Katalog

İK» CUMHURIYET'in TEFRİKASI: Zt »JırtJdt Anlaur.: Aıbay Rustii Kobaa f a z a s : YAŞAR KEMAJL. rofesör SiyavusgiUn talebeslttnlversiteUbir bayan, başka muharrlrler aratmda bcnl de zlyaret edip türkçeden atılması, türkçede alıkonması, türkçeut yaratüması gereken Efe güldü: yüreğinden azıcığı sana geçmişse, kelimeler hakk.nd. fikriml sordu. «Yeme kendini kardaş, gimdi sen şu çalı kakıalann topuna beBana sunjîan kâğıdda önceden hacnlana icabma bakarız. Hele sea dels.a. Göl yerinde su eksik ohnaz. Bazı şahıslar, Edirnekapıdakl zırlıımış olan, teitvar! (eyet) yahud dinlen. Yemek ye.» Yiğit yatağı boş kaîmax. D« gayri «Mısırtarlası» denilen kabristana (hayır) denmesi Istenen formüllef Çavuş: ölü gömüfemiyeccğini bildiren vardı. Benimse düsüncem hiç birln» gün senin gunündür.» îspat hakkı meselesinin ferek flim, «Yemek falan boğazımdan geç zat usulsüz hareketi lla imtiyazlı uymadı. Blr kaç saUrla kanaatlmi hulevhalar astılar Sonra da altuia blr at cektp, t YAZAN: *i gerekse politfka mehaülind* tarofılmuamele temin ettijjni ispat edeme lâsa ettim. mez Efe. Ben kaimmdan ölüyoline bir mavzer vermişti. Bunun dığı, lehte ve aleyhte mütalealar «erdiŞi için tazminata mahkum olmuşrum!> Bayan gittikten tonra, aynı mevnı Edirnekapıdaki mezarhklardan dedildiği şu günlerde bu müesseseüstüne Mehmed onun «lini öpmüş: tur (Hickson and CarterRuck, The üzerinde daha da zihin yordum. MUal Efe: biri olan ve yüz binlerce insanm nin İngiliz hukuk âlemindeki hüLaw o Libel and Slander, sahife diye şu üç kelimeyi vererek fikriml «Sağol emmi» demişti, «sağol. «Bir lokma, bir iki lokma... gömültt bulunduğu Mıaır Tarlau viyet ve mahlyetini b«dirtına§a ça113114). bir nebze anlatabileceğimi sanıyorum. Çocukiar, çavuşa hemen bir ikl Yıllar yıh babanu aratmadın. Şim ve dvarına «alıib çıkanlar, etrafa lışmak faydadan hâli olmasa gerekDavalmın hüsnüniyeti veya suinidi de... Babam sa§ olssydı, gea* Atom sanayüne yatınm). |ey hazırlayın. Çabuk çabuk!» dir (1). Burada hakaret haksız fiili melesini teşrih eden gazeteci, aley yetl neticcye kat'iyen muessir degiltir. levhalar «sarak SKi defniae müMlsalim bu üç kelimedir. Az sonra ycmek geldi, Çavuş e böyle yapardı, değil mi?» Evvelemirde funa isaret edelim ki, nin «asılsız beyan» unsuru ile ispat hine vâki hakaret davasınia hava dir. Isnadın, doğruluğuna iyi niyetle saade etmediklerinl bildlrmişlerdlr. «Böyîe yapardı oğlum. Tâ •1 Atom bombası, atom tunaytt tngilterede hakaret bir ceza hukuku hakkınm tedahülüne dikkat burul disinin doğruluğunu ispat ediyor; fa ve mâkui Mbeblerle inanarak yaHni bile sürmedi. Efe, ısrar ettikAymı zamanda, yakınlannın meçe o, «ben kahrımdan ölüyorum» zeldenberi Jturd en.ği kurd olur^ zarlarraı tamir veya ihya etmek is müessesesi olmaktan ziyade hususî malıdır. Şu tarife göre fiiia tekev kat mahkeme, yazı bâ(lığının nez pıldıfcnı ileri sürmek hiç bir fayda csktden yoktu aına. atom Itelünesl hukuk mevzuudur. Gerçi bir çok vunü için hakaretâmit lsnadm haki kur avukatm umumiyetle müekkü sağlamaz. Hakikati maddenin ispatı vardı. Bana blzde galiba (cüz'ü UyeMehmed aüna bindi, mavzerini diyordu. «Kahrımdan ölüyorum Elerine bu yolda muamole yantıîı mâ gerektir. Binaenaleyb hakaretâmiz tece^za) derlerdt Şimdi her millet kucağına aldı. At, güzel bir kır atU. tiyenlerin de teşebbüslerine mâni suçların aynı zamanda haksız fiil kate mugayereti bir fartı asltdir. ie!» teşkil ettiği doğrudur, lâkin hakareolunmaktadır. Davayı düşüren mururu ramau, nasını tazammün ettiği roütaleasın beyar. bir şayia veya havadisin nakli gunde kaç defa atom drrken. biz Türk Zaptiyelerle blrkaç lokma al | Mavzer kıı gibiydi. Mehmed ödeda bulunuyor ve da/ılı gszetec'trün tin haksız fiil telâkkisi ingiliz hulerin bu mefhumu yukanki cızırtıll Mısır Tarksı ve dvarma sahib kuk tatbikatmda ağır basan tema muhkem kaziye gibi 'imıımî deiiıer ispatı münferit bir hâdiiave münha tarzmda ifad« edilmiş olsa da sadıktan sonra Efe, hemen ayağa | miş ovasından atını delicestne dağyianm vukuu veya hakikaten böyle lâfızla ifade etmenüze imkâıı kaünadışmda hakaret davasma hfts n.üda lara doğru süı~dü. Kencline geld.ği çıkanlar, yavaj yavaj mezarbklan yüldOr ve ceza davasına mevzu ol faalar şunlardır: 1 lanadm doğru sır kaldığı esbabı mucıbıHtie tazr.i bir havadisin verildiğini ispat derde mıştır. kaiktı: «V «Hakkın var kardaşım» dedi. zaman güo ikindi olmuştu. Orada kaldmrak zemini tarla haltn* <ok duğu pek ender görüJür. Birim ns> luğunu iapat, 2 Bunslfane koman nata hükmediyor (Bishop v. Lalbiıer d > B değildir ve davalıyı tazminat Aynı anlann turani ek v« kökler» temimizden farkh olarak orada her terj 3 Mutlak muafiyet; 4 Mih 4 L.T. (N.S.) H5). •p ırskten kurtaramaz. /ı ki, ovanın ortasmda, yapayalnız kal maktadırlar. iHemen takibe çıkalun.» den yaratmağa da thtiyac luyularoa*. 1952 yılından evvel eğer hakaret Oyleyse, beyuelmilel maiıiyctteni bir Bir başka hakaret davasmda hiSilâhlarını kuşandı. Bir dakika mış bir çam ağacına beş «1 kur;un HâdUeden müteessir olan halk, nevi hakaret ceza davasına .nevzu dud muafiyet; 5 Kasıdsıs hakamt. tcşkü etmet AngloSakson sist«minlçinde yola çıktılar. Efeyle, Hasan attı. Tüfeftini okçadı. Sonra dOsün ilgili makamlara mflracaat ederek de ceza hukuku müessesesi hakaretle Meselenin aktCel ehemmiyitine b< dise judun Birisi bir gazeteci hok âmiz beyan müteaddid isnadlardan çok keiimeleri doğrudan df*ruya vnrurmuş. aile mezarlannın çiğnenmesi ve yok müeyyidesi tazminat olan haksız fiil naen biz bu yazımTzda ya'na i«na kında «müfteri gazeteci» «ıfatju kul terekküb ediyorsa bu ianadîardan her ıdrkçeye almak zorundayız. Nitekıra Çavuş önde, zaptiyeler arkada, kÖ dü: «Babam meteliSi dın doğn'iug'uıu ispat müdatansı'on lanmıştır, aleyhine ikame idUen na birinin teker teker ispatı zaruri idi. e\\Telce de alımşız: Vapur, tr«n. kapyüa içinden yel gıbi geçüler. Atla Ben koskocaman ağacı •uramaya edihnesinden endişe ve »ikâyetle müessesesi hakaret arasında ju mü tahlil ve izahı ile yetine:eğız Mat karet davasmda da mezkur fpr.tfe 1952 kanunu, (The Defamation Act tan, doktor, şut, gol . Bu ««beble a öldürürcesine sürüyorlardı. At yazdım Nasıl vururlar meteliği a rini belirtmişlerdir. him farkiar vardın buat hürriyeti bakımınrUn büyük 6 cinin gazetesinda bir adama Iftıri et 1952^ bu mevzuda mühim bir yeni şündiki ve ileriki taya.uıuzaa da lan kantere batmışü. Körük gibi caba?> 1 Söz, igaret gibi devanüı ix bı nem taşıyan munsifane lcoıiıantsr ve tiü sabit olmustur; lâkin mahkeme. lik ve kumen kolayhk getinnistlr. yenl yenl ecnebl Suslmıelerie karsjDiğer taraftan, bir kısım halk da, •lıp alıp veriyordu atlar. Gez, göz, arpaclk. Tüfeğini dog fstanbul Belediyesine müraeaatle rakmıyan vasıtalarla hakaret ceza kasıdsız hakaret defileHnı bdşka biı «müfteri gazeteci» tâbirinin itirayı Bu kanunun beşincf maddeane gfi»* laştıkca: «Nedlr bu mtinascbeisi/.lik7» hukuku anlamında hakarete vücud makale mevzuu yapmak h.«atım bul itiyad etmis gazeteci mânası taîd.ğı. şayed ispat edilmeden Dirakuan is diyecek yerde, ounia.n n>unaMuı «iğGün, yavaş yavas. iniyordu. Göl nıltup bir serçeye, telgnrf direğinin Mısır Tarlasi ve dvaiöun lstimlâkl verznez, ama haksız fiil manasında mayı ümid ediyoruz. iftlra itiyadı ise ispat edileıneüjl ıçın nadlarm, hakikatl ispat edilenlerden renmeli. fakit bejiveimUcl l.clinulcri geler uzamıştı. Bir suyun yanına fincanma ni?an alıyor, ama nkml1 ni lstemişlerdir. hakaret mevzuu olur. 2 Hakaret sonra artık davacmı nim ve sönrekarî'lai'»'' geldiler. Hasan Çavuş. Ahmed E yordu. G«ne atını doldurdu. Eve Isnad edilen aususun dogrulu£unu davaoının hakarete uğradıŞını kab" tine daha fazla halel Petirecek ma ancak yenl «nefhuınlin haksız fi'linin tekevvunü için hakauzere türkçeye ictlnncıl; vırittmiş ve davBİıyı tarminata mahkAm etispat müdafaasını kabulO sebebi Mc fenin suya bakmasmdan faydalana geldi. O, kap'ya gelir gelmez, anası retâmiz yazı, resim v.s. nin üçflncu miytir (Wakley v. Cooke 4 E*. 511). hıyeı ta?ımadığına jirf <2ı l:anaat keiimeleri atıp onlann yerine oturtrak arkada kaldı, bu ara, altı silâh, kapıya çıkmıştı. Gülümsedi. Oğul, tçportacılar dün bir blr sahsın ıttılaına arz şart lken ce Pherson Daniels (10 B. and C. Ehemmiyetine blnaen 1946 da ka g°tırirse yalnız oir tncun isnndlar.n mak için değil! Meselâ (ortaklık) 263, 272) davasuıda oıevzuubah» edibirden patladı. Ahmed Efe, attan anasının boynuna sanldı. Sonra, •zada bizzat hakarete uğnyanm ıttıtoplanü yapblar rara bağlanmış blr diğer davayı da df.pruluju ispat edı'ıulş olmasına raS mânasına (sosyete) nin lüzumn yoklaı kâfldir. Çünkü hakaretin bir suç lijor. Mezkur davanın kar&rinda bir burada zikretmeden geçemiyeccSiz. iıiitı müdafaa ınu/nff.)k clrtuış f.ayı'.:». tur. Türkçede (sosyete) «ozu, tmüyuvarlandı. Kafası dağümıştı. Ya na atın dört bir yanını dolaçü: 6«hrlmiz tsportaeılan dfln ıa<t 1SJ9 kimsenin sahib olmadığs ahljk ve sayılmasuıa sebeb, hakarete maruz kmdan üç kurşun yemişti kafasına ^azunıza son /ermtdon onee ha reffeh ir.sanların birbirlcrile 'enıa» «Hayırh olsur. yavru» dedl. <J» Dlvanyolunda, Arerbaycan Külttir kalanın tahkir edene karşı hareKete karaktere tecavüz idd'aîi'.e tprrninat Bir gazete muhabirl bir mahalde, D e m e j l «alonunda bir toplantı yapmnEfe. Ali, kan içinde, suyua kıyısıa «Bari syağı çabuk mu?» istihsal etmesine hukuk mOsaadokâr harbde hasar gBrmüs iki evla ma karpt (îivBİano^a hiikmeallen taz ettikleri alatranga muhitı maıuuınagecerek cemiyetin huzur ve asayisU Urdır. hallî ldareoe tamlr ettirildiğuu hao*r îninatm da muazzam rakamiara balı" Au. Banun turanl asülısı da IUTTUI. da, cansız uzanıp kalmışü. olamaz denllmiştir. «Yel g:bi ana.» Bu toplantıda konusanlar. UUr» he nin müteessir olması endişesidtr. Hal alıyor. Evlerden birinin mâl'kl ma ":dugunu kaded^'tm. PatmoDaüy osmanlıcası da yoktu. Batıdan ajnen Hasan Çavuş ölüye bakmadan, aEğer davaya mevzu olan bersnda hallî idare meclisi azasıdır Muhabir Mirror davasmda lngüız :natbuat>ııın alaeağız. Tüfeği aldı. Evirdl çevlrdl, bakb: yetinln ç«liîmadı?ını va blr lokal dahl buki haksız fiil telâkkisinde esas, tmı doludizgin Ödemije sürdü. «Güzel» dedi. «Bari ali|tm te«l» «demedlSlnl, Kskilâtlandıklan ileride vereceğimiz tariften le aıua bir hâdisenin vukuundan bahsedflmiş, yantıjı tetkikatta ıki^i de aynı je Fünlük tlrajı dort fnilyonım usHlnO gün düze inmiş, ne kadar eşlakdlrd» Reçîmleriıü müjlcül »aıtlar al şılacağı üzere, hakarete uğrıyanm meselâfil&ncanıntevkif edildiği söy kild» hasara uğrımi} ulrnalnrına rağ de pojjOler DvJy Mlror ga7«esl 13 2 Gelelfan mlsalimlzdekl ikind mı? Hiç sıktın mı?» tında tetnln ronmda kalaeaklarını be heyeti içtimBİye nezdinde til«rmın lenmiş ve sonra mevkufun kendisine men bu bitL;ik ikl evden meclis bin İngiliz lirjn tazninnt ödemi« kelimeye.. (Sanayi), istediii Kvdac kıya varsa, hepsi tuzağa düşürü «Sıktım ana! Bir agaca sık llrtraltlerdlr. kırıîması mülâhnzasıdır. 3 Ö'ü bir isnad olunan ve tevkifine sebeb teş azasına aid olanm iliğeri ile knbill tir. Moncrieff • Rcııür davacmda orabcanın bir kuraima gorc dognıus lerek öldüriilmüştü. İzmirde, Hüşahsm tahkiri hukukta hEknret da kil eden sucu hakikaten işlediğini kıya» olmıyacalc şekiii" cötti<Td yar mezkur ajansı 4C0C; r>iUetv*Kı)i olsun, Istediği kadar, ıslında, «saıılcumet Konağında Yörük Osman tım. Beşi de değdi. Alıskm bir tü Mart başmda da iki bflyfik vasma bnkftn vermedıği iMİde ceza* imâ yollu mütalea yürütühnüşse da dırna mazhar oldujunu tesblt *ciyor. fîeorge Bumaby Drayson Daily atlar> mânasına gelsln; '.iirk';eye tafek. Çok «hşkun... Yatkın.» Efe, Bergamada, Hükumet Konaturist remlsl gellyor da bir iddianame ; le takibi mdm vaü hcm tevkif hadisesinin doğrulu Bu nrada bu cıvırrU >r kaç gayExpress davasmda ise Daily Bxpress rih yoluyla çtrml?tir: Msklnel«r vaAna gülümsedi. Sonra gözleri ) ğında kızanlarile birlikte Bakırlı ntaslie bnal» detnekttr. Bn gibi keEvrelkl gün u s t 10 da limanımlza kündür. 4 Ceza davası yalnız ha ğunu, hem de davacmm suçu Işle rimenkul meyan»nda »tıezk^ i'tnm Kazetesl 3000 gterlin tazminata mahdumanlacıp. mahzunlajtl: Efe, Aydında Parmaksız Arab... ^ni ispatla mükeüefor. <Suther evinin de istim/ılıae kaiKT vtriliyor kum edilmi^lerdir. Sunu da hemen iimeleri zoraki atıp öz t.trkrelerml telea tnevsijnln llk turlst «emld «Brlt kareti yapan !eyhine s?vk«;d;!cbrir; Ahmed Efeyi öldürroe işini de ya «Baban» dedl, «gökteki kufu, tannlcı, bu tabah Plreye müteveecihen hukuk davastnda lse mıAstahdemin land v. Stopes A. C. 62, 63) Demek ve hattâ karar di kendis'ne tcbliğ ilâve edeîlm ki isnadm doğrulujunu yahud beynelmilellerinl gttirmck gay reti türkçede ikilik doğjrur. Yeni nehakaretin den istihdam eden borclar oluyor kl yalnız nakledilen hSdhe ediliyor; akat büahare km ahbabı Hasan Çavuşa havale yerdeki kanncayı vururdu. Baba ayrıliııstiT. caıahirrtli ispat defl dermeyan edüip de netinın «edefli tüfegi o kara dlnll HaiBrittannle. tekl 492 turiıt, dün U hukuku hflkflmleri çerjvesinde m « ntn hakikat oldtıJhmun Jıpatı kftfi pel mrrci. ^ • r r;ıv:!id azasinm gayri cede hakikati madde ispit edilemez slllerin cskllerle arosını büsbtitün a«tmişlerdi. » çar. Türkre^pn arMk kolime armaBunun sebebi de ?u idi: Yüze 1 sanda... Uçan kusu gözünden vu tanbulun gBrOhneie deger yerlerlnl uldür. S Isnad edilen hasıurun mah miyor, eüer o hMİ«» Cyerine açıkça menkulüne mü'.ea'.lik karar dan rücu se bu hal fi'lin vahametinl ajırlastı malıdir. Atarsak, blr taraftan fıgemtlfieT, 308 e yakın ftırist de SJle ye n hakikat olması ceza mshkeoesine veya fanâ yolurla fiklr beyan edilediyor. MuhaöLm garetetd hakPtkte rıeı sebeb sayılur ve hükmedllecek karalasacağız, öte yandan aynı mefnen eşkıyalar, silâhlarmı, kızanla rurdu, yavrum. Mehmedim, baban mekJerinl Hilton oteünde y*m!î1«rHr, ar7sdilen hakaret davasuıda mull.".ka misse onun da doğrulu ğunu ispat harfiyen sadık knlarak Bu havadisi tazminat miktan artrınhr. nnı bırakmıyorlar, istedikieri köyle böyle bir babaydı. Senin babanın humlar, bazan cski, bazan yeni keMevsimln ikinci turist jıemlsl Blrle müdafaa sebebi teşkil enne».. Bc'vle gerekiyor. neşretmiş ve azanın imtiyazh muaGörülüyor ki Britanyada isnadm lünelerle ifade edilecek: (Mefhum) ve re böylece silâhlan, kızanlarile yer tüfeği, kam ciğeri bef kurus etmea flk Amertka bandıralı .«Conıtutlon» 2 bir müdafaa hakkını suçlunun kulmele gordügünfl flto etmistir. Bu doğruluğu müdafaası çok nkı knyıd (anlam) gibL leşiyorter, vukuat faîân yapmıyor lerin elinde. Babanın sedeui, §om rKa, mevsimin OçüncO turlst gönlsl anabilmesi için o isaa^ljı n&jıi âın Beyanoı 8zfl ltibarüe dofruhığu kft nun Czerine mshalll mecils aıası galarla takyjd edilmîştir. Sosyal nünîma Mndıralı «A"arnpTin(mı lse 13 me menfaatinl ilgilendirmeıld'r* hhl fîdln fakat hakaretîmte ksrakteri aUr ama, halkın başına biref dere sedef martini.» ğırlaştına mahiyette telâkki edilen z*te sahibi aleyhLie hakaret sebe nasebetlerin riaya istmad ormcsi fim 3 Son senelere kadar (sennay* mart'a Ilmanımıza ?e!e«klerdlr. bukl hukuk davas^nda hakikati mad tefcrrüatm da dojrulujunu beyi kesiliyorlardı. Hükumet içinde Mehmed atı bağladı, eve geîdi. ispat blle tazmliat davssi acıyor ve ya me menfnatme aykındır, îir kimse vaz'ı), başlıca millî meseielerünlz aHatırianacajı gfbl. geçen lene terUb denin iypatı ;snadiB neşri amme tnen icab eder. Einın zımnrn. keiıd<ıir.in nizamlara doSru söylediŞi lçin ceza görürse »dli rasında değildl; (akat Adnan Mendehükumetlik sürüyorlardı. Öldürüt Başı caündeydi. Anaıl babasından ijl b!r kvnrazlyerdc y o l c u l a n n m faatine taall"ıic rtsio, ctmcsia matemuhalif şekilde imtiyazlı muamele sağ karariara iti^nr ve hfim3t rc^cleiıir resln riyaseti yüıünaen günde bir Kral. ICraüçe, prenj, pren?»» v e hanemeleri, bunun önüne geçecekti. bir başladı mıydı, bir daha kes< Matbuat kanaliyle l?lenen haka lâdığı mânasına geldiŞini. binaenkac defa bundan bahsetmek zornnda <S«n mensublaTindan mfitefthicn olması ber bir mddif ladır. Ahmed Efenin kara haberi ikin mezdi. rette yan baflıklannın aynca 4oğ aleyh hskarete uğradı3ını fleri sfirO Fibi ispat hakkı lehinde <erd"iJ#n kahyoruz. Evvelâ fransızcadan aktardolayısile, »ASamemnon» a. Kranar gfBu müemal Izahattan sonra »îmdl d günü kuşlukta köye duyuldu.KaıuSu üpat edilmelidir. Bir mlsaUs yor. Muhakeme neticesinde davalı. esbabı mucibeler gerçi orada da le ma yoluyla «envestisman» denlldl ve «Baban, bu daflann karta m'.il navanı TerllmİBii. hususl hukuk çerçevesmde hakaıet fıkrimizl açılkıyalim: «Avukat Bisniınspnmis. isoat haVkı tneiliz hiıku cldden ayktn kaçtı. Sonra jihnlmlzi nsı Hatçe, ağlaya ağlaya, saçlannı lıydı. Müfrezeler bir günlük yolyııkarıda tesbit edilen hususlarm ve fi'linin Sar*ktsr>ü kısaca taı.lil v« yola yola, yaya yapıldak yola düş, dsn onun haber.ni alsalar, yüzgeri ftalyan fiîm haftan dün başlaA hakaret ıddUrna lurjı mudafat)sn hıtı. müekkillerine nasıl muamîle y? bînnetite azanın istisnat muamele kunda da kabul ednmlştir; fakat bu pek ljgal> eden bu anlama, Hirkçe yfip pıyor> baslıklı havadisinde ıviVa gördtiğü koyfiyetinin doğruluğunu is rrv™». o seldMe tanzim «ılınmiîtj yeni ve" ]füzel blr *Ö7 bulııiılıı: «Yatü. Efesinin bulundu|u yere geldi. edip, gerisingeri dönerlerdl. Osttalyan flhnlerl vrota^snas te?kî'4tı zikredclim: kf ferdin hunısl hayatına, »eref vc tınm .. Mükpmmelliçl çurada kl: Ur. biı müekküinin hukukunu mümn (Vnl'sHa^ tertib tttiği »ttalyan £ilm Alâ kanlı ölünün üstüne abldı: monb tlrtir titrerdl karşısmda. Ya haftnsı» dün başlsmışür. Bugün Te ya Hakaret, blr şahıs hakkmda, onun dsfaadr kusurunu ve ona fena mua pat etmesine roŞmen, davacınm biz heysiyetine pervasız tecavüz!ere fır« •Yntırttn» denlnee, mesc!â çotaftıın tDemedim mi Efem sana Deme Mehmedim, ya yavrum. Baban, Aitibarını heyeti içtünaiya nezdindfl sat ve imkin vermez. bo'iğe yatmlması, yahud neJtlıvRiuii rın da drvaoı edilscektlr. '?' * tenzil edld mahiyette asılsız beyan dim mi. Osmanlıya inan olmaz. De rab atm üstünde... Savatlı gümü? nrtuım yere fetiriimeii, Uâh, «nlaBu iBöiBsebet!* sa»t II 30 da ttalyan ve ifadelerin uçüncü bir şahsa herCl) Söz ve isaretle vâki hakarrt, JıInuyoT. Blr eser yaCTiniü. kitab;n medim mi Efem!» tendi atinın eğeri. Gün altısda, ba Kültür Merkerlnd» « t a Strada» (Yol) mflstesna haîler fîıjmda. ancak ha * ' " «yarınm» fcoysann, •vnTı Öîüyti alıp Ayasuüat köyün*,.gÇ ban yoldan gelirken.'bif.top pariltl Jsjmlib!r.4i!ra clsvefiilfre Söstflrüıotstie hangi vasıta ile nakil ve ncîri fiilikarete maruz kaJanm mnmele'rin^e turdüler, götürdüler. •La Birata» ( 7 o ! ) fllmîntn ba$kadın argelirdl. Ovanm yüzünde, nerde bir tki! Juliette Mossinica. saat 20 43 te azalma, yanl zarann ispntı çartile ^TEŞEKKUR Bundan sonra Hatçe iflâh olmakabiü davadır. Fıkrimce turkçe kelune!rri.ı Üç lıatop parıltı görürse köylü belir bana ?k!a RomBİsn Irtanbula gelereV, g8sK a n m MüccT^er Zlyal'» yaptığı 8 e cu. Her gün saçını yclarak, Efesi<p tngilterede hukuk davnlannda liıcsl bnnlardır. haber verirlerdi Hatçe, Efem geü tcrlhncılnde y a n r bııhmmu?fur. Jullrtte zerjan amellyntUe blz* blr «rkak evüti nin ölümüne ağladı. kaidçfen jiîri btılunmamakla boTaber Mevcudlan kovmamalı... Yenl mefyor! Ödemiş ovasrnı ıçığa keserdi, Masslnlcs. 1955 tencsl zarfında. ttalyaya kazand^rrn. gerek kamllelltl ıııasînda Mehiîed büyüyordu. Babasına hakaret haksız fîilnin muhakemesin humiar zuhur ettikçe mOmkfln olaen fazla d6viz »a£Iayan y ı l d ı ı olarak Sse ha«tane(le yakın altka Te yaro g«lirken. Baban da&datı eve tedl îfii edlimiştir. de jürl butunur. yapılan kancıklığı her Allahın günü dımlamıa mazhar oldUTU.iıuz Zeynep nıtıı türkce ek ve köklerden yaratğinde köy duğiîn bayram ederdi, malı... Mümkün olamazsa. beynelduya duya, büyüyordu. it.Mvan Költttr Mfrkerlnde ba akfjmi Kâmli baataneal Bastablbl aayuı Efe geldi dsyin. Fıkara kızlann çe saat 21 de «Les ArrAeo* (Do»t!ar), y a Docent Doktor TEŞEKKUR milel mahiyette olan Rrltme!rri türkYıllar yılı kulağında bir ağıt sehizini düzer, delifeanhlann başlığı rın aksnm sjst 21 de de. «Les Amoursı çe kullanmaktan çrklnnıemtll. FAHRI Eıyme'H Ef!n ve Anneır.lz d, anasmın sesi: «Demedim ml EZENGÎN ÇFStDLİ AÇILIŞ HÂTÎRALARI nı verirdi. Hastaîara ilâç, yoksulla (Ajklarl btmlerindeici fl!m!er davet ve ameliyntta k y m e t l l yardımltn doMERZUKA AKAN'm fem? Demedim mi OsmanİKiin dost !Uere E3sterllecektlr. kuann Doktor Bcy'.prle hem;!re ve ebe ı HUSUSÎ İSTANBUL KEŞİDESİ Blzlerl derin acılara garkeden pek 4nl luihı olmaz. Al ile avlansn Efem! ra ektnek o'urdu. Baban iste böyle harumlars çocuk servlsl çefl Dr. Zl ' Türkçenin grameri uTClür.den evvel kıymetll ytrdımlanbir Efeydi, Mehmedim. Efem, derSanyerde bü>Tİk bîr yaeddin ASb&y ve yardıısc.larma aleKötünün eliylen giden Efem!» nı estrsemîyen savm Ord. Prof. Dr. Ge Henüz ben .>Kklt>l)I<?vkt'n d«rs kinen trzıteşekltürü bir borç billrlz. d.m, Osmanlıya güvenme. O. hertoprak kajması neral Terrlk Sfl*lam, Dr. Ülkfn Ctve tablan okntulan A'ımed Ccvad EmrO Mehmed iptidai mektebini bitlrMunevver kese güvenirdi. Yüreği temizdi. OslekoŞUı. DCKJ. Dr. E e n a n Tükel, Dr. Son haftalardn ya£an kar v e y»gmur» raiş, bir iki yıl da Ödemişteki Med Mahmud Zlys! hocamız, türkçe ^r&nıere clatr cn mcPazıl Erhat'a: ufulündea sonra cenaze manlı kahbelik etti sonunda. Kahpe !ar dolayısMe dün saat 10 da Sanyerde ressde okuduktan sonra, bırak.vernerr.slmine lştlrâk lütfunda bulunan, dem usullerle eserler vermekte deSular Yoluoda Kâzım Ereçek ve Yahya Osmanlı.» mişti, Bundan sonra evlenen Mehevlmtee blrzat gelen: telefon, telgraf, vam ediyor. Bana ikl Kİtabını daha Minvere aid 41 v e 39 numaralı |>»ceve mektubla tazlyede bulunmak ruretl pöndermek cemilekârh*ini c<vrtııdt med kaçakçılığa başladu Sonra da aflardı. Gene ağladı. kondtüarın üstüne büyük Mr tcprak le ao:miTi paylaçan mulıterem akraba «Türkçede dimle» ve «Türkçede cümDolu dolu ağladı. «Zallm Osma&lı» fcyma«ı olmujtur. Aynca ve dostlanmıza a y n . a y n teçeSküre le n. ttlm cfimlesl». n Ger.e bu sırada jruvarlanan kaya pardedi. htiyük a c i m « m i n i oldu*undan m u h Haa Eşkiya küçücük, kara kuru, Esktler Türk gramerin! evvelce arabterpn gazetenlzln tava«»utunu rlca Ikind günün gecesi kapıya, beş çs'.arı Eular Yolunda Bahmi Sczer« aid canmklnden. sonra fransızcanmklnden •vurdu avurdına geçmiş, yas.li bir evin çstısjnı ehemıciyeUi rureUe hasara edertî atiı geldi. Atlana befi de tihün ugratmıjtır. Fakat ev s.ikinltrl kaçömek alıp yaratmaja kalkmijlardı. adamdı. Ahmed Efenin en yakın Ve BBI Kızı yüklüydü. tıkları için insanc» kayıb olmamısttr. İ. Cemal Akan ZObeyde Kmacı Ahmed Cevadın Izlnden frldecek mü«dosruydu. Yatağıydı. Bir elin bes Açılıs Dcramiyeslne iştirak edenler takbel dll btiginleri türkçeye tam Kaçakçının biri: * * * parmağı gibiydiler. Ahmed Efe kan Avra TVarrea dön Beyrattan Çok «evglll alle büyüîümtlı merhum şahslyerl ile grHmer kazanflırncnklar «Mehmed> dedi, «Hacı Eşkiya cıkçasına Hasan Çavuşun kurşur.u dır. Ahmed Cevad. daha »mı»iinden «edi Profe«ör klınyaçer ile gittikten sonra, Mehmedi kanad bizi sana gönderdi. Tütünleri Ayo yapmm templ taslannı atmN bnlnBlrlejJk Araerikantn eskl Aııkara BOMEHMED HALİD dma beraber götüreceğiz.» nnynr. On küTOr dtl bli«n. »|n? 11e lannm altına almış, OTÎS babasızhy ü i Elçfsl Avra Warren. dün saat 18 da CİVELEKOĞLU'nun knyu kazar glbl çabsan hocamıza Mehmed, zaten bekliyordu. Ha uçakla Beyruttan trtanbul» gelnlstir. ve JKII unutturmuştu. Ahmed Efey», arccızd^n ebodlysn aynlması dolayı eldden müte«ekklriz. Avra WaiTea Türkiyeden aynteıadmı yalnız iki kiji yıllar yılı yanmı», zırdı. Sabırsızdı. Aüna aÜadi. sl!e büyUk ve derin acımıza, cenazeye Snce B?yruta uŞramıj. bu fehirdekt Anası ardından: gelrrels, çelenk göndermek. avlmlze «mun yi^idliğini, iyiliğini dilden dü (VâNÛ) blzzat gelmek. telgraf çeSmek, telefon «Uğurlu kademll olsun yav öostîsrına veda etmlçt!r. SÜrmemişleıdi. Biri Hîtç», biri de Avra Warren. mana fönü aaat 1« da ttmek, ve mektub göndermek suretlle, Hacx Efe... Hacı Eşkiya günlerce, rum» dedi. «Allah kıametini açık, Italyan bamjıralı «Abbazia» y«!en va15lrâk e d m »ayın Vallmlze, Kadıköy Belediye otobüsü bir ihtiyann Ikramiye keşidesine de İştirak hakkını kazanırlar Kavmakamuıa ve Kızıltoprak nahlye bitip tükenmiven bir türkü tuttu düşmanlaruun görunfl kSr etsla. porile İstînbuldan ayrılacaktır. ölümüne sebeb oldn müdurüne, İstanbul Ünlvereltesl ve nır, türküîimde hep Ahmed Efeyi, Baban da böyle idi.> Sofdr Namık Karabıyık Idaresindeki Teknlk Ünlverslte Rektör ve measub1 SUBAT 21 RFCEB ıs onun derdini söyler dururdu, Karanhğa kanştüar. lerına, Denlzclllk Bankaaı Tersanelerl 6 plaka numaralı Raml Emlnfinü BeLirolık ve İsletmelerl mOdttr, mensublan r e lediye otobüsü, dUn saat 18.20 de Malta Mehmed okulu bırakuktan sonra Yollar kolcu doluydu. Kolcular, lççllertne, Süaıerbanlt mensublanna. tramvay durafının yanından «üratle g Pora Ikromiyesl Hacı Efe bir gün oau dizinin dibi son günlerde gemi azıya almışlar, l merhumun meslek arkadaglan ve dost geçerken. Fatlhte o'.ursn 74 yajındakl ae almı?: ! yollardaB bellerden ku$ ucurmalar.aa. Bkrabslanmıza ve bütün dost All Rıza Arsına çarparak derhal ölümü£ Beyoğlu, tstiklâl caddesi No. 330 tstanbul l a n m t M m l n n e t ve tejekkürlerlmlzl ne sebebiyet vermlîtir. cOğlunt» demişti. «Stn ftt bu yorlardı. V. j 6.Î3 12.27jl5.32 17.57 19.26) 5.00 Telefon 44 72 82 arzederla. SofBr Namık Karabıyık rakalanarak değilsin. Sen Çakırcalı Ahmed EKaçakçılardan biri Deli Osraandı. ! X. J12.43J «41 9J3S 12.O0| 1 J 111.04 Allesl tahklkata bsî'.anmiftır. f* gibi bir adamın oğlusun. Onun (Arkan va») Çakırcalının oğlu =haberieri Bir mezarlıga sahib çıktı! ABAHA...I ABAHTAM Artglo sakson hukuk sisteminde ispat hakkı Feridun Köymen Türkçenin keiimeleri ŞEKERBANK 10 ımcu ŞUBESİNİ BEYOĞLUNDA AÇMIŞTIR 30.000 LÎRA •MARTTA laühliyo mufılelif para ikramiyeleri Lira NİŞANTAŞI 1 kişiye 1 0 . 0 0 0 KALAMIŞDA 2 DAİRE MAYISTA APARTIMAN DA1RES1 2OO.O00 Liralık 3O.OOO Yataı I 1 İSTANBUL BANKASI I ŞEKERBANK I eldugu yerde kalakaldı. Annette yadı, gözlerinl kapadı. Kendini kamecll; sonra, «nlatb. Anlaürken gozlerinl oodan hiç nin «Sylediklerine inanamıyordu. derin eline bırakmış, kopacak olan tıfaPin alıp götürmesini beküayırmıyordu. Aanette d« hiç kı Yanlış mı duyuyordu acaba? Başyor gibiydi. Kalbi kütküt atıyor, pırdamadan dinliyordu. Yalnız, göz kası mı söylfiyordu bunlan? «Soyledigine iyi ettin, Henri» bütün damarlan zonkluyordu. Başi lerin in rengi, panltısı degişmiş, masmavi bir alev olmuştu. Kocası d.yordu. «Bir cek şey düzelecek ağrıyor, gözleri yaîiıyordu. ankttıklarrnı bitlrince gülumsedi, arük. Senden aynlmak istiyorun», Derken. omzuna bir elin dokuniçini çekti. Henri. Boşanalım. Bumı çoktan dü dufunu bıssetti. Henri yanına gel «Babaağım!» dedL Bir iki a şünüyordum ama, babamın vasiye mişti. Annette onun elinin omzudun cekildi. Sonra yüzünde bir ü tini bilmeden söyliyemezdim.» na dokunusile ürperdi, derin derin T*HP TAYLOR CALUWCLL Çevtren VAHUKl UOLTEfitN züntü belirdi. «Zavalh ağabeyim!» Bu sozler Annette'nin bulunduğu içini çekti. Henri elinin alteıda ya« Sorma, hanri» dedl. e ö ğ medi. Dö&üp bakmıyordu ama, ka diye, yaniden içini çekti. «Çok ağır yerden, yanıbaşmdan geliyor gi ralı bir kuş gibi titreyen omuzu Henri cevab vermedi. Önce kıx gın kızgın bsktı. Sonra, birdenbire, renmem ^"T". şimdilik bu kadan nsının, yanıbaşında durmuş, azim gelecek bu ona. İnşallah babam doğ biydi ama, sanki onun ağzından çık belUbelirsiz okşadı, ellerini masaya dayayarak sandal nı söyleyebilirim sana. Beoim içua le ^ebatla sabır ve ısrarla eevab ru düşünmüstür, başka ne diye mıyordu. Henri, olduğu yerde mıhO da içini çekerek: «Evet» deyim!» yasiîu geri geri itti, ayağa fırladı. çok mühim. Biliyorsan söyle, rica beklediğini hissedlyordu. lanıp kalmuj, bakıyor, alık alık din di. «Mesud olamadın. Bunu biliSert adımlar'a pencereye doğru ederim.> Birdenbire takatten kesümiş, liyordu. yorum. Mesud edemedim senl. EtEn sonunda: «Çartı biliyorsun» gitti, durup dışan baktı. Ağır, kara Durdu. bekledi. Cevab alamayın dedi. «Vasiyetname ya ölümden bir kolukanadı kırılmış gibiydi. Gölge S5zler kesilince odaya, duvarlan meye de cahşmadun; kabahat bebulutlar öbek öbek olmuş, birbirile ea yalvanr gibi: «Öğrenmek isti yıl sonra açıhcak ya harbe girer gibi süzülerek yürGdO, tutuna tu çatlatacak, yeri çökertecek kadar nim, biliyorum. Özür dilerim, yavçarpışırcasına kümeleniyordu. Hen yorum» dedi. Artlk kendini tuta sek, yahud da ben lüzum görür tuna gitti koltuğuna çöktü. Başı geniş ve ağır bir sessiziik çöktü. Fır rum. Ne yapayım, elimde değildi. ri gözlerinı or.lara dikmiş, »fırtına mamlş, sesi titremeye başlamışü. sem. Bunlann dışında açılmaması önüne düştü. Kollan, omuz başla tınanm ugultusu, telâşlı telâ«h sal Yaknz senl değil, hiç bir kadını kopacaksa kopsun... daha fazla bek «Muhakkak, muhakkak bilmem lâ ni baban aynca vaslyet etmişti.» rmdan kopmuş gibi, iki yana sark l»ıan ağadann korkunç hışırtın mesud edemem ben.» letmesin!» der gibi, ainirli sinirli zım! Biliyorsan sSyle.» mıştı. Henri. o giderken dönüp ar duyuluyordu. Gök gürultüleri sıkAnnette gözlerini açip bakmadı. Annette dtalemiyordu: bakıyordu kasından bakmıştı ama, yerinden Yavaf yavaş kolunu kaldırdı, elini Henri gene önoe cevab vermedi. «Söyle, Henri» dedi. «Riea • aynkna»ııştı. Gene dışarunm sey laşmış, şlmşekler çoğalmıştı. Yanında bir çıtırdı işitince, bir Sonra, başını çevlrıueden, alçak diyorum.» Henri döndü, gene pencerenin omzuna doğru getirdi, kocasının rediyordu. Fırtma arbk iyiden iyidenbire. ürkmüs gibi döndü. An sesle: «Biliyorum» dedi. önüne gitti. Ellerini ceblerine sok Hnjm üzerine kapadı. Henri bu «Henri gene dönüp ona yan yan ye yaklaşmış. açık pencereden içeri aette gelxiş, yg'nıbaşmda duru Yüzu daha asıfcnif, sesi boğuk baktı. Dudaklan gerilmiş, öfke üe tozla, yağmur serpintilerile kanşık tu. Uzun uzun dışanya baktı ama faak parmaklann titrejrişinl içinde, kalbinin derinliklerinde hissetyordu. Kolundan tuttu: lasmıştı. bağıracak gibiydi ama, kansının üşütücü ve ürpertici bir rüzgâr dol bir şey göremiyordu. «Henri» dedi. «Öğrenmek laBiı sonunda: «Neden?» diye sor ti. Yüreği sızladl. Annette elini onun kolundan cek yüzünü görünce duraladı. Ona maya başlamıstL Uyorum.» Annette: «Hayır» dedi «Kabahat du. ti. Yanıbaşmda. sessiz ve hareket karşı gene pek nadir duyduğu hissi Kocası baçmı yana çevimüf, dı siz, .durup bekledl. Bütün varlığı duymuç, acımıstı. Yüzü değişti, çiz Henri pencereyi kapadı. Arkasinı Annette anhyamamıştı: Kocaa o senin değil. Kabahat varsa, Ocimidönüp gene orada durdu Kansının »an bakıyordu. na neden aynlmak istediğinl mi zin. Biz birbirimizle evlenmiyegözlerine toplarrnlş bakışlariie yal gilerl yumugadı. EÖrüne karşılık: «Emin ol, baban soruyor, yoksa bu zamana kadar cektik. Daha doğrusu, kabahat be «Neden?» diy*. ağzuun içlnde vanyordu. «Babanın koçtuğu şarta aykın doğru döşünmüstür» dedi. nhn. Bunu baslangıçta düşünmenlçin beklediğini mi? homurdandı. Henri, basını ağır agır çevtrip oîduğunu büiyorsun, gene ml ayak Annette bir sey s5ylemedt Annette kocasınm yan dönmüjyü kansma şöyle bir baktı, sonra ge direyorsun?» diye gordu. «Daha önce senden bırnu is liydim. Ben sana hiç... hiç bir şey Henri: «Kimseye söylemezsln, «ünde bu iki hecelik kısacık keli ne pencereden vana döndü. tiyemezdim» dedi. «Şimdi istiye veremezdim. Bunu... öğrendiğim za Annette, onun gözleıinin içine değil mi?» diye sordu. meyi söylerken, bir takım şimşekbilirim. Boşanahm. Henri. Bir türlü mao... sent'en ayrılmalıvdım... seAnnette: «Söyle, Henri!» diye bakarak gene: «Söyle, Henri» Annette işitmemiş gibiydi. Henri ni düşünmeliydim... düşünmedim lerin çakar gibi olduğunu gördü. mesud olnmadım ben.» yalvardı. dedl. kaşlannı çattı. Ksnsına doŞru, ağır Derin derin içini çekti: Basffii koltuğun arkahğına da Yalnız kendimi düşündüm.» Henri gene öoee Ur şey c5yleHenri ctace gene sSylemek İste ağır gelmeye bajladı. Birdenbire (Arkası var) CUMHLBİVETTn TEKBtKASI: 7 9 >/ç Yuvası 50000 50000 75000 50000 50000 75000 Her 1 5 0 liraya bir fctır*a numarası Fvia Izahat İçin Bankamızm glşelerins mOracaıt ıdinlz.