Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET 17 1957 rİDAM SEHPASINDAn can veren SARACU(T>.U jerleyen C K 72 Kalinesku'nun kanlı akıbeti Iste o zamandan bugüne kadar devam edıp duran o kapkara milli felâket günlerjnin başlangıcını Başbakan, Kaiinesku'nun öidürüLmesi teşkil eder. Denilebilir ki, binlerce ve binlerce Rumen gencinin olüroiine, vatamn zengin, mamur, refahlı bir üllceden kızıl çızmeler altında inleyen bugünkü sefü, perijan, mutlak egemenliğinden mahrum Demır Perde gerisı bir bolşevik sömurgesi halir.e gelmiş olmasına başlıca sebeb Kalıneskunun kanlı akıbetidir. Sehir i haberleri Bir kadın tabanca ile iııtihar etti Hukuk Bakımından Şehir ve Imar tşlerimiz KSABAH Altı da bir, üstü da aa yabaneı firmalar, tstanbulun muhtelif yerlerinde yeraltı geçidlert yapmak üzere teklifte bulunmuşlar; teklif tetkik ediliyormufr Çok geç kalmış bir teklif. Yabancı firmanın müracaatinl beklemeden, uzun senelerdenberi. bu işl kendimia düşünmeli. tetkik etmiş. hattâ İse girismif bulunmah idik. Doğrusunu söylemek lâzım gelirse, Istanbul sokaklarının bugünkü tıkanıklığmı, bir hattâ birkaç yeraltı geçidinden baska hiçbir va«ta Ue gldermeğe imkân yoktur. Yollar ne kadar genişlese, bugünkfi kalabalıgı gene, feraha kavuşturmaga muvaffak olamayız. İstanbulun iman ile müvazî olarak yapılacak en mühim İ3 jehri hiç değilse şimdilik bir yeraltı yoluna kavuşturmaktır. Şehir ve imar fikir ve şuuru Her tesebblia ve faaliyet bir fikrin ldrakinden. hâfızadan şuura geçmesinden, iman ve arzu halıne gelmesinden doğar ve o fıkrin tahakkuk vasıtaıarile, hakikate erişmesine matuf malıyetlerle görünür. Bu fıkir ve şuur Ktimal bır kıymet aldığı takdırde teşebbils ve faaliyet içtimal bİT müessese haline lnkılab eder: bu kıjmeti alamazsa antisosyal. gayrıîru bir faaliyet olur ve cemiyetın reaksiyonlarıle karşılaşır. içtimal müesseseler. Eflâtun'un dedigi glbl, esasında objektıf olan fıkirlerde ferdlerin alelâde bilgilerinden. hâfizalanndan şuurlarına geçerek ve işlcnertk "ubjektifleşmeeınden, bır iman haline gelerek o fikrin tahakkuku ve dığerlerine yayılma^ı için fcrdl harektte getirmeainden ve bu surettle mua>yen bır zan.an ve mekânda inanç halinde yayılarak tekrar objektiflfşmesinden meydana çıkarlar. bu sııretle şuurlaşan ve lçtlmaileşen fikrin tahakkııku için alâkalı ferdler maddl ve manevt ku\vetlerini o fıkre. onun tahakkukuna bağlarlar ve ortaya bunu ba(aracak bır teşkılât koyarlar; aynı zarr.anda kuvvetlerin şabsl arzu ve menfaatlere değil şuurlaşan fikre bağlanması. kötüye kullanılmaması için de bir takım tahdidler. denkleşme ve kontrol vaeıtalan sağlanır Işte içtimal müessese bu suroile ortaya çıkar ve içtimal muhite de yayılır hukuk kaideleri iyi tatbik edilemlyorsa ilk tedavi ve ıslah çarelerinin bu ana unnır. çekirdek. nüve üzerinde aranması ve yapılması lâzımdır. Bunu daha ba»it misallerle Izaha çalışalım: Bir ticarl teşebbüs iyi işlemiyorsa. verinısizse ilk dUşünUlecek ve aranacak teşebbüs sahihinin kendi teşebbüsüne ne kadar inanmış, maddl ve manevt kudretlerini buna ne derece bağlamış ve teş«bbüsün kunıldııgu muhitin bunu ne derecelerde bfnimsemlş olduğu meseleleridlr. Bir yerde kıınılan sağlık. temlzlik müesseseleri verimsiz ve kifayetsiz ise her şeyden evvel isletenlerin inançlan ve müspeseve bnğlılık derecelerile rhliyetleri ve bu müssesrlerin çalwtık!arı muhitin gağlık ve temizlik fiklrlerini ve ihtiyaclannı ne dereoeUrde duydııklan araştınlmak Ioab eder Bir memleket kendisindo meveud olmıvan sanat âbidelerini. tabiat güzelliklerlni yaratmak İçin her türlü güçlüge ve fedakârlıia katlanırken diger bir memleket mevcud eserlerıni ve tabıl güzclliklerini lhmal ve hattâ tahrib ediyorsa burnda snnat fikrinin ve aşkının. tabiat gfızel'iklerini idrak şuunınun Bİlinmege basladıgı ve bir taraftan da bunlan tetnln ve muhafa7a ile llgili ve vazifeli mü.«seselerin artık nm fıklrlerine baglılıklarını kaybettiklerl. dı? şekillerfni mulıafaza etmekle beraber ruh bakımından kııırla*tıklan anlaşılır. Türkiyede Vakıfların tarihl istıhaleleri ve blr kısım Beledivelerimiz bunun acı. fakat maatteesstlf açık mlsallerini verirler. Bu esa*tan hareket edllince Türkiyede ve bi'hassa Istanbulda şehir ve imar işleri buhranının yani duraklaman. aluanıası ve hattâ gerikmesi aebeblerinl evvelfl bu nnktada aramak. yani bizde şehir ve lmar fikir ve şuuru Uzerinde ehenımiyetle durmak icab eder: Acaba Türklerde, Istanbullularda şehir ve İmar fikrl benimsenmemiş midir' Şehircilik ve imar fuunı yok mudur? BSyle blr suale yoktur diye cevab vermek tarih! müıahedelere ve realitelere uy Genç kadının intiharına, li bir kabine kurulduğu vakit Kalinesku bu kabmede İç İşleri Bakankocası ile aralarındaki lıgmı deruhde etti ve Demır Muhafızlann köklerine kibrıt suyu döktü geçimsizlik sebeb oldu ı idi. DUn akşam Csküdarda Selimiyede, »Hattâ bir gün bizzat kendisi bana bir gece içinde yüzden fazla Demir evll ve 2 çocuk anası bir kadm, kocasile aralarında mevcud geçimsizMuhafızı nasıl bastırıp yakalamağa lik yüzündPn tabanca ile intihar etmuvaffak olduğunu anlattı idi ki mlştır Csküdarda Selımiye Camjf müstesna cesaretinin. azını ve meta sok; ğında oturan 29 yaşında Nermin netinin bence parlak bir delilidir. Bu ] isminde bir kadın. kocasına aid taufak tefek yapılı. k?ra kuru, yek j banca ile dün saat 15 te evinde inIntihara. kankoca çesm adam o devirde de. Ikin:i , tıhar ctmi>=tır Dünya Savaşı patladıktan sonra da arnsır.da uzun zamandar.beri devam Rumanyanın en kudretli ve nüfuzlu eden gcçlmFizligin sebeb oldugu an*** laşılmîştır. Hâdise etrnfından Üsküj şahsiyeti idi.» dar Müddeiumumiliği ve poli<!i tahBundan evvel bahsi geçen; tBalNa«ıl öldürüldüf. kikat yapmaktadır kan rauhabiri> adlı eserinde lngiliz ROCAStLE MÜNAKAS\DAN «1939 yılı eylulünde Rumanyaya gazetecisi dostum «Derek Patmore» SOVRA TENTÜBDİVOT IÇTİ Ba|bakan Kalinesku'nun oldüruldü son gelişimde KaHr.escu. Rumanya Levendde Çarçı cnddesmde oturan ğü sırada Bükreşte vazifelı bulur.u Basbakanı bulunuyordu. Bir perşem M yaşında Zehra. kocasile yaptigı yordu. Bu her bakımdan ted hadise be gunü Athene Palas otelinin ho münakaşadın sonra tentürdiyot içlünöe birkaç İngiliz, Amerikan ga mek Buretile intihara kalkışmış, îlkyi şöyle anlatır: zeteci arkadaşla oturup konuşuyor «Lehistanın çöküşünden, fırsattan duk. Ortada Kahnescu kabinesinin yardırtı hastanesine kaldırılarak tedavi altına ahnmıştır. Hâdise etraistifade eden Moskofların da Leh ist;fa etmiş olduğuna dair şayıalar fında tahkıknti baslanmıştır. topraklarına girmeler.nden bir kaç dolpşıyordu. Ben arkadaşlarla görüBu suretle doğan müessesenin yagün sonra Rumanya kabinesinin de fürken Kalinesku'nun kalemi mahsus şama ve başarı kuvveti onun çekirğişeceğine da:r bir takım şayialar müdürü dostura Radu Lobei'rıın tle değini. nüvesıni teşkil eden fikrin dolaşmağa başlam:ştı. Lehistanın orada bulunduğunu gördüm. Uzıın müessose nındekı ve dısır.dakı 1uboylu, sevimli yüzlü kalemi mahfus turuna ve yayılma derecesile mebrr.ağlub olmasından faydalanan Alsutan mütenasibdir Bu müpss> «pler mudürü ile daha Londrada ıken taman siyasî baskısı hergün biraz diaynı zamanda hukuk kaidelerinin ha artıyor, Alman elçisi Fabriccius. nışıp ahpab olmuştuk. Çatalcaya bağlı Elbasan köyünde de kiynağı olurlar Milessese içindeKendisine yakla?ıp, bir baftaya evvelki gün koyun otlatma yüzün kilerin karşıliklı borclan ve salâhiBaşbakan Kalinesku'yu iktidardan uzaklaştırıp, yerine daha Alman dos yakan bir müddettîr Bükreşte bülun den bir cinayet işlenmıştir. Elbasan yetleri: fikri tahr.kkuk ettirmek için ve yapmamaları lâzım tu bir devlet adamı getirmesi husu duğum halde nasıl olup da lCaHnes köyü halkından. mer'a bekçiligı ya yapmaları i sunda Kral Karol'u taıyik edip du cu ile hâlâ göıüseraemiş •'!du ;umu pan 60 yaşında Cafer Özkan ile 3u gelen hususlar. takibe mecbur olruyor, bu hal de herkes tarafından Sülerek sordum. Lobei şefinin sıh }aşında Ramazan Kurt, Sılivri kaza dukları hareket kaideleri. üçüncü h^tte ve iyi olduğunu, ancak fazla, Binın Kadıkoy halkından 25 yaşında şahıslarla olan münasebetleri: kuvoğrenilmiş bulunuyordu, luzumundan fazla meşgul bulundu Salıh Kapan ve 24 yaşında Cernal vetin ana fikre bağhlığım temin cKalinesku'yu Almanlar, Demir ğu için başını kaşıyacak vakti dahi KüpçU arasında ko>un otlatma yü edeeek muvazene ve murakabe tejMuhafızları kıpırdanamaz bir hale olınadığını, bu yüzden de çok yorul zünden kavgj çıkmıştır Kavga sıra kilâtı. sistemlerı ve kaîdeleri mıies;ında Cafer özkan. kafasına indl »e«elerin lçinden dogarlar ve müe«getirmiş olduğundan StfirG hiç sev dueunu söyledi. nien bır sopa darbesile derhaj ölmüş, selerin içinden dogarlar ve müesseroiyorlar, bu antipatilerini gizlemeğe «Saat bir buçuğa gelmiş olduğu Ramazan Kurt da ağır surette yara senın hukuk kaidelerini teşkil ederlüzum dahi görmiyeeelt kadar Bas için, birlikte yemek yemek üzere ar lanmıştır. Yaralı hastaneye yatırıl ler. Bu hukuk kaidelerinin kuvvebakanın aleyhinde atıp tutuyorlardı kadaşlarla otelden ayrıldım. mış. suçlular yakalanarak talıkikata tini ve tatbik kabiliyetini müepse»*nin kuvvetile öfçmek dogru olur. Bir bşlanmıçtır Hatt* bu vüzdeo Başbakanın hayat) «Yarım saat sonra, saat ıkiye doğru ferdin veya ferdler v* ferdf kuvvetbir kaç defa tehlikeye glrmiş, mü Başbakan Kalinesku'nun öldürülEmniyet Umum Müdürü ler topluİLiklarımn cemiyet, tesis, teaddid suikasdlere maruz bırakıl müş olduğunu Bükreş radyosundan şirket şekillerinde husule getirdikşelıriınizde mışü. teşebbüslerin: öğrendik. Demir Muhafızlar BaşbaEmniyet Umum Müdürü Kemal lerl tekmil hıısust «Ben Kalinesku'yu, daha Ruman kanı vurduktan sonra Radyo istas Aygün dün saat 11 de uçakla Anka köy. jehir, devlet. milletlerarası temenfaatlerini Emniyet Müdürlü şekküller gibi âmme ynyı bundan evvelki ziyaretlerirn yonunu da ele geçirmeğe teşebbüs radan gelmiştır tahakkuk ettirecek âmme tesebbüszamanındanberi tanırdıra: Ufak te etmij olataklar ki, bu haberi verır ğüne giden Aygün 2 saat kadar ora lerinin hepsi bu mânada blrer Içtifek, karanlık görünüşlü. cakıt gö vermez hemen sustu. Diğer taraftan da kalmış ve Nakiboğlundan Istan mat müessesedir. İçtimal müesseseoul polısınin faaliyeti hakkında izazünü siyah bir gözlükle örtmüş, fa Rumen idare makamları milletler hat almıştır. A.vgün perşembe günü ler. biyolojık âlemde ve havatH oldugu gibi. tekâmüllerlnin ve yeni kat son derecede hareketli. dinamik arası telefon muhaberelerini de he Ankıraya dönect'ktir. ihtiyaclarının tesirleri altında ı«tibir adamdı İlk görunüşte hiç de men kesmiş olduklanndan bu huMaliye Bakamııın temaslan hale geçirirler, yeni müetsegeler sempatik bir tesir uyandırmamakla susta tafsilât elde etmek mümkün Maliye Bakanı Hasan Polatkan, 1» dogururlar ve bu sııretle varlıklarıberaber. insan kendisini yakmdan olamıyordu. O sırada lokantalarda tanbul Defterdan ve Hazine Umum nı ve yafadıKlarını. yaşama kabilitanıyıp ülfeti nklaştırdıkça zekâsı yemek yemekle meşgul olan halkla MUdürü ile dün Defterdarlıkta gö yetlerini gösterirler. İçtimal hayattakki rolünü ve fonksiyonunu kaynm, bilhassa son derecede tatlı. çe lât.f bir sonbahar akşamının tath rüemüştür. Gorüşmeleıin bilhassa gider vergi beden müesseseler ise ölmeğe malıkici sohbetinin tesiri altında kalı | lığından faydalanarak sokaklara döyor, hasin görünüşüne rağmen k e n . ' külmüş olan Bükreşliler herşeyden sl üzcrinde cereyan ettiğı sanılmak kumdurlar; bunlan doguran, yaşatan ve gelıştiren fıkir çeklrdegl habersiz, gülerek, eğlenerek yemek tadır. disine ısımyordu. lerir.i yiyorlar, gezintilerini yapıyor Bir döviz kaçakçısı tsvkif edildi ve unsuru da tekrar şuurdan hâfı«Son derecede yurdsever. olağan4400 dolarla yakalanan Jak Danon zaya intikal eder, objektifleçir: tarih lardı. fistü deneeek derecede azim ve iraismindeki doviz kaçakçısı diln 1. As bu ölU müesoeselerin ve objektifleşen fikirlerin hâfızamızda yagamade sahibi olduğundan kendifini pek «Saat dörtte Propaganda Bakanı Hye Ceza Mahkemesi tarafından tev sıın yardım eder. sayar, Rumanyayı içinde bulundu biz yabancı gazetecileri toplayarak kif etfilerek cfzaevine gonderllmişğu zor durumdan eeVip selâmste ÇL bir..bey£n>ameıokadu.' Drtiğ.m'gibi tlr. Görulüyor kl şehir v« onu meydana koyacak, gellştirecek ve güzelkarabilecek tek siyasî sabfiyet ola milletlerarası t ^ e ^ n , v e telgraf hat. Brezilyadan 150 ton kahve leştirecek inı.ir teş^bbüsleri de içtiları hükumet tarafından durdunılrak telâkki eder olmuştum. yola çıkanldı «nal blrer ırU*sffs<dlr. Bundan domuş olduğu için bizler de bu feci Haber verildiğıne gijre Brezilyadan layıdır ki »ehlr ve İmar teşebbüsleri «Pitestili bir baytarm oğlu olan Kalinesku kendi kendisini yetMir cinayet haberini gazetekrimize bil yeniden 150 ton kahve yola çıkanl ve faıliyetleri üzerinde ineelemeler mıstır. yapıiırken Uzerirde ilk durulaoak miş bir jahsiyetti. Daha pek genc dirememistik. Yakında llmanımıza gelecek olan ya^mdan itibaren olağanüstü dens«Propaganda Nazırının yüksek ses bu kahvelerin Rımazan mllnasebetlle nokta ?ehir ve imar fıkrinln g^rpk vazifeli ve slâkalılar ve gerekne cek bir kabiliyet göstemniş, tahsili le okuduğu beyannamede şöyle de «atısa çıkarılarağı tahmin edilmek içtima! muhittp ne kadar ve ne kııvni Pariste bitirmiş. sonra bir müddet niliyordu: ?Bugün öğloden sonra tedir. vette bfnimsenmis ve yayılmt? olduGoga kabinesine bakan olarak da saat ikide. bir takım hain alçaklar gunun. imar kııvvet ve vasıtalannın Hitabet müsabakası hil olmuş, fakat Demir Muhafızları Başbakan Armand Kalinesku'yu eC. H. P Bejoglu îlçesl Gençlik ana fıkre yani şehir ve imar fikrine mütemayil bu kabinenin davranısını vinin yakınında öldürmüşlerdir. Kî Kolu, üyeler arasında dıln bir hita bağlılık derecesinin arastınlmaiidır. Zgpr şehir lşlerinden ve imar faali begenmedigi için istifa edio çekiimi* tiller Demir Muhafızlar teşekkülüne bet müsabakası yapmıştır. yetinden istenilen verim ve neticemensubdurlar. hepsi de yakalanmısll İdare Kıırultı Üvesi Murtaza All ti. Diğer taraftan Goga hükumetiler alınamıyorsa, imarın ve şfhrin lardır. Yeni Başbakan şu dakikada Celikelin Idıre ettiğı milsabakaya 25 nin memlekçti bir felâkete sürükl*hatib iştlrak etmiş. birinciligi kazadiği görülüp de 1938 yılında Patrik kralın huzurunda bulunmaktadır.» nan hatibe Beyoglu Gtnçlik Kolu (Arkan var) Miron Cristea'mn başkanlığında mil tfl'>fından bfr buket verılmistir. P Yazan: Ord. Prof. Dr. Suddtk Sami Onar m u : TUrkiyemizin bugünkü hududlan ve hattâ uzak veya yakın lamanda bizden ayrılmış olan ülkeler Uzerinde raatladıfımız Selçuk ve Ogmanlı âbidelerile digcr TÜrk eserleri. Türk sehlrlerl Türklerin çehre ve lmara ve bilhü»a şehir ve imar işlerinde güzellige ve sanate verdiklerl değeri göst» rir: Anadoluda Selçukların ve diger Türk devletlerinin en buhranlı devirlerl olan «ın tamanlarda bile meydana getirdikleri ilim müesseselorinin binalan. Osnıanlı Türklerinln hükumet merkezlerinde. büyük şehirlerinde yaptıklan din, ilim müesaeseleri binalannın ve bunlann yanmdaki arastalar ve çarfilar: su teaisatı, çeşme ve rebiller ve hamamlar. hastaneler; Istnnbulun tablat güzclliklerl ve hususiyetlerlle nanat eserlerinln çok güzel ve kuvvetii imtizacını gösteren ve tgtanbula Türk ruh ve «anatkârlıginın lmza^ını koyan, ona güzelliginin ve orijinaliteslnin mühlm bir kısmını veren silhouette'l Türk lmar nıhunun en kuvvetll görünttfleri degil midir? Ancak Türkly«ıin ort« çagıyle yeni çaga intıbakı ve XVII. asır ve bundan sonraki hayatı arasındaki mühlm farklar da inkJr edilmemek. gözden kaçınlm.ımak lc: h eder Birkaç biiyük sanat eseri istisna edilirse. Ttirkiyemiz yeni çag imarına ve şohir< ilifcine Intıbak edememiş. bu devre uygun şehirler kurmak şöyle dursun eskl ruhu ve hattâ eski eserleri bile muhafazava muvaffak olamarrıştır O">manlı Imparatorlugu çöküntu devirlerinde bir çok müe«ıeselerile beraber jehlr. sanat ve lmar suurunu da kaybetmege ba^lamıstır. Sanat âbideleri olan binalann tamir ve lhyalan, Türk şehirlerınin mukadderatı yabancı ve cahil unSTjrlann. menfaat peşlnde kosan spekülâtörlerin ellcrine düşmüştür. Bu suretle Türk şehirleri ruhlannı ve oanat gOzelliklerlnl muhafaza etmek fartile tekâmül kanunlanna. içtimal ve iktioadt. b«dil ve sıhht yeni lcabl»ra uyacak v« gelişecek yerde ge Ihtiyar bir bekçi sopa ile ö SENAI OLGAÇ Kadıköy Ashye Hukuk Hdkimi KAZAÎ ve İIMÎ İÇTİHATLARLA TÜRK KANÜNU NEDENİSİ İLGİLİ HUSUSÎ KANUNLAR 2 cild olarak hazırlanan bu eserin birinci cildi çıknuftırLüks ve repertnarlı cild • 854 sahife Fiatı 30 Iir». Avukat REŞlT ÜLKER EN SON DECİŞİKLİKLERE GÖRE Damga Resmi KttUiyatı II MART 1957 tarihinde mer'ıyete giren 6934 sayıh kanuna göre hazırlanmış ve bu son zamla yapıştırılacak maktu ve nisbî pulların miktarlarmı jiösterjn cflvelleri h'tvi 2 nci tabı. 236 sahife Fi. 10 lira Mufaual AlfabeHk Fihristli ve Cetvelli İ S M A İ L A K G Ü N Müesseselerl M a t b a a c ı l ı k ve K i t a p ç ı l ı k Merfcez: Cağaloğlu Servilimescit Sok.24 IstanbulTel. 2209 68 HAK KİTA8EVİ Beyazıt, ünlverslta Cad. istan. HAK KİTABEV' (BabıAIC) Ankara Cad. 4 lıUn. HAK KİTABEV. Vanıkaarayiar Sok. 1« iatanbul İ rilemeje baflamışlardır. Gorülüyor ki şehir ve imar müe»seselerimiz kendilerini doguran ve çekirdeklerini, nüvelerini teşkil eden ükir ve çuur unsunınun sarslıması ve kaybolmasile evvelâ yavaş yavaş ve scnradan süratle çökmü?lerdir. Hattâ bu kadarla kalmamif medenl şehir, lmar. aanat. hülâsıa medenlyet şuuru yerine tevekkül. yagmacılık. gozle düşmanlık, hasls ufak blr menfaat için bir kıymeti fedadan çekinmemek gibi korkunç buhranlar, menfaat ve ihtira* fikirleri ortaya çıkmış; buyük sanat eserlerlni yapan, tabiat güzelliklerini seven ve knruyan Türk milleti bu çuurunu, hattâ hafızaflinı kaybetmif, kendi sanat Metro, süphesiz ki lüzumlu. Metrokıymetlerlni kendisl lnkâr ve ihmal, «uz blr medeni şehir tasavvuru, astahrib etmi? ve bunlann enkazı nn anlayışma uymuyor, ama bence, üzerinde lâkaydane yaşamaga baş İstanbulun metrodan evvel yeraltı lamış: Iptidal. süfll ve çirkin barageçidine ihtiyacı var. kalar, kulüb^ler; muazzara arastaÇürıkü Metronun yapaeağı iş, blr lann. kapalıçarşıların yanında baraka ve dükkânlar. Uç metre genişli kısıın yaya yolcuyu yeraltından taginde altı dUkkân ve üstü oda Ipti şunak suretile yerüstiinü tenhalaşdal tlcaretgâhlar. dar ve pis hanlar. tırmaktan ibaret kalacak. Caddeyi akarlar kurulmasına göz yummuştur. doldurup tıkıyan tekerlekli vasıtalar, Eunda tevali eden askert mağlubi gene eaddede kalacağına göre, bnyetlerin dogurdugu Içtimal ve iktiaadî dUşkünlü(?üıı: buhranlar içinde giinkii trafik güçlüklerine, Metro bir bunlardan faydalanarak türeyen ve çare teşkil etmiyecek. kendisini her ne pahasına ve her ne Halbuki bir yeraltı geçidf, bu müşvasıta ile olurtsa olsun kurtaran bir kiilii kökünden halledebilir. Ecnebi «efil ve »efih mOtegallibe takımının firmanın yeraltı geçidinden ne kastahakkümü bu tabakanın yüksek dettiğini bilmiyorum. Benee İstanbuduvarlar ve genlş parklar lçlndeki la lâzım olan geçid.'nakil vasıtalansaraylarında ve konaklannda mıme nı yerüstünden yeraltma çekecek geve diger nanatlara kadar bir şehrin •aglıyacaftı bütün güzellikleri bul nlş bir geçid. bir yeraltı şahrahıdır. Böyle bir teşebbüs, Metro kadar duklan halde onlann tahakkflmO allında ezilen ve sıkıntı çeken hal bü>iik etüdlere ihtiyaç gösteren, kın yokftuzlugu ve iztırabı: ustılnde uzun zaman alacak bir teşebbüstür, kilerin yaşayış tarzına karşı duvdu süphesiz. Fakat gerçekle«tiği takdirgu kin ve husımet, XIX uncu asrın de. İstanbulu. pek çok medenî şeh»osyal çprey.ılannın ve hukukt ve rin sahib olmadığı bir meziyete kaıkti<arit vasıtalarının bizde olma vuşturacaktır. ması yüzünden halkin d>ha lvl yaGitgide sayısı artan nakil vasıta şama imkânından Umidınl ke««rek uz.V; kaldıgı güzelliği; sanatl blr lüks larının doWurduğu caddeleTde, yayave i.= raf telakki etmesl. demagogla lann hali bugün pek acıklıdır. Hiçrın da bu hlsierl istism.ır etmelerı bir caddemiz, hiçbir sokağunız kalve knzanç vapıtası yapmalin gibi madı ki. karşıdan karşıya gecmek I*âmıllor de rol ornamış ve artık imar tiyen yayajı şaşkına çevirmesin. öyfikri ve şuuru yerine huna karşı le dörtyol ağızlan var ki, bir kaldıblr reaksivon ve huıuraet kaim olmuştur. Selçuk ve O^manlı *an.,t rımdan ö'tekine geçmek istiyen yayae»erlerinin yıkıhşlarına karçı göster lara da, işaret memuruna da, taksi digimiz lâkaydl ve hattâ bunlann ve otobiis şoförlerine de Sırat kiprnenkazını yagma edlşimiz: Patrona sü kadar korku salıyor. İtiraf edelim Halilin Sa'dabadı yıkma!>ı. vakflyeler kl. cambazlıga bir nebze istidadı oldeki hükilmlPrın menfaatpere't mü mıyan Insanın tstarıbul sokaklanntevelliler tarafından ihlâl edılerek da dolaşması artık hemen hemen im•anat eserlerlnln çirkinle^tirilmesi. kinta hale gelmiştir. Çocuklu kadınaralanna ve içlerine çirkin ve ya lar göniyorum. caddenin üst başınbancı eklerin konulmnsı ve nlhayet dan kopan otofnobil sellne kapılmahânedandan milkte intikal eden ve I mak için öyle zeklce haritaiar çizebütün gÜ7Pllık ve ihtiçamlarıle milletin iıtimal ve istif.ıdesine arzedil rek kaldırımdan kaldırıma nphyorlar me«i lâzım gelen saraylann. ka^ırla ki. profesyonel bir ip eambazı gnrse nn tahrib ve enkazmın yagma edil meharetlerine parmak ısınr. thtiyarmpsi. alelade d^polır ve hanlar gıhl lar görüyorum. ifrit gibi saldıran okiraya verümrğe kalkılması hop bu tomobillerin süratine göre. sarsak ve çöküntünün ve onun dofrurdugu şuur titrek bacaklannı öyle âyarlıyorlar ve hSfıza hastalıgmın patalojik gö ki. Azraili bile fütura düşürüvorlar. runüçleridir Husu'lle millıte intikal Sabahleyin işine giderken. akşamii?eden ve Milll Emlâk adını alan han» tü işinden dönerken, İstanbullunun dan emlâkl o kadar fena ldare eriil bir siirü endivesinin yanısıra. sokakırıHtir ki mesolâ bunlardan Brvkoz lardan nasıl geçeceğim endişesi en kasn. Çatlıyan kasn klracı bulun'amadıgı için celeblere kiraya veril başta geliyor. miş. İçlerine koçlar ve çoban knEvet. nakil vasıtalannı yutacak bir pekleri konulmuş. bu hayvanlar da kasnn aynalannı. mermer direk ve yeraltı yolu, İstanbulnn derdine tam panolannı kırmi(lar: Çaglıyandaki deva olacaktır. Eskiden Galata Köpcer\el simlnlere ysnl mermer ksfhal riisünden para ile gerfymduk. Böylara ve havuzlara. MOze Müdüril le bir yeraltı yolunun masrııfını iu mcrhum Aıiz Oftnın ika» ve ltir»z nakil vasıtalarmdan. büyükliijiine lanna ragmen. nnandalar konulmuş ktiçüklüğüne göre blr geçiş ücretl ve nlhayet bunlann hepxi tahrib pdi alınmak suretile itfa yolunu arasak lerek enkazcılara ve onlar vasıtaoile ne çıkar? spekülâsyoneulira ve açık gözlere Şehrin üstünü güzellestirirken al»atılmışlardır Sanat eaerleri ve eski »ehirler bakımından memleketimizp hnı da bugünün ve yannm ihriyaeıbenzlyen yerlerde. megelâ ltalvad.i. na göre düzenlemek dnrthası mamur Fransada ve benzerlerinde. böyle «a blr 1; olaraktır. Elblrllği ile rahata nat eserleri ve tarfht hâtıra t a ş ı v n kavu^urduk. yerler mlll! servetin ve kültürün. Hamdi VAROĞLU turizm sanaylinln en mühim unnur ve v.isıtalannı tefkil ederler. Bizde l»e lmar fikir ve «uuru ölümünün ÇOK ACI BİR KAYIB alAmetierl olmu;alrdır VEFAT Mayıj uzun syren brr hastalıktan sonra vefat etmiştlr Cenaze merasimi yann pazartosi 13 Mart 1957 saat 13 te Taksim Hovhan Voıgeperan Ermeni Katohk kilisesinde irra olunacagı tee«sürle ll«n olunur. Işbu llân hususl davetlye yerine kaimdir. Kederli allesi: Dul Bayan Alis Tokat'.ıyan. Kızr Hagopyan ve ortağı: Bay Faik Ozbal HURRIYET PARTISI B AL0 S U 25 Mart 1957 Künü Taksim Belediye Gazinosu Salonlarında. Dâvetlyeler: Sultanahmed, Dikilitaş karşısında Hürriyet Partisl Vilâyet merkezinden temin edilebilir. GABOR ŞARKÖZt Enternasyonal tanınmı.1; Macar Çigan Violon Virtuozu TRİO MONTODORE Napoliten şarkıları TRİO FLORİT Neg'eli Espanyol Danslan IOHMY HİGSMİTH S a n t ör Nlçan, evlenme, kokteyl ve yemekli ziyafetleri İçin emrinizdedir. Masalannızı evvelden temin ediniz. Tel: 48 44 47 «CUMHITRÎYET» in Tefrikası: 8 Çanakkale milletvekiü Fatin Rilştü Zorlu rlvasetinde beş kişılik bir heyetln. Tunıısun istiklâl yıldonümünde bulunmak üzere yann uçakla Tunusa hareket edeceğı bğrenilmiştir. 20 Mart tarihinde kutlanacak yıldönümünde Türklyeden bir hpyetin haıir bulunmasinın husust blr onem taşıyar?Sı behrtilmektdeir. Bir heyetimiz Tunıısun istiklât yıldiinümünde bulunacak B«y Eshabı emlakten KİRKOR TOKATLIYAN Bagdad Elçisi merhum Tahir Lutfl Tokay ile Süreyya Tokayın çok kıymetli ogullan, Şermin Bütünün biricik kardeşi, Lütfullah Bütünün kayınbiraderi. Nazlı ve Osman Bütünün sevgıli dayılan, Necdet Aktay va Emel llerinın hslazadeleri Strasburg'da Avrupa Konseyinde Temsilcl Muavini 13 Mart tarihinde vazifeten buiundugu bu sehtrde müessif bir otcmobil kazaeı netice«inde çok genç yatında hayata ebediyen gSzlerinl kapamıştır. Ailesi ÖZDEMİR TOKAY Apartman Dairesi APARTMAN OAİRESİ, KLOB Vurdumuza kabııl edilmij olan S07 Macar mültecisine lş temlnt vaîifesl. Iş ve îsçi Bulma Kurumuna tevdi edllmlştir. Misafir vatandaçlanmızın öntlmtlıdekl birkaç gün zarfında mesleklerine uygun içlere yerleştirilmelerl mümkOn olacaktır. mülterileri işe yerleştiriliyor 6M klslye 125.000 llrılık para 5» Ki«lye 1060 • er lira 58 > 50» • er » }«• » 100 er • MART 17 ŞABAN 15 tklndl ' Çekilişlere girmek için hesabımzdo en oz 200 lira bulunmalıdır. 100 LİRAYA BİR KUR'A NUMARASÎ' Mecmuasına 2 sene miiddetle 26 liraya tenzilâtlı fiatla abone olmak istiyenler 31 Mart 1957 ye kadar müracaat edebilirler. LIFE INTERNATIONAL AMERİKAN NEŞRİYAT Atatürk Bulvarı 245. BÜROSU Ankara. V. | «09 E. o S 5 >• tmsak I HER • 15.45J18 13 19.43 4 S0 ]11.51 6 0: | 9.23 12.00 1.31110.12 YAPI • KREDl BANKASI , Saib Nuri Bey, üstad, hepsi de yalancı gelmişti dudaklarma. Nihayet «Saib Bey» diye, kestirip atmıştı. Sabahtanberi kaç kere yaptığı şeyi tekrarladı, içinden bir kere daha okuiıavT koyuldu mektubu: «Saib Bey, Sız beni tanır mısınız, hatırlar raısınız bilmem. Senelerce evvel bir skra:a evinde tanışrruştık. Şimdi aradan yıllar geçti. Bu yakınlarda yaniışhkla elime geçen bir nvektubur.uzu okudum. Çok dokundu bana Sizi teselli etmek, buhınduğur.uz bozgun halinden kurtarmak için ne yapmak lâzım bilmem. Yalmz şunu söylemek istiyorum: Siz gok büyük bir yazarsınız. Başınızdan geçmiş olan kaza, sizki insanlığınızdan, kıymetinizden bir şey kaybettirmez. Bunu burada benim pibi bir çoklan böyle düşiinüyor. Hayranlarınızlen biri de kocamdır. Kendisi aylık edebî bir dergi çikanyor. Bu dergide sizin isminizi gör mek ne kadar sevindirirdi bizi! Der ginin yeni sayılanhdan birini gönderiyonım. Belki bir fikir verir diye... Şimdilik hoşça kahn efendim. Saygılarımla. kadar üzmeyin kecdinizi!» diye, ekleyivermişti. Tam kadınca bir telâş, lüzumsuz bir hassasiyet! Fakat taniştıklan g«ce ve yer üzerinde fazla durmamakla iyi yapmıştı. Nlhsda rahatça gösterilecek bir mektubdu bu. Ciddî, efendi bir mektub. Kendi kendini kamdırmaya çalışıvordu. Ne var sanki. kadın olduğum için bir erkefe acıvamaz mıy:m? Kalbimden geçenleri ona yazamaz mıvım açıkça? Avnı mektubu Saib Nuriye Nihad yazmış olsa kimse buna bir şev demezdi. O kadar geniş fikirli tanıdığı Semiha bile dudağmı büküyor, omuzur.u silkiyor, Kdelice bir hareket» diyordu. Zsten Nihaddan anlavlşlısı yoktu Bir daha konunun üzerine gelmemişti bile. Açık fikirli bir insan. Bir kadını yalruz kadın diye değil, insan olarak da kabullenmesini biliyor. Hislerime, düsüncelerime daİTia saygı gösterdi. Bana Inariiyor. Falcmın sözlerine de eülmemişti Nihad. Biliyor, bir gün bir şey yapacağımı, bir jey olacağımı biliyor. Yokusun başında, bir an eeri dönüp Züleyhaya uğramayı düşündü. Sonra vazgeçti. Züleyhanın e\i güriiltülöydü. Kimbilir nhtımda kaç komşu kadm toplanmıştı. Sonra Cüneyid, öbür oglanlar?. Pek baysğı buldu hepsini Kanlar oğlanlan »eyredip yutkunmak için gidiyorlsr oraya dive güıdü. Belki de Züleyha, o pehlivan yapılj oğlanlardan biriyle Ratıb Beyi eldatıyordu. Onun yaşında bir kadın yalnız deniz aşkma sandallarda, güne}lerde o kadar serilip kalır, kulaç atar mı? Kızla oğlan da analan gibi rıhtımda, gazinoda, sokak aralarmda kendi yaşlanndakılerle fingirdeyip duruyorlardı. Zavallı Ratıb Bey, işi yoksa fazla mesai yapıp şirketten saat sekizde çıksın... Kasabda, bakkalda borç hiç bir zaman süinmiyordu. Züleyha uçan ku$a borçlu idi. Nalıncıdan basmaciya kadar. Bütün meramı hsnlan, apartımanlan satmadan evvel sürdükleri zengin, gösterijli hayatı yürütmekti. Cin deli gibi koşmaya baslamıştı önde. Tavuklar kanadları havada uçuşarak kaçıyor, kediler gözleri firlarruş ağaçlara tırmanıyorlardl. Ayşe güler«k adımlarını hızlandırdı. Şu kadınlarda iş yok diye kararını verdi. Kendisini bir tarafa ayırdıktan sonra «ekserisi kus kafah!» diye, gene Züleyhayı düşündü. Fakat onun gibisi de az bulunurdu. Şirin olduğu kadar aptaldı ablası. Fakat güzelliğine diyeoek voktu. Hele gencliğinde! O karga kanadı siyah saçlar, kömür gibi şözler! Bütün Bostancı delikanlıları peşlnde tsbiî... Zaten bizim aile! diye, öğünmekten kenditıi alamadl. Bütün o teyzeler, yengeler, hattâ Melâhat bile, kumruya benzeyen ince, »ansm yüzü U«... (Arkas) rmt) Hanımk! Bu fazla şanstan istifade ediniz! 30 Mart Çekilifftnd. yalmz banımlara mahsus 15.000 Uralık kesideden maada, Bogaztçind. en büyük ve en kıymetli ikramiye apartmanı dairesi üe zengin ve çeşitli para ikramiyeleri Bıze küçufc hıkâyeler, Paris mektublan yazabilir. Sanat tenkidleri yapar... Uzun roman alamıyacağımıza göre .. Nihcd da ayağa kalkmıştt. Öbürlerine verdiğimin bir kaç ^lislini vermeyehazırım. Yazacağını bilsem! Dergi için fevkalâde bir ham le. Ama nasıl olur? Semihamn dediği gibi, mektubunuzu açtım, okudum, size hayranım, kocamm dergisine vazar mısınız diyemezsin va! Gerçekten gülünç olur bu değil mi canikom? Ayşe gülüyordu. • Hiç öyle şey vapar mıylm aekerim. deli misin? Ben adarru taruyorum biraz. Ablamda tanışrr.ıştık Uzun zaman geçti aradan ama olsun Sana anlatmıs mıydım? SemıKı mutfak kapısmdan lç«ri (firmiş, kaybolmmtu Şimdt Ay»e daha rahat, daha nefell konufuyordu. Nihad yavişça belina larıldlgı zaman, hRnen kocaılna aokuldu Basını omuııını y«t!»dı. öyle birbirlerin* aarümlf av« dogru yürür ken yazacağı mektubun ozetıni yapıyor, okuyuculann Saib Nuri ismini görünce gösterecekleri ilgiyi, eevinci anlatıyordu. Yatakta da devam etmeğe kalkreca Nihad «Cırcır böceğim benirn!» diye sarıhp dudaklarından öpüverdi. Ayşe ilk günleri hatırlatan bir ateşîe «Ben bu adamı seviyor muşum, hâlâ seviyor mıışum!» dive, şaşkın, mesud kendmi bıraktı. i m Semihamn cdelilik» diye lsimlen dirdiği hareketi yapıp, mektubu postaya attıktan sonra Ayşe bir müddet kutunun önündc harekctsiz kaldı. Cin yanında eteklerine sürünüyor, bir an evvel dışan, açık havaya, çıkmak için kesik kesii havlayıp valvanyordu. Saiinlrn çok sakinlm' diy«, dO»ündü Aya*. Dujrdufu «mniyetle g\ırurlandı. D«llc« şeyl«r yaprnak (füıel şeydir kınm Hep aynı verdt durup, aaynıaktan ne çıkar? Mektubu Ne oiacak! Bir kaç satırlık bir mektub, mektub bile değil, küçük bir pusula. Saygıh bir dıl kullanmaya gayret etmişti. Hem de ciddiyetjni bozmadsn. Ona, edebiyat merakhsı, macera arayan, akılsız bir kadın gibi görünmekten ödü kopuyordu. Anlamahydı. Sadece acımiştı. Acımasının sebebi de ona defer vermesmdendi. Bunu belirtmeye gayret etmişti m^ktubda. Cinin kıçına küçük bir şaplak indirdi: Haydi bakalım! dedl Hayvan sevinçle iki ön baoagı üzerinde kalktı, dışan fırladı. Meydan tenha idi. Ara sokaklardan görünen deniz mosmordu. Gök yüzünde pembe, eflâtun bulutlar dolaşıyordu. Evler, insanlar tatlı cŞimdilik» kelimatini begenakşam îfigmda uzaklaşmaya, bamlyeTek hayalinde mektubdan hırs yalleamey» baabyordu. la sildi. Ama bir kere olan olmus,Ayse, Cinin peçind* yoku^us b« tu. Bir kcrt fçimdilikı. demiştL fina doğru yollandı. Acaba n. ya Şimdilik! Bundan sonrası da var P«ak? diy», dü^ünüyordu. Çok i»in demek değil miydi bu? Sonra »ajınrdı her hald.. Mektuba ba^lar o nota da lüzum yoktu. Dayanamakan <v*y ter dökmüatü. Saib Bey, yrp mektubun altına cNe olur, o TEB TURK EKSPRES BANK ; ffde emniyet oe »ür'at