim, bilâtçı. . Ne dedi? Ne diyebilir? îkinciye didi. Birincide mi otunıyordun? Birincide. tkinci nere ki? Yâni ikinci raevki. O da salon, salpn ya sıralan tabta dan. Birincinin sıralan minderII, vvmnşaeık. Ne dedi sonra biletçi? Gerçefi eldnlv gibi aalat makta ne vardı? Heç. Ne diyebilir? Iklnti ikinei., Kalktım yöridüm. Adam amma da boznm alor karılarm yanmda ha! Arkaodan güimediler mi? Yok canıra. Gülerler halbakl. Bu tstanbulun karılsn gibi TST mı? Allah kimseyi tırnaklarına düsürmeslru Adamnan matrak geçerler! Matrak ne? Alay ederler yâni. Lâkin bırak, haklannı da yemiyelim. Yürekleri çok ynfkaîan da var. Bi tarihte Kadıköyde, babamla çalışıy»rdmk... San kamyonun ardmdan bir denbire eıkıveren amele çavuşm top gibi patladı : Eşşoğlu eşşekler! Bnrası is yeri ml, çene yeri mi? Bir tokat «na, bir tokat 6tekiae. Sen zati mikrobun birisin, ipne. Geç bn yana! Küreği müreği bir vana giderek, Kastamonnluru aldı taa öbür başa götürdü. tflâhsızın Memed'in kasketi molozların üzerine düşmüştü. Amele çavuşumın ardından korknyla baktıktan sonra kasketini aldı, basına geçirdi, yapıştı kazmasına. Bir tokat, beş tokat... Lâkin Kastamonuluyu sevmişti pek. Oğlan okuma vazma biliyordu mâdem, arkadaşlıçı ilerletir. okuına vazma beller, lâkin kızlara mızlara gitraez, rakı muko içmezdi. l lan bana bak! t$e gireli bir saat olmadı daha, dalçaya basladın, anam avradım olsun kolundan tutar atarım! Birden içinde baban: «El op meynen ağıs kirlenmeı. Köprfiyü geçene kadar gâvıra dayı denir!» Dojrruliv : Yok efendi, huylanma. Sayende bi epmek yiyecegim şurda. Bir daha dalga mulga geçmem... Amele çavafnnan gvrara »ksanmıstı, Savasnp gitti. Memed'in gözü taa karşidaki Bekir astaya ilisti bir an. Sırtı dönuktfl. Kecaman bir duvan deliyordn bnrgn makinesiyle. Nesine gerekti e, ba. Kazmasına kavvetle yapıştı. öntindeki yan yıkık duvara güclö güclü indirip kaldırmafa başladı. Kazma her indikçe dnvardan bir parça düşnyor, parcalann düşmesi çogaldıkça da sert invarda gedikler açılıyordn. VI. Kabzımal Müteahhit Hiseyin bey bir haftadır Ankarada, Bakanhklarda taban tepiyerdn. Havayollarınm kocaman bir Vaykant nçağıyla Ankaraya fimit dolu gelmisti ama, anlıyordn, gayet iyi anlıyorda boyuna atlatıldıjıını. Uçaktan inmiş, pınl pınl bir taksiyle otele gelmlş, aeysnmuş, banyosunu almış, çamaşır değişip vunnu^t^a kafayı. Ertesi gün friksiyonlu mriksiyonlu bir traftan sonra, kopon kumaşından elbiselerinin lâciverdini giymU}, kansının her zamanki tenbikine uyarak kravatın acı kırnuzısını değil, hafif, daha doğrusu çürük kırnıızıdaıı olanını bağlamıştı. «... aeı kırınızı Komünistlerin kullandığı reııktir. Lâcivert elbisenle ma\i de baglıyabilirsin ama, kırmızı insanı daha çok açar, daha çok dinamik gösterir. Onun için Ankarada çürfik kırmızıyı tercib et:> (Uevamı var) 5*000 lira kazananlar KOIA8S84) San Sant T. C En. i M. *• H U ÖJikn Yardua Buttf | ,, ı , . , v . D # 3M. Dunun Karsboğl» ) i(He*ap N o ı V 97) Mehmet Köte (He»»p No:|2154) rfttnu TooıraB No:f 2054) Melek S.TM ZeAnk M. Y. a No.it 276) <HOM(> N<r.V. 25) {Htmp No. 10358) Mehmet Tank SavaA XHCMP No: k 8095) Ve*iW Extka Onan Aknul No: 307) Afi Kahvcci Ne:f U14) Omer Cofkıa (Hep No: 1 12121) Eknah tfcolnd Yaft. Der.v ' Noı 886) Fatma Çofloat No: 21330) Ahmet Topalogb Moı M 2) Sabriy* Gudcr (p (Hrnp N o . » 2 8 2 ) Süleyman Bircaa "(Hcp N.:f4432) Emine BMer ?f1217) Terffc Zinc5rfi UYUmp Noı" \lHtmp No: 19031) O n u n Tanusia t (Hcsaıt No: 4 1616) Hiiıcyin Ç <He«p No: * 457) H.Ö Dofnı (Hesaf. No: 58087) San Onen ' No: 42976) Zekire Ç*JA (Hoap No:, 4000) T K. K Müf. Yar. 4000) Hana Ayva y 5) (Hetap 5 ) t <Hep N o : « t 4 0 ) Ahmet Mtjıtt», y Yalıyaofla' Mou Ttvn* V N o : » lt40) I TüAâ» ti 1Ö0 Talihli Biner Lira ve 3250 taühlide i zengin para ikramiyelcri kazanmışlardıi^) ZİRAAT «H BANKASI Basın 9920/7084 ^*<J ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı i H i ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı i f i ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı t ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı i K i ı i K i i i i ı ^ *