25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURtYETin TEFRİKASI:1 Anlatan: Altwy Rüjtü Kot»« çirmişsin. Yaşadığın «Arab Irakı», Niçin kendin kendine aFuzuIi» «*• YAZAN :• «sultanların gölgesinden uzak, ademişsin, gün geçtikçe daha çok halisinin şuursuzluğu, idraksizliği Habib Beyle Talât Faşayt husu de vazife alıp, 1906 da Düzceye gel anlıyorum. Baban Süleyman «ana yüzünden harab kalroış» bir yers! dairesinde bulduk. Paşa bizi bu dim. Üsteğmendim. Memleket eşkıMehmed adını verdiği halde sen yalarla dolu idi Yollardan bellerdir. «Burası bir bahçedir ki, salırada kabul etti. Fuzulî mahlasını neden seçmissin? nan servileri, sam rüzgârlarınm uğ Habib Bey beni takdim ettikten den geçılmiyordu. Eşkıyaların as Yıllarım üstüste yığıldıkça daha tığı astık, kestiği kestik. Çok yersonra: içim duyar. Hele son sekiz on ynın. elimizden gittikten sonra tarihin e rağı, açılmamış goncaları mazlum iyi kavrıyorum. linde kalan tek «Fetihnâme» oldu şehid mezarlannın kubbeleridir. Bu «Paşam» dedi, «daha ewe' de lerde hükumet ortadan kalkmış Çün Fuzultdurür benim Iâkabım da sen olraasaydm ben ne yaparRfiştü Beyden size hahsetmistım. gibi idi. Bazı yerler, hattâ bazı Otomobil ve kamyonlan için dım? El ayak çekildikten sonra se ğu halde zamanmda buna karşıhk rası bir zevk meclisldir ki, şarabı, Aceb ofanaz ger ohnasa edebim Çakırcalının takibi için Izmire gı bölgeler, bir eşkıya çetesinin hâ kendilerine Kstik verilonler. bu demene inanamam. Hiç oilmez olur ninle halvet olup Divânına bir çö Vakıf kırmtılarından ihsan edilen parçalanmış ciğerlerin kanı, musidiyor ama, hükumetten d* geniş kimiyeti aitına girivennisti. Ora arabalarma iki sene müddetle mez gibi çekinerek hürmetle so bir iki pul için sahmet çekmek, kisi âvare gariblerin iniltileridir.» muyum: larda her şey eşkıya idi. Davaları salâhiyetler istiyor.» kulduğum uzun gecelerde sen beni yüzsuytl dökmek, senin gibi bir Hayret onadır ki, sea, böyle bir yeniden lâstik alamıyacaklar Aldanma ki sâir sözü elbette tesliye etmeseydin, rüyalarıuıa giPaşa, Çakırcalı gaılesinin kenj eşkıya görüyor, sikâyetleri eşkıya «gam serdarı» na ve Fakrü fenâ çile bahçesinde gönül goncanı açyalandır dinliyordu. disini çok üzdüğüafi sâyıedi. Bu Haber aldığımıza göre, tiraat arip beyaz c?fc»l»Tirn çevrelediği sert, Sultanı» na yarajır mıydı? İyi ki tırmış ve dil bülbülünfl a|ka ge1906 yılından 1910 yılına kadar let ve makineleri için verilen lâs Doğrusunu gene sen söyledm: eşkıyanm karşısında hükumet kuv kemikli, fakat nuranî yüziinü gös selâmını rüşvet değüdir, diye ahna tirip söyletmişsin. Kerbelâ topra«Kötü adlılık beni kalabalığa ka tenneseydin, iki iri siyah gözieriDüzcede kaldun. Burada yüzbagı tikler mevzuunda yeni bir karara vetlerinin ftclz kalışının blr türlü mışlar ve sana iltifat yüzü göster ğmdan hamurunu alan varlığm, urişmaktan uzak tuttu. Bu hüneri nin güleç bakjşlarile gönıöme aklığa terfî ederek, İşkodraya tâyin vanlmıştır. havsalasına slğmadığım anlatü. memişler. Ya alsalar, va seni alâ zun ömründe sana derd ve belâ edildim. İşkodraya gitmek için de Sonra bana döndü: ' Bu karara göre traktör vesalre kazanmağa köşeme çekilmem, yal masaydın benim halun lice olur ka üe karsılasalardı? Belki bir iki âfetini siir haline Retirtmis. Gön «Rüştü Bey, slzden çok heh İstanbula geldlm. sahiblerinin 20 şubat akşamına ka mzllğım sebeb oldu. Tanrıya şükür, du? Sen beni elemlerin en 'torkuno gön rahat yaşardın, fakat rüsveti lünde elem, dğerind« yvn ©lmaİstanhulda bir zabit arkadaşımla dar lâstik almak fizere müracaat fena sandığım iyi çıkü. Dikerürn larmdan kurtaransın. Söyliyenieri sen almış olurdun. Daha Vötüsü, e saydı şi'rinin ne tadl olurdu? Issedildi. Takibçiliğile şohret yapnuş bir zabit olduğunuzu duydum. İs karşılastun. «21 ocak cumartesi günü Diyarj l e r i ^ n Jtoçulmustur. Bundan baş gül, toprağım altın, ta$ım elmas ol silik bnhtanların altmda ezilirken j debiyatımızın şaheserlerinden bi tırabdan doğan şiirdeki tesir, set • i « i ." tediğinız salâhiyetleri söyıer rr.i « Aman,, dedi, «Rüştü, seni k ^ h e r m ü r a c a a t l i s t e y e aimnuya du.» kaybettirirdin. DİtirîiV^A^tfl beni bağrına basan, göz . . ! . < . rini l î yaşlanmı IJ biae ! 1 ııiıt ı.î. ıiî ,i Büyükierin, ninkilerdeki gibi arka arkaya ğe bakırda bir okulda bir müsamere Gerçekten sen dikenler arasında len nesillerin yüreğine işler. slniı?» Miralay Recâi bey anyor. Düzce c a f c y e ^ ^ i h t i y a c l t a h a k k u k e . veriliyordu. Ben de davetsiz olarak gül, taşlar içinde elmassın. Sanki silen tek lnsan sensin. Onun için mahrumiyetleri olmasa, milletler Bu sual üzerine Habib Bey cegittim Hazırlanan programı üzüdenler listeye dahil edilecektir. Şiî miydin, Sünnî mi? Bunu sana herkesin ktıllandığı bir adla kendi dört yüz yıldanberi hiç kimse, be hiç bit manevî servet kazanamazbinden not defterini çlkardı, rv tiğin haberi geldi. Durma git, Re Aynca yeni iç ve dış lâstik tevlerek sonuna kadar seyrettiıri. Anim kadar seninle beraber, benim lar. sormuyorum. Sormada edebe uyni lâkablandırsaydm sözlerin onlavelc* beraber yazdığımız raaddcleri câi beyi gör.» ziatmdan faydalananlara iki sene Memnun ol ki sen, ne sultanların gunluk bulmuyorum. O zaman da man efendim neler yok. Kadınlara Hemen Recâi beye gittim. Mira müddetle aynı makineleri için lâs ra mı mal edilirdi? Sıradan bir şair kadar sana minnettar, benim kgokudu. saman ml yedirmediler, bize Alll olsaydın kimseye değil, kendine dar senden feyiz ve teselli alıcı OJ riyaetine mazhar olmuş, ne zevk tıpkı bugünkü gibi iki ayrı itikad kurulmakta Paşa ayağa kalktı. Gdrleri yasar lay Recâi bey yeni tik verilmemesi kararlaşmıştır. sahibi ulularla düşüp kalkmış, r.e âlenni vardı ve her ikislnin dalga Zeynebim, Kürdün gelinl, Hışhışlı zulmetmiş olurdun ve unutulurdun. mamıştır. mıstı. Beni kucakladı. Ainımdan olan jandarma sınıfını teşkilâtlanAnlaşıldığma göre, otomobil ve Sen «Fuzulîn sözüne yeni blr mâna Şikâyetnâmen^ıakikattc bir «Za cennet gibi bahçelerde gezip dolaş ları senin yurdunda birbirin* <?ır hançer, daha ismini bilmediğim bir dırıyordu. Ordudan bu işe yatkın, dptü: kamyonlan için lâstik alanlar da fernâme» dir. Bağdadın ahnması mış, ne tatll şarablar içerek keylf pardı. Ddsinin başında da kudreti hayli türkfl. bir çok aşk şiirleri «Fcvkalâde şeyler istıyorsu gözü pek, tecrübeden geçmiş kim ancak iki sene sonra aynı arabalara kazandlrdın. Onun münas«betsizlik anlatan kavramı, ıa\ ıl« silinmiş; dolayısile yazdığın ve Kanıınî Sü( lenmiş, ne güzel nağmeler dinlemiş, Türk elinde tutuyordu. Biri Sultan dinlettiler. Sonunda kız erkek bir nur Şündiye kadar hiç bir z?bit seleri seçiyordu. tekrar lâstik alabileeeklerdir. «fuzuli», dilimizde bir şeıei sözü leymana sunduğun Kaside, Bağdad i ne de ay yüzlü güzellerle vakit ge Selim gibi heyecanlı ve 'cuvvetll arada bir de Halay oynadılar. «Rüştü Bey, seni gökte ararve kumandan böyle ılâhivıt'er is bir Osmanlı. 6bürü Şah îsmail gibi Benim aklım almıyor, sfce sorutemeğe lüzum görmemişti. Siz bu ken yerde buldum,» dedi. «Yaptı Teknik Üniversite profesörierin olmustur Hem yalnız senir. değil, duygulu ve kahraman bir >*fevî. yorum. Biz çocuklannuzı böyle saç bir milletin ve bütün insanlığın ş«çok makul ve yerinde btekierinizle ğ:m işi biliyorsun. Seni jandarma den bir heyet Antalyaya gittl Şiîye Sünnl kfifır, Sünnfye Şil zin ma sapan sarkılar ve şiirler okutreii .. Mehmed, inauio öğdiiğün Pey meselenin yarcsım hailetmis sayılır smıfına alıyoruz Ne dersin?ı dıktı. Sen, bu sert dalgalarm ara mak, öğretmek için mi okullara tstanbul Teknik Oniversiterf lubat gamberden alınmış ısmin; Furu'i, Ne diyip demiyeceğime bakmasınız. Sizi şimdiden Ceörik ederim» devresi fakülte Imühanları dün K»a fazlından ve irfanından kinaye sısında sadece Muhammedî kaldın. gönderiyoruz? Sahnede kız erkek dan da ilâve etti: dedi. ermlstlr. Bu münasebetle profesSrler Aliye ve evlâdına fazla muhabbe beraber halay oynasmlar diye mi? c Söyle,» dedi, fnereyi istiyor bir gezi tertlb etmişler ve 12 kisllik blr fatındır. Sen nasıl Hz. Aliye «yePaşa coştnuş,tu. Boyuna anlatı tin ve İçinde uzun ylllar yasadığm Ben öğretmenleri de çıkacak diye Şubat sayısı çıkmıştır (Cild: m Sayı: 27 Fiatı: 125 Kr.) grup Ord. Prof. Nami Serdaroglunun gânei sânl» diyorsun, torunların sun?> yordur dî çevrenin baskısı ile edinümiş bekledim ema olmadıü bagkanlıgında dün «abah saat 8 de oto da sana bir ihtiram nişanesi olarak Aman zaman dinlemedi. «Şu Çakırcalıya şaşıyorum» di inançlarm, seni dalgalardan Dirine diye hitab ediyorlar. ŞuBu sayıda: Salâhaddin Dumlu'nun Ylllık Gelir Beyanname« Sen bize gereklista. Söyle büsle Bursa tariki Ile Antalyaya hareBir de ahlâk düşüyor diye barbar yordu. «Bu adam nasıl bir adam ket ermiştlr. daha çok tutulduğun hissini ver bağırryoruz. Okullanmız bir çöpnun için s«n irfan hayatımızda ikin leri i( Receb Turgay'ın Bozma Kararlarl Üzerine İdarece, Evnereyi istiyorsun?» dır?» miş olabilir. Fakat şu muhakkakvelce Alınan Teminatm İade Edilip Edümiyeceği ir Sezai Söyliyecek bir şey kalmamıştı: D. P. İstanbui teşkiiâtının onuncu cisi olmıyan bir birincisin. çatan yuvası olmaktan ne zaman Sonra bizi yemeğe evine davet tlr ki. Hakıkat ve Sanat dışında hiç kuruluş yıldönümü Kurdoglu'nun Gelir Vergisinde Kazanç Sayılmıyan Haller r ^ Bütün Türk âlemine, dört asır€ Düzceyi,» dedim etti. bir şey, serm yürekten alâkanı ka kurtulursa ahlâk ancak o zaman Yusuf Ziya İsmail Çebi'nin tmalât Defterini Kimler TutacakÜç gün sonra da Recal Bey tşkod Demokrat Partinln sehrtmlıde kuru dır, birer söz incisi haline gelmiş Yemekte hep Çakırcalı meselesizanamadı. Sen, bu geçici tesirle düzelir zannedlyorum. Acaba bu lusunun 10 uncu yıldönumü münasebetır ve Bu Defterin Niçin Tutulması Lâzımdlr? ^r Ahmed Edib yaşlarm sonbahar /Eğmurları radaki kıtamdan beni alarak, DüzDi konuştu. tlle dün parti ocak, bucak ve llçe binarin şiiohe eötürmez surette üîtün okulun idarecileri bu müsamere Kuşdemıroğlu'nun Millî Korunmada Tahsis ve Tevzi Usulleri r ^ ce Jandarma Bölük kumandanü İRrında tBrenler tertib edilmistır. Dun gibi nasıl sine sine yağdı? Bunu Paja: midir nedir oau hiç mi mahzurlu de ve rCKseğindesin. Faruk Zeki Saner'in İmalât Muamele Vergisinln Kaldırılacagı bilmez olamazsın. Sende <?erd, sen «Kara Said Paşa gibi blr adam ğına tâyin ettirdi. gece de Taksimdekl Beledlye Gsıinobulmadılar. Onu da zannetmiyo 1 Hakkındaki Şayia ve Vaidler * Said Çelebi'nin Krediler (Akrede hüzün, sende rikka». şür dolu Biz Düzceden İşkodcaya gitmek •oında bır balo verllmi»tir. onun * başa çıkamadı. Bu nasıl iş? Sen, Bn.rtnün bir anında büe rum, belki de çok iyi bir müsamere dıtif ve Sipariş Hesablarının Takibi) * H. E. Adıvar'ın Masraf Kara Said Paşayl hepiniz bilirsi için aynlroıs, dostlarla vedalaşmış Ada fakirlerîne kömür dagıhldı feryad, bazan bir inilti, tbzan korhevâü heves sairi olmadın. G6r zannı ile birbirlerini tebrik dahi etVergisi if Vergi İşinde İngiliz Sistemi makaleleri ile Salâhaddin "; bir «n^N ,. '•'•'••Vurndan Kııılay BüvükEda teskilâtı tarafmken, üç gün sonra geri döndük. niz...» düler ve gördük ki ilim, irfan ve mişlerdir. Acaba bunun mesuliyeti Dumlu'nun Tutulacak Özel Defterler Hakkmda ŞERH VE Jandarma sjııfına almak için, dan Adalarda oturan fakirlere 10 000 beri seninle derdlesirim. Çok kere, Evet hepimiz biliyorduk. Merkes edeb elde etmpk 'çin durmadaiı kime aid? Beni bu hususta aydmkilo mangal kömiirü dağıtilmıs'ır. İZAHLARI bulunmaktadır. Yıllık abonesi 12 lira. Cağaloğlu, anlamadığım sözler söylersin. Fabiliyordu. Çakırcalı Del«Uir;m or Miralay Recai Beyin beni böyle çalıştln. Aklî ve naklt meselelerle latmanıa. bunu, bir mahzuru yokServili Mescit sokağı, 24 Tel: 22 09 68. Btttün bedava telefonlar kat onların ne demek istediğini tadan kaldırılması ıçıa Osmanlı hü ısrarla aramasınin sebebleri yardı. ugraştm. Kimse MrJ himayesine al sa efkân umumiyeye arzetseniz. kaldınhyor kumeti son çare olaralc j^.areti i'.e Düzcede kaldığım yıllar boyunca madan, büvük Slimleıden hiç bi Okullarımızda daha terbiye edid Bedava telefonların kaldırılması haksöhret yapmış Kara Said Pasayı Se türlü eşkiyalarla çarpışmış, çoklarıyle tema?a in.kSn bulmadan, va toplantılar yapılmasını Maarif Vemebrmı Rız» lânikten fırka ile oeraber İzmıre rıaı tenkil etmistim. Adım bu sa~ kıoda Alyon Meclisine verdı»iÇerçetln tanından bir cün uzaklaşabillp •ür kâleti temin edemez mi? BüyuK Millet karun Umum Takib Kumindanı o arak ve yede Duzcenin smularından dışan t e k ] m M ü n a k a i 4 t Eneümeni tara£ınd«n hı diyarlan görerek yeni hayat tecYazık oluyor bu gencliğe. Hem tam salâhiyetle getirtip Izmir Jan yayılmıştı. İşte bu şekilde jandar kabul edllmiştlr. Encümence kabul ohırübeleri kazanmadan, sırl gönlün de çok yazık! Bizler de elimizden darma Alay Kumandanlığını da em ma subayı oldum. n»n şekle löre. Büyük Millet MecUsi ve kafanla bu muhteşem şüphe enIle Riyaseticurahur Istisna edüerek bflhiç bir şey gelmedigi için üzülerek rine verip, Çakırcalının takib ve [eilerini devirtıı» vt hakka. hakı tün meccanl telefonların kaldirılnusı *** seyirci kalıyoruz. tenkillne memur etmişti. kararlas'ırılmıştır. Teklif v« encümen kat« o harabelST Cstünden yol bulKara Said Paşa bir yıl muddetÇakırcalı kim? kararı SnttmUzdeki günlerde Büyük Mektubuma son verirken «dredmağa baktm Sen aklidan delSlet le Çakırcahyı takib etmiş, fakat taBu sırada hükumeti en çok uğ Millet MecIIsne intikal edecektir. istedin, aklln sana dalâletler gös mi mahfuz tutmanızı, zira aynı okibden hiç netiee alamamış, derin raştıran, hükumet itibarını sıfıra «Giresun» «Aksu» vc «Güneysu» terdi. Zamanın'n inîanlarına JV kulda çocuğum olduğunu esefle ribir izzetinefis yarası Üe bu işten indiren bir çete vardı. Egede Ça* vapurlan rötarla geliyor madın, onlara btnzemedin. iaten ca ediyorum, hürmetlerimle.> vazgeçmişti. kırcah çetesi .. Onun şöhreti bütün bunun îein ^^cı1 midir ki, bir kÖ(Hüviyet mahfuz) Karadenizden dönmekte olan «GireTalât Paşa hep bunları, bunun memlskeü tutmujtu. Yurdun dört sun» vapurumm blr, «Güneysu» nun şede kaldı? Tıpkı dağlar gibi... rötarla gibi vak'aları anlatıyor: bir bucağında onun hikyeleri söy iki eUnalınmıjtır. limanımıza dönecejl Dağlar da ıssız bir Vöşede katmış. haber «lşiniz ror olacak Rüştü Bey» leniyordu. Çakırcah yurdun üstün tskenderun seferinl yapmaicta dari yüceliklerdir. Fakat göz, onlara UNetcden İM^Uyip nasd diyordu. «Kara Said Paşa gibi bir d* bir korku rüzgâtıydı. vapuru da İki günlük Mi "ge 1 AUtürk inkılâblannm btr kılmaktan korKÜnv eJamaz'r havrat adam bu işi başaramadı.» ve tecessüs. onlara bakmadan du nesil içinde telkin edemediğiai bte Çakırcahyı kim takibe çıkabilir? cikme Ile limanırm?a dönebilecektır. Kara Saiı Paşa Çakırcalı mü Çıkacağı varsa göreceği de var. Mezarlan tamir edilen tarihi ramaz. Koskoca bir millet, hâlâ s>e burada nasıl öıetliyeUm7 cadelesini daha ileride uzun uzun ni hududlannın ötesinde, başı u2 Üçüncü Sultan Selim ramaSize o sırada söylenen hikâyelerşahsiyetler anlatacağız. hıklsn delen bir vükseklik olarak ntndanbrri mecburt sayılan «bey« den bir kaçını anlatayım: Tarihi mezarları ıslah encUmenl çaPaşamn yanmdan çıktıktan sonsaygıyla, hayranhkla <\<&Tt vflz yıl nelmilel usullere temessül» eereIzmirden Çakırcaiının takibine lıçmalarına devanı etmektedir. Şimdlye ra Habib Bey bana döndü: birçok tamnınıs uzaktan seyrediyor. yanlarmı, evet bb btıracıkta nasd kırk kişilik bir Arnavud müfrezesi kadartamir oîupmujtur. şahsiye'.in rnezarı «Rüştü,» dedi, nya başaramazçıkar. Bunlar, zamanın yiğit tanınSen ki o rnillete nenjub oîuşunla dertop edip dfanağlanı sokalnn? Son zamanlarda tamir edilen mezarsan. Sen de başaramazsan, Paşa lar arasında tdtisı Blilisinin Müstakimdaima iftihar ettin. Şimdi milletin S Brmca pedagoglarm, psfltoçok üzülecek. Bak sana ne kadar mış klmseleri Dişlerine kadar si zade Sadeddinin. Mehmed Eminin. Abde seninle iftlhar ediyor. Arasm loKİann ahlâk prensiplerlni köhnelâhlanmışlar. Kendilerinden eminitimad ediyor.» dürrîhman Serefln mezarları da vardan senin gibi blr insanın yetişme mi; şark twnllerine faiktir diye Mr ler. Çakırcalıyı yüzde yüz yakala dır. Ahmed Refik Bey Ile beîtekftr «Habib Bey» dedim, eğer basini, senin gibi büyükleri yetiştlr sihirli cümle Ue nasıl iapat ede> yacaklanndan eminler. Binerler ZekSi Dedenin mezarlan da yakında saramazsara, ben kararımı verdira menin imkânına delil tutuyor ve lim? trene. İlk varacaklan yer Ödemif. tamir edi'.ecektlr. Askerlikten istifa edip, beç arka bununla avunuyor. «Âlemin terkiOdernişte karargâh kurup sonra Şehir Hatlan vapur ücretlerine Mnbakkak ki, bıkıiâb eepbesi, daşımla Çakırcalının peşin« ioşsbinde en büyük parça olan Türk asnn ihrlyaclarrm halk tabakahmzamdan vazgeçildi ceğim. Yani, onun gibi eşkıya oia Çakırcalının takıbme başlayacakazizleri» ve «Âdem oğullarmm en na anlarmak hasnsvndakl rekabetta Hetlan İşletmesl vapur biletcağım. Ya Çakırcalı bizi ,ldireeek, lar. Çakırcalının adamlan. kırk kr büyük sınıfı» diye vasrüandırdığın şilik bir müfrezenin tzmirden tre lerlne yüzde 1530 civarında bir zam irrlea cephesine gân gectikce •*•!ya bia Çakırcabyı yakalıyacağız. milletin, asırlardanberi sana mezayspıîmak Ozere, Tarlfe ve Etfld Mülub oluyw. Çakırcalı takibinden eli boş dön ae binip, Ödemişe doğru yola çık dürlügünde çahsmalarda bulunuldujurında eza verir hallerden kurtuibklannı Efeye haber verirler. Hiç nu razmıştık. Bu muustakl tncdcmetnek, ölumden de kötü.» g f ^ mağa çallsıp seni Sbfir dünyadaki bir çeyden habersb: mufrete öde ler son safhajn geldijl halde tatbikl Habib Beyfo yuzfl değiıti: hayatında olsun huzur içinde vaşat trr: fn^BOan o mfisamere hakftatea lcto lüTumln formalite'.ere bsşlanma' «Kararın kafl ml «ttsH? Pu miçe gelir. ödemişrn en hüytik mıştır. mağa uğraşıyor. Uğradığı haksullk revke ve ahlâka nygvn değiUBr. > Scnenin ikinci çekilişi birine otururlar. Scnenin ilk çekiliji kararm katt mi?» diye nayretle kahvelennden lar, yaptığı hatalardan kat kat üs tnşallah tenldde n|nv«ıı o dbettfr. tnanılır kamaklardan «ızan haberGelsta kahve. gitsin nargile... Ça lere H«re. tatMk mevkilne »îlreceSi bll•ordu tün ve bu yüzden senin ?ibi derdli Toksa asian ribl Türk eocaklaTfle «Kafl Habib Bey» dedim. lımlanndan yanlanaa yaklasdmaz. dirilmlş olan zamlı tarifeden vazgecil. Türklük, bütün haksızllk dünyssl ceylân gibi Türk kızlarmın elele 27 Mayiile 18 Marilo «İnsallah muvaffak r.hırsun» jPırıl pınl tüfekleri kucaklannda. miîtlr. Anrak bunun gayrhnuayyen blr na karşı kendini savunmağa çaba verip arkadasca bir nezih halk omüddet için geciktirildiği anlaşılmakdedi. o Muvaffak olursun da bun Çafarcah aleyhme atıp tutarlar. lıyor. Her zaman namusluluğunun ymra oynaması Db/arbakırlı batadır. lara hacet kalmaz.» cezasını, saflığının ezasmı çekm<>k ba tarafından ahlâksrzlık sayılmaSehir Hatlan t^letrnesinln senellk tO Çakuxalı... O Çakırcah, Sonra güldü: ten bıkıp, senin de şikâvet ettiğin mışto. efe d«ğüdir ki. O bir Çalıkakıcı...» zararınm Bankaya baglı diŞer lsletmelerin bOtçeslnden aktarılmak suretlle «Zabitten eşkıya...» zulüm ve istibdada başkaldırmış; «Onun derisini yüzüp saman telâfisi yoluna gidlleceği bildrilraekve Ayrıldlk. Ben jranıma Şükrü Beellerine, ayaklarına, kafasına ve tedir. dolduracağız.» yi d« alarak hemen o gün İzmırt gönlüne zincir vurmak istiyenlere «Evet, derisini yüzüp saman hareket ettim. Düzceden hareket edireniyor. ŞUBAT 19 RECEB 7 NIÎBTEN ARSLANPAY den arkadaşlar benl Salihlide bek dolduracağız. öderrüş meydanma Artık sabah rüzgirmdan başka liyeceklerdi. Salihlide onlara k a asacağız.» fle M kapımı açan yok diye sızlanma! para ikramiyesî § 3 para ikramiyesi Vustum. «Zaptiye korkar ondan diyorNİHAD ARSLANPAYIN M Gene ihtiyar, bütün çocuklann, 5» • *** lar. Biz zaptiye değiliz.» lümünün dört yüzüncü yılmda se18/2/1956 cumartesi sabahı blr Ben kimim? «Yer yanhp da içine girs« V. | 652.12.28 15^5)17.47)19.17 5.12 erkek evlâdları dünyaya gelnin kapmdayız. Bu milyonlar tu1899 ydında Harbiyeyi blUrdim. Çakırcahyı gene yakalayacağız.* miştir. Ana ve habayı tebrik tan kalabahğm sıcak ve muhabbet2. J 1.04[ 641 12.00J 1^1111.25 Turdun muhtelif askerî birlüderia (Arkası var) eder, yavruya uzun ömürler li nefesi, hâtırarun ve eserintn yeni dileriz. bir sabaha ulaştığını göstermiyor dedi. «Herkes biliyor. Beni görme beyaz kesilmia, titriyordu. Yanın mu? yerek kıvrandı: CUMHLRtYETİB TEKKÎKAS1: 7 1 «Öyle ise anlaman lâzım, ni ğe yalruz gelirsen, gene eskisi gibi daki adama karşl biran derin bir çin görüşmemiz doğru olmaz...» hareket edersen, işi büsbütün açı soğukluk duydu: Henri hakikaten M İGROS çok nobran bir insandı. Kansının, Henri, doğrularak ona doğru dön ğa vurmuş oluruz.» böyle bir durum karşısında, duyadü, ellerini tuttu, acı acı gülümHenri bunun üzerinde, kaş.larını cağı acıyı hiç düşünmüyor, onun sedi: çatarak, söyle bir düşündü. Ucuz fiatlanndan istifade ediniz. «Sen zaten eskidenberi hayalSonra: «E. madem biliyorlar» de bildiği halde sesini çıkarmayısmı perest bir kızsmdır» dedi. di. «Mesele kalmadı demek. Bun sevinçle kargılıyordu. KT Bir ara sessiz geçti. Celeste, gözBir ara sessiz geçti. Ddsi de ken dan sonra biz ne yaparsak yapa Gr. Kr. 15O° lerini önüne dikmiş, dalgın dalgın di düşüncelerine dalmış gibiydiler. lım...» Çevıren Yalnız, kendisinin de düşünceleriCeleste, sinirli bir hareketl*^ o düşünüyordtı. Henri'nin baktığın Kr 9 l seziyordu ama, bagınl çevirmiyor, yar gibi oldu. Btraz önce içini kap. Henri, bir kolunu onun boynuna nin toplandığı bir nokta vardı. Gr. Kr. nun sözünü kesti: Celeste n« çaşırdı, ne ürktü. Yal i lıyan o seviaç dalgası bütün da attı, beraber döndüler, biraz önce Henri'nin sesi çok uzaktan gelir «Biliyorlar ama, bilmemezlik gözgöze gelmemeğe çalısıyordu. tuz, olduğn yerde durdu. Şapkası maılarına yayıldı. Celeste'nin oturduğu sıraya ç5ktü gibiydi: Sonra, artık sabrı tükenmiş gibi, ten geliyorlar. Biz, uluorta davra1 0 ıo4 elinde riizgârdan hafif hafif salla ! Kollannı uzatıp bekledi. ler. Gr. Kr. «Çocuğun haberini alır almaz nacak olursak artık dillere düşe sinirli bir hareketle doğruldu. niyor, etekleri dalgalanıyordu. SeHenri, kolunu Celeste'nin omuzun anladım benden niçin kaçtığını... riz...» Henri geldi, sanldı. Celeste ba«Olmaz, Henri» dedi. a Bak, rin bir rüzgâr çıkm«ftı. Ağaclann şmı onun omuzuna dayadı. Klleri, dan aşağı sıyırarak behnin üzerin Christopher'den haber aldlm... EHenri onu dinlemiyor gibiydi. tekrar söylüyorum: Yalnız görü arasuıdan dolanarak, yerdeki otları yer yer kıvılcımlanır gibi, içten içe den kavrâdı, kendine doğru çekti. vet, onun için kaçtm benden. Ama, «Acaba biliyorıar mi, bılmi şemeyiz... şimdiki halde. Dinle beoksayarak gelen bu fısıltılı tatlı bir heyecan geçirerek titriyordtı. «Ben gitmedim ki» dedi. «Sen şimdi... Durum değişti. Artık e yorlar mı diye hiç düşünmedim bi ni, ısrar etme. Bizimkilerin dışmnefes bir ysz meltemi değil de san Damarlarma yayılan sevinç, sıcak beni bıraktm.» hemmiyeti yok, değil mi ya?» le. Bilmişler, bilm€migler, ne çı da herkes için yavrum Peter'in çoki frr saadet esintisi idi. Celeste dönmüş, ona, öyle, bakıbir lç!d gibi, beynine kadar bütün Celeste derin bir acı duyar gibi, kar sanki! Benim buna hiç aîdır cuğudur. Onlar da öğrenırierse yordu. Yavaş. yavaş, bakışlarının kaslarmı çatü: Hayır, Henri anla Henri de gayet sakin ve huzur •vücudünü sardı. Dudaklan araki.. » dığım yok.» landı, sevinç çığlığma, korku hay parlaklığı kayboldu, gözlerindeki o manustl, hSlâ da anlamıyordu. Içinde bir halle bakıyordu. Celeste'nin öfkesi korku halini Henri onun sözünü keserek: «Öğ Sonra, yavaj yavaş ona doğru kınsına benzer sesler çıkb. Hıçkı ilk sevinç ve canlıhk gitti, üzerle «Gelmiyecektin!» diye haykır aldı. renemezler» dedi. «Bizitn aileden geldi. riyor muydu, yoksa gülüyor muy rine sisten bir tül iner gibi oldu. dı. «Tek başina gelmiyeceksin bir «Unutuyorsun, Henri...» diye sır çıkmaz...» «Mecburdum» dedi. Sesi pek daha! Bunu anlaman lâzım, HenCeleste durmtiş bekliyordu. Yü du, kendisi de bihniyordu. Yalnız, bağırır gibi konuştu Sesi titremefe Henri'nin yüzünde alaylı biı güsokakta kaybolup da kendisini kur kısık çıkmıştı. Bundan ürkmüş gi ri!» sünü tetU bir sıcakliğm kapladıbelki daha yüksek çıkacaktl. <An lümseyiş belirmek üzereydi, CelesHer ay, bir çekiliç ve her ay 20 talihliye fcnı duyuyordu. Yapraklar arasın tarabilecek birini bulmuş çocuk bi biraz durdu. «Fakat, sen beni Henri de kızmağa başlamıştı: nette'yi unutuyorsun. îîvH V.ir er te'nin birdenbire dönüp Dakması übir v ) müddıptle dan güneş ıni vurmuştu. yoksa kı gibi, sarıldığı adama sıkı sıkî yapış gene aramıyacaktıa. Doğru yapma "Allah Allah!» dedi. «Ne var keksin... Beni görmeğe tek başina zerine bu gülümseyiş yarım kaldı. tığınm farkmda idi. dın ..» •armıştı, bilmiyordu. bunda korkacak! Durumu ben de gelemezsin...» Celeste'nin gözlerinin önünde bir Henri, sanki son olarak daha dün Henri, kollannı gevşeterek, CeSesi gittikçe üzüntülü bir eda a anlamıyor değiîim... Yoksa, «çocuk Henri birdenbire :iddileşti. Dö şimşek çakar gibi olmuş, Karşısıngörüşmüşler gibi, hafifee gülümsi leste'nln gözlerini, ıslak yanaklan lıyordu. benim!» diye düayaya ilân etmek nüp Celeste'nin yüzüne uzun uzun da Antoine'nin yüzü canlanmıştı... yerek: «Merhabâ, Ceteste» dedi. nı «ildi. Henri'nin dudaklarmdaJd gülüm ten hoşlanır mıylm sanıyorsun? bakü: Korkmuş ve telâşlanmış gibi ayağa Sonra iki elini uzatarak yaklaştl. «Sersem çocuk!» dedi. »eyiş de kayboldu. Başını aıkaya Niçin makul düşünmüyorsun, Ce «Ben sana bir şey söyliyeyim fırladL Celeste gene kımıldamadı. KalCeleste, zorlukla nefes alıyordu. attı, gözlerini tepesindeni dallara leste?» mi?» dedi. «Bana öyle geliyor ki Henri de kalkb. Celeste'nin k o bi göğsünden fırlıyacakmış gibi Gülümsemeğe çalışh Ağzından kı dikti: Dönmüş, sorduğu şeyin cevabını Annette biliyor... Biliyor ama, s e luna yapışıp kendine dogru çokti çarpıyordu. Boğazı düğümlendi, sık bir haykınş çıktı «Biliyorum» dedi. «Hepsini bi merakla bekler gibi merakla bakı sini çıkarmıyor...» vücudünü baştanbaşa bir ürperme «Dönüp bana geleceğini hiç liyorum.» yordu. (Arkas> vaı) Celeste bir şey söylemedi. Bemsardı. Ayağının altından toprak ka sanmıyordum» diyeblldi. Celeste ellerini birbirine kenetliCeleste: «Bilmiyen kalmadı ki!» SeHır ı KOŞEMDEN =haberleri Fuzulî'ye Mektup Talât Paşa ve Çakırcalı il lâstiği Yazan: YAŞAR KEMAL CUMHUKIYEI 1» Şubftt 1K* Efendim nerede, ben nerede? ABAHTAN »ABAHA... tevziatı için yeni bir karar HASAN ÂLİ YÜCEL 3 emlekette öyle bir ha« va estirfliyor ki, ana babalar, bir mekteb müsameresmde mfirebbilerin nezareti ve tertiM altmda kız re erkek çocuklara halk türktileri söyletilmesini, elele verip MÖÜ ojTnıIar oynatılmasmı, piyesler tea» sil edilmesfad vabJm ahlâkariık sayıyw. İnkılâb cephesinta halk tabakalanna kendi hayat telâkkilerini anlatmakta çok t « * kaldığı anlasümaktadır. Diyarbakırdan aldığımu bir mek tubu tenkidlerine elbette iîÖrak etmeksizin yalnız merclekette esen ve esÜrHen havayı göstermesi bakımından Ibret diye neşrediyorum: (^ % i 1 ; 1 1 KREDI BANKASI 4 Bahçeli Ev 100.000 Lira 4 Bahçeli Ev 100.000 Lira 1 tklndt J Irjangıç Yuvası MİGROS TÜRK'ün 1 Patates Soğan ı ^ 50 g. ı Kg. 5 5 ° 75 50 Porfakal ı Kg. 7 2 " ° 75 240 TALIHIIYE 180000 AYLIK GELİR 100 75 50 ve 25 LİRA AYLIK GELİR DEMİRBANK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle