Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Haritamıxda bir nohta... tthlM ÜMMK1 T IŞIĞA DOĞRU... yor. Gazeteler, projeyi föyle anlatıyorIki kız öğrenci çıkıp karşı karArmonikçi, onsekiz yirmisinde bir delikanlı. Çalsın diye müsame sıya .Çayda çıra. y, oynad.lar. lan, anu zorla ayakta tutmıya 4e lar: Bn ayın başında Halk OvunlaYAZAN: reye getirmişler. «Sahne» nin onu Armonikçi bu havayı vuramıyor Vatandaş güzel bir Istirahst yeri vam ettirmeye çalışmaktır. Muıinnı Koruraa ve Yaşatma Dernen«, hemen kırk santım yuksekli Kızlar hem çağırıp hem oynuyakimızde bu hal açık olarak görfil kazansuı diye, Bebekte bir halk bah ğinin Açık Ha\a Ti\atro«unda çe«i açılacak. ğindeki sekiye oturmuş. Biribıri caklar. Ellerinde mumlar. Dönümektedir. hazırlamış olduğu oyun lestivaliGüıel Sanatlar Akademisi civaraize bakıyoruz. Eliınizdeki proğ yorlar. Salona kulak verdim bir Ortaçağ kültüründen lâik kültâ nnda bir park kurulacak. Gene bu ni ikinci defa seyrettik. Halk kül ramda neler yok! Ikı kuçuk pıyes. sessizhk, bir soğukluk. Sessızhk Tütüncüler Federasyonu Baş türünün ana kaynaklarından biri re doğru bir gelişme ve devam zin Skhaya yakın bir yerde bir jark kah kızları da etkiledi: Sesleri çıkmaz! kanı Ihracat mevsirrrii başla olan oyun her memlekette ve her Iki tablo. Şıirler, oyunlar .. savvuf, sadece musiki \e raks yo lıni alır. Batıva donug hareketin ciri kuramıyan kültürler kendile vesi açılacak. Mürsel öğretmen, çalgıcıya, «Sa Nerdeyse bırakacaklar oyunu! Çul dıktan sonra stok malın cemivetle bir nevi sosyal ifadt lıle dinî cezbenin en yüksek tav de edebiyatın ön plânda gelmei ve rine başka bir kaynak aramaya Yenlköy bahçeai yeni şekle göre vasıtası olmuş, âdetler, gelenek rıııı vermekle yetinmiştir. Asır difer kültür dallarına nazaran mecburdurlar. Ve bu da ancak sos tanzim edilecek. dece oyunlan bekleme, perde ara perdenin ardından Engin oğretkolayra elden çıkarılacaler, efsaneler onun çevresinde t» larca şeriatle tarikat, teke ile nıed süratle batı anlayışına ulaşması yal bir kaynak olabilir. Bu, bir lannda da çal» dîye tembihledi. men yardım etti, oyunun havasını Aynca, Mecidiyekoyünde bir park. ğını umduğunu söyluyor söylemeğe başladı. Oğretmen soyşekkül etmiştir. Pek az kültür uı rese arasındaki kavga, ibadetin dildeki durumun musikideki duru kelirae ile, folklor dediğimiz halk Dolmabahçe yolu üzerindeki FmdıkO da öyle yapıyor. Armonik, küçuk, eskı bir şey.luyor diye kızlar temelli Bıraksuru «oyun» kadar millidir. Ipıi a m o ı a r a k i k i a v n t a v r a s a n i 0 , ma nazaran Kolayca dikkati çek kültürüdür. Folklor, dinin çevresi lı rofüjlerinin yeşillendirilmcsi. Beşik Vaktiyle Batumdan ahndığını söy masınlar mı? Engin, hep soyledi Tütün ihracatınm gösterdiği du daı eemiyetlere doğru gidildikre m a S ının bir neticesidir. mesinin bir neticesidir. Dil düsün dısında meydana gelen iptidaî ve taş tramvay deposundan ılınan saha. ledıler. Bırkaç el değıştirmış. Ora Bıtirene kadar kızlar pus pus don rum üzerine dün bilgisine »uracaat oyunun onemı ve cemivet içindekı Dini küjtürün çevresinde mey cenin ifadesi olması bakımından payen bir kültürdür. Belki halk nın tanzimi. Arnavudkoyde, yıkılaıı : sı burası onanlmış. Tenekeyle tel düler. Salondakiler de dinlediler. ettığiniz Türkiye Tütüncüler Fe rolu artar. O kadar ki musiki.ve kalıbın değışmesile anlayışta ve kültüriinün gerisinde de çok İpti lise arkasındakl bahçenin tanzimi .. d a ı l a s e l e n m u g j k i v e g e m i d e v r e . dai bir takım dinî tesirler vardır. le tutturmuşlar. Bir yerinde de Acaba, anaları ablaları burada ol derasyonu Başkanı Celâl Umur bir Güzel seyler, ama, bana bir az nok hattâ şıır «oyun» hesaba katılma s l n i ç o k t a n k a p amıştır. Bunlar is düşüncede de bir değişme baş gos Fakat bunlar büyük dinlerin çevsaydı, bu kızlar boyle sıkılıp oyu muharririmize izahat vererek ezkurşun bağlı. saıı gibi geliyor. dan, açıklanamaz. Şiirin ve mus l a m ort açajının mahsullerıdir. üı termistir. •O kurşunu niye bağladın ora nu ve turkuyu bozarlar mıydı ge cümle «unları söylemiştir : kmın en iptidaî şekli oyun çe\ van edebiyatı da bir ortaçağ mahŞoyle ki: Bu sehirde, kadın yaDinî düsüncenin bütün kültür resi dısında kaldıkları için zamanç ya?» diye 8oruyorum delikanhya. ne? Engin oğretmenden baska haresinde şörnlür. Halk danslarının sulüdür. Bazıları sanıyor ki divan dallarım çevresinde topladığı bazı la lâik bir karakter kazan,raışlar şar, erkek yasar, genç yaşar, ihti\ar « Geçen senenin tütün rekoltenımın bulunmadığı kalabalıkta, dır. Bir şaJcacı hali var. Koy halkı yaşar, orta yaslı insan yaşar. sinden elde 20 bin tona yakın mal estetik bir karakter kazanması ve e.debiyatı dili türkçe olmadığı için cemiyetlerde ortaçagdan yeni çaIşte halk musikisi ve hususile içinde yuzü her an güleç olan bir oynamak ve söylemek, belki gerAma bir de çocuk yaşar. sadece estetik hevecanlara hltap devresini kapamıştır. Hayır divan ğa geçis bir kesinti olmaktan zio; bir da Ahmet. Otekilerde bir çekten guç geldi onlara... Ama a kalmıstır. Satılan kısımdan mem'.e. etraesi kültürün çok gelismis dev şairlerimiz halis türkçe ile de ga yade, dini düsünceden lâik dnşun halk oyunlan bunun en tipik «rEvler apartıman olalı bahçe yüzülışacaklar. Hiç yapmamaktan iyi k«te 80 milyon dolar temin edilmiv relerine aittir. Nasıl musikinin en neğidir. Dinle bağlarını tamamile ne mütehassir kalan, senelerden begam, bir pus... daıma .. zel, kaside, mesnevî yazsalardı hâ ceye geçis şeklinde görünmekte kesmiş olan bu kültür dalı dini değıl mı? Bızım uzun yolumuzun tir. Çalgıcı delikanlı: cBu kursunu rı bizieri «aman bir çocuk bahçesi!» iptidai şekli basit darplardan iba dise gene ayni idi. Çünkü divan dir. Halbuki islâm ortaçağında hft Şimdi ölü mevsimde bulunuyo retse, oyunun da tn iptidai sörü edebiyaıt anlayıs itibarile islâm dise böyle olmamış, kültürün her duygunun yerine sosyal duygnyu diye feryad ettiren çocuk yaşar. buraya keyfimden bağladım.» di küçuk bir başlangıcı. Uygarlığa gı den uzun yolumuzun .. yor. ruz. Eylulden sonra ihraeat mevsi nüşü cimnastik hareketlerdir. Ha ortaçağ kültürüne bağlı idi. Dik dalı kendi içinde lâikleserek mo geçirmekle cagdas kültüre temel Istanbulu bol bahçeye, bol parka Tert değil, gülerek söyluyor. Karsh Zubeyde halanın tavuğu mi başladıkta stok malın kolayca reketler basit oldufu nisbette kol kat edilecek olursa, edebiyatımız derıı düşünce ve zevke çevrile ve kaynak olmak vasfını kazanmıs kavusturmak fırsatı hazır bulunnıu!}. tır. ken, bir az da küçükleri duşunsek SabahUn sormuştum, hiç baska nu çalmışlar. Zubeyde hala, tavu elden çıkacağmı umuyoruz. lektif hevecana sebep olurlar. Me da ilk batı rüz;ârının estiği Tan memi$ ve kendi kendine devresi«Sema'» da son a eren dini rakı de, kuru kuru: «Ferdâ, senin, senin çalgı yokmus köyde. Çalan, büen, ğunu çalanlara bir şeyler demiş. Bu yılki rekolte hakkmda isabet selâ bir insanın yalnıı başına na zimatta Şinasi, Namık Kemal, Zi ni kapamıştır. Devresini tabii oarama! Kasabaya yakın köylerde Bir de oyun tutturmus. Iki erkek li tahminler bundan »ncak 15 gün maz kılmasında hiç bir estetik ya Paşa gibi ediplerın batılaşma larak kapamı» bir kültür dalını ve klâsik musiki adını verdigimis bu teceddüd, bu inkilap; herşe\ de duğunlere rastladım; binnde oğrenci de onu söylediler ve oynaheyecan yoktur. Fakat yüı bınler dâvası, önce bir dil dâvası olarak yeniden canlandırmaya çalısmak tekke musikisi, gelişmelerinin str senin değil mi ki zaten..» teranesini gordüğüm bir davul zurnayı öte dılar. Ama gelin gdrun ki, erkek sonra yapılabilecektir » ce kişinin birlikte a>ni ibadet tar ortaya çıkar. Sonra Klise mazmun bir ölüvü diriltmek gibi bos birvesine ulaştıktan sonra, devreleri artık bir yana bıraksak. Celâ] Umur İktisadî Tedbirler ka zını tekrarlamalan derhal kollekkilerds de gördüm. Aym davul oğrencilerin de sesleri kısık. Koy Çocuklar, boynu bukük soruyor: lara yönelir ve nihayet Namık Ke emektir. Bir seyin devresini kapa ni kapamışlardır. Onlara bugün zurna, kasabada kutlanan «Mahal çocuğunun topluluk karşısındaki nun tasarısından da bahsederek iit ve taşkın bir heyecan dalgası malde ilk zihniyet çatısması ha ması kötü demek değildir. Kötü o artık bir kültür macerasının tatlı Her şey benim ama, ne zaman, kalıntıları gözile bakmaktan bas amca ben ihtiyarladıktan sonra mı? li Kurtulus Bayramı» nda da çal hareketleri oldum olasıya tutuk bunu ağır bulduğımu söylemiş ve yaratır. Bundan dolayı, bütün din ka bir sey yapamayıs. dı. Çoğu kdylerde arasan bir detur. Gene arkadan Engin imdat ticaret hayatında serbestliğe gidi ler oyunun \e iptidaî raksın refamircı, bir dulger, bir duvarcı, bir etti. Galiba «yardım» sız elimiz lirken bu kanunmı hiç de lürumlu kat ettiği bir takım seremonileri Fakat ikinci Halk Oyunlan FetHer 100 liranıza Deniz nakllyab tirketinin elden •erzi bulunmaz. Nasıl olmuş da kolumuz oynamıyor. Oyun, sonu olmadığı kanaatinde bulunduğunu çevrelerinde toplamışlardır. Islâmi tivalinde tamamile dumura ugra u$me bir yığın gemi satın alma ka bu kadar hünersizleşmişiz? şaşıla na kadar Engın'ın yardımıyla yü söylemiştir. yetin ibadet şekli, dinî ve sosyal mış olan kültürümüzün en canlı rı tersine tepen bir süâh gibi, docak haldir. Gene sordum, Çağh rudü. Engin'in sesi duruydu. Işlen hevecanı harekete getirmesi bakıve kıvrak şeklini bulduk. Oyun nüp dolaşıp kendimizl vurmu}. Teni çıkacak pipo tütünleri yan'da bir küçuk demirci olduğu mişti. Bır bır söyluyordu: mından, dyr büyük dinlere üsdeyip de geçmiyelim, onda miıaç Şirket, Avrupa gazetelerine .elderı Tekel İdaresi, iki güne kadar bu tündür. Fakat, umanla dinî du\BU söylediler; işligine gidecektim, «Menim toyugum al idi balam ve davranış bir hareket halinde duşme, çok sayıda gem* ahnacak» gün satılan pipo tütününü. ıslâh e gu mistik ve derun! bir karakter unutuvermişim. Gidip de bir go• Derisi tamam yag idi balam ifadesini bulur. Bu oyunlar bize diye bir Uân vermij. Sen misin* uanı recektim. «Dune bu vakit sağ idi balam dilmiş ve ambalâjı da değiştirilmiş almaya başlamış, kollektif beyeAnadolunun bölge bftlge havasını veren. Ellnde hurdatı olan, bakmış canın verini daha sübjektif bir ruh getiriyor. Raksa refakat eden da ki bir, mübarek huyumuz icabı, geolarak çıkartacaktır. Kurtulus Savaııyla ilgili kısa bir «Sen yanasan toyugu çalan vula bakarak bu oyunların ipti ne eskiler alayun tertibi bir i«e giBugün satılan pipo tütününden bali almıştır. Buflu. dini duvgupiyesten »onra, çocuklar, kahra «Ohlanasan toyuğu çalan dai bir hava olduğunu sanmak yan riştik, fırsat bu fırsat demiş, fiatla. •yrı olarak; Tekel İdaresi, «Yayla nun tekke ve tarikatlarda gelişmemanlık iiirleri okudular. Ufacık u «Nıceki men yaniram «Sen yanasan toyuğu çalaa si şeklinde görüyoruz. Niteklm tek lıştır. Zurna b^sit bir çalgı olraakyukseltmiş. faeık seyler, gırtlaklarını yırtarcaDağ» isimli ısçaklı baska bir pipo kelerde gelisen mosiki ve «gema'» la beraber halk dansları tiplk ifaElden duşme mal zaten insana dasma bağırıyorlar. Oğretmen arka «Ohlanasan toyuğu çalan. tütününü de 15 güne kadar bayi şeklindeki oyun, dinî duygunun desini onda bulmakta ve her zaZubeyde hala böyle diyor. «Oh lere dağıtacaktır. ima zarar varir. Yaiduonuı altında daşların yerine ben olsam, bunladaha ferdi bir karakter kazandı^ıman onda çok sesli kolektif bir mutlaka kurtlar koloni kurmuşlarrı daha şimdiden bu kadar bağır lanasan!» Yani öyle sefil elasın nı bize gösteriyor. «Sema» bir didâvet hisaedilmektedir. Bu kadar ıx, içini kemirmekle meşguldurler. Btağa alıştırmazdım. Şıveleri de ki, duşmanların karşıdan oh çeke. ni raks, daha açık deyimle ibadegişik ve iklim yüklü oyunlara Gunün birinde, kurt çıhrdılan çabiraı bozuk. Biraz kaba. Türk de Yahut «ok» atsınlar da vurul. Odettir. Namazın kollektif dinî hebaşka milletlerin kültür hayatın tırdı oluverlr, elden düsme hal, duş miyorlar, «Turk» diyorlar. «Ata ku «oh» diye söylüyorlar. yecanlan tahrik etmesine karsıda pek as rastlanır. Bir kere da tuğü yerde serillr kahr. turk, butun dunya...» diyorlar. «Menim toyugum pil pil idi lık, «gema'» dini mistisizmi temin ha şonu kabul etmek gerekir ki, vcren yegâne Bank/ Işln asıl komlk tarafı, elden düş. Noktasıı. Şiir okuyan Iki öğrenci, «Kanatları çil çil idi için estetik heyecanı ve ona refahalk zevki bâkir güzelliğini en çok me daha doğrusu, bahis mfizuu «Toyuk değil bülbul idi hem tiplerıyle, hem şiveleriyle 5lstanbul Üniversıtesi Taleb* Birli kat eden, gübjektif ve lirik mnslbu ovunlarda açığa vuruyor. Bu olan sey gemi olduğuna gore detekilerden biraz ayrılıyorlar. Ah «Sen yanasan toyuğu çalan ğ} Gençlik Tiyatrosu yarın, Kıbrıs kivi çevresine almıştır. ovunlar yayılır, işlenirse elbette izden duşme gemi piyasasını bir met'» sordum, «O ikisi poşa çocu Ohlanasan toyuğu çalan Türktür Cemiyetinin dâvetlisi ola gunün birinde millî bir Ttrk ba ılânla altüst edislmiz. Zanunı bir ga Bir soosvolok çözilf. objektif oğudbr» dedi. Poşa, yani çingene. ıak Londraya gidecektir. Gençlik V larak hâdiselere bakıldıjı takdıri lesi ve operası meydana gelir. Ve ıete ilânile nerelere kadar gorürdük! Gezip toaan, o savruk, o hoyrat, *** >atro*u Londrada tlk Türk Pıyesı de «sema'» ın bir raks değil, naesasen her bölgenin oyununda kol * o terbest vatandaşlar. Hukumet olan «Pabuççu Ahmedin maceralan> mazın yerine jeçmek isteyen bir lektif danslardan ferdî danslar» Kotu şarlo, mutteheea, açık »açık, bunlan bir yerde oturtmak iste «Zubeyde hala çıkdi dama ile Turgut özakmanuı •Karagözun ibadet olduğu göıükur. Fakat «Bakdi sa^a bakdi sola doğru kendi renei ve ritmi içinde a^ağılık şarkı dunyanın her tarafın. cniı, nüfusa yazmış, ama gıne de dönüfü» adlı komedisinl temsil ede. medresenin ve onun temsil ettiği bir gelişme görülmektedir. Türk da vardır. Çalınır, soylenir, dinlenir. oturmuyorlarmış. Çağlıyan'da otu • Toyuğu apardi kaçdi dama eeklaridir. Gençlik Tiyatrosu men serlatin milthls baskısı bunun d o | «Sen yanasan toyuğu çalan halk eyunları bazan sıcak. bazan Ama böyle şarkılann soylenme ve ranlan gördüm. lyi bir çılingir osubları bugün saat 15 de bir basuı rudan doüruv» Ifade edilmesine kıvrak, bazan ağır ve fakat daima dınlenm* jeri bellidir. Nispeten teıılan Zikri usta, çocuklarını okut «Ohlanasan toyuğu çılan UplanUsı yaparak seyahat hakkında imkân bırakmamıstır. Böyleee tahayat ve tabiatle dolu bol ve «en la olur. DinleyicUeri de mahdud bir mak içın buraya yerleş.miş. Kenizahat vereceklerdir. ein bir ifadeye sahip. Bu ovunlar cumredir. Alkısladık. Komsular da beğenSuadlyede dısiyle göruştük. Ilkokulu bitirdida balkın bozulmamış kendi »z ler mi, ortaokul için de Murgul'a dıler. Başka yerlere ait olaylar, Bazı yerlerde de bu turlü havabırı cevheri bütün çıplaklı?ile karsımı. beheri 40.000 lira gidecekmis, Murgul'da da ortaokul baska yerlerin zararına gslifen o•a cıkıvor. Hazsm, elemin, ne«* sansıir ederler. Kalabalıkla okutmazGÜNEY ERDİNÇ var. Bakır Is]etra«si, orasını iler» laylar, ilgi çekiyor. Bu koy, öteki dcğerind« vr hevecanın halk ruhundan aka Ur. letmit. Zikri usta, burda tabanca fctfye törkü" fioşuyor," söi tekerli, " " ile rak bu ovunlarda hareket ve şe Bizim şarkılann içinde btiyleleri tüfek yapıyörmuş "şimdi. Yaptığı yor. Fıkaralar uyduruyor. Karslı APARTMAN OAiRELEBI kil haline eeldilfcni bissedi.veNME. urıılmuştur. Mesela şimdi bir taİSKENDER GÜRGEN Zubeyde halanın tavugu çalınmı», 4 Ağustostan evvel gelerek g nr üT ı bir kırmayı gösterdi. Kundağtnı Onda kendimlüi buluvoruı. Insa nesini hatırladun. Kasab di>e bir şey NIKAHLANDILAH pul pul işlemiş. Oyle emek çekmiş kaaırl'ağhv'or; leviniyorlar, katıla rüklerden çekilmediği için Ya| nın ve cemlvetin kendisini bulma vardı, hamdolsun, çanına ot tıkadı. ki! Bu kadar emeğin bir tufeğe katıla gülüyorlar... Son Para yatırma tarihi 25 Temmuz 1959 Meyve ve Sebze Kooperatifî m«ri•ı, kendi 8*. varlı*ına kavnşması lar. Mısralan kulaklan ^tvmalayan o Beyoğlu ç«kılmesini hoş bulmadım, sarmaArdından, kızlı erkekli bir «Kü fetile satılmalarma karar verüen H 2071959 veni ve orijinal kiiltflr varatması mendeburdan kurtulduk. dı b«ni... çük Koro». Enginin idaresinde, o mallardan 670 bin metre kanaviçe, siıııııııııııııııııııııııınıııııııııııııııııııııııııııııııııııııı»' Acele ediniz. Onun yerini alan başka seyler ç*nın temeli ve kavnajıdır. Ba hn kul sarkıları köy türküleri, mars bir parti selofon kâğıdı, kilidler, susta musiki ve dans. millî terbl madı mı? Çıktı, tabii. Ama hiç biKöyt giderken, dönerken, yolda lar söylediler. Iki kardeşin, aksam venin ve zevkin ruhtara Ulemesl ri si fazla tutunamadı, ağızlarda soyle başka çingeneler gördüra. Çadırla üstü odunu sen yaracaksın, ben emaye mutbak levazutu ve saire ni tpmin eden en kuvvetli vası bu dolaşıp kayboldu. rını güneşli yamaçlara kurmuşlar yaracağım diye çekişmelerıni gös çekilerek satışa arzedilmiştir. Yalnu bir tanesi var kl, kimbilir tadır. Asırlardır ruhumuz yabancı eh. Bir tanesine uğradım. T* materen bir baska oyundan sonra Alpullu şeker fabrikası 45 bin kültürlerin tesiri altında kendt kimlerin himmetile işi hergün bir az fara devrinden kalma, kirli, kara Mursel oğretmen de bir koro çlton şeker çıkaracak macerasını vitirdi ve saşkına d3n ctaha azıtıyor. sakallı bir baba. Etrafında büyuk lardı. Onlar da marşlar, turkuler Bunu, günde blrçok defalar tstaıı. dü. Her zaman bir başkasının duv Alpullu Şeker Fabrikası bu seten küçüğ* yedi çocuk bulunan sjylediler. gusu ve düsüncesi icinden hayata bulun bahar ve çiçek bavramı sahabir ana. Hopa'dan kalkmışlar, Kaneki kampasıyasma başlayarak dünDr. Nazım Arman, Hümeyra Arman. merhum Dr. Mustafa Müsam'ereden sonra Engin'i de baktık.; eğreti kültürden bir tör sındaki oparlörlerde dinüyebilirsiniz. raköse'de bir köye gidiyorlarmış. aramıza alarak okuldan koye gel den itibaren ilk şeker imalâtını piIstanbul Radyo idaresinin kapısıııİzzet Karaağaç ve Hamide Karaağaç'ın biricik kızları, Dr. Mahlü vakamııı sıyıramadık. ÇocuklaOyle guzel bir guneş var kı.. dudık Saat on filân olmuştu. Kadın yasaya sürmüştür. mut Karaağaç'ın sevgili eşi, Engin ve Saba Arman ile Bedriye Öznmıza millî varlıklannı duyurma dan, hajli zaman evvel girmeğe yel. ra dura gidiyorlar. Çocüklarla ko lar çoktan uykuya varmışlardı. Fabrika 350 400 bin ton pancar men, Lemiye Karaağaç'ın kıymetU kardeşleri, Billur'un biricib nın en güzel vollarından biri, halk lenip sonra, aklı başında idarecilerin nuşmak istedim, Turkçe bilmiyor Köyde in cin yoktu. Derenin saannesi, Dr. Kâmil ve Dr. Saadet Goren ile Salih, Necmi, Dr. Faoyunlarının okul proSramlarında sayesinde teker meker kovulan bu so lar. Okul dedim, bilmiyorlar. Neyi rıltısı o kadar kuvvetle duyulu işleyerek 45 bin ton civannda şezumoııa şarkının da adı: «Doktor, eiva yer alması olacaktır. Ancak bu ruk Komili ve Guzin Korkmaz'uı sevgili jeğenleri, Şişli Çocuk bilirl«r acaba? Kadın, otur diye yordu ki Mnulikte!... Deminki ker çıkaracaktır. vunların coskun rüzsârı ioinde btt nınudır. 4 Ağustosta Sustırluk. 5 AğustosHastahanesi asistanlarından. altınoa bir yastık attı, sağolsun a toplantının tek kadını, «dayılarıBahar ve çiçek bayramı İstanbulluyüven nesiilerdir kl kendi varlıkma Nuh gününun tert kıri o yastık nın gölgesinde» guzel isini bu şe ta Adapazarl, 5 Eylulde Eskişehır larını duvarlar ve millî Türk ba. nuıı bayramıdır, diyorlar. ta! Yastık, yağdan meşîne, mu kilde başarıyordu burada. Bizim fabrikası kampanyaya başlayacakBu babçe halka mahsus yerdir. dilesini varatmava muvaffak olur »ambaya dönrauş. Brr kadın bu ka okulda öğrenciyken sınıfmın da lardır. yorlar. lar. dar p|s olur mu? tek kızıymıj. Kızlano okuması sa Onun İçin. rahat rahat soylenir Temmuz 21 Muharrem 14 Halk Ovunlarını Keruma ve Ya ve çalınır, diyorlar. çok genç >a<)inda tutulduğu amansız hastahktan kurtuiamıjarak Çingenelerin parantezini kapata vaşında başı çekmiş, ahp götürüşatma Derneği, Anadolunun suraIstanbullu yu, bu kadar aşağı zevk 19/7/1959 Pazar gecesi Hakkın rahmetine kavuşmuştur. lım. Şimdi «sahne» de çapayla tar yor yavaş yavaş... Uzerıne duşeni E sına burasına serpistirilmiş ovun sahibi olmak ithammdan tanzib ede laya »u götüren bir çocuk var. Su yapıyor. Şimdi Çağlıyan'da kalmae 2 6 a c J* 1 , Cenazesi bugünkü 21/7/1959 Salı günü bğle namazmı müteakıp lan toplıvarak bir bütün halind rim. Halka, mutlaka aşağı sınıf bes yu giıreltip gidiyor. O gidince bir ga daha bir zaman gönüllü. Çag•e» X Beyazıt Camiinden kaldırılarak Merkeıefendideki aile kabristanına J sevircilere göstermekle bu sahada telerden ve guftclerden hoçlaııdığı başkası geliyor. O da çapayla ben lıyan'a çok da lâzım. Ama çevreO defnedilecektir. ilk büvük adımı atmış bulunu damgasıııı vurmağa hiç birimiziıı di ıçıyor. Sonra ötekı gelip. kapa sı, anası babası, büyukleri, çekip , V | 4 43 12 20 16 13 19 36 21 31 2 32 vor. Yapılan basit bir proğram v lıakkıınız yoktur. tıyor. Bır o, bir otekı, Karşılaşı al'.rlar mı, almazlar mı, bilmem. ] 9 0 6 443 8 41 12.00] l.SS 6.55 ı tertip dahi bütün halk oyunlarını Maksadımu halka hitabetmekse; yorlar tabıi. Bır kavga, bir kıya Gazetesinı kıtabın» geürüyormuj. tek bir oyunun fişürleri haline ge bahar ve çiçek bayramı gibi ııezahete met! Çapayı kafalarına, gozlerıne Gazete köyde bır ona geliyormuş. tirmiş bulunuvor. Insan enlarda ve zevk asaletine doğru giden >e. rndiriyorlar. O kadar olduğu gıbi AKşrmlan küçücük odasında oku hareket ve âhenk haline gelmi' nihkler japarken, zevkieri alçaltmak başarıyorlar "ki bunu, hattâ sade yormuş. Yeni kitaplardan pek habağlıhğı, feragati, buna mukamillî şuurun çesitli tavırlarını bn değil yükseltmek vazifesini de üzeri ee olduğu gibı başarmakla kalmı beri yoktu ama, biraz klisiği var| CUMHURlYETİN TEFRİKASl: A* ~ m:ş. Postası kasabada babasına ge bil Dozia'ya karşı beslediği kin, luvor. nıize aldı£ımızf bilnıell drğil miyiz? yorlar, sanatlaştırıyorlar ki!.. Biher şey şimdi ızah edilebiliyorHamdi VAROĞLU Halk oyunları yalnız kültürüri ötekini oldürüyor. Oldürünce hjormuş, babası bir Çağhyan yol du. müzün büyük bir kaynağı olmakla başiıyor ağlamağa, ah çekmeğe. cusu bulup gönderiyormuş. Atlı Dozia da her şeye rağmen, kalmıyor, ayni zamanda. büyük Salondakiler hep guluyorlar. Ço postaların kolay kolay Çağlıyana ber ıkisini de emri altında bnbir propaganda kuvvetine de sacuk, onu niye oldurdum? diye dö ugradığı yokmus. Hele kısları... | GÜNAY ERSÖZ (Belen) lundurmuştu. hip bulunuvor. Oyun, hareket \ nüyor oralarda. Hıç yapmacığı İIe Evet, her şeyin mânâsı şimölçü gibi müşterek bir dile dayanyok, hiç çiy kaçmıyor. Ufacık şeyC6V\WEH\HAMDI VAROfii di apaçık okunuyordu, hattâ dığı için herkes tarafından anla I YAlMi: AUX ler, büyüklerini ne guzel sahneye = Yük. Muh. Mımar Zamos'un o son hareketi bile, şılması daha holaydır. Mllli kttltügetirmişler! Sonra ikı jandarma ERGÜN ERSÖZ her üçünün, senelerdenberi herümüzü ve halk aevklni yanlışsı | Wiesdorria kasaba arasındaki gelip komşusunu blduren çocuğu Tatafından kalktı, otomat gı sızın babanızdı! EVLENDILER bu yoldan tanıtmak bize çok şey = sidiş gelişler kolaylıkla yapıla def edindikleri e son merhale yakaladı gdturdu. Bu biraz soğuk bi hareketlerle, pijamasının üs Loraine, bu işittiği s5ıe, oda5 İstanbul 2071959 bile! ler kaıadıraeaktır. bildi. tünx bir rob dö«ambr geçirdi, gitti. Ne gereği vardı ki? Çocuk ya girdiği andan itibaren hazır Belki de Nicklas, Kontun sordu Halk Oyunlarını Koruma ve Y. . i l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l | | | | | | l | l | | | | | | l l l | | | | | | | O facialı gecedenberi, Lobir guzel aglamış, pışman olmuş lanmış bulunuyordu. lllllillllllH'' teblikeye karşı atılma iptilisışatma Derneğine maddî yardımlaraine, Othon'la başbasa görüşduyuracağını duyurmuştu. Ne oldu? Katba'ya geiince, o belki yirnın, avdeti cüretkârlığının, gürını esirgemeven Yapı ve Kredi memişti. Talnız yemek saatleOthon yavas yavaş delikanlımi seneden fazla bir umandan T E Ş E K K U R nün birinde onu ölüme sürükBankası gerçekten kült«rümüzün rinde buluşuyorlardı. Fakat nın yanına yaklaşıyordu. Benzi beri bu gerçeği biliyordu. liyeceğini uzun zaman ümit etyepyeni bir dalına el atmış ve hiKont, gene eski donuk yüzltı. Gozü gornnjen ve k nlhı h ıst sapsarı idi. Konuşmağa baslaFakat oradan uzaklaşmak flannemızı mukemmel göz amei'mişti. Tasarladığı darbeyi inmaye etmiş bulunuyor. Gönül isbigâne tavırlı adam olmuştu. dığı zaman, garip şekilde kızere bulunan Milan, olduğu 1 >atı yaparak nur» UR\usturan dirmek için zamanını bekleterdi ki bütün difer bankalarımıı sıktı, uzaktan geliyor gibi idi. Genç kız, geçirdiği heyecayerde kalakaldı. mesi bundandı. Prof. Dr. ve büyük müesseselerimiz ayni nın, ümitsizliğin, ikisi arasmda Tıldırımla vurulur gibi ol Bir felâket oiau, Milan. Ama aradan aylar, seneler lyolda, kültürümüzün bir tarahnı gelip geçen şeylerin bir hayalNECDET SEZER'e dedi. muştu. «eçmişti. Mevsimler geçmişti. Itesvik ve himaye etsin. Ve bütün den ibaret olması ihtimslini dü Kısa bir fuıladan sonra ilâve Kımıldamadan durdu. Şaskın Dozia, mucize kabilinden, hâiilim ve kültür faalivetlerini devetti şünmeğe başlıyordu. , Güzelbahçe Hastanesinin göılerini Kontun gözlerine dik ti vaşıyordu. letin sırtına yükleyen egoist teguzel bakımı ve şcfkath trdriDozia'nın uğradığı darbenin Zamos bir kalb krizinden misti. lâkki ortadan kalksın. Batı medevısine cand«n teşekk^r edorım Mukadder gün neredeyse geoldü. şiddetini, tabii, herkesten daAradan geçen sonu gelmeyeMari Tuhtar vc iniyeti ve onun temelini teskil e lecek, Hiesdorf şatosunda artık ha kuvvetle o hissediyordu. Bu kriz hakkında, herbalde, cekmiş gibi uzun sjniyeler zar Arşaguhi Yarcar iden Rönesans hareketi, devlette bir mürebbiyeye hâcet kalmıMilan'ın doğuşundaki o çözül ileride tafsilât vermek icap efında, belki de kalbiyle ve zeGEÇEN HAFTA «ivade, fertlerin teşebbüs, himay« vacaktı. mez sır nihayet meydana çıkdecekti. Ama o anda, Othon, kâsiyle, Dozia'nın ömrü boyunıve yardımına çok sey borçludur Zamos, Milân'dan ve şatodan mış; Othon, ömrü boyunca bo söylenmesi gereken sözleri to ca neler çekmiş, nelere tahamB. M. M. ANKARA'da Bir çok üniversiteler, akademile aynlmaktansa, her şeyi göze aşu bosuna aradığı o ismi niha parlayacak halde değildi. mul etmiş olduğunu kavrayailim ve sanat # üesseseleri hep bn yet bulmuştu. Fakat asla tah lıyordu. Milan, ağn hayretten bir kabilmişti. C. H. P. Meclisi ANKARA'da yolda hareanan gayretlerin tnahZamos, Kontun servetini ve min edemiyeceğf bir acı, bir u rış açık, onu seyrediyordu. Sonra, delikanlı, başını eğdi, Nüshası 25 Kurustur sulüdür. Ve hilâ da bir çok sabahüriyeti ele geçirip oğlunu ve tanç, bir zillet bahasına! ezici sessizliğin ortasında, oD. P. Grupu ANKARA'da Bir müddet, her halde kâbus larda bo nevi gayretlere dayanma ABONE ŞARTLARI kendini, ömründe tahayyül biMilan'ın babası Zamos'du, nun, boğuk sesiyle şöyle mırılgörüyorum sanmış olaeak kı, tadır. C. H. P. Grupu ANKARA'da le edemediği mesut ve mürefTurktyr Hnrlcl Wiesdorf'a çağırdığı, yanmda dadığı duyuldu: bir kaç defa arka arkaya, eliUra Kt Lım M misafir ettiği, mürebbi ve ar feh hayata kavuşturmak için ni alnından geçirdi, Affedersiniz, efendim! Yazımı bitirirken halk oyunlanKabine ANKARA'da her şeyi göze alıyordu. Katha, darbenin şiddetini Doğruldu, etrafına hiç bak kadaş olarak çocuğun yanına nın organize edilmesinde büyttk iSOOfT SenPİlk J5O0 Nicklas Zamos, her şeyden verdiği adamdı. kendi varlığiyle yumuşatmak madan odadan çıktı, Zamos'un himmet ve çalışmaları dokunan D. P. Genel İdare Kurulu 80 (« • lylık «""O evvel Loraine'i şatodan uzakDoğrusu bu kadar safdillik, istercesine, ilerlemişti, ölü olarak >attıfı odaya geçti. Vedad Nedim Tör, Ahmed Kudsl S vvlık 22 IK) laştınnağa karar vermişti. bu kadar gafillik inanılacak gene ANKARA'da '' Gene de konuşmuyor, yalnız, Ba«*n v e Vd.vin Teeer. Halil Bedi' Yönetken gibi xn Cumhurıyft M^th«Hcılılt ve Genç kız iki türlü tehlike şey değildi. Loraine gibi o da, gözlerini bu dâvanın gönüllülerine teşekkttZamos'u, üç gün sonra, boT o p 1 a n dı idi. Gazctfclltk Türk Anunım Şirket] Othon kırk Mİ düşünse, kırk Konta dikmis, yürek çarpıntırü bir borç bilirim . gan geçtikten sonraki ilk küCıg^i'iglu HM'^^VI «'iknh N ı, 3«'4) Evvelâ, Milan'ın sevgisini on yıl arasa, kendi kendisini gulan geçirerek bekliyordu. Srfhihı çük kasabanın mezarlıfına dan çalabilecekti, onun, deli3 2 S lünç etmek, kendi kendisiyle Derken, Dozia, yan tarafa çegömdüler. NAZtMK'NA!). kanlı üzerindeki nüfuzunu ken ahv etmek için bundan daba kildi, Milan'a yol açtı. Aynı za Dozia'nın tahmin ettiği gibı di eline geçirebilecekti. Sonra nmkemmel bir sey bulamazdı. manda karlar erimiş, jollar geçid veSimdi herşev nasıl da açıkça da, Dozia'nın olümünü şüpheli Onun yanına gidebilirsirir hale eelrjiştı. Onun içın, Cağaloğlunda veni binada ÖMEK SAMI ortava çıkıyordu. göreeek kadar şeytan zekâlı niz, Milan, dedi. Son vazifenizi bu öliim hadisesinin gerektirdi her ışe müsaid. Mürebbinin talebesine olan idi. (Arkası var) yerine getirln. Nicklas Zamos ği bütün resmi muameleler, lar nvçrvdıl.*ın fdılnT^ın ı^ri»Tel: 22 42 90 fiâniardan mPFuhypt kabul \nkarada çıkan AKIS*in 260 ıncı sayısı bugun geldi.. ' * » ' ** " * ' >•••»' LÎJSJ Geçen seneden elde 20 biıt ton tütön kaldı Sehır =hsberleri CUMHUKIIIST 21 Temmuz 195V I I KSÂBÂH] Devşirmeler '•tanbul Belediyeri ,şu sırada çok güıel Mr l«le meşgul. Şehrin mubtelM yerlerinde parklar, bah 1 çeler, yesillikler vücude getiri Bir kültür kaynağı r CAHIT TANYOL Bir Türk tiyatrosti Londraya gidiyor TÜRKİYL Bu Çekilişte KREDİ BAIVKASI ZEN6IN PARA İKRAMİYELERİ Gümrüklerden çekilen mallar ACI BİR KAY1P Dr. TULES KARAAĞAÇ E l Eğitimde ve Yaşayışta İkilik Ikl ; CÎJMHURIYET Kiralık Yazıhane