Katalog

Uu Cü KIYKt 21 Mart i»5« AfllıtiD Albay RüstU Kobaf ?KSJI: TAŞAR KEMAL Efe dinleniyor Hacı Sîzlandı durdu. Kayalara, eşkiyabğa habire sövüyordu. Çakırca hda cs hal kalmamıştı ama, dişini sıkıyordu. Öteküer de insanlıktan çıkmışlardı. Oniar daha düze mmeden Kara Ali çetesi bir köy brsıp, ağanın oğhii ı dağs kaldırdı. Kara Ali falan »dı ycktu ortada Cakırealı bast:, Ça klrcalı kaldırdı. Said Paşa bütün kızgır'ığıyla askerini oraya çektiIkinci gün lam aksi yönde bir köy daha basıldı. Çcluk çocuğuyla bir Ağa bcğazîancı. Sait P:şa bir kol jnüfreze de orsyı gönderdi, Böyük blr yoraunluktan sonra Ça kırcsh ovaya indi, bir gece doğnı Ti re kasabasma girdi, yttaklarından bir zeneine misafir oldu. Orada bir on gün kalch. Gczünü Tire zenginle rinden birisine dikmisti. Bu adam birçok çiftlikleri olan bir lengiadi. Bir gece evtae damladı tDavranrnayın.» Ev misrfirlerk doluydn. «Ben Çakırcalıyım,» £v gahibi: «Buyur Efe,» dedL Efe: «Bizi kasanın yanınk götür.» önür.e katıp kasanın yanma götür dfl. Kasayı açtırdı, torbal=n Hacı al A. Oc bin, dört bin altın kadar vardı Derhal evi terketti. Bu sıra evin basıldığını kasabada duymaypn kal aamifftı. Efe doğru gene yatağın evi ne girdl. Haberîenen asker, candarma, kasabanm bütün yollarını tutınus, geeecek diye Çckırcalıyı bekliyordu. Dağda kasabsnm basıidıgını duyan Said Pasa Tireye doğru askerini çekmiş, evada Efeyi kısürmak Içln tertibatmı alrmstı. Yatsğm evinde üç gün klan Efey •e, «rden çikrruj, bir günde önüne geien rengin evlerini basarak dağı tutnrjştuTekr k5ye geldüer. Getirdikleri paraiarm bir kısmını Paşayı aldatan delikanhlars, köyîülere dağıttılar. DajHa ufak tefek eşkiya kalmanuştı Herçl sinmistl. Çakırcahya bir flrJ eçkiva kafa rutuvordu. Bunların "binsi de Kamsh Zeybektl. Kamab Zeybek ondan çekinmîyordu: »Han şu Kamah itini de ortadan kaldırmah gayri. Usaklan gönder, taVip etslrler onu» Bir hafta sonra h b e r d geldi. Ça kırcalr tertibatmı aldı. Kamalmm bulundugu yere geldi. Kamah eğle rıiyordu Kusattı. Kamalıyı bir kur$ı:nda yere serdi. Çetesinl d« temizledl • «Hacı» dedij m*m da, «ç«k •yoruVuk. Burslsrdan uzaklaşmalıya. Dinlenmeliyir.» Daglardan &der<4c; Jh la rsTfİPnr» eeçtüer, orrda da blr ««ıgini soydular, kendilerine pusu kuran bir kısım Çerkezleri öldürüp Antalysya vardılar. Antalya dağlarında bir buçuk ty karar dinlendilc . Sonra, gene yerîerine, Madran daŞına, Beşparmak, Babadağına, Ka rmcabdağa döndüler xvra Yöriik Afası: «Efe, ne diyormuj SeJt Paşa h«r g::'":ği yerde biliyormusun? Hep kaçıyor, bir kere olsun karşıma çıksmadi. Yi&itl:»i hep ksçmak. Bir DOGUM Omren v« Zatlr Çoçkuner'ln Ayjegül tsmlnl verdlklerl blr kiB l»n dOnyay» gelmlçtlr. YaTruy» uzun ömürler düerlz. 16.3 95fl Ann arbor Mlehig«o TÜRKÎYEDE GÖRÜLMEMÎŞ BİR MECMUA ok defa: «Fil&nea flkri sen ileri sürdiın, biz senin arkandan gelmeyiz!» dijen kere blie dunaak yiğitliğinl gSstere ^ siyaset adamlanna, fikir medi. Bir kere olsun karşıma gelse adamîanna rastlanır. Kadın mebusladiyormus, Aliîh ya ona verir, ya ba rm Ueri sürdükleri çarşaf yasağı kana. Bu^u hem kendi söylüyormuş. nun maddesi tasansı da aman ona ı ihtiyacuıı duymuf ve yazmağa bas dönmesin. Sencüik, bencilik yapüırher yerde, hem de adrmlanna yay Oünkü toplantıda ırtilK konınma Bu yazunı, bir ÇOK sahifelerini g8z YAZAN: lamıj. Fakat mürekkeple değil, mü i ^ y^a^ olur. Hakikatte Türk müdınyormuş. Halk ?rasında senin iti kanununun tâdüine «lair tasan yaşlanmla ıslattığım küçücük bir kitaba hasredeceğim. Istırab ve eletemadiyen akan göz yaşları ve kal i n e v v e r çosunluğunun ve akli selim,' barmı çürütmek için olaeak.» görüşüldü min yükü altında ezilmiş, yaralı, kabindeki jifa bubnaz yaradan «ızan j ıeyk1 »elim sahibi bütün Türk halÇakırcalı bu mesele üstünde dünayan bir ana kalbinin iniltilerini, kan damlalarile... i kmın arzu ettiği bir kıyafe* inkılâşünmeliyii. Sait Paşa bunu niçin ya Şehrlmiz Sanayl Odası Meellsl dün feryadlarını ihtıva eden bir küçük «Bu satırtarı yazmağa uğramyor j bıdır ba. Aksatılmaksızm kanunUjtısiat üçte Ticaret Odasında topl<Him»5" . kitab. Bu, tıb âlemimizin en tanınmıj pıyordu? Kendiyini tahrik etmek ken, katıla kat;U sana ailıyorum, ' nlması meJeııi çehremiz bakımından ... Yirmi kadar sene evvel, Anka turma salonunda içtimai nevzular üiç'. mi, yoksa çürütmek için mi? simalarından Dr. Ekrem Şerif EgeliToplantıda Sanayi Odaıının da blr , nin eşi Vecihe Egeli tarafından, üç j rada bir ilkbahar sabahı. Mayw ayı zerinde konuşuıken, yanımız» grldi, Yamancıgım... Zaten zorlandığıra bu j hayırü olur. Her îkisi de olabilirdiAyselerimiı, Fatmalanmız, knrnmseyahat* Romadan ba;lama$ı terblnaya sahib olması lc'n yüzde yarım nın son günlerinden biri. Tasasız, ga eHfcı!» oian muhtellf harcların yüzde bire çı sene evvcl fecî bir kazaya kurban gi \ ilesiz, toy bir genç kızım. Bir arka oturdu. O gün Yamanın kafa olgun cih etmemd» bu hklerin büyük tesiri lu bacalardan kara çarşaflarla, yahnd luğunu, içtimai görüslerindeki issbetien oğlu Yaman için yazürruj kitab | bamamlardan peştamaüarîa uğramıjkaıiltnası ve FOA tahisiltrınden alınan ı e Buyur Efem.» dasımla birükte Bakanlıklardan Ulus ti takdir etmeğe fırsat buldum. h a oldu. Senden ayrıldığım günden be çanna millî manzaramızı lekeiemedır: «Bir Yaman Vardı». (1). «Şu Sait Pasaya bir ders ge yuzde bir harcın ikıye çıkarılması tekmeydanına doğru yürüyüşe, o zamaıı basını tebrik ettim. Tebrik eden yal ri ömrümü seni düşünmek ve «ana Her duygu, ahvalin muhaleieti, ilf edilmiştir. fğkmakla geçirdim canım oğlurn. melidirler. rek.ı Bu arsda bazı aıa müstakll blr blna ]jartların mukavemeti karşısuıda asıl ki züppece tâbirimize göre «footing» Hem efendlm, çarsaf, meden milll yapmağa çıkmLşız. O devirlerde, Kı yunca Yaman, takdir top'Hı. Herke» Hayatımın gerı kalan kısmı ıçın de «Ntsıl Efem?» yapıp blr çok masrafa eirllecek yerde . mahiyetini belli eder, asıl şiddetinj b a 5 k a b i r arzuJ oluyormuş? zılay bahçesinin önünden ^eçerken, annesine, babasına gıpta etti. B v« düsüncem yok, Ticaret Odisının yaptıracağı saraym j gosterir. Erkekle kadın arasındaki «ICarşılsşmalıyız.» Zevkli asuiarda, ninelerimlzin nlYoleuluğumuzun ikinci aksarm. An I Yamancıgım.» «Zor Efe. İşte bu obnaz. Ben bir kösesinde Sanayi Odasına da yer | ask, soylu nev'inden ise, ayrılık ve kendini bilen, muhakkak içeri girer, verllmesimn daha münasib olcajını be j hasretin tesirile en alevli bir ihtiras ir bardak Karahisar suyu içer, öyle kara vapurunun meshur cumartesi Anne vaktile oğlu ile birlikte neleri yaşmak ferace giyerlerdi. O buna gelemem. Herifte asker karın Iırtmiştir. Teküfin müzakeresl gelecek kalktı; çirkin ve mütereddl çarşaf haline gclir. Vatan sovgisi, vatanı kay yoluna devam ederdi. Ben ^fyonkara suarelerinden birinde. Amerikan ba gördüğü yerleri, onun hayali, gölgesı musallat oîdu. Çarşaf, Osmanlı devca gibi» celseye bırakılınıstır. hisar »uyunun tadını hiç sevmediğim rın önündeki salonda, Egeli aıleci ile konusarak tekrar liyaret ediyor. betm* felâketi ve hattâ kaybetBundan aonra Oda Gerze felâketze me ihtimali karjısında hudud tanı alde, bu modaya uymamazlık etmez tam karşımızdaki bir masada yerles [ lyte onun için, kitapta Italyanın bir letinin tam tcdennl'ine rastlıyan dev «arsılaşmazsek da, Haeı, baska rin hele İstanbula getlrdiğl blr tüV.ii ö!Jiik demektir. Onunla, nere delerine 5000 llralık bir yardım kabul mıyan bir derinlik, veya mukavemet dim. miş bulunuyordu. «Bir Yaman Var çok şehirlerinin, bir çok manzarala içtimai yüz karasıdır. etmi« ve milll korunma kanununun Onun için arkadaşlanml.ı, tabil o dı» kitabmın müstakbel muharriri rınm, göz yaşı perdesinin arkasından de olursa olsju karşılaşmak, yüzde âiil tasarmna geçmiştir. tanımıyan bir şiddet kazanabilir. EvYobazlığın dahn da eline kalsaydık, doksan dokuz ölüm demektir, amma bulmaktayız. kadınlarımıza ne oyun oynarlardı: Netleede bu tasarının tahflf edllmes! lâd muhabbeti ise... Evlâd muhabbe larak ve otomatik şekilde Kızılay bah pistte dansedenlere ve bilhassa gece görülen tasvirlerini ti, bedbahtlıklaruı en korkuncu, ıztı çesine girmiştık. Burası o senele>de nin en sükseli gendne, yâni oğluna Zaman zaman tasvir edilen manza «Kadın iki kere «oka*a çıkar. Birinciöyle gerek» hususunda Tlcarct Odasının etüdlerlnrablaruı en müthişi haline gelebüir. ir nevi çocuk bahçîsi va^jfe'i K? bakıyordu. Çeviklik ve meharetle, ralann üzerine eeki hâtıralann kli ! si kocasının evlne giderken. Iklncisi «Yüzde elliyse bile ben yokum den lttifade edilerek bu maksadla ayın Hele bir anne için... rürdü. Rengârenk, biçimli tarhların herkesi hayran bırakan bir figürö şesi gelip konuyor: Yaman'uı 24 ünde Arkarada toplanan Odalar ilk mezara giderken!» prensipl ile nmeEfp.» Birllgl heyetl umuralyesln» gjdümesi Bir anne ile yavrusu araaındaki his ırasında bir sürü min'ıTiini vavrular, yaptıŞı sırada, ona garib bir bakış defa Ieyll mektebe gidişi, bir kandil ı lerimizi, annelerimiH ebedi zindnrn ıHe... can damanmızı kesiyor. kararlajtırılmıstır. münasebetlerini, karşılıkh hasret ve skemlelerin Ü7erinde rnneler, dadı la baktı. Acıyan. koruyucu ve bana gecesi ailenin sofraya oturu^u ve an I sokaeak'ardı. İnhltat devrinln fitllü Halkı bizden scğutuyor. Korkaklıiştiyakı, nâz ve cilveleri, nüvaziş sen lar, nineler... Biz k.'Ssedski kapıdan o ânda yeıriz pörünen, mînasim an nenin gece kalkıp. açık pencere ile 1 softalarından bn mevznda vabler ğımm yayıyor. Birincisinde, iklnclfonilerini, duymamış, tatmamıs olan girip yolda llerlerken hızlıca koşan lamarî'Sım bir bakıs... Şimdi arlıyo uyumağı seven oğlu, üşür, hastalanır I dinleyip Türk l.a.'ınını ne dereKelcra sınde tutmaz, üçüncüsünde tutmaz lar, hattâ babalar bile, tasavvur dahi bir çocuk peldi, srkartasıma çarptı. rum. Pist Ü7erinde darıseden yskısık korkusile, bir hırsız gibi, odasının ' dü«ürmek «stedlklerinl 1915 yı'rnda edemezler. Be? altı aylık veya bir. 'oeufa doğru eğildiğimiz zaman. lı erkeğe bakarken, sarı bukleli, ma camım örtmeğe fidişi... I Göztepe gibi o zamanm pck münevbeşir.cisinde tufar Halk bizim koriki yaşındaki bir yavrunun annesinin ikimi?in de ağzımızdan aynı kc'ıme masmı a»7ina k*.*^i verdiği ldîçük ! ver bir muhltinin camiinde kalabalık kaklıŞımıza inanır.» Ve bu hâtıralarm arasmda, tapte [ bir remaat ortasında ku'aklanmîa ler çıktt: «Ne seker sey'». Bu, dört Ynrıanı görmekte idL kucağına atılışmdaki kuvvet, hiç bir «Ban yokum Efe. Ne türlü olur beş yaslarmda, sarı bukleü, nıa.«madilemeyen feryatlan 1951 yazından sonra Yamanı bir sevside mcvcud değildir. | defaiarca dinlemiştim. NesIMaşlanm sa olsun ben yokum.» Plyasay» eelra haberierden »n!»îtlBir kadın, anne olmadan aylarca vi gözlü, sipsirin yüzlü bir cocuktu. dalıa görmedim. Zaten 1952 scrbaha «Aleğer benim tek güneşim, benim da bun'an hatırlıyacaklardır. 1 «Hacı!» dıgına g8re EPU dıjı kliring aniaşması evvel annelik gururunu duymağa ba ; Bizden kurtulup, omeıkta oturan bir nndan sonra, onu resimlerinden bas etrafmda pej"vaneler gibi yana yana | Şayed edinümiş terakkllerimizl trrHacı başını yere dikmijH, bulunan memleketlerden hesab d\ırum lar. Bu duygu, biraz da eserini kafa Arab bacıya doSru pitti. Arkndn"!im. ka yerde görmfk, hiç kims» için, dolaştığun ısığım, kara Boğaz su | kedip adım adım reriye gldersek, aynı karkunç meseleler, tekrar milll «Kendini topla Hacı! Kendini arı müsald ol'n Cekoslovakya, Macaris sında taraamen tasarlayıp da henüz «ne »rDzel, ne sevimli çocuk diye hay artık mümkün değildi. lannda bir mum gibi sönecekmis.» tan. Jıponya, tsrael. Polonya ve Rus yazamamış veya bastıramamış olan ranliŞını izhar etmeğe devam eı'er gündeme girer. Gircr mi, jfircr! Bubil. Yoksa..» *** Ve nihayet isyan... ken, ben daysnamad'm. bacınm ö yadan piyasa !htiyac!arını karştltmak j { gün ak!a ya'un gclmese bile rann Efe böylesine kızmamıştı. Haeı an tlzere sanayl h?m rnaddelerl ve yedek j bir sanatkârın duygusuna benzer. nünd?n geçerken sordum: Vecihe Egeli tBir Yaman Vardı> «Söyle evlâdım, konuş artık benimpösterenier, öyle telklnleBaşkaları için eser, henüz ortada yok 1 Ama gene kızgınlıkla: adlı kitabını nasıl yazmı?? 1952 se le Yamancıgım! Bu kaderi çizen \ ri gazcte »ütunlannda yazanlar ı«parçaları, çefldll kSŞıd, ker«e. «m tur, fakat sanatkâr, onu varmıj ka Bu gü?e1 cocuk lc'r":n çocuğu? tNasıl biîirsen 6yle yap. tşte bslâi maddelerl, demlr ve çelik mamu dar vüzuhla görür ve onun mevcunesinin 30 Kasım 1952 günü bed namert ele ben nasıl isyan etmem h u r edfbi!ir. Doktor Ekrem Şerif Beyln. at. çesldll makineler, elektrod. çimento bahtlık ve felâketlerin en büyüğü çocuâum? Ben nasıl beni kahreden kızanlarm, işte sen!» Kadmlar, meden! mkilâblanmızin ve In?aat malzemni. percere camiarı, diyetinden habersiz olanlara âdeta ne uğradıktan sonra, hiç bir yere bir kuvvetin hayraıu olurum? Bcni kendilfrine mf'adifi yalntr. manevi tBu ne demek? Söyle Haeı ne k'arplt piâstik ham maddelerl, boya acu*. 1951 senesinin yazmda iki çoeugumdemek?» Yavrusu dünyaya geldikten «onra a birlikte Ankara vapuru ile Fran çıkmadan, hiç bir seye bakmadan, güneşler ve çiçekler ortasında ay değil. bu maddi i5iği da fearçafsız. »r, kimyevt ve tıbbl maddeler İçin 31 İs, kursun oyununa dökülecekti. milyon 121 bin Hrahk tahsls yapılmış anne, bir çok yeni duyular »e duy saya pldiyorum. Vanurun oturma ra hiç kimse ile konusmadan, teselli dınlık görmekten ve koku almak peçeslz, kafessiz, kllld küreksiz alev« zevkinden mahrum eden bir ya lâde RÜn ısiğmı da) imkân henüz ve Merkez Bankasınm gerekll tallmat gular tanır, yeni zevklere ve saadet onunda profesör Ekrem Serif ve sözleri söyleyenlerin aafbgına î hiddette, H a ı ^ a tetikelere kavuîur. Fakat sükun ve huzur hanımı ile karşılasıyorum. Oturup ko basitliğine acıjarak, talihin kendi ratıayı ibadet ederim? Sana dün ellerlnde Iken vatan toprağuıı müHacı bir taşın üstüne oturdu. Si verilmiştir. sine vurduğu darbenin tesirile do y»da haksız ve insafsızca byan bir dnfaa edcrceslne savnnm»îıdırlar. denilen hisler, artık onu ebediyen Maliye Vekfli^'n dünkfl ^îvoruî!. Az sonra. yemek vakti lâhjrı kucağına aldı, Türk mönevverlerl de: «FHftnra terkederler. Artık o, bir hudud bek geldiîl için yerimizden kalktığımız nup kalmış gibi, odasında, köşesin varlığa inanıp da ona nasıl el açatetkîkkri «Ne demek?» flkrl sen evveli aöyledin. ben arkançisi gibi her an tetikte, her Sn me sırada. bir genç adam yanımıza yak de, tam üç yıl sessiz ve hareketsiz rım, Yamancığun?» 3 b efeye karşı, bu dağlarda hiç Çehrlmizde bulunan Mally* Veklll rak ve endişe içinde yaşıyan bir inoturmuş. Nihayet bu hal karşısında Büyük acılar, yakmlann ölümü dan gelemem!» dememelidirier. e'ilm ÖSmen tlün öfleden evrel bir sandır. Ona öyle gelir ki, kâinatın aşarak Vecihe Hanımm kolıma gıri endişe duyan yakınlarının Ben, yarım asırdan evve'ml hanrkimse böyle hrreket etmemişti. En israrile hassas ruhlan ya en mistik bir dinyor. Çoktsnben rörme''i?im icin tayi . ..Aadaşı yapıyordu bu işi ona kaç husust rabrlkayı zivaret etmiş ve muhtelif köşelerinden yavrusuna do| nıyamamıçım. MeŞer bu, Ekrcm Çe seyahate çıkanlmı», fakat ancak vak darlığa sürükler veya münkir ya lamıyarak bir ynstayım. Annemle basaı;?rlcl!?rle görtşmÜBtür. ru teveccüh eden. yavrusunu tehdid bamm aynı araba'îa plrmçk hakkınü'telik de. Vekll, öîlfden gor.ra Kamblyo Mü eden görünmez tehlikeler, ılüşman rif Berin o51u Yamanmış. ıJzun bpy tile evlâdile birlikte gezmiş ve gdr par. Edebiyat tarihleri, «anatkâr dan örf ve adetçe mahrnm bırakıîdıu, yakışıklı bir genç. Yirmi öc va müş olduğu memleketlere götürül biyografileri bu nevi mistiklik lrlUŞlftıt'e te'klkler yapmıçtır. Gidip geliyor, kendi kendine «ne de Jmı, beherinln ayn ayn arabainra Nedlm Ökmen bu akçam Ankanya kuvvetler rr.evcuddur. Bunlarla çar nnda. fekat. yirmi ye^i, yirml BeVîz mek için razı edilebilmiş. Bir anmek, ru. demek?» diye konuşuyorbu nevi ink«rlarU doludur. Fakat J blnerek aynı adr^e yltmek pışmak için kendisi her an uyanık, gfi^terivor. Tıb Fakültp«mde taîebe hareket edeeek'ir. cu. dikkatli, silâhlı olmalıdır. Artık o, mi?. Tr^ybe Cemivp^irit'e ve daha ma töreni, bir mevlut, bir dua ka simdiye kadar insanhk ancak er yetinde kaldıklarını hntırliTorum. Ulaştırma Bakanı Parise gitti bilinden seyahat... birlikte görülen, sadece bir neferdir. Kararraı vermlştl. Yüzü tas gibi aiVa icfimaf •p«pklrö1'<»rde Ai VTB.. «o» nun tarafından beğenilen, co> keklerin isyan ve ink&rım ve bir Demek bu günün örf ve âdet değişikBakanı Arlf Demlrer, dün zevcenin veva sevgilinin ölümü mü | llkieri gon yanm asırda oldu. Genia donmustu Geldi Hacrnın başında Filhakika. anne oldugu ftndan iti Annesinîn dedi?ine göre. ilk Avnıpa sabah »aat 7 45 te uçaMa Parlse müte baren kadın ferd olmaktan, gaye ol seyshatinl yanm^kts. tik AvniT5a •* nun ayak izlerini taşıyan yerler et nasebetile ifade ediLmis isyan ve [ tsbaka'ara henüz çoğu yerlesmemisdurdu. vecchen İstanbuî'ian ayrılmıştır. inkarları dinlemisti. tlk defa, Ve tlr. Snratle ka7anı!m?«Jan suraf'e maktan eıkarak, vasıta olmanın bah yahatlne çıkmanm herkese verdi S rafında tavaf... «Hacı bu ne demek, hangi efeRoma Büyük Elçimiz gitti Bu seyahat esnasmda, büsbütün cihe Egeîi'nin eserinde, simdiye ka kavbcdebilirte. Hem elbette Ira^fin tiyarlıjhna, yani gaye »ahibi olmanm heyecan ve canlılık, bu ?endn 1abit likte g"rdün, duydun sen bunu?» Roma Buvflk E!ç!m1ü Cevad Acıkalm ssadetine erer. caniıîıSmı arttırmıs. Bakıyorum, her canlanan, en eski yıllardan Byrılıp dar İsyan etmiş ve şimdiden sonra vardıŞrnız merhale. son dnrak deSHHaeıbasrm kaldırdı Bir kaya gi dün saat 14.45 te uçakla, varifes! bası Bir annenin hayatı, tabiat üstu hâ kesle ahbap. Herkes ona samimiyet gelen hâtıralann şlddeti ve tesirile, isyan edecek olan annelerin hislori dir. Niteklm Atarürk tamanındı Içtibi sertlesmiş. donmuş yüzü gördü. na dönmek Ozere tstanbuldan aynl diseler, mucizelerle doludur. Bir an SÖ«1eHyor, ona fltifat erm»4e hazır. o zamana kadar bir sükut heykeli dile geliyor. İşte, üsluptaki pürüz mat aninvH bakımından daha Uerl \, ıjıi'. Önfrn». 'lVı*ü«(a hartımiar. ne altmcı, yedinci, sekizinci hislere olan bedbaht anne konusmak, «ona» süzlük, tasvirlerdekl sanatkirlık ve mprha'fde idik. Şube Müdürlüfu olaeakü. Bir gCn, baba^îie hm vapnntn o hltap etmek, «munla» »ohbet etmok istirabın çeşitli nüanslarını tahlilmaliktir. Allah, ona bir çok husus Atatürk cennetmekân, kıyafet inkı4 nydanberi Emnlyet Miidür Moavtal Iarda ilrimas eder. Yavruiarı uykuda deH muvartakiyet «fbi bir çok ede Iâbına ancak erkekleri zorlaraıştı. Kalktı. Efeye doğru iki adım sttı: n vekale'en bakttŞ^ ?, ,^! bt meriyetler tasıyan ve tanmmıs Kadınlann ruhan modaya tSbl oiduk• B B k u r a kaîr»â'"Efe, «dedi. «Bir üîünç Fatra Kavmakaml bjc ^aıaüaa bir tarçfa döq^ken, yoryazarlanmızm ön>rözlerile föslfl olan lannı. blrlblrlerlne bâVp zamanla çocukluktur et+im Kara Sait Paşa Ergun Gökderiz tâyln edllnıiîtlr. Gök ganlannı düşürdükleri veya sadece «Bir Yaman Vardı» adlı kitap. bil medenl kılıja gireceklcrlnl hesabladerlz blrkaç güne kadar vazlfeslne ba? açıldıkları anda, annelerln çoîu «tık« nm ordusunu gözürr.de büyüttüm» hassa bu baktmdan, simdiye kadar mı^tı. Fakat Atntürkün ömrü ktsa diye uyanır. Yavnmun yastıgı işleliTBraktır. Sonra elindeki silâhmı Çakırcahmeli ise, yanağmdaki izden bunu kon ifadesin: bulamamı. olan bir duv i »«'«ögüıtden. otorlteşl altmda fihninm ayaklan dibine bıraktı, Çskırejlı Fatih medre<ıeler1 bujrün anlıyor trol etmek mümkündür. Başka segunun tercümanlıtını ifa etmek ba yetler kaf) geüîemejip irlica baskın Fa'îh Medre'elerl Vakiflar Irtaresln beble uyandırıldıklan zaman, saatlertüfeği yerden aldı Hacı Mustafaya ce re'tore edilerek Yu*.'rk T.'hsll Takımından edebivat tarihinde yer al çıktı. Kasaba'ardan köylere ve sehlrce tekrar da^madıklan halde, yav lere sarkvarlllk yenlden aktı, akh. gpri verdi: !e*»e vurtu haüne pe'lrllraiştlr. maga lâvık bir eserdir. Akıyor, akıyor. Medre«e!er Su^ün saat 16 d» mera rularını Brttükten veya herhangi hiz «Sen de kusura kalma Haeı! Allafa karsı isyana sevkedebilecek bir metini yaptıktan sonra, anneler ya Mânen bizi boğmaman Içln bn seli Eşkiyahktır bu. Kardeşin olsa bile.» s!n:>1e eçîiacaktır. his varsa, bu, tasavvuru mümkOn fe barajlamalıyız. Tdılike maddldir de: tar yatmaz, uykulanna bıraktıkları Den'ze ahlan kndın kocası Hscı gülümsedi. lâketlerin «rasında, ancak ve ancsk Kadmlarımızm topyekuna kâfl yerden devam ederler. Köşk deresi kfyalıktır, sarptrr. Bir tarafından kurtanldı evlât acısıdır. Ayni zamanda, Alla ' ?'Jrmediğ!nden evlâtüanmıra iyi anaBir anne, çoeufundan ıHlometrelerrta Ç'.vDl h?m3rn eoirn*!nda ce uzakta olduğu zaman l>ile. crun Voysğm içindefir Koyaktan büyühm affedebilece^i bir isvan varsa, ' l'k edemlyorlar. Ana terblyesi hlço da muztarip bir annenin kalbin birimizl tatmln etmiyor. Ba«ka mf!cek bir su akar Delicedir. Ulu ka oturan Hasihe Dümdüz, kofam EeV.lr sevinçli veya üzüntülü old^ıÇnnu bi1« yaptıîı mnr.akaüsdsr. ropra evrelM letlerin kadmlan evlerinJ ve klerinl den yükselen isjandır. yalıklar karjıki tepemsi dağdadır. rere «aat 22 «ulsnnda Üs'ıUdar lske lir. Ağlıyorsa, aŞîadıSmı hisvder. daha mükemmel bir hale sokarken Yı'.an pöbeğiyİP kus kansdıyla va !?«!n» inTls re kerıdlslnl drnize a*m:ş Bugün, telefon devrinde, bu tılepati Bir anne çocuğunu buyütürken. çarjaf. pe^temal aîtmdaki şarklı ka ona hizmet ederken kendisini ibadet dm her sahsda büjflsizlil;. beeeriksizramız oraya. Öylesi bir kepir taj t'r. Arfc?5r^dan vetİFen koc^sı Eeklr. vak'alarını ilm! tecrübe lialinde te6derhal den'.re atTvarak Haslbeyl kur bit etmek kolaydır. halinde hisseder. Çünkü 'nsanlarm Hk ediyor. BiH reri bir seviyede tntlıktır. tarmaya muTsffak olmu^tur. Kadın Bir anne üşüdüğü zaman, üşüme koruyucusu olan Allah, yavrıısu nez BIBSI mukadderdir. Bir şafak vaktl Köşk deresine eeî 'pdsri altına a'.ınTin. hAdise rtrafmda ğe ve titremeğe devam etlerek, çctudlnde anneye bir vekîletname ver•aV'f!">'a bssinnnıçtır Çarsaf yasafinı. herkesln mizaç ve ğuna giydirecek ş*y ırar. Kendi ru diler. Yataklarınm evine çirdiler. Ev mistir. AHshın emrini yerine geti mesrebine göre riyinememesl surettnîadığı zaman çocuğuna «u teklif e 2 doktor. I baştabib riyaset sırtırı kayahklara vermiştl. Önünren, bu yolda hiç bir fedakârlıth e de izah edip rahil ctihel&yi kisktrtander. Hele bir anne için en büyük emrine alındı den âe büyük çağıltılarla dere akısirpemeyen anne .annelik vazifeleri larla sava«malıyız. Bir istibdad bahl« DU şahane apartmanın bir dairesin! kazanabilir ve Çlçü Beledivesinde vazlfelerlnl lyl zevk, en sevdiği bir seyin lokmasını yordu Derenin ortasında ksyalıkni ifa ederken bir nevi ayin icra et mevzuu degildir. Ntiyen e«arpla. Isrlyaomıvan Ikl doktor lle Eeyo*lu Be ağzına almadan, tamamını çocuğuna lar vardı. Kocaman kocaman. Adamektedir. Onun için Allahın kut?i j yen çapka I'e. Istiyeii yazma ve yelledlre Subfsl Bs?t«blbl Rtvaset emrl yedirmektir. yetinin bir ki"roını evîâdmda gören dirme ile doîa<ır. Fakat hacıağalar cıklar pibi. Sular çağıltılarla dört ce âlınm!«1nrt!r. Anne, kendisinln bir parçası, kenbir annenin göz yaşlan, isyanı bile knıtbeyinli dört hatnnia ycnlden hayanından sarıyordu kayahklan Ködisinin bir devamı olan çocuğuna Müesseseleri ikaz rem safası «iirerek diyo. Türk kadıbir duadır. M«artÇ9klllşlndB"Bofl»ıpiirerek. Uğultulu. Gaîeteciler Cemiyetirden: Senellk manevî filemini, iç hayatına da devnı. doîayisile Türk cemlyeti, yıldm Içîndsk! Apartmanın„ muls «Kim haber verse, Sait Paja balomuı münatebetüe blr takım dolan reder, ümidlerini, hayallerini oyıla nı'metlere boihıîamaz. Çarfaf bu dıncılann cemiyrtimİ7İn lsm'.nl vere nun Ozerine nakleder. Kendi el(1) îsmail Akgün matbaası. teşsm dairesinl kazanan inanmaz » FFriMT'n sembolüdür. rek, mflesseselere mfıracaatle t«bernı de edsmediği muvaffakıyctleri, kentalihüys ayrıca 10.0CS3 lira «Ne yapmalı?» kendl aralannda tonl>dık!arı duyu!mu«tur. Müessejeler di erişemeoiği saadetleri, kendi yaeşya kredlsl verilacektlr • Miidtlrie'ÎTiden ve «lâkahlarmdan bu şıyamadığı hayatı çocuğu )çin igte «Bir vukuat...» tetimaî gellîmece'me ta'carlnrsa oek yazık. He «Bir kaç klşl gönderelim 6y Vabll mdrscaatlerl vuk'ju anıtıda te!e meğe ve bekleıroSe koyulur. Her şııbs ve ejans İçin ayrı fni!» 221222 numaraya büdirmelerlnl riea le BiivüV MI1!»t Mec'hfnîn «rın azaleyse.» TEŞEKKÜR *** Ikramlye • K»r 100 Uraya ederiz. sı amnnda (kadın mebnslardtm fiç Benim Yaman Egeüyi sahsaa tanıt kur'a numarası Gece, yakrn köylerden birisi basıl hnama uyamavız) dlyenier bıılunmiHIÎRİSEK ALAÇAJVTın mifl olmamm hiç bir ehemmiyeti ve d* Ve Sait Paşaya haber gitti «Kö i MART 21 ŞABAN 8 yaca';hr e'b«tte! Bn kanun ntiddt*!, cenaze meraslmlne lştlrftk eden j kıymeti yoktur. Diğer taraftan, an yü basan Çakırcalı çetesi Köşk dere nmnlur M. ens'ele. «enjrele takıln»akreya muhtellf suretieTÎe acımın 1 I nesinin kendisi için yazmıs olduğu «rnn Voîavhkia gerlve'erek. Türk M sine doğru çekiliyor.» pay!sçar«k blzlert teselli lOtufE | | kitabın insanl ve edebî değeri de o mnieflnJn beyneîmiîel ltibarmı yenia kârlıtım gos'eren V3kın3anm:ra Kaldıklan evin önünde blr atb i Yamanın şahsî me7Jyetlerile hiç bir J ve muhterera sevatm aonsuz detı yüeeHrtıeÇe vnfle o'arfiktır. Tür\ O o a < Işds emnlyet ve sür'at durdu. Attan sıçradı indi. At kapka ! suretle alâkalı değildir. aHkranlar:tnııa •onanE. müietini. tslâm dünyasinm yenlden ra kesilmisti. Telâs. içindeydL Çırpı Lutfl Alaçaaı Hllınl Kkş!?ll V. ] 6.02 12.2111547:18.2219 52' 4.22 Bununla beraber, burada İM hStıra Içtiraal lideri halin* sokaeakrır. 1 mı nakletmekten kemdimi alamıyacarıyorduE. ]U.40ı 549| 9.Î612.OO| 1.31 10.00 (VâNu) ( ğım. (Arkası var) =haberleri Saıtayi Odası Meclisitıin topîaıttısı ABAHA...1 ABAHTAI^ KALBİ AYDA Şanlı mevkiimizi kazaniüağa yeni bir fırsat Vecihe Egeîi'nin kitabı münasebetile ADİLE 31 milyon 121 bin üralık fahsı's yapıldı ! * » • a ^ H « L > ^ ^ arzımuza göre döşeyebiliısiniz... ş > Ekspres Bank «CUMHURtYET» in Tefrikasıt i KISMD? HÜLASJVSI: ^ Niçanlıs! Adnandan ayrılan ve . • • fft7«I bir Turk gazetecisi 6!an Sayan Güler, |lps r!n zencî daliısı Arterbu ka!fs İle beraber. Çamda luks bir eteMeciirier. Hacı neıri7eı11erile birükte Hlcaza gidecekler. Yolcular arasındaki Arab Emlrl dadıya hürme' ediyor. Cenul Eren iıimll b!r lergin genc de Cülerle ilgilenlyor. Da<Jı, bunları evlendirmek lstiyor. Güler bu flkre simdiiik yanasmıyor. Aklı halâ Adcandadır. Sonra küçük sakaîlnı sıvazlayarak sofrava döndü. Gülerîe gözcöze gelen Cemil E. ren, gert vüzürde beliren saşırtıcı bir tebessümle genc kıza sel&raladı; sonra çekildi. Mühendis Hartman da Cemllle ilgilendi kl Fm're soruvor: Klmdir bu zat?. Alıran mı? Alman olduğuna niçin hük jnettiniz? . Yüzündeld kılıe yaraaından... tahsü edenkr talebe Ben neden ehemmiyet veriyorum larsa, analan, babalan da mı... Mühtedı heyecanın sirayet etmebu adama bu kadar?... İbanet, remesini sağlamağa uğraşıyon zalet, kepszelik benimkisi... Kı Yardımcı pilottur O kullanme ihanet?... Adnan! Hiç acımamayacak uçağı... Bu sebeple bir yacağıra sana... îmkânınl bulunca bardak içmesinde mahzur yoktur. bir pula satacağım seni... Adnan! Kirpi scçlı: İstar.bul'a geleyira de yüzüne bakBuyurun fetvayı! dedi. mayayım senin!» Mühtedinin müdafaası, Bmsalı Düşünceleri yine yanda kaldı. :u sefer de dikkati Bursalı haa hacıyı büsbütün çileden çıkardı: Yazanlar: Nilıal Karamağaralı ve VâNu E, maşallah size de Hâdi eya çevrilmişti. Çifte vav kaşlı, hokka küühlı fendi! Dininizi iyi ögrenmissmiz, düel'.olannda bu tip bir yara a1 çalışıyor. dognısu! Şarabın katrası haramiırlar da... | Anberbu, çatah, pıçsgı nasJ da hacı namzedi homurdanıyor: dır, bacanA!... H a c Mühendis Cemil Eren taKsi usulünce tutarak teşrifat nâzırla Ayıp... ArP yoîunda! pilot bu sözleri lş;.tti. GüGüler, bu tenkide kimin muhaini Alraanyada yaptığı için ya rmdan aierin alacak ksd;r muadör.dü. Kadehine küçük rayı beiki orada almısür... Fakat ' ç e r e t fidabıyla kibar kibar yeme tap olduğunu anlan.ak ister gibi lerek k k d ğ d k etrafına bakındı. Genç kızın dal parmağım soktu. Ve sarapla ıslaTürktür... Yakmdoğuda pek iyi inj yiyor 1 fiskeliyerek bir farkedcn rtan parmrfŞını tanınan büyük bir iş adamıdır... Bir en geldi ki, az daha pot kı şır.bğından siikindiğini damlayı bosluğa sıçrattı. Bir otomobil firm&sınJa hissedar racsktr. Garsonun kadehine şar?p Emir, ona doğru iğilerek yavaş bir Katresi haram madem hacı dır... Blzim nıcmlekete de acente koymasma müsaade edecekti Çüa sesle: baba, atıy^nım işte o katreyl... Geyi koutrol için sık sık gelir, gider... ' j^^ pet sever Anberbu içkiyi... PiloUarımızdan biri bir barri kalan bana helâi! Hayranım bu zatlr. hayattaki mu j B a y ılır. Fakat tam zamarıında dak sarap istedi de ... dedi. Ysn yf.nya dikti şarabı... vaffskıyetlerine Bay Hartman, kendini tuttu. Hacılann karşısınGüier, o zaman farketti: Kendi Hoalardan gayrısı güldü bu şasizın vatandaşmız oLsaydl, sayılı da patavatsızhk eder mi?... Alâ sıralarındaki bir masava iki Türk mil\ arderlerden olacaktı şüphesız. vişsiz şekilde reddetti. Hazin hazrn pilotu ile hostcs yerleşmisti. Pilot kaya... Muhavereden blr şey anlamayan Yapıcı, kurucu kabiliyetleri ya içini çeküği bile belli oimadı. lardan ıfak tefeği, esmeri bir barGülerse kendi âleminde:: mandır... Bunu da, karşısındakini dak kırmızı şarabı elinde tutuyor Amerkalı sagır mühendis. gü'.me sebebini öğıenmek arzusuyla bakı« Yoksa bu son gecemizde icmeğe hazırlansyordu. sihirbaz gibi ıkna edebilişine medyundur zannederün... Şimdi İr&r.a Cemil beyin sofrada bulunmayışı Bu hal, sade Bursalı hattatı de nıyor. Emir. Türkçeti kadar fasîh blr mu=.zzam bir teşebbüs için gıdiyor. ' mı keyfimi kaç'.rdı benim? Müm ğil, öbür hacılan da kızdırmıştı anlatHartman, garsonun uzattığı ta i kün mü?... Adnanın açtığı yara Yemeğin baslangıcmdan beri sAkin fnailizce ile ona hikavevi baktan yğ yemeğini alırken cevab' yürepimde hâlâ sıziayıp dururken sâkin Arafat bahsi ederlerken mağa baslayınca, mühendi»: yüp p Pardon! dedi. j ü! verdi: j bu Cemil bey... Evet, gelişi güze! şimdi nuran! ifadeleri değişmi? Emirin sözünü kesmiştl. Seri mah blr insan olmadığl ' bir Cemil bey... Yolculukta rastla yüzlerinde gazap belirmisti. HoJaketinin iç cebindeki isitme lltkeliilk bakıçta belli. I dığım bir Cemil bey... Fakat ne murdanıyorlar, ancak bazı tini düzelttikten totıra: Güler, bu muhavereyi ueden ean • den sokulmadl yanımıza 7 ... Neden meieri anlaşıbyordu: Buvurun şimdi dinliyoru.n Böyle göz göre... Sasld bize kulağile dinlediğine öfkeleniyor. ı beoi görmesine rağmen çekildi?... ı Zihnlni dadısile mcjsul «tmeğe ! Asıl nedea'i ben kendime sorayım: inad... Mekteplerd* öğretmlyor lütfeB a.T>lMiiT!J dedi mmmmmmm Bu basit teferruat dadının dikatinden kaçmamıştı. Zaten bir müddetten beri Amerikall sağır mühendis Hartmanla meşçuldü. Oru inceliyordu. Acaba Mühtedi onu da mı mimlemişti? Müfendis nasıl bir hareket yaptı da, dadınm kuşkulsnnı tepreştirdi. Gözlerini ondan hiç ayınnıyor Anberbu... Hartman, Emirin anlattıklanna güidü. Pılotun nüktesici takdir ederek ayağa kalktı. Onların masasma yakîasjp hâlâ şarap kadehiie meşgul bulunan gens adamın omzunu okşadı. Ona bir puro ikram etti ve çakmağıyla yaktl puroyu... Sofraya döndüğü zaman kendi ağzında da bir puro tütüyordu. Bu Hartman ayaktayken kadavTaya benziyor. Âlemin üzerinde nasıl bir sıtiba blraktığını beiki de bildiğinden, sıkhğı ile göze hos görünmeği hedef tutmuş. Cidden çok şıktı. Bir Amerıkalıda yadırganacak kadar sık... İncecik bej spor jaketinden, beyazlı kahverengill mokasenlerine kadar ustünde ne varsa itlna ile seçilmit, alınmıstı. Sofra toplandı, kahveler geldi. Yemeğe henüz başlayan pilotlann masasında şimdi yavaf sesle bir münakasa oluyor. Üç kişi basbaşa vermifler .. Hostes çok asabl... Bu gecç Türk klzı bir ask badıreaine çatmısa ve İki cami arasında kalmışa benzer... Kâh solunda oturan esmer pilotun kolunu oksayarak; Erdoğan, een ld... diye bir şeyler fısıldıyor. Kâh sağında oturan gür san saçlan muntazam taranmış penbe pilota eğiliyor. Atilla, tstanbul'a dönunce... diSi :sitiliyor. Yine dört köse küçük masenın ortasında üç kafa toslasıyor. Ve ardı arkası gelmeyen fısılö... Güler bu havedan sıkılrmştl. Hareket etmeden evvel postaya yazılannı vermeği ileri sürüp özür dileyerek yemek salonundan aynldı. Veda için holde Cemili aradı. Bakü ki, yok... Üzüldüğünü kendine bile itiraf etmeksizin omuz silkti: < Adam sen de!... İsabet!...» dedL Ve Cemilin yokluğuna velev zorakî omuz silkebilmek, bu umursamaz cümleyi söyliyebilmek bir anda maneviyatma kuvvet vermis g:bi adjmlan çevikleşti. Asansöre yürüdü. İst* tol koridor... Sol koridorda ikinci oda: Cemilin odası!... Aeaba Cemil Eren odasında mı? Kapıyl tlkırdatsa mı? « Size veda için geldira, efendim. İkide hareket edeceğiz de...» dese mi? Hayır. bu hareketi yakıştıramad! kendine... Gideceğini biliyor. Istesaydi Cemil Eren onu arardı. Beiki ifleıiiM dalmısür. Beiki, «Gör yeğdir.> demiştir. tnlsyativi erkeğe bırpkm3İı... En iyisi oteldea eynhrken Cemile ver.lmek üzere kapıcıya b!r kart teslim eder. Böylece vedaîaşır. Ölçülüsü budur. « Kapat sen daha ilk sahifesindeyken bu kitabı, kızım!... Geç Cemil bevin odasını... Gir kendi odana... ört kapım... Kilitle kîpıru... Cemil bey tıkırdatırsa bi^e açma... Özüt dile. kanadın öte yamndan konuş... Böylece veda et. Bir aşk belâsmdan henüz kurtuldun... Yeni bir belâya çatm*! Hem, dadının kehanetini unutma! BelVi doğacak olan h*dise!erde baş rclü pynayacak Cemil Erendir. Aman sakın, mukaddere kolaylık gösterme!... Gir odsna, trir!» Girdi odasına... Ve kapısını, dadısmdan ba>=kasma açmamak azmile kilitledi. Aksama kadar güneş vunrro?. İçeri ssnki zehirli bir hava dolmus. Balkonun panjurlarım açtı. Gecenin serin havasıyla odayı da serinlettikten sonra sadece perdeleri indirdi. Çar;ıdan ddnünce eçyalannm büyük bir kısmmı toplamış, valizleriai kilitlem^şti. Bir şey unutup unurmadığını araştırarak etrafına bakındı. Sonra yazı çantasını tabureve bıraktı. Şezlonga «rt ttstü uzandu (Arfcan *w)