Katalog

YAZAN : &OX/S PASTERNAK Doktor Jivago I Selıir V'evıren: H. KE.NAN KAN Iftl 8 Aralüt 1938 ıtıutuuııi'Uu:ınnıiMnnnıınııııiiin lr gazetenin Sarıkısla mu habiri soyle bir haber v e . riyor: Okul dışındaki a.kadaşlarile birleşerek »Ber duşlar birliği» kuran orta okul bğBin nçyüı yirmi sekizda Türk n a re.Kİleri cezalandmlmıstır. Okuida Pancerelerinden ancak biri HaYAZAN musu lekelendi, of... yapılan âni aramada, Birliğe dalıil lic'e açılan otel odasmda sabahı Fırtına diniyor, başka taraflara var? Gördünüz mü? Bütün gürültü türküsü, her «of» dedikçe söyleyip birçok öğrencide şiş, bıç^k, oyun k a . karşıladım. Sonbahardan bir sabah. , yöneliyordu. Gök gürultüıerı dt<ha bunlardan ıbaret!» dinliyenleri harap ediyor, ağlatı ğıdı ve sigara yakalanmış, bir kısnu Kasimpaşa ve Sultanselim tepeleri ] seyrekleşmiş, daha derinierden, da Biraz daha çene çalmışlar, sonra f yordu. Yirmi gün önce a b u t u n u n da sinemada tarih oğretmeniıü yuarasına sıkışmıs Haliç, sanki ku j ha uzaklardan ge'meğe oa^lamutı. da kapıyı kilitleyip sürgüliyerek arkasında yürürken «Türk Kalbi» halamıştır. Bunlardan ikisi okuldan rumuş: yok. Karşımdaki tablo, dar Uzak yıldırımlarm gürü'tüsüz a her ikisi de heyecanlarının bos nıuvakkaten uraklastınlınış. dördü ve uzun bir çerçeve içindeydi. lanındaki düşmanlıklarda buluyor sanki kendileri birer ahiâk kahra kitabile Bozgun şiirini acı ^eı k a ihtar, üçü de te.ıblh eezası almışkis'eri Mademoiseüe ın odasını ay çıktığına müteesır, odalarma ç e manı imişler gibi bütün bu karan tırlayıp rahmetle andığım cojkun Ufka yaklaştıkça yoğunluğu artin du. 31 Martın kardeşi kardeşe öltır.. dınlatıyor ve ışık, sanki >ır ş c i e r kilmışlerdi. Halbuki, kapıyı açar dürten tepkiçi irtica ruhu, Türk lık duygulara sebep oian kötü hal Akagündüz, o zaman bu r u h h â arıyormuş gibi, bir müdct devam açmaz içeriye donmuş, .liklerine Bakanlık nerdinde tesehbüste beyaz bir karanhk (Fikret'in diNe gunler* kaldık, yarabbi! lile bir ozu!meti beyzâ») heııüz lerin Avrupa'dan çıkmaları için leri, bir vuruşta ahlâksızlığa ve çok lini şöyle dile getiriyordu: Birlik kuranlar orta okul ögrenclediyordu. kadar sırılsıklam ıslanmış bir hal bulıınan Millî EffHim Müdiirü uyanan mahmur İstanbul'un üstü çalışanlara bu arzularını gerçekleş kere dinsizliğe veriyorlar; o zama Utan ey Türk oğlu. hâlinden utan, leri: Yani, yallah yallah onbeş aıaltı Çoktan duyulmaz olan darbeler de Antipova'nın gireceğinden o Ankaradan şehr'mize döndü ne bir uyku artığı gibi çökmıştü, tirme imkânını veren. ordumüzun nın okullarında ve bütün camile Bunu mu diledi senden Kayı Han? yaşında çocuklar! ön kapıyı yeniden döğmeğe baş kadar emindiler ki... O üstündeki Yavaş yavaş yükselen güneşın ok içine kadar sokulmuş partici hırki, rinde «Salâtentüncinâ» okuttuıa Düsman bayrağını yırtan ararım, Hos, günün birinde boyle bir galamıştı. Belliydi ki yardıma mut ıslak şeyleri çıkarırken ona sora Sehrimize aid çeşitli egitim mesetan ışınları bu beyaz karanl'ğı o milletin bünyesini üst üste sarsmıs, rak kurtuluşumuzu sağlattırmtya Natnus ocağmı kuran ararım. ribe ile karşılaşacağımız zaten belli laka muhtaç birisi, çaresizük icin cakları bin bir suali kafalarında lelerini görüsmek üzere dört (»ündençahşıyorlardı. rasından burasından deliyor.iu. Fa perişan etmişti. Ağla göıiim, ağla. hicran yarasır, idi. de, durmadan kapıya vuru/oıdu hazırlamışlar, sonra, onun yukarı beri Ankarad< bulunan Millî Eğitim Amerikan nğır (obanlannın m u . Bütün memlekete, memleketin en Sis!... Vatansız erfceğe zından yaras'r! Müdürü Ali Teoman bugün »ehrimi kat o beyaz karanhk. ıitmesi geRüztrâr yeniden şiddr ''enmış, yağ çıkıp elbise değiştireceğini. tekrar şaraba katıüğındaki pot jrlarına tanren Göz gözü görmüyordu. Üstümüciken bir rüya ağırhğile, ^ilindıği ücra köşelerine kadar sınmış olan ze dönecek'ir. Türk bu mıydı? Elbette degil! .. mek: bu muşambamsı pantolonun mur yeniden boşanmağa ba^lamış aşağı inerek akşamki ılıklığını muAli Teoman. Ankarada Bakanlıkla ni hissettirmeyecek bir tenbellik cehil ve gaflet. nerelerdnn estiğı ze çöken ümitsizlik bulutu, Fiktı. papuçla üoıa^nLak; hafaza eden mutfak ocağının önü yaptığı temaslard=ı bilh?ssa okul bi ve uyuşukluk içinde göğsüne sak bugün de meçhul sam "elleri gibi, ret'in dediği gibi, beyaz bir karan Balkanda bozgun veren ayni Me auııda yarım metcik, Galiçya'da, Kanal'da. Ç a mumkuıı merljbe perişan kılıklı o l . Mademoiselle, kapıdaki her k'm ne geçip ısınmağa çalışacağını ve nası meselesi Ozerinde durmuş ve halk kütlesınde ümitsizlik ve gel? hk değil elle dokunulur. kapkara ladığı bu esrar âlemini bir türlü nakkale'de. Kafkas'ta. Irak'ta k a h mak; balık, bejgir, eşek resimleriie ise ona hitaben: «Gelivırum» di saçını arkaya ite ite, kahkahalar bir miktar baraka bina teminine çaceğe güvensizlik yaratıyordu. tBız. bir geceydi. Hükumet, neınaruna meydana çıkarmak istemiyordu. ramanca döğüşmedi mi? Neticede süslu. yakası açık gbmlek giyroek, ve bağırmış ve kendi sesi nu kor savura savura başından geçenleri b.«mıstır. adam olmayız.», «Artık yıkılmıya muntazam maaş veremiyor; yaşaSis! .. yenildık Ama İstiklâl Savasını sefalete ozenmek; bildiğuniz kırk yü kutmuştu. anlatacağını tahayyüle kendilerini Bilindifi gibi. MilH Efcitim MüdOmahkum olduk», «Büyjk devlet ma şartları köyde. kentte yoksulYanımda birisi vsrmn di« ona bu yenilen millet yapmadı mı? lık «hane berduş»un İlk yarısını bile Birden kapıyı çalanm kim okbi öylesine alıştırmışlardı ki... rü istimlâk edilen okullann yerine ler, bızi kendi halimıze bırakmaz luk denecek şekilde ağırlaşmıs bufazla rimıp ikinci yarısile yctinerek Amerikadan flınacsk olan baraka bi duyurmak zorunda imişim pibi lar.» gibi kötümser d'işıınceîe kı lunuyordu. Balkan Harbinden son Demek ki, bozuk olan. millet d e kendiııe «berduş> adı takmak; nere. leceğini tahmin edivermiş ve yaO kadar ki, ön kapıyı sürgüleğil; bozan, onu idare edenlerdi. nsları yerlestirmeSi ve bövlece okul dudaVlarırr.dan tağından indirdiği ayaklarına terrık gönüüerin e'emli tekazâsı hfi raki donemde umumî lir 1 itkinlik yip kilitledikten sonra dahi onu sıkıntiMnı önleme*i daha önc« BaHakikat de tamamile budur. O de bir aşağılık hal varsa onu hemen Saımış yine âfâkını... liklerini geçirerek sibahhŞını sırline gelmişti. B:ı takım hâkimdi. Okullarda ıslak bir hayalet gibi kapının dı kanlıSa teklif etmisti. halde ruhlara raman raman çöken benimscvivermek; yerlefmJs cemijet diye başhyan mısralar ihtiyarsız tma attığı gibi a^lâcgie fivaeo'yu kaidelerinin, ne olursa olsılı, dı?ışında bekler vaziyette 'asavvur kötümserliklerin sebebinl halkta dökülmeye başladı. Her anlanv'e uyandtrmaŞa kosmıiFtu. ^inıvı r/na fırlamak; hiç bir jeyin güzeliııi etmekten kendilerini kurtaramadegil. onu doğru yollara gStürme değil. mutlaka herşeyin çirkinini be büyük bir manzumenin hâf'z<immağa beraber gitmeüvdiler. Bm mışlar ve bu hayalet bütün gece yenlerde aramalı. da kaîan beyitlerini, bir çoğunjn ğenmek, son yılLarm pek özenilir lece o kadar korkmamıg olacaktı yerlerini değiştirerek okudurn. AVıHep o şikâyetçi ve kara d ü ş ü n içtimaî bir UleU oldu. Mademoiselle' Fakat buna lÜ7um peşlerini bırakmamıştı. 10 dülhâmit devri istipdadmın ruha celi ruh haüni Yahva Kemal'in şu kalmamıştı: Jiva^o da kapıya vurul Avarenıu adlı aşapiık Hind fiLnıibasan kâbus hürriyetsizliği 'çindeki Yuri'nin hareket ettiği gün hava nin memlekette uyandırdığı akisier duğunu duymus ve elinde bir m'sralarmda da görmez miyiz: î. E. T. T. td resının Almanyad^ın mum, o da aşağıya iniyordu. tki epey sıkıntıü idi. Aynen iki gün ev kara yolu ile getirttiği 15 otobüs bu kısık sesli bu feryadı, 'htisamla Dil var mı kahrı dehr ile vîran hâiâ devam ediyor. O filmdeki âvâsinin de kafasında ayni fikir var vel patlak vermiş gibi olan bir fırtı sabahtan itibaren servise girecektir. önüme serilmiş bu maniara önünedilmedik, re herife imraüp onun kılığına gikendıme duyuıduğum zaman, renler, onun gibi yaşamoğa yelte. dı. Mademoiselle Fleury fransrzca na kopacağı belliydi. Saçılmış ayçiçeBeytülhazen mi kaldı oerişan edilthtiyacı kprşılamaktan çok uzak daha pek küçük yaşta. »ınıf arkagi tohumu kabuklarile örtülü istasnenler, onun gibi düşünmeği bir taolarak: medik rikatin miıridliği gibi »eref vesilesi yon civarında, kerpiç kulübelerde, olan bu on bes otcbüs. şimdılik tımir daş^arımın karçısında okudufum Eksilmesile rahmeti. HaKkın b a sayanlar hal» aranuzda yaşıyorlar. «Jivago, Jivago.» demiştl. kazlar, ördekler de kara göklerin ha edilmekte olan otobüsler n. çalıştığı devirdeki anlayısımla şimdiki hisblkedıo Bu bir tek kötü filmin bize mâncn «Ön kapıyı vuruyorlar. Tek ba reketsiz, sessiz tehdidi karşısında kor hatlara verilecektir. sim arasındaki fark, beni el'i yıl Yeni otobüslerden on tanci, TopKalmış mı eşek katresi rîzan H i l kajbettirdiği, binlerce vatandaş busıma aşağı inmeğe korkuyorum kudan bembe\az kesilmış gıbiydiler. evveUere a!ıp pötürdü. Elli yıl medik lunduğuna kalıbınu basabilirim. « Istasyon önünden iki yana taşan ge kapı Aksaray Beyazıd Cağaloğ evvel istipdat çirkin, hürriypt püben!» Akılları başlarııdan bir karış yuniş çimenlik, haftalardır tren bekle lu Sirkeci Eminönü K?ra zel bir kelimeydi. O kadar! Ya Bir gün dolarsa çilemi: ey RabhI Sonra rusça ilâve etmiştl: miş olanların ayaklan altında çiğnene köy . Tophane Dolmab=ıhce ve şimdi? Bu e'li yıl süresinde h ü ı : Zülcelâl karı bir takım gençlerin kurdukları «Göreceksin bak: Ya Lar'dır, çiğnene görünmez olmuştu. Taksirn yo!u i!e Levende. ri 4er be«i egzistansiyalistler kulübü meselesi Bir şer bırakma Herkcfi mtran de Topkapı Aksaray Bulvar SU riyet. kimde hpyat şartlarından biya da teğmen Gaiul?» hatırlardadır. ICaba, kurşuni, yünden ceketli ih hane ve Taksim yolu ile Levende iş ri ha'ine ee'm'ş değildir?!. <>dilme<f)k. Metruk garajı kulüp haline getirip, Kapıya inen darbelerle uyku tiyarlar, havadis .dedıkodu pesinde Bunlan hatırlayıp düşune düşü gaz sandıklan üstüne dikilntts mum 1908, 1958. Bu iki tarih arasına gundan uyanan Yuri Andreyeviç gruptan grupa dolaşıyorlardı. On üç, liyecektir. ne benim de içim kapkara olmuş larııı L^ığında dans e^mekten. sanıan sıkısmış yarım asır... O yarım a de gelenin tanıdık birisi olduğun on dört yaşlarında oğlan çocukları tu. Boğuluyor gibiydim. Giyindin, yığmlanna uzanıp yatnı .lu;ı, ka. sırda. hatırlaması kalbi acı ile doldan emindi: Ya, kaçarken yolu yüzükoyun yere uzanmışlar, dirseklesokaga fırladım. Şimdi Maçka «ırt deh bulunmadığı için eldoı ele do. duran, yüzümüzü sevinçle gü]dükesilip tekrar buraya sığınmağa ri üzerinde doğrulup koyunlarını lanndayım. Marrrtara, Boğaz, Ç a m laşan şisenin ağnııı müştereken kul ren olaylar var. Ucu yaya kaldıgelen Galiullin olmalıydı bu, ya gözetleyen çobanlar gibi, ellerindeki lıca. Üsküdar, Saraybumu, faz'a lanmakUn marazi bir revk alan ıcııç nmlarına kadar sarkmış Yunan da herhangi bir sebeple yoluna de yontulmu» dal parçasım çevire çeviSehrimiıde son gunlerde yeniden bayraklannm Türk fesinl rüzeSyakmıyan güneşin altında pırıl p ı lerin varbgı, bir meraleket için, tıı vam edememis olan hastabakıcı re, sessiz sessız etrafs bakınıp dururıl. Oh, diinya varmıs! .. Sisler, az, iste boyle orta okula kadar tari yorlar, bunların küçük oğlan ya da difteri vak'alan görülmeye baslamış rile devirdiği Beyoğlu caddesinde Antipova. içimde de dışımdaki gibi s ı y n h p berduşluk hevesi aşılama bakınuııkız kardeşlen, entarıleri savruk pem tır. Son olarak Rumelihisarında tes çöreklenen mütareke yılîarı, Rudan d* oİM. sararlıdır. Gerçi iki ("ıHolde, doktor mumu Mademoigitmisti. Damlarını seyrettiğim Dol be donları sarkık ayaklar altında do bit edilen üç vak'avla difterili hasnül bir olunca camanlık seyran «iur, selle'e vermiş, kapınm gürgüsünü laşıyorlar, anneleri de kundaklık kü ta sayısınm yÜ7Ün üstüne çıktığı bil meli'yi Osmanh haritasından komabahçe sarayınm denize bak an deır.işier ama. bu sozun yalnız oaıuı parıp sökmüs Balkan bozgununu çekmiş, anahtarı çevirmişti. Sağ çüklerini kahve renkli köylü ceket dirilmektedir. sa'onlannda, oranın büyük misafi me^elde kalması daha faydalıdır; iğ. Ayrıca. hastanelerde hasta sayısı. kovahyan zehirli fe'âketlerle donak halinde rüzgâr anide kapı ka lerinin şekilsiz gbğüs Kismına sokuşri Atatürk'ün yamndayım. Raha renilecek $eye imrenmek hayra ala. nadım savurmuç, onları soğuk, ıri turmuşl, r, yere oturup bacaklarını, nm fazlalığmdan bir yatakta iki has îu idi. Dısandan gelen savletler, tım. huzurdayım v e . h u n ı r içiııde met sayılmac en kuv\etli dayanağ'nı içerdeki Son para yatırma tarih! 13 Aralık cumartesi gtinüdür. yağmur damlalarile '•ttlatarak mu şöyle rabıtalı bir sekilde, dümdüz ta yatırıldığı söylpnmektedir. yim Onun en büyük kudret k a y Dun>a basınında, nk uk, âvâre öte yandan, altı aylık ile 6 yas ara ayrılıkla'da ve bilhassa siyaset amu söndürmüştü. ileriye uzatmışlardı. nağı. kuvvetine inandığı milletti. gençlikten sikâyet yazılan çıkıjur. sındaki çocuklarda görüldüğü için «Kim o? Kimdir o? Kimse Ben de bu iman'.a dolu, her sdon Bu jazjlar, şikâyet hududunu da Istasyonun gırif kapıu önünde ve bilhassa bu yaşdaki çocuklara tatbik ÖLÜM yok mu orada?» tıyı unutmus. bahtiyar ve mutlu aştı, artık blrer istimdâd âvazesi ha. içeride yere serilmiş sıra sıra cesed edilen karma ası son gunlerde daha Merhum Ahmet Hulu«l Bey mahbir insanun artık!... Bozgunların lüıe (eldi. Mademoiselle'le doktor, nra ile ler arasından zikzklar yapa vaja da arttırılmıştır. Son bir hafta içinde dıımu, merhıım Fuat Hulusl DemırKendi aralannda külhanirc ııi^etDisırık. etrafını sisler saran çopukîiranhğa haykırmışlar, fakat hiç beraberce geçerlerken gar jefi yü îf) ki"=i r'^ba ası olmu'tur elHnin kardeşi. Şadire Denıirellir.in 9u olmaktan kurtulmusum; ıafer lerle ceml.\eter kurduktan sonra, bir cevap alamamıslardı. Birden, ründe en ufak bir merhamet ifadesi Mevlidin 549 uncu yıldönümü Ülkcr. Gılndiiz, Fuat Demirellinin babaları, H^let Demirellinin kardesl, îerin. güneşe bakan ümitll evlfidı işi yanke^KİIlğe, hırsızlığa. sna ıi darheler bir başka taraftan duyul olmâdan, alelâde bir şeyden bahseder Mevlıdın yazılışıııın 549 uncu yılBütün medeni dillerde. her nevi seri, seviyell soygunculuğa. cinayete kadar gnt<\âmot ^tikolun dam^dı. Burhancty mağa başlamıştı. Nereden geliyor gibi. Yuri'ye: • , • * i j)t ^ i j n ı J .munaspbct.le dün yajusı na ,tin * • S'hibrtttn Atikolun enl«teL •ren çocuk çetelerile. "Atrupa ve Ame • T F . R C Ü M E 5 du bu ses? Arka kapıdan hiı? Yok £jft,4?IKa. Kasimpaşa Camii Ke ( J^Jİ, Selma Demlrpllinin ka^pnbira «Ates. Vtytoıı h'SJ^T^fc^BBUIft rikanuı buyıık fehirleri, zabıta U\.44 74 57 Necatibey Cad. Mirrıar sa, daha' kuvvetle tahmin eTtîklefi ko\un ' '"** " ' ı'rre seriuverolrer? jıde Mevliai Şerif okunmuş ve derl. Bülent. Sf'im Dem1r«ll! T« GtSIdlâUnın butiin Kayratlerine rajmen, TEL: 54 74 58 Han 164'35 ,' Nttıat Tunçun •vmcalan, tstanbul ; kap«yaıc;yjS ksşairi Süleyman gibi. bahçeye açılaa camlı balkon dı'» ar 1 başa çıkanuyorlar. 44 74 59 Galata I 4 Bnt0 Asllve Ceza HSkimllğlnden dar" meyaarif!? kımse"ka1rnaat.' Çünen ruhuna baâ'şlanmıştır. kapumdan mı? Böjle bir âvâre gençlik, bizim mem •tneltH Istanbul B?rr><:u AvukatUnnler yeniden görünür oldu. Inanır mıSüleyman Çelebi. 15 inci asır şa dan leketimizde, hamdolsun henuz mev. Doktor: j cut değil. Ama ben, üzerleri arandı. «Rüzgâr olmalı, her halde!» sınız, şu çingene kampı burads ku irleriniizden olup Bursada doğmuş. SALÂHATTtN HULÛSt ğı zam.ıı yanlarında şişler, bıçaklar, demişti. «Maamafih, emın olmak ruldu kurulalı, dört aydanberi çimen tıır. Bir gün camide vazeden bir DEMtRELLİ yüzü görmemış, çımen nemene nes Arab v?İ7İn bir âyeti yanlış tefsir et oyun kdğıdlan ve sigaralar bulunan istiyorsanız, arka tarafa oir göz nedir? unutmuştuk. . Nah. işte şura mesi üzerine teessüre kapılmış ve âni bir rahatsızlıgı mtltrakıp vefat bu küçuk berduş.lann halini. dolaahverin. Ben de. gerçekten kapıya 12 958 bugünka ÇAMAŞÎR TOZU cığa serilmişti. Tuhaf şey: Ben harb Mevlid adlı tnanzum eserini meyda etmiştır. Cenazesi 8 namazmı müteyısile istikbalini hiç begenmedim. pazsrtesl günü ögle vuran biri var mı diye burada de pek çok korkunç manzaralara na getirmiştir. Onun irin. ba zavailı cocoklar* veakm KartalMaltrpcsi Camii Şerifin•••• bekHyeyim!» Te\rzi yeri : Beşyüz yıldan beri türkçe konuşu den alınarak ^TaIt^pp knbrHtir'n» İBHBBnanHtnDnVnBnaVB V F I I I I I U P I B I V I J . şahid olduydum. Böyle olunca insan rileıı muvakkat taıj, tenbih, te\blh Mademoiselle evin içinde kaybol kendinı herşeji görmüş, herşeye alış lan her yerde okunan Mevlidin he defnedılecektir. Mevlâ rahmet eyliye. gibi ıiiüiarın fajda ytrecrğüıe ue PAKSOY LTD. ORT. muş, doktor da dısan çıkıp bir mış. yüreği kaskatı kesilmış sanıyor. nÜ7 bir eş' daha yazılmanvstır. kani dcğilim. Mekteb irindeki , n a müddet kapı sakafı altında dur Halbuki, gene de içim sızladı, her netatbik ediledursun, bu ala.ıda, mek. Galata. Veli Alemdar han 155 Ethem Yetk'ner Ankaradan muştu. Gözleri şimdi karanhğa a dense çok acıdım on... kimbilir, belteb dı$ında da genis bir mucadeieye döndü lışmıştı. Şafağın ilk belirtileri de ki de yapıLanın manasızlığı, lüzumibtiyaç olduğu muhakkaktır. Birkaç günden beri Ankarada bugörünüyordu, zaten. suzIuğM bana bu hissi verdi. Öyle ya: lunan V?li Ethem Yetkiner, dün şeh Küçük, buyükten gördüjünö tak. II* edeıı bir maymun «ribidir. Büyük Kasabamn tepesinde bulutlar, ne yapmıştı ki onlara? Gelgelelım, rimİ7e Honmüştür. 500 KİLOMETRE FAZberduşiann küçük berduçlara ornek ganki peşlerinden koğahyan varmıs böylelerinin insanlıkla filân alâkaları Vali Yetkiner. Ankarada çeşitli »e olmuyor ki. Tek evlâdmış, nazlı, şı hir meseleleri üzerinde ilgihlerle t e . gibi, birbirlerile yarışırcasma geLA İKİ SAAT NOKSAN olduklarına «üphe etmoyelkn. JışaMekteblerin eümle kapısınv çip gidiyorlar, o kadar aşağılard.in mank büyütülmüşmüş filân falan .. ıas''" hnlunmııstıır ndan içeri girmeğe her » ı hanr duHah, işte geldık: Sağdaki kapı benim Bir kıt'aiararası uçağı Orly hava uçuşuyorlardı ki, sarkan pılıpırtıKadın gazetesinin çayı ran berdaşluk tesirine karşı sımsı. büromun. Herhalde size de söylemişalanından New Yorka hareket edi kı kapama7sak. bir giın şaşınp kalı. lar, rüzgâr istikametine *ğilen aKadm gczeteii dun akş^m Lâlcli lerdir: Bu trene binmeniz imkânsız. yor. Buna rağmen, ilk olarak iki nz. ğaçlara takılıyor, bu hallerile a Binseniz bile ölesiye ezilirsiniz. Sizi Ordu Caddesi Cıhan Saray Sadırvan saat müddetçe vancouver üzerine ğaçlar da, gökyüzünü temizl<»meğe mahalli bir k tara yerleştireceğim. salonurda bir danslı çay tertip etGazetenin verdifi faabere jöre, çouçtuktan son*"a pilot rotasını Pana cuklar, sııırnıada. tarıh öğrttmtn.iu çalışan süpürçelere benziyordu. Tertibi burada yapmaktayız. Yalnız miştir. Toplantı s?mimi bir hava rna'ya doğru kırıyor; zira. onun tek yuhalamışlar. Yağmur evin ahşap cephesini kam sakın, yolcu almağs başlayıncaya kagayesi \Tikit kazanmaktır. çılıyor, rengini kurşunîden îiyaha dar kimseye bir kelime bile söyleme Amerikan resim sergisi açıldı Bence onlar, öğretmeni değil. sinu Filhakika AIP FRANCE'ın kabul ı d l berduşluk denilen »erserUiğin so çeviriyordu. Mademoisel'.e geri dön yin. Yokra. daha tertibi tamamlama• Dnkuz nesilden beri Amerikan müştü. ettirdiği ve Atîant'ği aşmak için ! kaklarda salma gezemediği gunlrri, ğa vsekit bulamadan. vagonlan param resim sanatu isimli rcsim sergisinin a r i h i n k««»sini. şuuralt, bir K W İ «asgar! zaman yolu» asla en kısa | | parça ederler. Bu aks=m Sukkuniçi'ye açılışmda hazır bulunmak özere şeh «Ee?» demişti doktor. rimİ7e şelen Amerikanın Ankara yol desüdir, he^an edcr, bir kaide |'«İ t lJ u h a l a n l ' 5 ? ' * t a ' « e « k . B u « u u r B «Haklı imişsiniz. Kimseakler vannca, Moskova trenine aktanrsı Büyük Elçisî Fletcher 'Warren, dün ' sezgı. tarıhm. kendilerini a>ıpnız.» mevcuddur. yok!» saat 11.10 da uçakla Ankaraya git. Mademoiselle her tarafı dolaşNeden? Çünkü. dirfkt rotayı ta karşılannda. sallanan takdirci Devamı var mistir . par. ! kib edince uçak karşı riizçârlarla mıştı. Ofis penceresine çarpan bir karsılasacak... Rüzeâr cereyanları mağile onun mümessili olarak gör. dal camlardan birini kırmış. yerler Arahk 8 Cemazi.evve 26 müs, ondan korktuklan için aciz.'eri VEF AT ortasmda bulunan hava boşlukla ni. âcizlere has yuha ile ifade etmiş sırılsıklam olmuştu. Bir vaki'ler a E ! rından da sakmmak isterse ancak oimatannı temen.ıi edelinı. akılları. Merhum Refik Şevket Ince. Hamıt S Lara'ya >* olan oda da ayni âkı•5 S normal sür'atini muhafaza edebile nı başlanna alıp. tarihin bcrduşlaıa .3 M bete uğramıştı. Yerde bir deniz prvket Ince, Fitnat Sağlar. Iffet SPvın ve Firdevs Sipahinğlunun anneO £ c^k. halbuki rüzçSr cereyanlannın yer vermediği gıınlcre donecekfer'ııi vardı sanki gereekten bir deniz. leri devir istıkametinden faydalandığl umalım. koskoca bir okyanus1 V. | T.12 12 06 14.28I1S41 '18 19 GÜLSÜM İNCE takdirde ucak sür'atini arttıracakBereket versin, tarih tekerrürden «Bakın. hu tarafta da çerçeve diin Ankaradî vefat ctmiştir Mev!& E ] 2 31 7.25 9.47 12 00 ] 1.38J12.46 ibarettir. tır ye vurup^duran kırık bir pancur rahmet eyliye. Hamdi VAKOĞLU Her istikamet değişikliğinde (rota O kertc ateşli, öyle içten gslma ben sihirbazun.» seler kalmadı. Serbestlediler. Lâher iki saatte, ve meteorolojik tahCUMHURlYLT'ın Kdebl relrıkaaı: 43 bir •usuzluk ki.. kızın öptügü ncsn* leii'y» gelmeden, Fatma: Böyle dedi erkek. Sırttndan pal minlere göre muhtelif değişikliklebir odun olsaydı kül, buz oUaydı tosunu çıkartü, onu aağ ^anadımn re ufnyabilir) uçağm kendi sür'atl «Bur'da inelim!» dedi. Bir cıgara yakö Muhsin. Bir de saniyesinde eriyip buğu olacak. Ağız alUna aldı. Gökten yağmur yerine ve muhtelif müsaid rüzgârlarm teNüshası 25 kuruştur biletçiy» verdi. Büetçi cıgarayı ağzın içinde açıldı, yayüdı. Gene ABONE ŞERAİTİ tas yağsa, Fatmaya gene bir sey ol sirile artan sür'ati hesablamak icab toplandı. kulagına kodu. Zilin ipini çekti. ettiğinden, bu .kırık çizgi» seyir Muddetı Turkiye Barle Adam ODU bclinden kavradı. Ken raaz artık. Korunuyor O da, buna tekniği hakikî bir riyaziyeden meyLira Kr. Lıra Kr. İndiler. karsı, çukur yerlerde Muhiinin su Taştan taşa sek« »eke ilerledi dine çekü, yapı^tırdı. Bactırdı rm ko dana gPİir. Senelik 75 00 150fK) Fatma. Muhsin de peşi sıra yürü lay bırakmadı. K u zangır zangır ya batmaması ıçın, yol göstericiliği « ayiık 40 00 8C (10 Katedilen mesafeyi uzatmakla aldı e!e. Sokaklannı çok iyı tar.ır. titredi. dü. Bir sokak başına gelince: 3 ayhk 22 0C 44 00 «Şuradan, fu yandan. saga dognı!» C500 Km den fazla) uçuş saatlerini «Çok heyecanlısın..» «Al şunu..» deyip kendi sapka«üıkıldım ben..» dedi Fatma. buzüldü Fatma. diye diy», onu, çamurlu su birikin azaltan (2 saatten fazla) AIR arabanm her sarsılifinda burun sıru uzattı. «Geçir kafana!» Basan ve yayan Fatma: FRANCE ayni uçaklarla daha serl «Meden?» «Islanacağız..» Cumhurıyet Matbaacılık vr buruna gelmekteler. Erkek yol Şapka, tas gibi geçti kafasına Tat«Bilmem..> dedi kesik kıinik, «ba tilerinin arasından ustalıkl? götür ve daha rahat seyahatler yapılabiGa«t«cılik Turls Anonlm Şirketl «Put gibi oturmuş ho ülme baDiyen Muhsine: , boyunca pekaz konuşarak caddtye, manın. Oturdu. Önünü görmek içjn a ne oldu.. hiç böyla olmas^m. dü. Gel gelelim, arasıra pus'ayı şaCağaloflu Halkevl sokak No 39 41 lecefinl lspat etmektedir. kıyorsun.» ( «Yağmura bayılırım ocn!> kar yağmura, oraya buraya bakındı fiskeledi, geri itti. Gene koşmakta. jırdı mı iklsi birlık sendeliyoHar. O Sahlbi sen, sen yok musun?» Kesenkes boş buîundu Fatma. şılığmı verdi. Mfltemadiyen işletme »artlannı hep. Bu zoraki yakmlıktan birşey Eve yaklaştıkça adımlannı yavaslat N'AZİME NADİ Yola düzüldüler yeni bastan. Kl zaman da kısa bir çığlıkla, biiyfık Yo'vsa soy'emezdi. Akhna. Bay Ar Suların arasına daldılar. Tram anlamıyor gibi. Durgun, dalgın. tı sonradan. Ağır yürüdü. Yanyana ele.. zarar olasılığmı haber veriyor. Bir ıslâh eden AIR FRANCE, tarihinin yaa ıçlerıni fı'len ıdnr* eden sevenle gıttikîeri türkçe *ozlü, a vay durağına, bata çıka seğirttien geniş inkisaf plânmı gerçekleşKız: Mesul Müdüı geldiler. «Şapkamı geri ver, seni cebime birlerinl tutuyorlar, düşmesin di tirererek, 1963 senesi için beş milrapça şarkılı filmleri düşürmuş o ler. Orada. kız, sırtını duvara yas«Sana veda müsameresinde bür«Puf..» ladı birden. «Senin gibi sokayım!» NUYAN YİĞİT ye.. Böyle böyle, iki dakikshk yolu lacak. layıp kesik kesik gülmeğe koyul riyete dair şür okuttukları günü sini ne duydum, ne okudum, ne gör yona çıkacak olan yolculannı kar Gazetemıze gondenlen evrak ve yanon daklkada güç alıyorlar. «Cebine sı^mam ki..» du. sı'amava bugünden hazırlanıyor. ar neşredilsin edümesin iade nlunm^z «Put gibi, ha?» dedi Muhsin. hatırhyor musun Muhsin abi?» düm!» (Arkan var) «Bak nasıl sığarsın Sen falcıyıac îlânlardan mesuliyet kabul Kahkahayı bastı. Diye sonınca, dalgınlığı geçme«Ne gülüyorsun?> «N'olmus, neden?» Fatma, kendilerine bakanlara «Eve varana kadar sucuğa döne den: Fatma patladı: PROF. NİMBÜS'ün MACERALARL bakıp kızardı bozardı £ğ:U başı ceğim de..» «Elbette..» dedi. «O zaman bize «İnsan, sinemada «anldıgı kıaı bir nı. ŞakakHrmda ter damlacıkları ne ezberletirse blz onu söylerdik!» kerecik de öper be!» «Ben seni götürürüm.» be'irdi. Çantasmı açtı. inekü mrn İsteksizce sırıttı. Kendisi yu an cŞart mı?» dedi ötekl. «Sen de ıslanırsın.» di'ini çıkardı. Ainında gezdirdi. «Ne sandm?» «Aldırrna. Belki diner •Dİrazd.an. da yakında, ta burnunun dibinde, Ger.e 7antasır.a kodu. «Gel öyleyse!» Aksaray tramvayı geliyor. Yaklaş. kafası kimbilir nerelerde? Hangi Filmin ikinci yansı Haşlar baş at'a arkaya..» boyu devrilesi şey onu elinden aBir kapı dibine sokuldular. G«lamaz. bir kol uzandı ardından OSahanhkta kaldılar. hyor da uzaklara götürüvjor aca çeni yok, göreni yok. Yüzünü ör bür omzuna uzandı. kavradı. KenBir elektrik ışığı Fatmanm ıs ba? Fatma neredeyae ağhyacak. ten şapkayı Fatma daha iteledi. Badine doğru çekti. Fatma gozlrrini , lak yüzünü yalayıp geçiyor ve dı Sinemayı anıp berbat oluyor. Alt şını da yukan kaldırdı. Borçlutuj'iımdu, basını da o kola yasiadl. şarıda. boş caddelere, bardaktan dudağım ısırdı. tşte, al sana; ne nun yakasmı bırakmıyan bir alacak Bov.'e, «sbsh'ara dek kaistndı. Ak bosamrcasına yağmur .ğıyjr. denli didinse, kafa patlatsa onu lı misali, erkeğin paltosunun yaka siliğe bak; fi'm çarçabuk bitı er Üst'ernden bas^arır.dan •J§u cı bir türlü kendine döndiiremıyor. larma asıldı. Ayaklarının ucunda 1 mez mi? kıyor. Trarnvav tıklım tıklım. Cenç Yanmda, burnunun dibinde de. da yükseldi. Kollarını boyr.una sıkıca Dışarıda yağmur hızlanmış. Kr kadm parmaklığın orava. köseye lıp dalıp çidişine engel olamıyor. sardı. Gözleriniyse sımsıkı yumarak, dudaklannı erkeğin dudaklanna ya vaya, dökülen sulardan nır şıpır sıVıştı Önünde de Muhsin duc'u. Bu gidişle de o'amıyacak. tı. yayüıyor. Mantosunun içinde , Sık sık vites değiştiren, yol dönen Beyazıtı gejtiler, tramvayda kim pıştırdı. apıla? =haberleri S i s l e r vuruluyor Şehrimiz okul halli K O V W D »ımnmnmmmmmmmmmmmn R SABAH Yuhalanan tarih karşısında YUCEL HASANALI Yeni 85 cicbsis bugiin hlzmete giriyör daireli apartman dairesi apartman Dffieri vak'alan artmtya başladı DOĞUBATI TERCÜME BÜROSU f J0S1PHİNE BAKEl'î KERVANSARAY'da rıı 1 Ikl, I YflPl ve KREDi BflNKflSI i CUNHURİYET OMER. SAK