19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKİ CUMHURtYET ııı@ıııııııııııımmııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııımııııııııııııııııı=ıııı S Ocak 1961 hatıralart ar RATIP TAHİR TAHİ BURAH I GÜNÜN KONUSU | "Beyefendi hangi yatağı tercih edersiniz?,, HEM NALINA M1HINA Cadırcılarda dün sabahki yangın Mahmutpaşa semti tehlike atlattı, 3 dükkân tamamen, 2 dükkân da kısmen yandı Birinci B. M. M. ve Kurucu Meclis «A R K A M I Z D A KALANLAR TARIH ÖNÜMÜZDEKİLER İSE SİYASETTİR» Yakınlar ve uzaklar • nsüklerin ikbal devrinde, bahtlannj onlann bahtlann^ bağlamayı münasip görenlerin, idbar devri ukubetini de paylaşmalan pek tabiî bir netice olacaği için, diişük yakınlannın tarifi yapıldı. Bu tarif açıklanıncıya kadar aklıma bep «mum dibine ışık vermez» atasözfi geliyordu, gözümün önünde de hep eğri bir mum vardı. Mum. sahiden de dibine ısıb vermez. Ama dimdik durdnğa mdddetçe. Bir parça eğrilsin, dibine öylesine aydınlatır ki, bn sefer etrannı aydınlatamaz olur. Düşükler böyle eğri bir mumdular. Onların eğrildiğini gâ renler, hemen dibine üşüştüler. alabildiğine aydınlandılar. O non için, düşük yakını deyinee, dflşüğün en yakınından tntup ona şu veya bn vesile ile yaklaşabilmiş. bir gün evveline ka dar çok uzakta iken bir gün sonra onun burnunun ucana kadar gelmiş herkesi bu tâbirin içine almak elbette doğru olurdu Mumla oyun oynanmaz. Işıktan faydalanayım derken. o nun etrafındaki fırıl fırıl dönüş esnasında, pervane, kanadmın kenanndan köşesinden erçeç kavrulup, solufu mumon dibinde alıverir. Kurbüssultan, ateşi suzan demişler. Düşöklerin yakınlanndan bahsederken, bir zamanlar, onların çok yakınları iken sonradan çok nzaklan haline gelen sözlerini de hatırlayıverdim. Seneler senesi dinlediğimiz kötü demokrasi müsveddesi ede biyatını teşkil eden o dışı var, içi yok, şişkin lâfları^imdi Ya» sıada oturumlannın ışığı altında bir kere daha batırlayınca söyleyene bakma söyletene bak sözünü tekrarlamaktan kendimi alamıyorum. Kendilerine sabık dedirtmiyeceklerini iddia etmişlerdi. Sahiden de, diven pek yok. Sabık çok hafif kaldığı için, o nun yerini başka tâbirler aldı. Düşök gibi, sanık gibi'fll&n. Yafma yok, diye cıyak cıyak bağırdılardı. Sahiden de yokmuş, meğer. Kendileri yağmaya öylesine dal mışlar ki, yafmacılar dışında kalan herkesi kendilerine katılmak isteyen yeni ya^macılar zannettikleri için, bu bar bar bafırışla •aramıida size yer yok» demek isterlermiş. Birinci Cihan Harbinde, taşe nezaretinin bir muhasebecisi varmış; neıaretin kasasında bir metelik para bulunmadığı için oda kapısını rüzgâr itse, biri pa ra istemeğe celiyor sanarak hemen «para yoook!» diye bağırırmış, onun gibi. Bizi kalkınma ninnisiyle uyutmağa çalışırlarken; refah var diye ter ter tepinirlerken; aralıksız, nurlu istikballer vaadederler ken, bütün bnnların bir nevi kehanet olduğunu, kendilerinden sonraki devri imâ etmek istedik lerini nereden bilelim? İşte dedikleri birer birer oluyor. Dolu dizçin değil; nçumma doğru yol alırcasına değil; önü ne geleni kaparak, ardma releni teperek değil; hesaplı, ölçülü usturuplu bir ilerleyişle. Meğer o uzakta kalan sözleri o zaman Allah söyletmiş. Allah, insanı bazan, öyle löyletiyor ki! Hamdi VAROGLTJ Temsilciler MecYAZAN: mm^mmtm^'m üye sıfatiyle Sinop Çadırcılar ile Manmutpaşa senv Mebusu Şerif bey ti dün sabah. büyük biı yangın lisi bugün ilk toplantısını yapmakgetirilmişti. B. M tehlikesi atlatmıştır Gerçekten Meclisi 24 nisan Çadırcılar Sarni';!ı hanınm avlu tadır. 1920 tarihinde yap sunda bulunan bir maıangoz atel «1924 tarih ve 491 tığı ikinci toplantıyesinie çıkan yangın k.'sa zaman sayılı Teşkilâtı Esa da oüyüyerek bitışigin'îeki 3 düksiye Kanununun bazı hükümleri istiklâlini ve Devletin kurtuluşu sında ise Ankara mebusu Mustafa kânın lamamen, 2 dükkânın da nin değiştirilmesi hakkmda 12 ha nu temin edecek tedbirleri düşün Kemali Başkan seçmiştir. kısmiT ypnmasınj sVo=p olmuştur. ziran 1960 tarihli ve 1 sayılı geçi mek ve tatbik etmek üzere mil Birinci B. M M. nin 1 sayılı kaBü+ün bir se.nti tehdit eden ci Kanuna ek «Kurucu Meclis Teş let tarafından «Selâhiyeti Fevka ran ile kendi mevcudiyetini ve te yangıa, itıaiyenin Zrimanında ye kili. hakkındaki 13 aralık 1960 ta lâdeyi haiz bir MeclisMn Ankarada şekkülünü ilân ettikten sonra Atişmesiyie söndürüliıüslür Semt rihli ve 157 sayılı Kanunun 12 nci toplantıya dâveti ve dağılmıs olan tatürk (Mustafa Kemal) ilk iş ola sâkinleri arasında telâş ve heyecan maddesi; «Temsilciler Meclisi Se mebuslaıdan Ankaraya gelebile rak Devlet vazife ve mesuliyetleKarantinada bir kaç saat misafir kaldıktan sonra «tsynrdu» denen yaratan bu yangınm çıkış sebebi, çimi Kanununa göre seçilecek ceklerin de bu Meclise katılmala rinin Heyeti Temsüiyeden almakısımda 17 nci koğuşa verilmiş tim. Hapishane bahçesinde ceşitli yayı rının zarurî görüldüğünü belirti rak B. M. Meclisince deruhte ehenüz öğrenilememiştir. llgililce temsilcilerin, bu kanunun mafakumların arasmdan geçerken bütün bakışlar mından sonraki 21 nci günde An yor ve seçimlerin icrası için gerek dilmesini teklif etti.: «Bu dakikatahkikata devam edilmektedir. benim üzeri mde toplanmıştı karada T. B. M. M. binasında sa li tâlimatı veriyordu. dan itibaren teklif ediyorum, der at 15 te en yaşlı üyenin başkanlıBaşgardiyan, buyurun bey, bizzırlıyahm. Şu köşedeki ranzanın Bir hafta icind 14,163,589 Atatürk Ankarada toplanacak hal mukadderatı memleketi değında kendiliğinden toplanacak olan bu Meclisin esasında bir ruhte buyurunuz. Bundan içtin'ap gidelim, eşyalarınızı getirirler, me üst yatağmdan manzara fena deliralık mal ihraç edildi rak etmeyin, bir şey zayi olmaz, ğildir, her iki taraftaki pencereTirare». Odasından verilen men lannı ve kanunda yazılı andı içe «Meclisi Müessesan = Kurucu etmeğp lüzum yoktur. Bu vazife diyerek yol gösterdi. Hapishaneye den istifade edebilirsiniz. Maama şe 5eh^detn?mele'ine göre. geçen ceklerini tasrih ettiğine ve ilgili Meclis» olması fikrinde olup önce o kadsı mühim, içinde bulunduğu girerken nem varsa onlan, şapka fih yukarı çıkıp inmekten rahat hafta Kince liımanımızdan muhte kanun ise 16 aralık 1960 tarihli leri bu tâbiri kullanmıştı. Bu sumuz zaman o kadar tarihîdir ki mı, pardesümü, evrak çantamı al sız olursanız alt yataklardan han lif mem1°kptlere 14,163,589 lira de Resmi Gazetede yayınlandığina retle toplanacak Meclisin Osman bu koca mesuliyeti içinizde üç. göre, bu yayının 21 inci günü 6 lı Paılâmentosunun bir devamı beş kisiye tahmil etmekle iktifa dım, başgardiyanın peşine düştüm. gisini emrederseniz onu hazırhya ğerinde mal ihraç ecilmiştir. Kapılar açıldı, kapılar kapandı; lım...» Sevkedilen mallar arasında, tif ocak 1960 tarihine yani bu güne şeklinde telâkki edilmemesini ve edemeyiz Bütün bu Meclis, bürastlamaktadır. çekingen, merakh bir kalabalık atâdilleri ile yürürlüğe sokulmuş tün mânâsiyle mesul olmak lâMakine gibi konuşuyordu. Baş tik, tütün, bakır, iç fındık, taze Derhal şunu söyliyelim ki bir olan 1876 Anayasası ile bağlı ol zı;n gelir Millet bizi ancak burasından geçerken gözlerim bahçebalık, ham bez mühım yekun tutKurucu Meclisin meydana getiril mamasını ve her halde mevcut re nun için gönderdi, bizi buraya beş deki ağaçlara takıldı. Ayva ağaç gardiyan müdahale etti. Üst yatak maktadır. mesi biz« birçok bakımlardan bi jim ve Anayasayı değiştirmek yetki kişınin eline milleti terkedelim di lan, şeftali fidanları çiçek açmıştı. daha iyidir, altta sıkılrrsımz, dedi. Tıpkı dışanda olduğu gibi içeride Ben de nasıl muvafık görürseniz «İsknderun» yolcu gemisinin rinci Büyük Millet Meclisini ve leri ile mücehhez olmasını sağla ye görıdermemiştir. (2)» diye cevap verdim. Eşyalarım da tamiri dün sona erdi devrimi hatırlatmaktadır. Filhaki mak istiyordu. Fakat bu gayesini Biıinci B. M. M. nin giriştiği en de bahar havası vardı. 17 aralık rumartesi günü bir Ika, bilindigi üzere, 16 Mart 1920 o zamandan izah etmek istemediği önemli işlerden biri de icra kuvMevsim hükmünü icra ediyordu. gelmişti. Bir faaliyettir başladı. Ağaçlar rengârenk çiçeklerle do Otuz yaşında görünen, esmer mü talyan yankerinin sadmesine ma de îstanbulun yabancı kuvvetler ye esasen bu konuda kendisine Er vetini teşkil etmek olmuştur. 25 nanmıştı. Gazeteler bile iç politi tevazi, küçük memur tipH mahruz kalarak hasa^a uğnyan îsken tarafından işgali ve bu işgalin ne zurum ve Sivastan yapılan ikaz nisan 1920 de alınan 5 sayılı karar kadaki bahar havasını ifade eden kum, Si.. si.. siz. . ra ra rahatsız derun eemisinin tamiratı bugün ticesinde son Osmanlı Mebusan lar üzerine «Meclisi Müessesan» mucibince yedi kişilik muvakkat Meclisinin toplantılann.a devam tâbiri yerine «Selâhiyeti Fevkalâ encümen kurulmuş ve Meclis Remanşetlerle bezenmişti o günlerde. o. . olmaym. . be be bendeniz ha nihayHe ermekt^dır. M arahkta Güney Akdeniz ring etmek imkânını bulamıyarak tâti deyi haiz Meclis» tâbirini kullan isl bulunan Mustafa Kemal bu he Duvar diplerinde pinekliyen, mer zır, hazırlanm be.. beyefendi. . yetin tabiî reisi olmuştur. diven basamaklarında oturmuş si dedi. Hep bir ağızdan siz bahçe seferıpe çıknır.ıyss Iskenderun. 9 le karar vermesinden sonra, Mus mayı tercih etmiştir. (1) 2 Mayıs 1920 tarihinde kabul egara tellendiren, ikişer, üçer, sıkı ye teşrif edin, Bomba sizinle aşağı ocak paazr*esi gi'iü saat 14 de îs tafa Kemalin teşebbüsü ile fevkaU tanbuldan îskenrierij tye hareket lâde selâhiyetleri haiz yeni bir dilen 3 sayılı ve «B M. Meclisi lc adımlarla volta atan; yalmayak, iner, dediler. edecektir Millet Meclisinin Ankarada topbaşı kabak, üstü başı hak getıre, Sözü geçen 19 Mart 1920 tarihli ra Vekillerinin sureti intihabına Yiğit lâkabiyle anılır, Bomba da Köprü altından aktarılmış mahluk R;nı{ sfferinden ocnmekte olan lanmasının teminine çalışıldığını Seçim Tebliğindeki esaslara uy dair» dört maddelik kanunla bir lardan tutun da Mahmutpaşa vit bobmaydı ha.. Çakı gibi bir GaSamsun Remisı d« 1* ccak perşem görüyoruz. 19 Mart 1920 de Musta gun olarak her Livadan beş me tcra Vekilleri heyeti teşkil olunrinlerindeki mankenler gibi tak lata delikanlısı. . Nar çiçeği ren be gÜT.ü saat 15 de lroarımıza ge fa Kemal «Heyeti Temsiliye» nâ bus seçilmek üzere, yapılan seçim muftur B. M. M. nin onbir kişimına Vilâyetlere, müstakil Liva sonunda Memleketin muhtelif se den mürekkep İcra Vekilleri hemış takıştırmış, başında föter (!) ginde kadife yeleği, yandan ayrıl lecektir. lara ve Kolordu Kumandanhkları çim çevrelerinden 232 mebus se yeti üyeleri, kendi üyeleri arasınşapka, ayağmda gıcır gıcır papuç mış, itina ile taranmış pınl pınl Türk İsrael ticaret na göndermiş olduğu «întihabat çilmiş ve bunlar Birinci B. M. M. dan clmak üzere meziiur Meclisin lar, yanıbaşma bir mürekkepli ka saçları, yeleginin altından görüanlaşması tebliğinde Devlet Merkezinin düş nin esasını teşkil etmişlerdir. Bun muttak çoğunluğu ile seçilmekte lem iliştirilmiş ipek mendili cebin nen yün kuşağı, ökçesi basık, yutarafından işgâl lardan başka tstanbul Meclisi Me ve bunlar arasında çıkacak anlaş den sarkmış, kıravatlı, eşarplı, murta topuklu pabuçları, iki eli a Memleketimiz ile tsrael arasın man kuvvetleri pantolonunun ütüsü bir bıçak ka rasında vavaş yavaş çevirdiği kas da sona ermiş bulunan ticaret an edilmiş olduğunu, Osmanlı MeclUi busamndan gelen 92 Mebusa ilâve mazbkları çözmek yetkisi de B. Mebusanmın dağılmıs bulunduğu olarak Yunanistandan gelen bir M. M. iıe ait bulunmakta idi. dar keskin, ucundan Reşat altını ketiyle tam okka dört yüz dirhem, lasması yenilenmiştir. Yeni anlaşmanın 15 milyon Hra nu ve bu vaziyet karsısında Milletin hapishaneci tipini Son söz olarak, 41 seneye yakın sallanan bir parmak genişliğinde, hayalimdeki ve Maltadan gelen ondört Mebus hacminde olduğu bildirilmektedir. yirmi iki ayar saat kösteği yeleği canlandınyordu. ile birlikte Birinci B. M. M. nin bir zamandan sonra, bugün Yeni Bîr manav cereyana bir Türk Devletinin veya daha nin bir yanını öbür yanına kavuşüye sayısı 337 yi bulmuştur. Buyur Beybaba, diye Bomba öYazan: Mazhar KLNT AÇlK TEŞEKKÜR kapılarak öldü sarih bir ifade ile II nci Cumhuri turan kumarhane patronu kılıklı, Bu Meclis ilk toplantısmı o ta yetin hukuki ve siyasî temeHerini ne düştü. Kapının yanında, duvakıl pranga, kızıl eenği külhanbey Hüsamet*Jn Karakoç adlı bir Uzun zamandır müptelâ oldu^u rihe kadar Ankaraya gelebilme On senelik hesapsız kitapsız mü Sözde balıkçılık kooperatifleri azmanlarına kadar çeşitli mahkum ra dayalı duran portatif bir iskem manav, sergisindeki elektrik lâm amansz hastalıktan kurtulamıyarak imkânını bulan 115 üyenin iştira kuracak olan Kurucu Meclisin asyedi hayatı sürmemizin cezasj var!... Hakikatte bu kooperatifler leyi de aloıayı ihmal etmemişti. lar kalabahğı îşyurdu bahçesini basını söndürmek isterken, cere henüz 12 yaşında, Bmrünün ilkbaha kiyle 23 Nisan 1920, yine bir cuma memlekete ve millete her bakım ılarak şimdi ne güç durumlarda komisyoncu, tüccar ve kabzımal Geldiğimiz yoldan bahçeye indik. nnda 3.1.1941 günü dolduruyordu.^ yana kapılarak ölmüstür. Tahki yen ayrılan pek aramızdan ebedi günü Ankarada yapmış ve teşek dan başarılı olmasını dileriz. »evgili vaxhgımız, ulunduğumuzu hep biliyor ve sistemi için birer paravanadan bas Köşeyi döndük, küçük bir deBir «nda çembere almdık. Porta kata başlanmıştır. kül etmek üzere bulunan yeni bir örüyoruz. îçeriye borç, dı.şanya ka bir şey değildir. Fiatlar bu tüctif iskemleye buyur etti Bomba. Piyasamn istek ve dflekleri biricik oglumuz (1) K. Atatürk, Nutuk, Cilt 1, •air kapıdan girip merdivenleri car tarafından tesbit edilir ve öyTürk Devletinin hukuki ve siyasi orç. Yardımlar, hibeler hep eritSMAİL ERMAN'ın 1960, S. 421. tırmandık. Üst başta hapishane tâ Belki on mahkum birden sigara öğrendiğimize göre, Ticaret O gerek hastahgı sırasmda büyük alâka nizamına duyulan ihtiyaçlara uyi... Buna rağmen elde ne var? le gider. (2) Atatürkün Söylev ve Demeç biriyle Malta denilen koridorun paketlerine davranmıştı. Daha sidası, piyasamn istek ve temenni ve yardımlannı esjrgemiyen, gerek gun bir tarzda önemli tatbikatına eri, Türk înkılâp Tarihi Enstitü Bol bol çimento ve şeker fabrika Memlekette nüfusun gittikçe art genişliğince tavandan zemine ka garayı ağzıma koymadan bir kaç masından endişe duyanların çıktılerini tesbit etmeye karar vermiş cenaze törenine Iştirak eden. evl başlamıştır. ı. Bunlann çıkardıklannı da ne dar uzanan demir pannakhklar çakmak birden burnuma uzandı. miıe gelmek lutfunda buluna, tel Ankarada Salahiyeti fevkalâ sü Yayınları, C. 1, S. 61. tir. apacağımızı, kimlere satacağımı ğım görüyoruz. Bugünün durumuönünd» durduk. Meydancı geldi. Bunlarin müşterek alevinde sigala göre, belki de bunlar hakhdır. Bu münasebetle, branslannı il graf, telefon ve mektupla acunızı deyi haiz T. B. M.M. nin toplanma ı bilemiyoruz. Çifte asma kilitlerde anahtarlan ramı yaktım. «Geçmiş olsun!» faspaylaşan akraba, dost ve arkadaşlaÇünkü, istihlâk edilen protein mikgilendiren mevzulann nelerden i nmıza, bütün P.T.T. mcnsuplanna, sı ile Müdafaai Hukuk Hareketi çevirdi. Açılan demir parmaklıklı h bir hayli uzun sürdü. ArkasınZora geldik mi meonleketin top tarı nüfus başına asgarî derecedeTEŞEKKÜR kapıdan girdik, hemen solda, üze dan çay tepsisi uzandı. Nereden baret olduğunu öğrenmek maksa öztepe Harun Rejit ilkokulu öğret dağınıkhktan ve fiililikten kurtul a Bizlerl sonsuz acılar içinde bıra • k altı, toprak üstü servetleri ak dir. Ama bu eksikliği telâfi ederinde 10 12 santimetre çapında peyda oldu bilcnem, ellerde dola diyle Oda mensuplarının dilek ve men ve öğrencilerine en derin min muş Kanuni ve hukuki bir organ karak 2 ocak 1961 tarihinde ebedl ımıza gelir, hattâ su ürünlerini cek her türlü imkanın, elimizin yuvarlak bir dikiz penceresi olan, şan bir «Halk» gazetesi nihayet temennilerinin bildirilmesi isten net ve şükran duygularımızı arzede tarafından temsil edilmeğe başlan yete intikal eden Erzurum eşrafın e düşündüğümüz olur. Düşünü altında bulunduğunu kabul eder, riz. mıştır. yanıbaşmda kalın bir kol demiri bana da uzatıldı. Bu, tam on ay mektedir. dan merhum Salim Kitapçı ve Ne üz ama bunlardan en iyi istifade balıkcılıgımızı ciddi bir şekilde geBabası: Rüştü Erman Ticaret Odası Dunları konulanB.M.M. nin 23 Nisan 1920 tarihli bile Kitapçınm kızlan, Yüksel Gür eklini bir türlü kestiremeyiz. sarkan kapının üzemndeki tabe» evvelki bir nüshaydı. Aralannda Annesi:: Saffet Erman Jliştirirsek bu gibi endişelere kenna göre nasnif ederek bunların lâyı okudum: (K. . 17, Y. S. 10, Teyzesl: Melek Gürdağ ilk toplantısına Reisliğe en yaşlı ses, Yücel Kürkçüoglu, özel Berker bulunmamı sağhyan «Oldu da bit halli ıçin ilgili mtrciler nezdinde Bahk kâh olur, kâh olmaz... j ^™ i z i kaptırmanın hiç yeri kalve Tezer Şentürk'ün Bevgili anneMh.) Kısım . 17, Yatak sayısı 10, lerl, Binbaşı Hulki GOrses, Muzaffer Fiyat her gün hattâ her saat tuMuhtelit demekti bu. Biz içeri gi ti maşallah» lejandlı karikatürü teşehb'jse geçecektiı Kürkçüoğlu, Desinatör Orhan Ber tum vaziyetine göre degişir. Hiç Lâki.ı böyle giderse, günün birince üç mahkum ayaklandı. Baş mün neşredilmiş olduğu nüshaydı Lhnanımıza gelen mallar ker ve Ismail Şentürk'ün kayınvaliir zaman çarşıda pazarda ne balı rinde bahk ihracat imkânâlarımız gardiyan, Ratip Tahir Bey gaze bu... Beybaba, dedi içlerinden biDenizcilik Bankasmdan bildirildeleri. Bora Gürses, Hülya Gürses, tamamen ortadan kalkacaktır. BaMine Berker, Murat Şentürk ve jı bulacağınızı ve kaça alaeağını lıkçılık yapmak istiyorsak evve'.â teci, dedi, burada yatacak.. Hür ri; senin gazeten, «Ulus», «Akis» diğine göre 1960 yılı içinde îstanŞule Kürkçüoğlu'nun sevgili annean. ;ı bilemezsiniz... ınette kusur etmeyin ha! diye ilâ falan içeri girmez. Girmesine gir bul Iimanma ithal eşyası olarak balık sürülerinin ayağına gitmeneieri, îstanbul eski MilU Eğitim Bilemezsiniz, çünkü biz balığın sini öğrenelim. Ondan sonra bu ve etti. Üçü birden geçmiş olsun mez ama eloğlu, tiryakisi, hasta 556,640 ton ve dahüî eşya olarak Müdür Muavinl halen Tmdıklı Orta yağına gitmeyiz... Gidemeyiz. dediler. Hemen o arada bir dörsı oldu mu bir kere, yolunu bulu da 91,727 ton mal gelmiştir. Böyokulu Müdürü Ali Oğuz'un fazilet Bekleriz ki balık bizim ayağınıza sahayı i.'tismar eden parazitlerdüncü mahkum içeri girdi. Geçmiş yor işte... Bunda bir eksiksiz tam lece îstanbul limanın'j bir yıl içinden temizliyelim, teşebbüslerde timsall cşi gelsin, yahut önümüzden geçsin istikrar olsua Beyefendi, bendeniz Sait kolleksiyonu var senin gazetenin!. de gelen mal 648,367 trnu buknuşsağlıyalım ve nihayet NİMET OĞUZ'un de lutfen kolumuzu uzatıp tuta tevzi sistemini ıslah edelim. Bayraktar; koğuşumuza şeref verNe yalan söyliyeyim, âdeta kol tur. 3 ocak 1961 salı günü ebedî Istira ım. diniz. Aldoğan Paşa, Fuat Arna, tuklarım kabarmıştı. Gazete tekHırsızlı vakaları arttı Bütün bunlarla birlikte ko.ıserhatgâhına tevdil merasimine bizzat Necip Fazıl, Aziz Nesin, hattâ re rar elden ele dolaştı. Bir eliunde Az tutarız bir dert. Çok tutanz veciliğimize de son derece ehemŞehrimizde hırsızlık vakalan de iştirak etmek nezaketinde bulunan vire nakledilinciye kadar bir iki sigara, ötekinde çay kadehi, bir vam etmektedir. îkinci af kanunu aşka bir tasa. Bu sefer denize miyet verelim: Alem bizden aldıÎstanbul Milll Egltim Müdürü kargünlüğüne Hüseyin Cahit Bey üs nefes birinden deçim Halis Kurtca, eskl Müdürüm ökmeğe kalkarız. Başka ne yapa ğı palamutlan kutulayıp satıyor bir yudum öte nun kabulünden bu yana, 200 den Hayrullah öre. bütün ilkögretim mü. .iliriz ki? Yeter derecede soğuk ve para kazanıyor... Biz onlan tadımız bile bu koğuşta yattılar. kinden, bir yandan da çevremde fazla hırsızlık olayı kaydedilmişSAYIN DOKTOR VE ECZACILARA fettişi arkadaşlanma, okul mUdürü, hava depolanmız mı var? Konser Cezaevinin en temiz koğuşudur kilerin yüz hatlarını, kılık kıya tir seyrediyoruz. müdür muavinl, başöğretmen ve öğburası Beyefendi. Arkadaşların fetlerini inceliyorum. Dayanamae fabrikalarımız nerede? Olsa da Aklımıza gelmişken soralım: Şu Dün de, şehrin muhtelif semtleretmen arkadaşlanma. akraba, tücLaboratoire GENEVRIER müstahzarlarından hepsi pek iyidirler. Gücümüz yet dım, sordum; aralannda 30 yıla car, esnaf vesair bütün dostlanm», enekeyi nereden ve kaça bulaca Et ve Balık Kurumunun balık avrirde 6 hırsızlık vakası olmuş ve tiği, elimizden geldiği kadar hiz kadar cezası olanlar vardı. Bana Îstanbul öğretmenler ve okulumuz ğız? bunlardar 3 ünün faili yakalantıış lama çemileri ne yapar? Yazın mette, hürmette kusur etmiyece 16 ayhk mütevazi cezamdan dokoruma derneklerl idare heyetleriSoğuk hava tertibath vagonlar ı ekseriya Heybeîiadanm Çam limatir. ğimize itimat buyurabilirsiniz! ne .cenazcmi elleri Uzerinde lâhdına 1 layı âdeta utanmak düşmüştü. Nigelir, fakat nı civarında yan gelip yattıklarıkadar götürmek zahmet ve kadirşi smarlanz... Bunlar l/fak tefek, zayıf, ağzı lâf yatekim, eroin satıcısı olduğunu sonOCAK 6 RECEP 18 naslığ'.nda bulunan sevgili ögrenci ÎU sefer de biz balık tutamayız. nı görürdük. Acaba şimdi nerepan, gözleri yuvalarında fıldır fılradan öğrendiğim biri, Bey, evve arkadaşlanma, telgraf, mektup 'agonlar muattal kalır, kiralan iş deler? Avlan aerelerde satışa çıdır dönen, insandan başka bir a ve telefonla ve hüzünle dolu olan ler... Balık bol oldu mu bu defa karılıyor? S fnahluka benzetmek lâzım gelse vel Allah 16 ayı peynir ekmek gi* 8 evimize kadar zahmet etmek sure da vagonlar gitmiş olur. Velhasıl £ a a ancak bir tilkiye ber.zetilebilir. bi yersin, nasıl gelip geçtiğinin yeniden depolara tevzi edilmiştirtiyle acılanmiii paylaşan çok »evO >. bile farkına varmazsın, diyordu. o însan kıhğına girmiş bir şeytandı gili akraba, dost ve arkadaşlanma ömür törpüsü. E... Eski hapishaneler olsa yine ayn ayn teşekkür İmkânını bula Ama zavalh bahkçı, hakikî babu delikanh. Yaşı 35 civarında göV. \ 7.2t 12.19 14.42 18.55 18.31 5.40 Aı>İLNA T1CARET AŞ. PJL8S1 GmJaU İSTANBÜL Tel. neyse... Ama şkndi burasının sübmadığımdan alenen teşekür ve min kçı, yani denize çıkan ne yapsın? rünüyordu. MEVLİDİ ŞERİF netlerimin kabulünü saygılanmla ^ğ almak ister pare bulama/. Pa«Ratip Tahir Beyefendi, hangi yan mektebinden farkı yok... £ . ] 2.32 7.25 9.47 12.00 1.38İ12.45 rica ederim. Kıymetli büyüğümüz ve baa bulur, âletin iyisini bulamaz. yatağı tercih ederseniz orayı ha(Arksn T»r) bamız, tüccardan E?i: Ali Oiuz Güçhal ile balık tutar, akabinde Kızlan, Damatlan, Tonınlan madrabaz başına belâ olur, malını Dr. Ismet Giritli MESELELER Yine balıkçılık SİTE TİYATROSU EVDEKİ TABANCI SON 15 GÜN 1 ndl 1 NEURINASE NEURINASE = CUMHURİYET'in edebi tefrikası: lanırdık. Saraya jurnal etmişler: Padişahın aleyhinde kumpas kuruyorlar, diye... Zaptiye nezaretinde temiz bir dayaktan sonra hepimizi bir yere sürdüler. Benim kısmetime Adana düstü.. Sonra döne dolaşa bnrada karar kıldık. Başkan, hocaya yaklaşarak: Sayın hocamız (Eyfip Arsoy) dan bir nutnk dinliyeceksiniz.. Bir sfirpriz... diyor, sonra bize bakarak yavaşca ilâve Sen sağ ol, dedi, ziyanı bir tarafı vardı bn adamın... ediyor: Etrafıma bakıyor, bn kadar yok, uyukla!.. Benim uyuyan Bakalım, kâfir, kinrin canıları uyandırmak için öyle ma insan içinde çopur yüzü, yırık nı yakaeak? Allah vere de bir dudağı, çıkık alnının altında rifetlerim vardır ki... pot kırmasa! .. tkisinin de bu kadar az za konuşurken iğne başı fibi bir Hoca, ellerinl uğuşturuyor: ışıktan ibaret kalan küçük gözmanda birbiriyle bu derece yüz Ieriyle ondan daha güzelini gögöz olmalarına şaşmamak müm «Bendenizi zorladılar.. Ne re rmiyordum, kün değildi. löyliyeyim, bilmem ki?... Hazırlık da yok... Müsaade ederseniz Başkan, hocaya takılmak için Bu gece, bir tesadüfler geceiyi bir fırsat yakalamıştı: bir söylev..,» diye Halkevi reisiydi. Snndurmadaki masalarsini taklide başlıyor. Küçücük Yok, yok, hoca, dedi, sen dan birinde oturan şişman bir gidip yatmalısın... Biz uykusuz adam, güçlükle kalabalığı yaboyda bir taklid yapıyor. Adalufa dayanabiliriz, sen ihtiyar rarak ağır a£ır bizim masaya mı boyu ile, jestleriyle lalimsın! ce karikatfirize ediyor. Kızlan geldi ve öniimde durdu: Hoca, başkanın pek farkededansa kaldınrken jizlice okşar Siz Sülevman Bey değil mediği bir hüzünle cevap ver misiniz? gibi jestler yapıyor. di: Yakından vuzüne hakınea ben Halkevi baskanı, ikide bir el Daha iyi söyledin ya. Ya de onu tanıdım. Eski kamp ar yecan, hafifledikten sonra yine lerini vnrarak «Vay kâfir hoca! Servet Bey, tiyatro hikâyekadaslanmdan Azmi adında bir kında o kadar çok uyuyacafım Vay edepsiz hoca!» diye bağınlerini dinlerken kulaklanm dik(Zekazik) kampına ait başka ki... eczacı idi. O zaman, pek yayor, «Vallahi, Billâhi sana, ohikâyelere geçti. Kahramanlar, mişti. Bana âdeta ehemmiyetli kınlığımız yoktu. Fakat âdeta Sonra bize döndür lağanüstd bir söylev vermeğe, bu sefer de sanatkâr rolünde i bir adam gözüyle bakıyordu. Hayasız filândır ama, Al ağlıyarak yanaklanmdan öptü. bu yaşında kırdığın potlan andiler. Yine o arkadaşlarla Ya?!.. Demek ki siz de oYammda ona da bir yer açtılah yine de aramızdan eksik latmafa geliyorum!» diyor. nun âşıkısınız! dedi. Benim yekampta kurdufumuz sahneyi, etmesin şu adamı, dedi, bu lar. Hareketlerinden ve dilinin Hoca, birden bire söylevi kevaptıjımız dekorlan, oynadığı rime hoca cevap verdi: Halkevi de olmasa kokacağız... a<hrlı*ından bir felç geçirmis serek: «Aman Allah!» diye kenmız oyunlan anlatıvordu. Ona âşık olmıyan tstanbul olduğu anlaşılıyordu. Bu kadar Başka kelime yok; kokacaçocugu var mıydı bizim zamanı dir.ı sahneden ortaya atıyor... kolay ağlaması da bnnn gösterArasıra bizi seyretmete gelen Bir kıyamet ve neş'edir kopumızda?.. Ben vaküyle onun mez miydi? Ingiliz zabitleri bilfe hayran oHoca. bu son sözleri söyleriçin bahriyeden kovuldum.. yor. Hoca, bn defa kaymakalurlardı. Kendisi, ne çocukken Azmi, Mısır döni>s"nrtp t\wken havasızlıktan bunalıyor mın yanına gidfvor. ya yerleşmiş, bir eczane aç seyrettili Manakyiında, ne de O zaman bir bahriye mügibi başını tavana kaldmyor, Başkana: lâzimi idim. Tiyatro oynamıştı. Etrafındakilerin mname. sonradan gördüğü Darülbedayiparmaklariyle gömleğinin yaka Arkası var de bu oyunların tadını bulama mak için Fatihte bir evde toplesinden kasabanın hatırlı bir sını genişletiyordu. Çok garip « SON SfGINAK RESAT MURİ GÜKTEKİH mıstı. Zavallıya çocukken yediği çakal eriklerinin tadını simdi hangi meyvada bnldnğuna sormak isterdim! Bn kamp tiyatrosundan bende ancak bir kaç gülünç hatıra kalmıştı. Meselâ, bir pencere önünde sokaktaki âşığına keman çalan kız... Bu rolü, kıs kıyafetine soktuğnmnz bir mmka neferine vermiştik... Onun uydurma pencere kenannda keman yerine avnrtlannı şişire adamı olduğu anlaşılıyordu. sisire çaldığı boru, hâlâ çözüAzmi, Generale benim bir mün Bnündedir... Bu genç, blr kahraman oldnğnmn söyledi. Gülecekler, diye korktum. Kah kız kadar giizel bir mızıka neferi idi. ramanhk diye anlattığı şey: Bn hatıraların onda bu kadar dipcikle bir arkadaşımı vurmağa kalkan bir tngiliz nöbetcisi heyecan uyandırması belki de ni yere yatırarak elinden tüfe nzun zamandır nynmuş olmağini almış olmamızdı Onun i larından ileri çeliyordu. Buçin ikimizf de on beş çün dar nnnla beraber, Mısır kampındaki bu tiyatro, bizim için bir sıbir mahzene kapamışlardı, ğınak olmustu. Bu sahneyi öSahnede şarkılar, oyunlar zene bezene süslüyorduk. Hattâ devam ederken (Azmi) nin bir küçük çocuju okşar gi bulunduğTimuz yerden başka yerlere de götfirüyor, gülünç bi dizlerimi, kollarımı okşataraflanna hiç ehemmiyet verması dnrmadan • çünleri düşündüjünü anlatıyordu. Bn he miyorduk, CÜMHURİYET Nüshası 25 Kuruş 6 3 Basan ve Yayan Cumhuriyet Matbaaeılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketl Cağaloğlu Halkevi Sokak No. 3941 Sahibi Yazı lşlerinl tülen İdare eden Mesul Müdür Senelik aylık aylık Ltra Kr 75.00 40.00 22.00 Tnrklye Hartcl Lira Kr 150.00 80.00 44.00 öldürür, bedava almak ister. Vere bir türlü, vermese bir türlü. lavallının sakalı kabzımalın elin edir. Bu adamlar her kılığa, her ekle girerler: Müstahsil, malının atıcısı olurlar, sonra kendi sat ıklan malın alıcısı durumunda gö ünürler... Ve böylece bunların razifesi müstahsil malını kıymet endirme olduğu halde doğrudan ioğruya veya bilvasıta toptancı, hracatçı, depocu, tuzlamacı olur ar... Kimse de bunlara ne yapırorsunuz demez. Y. FEHMİ EREN'in Ahrete intikal etigi, 40 mcı gününe tesadüi eden (Bugün) fi ocak 1961 cuma günü öğleyir cuma namazını mütaakıp, Teşviklye Camiinde Hacı Hafız Mehmet Karaca'nın idaresinde, memlekPtimizin güzlde okuyuculannın iptirakiyle Mevlid) Şerif ve Kur'anı Keirm okunaoagındKn işbu cemiyeti Kur'aniTtye "btlrtln afcraba, dost ve din kardeşlerimizin teşrifleri rica olunur. Ailesi ve Çocuklan NÂZİME NADİ Gazetemize gönderilen evrak ve yazılar neşredilsin edilmesin lade edilmez Ilânlardan mesuliyet kabu) edilmez * Abone ve ilân Işlçrl İçin, zarfın ilstüne «Abone» veya «İlân ServiBİ» kaydının konması lâzımdır * BU GAZETE 3ASOJ AHLAK YASASINA UYMAY1 TAAHHÜT ETMlSTtR. VECDİ KIZILDEMİR Denizcilik Bankası T.A.O. Oen.7 YoUarı ^letmesinden: İSKENDERUN vapuru 9 ocak 1961 pazartesi günü saat 14.00 de İstanbul'dan hareketle Izmire de uğrayarak Beyrut'^ gidecek ve Beyrut'tan itibaren RİNG seferine başlıyacaktır. Sayın yolenı ve yük sahiplerinin fazla malumat için Acenteliğimize müracaatleri ric.i olunur. (670) «< M m A\I//,r 2 t W 1 S• . S 10 O If ve Alle hayattn«ia huzur ve R T A . Dertten ve mesuliyetten kurtarır. BAŞAK OLAN T. SİGORTA HERYERDE ACENTESİ c. ZİRAAT BANKALARI HİZMETİNİZDEDİR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle