12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 Temmuz 1958 $uKomüuij>tDenenAdam~ Yazan: Edgar Hoorer Yamyam parti Disiplin konusunda komünist parti«1nin mühim özelliği muayyen suçların muayyen cezalara çarptırılmamasında müeyyidenin, ölçünün daima değişmesindedir. Bakarsımz gerçekten büyük blr suç :snad değil. delâili ile. iürafı Ue sabit bir suç. alelâde blr ihtarla geçüjtiriliverilir, buna karşılık suç sayılamıyacak kadar basit bir hata partiden ihracla komünistlerce en ağır şekllde. cezalandırılır. Burada ölçü partillnln yaptığı hata, işledlği suç deeil. bu hata ya da suçu işledikten sonraki ruturrmdur. Eğer partili. gerçek ya da bir isnaddan *baret suçu kabul ediyor, cezasına seve seve razı oluyor ve takdlrin llderlerine ald oldufjuna Içten inanıyorsa ce7.ası hafif olacak. Itibannın isdesi uzun siirmiyeeektir. Buna karsı!ık eldeki delillere dayanarak kendisini müdafaaya. haklı göstPrmeâe çalışıyorsa, böylesine merhsmet edilmlyecektir. O kadar ki evinde geçlmsizliği yüzünden sorguya çekilirj o> »evirrde np olup np bittiSl »izl alakadar etmez» diyen partili derh^! ihrac edilivermiştir. Partl lhrac edüen azaya karsı p«rttd« kalanlarırt sonsu?. bir kin beslemelerinl tesvik eder. İhrac kâfi deSlldir: İhrac edilenin yerin dibine batırılması. kapkara edi'm^si. lnsanTığm da, eemlyetln de tortusu olarak göster^mesl î^^ım^T. Or>ıın icinHlr ki ıwr. Hden çıkan'.an blrlsl ya «casus» tur. ya ..muhbir., «aşaâılık hayvan». «Troç. kist». ya da oasH. «deienerenln biri» dlr. Partfnln kullandığı tıfatlar da kendine hastır. Komiintstlerce tahrnin. ta«awur «dilebneeek en adi. en kara yiirekH, çlrkef îrtsanı tavsif eden '<opor tünfst», «tnhlrafcıv ya da «parti düşmanı demek kâfidfr. lhrac edilen aza partl kadernelerinde n« kadar yükselmisse. onu kötülemek (rayre*1erl d» o nl'îbett* slddet'I olur. Meseli partinln blr vakltler doğudakl demiryollan lscüerint teskilâtlandır makla vazifeli Robert Wood partiden CikarıldıŞı zaman, 23 mart 1951 tarlhll Daiiy Worker onu «İscl «ınıfı düşmanlarının atesl karşısında paniğe u^ramak». «jMrtiyi tehlikeve düsürmpk, salâhlyeti olmadıjını biie bl!e parti adı. na »M» emirler, tallma! vermelt. beyar »övenllk yapmak ve partl Uderllgi »ıfatile kablll telif olmıyan yakısıksız, birblrlm rtıtmaz hareketlerd» bulunmak» n« itham ermiîtl Bu kHHileme kampanyasınin icabı. partty* aza rıer ^rkek. kadın hatia çociıÇun İtham alhndaM klmseye karsı s*ferb«r oİTnası sartfır. Partl llderlerin d«n blrlnln bu konudakt ei kltabında: 1 »Casus» un fotografı ç»kllmel\ ve bu fbtograf Dally Worker'de, bro|ürl»rd«, kücük duvar llânlarında tekslr w t^stılr «dllmelidir; t »Casu» un keşfedlldlgi yerd« lfç;l«r arasınd« onun aleyhine devamlı v» sisrtemîl tahrikler yapıhnahdır: 3 »Muhblr» ln yaşadığı mahallede Cocuklar. sadınlar »cferber «dilerek hayat on# zehlr *dllmell.m«s€la karı«nın alı?v»rts tttiH bakkal boykot «tllm«li, çocuklar »okakta omın da. ailpsl rfradının da arkalarindan tca. 9us», «onuhblr», ckancık» Uh.. dly« ba£ırtılmalıdır. 4 Evinln k«pı»ın« tebesirle «burada oturan filanca casushın lbaresl yazılmaU, silindikçc jrenldcn yıızmayı. komünist çocukları onun çocuklarile konuşmayı. oynamayı reddetmetidir, tavsiyesinde bulunulmaktadır. «thrac» ı gerçekten ağır cez« hal:n« sokan da bu kin ve rtefret kampanyasıdır. Partiden ihrac ediltn blrisl velev kl babası. anası, ya da karısı, kocası, kar. de?l de olsa. partili blr klms» il« as!a temat «demez. Çıkarılan biriel ile temas «den partlily» derhal «düşmanla münasebet» Ithamı yöneltlllr. Bundan dolayı da pertiden çıkarılma demek yuvanm yıkllması, aiienin bölünmesi. dostluklann gömühne«l demektlr. Partiden çıkarılan bir kadımn kocasına hiç tereddüdsüz karısını, çocuklarını terketmek emri verilir. Dinlemezse o da partiden çıkarılır. Böyl«lerin« *1 uzatau bir dost varsa. onun da p?rti günleri sona erer ve bu çorab soküğü gibi gider. Partiden çıkarılan blrisinin partl aleyhine hükumete malumat vereceği tahmin edildi mi, komünistler böylesini yaptığından pişman edebilmeğe yarayacak ne kadar kötülük fcanuna aykırı geçmiş suç delili varsa toplarlar. Böylelikle de onun partl aleyhlne konuşmasını önlemeğe, hic değilse inanılır, söztine ltimad eciiiir kimse olmadığını jürüere ispata çahsırlar. Komünist disiplînlnln parti dışındakiler tarafjndan koiay anlaçılarnıyacak bir cephesi daha vardır. Bazı hallerde ceza, ihrac, ipliğin pazara çıkarılması partlyi doyurmaz. «Suçlu» nun cezasım hayatile ödemesi lstentr. Daha aşağısı partlyi tatmin etmez. Rusyada olsun. demir perde gerisindeki diğer memleketi lerde olsun bütün dünyanın şahid olduğu ksnlı tasfiyeler bu durumun acı misalleridlr. Daha da acısı «suç» larınin kefaretlnl hayatlarile ödemıs olanlar ne partıye muhalefet etmişler, ne sadakatslzlik göstermişler. ne de komünizm uğruna her eylerlnl fedadı tereddüd etrai$lerdir Tam terslne bu zavallı kurbanlar partiye sadakatlerile tamlKr.. öTnıirlerini partl uğruna tüketmls kimselerdir. Fakat günün birinde her nedense komünlst dünyası tersine dönüvermtş ve bu adamlar yaratmak için bütün gayretlerini. enerjilerinl •arfettikleri nesneyl kendt ellerile yıkmakla İtham edilivermislerdir. Gerçekten komünizm bir çeşid yam yan:ıktır. Hizmetkârları sık sık kurban edillr. Her hangi bir aksaklık. her hangi bir derd yüksek kademe siyasetinin hatası neticesi değil, bunu tatblk edecek insandan aletlerin bozuklugu eseri sayılır. Dünyanın nere^ıde olursa olsun komünizm demek, tasflye iemektir. Tâ Lenin'denberi bu böyle gelmıj, bövle gider. «Eğer partlmlzl tepeden tırnağa ve şahsiyete batanaksızın tasfıye etme. mııvaffak olabüirse'ı bundan ihtllâlin elde edecegl kazanc muazzam olacaktır.» 1945 yıiı komünist partisl konsrresin. deki boynu bükük, tıknazca. bıyıklı adamı gözimüzün önüne getirinlz: Bu adam. daha bir kaç gün evveline ka. dar Birleslk Amerikadaki komünistle rln ıminaka$a tanımaz lideri ldi. O gün. kongre azaları önüne ise bir «asl». bir «düşman. olarak çıkarılmskta ldi. Evet Eari Browder .canını» kurtarmağa çahsjyordu. Browder'in suçu partiye ihanet değil. kanaitince komünizm menfaatlerine «n lyi bir şekllde hi»met edebilmek İçin bir muayyen eörüse aykırı hareket etmekten ibaretti. Bütün dava Moskovanın Browder'le aynı kanaatte olmamasında ldi. Bu yüzden de Browder feda ediliyordu. Böylece evveiâ bütün !:der!lk. idarecilik sıfat ve mesuliyetlerl Browder'den alındı. Sonra akla eelebilecek h#r çe. sid partl suçu Ithamları .hem de düne kadar ona en sadık. en yakın maiyeti tarafından. yasdırıldı ve sonunda partiden ihrac edilerek bütün azaların klnlne, nefretine hedef edlldi. Bu «tasflye muhakemeleri,. nin bir eşl ldi. Eğer Browderin yasadıgı mem. lekette komünizm iktidarda olsa idi. Browder canını tam manasile kavbc1mis olacaktır. Armrikada Brwderin dece parti hayatı sona erdl Devamı var 5eiiır= =haberleri Yaş sebze fiatları yükseîiyor Üç gün evvel 95 kuruşa satılan pathcan dün bazı semtlerde 225 kuruşa satıldı KSABAHJ I MEMLEKET MESELELERİ | Tenkide tahammül I ELMAS DALAN YEKTA ile DALALAN Evlendiler. IstanbulLâleli 197958 \ SANAYİ BANKASI 660.000 LİRALIK ZENGIN IKRAMIYE PLÂNI KIYMETLİ, ZARIF AÇILIŞ HATIRALARI 30.000 10.000 ve 5.000 LİRALIK jeten hayalî ve yabancı macera hiOGelecek nesillerin temiz ve ideaYAZAN kâyeleri de istemiyoruz. Çocuğa hilist bir atmorfer içinde yetişmeleritab eden, muhayyilesini teşhir eden ne engel oldukları için mücadele edeve kalbine işleyip ruhunu yükselıon ceğimiz yayınlar, halen yürürlükte bu Sebze ve meyva fiatlan istikraısut resimler ve vakalar istiyoruz. Bir çolunan kanunda ve yeni hezırlanan dururaunu muhafaza etmektedir. cuk dergisi, evveiâ iyi ve güzel mefEvvelki gün 95 kuruşa kadar düşen tasarıda, hemen hemen aynı olarak, humlarını ileri sürüp aiienin, okulun patlıcan, dün bazı semüerde 225 ku «18 yaşına kadar küçüklerin mane tışmaiarı da içine almak üzere yapı icadlar âlemi, ruşa kadar satılmıştır. Keza birkaç viyatı üzerin* muzır tesir ika' ede lan anket neticelerine göre, çocuk 12 Çocuklar tarafından hazırlan ve kilisenin dirayetli yardımcı«ı olagün evvel 100 kuruşa satılan doma ceği anlasılan yayınlar» diye tanım dergileri muhteviyatımn şöyle olma mış olan resim, manzume, hikâye, r«k muvaffak olabilir ve olmalıdır.» Yukarıdanberi açıklanan prensipler tes. 125 kuruşa satılan bamya. 150 ku lanmaktadır. Her iki metinde de Türk sı gerekmektedir: mektub ve tenkid gibi yezılar ve ruşa satılan çalı fasulyesi dün yüzde ceza kanununun 426 428. maddelebütün özelliklerile kanunlarda yer 1 Siyasî, ilml ve edebî hâdisele eserler. 75 fazla fiatla perakende piyasasın rinde «Zikredilen müstehcen ve ha rin çocoklara basit bir şekilde suBütün bu konuların güzel ve lade almıyabiür. Ancak hiç olmazsa esasda satılmıştır. Bu yâsızca neşriyat» hakkındaki hüküm nulduğu bir esas makale, bir üslubla yazılmış, çocuk psikolo Lar gösterilmeli değil midir? Yaz mevsiminin ortasını geçmıs ler mahfuz tutulmaktadır. 2 Cazib bir ahlâkî konuşma, jisine uygun olarak işlenmiş olmaa, esasların «küçüklerin maneviyatı üzeolmamıza rağmen kavun ve karpuz Görülüyor ki kanunde ve tasarıda 3 Folklordan ve her memleketin yüksek kaliteli kâğıdlara basılması, rinde zararü tesir yapabileceği anlafiatlan 300 350 kuruştan aşağıya kötü yayınların ölçüsü olarak sadehelk geleneğinden alınmış bir hikâye yapılan snkette çocuk edebiyatçıları şılanlar» denilmek suretile belirtiledüşmemiştir. ce «Küçüklerin maneviyatı üzerin veya massl, nın üzerinde ısrerla durdukları özel bilmesine imkân var mıdır? Bu esasBelediyenin sebze ve meyva fiatların kanunda yer almasınd«n sonra, de zararlı tesir» den bahsedilmektedir. 4 Biri erkek ve öteki kız ço üklerdir. larını bir disiplin altına almasi bekbir yönetmelikle de açıklanması çok Bunun ne kadar geniş ve kesin hü cuklara uygun olmak üzere iki teflenmektedir^ Dünya Eğitim Teşkilâtı tarafından lâzımdır. küm vermeğe ne derece elverişsiz rika, yapılan ankette, İsviçrenin Fransız Tasarıda bir yönetmelikten bah.'e* olduğu meydandadır. Bu itibarla 5 Posta pulları koleksiyonculan kesiminde okuma kitabları seçim dilmediğine göre gazete, dergi, kid«ha sınırlı ve üzerinde anlaşmaya komisyonunun 1934 yıhnda okul, na mahsus havadisler, tab, senaryo, kon>er, tiyaü'o, sinema daha elverişli açık prensipler ortaya 6 Nakış, dokuma, model, ojTna hilk ve bucak kitablıklarına ytptığı ve radyo gibi her türlü yayınlar ve atılmasında büyük zaruret vardır. ve fotografçıhk işlerine aid izahat. şu genelge aynen benimsenmiştir: gösteriterin «küçüklerin maneviyatı Bu mesele Dünya Eğitim Teşkilâtı «Büyük ve asil vazifesini bihakkm 7 Güzel bir yazı veya çiir, müDiln 11 yasında kilçllk bir vanke»ici "îuçtiftu yakplanmıştır. Kadıköy Çocuk Edebiyatı Eksperler komisyo zik, tiyatro, opera, bale. resim, hey bilen bir gençlik gazetesi okuyucula üzerine zararlı tesir» yapıp yapmıyaoeğı hususunun tesbiti bu konuda nu tarafından ele alınmış ve bazı tsk'le mtydrmında Mehmet Altıparkel ve âbide gibi bir sanat eserinin rına muzır olmıyan sağlam. faydalı mütehassıs olmamaları çok muhtemel mr.k adlı nir çahsın pantolunun ce prensipler etrefında anlaşmaya va açıklanması, okum^ı parçaları. resimler, eğlencebindrn 250 lira parasını çarpmak ls rılmıştır. Dünya ölçüsünde yapılan bulunan ve ayrıca asil işlerinden 8 Doğru ve zararnz gülünç re ler veımelidir. Onlara maskaralıklar tiyen ktiçük y:inkc?ici Sabri suçüstü bir anket ılı sonunda tesbit edilen baş kaldırmalan da imkansız üç kıhakkını tanımıyoruz. simler taşıyan eğlenceli bir sahife, yayınlamak yakalanmı? vp hskkında tahkikata şiye kalıyor demektir ki, bunun çıs bu prensipler, çocuk gazetelerinin 9 Zaman ve mekând« çocuk ha Genç çağa mahsus bir gazeteden i kar yol olduğu asla iddia edilemez. manevî ve maddi iki cephesine de yatının tekâmülü ve muhtelif saf tediğimiz yalnız çocuğu ilgilendirBen/in sıkmtısmı f.rsat bilen ışık tuünaktadır. Kötü çocuk yayınlaıile savsşın çemek. eğlendirmek değil. ona gitmesi halarını gösteren yazılar, şoförler dolnıu^ ^iatlarına tin ve çok cepheli bir (»aliyet isteManevi alanda. birinci sınıf çocuk 10 Bilhassa çocukluklarına önem gereken güzellik idealini sezdirmek d 2am yaptılar madcVraîikÜr * " e bir çok yardımcı faktörlere edebiyatı otoritelerinden M. Suk'un verilerek millî ve milletlerarası sanat tir. Çirkin taklidler ve Berjzin Ptk«n1ısını fır«»n1 bilen bazı fikrine göre iyi yayınların çocuk dayanma.ı gerektıgıne hiç ^upne çoförler tak«i ücretlerine ve dolmuş zevklerini: terbiyecilerin, edebiyatçı kâr, iş adamı ve kahramanların bi yapan, hırsız argosile konuşan şu yoktur. Bu konuda aile gereği gibi rengârenk oyuncakları istemiyoruz. yografileri, fiatlar'nn ot>m;jtik olarak zam yapayclınlatılacak, onda litiz bir duygu' ların ve resmi mskamların fikir ve mışlardır 11 Hayvanlar, nebatlar, keşif ve Dinlendirmekten ziyade sinirleri gevlanma yaratıljcak ve bu, aralıksıi Şîkâyotlnr*1 kor.U' tpskii eden bu reylerini bağdaştırması. ayrıca o telkınlerle taze ve canlı tutulacakuı. durumun ilpili makamlarea incelen «memleketin karakterine uygun olme^ine basianmuj. trdbtrîerin bilâ ması lâzım» gelmektedir. Bahsedilen Küçüklerin hududsuz meraklarııu h ^^e duytınıİTTRpı nypun görtllmüs karakterin Anayasa ile tesbit edilen kendi hasis menfaatleri uğruna jf>tür mürmek hırsında olanlerın karsısına devlet rejimi, cemiyetin aralarında Gökay Bern'e bugün dönüyor serefli bir yer almayı veya bunu i;bir Çin seddi gibi durulscbktır. lyi Bern BUvük Elcinıiz Prof Fahred muhafazi etmeği hedef tuttuğu meyayıniar teşvik olunacak ve bu yoldin Kerinı Gökay bu sabah uçakla da mali külfetler göze alınacaktır. denî âlemin hayat görüşferi, bütün i Bern'e harrkft eoTfktir Davaya bütün meslek teşekküllerinin, Pesmazoğlu Ankaraya gitti | insan topluluklarına snygı gösteren bütün öğretmen birliklerinin ve tek bir millî varlığın sosyal adalet prenYunan Büyük Elçisi Pesm.zoğlu tek bütün aydınların yardımı s*ğUdün saat 17/>.o da T. H Y. uçaeı ile ?ipleri içinde gelismesi olacağı şüpnacaktır. Ankaraya gitınistır. Fesmazoğlu An hesizdir. Bu yolda hükümler getirilmedikçe, karada muhtf melen. Dı^ îşleri R.^k^ıÇpcuk yayınlarının bu manevi nı F.ıtin Rü.ştti Znrlu ile görilşecek | cephesinde k=rara varmak için esas bu hükümlerin uygulanmasile sotir. rumlu bir teşkilât kuıulmadıkça ye• tutulacak bu prensiplerin daha öntntihar etmek istedi ni tasarının da, yürürlükteki kanu, ceden detaylarile açıklanması, arada Son günîerde Şfhir Hattı vapurla anlaşmazhga ycl açabilecek herhangi nun akıbetine uğrayacağına hiç şüprından kendilerini denize atarak inhe edilmemelidir. Bunl rdan yoksun tihar etmek istiyt'nlrr oldukça faz bir tereddüdlü noktanın bırskılmabir tasan ile ortaya çıkanlar, eğer ması zaruridir. Bunl&rın bütün memlalaşmıstır Dftn dı> S No. lu «BoS yararh bir sonuç alabileceklerine gaziçi» vapuru Kızkı*lesi açıkl'ir'nda tekete ve ilgililere. her türlü vasıtainauıyorlarsa aldandıklarını görecekiken 22 yanlarınoa ve Ahmot Er?an larla duyurulması ve üzerinde süDAİRES» adındn bir «ahı« lntihar maksadile rekli bir ciddiyetle durulması icab ; ler. üzülecekler ve bir müddet sonra kendini denize atmıştır. Etr?ftsn ve eder. yeni baştan bir tasarının peçine dütişenlcr tar.ifrndan kurtarılan Ah»ecekleıdir. Ne yazık ki o zamana Maddi bakımdan çocuk dergilerinin met E"«an îlkyardııl'' hastanesinr yakadar kimbilir kaç Türk yavrusunun tmlarak t(da\pİFİne başlanmıçtır Briölçüleri d:ha belirlidir. B ü y ü k " ' ! ruhu ve dimağı ysbancılajecak ve Bıır^az Adasını Giizellestirme tanya Ilün Akademisinin yaptığı udejenere olacaktır. zun derin optik denemeler sonunda. J Derneğinin kongresi ; Buna göz yummaktaki aldırmazluı* «Buifîaz Adasını Güzellı stirıne çocuk dergilerinin matbaa harfleri! mız sürüp gideeek mi? Bunun yolu Dermgi» nin Bfnelik kongresi dün hakkında şöyle bir cetvel meydana . var elbet. Biz gelecek yazımızda taBurg.ız ad.ısı açık hava sinemanın gelmiştir: da yapılmıstır. • sarının sisterrHtiğindeki »ksaklıkları Harflf Satırlar Satırlaj Kingredc. Burgaz adasının gilzelbelirtmeğe çahşacağız. rin bil arası nn u • lestirilmefi için büyük bir gayret Çocııcun yüklüğil mesafe zunluğuj sarfeden dernek âzsları. ilgililer tam n. m m m m j (11 Blanche Weber Gençliğe mah y a ş l rafından hiç bir yardım görmedlk7 d.n a»ağı 3.S 6.5 i l^rindrn sikây^t etmiçledir. | sus mevkud neşriyat imecmual«r ve 7 8 26 4 100 j gazeteleri Dünya Eğitim Teşkilâtı Kocasının esk: kprısını jiletle 8 9 9 3 2 9 2 I 9:l A | yayınları N. 46. yaraladı 91:' !'• ~ 1 9:i (2> (2) Bu cetvel de 1 numaralı notDün bir kadın kocasının eski ka 12 d e n y u k a r ı 1.8 22 nsınt iil"tli" n'iıhteüf yerlerinden yai Kızılhaç gençlik dergileri ytzarları taki eserden lmmıştır. Ankara RaciTalamışt:r. Pieli Çrplük Cink =| 610 nisan 1926 da P3riste yaptıkları yosunda bu konuda bir konferanj kak'i hir grcekonduda oturan 22 dinlediğimizi hatıılıyoıuz. yasındaki Kpfia Avtabı Ue ayrıl toplantıda sahifeleıin hazırlamşı, yaHesaplannda en az 200 Urası olanlar dığı kocısının karısı Hatice Atmaca zıların. hikâvelerin. resim ve fotogher 100 lira için ayn bir esaslı »lar'rcia çıkan bir miinakaça so rafların ıınuluşu etrafında nun'Jri H >ti:o Rrfiayı jiletle alnınd.ın kararlara varmışlardır. Bu kararlar kur'a numarası alarak girerler. Basan ve Yayan ve sol bücFİnden yaralamıştır. Ya üzerinde dokuz yıl boyunca muhteCumhuriyet Matbaacılık ve ralı Rofia tlkyardım hastanesine kallif memleketlerde ciddî tartışmalar dzettcilik Ttlık Anonim Şirketl «Iınl'iıı» ve kaçan suçlunun aranmaagaloglu H?.lkevi s«.Wak No 3S/41 olmuştur. Bu arada Dünya Eğitim i r>ol!» tnrpfmdan haslanmı?tır I S^hıbı Kızıhoprakta bir varalanıa Teşkilâtı tarafından. bütün bu tar Küçükleri kötü yayıniardan koruma prensipieri Osman K. Akoi I lmanya İle hiç telelon konuşması yapmadıfı halde, kendisinden altmıs knsur lira mükâleme ücreti is tenen bir zat bana mektub yaznuşt,. Mektubunda bu yersu ve yakış.k•u rördüğü muameleden şlkâyet et S t e n soTa. derdin. anlaUcak m es..l roakam bulamad.ğını soyluyor, • « derdini bu ? letliğim sabah, erken »a.tte teleto 11 yaşında bir yankesîci yakalandı APARTMAN MÎLYON ı dan blr zatı buldum. Bakırkoylu o kurun sikâyet ettiği konu «zennle bir hayli konuştuk, bana bır hay» bahat verdiler. Bir »aat kadar »onra, M n d ki' telefon. beni aynı Idarenin blr baska rüknü ile kar$ılastırdı. Onunla ıla uzun boylu konuştuk. Bu telefon konuîmalan neHcesi"de anladıgıma göre. iayın okurumı .. bana hikâye ettigi telefon kapanması hâdisesi varid değildir. Bu aho neden füzulî bir para da Istenme mistir. Simdl ortada üç Ihtlmal Tar. Ya ?ikâyet »ahibi abone hata>a düşmüş. hakikatte raevcud olmnaıı bir durumu bana nakletmek «uretile bir «uitefehhiime yol açmıştır. Ya ben, abonenin yânılablleceği ihtimalini gözönüne alarak önce Telefon İdaresinden bilgi Istiyeceğim yerde. bu slkâyetl ceffelkalem sıi tunuma geçirmek epfletinde bulun mus. h»ta etmisimdir. Yahud abone de hakhdır, hen de haklıyımdır da. Telefon İdaresi, ;<"«lyeti lyice tetkik etmeden, bo 'e bir yanİKİığın vücudünü red ve inkâr etmektedir. Ama mesrle bıırada değil. Yanılmak heşere hastır. Hiç kimse hatasız oldıığmıu iddia edemez. Bu meselede ahone de yanılmı« otahillr, hen de hataya düsmiiş <'l" bilirim. Telefon İdaresi de kusıır etmis olabilir. Beni memııun eden hâdİM. ıdarı1 nin. giinü eününe. hattâ «aati sna tlne eösterdiği ha«»»«lık ve alâkartır. tdare âmirlerinin haklı veya hak »ız hir tenkid karsısında derhal ic el koymalan. telefona tanlıp. diin yanın en nazik lisanı ile, hattâ tcnkidime teşekkür etmek kibarligım pö«tererek izahat vermeleridir. Telefon tdaresl llfiHlerinin telefonla verdikleri iıahat. bana sikâyct mektubu yazan abonenin Iddialannın varid olmadıği yolunda idi. Yanl nbone haksudı. Telefon tdaresl haklı. Abone. benden haknz yer» para l«tendi. diyordu. İdare. muhasebe kayidlannı. fislerini, her türlü evrnki tetkik ettlkten »onrm, kSyle bİT ?ev olmamıştır. diyordu. Abone, müracaat ederrk makara bulamadım, di yordu. İdare âmlrleri Myle blr lı*diseden de haherdar olmadıklannı ifftrie ediyorlardı. Bu hale göre. Telefon tdarnl, • »ıılen hir tekzib mektubu İle Işin lçlnden cıkabillr. Idarei maslahat yolunu takib edenll. Öyle olmadı. Telefon İdarest. möspet (enkldin, remiyet hayatında, bir mekanizmn nin, nâzım cihızı rolünfi oynadıginı kavramıs minpet »Ihniyetle. hareket ett) ve mııhakkak ki, en lsabetll ve verimli yolu seçti. Riralden birinln cftzflnfi hahrlıyorom. Bir toplantıda. tenkid bahıl 6 ı e rinde konusulıırken fiyelerden hlri: A mirlerimlz blzi datma tenkid ederler. blz tenkide »lışığız, tenkidi df><ma ho? göriirfiz! deyinre. o zat fiı mnkabelede bn. lunmiKtıı: Yukandan gelen tenkidi bnbam da kahııl eder. marifet ajağıdan gelen tenkiHi ho» görmektlr! Bakırkoylu nkurumun şikayetl tetkik ediledur<un. Telefon Idaresine, bu i«te (rösterdigi anlayiftan dolavı, kendi namıma da. okuram »dma da tesekkiir etmek tsterim. Hamdt VAROGI.U 4 Telefon idar«d «Mnm AYfNÎ •^ır;;. o v .r. : RUHANÎ İlk ikramiye keşidesiyle kazanma şansı verir ADRES : Beyoğlu, ts»iklâl caddesi Tünel civarı No. 374 Telefon: 44 48 63 44 48 64 Dün if ytl7ürden çıkan bir münakajada Mustafa Ay adında birini arkad.sı Halil Giirçay. bıçakla agır surette yaralamıstır. Kızıltoprak Sultan Mur.nt çiftliği yanındaki Bektas Bala ait bahçede çclışan Must^.fa ve Hali'in arasında if yüziinden bir münakara çıkınıs VP ncticede Halil 11 ıtiTi U7unluğundaki bıçağı ile Mustafayı sol rr.emesi Uzerinden ağır surettp yaıalamıMır. Yaralı Mustafa Haydarpafa Nümune hastanesine kaldırılmıs ve suçlu Halil bıçağı ile berab«>r yakalanarak tahkikata başlanmıştır vak'ası oldıı EV Sabık KADINININ YEMEK KİTABl Cumhurbaşkanlığı Başaşçısı NECDET DENGİZER lyi yemek pişirmek için esaslı bilgilerle nefîs çorbalar, bahklar, etli yemekler, sebzeler, hamur işleri. tatlı komposto, reçel ve şurup formülleri. Fiatı 400: Cildli 500 kuru» İNKILÂP KİTABEVİ YAPI ve I Ölümünün senei devriyesi münasebetile 22 Temmuz Sab günü saat 10 da Beyoğlu Saint Antoine kilisesinde istirahati ruhu için bir dini ÖMER SAMİ Gazetenuzt gor.dırılcn fvrak ve âyin yapılacağmdan arzu eden akrayazılar nrşrtdilsin edilmesin iadf ba ve dostlarmın tefrifleri rica olu Ailesı ölunnıaz tlânlardan mesuliyet kabul nur. edümez Y»*ı ı ş l ı r i n l f i l e n ıdare r'p«"ul Müriür eden NAZİME NADİ UMBERTO J. REFORZO'nun KREDI BANKASI Bayram: «Ben anamı yollamadım, habarım vok.. dedi. «Çocuğu da anam yolladı.» «O evin erkeği sen değil misin? Gelip kendin konuşsan ya!» «Evin erkeği benim emme bugün anam konu?uyor. Günü gelirse ben de konuşurum. Acele etme.» Övendereyi kaidırdı. Kağnı yürüdü. Haceli: •Bayram!» diye bağırdı kağnının ardından. .İkimizin de bagı belâya girmesin. Bir etek para verdim ben bu yere. Hakkm yendiyse geder şikât edersin. Böyle aykırı aykırı soluma bana karşı.» «Eyi ya.» dedi Bayram. «Madeır bir etek para verdin, kaz teme'.ini. yap evini.» Haceli'nin kardeşleri, yarım £aat kadar çalışıp gittiler: «Sen amelelerinle akşama kadar bitirirsin bu i|i. Kasığına kadar ense yeter, fazla derinine bakma. Biz de kendi işlerimize gidelim.» dediler giderken. • Az sonra Taşkelle de gitti: «Sen jhele temeli kazdır adamlarına. Yapılya sıra geldi mi ben yetişirim. Yalj nız derin temel ister burası. Derin kaz. Evin haney olacak. Malum ya. yol üstü. Yarın kağnılar, hemi de maden kamyonları zangur zungıjr geçerken göçüp enivermesin koca yapı.» Sığır hergele toplanmı?, kıra çayıra çekilmişti. Kadın kız. çoluk çoeuk, millet harımlara dökübnüştü. Kfcy boîalmıstı. Tozsuz topraksız, derrizlerden çıkmış gibi temiz bir bahardı. Dünya ısınıyor. dallar ağaçlar uyanıyordu. Haceli, gayretli gay retli çalı?ıyordu. Biraz sonra Bayram'ın Ahmed gene geldi: (Arkan var) £üçü\cTasarrufla 3ü Aylık Gelirü Küçük Tasa f Hesabı Sizi hem 20 Yıl boyunca 3Û0 Liraya kadar Aylık Gelir ikramiyelerinden hem de rrrrrrt ı • • •«• " » ı r » apartman daireleri ve zengin para ikramiyelerindeıfaydalandırır Temmuz 21 Muharrem 4 IU ı V. | 4.4f. 12.20|irKİ8:19.36'21.31l 2.38 E. ] 9.10; 4.44] 8.42 12.00: 1.55i 7 00 ENi BULASIK YIKAYICI nuı«!iıııi!iıiflwii!»ıımi!!iıi!n!!!i!i!!ii!!iıııi!ii!!!iH!iııııi!!ii!i!iııiH«ııııni!!inn!!iffl!iMnmınnım ClHVIHRİYET'in Tefrikası: 9 VUNUS NAVİ ROMftA/ A«M«64AI/ «Çekil çabuk önümden. İşimden avara etme beni! Sabah sabah aklından zorurı mu var yoğsam?. Irazca, birdenbire: *Ben çekiieceğime sen çekilson daha eyi edersin!» diye bağırdı. «Ulen karaltısı kayıp olasıca, sen köyde mi geziyoısun, dağda mı? İki yakana bir baksana, heç ev önüne ev yapan var mı etrafta. Yn>'cii bakalım al kazmar.ı küreğini, fc'imlarırtı. çekil buradan. Ben ölm. ce buraya ev yaptırmam sana. Hem sende acık akıl olsa gelip buraya ev yapıııayı Vtndin i?temez?in. Senin pasaklı bir larm var. Bunun burgsı köy j\;. Nasıl yapacaksm o karıyla burada» Şimdi de Haceli susuyordu. •Ağı çivi katlanacan öyle mi? fyi ya. hadi sen katlanacaksın, benim kabahatim ne"1 Benim çocuîiimvn kab8hati ne? Biz neye katlana'.miS «Hala. benim karınm ne zararı olaeak sizf'l> •Bulaşı^ı yuyacsk. suyunu lıizim avluya dökecek. Ahıva sıçacak. bizim avluya atacak. O zaman ben de senin evi ateeler, külünü havaya uçıırurum. Ko^iın yası kadar bir ya şmı kaldı şunun şurasında. ölıreden düşmanımı bari temizlerim heç olmazsa. Hadi, şimdi istersen vur kazmayı. Hayırlı uğurlu olsun.» Çekildi Haceü'nin önünden. Evine doğru yürüdü. Haceli bekliyordu. Taşkelle'nin yü züne baktı. Taşkelle eiğnini çekü. Kardeşlerinin yüzüne baktı. âü.vük kardeşi, >Fur ulan kazmayı!» 'iedi. • Bir sidikli dişeylinin lâfıynan yolunu mu değiştireceksin? Belâysa be lâ. fur kazmayı!» Haceli ikircikliydi. Kardeşi: «Ver bana!» dedi. Kazmayı kaptı. Vurdu. Küçük kardeşi de küreğe yapışıp kazılmış toprağı dışarı atmasa başladı ardından. Öteki işçiler de yumuldular işe. Irazca dönüp eve geldiğinde Bayram uyuyordu. Hatice kapının gıcjrtısından uvandı. Yan^ın var gibi elâşia kalktı hemen. B*yraru'ı jyardı. Üstünü başını düzeltti. Yakasını göğsünü kapattı. «Gelin, ateş yak kızım çabuk!» detü Irazca. «Atef yak da tex bl çorba •Eh.» dedi Ahmed. «De bakayım ne diyeceksin?» «Diyeceğim ki: "Haceli emmi!,, diyeceğim, "Ninem Buraya temeî kszarken çok eyi düşünsün diyor.. diyeceğim.» •Kalk!» Ahmed gitti. Irazca, Bajiam'a günlük emrini verdi: «Bahşış'taki ahlatlar eyice çöyürlendi. Gidip onları buda. Eyice iki sefer yaptın mı yeter bizim harıma. Keserken dikkat et de dalUr kanrı! koy. Bayram'ı çöyüre salalun bugün. lıp ağacın kabuğunu yarmasın. Sürgünleri eyi ohrsa gelecek bnhiıa İstersen sen de git...» aşilatırız.» Bayramın uykusu açılmı^tı: • Bugün çöyür işi kalsa diyeceğim ; Bayram: ana.» dedi. Bu Haceli donuzunu tcs I tki sefer yaparız.» dedi. «Emme turmazsak sonra bize ağıra oturur burasını böyle bırakmasak eyi c'urbu iş.» du.» •Çöyüre çöyüre .. Harımın çitini • Sen yörü bakalım! Şimdilik sana çevir bir an evvel. Hacelı'yi ben iş yok. Işin olduğu zaman ben söytostururum.» lerim «ana. Haydi.» «Haceli senden korkmaz.» Bayram'la Hatice kağnıyı kostular. •Efeliğe kalırea »enden Je kork Urganı dirgeni. nacağı tahrayı ıılıp maz.» çıktılar. Bu sef°r kaenıya karı koca •Ben korkuturum. Ben onun «na bindiler. Köy içinden karı koca geçtiler. Küçük Toman yanlaıi iirn gisını avradını bellerim . » • Belliyemezsin. . Köpek süriisü gibi diyordu gene. kardeşi. hısımı akrabası var. Sen buHaceü'nin adamları temel kazmağa ğün cöyüne git.» devam ediyorlardı. Ahmed Haeeli'yle konuşuyordu. • Peki.» dedi Bayram. Haceli, Bayram'ı karısıyls kağnıda Çorba hazırlanıp ortaya konduğu görünce önüne çıktı: zaman Ahmed'i uyandırdı Irszca: • Siz yeyin hele.» dedi. «Ben hir de «Eğle bakalım kağnıyı Bayram aAhmed'i salayım Haceli"ye. Ahmed ğa.» dedi. sonra yesin ekmeğini.» Bayr?m. övendereyi boyunduruğa Ahmed tnpaıianıp kalktı. vurup kağnıyı eğledi. • Get ulan o dürzüye söyle. D > ki: < «Ba.vram.» dedi Haceli. «Niye oöy"Ulan Haceli emi!,, de, "Nin?ın Bu le bir ananı. bir oğlunu yolluyorsun? ray» temel kazarken çok eyi düşün Gelsen de adam gibi kendin Iâf et•to diyor,, de.' sen ya!» ( JLütf.en btoşâı ittctfinii / EMNIYET O SANDI PROF NİMBÜS'ÜD HACEP VLARI:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle