29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUttHUKIYKI CUMHURİYETin TEFRÖtASI: 1«« S MMI ltM L Yaz»n: TAJAH KEMAL 1 * M İL E K E T D A V A LA KI ABAHA...1 Oğlunun türkçesile ilgilenen bir anne ABAHTAM Anlatan: AJüay Kustü Kobaa 1 Dağiara Anasınm yürtine nasıl bakacaktı. Sonra anasma götürecek bir hediyeâ bile yoktu. Paralarl yoktu. Ha na verecek paraları bil« yoktu. Eşkiyann sonu kurşun. Sonra, ıçsrde, dışarda, herkes ne diyordu? «Çaklrcalı bir çlksm dısarı.. Hele bir çıksın. o Hasan çavuş gorur. Hem babasmi öldürsün, hem tutsun nahak yere hapısierde süründüraün. O görür.. Çakırcall Çakırcalıysa onda koymaz öcünü.» Dağ. bayır, her gun korku... Kaç, öloür. Var kır... Biıden kalktı. lâmbayı yaktı. Ha cının yanına geldi, oturdu. Uyandırdı. « Ne var Mebmed?» « Hacı Emmi, ben bu işten cay dım.» < Neden?» « Efelikten.» « Sebebi ne?» € Sonu...» Eaeı uykulu uykulu düşöndü. « Senın gibi bir adam efelikten cayamazsın: Sen efesin şimdiden: Çı lulmaz ıçindea: Şimdi gitsek köye. sarılsak sabanm kulpuna:: Bes. pa ralık haysıyetımiz kalmaz. Rahat bırakmazlar: Bizim elimİ2 kana bulaştı. Bizi öyle bir hale getirirler ki. gelen \urur, giden vurur: Eşkiya vurur, hükumet vurur: Kö tü köylü ederler: Bizim elimiz bir kere kana bulaştı. Çare yok gayri::» Hacı bunu dedikten sonra, yeniden yattı: Çakırcalı da yatağına git Ü: Sabah oldu: Sabaha kadar gösünfi yummamıştı: Kalktılar: Hacı: « Bekleyelim ml Kâaıil Ağaam haberini?» diye sordu: Çakırcalı, gözleri kan çanagına dönmuş: « Hele blr köye gidelîm de, son rasına AHah kerim.» Hacı bıyık altından güldü: « Öyle oLsun:» Hacı. Çafcırcalının bundan sonra yüzde durarr.ıyacağmı, muüaka da ğa çıkmak zorunda kalacağını bıli yordu. Bugün dsğilse de yarın: Istasyona geldikr. Treti akşam Cstü hareket edecekti. Gcri çarjıya dönc.öîer. Gerip dolaştılar. Bir gun boyunca, Efelık mesele.inı ne Ha cı ne de Çakırcalı ağzına aldı. Yaa lanndaki Çoban Mehraed hlç konusrnuyordu. Adcti böyieydi. Hiç konuşmaz, tâ kaçakçılığmdan beri Hacı ne derse onu yapardı. Hep düşünürcü. Durgundu. Trene bındıler: doğru... Ana bunca hakaretlere dayanamadı, hastaJandj. Akraba deiıkanlüardan birini ça ğırdı: « Var git, neredeyse bul Meh medımi: Hasan Çavuş, babanı öldüren Hasan Çavuş, anana da boy le bdyle etü de. O Hasan Çavuju öldürüp, babasınin kanmı, benhn öcıimü alraadan köye gelmesin, Südümü helâl etmem: Yapamazsa, anan dedı ki de, k8ye gelmcsin. Edâleme bakacak. ne bende yüz Tar, ne onda....» memleketimizde ilim geleneğinin kuSayın VaNu, rulamamasına sebeb olur. Herhaide Z]J11956 tarihll Cumhuriyef t« «TUrküniversite meselesıni siyasî paıtile cenın kelımelerı» Uunlı fıkranızı zevkl» rin bir ihtiras konıısu olmaktan u okudum. tAtom sanayune yaUıım» ral; tutmak lâzımdır. Belki bu, ı m sozundtkl uç keümenin ae türkçea» lara bir takım geçıci faydalar i31a kalmasına dair fıkrınızi beğendim. Ben maz. Fakat millet ve memleket îıin de sızın g.bı duionuyorum. Yalnız ataba Dıs ticaret rejüninln eünün «arUarına hususlarda, mevcud üniversıtelsr Ka dir? Bunlara karşı kulaklar tıkarın.çın «atom sanayn» de «aıom sanayi«i» faydali olan da budur. uj><pın olarak tadlli içln Ackarada yanunu da bu kanaati telkin edecek yor da, bir üniversite mensubu kadeğü? pîUuı tetkiUer «ona ermlf ve toplanAcaba bugünkü ünivenitelür ksmahiyettedir. Türkiyede hükümran zara aktüel poütikanın işınc v^ıyaol m n okuduğu dol bılgısl kiı»bın« ju u o ğ tıya ijtirak «den alâkalılar sehrimize uk hakkı yalnız devlete veriuniştir. cak bir söz sarfetö mi, derhal nir u mınunda n e gibi aksamalar bakttm. «Belırülı ısim tamlanıalarında, donmuştür. Burları şimdilik bir tarafa iırakarsk dıyor, fcer İki d takı alır: Evın l En de tk Bunun aksini iddia etmek, devletin ğultudur başhyor ve ancak üniverAldıgımız malumata göre toplantıda dıyor, fc vazife ve fonksiyonu bakımın>lan a site denilen bir müessesenin o zaman sadece demokratik ahlâk bakınınıisn d?mı gıbı. B mühtm bazı kararîar alınmıştır. Eu Beıırtisız isun tamlamalarınbu kanunda eksik olan oir noktaya da yalnıı tomlıyan Cikınci kellmt) narşik bir fikirdir. Bu njaüakette farkına vanlryor. ırada, badema yapılacak ithalât lçln Delikanlı varıp Çakırcallyı bul yalnıı tahsi» verttmekle ikılfa edilmldevlete hesab vermekten müsta»ni takı alır: Ev damı gibi. Eğer kelim* Biz, sadece bu sütunlarda, ünrvtr temaa edelun: Deniliyor kl, demokrasi halk hâ seslı bır harıle bıtiyorsa tamlanan n. hiçbir müessese bulunamaz ve bu siteler kanunu hakkında çeşidlı tendu. Anasınm söylediklerıne bir» yerek aynı ztmanda transfer emri de ç verılecektir. Bu nıretle transferıizllk d »vlrt kendi kidler yaptık. Bu kanunun tehlikele kimıyeücür. Yanı halk kendisiru ida taralıyan s kaynaş;ırma harflerinl de beş, katarak anlattl: Iunmamalıdu; ve gene Iunmamalı; g yüzünden tahsislerln süruneem«de kalrine, suiistünale müsaid maddîl'arine re edecekleri blzzat seçer. Bu seçme alıriar: Soba n ın boru s u gibi.» Hacının umduğu, daha köye var maları önîemnlş olacafctır. vatandaşının hukukunu hiçbir kimSanayi kelunesı, bugunku barflerıısrarla, inadla işaret ettik. Eattâ bu büliin vatandaşlara verılmij ta'oii bir madan gercekleş.mış,ti. Çakırcail kıp Diğer tarafıan ihracat formaliteleri de seye devredemez. yüzden bazı zevat nezclinde kötü H haktır. Köprü altıodaki Eerserinin, mızle, 1 leslUı ile bıtmelitedir. Bu kukırmızı kesılmiş., gözleri yuvaların bajite lrca edllerek bllnaua H P U Bu bakımdan, bugünkü ttnivernte şi olduk. Gone bir çok üniversite hırsu ve katilin seçme hakkı ile bır rala göre ornek olarak aldığınız curnl» memleSetlerlne mal Batmamıa kzami «Aıorn sanayi£ine yatırım» olmah dedan fırlamıştı: ler kanunu kifayetsizdir ve derhal mensublan veya üniversitenin rü'k Cuınhur Baikanııun seçme hakkı derocede teşvlk değiştirilmelidir. Hukumctin idarî sa irfanındaki önemini müdrik, dniver arasmda hiç bir imtiyaz yoktur. S ı ğü nudır? a Hacı emmi, çare yok. Demek Bu hujusta ofilumun ükrmi lordun. hadaki yetklsinin azahp çoğalaoasmı site dıjı yazarlar bu konu ile cid yasî otoriteyı tayınde rolleri, yetkiçare yok: Dogrusu bizım Hacı eşki «Sacayul olacak, dedi, kural açıkça Bir kadm otomobil çarpması muhtariyet ölçüsüne göre değil, mora diyetle meşgul olduiar; bu kanvnun leri, vazifeleri aynıdır. Buna karşıya enımiye gidelim. Kâmil agaya, soyluyor.» Haklı değıl mı? Ona: «Eskileketin menfaatine göre Syarlamak ilmî gelişmeyi baltaladığını, keyfî ka lık, bu memleketin vatandaşı olmı den Arab harilerl kulianırdık. aanayl nctieesl öldü Halil beye, Tevfik beye haberler icab eder. rarlara imkân hazırladığmı yazdılar. yan kımseye, Türkten fazla Türk keUmesl Arab harflermd« adı a>ın Maçtsds Maçkapala» apartmaniBda salalun tedarikimizi gdrsunler. On Her »eyden «wel ?unu aöyüyellm Fakat üniversite muhtariyetini ellaoturan 53 yajında Rejhıe Kejeryan lsdostu olsa da, milll iradeyi tayin olan bir sesslz harfle blUr, onun için larm düsmanı. bızım de düsmanı mlnde bir kadın, dün BeyoSlunda İstlk U, bugünkfl flnlversiteler kanunu ye rinde bir bayrak gibi taşıyan siya^t de sanayü olarak yazılır. Camı kelıhakkı verilemez. tnız.» lâl caddeslnden geçetken bir otomobl ni elemanların her çalışrnasmı k< s parti ricn'nıi aktüaiite ile alâkalı mesi de öyledır. Camıi denir, camisi Şimdi bir de muhtar Üniversiteler Fikir hOrriyetfle Gniversit* rauhtalln çarpraaîioa marua kalarak ölaıUs denmez» dedun. Oğlum sadece dudak Köye uğramadan Hacı Eşkiya t{:r. PoUs, taksl şoförünu aramakta iyetinl birbirine kantfırmak asla tekleyici maddelerle doîudur ve ta bir makale, bir beyanat aylarea iş Kanununa bir göz atalınu mamile antidemokratik bir büiı>eye gal etti, Büyük M'l'et Meclisini habuktu. bana Insnmadığı belllydl. Ertesl nin köyune vardılar bir gece. Ar dır loğru obnaz. Muhtariyet, politika ıîe sahibdir. Ümversite içinde nuayycn rekete gotırdi de, ün.versitenin kenBu kanuna göre, üniversitelerimiz gun oğTetmenlne soracaktı, buna emınük kendileriru eşkiya sayıyor, kol Yağkapanı sahillerinde bir cesed Igisi olmıyan idarî bir nekanızma zümrelere gcniş bir yetki verildiği di iç bCnyesini rahatsız eden kanu kendi kendisini idare etmekle yetkili dim. tır. Bunun da hedefî, evvelce de halde, ona tekabül eden bir sorumlu ni mevzuat Czerinde kitnse itırma kılınmıştır. Kendi organlannı kenluyorlardı. Hasan Çavuşun arkala Az tonra babası geldi. Eofrada bir bulunda söyîedigimiz fdbi, işleri kolaylajbr luk verilmemiîtir. Bu, çok tehliksll dL Arsba bu alâkasızhk, genç bir disi seçer. Buna müdahale edecek bildikten soz açıldı. Onun yenl ve tnürında olduğunu biliyor, ona göre Dün ubah Galatada Ta^kapanında mak, üniversitenin ilmî geli^mesine dir. davranıyorlaıdı. ilim adamımn yetişme şartları, Turk hiç bir makam yoktur. Yani küçük him blr vazife aldığını oğrendlm. «Nasaâüde bir erfcek cesedl bu!ucmuç f ur daha müsaid şartlar îıazırlatnaktır. Diğer taraftan en miihim nokta, bu irfsnının istikbali gibi meseleler, si bir ilim cumhuriyetidir. Öyle ıken sıl oiur?» dedım. Kocam, nüfuzlu blr Hacı Eşkiya onlan görür gönnez: Ozerlnds hüvlyetlnl tes^lte yanyacak Kanaatımize göre, bir Iniverslte bütgunkfl finlvemteler kanununıra İda yssl partüer için cazib polemik k o kanunun, siyasî otoriteyi tajinde bir latın lînünl vererek «O, dedi. kendlsinin hâmisldlr.» Babasının bu ıon « Ben sızleri Beşparmak dağln b!r veslkaya raftîanmıyan, 35 yasla çesi görüşülürken &öz5nünde tutuia rî sahfida, demokratik ruhtan tamanulorı deîildir de ondan mı? yankesiciye bahşetmiç olduğu seçme cümlesinden sonra oŞlum »ordu: «Hâml nnc'a kadır t&hrnln edlleu ve elbisesln da saniyordum. Siz daha...» cak nokta, onun ilim yapma, ilim mile mahrum oluçudur. O kaJar kl, den lşç1 oldu^u anlaşîlan cesed hakkuu üniversitelerimiz, kanunen Hakikatte de, üniversiteler kanu öğretim üycsi ol£h bir doçente dahi keiımesl arabca mıdır anne?» tEveı» Çakırcalı: seheblnln tesbltl içln morga kaldınl öğıerme v e ilim elemanlan yetiştir b!r kısım öğretlm üyelerl, diâ'Tİerided.m. Oğlum: .Öyle ise babam da bizcıe hususundaki kabib'yetinin kon nta vesayeti altma sokulmuştur. A nunun ıslahı. poKtika i'e üfrfli bir miftir. « Hacı enmü,» dedi, «tedarltinımamıştır. Daha garibi, bu mem den! dedl. Baksana (hecelerın üstün» troludur. Fakat bunlara kuiak ka caba, ikidebir üniversite muhtariye hâdise deŞiîdir. Bütıuı s'yasî partlkimizi görj . leketin en ozından vatandaşı olan bir basa basa) hâmii demiyor, hâmiıi dl«Samsun» vapuru dün gittl bartan yok! üniversitelerimiz, sün tinden bahseden zevat, neden ünl lerııniz Türk milletinin istlkball o yor.» Hacı: Tapunı dün saat 12 de ük politikaların fistünde ve difinda versiteler kanununa hakim olan an lan bu müessese ile alâk?lanmak<a kısım öğretim üyeleri kendi mukadOna: Cami kelimesinln sonunda ayıo « Baj ustüne, göz flstün*,» dlye 167 yolcuyu hamllen M^rsllya »eferlne arafsız muesses«lerdir. Onlan gün tidemokratik ruhu, bahis konunı et el ve dil birli<fi yapmalıdırlar. Hattâ deratlaruıa hâkim olacak kimseleri tır. Ceınl lit gîaen yolcular ara îeük politikanın Içine atmak, henuı seçmek hakkından mahrum edilmiştir adlı sessiz blr harf vardı, himl keHsevindi. Eskiden de kurd eriğl, mlyorlar da hep onu politik ravi günlük parti kavga!arı içinde böyle mesl ise ye adlı hunsa bir harfıe biterFransız büyük eİTİllît mUateşa;elcreği kurubnamif olan bu mües yeden ele alıyorlar? Son amanlar bir konu, onlan karde?ce birleîtir de, fikrini, kanaatini, temayülünü a dl.» dJye uzun uzun malumat verme» kurdolur: Her jey hazır: Halll be n M. Plerro Slrsud buiunmaStaıiır. çıkca bilmcmize imkân olmıyan ve dira. Verse ml idim? »eeler İçin tehlikeUdir. da basma intikal etmi? bir takun id rneğe v°ıle olmalıdır. EÎ3r hazırlaVersem n» yın adamları sizı İzmirde bulamaIlaHcde biiyük bir feribot Bazılan, üniversite muhtariyetmi dlalar, Hhamlar, itızah, imza^a mek nacağı söylenen üniverslteler k a n u sadece bir senehk muvakkat bir faydası olaeaktı' KüçücOk k»faeı|ınl mamı^lar. bsnı geîdiler. Ben de bir nevi isüklâl, hükumet içinde hü tublar var. Doğnı, ynnlış bunLar bir nu böy'e bir anlayı? havası içinde mukavele ile memleketimize gelen bu, bizim içln ölü. diltn ye'fl. âyın'l inşa cdilecek onlara, söyliyec*ğ.mi söyledim: Tev dü^ünülmezse bu, daha uzun zaman yabanci bir profesöre bütün idare or lle mi doldurmalıydıra? Denlsrclllk Bankaaı U« Devlrt Demlr kumet manasına almaktadırlar. Bazı huzursuzluğun alâmetlerl de|ü mifık bey* jimdi haber salarım. Halil ganlarını seçmek hakkı verilmistir. Kunraı, arabcadan türkçey» felen voll&rı arasınd&, büTük bir îertbot ya ağ^ya da... Elli^sr altın gönderirKısacası, devleun üniversıteye tahsis kelimelerl turkce kur»!larına uydurâhusnsunda anlaş.aaTa varılettjği bütçenin kontrol ve sarfına bu rsk kulluuak ne olur? Yanl «Atom ler.» m:ştır. Gpr.e bu arada fertbotun te\ yabancılar memur edılmiştir. Üniver sanaylsine ystırım» desek, «SulıocahHacı Eşkiya sevincinden nçuyor nlic lart'.in (Mblt edllmistlr. On »det med eami?!» desek Zaten denmlyor muT tasr.ECBk o'.an feribot. Ha!lç siteler Kanununda yabanci profesör Bazı kulağa çlrkin geleceklerln de türkdu. Gene köyün pacişohı olacak terBEp»3lr.'ie 1 senede ikmal ed'.'ecokf lerin sayısıııa aid bir tahdid de ol îelerlni kullan«ak. raevru yerin* konu tl: Mehmsd dağda oldukça, köyiü lr İnşaat içln madığı için, onlann bir takım yerli desek; mısra k?!!m»s'nl mısrag Kklinon» kul köle olacaktl. «Gene dev muhayaanna nlsea» beslaaacaktn profesörlerle birleşerek devletin büt de yazsak da tamlıyan takıtı alınea Feribot mUtesUlk tnall hususlat De ran döndü «Gene kılıcı keskin. çpsine tasarruf etmf»l°ri, Türk irfanı «konferansm konunı» oba, cmannır.lzrlllk BüT/'a"!! lle Dfvlet Drilryoll^n Hacı Ekiya ber birir.e br silâh umum müdürlügü arasmda OnümOznı yabanci bir kültürün baskıs al menln ikinci ıtıısrağı» diye yazablUek olmaz mı? Tevzi yerîne dağıtım desek bolca iışek verdj Mchnıede bır de üefcl haîtalaröa e«hrlmlzde görüsttlebnda bulundurmalan kanunen im de «lâstik dagıtımı» y»p«ak kıyamet cektlr. dürbün verdL O gece onları uğurkâr.fiz deâildir. ml koparT 1 mnnarah parkta inşaata ladı: Türkıyeden başka dünyanın hiç bir Oglum: bugün azınlıkta dan, «tn. izin verilmiyeeek « Varm yolunuz açık, kılıcınız üniversıtesinde yabanci tabıı^etü bunun »ynısı», «iç güveyisi». «bu bt» iceskin, kısmetmiz bol, Hıtlr yarÇehlrclltic komîsyonu fiön Vall Gökprotesorlere idarî salâhıyetin venldi nalarrn lnfası». «Mehmed Beyte hanı» rlyssetlnde toplanmı» T* 1 numa ırısı» diyen biz esktlerin T» aelds dımcmız olsun,» dedl. ğiııi bilen varsa sö>lesin. arabca kelimenln hatırı lçln gflzellm Sonra tezelden dağdaki tanldlk ralı park sahasımn durumu 11* a'.aka Bu memleket bau dunyasuun llmi t^ırkceslnin kbklü blr kuralım mı feda e!m:îtır. Jl ne muhtacdır. Ona kapıianmız ardına etiin» lan yörüklere, yftrük beylerine ha 1 cumaralı parfc eahasın Buca c kadar açıktır. Onlara böyle lüzumber uçurdu: «Bizira uşak varıyor. Cfmlle Atılgaa t<p ln;aat lçtn ruhset yertlmlyocektlr. suz bir külfet yüklemiye lüzum Ahmed Salâhaddln »okajı 11 anıanin mukayyet olun.» Bu «ırada .öucmjşte, ÇakırcallDünyanrn yaşanılacak Oç şehrin »ehlr yokiur. Bir çok yaba.nçj profesöfjer Beş parnjak dağını tuttuîar, yönin çıktığjm duyan Hasan Çavuş, 'dcn birisi İ bundan mUbtarıbdir. Diğer taraftan, Oalatasarnvda Iken «lebfyat hocaBlrieçlS Arr.erlka Diislşiarl BskaulıŞı. tutuşmuş, oau ycnidcn tevkif et rükler onları katfiladı. Hünnette, halkın vergi olarak ödediği paranın mek içın bahaneler ictt etmeğe bas. ikramca bulundular: Yörük ağasl yabancı me.'nleketlerde çaltşacak bekontrol ve tasarrufunu hükumetten ımz merhiım Şnhabeddln Söleyman: k£r v« (îul «cKreterlere,, dünvsnm en kıskanıp da yabancılara tevdi etmek (Kitabî osmanbradan vargeçip y a n larn:^, bir bahane de bulmuştu. Yıl Veli, Mehmedi bir yana çekip: yaşnnmağa deter »o romantllc eehrl dllinde konıı^ma türkçesini esas dldevletin hâkımiyet prensipine aykılar önce yapılnuş. bir hırsızlığl İ « Hacı Eşkiyadan ?elam geldi. o!an>k Partsl tav8l"e etmektedlr. ye kabul etmek) fikrini blze aşıiaBu m(inr.Eet"'tiB Tsyııı'.aaan tebltgde, rıdır. Halk verdıği paranın hesabını ona yükiemi5ti. Onu tevkif etmek Sen Ahmed efenin oğluymuşsun: mı<=tı. Uahmetli, diğer büyük mekii'.Ed o'.Rrat tstanbuî, Cç'JncO olarafe sarfını öğrenmek ister. Millet kendi teblerin de talebeye kendlnl aevdiriçin de köyüne Hiç duşunme: Bu oboda senin her da Rlo de Jıne'io fostertlm»kted!r mümessillerinc ancak bu şartla vekâ mlf, sörflnü gprlren, rnh afilıyan Eve geldi kl Çakırcah evde yok: bir hacetin görülür: Korkma: Bi Limanımiîdan yapılan Jhracatta let verrr.iştir. hocalarmdandı. Bizira neslm manevi zim öteki obalara da haber saldım: Anası jün eğaiyor. Ha&dn Çavuî diişiiklük var Halbuki hukumete karşı muhtar ve kurolnjona büyük hlzmeü dokonB â k ul kızgındı. Çakırcallyı göremeyince j ° S . sca çok gençsin: Seni da Tîcarrt Oîssı taraf:n<1ar. fakat iç mekar.izma bakımmdan ta mu^tu. daha da kızdı. Kadına oimadık ha ! ! ı a önceden duyımiîtun: Ahmed şehrtmlr ry'ık îhracnt mamile totaliter bir zihnKetle hazırKendi, Edeblyatı Cedlde dgkfıncc k syıra aıl o'.nı lanmış olan bugünkü Üniversiteler tüsü cereyanlarm mensubu oldağu* karetier etti: Onu mutiak bulma efenin böyle bir oğlu var deyi: Sa Buna gBre ocak ayı rarfmd» muhteKanununda buna imkân yoktur. O nn kabul ederdl. Edib olarak, onlar hydı: na bir iki öğüdüm var, eyi dinle! If meırleketlcre fimaniTnıaJan 25 mllparası devlet tarafından ödenen ve gibi yazardı. Fakat biıe su ögüdtt « Senin o oğiun.» dedi, «bir Eşkiya derr.ek yatak dercektir: Ya yon 9B Vn 'iEİıiçJ *ri2İ Ihrac edi'm'«tlr fakat devletin kanşamadığı acayib verirdi: Aralıic 195" ayın .a bu rak.m 33 mllelime geçerse... Bafcasmdan kötü takları «ikiy«un canıdır: Yatağl yr"i 7*0 bln l!ra oldujuna pore lhraeâbir muhtariyettir. tdarî sahada, ken Siz, bana bakmaym. Benhn tar» nı belli eden eşkiya yaşamaz: Bu tırzda b'r ay evveÜRB n^7»ran yflîde ederim. Narenden çLkardm o kah di öz evlâdlarmdan kıskandıŞı hak zrmı örnek almaym. Türkçeyi en fflra senin baş yatağm: Bir daha bu 18Î6 bir drflVIü* gîrü'meHedir. pe doğurduğunu? Koyun gibi adam lan yabancılara bol keseden bahşet zel k o m m n 1yi Türk ailelerinin kaOeak ayında tütün, 13 mi'vcm 432 raya ayak basmayacaksın:» mek sure*ile blr nevl manevi kapi duilandır. Onlann kollmelerinl, anboğazlar. Şurandan mı?» bln ra lle Df'eatiB yüzde 53.48 ln Çaklroah anlamadı: cevaz vermiş ve muhtarl lann cümlelerinl model alm, t « V l etmekted'r. Aynı »y lçinde 2 9 Ve kadının bacaklan arasma tüfe yeti muavyen blr rümreve hasretml?« Ya nereye giderim?» itt"y°n lırslik iç fıidık, 1 9 mflvor'uk Bızler, bu öğiidün çok tesirmd* Jini uzatır: afvon. 1.23 milyonhık taz# ba'.ık. 1 17 tir. Bövle bir karun elbette H bir k l d (Arkası var) ır<!»cm!u»c t'ftik. 1 15 m'ironluk köspe c Öyle köpek babadan, böyle ihHra=!=ırı tahrik. hiziblcmeSbndl de. yukanki mektubn ofentc edilmiîttr. kahpe ar.adan, bunun gibi zina 6 ayhk bir çocuk b«şikten rl tes^ik ve ilim adamına lâz;m ken Şahabeddin Süleymaa aklıma İki ayda 838 şoîor ceraiandınld meydar.a gellr, Sdyle yerini!» ın sCköntı 'hlâl edecektir. O halde seldi. Onun sözlertni snrın Cemfle düşerck öldü 195S yılı o<ak tjT baiızıdan şubat Atılgan'm oğluna adaptasyon yolU* Sonra Haıan Çavuş, Çakırcalı\ yapılacak Is: Şehremlnöe Oeclzaptal mahanestn sonuna kadar »ehrimlzds 838 ço'ör nın akrabalarından birkaç kişiyi de All?ihnl »oica^ında 17 numaralı ev hnkkınd"» trsfl'î t»nıman» muh?!?fet 1 Yab»ncı Twofesörlerl ldar! kül tekrarbyacağım: Asıüan yabann kelimelerl ken«opa altma yatırdı, döğdü döğdü. de crturan All Tannscverin 6 aylıfc kı SUCTJ Te Cf"i labtı tr.Ti3İTa e'Hlmlş'lr. *ten kurt»rmak, Bu şof5r>rden 332 sl, vajıtasmı cad 2 PoeçntİPTİe profp>!Srler arasın di ktıranamnıza elbctte uydurnıah Sonra da onu bulmak için köyden m Ayşe, dön beştkten düçerek 6!müş» ttlr. Hadlse etrnfıcd» müddelumuml de tl^erlnde bırikmış, 134 ü fazla yol dak! idar! yetki farkmı ortadan kal y n . Fakat ben sahsan trokı rahmetll çıktı gitti. <ru alm!5, 114 ü fsrlarmı yRkmaaııs, 111c tahklkat yapmaktadır. hocanınkine benzeyen bir alıçkanlıkdırraalchr. 110 u da trafik l'are^Ierlne memurla !a fatom sanayisi) yazamıyorum; n n lhtarlanna rlayet etmeml» buln ömriimün ^onuna kadar da yaramıTrafik sîgortası tarifestode nurordu. yacağım. Fakat türkçede dogrusn değişiklik yapıldı ' sanayisi) dir. Nlteklm haOt a|rtnda MİGROS I MATT 3 • RECEB 20 Trafik gigortası jartlarından bazılan daha fazla törpülendiği içln (Sultannm bünyemıze uygun obnadığı görül ahmed cam'i) sözü, bizim nesllde bidüğünden değıştlrilmesl kararlaştınl le (Sult^n ahmed camlsi) olmuştu». t 3 a S mıştı. a Ucur fiatlanndan lstifade edlnlz. Üerlki dU akademimfe tarih yadtrfo >* Bu makîatüa Ankarada Slgorta Tetkik o C Curulu üyeleri, Dı» Ticaret Relsi ve n bunlara bemer keiinvlerl höyjece 15.36118 02' 192\ şehrimlz Bolge Ticaret Mudürünün ijtl kahuHenecektir. Belki (Nedlmln mnV. ] 6 3 Kgr. 7 g Krş. raküe blr toplantı tertib edilmij ve rağı) şekllni de nygun bula'akrtr. £ ]12^C 6.24 9S3 12.00| 1.31 10 50 r Ste şbndiden aym'a, hemre'ye Julak tarlfede gereben taditît yapıtaıştır. I Traf!k sigortalan ycnl «artlar» uy asmadao. türkeenin kn^ıTIarma gor« vanmz ve oknynnnz. Ana dlHnin «adurulacalrtır. lâhiyet sahibl fetvânsı (ana) dır. F«t Tedavüldeki para Annette'nin Henri'den bofanmak hızla bağnna bastırarak öptü. Göz beri Annette ile görüşmemişlerdi. TEFKtKASI; Merkez Bankasmm son bültenlne göre vâyı o veriyor, ben yaymlryornnı, istediğini Celeste'ye ağustosta Ag lerinde beliren yaşlan A^nes gör Bir iki kere Annette telefon etmi?, * * * hatınnı sormuştu ama, sesinde hiç tedavüldeki para mlktan 1347.610^67 ces haber vermişti. mesn diye, başını cocugun scak iradır. DELt ALACAS1 Celeste buna karjı evvelce hiç gerdanma soktu ama, 5tekinin gö bir değşiklik yoktu. Gene o sevgi Bu hesaba göre emisyonda geçen hafbir şey söylememiş, ağabeyisinin zünden bir şey kaçmazdı ki. Gör dolup taşan müsfik edasile konu taya nisbetle bes mllyon llra blr azalDenizcllik Bankasma aid vapnrlarma vardır. dan bazılannın kuşaklan gan, bazıkarısma uzun uzun bakmıştı. müştü ama görmemis. gibi dav şuyor. çocvğu soruyor, yemeğe çalannuıkl yeşil, bazılannmki lâdverdğırıyordu. Celeste bu davetleri, Sonra: «Hayret!» demişti. tNe randı. Kasabhk hayvan piyasası dir. Tlcaret Borsasında canlı kücuk baş den acaba?> Celeste hayatrnda çok acı çek her seferinde bir şey bahane edeHalbuki aynı flrmanm aym kn^ak «Bir gün kasabhk hayvan satışlan fazlalaşmışAgr.es işi ballandıra ballandıra mişti. Yalruz, şimdi çektiği şu bek rek, geri çeviriyordu. tır. Bevaz karaman ayakta kilosu 255 •nğinl kuüanmaa beynelmllel âdetanlatmaya hazırlaıııyordu, Celeste leme azabı yok mu, bu hepsinden atlar arabaya geürim seni görme 270 kuruştur. Kızıl karaman 240 kuru?Çrriren VAHDE1 GtJLTBKlN CALDWELL lâkırdı kanştırdı. acı geliyordu. Niçin bekliyordu, ne ye» diye söz veriyordu ama, gene tur. Sıid kuzusu 2f»02S5 kurus arası Abldln Daverin an'arell sotnTiunmuamele gönrektedir. «Berim cğlan yürümeye baş bekliyordu? Issız Teoeye çıkan ner gitmiyordu. Teîefonu kapatırken «Pek iyi karşılanmadı e'.bette, hidlerie noter de ahpabım, tasdik Kurnazbğı ile övünüyormuş gibi bnnn hatnlatınm. Rahmete veslKoyun ve kuzu çok gelmektedlr. An ledir. ladı, yengesi, habertn var mı? Gel yolu neden böyle gözleyordu? Bu lJün titredigini görünce kendine Bilirsin, en ufak haber üzerine pi edilırken hiç bir şeyin değiştiril gülümsedi. (ViNu) cak havalann son z^manlarda soğuk nu kendi kendine düşünmektea kızıyor, öfkesinden ter basıyordu. gitmesi bunların gelişmesine manl olyasa r.asıl sarsılır. Yaînız, Ar mediğini söylediler ama, sonradan Bir ara gene sessiz geçtı. Sonra bak!» Öne düçtü, yukanya, çocugun o kaçınıyordu. Köşkün çakll döşeli Biraz kendine gebniş, yanakları mustur. Umumiyetle kesilen kuzuların mand'ın vasiyetnamesinde ne yazılı değiştirüdi mi. başka bir «.ey ilâve Regan başka bir şey sordu. yolundan yukarı bir otomobîlin dolmuş, pembeleşmi», hareketleri kiloian azdır. oldufu b linse bu haberjn tesrri se edildi mi, bılmiyonım.> «Pekl, vasiyetnamede kann dasma çıktılar. Decl" \lbcyı Büyük bas kas?blık hayvanlardan Land Burgeon yatağlıda ayağa çıktığıru duyar duymaz yüreği hep canlanmıştı; kısa zamanda bunların nin alevhinde olmazdı belki... EJean Regan, onu kışkırtmaya Ç» boşandiktan veya öldükten sonra NUREDDİN ŞtMŞEK'bı sığırlar 181 kuru«tur. Semiz mandalar ğer vasiyataamede senin lehinde lışır gibi bir halle: «Merak etmiyor senin bir daha evlenemiyeceğine kalkmış, tepinip duruyor: «Arme! ediyordu. Kapı açıldı da bir erkek hepsi birdenbire gene kavboldu. 150 kuruçtan. dana 160 kuruştan mua blrlnei olöm ysldönümüne tesadüf Anne!» diye haykınyordu. Yenşe sesi duvdu mu, kulak kabartıyordu. Gözlerine şaşkın ve korkak bir ba mele görmektedir. kayıdlar varsa. eden 3 mart 1950 cumartesl gönO 651» dair bir kayıd varsa?» musun?» diye sordu. namazından «onra Kadıköy Osm«nağa Hıstmakrabadan kendisini gör kış geldi, dudaklan soldu. İyi haHenri cevab vermedi. Gözlermi cO zaman, biz de boşanmayız! sme o soluk mavi gözlerine önce «Etmez olur muyumî» CTmlsinde azlz ruhu lçln mevlid okuarkadaştna dıkmiş, hiç bir çey söy «Öyle ise niye açtırtnııyor Kanmı bu bususta da ikna ede ciddl ciddl bir bakü, sonra gülüm meye gelenlerin vüzlerindeki dost valarda oğlunu da olrp otomobiline tıılacnktır. Akrafcalann, kendisini eesedi. veTilerln ve dln kardeslerlmlsan tegrtflemeden bskıyordu. luk maskesmin altmda gizli bakış biniyor, kır yollannda dolaşıvornm.> sun?> lerl rica olunur . Jean Regan devam etti: Agnes çocuk sevmezdl »ma, ları sezmeye, sözlerinden manalar du, şimdi bunu da bırakmıştı. ÇoHenri'nin bu cevabı karsısında Henri dudağıtu dişledl: Yanya esrafından NakibOlesrsf Allesl «Şayrd Armand Bouchard şlr Land'ı çocuk gibi değil, büyük a çıkarmaya çalışıyordu. Ama, hiç cuğu dadlsile yolluyor, kendisi bah Jean Regan kendini tutamadı: merhum Şeyh Hâsim Efendinln cBilmem İçimde tuhaf blr his oğlu KâmUe Erimln eji. Y. Müketin yüzde elli bir hissesile ba» var. Açılmasına ben sebeb olmıya «Yamansın be, Henri!» diye dam gibi görüyor, onun için sevi biri şu boşanma işinden bahsetmi çede, ağaclann albna oturup yolu hendis Suad Erim ile Nejad Güvekanhğını oğ!una bırakıyorsa, kann yım diyorum. Armand'ın koyduğu haykırdı. «Sahiden yaman bir • yordu: yorlardı. O da, ne açıktan açığa, gözleyordu. nlrin babaları ve Y. Muhendls Rsaih da senden avrılınca ağırlık onlar sartlarm ilk ikisKiden biri yerini damsm sen!» «Daha simdiden bir benliğı ne de ima yolu ile, sorsmıyordu. Güvenlrle Vedia Erimin kayır.peGfinler gectflr.ee, yavas yavaş Nfishası 15 kunıstat dan yana geçecek demektlr ki pl bulsun da, ben kançmadan, kenderleri, Hâsun. Dilek Erim ile Bunu söylerken gözünttn önüne var bu çocuğun» derdi «Benim to Beklemekten başka yapabileceği bir göğsüne bir ateş saplanır gibi oluYavuz ve All Güvenirin btiyük yasada senin itibann hayli gar diliğinden açılsın isüyorum.» şey yoktu. Jules Bouchard'ın kızı geldi ve o runların hepsi sadece bir et yıyordu: Öfke ve utanç ateşi. «Söybabaları sılır.» ntm Issa Tepedeki köşkünde tek ğmı.> Regan sabırsızlanıyordu: Annette kocasından boşanmaya lenenlerin aslı yoktur belki AnMüddeU Y. Mühendis KADRİ ERİM Henri gene hiç bîr jey sdylemebaşina bekleyişini görür gibi oldu. tEvet ama> dedi, tya boşanO gün de, Land'ın gülumaeyiş;ne karar verdi ise, bunu ona herkes nette boşanmaya falan kalkmamış2 3 956 sshahı Kakkın rahmetme di Yalnız, bakışlarına düjüncell maya dair bir kayıd varsa? Bunu îçinden güldü: Zavalh Celeste! İskarşılık, sanki bir akranile selâm ten önce Hemri'nin gelip haber ver tır. Hepsi yalan...» diye avuTimaya kavuşmuştur. Onazesl 33 956 cuSenelik bir hal gelmiştl. kanndan bogandıktan tonra ögre tikball ölpn bir adamın vasiyetna laşır gibi: «Meıhaba!» dedi. mesi lâzımdı. Ya doğru değildi, ya çalışıyordu ama, sonra düsünüyormarte;! gtmü Sişli Camllnden dgAltı ayltk Jean Regan: tPeki» dedi, cvasi nirsec?» mesine ve yagayBn bir adamm ağle n^mazını müteakıb kaldırılaÖı. ayhk Çocuk ornı basuıdan savıp da hud da... Bu düşünce akhnâ ge du: Agnes oyle nluorta konuşan rak Feriköy kabristanma tevdi yetnameye dair bana söyledikler.ne aylı K Henri hemen: tO bakımdan me zından çıkacak bir söze bağlıydı... annesine dBnmek ister gibi, kısaca Hnce b;smdan aşa^ı soŞtık sular bir kadm degildi ki Ashastan oledilecektlr. Merhumrm vasiyeti inanabilir mivim? Emin misin?» r«k etme» dedl. «Annette'yi ikna Kendis.ni seviyor sandığı bu a gene blr güldü. iner gibi oluyordu Yoksa Henri mıyan söyientilere kulak vermez' «zerlne çelenk gönderilmemesl rica Henri sinirlenmis gibi anl bir ha ettinu Vasiyati|\me açılınaya ka dam hakikatte servet ve kudreti, ondan vaz mı geçmişti? Bu şeyleri duysa bile kimseye söyolunur. Celeste oğluna, tatlı tatlı gülümeHme«!t Ude ol rtketle doŞruldu: dar bosanmryacak. «Babanın ruhu dünyada her se'yden fazla seviAgnes'ten o haberi Isittiğinden lemezdt (Arkası var) severek bakıyordu. Uzanıp aldı, tlaniardar ou>nılty«1 kabul yordul. cV&zılırken berabed&n. Şa muazzeb olur» dedim, raza oldu.* Dış ticaret rejsmi giinön şartlarma uyduruluyor Universiteler antidemokratik YAZAN: T ürkçeye dair bir alâka gordum mu, içimde ferahlama duyuyorum. Hele aşajıdâki, •manüklı» ve «janiışsız» nıektubiara verirün: okuyalım: Yapılacak ithalât için tahsisle birlikte transfer emri de verilecek Büyök MlHet Meclisinde Jnivenite lütçelerinm gdruşülmesi gene jiddetbir takun tartışmalara sebeb oldu. Joğrusunu söylenıek fierekine koluşulanlarm çoğu, ünivenıtelerin ha kikî derdlerile alâknlı olmaKtan uzak kaldı: «Üniversıte günluıı politikaya kar:şırm'4, kariîamazıms» gibi havada bir takun kaypak sötlerle me sele döndü dolajtı, gene muhtarıyete intikal etti. Demek td sayın ınilletvekillerimiz İçin üniversitenin bunlan başka derdi yok. Eğer üniverrite muhtariyetınden fikir hurrıyeti mânası anlaşılıyorsa, »unu i'niversiteye inhisar ettirmeain mânası nedir? Jünkü, fikir hürriyrti, şu veya bu ümrenin faydalanacağı bir imtiyaz leğil, hütün vatandajtara bahşedüme gerekli bir haktır. O halde dava, temokratik bir anayasa me^elpsidir. Jniversite hürriyeti de, casın hürrieti de, anayasanm garsntısi altında >ulıınan fikir hürriyotioin bir parça:ıdır. Mesele bu kadar sarih iken buIU üniversite muhtariyoti gibi btılanık bir mefhuns içinde müdafaa rtmekteki manayı doğrusu bir türlfl anl lyanny oruz. CAHID TANYOL Nisan heşidesinde 700 0 LiRALIK PARA 'KRAMiYELERı B1RICIŞ1Yİ 20000, TüRhTiCBRGT Her 150 liraya bir kur'a numarası tklndl MIGROS • TÜRK'ün Porfaka! 50 Î! <*J IHanaıc Yuvası ME V L 1 D OLUM CüMHÜEÎYjET ABONE ŞERA1TI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle