Katalog

İKİ CUMHURİYET 30 Ekim 1960 | Günün I Meseleleri Auıracvi alâka. ri tam bir suretY A Z A N dar etmesi lâzıml te 'yedi sınıfa takgelen bir cürümj sim ederek progYazan: Recep DOKSAT işleniyor. Bir ceza] ramlarını tâdil Yazının başhğına bakıp Tıp nıınin ba.ş yardımcısıdır. görmüyor, bir tepcttiler. Bu suretFakültesinin iç bünyesıne aıt bir Haklı olarak sorulabiür: Acaki uyandırmıyor.l le beş senelik mevzuu günlük bir gazetenin sü ba herhangi bir cerrah da böyıe » akia bn cürmün Ceza Kanunun çocuk beşinci sınıfa gecince arl ri tam bir surette yedi sınıfa tak tunlarına aksettirdiğim sanılma müdahaleleri yapamaz mı? Umuda bir yeri voktur. Fakat cür1 tık umumî tarih gördüğünü u sim ederek programlarını tâdil sın. Dâva memleket çapında bir mî cerrahi, miğde ülseri, apandi Her yıl midyeden mühim mön neticelerini görmek için bfi. nutacak. ettiler. Bu suretle beş senelik ehemmiyet taşımasa ve pynı za Mt, akciğer kanseri veya bir kı miktarda döviz temin ediletün bir ncsil üzerindeki tahribaEn mühim bahislerde en küçük ilkoknlları bitiren çocuk ister ise manda bir zihniyetin, hem de rık çıkık'a müdahale ettiği giDi,| c e ğ i İleri SÜrÜlÜyor j t»nı sezmek Iâzımdır. Biz y a l n u malumatı bile ihmal ederek, bu lise sınıllarına geçer, ister ise ilk tashihi gereken bir zihniyetin, te beyne de müdahale edemez mi? ; bugün görebildifiraiz buhranla kısa kesmek mecbnriyetinde ol tahsilini bitirmek için kanunen sirleri bir yandan tıp t e d r i s s ı s Ayrı bir şubeye ne lüzum va.? ! ir yandan p d u ğ u m u yazımızda, rakamlann mecbur olduğu ve Fransız'/tnn temine, diğer d da nalK d nalK Bu suallerin cevabını. yıne | Et ve Balık Kurumunun Balık | rındaıı bahsedeceğiz. mine, yandan çılık araştırma merkezinin önüMektepler açıldı.. llkmekte belâgatine umumî cerrahi. avrıldığı subelermüracaat eylemek Cours supericur dedikleri sınıffihğına dokunan dururaunu teş müzdeki aylar içinde tngiltere'ye bin dördüncü sınıfında dokuz yazaruretindeyiz. tlkokullarda ta lara daha üç sene devam eder. rihe vesile teşkil etmese. nihayet ] le vermektedir. Bugün aıf.k bir kil tmese nıhayet midye ihraç edebilmek maksadiy şında bir Türk çocuğu tarih derraesleki bir mecmuanın makale j kalb cerrahjşi. bir gö§üs cerra, rihin bu hayret verici mebahi j Bizim orta mektepler bir nevi le önemlı hazırlıklara girıştiği bil sine başlamıstır. Bn ders çocuğa bu mektepleri andırır. Bu mekkonusu olmaktan oteye gitmez j ljisi, bir batın cerrahisinden bah| dirilmektedır. Karadeniz sahille neş'e ve alâka vereceğine, birden si karşısında orta okullarda vc teplerde ecnebi lisan tedris edildı Fakat mesele âcildir ve bekj sedilmektedir ve bu tâli şubeliselerde hata tashih ediliyor girinde dünyanın en makbul mid bire en a i ı r içtimaî mevzulara lemeğe de tahammülü voktur! , ler mevcuttur. Sinir cerrahisi bi bir ümide kapılmak mümkün mez. Bu hükme aldanarak ecneif | ise. bütün bu subelerden daha ye yataklarının bulunması karşı girilmistir. Ve bu çocuk sene sonu dflr. Fakat esef ile söyliyelim kij bi lisanın ihmal edildiğini zansında tngjlizleri .nemleketimizI netmemelid'r. Liselerde iki yana kadar akla hayret verecek Sinir cerrahisi, diğer adı ü« | fazla hususi bilgiler isteyen, ay elîi seneden rı bir tekniğe ihtiyaç gösteren den midye talep etmiye sevket bahisler ile alâkalı olacaktır. Bu bn sınıflarda irfan buhranı daui Binıııaruci ırıaıı uuııraııı ua: b .n . ... r , . . , nöroşirürjı en az miştir. Midyelerin işlenmesi gah s * •»ecbnr.d.r. Edebiyat beri Amerika ve Avrupada müs ve her hekimlik dalından daha mevzua dair evvelce yayınlanan h» riyade »iddetlenecektir. Fran! « « * sız liselerinde tedris edilen Ch. sınıflarında ayrıca 'kı eskı lısan fazla ustalık çıraklık usulü ile yet kolay olduğu ve bunun için yazılanmızda takil bir cerrahi şubesi huvıyetı kısaca meseleyi ile kurulmuştur ve artık komşu. yetişmeyi zaruri kılan bır cerrahi büyük bir tesise lüzum olmadığı vazettik. Şimdi biraz daha teş Gaignebert külliyatı lkinci Umu daha, Lâtince ve Tunanca ögreanlaşjılmaktadır. Diğer taraftan nilir. Bizde orta mektepler lise larımız Orta Şark ülkelerinde bı koludur. rih etmek, biraz daha vazıh ve mi Harpten evvel yedi ciltte olanşj le gerek üniversite ıçı. gerekte mak üzere üçbin dörtyüz yirmi sınıfları demektir. Fransada ilk Zaten her türlü mün.ıfca.şanın | nıidyelerimize başka memleketle berrak bir surette tetkik eyleüniversite dışı modern müessese üstünde bir realite olan bu hu rin de istekli olacakları ifade e mek zarnretinde bulnnuyoruz. dört sahife idi. Avni tedris sa mektebin beşinci sınıfını bitiren üstünde bi elit l b h i k l i l k l ifade e , bir çocuk istikbalini tayin etmek ler olarak çalışır hale gelmıştır. sus. Stğlık Bakanlığı tarafından dilmekte, midyeden her yıl müh tlk tahsil, çocuga en zarnri, en as«»da Türk liselerındeki ba m e c buri.vetindedir. Ya liseyi terBu inkişaf şüphesiz ki kolay ol da dikkate alınarak, sinir cerra him miktarda döviz temin edilemüsbet, en kısa bilgileri vermek, hisler bin beşvüz sahife tutar. cih edecek, müselsel bir surette mamıştır. Ta.. eski Mısırlılar za hisi ayrı bir ihtisas şubesi olarak cegi ileri sürülnektedir. toprağını, vatanını sevdirmektir. Uemek ki Fransız liselerinde bin ders görecek, yani devre usulüne manında, bazı beyin amelıyatla kabul edilmiş ve birkaç hastaTarih dersi sırf bu maksatla, yal dokuz sahife fazla tarih okunu tâbi olmıyacak. bizde olduğu gibi rının yapldığı malum olmakla hanede ufak servisler kurulmuşnız bu eaye ile verilir. Bunnn i yor demektir. Fakat bu rakam iki devrede ayni bahisleri, ayni beraber, insanlık ve tıp, asırlar tur. Universitemize gelince.. Bu d n Ingiltere, Fransa, Almanya, i a r s a t h i bir görüş mahsulüdür. serlevhaları görmiyecektir, yaboyunca kafatasını ve içindekı lüzumu idrakte geciktiği söylenettalva gibi kcsif medeniyetlere Çfinkfi Tilrk çocuğu meselâ Yu hut 4a Aıelî adam olacak, sekiz beyni dokunulmaz telâkki etmiş mez. Nitekim 17 sene evvel umuti. Tıbbın birçok sahalarda baş mi cerrahi yapmış bir doçentini malik memleketlerde y a l n u o ııaıı mabutlarını, Roma muhare senelik ilk mektebi bitirerek hadöndürücü gelişmesine mukabil, bu konuda yetişmek üzere Amememleketin tarihi gösterilir. İlk belerini üç defa tekrar edecek yata atılacaktır. kafa içi, beyin ve sinir cerrşhi rikaya, bir başka doçentini de Tarihin felsefî kıymetini bir mekteplerde tarih dersinden mak tir. Orta mekteplerde okunan tarafa bırakalım. 25 yaşlarındakı bir kız, Yengesi sine ait müdahalelerin, hekimler bilâhare îngiltereye göndermişİçtimaî ilimsat iyi, sade, heyecanlı bir va bahisler ayniyle liselerde tekrar tarafından rahatça ve emniyetle tir. Amma işte o kadar! Yetişip tarafından bıçaklanmıştır. tandas yetistirmektir. tlkmektep edilecektir. Bu suretle Türk lise lerde onun ana hatlarını hilnıek dönenler layikiyle değerlendirileyapılabilir olmasının kısa bir Kasımpaşada Hacıhüsrev makat'i ve zaruridir. Lisan. din, ahğeçmişi oluşu boşuna değildir. mediği gibi, onlara münhasıran hallesinde oturan 25 yaşlannda tâbırinden ne Kasdettigimizi an Ierinde oknnduğunu söylediğilamak için bu dört memleketin miz rakamı yanya indirmek a! lâk, hukuk, edebiyat, hattâ reZira bir çok acı tecrübeler gös bu l ş l e meşgul, müstakil klinik k i N e z a h e t ile yengesi Seher Dal sim. mimarî. heykeltraşi gibi satermiştir ki sinir cerrahisi, pek de verilmemiş. müstakil bir kür. ı mış arasında :,.;,I;L ,,wvir. tahsil hayatına bir göz atmamız radaki farkı iki bin beşyüz saterilmemiş, kiir J geçimsizlik yüzünnat eserlerini anlamak, izah etnususî bilgileri ince bir maharet sü tesis edilmemiş; her türlü in den .nünakaşa çıkmıştır. Seher Iâzımdır. Buralarda kanuni, mec hifeye çıkarmak Iâzımdır. Bu mek muayyen kanaatlere malik buri tahsil sekiz senedir. İlk beş le kullanmayı icap ettiren ap ay kişaf imkânlarına sed çekildifi rakam, Türk liselerinde, nasıl olmak. ancak zaman içindeki seekmek bıçağı ile yeğenini muhrı bir iştir. Uzuvların yapılarına gibi. yeni elemanlar yetiştirmele senesinde yalnız millî tarih okutekâmül safhalannı dair bilgilerin, yani anatomi ve rine de fırsat verilmemiştir. Çün telif yerlerinden yaralamıştır. Ya nur. Bu dört memleket âdeta bir natamam, nakâfi bir sistem ta yirlerinin hıstolojinin, bu uzuvların işleyi kü garip ve acıdır, Sağlık Ba kalanan kadın hakkında koğuş kongre aktetmişler, ve bu yaşta kip edildiğini vazıhan gösterir. bilmek ile olur. Bugünkü medeEğer mevzuumuzu genişletebil niyet, tarihi bilindikçe ruhumuza şine dair bilgilerin, yani fizyolo kanlığı. sinir cerrahisini a y n bir turma açılmıştır. ki çocuklann umumî tarih mefmek imkânına malik olsavdık bir huzur ve sükun verir. Aksi jinin ve hastahk sebepleri ile vü ihtisas olarak tanıdığı halde, il Haldeki yazıhanelerini terk) hnmunu anlamıyacaklanna, ve cudur. hastahk durumlarına nit nıin rinoüsü olmak gereken îsnasıl hayatî bahislerin ihmal e takdirde esrarengiz bir muamma etnıiyen kabzımallar l anatomopatoloji. fizyopatoloji bil tanbul Universi'.esi Tıp Fakültesı, j Yapılan tebligata rağmen Hal' böyle bir terbiyenin de bu yaş dildiğini, ehemmiyetsiz bahisle manzarası irae eder. Bizim dartaki talebelere lüzumu olmadığıgilerinin gelişmesi. sinir hastahk b rin uzatıldıgını tedris hayatında ınadağınık ve perişan tarih tedbunu tanımamaktadır. Neticede h a n e l e r i terketmiyen 20 na kani olmu.şlar, öğretim bakılarının karanlıklardan kurtula ne oluyor bilir misiniz? Tıp tal? d e k i y a z l durumları panasıl derin hufreler açıldıfını risimiz bu hnzura bizi kavuştnrk a d a r k a b z ı m a ] l n mından da en iptidai pedagoji rak müstakil bir tıp şubesi Nö belerı bu konunun hç bir dersi mamak tadır. izah edebilirdik. z a r t e s i ü n Q v e n i d e n a ; , z d e n gey roloji haline gelişi sayesindedir olmadığı için, hem ıyi yetişmi zartesi ç kaidelerine uygun düşmiyeceğini İşte sarih bir irfan cürmü karki beyne ve sinirlere daha vu yorlar. hem de bu sahaya heves çirilecek ve dükkânların nasıl bo idrâk eylemişlerdir. Halbuki bizBu proekufla müdahale imkânlan doğ duymak fırsatından mahrum ka şaltılacaŞı hususunda karara va de ilkmektebin dördüncü sını şısında bulunuyoruz. AYTEN GÜVENÇ muştur. Fakat bugün nöroloji, lıyorlar. Üstelik, yeni mütehas rılacaktır .Diger 48 kabzımal ise, fında. henüz hiç cofrafya gör ramlan yapan sahıslar meçhul | birçok asabî hastalıklar karşısın sıs ruıir cerrahları İle da vetişmi. hiçbir itirazda bulunmadan ve memiş. idrâki tam bir surette dür. Kimin yaptıgi mazinin ka p da teşhis koymaktan oteye gide yor. Zira hiç bir hekim. tanınnn zorluk çıkarmadan yazıhaneleriranlıklarına kanşmış gibidir. Etekevvün etmemiş bir çocuğa » HALÛK HALİT Akgün miyor. Mesela bir felcın. bir baş yan bir ihtisas için sene kaybet ni terketmişlerdir. limizde bu programlar için mutarih hakkında verilen malumat ağnsı ve muannit kusmanın. bır meğe razı olmadığı gibi, buna Nişanlandılar cip sebeplerini izah eden hiç bir O Çiçek satış bugün açılıyor insanı hayret ve dehşet içinde körlüğün... ilh, beyindeki filân niyet edenler de kadro bulamıyor 29.10.1960 yazıya malik değiliz. Otuz beş t Kadıköy Halkın çiçek zevkini geliştir bırakmaktadır. nahiyedeki bir urdan ileri geldi lar.. Asya, Avrupa, mek maksadiyle Gülhane Parkın Afrika cografyalarını çocuk bi yıl önce Fransadaki Fransız liğini, nörolo.iı isabetle söyliyebilHalen İstanbul Tıp Fakültesi Belediye tarafından kurulan liyor farzolunmaktadır. Halbuki selerinde mevent programın namek durumundadır Anıma işte Nöroloji Kliniğinde 1520 yatak U roloji y kıs ve dağınık bir tatbiki olan o kadar! Urun /.ararlı tesirleriSEVDA SEZEN bir servis ve bir de Gureba i Ç'Çek satış pavyonu buçün saat 15 bu çocuk henüz bu bahisleri obu usulnn değistirilmesi zarureni tahfif edici muvakkat tesirli kumamıştır. Bu üç kıt'anın tarih j Hastahanesihde II. Cerrahi Klini te törenle açılacaktır. Törende İle ilâçlar kullanmaktan gayrı nöroVali ve Belediye Başkan V k i l i kjtaplarında haritaları çizilmiş ; ti karşısında bulnnuyoruz. En Vekili loga yaparak hirşey kalmamak ğinde birkaç yataklık bir servis, basit, en iptidaî bir muhakeme ABDULLAH İKİZLER Türkiyenin bu en eski Tıp Fakülj Tümg. Refik Tulga da.hazlr bulu •ir ve ç*euk tarihi vak'aları bu' l tadır Iste burada. sinir cerrahibunun bir an evvel tâdil ve tattesinin ayıbını kapamağa çalışı] nacaktır. ' • •• ' < ' : ' Nişanlandılar lîâi'ftalâ'radn taKîp' eflecefttir. Öğ| nöroşirürjien, sinir heki | V O rlar. İzmirde böyle bir şube ı R . . , . r s u n h i r s i z ı v a k a l a n d l retmeninin müsamahasına uğra| biki mecburiyetini göstennekte [ o 29.X. 1960 „., dir. Frannzlar 1925 senesinde S istanbul .. yoktur. Ankara Tıp Fakültesi ise, Eyüpteki Mihrişah Sultan türıe u ıana t e r k e d e r e k ıiseie .şubeyi kurmağa karar vermiş, fakat henüz yer ve eleman bulama besiyle Sebil türbelerinin damlarından 100 kilo kadar kurşun lev derata tâbidir. Dokuz yaşındaki mıştır. ha çalan sabıkalı hırsızlardan 22 bütün Türk çocukları program• Nüshası 25 Kuru£ yaşlarındaki Fahrettin Doğan dev j ları tesadüfen yapmış olan meçOyle acıklı tablolar hatırlanm riye gezen polisler tarafından ya j hul bir şahsin mazlumu olmak Türkiye Haıic» Lira Kr. Lira Kı. ki.. Kafa içi tansiyonu, beyninde ) mecburiyetine girmişlerdir. Çün sinsi sinsi büyüyen bir ur yüzünj ı kü devam edecek olan haile baş150.00 T5.00 den arımış; aurmaaaıı jtuaaja, göz Senelik aen artmış; durmadan fcui .n lamış demektir. Ve artık bütün : 80.00 40.00 fi aylık îeri tedricen kör böyle bir ame Ekim 30 • Cemazıyelevvel 9 sınıflarda bu dagınık bu inti44.00 22.00 3 ayltk Hastahanede yatak,olan hastalaı. • zamsız program ile talebe sevkdasan ve Yayan liyatı yapacak hekim bulamadık I ; olunacaktır. İlkmektebin ilk beş Cumhuriyei Matbaacıllk ve ları için körlüge, mefluç kalmağaj Gazetecilik Türk Anonim Şirketi ve kaçınılmaz bir ölüme mahkum . ; sınıfında bahsettigimiz dört milÇagalnSlu Halkevi Sokak No. 3941 letin çocukları yalnız millî tarih çaresizler... Döviz diye çırpınan ] m~ Basıldıgı yer : zavalhlar.. Bu sahnelerin binler| v. j 6.29JH.58 14.49 n.O8 18.42 4.49 j gördükleri halde Türk çocuklaTıfdruk Matbaacılık Ssnayil cesi her gün her tarafta cere! rı daha ilk derslerde Orta Asya, A. S Baeımevi 9.40 12.00 1J2 11.40 Göçler. Hunlar, Tokyolar, Etiler. yan etmekte... Ve bizim eskiliği I Sahibı ile. ileri fikirlere öncülüğü ile, Sümerler, Asuriler, Geldaniler. NÂZİME NADİ hürriyet alemdarlığı etmiş olmaMısırhlar, Finikeliler, Yunanlı\a^^ ıslerinı fiilen 1dare eden ile övündüğümüz İstanbul Tıp tir. Kendi ihtiyacından çok geniş l a r Romahiar, Gök Türkler, t'yR'.esul Mödüı Fakültemiz, bilinmez hangi kuru tutulmuş olan bu binaya Nörolo. gurlar, Müslümanlar daha ilh. VECDİ KIZILDEMİR nu vüstai zihniyetin tesiri ile ji ve Uroloji klinikleri yerleş , bahisleri bir senede dördüncü sıGazetemize gönderilen evralt ve , . cerrahisi jrok, mek için teşebbüse geçmişlerdir.' yazılar neşredilsin edlmesin lade I «Turkıyede sınır diyerek, Ya orada bir sinir cerrahisi de nıfta görmek mecburiyetindedirler. Şimdi liseleri bitiren gençedilmez tlânlardan mesuliyet umumî cerrahı vardır kendisine nazaran pek genç olan t e s U e d i l i r veya şimdiki Nörolokabul Pdilmez Ankara Tıp Fakültesinden, hem ji Kliniği 50 yatakh bir klinik lerimiz. askerî hizmetlerini ifa * için kasabalara, köylere gidip tahsıs ediAbone ve Uân lşlerl İçin. zarün ilimce hem de idrakçe geri kal olarak nöroşirürjiye Yunan. Roma mabutlannın isimmakta direnmektedir. ^ lir. Lâkin, bina meselesinin hal üstüne «Abone» veya «îlân Servisis lerini öğretecekler, programda kaydınm knnması lâzımdır. Teklif ediyorum, Cerrahpaşa yolunu ve yer göstermekle iş unutulduğu için Mnsadan, Yusul bitmiyor. Bu lüzumu benimseyen a Dijni ^jı^ıı» BU GAZETE BASIN AHLÂK Hastahanesinde I. Kadın Doğum TJYMAYI^' "TAAHHOTI Kliniği adı altında 6 ameliyatha bir zihniyetin de harekete geç1 tan bahsedemiyeceklerdir. Bu [ yüklü bilgiler içinde bunalan I neli büyük bir bina inşa edilmiş mesini bekliyoruz. ETMÎŞTIR Tıp Fakültesinde bir sinir cerrahisi şubesi kurulmalı Ehaberien Ceza görmiyen bir irfan cürmü Iragiltereye midyeihraç edilecek Emin Âli Cavîı Tarih Oğretim Meselesi yolcu harşıladtm u lstanbullu ne çilekeş yaratıktır, yarabbi! Dünyada kaza iki türlüdür. Biri görünür kaza, öteki görünmez kaza. Istanbulda bu iki kazaya bir üçüncüsü eklenmiştir. Ne umdnrur, ne öldürür denilebilecek nevideıı kaza. İşte ben dün, böyle bir kaza atlattım. Ankara'dan gelecek bir yolcumu karşılıyacaktım. Vakitli davranamadıtım için Haydarpaşaya kadar gidemedim, köprüden karsılamağa karar verdim. Köprünün Kadıköy vapur iskelesinde, karşıma ilk çıkan iskele memuruna, ekspres yolcularını getiren vapurun Köprüye kaçta yanaştıfını sordum. Mecelleden bir sual sormuşum gibi durakladı, düsfindfl, havaya baktı, yere baktı, saate baktı, yflzüme baktı, snstn. tmtihanda sorulan bir zor sual karşısında sıkılmış öğrenei haline acıdım, yürfldnm. Bir başka üniformalı memura yaklaştım, ona da ayni suali sordum. Hızla döndü, o sirada iskeleye yanaşmakta olan bir vapuru göslerdi: tşte bu vapur, dedi. Nasıl olur? dedim. Saat daha sekiz buçuk. Tren, rötar yapmadıysa, Haydarpaşaya yeni varmıştır. Hangi tren? Ankara ekspresi. Ha! O başka. Ben Talova vapurunn soruyorsunuz zannettim. Ankara treni. Vallahi bilmivornm... Ankarayı Talova anlıyan, vapurların iskeleye kaçta yanastıklannı bilmiyen bu iskele memurunnn haline şaşmakla acımak arasında tereddütlü, bir üçüncü memurun yanına yaklaştım. Bir parmaklığa yaslanmış, Boğazda eylul mehtabı sevreder gibi dalgın vc mütebessinı. gözler süzük. yalnız kendisine gözfiken bir nzak hayale bakıyor gibiydi. llham perisiyle konuşarak gizli şeyler kesfetmeğe çalışır bir hali vardı. Ümitlendim, ona da sordum. Şu tren gişesine sorun bakalım. orası daha ivi bilir dedi. Fırında krem Pertev arar gibi, vapuru tren gişesine sordum. Biz tren saatini biliriz ama vapnr saatini yukarıdaki Danışmadan sorun, dediler. Danışma biliyordu. Vapur dokuzu on geçe gelirmiş, numarası 49 muş. Nereve yanaşır? dedim. Ha, işte o belli olma . dediler. Nereyi boş bulursa. Kollayın, o iskeleye gidersiniz. Köprnnün güverteıinde vapnr kollamafa başladım. Uzaktan bir vapur gSzfiktfi. Gozfîmü dört açtım, nnmarasını aradım. Göremedim. Yanımda duran bir başka memura sordum: . Acaba bn 49 numaralı vapnr mn? Beraber aradık, numarayı çbreraedik, vapurun 49 numaralı vapur olup olmadı&ını anlıvamadık. Numara gözükmez, dedi memnr bey, bacanın altında yazılıdır. Saat kaçta gelecefini dakikalarca ö|renemedi£im bu nnmarası var, görülmez, hangi iskeleye yanaşacagı bilinmez, Edgar Poe'nun meshur hayalet gemi hikiyesindeki gibi meçhul bir istikamete yönelmiş ilerliyen vapurun, Haydarpaşadan geldifi halde, Köprünün Eminönü tarafındaki en son Boğaz iskelesine yanaşmak niyetinde elduğunu nihayet keşfedebildik. «Kosun!» dediler. Koştum. Ben tâ Karaköy'den oraya nefes nefese Hlaştıgım zaman S emi yanaşmış, yolcular çıkmıs, av avlanmıs, tav tavlanmış, deli kız evlenmisti. Bizim yolcu da çoktan çıkıp gitmişti. Sabah sabah, Bogaz yolcu U n n ı n itiş kakışını seyretmek için Köprüye kadar inmek m o kaddermiş meğer! Hamdi VAROGHÎ J kızı yengesi bıçakladı Mevcut olanlann nazarı diktcatine: Filim yapan makinemiz faaliyete geçmiştir. Müsait şartlarla her eb'adda filim yapîldıfinı alâkadarlara duyurmakla şeref duyarız. Mürcaat: Telefon: 27 16 32 CUMHURİYET u r . U t a S k i S ™ w i ^ " ™ Büyük senesonu keşidesinde kazanmak için tasarruflarınızı İş Bankasında toplayınız ^MiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııınıııııııııiıııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııııııııııııiMiıııııııııııııııııııııiıı = : ııııııııııııııııııiMiıııııı'% hli hele o çün âdeta ölüm halin ^ dcydi. Gece yarısından beri kendinı kaybetmiş. kâbuslar = içinde sayıklayıp durmuştu. S Ancak sabaha karşı derin bir = uykuya adlmıştı. işte hâlâ u = yuyordu. ^ Janie. bir ara kalktı. yata S ğın nrtüsünü düzeltti. elini oğ ^ CUÎttHURlYET'in edebî tefrikası: » ıımıııımı ı.fimı. 94 30 Aralıkta: 1 talihliye 6 daireli bir apartmanın tamamt 1 talihliye 3 daireli Taulor CaUurell 'den Sonra, elindeki bonoları îki eliyle ortasından tutup yırttı, bir daha yırttı. parçalarını götürüp ocağa attı. Ağır ağır yürüyerek geldi, Stnart'ın kar şısında durdu. O. bonoları yırtmaya başlayınca Stuart ayağa fırlamıs, elinde olmıyarak. sanki onu bundan alıkoymak ister gibi ileri doğru atılmıştı. Sam ocaga doğru giderken de. arkasından fırlayacak gibi yapmış. sonra sandalyesinin arkalışına tutunarsk durmuştu. Şimdi. gene oyle, ayakta sallanıyor, Sam.a şaşkın şaşkın bakıyordn. «Sam» diye fısıldadı. Sam bir şey söylemeden, geldi gene eski yerine oturdu. Sonra, başını agır ağır kaldırarak, arkadaşına baktı. Gülümsedi. «Sam» dedi. «Sizinkiler için Ada'yı almak istiyordun, bn iş için biriktirdigin parayla aldın o bonoları, değil mi?» Sam. kısaca: «Evet» dedi. Stuart'ın boğazı knrnmuş, boğulacak gibi oluyordu. «Bnnu.. benim için yaptın.. beni kurtarmak için. » Sam çene acı acı. gene şef aınına koyarak ateşine Çeviren VaJıJet Çottekinlunun eğilip soluk alışını din. = baktı. X ayaklarım ocağa doğru uzat katle güldü: «Evet, Stuart» dedi, «seni kurtarmak için. Ah sen ne sersera şeysin!» Birbirlerine baktılar. Sam'ın gülümseyişi yanaklarına doğru yayıldı. «Affedersin» dedi. Stuart kollarını masanın ü. zerine koydu, başını eğip alnını ellerine kapadı. Sam bir şey söylemek istedi. ne söyliyeceğini bilemedi. Kendisi için büyük bir fedakârlığı göze alarak iflâstan, mahvolmaktan kurtardığı bu zavallı adama uznn uzun baktı. Sonra, ağır ağır yerinden kalktı, nsulca kapıya doğru yürüdü, odadan çıktı. XIV Janie sevgili oğlnnun başı. ucunda oturmuştu. Bertie yatakta, sırtüstü uzanmış, kımıldamadan yatıyordn. Dışarıda karanlık bir kış havası etrafı ölüm glbi sarmıştı. Sabahleyin biraz güneş çıkar gibi olmus, sonra yeniden kar başlamıştı. Janie, pencereden dışan göz atınca. birdenbire üşür gibi oldu. şalına daha sıkı sarındı ti. Bertie, Saratoga'dan döndük ten sonra, iki ay çok akıllıuslu yaşamıştı. Neşeliydi. güleryüzlüydü; yemekte. toplantılarda ağzına bir damla içki koymuyor. verilince gayet nazik bir şekilde reddediyordu. Herkes memnundu. Yalnız. onun bu sakin hali altında giz liden gizliye uğuldıyan fırtınanın kimse farkında değildi. Derken. fırtına birdenbire koptu. Bertie günlerce ortadan kayboldu. dönüp geldiğinde tanıyamadılar: üstübaşı çamur içinde, yüzügözü pis. saçıbaşı darmadağın, iğrenç bir serseri olmuştu. Temizleyip yatağa yatırdılar; anneciği etrafında pervane kesildi. oğlnna gece.gündüz baktı ona kendi eliyle yedirdi. içirdi. Bertie gene kendine gelir gibi oldu ama, yataktan pek kalkamadı. çünkü günlerce süren o serseriliklerden sonra yalnız ayyaş değil, üstelik has ta olmuştu. O gün, eve döneli bir hafta olnyordu. Hastalığı. geçe. günden güne artınıştı. ledi, saçlarını okşadı. E Sonra. gözlerini bu solnk, Ş hasia yüze dikerek acı acı dü ~ şündü: 3 «Varabbim! ne oldu Ber = tie'ciğime? Ne yaptılar ona? = Ne yaptım ben ona? Neden 3 böy oldu?» = Şimdi anlamıştı ki *.n sev. = çili oğlunun bu hale düşüşiı = ne sadece yaradılısındandı. ne = de tesadüflerden; onu bu ha = le bir sev sürüklemişti. Neydi = bu? = Gelip yerine oturdu. Dalgın = dalgın pencereden dışan bak = tı. Hava daha kararmış, ak. r şam olmaya başlamıştı. «I .lanie: «Ne yaptım ben oğlu = ma?» diye içini çekti. = Zihninde, geçmiş yıllara dön = dü. kocasının sağlığında çocuk = larının küçüklügünde olup bi = | tenleri birer birer hatırlams 5 | ya çalıştı. Gözünün önünde, acı, tatlı birçok hâtıralar canlandı. Kimisinin üzerinde durdu, kimisini hemen geçti. Geç tiklerinden birisinin üzerine yeniden döndü. Evet... aradığı bu olabilirdi işte. (Arkası var) bir apartmanın tamamı 26 talihliye 26 Apartman Dairesi 4 adet 100.000 lira 4 adet 50.000 lira ayrıca çeşitli ve zengin para ikramiyeleri TÜRKİYE paranızın... istikbalinizin BANKASI emniyeti %ııııııııııııııııııııııııııiMiııııııııııımımmiMmımııııımMMiııııııııııııııııııııııııım mııııııııııııııııııııııııııııııımııııııııııııııııııımııııı^