Katalog

7 Kasun 1958 Doktor Jivago $ehir YAZANV BORİS PASTCRNAK 32 çnrirtn: M. KENAN RAM nııııımı ugünlerde, dar gelirlilere bol ümitler veren gahaberleri okuyoruz. Bu haberler zam ve 1e ıon günleri. £l]erinde defterleri ikramiye haberleri. Kemalin sanaü üzerinde Wr YAZAN kapının ör.ilnde, bir imza, bütün Sçok ıeyl«r •öylenebilir. £aer aannetBunları, dar gelirlinin kendisi mürlerince kaybetmiyecekleri, kiın tiğimizden mühimdir vt türlü tefsirkadar. hattâ belki ondan daha fazBu yüzden âdet edinnrislerdi: Sı) tertiplenir, herkesle beraber Lara bilir hangi azab veya sevinç ânınde lere müsaiddir. Fakat bu tefsirler ;ıe caktan kaynıyan kirli, paslı tıren da yüzer, kürek çeker, nehir kıyıbenimsedikleri bir mısrajn hâtır siTıi la ümid ve iştiha ile, gözleri parılkadar değisik olurlarsa oLsunlar, bir onları istasyona bıraktıktan sonra, •. sında gece yarısı pikniklerine kabekleyen o, genç doktor, Tıb talebesi, dıyarak okuyan piyasa, hiç şüphe noktayı ihmal edemiyeceklerdir. Biz bavullar, valizler bir yük arabası I tılır, dans eder, hava! fişekleri ahastabakıcı ve hasta kalabalığı, ve on yok, ağzının suyunu akıtarak puklâsik anlayışı onunla tsnıdık. Evet, ki kendiliğinden öbür uca, isyane daim* hücum halinde. dsima sefersuda bekliyor. na yüklenir, aile de faytondaki yer teşlerdi. Amatörce sahne oyunlaGarb romentizminin, parnas şairle geçer. (İnkâruı şi'ri olmaz. Çünkü berdi. Fakat g»»ibdir ki şi'rinin asıl lerın Yahya Kemali iyileşmiş bilmeNe olursa olsun, dar gelirli gene Hayır, lerini alıp kırmızı mintanlı, kol rında o da rol alır, nişancıhk yarinin, semboüstlerin arasından bize m k â r basladığı yerde bit«r. O z=man | jesti, sevginın jestidir. Bu kırıcı ol lerinden duyduklan sevinç bu evsiz. barksız adamın muazzam bir se\dnç içindedir. suz cepkenli Duplyanka'lı arabacı nşmalarından her sevr)?n cok ze^'k gelen bu şair bizim asıl klâsiğimiz hareket nokta=ını değiştirmek icab j maktan çekinmiyen ah, etraf ona naEt ve Balık Kurumu bu Onu böyle sevindiren ş«y. gerçi dan mahallî mevsinı havadislerini a'ırdı. Bu yarışmalarda kısa namdir. Bu gecikme, dilimiz tarihinin, e d e r ş i i r m ü s D e t hadleri ister.) | sıl fırsat verirdi, hattâ mecbur eder ailesi vardı. Son yatış böyle olmadı. ! : ihtiyacı karşılamak iç n din'erlei'ken krr'ann hudutsuz, do lo!u mavzerler Vu'lan'ırdı. Talim üstüste maruz kaldığımız medenıyet Bütün bun saydıklarunıza İstenbul|di, bunu ben ve bütün yakın dost Hiç kime sevinmedi. Koridor üzüntü geldiği gibi gidiverecek, piinü bırifi fk nuk, kokulu sükutu karşısında di ederken Rodya'nın hafif tabancasıhazırlıklara başladı değişmelerinin tabıî neticesidir. Ha gevgisini de ilâve etmek gerekir. O j ları bilir, ihtiraslı adam şi'rinde da içinde idi. Nasıl? sualine ancak üz liğine gelmiş bir misafirden sızdır. Ama. buna da çoktan razılini kaybediveren Lara yaya ola nı tercih etmekle beraber bu yayat karşısındaki duruşu, muayyen îstanbulda kendi iç medeniyetimizin : ima kucaklar ve bağnne basar. Ha gün b:kışUr cevab veriyordu. . . . , . . Et ve Bülık Kurumu kış aylarında rışmalarda iyi bir nişancı olduğurak malikânenin yolunu tutardı. hodiere o kökten sarılışı hep bu klâ aentezini görüyordu. Bu sevgi de! yatm karaısına lnkârla geçmedi. Ben Rumelihisarında genç bir doktor dır. Hiç değilse gelecek bir şey şehrin et ihtiyacını gereği gibi temin klâsiktir. Kadim Yunan ve Lâtin SJ l sizdenim. dedi, sizin sevdiğiniz şeyiçri anlattı: «Nasıl gelmişler? Üç hastsmı var. Giderken avcunda bir miktar nu ispattan geri ka'm"'' ° Yayalar, geziciler dolu yol bir etmek maksadile icab eden hazırlık sik tarafınd»n gelir. Bir gün bana, «Dünyada belki beş bin çiçek vardır, irleri, tıpkı bizim eskiler gibi. yaşadı ! seviyor, sizin gibi eğleniyor. sizin gi gördüm .» Hayır, halkımız »i'ri se kırıntı bırakabi]ir. boy tren hattını takip ettikten kahkahayı savurarak: «Ne yazık lara girişmiş bulunmaktadır. «İki çocuk babası, evli bir mefakat hakikatte beş veya altı çiçek jp. yerin şarabını, meyvasmı, bahnı i bi yasıyor ve seviyorum. dedi. Halkı viyor ve güzeli tamyor. Bu bütün ıssonra tarlaîara kıvnlırdı. Lara bu j ki kızmn.» derdi. «Yoksa düellocuKurum halen şehre günde 1012 ton vardır. Binlerce tğaç vardır, fakat överlerdi. «Yerler» in güzelliğini an ı mız ve münevverimiz bunu başındsn tırabların ötesinde hize ümid verecek murum» diye başlıyan bir mekdönemece gelince durur, gözlerini : lugu meslek edinir çıkardım.» Faet vermektedir. Yeni progremla bu ağaç beş ve altı tanedir. Şi re onlar sezdi. Daha hayetının ortasında iken bir şey dir. tup aldun. Şöyle devam ediyor: kapar ve derin bir nefesle uçsuz kat eglenebflmek. avunaVlmek için miktar 25 tona yükselmektedir. *** ., ,, , girer. Bunların ikisi ve üçü bütün «Aslî maasım yirmi lira olup ayBu klâsik bir gün bana «Bizim ro gönüller bu şi'rin etrafında toplanbucaksız kırlarm bütün kokuları I ne kadar gayret sarf edersc gerKurum Magazalar, . . ., . . Bundan bsşka Son »rmanlarda çok çSkmüşrü. Ha« da elime geçen, çocuk zamlarüe • cemıyetlerın ve dıllerın, bırı ve ıkısi manımız »rrkıbrımvdır.» demişti. mıstı. Bu yalnız adam. her türlü aknı taşıyan havayı ciğerlerine dol j çekten ne istediğini o nisbet'e da Müdürlüğü şehre Uvuk yetiş ! talığın ividen iyiye yerleştiğini bilibirlikte yüz seksen bir liradır. Yav tlkönce cümlenirı meseleyi k^gip atı tüalitenin dısinda kalan bir eserle ha az kestirebiliyor ve bu yüz tiricilerle görüşmeler yapmaktadır. de şairin kendisinin, yahud dururda. Bu topraklar ona akragünün ji'rini yaptı. Onun içindir ki yordu. Avrıca yaşından mustaribdi. nindir» demişti. Bu indirme, teferrubasından daha yakın, bir âsıktan den de kendisini o nisbette daha Pek yakınde neticelenmesi bek'enen atı bu inkâr, a.ıl olanla bu yetinmek, jı hoşuma gitti. Sonra düşürdüm. ölümü şi'rin ve sevginin nferi oldu. lh'iyarhğı affetmiyordu. Güclü, kuv rularımın biri dört, diğeri altı bugöriiçme!er sormnda Kurum yedi lira rakamk'rın karşısında bu kayıdsızlık hak verdim. Hakikaten bütün santi Bütün Irtanbul orada. ihtiyar kabile vetli zamanında tanıdığım bu güzel çuk yaşındadır. Bu sene mektebe daha kıymetli, bir kitaptan daha çok zavallı hissedlyordu. nv ntal tarafımız, bütün romaneskimlz """ ad;mı bu kfdar bitik, içten. dıştan başladı. Elli lira kira ile. sekiz yıjöğretici idi. O kısa an içinde LaTati'den sonra şehlre döndükleri dan tavuk ve ehven fiatla yumurta , k\~\" i k e s hâlâ bile şarkılrımızda »e türküle şairinin (Barde'ın) tabutu etrafında " ' 'aS P İ r l n ' n ** kendisidir. idi. Kabile, diyorum, çünkü sayısız harab görmek bcnim için azablı bir danheri. hir evin zemin katında, ra sanki bütün hayatının mânâ zaman durum her zamankinden SEtışa arzedebllecektir. Dilde ve temlerde de aynı ölçüyü <rimizde değil mi? Hiç olmaz^a büDiğer taraftan halkın ihtiyecını görüıüz, dilde orta haddi o buldu. j yük halk kütlemiz onlarla yetinir. ve kanşık olmagı icab eden, zengin şeydi. Hergün ziyaretine gitmemi is döşemesi beton, eni iki seksen, sım, smrcm yeniden keşfedercH. O beter oldu, Lara'nın dertleri yetdünyaya yeryüzünün vahşi sihirini miyormuş gibi, bunlara bir de Pâ daha kolay temin edebilmesi için Eskinin de anlayabileceği ve seveceği | Kaldı ki halk'mızın kslbine aneak bu liSi ve kuvveti bur^dan gelen mill?t. terdi ve galiba da gitmeybiml vefa uzunluğu üç. yüksekligi ise iki met inde ve ö^sünün etrafında. sızlığa yorardı. Halbuki arrmızfi sade re olan. günes görmez, havasız, mânâlandırmak, her şeye gerçek a şa ile münakaşalar eklendi. (Lara, Kurumun mağazaları sabahlan saet yeniyi, hçr zamanın lezzetle duyaca Hrizmi maıvlandırrak ereb'liınz. onun sesi onun değil. benim de yaşım girmiş rutubetli, ufacık J% odada, en dını vermek ya da, buna kudreti onunla münakaşalannın ciddî bir 8 yerine yedide açılacaktır. ği turkçeyi, demek istiyorum. Ses j M e s e ı e ! e r e l b e t t e mühimdir. Fakat dedeler dinine ibpdet eden kan baâ ti. mübrem medenl ihtiyarlnrdan mah yetmedigi takdirde, hayat aşkı uğ kavga mahiyetmi almamamna daiAyrıca öğrendiğimize göre aehirde ve Açık deniz gibi manzumeler türk hayatın dısmda kalirlar. însan. içinde lsrile baalı bir eski kabile ^ibi birParkotPİe ron gidişlerimden birinde rum oturmaktayız. Odp.mız, eve lesmişti. runa, bunu kendi yerine yapabile ma dikkat eder, ona her zaman bulunan 38 maŞazi'nın günlük s.tış çenin ortasında, meselâ frcnsızcada çalışan zenbereklerle anlaşılır. Bu sevgide bize ümid verpn ve hastaneye yatacağmı söylerken çehre jonradan ilâve edildiği için, lceson ümidi. son m^Voi E»O>MP hakar yekunu 50 bin liradan 250 bin liraya Rasin'in trajedileri gibi bir mükemcek varisler yetiştirmek için gel*** yol g5stren bir taraf var. Hayatın sinde belircn ümidsizliği hiç unuts ride ağzı açık, kocaman ve derin mellik haddi olarak kalacaklardır. dı). O nralarda Pâsa gittikçe art yükselmiştlr. mişti. mam. Talih. bu gür ve ürtün y s a bir de k ı m ı vardır. Rütuhctten, Pek az talih onunki kedar manalı k^rşısına nasıl geçmemiz icab ettiifini Türk mısraı Yihya Kemalden çok O yaz Duplyanka'y» vardığında makta olan nefis itimadı emaremağa alışmıs şaire >anki bütün zaevvel Corneille'i idrak eîmişti (Nâ oldu. Eedebiyata büyük bir polemikle öğreten sey. İnsan içinden ypılır ve fer'eriii ödetmek istiyormus gibi. geceleri çıkan akrepler ve sünükbütün sene boyunca üe..ue almış leri göstermeVte idi. Kontı^ma'nn lfl böcekier yatağımıza kadar girigirrii. Sanki konusmayı kendisine ha de^iştirilir. Ancak Yahya Kpmalds habîl. çok zalim ve yıpratıcı bir hastalık olduğu islerin çesitliliğinden çok da birar fazla didaktikleçlyor, bu Belki kin çairleri içinde de büyük muiallat etmişti. Elindeki ktdehi yıl yorlar. İkl üç parça eşyamız, dakiki müzikalitevi elde eder. Bu kikî «hareket sahası» gibi seçmişti. eğlendiriluğundan yorgun, bezgindiHiç yok durura ise Lara'y» gün kullandığımız dil için olduğu Durmadan konuştu ve kora'e'uk?a et !eri vardır. Fakat sevçinin yolu en dızV ra kaldırarak ölmeği düsünen a ha doçrusu çamas'rlar'mız tan 8İnirleniyor, huysuzlanıyor, en yor hem de kızdınyordu. gibi eski dilimiz için de asıl klâsik raf ı temizledi. Fazıl Ahmedin onun kıysıdır. Kalbden kalbe gider. dsm senelcrce perhiz yapma|3 mec miş ve çürümüştür. EJime geçen ufak bir şeyden alınıyordu. Pfişa, Lipa, KologrivovTar, borç odur. Çünkü e:ki şi'rin lugatini key için yrzdığı yan ciddî, y?n şaka bir *** bur kaldı. Dîha fensı. ölümün yavaş parayı tamamen gıda'anna snrf ctOnun bu alınganhğı yepyeni bir Bütün dertleri kafasını allak bulHububat nakliyatındaki tahdidin filikten çıkaran odur. Klâsik. belli o küçük manzumesi vardır ki, teredÜç defa Cerrahpaşa hestanesinde yavaş bfrtün vücudünü zaptedişini tiğim halde, çocuklarım /afivet haldi ve son derece cömert, anla lak ediyordu. Hayattan bıkmı», u kaldınlmasile bcrsalarda hububat fi lanın üzerinde çslı^ır. Efkilerde espiri düdsüz olarak bizim nesilden evvel yattı. Hep aziz dostu Kâzım Ismailin kan saym. sı raporiarında kendi g5 içerisinde. bet benizleri sapsarıyışh mizacına hiç u\ "nuyordu. «anmıştı. Nerede ise akhnı kaçı atlarmm düşmesi ve unun boUaşma. klâsikti, fakat dil bir anlaşmemazhk • jairi asıl tanıyan ve yaptığı işte tanı misafiri olurdu ve gcne aziz dostu zile görüyordu. Sevdiği geminin »u dır. Öksürük ve ateş, ikl giinde Kologrlvoviarm Ise ona kar?ı racaktı. Bildiği, tanıdığı herkesle n beklenmektedir. içinde idi. Yahya Kemal bu anlas t tan ilk eserdir, diyebilirim. İate bu Muzaffer Esad tedavj ederdi. Onlar lara gömüldüğünü köprüsünden ıey bir, onlan yatağa düşürmektedir. Devlet Demir Yollarmm hububat marrv zlığı düzenleyen adamdır. Tem küçük manzumede Yahya Kemalin la beraber çok seviştiği İh^ n Sükrü, reden ve son hücumu bekleyen "hir Kendim de dört senedir ıuak bir •evgilerinde en ufak bir eksiliş basmdan geçmiş her ?eyle her olmarmştı ve onun yan'.arında kal türlü bağmı koparıp yepvcni. de nakline vagon tahsis etmeğe basla leri de böyledir. Vatan. aşk ve ölüm. | ntsıl bir «temizleyici» olduğu görü Ekrem Şerif, bu çok sevilen fakat kapt n gibi o da şuurla bu sonu bek semtteki vazifeme yaya (ridip gemasım fazlasile amıluyorlardı. Fa nenmemiş bir hayata atıiabilmeği ması üzerine bu hâdisenin neticele Yani toprak ve cemiyet, insan kalbi i lür. Şi'rinl ve eserini böylece boşait alabildiğine fantezili hastsnın bir liyordu. Fakat zekâsı yerinde idi; şa liyorum, dört senedir öğle yemeği kat artık Lipa'dan büyudükten arzuluyordu. Bu hâlet içinde, 1911 ri hakkmda görütfüğümüz Ticaret ve insan »;lihi. Klâsik. insan için tığı meydan üzerinde kurdu. diyî çeşid erkânıharbiyesi gibiydiler. Fa şırtıcı hafizası, ufak tefek ihanetleri yemiyorum. Bir dilim ekmekle bir ölümden başka kader bilmez. Gerisi bilirim. kat sade onlar değil hast>' lanna kadar ne r ğmen gene eski sarahatlle Isli bardak çay bana ziyafet oluyor.» sonra Lara, kendisinin onlann ya yıh Noelmde pek mühim Wr ks Borsası erkânı demi?tir ki: • Yaz aylarında demir yoBarınm terihin işidir veya ferdî tesadüftür. Bu polemik yasadığı müddetçe de bütün hastane onunla me^guldü. tlk yordu. Onun için konuşmağa baslar nmdakl mevcudiyetine fuzult na rara vardı. Derhal KologrivoviarDört sahlfeyl doldnran »nektnbaşlamaz ye'imiz azalırdı. vermemesi Ayrıca bu klâsik köklere inmesinl vam etti. Bunu, isin kendisi gibi mi yakışlarmda kliniğin havasınm haszarite bakıyordu. Nitekim, bundan dan ayrıiscak, ayn bir ev kuracak, buiday nakline vagon hun, yukarıya aldığun Mtırlan, *** böyle aylık almağı reddetmis, on bunun için gerekli parayı da K o şehrimize az miktarda »erbest buğ de bildi. Gazellerini. rubailerini ken zacı da istiyordu. Hiç bir teoloji, ne tslığın seyrile adet» günden güno, nispefen sükunetle okunabilenieriday gelmesini intaç etmekte idi. di getirdiği o sade dille yazılmış he de hakiki mümin şeytandan vazgeçe saatten saate değiştiğini gördüm. En Ne kadar güzel konuşurdu? Sohbete dir. Bu feryatnamenin geri kalan lar ise vermekte ısrar etmişlerdl. morovski'den alacaktı. Öyle düffiGelen mal da kamyonla nakledili. pimızin ezberindeki mrr.T.umelerim mez. O, isin veya oyunun en mühim siyah üzüntüden revince doffru giden nassl kendisini verirdi? Siir ve ede kısmını okumağa kendim guçliikAshnda paraya ihtiyacı olduğu ^i nüyordu ki aralannda olup bitenbu değişmeyi elle tutabilirdiniz. He biyat hayatmın tek meselesi idi. Febi baska bir şekilde para kazan lerden kendi kendine yarattığl »e yor ve bu yüzden üzerine »ğır mas dikk: tle bir kere daha oVuyun, bir Şirtlarından biridir. Y^hya Kemal le tahammül edebildiğim için. onk t onların yanında bu hayatın kenrazadlık genelerinden sonra Ko raf biniyordu Jiynı zamanda şehri sentez karsısmda kaldığınızı duyarmasına da imkân yoktu. En nihalan buraya naklederek sizlerin de mix degimnenleri de tam randıman sınız. Bu sentez bizim G^rbla Şark di.'ini de hiç unutmazdı. Konusmayet, hem Kologrivovlann evinde marovski'nin sorgusuz sualsiz, kagöz?erinizi yasarrmak lstemiyorum. la isleyemiyordu. Bilindigi gibi ser araîindaki vaziyetimizdir. Gencliğini !ır;da muğlâk hiç bir nazariyeye, o misafir kalıp hem de dısarıda para vıtsız şartsız, mertçe. cömertce ken best buğday değirmenlerin yüzde 35 Mektubunun bir yerinde: Bu müphsm estetik düşüncelere rsstlfaFranssda geçiren, Frrnsız si'rini çok kazanmağa çalışması utanç verid disine yardım etmesi lâzımdı. Eminönü Vergi Dairesi Müdürü laaliyetini temin etmektedir. mr.zdınız. Her şey bu aydmlık düşün masıım ve talihsiı çocnklar henim iyi bilen, asır ba^ının bütün husıisiKafasmda bu fikir, aralık ayıolduğu nisbette maddeten imkân Şimdi serbest un daha da kolay te yetierine. hattâ tiyatrosunun jertlericeden bir hendes* figürü kadar ba değil, mlllerin re eemiyetindir. nın 27 nd günü aksamı, Petrnvka min edHrbilecektir.sızdı da. sit ve kendisi olarak gelirdi. 1? biraz Onian günessiz, havasız ve gıdnsıı ne kad^r benimsiyerek pelen Prifli Sokağınm yolonu tuttu. Rodya'nm k rışınca velveleli bir nükte gelir, bırakmağa ne hakkımız vardır? Lara bu durumu tahammül ediSarkla G^rbın ar?sında hiç şaşumadı. 7 eiektrik motörü çalan Kanunun şerh ve izahı, teblif. tamim, mukteza ve tabancası. mermileri surülmiis. ^mIskenderin kılıcı gibi meseleyi kö Bir baba olarak utanıyor, viedan Asıl Garblılığm kerdi'ini tanımak lemiyecek derecede sahte buluyor, 1450 ye yakin en yeni emsal i<~tihat kararlan. hirsız yakalandı niyetl düfürülmüs. mansorrunun kü^den hallederdi. azabı İçinde kıvranıyornm. On yave bilmek oldü&unu ı'i'"ürii"'"''1u. Kologrivov'ların kendisine bir yük İstanbul, Ankara. İzmir. Adana, Erzurum kitabçüanniçinde idi. Komarovski .eddeder Btıtılv«t 2. Sub« Memurları. «on blr Aynca îi'rin bir «iç mesele» olduğun<ı Çok fantezili, tam<?mile şahsl g6 fina kadar, ptlnesten, havadan ve gözile bakttkian halde bunu belli da satılmaktadır 944 sahife, fiatı 50, cildlisi 60 lira. ya da her hangi bir şekilde fccrıdi ay zarfında odun Te kernto depolann. ve her seyden evvel oile Ha*'aTirlı^'nn rüşe ve sarih bilgiye dayanan, bilha» gıdadan na^ibini alamıyan bn eoetmemeğe çahştıklarını sanıyordu. Taşra sipariçlerinin. Yıldız. Ihlamur Nardenk Sok. sini istihksr ederse pnu 'ünnak dan 7 adet elektrik motorU ça!an Mu emindi. Yahya Kemlin si'inde Şarj a objektivitesile insanı saşırtan bir cuklarm atisinden fen ve tıb «ttpBu düşüncelere kapüdığı zamanh»rr«m Onlü ljmind* bir hırsızı Tika: ı 58 adresine yapılması. niyetinde idi. i konusma idi bu. Kendisine hâs bir helidir.» diye feryad eden bu bahtlamn'.ardır Hınızın çaldıgı motörler kın hikmetine. Urİ7'" "f v" Vr l"nra lar kendini kendisi için dahi bir Müthiş bir heyecan içinde. gözfl müsaderc edilerek sahipleTİn» vprilmiş, cok y>?pi scyler (ribi ra^tlarız. Zaten ; miz?h larzı. hiciv ve şakfl bu özlü sız babayı grt7İimün önüne »etlryük sayıyor ve hrm kendi kendisanıV artpi'te fp«lt^ ^'lümi'îlr konusmayı çesrsilendirirdL Iıljzahirın dim. Son haherlerin onn da hayll bi'Pİ' r *i'rin de*;;nTiP7 ^»rçcvp'pridir. sinden hem de Kolotfrivov'lardan hiç bir sey görmeden. t^banca seAvrupa Turnesi nden Muvaffakıyjetle Ük hedefi kendisiydi" Zaten kendisi »evindinnis olduğunu tahayyfll etj Çür.kü şiir, daima soru, hüzüriü Köprü aitında uyuyanı ğlıyabildiği kadar sinden çoktan kalb'nde Ddtlale alay edemiyen insan hiç bir za tim. Mekrubnnun Idme akıttıgı i bir katlonn veya isy ndır. Sark şi'Dönen süratle kaçıp gücünun yettiği ka mış olan tabancamn sesirricn soydular man sevimli olamaz. Hicvi, bana deJrinde katlar.ıs o kadar mahzun olur gayYi hiç bir $ey farkermeden baylehir bir nebze hafifledi. dar uzaklara EitrnejH arzuiuyordu. Enuıîyet 2. Şub* Memurlan dün u . ima Daumicr'yi hatırlatmıştır. Onun ?^MPATÎK SAN'ATKÂRLAR Halbuki, inançlan gereğince, ev ram şenligine hürünmüs 'ralalalıfc bah Galafa Köprütf! altında uyuyan Bu mektup, bana zaman zaman karikatürlerinde olduğu gibi müsave!â aldığı borcu ödemesi lâzımdı. sokaklarda ilerliyordu. K.ılbinde Sed»t lsminde blr jah.Mn sögıişçülük maha ve ha>vt rskı, bir çeşid zihnl gelen en acıkh feryatlardan bir taO sırada ise bunu yapabilmek frn is«, tabanca namlusunun kim» çev sureüle cebinrien 50 lira, kcîtından da konfor zaliın görüşle beraber yürür nesi. Dar gelirlller kafilesi içinde MESUO BİR N'SAN ko) raati çalan Ali Kolay ve Niyazt Özdü. Onu dinlerken tarih bilgisinin kimbilir daha ne acıklı halde olankânlanna katiyen sahip değildi. rileceği hususunda en ufak bir his kılıç adlarında 2 yankesiciyi yakala. Cumarte^i akşamından itibaren her akşam TAKSİM GÜNEŞ FİNCt ile YAŞAR ÇERKEŞ insana bir çeşid hiknnet sağladığma lan var. Onun İçin, yeni yardnn Bundan dolayı da, sırf Rodya'nın yoktu. Petrovka sokağma v.ırmcıGAZİNOSU Restoran ve Paviyonunda. S! 1.1958 çarşamba gür« Parkote] »aister istemez inanırdınız. Filhakika tasarılan tam zamanında yetismiş aptalca hatası yüzünden kendisi ya kadar bu tabanca sesi ; kulak'.aTcl: 48 29 04 48 74 92 ~ Yeni «Zonsruldak» şrîepl ins?n z»uafl^rını bilir ve daima hesa olacak. lonlarında giîzide bir davetl! topluni bir rehînt durumuna düsmüs rından silinmedi. Namlu se Komarovski'ye çevrili oldufu kadar ba katardı. Zaten her zaman inssnın İzmitte luğu huzunjnda niş.inlandlar. Ne var ki, i | bu nunlarla. bn ekfarz ediyor, bu ümitsiz çilesi içini kendisine de. kaderine de Duppeşinde idi. Tarih konuşmalaroun sik gredik yardımlarla hanedilebfleDenlzcillk BsnkssuMiı v?ni aldıjl »1kemiriyordu. asıl zevkini de çizdiği portreler yaparlyanka cavınr^aVi m w »Şacma leplerden «Zonguldak» dün «?at 10.00 cek kadar basit değil. dı. BM yüzden anekdotu hiç ihmal Yük bcnsltmak Asâbı didik didik, her hareket asılı tahtadan hedefe de yöne'.fil da trmite gltmiştir. 2 5 A R A L I K İkramiye Keşidesinde Pek daUı budaklı bir üzere 10 gün kadar tzmitte kalacak oetmezdi. Bilirdi ki anekdot, güzel ten bir burun kıvırı», bir küçüm mifti. lan şliep. tahllyesinl mütfakip ilk defa mısra gibi. bize kadar gelmiş canlı ha karsısındayız. Yüı feksen Ura ile seyiş kasdi vehmediyordu. Kologri Devarnı var nirsrk r~arııniTs fflfceVtlr. yat parçandır. Bu canlı parçayı be dört nüfusn yasatmağa nğraşan k«vov'dan aile dostlan kendisile alftrimser. îdete içine girer ve onunla banın maasuu Bç jrüı altmı* liraya Tunus'u gazeteciler memlekadar olsalar bundan kendisine V EFAT : insanı ve zamar.ını yakalardı. çıkarmak, geçlm sıkmtın Içtnd» ketlerine gitt ler sesi çıkmaz, zavallı bir cbesleme» Ataıaray *»ki kıvranan dar gelirlilere bir parça gözle baktıklan manasını çıkan ıad€ merhum V*hb1 Beyln dam«Bir cümlosini daima naklçtmisimdir Memleketimizde mis?fir bulunan nefes aldırsa bile, bn tedblr bir tlk «însanın ufku insandır.» Simdi bu yor, kendisile meşgul olmadıkları di. Dürrlye Alkoçun »evcl. Spvim Tunuslu gazeteciler Romaya müte. Vıldırım. Yıldif Alkoçun bahalan, veccihen dün sabah saat 10.50 de şümuilü hakikatte kendisinin en iyi yardım olmaktan Ileri gidemez. zaman ise hiçe sayıldığından füphe LİRA Servet Hacan, Ata, Ruhl Çorakçının ucakla Istanbuîdan hareket etmişler tarifi bulunduşunu cnlıyorum. O bi Meskeni ile. ilâcı He, ojtuln He, etmiyordu. enlçtoleri îzmlrln eski ttlccar ve ko dir zim için büyük ve ışıklı bir ııfuk ol sıhhî sartlarile, bin bir türlfl mBununla beraber, onun bu vehim mtsyonciılanndan Alasonyalı tiyacile. karşımızda duran azaÇiftehovuzlor'do muştu. T Lîmana gelen ithal malları Nt SRET ALKOÇ krizleri ailenin eğlencelerine şevkle A. H. TANPINAR metli. dehşetli bir sosyal dâvayı katılmasına, onların keyiflerini îzınirde 5.11958 tarihlnde an) olarak halletmek. iktisadl kalkınmanın Muhtelif gemilerle dün, İstanbul li Hâmiş: paylaşmasına mani olmuyordu. Bii vefat etmi?«r. Mevlâdan merhuma manma aşağ:daki itlıâl malları gelyanı sıra aynı derecede SnemH MT rahmet, kederli aileslne «ablrlar diDün Ychya Kemalin eski talebesi sosyal kalkmmayı gerçek|eşrirmek miştir: tün yaz «vd* muazzam partiler leriz. ve aziz dostu Pıofesör Necmeddin için masanın hajma oturmanm za163 ton karbonat dS «ud, 104 ton ; Hrlil Onandan bir mektub aldun. ilcramiyeleri eam, 12 ton tabak, 15 ton hava komj Yahya Kemalin kabrine dair bir ve tnanı çoktan gelmlstir. presörü, 28 ton boya, 40 ton antibij siyetl olduğunu açıkça 'jildiren kısHamdl VAROÖLU yotik maddeler, 113 ton elektrik kab ! mını olduğu gibi buraya nıklediyolosu, 12 ton oto aksamı, 47 ton ma. rum: kine aksamı. «1937 veya 1938 senelerinde İdi. tzMKRAL UNAT mirde güzel bir yaz aksamı Yahy« j Kasun 7 Rebiülâhır 25 H«r 1 5 0 Liraya blr kur'a Kemalle Kordondaki Şehiı gazino~unfle da idik. Söz galiba «Rindlerin ö l ü \. DOGAN BATUK mü» mar.zumesile o mecr^ya dökül? ! BASVEKALET müştü. Bana, öldüğü zrman taştan, |o a < nişanlandılar /MUTE3CIMI sade bir mezar yapılmasını, taşın üs118.33 4.SS V. ] «.38lll.58ll4.41jl6.59 tüne de yalnızca bu mrnzumenin ikin ANKARA ve İSTANBUL KITAPCİLARINDA ĞATILIR 1 6 7 Cllil C R N ÖE İstanbul 5.11.1958 I , I. | 1.39 [ 6.59 B.42J12.0C | 1.33 jll.97 ; ci kıtssile admın, doğum ve 81üm tarihlerinin yazılmasuu istediğini, yormınuz.» Söylerken oaun yu j gıyl« dlnledi. Nedir ki, «Tatbikl «vasiyet» kellmesini kullanarfk söy. «Yedi.» zünü bakışlsrıyîa okşuyordu. ! ve surl mantık» okumamıs mantı ; ı e m ijtl. CUMHURlYET'in Edebl Tefrikası: J 3 b k l î kuyordu tReçel olur.» «Ben ve küçük kardeşlerim, hepi ğının takıldığı bir nokta daha var. ! «Merhumun mezaruun da İstanbul Bunun üstüne kız: Nüshası 25 kuruştur aehrinin »dına yaptınlacağını umumiz, bir önceki y ü m ders kitapla O noktayı da açıkladı: «S«n bilirsin..» dedi. tSana bir ABONE ŞERAİTİ rıriı satar yeni yümkileri öyle alır, S İ I a ı m a d m u , p e kiy.. İyi mi et yorum, onun için bByle bir tesebşey söylesem inanır mısm?» Müddeti Türklyr Harie dık. Yeni kitaptan pek okumadık j , , 1 ^ okutacafc birisini büste bana yapmıs olduğu vasiyetin tiniz? Nası Lira Kr Lira Kr. bilinmeıinl istiyorum. Bugünlorde Isflnaıurun.» sayılır. Eski sattık, eski aldık.» bulurlar. Aşağunızdakiler eski kitanbulda olmadığım için buna ten «Çay içmesini unutmuştum.» Senellk 150.00 7500 Bay Hasan Arseven dedi ki: tapları okkayla ahyorlar hem.» delslet eder misin?» İngilizce bir şarkıya üeçti. 80 00 40 00 8 aylık •Kardeşlerinle aen belki öyle Kitapçı, büyük bir onurla: Mektub. aziz Ostadm mezan lçta 44 00 Çayı aoğudu. 22.00 3 aylık yapardmız, bilmem orasını..» dedi. «Ben kötülüğe âlet olamam. Bas i , """JT.7, ~T~ "•, B ıı »" Ama. hünerini de gösterdi. „, , . , ,, , , *• , • J I i düşündüklerini açıkça söylüyor. Zan V Basan ve yayan «Fakat demın geien çocuklar, y e kalannın tıcaretlerıne de karışa , ... ,.,T , , ut, ! nayı söyle..> • Aşk budur oğlum!» dedi. Bir zaman susup sordu: Cumhuriyet Matbaacılık ve MUTLU EATİIİK , satacakiardı. . (Amca di bacağmdan ,asıhr. KiUpçüık ba« j neaerim kı' hakkmda söytenebilecek , . , . , ... ,. , , tereddüde mahal yoktur gnnwK !<;«. y " »Şu basıma gelenlere n« dersin I «Onu deden dinlerdi. Sana yeniGazetecllik Türk Anonlm şirkPtl sandın? Paran pulun var mı, yıFatma. kitaplara etiket yapi|tj mın ederım, hep birlikte sinemaya manv tabıi... dedi. «Heri koyun ken i K aa M " Kke m a l fc l ; e W l g ı m l I k l t a Y a h . < Cafaîoglu Halkpvi sokak N > M 41 ne verirsen ' levden söyliyeyim..> ğınla dost, metres tutarsın. Ute sen?> gitmek için ver!) deyişlerini duy ka seye benzemez. Her şeyden ön , herjeyi ve bütün estetiğinl içine al' "= ııı. i ^ , vli ran kocasma sordu: v tYok yok, sen önct onu «öyle!» Sahi b! diğin adam1^ evlenir, istediğin kımadın mı? Para, bir ihtiyacı değil ce ahlfik istiyen bir meslek, ubir ' 1 ; Öbürü omuz silkti: «Demincek öğrencilerin getirdiği bilir bunu Ölüm irude bahâr üUcetidir bir rindt Dokunaklı alto sesıyle basladı ders kitaplarmı neden zı alıısın. Züğürt müsün? avcunu «Boktan şeyler derim!» NÂZİME NADt ılmadınız bir eğlenceyi karfihyacağı vakit, ; ticarettir. Ben bunu Yazı Islerlnl fi'ien ld«rı pden yala. Bak benimkine, züppenin bimiktarı üstünde uzun aöylerim. Kanunlarm okunmasını Ruhu her yerde buhurdan ffibt yıllarKız bunu beklemiyorsa da, pek kız. Kısık. şehvetli sesi perde per Hasan Bey?» Mes'ul Mödüı uısan onun ca tüter yasak ettiği bir lürü kitapla der | ri. Gözicri bir aynaya takılmasuı, bir alınganlık da göstermedi. Alın de yükseldi. Pek çıkamadı. ÇatalAdam, başmı işinden kaldırma boylu pazarhk etmez. Hovardalık ÖMER SAMİ gller var meselâ. Biz istersek, on j Vt »erin »en'iler altmda kalan kabbakar da bakar kendine. Bakıp ganlık bir yana, sinirleri yatışıp: • laşacağına yakın, bir tonda kaldı. hovardalıktır. Birbirlerine bakıp dan cevapladı: lan bastırır bastuır. el altmdan rinde Gazetenalze görnIırıUTı .•vrnk ve yazısırıtır. Kendini beğenmiş züppe. • Sen de odun gibisin maaşallah..» Derken hızla düştü. Başuıı geriye «Çünkü, bu haylazlar süttıkları gülüşüyorlardı. Allah bilir ya, bir Hrr tehtr bir gül oçor her geee bir ar net.rediİ5in edilnnesin iad? nlunm.il Böyleleri kimseye tutulamaz doğ dedi. «Dan dan konusuyorsun!» piyasaya sureriz. atmıştı. Gözlerini süzmüş, Muhsibüibül öter. tlAnlardan mesuliyet kabul edi!m«>z kitaplarm parasını ya sinemaya ya yerden kaldırmış da olabilirler.» Devamı var ru dürüst. Ben çekip çeviririm «Ya ne diyeyim? Çalıştığm mes ne öyle, uzun kirpikler arasından Fatma, kocasmı büyük bir »ayda sigaraya yatırır. Öğrenci kitap sandım. aldanmışım. Yağlı bir kuy lekte olağan şey bunlar. Günahla bakıyordu. i satar mı?» PROF. NtMBÜS'ün MACE RALARIt ruk bulunca kuyruğunu sıkıştırıp nnca haz duymadığın biri gelir Odanın havası değijti. Şarkıyla | ş a ş t l nasıl tüydü? Güzellik karın do balta olur. Basından »avıncıya ka birlik kız da değişti. Konuşurken j Ip'ekiy ama aiz ner'den billyoryurmaz, para baldan tatlı.» Par dar akla karayı seçersin. Sen biri kullandığı »özcüklere eşit, bayağı sunuj?) mağını salladı. «Ama alacağı olni kestirirsin gözüne, bu »efer o lasan ağzı, etli dudakları çocuksu, Kitapçı. çok sey bildiğinl anlatan sun. Bir yerde rastlaşırız elbet. O yan çizer. Tamam mı?» muthı bir hayale kaymıştı. bir tavırla: çamurmuş, ben ondan çamurum Meri cevap vermeden onu bir Nice katıksız romantikler gibi «Ben bilirim!» dedi. «Dükkânda Suratının ortasına hak tu deyıp kez daha süzdü. Süzüp olumlu. o gerçekcilikte ayak direyen genç a çalıştıkça sen de öğreneceksin..» tükürmezsem bana da Meri demelumsuz anlamma gelişi anlaşılmaz damsa, «Sanınm asıl benliği buOysa; eski bildiklerinden tez «as sinler!> bir hareketle kafasını salladı. Da dur..» diye düşündü. «Demin sırf mıyan, ille kandınlmak istiyen . «Vay vay vay..» dedi Muhsin. ha sonra da, parmaklarını avucu poz, suf numaraydı. Şimdi değil.. kadın ellerini önünde kavuşturup «Kız değil, barut fıçısıymışsın. » na doğru bükerek, tırnaklarının o Biz de kalktık, şarkı söylemesini durdu. Mangalda çay pişirmeğe hazır jesini incelemeğe koyuldu. Ondan yasak ettik.» Düşünüyordu. lindı. Çaydanlığa su doldurup bıkınca canı şarkı söylemek istedi. Kaynayan suya bir tutam çay Miyop gözlerini kırpıştınyordu. • cayağın üstüne oturttu. İlişiksiz, bağlantısız istekler ara attı. Azıcık demlenmesini bekleyip Baktı: «Çay rru yapacaksın?a sında sıçrayıp durdu hâsıh. bardakları doldurdu: «Bana kalırsa.» dlyerekten karşı «Olur..t dedi Muhsin. «O Tria«Şeker ka; kaşık?» ! kodu kotasınm fikrine, «aldam Lara'ıtııt kararı =tıaberieri Yahya Kemalin arkasından Kış aylarmda şehrin et ihtiyacı Ahmed Hamâi Tanpmar j GÜNÜRI MEYZULARI KSABAH Müjdeli günler f Kububai fiaflarında düşiîîe beklcmyor Receb Turgay VRG! l!8!JL MMm vs TfiTBİ^ATI Apartman Dairesi Doigun Para Çeşitü Tahsil 11 K A S I M SAL! Aktemına kadar hesap açtınnız. indl ? 7i CUMHURİYET