23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
nu CUMHÜRIYET 23 Agustos 1959 Denizcilik Bahisleri Köy Enstitülerinbetirmiyecek, gözden yetişmiş üç den uzaklastırmıgence yapılan sert, yacak olduğunu resmi muamele do gehir hatları için bir Fransız kılan adlardan anhyoruz. bilsem bu tenkide layısiyle Tiirk bafirmasına sipariş olunan yeni doArada tek bir fark varsa o da, etrafile cevab vekuz vapur hakkında salı günkü ayni tip gemilere meselâ «Paşabah sını, pek az meseririm. Hele bazı €Cumhuriyet» de su satırlar gözü çe», «Fenerbahçe» Şu halde ne yapmalı? lede görülmüş bir inanış birh'ğile «Dolmabahçe» pedagogların ezberden başarısızlıme çarptı: harekete geçti. Baş yazarlar, lıkl'mumi nisbetlere ve ihtiyaçla ğını ileri sürdükleri müesseselerveyahud «Yeniköy», «Çengelköy», «Denizcilik Bankası yeni yaptı «Ortaköy» gibi isimler takılıp bun ra yazarları, derçilcr, karikatür ra çeçmeden aydmı ve toptan nü den yetişmiş olanlar, o cevabın racağı 9 geminin isimleri için ya ların «Bahçe tipi» vapurlar, yacüler, hemen istisnasız, yazdılar, fusu en yüksek bölgemiz olan Is canlı delilleri olurlar. Fakat cevab kında müsabaka açacak ve şehir hud da «Köy tipi» gemiler olarak çizdiler. Muhalefet lideri kanaati tanbnla bir bakalım. Koylerinde verilse ne çıkar, verilmese ne çınua aa «ıs.oy npı» gemiler olarak . . . L.,.ı, o f etınis hatları gemüerinin isimlerini halî ni açıkladı. Bakan Yekili cevab binası yapılmış okullar var ki, ö| kar? Olan olmuş, torba dolmuşan.im.ian gıbi modern gemiciüge • Brezılyadan h««*et etmış ka seçtirecektir. Müsabaka müdverdi. Kütün ıN.nları bircr birer, retmensizlikten kapıiarı kilitli tur. Biz, bugüne bakalım ve fikirdeti sonunda jürinin münasip gö ve denizciliğe daha uygun bir şe i olan gemi 7 Eylulde limanı itina ile kestim; şimdi kilde hareket edilmesidir. önümde durmakta. Ba sene, birleştirip mızda olacak Amerikadan lerimizi, emeklerimizi receği dokuz isira vapurlara konuhayli dolşun bir tomar var. Ba gelecek harakalarla dördüzlü ög kalkınmanıızın temelinde duran *** lacak ve ismi bulanlara da ya nak Bir müteahhid firmaya ihale edi kan Vekilinin cevabından öğreniyahud Eski «Idarei mahsusa», retimden üçüzlüye geçirileceği için bu meseleyi çözmeye el birliğile di mükâfat veya seyahat permisi «Seyrüsefain» in Istanbu suların len kahve partisinden 500 tonun bu yoruz ki. her zaman olaŞan saçlar sevindiğimiz okullar ve öçrenci çalışalım; iş bundadır. Yoksa «sen verilecektir.» konusunda fena yaptın veya hiç yapmadın? da çahstırdığı gemilere gelince ay Brezılyadan yüklendiği bildiril dışında, köy eğitimi ler var. Bujün için öçretmeıı ih*#* Sen 20 lira aylık verdin, ben iki bunlarda «Şirketi Hayriye» gemi mektedir. 500 ton kahve eylulün ye yalnız yazmış veya söylemiş oltiyacı bes yüz civarmda. Nakiller, Bu müsabakaya katılacak gemi lerindeki intizam ve davranıs hiç disinde limanımızda olacakiır. makla kabahatli meslektaşların yüz liraya çıkardım. . vs.» demetayinler. yeni mezunların vazife uin bugüne ve yanna ne faydası ve deniz sever okurlarıma şimdi bir zaman görülmemi? olmakla be Brezilya'ya ısmarlanan kahve ye nakilleri ve Bakanhk emirleri deden zihin açıkhğı ve başarılar di raber bunlar da Marmara sahili kunu 1600 tonu bulduğundan sonra gene 150 olacaktır? Ben tutup şoyle derbu vam etmekte ve bu kanaatie olan verilenlerinden ledikten sonra, bu alanda kendi köylerinin adlarının takıldığına miktarın memlekete tamamen gelme lar teşkilâttan sorulmus bulun den fazla açık kalıvormuş. Oiret sem «yapılanların fenalarını da lerine belki küçük bir faydası do şahıd oluyoruz. «Kadıköy», «Hay «i iki ayı gececektir. maktadır. Fiili tepki de meslek men veicillikleri bundan da çok. sen düzelt; yapılmıyanları sen kunur diye bizde gemi, vapur ad darpaşa», vapılanlara rağmen şehir yap; benim verdişim 20 lira, se«Hereke», «Maltepe», Diğer taraftan 3 üncü kotaya da [ gtlâi. Yer yer, gad< Veni larının gelmisi, geçmişi hakkında «Kartal», «Heybeli>, «Anadolu» gi kahve ithali için bir yer ayrılmıştır. I toplulujundan ..» hali ma nin verdiğin 200 liradan daha mı ""' ' " " •• » içindeki eski binaların biraz tafsilât vereceğim. Tabii ba bi... Nitekim «Idarei Aziziye» nin e u r a m ı Bundan böyle kahve sıkınüsmm bir fnna * yardım sordükleri bu kararın lum. Bu tablosunu çizdifim Istan azdı? Verilen sade bu paradan mı 5 arkadaşlaiçin ve his konusu edeceğimiz vapur ad getirttiği bu ilk yand*m çarklı veibarettı?» ve bu tartışmayı kardegiştirilmesi yolunda âmirlerin bul'dur. Zengini bol Istanbul. ları jehir hatları gemılerile ilgili ya uskurlu gemilerin adlarını Meş hayli hafifleyeceği anlaşılmaktadır. Memleketin bütününe gelince. şılıklı sürdürüp gidersek bundan den ricada bulunmak iizere kuvolup büyük posta vapurlan veya' rutiyetin ilânından sonra hizmete vetli bir dayanışma kendini eös iki buçuk milyon o da buçün amelî olarak memleket nef'ine ne harb vahidlerimiz hacmimizin dı giren yeni vapurlarda da tekrar Çimento fiatlarında diişme terdi. Yirmi yirmi beş günlük tar j i ç i n : çocuga okul ve ögret kazanılmış olur? Hiç! . sında kalacaktır. Onlardan da baş lanmış görüyoruz. bekleniyor ka bir müsahabemizde lâf açarız. tışmaların ve davranışların özeti men bulma durnmundayız. Her öç 0 halde bu cins tartışmaları bir Yalnız Abdülhamidin istipdat Devamlı istihsal karşısında. çimen bu degil mi? Bugünkü gibi «sehir hatlaretmene 50 öfrenci verilecek olur yana bırakmuk, ışın kendine sadevrindeki minnet ve sükran ifade to gtoklarının kabardığı ve bunun Bütün bu gayretler zaman dedirılmak lâzımdır. Onun içindir ki, rı vapurları» adı altında bireden adlardan meselâ: «Ihsan> ke neticesi olarak fiatların indirileceği ğimiz toz.' rüzgârın esintisine bı sa yalnız bu bcşluk. 50 bin ilk öglesmeden evvel, Boğazda seferler ileri memleketlerde Maarif ve KUI retmenle dolar. Halbuki meveudu limesini hem Idarei Mahsusanın hakkında dolaşan söylentiler iizeri rakılacak olursa, çe<misin çukuruyapmak hakkı rahmetli «Şirketi tür mercilerine düsünücü ve yabir vapuru, hem de «Şirketi Hay ne mâlumatına müracaat etHğirr.iz na yığılıp kalacaktır. Halbuki kar normal hâle getirmek ve her yıl pıcı tarafı Hayriye» nin, Kadıköy, Haydarpapolitikacı tarafından riye» nin «37» numarası taşırdı. alâkah bir saheiyet demiştir ki: sa, Adalar ve Moda, Kalamıs, Cad her gün hacmiııi arttıran 800 bin artan unıuıni nüfusun ile daha üstün olan yetişkin kimse«Neveser» adı da böyle idi: Hem Şurası muhakkak ki hususî sekriki senelere bindireceği ihtiyacı debostanı ve benzerleri Marmara Şirketin «39» numarasının, hem de tör fabrikalarında çimento stoku yok bir çış var. Ana>asanııı zorunlu da gözönüııde tutmak durumunda ler getirilir ve gene onun içindir köyleri iskelelerinde çalışma hakkıldıîı ilk öiretimi bütün Türk ki, en coşkuıı politikacılar bu vadaha üç bes yıl evveline kadar kı da, sırasile «Idarei Aziziye», «Içocuklarına verebilmek. Bu mose olunca hu 50 bini 100 bine çıkar zileye seliııce devlet ve millet aMarmaranın kıyı köyleri arasın rur. darei Mahsusa», «Seyrüsefain Idamak, mâkul ve realiteye uygun damlıîııu rinde tutup asıl işleriFiat indirimine gelince bu günkü le ne olacak? da seferler yapan bir «idare» varesi» unvanları altında iş görmüş rayiç dahi bizleri güç idare etmekfe Bakanlıktan asıl buna dair sad bir hesab olur Çıinkü nüfus artı nin üzerine egilirler. Hele kurupurunun müşterek isimleri idi. ayrı bir idarenindi. olduğun? göre fiatta tenzilât yapıla ra şifa, bir cevab. bir fikir, bir ta mı yukarıdan deeil aşagıdan gel luş ve kurtuluş devrinde olan dlsarı duymak istiyoruz. Altı yıl mektedir. Şimdiye k?dar umumi yarlarda böyle olmak, başlıca şart «Şirketi Hayriye» nin 1850 de Gerek «Seyrüsefain* gerekse «De cağını sanmıyorum. «Con Robert Vayt» Ingiliz firması nizcilik Bankası» nin son getirttiBugün için çimento fabrika teslimi önce 12 yıllık bir proeram Ve ka nüfnsun <7 I2 si ilköjretim çaîın tır. Y'anlış anlasılmasın; bu cümC ği veya milll tezgâhımızda yap tonu 140 liradır. n« «ipariş edip 1853 de hizmete nun tasarısı hazırlanmıstı. Sevin daki çocukları bulmak için hesap lelcr, ne açık. ne kapalı birer ösoktuğu ilk ahşap ve yandan çark tırdığı vapurlar ise istisnasız hep miştik. O zaman hiç kimsc Köy lanırdı. Mcınnuııluk verici bu ar ğüd değildir. Olsa olsa bu kadar Likör fabiraksı meyva lı 6 vapuru «Göksu», «Beylerbeyi», Boğaziçi ve Marmara kıyısı köyEnstitülerindcn söz etmiyor. sade\illik bilgi ve görgiinün toplanmış satın alıyor «Tophane», «Be«ikta«», Beykoz», lerinin ve adalarının adlannı taşıce bu kanunun biran önce çıkarı tışın hızına göre %15 i tnîyar al olan izlcrini dostça okurlarıma Likör fabrikası, kışa hazırlıkh ol«Tarabya», gibi Boğaziçi köyleri maktadırlar. Yani, yeni bir bululıp hemen tatbikine geçilmesini malıdır. Nüfusumuz 25 milvonu haber vermektir. şa rastlanmıyor. mak için piyasadan 90 ton meyva sa nin adlarını tasıyordu. Bunlan «Is bekliyordu. Bu bekleme ile 12 yı geçmiş, 30 a dogru çıkmaktadır. ilk aşızda ne yapmalı? Yalnız bunların arasında, yeni tm almıçtır. Likör fabrikasının sa Iın yarısı gitti. Iste bu umudsuztinye», «Mirgun», «Kandilli», «Sarı12 yıllık bir proğram yapılırken 1 Her »eyden önce realiteleri yer», «Kabatas», «Galata», Büyük türkçe kelimeler yaratma devrinin tın aldığı meyvalar avasında kayısı, luktnr ki. basını, meslek çevrelebu rakamı gözönünde tutmak. kayıtsız, şartsız kabul etmeli. Midere», «Beyazıd», «Bahar», vapur birer yadigârı olan, bir «Ulev» le çilek, ahududu, vişne bulunmakta rini. memleketin ana dâvalarile sali Istanbuldan alayım. Çatalca dojru olur kanaatindeyim, lan takib etmiş, yıllar geçtikçe de bir de «Suvat» bulunmaktadır ki, dır. ilgili tarafsız vatandaşları sabırkazasının Tepecik köyü (yeni görbunların ne mânâya geldiklerini Diğer taraftan likör fabrikası için sızlığa düsürdü ve pek tabiî bir Mesele bence budur. kab«, hantal, güdük, ahsap teknedüm de onun için söylüvorum) geler yerine narin, zarif saç gemiler kesin olarak bilenlerden değilim. sipariş edilmis bulunan 25 er tonluk hisle çeriye dönerek Köy EnstitiiIsi poiitika tartışmalarına dö ne Istanbul vilâyetinin kaza mer«Ulev» işittiğimize göre Norveç, iki kazan gelmiş ve fabrikaya monte kaim olmuştur. kecek olursak söylcnileceğin ne kezlerinden biri olan Kadıköy desii hasretine yöneltti. Bu. bir vaIsveç, Danimarka gibi kuzey mem edilmeye başlanmıştır. «Şirketi Hayriye» vapurlan anzife ihtarıvdı. Gecikmeyi bir an olduŞunu bilmez deîilim. Şöyle ğildir. O başka hayat şartlarına, leketlerinin bir nevi perisi, cini cak «18» numarah «Asayiş» gemiÖnümüzdeki hafta gelecek önce çidermek, bu haklı sabırsız ki. bu başka hayat şartlarına baglıolan «Glf» in türkçesi imiş. sinden sonradır ki, «Seyyar», «Telıga iş!e, hareketle cevab vermek; Siz iktidarda, vazifede iken dır. turistler «Suvat» a gelince, geçenlerde rakki», «Şürat», «Tayyar», «Azisorumlu arkadaş ve vatandaslarıdüşünmediniz? 2 Bu realiteyi kabul etmek, önümüzdeki hafta içinde limanımı mıza düşen bir borç olmahydı. neye bu durumu met», «Rahat», «Selâmet», «Sühu merak ettim de Mehmed Ali AğaEger istikbali iyi hesaplasaydınız memlekette hiç bir suretle ikilik kay'ın hazırlamıs olduğu «Türkçe za gelecek olan Romen bandıralı Oysa tepki; mukadderi let», «Sahilbend», «Meymenet», Bakanhk I . . . . . , , . ,. , , . i şımdı bıze bu kadar buvuk ve a yaratmak olmaz. Bilâkis, esasen «Nüzhet», «Meserret», «Nusret» gi Sözlük» ün ikinci tabına baktım, «Transilvania« ile 176, Amerikan ban makamının elınde olan ve avnı , , mevcud olnnı olduğu gibi kabul bi arapça, yahud arapça farsça, bu kelimenin karşısında aynen şu dıralı Ü.S.N.S. Rose gemisile 107 ve . . . . . , | ğır bır vuk kalmazdı. ortadan fakat hem gelişme, hem de devrin izahı bularak hayretlere düştüm: Yunan bandarılı Hermes ile de şeh duvguva tercuman olmadaıı baska " Açmaya çahştığım dâvayı kay etmek yolile bu ikiliji günahları olmayan bir kaç vazikaldırmaya imkân verir. «Suvat isim. Hayvan suvaracak rimize 160 turist gelecekfir. müstebit hiinkân Ikinci Abdülhafeliye sert muamele şekliııde ken3 Zihniyet buraya geldikten mide bir nevi minnet ve bağhlık yer.» dini gösterdi. Bn tarz hareketin Parlâmento heyetimiz sonradır ki, işi bütünile ele alSuvarmak ise, gene o sozluğe anlamına gelen gemi isimleri remeselenin kendisile ne alâkası oVarşovaya gitti nıak, kütle halinde eleman yetiş \ göre, «Hayvana su vermek, su içir vaç buldu idi. labilir? Maarif teşkilâtı bu konu | mek» mânâsına geliyor!... NESRİN TEZEL tirmek, maddi vasıtaları tedarik Hatti bu dalkavukluk ve «yuVarşovada toplanaîak 48. Parlâ da sustu diye okulsuz vatandaş etmek ve ettirmek yoluna gidileEn hafif tabirile, yolcu yani inkarının hoşuna gitme» modası «37> mentolar konferansma katılmak oblll. öjretmensiz vatandaş ö*ret İ ile bilir. numaraya «Ihsan», «38» numsrraya san taşımaya mahsus bij tel*aey». Hamza Osman Erkanın Bâsİ men istemekten vaz mı çeçecek4 Adı ne olursa olspn. ortaORHAN GÜLBAY «Şükran» ve bir gece köprünün verilebilecek, cidden pek acaib bir kanlığında 13 milletvekilinden mü. tir? Acı bir ihtimal olarak onların | lama köy yasama şartları bozulmıUsküdar iskelesinde bağlı yatar•ef«kfcil bir heyet dün uçakla WJ"^âfi^sf kMb^ffdıklarını farz ede .3 N i k â h 1 a n d 11 a r ' yarak elerhal 10, iki yıl sonra. geken, Köprüden geçen bir şiiebln lotıyaya gitmiştir. İS..UI.S « Wişfe ? u * "vâzifeli olanlarımızın | 24.8.1959 ne o kadar ve şehir dışında (Anr.yoğlu* Ayrıca bizfrfî 'posta VapuflaYımfçarpmasile batıp pedişahın bir iravicdanları. millet karşısında susa karadaki Ortadoğu l'niversitesi1 desile çıkarıldığı için ilk adı olan za eskiden verilmiş isimlerle harb Gazeteciler Sendikasının /luiiıııımmııımıııııııımıııııııııııınııııuıııııııiiiııi' ' nin kuruluşundaki fikre uyarak!) bilecek midir? taktığımız adlar «Resanet» in, bir dilenci duası ka vahidlerimize kongresi geniş öjretim ve eğitim siteleri bilinden «Eseri Merhamet» adına bahsi vardır ki, çoğu eski devrin yapılmalı ve buraya, vasıflan tesçevrilen «42» numarah vapura ka Çerkes halayıklannı hatırlatan bu İstanHul Gazeteciler Sendikasmpit edilecek TUrk çocuklannı kadar devam ettikten sonra 1908 tem bahis üzerinde de söylenecek çok dan bildirildiğine göre, teşekkülün labalık kütleler balinde alıp öğmuzunda Meşrutiyetin ilânı üze şey vardır. Bereket versin ki, son yıllarda gerek modern posta ge genel kongresi 1 Eylul Sah günü retmen vetiştirmelidir. rine tavsadı idi. milerimize ve şileplerimize, ge saat 10.00 da. bu tarihte ekseriyet 5 Türk çocukları diyornm, Bunlardan «26» numaralı «Suhurekse harb vahidlerimize birer olmaz ise 4 Eylul euma günü aj'nı köy çocuklan demiyorum; çünkü let», «27 numarah «Sahilbend» vaTürk şehir ve kasabasının adını saatte yapllacaktır. bu yasama sartına beş veya altı purlan iste gemi adlannda bile takmakla işin leinden kolayca çıkpadişaha bağhlık ifadesi aranan o yıl dayanabilecek şehirli ve kasaKongrenin gündemi şu şekilcie mak yolunu bulmuş olduk. devrin, bugün hâlâ Istanbul sulabalı çocuklar da gelebilsinler. tesbit ediîmiştir : Şurasım da şükranla kaydederında boy gösteren birer tarihi hâ1 Akademi Resim, Heykel. Dekoratif S?natlar Bolümle6 Hükumetimiz, tıpkı endüsyim ki, Cumhuriyet bahriyesinin 1 Açılış ve riyaset divanı ?etırasıdır. triye para yatırdığı gibi bu işe de rine aday öğrenci kaydma 10 Eylul 1959 tarih'nde. Yüksek Mibazı vahidlerinin «Adatepe», «Za çimi, 2 İdare Heyeti faaliyet ve büyük, yani milyarlık bir fon ya*** marlık Bölümü aday kayıtlanna da 15 Eylul 1959 tarihinde başfer», «Kocatepe», «Tınaztepe», «Sa hesap raporu, murakıplar rapor'atırmalıdır. Bu bususta, yapacağı «Şirketi Hayriye» nin Istanbul lanacak ve 30 Eylul 1959 gününe kadar devam edilecektir. karya», «Dumlupınar», «Birinci Incularında çahştırmaya bâşladığı es.slı bir programı gösterme şarnnm okunması. 3' Rsporiarm 2 Yüksek Miroarlık Bölümüne Lise Edebiyat veya Fen önü», «Ikinci Inönü» gibi milli zauskurlu ilk tekneler olan «47» ve tile, geniş nisbette iç ve dış yarferlerimizi hatırlatan veyahud müzakeresi ve ibrâ, 4 Tüzüğün kollarından mezun olmuş veya Devlet Lise imtihanını vermiş «48» numarah vapurlara verilen dım sağhvabilir. ümidinde ve katâdili, «Mareşal Fevzi Çakmak», «Piyale 5, 8, 27 nci maddelerinm olanlar aday yazılabilirler. BunlgriTi kabul imtihanları yazılı ola«Tarzınevin» ve «Dilnişin» lerle na'.tindeyim. Paşa», «Kılıç Ali Paşa», «Yüzbaşı 5 Armağan tüzüğü tâdili. 6 ondan sonra hizmete sokulan «Hârak Resim, Matematik ve Fizik'den Ekimin ilk günlerinde yapıBu derece geniş ve yüklü bir işi Hakkı» gibi Türk hamasetinin ve Sosyal yardım tüzügü tâdili, 7 le», «Şeyyale», «Şüreyya», «Şihap», ne Bakanhk merkezi. ne sadece hr. kahramanlarımn mübarek isimle Federasyon delegesi seçİT;i, 8 «Inşirah», «Inbisat» gibi, daha ziMaarif Bakanları hattâ başa gerile anılır olduklarını gördük ki, 3 Resim, Heykel ve Dekoratif Sanatlar Bölümlerinin Yükyade halkın rağbet ve gurur datdare Hey'eti. Haysiyet Divanı ve tiremezler. Bunu hükumetin ve bu da pek meşkur bir başlangıçtır sek Devre Haz'.rlayıcı smıflarina Lise mezunları bir yıl müddetmarlarını debreştırecek isimler ol bilhassa Başbakanın ele alması lâve inşalah devam eder. Bu mese Murakıplar seçimi. 9 DHekler, le geçici öğrenci olarak îstidat yoklaması ile bu bölümlerkı hamuşsa da, bunlan da gene «Bez.mdır. Şef Crvrinde Şefin mesebek», «Göksu», «Tarabya», «Sütlü leden de başka bir sohbetimizde 10 Kapanış. zırlayıcı devrelerine ise Ortaokuî veya İlkokul dayalı en az Orleyi ciddiyetle tutmasına kadar ce», «Hünkâr Iskelesi», «Saraybur bol bol lâf açarız. taokul seviyesinde genel kültür de veren beş veya altı yıllık sürüncemede kalmış bu dâvanın SAFER 20 AĞUSTOS 25 • nu», «Boğaz içi», «Kalender», «Güresraî meslek okullarrr.dan mezun olanlar, istidat yoklamasmda bundan sonra nasıl esash ve hızh zelhisar», «Usküdar», «Kumelika Ürdün Ana Kraliçesi kocasını e bır seyir aldığı cümlenin malümu baş.srı göstermeleri şartı ile almırlar. a vağı», «Altınkum», «Kocataş», «Sas. hastanede ziyaret etti Ç ' E8 dur. Çünkü bu ibtiyaç, artık askı4 Aday kayltları ile ilgili bilgi için Eylul başından itibaren rıyer» kabilinden, eski hamam esŞehrimizde bulunan Urdün Ana du kaiamıyacak kadar. millî ba her gün 9,00 12.00 arası Akademi Müdürlüğüne müracaat lüzuki tas, Boğazın köy ve kasaba isim yatımızın ber sahasında kendini V. ] 5.17 12.1616.01 '13.54 20.32 3.26 leri takib etmiştir. Bugün de ayni Kraliçesi Zeyn dün Ortaköy Sağmu üân olusur. (45714) taissettirmeye başlamıştır. usule riayete devam olunduğunu lık Yurdunda tedavi edilmekte o j E. 110.21 "5T2O1 9.0. 12.00 ( 1.33 8.30 yeni hizmete girmiş vapurlara ta lan eşi eski Kral Tallâl'ı ziyaret etmiştir. Bizde gemi adları ve =tiaberleri bazı tuhafhklan 500 ien Yazaıt: Gemaieddin Saraçoglu kahve geliyor I 1 •• K O *> E JH D E I ]\ 1 1 n l L r l MIHINA Ah 1 Neticeye bakalım Y a za n Bu Dosttar! HASAN ÂLÎ YÜCEL 1ATO emrinde çalışan ınbayların yabancı filkelerde vazife sırasında isledikleri reÇİ»rdan dolayı ancak kendi memleketleri mahkemelerinde yargılandıkları malum... Biz bn anlaşma esasına harfi harfine riayet ederken Pariste NATO'ya mensup bir Türk •lbayımn arabası ile vazifeıi başına gittigi gırada yaptığı kazadan dolayı Fransız adliyesince hakkında takibata girişildiğini, bunnn üzerîne Hariciyemizin de teşebbüse geçtiğini gazetelerden öfreniyoruz. Buno kısaca kaydettikten ionra şimdi Izmirdeki hâdiseye geçebiliriz. Dolar kaçakçıhfından mevkuf Amerikan çavuşlarımn karakolda falakaya yatınldıkları iddiası üzerine Amerikan umumi efkârı heyecanlanıyor, Basın şiddetli bir kampanyaya girişiyor ve neticede bir Amerikan askerî tahkik heyeti Almanyadan uçakla Izmire yollanıyor. Heyet Vali ile görüşiiyor, mevkuflarla görüşüyor. Hâdisenin geçtigi iddia edilen karakolu teftiş ediyor. Gerçi iki hâdise arasında pek fazla benzerlik bulamıyacaksınız. Bir kere bizim Albayımftın işlediği suç vazife sırasında yapılmış. Döviz kaçakçılıgınih ise tabiî vazife ile falan alâkası yok. Hâdiselerin baslangıcı gibi neticeleri de ayni değil. Fakat acaba siz hiç bir müşabehet noktası göremiyor musunuz? Ben görüyorum. Bizim dostlarımıza güvenimize, bizim anlaşmalara sonuna kadar bağlı kalmamıza karşıhk ayni zamanda müttefikimiz olan bu dostlardan gördügümüı muameleye bakın. Birisi bizim harfi harfine riayet etti|imizi bildigi »arih bir anlasmanın hükümlerini hiçe sayıyor, öteki ise iki çavuşunun dayak yiyip ycmedikleri hakkında bizden alacagı malumat ile iktifa edebilirken bunu peşinden şüphe ile karşılıyarak buraya bir tahkik heyeti yolluyor. Hayatta ferdler arasında olduğu gibi milletler arasındaki münasebetlerde de düşmandan çok dost elinden çekilivor! Cevat Fehmi BAŞKLT Eşim, MEVLID RAUF ARDAHAN'ın ruhuna itha£en vefatının kırkıncı gününe tesadüf eden 26 Ağustos !)59 çarşamba günü ikindi nafnazını müteakıb Beyoğl,u Ağa Camiı Şerifinde Kur'anıKerim ve MevUdi Şerif kıraat olunacağından akraba, dost ve arkadaşlarının ve arzu eden din kardeşlerimizin teşrifleri rica olunur. EŞİ Sayın Doktor ve EczacHara Yeni Müstahzanmız Ampul VİTABİOL B 100 mcgr., 3 X 1 c c. . Bol mıktarda pıyasaya arzedilmiştir Jh.Ülfıahîm 6tem Il&ıgau İE.KİMYAEVİT.A.S.İSTANBU1. İLAÇ FABRİKASI" İslâhiye Askerî Satın Alma Komisyonu Baskanlığmdan: Cinsi Miktarı Muh. Bedeli kilo Lira Mu.Teminatı Eksiltme tarihi ve günü Lira 17750 14 Eylul 1959 pazsrtesi 350.000 100.000 Sıığr eti 2250 14 Eylul 1959 pazartesi 30.000 Patates 50.000 5650 15 Eylul 1959 »alı 88.000 Kuru fasulye 40.000 2250 İS Eylul 1959 sah 30.000 Nohud 30.000 Askeri ihtiyaç için yukarıda cins ve miktarı yazılı dört kalem yiyecek maddesı kapalı zarf usulü ile satın alınacaktır. Eksiltmeleri hizalarında gösterılen tarih ve günlerde (sığır etl ve kuru fasulye saat 16.00 da, patates ve Nohud saat 16.30 da Islâhiye Askeri Satın Alma Komisyonunda yapılacaktır. Evsaf ve şartlar her gün Komısyonda görülebilir. (133944251) Aday öğrenci kayıt şartları Güzel Sanatlar Akademisi Müdürlüğünden: Şişlide Bir Kat Iramvay caddesinde, 8,55 metre cepheli, 1 inci sınıf malzeme ve temiz bir işçilikle yapılan büyük salonları, 3 yatak ve bir hizmetçi odası olan, arkası tam?men açık, manzaralı, çok güi.«l bir kat • v. ii 240.000 liraya satılmış olmasına . n jl rağmen 190.000 liraya boş teslim acele satılıktır. Kalorifer, asansör, sıcak su ve bütün konforu haizdir. Nişantaşı. Iş Bankası sırasında ORHAN DINCEL Tel: 474474 k HKİI 1 ••»••••»•••••••••••••••• CUMHURIYET'İN TEFRİKASI: 31 RTflDiREK Meryemre dikeldi: «Yazık değil.» dedi. «Hiç te yazık dcğil. Akılsız baş olunca, cezasını ayaklar çeker. Ne vardı Koca Halili hindirip de atımın öldürecek! Elâlem teh AH iyi oğ'anmış desin diye.» Ellerini göğe açtı: Allahım.» diye yalvardı. «su Uzunca Alinln halini bundan beter et. Çolunu çucuğunu dağda koydun. kendini de bu hale soktun. daha da perisan et. koca Allahım, kara gözlüm, güzel Allahım » Ellf: •Etme anam, etme.» dedi. «Etme bunu. Oğlun ne bilirdi?» Meryemce: •Kes!» diye bağirdı. «Sen de onunla birlik olma! Beter olsun, beter! Sürünsün. İnşallah bu yıl pamuğa yerljen'Ps'n de, akılcığı basına gelnin. Adil Efendi de onu botszlasın • Sofradan kalktı, bükük beliyle topsl topal cevizin RÖvdeMnin arkasina. çalıhklann ieine gitti. .Ben «ıır»rık<a uyııv;ı<ağım. Gi derken kalrtırırsınız. Olmaz mı ge lin hatun?» Elif onun sesindeki alaya aldırmadan, kederli: «Olnr, güzel anam.» dedi. Sofrayı kaldırdı. Dürdü bflk tü, yüke koydu. O da gabaha kadar uyumamış. merakla, korkuyla onlan beklemifti. Çocuklara: «Siz de uynyun yavrnlar,» diye seslendi. Kız uyukluyordu zaten, Kal dırdı, babaıının yanına yatırdı, yorganın bir ucunu da onun üstüne çekti. Oğlana. «Var »en de (oknl babayın bir yanına^» dedi. Gözlerinden uyku akıyordu. Meryemce, çocuklar, koeacı ayuyordu. Şimdi kendi de uynsa olmazdı. Aşajıki yoldan bir geçen olur, öteberiyi, kabı kaçağı çalar götBrurdü. Ocagın ba»ına vardı otnrdu, dizlerinl jöjsüne dogru çekti, çenesinl de üstüne koydn. Oütüncelere daldı. Tanı on yıldır bu evdeydi. Meryenıceyi hiç böyle görmemişti. Bugünkü, oğluna kinlendiği gibi hiç kim ölkelendiği gibi öfkelenmez. Al lı fistü bir ölümcül at. Bu yıl öimese gelecek yıl nasıl olsa ölecekti. Tövbe. tövbe, binlere tövbe. Vadesi gelince hiç mahlu kat daha fazla bir an bile yaşar mı? Kara Topaklı Hoca tam böyle soylemişti. Oyleyse ne is tiyor bu karı? Kara Topaklı Hocanın bu sözlerini 0 duymadı mı ki? Söylerken o da vardı. «Elimi ayağını kestin de Uzun Ali, beni şu daglarda perperişan koydun. Beterin beterine uîra!> Bu ne çeşit söz böyle? seye kınleııdigini de bilmiyori;iin adamı oğluna dejil, düsdu. Bn ne öfkeydi böyle! At manına bile böyle alkış etmez. anıldıkça, karı cin çarpmış giUyukladı. bi titriyor, ağzı köpürüyordu. Adam ölse, şu çocuklardan biri Gün dikildi, öğleyi geçti. Oölse, Meryemce bu kadar öfnun başı daha dizlerinin üstünkelenip kinlenmezdi. Yolda mı deydi. Ateş yandı geçti, közkaldı, yaya mı kaldı? Işte oğlu leri kül bağladı, o farkında olonu sırtına bindirmiş götürümadı. l'arı uyur, yan uyanıkyordu. Tâ Çukura kadar Öa gö tı. Düş içinde bir uyanıklık. Atürüyordu. Oğlunu tevecek, oma daha çok nykuda. na acıyacak yerde kinleniyor, Bir uğultu, bir gürültüyle ba öfkeleniyordu. Oğlunu nasıl ge şını kaldırdı. Gurultü sol yanver, üstüne nasıl titrerdi! Ali dan geliyordu. Aşağıdan bir onun biriciğiydi. Sekiz çocuğu köyün geldığini gördü. Atlı, eölmü#, Aliden gaynsı ölmüstü. şekli, yaya, hasta, topal, sevinç Ali bir yere gitse de, azıcık geli, kederli, bir sürü insan öcikse başına bir bal mi geldi nünden geçiyordu. Bir bebe ağdiye kendini yer bitirirdi. Dalıyordu. Bu yollarda, hep be ba, Alıyi iki yagında bir çocuk beler durmadan ağlar zaten. Imuşcasına severdi. Oyle oktar çinde bir sevinç kabardı. Neye sevindigini bilemedi. Ayağa dı. Birinde bir dolu olmustu kalktı, yolun kıyısına geldi. OMeryemce, Ali tarlada kaldı, çu nünden geçenler ona bakmıdolulardan bir tanesi başına yorlardı bile. Bu sıralar, bu geldiyse diye tutturmus, bütün yollar köylülerle dolardı. Köy köyü ayağa kaldırmıştı. Sonunlü tüm öııüııden seçip gidincfda Ali, köyün öte ucundaki bir \e kadar öylece durdu baktı. evden çıkmış, oğlunu görünce S<mra içine bir karamsarhk. de «evincinden bayılmıştı. Abir keder çöktü. Vardı sönmüş dam düşmanıııa bile, Meryemocağın başına yenidcn oturdu. cenin şimdi Aliye kinlendiği, «Şu giden köylüde karıyı bin direcek bir beygir, bir eşek bulunmaz mıydı ola?» diye düşundu. «Aliyi uyandırsaydım da bir ».ırsaydı. Bir umut. Göç daha ıramadu K3İktı, vardı, Alinin baş ucunda bir zaman durdu baktı. Ali çocukcasına uyuyor, sanki soluk almıyordu. Bebeler gibi. l st dudağı azıcık uzamış, yalnız soluk aldıkça içeriye bir parça iniyor. l yandırmah mı? Üstüne eğildi. kolundan usulca tuttu; «Ali, Ali!» <1edi. Sonra sustu. «Ali! A1Ü, l'yansana.» Ali kıpırdamadı bile, «Ali uyansana! Gün ikindin oluyor.e Ali sağ bacağını karnına çekti. Bu artık uyanacak demekti. «Ali, gün yekindi. Yola dtis mek gerek.» Ali doğruluverdi, oturdu. «Ali, seni uyandırdım ki...» A11 yumruklanyla gözlerini uğuşturuyordu. «Ne vardı ki?» diye yayvan yayvan, isteksiz söylendi. «Gün ikindin oldu. Anan çocuklar daha uyuyorlar. Yola düşeceksek iüşelim. Burada kalacaksak kalalım.» Ali: «Kalalım,» dedi. Elif; «Sen gel hele şu ocağın başına.» Ali kalktı, ocağın yanına gel di. Orada dikildi kaldı. Koca cevizin dalları eesn yelle uîulduyordu usuldan. Gök görünmüyordu. Elif aŞzını ku laîına yaklaştırdı «Uemin,» dedi. «snradan bir köy gcsti. yoldan. Ne köyüydü bilemedım. Sonra aklıma geldi ki seni uyandırıyım.» Ali önce: «Geçsin.» dedi. «Varsın geç«in.» Sonra düsündü. Elif. «Daha sesleri geliyor. Sanırım ilerde, Topaktaşa konacak lar. Buraya konmazlar. Ziyaret cevizinden korkarlarj Ali gülümsedi: «Korkarlar. Bir ben, bir de sen korkmazsın. Akılsızlar. Eyi kimselerden korknlur mu? Kötülük yerine iyilik yaparlar.adaraa.» Elif: «Hani aklıma geldi kl... Dedim ki...» Ali şüldü. Dudakları inceldi. gerildi, acılaştı. «Bire avrat,» dedi, «sen delı misin, aklını mı çavdırdın? Bu zamanda, köylü yola düşmüş ken, şu dağ köylüklerinde hiç binek bulunur mu? Baktıysan gördün ber halde, kaç kişi kaç kisiyi «ırtında tasıyordu. Has talar sayrılir... Kocalar, el ve ayak tutmazlar. Binekleri olsa istesem verirler. iyi bilirim ki verirler. Şu günde varır da ey köylü, atını bana vergene ben anamı bindireceğim, denii mi? Olur mu? Vüzü umutsuz kızçındı. «So\ ka kalsın böyle dirlik. dedi, halsizcesine yere çöktü. (Arkası var) SUİJANHAMAM BIZAMŞA YOKUŞU N299 %55 GÖMLEKve TUHAFIYSMASAİASÎHDA DIIVÇER Satıhk Kıymetli Halılar Kıymetli 2 Buhara halısj ve bir de eski Beşiri halısı 27 Ağustos Perşembe günü öğleden »onra Sandalbedesteninde satdacaktır. •>>. Taüblerin teklifleri en geç 3 Eylul 959 akşarmna kadar kapalı zarf ile Bankamıza vermeleri Dizel Süâhtarağa Depomuzda görülebilir. (45430) Etibank Istanbul Alım Satim Şubesinden: Arızalı Dizel Satılacaktır MEVLİDİ ŞERİF Salihatı nisvandan emekli ögretmen merhume CUMHDRİYET Nühssaı 25 Kuruştur ABONE ŞARTLARI Stnrllk i aylık t aylık 75 00 4OO0 NURİYE GÜNEK'in vefatının 40 ıncı fcününe mü»adif 26 AğustOB 1939 çarçamba günü ikindi namazını müteakıp Fatih Dülgerzade Camii Şerifinde Hacı Hafız Hasan Akkuf. Hafız Zekl Altın. Hafır Mecit SeFigür. Hafız Kâni Karaca. Hafız Rıfat GürjiPs ve ayni camiin müezzini Hafız Nurl Ergur vf Du;ıhan Yahya Eokifehirlinin iştlrakilc okunacak Mevlidl Şorifo arzu eden akraba. d'>=t ve ihvam dinin buvurmaları rica olunur. Kızı ve Damadı Curk'yr n<ır1d Ura Ki Uira KT. 150O0 80 00 «4 00 22 00 Baiin vf y*.van CUİTıhufiy't Mathnacılık V * Gazetfi;l)lk Türk An<>nlm Strkptl W Cagat"!flu H«jk»vl p.'kaV Nr . 3 41 Yzı NAZtMt NADt ıslnrmı fı'lpn ırl^r»Mff'ul Mürtllt Swhlhi • '•••••••••••••• •••••••••••••••••••••••»•••»•##•••••»••»••••• ır ntsr^»1il«m ^riilnn'^m 1nflp tlânlarrt «n mp^uhvRi kabul zı gon<1*'nl»'P *vı.*k \Jf VHZİ•"dllm^* pdilmek, ÖMF.R SAMİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle