29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
bd CüMHÜRtYET II Temnraz1959 = Perde AL BAY HÜSAMETTİN ERTÜRK tazao: SAMffl NATtZ TANSL Şeyh Şünusî istanbulda Poznan (Polonyadaki Beynelnrlel olan bu genç kızımız da elindeki labahk olmuştur. Her iki konaerde arka arkaya aahneye davet edilmiş, Birinci Cfhan Harbinin son senesi. bin liranın tahsis kılındığını da llâve Poznan Fuann» davet edilmiş olaa stradivaryüs kemanile bütün Polon de hazır bulundum. Gerek safiai fakat halk bununla yetinmiyerek Osmanb imparatorluğunun en ınüş etmemi emir buyurmuslardır. Maıyeti Bedü Faik'in avukatlığını. kül yıü addedilebihrdi Ordular, her devletinizde bulunanlardan dilediginıArslan Tufan Yazman yazıyor) ya sanat sever muhitlerinde bir ha kudret: ve gerekse perazantasyon Aylâdan bir kaç parça daha çalma geçenlerde emekliye »evkedilen 35 muhtelif devletin iştirakile açı d se teşkil etmiştir. Varşovada iki daki kusursuzluk dolayısile mem sını israrla istemiştir. Genç virtücephede geriye çekılmel her taraf ' « beraberinizde gotürmeniz de zatı 7. Asliye Ceza Hâkiml ta isyanlar, ayaklanmalaı devam et hilâfetpenahice münasib görülm'iîtür, lıp devam etmekte olan Poznan konser, L'odz da bir resital verdik leketimiz hakkında büyük bir pro ozumuz, bunun üzerine bu sahada Hamdi Öner yapacak mekte idi. Sultan Reşadın bobrek ve demişlerdi Fuarının 25 nd yıl dönOmü dola ten sonra Poznan'a gelen ve bura paganda teşkil etmiş olan bu kon en zor telâkki edilen Bach'dac iki Şeyh Sünusi Hazretleıinln Mudansafra kesesindekı hastahkları, yaşınııı yısile burası bir çok Enternasyo da da arka arkaya iki konser ver serlerde Aylâ, Brahms'ın konçer uzun parça çalmış, halk yınede bu «Paztr lohbeti» ba^lıkll bir y»zlUerlemiş bulunması, esasen müddeti ya tarikile Bursaya hareketi nrasınnal sanat hadiselerine sahne olmak miş olan Aylâ, yalnu Polonyalılar tosunu çalmıstır. Konser, Orta Av müzik ziyafetine doymadığından saitanatında herşeyı, îttıhadcılara da Afrika gruplarımn son kumanda sından dolayı hskkında kanun hü Aylâyı tadır. Bu arada muhtelif operalarda tarafından değil. aynı zamanda fua rupaıun en akustik salonlarından tekrar tekrar alkışlarla terketmış bulunması, hattâ kendı un m olan «ehzade Osman Fuad Efend) kümlerine göre dava açılan Dünya teganni etmek üzere Varşovaya biri telâkki edilen Üniversite müzik sahneye davet etmiştir. Halkın bu ra işt'rak eden 35 muhtelif milletin çıkacak terfılerden de haöer ' erkânıharbiyesi ve zabıtanı Mondros gazetesi muharriri Bediî Faik'in israrh kaprisine Aylâ. Paganmi'nin dar oünaması, onu gulünc ve za^HiU ! mütarekesi mucıbince silâh ve cepa dunısmasma bu sabah saat 10 30 davet edılmis olan Türk opera SJ buradaki temsiloleri tarafından da salonurıda verilmiş, Poznan Senfo bir kaprisile cevap vermi» ve coştisti Leylâ Gencerin kazandığı mu hararetle alkışlanmiîtır. Birinci koc nik orkestrasını Belgraddan davet bir vaziyete sokmuştu. Osmanlı ha nelerini ttalyanlara teslim edecekleri da toplu basm mahkemesinde bas kutıluk son haddini bulmuştur. nedanının gozbebeğı, Damadı Şehrı yerde böyle yapmayıp bunlan lanacaktır Bedü Faik'in müdafili vaffakıyetta izleri silinmeden şimdi serdeki başansı duyulmus olduğun olunan Zdravhovic idare etmiştir k i ne . ~~.g» Konsen müteakip Aylâya, kırmıde genç Türk keman virtuoru Aylâ dan, ikinci konseri pek fazla ka Konserden sonra Aylâ, üç defa « mücahidlere terketmlş olmalan. yarî Enver Pagaıun Bırınci olan Pa j ttalyanları. Osman Fuad «endıden ğlnl, emekliye ayrilan eski 7 nci Erduranın Varşova, L'odz ve Pozzıbeyaz karanfillerle bir çok büterfüni aonradan öğrenmıs Ferıkuge asliye ceza hakimi Hamdl Ön«r disah, sevıncınden hareme koşarsk: şikâyete mecbur eylemiş, bunaan ketler verilmiş, Polonya millî muaanda «rka «kaya verdiği konserüzerine almıştır. siki cemiyeti tarafından da mahalli Çocuklar, size guzel bır habeıım sinirlenen son hükümdar Sultan Valer tahminta üstünde büyuk bavar, bizim damad ferık olmuf!... dı>e hideddin de bu hususun acel» teıutkıyafetleri lâb's iki (bebek) hediye şarı ıle neticelenmiş ve büyük teDevlet Bakanı Yarduncınm nini ve Afrikaya serian salâhiyetb blr etrafj ayağa kaldırması meşhurdu. edilmistir. Aylâ bu konserlerde, bu zahüratla karşılanmıştır. Polonyatetkikreri Bu sartlar altında son zamanlarda zatın gönderilmesini şehzade Abdürseyahat için kendisme İstanbul bit çok meslekdaşlardan öğrenTalât Paşanın ri>aseündekı kaiıne rahim Efendiye irade eylemi?ti. Devlet Bakanı Celâl Yardımcı. dün terzilerinden biri tarafından hed.ye her çarey* bafvuruyor, munferid bir I bu sebeble Harbiye Nezaretinin tav sabah «a«t » «U beraberlnde Vakıflar diğime göre Leylâ Gencerin hazır edilmi» olan şık bır tuvaieti lâbis «ılh yapamıyacağmı anlayınca, hiç I siyesile şehzade Abdürrahim Efendi Umuır Müdürü Orhan Ç«pçı oldugu bulunduğu ve birinci rolü oynadıAlmanyada tedav! edümekte f bulunmakta idi. Gerek Varşova halre Vilâyet« gelmıj. Istanbul Valısl ğı operalarda kendisine refakat eolmazsa az zararlı bır netıceye gıt nin huzuruna çıkmış ve kendısmın ve Poznanda ve bühassa L'odz da BadEms sehrinde 6 Temmuz 1956 sabahı meğe çahsıyordu. Harbin bu son se |öyle bir hitabına maruz kalmıshm ve Beledlye Reisl Prof Gokaydan ma den diğer yabancı şöhretler gölgebed'.erln etraflannın açılması T* mahalk, Aylânın salonJan çıkmasını nesinde Enver Paşanın teşkılâtı mah Hüsameddin Bey, Harbiye Neza bedlere «1d*n «na yolların genljletıl de kalmışlardır Bu Türk kızının ebediyete intikal eden ktıruculanmızdan sokakta beklemiş ve oteline kadar reti sizin uzun yıllar Teşkilâtı Mahtusamızdan istedığı en mühun mesele, | mevnıunda yapılan çahşmalar yüksek sanat kabiliyeti, burada me! kendisine tezahüratla refakat etislâm dünyasını imparatorluğun tnu susada çaüstığınızı, son defa da bu hakkınd» lzahat almı{tır. ilgili mahfillerde halâ gunün komiştir. teşkılâtın riyasetinde bulundugunu Bılâhare Vekil. Vall v« Vakıflar kadderatile yakından meşgul etmeğe nulan arasmda anılmaktadır. LeyHAYDAR SALİH TOKAL'ın Dmum MOdürO 11» blrlikte Atattırk tejvik »di Harbin son senesınde bu zu. bir çok defalar denizalülarl» PozTîandaki konserden sonra inlânın Italya, İsviçreden sonra bülunan en muhim çarelerden bırı de ferler lcra ettiğimiz ve bir kaç defa Bulvarını ve Aksaraj elvarını geıml». tibalanm sorduğum senfonık orkest buralarda yapılaeak l»l«rl tesblt et yük bir müzik anlayışı ve ananesi Şeyh Sünusi Hazretlerinin îstanbııla da Afrikaya Izam edildiğiniıi bıze ranın Polonyah şefi Gizelski şöyle mı?t:r Sehıadebajı Camli ve dıjer m»cenazeslnln 12 Temmuz Perşemb« gttnfl daveti İdi. Abdulhamıd devrınie de bıldirmiâ bulunuyor. Şimdi, sUi Trab hedlerimlzin tamlrin» bajlanmı» bulun bulunan Polonyada bu kadar geniş konuşmuçrur: akisler bırakması bu sanatkânmımemleketimize muteaddıd defalar ds , lusgarba göndermek isüyonız. Orada maktadır. ikindi namazını (Saat 16,20) müteakıb Fatih t Doğrusu hayran kaldık. Büzır. gittikçe beynelmilel bir söhret vet edüen Şeyh Sünusi Hazretbri bu bulunan mücahidlertn eUnden O«Hoparlör yasağına rlayet yük bir serbesti ile çalıyor. Mühaline gelmekte olduğuna bir deîil daveti nazıkâne reddeylemiştL Bu manh devletine aid silâh v« cepaneyı camiinden ahnarak Mecidiyeköyü Zincirli kemmel ve hususi bir metodu var etmiyenler cezalandınldı defa kendısinden beklenen vazıfe son toplayarak mahalli isgal devleü olan sayılmaktadır. Leylânın sanat şaKuyu mezarlığındaki son lstirahatgâhma Bn zor pasajlan kolaylıkla ve haderece mühimdi Şeyh Hazretlerinin, ttalyanlara teslim eylemenızı de lu Yeni tejekküt «den Beledlye ıabıta»ı, hikasma çlktıgı bu Rünlerde Türk asız çalıyor. Elindeki yüksek â'eImparatorluğa karşı Ingılizlerin teş zumlu görüyoruz. Harbiye Nanrı Mtt Bel«llye Relslnden «Idığı blr numa atletlenndetı Ekrem Koçak'ın yitevdl edileceğini büyük acılarımızla bütin hakkını verebiliyor. Şayanı vikil» isyan etmis olan Hıcaz Kralı 5" Izzet Pa»a. bize mezkur hususlar ral. emlrlt faallyete eeçmlı. eumart«»1 ne burada Polonyada beynelmilel diririz. ebriktir.» Hüseyin üzerinde nüfuzu vardı. Bun i?>n Afrika grupları kumandanlıgın» ve paıar günlerl jehrimlzde 83 eglfnce spor müsabakalarında gösterdijji yerl ve bahçe lle 17 »lnemayı Beledlye dan bydalanmak, Kral Husejini >e tebhgat yapUdığını, fakat buna ıtsat zabıta talimatnamesi hükümleri dahiYugoslavyalı orkestra şefi Zdravüstün kabiliyet ayrıca rikrolunnldea imparatorluğa bağlamak tâzıra cdılmemi» oldugunu da zatı şahaney» lind»1 kontrol etmljtlr. kovic'de aynen sunlan söyledı: maktîi ve çok küçük bir iarkla ikin T. İMAR BANKASI T.A.Ş. DOĞAN SİGORTA A.Ş. geliyordu. Enver Paşa bir gün beui arzetti. Bu aradj taat 23 ten »unra hoparlör t Aylânın hakikaten muazzam Şehzade bu tarihte Harbiy» Neza yasagına rlayet etmlyen gaztnolar ce ciliğe düşen Türk atletinin Entermakanuna çağırarak: bir talanj var. Henuz 20 yaşında YAPI ve KREDİ BANKASI A.Ş. nasyonal dereeesl medh ve sena reti Erkânıharbiyei Umumiye Daire lalandırıltnıstır. Hüsameddin Bey, Şeyh Sür.usi olduguna göre çok genç say.lır ed Imektedir. Hazretlerini umum âlemı islâm ıçın sinde istihdam olunmakta idi. Şehztde Beediye zabıtasında test Kendisi büyük bir ekol addedil• hürmete değer bır reıs olarak te Abdürrahim Efendınin huzurunda n yokİamalan başiıyor Henuz 20 yaşında bulunan keman melidir. Bu kadar büyük bir kabilâkki ediyoruz. Halıfa Hazretlerinin neye uğradığımı şaşınnıstım Envvr 3 Bı>lediye tabıtası teşkılâtının muht* virtuozu Aylâya gelince: Babası liyeti tanımaktan zevk duydum». de kendilerine itimadı vardır. Onun , P *»™ Kuruçeşmedekı yalı*ında ba lif kademlerlne müracat edenle'ln test buraya getırılmesi elzzemdır. Şayed ; « son defa emrettıgı ışlerU, |ehxa lmtıhanlarına bugün srat 14 d« Bledlye Ordinaryus profesör Behçet Sabit Aylânın elindeki keman AvruErduran ve annesi Kadriye ErduŞeyh Sünusi Hazretlerı gelir ve bu denın teklif ettığı vazıfe bırbınmn Zsbıta MudürlüSunde başlanacaktır. pada mevcudu kalmadıği ve ancak j r • bır nazik vazifeyi üzerine alır da Şer.f «mamen ansı ıdı. lyı • teait* Atı Testlerde namıedlerln lntlkal «örati. ran ile beraber seyahat etmekte Amerikada tek tük tesadüf olunaHüseyini yola getiremezse, o zam»n mahsuMCi boyle kotu bır vazıteyi muhakeme kahlHvetl ve mekantk blibilen mejhur stradivarvüs kemandenenecektlr. Hicaz Krallığını da, ılcrıde Trablus deruhde edemezdı. Abdurrahjm tfenanndam biri olup 30 000 dolara garbda kurulacak devletin riyasetini dı benun teredaudumü, hayretımı gö Batar «Kahraman» maçunasının satın ahnmış ve bu miktara sigorde kendısine vermeğe ve onu bu yer runce sozüne devamia: yeri tesbil edildi edilmiştir. Yılda 250 dolar sigor Niçin hayret ettinız? Oraları sulerın megru hükümdan tanunağa haBirkaç Kün Bnce Karadenızde Yon ödenmektedir Poznanda maruf den lyı bıien bır zabıtımız tlaha yok. burrıı brltrinde benzln yıJkiO olarak zırız, demiîti. bir keman imalâtçısı. yaptıgı keBir Alman denizaltısı lle Afrikaya 1 maaş ve horcırahınız fazla olarak al •eyretmekte Iken batan Sallh Obeci manlan Aylâya muavene ett rip gönderilen Yusuf Şetvan Bey nihaj et tırüa tediye edıiecektir. Bu vazıfeyi motSrOiü kıırtprdıgı halde fırtınadan çaldırmış ve kendislnden sertifıka Şeyh Sünusi Hazretlerını ıkna etmıs ' arzuj u sahane dahıUnde başarırsanız devrılen «Kahraman» maçunasının verica etmiş ve bu istegi is'af olunve onu da bu denızaltı ıle Afrıkadan { sızı temın ederım, Istanbma avdeü rl tesbit edılmî«tır B^tık maçuna hamuştur. Yurd dısmda ve bilhassa ahp Memaüki Osmani>eye getirmı>ıi. nızde mıralayluja terfi edecekainız len jrlrra! ıki kulaç derlnde bulurTraktadır. <rK»hraman« ın çıkartılması lçln Şeyh Sünusi Hazretlerı, harbin bu son j Bunu zatı şahane şımdıden ferman Polonya gibi bir memlekette nobtr teçehbO^e recîlmemi«tîr senesinde ve mütarekeden bir kaç t.y | buyurmu^ldidır Daha tereddud edeiern Türkiyenin güzel sanat. ter1 Bu ikramiye size ömrünıiz boyunca her vapunman ezilen evvel misafiri hâssı hazreti padişahi . cek bir jey kaüyor mu? >iye ve medeni seviye bkımmdan saclan «üzıntı yapıyor ay 100 liradan 500 Hraya kadar bir aylık sağlar sıfatıle T.ıpkapı Saravında ık ımet ct | Şehzade Hazretlerı, zatı jahace?ası! oldugu vüksek mertebeyi tatTadan l'manımıza • gelmekt* mi» ve Sultan Reşadı ancak blr naç • nuı ıradelfcri basım üstünde yer tutaBu itibarla bir hayat sigortası demektir nıtmak bakırmndan Leylâ ve Aylâ defa ziyaret edebılmişti. Pek az sonra caktır. Fakat benı bu vazıfeden af Iken 1 Mars denlrlnde Panama bandıralı oın gösterdıkleri temsil kabiliveti •Pot î'l'n! lle çarp'san D»nlz»ellaIkramiyeyi kazandığınız anda. Sultan Reşadın vefatı vukubulup da buyurunuz. Bız cıhadı mukaddes «a nn:n *»KTradentz vaDurıı Southampton her türlü sitayişln fevkinde bulunyerıne Vahıdeddın geçince, onun da berıni Afrıkddakı müsluman mücahıd limanında havtıza ahnarak tekne muamaktadır Bu genc sanatkârların Kılıc kuşanma merasıminde bulun lere goturmüs, yıllarca onlara bunun yenesl vam!m''tır Gemtnfn borda«ınHesabınızda 100 liranız varsa 100 lira memlekete döviz getiren birer kavmuı, fakat bir türlü Hıcaza gıtmck İÇin silâh ve cepane tasımış, onları dakl s^dsr erflnrş oldufundan v» «4 ak olmaya b?şladıklarmı bu vekısmet oUmamıştı. Vahideddının, I teşvık etmışızdır, Afrika Tarık bm 7tntı v?ntı».!r' >n df'fsti'ilmelerl leab Hesobımzda 200 liranız varsa 200 lira ayltU, sle ile hatırlamak lâzımdır. ŞüpSeyh Sünusmın Hıcaza gitme^ıne mu Zıyadların hamaset dolu eserlsruıı ehnektedlr Fakat Southamnton'dafct Hesobımzda 300 liranız varsa 300 lira aylık. hesiz ki manevi kazanç her türlü saade etmeyişi, harbin son aymda ît ı yaşamıs bir memlekettır Onlara nasıl gem! te7gRhları dolu olduSundan «Kar»("eTilz» ln tamlrl bir müddet geclkedüşüncenin üstünde bulunmaktatihadcı hükumet adamlarının bü'un ' olur da silâhlarınızı, elinizdeki cepa ceVtir Hesabınızda 400 liranız varsa 400 lira ayltU, isteklerine rağmen bu hareketi bir neyi veruıız, hepınız yıllarca kaiıradır. "V^radenizn vapurunun sfıvaHsi Nasır Hesabınızda 500 liranız varsa 500 lira aylık. tüılü tahakkuk ettirememiiti. Şe>h mancd döğuştuğünüz Italyanlara teı ("i'neş Drl'vollnrı t^'etTriM! MıHürlüArslan Tufan YAZMAN Sunusinin İstanbulda ikameti de pa ' lim olunuz deriz?. Ustelik bunu şev 8'ıre dön (f8n(tfrdl6l teUlzle mufassal bağianır. dişahı vehme düşürmüçtü İslâm âle ketmeab padışahımız, zatı hılâfetme k»7a raporunu postaya verd ğin! bllTEŞFKKÜR minin halıfesi sıfatıle Sultan Vahi abımız efendimiz, Sultan Vahideddin (1'mıiyHr Sövarl sehrlmİTe dBnöÇok kıymetll ejlm. babamıı ve enlşSlrü möteakıb ş1f?hen de lz?hat 2 Ikramiyeyi kazanan 50 yaşından iliba deddin elindeki manevi nüfuzu ne irade bujurdular dı>e de kendıleııne ver«ek ve h«vl«e hadlsenln mahlyetl emİ7 Harb Akademlsi öğretmenlerinren aylığını almağa başlar. kaybetmek ve ne de başkaMna «ap bildirıriz. Orada bulunan bunca me andırl^mı? olaeaktır. den Kurmav Yarbay Arkajn Sa, 5, Sü. I <i» tırmak arzusunda defıldi Şeyh SüİSMAİL ORAY'm 3 Ikramiyeyi kazanan kaç yaşında olursa Ankaraya plden heyet nusi Hazretlerinın islâm dünyasında inl vefatı dolayısile cenaze men*slolsun. istedigi anda hiç bir karşıhk goslermeden Tıcarei Bakanının dav«ti üzerfne dOn büyük bır mevkii ve hattâ tarıkati mlne Isilrak eden. çelenk görriffn. ÖLÜM Tlc^ret Odasından i ve Sanari Odaelpraf v» muhtelif vasıtalarla tazidolayısile en aşağı kırk miiyon müsve uzun vâde ile 5000 İiradan 15000 iıraya kadar sırdan 4 klşllik blr heyet Ankaraya yette bulunan ve bilhassa cenare mflüman üzerinde manevi nüfuzu var Muessesemizin kurucularmdan g'tm'çtlr borç para aiabilir. Bu guzel bir iş sermayesi derajim' Içir yakında büyük yardım ve dı. Bu sebeble Şeyh Hazretlçıırin MEHMED ŞEVKET DİLBER Hevet buırtm Tlcaret Battanlıjında netİM'lnl rslrüemiyen Harb Akaaemektir. evvela Bursada ikametlerini irade et kısa blr hastahğı müteakıb vefat «t yapılnck tonlsntıya lîtirak edtrek mllert kumandanları ve yakın arka mıstır Cpnazesl 11 temmuz 195« çar Imalât mev7iıurda ma'ivet hesablarile mişler, daha sonra da onun Mus<afa daşları ve «frfncüerlne. Leva!im Okulu 4 Ikraıpiyeyi kazanan olurse. Banka bu msltyete prlrerek unsurlarm tesbitt 0e Kemal Pasa üzerinde müessir olacngı ba gunu oğle namazından tonra Ter mer«ubln1ne. Türklye Kızılay Ceinvetı hakkından dolayı varislerine miras yerine geçekiye Caınıınden kaldırılarak alle kab m»«>»i]1 o'acaktır. >nel Bsîkan ve üvelerlne. akraba ve düşünülerek Ankaraya gifmelerine r'ftanına defnedilecektir. do«l'ara ayrı avrı tesekkürlerimzt bilmuvafakat eylemislerdi Hattâ Şeyh cek olan muayyen miklarda bir para oder. Patilıte hnvnza rfüşen çocuk Vasıyetı mucıbince çitek gdnderlldlrmemlîe bOyük acımi7 lıtıkân »crSünusi Hazretlerinin Bursavı teşrif memesi rica olunur. bo^uidu me<1(ğ;nden mlnnettarlığımızı Ifadeye Hesabınızdaki her 100 liraya bir kur a numaedebıleceklerini tarafı uadişahiien Dilber KardesKr M T. T. A. 5 gazetenlzln tercuman olmasını rica FaHh kazasına baglı Tepebagi mevtebüge Bahriye Nazın Rauf Bey rası verilir. ederiz. *** kllnd* 21 numaralı evda oruran All (Orbay) memur edilmıs, kendilari de Bnbamiî ve büyukbabamu lzahat için gtşelertmiz emrimzdedir. frerlp 4 5 yasındsk) o#lu Murtaf^. evOray ve Uçele «ilesf Topkapı Sarayına geîerek: MEH>ÎED ŞEVKET DİLBER lerlnln «rün^eltl hahçede oynarken ha Zatı şahanenin selsm ve muh'ib | kı«£ blr hrv'alıjı mliteakıb vefat ct vuza döserek bo*ulmuîtur HSdlse et MEVLÎD betlerini zatı devletlerine arzedsrken ba Eunü öğle ramazından Bonri Tfîvt rafında tahklknt yspılmaktaılır. Eshn bestekâr Mudanya tarikiîe Bursayı teşrifinızin kıye Camlindcn kaldırılarak all* kabNEBAHAT ÜNERTn TEMMITZ II . ZÎLHİCCE 2 yakında lstanbula gelmeleri muhte rıstsr'na defnedilecektlr. vefatının 1 lncl senel devriyesine mümel bulunan Düveli îtüâfiyenin hu Çelenk gondenlmemes) rlea olunur. sadi» 11 7.1956 çsrsamba gönö Ikfndi Oğulları İbrahlm Sevket Dilber namazını müteakıb (Bebek) Camıırde ztıru âlinizi ihlâl etmeleri endişe^mOsınan Şevket Dilber, tsmall / ruhuna Mevlldl $erif okunacaSını den doğduğunu ilâve etmemi de iroŞevket Dilber, Süleymap S^vket aba ve dostlanma saygı ile arzedede buyurmuş bulunuyorlar. Ayrıca rtm. Dilber Bursa sarayında ikametiniz esnasınV. J 4 38 12 19 16 19 19 42 21 41' 2 23 Torunlan: Ünen Dilber, Emir Efl: Konservatuar Başmuavinl da her ay bin lira mdaş ve bin lira Dilber, Asil D'lber, Alı D:lber. Kâmil Üner E. | 8.56[ 4 37| 8J7|12 00[ 1JS| 6.41 mutfak masrafımz olarak ceman iki Mustafa Dilber, Mehmed Dilber *** Sehir İ A V R U P A M E K T U B U j =haberleri Sanatkârlarımızın Bir basııt dâvasına Polonyadaki başarıları baslanıyor f ABAHTAN ABAHA.:. Sermaye, isfihsale doğrn sevkedilirken. ahalılığin memleketi sardığı kabul edildi. Bu, ileri bir adımdır Hastalıpn teşhisinden sonra tedavisine sıra gelmi?tir. Hükumet, her gün yeni bir tedbirle liberallikten ayrılıp füdumcüliiğe can havlile sanlıyor. Başka kurtuluş çaresi kalmamıstır. Besmî ağızlardan öğrendiğimlze göre, «rek «alver» ei sermayenin. gerek arsa ve emlâk spekülâsyonu ile ugrasan servetlerin müstahsil islere akması için çareler aranıyor. Iktisad ve Ticaret Vekili B. Zeyyad Mandalinci diyor ki: tK&r hadltrinin tesbıtinde birat hasit davrandı&vmız hissi uvanmif oloMlir Fakaı funu sövl«ı/e!tm fci memleket sanayii bahsınde "ömerd dai'Tanacağtz Memlekette yopOerak imalâtı teşvik edeceğte Öylefci.irtıle arta ve aparttman rpekiilâsyonunaan sermaye çvkttecektir* Bo, bizim de ötedenberi tavtiye ettifimi. yoldur. Sanayie sermaye yatiranlar ve sanavide fi'len çalışanlar. kendilerlnl rejimin en fazla esirgenen unsurlan hlssetmeliHirler. Meselâ patronlar işlerini yürütmek icin aradıklan nesneleri haricten kolaylıkla sağlı>abilmelldirler. Kanun ve vergiler miivaoclıesinde imtiyazsız durumda ol matnalıHırlar. Halhuk! bu sütunlarda dcfalarra belirttiSlmb vedılle, maalesef. bir ithal malına kıyasla bir Türk malı daha Imtiyazsızdı. Memlekete tam mamııl olarnk «»kıılan hir ma!a kıvasla memlekette Imalf ik • mnl olunan bir maldan daha çok verei alınıyordu. Ueep arahalannda oldneu eibi) Muamele vergisi de sanayiin cclişmesine mâni oluvnrdo. Hele u<îiıMerimİ7İn istikrarsızlıği, n7iın vadplt Islere eirişmek Istivenle • rin cesarerlni kınvordu. Bo seheblo sermaye riddî teMsler kurmağ.i ce saret erlemivor; kısa vaHeli isl»r arayıp «vnrkao cı oluyordu Yahud da asm hir ihtlvatkârlıkla altın topluyor. emlâk kolleksiyonculuğıı yapıyordu. Imkân yaratilabillrse ne muttn: Hâlen spekölâsvonla ugrasan sermavevi elb<tte sanayie sevketmpM Zira bütün huhranlnnn hn» ıtebchl. «Ihtiyarımi7dan ıtaha az tstihsal ettiğimİ7 dir İstih^allmizi isfihlâk htihami7 nlshetinde çofaltmaffi hasarır<ak. hıııriiniin haslıra davası hallpdiHr smma, bnnun Içfn de evvelS «r» mavodnnn sanavil, en emfn, en h • tikrarlı. en Imtivazlı (ticaretten ve emlâkrilikten daha lmtiyazlı. ziraat k»<1ar lmtlva7İt> bir saha olarak görmp<l frah pder. Anrak h»mfla blr tenakuzla karsıScrbp^f plvasada çalısan fîklr ve kol kpi'prinln hayat ^jırı'an busriin d»H| a m ı prlilpn sevlvede nrmnMnn ıi7ükfır. Nnatı da dpvlpf «pktörii"de olnnl^nrt dıırnrfi'nrı hir dprprpvp fcadnr âvarHnmı^kpTi hı»sn«î «jpVtn^dp M'IT sanVi dpvlprl pek rfn'î t'eilcn riirîriormîç cHhl ^VHTÇIT hırîiViİTH^cH''. Ömür Boyunca Gelir Sanaylin teşvikln' hedef tutan hir siya>;efp ıiri«lvorTOk. hiitiin bu i«lerln topvpkumınu hlrden ele alma'ivı:fc. Sermnvenln vnntnda çalısanlnr n e r zuıinu dıı ihmal ermemell. »»«ivümeg nam7pd Istlhsnl harml"i fi'len hüviifprpkleri «imdl''pn diİMtnfin. on'an mH'ctimMn şerpflne nyfnın blr »tand ırrfa dcvlet ci ; diimile so'.abHmp'i Vİ7. Fvvelce de d^falarla hellrttiflra Madpmkl sendlkalarda (rreT hakkı vnlilp rp^pn hak nlm^U vptl vok: hu Svarianiî hlr Devlet Pnha tarafından yapılmah, ynntınlmah. Blr Işe hn<ılıvarakv<k. dörtbası mamur. her rihptî maktıl ba«!amal'vıx. Ro«a kovııp doldurmalı. doluya k o vıın old>ırmalıvi7 Miistahill nlmıvan sprmavelpri Imalcilige kavdırmnea cahatarkpn. çalışanlar mevznnnn da avnı pMdlvetle e!e almalıvız. Mem tatmln edi'pmeml'îlprrn s»vısı, hallnde artmasın diye dlk batll n'malıvız. Bn dflcflnre tledİT M. Imalrtii^e ırecerok sprmaveve venl yenl ferahlama'ar vndolnnıırkpn. bu ferahlama'arı kavıd ve ^arttan» haj'amak: Vavrd ve «artlara baiŞlanncnfrı Irfn de o fprah'nmalan hS'pn ta^avvnr d f 'endon de daha cKmerdce yapmak "prplîİT. Vakıflar Bankası Verir insanlar, bilhassa Hülyaran verdi ! ği vazife onu ilgilendirivordu Ses er ise onu şaşırtıvordu Hepsi o ka "anlıkta duyduğu Nurdaru çağıran ese benziyordu: Fakat o sesteki ahenk, o kısık o esrarll ahengı bu amivordu. Ve o gölge... O karan hk locada öne doğru iyilip bakan ve birden çekilen gölge... O gölşe de ne vardı7 Nasıl bir deği^iklik, acaiblik vardı ki o kadar nazarı dikkatini celbetmiş ve unutamamış tı: Köşktekilerin hangisi o golgeye benziyordu? Bunu da bulamıyordu: Çünkü gölgenin gözü kaşı yok tu: O duruşu o hareketi yakalarnak lâzımdı: Klza locadakı adam zarif, bir kaplan gibi çevik aynı zamanda esrarlı çok esrarll gibi gö rünmüstü . Köşktekilerin hiçbirin de bu esrarlı hali bulamıyordu: Fa kat hepsi yakısıkh, zarif ve çeviktiler: Hem o kadar zarif ve kibar dılar ki kız onlara erkek gibi de bakamıyordu: Kendinden üstün, çok üstün görüyor, yanaşamıyordu bile: Hülyanuı verdiği vazifeye gelince bu ilk günlerde Seldanm hiç ho$u na gitmemlşti ama iki gün sonra vazifesine canla başla sarılmıs,. ken di dava ı haline gelmiye baslamış tl: Hülya evin beyleri ile at gezme sine çıktığı zaman seyia Sabriyi kontrol edecek, ona yaklaşmıya ag zındar lâf almiya bir şeyleı anla mıya çalışacaktı: Kız bu is,i muvaffakiyetle tvi heslenmemK mnnevi rhrlvaclan snŞianrrnmıs, kötiimser ve iimirtslz hir ralı«anlnr kadrosunun ft'len 'vl miic»nh«tl olamıyaraSi tecrübe edilml«tir Arahanm mfikemmel olması kâfl dnğiMir ytiriifiicü kHVretin de «na erfire olması InTim O sehphle. bu yenl favrpf ve hlmmetleri ralnıı sermave nokta«ndan ele almak pk«fk nlnr: cah^an'ar nnkta«indan da av nı derprp»fp ehemmivetle. Inceden lnceye mfitalea ermentn zam»n»dTr. (VâNu) M a t e m a t ı k , Fızık. K ı m y a İagi\iâ.cr, Fran>ı/ra, Alrnanr» Mekanık, Elektrık Derslert «Cl WHURİYET» in Tefrikası; Ne kadar araştırsa guzel bır !ıâtıra bulamıyordu. Karyolasının üs tüne sırt üstü yatıyor, gözlçrın1 ı çıplak duvara dıkerek kendi ker j dine soruyordu. «Dünvaya bunun için mi geldin? Sade üzülmek için mi7 Hepsi bu kadarcık mı"'» Bazan Allaha küjüyor. âdeta kavga ediyordu Ben ne yaptım' dıyoıdu. Kime ne kötülük ettim ki benı cezalandırıyorsun? Ne fena. ne ha in insanları mesud ediyorsun da ba na niye sade çektiriyorsun?» Bazan da ağhyarak yalvarıyordu. Övle candan ağlıvor, yalvarıyordu ki arkasından ümidleniyor. bir muci ze beklijordu. Fakat mucize ge!miyordu: Hatta kendini hergün bi raz daha bitkm hissediyordu Dok tor da hast3 ile slâkalanan kirrse olmadlğı için hak katı biraz hafifleterek ona 'öylemek mecburi yetinde kahyordu. «Dikkat et» vornıa kendini» diyordu: Ve ku anlıyordu Anliyordu H bundatı sonra yaşıyabilmesi için kendine çok iyi bakması hiç yorulmamas» lAzımdı: Bunian nasıl yapacaktv Hangi para ile? Bir çıkmaza gir mıştı. Büıyorau, rnssedıyordu nu ^ıkmazdan ancak bir kurtuluş ça esi vardı, ölüm O korkruğu ölüm.. Seida kucağındaki kabarık kâğıd tomarını ok^ıyarak «Gideceğim'» diye tekrarladı. Hülya gözü mün önüne geldi: Dostlukları pek yeni idi lâkin hiç olmazsa gözlerinde merhamet vardı Onun yanında olmak için büyük bir arzu hissetti: Heıren toparlanıp oraya koşmak istedi: Fakat ce?aret edemedi: Her halde daha evvel anla^ malan gün kararlastırmaları lâzrm dı: Kalem kâğıt aradı. Bir yazı ka lemi buldu, fakat zarf kâğıt yoktu Acele giyindi, günlerden beri ilk defa istekle sokağa çıkıyordu. Zarf kâğıt aüp Hülyaya yazacaktı... *** Altı gündür Seîda köşkte idi: f'k defa bövle bir lüks içinde yası vordu Bu yeni hayat, yeni insan 'ar onu şasırtmıstı: Bazan saatlerle ha=tahgıru unutuyor kendini unutuyordu: Fakat sonra hakikit blr bıçak gibi saplanıverivor âdeta msddî blr acı şeklinde klzl sarsl yordu: O anda çılgmca ihtiyaçlan ıiisedıjordu: Bağırmak, kendini bir yerden atmak, bayılmak, ölmek kurtulmak, nasıl olursa olsun kuı tulmak .. Bu krizler ekseri odasın da yalnızken tutuyordu: Çılgınca bir kaçma, kurtulma arzusu içinde oturduğu yere yapışıyor irileşen gözleri bir noktaya dikili dunır ken beyni hep a>nl düşünceleri tekrarlıyordu sKaçayım, kaçayım kurtuiayım Nereye kaçayım? N* den kaçacağım? Hsstalıgımdan mı? Imkân var mı! Kimden kurtulacağım? Kendimden mi, imkân var mı? Korkuyorum. . Korkuyorum vaklaşıyor... Artık çok yakında hissedivorum Yakla<!iyor, ölümü hissecHyorum Çok yaklaştı. Kaçmam iâzım: Neden kaçacağım? Na sü kaçacağım?» Ve böylece beyninde avnı tekerlprne devam ediyordu: Sonra birden yerinden fırlıyor, vüründe" ^kan terler; ~'lerek' «Çıldınvorum ! divordu Heps' evham Ben çıidınyoruro Kendiml toplamam İâzım. » Bin yüzünü yıkıyor, sâkinleşmiye çalışıyordu Ve biraz da muvaf fak oluyordu: Fakat bu kızın ken dini toparlamasuıdan ziyade büyük bir yorgunluktu Korkuya bir müd det için galib gelen yorgunluktu. Ve kız bu yorgunluğu sevmiye baş lamıstı Morfinin tesirini hissetmiye bîislıyan bir morfinman gıbı kendini ezik bir külçe haline sokan bitkinliği hifsetmiye başlayınca memnun oluyordu: Artık bejTiinin işleyişi eittikçe daha ağırlaşıyor zorlukla soyunup kendini yatağa atıyordu Hafif hafif inlerken dalı yor, hiç olmazsa birkaç saat ağır bir uykuya dahyordu. Sonra kâbus lar, kıpırH'malar baslıyor ve büyük bir helecanla uyanıyordu. Zavalh kalbi göğsünün içinde çırpınıyor çırpınıyor, sanki kendini oradan oraya vuruyor o da bu mecalsiz, ümitsiz. Mtkin vücudden kurtulmak istiyordu Kız doğan gün* gözlerini ürkerek açıyordu: Yerıi bir iskence düsünen eellâdına bakar eibf korku ile bakıyordu: «Ne hazırîıyor.? diyordu, bu gün bana ne hazırîıyor?» Asabi hallerinden, evhamlarınHan Hülyaya pek bahsedemiyordu Sıkmaktan korkuyordu! «Bıkar be ni istemez.» diye fîüsünüyordu: Ço fuHiı&ıından beri vüVünü kendf başrna tasımaya ahşmıştı Zaten OTH ^sıl harab eden de bu olmuştu Başka çar* voktu Başka çarf voktiı. fakat artık eziliyordu Pel2enç olduSu halde iîstüne ylğınlfli la sene yüklenmiş gib! eziliyordu Herıeye rağmen köjkteki hayat Sabriye yaklaşmı§ etrafmda doşmı^ atlardan lâf açmış binicilik öğrenmiye heveslendiğini söyleş hatta uslu bir ata bindirip biraz dolaştırmasmı rica etmısti: Adam bunu red etmişti: Adeta kinie: Sakat karı evde, o herşeyl gö rür, olmaz! demisti: Kız birden: Sana ne yaptı, bir fenalık mı etti? diye sormuştu: Fenalık denilemez ama, benim için... bir kerre hakkl yoktul. Ne yaparsın ekmek parası... Kendi budalalığım, kaç atıın vardl, hem ne atlar... Her ne ise bunlardan sana ne? Selda birden düjünınügtfl: Hiç, demiştl, hiç ama, o sakat kadın sana ne yaptı onu merak ettim: Pek kibar blr hali vmrda... Kibar ha... Kibar kadm koca sı ne yapıyor diye seyisin odasma i,Aiı ml? Hem kapıyı vurmadan birden açıp içeri girer mi? Muhak kak kapının arkasından da dinle mi^ür: Halinden öyle anlaslhyordu Kocası senin odana ne diye gelmi^ti? Her zaman gelirdi: tlk defa yağmurlu bir gun hasta olan atınl sormaya gelmişti: Üzgündü: Çocuk gibi blr oğlandır Ben buyur beyim sana bir kahve pişjrevim merak et me iyüesecek, demiştim: Girdi (Arkası var vefatının kırkıncı gunune musadlf 12 temıruz 1956 persembe günü ikindi nanannı müteakıb Şişll Camiınde Mevlıd okunacaktır. Arzu ederüerin tesrifierini rlea ederiz. AJİMİ ŞERİF FAYSAL HAYDAR TARGAN'ın Teknik Üniversıte Gın; Imtmanlannt Hı/ırlamı Kuısla" I GÜVEN Beyoglu AğacamH yan.nda M» 3 DERSHANESİ BÜGUN AKŞAMA Hesabını?] KADAR Actırarak 15 ^ AĞUSTOS Bu kesMede KEŞÎDESİNE KATILMAYr SAKIN İHMAL ETMEYİNIZ NISANTASINOA APARTIMÂNI CDÂİRES1 AYR A 173 Mü^ertiye İSTANBUL BANKASI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle