Katalog

İK1 23 Ekim 1958 Doktor Jivago İ£ĞX/SPAST£XMK 16 Çevlren: M. KENAN KAN ünkü gazetelerde. Kızı. lay lulannda yabancı cisimler bulunmasmuı u . muml sikâyeti mucib olduğuna daü: bir haber çıktı. Mese. Böylece yarım bölük atlı geçti, lar. Tıpkı fU geveze herif gifc leye Sağlık Vekâleti el koyrauş, ıldönüş yaptı, tekrar nizama girerei Pâşâ yavrum: Yapsana: Nasıl gilileri ikaz etmiş, deniliyordu. bu defa kafile arka tarafından ba» konuşuyordu o herif aman yaBir diş hekiminin. ondan önce, bir şa doğru saldırdı: Katliâm başladı, rabbim, çathyacağım gülmekten, başka tanıdığımın, maden suları için Bir kaç cakika sonra sokakiar çathyacağım. Tıpki tıpkısma. Nasıl de karpuz kabugu, tortu, siııek lıuherr.en bomboştu. Kaçabilenler yan da yapıyorsun?» lunmasından jikâyet ettiUlerini de sokaklara atılıyorîardı. Kar da ha Eve dönünce, bu defa da oğlunu bir müddet evvel ben yazmıs, h a t Cumhunyetin 35. yıldönümü fiflemişti. Kupkuru akşam kara azarlamağa koyuldu: At üstıiııdeta bu diş hekiminin bana getirdiği 1947 yılında Mısır'da ko1 ' da aldatılmış olduklarına eminiz. şehrimizde de parlak bir lera salgını dolayifile çıkan birHi• .kalem bir resme benziyordu. Son ki kıvırcık saçlı bir sersemden sırYAZAN o sırada Bızce Kur'anıkerirain yeni harfler şişenin içindeki iğrenç manzarayı törenle kutlanacak ra, ev!eıin arkasmdan bakmakta tına kırbaç yiyecek yaşta kadıa mı caz'da bulur.ar. lıacılanmıza gerekli le yuzılamı.vacagı yulundakı fetva tarif etmiştim. Şiseyi de her ihtimasıhlıl tedbiılcri tstbık etmek Hzere t hatilıdır. Bu gibi hatplı fetvalar ta le karşı muhafaza eciiyordum. 'olan güneş, bir köşeden parmağına idi o? Cumhuııyetin 35 inci yıldönümü Ihükumetirrizce gönderilen ilk ekirıhımizde çoktur. (İlhjmAl Mukaduzattı ve sokaklarda kızıl ne varsa I Kızılayın ilgili meıısuplan bu ya.Kuzum anne, sen beni kim bu yıl şehrimizde psrlak bir şekil bın şcfi olarak raukaddes beldeye dPS) eserile XVII. asnn büyftk âlüni teker teker yokladı: Dragon kal ' zannediyorsun? Seni dinliyen Ka de kutlanacaktır. Vilâyet Kutlama k^dar gitmiştim. O sene muhtelif Kâtip ÇelcBi Seyhuliilâm Behal E zımı okumuşlar. Beni gormcğe gel. pakîarının kızıl tepesi, yerde pa zak kumandanı ya da polis müdürü K.rritpsincp haTirlsnın ilaililere teb islam ülkelerinden gflen hacılann fendiyi bir fetvası dnlayısiie teçhil diler. Şişeyi gösterdim. Uzun uzun nAsı karanlıktır. koııuştuk. Bana, Kızılay maden sııeüiyordu. ram parça sürünen kızü bayrak, Kurrıtesınce hazuUnıp ^nnere IÇD n u 15 c 0 0 y o n ] u l â U n c e m j d a h a ç o k f a y d a l I . sanacak beni!» O halde fuye mesnedli veya mesKıbrıs'ın fethi için vakitsiı sefer j larının ve sodalannın, kaynaktan iti lıg olunan programa gore 28 ekim ^ k a d a n b i z i m uhRTIUzdu kara bulanan kızü kan damlaları, F a k a t b ü . d ır.? nedsiz verilorı şer'l hükümler dejil açılması yolunda fetva veron büyük i baren şişcîere dolduruluncıya kadar kılık 9 lı başa bayraklar ve Istanbul baş ü n b u itibarilc en bakımsız kılık Kur'anı Kerimin mühim olan kan şeritleri... tangünu öğleden sonra defne dallari tkıyâfet i n s a n l a r arasında belki ve en rafı medlulü. kalblerünize ilham ta iman ışıgını zınde tutmaktır. etŞeyhtılıslâm Ebussuud geçirdiği safhalan birer birer, bııBu da ancak Allahın emirlerini İFÎâm âiimi Kafası yanlmış bir adam honvırNikolay Nikolayeviç kaçışan nü le donatılacak, çarşpmba ve perşern cahil olanlar biıamkilerdi, ve sonra! tıği i m a n ' fertlere telkin ettiği Ale k u nkuyabılC'eği biı yazı ile yazmak Efendı'nin Sokollu'nun ikazlan üze tiin teknik tafsilâtile anlattılar. dana homurdana kaldırım kenarı mayişçileri odasının penceresuıden be geceleri şehir, geçen senelere P «°ğ öyle bir dinî cezbe daha • lah korkusu ve vicdanların tesisi hatasını anladığı taanlıyabilecegi rine bilâhare Anlattıkları. baştan başa makiııe, tpnvir edi dnğrusu dini paranoya halinde idi yolunda en iyi bir mesned olması vç' en nihayet kolay geniş bir rihlerde yazıhdır. Ve bu hususta na doğru sürükleniyordu. Cadde seyretti. Nümayişi kimlerin tertipkı! Atatürk inkılâblan üzerinden bir dır Onun şu kadar sure, şu kadat bir dile çeviımckle mümkundür. Sokollu'nun ne mertebe hakh oldu kin.ya, fabrika işi idi. Fakat ben, lerek catnilerde mahyalar kurulacak nin dört nala vardıkîarı uzak ıcun lemiş olduğunu anlayınca Yura'nın çeyrek asır geçtiği halde bu kadar âyet. şu kadar kelime veya şu kaXVI asır başlannda Luter'in hı gu bır seneden fazla »üren Kıbns hazin bir macera dinlem'ş kadar dan şimdi bir kaç Dragon saf ha da kalabalık arasında olup olmadı tır. 29 ekim günü Taksimde büyük mutaassıb ve softa bir zümrenin dar harf olması tabildir. Eğer Tanrı riftiyan dinind( yaptığı şeyler bizde spvaşları ve tnebahtı maglubiyeti müteessir oldum. Çünkü, Kızılay subir geçit resmi yapılacaktır. n.emlckette hâlâ ayakta kalması istese idi bu binleree kelime ve harf de asırlardanberı yapılıyor. Halıfelinde rahvan geliyordu. Tiverzin* ğını görebilmek için uzun uzun bamurdarlıkla. fener | bende hayret ve haşyet uyandırmış yerine bir tek hirf inzali ile de lere takdım edilen tercüme Kur'anı ile bır kerp daha teheyyün etnuştir. larının içiııdcn çıkan Gece Taksim meydanında Fakat bize sorarsanız Kur'anıkeri rın, önce tahnıiu eîtiğim eibi ibmal, handiyse atlarm ayaklannın alün kındı, arandı. Kalabalık arasında 1?a !?ne aynı hiday /olunu alayları tertiplenecek, milli oyunlar tı. O intibalanmı dönüste Akşam . kerimler, minvatürlerle süslenmiş re mın tran^kripriyonlu lâtin harflerile da, başındaki şal omuzuna düşmüş, dostiarmdar. hiç kimse yoğa benKur'anı ke ' sımli surei Meryemler ve harf inteseyyüh, dikkatsizlik gibi sebepleoynanacak. Ça:nlıca tepesinde «Tür gazetesinde tefrıka ettiğim gibi bilâ ret ednbiürdi O halde yazılması dj kifayet etmez. Şarkta, bir taraftan bir tarafa koşarak çü zemiyordu yalnız bir ara Dudo hare (Hac Yolu) ismile bir kitab hâ rimin kelirrt'* vfya harf sayısı der kılâbının ilk gününden, tâ 1928 den,G u b ' a a bir çok müslümanlarm yap rin değil, çok daha feci bir hâlin, kün sönmez Istiklâl ateşi' gm eibi haykırıyordu: rov'un oğlu çocuğun adını hatırlı çamlıca, Eyüb, Kadıköy, Kasımpaşa, linde toplarr.ış ve alâkadar olacak ken acaba arada Allihü tealânın aza beri yeni haıflerle yazılmış Kur'anı tığı gibi biz de biran evvel her müs ancak ıneınleketc ihanet t a h i i l e vameti umıtul"iaz mı 1 Hem yamıyordu gözüne ilişti gibi geldi Sciraybumu. Şemsipaşa. Ansdolu ve j larını tP.hmin ettiğim için devrin n^iyeti derken. keyfiyetineharflerin ke kerimler herkes gibi Ejtip Sabri ho lüman Turkiin eline Kur'anın türk üflandınlabilecek korkunç bir bare«Pâşa! Pâşa!» Cumhurbaşkanı ile muhalefet lideri veya med canın da niaîunudur. YunanistanGösteri boyunca Pâşa hep Tiver ona. Deli fişek oğlanm sırtından Rumrlihisarları, Haliç feneri. Beşik ne de birer nijsha gondermıştim. Bu luliîne satnrak hurufilik'e kadar gi dan gflen 24 mavıs tarihli mektubi çe bir tercümenni vermeiiyiz. Bu hu ketin eseri olduğunu anladmı. sufiakı gayretler çok eski olup güKızılay ilgili temsilciicriııin bana bir kurşun çıkarılalı çok olmamış taş, Beykoz ve limanda yer alacak eserde kTmil inFanm inancı ile il d^nlere b\ı t,kdirde ne diyebiliriz. 1 haziran gibi çok kısa bir zaman nürtrjzde hakikatm güzel örneklfr zina'nın yanında idi. Hele toplantıgilenmenin lüzumsuzluğu yanında ço tslâmivptte her türlü şer'l hüküm dA ce%ab verdiğine göre bu hususta varriır. verdikleri teknik i/ahPtı burada tek daki son hatibi takiid ederek kadı tı; anlaşılan gene ortalığa çıkmış, harb gemilerimizden havai fışekler cuk ve cahillerin inançları ile ilgi ler ancak ve ancak Kur'anı Knrimru kahkahalara boğmuşru. Fakat hiç işi gücü olmıyan yerlerde do atılacaktır j \ y n c a Taksim, Kadıköy. lenmenin en az içtimal bir borç ol den ^'e kı^ı^icn dc Pev?ambprimizin evvelce veıilmiş kanaatleri de var Ute yazıma uzun seneler Miüet rarlıyanııj acağını. E\velâ, gcrcği v b i anlatabileceeiÜsküdar. Sultanahmed, Beşiktaş, Be duğuna iparPt etmiş ve bu vazifeyi PözVrinden. hâdioi şeriflerden çıkar. sonra, Dragonlar hücuma kalkmca, laşmağa başlamıştı gene. Kastamonu mebusluğu se, bizler gibi bu kanaatlerini daha M^lisindo bek. Fatih, Eyüb, Fener, Heybeliada yapacak insanların müsbet ilim ve Kaldı ki tnumı AzSm bile ancak 7 eivel yavınlamak fırsatını bulama ; > ' a P a n v e ilâhiyat ve Hukuk Fakültesi nıe emin değilinı. sonra da, bu iza. kargaşalık da birdenbire ortadan Nikolay Nikolayeviç Petersburg ve Büyükadada şehir, jandarma, itdin hakkındaki görüşlerinin ilâhiyat h^disi sahih tutar, di*prlerine itihar Profescrlerırdın Hasan Fehmi Ho hat çok uztrtı mitecektir. kaybolmuştu. tan yeni gehnisti. Moskovada bir faiye ve askerî bandolar tarafından fakülteFİ süz^eciııden geçmesinin 1U etmezmiş Dfnifk ki psı« ancak ve Im i sTarihimizde gerilik hareketleri çok c a n ı n daha 19İ2 de yaptıgı ve yeni Su kadarım söj liyeccğim. IMaden Dönen atlılardan birinin kn"bacı yeri yoktu, otele de gitmek isteme marşlar çaltnacktır, rziimuna i=aret etmistim. ÇünkU her ancak Kur'andır F.ğor Kur'anda »a t u r paha yarım asır evvel 31 m a r t harflerle b.^lıulıgı Kur'an tercüm^ suîarıııın ve sodaîarın içiııde buîuİ |kesçe malumdur ki aşısız armut ah ' ralıat buhınrpszsa o znman kıya«ı j v a a^ aa ss ll gibi bbir bâdire atlatmıstık pinden alınmış bir kaç satırla eon nan yabancı cisinılerin oraya kendi. bâdire Tiverzina'nın sırtına indi. Pamuk diği için uzak akrabasından Svenk g i b l j r jlât \erir, yarım adam yarım adam fııknhs VPV.> icmaı timmete mtlraca y q k a t şayanı iftihardır ki o h.Treke !veriyorum ve gene onun agzından llklerindeıı frirmeriiklerini. bazı haiıı dohı kalın paltosundan sırüna bir titski'lerin evinde kalıyordu. Cna lyetistirir O yarım adam ki bugün at olunur ki Evüp Sibri Hnca btı te bir t>'k münevver kanşmamıstır. «'ru/orum: eller tarafından atıldıklarımğ diıılcdarbe inmiş olduğunu ancak hisse zemin katında bir köşe odası tahsis madrlî. manevl her türlü kıymetle t hükmünde npvc i«=tinad pttiöirj aFİn Bugün i?e kendilerinc Ünivpı^ite ta «Cölün b<dtvisi. kıl çadırı altında diğim izalıat. bana yctrri kadar aııok nar debilmesine rağmen Tiverzina kü edilmişti. ı rinijz için bir tphlikedir. | bi'dirm o r niî:t : r Ieb/si dıytnler Allahın büyüklügüne " > Kur'anı dinliyecek, varhgılattı. îşte geçmişin bu acı görgüsü doMecnevt «ârihlerinden Ismail An bir çerçeve çckmek istevnlorin ya n a g o r e b i l B e v rtğrenecek de (Türkt fürü basıp uzaklaşan atlüarın arSventiskilerin çocuklan yoktu; layı=ilpc!ir k: 2.101»58 gtlnlü Cum karav! (MlnhacUl Fuk^ra) eferinde nında yer alıyorlar Lâ"kın gene sa knyuııun kaval dinleyiçi i ] dinle. Bahis konusu sbeyı, Kızılayın nm dmdan sıkdmış yumruklarını salla cedlerinın kaalu beiâdanberi Dolc hüriyet gazetesinde intişar edp/ı dlvor kitchassıs elcmmılarüe hirliktc u/ıın yanı iftihardır ki bu trıbıler on bin > c ı ' p kdı: Kendisi gibi yaşlı bir kadına goruki Prenslerinden kiralamakta bir haber en az her münevver kaettik ve görriıik ı>lman «cık bir aahada yakılmn | lrrce Ünivprsıtcli arasında 204 gibi Turk'ün kutlu kltabını bu yolda uzadıya nıuayene Kahraman Macar milletinin, m e m . dar bcni de Czdü ve düşündürdü. vunnak da ne demekti? Üstelik oldukları iki katlı ev onlar için çok mum gibiriir. Heva ve heves rüzgâr,cüce rakamlar'.a ifade edilivor Kal, okunıası, bırbirınin dillnden anlamı ki. kapsiil Kızılay teşkilâtı tHrafın. leketlerinde hüküm süren komünizm | Dinin Uizumu. eşkâl ve erkânı elâlemin gözü önünde (1)... büyüktü. Bina, Dologoruki'lerin dar mezalimine karşı 23 ekim 1956 gü !en nihayet Allahın ve Resulünün bH ile çabuk söner. Ahkârm Ser'iyye ise riı ki «ağc ve «oku cereyanların yan iki scvdalımn göruşmelerine ve dan kulİNiıılan ınnkiııcicrlc dc^'l, Endişe içinde sağa sola bakman yan sokaklarla çevrilmiş, öteden 1 nünde başladıkları ihtilâlin ikinci ! yüklugü ve bu büyüklüğün hudut bu mumun Czerine geçirilmi» biı birhirlerinrien bu kadar istiane etti, stvişmfkMiııe benzemez ni?» ba^ka bir nınkinç ile şi>c ajjvıH'i kafınus. bir Buna riayet ei ve bu kadar Fdtih3 kadm nihayet, tesadufen, caddenin beri Muçnoy Gorodok (2) adile a yıldönümü bugün bütün dünyadaki suzluğu hakkında bızlen aydınlata lirse nunı fcnordir.kiifre inkılâb edi ]| istisınardint hislerın devırde veâdire Boyuna suresi «Yedl âyettirıı: Tanrı patılmıştır. iman et edildıği bir böllıagışlıvan, acıyan karşı tarafmda çocuğu görebildi. nıîan üç koşeli arazileri üzerinde Hür Macarlar tarafından anılacaktır. cak olan en saUhiyetli bir insanın m e z Malumdur ki küfürün lugat m gede bu zavallı gençlerin çogunun adilr. Bunu vapaıı kinıdir? Tavine e l . All.ıhm iznfretinı Kur'anıkerimin Bir bakkal dükkânile komşu evin inşa edilmiş, üç aviusu, bir de 123 övmek, övillmek: bagış bette imkan yok. Ama bu işlıı niBu maksatla şehrimizde bulunan sure. âvet. kelime ve harf sayısı ile 1 layan. acıvan, blltün alemlerl görüp çiıı yapıldığı meydanda. Kızılay IIIHkaldırıma taşan merdiveninin vü bahçesi olan muhtelü stillerde kar Hür Macarlar da bugün saat 11 de çevrelemeğe çalısması ne kadar 0pfzeten. din gününün hükumdprı cude getirdiŞi köşeye sıkışmıştı. makarışık binalar kümesinden bi Ayazpaşa, Sarayarkası sokağındaki zücd idi. îsiâm dini ki şekliyata lı bir maden suyunun kapsülıinü r ı . [Tanrıya yaVışır. Macar küisesinde bir tören tertiple sapmadan doğrudan doğrjya vicdan karıp şi^eniıı içiııe nıurdaılıkinr dnlYanmda, tesadufen oradan geç riydi. ı 45 Tanrım. Biz yalnız sana tamişlerdir. Törende bu büyük hürri lara hitap eder ve mabud ile âbid mekte olup da kaldırıma çıkan bir par ve ancak nenden yardım dilerlz. tlurduktan sonra. bask^ı bir mal^iııe Nikolay Nikoiayeviçe tahsis edi v e t m ü c a d e l e s l n d e canlann, veren ar:^ında hiçbir \asıta kabul etmez, atlıdan koıkarak o köşeciğe sıl>7 YÜIP Tanrımız. Bize hışmı İle sapasağlam bir kap>.ü! vtır<ırak, ve her bakımoan en terakkiperver na uğrnmıs. gidişini sapıtmıs kimse bu şi ; f>i. ilk hakı«ta hiç şiiphe ıığışrvermiş bir kaç yaya da vardı. len çahşma odası, dort penceresi | hürriyetsever Macarların ruhuna it bir dındir. Îşte böyle bir dinin buolmasına rağmen, loşça idi. Kitaplerin gittikleri yolu degil; Uzerleri J.ındırmıyacak »ağlam bir şişe gil)4 hi ; âvin de reisi fetva veriyor; «Allahın Dragon yayalann bu korlrasundan ne nimetler yağdudıgın kimfdere sahşa »netmek. Kızılay sularuıa sui pek hoşlanrmş oîmah ki hâlâ orakılavuzludı^ın doğru ynlu göster. I kasdden başka bir şey oSaııııyacağıı • neden? dan ayrılmamış Mnicilik gösterileri Kısacaüi her »cy insan idrâkine ! na göre, bu haiıı clîeri barekcte geköşesinde bir yarım daire vücude Hukuk Fakültesine ' Kendileri de bizler kadar bilirler bağlıdır. Ve kimseye doğuşunun ra* I yapryor, kâh atmın sağnsile bh »getiren bir de balkonu vardı. BalaSİStail Oİdu j kl Kur'an vahy yolu ile gelmis yAni nıma bir «ey telkin edcmez«iniz Sa i tircn maksadın ne olduğunu tnhnıiıı vuç yayayı küçücük köşeye Istif Usküdar gemısnı.n binasile ilgili jkulakla i e «lınmış ve i!k müslümanlar yın Murtaza Elker'ın tazmin ettiBi j etmek güç değil. konun camlı kapüarı ise, kış müm n k a d r s kit K ecîivor. kâh bavvaTiını eeri çekerok a " ™ ı «S'zdan çjı beyit hu düsüncenıizi ne kadar I Gitgide bozulan ticaret ahlakpıın nasebetile, aralüclan tıkanmış. bat bir dâva ile meşgul iken istifa eden I s»rktekl jrihi şaha kaldırıyor, ata u , , , . usı,, c^ , i . , , rpk ezbere almi'jlardi. guzel ifade edlyor: I tal edilmişti. I tcfessüh etmiş bir örııe^ini Kızıliiy bayan hakım Süreyya Erol, Istanbul K u r , a n m r t n l n j n y a z l l l o l a r a k tea ön ayakîarile havayı doğdürüyor«î«lâm biZv.ti hod nedaret ayb! *j suları gibi blr millî s^vetc mıısal. Inıversıtesı HuKuk Fakültesine asis n i t i i s e a n c a k u ç t ) n cü halife Hazreti Balkonda, iki pencere de kızak du. Sonra, birden. arkadaşlarmm U menhici pâki ilmü irlanü || lat olmus görmek insana hıizün ve hodast iümitsizlik veriyor. kafile halind? uzaklaşrıklannı gör izleri, çarpık küçük evleri ve çit tan olarak gırmiştir. Süreyya Erol. O?man zan.anında mümkün olmusdün Medeni Hukuk Ord. Prof. va tur ve bu nüFha maalesef elimizde başlamı? ve kürsüsünde Mâ müntarifim ez an rehi fevz0 dü. süratle atını döncKirerek bir leri ile uzayıp giden bir ara soKı:;ı!ay temsilcilerile konuşmamıl !lk yazılı Kur'anın Arab HalffcrSeyman i!e beraber irr.t ' '' ' " ' . . . , . selâh zın hıılâsası }u oldu: Kızıl»y snlsrıkaç sıçrayışta kafiledeki yerini af kağa bakryordu. besi ile te*bit edtldiğt söylenir^FaGer aybi kl hest, der müslümani1 nın itibarını İade etmek. bu sıılar • dı. Bahçeden odaya mor gölgeler u kat o devirlerde Arab yarımadafip• • • • •••••«' m a s t » . aleyhinde girişilen meııfî propaganBelediye Sarayının ^ da Aramî. tbran! hattâ Hindu gibi Yayalar da si^mdîklan kösede* < laşıyordu. Daüarı isli mum izlerine Yani İ3lâmiyette aslında kusur yolc (TÜRKİYE İŞ EANKASI) ârt diller ve yazılar rekabet halincla kr,nıuanyasını durdurmak; bu benzeyen kırağı yüklü ağaçlar sançıkrp vollanna koyuldular, ağız atanzim ediliyor itur. O ilmü irfan ve hidayetın tedp irliler. Bu sütunlarda daha evvel miz bir yoludur. Jnsanı necat ve millî seıveti kuratrnıak icin yrüâııe çamtvacik de^ecede korkmuş olan ki gelip yüklerini çahşma odasına Belediye 3?.:ay.;,..ı nv,;rındaki de açıklaru!i*ı gibi Aramî ve Ibrant fcyıa yoluna eriftirecek olan yoldan millî kolavca taküd edilebilen kap çocuk b'V fırlayışta koşup kadınm bcşaltmak istijor gibi idiler. Hoşkadem Medresesi ve gecekondu alfabesi Finike alfibesinden gelme'\ biz ayrılmıçız. Eğer bir nok;an var süller yerine eskiden olduğu gihi, yarvna eeMi. Ur, dün sabah belediye zabıtasınm dir O Finıke alfabesi ki aynı za(Devamı var) s:ı hizim müslümanlıgıtnızın şeklin dışandan getirtilecek kapsnller k u l . manda lâtin alfabesine de menşe" nezareti altında tahliye edilmiştir. olmııçtur. Arah alfabesi İse AramJ dedir. Dönüş yolunda Tiverzina'run holanmaktır. Hükumet bu kapsül'cr İçin dövlz vermiyormuş. Sebebi de. (1) Muharrir, «Emniyet vesikası» Bu suretle Sarayın etrafının tanzimi alfabe«indcn gelmiştir. murdanışınm sonu gelmedi: ne b"^la?"»ıış bulıınulmaktad'r Kur'anı Kerimin neden dolayı a HjniltlUIUllMI lllütTIIIIHIUIMMlMlllltllllttllillltîlllllltiMlltlIl^lütMMtlCt'IM'MtMtıiMtlinillMllilllinnirittll niflltinMI'HMMnniiiintllUIIIIIMIMIHUlllMütlillUM ^ ycrll kapsiil sanayiiniıı himayesi «Murdar caniler! Çar hürriyet adlı otobiyoğrafik eserinde bun» rapça nazi! .olduğunu gene ondan Lâieii cami"nin altmda inıiş. benzer bir hâdiseden bahsetmekte, Dragonlarm Kıhcı .1 ( =haberlen Bayramı • 1 M EJtİL E K E T D A V A L A fl I 1 I 1 KSABAH Bir millî sarveti kurtaralım Eyup S G D M Hoca nıçm hatalı yol . • • • Dr. Bedi N. Şehsuvaroğîu j Macar ihtüâünln verdi diye ahali sevinç içinde, ama bu uğursuz cellâtlar buna taharomül edemiyorlar. İşleri güçleri her şeyi berbat etmek, her şeyin alünı üstüne getirmek!» Dragonlara ateş püskürüyoT, bütün dünyaya ateş püsküruyor. hattâ o anda ogluna bile ateş püskürüyordu. Böyle kızdığı zamanlar. kurulacak kapalı çarşı 1835 de, henüz pek küçük yaşta Vakıflar Idaresınce, Lâîeîı camii ve katılmış olduğu bir sokak gösterisinde kırbaçlanmış olduğunu yaz külliyesinin tâmir ve r\storasyonu, dört senelik bir proğrpm dahilinde maktadır. ele ?);nmış bulunmaktadır. (2) Muçnoy Gorodok: Un şehri. tlk olarak caminin altında ve dış t öğrenpbiliriz ama acabı mukaddes kitiuın'izın şu veya bu dille tesbit edileeeeine veya ibadetin şu veva bu dille yapılacağına dair onda en uf'k hir kayıt \ ar mıdır' Ve nih3yet arapcava bir kudsiyet. dinT bir mahivpt a+ftmenin cle pck yersiz | Metîn Toker Zile'yı Anlatıyor: | kısmtnda 60 dükkân inşa olunmak | "lacağını biraz evvelki izahımız gös ona öyle gefirdi ki son hâdiseleri tahrik edenler hep onun «Kuprinka'nm patavatsız, beceriksiz ala>y» diye andığı kimselerde idi: Kabaolmuştur. Bakırköy Bekçi lira sarfolunacaktır. Czrşı gelecek yıl (mahkum hatin büyüğü onlarda idi. j Bürosundan 72 lirayı zimmetine g e . «Ne isterler bu yanm akıllı' çirdiği Denizden cıkanlan cesedin lar? Bilmem ki! Hoş kendileri de ' hapis, hüviyeti belli oldu bilmezlerya. Yeter ki ortalığı bir rinden mahrum edilır.ek cezasma Evvelki gun Said.vburnu ile Ahırbirine katabilsinler. Uğursuz yılan çarptırılmıştır. tad.r Burası taınamen Türk hususil t e r i r ' Câ"'f l â t i n J ] f * b e ! > i fihl ° ^ a j = i L a u " ourası laınamcn Türk hususimen?eden Z i m m e t i n e geçirdîği 72 T r a yetlerinin ecanlandırant i bir kapalı çar avnı lâdinl men?eden yanı Finike! : alfabe?mden müftakdır. ıa e tir 1 cek i ı'Ç'n 7 ay 22 gün hapis yatacak ?'. J î ^ m ? , İ ! Ayrıca buO halde dint metinleri çu veya bu i Z l I 1 m eiıne p rf .a ccnnı f!;ı..]i .i.ıık r a d a . , f c r , T u r k tesisi de dü alfabe ile kTydetmenin din ile hiç o l a r a k ı bir ilffisi yoktur Burada dil ve yazı , Toplu Millî Korunma Mahke şunutaekteaır. ilk kaba inşaatına 650 bin Allahın emirlerini en iyi ifade edeşaatına bin ' "ft in f € . >'a,reılanan Fahre^in. dün bilmek volunda bir vasıtadır ve bü Fevkalâde UCUZ Kumaş!ar«* Metresi 25 Liradaü Bol desenll Fabrika maliyet fiatına kapı açıklarmda bulunan ve morga kaldırılan ce<s=din hüviyeti tesbit edil mis. genç kızın Fatihte oturan kun duracı Hasan Migalın evlâdlığı oL duğu anlaşılmıstır. Morg müdürlüğü. otopsi raporunu henik vermediğmden 19 yaşmdaki şcvç kızın ölüm sebebi tesbit edileniemiştir. tün aklı erenierce malfımdur ki tran^criDff'in veya trnnsliteratinn yo i = lu İIP lâ'in alfabesi A rab alfabpsine \ 5 bir tlstUnlük arz eder. Bu trans ! = krînFİynnıın en eüzeli de fc'.âm An«iklopedisinin ba^ında bulunan ve bir cok müsteşriklerce kabul edilen çpklidir. O halde Allah ile kul arasmda hiç bir vasıta kabul etmiyen islârriyctt" AlİThm emirlPrini v s ı t a s ı z ve dognı olarak tebelluğ edcbilmek için arapça mı yok"ia tranfkripsi Dirden gözlerimin yandığım hissettim. Sanki binlerce el binlerce iğne batırıyordu. Sonra. yanaklarımdan aşaği btr kaç damla y»« «üzüldii. Ne olduğunun farlına dahi varnıadım. Ya!;ları ı I iıı tervyle sildim, oııiimde döğüsenleri yeniden seyre ku>ıı!dum. Fakat gözîerira vanraakta devam cdivordu. Hafifce uğuşturJıım. Bu sırada, içinde bu'ıınduğıını otomubilin yanında, paı maklarınııı hirindrn kanlar akan arkadasım Turgut Göle be'irdi. Hcjcf^n'ı !>ir scsle «Ne yapıyorMin? Uğuşturmagözlcrini.. Gaz bombası attılar» diye scslendi i i Inönünün Hâdiseîi Son Seyahati Bütün Tafsilâtıyla TESEKKÜR Senclerdenberi ıstırabını çekmekte oltluğuın fistiil ve basurdan. Tünelbaşı, Tünel pasajı arkası kliniğinde elek trikle yapmıs olduğu teda\i ile beni ı = kurtaran kıymctli Dr. Operatör ', p Yünlü Erkek Kutnaşları Divan fiüağazasında Sahlmaktadın Adres: Harbiye durağı karşısında 6567 Tel: 47 15 52 ş 7 NOT: Bu fiatla satışlarımız muvakkattır. Ekim 23 RebiüTâhır 10 Yerli kapsiil Mnayüni hiıııaye güzel bir şey. Ama. gözlerini para h i r . sı bürıimüş bir UtUım ne idüğii bellr sizlcr. bu hinıaycyi kendi lıesaplanna suiislimal ctmenin yolunu bulııp hem umumî 5'hhate, hem millî ser. vcte darbe indirmeğe kalkışabüdiklerine frö'rc, müli sanaylin bu şube. sr»e de .cksik oNun diyehiliviz. Once. kapsüllcr üzeriııde yapılan bu sahtekârlığı ortadan kaldırıp zamanla unuttıırmak suretile. ticarct ahlâkıııda açılnıış olan bu geHiği kapatmak. yerli kapsiil sanayiini son. ra himaye ctmck prkâlâ mümkiindür. Kalfiı ki. jalııız Kızılay gibi bir müesscse için. himaje kaidesinde i s . tisııa yapmak da yerli sanayide o kadar büyuk rahne açmaz. Hattâ, böyle gidcrse. bütün diinya maden sulan iciıule birinfiliği kazanmış, şöhreti cihaııa yayılmış Karahisar marioıı suyunun adını bir daha temizlenemeyecek derecede kirletmek iütidadı gösteren suikastleH «nlemek suretile. himnyeden daha b ü . yiik blr vatan hİ7nıeti yerine geçer. Hamdi VAROĞLU 3 it V. E. 1.00 6.40 Ikiıı i s l 1 4.41 11.22 MUSTAFA KART'a j | ] 6.20 11.58 14.56jl7.18|lS.5O 9.38 12.00' 1.31 alenl minnet ve şükranlanmı bildi ji = Raşıd Pekyılmaz IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIÜlıM.,'...1 iIIlltIIIIIIIIIItllliiilliılMllJi11tllliltIII11tlllillliIItltlltlIlllll 1111 Itlltıll• ItlttltlIltlLltltlltlllllltltllll 1]••«• IIKtlll• Itlll)i111li• tttil«l*tt*ı»tıltlttltItltFr^ Bııgünkü Kıyık. Keysk, ICıyık En mahir. temiz elley çuyor. Bana seksen bin lira verin, size haftaya iki milyon getireyim. İffet Savaştolga cevab vermiyordu. I Hiç ticart düşünmüyorsunuz I anne. Evet düşünmüyorum. Vural konsoloshaneye gide gele yeni konsolosla da bozuşmuştu. Amerikaya girrr.e iznini bir türlü alamıyordu. «Beyaz Saraya kadar Vazan: NECİP AJSAJM müracaat edeceğim.» İbrahim Tuzcu karısmı. İffet SaTaş gibi donuktu, Fatma ; kada yüzer kumar sarayı olarak şgonun ayakîarmm dibi'nde yere çök kulianılan bir gemiyi Marmaraya vaştolgayla birükte Amerikaya eön dermeyi düşünüyordu. Adliye ve jmüş, camide yaptığı gibi dizü£tü getirip işletmekten dem vuruyor Mezahip Nezareti Müstesarı Baha joturnıuşru. ibrahim Tuzcunun göi du. Sağa sola kosuyor, Monte KarBeyin kızı olan Hatice Tuzcu. evkaranbklar içinden çıkarkesı lo'yu örnek göstererek kumarm tude okutulmuş, evlendiği güne değin îikisi birden derin bir solukla İ Ç rizme ne denli yararı olduğunu anyalnız sokağa çıkmamış, evlendik jçekmişlerdi. İşte o sırada İbrahim latmaya çaîışıyordu. Turizm Bankın ten sonra da ya kocasile. ya bir İTuzcu kafasma koyuyordu: Karı turizmle ilgili derneklerin, kunınıhizmetçi ile. son yıllarda da hep laruı kapılarım asmdırıyor, Amerijsım Amerika'ya gönderecekti. otomobilile, şoförile evden djşarı ;î İffet Savaştolga işlerini bitirmek, kalı iş adamlarile mektublaşıyor, bir çoklarma ortaklık veriyordu. cıkmış olduğımdan kendi başma ^Amerikaja gitmek üzereydi. ArsaHarbiyeden Eminönime gidemez g'lar. hanlar satılmıştı. Saraş apar Fakat İffet. Savaştolgadan on p a di. Bu yüzden İbrahim Tuzcu onu, çtımanmı İbrahim Tuzcu almıştı. Bu ra alamıyordu. Tffet Savaştclgayı kaçirmadan gön*. apartjmanın yalnız on dörtte bir Anne, hiç olmazsa şu daireyi dermeğe cahçıyor. pasaportun^ı. git jypayı ile bu paya ayrılan bir daire kiralamak üzere bana bir vekâletme isV»;rıi cavmcak bitiriyordu. % İffet Savaştolga üzerinde bırakıl name bırakınız. Yakında işlerim iHatice Tuzcuya gitmek hem iyi İ,jnıs, iffet Savaştolga da bu daireyi çin Ankaraya gideceğim, belki bir | p e liyordu. hem "de gelmivordu. Çosadece oturmak üzere Vurala bı sene kalırım, hıç olmazsa burası da , c u k l a r : n a , torunlarına k?\usacaktı j'rakmıştı. Vural hiç durmadan para boş durmaz. ama. arınm peteğini balla doldur| istiyor, büyük işlerden söz açıyor Bak Vural. açık konuşuvorum. ması nası! bir isse. Hatice Tuzcu j. du. Bir c'\n maden direği getirt sana vekâ'etname verraem. Bu dai ı nun da yü'^'jini üzüntü'erle doldur 1 mekten. baska bir gün Brezıiyadar, rede ya oturursun. ya oturmazsın! ması bir isti. İssiz kim yaşıyabilir | kahve almaktan. başka bir gün A Kiraya veremezsin. bu yeryüzünde? Her i<şsiz görüne• merikalılarla Çamlıcada bir ote Anre. ne fırsatlar kaçırdığını nin de bir işi, ardmdan koştuğu bir Ameri zı bilij'or musunuz? Milyonlar u • isfeği vardır. Hatice Tuzcu şimdi ÇUlMHRİYET'in^JTefrikası^^l H de kocasını arkada bırakmaktan, a I leceğim. Yalnız bizim mahmız, Ab ' dolusu sopalar yemişti ama, daha ' gitti diye düşünüyordu. Hatice Tuzlışkanhklarmdan, evlerinden, doğ dullah Beyefendinin malı gibi aısa önceden karda aç buakıldığmı, e cu, her köşesi anılarla do'.u olan duğu yerden uzaklaşmaktan dolayı ve emlâkten ibaret değil, fabrika ı tine kızgm maşa yapıştırıldığım bü evi dolaşiyor. aile fotoğraflarile doüzüntü duvnayordu. Kocası onu böy kolay satılmaz. Müşterisini bulmak diğinden yeni hammının ona dav lu resim albumlarını kanştırıyor. !e apar topar gönderiyor diye de güç. Hani. apartımanı herkes alır ranışmı ana sevgisi gibi görmüş, olup biteni anlamaya çaîışıyordu. incinmişti. İçin, için, gizli, gizli ağ ama, fabrikayı ancak erbabı alabi hele kelinin iyi edilmesini hiç u İşte, Adliye ve Mezship Nezareti lıyordu. <'Ne oldu bizlere» diye dü lir. Bu gün satmağa kalksam kim nutmamıştı. Onun için bu gün büe Müsteşarı Baha Beyin resmi: Koşünüj"ordu. Bütün evin eşyasını, se on para vermez. eümden kap tepesine yumruk indirilmesine ses lalı, dik yakalar, bıyık. sakal, buanılarını, bütün aile resimlerini bir mağa bakarlar. Meselâ düşünüyo ' çıkarmıyordu. rutıdan sıkma gözlük. jaket atay, rum, benim fabrikamı ancak bir j H a t i c e Tuzcu, kocasının da A likte eötürmek istiyordu. reye pantalon, bir el gümüş saplı banka alabilir. Ben burada kalma merikaya gelmesini istiyordu. İb Hanımcığım, tayyare bu kadar lıyım ki. bankalarla yapacağım pa rahim Tuzcu bu konu açılınca her bastonda, bir el de ceketten içeri yükü aiamaz. zarhklarda, müzakeratta hazır bu sefer yeni baştan, onların mallan göğüse Napoleonvari sokulmus, kaş Ben zaten tayyareye binemem lunayım, hukukumu müdafaa ede nm Savaştolgaların mallan gibi 1ar çatık. fakat bakışlar donuk. Bu bey. korkarım, hem de başım dö yim. Ya, hammcığım ben istemez emlâkten ibaret olmadığmı, bir fab babaden ne kadar korkardl Hatice ner. miyim seninle geleyim? rikanın kolayca satılamıyacağmı, Tuzcu! İşte anr.çsi: Erenköyde bir Hanımcığım, İffet Hanıme Hatice Tuzcu, Fatmayı da birlik milyonlar değerinde olan bir fabri bahçede, maşlahlı, saçlanmn üzefendi ile beraber gideceksiniz. baş te götürmek istiyordu, ikimiz de dU ! hemen değerini rinde incecik bir örtü, öyle ince ki, ka çare yok, Allaha emanet birşey bilmiyoruz, birbirimize can yolda k a altından kuş yuva6i biçiminde baolmazsın.z, yalnız gitmek daha mı şı oluruz diyordu. fakat Fatma ya bulamıyacağuu, açıkgözlerin ucııza şırun üstüne toplanmis gür saçları kapatmak istiyeceklerini, beklemek iyi? naşmıyor, Nuh diyor, Peygamber gerektiğmi, «maamafih» fabrika sa görünüyor. Gülümsüyor, o tatlı, Kuzum, Abdullah Bey nasıl demiyordu. Ameıikada hizmetçi bu tıîmca kendisinin de Amerikaya g« ince, üzüntü dolu gülümsemesile gitti? Sen de birine bir vekâlet bı lunmadığını duyan İffet Savaştol hâlâ gülüyor. Ne güzel piyano, ne lip yerleşeceğini söylüyordu. rak da biz beraber gidelim. vapur ga da Fatmayı onlarla gelsin diy« Hatice Tuzcu «Ne oldu bizlere?» güzel ud çalardı annesi! İşte kenla geze geze gidelim. sıkıştınyordu, fakat nafileydi, Fatdiyordu. îkinci Dünya Savaşında disi: Evlenmeden bir kaç ay önce, Hanımcığım, vapur Atlantiğin ma, Amerikaya gitmiyordu. İffet Sa kat kat zengin olan İbrahİTi Tuzcu, nişanlı, on altı buçuk yasmda, enortasmda bir fırtınaya tutuhırsa vaştolga öfkesinden Fatmanın te tarisi boğazmdan kap3İı. göğsü dansen ne yaparsm? Tayyareler daha pesine bir yumruk vurmuştu. «Taş köşküne ekler yaptırmış, Memduh, telli. iğreli. pırlantalı ssatı da ?"§emin. daha rahat şimdi, bak göre kafalılo diyordu ona. Fatmayı kü Periha«n, Mengü için eşlerı, çocuklarile oturulacak bölükler hazırla süne üiştiri'miş. eijhnüyor. ağır ceksin. r ' s ü kuş gibi uçup gide çükten o büyütmüştü. Babası Fatbaşlı. yakında kadın olacak, ana ceksin. Ben eşyaları peyderpey ar mayı bir sıpayla değiştirmiş. birçok [ mış, Tuzcular apartımanmda daireler. her birine birer otomobil ayır olac3k, çocuk'.uktan çıktığına çokkandan giinderirim. Ben de inşaal ellerde ağır işler görcn, dayak yilah geleceğim. Sen şimdilik yanına yen Fatma. sonunda. Abdullah Sa mış,, yaşlıhk günlerini torunları ta>n inanmış. din dsrsinde şöyle yalnız zarurî o'an eşyayı al. Ote vaştolganın kaymakam olduğu bir arasında mutlu geçirmeyi kurmuş ' kumuş: «On yaşırı» vardıkta erkek kiieri satmam, merak etme, hâtıra yerde İffet Savaştolganın eline düş tu. Oysa şimdi yedi tomnun yedisi çocuk recul. k;z çocuk kadm hükkabilinden ne varsa inşaallah ben müştü. İffet Savaştolga onu bitle de Ameıikadaydı. Hatice Tuzcu ne mündedir.» Gözleri dalgm. uzakiara alıp getiririm. Fabrikayı satınca söz rinden ayıkîamış, kelini de iyi et den buradaki mutluluk bırakıldı da, bakıyor, uzun, ince elleri ak mı ak Devamı v*r . j veriyorum, ben de Amerikaya ge mişti. Gerçi Fatma ondan arabalar çocuklarunızıa hepsi Amerikaya KIYEK'la Kıyık Tatlı Müessesesi Tesvikiye durak veri. Telefon: 48 40 56 MEVLİD Sevglli v* kıym«tli aile reisimiz Sinema İs'etme Türk IJmüed Şir. keti ortaklarından CEVAT AZİZ BOYER'in eden 24 ekim 1958 yarınki cuma günü vasiyeti üzerine Merkezefendi camiinde öğlo nr.m?zmı müteakıb Mevüd okunacağından arzu edenlerin tesriflerini rica edoriz A:!en €UMHURIY£T Nüshası 25 kuruştur ABONE ŞERAİTİ MüddPtl Senelik 6 «ylık 3 aylık Türkije Lira Kr 75 00 22 ÜC Haric Lir« Kr. 150.00 80 P0 44 00 Eas=dn ve yayan. Gazetecılik Türk Anonim Şırkrtı C ığa'nelu Kı'krvı stıkpk No 3H 41 Sahı b NÂZİME NADİ Yazı ı s l i T i n ı f ı ' l r ın^rı • ıinrt NUYAN YİĞİT ı3r neîreciİFİn edılmepin iadf nlunm^z. tlâniardan mppuMvrt knhui