27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tKl D Ü N Y A D A İ L K D E F A • • • • • • • • • » • • • • • • • •• • » » • • • • • • • • •• • • • • • • • » • ••• CUMHURİYET 17 Haziran 1959 I I tinyayı senelerce hayrette bırakan, kendisiyle, uğraştıran; kimine, hayal gör düm zannettiren, kimine •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• deli bozuk dedirten uçar dairelerin Yasan: Prtaı Deryabın Çeviren: M K KAN »ırrı nihayet, çözülmüş. Tecriibesi yapıldığı, gazetecilere gösterildiği. başarı kazandığı, yaKaymakam Sabri'nin babası. elmiyordu; gidecekti; ama nasıl? Ko kında en modern nakil vasıtası YAZAN: leri nasır içinde bir çiftçi idi. Hali lukısa'da kendisini sevenler: «Isolarak kullanılacağı, söylenti olvakti yerindeydi. Epeyce suianabıtifa et, bahara kadar seni besliye maktan çıkıp kesin haber olarak 15 len toprağı vardı. Hali vakti yerinlim.» diyorlardı. Yok, inat etmiş yayınlandı. dfi bir çok çiftçüer gibi ırgat kulOkhrana mensuplarmın işini bü demede herkes suya sabuna doti. Nereye yollasalar gidecekti. BaFrenkler bizim nçar daire H«" tün bütün güçleştiren, griftleştı kunmamak, başa derd get.rebılelanayım demezdi. Kendi eker, kenhan beklemek şart değildi. Gelge miz bu garib taşıta «soucoupe voren bir vakıa da Sovyet liderle eek hıç bir şey yapmamak kaygu Belediyenin bir çöp kamyonu di biçerdi. Çalışkandı. He^ şeyi ya • Kaymakam lelim, Esara dağma bu mev^ı' Iante diyorlar. Sabri: «Dönüyo tir titrettikçe, o bir küçük Prorının hiç birisinin akıbetınden e sunda ıdı Bunun netıcesı ise babir motosikletc carntı pa yapa öğıenen; ateşin yakıct ta rum yurdumun sınırlarında! Ba mete gibi dişini sıkmış, devam et araba işlemez. tekerlek işlemez; Sukııp. malum, fincan tabağı riemin olamayışı idı Emnıyet teşkı zan pek gulünç oluyordu Son 24 saat zarfında şehirde 5 §ın sert olduğunu deneye deney» kalım devreyi ne zaman •amamlı miş, dayanmıştı. Galiba adımı K. L. nin arabası bile işlemez • mek. Ama biz bunu daire diye lâtı dolaylarında sık sık anlatılan Meselâ şohretlı Sovyet Dale sanbelleyen bu cahil çiftçi, küçük Sat yacağım?» diyor kendi kendine. Sabri koymakla babam hata et di. Ne yapmah, nasıl etmeli? Esa türkcele;tirmiştik. Daha iyi olmıışbir hikâye bu âtiye güvensızlığın atkârlarından Olga Lepeşınskaya trafık kazası oimuş, bu kazalarda ri'ye derdi ki: «Çalısraakla olmura dağmda her yü üç beş adam bo hı. Sonra nedense fikir değişrir' 1 kışı olmuş, 5 ı ağır olmak uzeArtık üzüntüyü filân bırakmıştı memiş!» diyordu. mükemmel bir mısahnı vermek emnıvet te:?kılâtı orgenerallerınyor, biraz da felek yâr olmalı. Fe Alıjmıştı. Üzüntünün bir faydası re 6 kışı de yaralanmıştır. Diyordu ama, işler bu sefer çe ğulur. Esara kurban ister. Esara, dik. Onlar gibi, biz de tabak detedır: Hikâyeye göre gunün Nafıa den, Berıa'ya bağlılığı ile tanınMü'min Yavaş idaresındekı 10834 lek yâr olmayınca, ne kadar 'ça olmuyordu. İlk sepetlenmelerde, tindi. Kendisıyle beraber altı arka Esarad'r; şaka değil... meğe başladık. Bakanı bölgelerden bınni teftışe mış Leonıd Fedorvıç Reıchman Ue balasan boşa' Yani, Allah (Yörü bir iki defa suyunbaşına gidip bak daşı daha sepetlenmişti. K. L., bu Es dost toDİandı: «Hanım ata Zaten acaib bir şey olduğu için, gider. Bölgedekı Bakanlığını ılgi evhydı. 1951 Ağustosunda Beria plâkalı Belediyeye aıd çöp kamyonu, Edirnekapı dışında vıraj a ya kulum') demeli . » aramşıtı. Ama haksız çıkmıştı. I sefer çok fena ö/kelenmiş, me bineb'lir mi acaba?* Binse ne o bizim de. daire yerine tahağı kullendiren butun tesıslen gezdıkten, taraftarlarının bir kısmı muvak lırken, Recep Küçukarda idaresinArtık iyice yaşını başına almış kinci üçüncü sepetlenmelerde b1 mur takımını bir dut silker gi lacak? «Atla eidilir» diyorlar. «Oihtiyaçları da not ettikten sonra Kat bir tasfıyeye maruz kalmışlar, deki 447 plâkalı motosiklete çarplanıp acaipliğini daha helli ctmeantiSovyet mahkumların kampını bu arada Reıchman da delığe tı mıştır. Kaza sırasında motosikle olan Kaymakam Sabri, babasının raktı bunu. Şimdi Gökalp üstadın bi silkelemiş, «Vetandaş hüzuru tuz kırk ath toplanıp, karlan yara miz vcrsiz sayılmaz. şâdediyordu: iıülerek, nun gorunması üçün galkın baka yara, tuhına rutuna peçirir seliri? modernleştirmek için muazzam kılmıştı. O zaman Lepeşınskava: tin arkasında oturan 38 yaşında bu sözünü sık sık hatırliyor, <Ba ruhunu : yalnız bir mesele var. 4caha netahsisat ayırır, fakat mahalli okul • Halk duşmanı diye bılınen bır Salıh Demıray, ağır yaralanmış, bam hakhymış'» rl vor şirncli. Al «Gözlerimi kaparım Vazifemi ya lım!...» demişti. Her biri. uzak ya Sİ7' D diyorlar. den «uçar» demivoruz da «ucan» binasına hiç bir şey vermez. Bu kımse benim kocam olamaz'» i ı kaldınldığı Gureba hastanesinde 'ah «Yürü» den • bile, bir takım parım» diyordu. Kapamıyordu a kın, bir başka yere yürütülmüştü. İnce bir cı§ır vardı. tipi örtmüş lüyük kullar, biı lakım küçük kul ma! İnadma açıyordu gö'zlerini. Ka Sabri'nin yolu, doğudan, doğu gü diyorlar. Eğer örtmüsse, bir yeni diyoruz. Uçar tabak, dil kaidelerine nun üzerine yardımcısı, mumkun yerek derhal Reıchman'dan bo;a kurtarılamıyarak ölmuştur. daha uvgun değil mi ara, çöyle serçe parmaklarıyla doolan nezaketle: «Bakan yoldaş» nıvermıştı. Sonra ruzgâr donmuş, 209 numaralı trafık polis moto 'vUnup «Haydi yürü!» dediler n İ pasaydı. bu gelenlerin hiçbiri gfl neye dönmüştü. Inamyordu ki s'ni acmak gerekecek . Hanım: Meselâ döner kebap derâj dönen 11 7> mezdi başma. Görüyordu: pörc'ük sekiz ay sonra oradan da batıya dö «Bu halimle ata nasıl hinprim » der. «Bu hareketınızın mânasını Reichman sadece serbest bırakıl sikletı de. dün Zırcirlikuyu mezarvürüyüşü filân da bırakıp dorıiia lerinden iyice pözleri yaşarıyordu necekti. Bu sekiz ayda olmazsa diyor. Sağlam kam binemez ata. kehap değil. bir türlü kavrayamadım. Okul bı makla kalnıamış. tekrar eskı kud lıgı önünden geçerken, Lutfi Eriş Meselâ •mütedavil »ermavs» ye nasmın gerçekten tamırata ıhtıya ret ve nufuzunu ıktısap etmıştı. idaresındekı 574 plâkalı Belediye a kalkıyorlar. İ}t« bizim uzpk A Yüreği yanıyordu. Yanınca ıla H" öteki sekiz ayda. sağlam, olacaktı. DoSru söylüyor . türkçe karşılık olarak udönen» denadolu kasabasmdaki K. L.! K. L.ramıyordu. O zaman, îilâhları hiç Bu da gam değildi... Ortalıkta cı var. Halbuki mahkumlar kam Boylehkle anlaşılan eskı kocn otobusu ile çarpışmıştır. Hey hey! .. Al'ahm datı hevvv! ğil udoner > sermaye yi bulduk. pı modernlestirilmese de, güzelleş sının hakıkalte halk duşmanı olKaza sırasında motosı'klette bu felek yurü dedıkten sonra «baş de eşitçe olmıyan bir tavaş başlı adam boyunu aşan bir kar vardı Kaymakam Sabri divor ki: «EsaMeselâ «şanjan» kumaşa oyaoartirilmese de pekâlâ olur gıbi ge madığını oğrenen Lepeşınskaya lunan komıser muavını Samim O kan» oldu. Baçkan olduktan sonra yordu. Sabri, savaşı kaybedeceğini Koca Esara dağı geçit vermiyordu. ra. sen! asacaS'm' Asıp ,enin de döner» kunıaş diye ad takmışız, hızlandırdı. Yürüyor adı gıbi biliyordu; ama K. L. yi Kolukısa kasabası, karakışın içinliyor bana!» Bakan hıç tereddud tekrar Reıchman'la nikâh tazeH* ğuz, polis memuru Ekrem Eren ve arabasını ard'na bir bakacsŞım'n «yanandönen» dememişiz. etmedsn: «Ahmak!» der, «Seneye yıvermıştı Beria'nın oldurulmesı yoldan geçmekte olan Yurda Er simdi. Hem yürüyor, hem de te • bir parça yıpratmayı da kâr deydi. Yollar kapahydı. Posta işAklı gelen giden takımından, geCafer ağa adında biri. VSvlergideceğim yer neresı sanıyorsun yıldız ismınde bir öğrenci muhte ';erine taş koyanları yürütüyor... sayıyordu. Her defasında bile bile lemiyordu. Ara sıra teller »ile koten? Mahkumlar kampı mı? Yoksa nı muteakıb Reichman belki ie lif yerlerınden yaralanmıslar ve den kasabava öliimcü! ha^talar ta çen akçe, akan su diyebilirdik. DeKaymakam Sabri, sekiz on yıi tutuşuyor, oynuyor: bir oyuna baş puyordu. Üç gün önce bir oyıldımuebbeden bır mahkum ışyiıer okul mu?» dan bu yana, sekiz on yerden j ü lar gibi güleıek başlayıp gülerek rım» almıştı, ama nasıl geldiğini şıyan çetenleri hatır'adı. Ki7ak pi memişiz de «aklı gelir gider takıkampına gonderılince, sıyası ınsi tedavi altına alınmışlardır. Dıâer ka7a'arda Kâmıl Sezer ha rütülmüş; sekiz ay önce buraya, bitiriyordu Sepetlendiği zaman da bilemiyordu. Kolukısayı hemen teı bi bir sev. Arkad^sların «Canknr mından . «geçer akçe,. «akar su» Bu hikâye, hele Stalin'in ölü yakları haien mükemmel ışlenifc*; munden hemen evvelki ve hemen te olan Lepeşinskaya bır kere fif, Havva Göker ve Katerina En yani bizim Kolukısa kasabasırt<ı ^el gülerek bırakıyordu ortayı. Birkaç kedip yeni görev yerine gitmesi taran» dedik'eri. P r bıiviick se demeği dil icaplarına daha yakışır golos ağır yaralanmışlardır. bulmuşuz. pet, yani Cüce Hanefi ionrtki günlerde Mogkovanın daha kocasından boşanmış ve »anSavcılık, kazalar etrafında tah miş bir kavmakamdı. Âmirîeun defa karısı, «Bırak Sabri, artık bo i isteniyordu. Karısmın iki gözü iki biri de «Zanka Retirf'im, Merdi^en bile öyledir. cDönerj) i «Gizli Şehır» inde hüküra iüren neye donerek mumkun mertebe den. memvırlarından hosnattu. On şuna varma şunl^rın üstüne!» di ' çeşme, ağlıyordu. Niçin ağlama;s:: kikata başlamıştır. vardır da «dönen» i hiç gorülmıiş kargasalığa tıpatıp uygundu. O sı ısmını unutturmaga çalısmıştı. lar da kendisinden hoşnuttuiar. ye «doğru yolu» göstermisti. sm? Karnı burnunda! Ya bir syı dedi. 7anka, cetenin biraz büvı ralarda, emniyet teşkilatının en a 1958 yılında Bruksel'deki beynelVatandaşm getirdrği işi yjp'yor <ıYoooo!» demiş, gene kılıç kalkan var. ya bir buçuk! Neyle gider, imiş. Her yerde bıı'unmazmn. «W şey değildir. Misal çok ama baş sağı «eviyedeki memurlan dahi mılel fuarda hırsızlık ederken yayapmak için uğrasıyor; işi yapma yürümüştü. L. nin üstüne, L. nasıl gider? Üç tane de çocuk! Bi n'mı rankava bir'i'piîm, ici f'rmağrıtmağa lüzum yok. sandalye kavgasında aleyhıme kul kalanıp adı manşetlere geçınceye Buna benzer daha bazı ktlimesırasında ka'şı'ast'Şı enpeüerle SF yıldırımıyla şimşeğiyle yerleri tir ri çok küçük! Hiç «Gitmemı de gibi olur, biraz dö«evince.. » 1divor lanılacak bir vesika olur korku kadar, bunda muvaffak da olmuçCüce Hanefi. Boyu kısa olan »'' ler vardır ki yerlerinde az çok iğvastvord'i. An'aHJına eöre ktndisu ile en basit emirleri dahi imza tu. akıl çok olurmuş. Uygun <?önilü reti otururlar. Meselâ yuvarlak, tosinden vatandaş'ar da hosnut kalamaktan çekinmekte idiler. Alelparlak, tekerlek bunlardaııdır. vrtr hvor'ardı. Hoşnut kalmıyan, saceOkhrana'nın şimdiki başı Hrutide teknik elemanlar bile korkuGerçi bu kelimeler birihirine akLenevi'dır. Ertesi eün. ssat dokuz sıral=nnda. lu rüyalar görmekte idiler. Nasıl çef'in yakmlarından ce K. L.; Anadoiumuzun ^emen görmesinler ki, emniyet teskilâtı Tabii rejim değışır değışmez onun bir 7anka cekin setird'ler. ftç ta raba denilecek kadar yakmdır. Aher kasabasında, her kentinde bina bağlı elektronik mütehassısla da yerini bir başkasının alacagı a Lüks Nerminin dbviı kaç. kcılığın rer ikiser bu'unan bu dayalı ve MEVLİDİ ŞERİF ne dp ee*»n ardmd^. «Cetenler ne ml birinin yerine otekini knllarından bir grup, Beria'nın emrı Ue şıkârdır. Meselâ 1949 da Molotov dan hakkında açılmış bulunan dâva. dayılı L. 'er«^;. ^i^ri de onlardan olacak?» Dpdiler ki: «En liizumk' nınca sakat iş görmüş oluyoruz. * Meselâ araba tekerleği yerine hiç Politburo'nun diğer mensuplan ' Dış Işlerı Bakanlıgından uzaklas ya, dün de I. Asliye Ceza Mahkeme h<~!iııt degîldi zaten. e«vap"i rloMurahm. Bırakmak c'Gripin ve Opon Laboratuvarlan kurucusu ve Fay nın bürolarına cihazlar yerleştir tırılınca Okhrana mensuplanndan sinde dev m edilmiitir. Durusmada, maz. Var»ca8ın'z yerin L. si nası! bir zaman araba toparlağı veya aH'kâyesinin ana çizgisi »u idi Temizleme Tozu ile Puro Tuvalet Sabunlan, mişler, içeride konuşulanları dın albay Gor»şev, Deryabin'e Molo Vedat Sokullu d'hil 6 emniyet men ! raba yuvarlaği dememişiz. bir adamdır. bi'ivor musunuz?» lemek, banda almakla meşgulken tov'un lahsi muhafızı albay Alek subu ve Nerminin erkek kardesi ile j O kasa^adan sepet'enip bu kasaSülfonasyon ve Deterjan Fabrikalan sahibi müteveffa Meselâ karpuz toparlak vey.ı yuÇetpnlerin Snünde birer eivan 5 varlak olabilir, ama tekerlek oleski gelini tanık olsrak dinlenmisler baya pe'ivor; bir iki ay rahat cıdiğer bir mütehassıslar grupu GeEczacı sandrov'un durumunu tormuf ve: dir. NeiTnin, değeri 12015 lira olarak I lı^ıyor sonra kasabanın ve L. !e küz. Zankanın da öyle. Soluduk maz. Kasar peynirinin yuvarlak oneral Sergei Kruglow'un emrı Ue bizzat Beria'nın bürosunu aynı çe «Onlar Molotov'u atlattılar. Biz de tesbit edilen dolarların kendisine ait rin öze'liHerini tanırnağa bas ları zaman «oluklan bıyıkîarmda lamıyacağı gibi. O da' tekerlektir. şid cihazlarla donatmıslardı. Gene Aleksandrov'u yürütsek nasıl o olmadığmı, bir tertip karıısındra ol layınca isler karışıyordu. Sinsi ' ın buz tutan adamlar... Atlar, atlılar. Peynirin yuvarlağı olmaz mı? Olur, o sıralarda alelâde bir parti an lur?» demiştir. Bunun üzerine A duğunu tekr'rlamıştır. Nerminin es huzursuziuk. sinir bozucu bir seHer şey hazır... Bir uctan da kaelbet. Ama ancak Hollânda peyniruhuna ithafen vefatının ikinci senesine tesadOf eden keti büyük bir şaşkınhğa ve enleksandrov'un evrakını «iyiden iyi ki görümcesi olduğunu söyliyen Azi net b?'a=ı başlıyor: ne oluyor '' labalık hüvüyor. Kövlerden duyan rinin. 22 6 1959 Pazartesi günü ögle namazını müteakıp Beyazıt dişeye sebebiyet vermişti: «Dun ye» tetkık eden ajanlar albaya ze Topçu (AnlO. Nerminin Bakır meŞe kR'madan, seoetleniverivordu ^elivor. Gelio bekliyor. Atlara binAcaba niçin tekerlek masa konCamii şerifinde Hacı Hafız Hasan Akkuş Hafız Mecit yanın en buyuk komunısti k k «Troçkiyıst» damgasının vurulma köydeki köşkünde cebinden çıkarılmişler. Esara'yı asmak kolay dfŞil! Şimdi Kolukısa kasabasmdan da feransı yerine çoğu zaBian <.topardir?» diye loruluyordu. Stalin ol sını mumkun kılacak «deliller» el dığı söylenen 1300 doları memurİBTın Sesigür Hafız Ali Gülses Hafız Kâni Karaca Hafız Birin vorulunca. birin feçeceksin lak masa» yahut «yuvarlak nıasa» de etmişler ve Aleksandrov işın ellerinde gördüSünü. cebten çıkaniır , senetlenmişti. Kolukısa kasabası tbrahim Çanakkaleli Hafız Aziz Bahriyeli Hafız Fevzi öne! İki metre sen yaracakwı, iki uzsk, su\iin başın» en uzak, karanmüf olduguna gör« «yanhj tah den atılmıştır. Bu «mudebbir» liği ken görmedieini söylemistir. konferaıısı deriz? Me j Mısır Hafız tsmail Daniş Hafız Mehmet Keskin Hafız metre ben varacağım kan! Öyle gimın> ilaride dosyaiardan çıkarıho Gorışev'ı de kurtarmağa yetme murlar «Nermin halen veünimetidir. I h^ın en koyu olduğu kasabalarYuvarlak, tekerlek, topdrlak s>k Abbas Nazaş Hafız Kemal Erdag ile Fatihli Kardeşler deceğiz. Syle asacağız dağı! ömrü boyunca yazanın aleyhine mış, sonradan o da gozden duşe maalesef tanık doğru söylemiyor» | dand;. Ama Kolukısa'yla Ankara sık yer değiştirip dururlar. Fazla ve Duahan Hacı Hafu Nu»ret Yeşilçay'ıo iştirakile kullanılabılecek bir vesika ver rek Okhrana'dan uzaklaştırılmış domişlerdir. M hkpme. k»fale»le tah , arasındaki telgrafın tellerine bir Zankaya minder döşek koymuş dikkat edilmezse, her zaman I' okutulacak Kuranı Kerim ve Mevlidinebeviye arzu eden mek demekti. Bir çok ihtıyatkar tır. Maamafıh Gorışev'ı yıne de liye isteSini reddetmis ve diğer 2 ta türlü kuşlar konamıyordu. K. I> lar. Etrafına kilihı keçe dolamıs olmayan bir becajiştir bu. Ama akraba, dost ve din kardeılerimizin teşriUeri rica olunur. parti sekreteri gıbi Deryabin de ,,t£.Wona yapışu) <rAlooof.ı<?» tie > < Şın c1 na karrr vrrmistir. • lar. Kaymakamın baçı gözü garıh bir çok yabancı dillerin mahrum maıyetindekılere enternasyonaliz talıBri" adam 9«y«nalf lâzrm; **rra di mi, teller titriyordu. "Secimin Bir kürk bulup giydirmişler. A olduğu incelikler bizde nıadem ki Okhrana'nın sabık şeflennden Tuğ Arifiyede lâ«tik fabr'k?ısı me sığınmalannı ve soruya: «Mao EŞt, KARDEŞİ, KIZI, DAMADI : se'âmetle yörümesi». cMemleketir yaklarında deri çizmeler. Hanımı vardır, onlardan niçin btifade etTsetung'dur» cevabmı vermeleri general Sergei Kuznıyev ile ma T. C. Z raat Bankp;ı ve d''Ş»t siikutça Ralkınması», «Vataşdi^ nı oturttular ikî çocukla zankanın miyelim? Yuvarlak veya toparlak hud general Vlasık dosdoğru ha millî müesseselerle. TnRİÎteredeki ni tavsıye etmısti. içine. Eşyanın en lüzumlusunu ee dünyaya hiç bir zaman tekerlek pıshaneyı boylamışlardı. Dunloo Rubber Company L.T.O. a huzurunun eorunması» ve «daht Bu devırde korku, endişe Yeni başka mü'âhazntlar üçün> sekiz ay tenlere vükledi'er. Kervan yola dü diyemediğimiz halde, kâh yuvarlak Okhrana mensuplarının (ve u rasmda yanıian anla«ma perejjince önce kendi Re"rttiği adamları bile Sınıf'ın bütün mutefessihliğını sat. züldü. Cafer ağa bağırdı: .Küçük kelimesiyle kâh topaılak'la seklini mumıyetle Sovyet cemıyetı men Arifiyede bir lâstik fahrıkası ku ha çıkanvermışti. Herkes kendi çocuğu benim kucağıma verin; go ifade ettiğimiz dünyantn işlerini üsuplarının) pek çoğu gıbi Der>a n^ması tahakkuk voluna p'rmistir yiiriitüvordu. İsin içinde ber zabaşının derdinde ıdi. Kızılordu gecuğumun ara.^ına aho baŞrıma ba zerinde müzakere ettiğimiz «tekerFabr'^arın im^lâta bas'^masınd^n man «baska miilâhazatlar» buluneralleri imzasız mektuplar gön bın de Stalin'in olümunu takıp enuyordu. «Mülâhazatn çoktu. K. sayım!» Verdiler: «Ama dikkıt et. lek» masaya ne hakla yuvarlak dererek parti ileri gelenlerıne ıs den temızlik ve mukabıl temızlık sonrü Türtiverleki nakil vasıtalan L., te'efonnn öbı'ir başmdaki a • fc>zla basm boŞma çocuğu!» Cafer diyoruz? Dünyaya tekerlek diyeameliyelerinden ikrah getirmiştı. nm lâst;V ibtnacımn tan"=ımen ktrnadlarda bulunuyorlardı. Emnidamın: <• Galdir bunu btıradan!» ağa, oAhşkınım, korkmayın . > di mediğimize göre masava da, hakyet teşkilâtı subaylan ise Der(Arkası var) dedi mi, dediği kaldırılıvordu. yor. «Bu kacıncısı?» kını yiyip, toparlak diyememeliyiz. yabin'ın gubesinde çalışanların da 1 «Tecrübevle sabH » At dediği atıbir çoğu dahil olmak üzere şefEsara'nm bası dumanlı. Dumsn Haziran 17 Zilhicce 10 Vakıâ. ha uçar d»m'şiz, ha uçan; lıyordu. Nereye? Nereye olursa lerini kıfayetsiz göstermek, böyledönüyor. Soğ<>k bir bevazlık ört ha toparlak demişlz, ha tekerlek, olsun! Benim gözümden ırak olsun a likle de değiştirilmelerini sağlamüş ortalığı. însan ürüerivor. Yo hepsi bir kapıya çıkar diyeceksiŞ da isterse tamuya direk olsun' K. mak maksadile, işlerini kasden ala cıkıiacak zaman mı «sim'îi' Ah nİ7. t... bir defa bir âdemden soğu |ırla.^tırıyorlardı. Dolayısile insan 1 2 L.! L. seni netmeli' Kavnar kaÇıkmasına çıkar, ama. uçarla temasın. bir dahg ısınm<sımn olarar.e kadar yüksek mevkide olursa 15119.43 21.46 2.01 V. ] 4.26|12 14 16 zana atmalı! .Yeter. vindırn» d e kprlek, elini kolur.u sallaya salîağı yoktu. H»men o dakika kayholo nisbette çok korkuyor, endışed'Vce. altına bir odun dabi at ya, fahat rahat çıkar da, ütekiler ~ E . ] 8 44 4 32 8.33(12 00 2.03 «22 malıydı o âdem... leniyordu. Buna karşılık her ka Görtepede daire. Tel: 55 38 07 bir Kültür hizmeti imslı. Emooo'.. kapının kenarlarına çarpa çarpa Kaymakam Sabri sülüyor »Hoş (îkar. Lâkırdı başka vadiye döküldü, ca kahn dostlarım.» diyor. «H09TV '**'" | c a kal Kolukısa!... Hoşca kal L.!...»madı. Söylemek istedig'miz başka çek, makul. CUMHURİYET'tN TEFRİKASI: 25 d L. ortalarda görünmüvor ki! KoluBeşeriyet »yerden griçe kiip rt;7Zamos ayağa kalkmıştı. Sokukısa ise, işte, ath yaya, cumbur hîtırlalacak netle konuşuyordu. Loraine. secemat ayakta. Cumbur cemeat. seler» tekerlemesini bebini anlayamamakla beraber, Esara'ya doğru yüriivor. Ka'a kfidnr ayağını yerden kesmpğe başmürebbinin halinde, bir membahk, yol boyunca dizilm'ş, u ladl. Havadı uçan.rn sa.'Hi, yerde nunluk seziyordu. Ayni z?.manzayıp gidiyor. Gittikce ds bü dolaşanınkinden »aıla. Fezayı pelc da, bu adama bu kadar fazla yüyor Kolukısa köylerinin toprsk çofr dürtüşlemektey'z. Kışın geri açıldığı için de canı sıkıldı. Şim lı topraksız ciftçile^i, fakir fjkara ge.'efekmiş gibi etril<nıızda fırıl di, Dozia'ya gidip, sezdiği biı lan, çıkıp çıkiD eel'vor. voU dizi fınJ dönmesini; yazın lıir türlü feclmemesini bile, sputniklere. füzeletakım esrarengiz hâdiseler hpkBu akşam, saat 21 de liyorlar. Dağı aşacaklar .. 2jamos sustu, çakmağını titlelar birdenbire aydınlanmıs, bu beri aradan üç ay geçti, madma1 kında kendisinden izahat isieKaymakamır liici' ^ çocuŞunu re. havaya uçurdu"umıu maymıındi, basını yana eğdi, yanan çif lunuyor. Evet, nekahete gireı zel, dedi. Pek pek dört beş »y mesine de imkân kalmamıştı bağ'ına basan Cafer «ga. zanVanın Iara. farelere atfedenlcr var. Hata kollu şamdanın mumlarmrian girmez, isteseydi, Wiesdorfdan sonra Kont sizi Belgrad'a götüZamos, şatodan gizli yollarla 1 3<; ardında gidivor: «Abla. .'ratın na valar soğuyor, herkes, fiizeiprdcn yükselen alevlerin, tlacalı buayrılabilirdi. Ama tendisinı o rebilecek. ması için ona imkân hazırlamnk sın. zanka sarsıyor mu?» d've so bi'ijor; ısınıyor, gene fii/elerdtn. lacalı sofra örtüsü iıerındeKi rada alıkoymuşlardı. Ölü. ya • Genç kız. sabırsız'.ığ'tu belli teküfinde bulunduğuna göre, uruyor. Sarsar mı? Hiç sarsmıvor Kurak oluyor, herkss kahalıati fütesirini muayeneden geçirdi. hud hiç değilse kayıp aanılmaeden bir tavırla: çak kazasını takibeden gizlidu. İyi voida. iv.i bir tWsi u^hi: de zelere buluyor, selli yağmurlar orZamoa'un sözleri arasında, Lo sının sebebi, uçağının düştüğü O zamana kadar rahat r« liklere dair olarak ona verdiği nizde iyi bir su motörü gibi: düm talığı suva boğuyor. kahahat gene raine'in dikkatini en fazla çe bile bile haber verilmemesm hat bekleyebümeuvı.n. fiedi malumattan yana, bu adamı ele düz gidiyordu. Dümdüz, frkft çok fii7e!erde. ken eümle uçak kazasının res den ileri geliyordu. Bulunduğu r Nicklas'ın gözlerinle çakan pı vermesi de uygun düşmeyecekü. Uçar tabak. denildi^ine çore. asyavas .. Yavaş olsun. ne va ıalım? mî makamlara haber verilmediyer de, mahsus gizli tutulmuşrütıyı görememişti. Miiıebbi, •Eünden bu kadarı geliyor. Olsun rm bir harikası olacaknıış. ğine dsir olanı idi. Genç )c\z, bü tu. Hiç kimseden bir mektup, ğaca doğru eğilmiş. ıteji ktrıjLoraine bu düşüncelerini daSakın bu harika, artık bardağı da bu kadarı olsun. Yavaş mavaş. yük bir hayretle: bir haber, bir Ugi gelmemesınin ha derinleştirecek vakit bultırıyordu. Kendi kendine konutasıran damla haline çelip de Hze: dağı aşacaklar. Muhakkak! .. Kaza haber verilmedi mi? sebebi böylece kendiliğinden madı. Kapı birdenbire açılmış, jur gibi yavaj sesle: Şairin mısramdaki gibi Bir fazdedi. Yanılıyorsunuz, efendim, meydana çıkıyordu. Milan gibi Başka ne yapabilirsiniz ki! Milan. içeri girmişti. !a tabak sohayı bir dağ gil>i ezdi!) verildi. onu da bir mahpus yapan bu Delikanh âdeta sendeleyerek dedi. Wiesdorfdan şimdi nasıl dedirtmesin! yalanın, bu sükutun sebebi ney ayrılabileceksiniz? Bu çinı;ene yürüyordu. Duvara dayandı Zamos gülümsiyerek döndü: Hamdi VAROĞLU di? Hüriyeti hangi karanlık en ler gidecekleri zaman. belki on Genç kız, haykırmamak için Ne zaman verildi? trikaya feda îdıliyordu acaba? larla beraber. Onlar her yoldan kendini zor tuHu. Zamo» ise Hemen ertesi gün. Kont .. „ .= Dozia, doktoru ertesi gün getir Bu ijten bile bile sorumlu ol geçerler. her »irafı bilirler. yol derhal toparlandı hız!a yürüdü duğunu Loraine'm bıldiği kimse da baslanna felâket pelcîifi »:m kapıyı kapadı. Mılan'ı kohır.dan di, değil mi? nasıl bir hedef güdüyordu? Evet, madmazel. diye kadar hiç v»Ki olrıamıştır. tuttu. Şu halde, Belgrad'a yaptıMilan öyle halsırdi ki bir •Nicklas, ürerinde bır yığın Evet, .olmayacak iş değil. Ama ğı »eyahatten bilistifade bu işi minimini alevin titreştiği nıasa onlar kadar zahmete dayana |[ Taksim gazinosunda dım daha ntamadı. Kımıldamade halletmiş olacak. den duruyordu. Hattâ. bir aralık nın başmdan ayrılnvştı. Şömibilir misiniz? Sonra da, bahaı Basan ve yay^n nenin yanına geldi. Genç kız mevsiminin gelmesini burada gözlerini kapıd;. Zannetmem. Cumhurıyft MdtbaacılıU ve Zamos, hep gülümsiyerek de heyecanına rağmen, yüzüne sâ rahat rahat beklemek dururken Zamos sordu: Gazetecılık Türk Armnım Şırkıti kin bir ifade verebilmisti. Şaşvam etti: bu zahmetlere katlanmak değpı Ne oldu? Kavga mı etti Cafslnglu HalktVl Pokak No 3 41 9 kınlığını belli ^>tmek istemiyor mi? niz? Uçak kazasiyle ilk kar vaSahibi ğacağı güne kadar geçen ciüd du. Milan nefes ^ibi bir »esle: Her cümleyi, ağır, ağır, âNÂZİME NADİ det içinde, posta ik; defa geldi Müthiş bir kavga, dedi. Yazı ts'^rtnı fi'len luart' eden Titreyen eliyle bir sigara yak deta tartar, ölçercesine söylüyor O sırada aldığım gazetelerin mıştı. Fakat Zamos yanına yak du. Loraine: Peki, bu kadar öfkeye ne ÖMER SAMİ hepsi bir uçağın kaybolduğunlaşırken, bu titremeye hâkim o İlkbahan rahat rahat bek lüzum varmış? Kabahatiniz neyGazetenıızr gondtrıJtn evrak ve ya«dan, bulunması için araştırmalabilmişti. Sigarasmdan, se?siz leyemeyeceğim, dedi. Böyle bit mis? lar neşredilsin edılmesın lade edılmti. lar yapıldığından bahsediyordu Çingeneleri içeri alıp çalgı ve sâkin bir kaç nefes çekti. yolculuğun zahmetlerine gelinflânlardan mesulıyet kabu] edllmeı. Bu sizin uçaktı. Mecburî iniş Ama gene düşünmekten kendi ce, bunlara da katlanabilirim. çaldırmamız. dans ettirmemizyaptığınızdan, sağ salim bulun ni alamıyordu. Kont Dozia ve miş. İçeriye yabancı soknlmâsını etrafımdakllere de yilk olmam PROF NtMBÜS'ün MACERALAB1: dugunuzdan bahseden hiç biı Milan'la ormanda t^ezintiye çıkZamos hep ocağa doğru eğil kat'î surette yasak ettiği halde gazete yoktu. Buffazeteleri,göt tıkları gün, bu gezintinln rnuaybiz onun kendi evine ne cümis vaziyette idi. mek isterseniz, emrinize âmâyen bir hedefi vardı, genç ki7 Korkarım, bu mevsimsiz retle yabar.cı adam sokar da, dedir. Belki ilgilenirsini* di^' bunu savet ivi bît:rhyordu Kış emirlerine karşı gelebilirınişiz'' gidi$ kararınıza Kont ciddî suhepsini sakladım. bastırır baçtırmaz, karlarla ör rette itiraz edecektir. Öfkesi korkunç bir seydi, Nicktülen o boğazları görecekler, » • Loraine, mürebbinin sözleri Konta haber vermek şart las! şılması imkânsız olduğunu ye değil ki! nin dogru'ujhınu araştırmağa Size el kaldırdı !nı? hiç ihtiyaç duvmuvordu. Eun rinde anhyacaklarHj. Bu t#kli< Hayır. Milan da sizin burada bııgiilünç bir komedi idi. Othon lunmanızdan o kadar mesut ki, ların hakikat oldu^jnu «eziyot O halde, geçmij olsun, yavvaktin eeç oHuğunu söyleıni; du. İ!V eı'indorıberi zitnninrl? dr gitmenize bütün kuvvetile mu rum. Olup bitenleri unuîun. arişi savsaklamıştı. laşan gizli ve karanlık diişüı.tık bunlar mazi oldu demektir halefet edecektir. celer. çoğu zamm skhndan u Zamos. Loraine'in akhndan gf Delikanh inler gibi bir ses çı Maksadımdan Milan da haçenleri tahmin etmiş gibi: kardı: berdar olmayacak. izahı imkânsız, musallat intiba Buraya geıdıfinz tarihten(Arkısı var) Bu iki tedbirin ikisi de ger Bîr Sovye' Ajaıtmm İfsaatı =haberlen MENLEKET DAVALARI | ~~^ Bir fazla fabak Kimsenin kimseye güveni yok! Sepet havası Fahir Bayhurt D ii, 6 varalı var 3 Liiks Nerminin tahliye talebi gene reddedildj NECİP AKAR Yazlık Kiralık Möbleli r.u s 1 1 V ııdl (•: BİLGİ TİYATROSU KARACAOĞLAN'ı takdim eder Aupııe eev\w. HAMPI VAROÛL İSTANBUL RADYOSUNDA 1 1 i i = = s r = = = : j ) SANAYİ BANKASI A.S. Müşterilerinin Kurban Bayramını Neş'e ve sağlıklar diler. Kutlar. Y06I '»•*•'»' • » . . . .. . . . . . , .» I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle