Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İKI CUM11UKİYET 17 Ocak 1961 Hapishan haftra/an RATİP İ TAWİ« İ GÜNÜN KONUSU ilk gecenin sabahı 14 HEM Şu çocuk zamiam.. ları genişletilerek, özel okul ve hastahanelerle ben zen yerlerin işletilmesinden, gayn menkullerin a» u bir mektnp defil, bir faciadan koparılıp aydınlığa tutnlmus en g3z yaşartıcı bir sahnedir: Beraber oknyalım«25 senelik hocayım. Yıllarca mektep tnüdürlüğüm de var. Halen bir ortaokulda matematik öğretmenliği yapıyorum. Üç çocuğum var. Hukuk iki de bir kızım, lisede diğer bir kırım, orta ikide bir oğlum. Geçenlerde kızım fiyatı 90 lira olan bir kitabı almak zaru reti ile karş;laşmış. Bana söyle mekten âdeta utanmış. Nihayet annesi elçilik etti. Üç çocuklu bir ortaokul hocası i ç i n bir kitaba 90 lira vermek cnesele idi Ne ise gözden çıkarıp verdik. Zavallı kızım elini uzatıp parayı alırken ağlıyordu «Baba affet. Size çok yük oluyorum» demesi hepimizi aglattı. Hayatta dikili bir ağacım dahi yoktur. Tek arzu ve emelim çocuklarırmn okumas:dır «Her namuslu ve aklı başmda baba gibi.» Sizden bütün öğretmen ve memurlar adına istirhamıoı şu: Çocuk lamlarını ya kaldımnlar, ya da mânası yerine gel sin. Hattâ çocuk zamları yaşlara göre de ayarlansın.» 90 liraya bir tek kitap Nedir bü? Antika mı? Evvelâ bu kitap fiyatlan fizerinde dnrmak lâzım. Tahsili lengin çocnkları na has bir imtiyaz olmaktan çı karmak bn devletin boynona borçtnr. Kültiir nimetini yalnıı parası olanlara dafıtmak her şeydrn evvel insan haklanna taban tabana ııt bir davranıs olnr Memnrlann cocnk zsmlarına eelince bnnda da bir çeyrek asırlık hocavı verden zö&t kadar haklı bnlmamak hiç bir akıl ve Iz'an sahtbtnln eTInden fflmez. Çocnk başına tO lira Aile si meselâ Leventte otnmyorsa 10 lira bn çocnfnn öniversiteye gittnesi icin vereceSi otobüs parasına yetmiyecek kadar çülünc bir rakamdır. Gerçi bnnnn 196S den sonra ilk mektep çocnkları içfn 10 liradt bırakılmasına karsılık lisedekller için 15, flnivereitedekiler Jçin 20 olacaih anlasılıvorsa rta bn rakamlann da dnmran dö zeltecegi ve derde deva ola<?a?ı amnlamaz. Oknyucnmnn hakkı var. Bn zammı ya ilga etmeli yahot onn lam denilebileeek bir hadde çıkarmalı. Devletin t«rlfl endiselerle kendi elemanlanna yaptıgı bir yardımı iıtinza mevznn olmaktan knrtarmak vazifemizdir. Cevat Fehmi BAŞKUT Kanunların yürürlüğe girlşini tarif eden kanun maddeleri yok mu idi? Bir kanunun makabline şamil olamıyacağını bilmiyen ver mı idi?... Büyük Millet Meclisinden bir kanun çıkar, bu kanun Cumhurbaşkanı taraf:ndan tasdik olunur, Resmî ceridede basılır ve yurdun her kösesine dağıtıhr. Böy lece neşir tamamlanmış olur Yoksa, Ankaradaki Resmî ceridenin basılmış olması bütün yurttaşlar:n muhteviyatını öğrenmesine imkân verir mi? Kanun, her şevden evvsl makul olması icabeden kanun, muhali, imkânsızı vatandaştan nası! ister?!.. îşte bütün bunları düşündüm. Mahkemenin. vatanrlpslarımın goz lerinden ve bilgilerinden uzak, kapalı kapı ardında, dört duvar arasında gizlice cereyan ettigini düşündüm. «Kendimi sno işledifimr bir türlfl inandıramıyonım» Bütün bu düşüncelerden sonra bir kere daha suçsuz olduğuma inandım. Belkl yanıldım, belki de hâlâ yaml:yorum; fakat kendimi suç işlediğime bir türlü inandıramıyonım!. Zaman mefhuiTiunu unutmuştum. Saate bile bakmıyordum. Ancak bütün bu düşüncelerden sonra tam bir vicdan huzuruna kavuştugumu biliyorum. Çocuklanm ıstırap çekeceklerdi, bir zaman mahrumiyet içinde kalacaklardı. Fakat bir vatanın, bir milletin insan haklanna, medenî v» muasır bir dünyanın kabul ettiği ölçüler içinde, en genig mânasiyle, tam bir hürriyete kavuşması uSruna idealistler hakkında mücadeleye girişmiş olmamın vereceği haz ve eurur, her törlu mahrumlyete göğfls germeleri için, onlara yetecekti; bundan emindlm. Efim Trablusta doğmacn;? mı idi? Anası tstipdat idaresinin oraya sürdüğü serefli bir insanın yi ne orada dünyaya gelmiş kızı değil mi ldl? Babası, Tıbbiyede talebe iken hürrivet uğnına savaşmamış mı idi? Bu yüzden Taşkışlanm zındanlarma atılmamt» mı idt? Doktor olunca o da Trablusa sürtilmemiş mi idi? Bu vatam, bu mtlleti, hasis cnenfaatleri uSruna düşmaaa satan Vahidettin'lerin, Damat Ferid'lerin, Nemrud Mustafa'ların idama mahkum ettikleri, nihayet bir cani gibi, bir alçak gibi «ehpalarda can vermektense, şakafırta bir kurşun s'.krnaşını bilen, adını, tertemiz adını tarihe maleden Doktor Reşidin kın d«ğil m! idi? Dayanacaktı. Gururundan, haysiyetinden bir lerre feda etmtden elbet dayanacaktı. Çocuklarım da dayanacaklar, babalarının hapishanede yatmasından utarKîiıyacaHar, aksine gurur dayacaklardı. Onlar için d»ı ü>fllm«nin yefl yoırnı. Du, uuian t«mım« mak, onlan anlamamak olurdu. Varsın, eğer varsa başkalannın viedanlan gızlatındı. Ben bu ilk geeeyi de, son geeeyi de vicdan hufuru içinde geçirecektim. îlk ge«« iste bu inançla nihayet ıtyumuştum. «Tflrtmde Wr şeylerin dolastıfını hiuederek nyandım» Evden gönderilen tek kişilik şilte hapishanenin daraoık ranzasına çok geniş gelmişti. Çaresiz bir kenarını kıvırmış, yan yastığı gibi duvara dayacniftım. Böyle yapınca da yatak büsbütün daralmıa, İçinde aağa sola dönülmez bir hai almıştı. Bir yandan da ikinci kattan yere. beton zemin üzerin« yuvarlanmak tehlikesi vardı. Bu şartlar içinde iki üç saat uyuvattş olmahyım. Yüzümde bir şeylerin dolaştığıru his«ederek uyandım. Bu şey bizim midye dolmacm Yusufun bir nasır külçesi halindeki tabanı idi. (Do) dan (Si) ye kadar, diyezleri v» bemolleriyle birlikte notanHB her sesini çıkaran soluklar koSuşun havasına hâkimdi. Henüz kt.nse uyanmamıştı .Arada iirada maltadan gelen takunya »esleri, kapı gümlemeleri duyuluyordu. Dirseklerime dayanarsk vücudumu geriye doğru çektira ve belimi doğrultarak yatagın içinde oturdum. Koğuşun havası ağırlaşmıştı. Hele, karşı ranzadaki arkadaşm, duvardan duvara gerilmiş iplerden birine, yatarken ayağından çıkarıp asnr.s olduğu. bir cift muşamba fener gibi sarkan, kirli. çok kfrli çorap'.an gözüme ilişin. ce bu ha\'a teneffüs edilemez gibi geldi bana. . He.nen yanıbaşımdaki pencerenin kanatlarım açtım, sabahın serinliğini ciğerlerime doldurdum. Gümbfirtüler Çok geçmedi. Sahur davulu çalınırcasına gümbürtüler maltadan taştı. Koğuşların kapılan yumruklanıyor, baş meydancı Rıza babanın haydi ağalar, kalkız edin, davranm! diye gürliyen sesi duyuluyordu. Nihayet bizim koğuşun kapı sı da açıldı. Henüz gardiyanlar görünmemiş, demir kapıların kilitleri açılmamıştı. Buna ra|.nen kahve ocağmda çalışanlar daha 5nceden işe başlamış olmalılar ki, demir parmaklıkların arasmdan aldığı bir barHak çavla Rıza baba içeri girdi. Günaydm Beybaba, diyerek ikramda bulundu. Mnslnk tagı vr fıeiâlards msnzara Takunyalarını ayak'arma takıp havlusunu omuzuna atan, aabununu, diş fırçasını, diş macununu eline alan dışan fırlıyordu. Ben de davranayım dedim, Bomba, acele etme Beybaba, jimdi orasl sana göre değildir, hele çayını tazele dedi. Aradan bir taat geç.nij, bütün mahkumlar aşağı inmiş, kapılar tekrar kilitlenmişti. Koğuşlarda bir kaç hatırlı mahkumdan ve meydancılardan bajka kimse kalmamıçtı. Gardiyan Osman baba elinde bir değnek, ha deeee, ha deee!... diyerek herkesi kovalam:ştı. Ranzadan ajağı kaydım, Bombanın çevirdiği takunyaları ayaklanma takarak unaltaya çıktım. . Henüz el yüz yıkamaya im kân yoktu. Musluk taşı ve helâlarda manzara pek fecidi. Midem bulanarak ters yüzüne koğuşa döndnm. . Yarım saat daha bekledim, meydancılar oraları yıkadılar, temizlediler ve nihayet buyur Beybaba, dediler de sabah tuvaletini yapmak kaabil oldu. Mnsikl ziyafeti Oiyinmis, yatagımı düzeltmiş. başımda bere, pardesüm, omuzlarımda, merdivenlerden inmiş. bahceye ç'.kmıştım. Hemen kapının yanıbaşmda topraga serili bir halı seccade üzerinde ve etrafında bes altı mahkum oturmuşlardı. Yaşı olgun, gövdesi dolpun. duruşu çok saygılı bir mahkum elindeki »azını usulca leccadenin üzerine bıraktı. Ayağa kalkınca hepsi •yaklandılar, buyur ettiler, ver gö?terdiler. Günaydmlar. geçmi? olsunlar, Allah kurtarsınlar ve gelsin çaylar... • Keyflnizi bozmayın, ben de saz aeverim, rahmetli Tanburacı Osman Peh'ivanı, Aşık Veyseli çok dinledim, dedim. Adının Nafi Baba olduğunu, Büyttfeadoda fayton 1co*tu£unu îijrendiğim kıranta mahkum, âdeta ibadet edercesine bir saygıyla sazma yumuldu ve çaldı, çaldı... Hakikaten güzel çalıyordu. Kimbüir kaç aydır hasretini çektiği çiftekâğıthyı sindire sindire ciğerlerine çekiyormuşcasına bir zevkle çaldı. Nafi baba artık Paşakapıstnm eflike ser çekmi» tas duvarlan arasında mahpui değildi. Kimbillr hangi alemlerde dolaşıyordu. Sabahın bu erken jaatlerinde başhyan musiki ziyafeti mükellef bir kahvaitı yerine geçti. (Arkaaı var) Kadıköy hattına turnike kontılacak Denizcilik Bankası yolcu trafiği nin kesif olduğu Köprü Kadıköy hattında yaz başmdan itibaren Turnik eusulüne başlayacaktır. Köprüdeki iskelenin turnikeleri hazır olup yerlerine monte edilecek ve Kadıköydeki mevcut iskele de kara tarafına doğru tevEİ edilerek turnike geçitleri yapılacaktır. Yapılan tahminlere göre, bir vapurun tahliyesinde en azından 10 dakikahk bir zaman ta sarrufu saîlanacak ve bunun neticesi olarak günlük sefer adedinin artırılması imkân dahiline gi recektir. Denizcilik Bankasmın diş hatlarında yolcu adedi artü Çıkarılan 960 istatistiklerine nazaran Denizyolları gemileri ile Şimali Akdeniz, Cenubi Akdeniz hatları ile Adriyatik hattında 959 yılında seyahat eden yolcu adedi 39.263 kişi iken bu rakam geçen 1960 yılı devresinde 45.295 e yüksel miştir. Buna mukabil iç hatlarda ise 958 senesinde taşınan yolcu adedi 1.295.143 iken bu rakam 960 senesinde 1.003.569 a düsmüştür. Mevcut seyahat tahditlerine rağmen diş hatlarda görülen bu artış bilhassa Beyrut ve Marsilya arasında çalışan Denizyolları hatlarında olmuştur. Kurucu M^clis seçimleri dolayısiyle inhilâl eden C. H. P. ll îdare Kurulu, önümüzdeki günlerde yeniden teşkil edilecektir. Bu maksatla C. H. P. Genel Sekreter Yardımcısı Kemal Satır ile Merkez Idare Kurulu üyelerinden Kemali Bav»zit ve Turgut Göle, önümüzdeki günlerde şehrimize geleceklerdir. Üç kişilik heyet, parti teşkilâtı içindeki çeşitli cereyanları dikkate alarak yeni geçici idire kurulu.ıu teşkil edecektir. ll Başkanlığı için halen eo kuvvetli aday Enver Güreli'dir. C. H. P. tl Başkanhğı için en kuvvetli aday Enver Güreli Limanımıza gelen yeni ithal malları Limanımııa üç gemi ile 2088 ton çeşitli ithal eşyası ve bu arada 590 ton tuzlu deri. 307 ton teneke levha, 810 ton porselen izolatör, 102 ton demir tel, 57 ton siyah ase tilen, 25 ton mantar, 98 ton inşaat malzemesi. 47 ton kamyon şasesi ve 280 ton muhtelif eşya gelmiş ve fahliyesl yapılmıştır. 1949 yılı haziran ayında, Türki I ye Büyük Millet Meclisi tarafından uzun bir tetkik ve faaliyet neticesinde kabul edilip 1 Ocak 1950 tarihinde yürürlüğe giren 5421 sayılı Gelir vergisi kanunu; 2.8.1951 tarihinde 5820, 18.2.1954 tarihinde 6247, 27.5.1955. tarihinde 6582, 10.9.1955 tarihinde 6838 ve nihayet 14.2.1957 tarihinde de 6908 sayılı kanunlarla mevziî değişikliklere uğramak suretiyle tam 11 yıl meriyette kalmıştır. Gelir vergisi kanununun meriyette kaldiğı bu yıllar içerisinde; vergi mükellefleri ile, tatbikatcılarının yeni vergi sisteminin meoıleketimizde gerçekleşmesini sağh' yacak büyük gayretler sarfettikle rini memnunlukla ifade etmek icabeder. Gerçi memleketimizde ilk defa tatbik edilmekte olan gelir vergisi sistemimizin bir çok aksaklık ve boşlukları ihtiva ettiği malum idi. Fakat bu cnahzurlarin zamanla giderileceğine, daha iyi ve daha mütekâmil bir kanuna ulaşıla cağına umumî bir itimat mevcut idi. îşte 1 Ocak 1961 tarihinde meriyete giren 193 (1) sayılı yeni Gelir vergisi kanunu, mütehassıs bir maliyeciler grupu tarafından Türk iktisadiyatının inkişafına uygun olarak ve vergi reformunda geçirilen 11 yıllık tecrübeden de fay dalanılarak büyük bir cesaretle hazırlanıp tatbikata konulmuştur. 5 kısım içerisinde 27 bölüm, 126 madde ve 9 geçici maddeden ibaret bulunan 193 sayılı Gelir v e r gisi kanunu, eski kanuna nazaran bir çok yeni ve değişik hüküoıleri ihtiva etmektedir. Bu yazımızda yeni Gelir vergisi kanununun ana hatları ile eski kanuna nispetle getirdi|i yeniliklerin çok kısa olarak belirtilmesine çalıcılacak mevzuların derinleştirilmesine gidilmiyecektir. Kanunun birincl kısmında yer alan (mükellefiyet) bahsinin en mühim yeniliği hiç şüphesiz uzun yıllardan beri düşünülp bir türlü tatbik edilmeğe imkân bulunamıyan ziraî kazançların gelirin unsurları meyanına ithal edilmiş olaıasıdır. Kanunun ikinci kısmında yer alan (muafhklar ve istisnalar) bah Yeni Gelir Vergisi Kanununun getirdiği yenilikler YAZAN: Vahit DAYIGİL smde; esnaf muafhğı, kuçük çiftçi muafhğî, küçük çiftçi muafhğının hududu, işletmeler, satıs tutarları, muaflıktan mükellefiyete, mükellefiyetten muaflığa geçiş ve istisnalara ait yeni maddelerle; tatbikatı 1963 ve müteakip yıllara bırakılmış olan yeni indirim ve medenî hal esasları kabul edil.Tiistir. Yeni indirim sistemir.de, grup esasından uzaklaşılarak mükeîlef, es ve çocuklar için ayrı, ayrı hadler teıbit edilmiştir. Asgarî geçim payı Aile dnrumn Günde Ayda Tılda Lira Lira Lira Bekâr mükellef için 5 150 1800 Evli mükel. için 8 240 2880 1 çocuklu evli mükel. için 10 300 3600 2 çocuklu evli mükel. için 12 360 4320 3 çocuklu evli mükel. için 14 420 5040 4 çocuklu evli mükel. için 16 480 5760 5 çocuklu evli mükel. için 18 540 6480 Henüz •jneriyetten kaldmlmamış bulunan eski indirim hadlerine nazaran mükellef Iehine büyük bir artış kaydeden yukardaki cetvelde görülen yeni miktarlann da yergi adaletinin gerçekleştirilmesi ve bilhassa herkesin iktidarı nispetinde vergi ödemesini temin edecek hakik! geçim imkfinları »eviyesinde olduğunu iddia etmeğe imkân yoktur. Kanunun getirdiği en mühim yeniliklerden birisi de emekli, malul; dul ve yetim aylıklarımn gelir vergisinden istisna ediLniş olmalandır. 23 üncü maddenin 11 inci fıkrasında; kanunla kurulan ve tüzel kişiliği haiz bulunan emekli sandıkları tarafından ödenen emekli, maluliyet, dul ve yetim aylıklarımn (genel katma ve tüzel bütçelerden ödenen aylıklar dahil) gelir vergisinden istisna edildiği hükme bağlanmıştır. Böylece uzun yıllardan beri emekli, malul, dul, ve yetimlerin bekledikleri bu netice tahakkuk ettirilmiş bulunmaktadır. Kanunun üçüncü kısmında yer alan (gelir unsurlarınm tesbiti) bah«in<*e; ticari kazantlaa hudut lım, satım ve inşa i ş l e r i y l e dev a m l ı uğraşanların bu i ş l e r i n d e n , m e n k u l k ı y m e t alım ve satımı i l e îştigal e d e n l e r i n bu faaliyetlerinden, satın alınan v e y a trampa sur e t i y l e iktisap e d i l e n arazinin sat ı l m a s m d a n temin edilen kazançlar ticarl kazançlar k a t a g o r i s i n e ithal edilmişlerdir. Devamlı olarak ihtiîâf konusu teşkil eden. birden fazla t a k v i m y ı h n a s i r a y e t eden inşaat v e onarma i ş l e r i n d e daha g e n i ş h a r e k e t serbestisi t a n ı n m ı ş ; inşaat i ş l e r i n e ait genel g i d e r l e r ve aonortisman dağıtımı ile işinin neticelenmesine ait ayrı ayrı h ü k ü m l e r vazedilmiştir. M ü t e a k i p m a d d e l e r de, götürü u. s u l d e ticarî kazancın tesbiti. götürü u s u l e tâbi o l m a n m g e n e l v e özel şartları ile g ö t ü r ü ugulün h u d u d u tesbit edilmiştir. Yine bu kısımda, ziraî kazarıç, ziraî faaliyet, ziraî i ş l e t m e , çiftçi ve m a h s u l ü n tarifi, zlra! kazancın tesbit şekilleri, g e r ç e k v e götürü g i d e r l e r l e y ı l l ı k hasılat tu, tarı 500 bin lirayı g e ç e n l e r i n bilânço esasına göre defter tutmağa m e c b u r olacaklarına dair çeşitli h ü k ü m l e r yer almıştır. D ö r d ü n c ü b ö l ü m d e serbest mesl e k k a z a n c ı n ı n tarifi g e n i ş l e t i l » rek tahkim işleri d o l a y ı s i y l e hak e m l e r e v e r i l e n ü c r e t l e r l e , kollektif, âdi k o m a n d i t v« âdi sirketler tarafından yapılan f a a l i y e t l e r n e t i c e s i n d e e l d e e d i l e n kazançlar serbest m e s l e k kazancına ithal e I i Ydyın JHalıe rIerı OERLEYEN: S.N.'O'ZERDÎM :; M E V L İT Sevgili aile reisiıniz Kadıköyde kendisini Belediye zabıta memuru diye tanıtarak, ejnafı kontrol etmek istiyen Vahit öztürk adında bir kunduracı, dün suçüstü yakalanmıştır. Tahkikata devam edilmektedir Sahte Belediye labıta •. memuru MEHMET CEMİL METE'nin ebediyete intikalinin (40 ıncı I gtlnUne teaadüf eden) bugün 17.1.1961 «»h gtlnü »ğle rıamazını mütaakıp Kadıköy Osmanağa Camiinde Mevlit okutulacagından akraba, dost ve arzu edenlerin teçrifleri rlca olunur. Ailesi > ' f ' '[ f f İŞ ARIYOR tngilizce, Fransızca, Almanca bılen bir bayan hususi muessesede çalışmak istiyor. Muvafık şartlarlo tasraya da gider. Tel: 47 52 08 dilmiştir. Serbest oıeslek erbabının tesbitinde yeni hükümler getirilmiş, serbest meslek faaliyetinde bulunmadan bu kazançlardan hisse alanlarla, serbest meslek faaliyetinde bulunan kollektif ve Sdi şirketlerdeki ortaklar, âdi komandit şirketlerde komanditeler, serbest meslek erbabı addedilmişlerdir. Serbest '.neslek kazancının tesbiti ile, meslekî giderlerde de yeni hükümler getiren vergi kanunu; Gayri menkul sermaye iradının tarifinde ve bilhassa gayri safi hasılatın tesbitinde ve emsal kira bedelinde gerekli yenilikler yapmıs ve elde ettikleri yıllık gayri safi lrad tutan 10 bin lirayı geçmiyen mükelleflerin diledikleri takdirde bina ve arazi hasılatından % 40 ının diger mal ve haklardan da % 20 sinin götürü olarak indirebileceklerini kabu! etmiştir. Menkul sermaye iradı bölümünde mühim bir değişiklik yapılmamış ve fakat sair kazanç ve iratlarda; gayri menkullerin, hakların satılmalannda bir takvim yılı içinde 10 bin lirayı aşan kazançlarla, satm ahnan menkul kıymetlerin iktisap tarihinden evvel veya bir yıl içerisinde satılmalarından elde edilen 2000 lirayı aşan kazançlar ve imtiyaz. ecza, telif, işletme, ticaret ünvanı, alâmeti farika, edebi, sınal ve ticari haklarla maden arama ve işletme haklarmm sa'ışından, devir ve temlikinden elde edilen ve bir takvim yılında tutan 5000 lirayı aşan kazançlar serbest meslek kazancı addedilmişlerdir. (1) 6 Ocak 1961 gün ve 10700 sayılı Re?mî Gazetede neşredilmi»tir. Varhk Yıllığı 1961 * VARLIK YILLIĞI. 1981. îstanbul 1960 Varhk Yayınevi. 565 S. resi.nli. 8 lira, «Varlık Yayınları: 800. Varhk yıllığı: 2» (tçindekiler: 1960 a toplu bakış. 1960 ta sanat hayatı: Şürimiz, Roman ve hikâyemiz, Dil çalışmaları, Resim ve heykel, Musiki hareketleri, Sinema, Tiyatro. Kurtuluştan sonra ne düşünüyorlar (anket). Şiirler. Hikâyeler, Dünya şiirinden örnekler. Kısa biyoğrafyalar. Nobel arma ğanları, Türkiye'de edebiyat armağanlan, Dünya edebiyatı kısa kronolojisi, 1960 ın yayınları. Yarıgma.) * EDEBtYATIMIZDA tSİMLER SÖZLÜĞÜ. Yazan: Behçet Necatigil. î^tanbul 1980 Varhk Yayınevi. 200 S. 5 üra. Varlık Yayınları, Sayı 801. Favdalı kitaolar: 10» (Bu kitapta 360 Türk sanatçısının biyog rafyaları vardır.) «Halk Tayınlan»: Mill! Egitim BakanlıSı yeni bir seriye başlamıştır Halk için hazırlanan resimli kitaplardan şimdiye kadar cıkanlar: * PARAYI NtÇİN ÇOK BASMAZLAR? Yazan: Hamdi Olcay. îstanbul lQ60. 20 S 40 kııruş. * TOPRAKT.AP.IMTZI NASTL KORUMALIYIZ? Yazan: Sami öngör. fstanbul 19flO. 20 S 40 k\mn. * ORMANT.ARTMT^DA P^R GÜN. Yazan: Hikmet Birand. tstanbul 1960 35 S. 60 kuruş. Efltim: * ANAYASA ve EĞtTİM. Yazan: M. Rauf fnan. Ankara 1960. 40 S. TürVive ÖŞretmen Dernpkleri Millî Federasyönu Yayını No. 1» (Kitap's bütün dı'iiva Anayasalannin e^'timle ileili maddelerine davan'lmıştır.l rak'ın, 1933 basımına yazdığı Başlang.ç, 1950 basımına yazdığı önsöz, 115 şür, Niyazii Mısri'nin «Tefsiri Gazel i Yunus E.nre» yazısı ve sözlük.1 * ÇOCUK BAHÇESÎ. Kenan Akansu'nun şiirleri. îstanbul 1961 Satış: Ahmet Hallt Yaşaroglu Kitabevi. 54 S. resimler: Bütent Yüce. 250 kuruş. * AŞKIMIN ŞARKISI Ali M. Şenol'un şiirleri. Ankara 1961 Adres: Devlet Konservatuvan Kıbrıs'ta: Savaş sok. 12, Lefkoşa. * AK YASAMA HALAYI Ak Devrim türküleri. Yeni barın. tsparta 1960 îsteme adresi: Okuma Köşesi Gönenköy. 62 S. 100 kuruş. Çevri Siir: * PAUL ELUARD: SEÇME $îİRLER. Hazırlıyanlar: A. Kadir • A. Bezirci îstanbul 1961. Adres: Nuruosmaniye cad. 75. 70 S 3 lira. (îçindekiler: Hayatı, Sanatı. Çeviren: A. Bezirci. Şiirler: Hürrivet ve însanhk: Aşk ve Tabiat bölümlerine ayrılmıştır. Çevriler çeşitli kimselerindir.) Roman* AKINDAN AKINA. M. Turhan Tan'ın tarih romanı. îstanbul 1P60 Înkılâp Kitabevi. 254 S. 750 kuruş (Yeni basım). * HTTRREM SULTAN. Feridun Fazıl Tülbentri'nin tarih romanı. îstanbul 1960 Înkılâp Kitabevi. 210 S. 750 kuruş. * GELÎNLİK KIZ. Yazan: Kerime Nadir 4. bası.n. îstanbul 1960 înkılpn Kitabevi 372 S. 10 lira. Tarih * ÎLANI HÜRRİ^'TT ve SULTAN II ABDÜLHAMİT HAN. Yazan: N'zamettin Nazif Tepedelenlioglu. Îstanbul 1960. Satış: Aka Kitabevi 72 S. 250 kııruş. Çoenh Öfrenri kitaplan: * GENCl.tK ANSÎKT.OPEDİSİ. 22 fasikül fGlikoien GüreşV Yazan: Baki Kurtuluş. Ankara 1960 Kurtuluş Yavınevi, P. K 35 Bahçelievlpr 32 S resimli. 100 kurus. * ÖGRENCÎ TAKVİMÎ. 1961. Hazırlıyan: Kemal Kava. îstanbul 1960 Varhk Yayınevi 64 S. 100 kuruş. «Varhk Yayınlan: 799. (Takvim, bilgiler ve şiirler). 4c ORMAN HAFTASI HAZIRLIK VE ŞİİRLERİ Hazırhyan: Sa lâhattin Arıkan Ankara 1960. 47 S. 150 kuruş. «ögretmen Dergisi Yayınları: 140. Belli Günler Kitaplan». * ÖKSÜZ OGLAN. Yazan tl han Dumanoelu. Ankara (1960) Dost Yavm'arı. 53 S resimler: Güngör Kabakcıoslu 100 kuruş. • Dost Yayınları Masallar Dİ7İ=i: 5» «Küçüklere ve Büyüklere Masallar». Gt)LGtN BAL (YılmaE) ! İle j YUk. MUh. İHSAN BAL | Evlendiler | Liverpul 30.12.960 Şehlr Tiyatrolarımn Kadıköy Bölümünde, Haldun Taner'in yazdığı «Lütfen Dokunmayın» isimli piyesin temsiline naşlanmıı ve bü yük bir ilgiyle karşılanmıştır. Pi yesi Zihni Küçümen gahneyt koymuştur. Oalata Kalafat Caddesi 24 numarah kaynakçı dükkânında evvelki gece yangın çıkmıştır. Mangaldan sıçrıyan kıvılcımlarla çıkan yangın kısa zamanda büyümü» ve bitişikte bulunan Musa Dimirciye ait dükkâna da sirayet etmiştir. Yangın. itfaiyenin zamanında yaptığı müdahale ile söndürülmüştür. Her iki dükkânda da yanacak eşyaların bulunmsma sı yüzünden, sadece 3500 lira kadar bir zarar olmuştur Kadıköy boliimünde yenl temsil A L MA N Y A Seyabatinizde mağazamızdan veya mektupla Almanya'dan 1 Buzdolabı, radyo, ses alma, soba, süpürge, çamaşır, yazı hesap, traş v.s. makinelerle her türlü cihazlar, oto, kamyon ve yedek parçaları, kurk mantolar fki dükkân. yandı EXPORT FİATINA TENZİLÂTLİ 30 MAYIS KEŞİDESİNE İŞTİRAK İÇİN HESAP AÇTIRINIZ. 30 OCAK KEŞİOESİNOE 2 Ithalât, ihracat, her memlekete sevkiyat ve ticarî işlerinizde EVRtM EXPORT HİZMETİNİZDEDİR. îhsan Evrim: Schwanthaler Str. 69/2 München 15 Almanya Tei: SS İS 12 ve 53 3< 43 Bir Benedenberi ortagı bulun du^um İşlerinİ tedvire memur SAYIN İŞ SAHİPLERİNİN DtKKATİNE Av. SÜHEYL GÜRBAŞKAN'la t?t?.nbul Reklâmfirmasimn 125.000 TL. EKSPRES BANK * OCAK 17 FFJCEP 29 V. J 7.231ia.M| 14.52'17.06! 18.4*1 5.38 2.17! 7 18! 9.46Ü2.0OJ 1.37Ü2.32 gerek eiyast ve gerekae ticari zihniyet aynhğı sebebiyle Ocak 1961 başından itibaren müesses«?yi kendi arzumla terketmiş ve durumu kendlierine bildirmiş olmaına rağrmen, hakikati gizliyerek Havadis gazeteslnde 13 Ocak 1961 tarihinde nesrertiklert alâka kesilmeslne ait ilânın hangl gaye ve zihniyetle verildifinin tespitini. sayın müşterilerlmin ldraklerine tevdl ediyorum. l?tanbul Reklâm'dan liyade şahsıma teveccüh gösteren aaym 1s iahiplerinin nazannda ticari ttibarımı zedelemek gayesine maruf mezkıV ilândan ve tesbit ettiğim bazı iftiralardan dolayı kanunt yollara tevcsslil edeceğiml ve hakikati böylece sayın i? pshiplerfne duyurmayı ilinda fayda mülâhaza ettiğimi iaygılanmla arzederim. REKLÂMCILIK Knll. Sti. Sahlplerindcn •% Münir Cnskun "•k"»' Fatih Muallim Yahya Efendi Sosval hayat: İlkokulunu Koruma Derneği* FN' Y^INİ MUAS^RET K Mnin kongresi DELERt Hazırlıyan: Hasan DeFatih Muallim Yahya Efendi JlVcokvılunu ve Yoksu) Ögrencilerini Koruma Derneğinin yıllık umumi heyet toplantım 22 ocak 1961 pazar günü saat 10 da okulda yapılacaktir. SAPMAZ AİLESİNİN TEŞEKKÜRÜ Aile büyügümüz BEKİR SAPMAZ'ın E E E Ş ^ 3 = E E E E ^ E 3 = E E E E E 3 E E = = = E E E E ^ E E E E = ^ ^ ebediyete intikall dolayısiyle bizzat. telefon ve telgrafla başsağlıgı dileyen akraba. dost ve kadirbilir hemşehrilerimize. cenaze törenine iştirak eden başta Adana Vallsi Sayın Mukarider öztekin olmak üzere Dalreler MCdürleri. Sanayi ve Tiearî te^ şekküller temsilcilerl. îmam Hatip Oku'.ıı ÖŞretmen ve öfrencilerlyle Sapmaz Yurdu öğreneilerine. çelenk göndermek nezaketinde bulunan zevata ayn ayn teşekkur ve mlnnettarlıfırnızın arzına büyük acımız mâni oldufundan kıymetll gazetenlzln tavassutumı aiiemiz adına Istirham ederim. AHMET SAPMAZ = CUMHURİYKT'ın edebî tefrikası: 14 REŞAT Kara ağızlıların bir iftirası ya .. Diyelim ki öyle bir halt ettik, diyor, beni koğacak, yabut süreceksiniz... Vaktiyle Şama sürdükleri gibi sürün Anadolunun herhangi bir yerine... Kendi evime sürmekte mâna var mı? Karının o kadar ehemmiyeti yok... Büsbütün morukladı fakir Fakat gel, gör ki çocnklar büyüdü, aygır gibi oldular hepsi... Üsteük torunlar da var... «Nedir bn yaptiffin baba? Aile namnsıımnzn bir paralık ettin!» diye hep birden üstüme saldınyorlar «Ulan. hangi namus?» dive bagıracağım ama çolnk çocnğa karşı büsbütün rezalet olacak... Bu fasıl geçer, iltifat faslı başlar «Baba, sen, artık ihtiyarsın: et yememelisin, hamnr t?ihları yememplisin, sütlâcla giü'âç yemelisin. Erken yatmalısın:> Siearaiarımı makasla ikiye bölerier. Belki bir haftada bitirdiğim 49 luk bir rakı şişesini mntfakta bulaşik beılerinin arasına saklarlar... Hocanın çocukları ile bojuşması, hikâyenin en sülıinç tarafıdır. Nitekim kendisi de bunn MJRİ GÜHTEKİH mefe pek güçlfikle razı edebilmlşizdir. Hattâ bir kere de galinonnn kapısında bizden kaçmafa iavaşmıştır. Kar gecesinin hikâyeleri üzerine Zekazik kampı tiyatrosunn «Komedi Fransez» gibi bir şey sanmış olan Servet Bey, onnn baş aktörnnS de knmpanyaya almayı düsünmektedir. Bü tön gayretlerine rağmen Azmiyl bir tfirln vahşî sükütnndan ayıramıyan Servet Bey, kendi hikâyesini kısa kesmek için: «Ya siz, Azmi Bey, sizin hiç bir derdinlz yok mu?» diye sorda. Dibinde otnrduğa bir ajacın üzerimize eğilmiş kalın bir dalını masanın aydınlıfına karşı yüzüne siper eden Azmi için bn. tehlikeli bir sualdi. O saniyede âdeta yüreğim çarptı. Fakat o, eski (Azmi) nin sesiyle: Yok efendim. dedi. çerçekten yok. tstediğim ve beklediğim bir şey olmadıgı için derdim de yok. Sonra yine eski (Azmi) nin mühalâğasız. hic bir başka insanda EÖrmediîim ?üzel gülüın semesiyle ilâve etti: taklidlerle, gülerek aolatıyor. Fakat aynı zaman da da ntanıp sıkılmadan aflıyor. Makbule: «Ben de teninle beraber ağlıyaca|ım ama, yine burnumn silmeğe kalkacaksın!» divor. Tine hep birden gülü yoruz. Sıra, şimdi Servet Beydedir O da konuşnyor: «Gam yeme birader, çocuk olma birader!ı diye kuvvetli adaoı rolfi oyn» maia çalışırken o da kendin) bırakıyor. Servet Beyin derdi de bocanınkine benzemektedir. Eski Sadrâzamlardan birinin kızı olan karısı, iyi bir kadındır; fakat onnn çocuklan da büyümüşlerdir ve analarının tarafını tutmaktadırlar. Vstelik bazı münafık akrpbaların tesvikivle ikide birde türlü turîü dâvalar açarak onu rahatsız etmeşe kalkıvorlar. Bu türlü türlü dâvalar. herhalde karı koca arasındaki mal ve miras meseleleri olacaktır. Fakat patron. bize karşı kredisini bozmaktan korkarak hunlar üzerinde fazIa durmuvor. Azmiyi bizimle beraber eel Biz onnn kökfinü knruttnk. Ben, gerçekten Nirvana'ya ermiş mesut bir adamım. Hele bn son cümle, benc» cok şey ifade ediyordn. Vaktiyle bize farisî dersl veren bir hoca. bir bademyağı fişesfni kırdıîı için efendisinden dayak viyen ve kel olan bir papafanın hikâyesini anlatırdı, Papagan kahnndan bir daha ko nnşmamış. Sonra. bir gün dükkâna gelen bir keli gSrerek birden bire dile çelmiş ve bir farisi mısra oknmnş: «Aeaba sen de bir bademyafı şlşesl mi kırdın?» Onn hatırladım ve içimden bir sevinç aflaması geldi ki bn da benim icin epeyce bir şey olmak gerekirdi. Zaten otnrdu?umuz bn bahce. tekin degildi: belki de vaktiyle (Mai ve Siyah) ın meshur ziyafetinde «Ahmet Cemil» In yine avnı yıidızlardan bir inci ve elmas yajmuru yaSdıfını gevretttfi yerde otnrnyorduk. Sn farkTa ki benim icin Mavi'yi takip eden «Slvah» dan sonra ikinci b!r Mavf başlamak üzere idi. Pansivonda yaptıŞım maketlerde artık olamıyacak sevlerin bir masalını aramıstım. Fakat masal. doln dizein hir gerceîe do?ru eidivordu. Deliii: etrafımdaki bn insanlar... Bir başka ver ve zamanda bende tiks'ftiden başka bir sey nvandırrn'"Tî»k bu eMi ^"aşına ra^mrn hîlâ bnn ve basit mirasvec'i. bu 7fV7oli şark'cı ka^'n ve su ş e v T e ihtivar adam, hirer ma sal değildi. Bnnnnla beraber, bütün bnnlar, benim için hâlâ bir oynn. ertesi sabahı olmıyan bir rüyadır. Fakat vemeğin sonnnda eller, o sece oldufu gibi bir kere daha masanın üzerinde birbirine azandıfı, sonra Servet Beyin eetirdifi şampanyayı içmek için hep bir arada havaya kalktıfı zaman, birdenbire ayılıyornm ve beni bir titremedir alıvor. Farkında olmadan çok ileri rittifimi görüyornm. Kimsenin benim kadar tanımadıği bn eski (mirasyedi) nin kimbillr nası! bir kaprisine kapılmakta oidnSnmu bütün açıklıgiyle görüyornm. Fakat çok geç... Ve ne kaybedeceŞim? Dfikkândakl o adam, gözümün Bnüne celiyor. Artık dönülmiyeeek bir yoldayım. Maketlerimin actıfı rnya kapısından gireceğim. (Azmi) nin arasıra taitnğnm avucunnn iei daima bir go|nk terle ıslaktı. Servet Bey gibi adamlar, akıllanna eseni hemen yaparlar Kimbilir, mirasyedl, belkl de bn. demektir. Bfr eğlence ye rinde destelerle banknotn havaya savnrdnktan sonra bir an da baska bir eflence yerine giderken önlerinden, arkalarından çidenleri hatırlıyornm. Şim di ben de artık bunlardan biriyim. Üstelik en ağır rol bendedir... Tiyatronun rejisSrlüjtü nü, idaresini bana vermişler dir. Servet »îeve vaş. hiç değil se kendinden korkmayı öfret mis . (Arkası var) CUNHURİYET Nüshası 25 Kuruş Tflrklye Lira Kr. Haricî Lira Kr. 150.00 80.00 44.00 Basan ve Yayan Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilife Türk Anonim Şirketi Cagaloğlu Halkevi Sokak No. 3941 Sahibi Senelik 6 aylık 3 aylık 75.00 40.00 22.00 NÂZtME NADÎ Yazı lşlerini fiilen idare eden Mesul MUdür ŞAHİN PERESE Gazetemize gönderilen evrak ve yazılar neşredil=in edilmesin iade edilmez. llânlardan mesuliyet kabul edilmeı * Abone ve llân işleri için. zarfm üstüne «Abone» veya «İlân Serv'isis kaydının kopma?ı lâzımdır. BU GAZKTE BASIN AHLAK YASASINA UYMAYI TAAHHÜT ET'ItŞTlR. •*• niz. îstanbul 1961 Aka Kitabevi Anten Yavınevi. 3?n S. ciltli 10 lira. (t^indekiler: Nezaket ve ter biye; Tanısma tanıştırma; Zivaretler: Kabul eünleri: Selâm: Konuşmalar; ÇaŞrılar ve çeşitli örnekler. .) Dil * ÎNGÎLÎZCEDE KKLÎME YAPISI. 2. basım Yazan: Bülent Göksan. AnVara 1958 Göksan Yavınevi. P K. 43 Samanpazarı. 125 S. 2 lira «Göksan Yavmları: 1» A HER DERECELÎ OKULLAR tCtN DİL BİLGtSt SEMASI VE EDEBÎ YAZI CEStT T .E^Î Yazan: Bor (NiŞde) Lisesi nŞrptmPnlerinden M Emin Arısov. NiSde 1961. tablolar halinde 75 kuruş GÜ7e' Sanatlar: * TÜFK SA^ T ^TI TARÎHÎ. Yazan: Prof. Celâl E^at Arseven. 3 cilt: Menşelerden buşüne kadar heykel, oyma ve re^m. 1 fasikül. * COCUKI.ARA BÎLMECFT f R î.tanbul (tRrihsizi Müll EÇition BakanlıSı. 80 büyük. reşimli say Hazırlıyan: Ferit Ragıp Tun?er. îstanbul 1960 Inkıtâo Kitabevi 85 fa. 620 kuruş. S. 150 kurus. (495 bilmece). Tiyatro: Dersnler: * DON CRİSTOBÎTA İLE DO* YFNİ UFUKLAR. Ekim . KaNA ROSİTA'nın ACIKLI GÜLDÜ sım 1960. 101 • 102 sayı. 125 kuruş. RÜSÜ Ferderico Garcia Lorca'dan (Bu «ayı. Toprak Reformu özel saçeviren: Memet Fuat. t^tanbul yısı olarak hazırlanmıstır. Derei(1960) da Yayirevi Cagploglu de. dünvada vapılmış toprak reNuruosmaniye Cad. 92. 61 S. 2 lira. formları da ele ahnmış Mı?ır «Tiyatro Kitaplan: 1« (Bir kukla Toprak Kanunu metni verilmiştir. oyunu ) Türkive ile ilaili incelemeler ve Edebiyat: anket cevapları dersinin ilk yarı* DÜŞÜNCEYE SAVGI Dene sını doHurmaktartir 1 meler. Yazan: Memet Fuat îstan* SES. Sanat Edebiyat . Sosbul (19601 de Yayınevi. 112 S. 3 yete dereisi 1 Ocak tarihli 120 salira. «Eleştiri Kitaplan: 1» (Yaza yısı. Ankara. nn sanat ve toplum konularında * P.T.T. BÜLTENİ. P.T.T Ge23 yazısı.) nel Müdürlüğü aylık dergisi. AraA SOHBETÜL FSMAR ve FIN hk 1960 sayısı. DIK. Fuzuli'nin Meyveler Rohbe* YENÎ ZİRAAT. ÇÎFTLİK Oti'ne ait 405 vıllık Mesnevisi. Yazan: Karadeniz Böigesi Fmdık th cak IPfll tarihli 9. savısı Ankara * TÜRKÇE Aylık dergi 11 sa. racatçıları BirlŞi Umumî Kâtibı Kema! Peker (Giresun) 36 S (Ya yı* GENÇLİK TMGT dergisi Ozarın fındık konulu bu 21 araşt'rmasında Mesnevi üzerinde ara«tır cak tarihli 5. sayısı. 4f Başkent Ankara Ocak Şuma ve Mesnevi'nin metni, sözlük vardir.) bat tarihli 29 . 30 sayısı Ankara. * ÇAGRI. 36 sayı. Ocak Kon. Şür: * YUNUS EMRE DİVANI. 4 ya. %. VEntTEPE S4 savı. 1 Ooak. BaMm. Hazırhyan: Burhan Too% DOST. 40. sayı, Ocak. Ankarak. îstanbul 19(10 înkılâp Kitabevi. 238 S. 750 kuruş. (R. Top ra.