19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ıKJ CUMHUBtYET ür istifa iizerine «Üsküdar vapuru faciasından sonra gemilerle diğer nakil vasıtalan içın alınan istiab haddi karar ve tedbirleri bu gibi işlerde her zaman olduğu gibı yavaş yavaş tavsadı. Yeni bir «Üsküdar» vapuru faciasına kadsr hattâ onlan unuttuk da diyebiliriz. tşte durum bu helde ikpn gönlü böyle vahim bir unutkanliğa razı olmıyan Istanbul Liman Reisi harekete geçivor, Sehir Hat'arı tşletmesinde gemüerin istiab hsr*dind°n fazla voicu aMiklarını gbrduğünden bunlan gözleri önıinrle boşalttırıyor. Bu tahliye bir takım nâhoş akislere sebeb oluvor. Gemilerden çıkarılan ve vollanndan kalan hajk, Liman Reisine il°ri geri •îöyleniyor. bu sözlerden rrü'eeESİr o'an Reis de v?zifesirıden istifa edior. Mifa karanna kadar pek dn*rıi ©•© D Ü N Y A N I N İ L K irlAMlDİYENllİ^ 39 25 ağustostan evvel gelen ithal mallannın gümrüklerden çekilmesi için son defa uzatılan müddet bu akşam sona ermektedir. Ithalâtçılara mallarını çekme irnkânı veımek uzere rjmrukler idared e r ' M p r İ T T ^ T >.<.k ^ " ' "*•' • " sı dün akşama kadar açık kaldığı gibi Cevat Fehmi BASKUT bugün de bütün gun çalışaoaktır. Çe kıbniyen mallar karar gereğınce Mey va Sebze Kooperatifine ye Devlet K O K S 4 N K R Ü V A Z Ö R Ü Malzeme Ofisine devredilecektir. Ayrıca Sirkeciden Salıpazarına nak 11 yüzünden muamelâtı bır aydan f3zla bir gecikmeye maruz kalan Paket postanesi Gümrüğü de bugün akşama kadar çahş8caktır. i 3 pek makul, pek güzel seyreden vukuat birdenbire yol değiştirerek en şaşutıcı bir neticeye ulasıyor. Istanbul' Liman Reisinin mantığına hep birlikte uyacak olursak memlekette bir tek orman, gümrük, hattâ polis müdürü, bir tek belediye reisi kalmaz. Belki de bir tek memur kalmaz, Çünkü millet hayrına alman her karar da;ma bir ekslliyeti gajrimemnun bırakır. kızdırır, baeırtır. Mesele karan tatbik etmekle beraber bunlara da Böğüs germektedır Fazla ileri gidenler tabiî Ceza Kanununun hükümlerine havale oîunurlar. Vazifelerini yaptıklan zaman halktan alkış bekliyenl°r yalniz aktorlerdir. Hükumpt adamı bu sikışı halktan değil. kendi vicdanından brklemelidir Alkış uğruna fp $ehir =haberleri Gümrükfen Müddet bu akşam sona eriyor. Günıriikler İdarsi, pazar olınasına rağmen, bugiin de çalışacak I T E T K I K T A H L İ L nsanlar ve Tanınmış bir fıkra muharriri, geçenlerde bir acı hâtırasmı nakletti. Uzun yıllar önce, Paris'te Enver Paşanın kayın biraderini ziyarete gitmiş. Osmanlı hanedanına mensup olan bu aileyi, sıkmtı ve zaruret içinde bulmuş Oturup görüşrraeğe başlamışlar. O sırada, ailenin ferdlerinden biri sobayı tutuşturmak istemiş ve yakacağı limon sandığını bir kılıçla parçalamaga koyulmus. Muharrir, meraka kaoılarak kılıcın üzerindeki altın kakma yazıya bakmıs. Meğpr hâlta yerine kullanılan bu eski silah, Su'.tan Süleymana aitmiş. Kanuni"nin kılıç'arından biri. şim di Topkapı müzesinde teşhir edilmektedir. Diğerlerinin kimlerde ve nerelerde olduğiınu bilmiyorum. Fakat hiçbirinin başmdan bu derece hazin bir macera peçmediğini tahmin ederim. Bir silâh kl, tariTıin en muhteşem hükümdan zafer yolunda ilerlerken kuşanmış.. B'r gün öjreniyorsunuz ki. 5nünde krallarm titrediöi ve ordulann perilediği essiz kudret seml>olü, tahta kırmaga kııl'ar.ı'ıyor. Pariste Sultan Süleymanm altın kakma kıîıcına bir balta bedelind°n cok fazlasını Sdevpbi'ereV antikacılar mı yoktu? On altıncı ainn kîymetli Vıir yadiffarını ana vatana kazandırmak iizere fedaVâr'ıŞa kat lanacak Türk zenginleri çıknıaz mıydı? Süleymanın kıhcına yakışıksız bir h'zmet gördürenler<n sırf zaruret saıkile buna mecbur kaidıklarına inanılamaz. seSer ERGIN ları istidadları ezmekten başka bir şey duşünmezler. Meydan muharebelerinin, sulh muahedelerınin ve inkılâpların şerefini taşıyan sahsiyetlere tahammül edemiyerek onların adıru kitaplardan «ildirmeğe uğraşırlar. İsledikleri hataları mev dana koyanları, yaptıklan haksızlıkları tenkid edenleri ve doğm yolu gösterenleri, kuvvetin verdiği imkânlara dayanarak kırıp geçirmekten sakır.mazlar. Istikbale götüren volda rakipsiz kalmak emelile halka daha iyisini yapabilecek kimse çikarrıvacağını telkin ederler. Menfaatlerine elvermivenlsre hayat ve faaliyet sahası bırakmak istemezler. Tarih. siyaset ve sanatte kıvmet düsman'tğmın izlerini tamamen silebilmek imkânsızdır. Fakat kiiltür hayatı ilerı olan ülkelerde, amumî efkârın şuur ve teyakkuzu, tahrip zihniyetine bos mevdan bırakmamaktadır Tarihî pserleri ve mefahiri tahrin ve inkâr edenler, halkm hiddetile kar«>lasmaktaHırlar F i müfrid partizanlar dp.hi haro mevdanlarının muzaffer kumandanlanna. «ulh muahedplerinin basarılı devlpt adnmlanna ve inkılâpîara hizmet etm'ş lider'ere vapacakları insafsız ve SV"v"7 hticumların sebebiye* vprebiVceei reaksiyonlardan çekinmektedirler. Kıymet tahribi, en ziyade kültür hayatının en demokrasi prensiolerinin alaca karanlıktan heniiz kurrulamadığı bölgelerde zararlı olmaktadır. Harîce hububat sevkiyatı Son 15 gün içinde 4 milyoB liralık hububat satıldı Yabancı memleketlere büyük miktarda hububat ihracatı yapılmaktadır. Sevkiyatın hedefi biihassa Eatı Almanya ve Frprssdr. Son 15 gün içinde 4 milyon liraya vakın değerde hububat satılmıstır. Bu devre içinde Almanvaya 8 bin ton arpa ve 5.3 milyon kilo buğday ihraç edümiştir. Bunların kıymeti 2 milyon 160 bin liradır. Diğer taraftan Fransava 9500 ton buğday satılmıs ve karşıhğında 1.3 milyon Hra doviz temin edi'miştir. Sevkiyat. önümüzdeki «ünlerde de d°vam edecektir. YAZAN FEIUDUN deki sahıslan ve eserleri hırpalamağı. lekelemeği veya hatıralarını zedelemeği ga\e edınmiş menfi ruhlu, umıdsiz ve asabî mizaçlı tipler her yerde görülebilir. Bütün bu hareketler, hiç şüphesız kontrol edilemiyen hislerin yarattığı bir patolojinin tezahürleridir. Bir Rus prensi. Çarlık devrinın son gunlerinde kövH'leri çoyarak veya nifuz sııiisti"ia!i yaparak top ladığı altınlarla görülmemiş isrsf örnekleri yaratırsa. bazılarında infial vp diğerlerinde inkisar uvandırır Bır manyak, Leonard de Vinci'rin şaheserini taşla>sa. hâdise sanat çevrelerinde üzüntüye sebebiyet veren bir adlî tıb vakası olmaktan ileri geçmiyebihr. Kaleminin ilhamı gımden güne zayıflayan bir edebiyatçı. bir taraftan eski söhretleri yıkmağa ve diğer Derleyen: (JfcMALKUDIN SARAÇOGLÜ ((Makedonya» nın tahribi «Makedonya» nın içi sabaha kadar yandı ve bütiin gece infilâklar oldu. Kasabada iki ölü ve bir yaralıdan başka kayıp yoktu. Sonradan yüzdürülen «Makedonya» nın hasaratı (100.000) İngilız lirası olarak tespit edilmişür. Olayı gözlerile görmüş bir Tiirk subayı diyor ki «Şira» limanının bombardımanını ve «Makedonya» yardımcı krüvazörünün tahribini gözleriile gormüş, olaylan «Hamidiye» den dakikası dakikasma takip etmis, genç subayımız ise diyor ki: «Saat on biri beş geçe «Şira» Irmanına yaklaşmıya başladık. Zevalde «Şira'» ya dahil olduk. Gemide herkes hedefi âmâline dört gözle bakıyordu. Şehir hakikaten tavsife sayandı: «Şira» küçük bir koy etrafma bina olunmuş, büyük bir mendirek ile çevrilmis ve fabrika'arla dolu idi. «Mendireğin içinde iki bacah büyük bir posta vapurunun yattığını pördik. Evvelce malum olan barut fa'ırikasını berhava için buradan, ad?nm arasından ve Şira'nın cenup istikametinde, şehirden hariç hir mevkide, barut fabrikasının mesafesini tahmine başladık ve 2500 metreden ates açtık. Humb'aralanmızm fabrikaya verdiği tesir ile iştial vukua geldi, oraları altilst oldu. • Buranın Işini bitirdikten sonra mendireğin ieinde bulunan iki bacah «Makedonya» transnortunun baş tarafına ton tabiye edilmiş «1dtîgu görüidü. Bunun ttzerioe P end'rek d^Vı;1îrıdp b'ilunan »cneb! sefa;n!n dışan çıVm^lin Icin umumt bir işaret verdik. Bir İngiliz gemisi dışan çıktı. Sonra bir kaç tane 4.7 l'k mermi ile mesafe tayin ederefc, i'k mermiyi attık. Gulle geminin has tarafmdan girerek sahilde patladı, gemi aievler içindp kaldı f"8lfden sonra bir buçtikts ateş kesHV. v'"ni mil süratlp oradan acılr.M te'=Ve rnerkeze bildirdi. Buradaki ssrfiyatım' ç " Terml.» *** Bu ikinci müsahedede mendirek ! içir > yatan İngiliz şilebinin «Hamidiye» nin ilk ihtarına eberrrfiyet vermeyip ancak ikinci ihtar flâmaları toka edildikten ve 51leJbin yakın mesafesine düşecek tarzda ihtar mermileri savrulduktan sonra geminin demir alıp uzaklaştığından bahsolunmamaktadır. Acaba bu iki ifadeden hangisi doğrudur AJi Haydar Emir merhumun notları hanei resmî raporlardan \e inanıhr kaynak'ardan aîmış oHuğviTJ 1 ; kesin olarak biinT"^* '™'' V n ^u iki rivayetin her ikisini de kaydedıp «Hamidiye» süvarisi Rauf Bey tarafmdan Bahriye Nezaretine verilen resmî raporun oŞira» bombardımanına ve «Makedonya» yardimcı krüvazörünün tahribi ile ilgıli kısmmı sozdon eecirelim: Cumhuriyet'in edebî tefrikası: 1 e Hamidiye» süvarisinin resnü raporu Albay saym Mithat Işın'ın »3alkan Harbi Deniz Cephesi» adlı cserinin >£k vesika» lar kısmının 37 ncisini teşkil eden ve 29 ağustos 1329 tarihini ve <Hamidiye icrüvazörü hümayunu 3Üvarisi korvet kaptam Hüseyin Rauf» imza ve mühürünü taşıyan uzun reımi rapordan konumuzu tlgılenciiren kı«mı, yeni nesile menaup okur'anmızın lâyıkile kavrıyabılmeleunl sağlamak maksadıle, yalnız eski tabirleri mümkün olduğu kadar yenilestirmek, fakat buııu yaparken de cümlelerin mh ve mânâlarına zerre kadar hale1 getirmemeye dikkat ederek, aynen »unuyorum: «Şira limanına, gün doğusu pcyraz Utikametmden yak'.aşarak rnen direk içinde ve tamirhane cründe, Yunanın, top tabiyesile yardımcı krüvazöre tahvil eylediği, iMakedonya» gemisi rnevcud idi ve bu gemi ile krüvazörü hümayun (yani Hamidiye) arasında ve mendirek içinde ateşimize enpel olabilecek veçhile İngil'z bandırah «Aleksandrya» adlı vapur%n bulunduğu Rörülmekle, umumî işarefl»r vasıtâsile ve şartlafffnizı bildftmek için liman reisi1 fcrflvazî?** dSVit ve avni zamanda limandak! gerniT<H>e dısarıya çıkmaları teklif edildi. Bîr mîlddet beklendivse de bir guna cevap almamamakla beraber vakit kayıbından cekinilerek evvelce «Şira» limanının güney ciheMade ve «Gaydaro» edası fenerinin lodos istikametinde bulunduftu ve düşmana harp mühimmatı ıhzar eylediği malum olan barut *sbrikası ve deposuna atışlaHa tabi! olan intişarın sahasını, mümkün olduğu kadar, azaltmak ve bu «uretle atış sıhhatir.i sağlamak ıçin, 2^00 metre m f ' s ' f p Var". ^aV'asıp cephane tasarrufuna riayet *dilerek atese baş'andı. Altı tane 47 miümetre'ik, 21 tane de 12 ?antimetrelik âdi humbara atıldıktan sonra fabrıkanm kazan ve makinelerini havi ebniye ile bir deponun tahrip edildıği görülmekle «tspiroı adaüile «Şira» adası arasından geçilerek tekrar «Şira» limanı onfıne avdetimizde, işaretle vaki olan teblieat!rri7a rfğmen lirnan reisinin gelmediSi ve «Makedon/»» yardımcı krüvazörünün, liman ın hususî binalara yakın kısmına sığınmaya ve efradını top başına eagınp bir taraftan da te'siz teierafı vasıtâsile imdat işareti çekmesi suretile tekliflerimizi fii'en red eyle'ük'pri ^örüldüğiinden ve e w ! c e an edilen «A!eksandra> adındaki İngiliz vapurunun hâlâ ateşimize engel olacak veçhile «T.îakedon/a» yı koruma vazivetincîe durmjıcta Hılunmasından menkur «Aleksandra» vapııruna keza umumt işa retlerle hemen limanı terk etm<^l tebliğ edi'm',« 'Arka<=ı var ) Esrar saian ailenin durusması Esrar satmak »uçu ile haklannda dâva açılan Karagiimrüklü ailenin durvışmasma, dün 1. Ağırceza mahkemesinde başlanmıştır. Aileyi teşkil eden bütün ferdlerin tutuklu sanık olması dolayısile Eminenin 5 yaşmdaki oglu da annesile birlikte Cezaevinden duruşmaya pelmiştir. Bundan bir müddet evvel Karagtimrük Sultan mahaîlesinde beraber yaşıyan Ali Dikkulaç ile Emine Hallaç ve annesi Nadire, esrar »atmak suçundan yakalanarak adliyeye verilmiş^rdir. Yakalama ânında yapılan aramada Nadirenin ı'stünde 1800. Ali Dikkulaçta da 1200 lira bulunmuştur. Yapılan ilk rluru?mada sanıklar suç'armı inkâr et mektedirler. Durusma, gösterüen tanıklann ve sanıklan yakalıyan memurlann dirlenmesi için baçka çüne bırakilmıştır. ] taraftan veni parlayan yı'.dızlan söndürmeğe çalışırsa, işledığı fıılın zararı içtımaî hayatın yalnız bir sektörüne münhasır kalabilir. Kanunî'nin kuşandığı kıhçlardan biri limon sandıklarını kıran ellerde yok olursa, umumî efkâr elbet müteessir olur Fakat mâzinin hatıralannı müzelerde ebedîleştirecek ay nı hükümdara ait başka kıhçlar bulunabilir. Ancak bazı hallerde, manevî kıymelterin ve tarihî "mefahirin tahribi, bu misallerde belirtilenlere nazaran çok daha vahim olabilir Bilhassa siyaset sahasında .. Partizanlar vardu; ki, yalnız ihtirasların ruhlarında yarattığı fırtınalara değil. aynı zamanda geçici nimetleri kaybetmek korkuiuna kapılarak kendilerini gölgeleyebilecek söhretleri ve rakip saydık tntihnr »den öğrenci hakkmdaki tphkikat» ycnidcn başlanacak Bundan bır muddct evvel ögret. menlerine gücenerek ir.tihar eden Katımpaşa ortaokul öğrencilerınden Engin Dördüncü hakkmdaki tahkikata yeniden baslanacaktır. Bilindijri gıbi, ögrencinin intihan öğretırenile arasında geçen bir hadiseyle ilfiili olduğundan MilU E. gitim Müdürlüğü bu konuda tahkikat açmı? ve «nnuru Bakanlığa blldirmiîtir. Bakanlık, yapılan tahki. katı yeterli bulmamıs ve yenilen^«••^1 istemiştir. Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer Doç Dr. Sabir Ermart NAZARİ ve TATBİK! CEZA HUKUKU Umüınî ve Hususî Kısımlar Malta carsısında 50 dükkân istimlâk edilecek Mazîlerine yürekten bsğ'ı eski aCtLT 1 (GİRİŞ, KAYNAKLAR, UMUMÎ SUÇ NAZAileler arasında, cektikler: yoksu!RİYESİ, KÂNUNÎ UNSUR, MADDÎ UNSUR) luğa rağmen iyi günlerin kıymetli yadigârlanm elden çıkarmıyanlar Nefîs bir baskı ile p 4 c yakında çıkacaktir. çoktur. Ekmek parasmı veya tedavi masraflarmı karşılamak ızere taİ S M A İ L A K G Ü N rihî mânâ ve ehemmiyet tasıyan M a t b a a c ı h k ve K l t a p ç ı l ı k M ü e s s e s e l e r l eşyaîar satılsa bile, herkes boyle Merkez: Cagaloğlu Servilimescit Sok.24 IstanbulTeL 220968 bir hareketi mazur görebüir. Aıra . , ı o r | o r i I HAK KİTABEVİ (Babait) Ankan Cad. 4 Isten. bir tarihî silâhın balta yerine kulc OaılŞ yBllBn \ M 4 K K I T A B C V İ Vamfcsvsylv Sok. «• l«taabo« lamlarak heder edilmesine ne demeli? O talihsiz insanlann âdetâ uur altı bir temajTİlle muhteşeTi cedlerine ait bir sembolü tihrib Irza tecavüt eden öğretmen etmeleri, daha derin bir nsıkoloik sebebe dayanmıyor mu? Petro mahkum oldu Debbağlar Kethüdası merhum Hacı Hasan Ef. kerimesi, merÖğrencisinin ırzına tecavüz etKıymet tahribi, bazı 'r.sauların hum Kösele ve Deri Fabrikatörü tsmail Hakkı beyin refikası, mer. mekten sanık Sen Jozef Lisesi öğ' ümidsizlik ve Kiskünlük devrtiehum Ahmet Abacıoğlu ile Av. Talât Abacıoğlu, Nadire, Zübeyde, retmenlerinden Petro Usufi, 'Jün 3. rinde duyduklan bir ihtiy<ıçtır. Sıdıka ve Av. Kadriye Daldal'ın biricik anneleri, Basri Çulpan ve Ağırceza mahkemesinde 4 sene ağır Belki bir ne\n atavizm'in tesiri alHatice Ünver'in kardeşi, Tüccardan tbrahim Gencel, Ali Rıza Abahapis cezasına mahkum adilmisür. tında, bir daha yerine konulamıcıoğlu ve Av. Rebii Daldal'ın kayın valideleri, Hakkı, Vedat, Durusması gizli yapılan dâvanm yacak kıymetleri veya büyük emek Aybcy, Feyzi, Nimet, Sühejl», Serap, Emel ve Nihal'ın böyükankaran açık şekilde ilân tdilmiştir. ve sanat mahsulü eserleri yok etneleri, salihatı nisvandan. Bir yü önce Bostancıda oturan ve mekten kesif bir manevt haz du; Sen Jozef Lises nde öğretmenlik ya yanlar eksik değildir. Böyle r hâdıpari Pefro Usufi, 12 yaşmdaki 1Wr Selere sanat. vo siyaset ha3 atmda vefat etmiştir. Cenazesi 9,2^959 Pazartesl fünü Sğl« nunarmda erkek öğrencisine tecavüz etmek d.airaa castlaaabiLir. Yarım asır önBeyazıt Camii Scrjfinden kalduılarak Topk»pıeU KcaJuda »İle suçîie "ha'<:kında dâva açılmıştı. S'a ce yajamıs bir Rus prensi. arabakabristanma dcmedilecektir. Me\'lâ rahmet eyleye. nuc, iîfe.*3efa suçunu inkâr etmişs* sınâ yalnız Derby yarışını kazanmış de kovuşturmada kendisinin cinsî saf kanları koşmakla övünürdü. Bir sapık olduğunu açıklamıs ve bir fı müddet evvel, bir maceraperest ha ^İBKadıköy Acıbadem Kuruçeşme otobüs nncmın oğlu olan dâvacımn iddia pise girmek tehükesini göze almış ve Louvre müzesinin incisi olan smı teyid etmiştir. Joconde tab!os\ına bir tas atarak «Küçük Kıılüb» dün açıldı parçalamağa teşebbüs etmişti. SaHasta kabulüne başlamıştır. Şehrimizin tanınmış politikacüa nat ve siyaset hayatının zirvesinrının »osyal gayelere hizmet amaTelefon: 36 49 40 cıyla kurdukları Küçük Kulüb dün saat 17 c"e verilen bir kokteyl par. tiyle açılmıştır. TEŞEKKÜR Kunıcuîar arasında C.H.P. îl BaşUfulü İle biz'.eri dcrtn Utıraba kanı Prof. Şemseddin Günaltay, C. garkeden ailemizin kıvmftlldi HP. tl tdare Kurulu üvelerinden Cemal Yıldırım ve Ratib T. BuraHAYRİYE KASKAN'ın km bulunduğu Küçük Kulübün açı. cenaze meraslmtne blzzat l?tilışına C.H.P. 1 ve münfesih Hür. 1 rak külfojine katlanın te'.graf P. Ii bir çok. tanınmi} politikacı işti. ve telefonla veya bizzat arayarak acımıza iştirak «len bütün râk etmiştir. akraba ve dostlanmıza en canSamimî bir hava içerisinde geçejı dan çükran ve minnettarhk Mstoplantıda Ş. Günaltay bir konuşı. lerimizi aTiederiz. ma yapmı^ ve sosyal çalışmalardan AİLESt bahsetmiştir. Maltaya kadar u?anan Akdeniz caddesi yeni tasdikli plâna göre Karadeniz caddesile birlesecektır. Ak. deniz caddesi ile Karadeniz caddeleri arasında bulunmakta olan Malta çarş'sında iki sıralı 50 dukkân is. timlâk edilecektir. İhtiraslarls beslenen atavizm toŞubat devresinde verilecek tahsihumlan mevcuttur ki, bun'arın te satla Belediye tarafmdan isümlâkhirli sarmasıklar gibi cemiyet bün lere başlanacaktır. yesini sarmasmı önlivebilecek bs»Resim sergisi lıca kuvvetler, kOltür ve şuurdur. C.H.P Meclis üyesi ve Ankara Hâdiseler kaıvsmda insanlann ftös MiHehekili Avni Dogan, yarın Şeterecekleri anlayıı ve uyanıklık.. hir galerisinde yaglıboy» tablolaHuzur. er"nivet ve hürriyetin ik rından müteşekkil bir resim aergilimine istikrar kazandıran iste bu li açacaktır. dur. A. Doğan bu münasebetle dün Ankaradan şehrimize gelmiştir. VEF AT San Framisco Balesi şerefine kokteyl parti Ankara ve tzmırden sonra 10 temsil vermek üzere şehrimize gelmis bulunan Birleşik Amerikanın tanınmif San Francisco balesi için dun akşam Amerikan HabeTİer Merkezi tarafmdan Istanbul Hiltonda bir kokteyl parti verilmiıtir. KokteyJde sanat çevresile tanıştırılan 37 kijilık bale grupu lehrimizdc 18 gün kala. caktır. ACI BİR O L U M A3AGI0OLU (Hanımefendi) ÇAMLICA DOĞUMEVİ I Sabık Krdek Liman Relilerlnden Kolagam merhum Muatafa Kaptanın kın, merhum Atıtral i tbrahim Ethemln jelinl. Dihi11ye Neıareti hulefasından merhum Tevrl Baytalayın e#l m«rhum Kemal Baytalayın, Rânâ Varoglunun, Paktze Ekrpntn anneler!, Adnan ve Rezan Palandökenin. Mehmet Haluk Ekren, Mustafa Rrha Ekrenln. Vedad re Şehrlyar Palandökenin buyükannelerl. emckll Amlral Hilml Ülerin halası, Üler aüeslnin bölary Tlçaret Vctâletl eı^I*«^»ıf Ekrctıtn v* muharrir arkadftşimız Hairtdl Varo»T<»ııin kayınvalldeleTİ Bayan !.•'.U A,.;X ıkJİ. J.. FEYZİYE BAVTALAT Hakkın rahmetine kavuşmujtur Ctnaıesl, bugünku pazar gUnfl, namazı, Ankarada Rarı Bayram Camlinde kılındıktan tonra. »srt meıarlıktakl aile makbereülne defnedilecektlr. Mevlâ rahmet eyleye. Fatıh carr.iı avlusundaki •BeşyUz Yıl» kahve&inde oturan.. (»Uiîterilerden Kasım Kökdai, eskiden araları açsk olan 19 yaçında Nİtreddin Atakişivle kavga . etmijfirt Nureddm Bıçağını çckerek Ka.tımı muhtelıf yerlerinden ağır yaralamıştır. Yara. lı Cerrahpasa hastanesine yatırılmış sanık yakalanmıstır. Yaralama VEF AT Kszhçejmedp, Kösele ve Deri , Fabnkatörü Bay Pptro T Duloı'un tevıfiH anneil Dul BaT«n vefat ettiH derin teessürle htldirillr. Crnaze mprasiml. bugün pazar 8 Şubat 19f9 naat İS »e Tnkslm Ara Trlada Bum kill'ealnde Icra olunacaktır ÎFbu ilAn husunl dartiye yerine kaimdlr. Cenaze Islprl S»rvi«l ANGKLİDÎS Tel: 44 18 52 49 1S S« AIARYA F. DULOS'un Günaltay, yakın bir tamanda bu Hpteki kulüblerin sayiîmm artaoa. ğını da büdirmiştir. CUMKURİYET Niihssaı 25 KurusUır ABONE ŞARTLARI Senelık « avlik 3 ayiık rukKf Hatlcl Ura Kr Lıra Kr. 75 00 150 00 40 00 80 00 22 00 44 00 Bafan ve yayan Cumhurıyet Mathaacılık ve Guctrrilik TOrk Anontm Şlrkrtl Csjalnjlu Halkevi sokak No 3H/41 Sahlbt Merkez Park Polikliniği Cağaloğlundaki Park hastahaneslnin bir kısmı poliklinik tıaline geürilmişür. Merkez Park Polikliniği adı altında çalışpcak olan yeni kı«m. yarın saat 10 da törenle açı'acaktır. HATİM DUAS1 Erzurum eçrafır.dan ve tstanbul tüeoarlarından «arraf Efcndımn 6 Şubat 1959 cuma gunü Ani vefatı dolayısile aynı gun ikindı namazını müteakıp Karacaahmet mezarlıgır.a defr.edilmiştır Acımıza iştirak eden ve cenazefinde bulun»n akraba ve dostlanmııa gazeteniz vasıtasile teçekkurlerımizın iblâğına 8 Şubat 1959 pazar gUnu oğ'e namazından eonra Erenkoy Jatasyon Camlinde Hattm Du?sı ıcra edilecegirıden arzu buyu j ranlann iştirakierini rıca ederiz AlLESt HACI HÜSEYİN AVCI ŞUBAT 8 Iklndl RECEB 30 1 u ± O 1 1 E YARIN AKSAM SAAT 21,30 DA NAztME NADt Ya» Işlprmı fılen (drtre pden Me«'ul MUrtür V. 7.03 12.23 15 15 17 34 ] 19 07 5.19 11 47 ~E~ 131 ~e~56 ~9~43 ISTANBUL RADYOSUND diz boyu karı asar, dayanır ka ladr. pıya, ulumağa başlar. Aman pğa, Yapma be emmi, ı>aman artık iki teneke yımelik diye.. koca delikanlı oldu. Senin Osrr.an Haşlarında drğil Molla MebnpW ^ o > v.?s!aımştı. Homurdanıp Junıyor.lu; r m Delikanlılığmı ıır o kaltağa Osmanı zebaniler gr.'ürsün! Kaç kere söyledim. Oğ'um, bu gösteriyor. Eeri yanda hiç yok.. yarıcı makulesi çalışmaz. ılöz ku Hadi geç kalma. Sür atını. Dedikak olmazsan senı de voKsuı bı lerimi de unutma! Kadir dizginleri çekti: rakır, kendmi de.. Şurada bes on Uğur ola emmi, unutmam, gan dişini sık. Ağacın îitmda kpyfine bak. Kime söylüyorsun sen sbylerim.. Kadir? Kirligirek'de bir orospu Hayvanın ayakları tozun içinde peydahlanmış. Gider gider, onım su gibi kayıyor, çevşeyip sallanan şalvarı altma sokulurmuş. nalları şıku* şıkır ediyordu. Kadir, 0eme be molla Mermıe'J? belinden yukarı doğru sinsı sjnai ValÎEh diyorum. Temiz bir kö uzanmağa başlıyan ağrıyı sckiıp tek attım demin. Ayağmm altın atmak için doğruldu, iki yana büda debel debel dehelendi. küldü. sonra mollanm topraklarına Hacıfitil oğ'u, elini ağzına gö doğru baktı: Yağmurlar iyi gider»» buraları türdü; kahkahalarla gülmeğe başbire bes, bire altı verirdi. Ta Öklüce boylanna, Keldağ yamaçlarına kadar uzanan, denizin hemen çeki'.diği bir kum^al kıyı K.o\ dalga daİRa pğaran uçstız bucaksır tarlalarda. yirm'den fazla ortakçı, ya1 ncı. kiracı çal'şırdı. Bon'ar.n k »rıları, çoluk çocukları, yanaşmaları, gündelikçileri, sanki tütiin Rİbi, afyon gibi kıymetli mahsuüer peşindejTnişler gibi, yılın hiç bir gününü boş geçirmezlprdi. O\sa ki aldılkarı ekin, bir kaç yüz teneke buğdaydan, bunun yarıaı ıradar yu» laftan ve zırnık kadar arpacıan iharetti. Tarlalardaki kalıntııan tırnaklarile tophyan etrafın yoksul halkına molla Mehmed durmadan göz dağı verir, ikide bir baskın yaparak fıkaraları çil yavnuu gibi dağıtırdı. Sık sık yağız atına bi.ıe c;««etpmız. gonnerılfn evrdk ve yazıIrfr n»»n^jılı(n edllme«ln tade <dılmex ilînlardan ınesulıyet kabul edilme* rek gelirdi ki, bu azgın hayvanı çoluk çocuğu üsrüne sıirs';n. .niıllarını başlanndan alsut. Nedir ld kalıntıîan toplamağa yarıcdar bılc yanaşmazdı. Güneşin fcızgm ateşi altında yere çömelerek, iki büklüm eğilerek, kum tanesi gıbi dağılı dağıhveren toprağı ,n.uc!ar içinde ayıklayıp tane arsm^k, aclığın tadmı uzun uzadıya tatmıj olanların kârıydı. (Arkası var.) ÖMER SAMt YAZAX: ILHAN TAKUS Hacıfitil oğîu Kadir beygirin yularını, umutsuzca, bir daha gerdi. Hayvanın kaburgalarına doğru zorluca bir ökçe daha salladı: Deh ulan domuzun malı, diye söylendi, neredeyse yığılıp zıbaracaksın yol boyunda.. Kırk elli adımda bir. hafifçe kabanp yükselen tepeciklerin sırtını sıvazlıya sıvazhya, sekiz aatienberi yoldaydılar Beygir zaten onbeş yaşmı çoktan doldurmuş, ooKtan meraya sahverilmesi ^aıt ••»itn'istu ya; şu netameli ıfünlerde e^eklerin de, güçlü beygirlerin de hızmete kosu'ması geresivo'an Fu ce şit geri hizmetlerde r^stırmalîk olmU5 develerden. 3rd ayağı cşinen eseklerden ve aha bu joimız e.kısi gibi itift' ku'UTius *"' "lırdan faydalsnmaşa bakmalıvdı, İniş iniş giderken birden diklenen çıplak bedenli dağlar, sıçrıya sıçnya, bir saatlik yolun sonu alınmadan, dineliverlrlerdi gökylizüne. Örtüverirlerdi güneşin annacmı. Sanki akşam, elâlemin memleketinden üç saat evvel kapanmak, kararmak merakındaydı. Taşın toprağm acele acele ortadan gilinmeye >üz tuttuğu bu* saatlerde cttalık salt bir toz çadırıyla ıcapknır; burunlar salt bir kokuyla, tO7 kokusuyla dolar; gözler salt bir kirli san renkle boğulurdu. Dört adım ilerdeki kuyu keîevesinin gıcırtısıyla, yallah yallah yirmi udım ötedeki deve katarının 'ok rı'iÇ'rağı, bir de şu yetim kör hâfızın »esi, ar.cak ku''p''^ilir'e'dı Kenruîinni toz bulutuidan.. Çok geçmez. bıtdenH're vokıış yukarı fçrıvan yol, Sol gerisindeki Acıkoyak knyü sanki eski döşeklerden Höki'len pa» J T ? nün mirare!inf "P 'k<rl< e ^ oı o muk kırpıntısıvmış gibi, toz çad.rıkuyan kör hafızın sesi ge'di ku nı silkine silkine sırtmdan etar; lağma. BurâlarHa akşam gariul!ği, etrafı kaohyan bodur çalılsruı didaha bu saatlerde çökerdi toprağa. kenlerinde son zerrelerm sıra, hemencecik serin bir rüzgâr esmeğe başlardı. Hacıfitil oğiu Kadır bir daha yok ladı beygirin sağrısmı, eünd«ki fıçkını savurdu bir daha.. ?cr.ra k&rfidası sökün eden adanva seslendi: Uğur ola molla Mehıned, uğur olal Karşıdan görünen »dam eîini alnına götürdü, baktı: Eyvallah sağdıcım, diye karjılık verdi, nereye böyle? Adamın sakalı bombozdu. O da, tıpkı Kadir gibi, az evvel bir toz kuyusunun dibine inmiş, sonra Vu tepeciğe tırmanmıştı. AysVarmda kalm sırımlarla sarılmıı san gönden yemeniler vardı. Yemerinin içinden başlıvan açık kahverengi keçe dolak kıvrıla kıvrıla iizkapa'flarma varıvordu. Ne haber? dedi. Kadir, sanki etrafta dinliyenler varmış gibi, sol yana eğıldi, yerdekinin kulağı hizasmda fısıldadı: Şehirden ağaya mektııp geti riyörum. Oradakiler hep hazır. Emir bekleyip dururlar. Molla Mehmed gözlerini ağarttı : E, ne bekler bizim ağa o^acak herif* Şehirde, ondan sonra kasabada, ondan sonra çevre köylerd*. olup biteni anlamadan yürüyün dıvemezdi ya.. Molla Mehmed burmınu büktu: Şunu bilir, şunu söyler.m: Eır ayak evvel parmak kes^meli. \ e rin kulağı var. Yarın öbürsü gıin biri duyar. öteki kuşkulanır, beıiki sızıldanır, iş tavsavıverir. Sen henden de selâm et ağaya, Tulasa köyü i!e cıvarmdan korkma=;'n. To"laşın dediği sıra, yüz 3İİİ ath ile yol boyundayız. Kadir biraz daha eğildi: Akviran nasıl? Bizlm gibi, hazır! Çataloluk? Çataloluk, Tat, Bulumya, Kızılcaviran.. Hepsi hazi' Var ent, dak'kalarin değçri olduğunu an!at, o soyhaya.. GözİPrir'den bpüvor de.. Baştüstüne.. Sen nerelerdeydin bu saate kadar? Molla Mehmed kclunu sağuıdaki tarlalara doğru uzattı: Bakmadan sapan sürer mı sana, elin iti? Harmanı ka'dırdı. Kör ünüğüne tıkıştırmak için hir kac teneke ekin attı anbara. Ge'tcek yılını düşünür mü? Ne gelecek ydı? Kara kışın ortasında t*ban toprağı görünür. Dört ".at yürur Uluç Ali Tarihî tefrıkamızı bugunden itibaren dördüncü sahifemizde bulacaksınız. «t PROF NtMBÜS'ün MACERALARL LJL^JJ .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle