Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
JK1 ıııttıııııınnnııntn 18 Ağttstos Dünyanın en büyük viyolonselisti 1 c Pablo Casals Aıtlatıyor Çeviren: M. Kenan Kan Gcne o devrede hayatımın en 1931 de kraliyet yıkıldlktan sonbüyük keşfini yaptım. Babamın ra ispan^a Cumt urıyetını bütün her hafta Vendrell'den bızı zıya gueumle desteklfdım. Buna karşırete geldiği gunler. beraberce Bar lık, kırahy»t uJesı mensuplarına celona'nın musiki dukkânlarını do kar$i şahsi hıslpnmde en ufak bır lasmağa çıkar, yenı ve değışik no d>:ğışıklık olrrıadı 1935 yılında Müşterek Pazara talar arardık. Bir defasında üze Madrıt şehrı benı «manevi eviâd» Avrupa Miişterek YA2AN ıgirmekten edine rindeki etıkette «Çelo» soiosu ıçın edındığı zaman, çokluğu cumhurıPazarı ve>a «Müsceğimiz menfaat »Itı cSüvık» yazılı bir nota kollefc vetçı hukumet ılerı gelenlerınden S o n 24 saat içinde . vukua terek Piyasası», Av . . . siyonu buldum. Eser Johann Se muteşekkıi bır topluluğa hıtap e g e l e n k a z a l a r d a 10 kısı m u h le katlanacağımrz n ı naltj m c m l e bastıan Bach'ındı. Bach'ın böyle derken k.raiıyet aiiesıie dostiu, teıif y e r l e r i n d e n y a r a l a n d ı zaran karsılaşt* teti > a n i A | m a n . refaketsiz solo eserlennin mevcu ğumdan da bahsettım. Aynı şekılrarak ona eöre ha o ya, Fıansa, Belcidiyetini dahi duymamıştım. O zade, bır çokıarının garibsemesine manlar bu sololar hıç çalınmıvor •• ğmen, cuml t rıyetçı ideallerımı Üsküdardan Şil^ye giimekte olan ka. İtalja, Lük>emburg ve Hollan. almakta oldukları gümrük resmini ] reket etmek zaruretindeviz. Avrudu. savunmak uğruna siyasi bir multbrahim Şahingıl tesindeki 99366 da arasında Roma anJaşmasile ku tedricî surette azalbacaklar ve: panın sanavici memleketlerinin M«Çelo soiosu ıçın altı Süvıte» ke te< ı olarak yaşadığım Prades'de plâkalı halk otobusu. Dudullu koyü rulan giımrük biıliğine deniyor ve 12 yıllık bir intikal devresi sonun , p a i istihsailerinin bir müddet sonra .. ... ümelerine tekrar tekrar baktığım 1941 yılında muteveffa Kral Al | civarmda Çakmakbayırı mevkiinde hirli;e dahil olanlara (Altılar) adı da ise giimriiğii taraamile kaldırmış mcmleketiniize fiimriiksiir jrirmesi, olacaklardır. Bu durumda altı mem millî sanaviimiz icin rekabet imkâraman garib bir heyecana kapıl foi'so'nun rununu tâzız ıçın ter \ virajı alamamış ve hend \e yuvarlan j veri'iyor. Bunun dısında pek ya1 mıştım Eve donup de parçalan tıple. eı dını merasıme de vıyo mıştır. Kaza sırasında otobuste kında, 20 Temmuz 1959 tarihinde leket. birbirinin malından gümrük nını ortadan kflldıracağı için çok çalmağı denediğim zaman sankı loroelımle katılaım. Benim ıçın nan yolculardan 15 yasında Osman Nu gene Avrııpanın yedi nıemleketi almıyacağı icin birliğe dahil, olıtıı ,ehenuniyetli bir zarardır. Buna önümde vepyenı bir vüsat ve gü buudan daha tabıi bır hareket tar1 ri Yetingüler ve 18 yasında Neclâ (Ingiltere, İsveç, Norveç, Danimar yanların ihracatı, dahil olanlara karsı ruıi istihsal ihraratımınn süİsrrail Yurdakul, Me ka. Isviçre, Avusturya ve Portekiz) nazaran elvcrissiz durumda kalacak riimiinde bazı kolaylıklara mazhar zellik âlemı açılmıştı. Bu parça m ol«rn<iidı Alfonso benim lan tnünferıd saraband'lar, gavot do^iumdu ve bana hudutsuz ıyi j lâhat Birsen. Server Özben ve Eraı arasında (Avrupa gümrük serbrst ve Miişterek Pazara dahil olmıyan plmak bir menfaat sayılır. lar, alemand'lar hahnde değıl de ıık etmış bi' kbdının, Kıraliçe Ma ne Nurman Tse hafif yaralanmışlar miibadele bölgcsi) ?dile bir kiicük uğnyacaktır. l a r b u Bahsettiğimiı zarar. beklenecek bütün olarak çalmağa karar ver rıa Crıstina'nın oğlu idı. dır. k I d g İ m r Ü k bİr var ki Miişterek Pazarın menfaate asaŞı yukarı denk gelir dim. Her süvit'i, prelud'den baş° bu mübadele bölİ " Knalıçenın ber.a bağlamış oldu! Yaralılar Nümune hastanesinde te î ! kurduğu gümrük birliei. şimdilik m!? Bunıı ithal ve ihracat rakam. layıp dığer beş muvmanı sıralıya ğıı 2M |ı>çtta aylık sayesinde. ben davi altına alınmıs, şoför yakalana liiiııi ihtiva eden gesine dahi] olanlara da (Yediler) sınaî istihsallerin ithalâtına miin lnrı rak bestecınin ışaret ettığı butun çahşmalarıma devam ederken an rak tahkikata başlanmıştır. iiıerinde hesaplamadan bir denmektedir. tekrarlamaifrı atlamamağı bir bu nem ve ka.d.şlenmle Madrıdde, S o f ö r N i hasırdır, zirai istihsal icin ise hukarar varmak, bizi hata ve zarara .K ü idararesindetün halınde çalmak* boylelıkle e basımızı sokabılecegımız b.r tavan k i 2 0 3 2 g l â k a l ] b e l e d i Bu ycdilcrin son giinlerde teşek. s u s ; n j r rcjim olunacaktır. götÜTİir. o t o b ü s ü j l e serin vahdetıni ve ıç yapısını mu cras. kıral..v,,r>ıımıştık. Burası, kıgöre şayed biz bu d a Rumeli Caddesinden se külü. iki kurulusun. yani hem al Bu duruma hafaza etmek emehnde ıdım. Ba raiıyet sara>ının Karşısındakı es N i ? a n t a ! r ı j tıların. hem de yedilerin dısında pazara istirak eder 12 yıl so. ZARARA ITGRAMAMANIN S ( ; i S i g o r U , ı a n hastanesinde YOLU ch'ın süvit'lerinden bır tanesını u kı bır bnan.n en üst katında ıki ç e r k e n asan Çetinkaya kalan Türkivc ve Yunanistanın Av n u n d a altı Avrupa memleketinin alısan l n mumi bir konserde çalmağa cesa odaiık bır d.ıı.ecıktı. Aynı katta, çi^^^ x b{vTa s şahsad a H çarpm.stır. Ağır Avrupa Müşterek Pazarına «anıoa Müsterek Pivasasına. yani v e nl ,nHan sonra meselâ Yunanis. ret edebılmem ıçın tam on ıki se bır vakltler tuyu* malıkânede ça ş e k i ] d e y a r a l a n a n k a Z azede. çalıştıŞı arasına katılmak istedikleri f an eihi bu birlise dahil o'acnkla rara Uîramadan katılmanın caresi ne çaüşmam gerektı. Bugün dabı, lışan hızmetkârların oturduğu oda j a y n l h a s t a n e d c t e d a v j a U ı n a a l m m ı ş , ve bunun icin müracaatte bulun r m ? I n a ; mKmuneri. memieketimi vnk dcğüdir. Miişterek Pazar an83 yaşıma rağmen hâlâ bu süvıt' lar dört ayrı daıre halıne getırillasmalarında iktisaden gelismemis, hâdise e'rafında tahkikata başlanmış dnkları yolunda haberlerin ler üzerinde çalışmaktayım. ze ciimrük resmi ödemeden giıelıile mıştı. Bu daırelerın dığer üçünden t l r deniz aşırı bazı memleketler K8n masıııa yer verdi. İlk haberler üzeBarcelona'da beş sene kaldım. bırınde saray kapıcılarından biri, halde bizim ziraî ist'hsal ihŞehirdeki diğer trafik kazalarmda rine Dıs İ^leri Bakanlıpmız. bu raratımızın bazı ko'a\lık'ar ?<ir müsaıadp ve mt'afiyetler kabul edilIkınci sene büyuk besteci Albenız, diğerinde tütunculükle geçinen ;< da 3 ki"! yaralanmıs ve tedavi altına hususta heniİ7 bir miiracaatte bu mekle beraber aynı derecede m ü . nıistir. Buna benzer m' ;aadeler bimal! durumumuzu duzeltebilmeğe yaşlı bir kadın, sonunrusunda ise alınmıstır. zim icin dr knbul edilirse mesele yardımı olur diye akşamlan viyo bır kunduracı cturuyordu. Buna hınmad]S]mızı ileri siirmüstü. Fa sait mıısmeleden istifnde edebileka'maz. lonml çaldığım <Cafe Tost'a geldi. ra^men hayatımda ihtışam eksik kat rmdan sonra A. P. Aiansınm r. Mi'sterek Beni dinledıkten sonra, daha ıyi dfcgıldı. Sık sık sarava dâvet edı4 Afftıstos 195'' tarihli bir haberinBu pazera dahil olmak jktisadi ı •t'azaraa olduŞıı gibi bir (nn'uHıea oldusıı gibi bir (nnHılınra bır eğitım gorebilmemı sağlamak lıjordum. kalkınma ıravretlerimizle yakından dr. Mü.terek Pazar idarcrilerinden. d a h i , o I a n I a l l n h p m e n hensi dah« » maksadile benı Londraya göturKırahçenin \ardımı sayesinde birinin demeoine atfedüerek Türki yade «aravici olur ve bıın kar^ı ileiüdir. Altılar arasma kayıtsız meğı tekhf etti. Henüz 14 yaşım Maurıd Konervatuvarı a Mudüru ycniıı Müsterclf srirmek icin He. sarfsız katı'mak. yı''ard!»nhpn '«tida ıdım. Annem her şeyden evvel Jesus de Monasterio'dan oda mudaha fazla çalışıp oğrenmeğe muh sıkısı oğreııdını. Tomas Bretonla Tiırkiy* Tütüncüler Federasyonıı mi'rscaat etfin miisait mtıamele tatlıik vpkım ta«"'tffimız ik'isadi knlkıntaç olduğumu söyledı. Bunun uze da besteye galıstım. Her ıkısı de ]ve İ=tanbul Tütüncüler B'rîiği ıda Z"\ bir Belrika gazete bu birlikten rine Albeniz bıze mütevefı» kıral pek değerlı hofslardı ama Jesus | re hevetleri dün şehrim : zde müste | s j n j n derccesinde Har aeır npficeler verebilir. Bu s e . Türkive. jrerekse Yuna. isitfade XII. Alfonto'ya oğretmenlık etmış, de Monasteru' bence bulunabıle rek bir toplar.tı yap^rak bilhassa zaruridir. bebden hesanlarımırı ve tetkikleriO «ırada da ana kıralıçe Dona Ma cek hocaların en iyisiydı. Onun ' ih primlerine' verile son şekil ıltihakı. | P j j v f e b i r j c , i f a H e n i n ( e m i J mizi ivi vaparak hüvük hir hataya ra( n ria Crıstina'nın hususi kâtıpiığıni diismekten ve hele fktissdî durumn yapmakts olan musiki hâraısi karşılık mütaleasından bahsedil. ıin hususiyeti ^i!tk»te alınnrak onyenı fikırlerım ıçın benzemiyen Yunanistan« ayak Kont de Morphy'ye hıtaben bır de ondan buyuk bir m layış görü Keçirmişlerdir. misfir. Bu son nesrivat üzerine Dış lara uzunca bir miirfdet icin bazı uvdurma hatasından sakınmalıyız. takdim mektubu verdı. Annem bu yordum. Oıyebilırım kı musiki eTopl?ntı sonund^i bir muharriri j İ?!eri BaVanlıJımız. hrnüz yeni bir mücaarfe \f muafivefler tanımak Su nokts dn hatırda tutuimalıdır mektubu uç tene muhafaza etti ve ğıtımımde en çok muessır olan iki '•• mize izahat veren Federasyon eıkâ1 tehliC'de bıılıınmanııştır. j eerektir. Ak«i takdirde eknnomisi ki Avrupa Müşterek Pazan. valnıı Earcelona konservatuvarındaki ça kışiden bıri babam, dığeri de Je ! nı demistir ki : nj d e i t i ki Avrupa Miişterek Pazarının ku ve sanavii ge!i«meniî<i memleketle giimrük rrsimlcrini kaldırmak mak lışmalarımı bıtirıp 17 yaşıma bas sus de Monasterio oldu. « Geçen yıl İzmir tütünlerine rıılusundan öncc ve sonra muhte rin bu birlijre d?hil olmakl;> z»rRra sadını FÜtmüvor. Bunun iistiinde tığım zaman, birıktırebıldıği para Devajnı var ları toplıyaralc iki küçuk kardesıdolar başma 1 Hra. diğer bölge' mukaddeıHir. Bu se iktisadî ichîrliğine benzer bazı esasmi de (en kucüğumüz Enrıc daha mahsüllerine 210 kuruş prim veril1 serek h\z. eerekse Yuna lan Ha ihtiva ediyor. Bu ciimleden in 10 Şuba*. 25 Evlııl. 18 Kasım 1957 henüz bebeklik çağında ıdı) alıp diği halde elde 20 milvon kilo kR , ve 12 Fylül Î958 ve 22 Temmuz 1959 nistan. Miişterek Pazara girdiçimiz olarak: tırenle bizı Madnd'e gotürdu. Baş dar tütün kalmıştlr. 1958 mahsulü ' tariVı'i nüsha'arında'). Pek kısa ola tskdirde bazı istisnaî mus»meleler1 Müşterek Pazar dahilinde çehirde annemle beraber dosdoğru alıs fiatlan ise prim hududunu da rak HîMırİBtal'm ki Avrupü Mü<ste den favrfalanmalıvır. ithaiât kontenjanlan da tedricî su Koot de Morphy'ye gıttik. Albeasrms ve kabaran diğer masrafla'la reV Pivasası. 'kti^adî h^kım'ian zaoiz ın mektubıle birlikte besteleİKTİSADt İSLER. ıvtte ka'Hıniacaktır. riinden baıılarmı ihtıva eden dı210 kurus primle sat:lamıyacak ha yıflıvan Avrvuaya biraz knvvet 2 Müşterek Pazara dahil olğe bir zarfı Konta verdik. Kont le gelmişti. DAYAMR asılamak irin Avrıınanın hicolma?'. mıjan memleketlere karşı müşteçalmarm istedi, dinledıkten sonra iî hir hirli?e dphii nlmak. rek b!r eıimrük tarifesi tatbik oluBu durumda tütün için mutlak sa bir kısım memlpkptleri arasında da mütevefıa Kıral XII. Alfonso' birli~n. hattâ bunun da bir oolftika isi defirildir. Vakıa dış j naraktır. bir yardma ihtiyaç vardı. Yeni ka gümrük nun kız kardeşi musıkîsever Innolitika jslfr}'rf*1 nrünrıasıran rhen1 3 >«"K«nunlaf»n \yi nizamların buj edilen 280 kuruşluk prim Ifl58 iisüirtdr hir jjereceye kadar i fanta Isabel'in himayesinde hususi fl»rtü«erin«te hrfkâsı oldostı ishirljğf . Iturmak roaksnri'V' <bd»s faat vei^ıeMM dayamnaHa bera j m'hsulünün ihracına imkân rerebir konser tertiplemeği teklif etti. birliee dahil memleketlejin ecîilmistir. Yani b!'!i?e dahi' mem ber^ ikti^artî, işler, rakama miistenidll cek s«viyededir. 1 Saray konserlerımin bu ilki pek leketler.. birhirlerinin , itluiâtuadan iuce iu iesapura muhtactır. Bir do1 n^zuatı arasındaki farkların reacaib oldu. Küçükleri bırakacak 1956 57 mahsulleri bâkiyeSeri kimsemiz olmadığı için annem kar kabet şartlarını bozmoması icin İnhisarlarca geçen sene fiatından deşlerimi de saraya getirdi. Ben bunların tetkiki ve bu farkli hii satin almacaktır. Uzun zaman elde , çaiarken Enrıc birdenbire viyakkiimlerin birbirine yaklaştınlması kalan ve o nisbette masraf yiyen | lamaga ba;lıyarak konseri inkıtaa cihetine gidiiecektir. bu s^oklarin tasfiyeleri kârlı değilugrattı. Beliıydi ki çocuk acıkmış4 Müşterek Pa7'rın. hu nase bile, yeni mahsül bakımmdsTi Hangi nkula kavdolacatmızı düsönmeyiniz tı. Prensesten müsaade alan anzara dahil memleketlerin tediye tüccann faal ha!e gelmesini sağlınem kardeşimi emzirmeğe başlamüvazeneleri husule getirebileceği yacakt'r.» dt Böylece rekabetten kurtulan Takviveli etverişsiz inikâsları bertaraf etmek berı de konserlerime devam edeiçin karsılıklı yardım yapılacaktır. Yüzıne bilmediğ'inden boğuldu bıldım. Yapılscak te'kiklerde bu esaslann İngilizce ve Almanca öğreten LİSE birinci sınıfına Bu korserle Ispanya kıraliyet aSamatyada Samatya caddcsinde 33G RESİMLİ SAĞLIK eknnnmîmiz üzerindeki inikâslarını öğrenci kajdına başlamıştır. ilesile uzun süren gıcak bir münumaralı evde oturan 13 yasında Ce da hes^b^ katmak mecburiyetinde nasebet te>i* etroiş oldum. Kont rral Tasaş isminde bir çocuk, dün ı Imlunujoruz. de Morphy o sırada oğlu XIII. AlSmatya sahillerinde denize girmişse Ilâveli 3 uncu sayısı foııso'ya niyabet etmekte olan ade yüzme bilmediğinden boğularak na Kraüçe Dona Maria Cristina'ya ölmüstür. Kazazede çocu&un cesedi BUGÜN ÇlKTl da benâen bahsetmiş. aramalira rsemen bulunamamışnır. Bayilerden arayınız. Kıraliçe, bir kaç gun sonra, beAbone için muracaat: Kardesinin ceketani çaltnış nim gerek solist gerekse ılk yaylı Posta kutusu: 6 Beyazıt Ist. Niyazi isminde bir şahıs, kardeşi sazlar kuvartetini üç mükemme] Kâzımın ceketile cebindeki 357 lira musikişinasla birlikte çalan bır yı ve aynı yerde oturan Tman Herbesteci olarak katılacağım ikinci gülün kol saatini çalıp kaçarken suç bir konser tertipledi. Ayrıca, Mad üstü yakalanmıştır. rid'de çalışmalarıma devam edeKardeşini soyan hırsız hakkmda ta bilmem için de ayda 250 peçetalık kıbata geçı'mjstir. bir kıraliyet bursu ihdas etti. KenPek yakmda kıUıb nahnde disile ilk tanışmamdan itıbaren AĞl :STOS 18 SAFEK 13 Kıraliçe Marıa Cristina benim için ikinci bir anne oldu.' Beni o sıraa larda henüz yedi yasında bir ço Telefon devredilecek l Fatih santralına bağh 21 ile cuk olan olğu Alfonso ile de ta9 :3 nıştırd> Artık sık sık saraya gidıbaşlayan telefon devredıle5 1012.18 16.07 19.05 20 48 3 15 .yor, müstakbel kıralla oyunlar oy cektir. Bugün çıkan 264. savıda en taze haberler. nuyor, kendısıne koleksiyonu için Muracaat: 22 42 99 |10 04, 5 12 9 0] 12.00 1 41 809 V pul taşıyordum. Kralice ikinci annem gibiydi Şehirdeki trafik kazaları =haberleri j İKTİSADÎ ME§ELELER | n l l r 1 MIHINA Zîya Paşa sağ oisaydı 97? nkara sosyetesinde çok tanınan ve sevilen bir haıumefen//\\ dinin ranuevuculuk yaptığı cünnü meşhud neticesi meyda// \\ na çıkmış. Bu hâdiseciği sosyetemizden şikâyetlerimizi tacelemeğe vesile sayıyoruz. Türk cemiyetinin güzideler fpVBİfaffi demek olan so6yetesi bugün kapısı ardma kadar açık bir* yolgeçen hanı olmuştur. Bu handa müsamalu ve laübalilik gırla gitmektedir. İçeri kabul edilmek için araşüriian tek vesika servettir» Handa yolcudan ertesi sabah vereceği yatak parasım kazanış şekli nasıl sorulmazsa bizim sosyetemizde de hiç bir araştırma mevzuubaius değildir. Hattâ handa polise hesal) vermek üzere bir takım bilgiler istendiği halde sosyetede bu dahi yoktur Eliııi sıktığımız kimse halkı boğazlanıış bir karabor»acı mıdır, randevu evi işleten bir kadın mıdır, yoksa devletin kasasını soymuş bir yüksek memur mudur, bunları düşünmek aklunı/a dahi gelmemektedir. Halbdki bizce Türk cemiyetinin ahlâkî vasıflarını ıslahta sosyetemize esaslı vazifeler düşmektedir. Kirli yollardan kazanılmış >erve(le;°e karşı tepki gösteren, bunların sahiblerine kapılarını kapayan bir şosyete, bu kirli yollara düşmeye meyli olan bir çok kimseleri niyetlerinden caydırabilir. Sonra her suçun sahibi yakalanmaz. Hattâ her suçun Ceza Kanununda maddesi de yoktur. Ama bir cemiyet bu yakalanmıyan failleri ve cezası bulunmıyan suçları işleyenleri pek güzel bilir. İşte o zaman ceza vermrk işi ona düşmektedir. Sosyeteye kabul edibsiyecek. eli sıkılmıyacak, görüşecek kimse bulamıyacak, aradığı itibar ve muhabbetten mahrum kalacak insanlar kirli yollara düşmeyi ror ıjöze alırlar. Bizim sosyetemizin de bütün milletlerin sosyeteleri gibi göz ilıcı, imrcnilecek gorünü^leri vardır. Fakat bizimkj İngiliz veya r'ransız, yahud dn Almaıı sosyetesinin aksine ser\e(lerin menşelerine kar^ı gos(eır'ij;i hdşgorürlük \e alâkasızlıkla kirli. karanhk yollarda vüruyenlerin işlcıini kolavia^tırdığı gibi buna meyilli olanlarımızı da teşvik etmektedir. Bu: Miiyonla çafan mesnedi izzette serefraz, ITç, beş kuruşun mürtekibi câyı kurektir! di\eu Ziya Paşaya rağmen dün boyle değildi. Koca şair bugün sağ olsaydı herhalde soyloytrcklerini duymamak üzere kulaklarımızı tıkanıaını/ icab edccekti. Kulaklarımız zaten tıkalı değil mi. diyeceklere sozüm yok!. Avrupc Nuşterek Pazarı Ve Biz ESAT TEKELİ Cevat Fehmi BAŞKUT 1958 yıh tütün ihracı GUN KALDI 70.000 LıRADEĞERiNDE APARTMAN DAİRESİ 75.000 PARA ORTAOKUL MEZUNLARI 145.OOO TARHÂN KOLEJİ OSMANLI BANKASI A. Ş. Kuı am Kenmin türkçe tefsırleri arasında erişılmez bır şohreti olan bu değerlı eser, salâhıyettar ilım erbabının tedkıkinden geçmiş ve tavsıye edilmiştir. 1 inci Fasikül çıktı, 250 Krş. Neşreden: BÜTÜN KÎTABEVİ, Cağaloğlu Yokuşu No: 5 Taşıa Bayiı. Sabri Özakar Ansiklopedisi Mevakib Tefsirâ Samed Ağaoğlunun Yeni Vazifesi • 1 Dünyaca Tanınmış Giiney Anıerikalı Büvük Yıldız Vatsı | Ulndl v LUİS ALBERTO DEL PARANA > VE TRİOSU '•••< CUMHURIYET'İN TEFRİKAS1: 2 4 » • • • » • •< • • • •• • » •••••••' Anası. «Hörtük,« diye bsfırdı. «Ebeyin yanında dursana. Dur da şurada, bir adım atma! Bekle ebeni. Gelsin. Onnnla bile yuriiyeceksin.» Çocuk. «Çok acıktım,» diye bnrnnnu çekti. «Bir acıktım ki...» Ana: «Zıkkım ye^t diye çıkıstı. «Bekle ebeni.» Çocuk mahzun kaldı. Anasın dan ürktü. Meryemcenin beli iyice bükülmuştu. Tüm bedeni agrıyor, bacakları tutmuyor, tirtir tıtrnordu. Ter içinde kalmıştı. Bir adım atıp, sonra dnruyor, ağzını havaya dikiyor. kuşlarin su içmesi gibi... Derin derin so luk alıvor. sonra da ayaklarını zorla kaldırıyor, surukiüyordu. Yüzü kapbaraydı. Güneşte kalmış, burus buruş olmuş bir deriye b?nzemişti. Uozleri çukura kaçmış, görünmez olmuş, du dakları dişsiz ağzmdan içeriye çökmüs. a\urdu avurduna gecmiştı. Kınalı saçları da başörtüsüuün altından çıkmış, yüzü ne, boynuna yapışmıştı, E!ıf ilerı doğru koşmağa baş ladı. Ormanı çıkınca uzaktakı Aliyi gördii. Arkasından bağırdı " «Ali, Aliii! Ali, Aliii!» Ali duymadı. Hızını arttıran Elif az sonra arUasıııdsn yetişti, kolundan tuttu eekti. «Anamın halî iyi dejil, dedi solu\arak. «Hiç iyi deiil. GeT\\K dön de halıne bir bak. Bu bnvıp oımaz, Ali. Y'azık, fıkaracık.» > • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • » • • • • • • • • luk alayım da... Yürürüm. Hem Ali dnrdu, bir an düşnndü, de bir yürürüm ki... On beş yasonra: sında gibi.>> «Ona hiç bir şer olmaz,» dedi, sertçe kolunu Elifin elinSonra: deıı kurtardı, aynı hızla yolu«Vay,» dedi, «vay, atımız ona yiirüdü. laydı şimdi! SOrmelice gök kırElif. atım! Şu senin akılsız kocan «Bire Ali.» dedi arkasından, yüzünden, o koca domuz Halil«sen delirdin mi? Vallaha fıkace, koca köpek atımızı öldür ranın hali hal değil.» miveydi. Benim neme geTekti Ali aldırmayınca Elif geriye böyle sürüıımek..» dnndü. ormanı çıkmakta olan Gözleri yaş içindeydi. Aflam Meryemcenin yanına geldi, 1to81 aglamsı: luna girdi. Aliye kızmıştı, «Ben senin herifine südümü «Ivi misin güzel anam?» diye helâl etmem. Dünya dünyaya sordu. girse helâl etmem. CehennemMeryemce, derince bir içini de çatır çatır yanar inşallah! çekerek: Olüııceve kadar da ağzımı sç«Iyijim güzel kızım, işte gönı ona.» rüvorsun. Buna iyilik derlerse Ağlamağı kendine yediremiiyiliğim batsınj. yor, boğulurcasına hıçkırıfını Elif: içinde tutuyordn. Bir zaman öy «Hiç mi yürüyemezsin?» dile kaldı. Sonra birden geçti bu \ e otangaçça sordu. hali. Gözlerini başörtüsuyle siMeryemce etine kızgın demir ler gibi yaptı. Gülümsedi. San sokulmuşcasına: ki hiç bir şey olmamış, az önce «Ben yürürüm. diye bağırdı. içi içini yememisti. «Oyle bir yörürüm ki. yer a«Yürü kızım yürü. Biz böyle yağımın altında dürülür. Şimakılsız ıluncn . » di bakma bana. Daha yola alı Gelinine »k sıkıya tutundu. şamadım. Hamlığım çıkmadı.» topal topal vürümeğe başladı. Ama sesi eskisi gibi diri çık «Bak, ne güzel yürüyorum. mıyordu. Bir eli çoeuğun omu sü/el kızım, sen yanımda olun zundaydı. Kolunda da Elif var ca ..» dı. Elini çocugun omuzundan hemencecik çekti. Elifi de şö\Elifin gözleri ilerde, koşarca le öteye itiverdi. Dikleşti. Bir sına giden Alideydi. Nerdeyse kaç adım attı böyle. Sonra sal önündeki gediği aşarak görün landı. Elif tetikteydi bereket. mezlere karışacaHı Bir daba O anda tutmasa yere kapakla da nerede durup beklejeceğı nıyordu. beüi olmazdı. B > l e dalar, ek «Daha alışanıadım yol yürü meŞe. Adam bir iki gün ace meği suvu uııutuı Çukura ka liar ıııi'üiıirdı. (.lif kocasının milik çeker, sonra cirit atı gihuyunu bı! rdi. bi olur. Taaa. övle degil mi? Dur kızım, azıcık dar. Bir so(Arkası var) RTflDiREK • • «Böyle çabuk gıdersek, Aşa£1 Andırında onlara ulaşırız,» dedi kırık kınk. , Elif karşılık vermedi. Ali; «Beş gün deyip de altıncı günp elince, bir de görürler ki karşılarında biz. Oyle değil mi? Söyleseıif.» Elif dalgın, duymuyor gıbıydi. «Kaldı diye, atı öldü diye sevinsinler. muzular! Istemezler...» Elife baktı. Durdu iyice baktı. Elif oralı bile olmadı. AIı bızla yanından ytirüdü geldi geçti. Kuheylânın bütün yiıkü, bır de derisi Alinın belinj bukuyordu. Açır vuk allıııda bu ka darcık yüriımekle bile kan ter ıçınde kalmı$, soluyordu. Hep sinin beterı derıvdı. Sırtına kur suıı gibı oturmuştu. Hereket kı, nnterındpıı. <une>den bır vo| esıvordu. Cam kokusu al mıstı ortalıgı. Atin derisi df sa^ı sası uı«ı ko^u^nrdu. Alı durdu hirdrn. Kızdı ko purdu Kaîmvorriu. «l lasnıanıak olmaz. Köy Aşa6ı Andırına erışmeden, bız onlara yetişmeliyiı. Yetışmelı, yetışmeli!» Elif dalgıulığından sı>rıldı. >?aşkın oldueu yerde dnrdu. Ali. neden böyle kızmıştı, anlamadı. •".nıa7. olmaz! L'laşmazsam. onlar gideli çok oldu, alaşamazsam çoluk çocuğum aç çıpIdK ital r, borcnmn da ödeye. mezsenı, Adil Efendi de afzıma sıçar. lieu ulaşmazsam köyln Muhtara Drlice Bekire knl o lnr, kul olnr avrat. Köylö verimsiz tarlalarda sürünür sürü nör, köye beş parasız döner. Uuvdnn mn? Ulaşmamak ol maz diyorum sana. Olmaz, av rat, olmaz! Çabuk çabuk, canı mızı dişimize takmalı, onları Aşaşı Andırında, olmazsa Nariıbshçe konalıasında tutmalı.» Elif yılUr y»lı Alınin böyle bağırdıgını, öfkelendifini hiç duvmamıştı. Bu vüzden şaskınlıgı geçecegine, düşündükçe ar tırovdu. Ona bir ?eyler söylemek. bir karşılık vermek istı\ordu ama, aklına hiç bir söz gelmi>ordn. «Knılü basını aldı da gittı. Lçtu da gitti. Llaşmaamk olmaz.^ Hızlı hızlı yola koynlda. Koşarcasına ilerliyordu. Az sonra çocuklar, Elif, Meryemce çok gerilerde kaldılar. Daha çamlı ğı çıkamamışlardı. Elif de var gucüyle ynrüyordu ama, Aliye ulasmak ne miimkfin. Elifin de yükü ağır dı. Ikide birde de ardma dönüp bakıyor, iuüliiyordu. Kaynanasının gittıkçe geriledifinı, adım>3nnı atirken düşercesine sallandıfım gnrü>ordu. Ormanı çıkmış, görünmezlere karışmış Alinin de boynu, yüzü kıpkırmızı kesilmis. su gibi tere batmıştı. Bofazındaki da marları parmak gibi şışnılşti. Çocaklar ninelerinin yanında. onun ağırlaşımş yürüyüştine uy duruyorlar ynrüyüşlerini, böylelikle de hem gidiyorlar, bem de oynuyorlardı, Nine de onlars boyuna çıkışıyor, alkış edıyor, öfkesini onlardan çıkan yordu. Bir ara oglan ninesıni, oyunn bıraktı. kosa koşa anasının arkasından vetişti; «Ana!» dedi. LOS PARAGUAYOS bugünden itibaren yalnız 15 gün için T. TURİZM BANKASI A.Ş. Yeniköy Lokalinde Rezervasyon için Tel.: 62 4001125 VE F A T Sürmene eşrafından merhum Hüseyin Kaptanın kızı, merhum Hacı Mahmudun eşi Müzeyyen Turkay, Zehra Erdenız, Bahrıye Kalafatoğlu, Cemal, Osman ve Mahmud Ozdenızin annelerı 17 Ağustos 1959 günu vefat etmıştır. Cenazesi 18 Ağustos 1959 gunu (bugun) saat 11.00 de Cıbali, Uskuplu mahallesındekı evınden alınarak Eyup camımde oğle namazını muteakıp aıle kabnstanına defnedılecektir. Mevlâ rahmet eyleye. ÇoeakUn CUMHURİYEÎ Nühssaı 25 Kuruştur ABONE ŞARTLAR1 rurU yr Hariel Llra Kr. Llta Kr Stnelık * aylık 3 aylık 75 00 150 0O 40.00 80 00 22 00 44 00 Basan ve yayan Cumtlunyet Matbaacıllk ve Gazntfcılık Türk Anonun Şırketl Cagaloglu Halkevi snbak No 3» 41 Sahibi AYŞE ÖZDENİZ NAZİME NADÎ Yazı ışlfrınl fı'len ıdare eden Mes'ul MUdül ÖMER SAMt Gaset«mlze gonderılen evrak v« yacıllânlardan mesulıyet kabul edilme». lar nesredilsln edilmettn iade edılsıes /••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••^