Katalog

ÎKÎ 15 Şnbat 1«S lıııaıı Bir Doktor! Evvelki akşam, matbaaya gelen lınceje kadar çırpınarak dayandı. bir misafir, söyliyeceğini söyledik Fakat dayanmıyabilir ve ölür gıten sonra birdenbire bir kriz ge derdi de .. g çirmeğe başladı. Kalbinden tehlikeli şekilde rahatjız olduğu anlaşıldı. Büiün Yazı Işleri kadrosu ayak landı. Ddrt, beş kişi birden telefonlara sarıldılar. Biıim id9rehanenin bulunduğu mahalle, malum ya, doktorlar mahallesidir. Ama saat yediye geliyordu. Muayenehaneler kapanmıştı. Inanır mısınız. bütün çabalamalara rağmen belki bir saat. bir tek dok*or bulm=ık kabıl olamadı. Civar polis karakolları dahi faaliyete geçtikleri halde hiç bir netıce alıramadı. Hasta gene talihli bir adam imiş. Bir saat sonra güçbelâ çağınlan doktor geEskiden her mahallede bir nöbetçi doktor bulundurulduğunu hatırhyoruz. Ama bir çok füz«l şeyler gibi bezı kimselerin işlerine gelmiyen bu karar da hssıraltı edildı. Bu durumda binlerce doktorun toplandığı İstanbul ilc doktor yüzü görmtyen uzak yurd köSelerinin ne farkı var? Muayene"hanelerin kapandlğı saatten sonra her iki ycrde de vaziyetler müsavi olmuyor m u ' Vatandaş orada da burada da hiç bir tıbbî müdahale yapılmadan ölüp gitmiyor mu? Tezelden eski karara dnnmp'iviz' =haberleri Manifatura işlerinde canlanma Tütün piyasasının açılışından sonra Anadolu toptancıları mal almağa başladılar Bır müddettenberi gayet ağır ve durgun gıden manifatura işlen son günlerde hissedılır şekilde canlanmıştır. Hareket bılhassa toptan «atljlarda daha bârız bır jekilde kendini göstermektedir. Buna sebep olarak tütün pıyasası nin açılışı ve bunun sağladığı imkârüar gosterilmektedir. Anadolu topt&ncıları simdiden çeşitlerıru tamamlamak ıçın gayret sarfetmektedirler. KSÂBAH Şerif Paşanın hâtıralan Geçen eylui ayında vefat eden Şerif Paja Anadolulu bir derebeyi ailesıne mensubdur. Kendi ifadesın» gore aılesının ceddi âlâsı Çavdaroğlu Hahl Ağaaır, Halıl Ağa dort, bej asır evvel Asyadan Anadoluya hıcret eden Çavdarlı rüesasının neslindendır. Bu aıie bir müddet Bılecık ve Söğud taraflarında sakm olup sonra Karası taraflarında Karakoy karıjesinde tavattun etmış ve lamanla kuvvet kazanarak Sındırgı kasabasım kurmuş ve oraran voyvodalığını yani deıebejl.ğmı ıhraz eünıştı. Hahl Ağanın çocııkları II. Mahmud devnne kadar yetışmıçler, bu devirde Mehmed Şerif Ağa Sındırgı ve B.gadıç V(r>vodası olmuş, 1S28 Rus harbıne derebejı sıfatıle, maıyetindeki asJterlerle katıtoıış, yeniçerıler kaldırıldıklan sonra derebeylığıne ae nihayet verıldığmden Mehmed Şerif Ağa da tstanbula (ağırılmif ve kendisine burada Sultan kethüdalığı verilmıştır. Müteaddıd devlet memuriyetlerinde de bulunan Mehmed Şerif Ağaya Abdülmecid paşa'ık vermis, Mehmed Serif Paşanm oğlu Ahmed Şukru Paşa da zabıla mudürluklerınde, mutasamflıklarda DU Eyiib bir şey mi? YAZAN Haluh Y. Sehsuvaroğiu Ikinci ve üçuiıcu ordunon ilânı §u suretle olan ihsanı hakkında sümeşrutıyet talebınde bulunduğu ri tunlar dolusu bendler yazılmış ve vayeti çıktığı sırada 1324 senesi tem halk ve mekteb talebesi berayi teşekmuzunun dokuzuncu gunu Sadn »a kur fevc fevc Babıâliye geldiğı gibi bık Şapur Said Paşanın mesnedi sa bir cemmi gafır dahi didadı padişadarete ve Müşiranddn Omer Rüştü hiyi gdrmek için Yıldız Sarayına aziPaşanın Harbıye Nezaretine ta\ m o metle akşsma kadar bekledikten sonlunduğuna daır Babıâliye bır Hatü i ra padışahm Mabejn dairesin» çıHümajun gekniştir. Şimdıje kadar [ karak pencereden göründüğti ertesi müstamel olsn Seraskerlik tabırı yc pazar gunu gazetelerin iş"aratmdan rine Harbiye riszırh^ı unvanı kul anlaşılmıştır. lanılması mesrutiyet hakkındaki ri9 temmuz 1328 pazartesi gunu Sa Cevat Fehmi BASKUT 46 Derleyen: Ct.MAL,EpDIN SAKA^oGLO «Averof» a benzetilen gemi «Rauf Bey bîr krüvazör harblni ldame etmek üzere tasarladığı şekılde kömür ikmalinin, Akdenizde düzene konmasınm telgraf muhaberesile miimkün olamıyacağmı anlamış bulunuyordu. Ancak kendisinin Kahireye kadar uzanıp Mısır fevkalâde elçimij Rauf Paşa ile karşı karşıya gelip konuşrhası şarttı. Akdenizdeki sahillerimizin muayyen mevkilerine kömür stok edilebilmeai için de «Hamidiye»nin beş on gün daha Akdenize çıkmıyarak zaman kazanması lâzımdı. «Hamidıye» Mısır hükumetinin resmen verdiği 150 ton ve gizlice alınmasına göz yumduğu 210 ton kömürü alarak 7 ocak 1913'paıartesi günü (1) »aat 7 de PortSaid'den hareket ederek kanaldan içeri girdi ve aynı gün saat yirmide «Süveyş» limanına demirledi. «Ratıf Bey düşünüşlerini füliyat «ahasına dökmek maksadile geminin makinelerinde ânza olduğunu ileri sürerek, bun'ann giderı'.rnpgi için beş gün limanda katınması yolunda mahallî hükumet n°zdinde yaptığı teşebhüse müsr>et '•evap Bİdı. Bu suretle zaman kazanan Rauf Bey 22 ocakta (bu tarih de gösterir ki evvelkl 7 ocak tarihi yanlıştır. Çünkü «Hamidiye» Süveyşte on beş gün kahnadı ki, limana giriş tarihi olan ayın yedisinden tam on beş gün sonra Rauf Bey Kahireye gitmij o ^ P ; Gerçekte Rauf Beyi, THİhenaıs ^Şakir Efendinin haiıra deftennde işaret olunduğu gibi Mısır lİicîivi'oin yaveri 328 rumî yılı ocak ayının eekizinci sah günü, alıp Kahireye götürmüştür ki, bu tarih de efrencî milâdî 1913 yıhnın ocak ayınm 21 inci gününe rastlar) Kahireve kadar uzanarak Mısır fevkalâde elçimiz Rauf Paşa ile görüştü. (O devirde Rauf Paşa Osmanh İmparatorluğunun Kahire fevkalâde elçisi değil, fevkalâde komiseri idi Çünkü Mısır ülkesi Osmanlı imparatorluğu eczasmdan yarı müstakil bir mümtaz eyaletti. Bilindiği gibi elçileri ancak iki egemen devlet birbirine gönderir.) Bu temas neticesi gizlice bir miktar kömürün daha. ahnması yolunda tertibat ahndığı gibi, «Hamidiyei) nin Akdenize çıkışında Malta adası açıkJarmda kömür ikmalini aağlamak üzere de bir İtalyan ^emisinin temin edilmesi için Itaîyaya bir memur gönderildi.» «Bu memur Hüsnü kaptandı. /.kmcı bir ruha malik olan H'jsnü kaptan harbin başında adaların Yunanistana ilVınVim d'ivnnca. felce uğramış gibi üzülmüştü. oHamidiye» nrn Akdenize çıkacağım öğrenince, belki fırsat düşer de «Hamidiye» adalara bir ihraç kuvveti çılîarır ihtimali karşısında, bu ihraç kuvvetleri arasında vazife almak üzere «Hamidiye» ile akına kat'lnrştı (2). Rauf Bey Kahire'ye giderken. Hüsnü kaptanı da beraberinde götürmüştü. Kahiredeki ko nuşmada. «Hamidiye» nin Akdenize çıkışında, Malta adaJB açıklanr.da kömür ikmalini sağlamak üzere bir İtalyan lîömür gemisinin Cumhuriyet'in edebî tefrikası: Giimrüğe gelmekfe olan mallar çoğalıyor vayeti müeyyid ise de gene efkârı pur Said Paşanın istifasıle yerıne âmme tereddudden kurtulamamıstır. Gazi Ahmed Muhtar Paşa tayin olunTemmuzun on birinci cuma günü duğuna dair Babıâliye Hattı Humagazetelerin tebligatı resmive kısmın yun geldiğınden ben de esnayı kıda (tesiâ cena'nı hılâfetpenahi oluo i raatte ha7ir b'ilunrlıım O sırada Sadsureti teşekkülü kanunu esaside n esbak Hüseyin Hılml Paşa beni münderic bulunan Mec'.ısi Mebusa görmeh istediğini b»yan etmesile fenın davet olunmasına iradei senivel neffüs odasına gittim. müteakıben Esbak Maliye Nazın Ziya Paşa dahi gelip Hüseyin Hilmi Paşa benım Heyeti Vükelâya dahil olmaklığım ractlub ve mülte^im bulunduâıından ^ , ı m ( U v e k a d a r M . bahisle açık olan N?fıa Npzaretiül e d j p ertesl raidin kapalı olan aâırlan birden teklif etmesi üzerine ben izhan acz me=rutivetin fevi'i eyledim. pek riyade ısrar etmesim» bire açılarak ve zatı ha?reti pacüsihinin millete cevaben böyle bir zamanda Heyeti padişahi şerefsudur etmiş ve ke^fiyet bilumum vılâyata teblie kılmmıştır^ suretinde b'r ilân gdrulmüştür. Gazeteler bunu il?n ile iktifa Gümrüklere birinci kotalardan unmuştur Şerif Paşa bu «atın o*gelen eşya günden günc çoğalmok ludur. Mehmed Şerif Paşanın validesi temin edilmesi kararlaştığından, Evkaf Nazırlıklarında, Hazınei Hasbu maksad için Husnü kaptan İ tadır. Bu ayın 9 unda gümrük 92 mua sa Nazırlıklarında ve Mabeyn Mutalyaya gönderildi. Bu arada «.Hamidiye» süvarisi baş kumandanhğa mele görmüş ve 2 miiyon lira taH şirli|ınde bulunmyç olan Abdülhamıd Ferıd Paşanın kızıdır. da bir telgraf çekerek, Akdeniı sa silât yapm'ştır. Ayın onunda 97 Şerif Paşa 1290 da doğmuş, dayıst muamele olmuş, 1.5 milyonlira tahhıllerimizin muayyen yerlerine kösiiât temin etmıştir. Ayın on birin lzzeddın Beyın yanında büyümuş, mür istok ettirilmesini istedi. de 135 muamele ve 5,3 miiyon lira ilk tahsılini Nuruosmani mektebinde yapmış, sonra Soğukçeşme Askerî «Hîmidive» nin Beyruttan ini •tahsilâtb bir rekor kırılmıştir. Rüşdivesıne, Mektebı Mulkiye tdaolarak hareketi neticesi, limanda, disine gırmış ve 1313 yılında Mülkije kalmış olan yüzbaşı Yahya, mümektebınden mezun olmuştur. hendis Eşref (Acar) ve Hüseyin Kömür Satış ve Tevzi Müessesesi İlk memuriyet olarak Dahilıye NeHakkı (Gülen) efendiler, gemilerine biran «vvel kavuşmak için çır depo stoklarını arttırm=k icin hum zareti Mektubi kalemine tayin edılmiş ve orada kısa zamanda müdür pınıyorlar, oraya buraya oa} vura malı bir faa'iyet göstermektedir. 15 ton kok istıhkaklanndan blr muavinlifine yükselmiçti. rak çareler araştınyorlardı. Şerif Bey 1317 yıbnda Abdülazizin tonu almış olaniar. av sonuna ka•Yukarıd» bahsi geçtigi üzere dar bakiye yarım tonluk istıhkakla i kızlarındsn Emine Sultana namzed «Hamidiye» Beyruta indiği zsman seçilmış ve 1319 yılında düğünleri nnı alscaklardır. Port Said istikametinde, üç bacalı Muayyen müddet içinde kömür yapılmışti. Bu sebeble Şerif Paşa bir harp gemisinin geldiğini görüp siyasi hayatında (Damad Şerif) Palerini almamiş ve sonradan mürsşa unvanıle anılmaktadır. (halbuki gelen bu geminin baca caatle gün almış olanların kömürle tkinci Meşrujiyetın ılânına kadar sayısını tespit imkânı olmadığını ri Mart ayı içinde tamamen verile Şurayi Devlete memur olarak Sultan mühendis Şakir efendinin hAtıra cektir. sarayında bir damad hayatı yaşamış, defterinden öğrenmiş bulunuyorur) Kalorifer kontrollarına fakat bu boş zamanlarını tarih ve ilbunu «Averof» zırhhsı sanarak dehız verildi mî çalışmalara hasrederek ban telıtnize açümış ve bu arada bu müHavaların soğuması üzerine Bele ler ve tercümeler vücud* getirmişti. rettebatını da Beyrutta bırakmak tkinci Meçrutiyetten sonra Şurayi zorunda kalmıjtı. Halbuki sonradan diye zabıta ekipleri, kalonfer kontroîlarına h z vermişlerdir. Dün Devlet Reisi ve Dahiliye Nazın olaanlaşıldığına göre, görünen harp rak siyasi hayata katîlmıştır. Şerif ] gemısi, Yunanlıların «Averof» rırh kontrola tâbi tutulan 54 apartman Paşa doğumundan memlpkete dbnüve işyerinden 35 1 normal görüllısı değıl, Almanlann »Emden» şüne kadar geçen bütün bu vakahrı krüvazorü idi. Gemi. uzaktan o müş. 2 sı cezalandınlarak 17 apartsahibine ihtarda bulunulmuşmuzlufu tstikametinden görülduğü br. icin dördüncü bacasmın secileme tur. Ord. Prof. Dr. Sıılhi Oönmezer Doc Dr. Sahir Erm»n Kok kömürü tevziafı HAZAEÎ ve TATRİKİ CEZA HÜKÜKÜ Umurrî v% Hususî Kısımlar CİLT 1 (GİRİŞ, KAYNAKLAR, UMUMÎ SUÇ NAZARİYESİ, KANUNÎ UNSUR. MADDÎ UNSUR) 517^X11 SihifeFiah 27.55 Lira. İ S M A İ L Satış yerleri { HAK HftK A K G Ü N Müesseselerl M a t b a a c ı l ı k ve K i t a p ç ı l ı k Merkez. Cağaloğlu Servilimescıt Sok.24 istanbulTel. 22 09 68 K I T A B E V I <B»b.«lt) Anksra C»d. 4 Istan. K IT A B E VI Vanıkkaraylar Sok. 18 Utanbtri EMNIYET©SANDIQI 1959 Yılı Ikramiyeleri mesi dolayısile «Averof» a benzetilmişti. (Burada da ehemmiyetll i i r zuhul göze çarptyor. Yattır'evvelâ üç bacah bir harp gemismden bahsettığr haide daha sonra geminin dördünca bacasınm seçileme' dığini söylemektedir. (Arkalı var) (1) Aynı zühul burada vakidir. «Hamidiye» Port Said'den 7 ocak 1913 de değil 7 ocak 1328 pazartesi günü hareket edip aynı günün akşamı Süveyşte funda demir etmiştir ki, bu da 7 ocak 1913 değil 20 ocak 1913 tarihine rastlar. Bütün bu zühullerin sebebi, yukarıda da arz etmiş olduğumuz gibi, rumî takvim günleTİ ecnebî talyrim günleri arasındaki 13 günü yazarın nazarı dikkate almamiş bulunmasıdır. C. S. «13» Dergisınde çıkan bir hıkâyesi il«*~ komünistlik propagandası yapmaktan sanık olarak 2. Ağır Ceza'MaMcemesinde yargılanan ve 7 Sene*6 ay kadar hapis cezasına çarp tırılan hıkâyeci Yllmaz Bütün ile derginin Mes'ul Müdürü Tanju Cılızoğlu hakkındaki karar Temyizce bozulmuştur. B\ı münasebetle, dün yapılan durusmada, ma.hkeme hey' eti bozma kararına uymuş, Savcı eski mütalâasını tekrarlamıştır. Duruşma, samklann müdafaaları için baska eüne bırakılmıştır. Komünizm propagandası ile kayesile doludur. Ikinci kısun hürügili dâvaya yeniden başlandı rıyetin ilânile başlamakta ve meşrutiyet hükumetlerinn bazı mühim lcraatı, bilhassa kendi bulunduğu hüku metlere aid olanlar daha tafsilâtla Hatıralann ilk kısmı damadlık hi id Bey Maarif Nazın olduğunu anladım. Sadrıazam Gazi Ahmed Muhtar Pasa vakıâ terakkii «innl sâli haaebile böyle müşkül bir lamanda hutbü cesimi »adareti kaldırabileceflini memul etmemekle beraber asker arannda ve mpmleket dahillnde sahibi şöhret bulunduğundan yardım İla ITllluaf>lAİarktın, ii«aM Oghnııızm adını «akın, Eyiip koymayın, kullamla Jrullanıla ip olur! Bu tavsiye, Nasreddin Hocanuı bütün söTİeri gibl, büyük bir hakikati ifade ediyor. Büttin dlinyada jralnn kendirden Vükelâya dahil olmak için nefshnt o yapılan ip, bizde, gerçekten, Eyiipkadar itimadım olmadığını temin ey ten de yapılır. ledim, cevaben ve aynen (Suin *h Bizde yalna Eytipten ip deftil, liyet ve ıktıdarınızı herkes tesiım başka MmleHen d« d»h« başka eder, farzedelım ki zanmnız veçhile s«yler yapılır. ehliyetıniz yoktur, fakat efkârı âmMeselfi İsmaili fazla kullanmasa mede hüsnü sît kazanmışsınız. §u felmez. hemen Ismıvıl ohıverir. zamanda memleket sizden hizmet fbrahimin İbraam olusu Şehabın bekliyor, bu memleketm nânı nimetı ile perverde oldunuz. memle Şaap kilığına giriverişi gibi. Musta a ketin en bü\,ük mektebınde ıkmali ohnıyan Mustafa, Sülüman haline tahsıl ettiniz, şımdi hizmet etmeyip (telmiyen Süle^ina.n parmakl» fösde ne zaman edeceksiniz? Bız feda terüecek kadar Kciır. Hele o zavallı Riikke ile Sabbek, Vârlık ederek kabul eyledık. Kâmil Paşa sinni şeyhuhetind» ısrarımız asıllarının Rukıye ile Sadherk olüzerine Heyeti Vükelâya dahil oldu. duğnnn. mahkeme ilâmı ile rfihi t ğ e r reddederserız sizi hamıyets'Z Upat edemezler. O kadar kerniilelıkle ıtham ve lian ederim) dedıği rinden set^miş, o kadsr bambaşka gibi Zıya Paşa dahi sabahleyin sure şevler ohrmslardır. ti kat'iyyede kabul etmemek ızere Farla kullanmaîa gelmiyen, hehanesinden çıktığı halde muvafakdte tnen asınıveren WmlerHen Mri de mecbur olduğunu beyan ve her ikısi I utfiHir. O da çabucak Liitfü oluo kad?r ıbram e>ledi ki spbık heye verir. ti vükelânın ne gibi ahval llcasile Ne var ki. ö'pkilerin Lutfîye naıstifaya mecbur olauğunu ve ordu zaran çene de bir imtiva7İı taraf1 hakkında ışitilen rıvayat ne m e ı ' e * karini sıhhat bulundujunu sordum. lan var. Hiç birinl ayınmış seklPe Ordu hakkındaki şayiat tamamen yazama7sınıı. Onlar, yazılı olarnk, vakı olduğunu ve Arnavudlar ile or kendi harflerini mutlaka muhnfııza du tevhidi âmal etmeçi üzerine he ederler. Mıntafa Iseler, oUunurken yeti sabıkanın istıfa ettiğıni öğren gene Mıtstafa Siileyman Iseler frne dim. Heveti cedıden.n progr^ıını Sıievman. İbrahim lsler »çene tbistızah eyledim. Düveli ecnebiye ile rahimdirler. Yaltııı telâffıuda hahasene perverde e>le raraya gelip kendilerini kaybedermek sıyasetı haricıyeye esas olduğa ler. nu ve a'ker ile Arnavudlar meclis.n Oel felelim, Löfficik. öyle defeshini taleb etmckte ise de bun m ğiMir. simdi feshı gayrıkanunî bir muameDaha doJriMn övle değildi de le ile mukabele demek olmasile in şlmdilerde övle o!du. tihabat hakkındeki sıkâyat» tetkık Eskiden. I.fıtfi de ötektler gihl ıçın vükelâca bır encumen teşkü o yalni7 telâffıır esnastnda klk lunarak netice>e gore me 'Lâtin harflerinin kabune kanun dairesinde halli iltitam «onr*, bir Inreldl. bir in<Pİedüdığıni ve idarei örfiyenin ilgas» di VI «mnavın. Arhk. yands da, ve affı uırumi icrası ve memurin.n fırkalara gırmcmelerının temınl mat sö7de de, I.ütfn aşajı. Liitfü yubuat ve tecemmüat kanunlan gibi k»n. Bn litmdte dostinrnn rar. tsimmeşrutıvetın ruhuna ve kanunu esasıve mugajir kanunlann kaldırılma» lerinl jrazHeye petmis ffördüğiinı sınm da tasavvurlar ara";ında bulun laman. ynbanriiarla karsila^mı^ ribl duğu cevabmı aldım. Bu noktaları »luyonım. î.ötfl WmH hiitün df>«tmuvafık buldum. Heyeti cedidenltt larmı, mahVerne kararfle Isım dekımlerdpn murekkeb olduğunu »u fi«rirmi» (ribl. hep Lötfü oldulnr. al eyledim, Cemaleddin Efendi ŞeyOnlnnı çe^itH jrerlerde te««diif hülıslâm. Sadrıesbak Kâmil Pasa effi(Hm ohıvor. A^il Isimlertie hitoh Şurayi Devlet Reisı, Hüseyin Hilml ederken diliın dola^tyor. Bıınca yılPaşa Adlı;. e, Fend Paşa Dahılıy» lık î.utfînin. «irma'ı ünunetlen Nazın ve Nâzım Paşa Harbiye Nazırt Lüfrülestirilin<4 olımsi h^lfH «ılan ve Mahmud Muhtar Paşa Bahriy* da »»«irİTnmtır da. ltendilerinl g»WNazın. Zıya Paşa Maliye Nazırı, Gabden I.fHffi ramtediyorlaıM mahcup riyel Noradikyan Efendi Hariciy» Nazın, Fevıl Paşa Evkaf Nazuı, Sa oİBrom diye! • *• «Otnrmak» tan hep sfMr*t edeHT. Daha doğm«ı, otnrma lftfını çok kullanır nlmamızdan. B!r ço* Jşimirl otnrmak flili İle svUdim I det evvel tatil edılmiş bulunan Atikali Edirnekapı tramvay aeferleri Pazartesi «bahmdan itibaren yeniden yapılacaktır. AtikaliBahçekapı. FatihBahçeka pi tramvav seferleri eskisi gibi de(2) Bizdm bildiğimize eBre aslm vam ede«ktir. da sivil bir kaptan oîan Ege'de, Arkaçakçılığından sanık şipel'de ve Akdenizde senelerce seBorsadan ihraç edildi fer ederek" bu sularda çok gezip Son büvük dövız kacakcıhği'ndan dolaştığı için de o bölgeyi pek iyi bilen, bilhassa Yunan kıyılarmda sanık olarak tutuklu bulunan Bors» ki önemli askerî noktaları da âvı Acentası J. B. Ventura. Borsa Koküe tanıyan Hüsnü Kaptan «Ha miserliğinin karan ile Borsadan ihmidiye» krüvazörünün akmlar'na, raç edilmiştir. Komiserliğin tüzüeü'Ege adalarına yapılacak bir ihraç ne göre, teminatların iadesi için hareketine katılmaktan ziyade, st Ventura Acentası ile ilişiği olanlaratejik düşman mevkilerini, guli nn 1 ay zarfmda komiserliğe müra müstahkem mevkilerini, cephane caat etmeleri için gerekli duyurma depolannı göstermek maksadile krü vapılmıştır. vazörün fedaî mürettebatı arasma karışmıştır. Mesleğinde çok usta bir gemici olan bu fedakâr Türk denizcisi o nispette de cesur, atılgan ve fedakâr «Hamidiye» mürettebatı arasında yer almıya gerçekten lâyık bir serdengeçti ve büyük bir yurdseverdi. C. S. 8 Meşrutiyetin ilânından |öyle bahsetmektedir: (1324 senesi haziranında Reval'da vuku bu lan imparatorlar mülâkaü üzerine Rumelide ordu labıtanı ile efradı beyninde hareket olduğu ve kıylü kal edildigi havadisi terejşuha başladığı sırada dağa cıkmış olan Re«neli yüzbası Niyazi Beyle rüfekasını tedmire memur Ferik Ş^msi Paşanın Manastırda katil ve itlâf olunduğu şayiası duyulmuş ve Yanya Edirnekapıya tramvay Valii ssbıkı Tatar Osman Paşa Müseferleri başlıyor şir rütbesi tevcihi ile Manastıra gönYol kışaatı dolayısile bir müdderilmiştir. anlatilmaktadır. Damad Paşa tkinci Yalmz oğlu Mahmud Muhtar Paşa yerde. ııslu «tur, rahat otur, d«ır meğıur ve hodbin ve pederi nezdin; ofnr bl!me7 ırlbl lAflan çok kullande zinüfuz bulunması scbebile pek mait yüznnden, tenbel insanlar olbeğenmedim Hüseyin Hilmi Paşa delâleti ile Sadrıazam ile görüştüm, mtı^ıra dive s8ylenîr dnrnrua. Ama h.Tkkeünsaf söylivelim, bu (Sizin ev?af ve fezailiniH işitir ldim. Bugun Hüsevih Hilmi Paşa Haıret kadar çok oturmakta hakliyn. Clinkl, RTakta otmak, Wrde. 3teleH saylediler, kabulünüze tefekkflr denberi. Wr nevi kabahat sayıhr. ederim, dedi.t HerV« oramrken. *?*&& kalkŞerif Paşanın Osmanlı tmparatorluJunun yıkılm «ırasındaki hatırnları m ı h hiç gelmer. Ottıran o herk<n, nı gelecek makalede anlatacağıt sanW »iHn ayaga kalkmanızi bek » p a ı . , İkamete otnrmak 4ertz: m i f ı n , ne yapıyorsıın »oaJlnl, ornruyorBm rtVyntTe Kar^ıiant; otar' oruriluamn (Akol) BATBAT tle Dz. Yzb. şEREF BATBAY Evlen diler. Park Otel 14.2.1959 TEŞEKKÜR Ufulu ile bizlert »onsuı acılara garkeden sevgill aile bü MAHMUT NEDİM SİNAPLI'nın cenaze merasimıne bizzat gelerek. telgraf ve telefcnla taziyette bulunarak kedPrtmıze uzaktan ve yakından alâkadar olarlara ayn ayn teşekküre büyük teessürümuı mânı olduğundan «ayın gizetenlzln tavasFutunu rica ederız Eşı. Çocukları ve Yejenleri ŞUBAT 15 ŞABAN 7 V Iklndl I V. E S ! i T32 c» 9 12 11.11 ] 6 51112 2815 22,17 42 '. 9.14 ] 1 131 6 47'( 9.41 1Î00' 170 liyor pîbidir. Avaktasm, bir ro versene! Y. Mühendis Mimar Kapı çahndı, ayalrtaaın, «çıBİRSEN Ş A H t N versene! ile Ava^fasm. «a kapıcıya blr teY. Mühendis Mimar lefon ediver»en«. T E O M A N D O R U K Avaktann, şa flneam götürüNişanlandılar. ver^ene! İstanbul 14 2 1959 Avaktakilere o kadar cok erfvet etnıis durmusm k i avakta afup ançarva çekmekten kn'+ıı'mnnm AMERIKALILAR TVRKIYE'YE tek caresjyi oturmakta bulmuşuz, DAİR BİR FİLM ÇEVİRDİ el birliöîle Haber aldığımıza gore, AmerikaKabahat bird» nın en büyuk fılm şırketlerinden Hamdi VAROGI.U Warner Bros, Atatürk'ün yarattığı modern Türkiye'yi butün ihtişamı ve ınkılâplariyle canlandıran ÇOK ACI ÖLÜM «At Üstünde Kahraman» adlı renkSıdıka Ertemln eşL Saıme Erli ve sinemaskop bir fılnn çevirmiatem ve Mellha Onurun tevgili tir. babalan, Dr A«ım Onurun kaTürkçe izahh olan ve seyrederken yınpederf. Atc» Arca, trpm. Oiruz ve Şifa Onurun drdrlerı Atstü.k'ün evlâdı olmakla ınsana Ajhr Ceıa Rplohginden emekıl gurur veren bu san'at harikasının 19 Şubat Perşembeden itıbaren, ETHF.M meşhur Romancı Hemingvvay'ın en ERTEM büyük eseri ve Spencer Tracy tar?hm»tinp kivuşmustur raiından var?tllan «îhtivar Adam r«"n^z»«l 1* Sub't 19J9 paîartrM ' ve Deniz» filmiyle birlikte Sıte irunü OrtakBy Sifa Yurdıından kaldınlarak Tstıh Camii'idp reSinemasında gösterileceği öğrenilnaze namâzı kıl'ndıkt^n «n^n EdlrppVapı Şeh!tli£ine defnc dilecektlr Diye bir soluk salıvererek odaya unutmuş, kadını sevmesini bilir de | ederlerdi, daha iyi. Bunun babaaı girdi. Herkes ayağa fırladı. Beyaz mekti. İri ellerl, iki buçuk arşın da, dedesi de, böyîece sahip çıkpatiska serıli »edirin «n üat ba boyu, «onra kesesi... Ha deyince mışlardı bu yakalara.. Soluması bitince Yunus .iğa ceşmda ona yer gosteren Kasım hoca: Yunus ağa, üçyüz atlıyı yülarca Ho» geîmişsin ağa, dedi, biz besliyebilirdi. Şimdi de ona yakın binden koca yarmasını çıkardı, >üDİr jey... Anafartalar savaşı aıra zünü gözünü sildi. Tam de senı gözlerdik. Yunus one arkaya ağnadı, beli larında köyden asker toplamağa da. hasır bir iskemlenin ucuna ıli| ni çıtlattı. Parmağını avurduna *o gelmişlerdi de, üç gün geçmeden, miş durumda. terbiyeü terbi\vli oetrafı silâhlılarla dolduruvermişti. turan. ter bıvıklı. cok ç«"ior dtrili, kup karıştırdı: Bu akşam da kursağımııa blr Sıkı mı, bir jandarma koye girsin! yirmibeş yaşlarında görünen dflişey gıtmedi ya, ağzımır kırıntı do Gelenler dar kaçmışlar, ondan son kanlıya baktı: ra ne şube haberi, ne celp, ne tah Fazla gevezelığe lüzum yok YAZAN: ILHAN TABUS u". Ellehem, gündüzden kalmış osildar... Hak getire! Doğrusu, yal gayrı, dedi. seninkiler nasıl? acsk. ni2 burası değil; buranın birer ma İyi ağa.. Hazırız. Beline kadar inen sarı saçlariyle gözüyle ona bakıyordu. Kargtılıktı kocalarmı onun yanında gecelemeBakJtal Emin güldü : Oğlum! Bugün cuma, hayırlı koyde «Papatya» dıve anılan Os ortahk, zifiri karanlıktl. Fenerin si için sıkıştırırlardı. Hattâ Raziye, Ağamızın bir öğünü, kırk h hallesi sayılabilecek olan dört parman efendinin kızı Lebıbenm yü ' ışiğı da sönük mü sönüktü. Ama düğünün haftasmda, bir akşam tut karayı doyurur. Avurdda kalanıyla ça civar köy de, ağanın sayesinde gün. Yarın cumartesi. hürsü gün rahat ediyorlardı. Ama kıt ^ana pazar Gâvur gunü. Pazartesi sareğı ağzına geldı. İki arkadaşı onu j iki arkadaşı, Ümmügülsüm'le Hatı turmuş, Yunus ağayı Ayşenin oda yedi mahalle geçinir. Hadi ulan geveze, aen de. at, söyle böyle, olsun! Hükumete bahı şafak sökerken, yetmiş iki arkasmdan itekliyerek cumbaya ce, içerıki odanın karpuzlu lâmba sına kendı eliyle sokmuştu. Ama doğıu sürüyorlar. bir taraftan da sı yanında onun gözlerinin içine Ümmügülsümün güzelliğiyle övün Hep çok görürsünüz benim yediği asker verip cephelerde kırdırmak atlını peşine takacak, Kirizbe kotansa, vergi verip beye paşaya ye yünün dağına çıkacaksml mesi, bütün köycek bilinirdi. tkide mi... Oysa ki şuncacık... boğuk kahkahalarla gülüşüyorlardı. bakarak : dirmektense, Yunus ağaya bizmet bir buralarda kocava varmıyacağıBiri ekledi: Lebıbe başını uzattı. sol eliyle goğ Nasıl, beğendkı mi? diye sorParmağınm ucuyla isaret ederğ sunu bastırdı Arkasında bır kısık dukları sıra, başım önüne eğdi, çe nı en aşağı kasabaya, ya da Kon ken odada bir kahkaha koptu. İri PROF. NtMBÜS'ün MACERALARl: ses : nesini iki kere göğsüne göğsüne oy yaya gelin gideceğini söyleyip du parmağının ucu, asağı yukarı, ok Nasıl? Beğendin mi? diye sor nattı." İki genç kız, çıngıraklar gibi rurdu. Ayşe hanımın karşısına, kalıca bir ekmek yudumu kadardl. du Lebıbe susuyordu Dursunun bağırışarak vandakı odaya koştu tam haklarla çıkacağından kimse bir ekmek yudumu kadardı. tuttuğu fenerin san ışiğı içmde lar, haberi misafır hanımlara ilân nin kuşkusu >*oktu. Haber köyde Kendisi de gülmeğe başladı. Bu. yayılır yayılmaz, iki genç ortaktan 33ev vapılı bir adam vardı Aralanan ettiler. na gülmekten ziyade haykırmak 1 çok, Ayşenin, şakaklarına bir çatkı "erkeklerin arasında<n geçiyor. sağa Yunus ağa. Lebibenin o akşam kükremek denilse daha uygun düsola selâm verivordu. Korkunç bir orada olduğunu biliyordu. Ayşenin I bağhyacak ölçüde telâşa düşmesi şerdi. Hep böyle gülerdi zaten. Koşeydi ama. Lebibe birden karar ve ilk çıkışın.', Eözlermi ilk açışıru da, nin sebebi de buydu. nu komşu, çen* çevre, hep bilir remedi Zat^n Yuius asan'n Osman baştan. buna vormuştu Avşe, YuYunus ağa. ilik ilik titredi. A lerdi. Kadınları kendisine doğru çfendıve haber pöndermeei bir haf nus ağanin ilkönce Fitnatla, sonra dımları geri geri gidıyor, bir kat çekmesinin gırrını bu gürültüli talık şevdı D"ha evvel eörmuş da Razive ile evlenmesine pek ses tahtanm üst başında o sırma saç gulüşlerde bulan ihtiyar karılar d mundu bu adamı'' Sokakta cem çikannsmıştı. Ne var ki, bu iki lmın gezdığıni düşundükçe içi bur görülmüştü. Gülen bir erkek, ova Ş>er cevırirken. okula gidip gelır genc kadm, vaşlı ortaklarmın ağ kuluyordu. O sıra, hilâfet ordusu köylerinde erkeklerin en tamı, en §cen rasfl'miş mıvdı ona? Hiç ha zından eirip bumu!ndan çıkmasmı nu da, yarın öbürgün girişeceği kusursuzu sayılırdı çünkü... Gülen Jırlamıvordu. İste bu gece, şu cum da bilmişlerdi. Ona abla derler, her tehlikeli oyunu da unuttu: bir erkek, tok demekÜ. Varlıkh demekti. Yatağa düskün, kederi T>a deliğinden, ilk defa olarak alıc; türlü hizmetini görürler, »ık »ık Puftt... Gemrekkaşı dağı! Heye! Tepeleıe deâil, yarı belde bir çeşme vardır. Onun başına birikeceksiniz! Nühssaı 25 Kurustur Delikanlı ekledi: ABONE ŞARTLARI Başüstüne ağam! rukl\>' H.ırld Yunus ağa başını sağa çevirdi Ura Kr U r t Kt az.. Hanefi! SeneliV 75 00 150(0 • aylık «0 00 80 no Buyur paşam' » aylık 22 00 44 00 Pa:artesi sabahı, müezzm m>Basan ve yayan nareden inerken. en aşağı •loksın Cumhunvet Matbaacılık ve 1 O«zptpcilik Türk Anonim Si'^ '*' beş kisı ile.. Suvari olacak ha.. Cağaloğlu Halkevl sokak N" 39 41 Doksanbeş kısınin ön;ındp çeş. Sahibi me bas'.nda bulacağım senı de.. NÂZİME NADİ Emrin bâşım üstane. paşam! Yunus ağa durdu, dik <iik cua Vazı tşlprınl fı'len ırtare *»den MLÎdü baktı: ÖMER SAMİ j Ne paşası ulan" On7* t^mizf gönderılPn evuK ve vazı CUMHURİYET (Arkası var) laı ni'şndilsin edllmesln tade «"dilmfz tlSnlaıdan ıi)P6u!iyet kabul edıi" 1 "»