Katalog

İKİ CUMHUKlYBt 4 Ekira 195* «CUMHL'BİYET» faı Tefrikası: £ 6 öpaîulî KüçükAlemt Tramvay lşletmesl, Elektrik lfl«tDon Camillo mesi, Su ljletmesl, Havagazi i?let«halkevl» nin amesi, Tunal isletmesi, Otobüs isletçılık törenine. mesi... «huzurile şeref» İktisadl hayattakl işletme nevileri• verdi. Bizzat Pep ni sıraladığım rannolunmaaın. Sadepone, binayı ve ce (İstanbul Belediyesi) nce ijlemüştemilâtını baş tilen iktisadi teşebbüsleri sayıyorunv. papaza gösterdi lfraz plânlan hazırlanan Şimdi de bu pek mütenevvi isletHakikaten hiç femelere bir (vapur i^letmesi) ilâve arsalardan ilk partisi Def edilmek istendiğini gazetelerin soo na olmamıştı. Sonunda belediye re havadisleri arasınd» okuyucularım terdarhkça yarm ilân isi sordu: elbette görmüşlerdir. Ne dersinlz? Belediyemiz (Şehir Hatları) vapurediliyor Beğendiniı mi? larını yani Yalova Adalar, HaydarBalıkpazarmda istünlak muameleleri pa$a Kadıköy, Anadolu sahili, BoDon Camillo gü bltirüen blr kısun dükkânlann dah« ı ğaziçi, Halic vapur servislerini 6xe lümsiyerek: I tahliyesi için ilgilUere teb'.ığat yapıL | rine almak ve böylece bir (Isletme Güzd, dedi | mıs, yıkıhnaları ihaJe olunmustı». Buc | ler Belediyesi) kurmak niyetindedir. Ben lâfımı sakladan başka, Hasekide Muradpaşa eamilBunîarın haricinde olarak isa, mam bilirsiniz. i ne kadar olan dar sokak ve mahalleler. • deki binaların yıkılmasma başlanılmış hele İstanbul gibi hududlan, meseDoğrusu bu bina'tır. Bu caddenln sol tarafına isabet leleri ve derdleri dağınık bir jehrin nın plânmı alelâI edan kısmın yıkılmasına da yakında asü beledî işleri de tabiî olarak belede bir duvarcı obaşlanılacaktır. Bundan sonra Aksaray diyenin sırtrndadır: Yol, temizlik, Sizin ölülerinizden biri mi bu aıianı.' lan Brıısco'nun daki Lâleli carr.iine kadar olan blnalar kanalizaEyon, gıda kontrolları, şehyaptığma kimse jnanmaz. dehsetli famataya son verdi Herkes lstimlik edilecekür.. rin umuml sıhhat meseleleri, trafik Imar edüecek •ahalar üçer «ylık plan Projeyi jehirde bir mimara avue sustu ve müsabaka başladı. Federasişleri, imar işleri( hele bunlar) vesadolusu para vererek yaptırmıs. olan yon şampiyonunun yüksek bir tekni halinde Istimlâk Müdürlüğüne blldiril. ire vesaire... Peppone tasdik etti: ğe malik olduğu görülüyodu. Lâkin mektedlr. Şüudiki halde ilk üç aylık imar sahasına dahll olan yerlerin 1» Hakhsınız! demekle iktifa etti. Bogetti daha çevik olduğundan birin Umlâkl yapılmaktadır. Doğrusu insan merak da etmlyo» Pencerelerin boyuna olacak yer d raund hvanın yüreğirıi ağzına geİatimlâk ve İmar faallyeünln devam değü. Acaba belediyenin yüksek sevk de enine yapılmış olması çok müna tirecek hareketlerle geçti. Peppone ettiği yerlcr şuralarıdır: ve idare erkânını hangi nevi işler l Tophane çeşmesi etrafı, 2 Top daha çok tneşgul ediyor? Yani asıl ob. Hem tavan yüksekliğinden ka heyecandan şakır şakır terliyor, dıkazarnyorsunuz, hem de tavan oa namit yuünus gibi yerinde duramı hane Sanatlar Okulu önü, 3 Nusre belediye hizmetleri mevzulan mı, tiye camii önü, 4 Fındıkiıdakl bina. yoksa bu işletmeler işleri mi? nk görünmuyor. Guzel, güzeL. bu yordu. lar. 5 Kabatas seddi. 6 KabataşU rası ambar zannederim. İkinci raund, hücuma geçmiş, olan İnhisar binalarının kaldırılması, 7 Belediyenin, bugünkü teşkilât Te Hayır, burası toplanma salona. Bogatti için iyi başladı; lâkin bırden Satiye blnası, g Karaköyde denlzcl imkânlarile uhdesindeki beledl va Ya tehlikeli hasımlarmızı kapa bire yere yıkıkverdi. Hakem saniye lik Bankası ve Mehmedalipaşa, Demir. zifeleri ve işletmelerin her biri ayn han, 9 Pangaltıda börekçi ile ya hususiyetler arzeden mak için hazırladığmız hücreler ne leri saymağa başladı. Peppone: mevzulannı rede? Silâhhaneyi de göremedim, Olmadı.. diye haykırdı. Nizamsız nındakl blnalar, 10 Bahkpazarı, 11 zorlukla yürütebilirken bunlann üYenicami önü. 12 Taksiro . Harblye bodrumda mı? vurdu. «rası. 13 Ortaköy caddesl. M Top zerine, daha büyük derdli bir (deniz Federasyon sampiyonu Peppone'ye kapı yolu, 15 Aisaray. Yok efendim yok. Bizim tehlike işletmesi) yükünü ilâve etmek iste11 hasımlarunız yoktur. Ortada başı döndü. Başile onun iddiasını reddetmesl cidden büyük bir cesaret nüHazine, satacağı arsalardan bir boş dolaşanlar tehlikeli değildirler. ti ve eldivenli elile çenesini gösterdi. munesidir. kısmım yann ilân ediyor Halkta da kıpırmamalar görüldüğü Silâhhaneye gelince, icabı halinde Devir alınmak istenen işletme bi» Defterdarlıgın sat.ıcajı arsalardan gizinkinden istifade etmeyi düşün sırada Peppone itirazına devam edi Yeşllköy, Kurtuluj ve BUezikçl sokak söylendiğine göre 1) Zararlı bir mev dük. Don Camillo pek nazikâne bir yordu. takl bazı arsaların lfraz plânlan ha zudur. Esasen bunun için de Denteeda ile: Olmadı, kat'iyyen olmadı. Apa zırlanmıs oldu£undan ilk partlr.in satışı cilik Bankası Anonim Sirketi bunu Guzel fikir!. dedi. Bana emanet çık, herkes gördü. Önce karm asa yarın ilân edilecekUr. Bunların kıymeü üzerinden atmak istemekteclir. ettîğiniz mitralyâzü ne kadar itina ğısına vurdun. Adam can acısile kıv takrlben bir milyon lira tutanaktadır.. 2) Bu mevzu, Belediye için tamaDiğerlerl de peyderpey latışa çıkarıla. İle sakladığımı gördünüz Mösyö rarurken fırsat buldun, çenesine ya Itaktır. Satılacak emlik arasında yük men yabana, ayn ihbsas ve ayri pışnrdın. Nizamsızdır. Sayılmaz. Peppone! •ek kıymette olanları yoktur. merkezî teşkilât ve ihtısas servisFederasyon sampiyonu bu sozlore Böyle konusa konuşa binayı geleri istiyen yepyenl bir Istir. Böyle(erlerken iri bıyıkh, küçük göziü, gülümsiyerek omuzlannı kaldırmakce Beledlyenin yüksek sevk ve İdaŞehre bol soğan getiriüyor ağzında piposu olan bir adam resmi la rr.ukabele etti. re merciindeki zevat bir de denlz Narb. üzerlnden »atılmak üzere IsBütütı bunlar olup biterken 10 sanin önüne gelmiştiler. islcrinde ihtısns yapmağa mecbur ka niye geçmiş olduğundan hakem yer tlhsal bolgelerlnden şehıe toğan sev lacaklar, merkezde de (deniz IfleDon Camillo sordu: kl huausunda Belediyece alınan ted Sizin ölülerinizden blrl mi bu de yatan Bogatti'yi kaldırmak birler neticesi Uk parti olarak 10 bin ri) nden anlayan bir teşkilât kuruelini uzattığı Eirada trajedi başladı: kllo soğan gelmls ve Aksaray pazarı lacaknr. •dam? Peppone, şapkasuu başından alıp İle Fatib. Malta pazannda kiloau 45 Sabn tükenmis, olan Peppone: S) Vapur işletmek. sadece mevcud Hayır, bizim dirilerimiiden biri yerinden ringe fırladı ve federasyon kuruytan satı$ına başlaamıştır. Dlger taraftan İmrallı Cezaevlnln vapur ve iskeleleri tesellüm ederek ginin resmi. Günün birinde buraya şampiyonuna: Sana boks nasıl yapılır 5ğ%ete bu sene Istlhsal ettlgl 200 ton soğan hareket ettirmekten ibaret deftildh. gelirse sizi kilisemizin paratonerine da »ehre getlrilecektlr. Buradan İlk Eir geminin Istim Czerinde bulunyün de gör, diye bağurdı. kazıklayacak adam! dedi. (•) partl olarai dün blr motorla 8 tcm Halk tepinerek Peppone'ye: Ooo! Benim gibi nâçiz bir ba?sogan getlrllmlş ve yağ Ukeleslndt Tepele! Gebert! diye haykın satısa arz olunmuştur. papaz için çok yüksek bir mevkidir orası. Böyle yüksek bir mevki bu yordu. Ogrefmenlerine zam yapmıyan Federasyon sampiyonu müdafaa ranın belediye reisine aiddir. O seyabancı okullar beble burayı sizin emrinize âmade vaziyeti aldığı sırada Peppone bir Valılik. yabancı okul idarelerlrün takaplan gibi üstüne saldırdı ve rasttutuyorum. gele vurmağa başladı. Lâkin belediye leb ettıkleri yuzde yırmi nisbeünde&l Peppone mevzuu değiştirerek: Evinizin öğrenci ucretlni, bu zaromıc yüzde oııu Başpapaz eiendi! Sizi bugünkü roisi çok hiddetli olduğundan nereye nun bu mekteblerdeki öğretmenlerin Bir haftalık boks maçında görmek şerefine nail vurdufunu bilmiyor, öteki de yum ücretlerir.e zam yapılması sartile kabul ruklartlan Tcolayca sıyrılıyordu. Bun etmisti. Bu şarta rağmen bazı okuiların olacak mıyız? Neşesidir! Benim yerimi lutfen paratone dan başka Peppone bir balya gibi ol öğretaıenlere zam yapmadıkları "anla•duşu yerde durduğu için federasyon şıldığmdan vilâyet kendilerine gerejum rin hakikî sahibi olan ve bu müsatalimat ve ihtarda bulunmustur. "•*'** bakanın hakiki terbiyevî kıymetini gampiyonu istese, herifi rahatça yum ruklayabilirdi. Nitekim öyle de oldu Üniversiteye 15 günde 3386 daha iyi takdir edebilen eYıldınm» a namzed öğrenci kaydedildi verirsiniz; ama eğer boksörlerinize, ve çenesine vurduğu bir direkle be( son nefesinde günah çıkarma lüzuma lediye reisini de yere serdi. İitanbuJ Üniversitesinde yaz döneml Salonda herkes dehşet içindeydi öğrenci kayıdlarına devam'edümektedlr. hasıl olursa, Smilzo'ya söylersiniz. ğ ydlarına devamedümektedlr. tki dakikada bana gelir. Ben evde Seyirciler nefeslerini tutmuşlar., hâ Kayıd müddeii henuz yarılanmı? olmaemrinize âmadeyim. diselerin sonunu bekliyorlardı. Şam j «ı^a rağmen, Tıb Fakültesi, Iküsad Fa. ıyon beie fcyllesi ile, uış laüaoet Okulu, piyon da yerde yatan dev gibi bele IoKUJICSI ne, Diş Tababet UKulu, Eczacı k u l u n d iye Öğleden sonra Don Camillo bir diy reisine merhamet nazarlarile i e t e s b a . e dKımya Muhendisi de bu ıcakarken, halkın bavgın hald^ki " " n l l e n kontenjanlar aşılm.stır. müddet tsa ile çene çaldı; sonra uy bakarken AlrlC j !,„„„„.„• Ki uyandıracakfc.^, ? ' . °f n l a a .^kulte,tede kontenja. Peppone'yi bile ,,^~,L^ kadar kusu geldiği için: na yaklaşf.mış olup, Hukuk Fakülteıin Ben biraz kestireyim! diye mü kuvvetli âvazı işitildi.. Bir adamın de konter.janm \arısı dolmuştur. sırtmdaki sırsıklam yağmurluğunu taade isterken iiâve etti: Netice olarak üniversiteye on bes gün Sağanaklı yağmurlara da teşefc ve başındaki beresini bile çıkarma zarfında 33S6 öğrenci namzed kaydını kür ederim. Tarlalann çok ıhtiyacı ğa lüzum görmeden ringe fırladığı yaptırmıştır. Bunun 3271 i Turk, 115 i gorüldü. Ring iplerinde asüı duran ecnebi öğrenciciir. Kontenjanları dol. vardı. bir çift eldiveni ellerine geçirip, bağ mus olan kısımlarda ayın 19 undan Zannedersem, yağmur bir çokitibaren giriş imtihanları yapılacaktır. larını Peppone'nin törenine gitmek lamadan döğüş vaziyeti aldı ve fedeResmî mücsscselerdeki yaa rasyon şampiyonuna bir yumruk vur ten de alakoyacaktır. Sen ne dersin? du. Beriki bu yumruğu rahatça yemakinelcri de milK klâvyeye Maamafih sağanaklı yağmurlar uyduruluyor Peppone'nin törenine sekte vermedi. dikten sonra yabancınm etrafında Bir çok kimseler halkevinin küşad sıçrayarak dolaşmağa başladı ve bir Memleketimizde müll klâvyenln ka. sırasmı bulup herifin çenesine dehmerasiminde hazır bulunmak uzere bul edilmesi üzcrine, resmî müesseseler en uzak köylerden bile kasabaya şeüi bir direk çaktı. Fakal ı öteki ' daktilo makineîerinin tuşlarının milll hiç oralarda olmadı ve yerinden bile | klâvyeye çe\Ti]mpsine ba^lanır.ıştır. Angelmişlerdi. Toplantı salonu hıncakımıldamadı. Yalnız solile parad ya ! k a r a BlTİnci S l n i : t Enstirüsü makine ba. hmc dolmuştu. pıp sağile sampiyona bir yumruk ^ l m ,, 0 ^ e 5 m e n i Os™an Kıırrulus evvelâ Federasyonun aihr s:klet şampiyoOKullardakı makinelerin klâvyelerini nu güzel bir adamdı. Bagotti ise mu vurdu ki, beriki soluğu doğru ya değiştirmeŞe başbmıştır. taklı vagonda aldı (yani uzun zaman hitte halkın tuttuğu bir boksördü.. Polonya ve Çekoslovakya Bu müsabaka aşagı yukarı bir (köy uyanmamak üzere yattı). Halk setütün alacak şehir) karşılasması olduğundan her vincden çılguı hale gelmişti. Haberi Don Camillo'ya kilisenin Polonya ve Çekoslovakya memleketl nnıf halkı ilgilendiriyordu. zamgocu getirdi. Papaz kapıyı aç mlzden tütün almak İçin alâkalılar Ringin hemen önünde birinci sı mak için yatağından fırladı. Zamgoç nezdlnde teşebbüse geçmlşlerdlr. rada oturan Peppone kalabalığın olup biteni minevvel ilâ âhir bir neTOtüncüler federasyonunun toplanarttığım gördükçe memnun oluyordu. feste anlatmak için az kalsm çatlıya tifli yarm yapılacaktır. Müsabakada en fena ihtimal olarak cakö. EKİM 4 SAFER 28 Bogetti'nin sayı hesabile mağlub olZamgoçla görüstükten sonra Don ması dahi hiç de fena sayılacak bir Camillo İsaya gittL V • netice değildi. Ey, ne olmuş? Anlat bakalun. & Tam dörtte vurulan gonk salondaki O e Bir facia. Bir dehşet Edebsizli ğin bu derecesine insan inanamaz. V. ] 6.00 !12.O3|15.19|17.47|19.19| 4.21 (*) Bu izahtan resmin, bu kitabın Hani çu hakemi linç etmeleri neşrı tarihinde henüz hayatta olan gibi bir şey mi? E. 112.11| 6.151 9Jl|12.00| 1.30 1033 ı «Stalin> e aid olduŞu anlaşılıvor. (Arkası var) BOKS Çeviren: Burnan FELKK MACI fte*lml«: Ali ÜLVt Satılacak hazine arsalan erıerı I BU ŞEHRİN DÂVALAR1 1 ABAHTAN ABAHA... Boş zarf on neslln kalburüstfi Myılad sairlerini Sami Oürel. yaş sırasına dizmiş. Eserlerinden nünıuneler almış. Her bixi hakkmda küçiicük mütalealarla Son Kuşak Şairleri. baslıklı bir kitab neşretmiştir. Dikkatle, alâka ile, ümidle iızerleriııde durdum. Hülâsamn hulâsası kabilinden, birkaç tipik mısralarile, bu şairlerin ben de geçid resmini tertibliyeylm. Doğum tarihlerinl de kaydederek: Necati Cumah (1921; Ömerim Açtı Ömerim Aşlach Avlumuıa Itrî Feslegini, Katmeri. lÖmer W linnıedik aşılar keşfeden bir bahçıvanmış). Nezihe Araı (1922) Flrıue RenkU Gökyiizu. (Diğer bir sürinde:) Havuzlarda Firoze Renkii Suiar. ıFavori renk belli oldu.) Şinasi Özdenoğlu (1922) Yıırına bir Ses Bırakmadan D«likanlılık Ne Çabuk Geciyor Körolası. (Otuı dört yaş hakikaten delikanlılıktan hayli uzuktır.) tbrahim Zeki Burdurlu (1922) Biliyorum Senin Dünyanın Genişli ğinden Hız Alan Bu Tavan da Genişür. (Üç yüz tavan nıeded!) Muzaffer Tayjıp Uslu (19221946) Şiirler Söylemek İstiyorum Size En Tatlı Ümidler İçinde İstiyorum ki Korkutnıasın Sizi Mezarlık. (Bu rahmetli şair diğer mısralannda da bİ7*mle ahiretten konuşuyor gibidir.) özdemlr Asaf (1921) Nil Nehrint Görmeliyim Bir Gece Aynı gcce Dideji, Aynı Gece Fıratı .. ITayyare miihendisleri şairin hay ılini tahakkuk ettirdi bile... tş bile» almağa kaldı.) Şükrü Esin Reeü (1923) Haydi Yola Çıkalım Deniz Gemiler Hazır Dalgalar Eınriınlzde ... Günler Güvcrtemizde Misafir. (Çiğnenmlş bir mevzuda yeni bir nağ me.) Feyzl Hahcı (1924) Bulunduğam Yıllar İstanbulda O!saydınız Mutlak Tanırdımz Bir Gün Bayezidde, Bir Gün Boğazda Nasıl, Nasıl da Kıskanırdmız. (Ahbah çatlatıyor.) Azml Güleç (1924) Dal Dal Gürbiizleştr Çeşidli Yemis Ağaçlar Çekide, Mevsim Yükünde (Evet, Türkiyede yemlşler maşallah bollaştı. Bu daprenatür nıısralnrdan bütün sairlerde bulmak kabil oluyor. Zirai kalkınmayı aksettiriyorlar.) Atillâ İlhnn (1925) Türklye! Türkiye!... Bu İnsanlar Senclen Gelir, Sana Gider Tarlaya Atılmıs Buğday Gibi Türklye. (Amerikaya yerleşen nıünevverlerimize ithaf.) Ümld Yaşar Öğuzcan (1926) Aç Gözlerinl Uzat Ellerinl Ben Geldim. (Vaaaay, safa geldln!) Bekir Sıtkı Erdoğan (19'ü) Kaldır Artık B«j Kadehl Neyleyim Şa Benfm Hesabı Gör Yavas Yavaş. (UcaKİak Dal^ası Büshütün Geçmeden Elini Çabuk Tnt, İspiro!) Turgud Uya» (1927) Öd Buçnk Kâğıda Perslnler Yallah Persinleı de All Efendinfaı Hanında Bir Uyku Çektim Doyasıya Hasınn Ustünde Öyle Rahat, Kaygusuz Gölebertli Mustafanın Tanında. (K«mal isimll romuncılardan buraya yan bşlıkla kanşınışa benzer.) Yerln azaldıfı İçin her tevellMden birer tane »lıyornm: Mahmud Kura (1928) Antaryay» Yağmur Yağıyor Slcim Stcfan Ben Üşüyorum Ağaçlar Üşüyor, Kujlar Üşfiyor, Caddeler Ayakkabım, Kravabm, Sapkam Osflyor S o kaklar, Saraklar, Evler Hep Birden Üşöyonız. (Antalya ormanlanru tükettiklerine före daha çok nsflnör.) Jülide Güllzar Ergâven Dornr Meydan Okur Vakte Koca B b Kağnı. (Hele blr yedek parçalar gdrin, gösterir ona kamyon!) Abidin Subaşı (1936) Hanl EskJ Günleri Hatırlatmıyacaktın Ayıb, Ayıb Sarı Buğday Basağı». ( H ı m . Sevgilisi sarı saçlı!) Cemal Süreyya Seber (1931) tki Gemiclynen Vaa Gogh'tan Afinlmış Bir Kadının Yüzü Kaçıyordu, Yetişemedtaı. (Belâ çıkarma, heriflCT ild kişi!) M. Sami Aşar (1932) tyfanser Bir Dmnd mn AnyorsnTi, Kardeş? (K6^ tümser umud olabilir mi ki?) Güiten Akın (1933) Benim Blr Nokta Kırılmışlığım Gözlerlmta Ardında Büyür, D u m . (Yaa. iste... Kınnamab, Kırmamalı küçnk hanımları ) Garibdir: 1934 yıh münhal... Şair mahsulü sıfır. Ali Püskülluoğlo (1935) «DUdadem» başliğı ile hltab etrlği sevgilisine soyle dlyor: Benhn Kalbrnı Senl Taşır Kan Yerine Benhn Wlhn Seni Anar Din Yerine. (Fakat Dildade, sevilen değil, seven «eTgül mânasınadır. Şairlerden knllandıklan kelimelerin mânalannı doğru bil mcleri beklenir. Bakınız, bu kadın, sahri sevmiyor:) «Senin DUhı Bıçak Oidn. Yürefime SaDİandı.» (Dalayan dilli bu nasıl dildade?) Kitabm önsözünden şu cümleleri alıyorum: •Yeni diye ad takılan siirimizin ea verimli lamanındayız. Dünya şüri nin durumunu bibnemekle beraber, öyle sanıyoruz, imkânlar elverse, düııyaca değerlendirilebilecek $iiri nıiz. şairlerimiz var.. (Demek tahmlnen?) «Şimdi Türk şiiri oigun ve durgun bir çağında.» (Bizim şeyhin keramatı olur menkul kendinden.) «Şimdiki şiirimiz için eksik olarak bb, (ikir, daha doğrusu fclsefe yokluğunu görüyoruz.» (Pes.) Demek ki zarf boş! Öyleyse nmid. 1935 ten sonrald kusaktadır. Şairler çok defa on yedi yaslardan itibaren kendilerini belli ettiklertne göre, düşüncesiz iâf etmiyen (193S 1940 arası) genç şairlerimiz, büyük bir üıtimalle mevcuddur ve: Bir kambur daha... •^ mekte ve bu elemanları kfih burada, kâh orada çahştırmak suretile üıtiyaclaruu karsılamaktadır. Halbuki Belediye, böyle bir kolaylığa da maz har değildir. 6) Denizcilik Bankası bir Anontm durulması için gerekli bakım, tamir ve edevannın tedarikinde (İstanbul Şirket olarak bareme tâbi değildir ve havuzlama gibi tşlerin de temini. Belediyesi) aynı kolayhk ve sempa Belediye ve müesseseleri ise bareme bunlar için de tamir atölyeleri, ha tiyi görecek midir? Böyle bir hususi tâbidir. Bu rejim farkmdan dolayı vur, dok gibi tesisler lâzımdır. Bu muameleye mazhar olmadan bir devirden sonra ayrıca bir eleman stgibi işler bugfln Denizcilik Bankası (jehir hatları işletmesi) nin asla bir kıntısına maruz kalma ihtimali de nın, diğer gemilerinin de müşterekcn | işletme emniyet ve rahathğı içinde mühim bir mevzudur. 7) Belediye, şehrin günlük elektriistifade ettigl tesislerinde Bankanın j bulunamıyacağını simdiden söylemek öx malı olarak ve tercih ve müs | mümkündür. Esasen belediye değü ği için lüzumlu kömürO dahi zor taceliyet sırasuıa göre yapılmakta gemi, makine ve yedek parçaları te sağlarken, çok daha mühim miktardır. Yarın belediye malı olan gemi darik etmek, hattâ elindeki otobüs larda kömürü nasıl temin edecektir? altında ler aynı tercih ve hassasiyete mazhat lerinin bir kısmını dahi, fcazı nok { Denizcilik Bankası elinin olacaklar mıdır? Ve hele en mü sanlannı ikraa) edememekten dolayı i bütün filosu için stok bulundurmak, himmi hangi masraf nisbetlerile ve depolanna çekmiş ve yeni (50) oto kömürünü Havzadan kendi vesaitilt? maliyetlerfle bu işleri görfilecektir? büs işini senelerdir halledememiş getirebilmek gibi avantajlı durumYoksa belediye, kendisi için havu? durumdadır. Belediye bu otobüs mev dadır. Belediyenin böyle durumu da ve dok glbl tesisler mi kuraeaktır? zularında nctice alamazken Deniz yoktur. Kömür mevzuunun ehemmi4) Denizcilik Bankası Marsal yar cilik Bankası aynı devre içinde bir yeti ise izaha hacet kalmıyacak kadar aşikârdır. dımından memlekette en fazla hisse çok yeni (şehir hattı) gemisini ülo8) Belediye tarife mevzuunda alan ve sempati gören müesseseleri suna ilâve etmistir. tramvaylarda olduğu üzere öcret mizdir. Gerek yeni vapurların alın5) Denizcilik Bankası, gemileri masmda, (bu husus bh deniz Islet devrederken bütün teknik eleman arttırmamak prensipini gütmektedir mesl için hayatî bir mevzudur), ge larını da aynen devredecek midir? (Şehir hatları > işlehnesinin zarar mev rek vapurların makine, yedek alât Bar.ka, kendisi eleman sıkmtısı çek zuu bu prensiple nasıl telif edilecektir? Bütün bu mülâhazalar, akla ilk gelen mevzulrr olmakla beraber cevab ları ve hal sekilleri hakikaten zor bulunur nesnelere benzemektedir. Diğer taraftan bütün dünyada, hele böyle iktisadl karakter tasıyan tsletmelerin, flıtısaslaşmaya götürüldüğü bu devirlerde bir şehrin candaman servisinm ihtısas kürüğünden koparılarak yabancı bir köke veya kütüğe aşılanmasma tesebbüs edilmesi de isletmenm muvaffakıyet öıtimalini büsbütün ortadan kaldırmaktadır kanaatindeyiz. Bizce, »sıl İ H B A R L I veya İ H B A R S I Z yapıfanası lâzım gelen is< belediyenin iktisadl sahadaki teşebbüslerlnin ikbir hesap açtırarak tisadl karakterdeki tesekküllere devredilmesidir. Bu ise, ya hususi «erBANKAMIZIN ZARÎF BÎR HATIRASINı mayell veya belediye ile husus! seralabilirsinİ7 mayenin iştirak ettiği sirketler, hiç değilse İktisadl devlet teşekkülü kaAjmca rakterinde müesseseler ihdasile olur. S. YAZAN: « • A. 1 SAMANPAZARI AJANSIMIZ hîzmelinizdedir BU AJÂNSDA Camhuriyet Bayrami Keşidesine kahlartık İSTANBULDA KONFORLU APARTIMAN DflİRESİNE sahib olabilîrsiniz Bu takdirdedir kt ancak belediye kendisinf tamamen belediye fslerîne hasredecek ve bunlan daha iyi yflrütecektir. İstanbul hemserfleri ve uşakları. belediyelerinin artık başkn kamburlar yüklenmesini istemiyorlar... TEŞEKKÜR HAKKI TURA?Tni ebedryete lntlkall dolayısile icılarımın ve def!n merssimlre katılan »eref!! ordıımuzurı bnşta I Ordu Kumandanı sayın Orseneral Naml Ataç ve 15. Kolortru K Korgenera! Ekreın Akalın olmak Ozere general. subay ve meslek aTk.td.'şları İle erlertne v» alle dostarımııı ve merhumuTi bftrün h'77netle. rine büyük blr samimiyetle koşarak lseri organlze eden Eski Kuharibler Blrlgl Kadıköy Şobesfna «Umalanmiian dtıyurulmasını gazetenlzden rlca ederlz. Turan ve Onai •Uelerl Alle İSTÂNBUL BANKASI w TEŞEKKÜR Alle büyügümu» Bay İSAK ELİAZAROFim Tefatı dolayıslle cenaz* meraalmlne lgtlrak: eden, telgraf. mek. tub, telefom TB çelenk gönderen TB çelenk yerlne fıtcara cemlyet lertne yardımda bulunan bütttn akraba ve dcetlarımıza mlnnet »e gükranlanmızı arzederlz. Zevcesl: Dul bayan Malk» Ellazarof ve çocuklan Büyük Mevlidi Şerif 50000 Faıllet, »efkat v« ruh asaleüle ömrü boyunca fanl âleme şeref vermiş bulunan muhterem. azlz ve sevgili canım «nnectğim T.L. 15000 H e r 1 5 0 liraya b i r kur'a numaras* Fazla Izahat İçin ajanslarîıman gişelerine mOracaat edlnlz. I I HATİCE SEZER Hanımefendinin aleml bakaya ve rahmetl Uâhlyeye tntikal buyurdukları, elem ve göz yaşı dolu günlerlmizin birinci senei devriyesine tesadüf eden yarınki 5 ekim 956 cuma günü muhterem ve asll nıhlannın şâdl, taziz ve tebcill İçin Eyüb Sultan camii şeriflnde büyük bir mevlidi şerif ve hatmi şerif duası tertib edilmiştlr. Sa. yın mevUdhan Hafıı Medd Sedgür, Hafız Zeki Altın. Hafız Kânl Karaca. Halız Kerim Aksahta ve duagu sayın Belediye başimamı Seyid Hacı Hafız Nusret Yeşilçay vesair memleketimlzin tanınmıs muhterem huifaıının iştirak edeceklerl büyük dinl toplantımız» sayın akraba ve dostlarımızın ve arzu buyuran din kardeşlerimizin teşriflerini hürmetlerimle rica ederim. Oğlu: Dr. Ecved Sezer «CL'MHURİYET» in Tefrikası: 3 3 » 7/OZmi:UIZABETHGASKELÇİ* Çevİren: VAHDEİGÜLTEKIN Pek basmakalıp bir soz gibi gö rünen bu düşünce Jem için hakika ti pek acı bir şekilde ortaya koyuyor, yüreğini dağhyordu. Orduya yazılıp uzak diyarlara git mek, ketıdini içkiye verip derdini unutmak gibi düşüncelere kapıldığı oluyordu ama, o zaman da annesi ?özünün önüne eeliyor. elmde kılıç günf>ho giden yolu kesen bir melek eibi karşısına dikiliyordu. Çünkü annesi. bili yorsunuz, dul kalmış bir kadıncağızdı, Jem de tek evlâdıydı; onun eline bakıyordu. Jem sağlı Jını da, vaktini de boşuna harcaya mazdı. Annesinin son yıüarını rshat ı?eçirtmek ona düserdi. Bunun için, rçene eskisi gibi götünerek. Işine gidip çalışıyordu «na, kalbi dertliydi ravallmın, pek dertH. Harry Carson'a tçelince; Mary'nin onu reddedişinj o hala «Recici bir heves ve hoç bir naz» gibi eörüyordu. Sally seııe, ara sıra, Mary'nin eline bir aşk mektubu sıkıştırıyor, geri vermesin diye de, hemen yarun dan kacıyordu. Bu hal terzihanede beraber çahştıklan kızlarm da gö zünden kaçmamaya başlamıştı. Mary, eline hiç beklemediği anlar da sıkıshrılan bu mektublardan kimisini evine kadar getirmek zorun da kalmıştı. Yal'mz ilkini okuduk tan sonra, karsnnı vermişti: artık ne yapacağını biliyordu. Mektubla n Saüy'den almasın a ahyordu ama açmıyordu bile. Yanm tabaka bevaz kâğıda sanp gerisin geriye gön derdiği de oluyordu. Yalnız, işin daha kötüsü, aksamlan eve dönerken, o inatçı ftsığın boyuna yolunu kesmesiydi. Harry, onu uzun zamandır tanıdığı için, huylarını çok iyi biliyordu. Kızcağız onun elmden bir türlü kurtula mıyordu. İşinden erken dördü, ol madı. geç döndü, oîmadı. Yolunu değiştiriyor, ba§ka sokaklardan ge liyordu. «Oh! çok şükür, bu akşam kurtuldum!» , demeye kalmıyor, Harry gece onun karşısına çıkıveri yordu. Bu sırnaşıklığıyla kızı kendinden biraz daha soğutuyordu ama, bunun farkında değildi. Öte yandan. Jem Wilson bir kere olsun gelmemişti. Mary'yi görmeye gelmezdi elbette, Mary bunu hiç beklemiyordu. Yalnu, «Babamı gör meye gelir belki» diyordu. «Bir ba hane bulur, acaba fikrimi değiştir dim mi diy* öğrenmeye gelir...» Gelmedi Bunun üzerine, Mary büsbütün üzülmeye başladı. İçi içi nl yiyor, yerinde duramıyordu. Git tikçe neşesini, canhlığını kaybediyordu. Bir yandan ötekinin üstüne düşmesi, bir yandao bunun semtine uğramayışı kızı bitiriyordu. Artık akşamîan köşesine oturup rahat rahat dikişini dikecek halde değildi Kendini zorlar da, odada aşa §1 yukarı dolaşmayı bırakıp dikişi ni eün» alacak olursa. zihninj dü ü ü şüncelerden kurtarabilmek için şar kı tutturuyordu. Yalnız. hep oynak, neşeli havalar mırıldanıyordu. «Barbara Allen» falan gibi acıklı şarkıları insan mesud anlarında söyliyebilirdi ama, Mary şimdi her şeyden içindeki kederi unutturacak bir yardım bekliyordu, * * * Bir akşam, pene bir yandan dikişini dikerken bir yandan da neşeli bir şarkı söylüyor, arada bir durarak içrni çekiyordu, Margaret geldi. Uzun zamandır görüşmemişlerdi ki, böyle bir zamanda Margaret gi bi yakın bir arkadaşından mahrum oluşu da Mary'yi ayrıca üzmüştü. Margaret musiki toplantılan yapan o adamla beraber şehir şehir dolaşı yordu. Dedesi de, bunu fırsat bilmiş, topladığı böcek ve çieek çeşid lerİT.i arttırraak üzere araştırmalara çıkmiştı. Böylece, haitalardan beri üst katta kimse yoktu. Ama koz, ellerile duvarları yokl« ya yoklaya içeri girerken, Mary sevinçle yerinden fırladı: c O! Margaret! Margaret!...» diye haykırarak boynuna sarıldl. cHoş geldin. Seni öyle göreceğim geldi ki!» Yanaklarmdan, saçlanndan öpfi yor, öpüyordu. Tutup onu koltuga oturttu. Margaret'in de eski ve sevgili ar kdasma kavtı^maktan dolavı ne büyük bir sevinç içinde olduğu yü zünden belliydL « Ho§ bulduk, Mary,» dedi. «Nasılsm?» Mary'nin yüzü birden bire keder lenir gibi oidu. Derdini hatırlamış tı. Yalnız, eski güzel giinlerin havası da Margaretle beraber yeniden odaya dolmus gibiydi. « tyiyim, Margaret'çiğfan,» dedi. «Seni de çok iyi gördüm.» Msrgaret eski günlerini hatirlamış gibiydi: Dünyayı gördüğü o me sud günleri aca acı gülümsiyerek içini çekti: a Doktorlar hastalan hava teb diline gönderirler, bilirsin,» dedi. «E, ben de son günlerde az mı yer gezdim!» Mary: tNerelere gittin, Margmr e t anlatsana!> diye haykırdı. Margaret: ıNerelere gltmedflc ki!» dedi. «Anlatması uzun sürer. Sonra anlatırım. Dünyayı gezdik... Bolton, Bury, Owdham... Halifax A! Halifax'ta kime rastladım, büiyor musun, Mary? Belki de haberin var...» Mary'nin kalbi çarpmaya başladı. « Hayır, bilmiyorum...» diyebildi. Söyle, Margaret, merakta ko ma beni.» Margaret anlattı: « Bir gece, kaldıgım evden sar kı söyüyeceğim yere gidiyordum. Koluma ev sahibinin çocuğu ?irmis, beraber gidiyorduk. Birden, kulağıma bir ses geldi. «Ben bu se si tanıyorum» dcdim kendi kendi me. «Jem Wilson'un sesi!» Biriyle konuçuyordu. Kulak kabarttım. Evet, yanılmamıştım. Önce biraz duraladım: ya aldanıyorsam, diyor dum. Sonra, eözü görmiyenlerin ku suruna bakmazlar, düşüncesile, o yana doğru döndüm: «Jem Wilson, sen misin?» diye sordum. Sahiden o değil miymis! Halifax'ta olduğunu biliyor muydun, Mary?» Tercihan Cağaloğlu, civarında 4 veya 5 odalı Kiralık Apartıman Dairesi Aranıyor Müracaat: 22 42 90 Naci Yenere dan TEŞEKKÜR Bşlm ve kıymetli annemlz Mary, alçak ve mahzun bir sesle: vefatl dolayıslle cenaze meraslmlne lş «Hayır,» dedi, «Bilmiyordum.» tlrak eden. mektub telgraı. telefonla Birden bire içini acı ve soğuk bir ve bizzat evlmize kadar gelerek ta. zlyette bulunan akraba ve dostlanürperti bürumüştu. Çünkü onun mıza ayrı ayn teşekküre kederimiz için Halifax demek dünyanın öbür mani oldufundan gazetenizln tavassutunu rica edertz. ucu demekti. Pişmanhk duyan kal Eşi ve evlâdlan Men şi'r okuyam sen ana tut guşl binin sesini oraya kadar nasıl duÖLÜM yurablllr, sevgisinin isarttlerini ora Diyorlardır. Kulak veriyonn, n» ya kadar sasıl ulaştırabilirdl kli Profeaor Françola Duscıo sevgUl eel dlyecekler? Gözlerimiz o dağın ardına çevrili. HERMtNE DUSCİO'nun Margaret anlatyordu: 30 eylul 1956 tarthlnde vefatını teesstir Bekliyomz. Çıkın (ocuklar! c Ya, oradaymış Iste. Blr fabri le blldlrlr. Cenaze meraslml 4 eklm (VâNft) 1956 saat 10 da Ferlköy Lfttin Mezarkanın makinelerinl kuruyormuş lığı klllseslnde yapılacaktır. HayU ilerlemis, emrinde dört, beş kişi çalıştınyormuş. Oıdan sonra da bir iki kere daha buluşup konuşVEF AT Nttshasi tS kuruştuı Şeref Çavuşoğlunun torunu. Be. tuk. Bir makine icad etmis. ÇalışABONE ŞERAITİ hiye Çavusoglu ve Neclb Çavustığı febrikamn sahibi bermtnu onojlunun oğulları. &gin Çavuşof. MudderJ Türkiyc Harie dan satın almış. Jem de bana karşı lunun kardesi, Sen Jozef Llsesl Un a\ı u n &*. onuncu sınıf Sirencllerinden hk aldğ parayla tVmrunün sonuna Ur> SJ Ur> »*. ERGUN ÇAVUŞOĞLU SMMIII kadar bey glbl yaşıyabfllrml^. Ama, 3/10/956 günü Hakkm rahmetlne ıVltı «ytl» OJt OJİ senin bunlardan haberin vardır el kavusmuştur. Onazesi V10/956 Ö« « y t ı l 1ZM UK 'tte, degi) mi, Mary? persembe EÜnü lklndl namazını müteakıb KadıkSy Osmanaga caO I K K A f mllnden kaldırılarak Küçüksu Hayır, Mary'nin haberi yoktu. X» #* *••* aile kabr'stanına defnedilecektir FATMA MALİKİnin CüMR MRİYET (Arkan var)