Katalog

fKt CUMHURfYET I "Kabahat Öğretıtıeııiııdir,, Sütunumu bugunluk pek muhim bir memleket derdıne parmak basmış olan bir oğretmenimize bırakıvorum. Mektubunu aynen neşretmek ısterdım. Yer darlığı buna manı oldu. Oğretmen S.tkı Mutman diyor rkullardan zayıf geliyorlar. Kendüerıne mütemadiyen çalışmaları snylenmistir Bilene not verilir. bilmıypne not verılmez En biMt r,,r t.trıü bile ;vdpamıvorlar Bir daha rlar. Bir daha t r ı ü bile vdpa ^ hracat Islerimirf biı ötedenberl pek isabetli şekilde yüriiteme>iz. Hoş. ithalâtımız da byle ama, ne de olsa «küUi dahilun yenfa» v[]a d a z o diye ezeli bir kaidemiz mevcut o\. S u d a n B l m f gfçirilemezler. duğundan mıdır ne, ihracatımıı kaO y ? a k i a s ) ,o ğ r e t r t l e n l l k d e m l e n | lenmektadır. Avusturyalıların tarih dar aksamaz. Vij anada daha evvel iki defa 1: sanat. hğr°ncilerın çahşmadıklan, su YAZAN: üslubuna ve edebiyat lisamns da şu Bir malın ihracına karar verildive a bulunmuştum. Fakat her iki uğra«Pek az farklarla biribirine ben V bu sebeblerle zayıf oldukları tâbir girmıs: «Türk tehlikesi». De ğini duyduk mu. yüreğimi* küt. küt yışım sonbahar veya kış mevsımine ziyen sehrimiz orta öğretim okul °n rif>fa =ovlendigi halde birini bilr vir veya tarih tasrih edecekleri yer atmağa başlar. tesadüi etmiş ve ancak iki üç gün larında mayıs ayı sonunda rrnn veremedikleri zaman. topyekun öğde «Türk tehlikesinden evvel», Çunkü ihraç demek iç piyasada zara şu (Bu bir tipik mi<n] kı hü rene.ler oğrenmrk gücünü kaybetkalabilmişt.m. Bu defa mayıs ayı «Türk tehlikesinden sonra > deyive hemen kıtUk demektir. tün okullar ıçin pek desişmfz) m P k Ü Z P r t l k ° n baçlar ÖğretmenliYumurta' içinde on g günden fazla kaldım Ve ç Okul mevcudu 114 Bu sovının 21 ü *"> f^vdalı favdilı oldugu kadar riyorlar. dan koıııure kadar. ihraç karan gi1 serini verdiği salon o zamanki eş ' panyollukla. binicilikle, hattâ mekson =ımftır. heniiz bi'irrr.e imti <** <îüç vanı M» bu yamdır Bu i«e Hâdiseye ismi karısan öğren, bu sehre tutuldum. Cİlerin velileri d ü n bazı ifsa j Tertemız. pırü pırıl, güleryuzlü | ; : ; ; , " rauhalza etmiş olarak orada., İeb "sıfat ve hüviyetile hiç bir alâ Bilindıği gibi 1683 de bize karşı yen her mabıı. hıl'at giymiş gibi, hanlanna baslıvacak. Oku! mevrıı *•>('"<•*• vı!d> iki defa. yaDtınlan Yanına dövüşen askerlerin başında Polonya burnu Kaf dağına çıkar. dıınun 90 a yakını parssız yatılı. v a1zife m k ^ ' l a n n ı incelpmek'.p sae a t t a b u l u n d u l a r . R a p o r y a r ı n caddeler, birbınnden güzel. uslub j viyanamn içinde, kimi imparator ' kası kalmamış. Güzel beyaz atları : varabilirsen var.. lı General Jecn Sobieski ,bir de ri<=vlet parası ile okuyor Okul or i n " i a M Bilmivpne not vermem»yetıştırip terbiye edıyor, onlara Avusturya Bakanllğa çönderilivor ı lu. şahsıyetli. gun gormuş binalar, ' a i l e s m e . kimi asılzadelere aid oln Ama binde bir. isabetli thraç ka. hızmetindekı Fransız tfnm Ustünrie Her «ınıfın savı=ı 2? sudir «ınıf gecirmemenin ö& her tarafta aâac. ç.çek. yeşıllik. Son • m u ş b u ı u n a n v e bazüarı Schön çeşidh dans ve revü hareketleri öğ generali Prens Eugene de Savoie rarlanna rastlıyoruz. p 30 arasmda En rahat calısin rofnenz i icin. evet percek oETetmcn Meseiâ son l b i l e Arnavutkoy Amenkan Kız Kole ra, sade vesaıt kaldırımı değil, mun b r u n n S a r a y m d a n d a h a g ü z e l y ü z e retiyor ve haftanın muayyen günollejlerde bile bu kadar az mev ' ? ' " * ' e^Uf^'z Bu kniavcs vardı. 1699 da bizi mesum Karlovça günlerde, kahve değirmeni ihracına j:nde cereyan eden olayla ilgili tah tazam, dazgün, rahat, şeker gibi >acudlu sıniflar beiki dp ynU ^~™» iharcsnan *"zlerin ögreneüeri daha binalar da lerınde temsiller verdirerek turist muahedesini imzal' mağa mecbur e. karar verrnişu. a y v a r D i ğ men"iz gcçen der= yok ^ftr^t Wvi iH vpti«tirmefctp ro'leri çok azdır kikat dün öğleden sonra tamamlan ya kaldınmları . insanın ağlayaca|{ y a k l n s a r benzetilerek e r yapılmıs. Vi lerden dünyanın parasını çekiyorlar. i n m den de yine Prens Eugenedir. THKarann bu kadar iaebetliai az b u n l a r a meilerin hersl asil. bu meslok icin ^^" bilmivene not ver rr.ıştır. ğı gelıyor! y aa na am n g ü z l ğ i n yapan işte bu Yani bu bir nevi at sirkidir. Şu var lihin cilvesine bakın ki. sefaret bi bulunur. güzelliğini y p ş veti='n1= Okulun öŞretmpn m e,r. mer«rk"\ Futfan sınıf ı;pcirm«mpkle m n Dün oslcdcn evvel öğrencılerden v ki. Avusturya ile Ispanyanın aynı namız Prens Eugenein adını taşııyan Evet, bazı giizellikler karşısmda, J binalardir. Bunlann he eudu 20 vi a*=ıvor Yani n < Nasreddin Hocaya rahmet okumapy y ,. ikismin velileri ilgililere müracaat meseiâ çok güzel bir müzik, çok s a r a y l a r v e i«e C^v'mtivor Ter=inr h°v hov'p bir «ınıf mevrudu k>dnr < " biri CÜESCSİ ve sağlamlığı ile ebedi h ü k d ederek kendilerinin de bazı açıkla^ o ^ h " l"d " 1 ^o<>. pomındı H H ı r r c çorusu ' l ı ^ ı b.'b|Hre davamakla böyle hükümdara tâbi olduğu sıralarda I caddededır! Çok nazik, cömert ve mak mumkun mü? v.r öîmtrren d»vam«'7İıi*ı vok İ Ilani. pilav tasını ortaya getirmiş malarda buiunacaklarını beyan et. güzel b:r çiçek, çok güzel bir tabi lik hissini veren, âhenk ve zarafe Lippizan adı verilen bu atlar Vi mükrim bır insan olan seferimiz sa. Ö«renci devpms.7'ft »rvi^nemive bI ri nr' t < r 'z. eesnretsiz. finirü ve zararl' Yemişçibaşmuı bane de •ağalar, demls. evde pirinçle yağ rr.işlfir ve müfettişler tarafından dm at manzaraaı karşısında insan ağla j ü l e g ö z l e r inizi ve ruhunuzu okşa yanaya Ispanyanın Lippiza köyün yın Sîmim cek kadar az f>*«>nriWin y w r 1 **'«" kovuvoruz Sonra da. (fiimma ihtiyacını duyar. Tıpkı Ijıınun y a n t a s l d l ğ l e r n e k yekunu ile de den getirilmiş ve saf kalmalarına muhteşem salonlarını bizzat gezdır olsayd. size bu tasla pilav pitirecek90 i yatılı olduüunrlan pfinrfe rlrfrt ' w Ç'""^>r mı. bunlara eüven lenmişlerdir. saat müta'ea ratnrlar R«I.ırınH.. c l v o z C o k nozuldular > divip gp^^^ Tahkıkaüa ilgili olarak hazırlanan gibi Viyanada. tatlı bir mayıs .ıkşa j r i n hürmet telkin eden, vakar ve itina edilerek sarayın biniciük mek | diği bu bina vaktiyle Taruga aiîesi tim.» her gpce nöbptçi öerptmpn! varHır ™ Pilavım yok ama tasun var, gibi rapor muh'errelen yarın Bakanlığa mı. gurup vakti, Belediye Sarayı asaleti ile emniyet ve huzur havası tebı için yetistirilmiş. Bu atlar si ne ait bulunmuş olan bir sareydır. Bir'iirlerüe vardırniisarak ?rka v P e r yıl mayı» ayı sonunda haViyanada ecnebiye. tvıri^te ho^ sebir şey. ile Burç tiyatrosu civarında dola yaratan bir sanat eseridir. gorıderilecektir. yah doğar, sonra beyazlaşırlarmif... da«lari ile bir iradar'ır'sr <">?r"n**in bir vıl daha SPTİ kalmıva Bizimkisi de. âdetâ, ihraç yolile, len şeylerden biri de Avrupanın baş 5uken. Hılk Babçesinm içinden geModern binaların çirkinliği Ecnebiler Viyanayı niçin ciler ki7r!ir ("ıSretmnnlerirı iciorin: m.ıhkum ettiğimiz binlerce r*reni! ka taraflarında çeyrek asırd^n beri kahvem >ok ama değirmenim var, çerken <.Bu kadar da güze'.lik oiur b.i7iıcn bichir rii=inlin o]>vı yok < nin b?«an=i7lıklın «>dece kendı ve bir düşünce seviyorlar? l unutulmuş olan hizmet ve nezaket demeğe geliyor, besbelli. tur. Bu okula girpn ortanVui r"e hataları jrf'ziınden. çeşitli teşkilât. mu?» gibi bir hisle ağlama arzusu Maalesef bazı meydanlarda ve cad ı . Ecnebilerin . Viyanayı sevmesınaee lı : nd • , , , . Garson zunları Oç defi seçmp c*>mborin pmeram. Mle Pksaklıklan yüzünd^n i n c e H k f e r i l e k a r ş l l , s m aktır: duydum. Elma yemek icabetti. Pek sıhhidir den gpçmR nnriin •sorıra, bu oVula dferilriir Eo »eı neticelerin hic nldelerde bir iki modern bınaya da «anvehanelerınBilindiği gibi Viyana 'ı ve pastenelerin ıoonuzu çıkarm«ğa ve giymeğe Ya şehrın obur taratmdâkı Bele rastlanıyor ki.b unlar irusana tam lü büyüktür. Bi>ebilrrislprriir Kit>pİ3n. miim rntzsa >p mutl»k nlarak yii7cle 50 =n demişlerdi, doktor da tavsiye ettiyoto mobilin k , y . . eder. diye Parkı! Burası bir operet. bır mânasile bir leke veya çıban his pastacılığı dünyaca meşhurdur. Dr,ğ ktln o!abflrli"i kadar der= rralz»me cF u r öfrefrn, n olarak MzdPdir Her ne sını açmak için yerinden fırlar, ot»l dı. a t v e h 1 lerl. ISboratıuirl.nn vardır Avncı ' ' 'cindp olursa olsun beri/va, bir cennet dekoru' ru*u cıcak «ştrudel» leriı ve bol k ı ü n Buyükadpda Isaçelebı sokağmda 21 sini vermektedir. Yaşlı ve münevlerde odapız iki defa yapılır ve sk Ben de hatırladım. İlk evvel. elokul icindp oî'eden sonra t>mjm roncilerim>zi veti"=tirmek a^kırı şantiyili «Zeher torte» leri yerken, uum?ralı evde oturan nalbant Ali iki milyona yakın nüfusu olan ' ; " e r bir ""vivanalıva'sordum: lavıcı kurslar da verilrnPkterlir. kim elimızden jı!»bilir' Bundan bunun yerinde bır söhret olduğunu ş m yatağmız tçılır. papuçlarm'zı manın bin bir fa>daMMi galiba Fran. oıtasında Sını Kanatla, Mehmed Ali Yantelli Viyana, Avusturyanın Böyle modern ve çirkin bina insanuı itiraf edeceği geliyor. F< kapının önüne koymuşsanız sabah sızlar kestetmişler. Sabahleyiıı. kahBu dunımlanna kar^ılık oi*»nci üonra da bu yeti«tirme a^kimıza vc tvanetçı Hasan Suyabatmaz. dun değıl, şark hududunun yakmıııda lar ınşa etmekle niçin şehrinizin lerin ders yih snmında aldıVlan kim dur fiyphilir? 25 kisihk bır leyin bovrnrmş olarak bulıırsunuz... valtı filaıı etmeden elma jemek in5 ponuçlar da sovle Tnıjlamı 91 i bu sınıfa sekİ7 av dovamlı de»= vın 1 yü/ündcn kavga etmişlerdir. KJV dır. Orta Avrupanın tam gcbeğiu simasım bozuyorsunuz? Niçin eski kat Vıj'analılar pastan^ye kshve ıçip | sanın ömrünu uzatırmış. Viyanalı ve müzik pasta yemeğe mi. yoksa g.zete oku' lan dört pınıftan. fierrptmpn Vuru t'ktan ponra ancak. bir, üç. beş. ga sırasında Ali Sırrı bıçakla Hasa. de bulunan bugünkü 7 mılyon nü tarzda inşaat yapmıyorsunuz? Hattâ Fransızlar.»! bir darbı meVivanada yas'yan ecneb'lerin söy yup mecmua k^rıştırmağa mı gidıjur| lunun müdahaieci ile 12. kenc*< bı O n. hattâ on beş ögrencivi bir üst nı ağır surette yaralamıştır. Yaralı fuslu küçücük Avusturyada. biünledıklerıne gore Viyanalılar Ikincı seli varnn^: «Sabahleyin bir elma, Verd'ği cevab şudur: sanlan ilerfe10 r^rrppci pır'flanrM pınıf seviyppine cıkarabiliyorpnk Nümur.« Hastahanesine yatırılmış. dlği gibi aitı memleketle. İsviçre, Dür.va Harbindenberi yeni yeni eski hiç başka ilâç alma» diye. geçpbilmi^İPrıiir Sınıflarını kunıl bunun tek mesulü ögretmen olarak Bunun iki sebebı var: Evvelâ, 2 ; r a ksvgacılar yakalanmışlardır. :ırmez yiyece hallerıri bulmağa. tekrardan neşeli Bu tarihî soz de aklıma gelince, Almanya. Çekoslovakya, Macaris maddî ve ekonomik bir sebeb: Momudahatesf ilp sprıiç gpcPbilen VP biziz P,u balp ne vicdan. ne de Diğer taraftaıı Zeyt'nburnunda Yeveya ıçeceğini ısmarlamad' n ev gpçemivpnler fio öğrencidir Dnrt oğretmpnlik sanatı cevaz v t r m n » tan. Yugcslavya ve İtalya ile hem dern binalar ucuza mal oluyor. ğıni okuyacağını ısmarlar. Fılhakike ve eğlence seven in» nlar olmağa doktorun tavsijesine uymaııın busjiltepe sokağında 57 6 mcı sokakta (Vel •îinıflık <1 o^ro ien 69 u sınıf'a» Acı hakikatlerle dolu mektub brş'.ıd bütün şart olduğuna hukmettim. Soııra da artistık bir sebeb: Eski ( bütün kahvvhaneler ve pastaneler başlamışlardır. "Vıj'analıtarın 31 numaralı evde oturan Hasan Sa hududdur. '"•Ha kalmmtır işte bu şekilde acı rfüşüncelerle gezmediğ ın maııav eğlencesi müziktir. Müziğin h?r çe İsUnbulda Şehıiıı yeniden gencliğe ve tarzda binalar inşa edecek sanat ekıl ve hayale gelebilecek butün ver Iih ile Halil Dede ve Soini Kalep, Bu haşariFir'ı gfeteriien spbrb sona erivor Di*er oeretmenlerişidini sever ve anlarlar. Her gün en kalmadı. Hiç birinde etmadan eser güzelliğe kavuşması Tpr uTnıımîvptİP dun sarhoşluk yüzünden kavga etkâr mimarlar kalmadı. Mimarı bu lı ve ecnebî gazete ve mecmual rı mp«nrt=iz miz acaba ne derler' yok. Nibayet, hücra bir yerde. tav. Vıyananm en geniş ve guze! cad lunsa bile işçisi yok. Artık eski ya gunu günune bulundurmaktadırlar. az on yerde konser vardır. Yuze >a siyelerle. iltin\aslarla. vp İ7^h«ız. öprpnrilpr mislerdü Hasanla Halil, Sami tarabir n>Utar Pır Cevat Fehmı BASKUT fmdan bıçakla yaralandıklarır.dan desi halka şeklirtde olan ve Ring, pı işçilerinin. yan heykeltraş ustala ı Bunlara saatlerce hakabılirMnız. Ingıl kın • mü'İ5ven dernepi mevcuttur. elma keşfedildi. Fiatını sordum, îar Cok 7nıftıriar Her fırF tla mektep, aile, müessese hastahaneye kaldırılmışlardır. Sanık yani Halka adını taşıyan caddedir. rın nesli tükenmiştir Pcstorasyon' *' Aırerıkad olduğu içinde bir Voro teskil ediverlrler. altı buçuk lira. dediler. 12 santim uzunluğundaki bıçaâı ile B'i. bizim Viyansnın kapılarını zor ları yaptır"iak için bile zorlukla lokmnızı yer yemez sizı kovHiç yadırgamadım, doğrusu. Meseiâ birini istasyonda geçirmek. yake'an.üKtır. ladığımız zamanlardaki surların yı bulunuyorlar. Bir kere, doktor tavsijesijle ye(m<.ziaı. j^nteresan bir .<ej de şu çay uçsk rlanmda karsılnmak veya bir k'.lmasile. aşağı yukarı yüz sene evBu sözler karşısında ilk defa ola veya kahvenizle birlikte bir b?rdak doğum gününü kutlamak için. Vi luien elma bir nevi ilâç demektir. Bir emir eri Albayımn Ilâc'i hususiyetleri yokluk ve pave! meydana getirilmiş caddedir. rak bir medeniyetin çöküşü devrin buzlu su gelir. Içmezsenız beş on da tabanrası ile intihar etti vananın en güzel bin. larmdan biri Şık mağaziların bulunduğu büyük de yaşadığımızı elle tutulur şekilde kika sonra gider, ikıleşerck geri ge Konser evi adını tpşıyan müzik ma halılık olduğuna «öre, elmanın piBcşık;a;ta Nusretıye Caddesınde yasadan elini eteğini çekmesi. bulu• "ısır medeniyetinin, Çin lır. Ve boylece bu iki bordak, ısın. bedidir. Morart. Haydn. ve Joh' nn oiuran Kurmay Albay Yavuz Soyte alış veriş caddesi Kaertner Strasse ise, İstanbulun Beyoğ^u caddesm medeniyetinin. Yunan medeniyeti ması ihtim> line binaen, on dakika Strauss'ın vatanı olan ve Beethovfn nanının da pahalı olntası tabit sayıl. kınin emireri Şevket Üstün, evde malı. bjr tarafından değiştirilir. kımsenin olmadığı bir sırada, Albsya den daha geniş dcğildır. nin yıkılışı ve dağılısı bir bir ğözütar^fınd.ın vatan olarak seçilen V' Hattn. elma neden eczahanede saU ı Vivana İkinci Cihan Harbi sıra ı mün önünden gecti. Ve anladım . i Viyanada çay kdtü, k\h c? nefıstir. aıt tabancayı şakağına sıkarak intib^'tekârlarına karşı kadirşi. tılmıjor diye jaşmak bile yerinde ' auni da ilâve edeyim kı Avusturya Sunu . • har etmıştir. nastır. Hangi bahçe veya parka girbizden, ikinci v Viyana seni?.. bir be^tekânn he>rlkelıle kar olur.. Hâdise etrafında askerî adli ma binasına zarar gormuş, guzel .opera ş u v e v • b u medeniyeün mhu ta | h ıuar Ktnveyı uızoen, îKincı sında çok , , . , Ilar a Bir yerde işitmiştim. Elmanın makamlar tahkika' yapmaktadır. binaları harab olmuş. Fakat harb [ b 8 h h u r e i m i ç i n . y a n i r u h u n u tes, m u h a s a r a s l s l r a s ı n d e öğrenmisl vanncaya kadar bır çok şıl >;ıyorsunuz. carcası .alma. imiş. Dil bakımınd:>ı Haseki Hastahanes'<ıde den sonra 3 rab bilhassa Fakat 4 sene , k i l e d p n b i l p i v e s a n a t tükendiği ! Viyanada kahv^haneler 1683 den son V'vanalı müzik kadar içkivi de se ele alırsak gene elmaya hak vermek ve olmus. son harb• bir kalb hastası intihar etti içinde Amerikan yardımı sayesin içindır ki, günün birinde gövdesi de ra açılmağ başl nmıştır. ver. Bira sofıada içilen su hukmün. icahcdiyor. Ikinci Dunya Savaşının sona er troyerler ıçın de aynı şeyi sriyliÇehirde bizden kslma hâtıralar Haseki hast nesinde ted' vi edil de şehrin imarına ve binaların res çökmektedir. diği tarlhtenberi ikınci defa ola yebılırız. Yalnız bunlardan «ChaKiç bu kadar dörtbaşt mamur yeVryaned* bizden kalma iz ve hâtı dedir. Asıl neselenmek, bir dost mec Viyana şehri içinde muhtelif derak bır Frapsız fılosu Istanbul teaurenault» yirmi yaşına basmak mekte olan Mehmed Benh ismınde tore edilme işine büyük hız verılra sadece k.?hve değıldır. Sehrın lisinde hoş vakit geçinnek istediği miş görmedim. 62 yaşında bir kalp hastası, dün ken tularına gelmiş bulunuyor. * U7ere olan eskı bir Italyan hafif miş ve bu suretle Viyana bugun virlere aid üslublar âhenkli ve se en guzel parklanndan birinin adı zam n Viyanalı şarap içer. O zaAmenkan, Ingılız fılolarının Is kruvazorudur 959 jıllıklanna gore, disini 2 nci kattan aşağı at p k in. yeni bir gencliğe ve güzelliğe ka vimli bir şekilde birbırine karışmış: j Türk kekmesini ihtiva etmektedir: i t n a n d a b i r Fransız Sehrimb.de misafir bulunan ve ölçülü ve tanbulumuzu sık sık ziyaretlerıne «fılo refakat gemisi Escorteur i tihar etmistir. Savcıhk, intihar hâ "vuşmuştur. Viyanahîar bu neticenin ! E s k i Y u n a n ^tilindeki parlamento mutedil depildir. t tam mânasüe ka.Istanbulun iman konıısunda inceledi imrenmış gorunen Fransızların bu d'escadre» olarak sınıflandırılmış disesi etrafında tahkikat yapm. kto elde edilmesinde büyük rolü olan binası, potik üslubundaki kiliseler «Türk istihkâmları perkı». Muhasa fayı d l d i lBu bakımdan Avusturya nıeler >apatı bir yabancı mimar bu çeker. dır. ra sırasında k.?zdığımız hendeklerî gunku denız kuvvetlerıni, bu Lâolan bu sabık Italyan teknesinden mevzuda bir takım fikiıNr ileri su mn Belediye I U »|huf Jn«£a kwf| ye Belediye Sarayı, Ronesans tar park haline kojmu?lar. Bir de san meşhur «Heurige» müessesesi müj. Fikirleri arasında bir çok mutin memieketın bahriye brrlıkl^ başka «Tartu> smıîı destroyerler jMHM* UlBvS'sıte, ^p*fW'*Ve ikiz vardır. «Heurige» kelrnesi <;bü sfen» Belediye enıekülerinin1 rini, NATO'dan çekuıeleri münase aynı şekilde sınıflandırılmış olmak mnet ve sevgl bes5emekte M««eJer. Bunların biri Tabiî İlimler cak vesaire gibi bizden aldıkları ga ye eitn mânasıno gelir. Ötedenberi Tflm noktaya temas 'efleh Sıfefrr. maaşları veriliyor dirler. nimetleri hr zı kilıselere, ezcümle betiyle 31 Mart tarihli «Cumhuri la beraber, çok daba genç ve moAvusturyada âdetmiş: Bağlarda şa r , verdiği raporun bir yerrnde, «Bin Sa .Minorit kilisesine, bir de, meşhur yet» te kısa .fa^a^e.traf.U.liir.şekıl dern gemılerdır ve Akdenizın hiç Eejediye emekli, dul ve yetımlari. taraâ*ıdaı»<i rialıa fazla Mrfmaziye sah'o amı kadar Viyana ormanlanndan geçilerek va raplar çekildikten sonra bag sahibİ4 de sayıp dökınüştum. şuphe yok kı, en kuvvetli destro nm üç aylık maaşîarı bu sabahtan £ezi!en: yer Kraliçe Marie Tereae . . . . . . . „.„..,^ ™»w^. *^.^» j 1 t e z yinatı ve ıhtiva ettiği sanat ha« milleti taze ş r a p içmeğe dâvet eder •olan bu şehrin 8*»**lâde silüetini rılan Kahlenberg tepesindeki bır ki Ikincı Dunya Savaşından, daha yerlerıdır. Zaten eskidenberi Fran iti'biren verilmeğe başlanacaktır. tarafından yaptırılmış bulunan ve j ^ , ' . , , •... *. miş. Dâvetin şekli de evin k'pısınm muhafazaya çalışnıalıdır. diyormuş. ziyade müttefıkleri Anglosakson sızlar her nedense topidobot ve Galatasaray mezunlarmın Avrupanın Versailles'dan sonraki zineleri karşısında insanın ağzı a liseye armağan eünişler. Jrnpara'or üstüne bir dal dem?ti asmakmış. Bu Raporu okumadığimız Için. İstankuçuk ların gayret ve hımmetleriyle. mu torpidobot muhribi gibi luk hazine d»'iresinde de bazı Türk bulu yabancı gözile gördüğiıne şüppilâv şünü en güzel sarayı olan Schönbrunn çık kalıyor. zaffer çıkan Fransız bahrıye^ının tekneler ınçaatında daima pek silâhlan vardır. Garip şeylerden nun mevsimi genislryerek ve deko he caiz olmıyan bu zatın, Pierre Başka şehirlprd» rastlanmıyan Galatasaray mezunlarınm an'a Sarayıdır. Burada vaktile iki bin ru gelişerek bugünkü eğlence yerbaşarılı tıpler yaratagelmişlerdır. bu sefer sularımıza Akdeniz f i biri de, bçrı Avusturyalıların. Jo. Lotivari düsuncelerle. dar sokaklı, iki şey leri meydana gelmiş. Bugün eskı Bugünun Fransız donanması hak nevî «Pilâv günü» 7 Haziran pazar kişi yaşar ve bu insanları beslemek losu kumandanı Korarmral CaViyanada, başka hiç bir Avrupa hannlerın, Josephlerin soyedı olarak bağlarm bulunduğu Grinzıg adlı cumbalı. kafesli. kedili. köpekli bir için kırk mutfak işlermiş. Bitip tübanier'nın idaresinde gönderdığt kında 31 Mart tarıhlı «Cumhurı çrünü tertiplenmiştir. Eski ve yeni Türk adını taşun'larıdır. Telefon Istanbul tarafdarlıği edip etmediğiokulda toplanıp kenmez salon ve odalardan geçtiği şehrinde rastlanmıyan iki şey var:rehberine bakıldığı zaman aekız an yerde yan yana sıralnmı? lokall?r. ni bilmiyoruz. Ama silüet bahsinde gemiler arasında, Fransız donan yet» te bır hayli bılgı vermış oldu Galatasaravlı'ar niz bu saraydaki paha biçilmez ha Biri Stil Mobilya Müzesi, diğeri «Is defa Türk soyaduva ve bu adın slav de nefis Vi>^na müziği dinleyenek. haklı olduğuna şüphe .\ok. İstanbıı. masının en yeni kruvazörlerı de ğumdan oturu bugunku sohbetimiz bir arada pilâv yiyeceklerdir • i u ı m ı ı ^.J J • , J bulunduğuna gore, bu ziyaretin de daha ziyade «De grasse» ve zıneler, hele Mılyonlar Odası denı Kcanyol Bınıcılık Mektebı» adıi ve sıfat eki ile birleşmiş sekline rast çeşitli mezelerle bardak üstüne bar | lun silııeti. hu şehrin, el dokı'ıul .. • ca «Coibert» kruvazoru uzennde dubıraz da bir propaganda gezisi oi J J I ı ı j ı L l rilen yer. Bu son muessesenın Is" Haziran 2 Zilkade 25 dak taze şarap içiyorsunuz. Sar p ması b.ıviık gunah sayılacak kadar J : larak karşılanması yanlış bır go racağım. len odadakı som altmdan durgunluk I * " l masanıza yerl^ştirilmiş acayip !>ir nâdide bir varhktır. tezyinat insanın aklına kabartma S ruş olmaz. istanbulun en 'goze görünür >einbikten süzülcrek b rdağımza dökü vermektedir. Avusturya hükümdarS e Filvâki misafirlerimiz olan cDe lüyor. Çalgıc'l r bütün masaları do rine .vapılan lok gibi bir taş biııayı h Fransızlar bu iki kruvazore s. > E larının çoğunun ve bu meyanda >u gıasse», bılhassa «Colbert» kru «Croıseurs antiaerıens» adını verılaşarak mü=terilerin istedikleri par >akından ilk görduğu gun. tamnmış Napolvon'un ypttığı karyolalar. ovazorleri, bugun için dünyanın ve yorlar 1959 yılı «Janes» Ingılız deçaları çalıyor. Müziğe çok defa muş bir İstanbullu, baMiı hazin hazin turd'Jğu koltuklar, yazı yazdığı maV. ] 4.29 1212 16 11 19 34 21 34 2 15 Avrupanın değılse bile Akdenızın niz yıllığında ise bu iki modern teriler ıslıkla, mırıld'narak veva sallayıp. şu kanaıtini belirtm^ji : salar hep olduğu gibi duruyor. Altı Buna bina demezler, Istanbul en modern harb vahıdlendır. Des"; yüksek sesle ref kat ediyorlar. BrPek kıymetü aile büyüğümüz Arkatı Sa. S, Sü. 1 d« E ] 8J 4 38 8.37 12 00 2 OOj 6.33 yaşındaki küçük Mozart'ın ilk kon1 zan bir veya iki çift coşarak. pıt buğrına taş basmış derle ! Bu sözu hiç unutmuyorum. yoksa bile, bir köşede veya masalar Hamdi VAKOÖLU erasında vals yapm ğa .başlıyor. Her j taraftan candan kahkaha sesleri vük yerde ust üste birikip tabakaCUMHURİYETİN TEFRİKASI: 10 seliyor. Ve Viyanalılar size divor. lar teşkil edişıni, yer yer. yük Temiz ruhuna ithaf edilmek üzere senei devriyesine tesadüf T E Ş E K K Ü R lar ki. işte bir «Alt Wien>. eski Visek duvarlar halinde yukseli' ı* eden 5.6.959 mübarek Cuma günü öğle namazım müteakıb Şişli uksenyana geccsi yS'.yorsunuz. şini tahayyul etti. Anneırin \t.f*tı miınp^pb^t'Ie Camii Şerifinde memleketimizın çok değerli ehli Kur'an ve Mevcenaze merasimine ıştirak rdtn. Bu tahayyul, endişesini taze !• ıi hdihanlarından Hafız Halil İbrahim Çanakkaleli, Hafız Zeki bızzrt evime kadar ıhtiyan Basan ve v^vjn ledi. Şatodan ayrılmak istedı ?I Altın, Hafız Kâni Kaıaca, Hafız Fevzi Mısır, Hafız Ali G ü r Cumhurıvpt Mathaaoılık ve zahmet edtrek veya telefon, ğını hâlâ Konta haber verme ı Gazptpcilık Türk An^nım Şırketl telgraf ve mektupla taziyctte ses. Hafız Kemal Terergil, Hafız Aziz Bahriyeliden Kur'anı dığı ıçın de kendi kendine ofCagalneU) Halkcvt ="kali Nn 3« 41 bulunin \efrkâr ve hatırsinas Kerim ve Mevlidi Şerif, dualar ise: Hemşehrimiz duahan şeyh kelendı. h muhterem çahsi ve aile dost'.JHafız Yahya Eskişehirli tarafından kuaat edilecektir. İlâhilerde Ocaktaki alevlerın kıpırdanış rıma. yakınlarıma ve dcgcrlı NÂZİME NADİ Fatihli kardeşler okuyacağından arzu eden, akraba, dost, hem larını dalçın dalgın seyretmekme"=lck»aşlarıma, teker teker Bu başların sahıoı olan bu yuzu, artık şımdı, olduğu Marley değıldi, sadece \VıesYszı teşpkkfire imkân buîamadığı^şehrilerimizle bütün ihvanı dinin teşrifleri rica olunur. le meşgul genç kız basını kalhayvanlan, Kont Dozia her gıbı görebilıyordu. Sert ve so dorfun sukun ve rehavetini dan. en derin rmnnPt ve şjkdırdı: halde, olduğu gibi dolgu yağuk bakışlı gozlerile, nâdir gubiran ıçın sarsmış olan «hâdiÖMER SAMİ ranlarımı arzederım. • Çiftkurt. Polatkan ve Harputlu aileleri pılmağa lâyık gormemıştı O Bıraz evvel, benı bekledilumsıyen ınce dudaklarıle, güse» idı «kaza» idi «macera» idi. Gazptennz* gonderıl^n *>vrdk ve yazı SHMtH Z». RtFOĞLU danın mobılyası bır kaç buyuk ğıniz saatten daha once zıyareneşten ve rüzgârdan kavrulup lar nfçr**dıİPin Pdiinnpsın !^d«» •'dıiniHZ Loraine, bunları hemen o koltuktan, oymalı bir kaç ma pişmış toprak rengi Jjağlamış ÎJânlardan tneFiıliyet Uabul tınize gelişimın sebebi.. J anda duşunmemekle beraber, sadan, bodur bir sedirden müKont, onun sözünü kestı: yüzü, şakakları kırçıllaşmış kendı ısminı duyunca. elınde rekkebdı. Ustü ayı postlarıyle kara saçlarile Kont Dozıa, Vv'ıesdorf'taki \aşa\ışımıolmaksızın irkılmıştı. Othon ortulü olan bu sedire, Othon'un memleketinin sağlam malzeme zm hiç bır teşrıfat kaıdesile bunu gordu. ara sıra uzanıp uyuduğu anlasıle, sert tahta ile, kaya ile, bır ilgısi yoktur, dedı. Beni ziyare Tayyarecı gömleğınizin şılıyordu. Yerde kalın bir halı miktar da, uzun ve şiddetli tinizle şereflendirmek istedığiceplerınde bir takım evrak seriliydi. Halının üstüne de se kışlann buzu ile yuğurulup yanız zaman, onceden haber vervardı, cuzdanınız da orada idi, dırdeki gibi, sayısız postlar aratılmış bir adama benzıyordu menız katiyen ıcab etmez. Matmazel, dedı. Bunları tetkık tılmıştı. Othon, uzanıp masanın usetmek zorunda kaldığım için Genç kız, Kontun yuzune hay tunden bir sıgara kutusu alOda bir tek pencereden ayözür dilerim, çunkü... retle baktı. Adam onunla. sanmıştı. Kutuyu Loraine'e uzattı: dınlık alıyordu. Fakat bu, pen Sozu Loraıne tamamladı: ki ebedıyen bu şatoda kalacakcerenın renkli canjları çıkarılıp Kazayı haber vermenız lâ mış gibi konuşuyordu. Bigâne Sıgara içtiğinm bılıyorum, yerlerıne âdi cam takıldığı için, zımdı, tabiı. Bunu yapmağa Ş ubem i z dedi. gostermeğe çahştîğı bir sesle: ıçerıye bol ışık gıriyordu. Lomecburdunuz... Bıraz. Bu teşrıfat işlerıle fazla rame, şatonun sol kısmında soKont, sıgarasının kulunü oGenç kız. kendisıne her gun meşgul olmamıza ben de lununcu olan bu pencerenın avcağa silkeledi, sonra ce\ap ver gdnderdıği sıgaralardan dolayı zum gormuyorum. Gerçi şatoluya oaktığını grodu. Avludan konta teşekkur etti. Tam o sı dı: nuzda mazhar olduğum konukılerıde ornıan gozukuyoıdu. Evet, kazayı haher vermek rada. ıçerıye bır hızmetkâr gırseverlığın bence kıymeti çok Katha, içinde yazı yazmağa için. di, lâmbaları yaktı, pencereler buyuktur, çunku hayatımı ona mahsus hiç bır çey bulunmadıdeki solukça kırmızı kadife Kalktı. bir masaya doğru yüborçluyum. Bu mısafırperverağı halde buro adını verdiği bu perdelen çekti. Odadan çıkarudu. Cuzdanla bir takım huğı aslâ unutmıyacağım. Ama odaya girdiğı zaman Kont Do cağı zaman, Kont kendisıne, viyet evrakı, sahiplerıne tesartık lyileştım, burada daha zıa, gahba pek meşguldu. Orbır şeyler soyledı. Galıba mem lim edilmek uzere, hep bir a fazla oturmama hıç sebep yok. tada fışek kovanlarıle, kurşunleketinın dıhle konuşmuştu. rada orada durujordu. Kont Onun ıçın, sizden son bır Iularla, barut kutularıie, besbellı Genç kız, bu sozlerın mânâDozıa Dunları alıp getirdi, genç tufkârlık rica ediyorum Bana, fışek doldurmağa mahsus dasını anlıyamadı, yalnız, arada. kıza uzattı: en yakın merkeze kadar ulaşha başka çeşıt çeşıt oteberı ile Milân adının geçtığinı fark et Buyurun, dedı. Bır hakm. mam ıçin imkân bahşeder midolu bır masa vardı. ti. Hızmetkâr odadan çıktıktan eksiğı olmasın. siniz? Yarın gitmek istıyorum. Fakat Othon'un ellerinde, bu sonra, Othon ızah etti: Hâcet yok. işle uğraştığını gosteren hiç bir Othon hemen cevap verme Ivan'a, oğlum odasında mı Genç kız, bu evrakı aldı, sökir. hiç bır leke yoktu Othon, di. Sıgara kutusunu genç kıza diye sordum. Odasında imış, minenm yanında duran bır şommenin onunde yatan köpek uzattı. O almaymca kendısi bir bırazdan gelecek. Müsaadeniztahta sandığın üstüne koydu. lerden birınm ba^ını okşarken, sigara daha yaktı. Bir muddet, le onu sıze takdım edeyim, Dozıa. koltuğuna yaslanarak genç kız buna dikkat etmiş, sigaranın ateşli ucunu seyrettı. Matmazel Marley. devam etti: hattâ kontun elleri çok güzel Sonra: Loraine, kendi adını Kontun Sonra da, Doktor Kopriç'i oiduğtınu da gdrmuştu ağzmdan ışıtınce şaşaladı. O â alıp getırmek için Belgrada gıt Aılenizin yanına dönmeği PROF. NİMBÜS'ün MACE RALAB1: Şömınede, yuksek alevler Çına kadar. Kont acaba benı tatiğim gun, butun gazetelerde çok istıyorsunuz, değıl mi Matkararak, koskoca bır kutük yanıyor mu diye duşünmemişti sizin adınız vardı. mazel? nıyordu. Akşamın alaca karanbile. Daha doğrusu, kendisini Bu son sözü. birkaç saniyelik Pek tabıi değıl mi, efenlığı odaya dolmsğa basİ3mıştı bu hucra şatoya sevk eden feci bır sukut takip etti. Sağlı sollu, dım. Sımdı Dozia'yı, sönuk!e=meğe şartlar, geçırdiği hastalık, Wışömınenın iki yanında duran Tabu, ıjuphesız. Ben, annebaşlıyan gun ışığından ziyade, erdorf şatosu sahibıle tek bir iki petrol lâmbasının ve dnrt nız, babanız yok <unnettığ;m ocaktaki ateçm ki7illığı ajdın defalık teması. medenî ıcapları duvara aplik halınde asılı dort latıyordu. verıne getjrmeğe »aman bırakha^ka lâmbanın aydınlattığı o için, evınue faıla bağlı olmadığınızı tahmm edıvordum. Genç kı., Othon un, hastalımanıştı Hoş, bunun zaten edada, sominenın ateşı alev aLnvmne. hayretmtlen, brr rrcmmTv^Ti ynmu. ^an^ıyetı, fju lev yanıyorau. rakat dı^arıda rnevaı hatırlıyordu. O sırada, muddet cevab veremedı. Deıs^ız dıyarda büyük bir mânâ ruzgâr çıkmıştı, çamların da bulanık zıhnınde. herhangi hır mpk kı Kont Dozıa, onun haıfade etmıyor, hiç bir yer tut uğuldadıgı duyuluyordu. Lohayâü zapt ve muhafaza ede vatıın da bılıyordu ' muyordu O burada, artık eskı raine, kar tanelerimn çıddetle eek kabıhvet yoktu. Loraine. o değildı, tayyarecı Loraine dbküluşunu, toprağı ortuşunü, (Arkası var) =haberleri Kolefdeki skandalın tahkikatı SEYAHAT II\T1BALARI r * KSABAH İhracat ugünkü Viyana ADILE AYDA Î 2 kavgada 3 kişi bıçakla Denizcflik Bahisleri Nisafir Fraıtsız kruvazörleri Yazan: Gsmaleddin Saraçoğlu 1 I MEYLİDİ SFUİF ikı Kurt Seyit Çiftkurfun AKSARAY 8 Haziran akşamma kadar acanlara mahsus yalnız bu şubem^de hesap YENİ İŞ YERİNDE flİZMETİNİZDEDİR Bahçeli A 0Ğ LA.