Katalog

IKİ CUMHUKİYET İ L K D E F A 11 Haziran 1959 D Ü N Y A D A • • • • • • • • • • • » »••• • • • • • • • • • • • • • • • • ••» » » • • • • • • • ir kaç gün evvel, Şarkı»ladan verilmiş bir gazete haberi okudum. Ufacık bir olaya dair kısacık bir haber. Fakat ne kadar iç • • • • • • • • • • • » • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • •• • • • • • • » • • • açıcı, ne kadar ümid verici, ne M K KAN VaHtı: P»t«r DeryaMn kadar vaid dolu bir haber! Bu haberde şöyle deniyordu. «Pınarözü mahallesinden MehNe olur g<..<; gelin... Yalnızlık bir YapağU köyünün eğıtmeniyle öğYAZAN kötü belâ Bizi yalnız koymaym.. » med üemirbaş adındaki sahıs, Beretmeni, biz köyün alt başındaki fidanlığından elli kuruş Ankara'daki, İstanbul'daki masa lediye kayalardan dolanana kadtr ardıkestiçi mızdan bakülar. Yapağlı'da birbubaşı pedagoglarını ben de gördüm. kıvmetindeki bir fidanı için tevkıf edilmiştir. Fidan katili çuk gün kalmiştık. Fazlasma günüNutuklarını öğütlerini ben de din iki a\ hapis yatacaktır.» 9 müz yoktu. Arkadaşım, bölgenin ledim. Artık, «Teftiş şöyle olacak, Okhrana'ya ayrıhu 15 bın ajan' gedeki işgüzar öğretmenleıın ve Yarınıbnrgaz civarında göle İlköğretim Müfettifi idi. Ben de ya si adına çekilen nutuklardan, haye kıtaba yatıracağım. Postacılarla teftis boyle olacak » Selim öğTet Gerçi bu haberde biraz aceleciemniyet teşkilâtında çaiışan 50 teşkilâtçılarıntn Üşiler,'!] überlerden, ah.. hiç haberleri yoktu! da konuşup anlaşacağım. Ah. ben menin derdi bunlar değil! Selim öğ lik >ar. Haberin sahibi, öncedcn bn» memur arasında en ince tıe> zerine çekmiş, iki grup birden c giren 19 yaşındaki Yusuf De nısıra dolaşıyordum. Göruyordum. karakuşî bir hüküm \ermışe benmirbilek, yüzme bilmiyordu; Birbuçuk gün konuşup dertleştik. Yakin köylerdeki arkadaşlar gaze eskide n böyle değildim. dura dura retmen, önce kuruyan dudaklarını ziyor. Elli kuruşluk bir fidanı kes• lerdea geçirilmek «mV'yİP =eçilir nn aczularına göre yetijt'rıneği telere, dergilere yazmışlar, bazı ya böyle oldum: bir ağır uyku\«a bat ıslstrnak için bir damla su istiyor. menin cezası gerçekten iki a> haEunların telc vazlfesi Sovyet lider âdetı vazife edinmı«MkVıi. Eöj'e Yenikapı açıklarında da bir Geee saat üçlere kadar uyumadık. Sanattan, edebiyattan, çocukiardaki yınevlerine bağlanmışlar; ara sıra tım.» diyordu. Yüzüne gözüne, oku Sen önce onun susuzluğunu gider; pıs de olsa, suçlu mahkeme.ve soerkek cesedi bulundu lerini gerçek olsu.ı hayalî ol likle okulla komünıtm Deryalın in bireysel farklardan, memleket işle postahanede köylerin küçük posta madan okutmanın acısı çöküyordu. sonra haoet kalırsa teftiş et. «Fro tiirülmeden, sorgudan geçirilmesun her türlü tehliked»n ve havatına pek küçük \aşta v htmDün Yenikapı açıklarında bir errinden, siyasetten konustuk. Yapağ ;özlerinde göruyordum; asker mek Daiların başındaki susuzluk. eüe asıl mühimmi bu liderler.n zaman olarak girmışti. Ttaatkâr çobrl şunu demis, Aristo bunu de dcrı. fidanı niçin, ne .artlar altınkek cesedi bulunmuştur. Yapıten aypkiarı seviyesiade sürünmekte cuk Parti basamakldi'nı ? raMe tır tahkittta cesedın, Kastamonunun ll köyanü kıpırdatmaktan, köylü upları arasında yığılıp duıuyorlar tutulacak kadar belli oluyordu, du mis...» Lüzum kalırsa nutkunu çek. da kestifi belli olmadan, iki ay hapis cezasına hükmedileceğini Otan halk tabaka»ile arzuUnmıyan manıvermişti: Evvflâ ?enç öncü Kargı kazMU hslkından 38 yaşında leri harekete getirmekten söz ettik. dı. İyice çoğalmca gelen bir köylü daklarmda... Yedi sekiz vll öınce Antalya'da kestirmek me\simsız olur. O şımarık. o afacan propaganda temaslardan korumsktı. Sovyet lı ler çocuk grupu, nonvi komurıist Mustafa Kapıcıoğluna ait olduğu an Hep eğitmenle öğretmeni süzdüm. kapip götürüvordu. Ama bu uzak bu'ustusrum köv ösretmen'eri, dört Ama ne olursa olsun, bu haber öğretmenine şazetelerini bilirsiniz. Kasabaya gedtllerinin evlerinde, sayhyeıeıin geı'Çİik teşkilâtı. öğretTien okulu laşılmıştır. Ceset, olum sebebinın Susamışlar, çöllerin ortasında kal* Yapağ'.ı eğitmeniyle yıldır teftis eörmediklerini sövle beııim üzerimde bir nevi ujamş mış gibi yanmışlardı. Müfettış andt, yurd içi ya da yurd dışı seya ve sayısız gençlik sojterilerı. bzel tesbiti içın morga kaldıırılmıjtır. şeycikler ulaşmıyordu. Yapağlı len köylüler3. dükkânlardan tomar mislerdi Yeri gelince in<=an sövle tesiri yaptı. hıtlerinde etraflarmda mutlaka ve egıtım çahşmaları... Evvelki gün Yarımburgaz civarın latırker. tek kelime kaçırmadan öğretmeni: «Hocam. askerken iki tomar veriyorlar Dönerken, köylü, Demek ki Şarkıslada, fidan kesmeden edemiyor: Köy Enstitüleri, rci.'tlaka miktarı kâfi Jkhrana'îı Sibiryanın zorlu, her bakımdan de serinlemek için göle giren 19 ya dinliyorlardı. Büyük şehirlerde olup güne bir tıras olurdum. Sonra her bunlan heceliyor. Köyde bunlar o ilk mezunlarmı köylere dağıttıktan menin, memleketi bir ağaçtan malı rnevcuttur. jında Yusuf Demirbilek ismınde bir bitenleri öğrendikçe, tıpkı köylüle ;üne alıştım. Olmasam edemezdim. kunuyor. < Gazete» diye köylü onu ruın etmek demek olduğu; ağaç • • taşra» »ayılan kasab^Uınnda, şeIieryabin Okhrana'da cahşmıı o hirlerinde boğul rimiz gibi, ellerini biribirine vurup: Buraya geldim. üç güne çıkardım. dinliy«r. Devrim düsmanlığı bu'n sonra Prtları sıra eider. dolasırdı. kesene bir nevi katil gözü ile bakendisi.ii komüni?.me genç yüzme bibnedığinden lup da Batıya kaçmıs oldugu bi vakfetmiş olan genç.nre büyük ih muştur. Mevsimin ilk boğulma hâ fVay cınma be, demek böyle ol Sonra dört güne Kendiliğinden hrda! Terbiyesiz politika bunlarrla! E'istitü öerpttıenleri gpnç köv öS kılması gerektiği; a|acın. bu mem Urer tek kişidir. Onıı Batıya itfc tiyaç vardı. Bu s^yrd. henüz 17 diseti etrafında B kırköy Saveılığı muş ha! Demek öyle yapmışlar ha!» beş. altı.. güne çıktı hocam. tnsa Yalan dolan. şeref düşTianlığı bun retnvnler'Tie konuk ohırlar. birer leket insanları nazannda bir canlı yaratık kadar deçer taşıdığ) biliieyen Okhrana'nın dehşet vricı u yaşında iken Dervabin orta^kuia fehkikat yapmaktadır. diyorlardı. nın bağlannl koparması bir fena ki larda . Peki. devrimciler ne yapı ikiser <?ece kal>rl=rdı B=ışardı§ın!, nivor. Diğer tarafUn Sulunuhmette Sa«uüerile birlikte pefc yakından ta öğretmen Uyin idilmUti. Som», bas^rsmad'shnı konusurlar, çare a" hocam.. insan bir acayip oluyor yor? Gerçeği sevenler ne vapıyor? Şarkışla Belediyesi, demek kı, Yolların en son ucunda, derelerin nımak fırsatmı bulduğu Sovyet li 1931) da askere ahnnıı» ve dcrhfci rayiçi «okagmda 36 numarah evde rarlardı. «Savılannı kabartıvoruz, oturan Irfan Karın 2,5 yajındaki oğ tepelerin arasında, uçak uçmaz hocam! Yavaş yavaş datnarlarından Bız ne yapıvoruz? Bir ögretmenimi adlarmı değistirivoruz.» dive öğün fidanlıgına karşı titiz; ona uzanadetlcrinin iç yüzleri.iaen duyduğu Siyasî Komıserler Okuiunn söndecan çekiliyor hocam...> Böyle hep zi bile böyle susuz bırakmak 3 1 C cak kötü niyetli ellcrin, tahribkâr ikrah eldu. Batıya iltiea etmekle rilmişti. Bu itibarla, 1944 ytlında, lu Meün bthçede oynarken kuyuya kamyon geçmez; mahketıeden eelp düffiİTiÜJ! yeni ögretmen okulları, pençelerin, en şiddetli «Hocam, hocam» diye konuguvor değil mi? cezalara dt hür âleme wdece Kıemlinin kabiliyetli üsteğm«n Perynrin in düjmüj ve bogularak ölmü;tür. Yav yoksa posta da uğramaz; öyle bir olduğunu du. Ara sıra bana dönüp, «Tatil runun cesedi kuyudan çıkanlmıj, ka Selim öğretmen, boynunu burup. şirrdilerde. bövle kücük isleri pek çarpılmağa mü>tahak muMzam husıuî •Mnruyet mekanız bağh olduğu alaydan »lınarak muköy Y?pağh köyü. Gönül istese müdrik. masırıin hayrttler /erıei çn'ıçma kabil istihbarat imtihınlarına »o t» etrıfmda tahkıkata bajlarumjtır. kamyon da çıkar, posta da yarırdı; olunca kassbaya gelip onbeş gün kojorn gözü gibi temiz, koyun gözü şanına vak'stır?m'vor mu acaba? Hulâsa, Şarkışla Belediyesi, dekalkmıyacağım. Oturup sizinle ko gibi saf gözleriyle müfettişe yalvaYaD*1ı kövüniin baSl, oldueu iltprz. hakkında bilgi kazandırmsHa kulması kadar tabt! bir «ty olaorası ayn. Eğitmen Hamdi: «Aeık, mek ki fidanlığına sahib! nuşacağım. Bir maaşımı da gazete rıyor: «Ne olur hocam unutmayın. cede 75 ilkokul 131 ös^ptmen, 29 kolmadı, ayrıea Okhrana'nın e>Mâ mazdı. Işte bütün mesele burada. Bana gabat da bizde var, gevşek tuttuk. da eŞitmen var Eğitmen öSretmen ümid \eren bu oldu. Beııce ber de Snvyet vatandaşından perd.?!eHic olmazsa iki gazete getirtirdik > Bu okula girmesiylt bir!lkt« Der 160 eder. Bunlann teftişi, teftisi de şey buradan baslar. Sahiblikten. mekle mükellef olduğu üstü yaldız diy« öğretıtıon Selim'e bakıyerdu. !>ebır, yol, bina, âbide, su, a h sefahet, ahlâksızlık ve irr.tiyaz yabin artık emniyet teşkilâtınm bir myelim de. bunlarla ilgilenmek. Polis, sebıksh bir hırsızı dün Ka Selim ise, müfettiş konuştukça : enmuzecinin hakikî hüvıyetini de üyesi olmakta idi. O giinden iti dıköyde tabancayla vurarak ele gebir arkadaşın başında. Bir arkada ğaç, orman her şey, her şeyimiz, «Burada böyle dura dura kuruduk tarih boyunca ne çekmışse bu saoötün çıplakhğiyle çizebilnıeıc iıjı baren Sovyet rejimi ona da, t ü şın sırtında İlçe geniş. Yol yok, hocam.» diyordu. (iCa^.ımız, güeühibsizlikten çekmiştir. tün diğer meslekda?laı ma oa ken çirmi»tir. kaiıinı elde ttmiş o!du. bel yok . Son zamanlarda Üsküdar ve K^dı müz azaldı, dindik. Tâ geçen yıl Sahibsiılik ilgisiziiği doğurur, Gerçekten, bu imüynzlılar ec dilerinin «özel kisiler» oldukları köy havalisina dedanarak muhtelif gelmiştiniz. İki saatcik kahp öteki Müfettis diyor ki: «Teftiş bölge ilsisİ7İi«in doğuracaeı ııeticeler nı, alelâde Sovyet v^tandnşlarndan •p^rtman ve evlerden ır.ışetinin üyelerinın en uygun takülliyetH köylere geçmistiniz. Kendikendine sini d=raltacaksın En fazla otuz iıe sayılamıyacak kadar çok, ölrfi hayal kırıklıgına uğrarr.ıslar âdeta apayrı bir ırka mensup o l miktarria eşya çalan Hayder Akpı. öğretmen. Bir günde iki köv değil, ÇÜIemi.vecek kadar getıiş, yaygın. nun aziz ruhuna ithaf edilmek üzere 14 Haziran 1959 Pazar gii«Jan Yugo«l«v komünistı Milovan duklarını anlatmak »lususndn âza nar ismindeki hırsız, dün Kadıköy insanın gücünü çoğaltması olmu!şeh<tlerinıize sahib olmasını biliki giHde bir köv gezeceksin. Kalanü öğle namazını müteakıb Ş şli Camii Şerifinde tanınmış MevC(Wın ortaya atmıs olduju tahir mt gayret «arf etmi^ti. Oku] ku de Kordon Otelinde kalan dostuna yor. tnsan yalnız kahnca bir tuhaf tevdiK, her biri çoktan büyük semandani orgeneral onl«a: «Riı gittigi »jrsd'i polis tarahndan kısoluyor. Nasıl atılatayım. köylüyü c?ksın, uzun uzun konuşacaksınlidhanlar tarafından Mevlidi Şerif kıraet edileceğinden, akraba, l» mtimkündür: Veni Sımf Sii>de hir ulurdu. Onlar büyük şebir oY'lda bir sefer değil, dört b?s sefer. luııca Uasabaları da elbet sehir, dost ve arzu edenlerın teşrıfleri rica olunur. »ITV.TSU komünist âlenvrıin bu Yalerin Komünist Parlisi Hderlerin ünlmıgtır. Büyük bir saldırmsyla kendine uyduracakken, bir de ba1 den ashnda hic bir farkmır yok » polislere tecavüz eden hırsız. kaç'.r kıyorsun, kendisi köylüye uymuş . kaç sefer mümkünse o kadar uğrı köyleri kasaba, bozkırları da geni Sınıfı ile Sovyet halk kütlrieri EŞİ VE EVLÂDLAR1 ypcaksm E V müfettis kavrammı ne çoktan köy baline getirmiş bu=< arasmdaki mesafe en az Çar!ık demekte idi. tZahirl yegâne fark ken ayağından vurularak yekal^naSakluı Bizlisi yoktu. Aç'k açık yıkacaksın. Öğretmen kütlesiyle lunurduk. saıayile raillet arasındaki mpsafe sirlerin ba?kı bir Urzda vazife gör bilmiıtir. konuşuyordu. O boyle aek konuş Yaralı hırsız Nümune Hastahane. arana sağlam bir köprü atacaksın. Her fırsatta ortaya parasızlık ka<J«rdır. Bu mesafenin aslâ dflial menizden ibaret.» ttıkça, içimde bir yerler sızlıyordu. Deryabin'in emniyet teşkilâtında sind» t»davi altın* alınmif, hâdise Konya'da, bir gün, tren çarpıırn mamasmı aağlamak vaziferi iae Ok Bu da tabanvayla değil. ancak bir ve biljnizlik babanesi atacağımız etrafjnda tahkikata başlanmıştır. hranalılann omuzlarma yüklen ki ilerleyişi pek baıit va alelâde motörlü vasıtayla olur > Böyle di yerdc, yollarımıza, caddelerimize. Bankaların sigorta muame sından dolayı. gazeteler «eç gelmişSevgili Aile Bib'üğümüz sokaklarımıza iatı b çıkaydık, yaolmuştu: Evvelâ bir Parti başkanımiştir. yor ti da patlamısttk. Şimdiki kas=ba Ies( yapmaması isteniyor ıın to/dan birer yatak, kışın çaSovyet «Uteminin mezaliminden, na yardımcı olmuş, .sonra, SibiryaHAŞİM G Ü R E L'in Evet. hiç olmazsa bir cip Ciplerin mardan birer batak haline gelen Türkiye Sigorta Prodüktörleri Ce mızda. yollar birbuçuk iki ay kay»ıan dolanından ve entrıkasmdan da, doğduğu yerden pek uzak olirtihali dolayısiyle cenaze merasmine iştırâk eden; evimize kamiveti dün saat 10 da Ticarat Od5» panmış. postalar akssmıştı da deli bugü'nkü kullanıldığı işler. eğitim bu ulastırıcı vas'ialar, nice zamansonunda tiksinti duyarak Balıya il mıyan bir merkezde küçük bir « dar zahmet buyuran; mektup, telgraf ve telefonla tâziyette busında olağanüstü bir toplanfa ysp olmustuk. Buraltrda bu arkadaslar islerinden daha önemli değildir. HH dir jüzümütü (üldıirme|e başlaÜc.a etmiş adamın hemen ömrü bo janlar ve rt^uhbirler şebekesinin patlamazlar mıvdı? «Haklısırı» homışür. lunarak acımızı paylasan Sayın akraba. dost ve arkadaslarımızla di başka işleri bırakslım, veteriner mıs bulunurdu. yıinea knmünizmden fıydalanmı*, nezaretine Uyin edilmişti. Vazif*Abidelerimize sahiblik elimizı TopUnüdfi bankalann siforU mua cam, hiç olmazsa iki gazete.. ©n seduasina katılan dindaşlanmıza sonsuz teşekkür ve minnettarlılerin bile altında birer cip var; gitkomünizm sayesinde basamaklan •i kendi bolgeıinde kimlerin «An melelerine girişmeai konusu şlddet kiz yirmi günde çıkıp gelsin, zaran uıatsaydık, şimdi, tarihi çeşmeleğımızı arzederiz mek istivenleri. fırt oraya, fırt bu rimizin yalakları köpeklcre barıhayret verici bir süratls aiip en tiSovyet» olduklarını tespıtten iba li bir lisanla tenkit edilmiştir. Ne. yok. Sıraya koyar, on sekiz yirmi AUesi r»va gidiyorlar Müfettişlere Iste nak olmaz, d.uvarları, çirkin yazı. yüksek ««viy.lere ulasnua. bir Hm, retti. Gerçi buna hoş bi vazife ticede Ankaraya üç kişilik bir heyegün geriden. birer bir«r okur öğremez mi? Beniır arkada» şöyl» di Irra karatahta va/ıtesi görüp yüse oluşu da ayrıca hayret verici denilemezdi. Hele gizliden giı.'ıye tin gönderilmesi ve bsnkalann sinlrdik..» yor: «Veterinerler hayvanlarla uğ »imüzü kuartmazdı. bir hldiıa olmak gereVir Grrçek takib edilenlerin pek çoğunun ta gorta mu«melelerine girişmemeıinin Turi^.k birer «eıvet kaynajı ra^yor, biz^insanlarla. YurdumuzYenl kitaplardan, yeni dergiler. ten, vakamızın kahrarnaru Perya nıdık, do»t kimseler oldukları dü temin edilmesi karerlatmıştır. da hayvan, henüz insandan daha olduğunu datf yeni yeni ögrenbin güney batı Sibiryanın kÜ£ycük şünülürse... MeMİâ, günün Jjirinde. den. yeni buluşjardan, devrimlere Haziran 11 Zilhicce 4 ' yapılan laldırmalardan, kadın hakdeğerlidir. » Bunu kabul ediyor raeŞe bavİAdıgımııc tarihî harabe'""Lokot köyünde 19Ü1" yilında dün öğretmen oftn'efi* 1Ş«ryîWe okuı«w bigâne bir kaacı g:bı görmey«va gelmlg fakir bir tçöyHi ço lundaki sakat bir çocuktan bshsetmuyuz? t larınin gird,iğj çıkma^dafl, dempkraM L yip tarıhî bir nıal sahibi gözü ile t K "^ettğı idi. Annesi fraşabads 'bic ı«n mişti. Çocuk müstesna rlerecede ka 'S • Bitirmeden şunu da katayım: Tef korurau* olıtaydık, fimdı bunlar, *'ngftjn avinde hiunttc'I't e'mekte biliyet sahibi idi: Bu yavrucaja X a tiş anlavışımızı da bir elden geçir taşları eksile eksile büsbütün hayardım etmek. ona sakathğ'nı sezWi. Babatı ise Çar ordusundan «V. ] 4.26 12.13 16.14J19 40 31 .411 3.05 meü. Adı lâzim değil, bir ilde bir rabe baline ç»)mezdi. gelijMrmekU bir erbaştı. Deryabinler ça dirmeden kabiliyetlerini MEVLİDİ ŞERİF L'çsus bucaKsıa ormanlarımızın, müfettis vardı. Kendisi bir motosik hakikî »ahibı oıdu|umuzu, şimdı E. | 8.46ı 4.33. 8.34 12.OC 1.02! 6.25 Ittkan, kanaatkâr Kimselsrdj Böy mek imkânlarını sağlamak lâzımMerhum Ibrahim Ethem Paşa let almıştı. Sık sık dolaşacağım di şu Şarkııla Belediyeainin yaptıgı le de olmak meeburiyetinde idi dı. Lâzımdı ama, Deryabin'in eşikerimesi v« merhum Kaymakam ye, pat pat pat sürerdi «Aristo çıbi, fidan fı 'au korumak suretıle Ahmet Vefik Agann zevcesL ler Yarı vahşl topraklard.i taşt.ın ne dahi söyliyemiyeseŞi bir başka bıyette idi... merhume Frobel...» konferans geçerdi. En ispat etseydik, bu^ün, Türkiyemı».. •krr.eklerini eıkarmağa çaiışmak ko hakikat daha vardı: Çocuğun ba1947 yılı gelip çattığında Deryaçok hoşlandığı şey de «âni baskın bazı şeylerile oldn$n gibi ormaııNURİYE VEFİK AGAR lay if değildi. Deryjhln'in çocuk basının bir müddet evvel Mecliste bııı artık bu çeşid çalifmtya talar» yapmak, gizliden dolaşıp smıf ları ile de sihret «ahibı buiunaluk hatıralarmdan »n dehşet vori rejimi yeren sözler «arf ettiği ih hammül hududunun tonuna varHanımefendinin lann kapılarını dinlemekti. Orada caktı. ciii ve en unutulmazı ba bar edilmiş, bunun üzerine de Der mıştı. Ne yapıp yapnuş, emniyet ruhuna ıthaien 12 hatır<ın 1959 Her milli servet, jaş»ynbilrofk cumı n«m»zını miltealcıb. BPVbaslyle birlikte kızakla kasabaya yabin adam hakkında gizli tahki teşkilâtı merkezinde becerebildiği ki öğretmenler, «Aristo'nun Çetesi» için, her şeyden evvel sahiblik ve lerbeyl camii ş#rifinde Mevlidi kata girişmis gönüllü muhabirler sa gibi piston işletmiş ve onünde 6Cglderken kurt sürüsunden zar /or demişlerdi adına. Bizim müfettis Şerif ckunacağından. akraba. ilji bekler. dediğimiz boyle müfettis değil ta• canlarını kurtarabildik'eri güne • yesinde koskoca bir doeya hazırla nunda kendi«ni Moskova'ya. Okh• dost ve arzu edenlerin teşrlfleri Hamdi VAROĞLU mıştı. Bu dosya adamı dolayı rana'ya tayin ettirmeğe muvaffak rica olunur. Ittj. bii. Evlâdlan DikkatH, raütecessıs bir çocuk o sıyle cakat çocuğu da Hahil bütün olmustu. lan Derytbin çok gaçmed«n böl soyunu sopunu mahvedeeek ma Devamı var * Mevsimin Okhrana: Sovyet lideflerini ilk boğulma koruyan büyük teskilât hâdisesi Ajanınift Ifsaatı Setıir N E M L E K E T n• A V L A R I 1 A T" =haberleri E Vapağh'dak'ı arkadatlar 1 f t Sahib olmalıyız S Fakir Baykurt Azılı hırsız vurularak ele geçirildl HFVI 1I»I SIKIF Merhum MEHMET İSMAİL GÖKSU TESEKKUR Squibb Teşvik Fonu a? İki ııdi a\ PORTAL SİROZ SYMPOSIUM'U YARIN Saat 10 da Çapa Amiisinde , . ı r ı m u ı n T i . t. t . . . . . ı . J ' . I T T H . I . I I T CUMHURİYET'tN TEFRtKASI: fırladı. Othon'un kalın sesi duyuldu: Han, Dag uslu durun bakayım! Sonra, bir s\ıal : Se n misin, İv?n? Loraine, kapıyı kadar ilerle» meden cevab verdi: Hayır, İvan değii, efendim. Bu guzel saçlar o kadar guıGirebilir miyim? Mılan mı? dedı. Mıian be du1.' dü ki, başma ağır geliyor gibi nım için ölmüştür, daha doğruDozia siddetle irkildi, arkasıLoraine merdıvenin alt başıgözüküyordu. Saç bitiminden, su ölmüş, gibidir. Berüm için de, na dönüp baktı. Öyle şaşırmışna ulaşmıçtı. Eünde olmaksızın, kaşlarına kadar inen uzun ya kont için de: tı ki, genç kıza cevao vermeği Othon'un dairesine giden karanra izi yavaş yavaş siliniyordtı. unuttu. Aradan bir iki saniye Sustu, gözlerini yere indirdi; hk camh galeriye doğru yürüYüzünde halsizlikten eser kal biraz sonra bir parça sakinleşti, vakit geçti. sonra Kont. genç dü. Kapıyı itti. ilerledi. Kontun mamıştı. Gecirdiğl hastalıktan kızın kımıldamadığını görünce: ilâve etti: yasayiş t=rzından ona neydiT ve aldığı yaralardan eser go• Aman. madmnzel dedi: si Noel size mubarek olsun, Aıtularmdan, âdetlerinden, sorülmüyordu. Gözlerinin etrafın matmazel. Yani, kendi yuvasınmurtkan ve haşin bir ıdam o zi buraya kabul etmek zorunda da hiç çüürk yoktu. Lâcivert kaldıgım için üzür dilerim. dan uzakta bir insan için ne kaluşundan, hattâ belki suçlu yagözleri, esklsi kadar parlaktı. dar mübarek olabilirse... Bu, Loraine'in içeri gırmeji hud son derecede bedbaht bir Loraine'in gözleri, ayağmdaki için bir dâvetti. Loraine bu dâKatha, tekrar ortahğı topla adam oluşundan ona neydi? pajıtalana v« sırtındaki cekete veti kabul etmesıvta. Dozia'nın mağa başladı. Loraine de hiç bir Kont. onu, kendisi. kendi evint gitti. G«nc kı«, hâlâ Müân'ın sözünün mânlsını anlaması bir şey söylemeden odadan çıktı. almıştı. Onu fırtınadan, ölü;n•lblselerlni gitmek zorunda idi. Basamaklan aşınmıs taş merden kurtarmış, âdeta beşer ta oldu. Bunlara da h«nüz alışamanuştl. İçerisi bir ievi atölye idi. divenden inerken, genç kız, kakatinden üstün bir gayıetle. tek Gerçi sık sık tayyar^ci esvabl Kontun bürosu kadar geniş, fabasına. Wiesdorf'a kadar teşıgiyerdi ama, kadınlık tarafı g»' derin garib cilvelerini düşün mekten kendini alamıyordu. Bal mıştı. Loraine'e düşen şey. o kat uzunluğu daha fazla bir yer lib geldiği için erkek kostümündi. İcerde garib hir karmaka» Loraine aynanın önünden a> kanlarda ücra bir şatoda, o z&" nun hakkında hükilm vermek rışıkhk hüküm sürüvordu. Dumana kadar hiç tanımadığı, ba deSil, bu konukseverlije mukarıldı. Odadan uzaklaşacağı Eiravarların hizasında. enlerideküezı acaib halleri garibine giden bele etmek. misafir sıfaHyle geda aklına birdenbire bir »ey gel re benzer tahta kaidrler vardı. rektiği kadar kibar davrandi. Katha'ya doğru yürüdü, el« inşanlarla birlikte bir Noe! peFakat bunlar boştu. Orada bucesi geçirmesi o kaderin cüve maktı. lerini uzattı: siydi. Bu insanların hayatım da Dolgu avılarla kurt'arın du rada muhtelif büvüklüVte t?h Mesud, neşeli bir Noel di bir nebze sarsmış olması, gfne »alar. gehpalar, çerceveler pöze varlara akseden gölge'eri, genç lerim, dedi. Bun'?r her hslde, kaderin işiydi. kızın düsüncelerine ve kprarla çaroıvordu Bu söz, odasımn duvarları aderi kurutmağa .nahnus sevler' Ötekilerin hayatını sarsmış olrına alavcı bir muk^bele gibi rasında, acaip bir akis bırakır sa bile herhalde kontun hayatıİdi, Bur»da. bu satoda. 'm aeaij) di. Pencerelerden bi'inin kargibi oldu. Bir vazoya yerleştirilşısına gelen verde. hoyasız tahna bir tesiri olmamıştı. Zira, adama karşı, baska heıhpngi miş tek bir çiçek bile bulunmı Milan'la birlikte kendisini davet tadan konsolurosu bir $eyin üsverd* vsDf>bilf>re"i sekilde hareyan, bir tek fazla lâmba bile tünde, raflara dizıli bir çok sişe ettiği o gezinti müstesna. Dozla, ket etmesine imkân var mıvöı' yakılmıyan, velev en küçük bir onun şatodaki varlığı ile hiç ve kutu duruvordu. Odanın orGenç kız, nasıl bir merak »P hazırlık bile yspılmıyan, vel tssında koskoca bir masa varm meşgul gözükmüyordu tecessüsle hareket ettiğini de hâsü yortuyu hatırlatacak hiç Bu masanın üstü. karmakarışık Genç kız, zemin katına 1nin • dogrusu pek bilemiyordu. Acabir baskahk görülmiyen bu es bir halde kavanoz'atla. havanceye kadar, düşünebtlmek için Ha hangi ihtiyaca boyun egiyorki şatoda, bu IÖZ muhakkak ki larla, taslarla dolu idi. Bu kapvakit kazanmak fatiyormu* gi du da, o anda, hiç bir *uretlr gülünç oluyordu. ların içinde de. bir takım ilâçbi, adımlarını gitgide agırlaş huzurunun ve sükununun bozu1 lar, tozlar görüliiyordu. Bunlar Hizmetçi kadının yülü elem tırıyordu. Birdenbire, bu ada mus olmadığını kendi Kendine ve daha başka hir sürü â!et v» lendi. Katha, hazin bir «j« ile: mın yaşadtğı inziva hayatını düispata gayret edivordu? O pası' ed«vat, Dozia'nm, vurduâu hav Dünyada hiç kimsem yok, şünüverdi. Dozia, VViesdor? şabir gtırurdu ki. onu. aklı bssınvanlann doleusunu yaprr.eğa diye eevsb verdi. Noel bunim i tosunun sahibi olduğu halde, o» da, cesur ve hevecsnsız gö*.ükmahsus eşya idi. çin neşeli olamaı. tada, insan viizü görmeden, dün meğe sevkediyordu? Loraine gülümpedi: vadsn elini, etefctni çekmis bır Loraine'in sesıni ouyduğu «• Bu düsünfplere rağ'nen, Lo. Müan var ya, dedi. Mi halde, kuru basına vaşıyordu. raine, bu sefer, adımlar'nı va rada. Kont bu mıjanm basmlan'ı slz büyüttünüz... Onu se Herkesin ne kadar biçare olurda. yüzülmüş ıj»vet iri bir ayıvaşlatmamıştı. Zaten geri dönsa olsun, bir jefkat kueağıuda, mek istese de vanamazdı. Bü nın pcatuna parlak tanali bir Hiç HUIÜMW«4»» • bir wv|fi veya dntluk bnrBğıribir k»e a " taz da ıımdıgı »u ânda, acaha ku h« ü«rind« bı dım ötede daha başka bir kr.m kızın yanına kadar ş«!medi, yet > adam neler dü= inıi'orrlu' Hatraktığı tesir karşısında hayret açık bırakılmış olacak ki. Renç rinden kımı!daın,Td?n. onun ken içinde ka'dı. İhtivar kadm. dı tâ o akçamın bir Noel akşamı kııın ayak ses'eri Ht'v'^ca. dine doğru ilerleyşine laktı olduğunu bile hatırhvor muv renireesine başını kaldırmıştı: Kontun o iki iri köpeği d'.şan (Arkası var) 19 Beyoğlu Şubesinde Sabah saat 911, Akşam 57 ve 68 AKTİLO KURSLARI ve Lâlel'deki ıncrkez bmasında günün her saatinde Toprak Mahsülleri Ofisi Umum Müdürlüğünden: İNGİLİZCE KURSLARI başlamıştır. Alınacak talebe sayısı nıahduttur. Kayıd için gecıkmeyiniz. Merkez: Ldîeli, Kemalpaşa Mah. Ağauokuşu No; 14 Tel; 22 21 06 Beyoğlu Şubesi: Lâle sinemast kai'jijj No: 34, kat 5. Tel 44 90 11 ........ »•••••••••••••••••••••••••••»••••• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •• • • • • • • • İhraç edilmek üzere 5.000 ton pirinç satılacaktır. İsbu satışa aid ilânımız 10.6.1959 tarihinde Umum Müdürlüğümüz, İstanbul. İzmir ve İskenderun Bö!ge Müdürlüklerimiz ilân tahlplann» asılmıştır. Satış hususî şartlarııız1 Umum Müdürlük (İç ve Dış Satıs'T Müdürlüğünden) ve adı geçen Bölae Müdürlüklerinden bedelsiz olarak alınabilir. İlgililerin dikkat nazarına arz olunur. [\EBATI MARi;ARll\ YAOI | TÜRKİYENİN lUstun Kravalı Erıka Kravatltrıdır İ E R İ K A Şık Erkeğin Kravatıdır | Her yerden ınyınu Tel : 22021 3447251 PİYASAY ARZEDİLDİ TOROS tekniğin son icablanna göre mütehassıs elemanlar nezare V, tinde en sıhhî şartlarla ve en üstün evsafta imal edilmiştir. TOROS yüzde yüz saf ve besleyicidir. • •k CUMHüRIYET Niishası 25 Kurustur ABONE SARTLARI TurkHf Hdrlcl Llra Kr Lııa Kr. Senelık fi aylıh 3 «vlık 75 00 40 00 80 00 TOROS nefis kokulu, bol vitaminli ve fevkalâde lezzetlidir. TOROS her mutfak için elverişli olup kesenize en uygun marga !', rin yağıdır. Gaıetecililt Türk Annnım Şırkctl Cağslnjiu Halkcvl anlcak N" 39/41 Sahibi Yaıı l»ltrını fl len taarf eden 22 00 44 00 BaAan ve yuyan Cumhurlyet Matbaactlık v ? « • • Bir tecrübe menfaatiniz icabıdır. NAZtME NADÎ f gbnaerılen «vı,.K VP yanlar neşredilsln edilmesin lafl»' cdılmpı. tlanlardan meaulıyet kabul rdilmez. • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • « • • • • • • ÖMER SAMİ PROF. NtMBÜS'ün MACERALAR1: r.Tnv,