Katalog

Posta arabalarının tekrar ingiltereyi kapiadıg II II III M Mayıs 19M Balikçıhk merkezinin hususiyetleri Yazan: Rıdvan Tezel Evvelki yaznarımızda, Et ve Balık Kurumunun, memleket balıkçılığınm kalkındınlması yolunda sarfettıği gayretlere temas edeıken, «Ar»r» isimh balıkcılık âraştırma gemisinin, adeta «Yüzen bir lâboratuar» ha'ine getırilmiş bulundugunu. pek acele oian tahlüleri, mahallinde yapmak uzeıe tesısatı ıhtıva etığıni zıkretmıştık. Boyle küçük olçude b^r lâboratuar, hacmıle mjtenasıb bır şekiide tetkiklere kih j et edeceğinden, İstanbulda, mor'ern ve daha genış bır âraştırma meıkezinin tesısı elze*n görulm'i}. Beşiktaşta kâın soğuk depo üzerinde gerçckten modern cihazları havi olacak olan bir lâboratuarın hazırlıklarına ba=ldnrııştı. İste bu hazırlık safhası hıtama erdısnrHen 11 mayıs 1955 çarşamba grinü }ropılan bir törenle. «Balikçıhk âraştırma m.erkezi» resmen »çılmıştır. Böyle bir tesisin memlekete k*zandınlmasile yuıdumuzds hidrobiyolojık âraştırma merkezi ikıye çıkarılmış bulunuyor. Kurumun tesıs ettıei bu lkinci .âboratuarlar, Et ve Balık Kurumu Umum müdür muavini sayın Artunarın da açış nutkunda tebaruz cttırdıği veçhile, şimal memleketleri harıc, Akdcniz bolgesınde, iki «ııaştırma lâboratuarına sahıb olan memleketımiz, komşu memleketlere nazaran, bır ilerı hamle daha yapmış bulunmaktadır. Gene aynı nutukta belirtildiğme gore, Ünıverüte Fen fakültesine bnğlı olan hidrobiyoloji âraştırma Iâboratuarı daha riyade «saf ilmî» mevzular'a ıştıgal edecek, buna mukabi'., uBahkçılık araştırma merkezi» mesaısinl. daha ziyade pratik balıkçılığs hasredecektir. Muhtelif kısımlardan terekk1ib etmiş buhınan bu laboraruann neler olduğunu rikrettikten sonra, hepsının ne gibı vazıfeleri olduğunu kısaca gözden geçirelim: 1 Tecrübî balıkçıhk, 2 Soğuk teknoloMsı, 3 Plinkton Iâboratuarı, 4 Fiziko kımya, 5 Pelâjik bahklar lâborntuarları, 6 Dıb baıklan lâboratuarı, 7 Balık olçme lâboratuarı, 8 Fotograf lâboratuan. Gdrülüyor ki, tesıs, modem bir lâboraruarda bulunması icab eden kıs;mların kâffesini ihtıva etmektedir. Böylece önümüzdeki yıllard3 Âraştırma Otomobilin Avrupadan sonra Asya ve Afrîhayi da istiiâ ettiği bir devirde İngilizler atlt arabalara dönmeye başladtlar İçinde bulunduğumuz asrm başlar.ndd Ingiltere demır aâlarla oruiurken. herkesin hn sıkayet. .•ardı; Posta arabalarımn ortadan kalkması. Tıenler, posta arabalarınm butun şohretıni süıp supur•niıştu hakıkaten Bır İngıl'.ze ;oracak olursanız, Ah neıcde o eski günler» der. «At nallarmm çıkardığı ahenkli sese, posta a aoasının geldığhıı bıldıren .ıudüge ıiasretız, artık.» Otomobilin bollaşısı dahı İngiliz len memnun edememistır. Ûn»nn gözü hâlâ. dört atın çektıği, bir | posta arabasındadır. İşte, bu yüzdendır ki, İngıltere posta arabası olmemiş, halkın gönlünde, kalbıne yaşdrr.ış ve nihayet tekrar o'Uya çıkmıstir. Gerçi, eskısi gıbi bır uçtan dığer uca, İngiltereyi posta aıabasıle katedenezsiniz ama, hıç olmazsa bır muddet içın. bır ıkı asır öncesıne donebihrsiniz. Almanyada toplanatı kongre, üyelerin jimnastik hâreketleri ile başîadı Ete boykot ilan edenler, bu gıda tıği prensip karan, öldürmenin in mahzurlarını »ayıp dökmeler.ne r a j maddesinin «ağlığa za^arlı olduğunu sana mahsu» bir fiil oirradığı ve ol men adamların, hattâ kadınların diılerı surmekte, ulvi duygulara ma ! maması lâzım ge'.diğidır. Hedef is rendikleri görülüor İlle ot yıyelık iruanın canhjn katledip ondan ter hayvan, isterse insan olsun, böy cekler, mejva s'jyu içecekler .. Onlar böyle söyle>:p, bu şekiide kendıne gıdı yapmasını insanca le bır fi'le Allah tarafından cevaz yiyip içe dursunlar; gene gıdalanbulmamaktadırlar. venlmemıjtır. Onlara gdre «ot» mademkl yaKongre üyelerine verilen büyük ma ilmi, Insanın ateşten favrla'.anşamsğa kıfayet edecek unsurlan ziyafette sofralar, hıç bır zarnan en masını yahud da «teşm keşfini, yal havıdır ve çok çeşıdl. toprak mah dıse u>anlırmıyacak yemeklerle do nız pıjırmeJt gayea ne bsğarruştır. sullerı haünde ınsanın emrine ha natıimıı, tabakların, bilhassa so Ona göre et yenıecen < Honr.o Sazırdır; o ha'.de neden canlının ca ğuk ve çiğ sebzerlerle dolu oldu pien» denilen tekârrule varmak nma kıymalı?. . ğu gorulmüstür. Burada meyva ve mümkün dejıldıı. On binlerce seEt yememeği bir mezheb haline çiğ sebze yemenin faydasıra beKr nsdenberi et pışmekte ve yenmekgetipenler, eskı insan'.arin et yeme tenler toplar.riığına gore yemek iç tedir. Fakat Isin valnız pdalaıunağa diklerini behrtmekte, hayatın etsiz menin de her halde hususl bir I taslluk eden taraiı olduğu ıçin kondabı, bır sırası vardır. de o'ab lereğini söylemektedirler. gre u^elerı r.ezdirde b'on'.ar ta^min Et duîmanlarının fikrini anlatan Bu türlü bir toplulukta Içkl el (>d ci tfsHpr uyar J 'rrr^r^.'ş clscik bu satırlar geçen hafta büyük bir bette meyva sularından başka bır ki maksadlarînı manevî ve ahlakl kongrenın tartışma mevzulan ara jey olamaz. Hayvan! men{elı her cephelerden desteklemektedj'.er. sında ıık ıık geçen sozlerm hulâ nevı gıdaya düşroan kesılenler mu«Öldunrıyeceksir.'o parolası, kon sasıdır Avrupada her memleketin hakkak ki ağızlanna süt dahi değgrenin asıl uzerınde du duğu şiar«ot yıyıcılenm» gruplar halınde çe dirmemi? olacaklardır. Malzemesı dır. Şu halde işe ahlâki bır ceıeyan ken beynelımlel kongreye ju pa nebat clan ^ır mutfak mevcud ol verilmiştır. makl» be a>er bizım bildiğimız ro'.a hâkım olmujtur: Canlıyı sevtnek mi, öldürmek ml, ' Nef~e hâkırmyet esastır. İnsan manaca pışırmek İçm ieğ 1, anrak ahlâkîdır? egoızm nı can yakmağa kadar gö «yemeklerın» hazırlanmasına >arMeseleje bu yönden bakınca intürmcrreM. He'e cana kıjrraK (hay dım içindır. san buniarı hakLı bulu, or. Lâkın van kesmeyi kasdediyorlar) KatGıda ıslerile mesgul ilim erbabı, etten vazgeçecek aaamı da kolay iyen payrinsanidi .» hep muaysen yerr°kleri yiyerüerın kolsy bulmak guc. Konerenm oybirliği ile kabul et yarıi tek taraflı 1ır be^ı tarzının Almanyarun Karaorman adı verilen b r sayii' e sehınds "oplanan mektedir Evvelkl yazılanmızda da •uj) daha verimli çal'şabihnesl içın, kong e, tuhaf bır goster.^en sonra tebariiz ettirmiş oHufumuz veçbile Et ve Bahk Kuıurmı, bir uzmanı içtima etm'îtır. 1J\eler. sa^ihn albu ıptHaî ve ancak ?oz!e eörülfbi Amenkada Seattle şehrınde kâın tısmda içtım» veıre gelrr ş. sa'.ona lecek olan hayvaicıklar, köçük ba ve dünvanın en müh'm bir arastır girmeden e^^el jımr.astıK yapmışl'klnrm i'imlerini teîktl etmek+e mı m«Tk»zıne göndenıiş bulun lardır. GîzeMer dur* ^^3 ı"k d»£a dirler. Dığer taraftan küçük balık maktadır. beynelmilel bır kongrenin jımr^îtık lann da biıvük balıklara eıds olNıhayet suyun ssthmda ve sat hare;et!erile :;Umaa ba;lai.gını dukUrı malumdur. Bfiy]#ce zinH' hıns y=km verlerde vasıvan, bütün yazTaktadırlar. Teıeffus talm.leri. leme bir jekılde, ınsanların gıdasını ömrünu derizlern dıb prfne hasret kol ve bacak harekstleri, : s e çöteşkil edecek bahklar da gene mlş bulun?n bahklann tetkikl için melip kalkmalar, secd^e varır gıbi plârkton miktarıle alâkalı bulun de iki lâboratuar tpb^ıs edilmiş bu iğılıp doğrulma'îr bîUüt^n sonra maktadırlar. lunuvor. Bu lâboratııar'arda pplâjik salona gır lmis. bıraz yorgun fakat işte rAraro gemi«inin araştırma ve dıb balıklarıpm bivolojileri tet oldukça neşelı bir yuz ı:?esile dinseyahatlerinde rlenizleıin muhtelif kik eHılo'ck bu hjiıllsrn busüne Isjıcıler veılsrıiu aimış.ardı". deriniiklerinden husust kepelerle kadar mılum olmıvan husıısivetleri tlk sözü alm hatib. et duşmsnalmış olduğu plânkton nümur.eleri bu arada goç sebeb'eri, yumurtla larıru bir shlik rn»rhebiaın mennin analizleri bu lâboratııarda ya ma ve çoğalma şartları araştırıla subları olarak goî'eımı= mîzhebın pılm^kta, dolayısi'e, nümunenin caktır. "revcud'ye*in tâ eski Yun3na kaaîır.dıŞı denizin balık için elverişli Balık 81çme Iâboratuarı, bunlann dar götürmuştür. bir yaşama sahas: olup olmadısı te agı ik, boy bakımlarından ''>!;unSozlenne bakılırsa Yunanlı Fısabeyyün etmektedir Bu mü'sb^zîi luft=ı erişme va7'v«"erini, cinsî 31 gor ıle Eflâtun hareketin örî;^ lemızı riaha bnriz bir çekilde izah e gıın'^k mertpbp'ermı Bynı zaıtıan")a ridır. Bun'an sonrı Leonard de debılmemiz içm meshur bir teçbihi ihtivT ettikieri v s | mık'arlarmı Vıncı, Beınhard Shaw, Franz von burada tekrarlanak istiyoruz: Na kanunî bir sekıide tahlıl edecektir. Assisi, Tolstoy ve musitisınas Rısıl bir tarlanın veıeceği m»h=ul, chard Wagner gehnektElı.r. M^ern cihar'arla tesis edılecek o tarlaya verilen gübre ile müteYasıyarlardın meşl ur kadm piolan fotosraf İFborstuannda bahknasib ise, benzer bır şekiHe o'.ânklarin raıkrogrBfık ve makrogrıfik van st E'Jy Ney, rnezhebin 1 nu« tonu bol olan denizl<*rin, balık muh resimVri alır?.r=k, yapılacak ol=n maralı üyesidır. »Ot yiyenle > birtevası da zergin olacaktır Senenın neşrivtta ıstimal eHiVcek, dolsvı Hğlnin başkaii olsrak kon^eye karauajTen zimanla'inda teVrarlana ı sile bu npsrirat »avemde, diınva tılmışbr. 'Pirligır seTbclü olsn mucak olan nümune alma tshül etme [ daki praşfırm? merkprlerıne mem mu yaV'p rsrr^n kongre tarafınkevfiyeti de, o bolgenm balık bo' ' İ€k"tıni i d duyjru'mu» o c'an hararntle alk'tîanr!« ve psroz n e sesi lanın bep bi: fŞızdarı teljr"'a velu&u h?kk rda bır Drngroz v?pma , lacaktır. ı'p vprnfi'"tu. T. A. ımkânım bahsetne b?kımından mu «Baıkçılık arashrma mrrkehim ve hattâ elzemdır. ri» bir bahk koleksiyonu ve Bevkozcla yakalanan hırjır Denizlerin fızıko kimv^al bun bir de kütübhane tesisine başlamıs Bevkot polım, ıoh çunJerd» Ee lc«ı yosınin tetkıkı de, gene '*ır mahal bul'iiuvnr Menloket çsp'nds bir \e c ' a r ı r akı t'.lere daGs^an b.r hırde bulunan balklarır bolluşu İle hirmrtte bulunacsk olan bu aıaş Jizı i'havt e^.e'kt gece va^a.a^ajt ?lâk^'ıHır Bpl'k hirretleri, zaman tJnna merkezım!7= v^tsna hsyırU muvaffsk olmujtur. Esd Gurgor lEmındekı hır=ızın 3 evien çald £i e'v^l^y lan. bır denizn fiz'kî ve kimyevî oltna=ı femenniEile \azım.za muMdtre edilmıltır. T»hkı!iata aevaaa bünycsi le alâköhdır. Bu husu verivoruz o ur^nak'adır. ıleri doğıu uzaUı Kendınden ?eçmiş gibı bir hali \aıdı: cNe olur. gıt'» dıye valvardı. «Yalnız bı.ak benı. Dujuneyım Olıver, kusura bakma, rıca ederım git u Biraz sonra, yslnjz kalmıstı. 0 cak ' aıiıyordu arra, ciayı bir k^ranlık ve soğuk kaplarmştı. Fenceıelere kış rüîşârı vuruyordu. Ursula yapayalr.ızdı. Ken^i kKidine: «Een zaten bep yalrızımdır» diyo.du Dort çor.;ğum var, gene de yaln r m . Koesm var ama, hiç bir n m a n benup olrradı O nas.l ker.'ir.i çcculrlsn için L feda et i>se, ben dâ çocuklarm»! onun için feda ett nı Kmseni7 yok, 1 Wü i?m. Kinizin d? h ' ; kımseaıiz j ok, hıç, V, ıliıarr'r;:m » V Vı'ıl'iam P.ssc^tt mermer kapho ba uk mahtsşem otarrr.a or.ar'nus tek başına cturrr.Uj, tatil sunlerinde bı.ıken gazeteleri okuyordu. Odarjn iki ba=ında da o koca ocaklarda kütükler alev alev yanıjordu ama, odanın ortası soğuktu. WılUam'm etrafında kız ve oğlanlardan müıekkeb «me=ud bir aıle topluluğui yoktu Bılıyordu ki, kızları. oğulları o gece bir yere giJetek değıllerdi. YıCdrdanberı olduğu gib, gene: «Gelirler de etaf'ma rludnîer. tatlı tatlı gulüp söy lerleru dıye umU'ordu. (\rkası var) cocuklarmı, arabalann onüne geYaz aylan posta arabalarının tirprek uzun uzun nıalumat verırpek rneşhur olduğu ayla dır Ko ler. Hattâ, çok zaman arabalar jiımlan pırıl pırıl parUjan besıh arasmda bir de maıaton yarışı atlar. yeni boyanmış arabaları i yapılır. Bunun için, önce arabadeta uçurur Fakat. bunlara posla lar bır gözden geçirilir. Sonra, ham aıabası dememek daha yerınde olur. zıra hususi olarak tutulmak reket emri veıilir. Hangi araba erken dönerse, o birinci olur. Bu tadır. sene de, İngilterenin muhtelif paTngıiterede bir de «Posta Ara nayırlannda posta arabası yarışlabaları Kulübü» vardır. Bu kuiüb, rı yapılacaktır. posta arabalarının mazıye karısİngilterede 8s 11er her aene humaması ıçin «linden geieni yapar. susi aıabalar içınae halka görüMeselâ bu sene de 16 temmuz gu nür. Dört atm çektıği, krymetli nü, meşhur H y e Park'ta kulubün arabalar sokakları doldurur, sonsenelik toplantısı yapılacak, top ra tarihî yollarda gezintiler ya'antıdan sonra, arabalarla yemeee par Yol uğrağındaki hanlarda dın aıdılecektır. lenmek ve at değiş,tırmek içtn oPanayıılarda, posta arabaları rada bir mola verilir. Posta araçok ilgı toplamaktadır. İngilizler, basında seyahat eden her İng !ız, nosts arabası devrırt" vptiTvrn kendisini Charles Dickes'ır. r n m n iarında yaşıyor, hısseder. Geçen yıl, Watney isimlı bir İngıiiz. Londra be.eaiye reİ5mden Eıigton belediye reıs ne bır dostluk mesajı gotürmüştü. Watney, 100 kilometrelık yolu on saatte almış, fakat yolda sekiz defa at degiştırmıştı. Watney de posta a. abasının maziye gömülmemesinı istıyen meraklılardan birıdir. Bu yolculukta, Watney'in karısı da, kocasın» refakgt etmekteydi. Lon draya donduğunde fazla heyecanlanan kadın, yolda tam kırk beş. posta arabasına tesadüf ettiklerini soviemıjtır! Evvelce, yanşlara herkes hususî araba;'l« iştiak ederdi Bir sefıed r bu âdet de canlanmıstır. Meşhur Askot, Derby yarışlarına jrabalarile girenler gün geçtıkçe :"ğalmaktadır. E\et, posta arabalau henuz Ine lızler içm ölmemiştir. Dahd doğrusu ırmzelere gırmemis.tir. Za ten müzelere gırmesı de biraz rnıkânsızdır. Zira, Kralıçe Elızabeth de tac gıyme rrerasımuıe ataba ıle gelmışıı Sonra, her sene Parlarnentonun açıhş'na da otomobılle degJ, arabayla gıtrnektedır. Neden? Bunun da sebebı var. el bette İnaılızler an'anelerme çok duşkün bir millettır Posta arabaîinin an« yurdu kendı memleketleri oiduğu için, onun tarihe karışmasını Utemiyorla". Sonra, Ing:lızler doğujtan muhafazakâr ın»anlsrdır. Gene, bu yüzden, cumhurıyet hükumetlerinın hâkım olduju bir devirde, kraliçelerine candan bajlıdırlar. Nurclhan KESİM Sahtekâr bir ressam resim meraklılarını biribirine kattı Brüksel su'h mahkemesinin hâkimlerı son derece endıselıd.rler. 2 haıiranda başhyacak bır davanın içinden nasıl, çıkacaklarını çımoiden sorusturuyorlar' Bu da\a belki de uzun hayat'arı boyunca karşıla=tıkian en çetin dava olacaktır. Bu davaya sebebıjet veren hâdı^e şöyle başlıyor: 1937 y.hnın kasım ayında, Holandanın pek az tanınmîş. akademık stillı ressarnlarından Van Meegeren tar.hî kıymeti büyuk bir (Veımeer) bulduğunu ılân edıjordu Bunu nere~e bulduğu soruımamıştı! Çünkü hâdıse buyük hejec=ın uyandırniiştı Tarihi tablodaki i'ssrı ve mavi renkîer .» beliıtili\or ve kimsenin aklına bunun sah1e olabılec?2i gelmiyordu Derhal (R?rrbrandt'ın dostian) adındaki cemivet harekete geçmiş. para toplannış v° rhave* bu teblo ^ arım m'\on floıene sstın alınarak Rott^rdarr riakı Bnysman muzesine me ra=imle jerleştı ılmı^tı! İkmci Cihan Harbının patlak verdıği senclerdc HoUnra!: rc«=am ıkincı b r (Veımeer) raha bu duğunu ılân etmıştı 1941 yıhnda da Van Benningen admca bır jahıs bunu 1601000 florene satın alrnış hususî muzesine yerleştirmişti. Van Benningen, yer> u z "nde belki de en zengm hususi müzeye sahıb şahıstır! Harb içinde aynı şekılde ortaya daha bır çok (Vermeer) tabloları. çıkmış, bunlar satılmıştı. Hattâ bun lardan birini de Nazi mareşali Goering satın alrr.ıştı. Harb sona erip Holanda kurtarılınca resmî makamlar Van Meege en'i yakalamışlar ve <'duşmanla iktisadî işbirliği • yapmakla suçlandırmışlar, mahkemeye sevketmiş'.erd.. Savcı kendisini, memleketınin < tarihi hazinelerını ı Nazilere satmakla ıtham etrnıştı! Fakat 12 haznan 1945 tc ağır V.r mahkumıjete uğrıyscaâını anlıyan Van Meegeren şu itirah yapnvştı: « Ben merr.'e'etın tarihi h.z nelprır.i dujmana satrradım Goermg'ın aid.ğı Vermeer tablosunu bizzat kenüım y^ptım, sahtedor. Bütun dığer Vermeer'ler gibı' Boysman muzesindekı ve Van Benningen'ın (Vermeer) lerını de ben >ap tırr.' Ben bırpkın, sızlcre daha bır çok (Vermeer) ler hazırlnayım!» Bu ıtiraf Holandada olduğu kadar daha bir çok memleketleıde de heyecan uyandırrnışü. Hâkimlerin kararı ile Van Meegeren «kontrol» altinda çal şrrağa başlamış ve yenı bazı ••eserler > hazırlamıştı. Aynı zananda, harb içinde Nıce'de kaıaığı bir evın catısmda da yan kalmış 3 (Vermee ) tablosu ele şecırılmıştı. Fakat, Van Meege'en tarafından kopya edılen (Vermeer) lerm hepsı de bırbırine ber.zemiyordu, renkler de oeğışıklikler müşahede ediliyordu. Bunun üzenr.e mahkeme bır e';spe:ler grupuna başvuımuş. iki Holandah, iki İsviçreli ve bır Be;çıkaiı tablolar uzerınde çal.şmışlaıdı Burlar nihayet şu karara varmışlaıdı . Bütün bu (Vermeer) Brüksel sulh mahkemesi bu yüzden açılan çetin bir davanın nasıl içinden çıkamadîğını bilemediği için şaşırıp kaldı yapılacak olan âraştırma ve tetkikler n of icesinde, Avrupa memleketlerinf'e bundan seksen sene evvel baçlamış bulunan tetkiklere, bu süratli tempo ile vaklaşmak imkânı da elde edilmiş bulunacaktır. Tecübl balıkçı'.ık k";mı, i?mînden de anlaşılacağı veçhile; Avrunada ve dijer memleketlerde kullanı^mpkfa nlan mo''em ağları memleketımizde de kullenmak ilzere tpşebbüse geçmek'e vazifelidir. Bu yeni tip ağ'ar, evvelâ olduSu gıbi kullanıldıktan sonra, lüzumlu gorülen tadilât yapılscak, bilâhsre mem'ekptimize adapte ettir.lebilecek tip üzerinîe karar kıhndıkt?n sonra, bunian ima! ettirilerek, istımal ta'zı mahBİlî b^lıkçılara gösler sahtedir. Çunkü bunların boya terilecek, bu tip sglann muhtelif larmda 17 ncı ası:da mevcua ol bcl^elerde tsammüm etmesi sağmıyan maddelere rastlanmıştır'u lanmı? olacaktır. Bunun üzerine de Van Meegeren Halen tecrübî balıkcılık kısmında. (5aJ1tex.ir.uk) suçu ıle bır sene hap se mahkum edılmış ve 1947 y.lın.n Birlpşmiş Mrietler gıda ve iavıvn aralik ay.nda tam ç.kacağı tırada teskilâtmm ' F A O 1 göndermiş buIundu5u iki uzman çahşmakta, Caölmuştü! Fakat Vsn Meege en »tıaf r.caki iifomia tipı a51ann memlpkçtimızde tatbik «»kli üzerinde uŞr^şmaktart'şmaıar bıtmemıştil t^chrlar. Diğer taraftan, svnı uz*#• Bu gib: meseleıerde eksperle' manlar, mpmlekçtimirde kullanılrn kat'ıjen bjbır'ıcrmi çekemezler gırgır ağlannı da etüd edecekle>Van Meegeren bâcısesının kapandı dir. ğı ssnıldığı bır sırada Jean Decoen Bövlece mevdana konacak clan adında Belcıkah bır eksper ortaya muadde! ağlar sıve^inde. mon'eçıkmış, 1947 de o'en Kolanaa'ı res ketimiz için standsrd ve en uygun san~m dünya ile alay ettığmi $o% tipler bulunmuş olacaktır. îemış ve tabloları arasmra sahte SoŞuk teknolojnı lâboratuarmda. olrr.ıyan ik: eser bulundujunu ve dondurulmuş bahklar:n hangı şartbunla'in da Boysman m'izestndekı lar altında muhafazası lâzım ge'diile Van Bpnningen'in eıindekı oirîu ği, çeşni ve lezzet bakımından eunu söylenıijtı bal §m evssfmdan bır şey kavbetİşte bundsn sonradır ki taraf meT'esi için neler ya^ılmi'ı lâzım y c ı e r e g ; totkik ve etüd edıleccktir lar davalı olmuşlardır. Plânkton 'âboratuan, mubakkak Eütun 'ou tabloların ahte oıdu Arkarı Sa 7, Sü. S de ki en önemli bir şubeyi teşkil et lumhuriyefin Ama ben B~rTııe'\: istiyorum Bizi de duşünmeı laz'm Kim oluısa o.sun dinlemem. Barb.e'den dünyana v azgeçmem » Bambaska bir Olıver'dı bu Eski O!i' er, başkalanm incıtrremek için ajak dıitmez, hemen 2erı çekılırdı Eugene Arnola'a benziyen bir Olıver a, bu. U sula • Eekle dıye valvardı. ..E.lıette, Dedıgin gibi, anne Barbie daha on yedi yaşında. On sek.zme baa.nca bu isi halletmemız lâzım » Bır yıla kadar bın şey olur. Wıllıam'ın üzuırreMiıe sebeb b le kalmazdı belki. Barbara başka şehirde bır mektebe gıtmek istıyordu. 3elkı bunun bıı yolunu buıUrUriı Ku daha pok kuçuktü Başki bır yere gıdeıs*, unutabılndı. On]?iT> evlenmele ıne \Vilham duiysda razı olmazclı çunkü. «Barbe\e iCmıyacaK3irı da Olıver, gelijıguzel bır şeyden bah haylı bedbaht ettıler. Ne de olsa o yet iyi bıliyorjm Geçen yıl tabam sedıyoımuş gıbi: Italypya pitıre na karşı boıclu durumr'alar. 1Kan hastabnrvğ • lan'ceri gözler n onlali» dedi. «Zaten, öyle söyledim ben disl onlara bu kanaati vermed , hat n hiç gormedi. Onlar vok artık setâ bumı böyle b Im^îerıne en?el nin içın. Halbuki onların âa bır ona.» Ursula, afbının içinde: «Gelecek oldu. Ama ben, babaUrını hanei'i, hayah var. Hele Matt'ın hayatı, teh üzecck oluısa or>a karşı dura likede. Böylece, babam da tehlikeyaza belki» deri. de demçktır. Gelişıguzel konuşmuO'. ver ona doeru döndü. Ur^u'a cağım Acı çektiği yeter!» bunu sezmişti, başını kaldırıp bakOlıver ayağa kalktı. Pencereye gıt yorum. Büerek konuşuyorum.» tı. ti, kaı?r.l.ça baktı. Ursula. iktıyır bir kadm gib'. sar Oliver. bir seye »zmetmiş bır «Anlıyorum» dedi. uHislerinı ?sk « r s a i , ko.tufcuna doğru gitü, hsan halıle: «Bence gelecek yaza an'ıyorum, anne. Ama, «enın dü duşer gibt oturdu. Olü gibı buz kebıraknarr;ıl' bu lşi» dedı, < Şimdi şjneceğn bır şey daha var Ya sıldi, buzulup kaldı. Gözleri boşgıtmeh. Derhal » T.!atthew.. ölurse? Hera de en iuğa dikılmişti. Oliver do|ru söj Ursula: «imkânı yok Oliver^ de fecı bir sekilde olduğunu duşjr. luyordu. ÇocuMarın hiç birini göDolambaçlı yol!ardqn gi»mes:ni di. «Yılbaşı tatil ncen sonra gene Babam mesuc mu olur o zaman? zü görmü^o du art'.V. Arra şinrlı olrnuş» delı, kendısinin ve Olivcrha. deği', mi. Oliv2i?» Pek tuhaf Hattâ o da olmez mı?» Matthew'ı gdrmeğe başlarrıştı. Basın ıjiıaîı.crım dolaurdu ve salm hıç sevrrszdı ama. şımdı o> le yap Princeton'a donecek Ursu.a bunu pek nıe axı:, pek ırak zorundavdı Fıncanını tabağı konuşuyor^un Oliver, yavrum. San görünmeğe çslıştı. Ursula ayağa fırladı. Koşup onu tsn aşağı bir ürpeıdi. t.J âşlı bır halle soımuştu. Ama. ;çı ha.â pırpır edıyoıiu na koyau ve, lânayd bir tavırla: ki bır olumkahm meselesıyrr.ış gi kolundan jakaladı, kendıne doğru Oliver ona doğru geldi. Yalunlık OIi' eı önladı ve \alan îoy^eJı: bi.» duvar gibı b.r hahe. • Eıliyoruma çevirdı. «Sen ıstemezscn «ıçn om, an Yalnız, korkusuna gem vuımayı bi 'Buraj a gelmeden Matt'. gdrmeğe f Olivfr: "Öyle ya» dedi. «Yo, anrcnmiştr Baktı kı düşunoukçe en gı ':mu dedı, i'bana hed.ye olarak ' O' O'ivpr, nelp" «ö\luvorsun! ' edi. «Babaraa pek soz geı,iremezne » dişesi aıt'yor. duşünmekten vaz veı dığı o guzel mınyatüre teşekkur ne, şaka soylemıj orum. Matthew O da ne demek, Olıver? N« ba sın. Ona Matthev'den bahsedecek Urula gü'enirdi ona. Gent: j ü etmeie.» ıle konujtuk Robert LOUIJ Sle\en kıyorsun bana o.'ıe tuhaf tuhaf? olursan dmlemez bıle Eenım senvendi Lâkayd ve keyıfli gorunme geçcrdı. Bu yoîla. evlilik haı >t n:n Ursula: «Ya. çok zevkli bir şey son'un bır sozu vaıdır. ı Bulunmdğa Aman Yârabbım. Ne demek istıyor den butun ıstedıgım ju: Mattli£w'e hiç olmazsa birazmı kurtarabilmisee çalışarak. • \Vılham kenaı=ını çsseçmiş" ded. ve gulumfedı. değer en büyuk servet havatta bır sun, Olıver?» para verere», cesaret vere.ek gosya uyandırmamamızı teno.b etl ı tı. VaKtıle «Çocuklaumı koıu'jscrfGuiumseyince perışan yuzune bir güyecir» der. Beikı Matthe\v hağım» dıye kendı kendıne JOZ verdedi. "Çayırmzı burada berıber ıqcDehkanlı, omzundakı pencerenm tereb.leceğjı butun se\gıyi gosterur geldi. her zan.ankı kederh hali yatta kendine asla b:r gaye buıarerek, yardım edeceksın. Soz \ erılım mı 9 Ocağm başmda karşı kpr m §ti arr.a, ojle olmarrış, \Vı ııaın'ı üzerine usulca elini koydu. mnacak. Hattâ şimdi bile belki iş 7 korumuştu. Kocacı şimdi onun için ortadan kalktı. yor musan? Babası ne derse desin, şıya ıkıinı? » «Yalanlarla seni avutmaSa kBİ Ol.vpr kcltuğuna yaslanıp, dü 15'en geçmiştir ama, bir denemeli çocuklarmdan her biıinın kat kat gıtmeğ» zorlıyacaksın onu.» Oîıveı: «Hayhay» dedı ve Mntt vistünde ıdi. şuncelı bır haLe, gözleımi ateşe dık Işin doğrıreunu söyluyorum. bunu kışacak değilim, anne» dedi. «DoğUrsula, mahzun mahzun: «Kimruyu olduğu gibı söylıyeceğım. heu'ı ancak o zaman hat.^s.ı Ha sen de biliyorsun.» Sdzde pek hoş geçen bu çav sof ti. Ben odasına gırdığim zaman, dü = e dinlemez benım sozümü» diye ; leriı'fcek t ı r de bu mesele vardı. Ursula. alçak sesle: «Ben ne de "Resmi n ye b'raVtı merak erası basmda Oliver, Ursula'va aso\lend:. < Matthew de dinlemez» Çay tettisi ile geldi. U^sjıaiı'i oıyaıak ve tamaır.ıle anl.yaraK, ba dıyorum. Bundan üç yıl once, İtai sem Willıam razı olmaz » dedı. ı Ço şüncelere dalmıştı Olütnü duşünüOliver: «Dinler" dedi Bütun benyorau. Bıliyorum. Yüzünden okubj'iıet ve temk n bah = ırı1<2 vai.m kıyor, içinden: «Matthew mesele yanan donu>;iinıuzde, muthış bir cuklara dair ben ne soylesem fayhğı ıle yalvanvo.du: «Umıdıni kpsdum.» as"i E»ç t r bir tecıubesi 'ar \\ !'€• sini nasıl açacığım?» dıye laşü merakla kendinı resme veımışti dasız. bılmiyor rrusun? ÇocuklaUrsula elıni onun elinden hızla m« Belki de baharn Mıtt daha söy derinı, heyecanını belli etmemeec nüyordu. Ursula o gün hayii saı 5.'iıı a bu merak kalmadı.» .ını dunyada bir yere bırakmaz o. ler soylemez. razı olur. Belki de çekti. alışıktı. Tepsmın üzcıinde meşgul sılnuştı, bu kanarı da yeterdı arUrsula fincanmı tepsiye koydu. Hep yanında aLko\mak istiyor! Bı tArab veriyoraun banı!» dedı sana hıç is dü^mez > müş gibı göründü, hizmetçi kıza: tık. Am«, Olıver söz verrrişti ve Bir şey soylemed Gozlerını fınca rim almağa kalktın mı, bir tarafını Ursula eene ıcÇocuklannı dünya Seaı ancak işıtilecek kadar çıkmıştı. ' Kurabıvelerin pek ıştıha verıc b:1 Matthew'ı şimdi karşısında gorür na dıkti. Ağırlaşan gozkapakiarma dldürdun demektir Buna da oen nYıllardanberi çocuklarınla va da bi'akmaz o» c1e'ı. »Dunvada.» razı olamam Çocuklar ona zaten 1 gene keder çokmuştü. manzaıası var. Çay da pek guze gıbıydi. Sorra Ohspr'ı \'T C bı. elleıinı kmdan hıç ılgilendın mı. anne" Ga '•M Bu Salıho.vi Saklayımz, "CUMHLKİYET,, Size iildloviı» Verecek