03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET Ogretmen ve Ogrenci Köşesi | Dünya Hâdiseleri YENI BIR SALGIN Bayram üstü iyi haberler Yazan: Eskî Bir Oğretmen Şeker Bayramı eeliyor. Arifenin arifesindeyiz. Bu siihırılan Kttfedip okuyarak yazannı, bilmecîen bahtiyar eden vatandsslarıma irfan haystımızHfin böyle günde iyi haberlpr vermezscm ne zaman veririm? «Bilmeden» decîim. dofcru: meçhul ckuyuculara meçhul yazar daha ııygun olmuyor mu? Rahmer'i Tevfik Fikret, Rübâbı Şikestenm h<='nda şöv'.e der: Size, en bilmediğim, görmediçim kAiriler, Size ithaf ile neşreyleyorum bunları Hen. Siz de bana böyle diyebilirsiniz: Bize, ey bilmedijHm, görmerfieim öfrretmen. Bize ithaf He neşretmedeMn bıınlan sen... Dersiniz ve gecersiniz. Haibuki geçmiyorsunuz. İUe benim kim olduğumu ögrenmek istiyorsunuz. Bunu soran mcktublar. koca Vr tîrşte oldu. Meselâ geçenlerde Finikeden. meslekdp^imız Hamdi Gu' na! soyle soruvordu: «Gazetenizin (Oğretmen ve 62renci köşesinde) Eski Bir Ögretmen edı altında Maarifle ilgi'i yazılar yazanın kim olduğu hakkında meslekdaşlar arasında münakaşalar olmaktadır. Yazılannı zevkle okuduâumuz yazann admın' bildirilmesi...» Bence böyle bir teces.'üse hiç hacet yok. Ben, okuyucularımı ?ahsen tanımadan nasıl rahat rahat yazıyorsam okuyucularun da beni bilmeden eürül gürül yazılanlan okuyabilirler. Demokrasi rejiml»rinde, malum ya, şahıslar değil, egerler mühimdir. Eski Ögretmen, tek part: ve şef devrinden kalma hşan Enstitü mezunlarına < Tst?k• olduju için bundan Snceki rejim leriniz ye"ine geldi!> diyemiyeeede yalni'z onun şahsı öğrenilmiş. ğim. Ortaokul ve lisedeki meslekfakat eserlerine pek eöz atılmamış daşlanma. «bina darlığ:ndan çok tı. Şimdi demokrasiden istifade e sayıh sınıflarınız bu ders yılında rlio bu masumun şahsı bil;nmeden az öğrenciü bir duruma sokulacak: fikirleri, kanaatleri tanınsm. isti ders saatleriniz yaslannıza ve hizyorum. bundan iyi bir usul olur met senelerinize göre ayarlanacak: mu? Adımı bfiseniz. hemen her sa lâboratuarlarmız tamamlanacak, tırda. her cümlede zihniniz tabiî derslerinizi tecrübe yaparak okuolarak perde ardı bir matıa araya tabileceksiniz» diye müjde veremicaksınız. Hslbuki, Allah sizi inan yeceğim. Erkek Sanat Enstitülerin dırsın, içimde boyle bir şey kat den çok mesai saati sebebüe kaçan iyyen yok!. «Eski» sıfatını kulla arkadaslara «çalısma saatleriniz nışım da bu sebebden... Yoksa pek > makul hadde incürilecek. ilk sır.ıf âlâ kendim de farkmdayım ki. ken \ proeram'ann'ia okuia gelen çocukdini yeni zannedenlerden hiç de alann yaşlanna ve sıhhat durumlaşağ] kalır bir tarafım yok!. nna göre bir degisme yapılacako Htni bir atalar sözü vardır: d:ye onlann yüzünü güldürecek bir Söyleyene bakma, şey söyleyemiyecetim. Öğrencileri Söyletene bak!. . mize «artık imtihanlar biiehütün Bunu. lutfen benim hakkımda, kalkıyor. Sütünüze havale ile »ınıf meslekdaşlık hatın için değiştiriniz geçebileceksiniz!» jeklinde bir kave sSvle deyiniz: rardpn bahsedip onlara :ki katlı Sövleyene bakma. Şeker Bayramı yapma f'.rsatmı kaSövlenene bak!... zanchramıvacağım. Ciimlesi beni bu Çünkü Eski Oğı etmen nizi vicda imkSr.sızlığırr.dan dolayı mazur gör nındsn başka söyleten yoktur. O. siinler!... Türk niüetinin «millî kültür» e O haide, bu defa siz bana haklı vereeeği ehemmiyet ve ondan ala olarak soracaksmız: cağı kuvvetle milletler arasında 'â Brvram üstü iyi haber dediğin yık olduğu vcri alacağına ve kur ne ola ki?. tulacağına inanmıştır. Yüzde yüz Eminim. vereceğim haberi pok okuj'up yazacnsız. Bir mt'nevvcvler enflâsvonu yapmarlan yüksek va haff bulacaksırız. Bundan bize ne? i sıfta aydınlar vetiştirerek hayatın j divecrksiniz. Haibuki k=.zm ayagi i her sahasına kıymetli ve ihtisash I öyle drŞil!... Üc dört sömestr .^Ji | insanlar verece*iz. Ssnat. ilim. fel ; kara TarihDil Fakültesinde muh j sefe ve teknik, bizde böyle doğacak ! telif fasılarîarla türlü konularda collocuium yapılıyor. (Bu keümeve bir gün geli?ecek. İşte size Eski • Ogrotmenin Msarif progTamı!... 1 yi mahsus miUetlerarası im'âsüe Gelelinn vereceğim iyi hnberlere: 1yazıyonım. Kollokyum okundugu Ilkokul öğrermenlerinden henüz malum!... Fakat usul onların: adıtıı maaşa geçmemiş. az bir ücretle ça da onlar gibi 'azıp onlar Pibi söylemede. benzeme tc«elli?i bakımm I dan fayda var!...) Bu coüorıuiumlardan bir profesör, bir meseleyi alıyor. anîatıvor: «onra orsda br.lunarlar kendisinden sualler soru yorlar, fikir ve kanBatlerini söylüvorlar. o da cevablarını veriyor. Bunun iyilik nere=indo° Surasında. Bir dofa konu oîarak alınan me «elelrr. Türk topluluğunun rn can 1 davaları. Umumî olarak tarih an1 layışı ve bunun insan maTitijrmda yeri. özel olarak b:zim tarihimizin. bilhassa yakın tarih'mizin benüz zihinlerimize sarahatle giîtncTiış safhalan. Meselfi Sarklilık garblılık meselesi. Size aç'kça doyivereyim: Bu hususta milletçe aydm bir kanaote varrrıadan yukarıcla halledildi^ini haber veremediâim mesrlele rin hiç birini doğı^u dürüst cözeme yit. l?i oluruna baglamak. eünü hoşça eeçirip rahat ettirici tedbirlere ihifat etmek, tabr yan.lış kullanılmakla beraHer pek münevverlerin zihninde «Çarklıl'ks damcası nı yemektir. Garb medeniyetine muhtac ha!e geldiğimiz tahakkuk ettiği zamanlarda bu darr.şa vurulmaya başlannrstır. Bunu silnıek ve çrılışma. arama. inceleme yoluna girip medeni tecessüsümüzii uyanık tutabilme için on'.arın metodlanna uymaya mecburuz. Yalnız teknikte mi? Hayır!. Her hususta! "Hiç olmazsa Amerikalıların dinlerine verdikleri ehemmiyet kadar dinimize ehemmiyet verelim» dileği, ne Tanzimatta, ne Meşrutiyette; fakat 1955 senesinde ve yasadı; ğımız dev rde söylenmiştir. İz'an ve idrak ile dü?ünülecek olursa bu fikrin do™ruluğu te~lim edilmez mi? Yeter ki onlann ehemmiyet verişlerindeki usulleri kabule razı olalım. Başka bir misal: Gülhane hattında garb tesirleri nelerdir? Daha başka bir misal: Atalürk, garblılıktan ne afilıyordu? Görüyorsunuz. ne kadar mühim ve milletimizin istikbaü için ne kadar hayatî meseleler... İşte bun!ar, küçük. fakat alâkalı ve bilgili bıı fikir ziimresi tarafmdan yuğruimakta. üstü'nde durulmnkta, saatlerce ciddî taıtışmalara konu olmakta. Daha dün. İstanbul İktısad Fr.kültesi Sosyoloji Enstitüsü tarafjndan hazırlanan ve Bulgaristan Âmerikada cocuk katilleri ve hırsızlar Birleşik Amerikada bugün üze tarafından bir yerde hakarete uğinde durulan en mühim mesele ramış, yuhalanmış, buna son denedir? Amerikalıları en fazla dü rece sinirlenip int:kam almayı ak I şündüren, en çok korkutan ne lına koymuş. Biankenshipin raciır? kib çeteden olduğunu tahmin etBu sualleri ekseriyet şöyle ce mişti. New York polisi Santanayı vablandırıyor: cinayet suçundan yakaladıgı za« Genclerin işîemekte olduk man, neden bu cinayeti işlediğin lan cürümler!" ' kendisine sorrr.uş, şu cevabı alAmerikanın mühim dergilerin mıştır: « Yumnıkhyamazdım den biri oları Newsweek, genç er Çünkü boksör olmak niyetindekek ve kızlardan mürekkeb • çete yim. Ellerimi zedeliyemezdim. Bu orduiarı» teşekkül etti^ini ve bun nun için tabanca kullfndım!» lann Aırıerikan şehirlerin: kasıp Sonradan yapılan tahkiket göskavurcuklannı anlatmaktadırlar. termiştir ki, öldürülen çocuğun Amerikanm bazı büyük şehirle çetelerle hiç bir alâkası yoktur rinde ve bühfssa Şikago ile New Blankenship mektel;nin çaiışkar York'ta 16. 17 veya 18 yaşında talebelerinden biri idi. Ne ga:ib erkekleı in ve kızların gangster o dir ki babası da, genclik a r s ı n i ; larak çaltçtikîan, bundan para yayılan cürüm salgın.m durdurkazandıkları görülmüştür. mak gayesiie çalışıyordu. Bu rnak Bunu önlemek için ne düşü sadla New York'un Bronx manülüyor? Bir çok cemiyetler Washallesinde kurulan bir cemiyette hington'un acele harekete geçmevazife almıştı. sini, aksi h?lde Amerikanın son derece müşkül bir durumda kalacağını kaydetmektedirler. New York polis şefi Franciç Adams bîsına verdiği beyanatta. 0tomobi] hırsızhklarından çoğunun Aır.erikan gazetelerinden biri gcncıer ta afmdan yapılmakta olgeçenlerde cereyan eden bir katil duğunu itiraf etmiştir. hadisesini şöyle anlatm^ktadır. Bu kız Şikagoda intikam almak « William Blankenship, Ncw maksadile 100 kadar genc erkek York'un Bronx mahallesin.n JOve kız bir lokantaya tecavüz etkaklarındsn birinde koliarmı saliıya salhya dolaşıyorcu. Birden mişler ve bir müyon liralık habir tahanca nsmlusu ila karşı sar husule getirmi=!erdi. Geçen ay karşıya kaldı. Tabancayı Kîlph gene Şikago'da kanh bir hâdise Faîcon tutuyordu. William soğuk olmuştu. "Se'tler» den 40 kadar k;niıiığını kaybetmeden «Koy o ppre Şik?go üniversitesinde tertabançajT cebiııe» dedi. Rfelph kı tib edilen bir danslı suareye hüsa bir tereddüdü müteakıb 'a'ojn cum etmişler. dans edenleri aağıteayı kemeri içine sıkıştndı. O mişler, bir kişiyi bıçakladıktan sırad» yanmda bulunan Frank ve 10 talebeyi de yaraladıktan son Santana» Ne korkuyorsun^ Aeöi ra kaçmtşlardı. ve tabancayı Ralph'ir. belinden Fakat en ciddî hâdiseler New alarak ateş etti. Blankanship. kal York'ta cereyan etmektedir. Sor bindcn vurularak yere yıkıldı.» zamsnlarda bir çok otomobi! saGazete, hâdise belki basittir di hibi, 15 ilâ 20 yaş aralarında ki7 yor. fakat Santar.a'nın 17, Ralplı'ın çetelern tecavüzüne uğramıslar16 ve ölen çocuğun da 15 yaşırı dır. Bu kızlar, otomobil sahiblerini ioymuşlar, yaralamışlardır. da olmaları feci! I.=te bu hâdıse Amerikanın heNew York ve Şikago mekteblemen hemen her tfrafında derın rinde de çeteler kurulmuştur. Bun heyecan uyandırmıştır. BırlefİK A lî.r, <rrüsîakil» diye bilinen tamerikalı eğitim eküps.leri. şu sı lebeleri ko um"kta (!) ve buna rada her şeyc'en ör.ce e!e ahnmiSi n ukabil rüjvet almakta, onlaiın lâzım gelen mesclenin bu •(.•ocuk d:ser çeteler tar«£ından rahatsız kat:ller.ı olduğunu ksydetrr.ekteedılmemeleri için çalışmaktadırlar. dirler. Bu dava üzerinde duranlar, saYukarıdaki cinayet hakkında L'kalı gencler küçük bir »nnlığıj vcrilen takilât da şudur: ttşkil cdiyoilar fakat bu, dava « Santana. Novajfs adlı bir ço üztrinde du ulmaması için bir cuk çete.inin başı irr.iş. Diğer ra sebcb depüdir, aiyorlar. kib bir çeteye rrensub çocuklar Hâmi S. Birieşik Amerikada zayıflamak modası 60 milvon insanııt beslenmesini sağlıyacak yeni bir gıda endüstrisi kuruldu Bugün. bütün Amerikalıların ağzmda iki kelims dolaşıyor: ••Kalorisiz yiyecekler.n Son zamanlarda neşredilen bir dergide, fğır vücudlü insanlarca ! ölüm nisbetinin yüzde 75 fazla olduğu haberi çıkmıştı. Bu haber, Ame;ikalılar arasında âdeta öır panık yarattı. Hattâ, bir çok sigorta şirketi, şişman kımseleri sigorta etmeğe yanaşma iı. Sigortfcılar: Kilonuzu indirmeğe bakır., dedıler. Yoksa. maslesef sizi sigorta edemeyiz! Yapılan bir istatistiğe bakılırsa, bugün 34 milyon Amerikalı zayıflığı ben msemiştir. Böylece, Amerikada yeni bir gı• da endiist:isi doğmuştur. Ortalama 5060 milyon insanm beslenmesini sağhyreak bir erdüstri. Artık, hiç bir Amerikslı. kenrlisine kilo kazandıracak yiyeceklr; yemek istemiyor. Bunun neticesinde de. bir yiyecek ihtilâli kopmus.tur. denilebilir. Bu vüzr en milyoner olanların haddi hesabı yok! Caddeîerde. sokak başlannda. her verde zayıfla'nak ilsnlsM rnze ça:p m"ktadır. Büyük mrgszalaT vıtrinlerine osıhhi gıda mnHdcteri burada satılir" diye bap^lar aî'.yorlar. «Zayıflama metodlfirı» adını taşıyan kitablar kspışılıyor. Velhasıl. Zfyıflamak ve kalorifi az yemekler yemek modası, Amerikayı sa: mıştır. Maamafih, iş adamları da bu mo ciayı, her gün bir başka yiyecek takdim etmek suretile kamçıls.naktan geri durmuytır'.sr. Kestanetlen irr.âl edilmiş tereyağından, x>reğe kadar, yüzlerce çeş'd yiyecek, dukkân raflarmı süslüyor. Kalorisi m ekmek ve bir sürü tatlı çeşıdi, herkesi tatmin ediyor. Bu gicüşle, kısa bir z«man sonra yeryüzünde ne kadar çeşid yıyccek varsa. oniarın k; lorisizlerı de yapılmış olacaktır. Zira. burada esai. yiyecek nıaddeler:ni deiıştırmek defl. içlerindeki kalo..yi azaltmak. Tıpkı bir malın takhd eriilmesi Eibi. iyi yiyçcekler de. aym lezzeti haiz olacfk bir şekilde tıklid edileeektir. Zayıfiamak için, Amerikalıları spaghetti yemiyor mu, zannediyorsordu Şeker hastolannın, alkolcte seker bulunması dolayısüe ÇM içemiyecekieri malumdur. Oğlunuo sozJeri Kirsch'i uzun uzun düşündürdü. Kirsch, büroSAjna dörter dönmez. Ep&tein isiml: bir doktoıu cağırdj ' ve şeter hastaları icin ;ckı yapmak istediklerini belirtti. Müteiıa sısia: tam iki jene. bu meseîe üzerinde düşündüler; binierc* tecrübe yapıldı. Nihayet muv^ff^k oldulsr Bu sayerie. ş mdi *eker h»sta'.an da. ceniannm isMidiği gibi ıçkı içrnektedirler. Em«nuel Ebin îsimli bir Amerik«luun ktnsu, her ^on kocafimn çişmanhğiTidfn çikâyö edi'oriu. Em*nuel, hir şey yem*m?>:f çslıçtı. Am« imkfcrtsız. CsJiı trer gö «lü|ü şeyi yemek istiyordu! Bunun üzerine şoyfe drsündü: Medemki, iasan kcr.c'sfn* nikirn otanuyor. 5U halde «ytıı jş%yıeri >•diği halde zayıflsmalı! ÎKçirı, t w yemegin. ksloı rsiz cmsi j«p;im»»ıa? Bu düşütıcelerlni tatbrk sahuma <W»ken Emanuel Ebin, şiîtîci Ameriksnm en büyük «rsıhhî yiv?c«kler yspan» bir fabrSc«Söıır. sahiblriir. Bir sifrorta S'fketinae ç»Ittao Dtt roit'li biı bcyan, p9W*nUıın ve İş »d«nl»rının. bürolrır.a lakanttdan yetaek getirttiklerini görüyorcu. Bü h«s$e. çalıjsn gene kızlar için ögla yemekleri çok muhimdir. Zıra. kal»r, kSk> «Imamşk ıçin, aeredev»e aç kalıyorlardı! İşte, bu görgülsrincien hsreket eden bayan, r j c i sına: Niçin, irı^anı şişman iatmıv»c«k yemekler y»pan bir lokanta »^011yoru»? dedi. Adam. karısinın fikrini çok L". çenrii. Bu cift. şimdı, harıi harıl işliyen. yüzlerce lokan'amn rahibi bulunmaktadır. Kplorisiz yiytcekler Amerika ve Avrupadî pek ıevsçtadır. \vrupsnın, büyilk lokantalarındaki vitrinlerde. ^eker h»st»larının ia. 'Çkl içip. pasta yıypbilecekleri ılâaian Muayyen zamanlardaki sancılarda Tartılaıı hir Amerikalı sunuz? Ne münajebet. Hem de kor kusuzca canlarınm isteuığ; kad«r yiyorlar. Ama kaloriîiz cınsmden. «Sıhhi besın» yap.n bir labııta spaghetti yapıyor. Fakat ka!orıs;z rnalzeme kuranıyor. Bunu protein ve plutcrı esuynr Sor.ra pıoıeroni» adı altındd • *• as*ya türüyor! •> ; Bu sahada mu> fîak olan fırm», Kirsch firmasıdır. Kirsch f rması, kelorisiz hefif içki yapmaktadır. Kirsch ve oğlu Mor iaon. bir gün Kalorisiz yiyecekler, ölünceye ka şeker hastaiarına m^h'Us bir kli dar tatlı yeırerr.eğe mahKÛın 'î1 c niği doia^ıyoriardı. Bir ara Morri teker hastal»rı için bulun.naz rir son, br basına dönerek, nıçm şeker nimettir. hsitüları içın içki yspmidiKİarını N'evcihan KCSİM K İN İ N L İ İPİN FAYDALIDIR baf, diş, adale, sinir ve soğuk algınlığından ileri gelen bütün ağnlan derhal teskin eder. •İOEYİ BOZMAZ. KAIBİ VE 8Ö8REKLERİ TORMİZ BENZERLERİNDEI SAKININIZ! Kininli Gripin 4 saat ara ite günde 3 adet alınabilir daki Türk göçmenlcrmin sosyal ve ekonomik durumlarını anlamayı hedef tutan bir ankct hakkında fevkalâde alâkn verici bir colloquium yapıldı. Lniversitelerarası kurumlarda üniversitelerarası çalışmaîara misal alınıp müştereK g»yretleri çekecek canh ve mıllî bir mesele değil mi? İskân siyaseiJmiz ve iskân ıdaremiz bakımından çok bilgiii ve çok uyanık olmamız gereken bu mesele, şimdiye kaddr mahallî ve ilmî tetkiklere, ciddî bir konu olmuş sayılabilir mi? Bu bakımdan Kıbnstaki millettaşlarımızın dünü ve bugünü ne kadar alâka çekicidir?. Bir küçük odaia, on beş, yirmi insanm toplamp düşünmesinden rte çıkar, diyecekler olacaktır Milyonların düfündüğünü, çok kere, hattâ on beş, yirmi de değil, bir insanm bulup ortaya attığı bir gerçek, tarihî bir olgu değil midir? Konfiçyüs'ün bu sözü her zaman h.'tırlarda bulunmah: »Hiç bir şey yi'pamiyorsan bir kücült ısık yak!» Ne doğnj, ne doğru!. Karanlıkta kalanlar pek iyi bilirler ki. bir ateşböceği, bazan bir güneş hizmetini görür. Hem de yatııp söndüğü halde!. İşte size bayram hediyesi olarak böyle mütevazı, yanar söner bir ışık sıınuyo'um. Gön lümün samimi dileği. bu ışığın yanması sönmfsinderî uzun sürsün! Kura hasret gözlerimiz, daha karerlı ve istikrarlı, daha parlak ve devamh ışıklara kavuşsun!. Conub bolgelcrindc de külliyelli ıniktarda fındık satı$ı yapılıyor Fındık muScabili feKer ithnl fdecek bazı tAcirlerın bu malı «celt elden çı1 kjrmak istemeleri yüzunden fındık i rıatınııı aıışuş Kayde'.tlSİ malumdMr. j Habcr venldiğine gore son gunlerde l Cfnub bölgelerir.de de küUiyetli mikI t«rdâ fındık satısları yapılmaktadır. | B!rk»c gun evvei Di>arb8k;ra elll ton fındık satışı olîrujtur ki bu miktar fırdığın hu h.ivaüde ıstıhlak, imkinsız Topbaşı ve Kumaş Parçası Salılacaktır. Hereke Fabrikası Mfidür!y|iindcn: 1> 3 ton topbası ve kumaş parçası pazarhkla satılacaktır. 2) Muvakkat tfminat 510 liradır. 3) Pazarîık 2. 6. 1955 perşembe giinü saat 16 da fabrika müdiriyet binasında yapılacakdır. 4) Şartname ve mallar hergün saat 14 ile 15 arasında {Törülebilir. 5) Fabrika Müdürlüğü satıjı dilediğine yapmakta veya satısdan vaz geçmekte tamamen serbesttir. 66602 FRANKFURT PJLV' 1 i Skreper Buldozer Operaiörü ve Eleklrik üstası Aranıyor •^ racaatı CK.M TfHİKJ HtDKU İMttlNIYOK I SIRRIi Malatya Darende yolu inşaatımızda çahşmak üzere üç Skı Skreper ve Buldozer Operatörü ile bir Elektrik ustasına ihtiyı vardır. Talip olanların Sirkeci Mühürdarzade han tiyaç ikir ikinci kat 228 No: d? Nurhayr İnsa^t Limit?d Sirketine mü KAYIB ltUnbul Emniyet ^Tüdü^lüSundfn ıldığiin Sl'45317 No lu lklm«t t»ık*r«mi kaybcttim. Yeaisn; ıla* cafımdın «tkılinln hukmü yoktur. İlya Deces Arotvtıdköy Abdulbhmalia sokak No. «5 •••••• Telefon: 21711 ve 20183 •• .».A». «,.« KREM PERTEV KULLANIYOR. KREM Mermercilerin ve înşaatçıîarın Nazarı Dikk^tine Kadıköy, Mühürdar Cad. No. 127 de Kuto Apartımanı namı ile maruf tarihî bir köskün giris antresi MERMER BASAMAK ve KÜPEŞTELERÎ, binadski tadilât dolayısile I kopmle satılıktır. Meraklı köşk yaptıracaklann ve mermerl:ilerin yertnrie görmcleri tavsiye olunur. .VTüracaat Tel: 62061 alayla kıvnldı. «Bütün ailesi etrafında toplanmıştı da ondan. Hayatını verdıâi bütün cocuklan etrafındayîı. Aldanma, doğruyu bilmekten daha mı iyidir. Oliver?» Oliver hemen cevab verdi: nSaadet getirirse, evet. Zaten hayatın gayesi nedir ki? Ya saadet, yahud da saadet sanarak ıvunma. Ben kendi hesabıma, sevindirici bir yalana inanmak isterim de kannağnsı şev. başağnsı diyecektimb veren bir dojfru habere istemem.o Ursula kısaca bir güldü. «Tıpkı babam gibi konuşuyorsun.» dedi. Sonra başka bir iökırdı açtı: «Geçen gün verdiÇin habere pek sevindim, Oliver. Demek Scott Meredith ve Owerıs Müessesesi senin ücretini kendiliğinoen arttırdı ha?» Biraz düşündü. Sonra: «İşin tuhafı,» dedi, «ben bunu söyleyince William'ın koltukları kabardı. ganki...» Eskiden de bunu yaptığı çok ol. sından ona doğru gelişi. bir ş«> muştu. Hareketlerinde Ursula'nın hoşuna gitmeyfnce hafifcc sülüşü gözüne pek alışık oldugu bir haî al*ya vurma, hoş eörme ve »evaıv e çsrptı ve eskidenberi içini kemirip kanşarak biraz sakinleşon iç! ıçiduran merak gene canlandı. ne sıemaz halleri: bazı herekeilpri, Oliver tıpkı birine benziyordu sesinin edası. başını çevirişi. nsHir ama, kime? olmakla bersber bir şey agrına şiŞimdi, ocsğın önimde durmuj, dir.ee soğuk bir ttvır takıriişı .. ellerini arkasına bağlamıştı. Ursu» Oliver, Çibuk ç»buk fcMuşsrak İa, daha iyi görebümtk için. İleri «Ne vtr, ftnne? > diye sordu. doğru uzandı. Oğlanın zayıf yaUrsula'nm kulaj'rda bu se; danakiarı da birini'n yanaklarını »nyanılmaz derec?c'? bir berrak'ıkla dınyordu... Ursuls'nın hiç levtne! çınladt. Eugene Amold'un sesiydi diği birinin... İçinden doğru yeniden bir korku kâbarmıştı. Kcndi kendine: «Hiç sevmediğim biri!» dedi. Oliver iğilip ateşi dürtükledi. Ko lunun oynayışı, omuziarının biikülüşü. halindeki kibarlık... Ursula artık ona bakmıyorduGozünün önür.de beliren bir gölgt ile çarpışıyor. onu toparUyıp belirli bir hale getirmege çalifiyordu. bir sevgi ve sevincle selâm verdi, n<? zamandır uyku tutmaz bir endişeyle asılmış olan bitkin yüzü ışıidadı. Elini uzatarak ve sevşiyle ba | karak: <Gel. Oliverciğim.» dedi. «Bu pis havada neıedeydin bütün pün? Yürüyüşe mi çıktın gene bu havada?» Bunlan söylerken. demir çerçeveü pencerelerden dışarıya baktı ^'e o karskış manzarasını görünce ürperdi. Oliver Güiümseyerek: «Yoo. hiç Matthe\v şa^ınnıştı. Aval aval dimde n başka, şimdi 0 da kalmadı.» 'jtalyaya gitmeliyim.» dedi, j na çıkmayı çoktan bırakmıştı. O Şsskm şaşkm. hiç kıpırdamadan, çıkar mıyım, a«ıne!» dedi. «Sporcıı dıiialadı. Oiiver, baktı. «Babamı nun için şimdi varsa yoksa ko. I yüzüne baktı. Ona doğru uzandı. «Tesekkür.. ederim.. » diye öyle. duruyor. Oliver'in bir şey değilimdir ben. bilirsin. Doârusunu ror kandırac: ğ;m sanırım. Annem casıydı. I kekeledi. «Nasıl tesekkür edeceğı j süylemesini bekliyordu. Ama, bak isteısen, bütün gün düşündiim.» Oiiver, kaşlannı catmış, içinden: seni sever. Sen açar nıısın bunu Ursuıa çocugn sandalye göstereomı?» Yü7.üııe. acı acı alay eder «Bir söyleyeyim bakayım.» diyor j mi bilemiyovum.» Oliver'e, sanki j tı ki 0 da c'.urmuş, düşünceü dügibi bir hal gerîi, haibuki bu onda du. ilk defa goıiiyormuş gibi, merak |iirn.pli bakıyor. kekeleyerek de rek: «Vakline yazık.» dedi. Pek dalgın bir hali vardı. Kucahiç KÖrülmezdi. «Annem tok maMauhe\v hep alçak ve cansız bir ve dikkalle bakıyordu. «Durumu vam etti: «Çirkkı buluyorsun bekuldür.» dedi. SL'sle konuşuıdu. Onun şimdi bu anlıyorsun sen.. sanırım, değil mı?» nim bu tarafımı, değil mi? ayıb ğir.daki kitab düşmüş. kendi kendine kapanmıştı. lıyorsun. değil mi?» Oliver gayet sakin: (Olur. is denbire tflâşlı telâşh koîiuşması Oiiver: (Evet.» dedi. Oiiver ayağa kalktı. terçen ben konu«urum.» dedi. «A Oliver'i şfiçııttı. Oliver oturdu. Matthew io elleri sinirli sinirli «Kimseyi ayıblamam ben.» ma. sen de koııuşsan iyi olur ss «Mulıakkak sitmcliyim, yani.» ovnuyorriu. Kalkti. Orlada dolaştı. «Baham nasıl?» diye sordu. nıınn. Bundan üç yıl önce Italyaya diyordu. «Kavga Gülültüyü sev Duvardnki re«ımleri bireı bırer dedi. «Çünkü kimse kimseyi n «Vallahi, yatıyor, akşama kaleni de götürmek için avak dire nıem ama, kim olursa olrun din a'dı, pat! rliye yere attı. Sehpadaki ' damakıllı anl?yamaz.ı> c<pr da yatacakmış. Işi pek büyüyen oriur. Unuttun eaiiba T > ] Geldiği gibi gene çabucak oda tüyor. Zoraki dinlenme diyor buna ltmiyeceğim. Olüm • Kalım mese resme baktı. MHtthe\v. ağzınm içinde: « Evet. lesi bu benim için. Yol parasını oBir daha resim yapmıyaca dan çıktı. ama, hoşuna da gidiyor, bunu biunuttum.» dedi. Matthew uzun uzun, hiç kımıl liyomm ben.» Ursula burada b;r neıeden bulacağım bilmiyoıum ğım.» dedi. Oiiver: tYoo, pekâlâ yaparsın.» ı':ımadan. durdu. ocaktaki ateşlere duraladı, yiizii endişeyle asıldı. acı Oliver: nPek sevinir.» dedi Pma, daha olmazsa neıtı var, nem detlı. * Ama b:ı kere yaşumasını b.,ktı. Bma, sonra buna kendi de inanma yuk lıepaitJi satarım.» çeker gibi bir ha] nldı. «İşte beri T\ dı. Oiiver önce bir şey süylemedı ogien veya ya$amak iste üst tarabu üzüyor ya. İsterdim ki gonlü Ursulj. Oliver'in kapı vuruşun'i razı olmasın. kendini koyvermesin Babası, oÇlunun İtalyaya \17.uv Sonıa: «Oııa hacet yok, dedi. fının ehemmiyeti yok. Belki bunu \ tfnır ve, ne zaman olursa olsun, ama. koyuverdi işte.» müdd<>t kalmak üzere eitmeaiue uHarçljğinıdan uüazını hep arttır ö^renirsin İtalyada.» Matthew: .HByır,» deâi. «Hayır sevincle karşılardı. razı oimazsa annesi de, kendisi ne ırnşımdır ben. Dört bin dolaı kadar Oliver: «Dün bana pek neşeli «e Şimdi de oğlan, onun oturma mesud göründüydü.» dedi Ben şimdiye kadar düsünürse ciüşünsün. hemen onun bir param var. Lster^en hepsi gemn | Yanılıyorsun [ hiç bir |eye ilgi duymadım. Ken i odasından içeri girince, içtec gelen J Ursula'nm dudakları acı bir taraiuu tutarciı. Çocuklanndan ya oUun Mart.» jumhuriyet'ln Edehl Telrikası: 9 7 J bu! | Ursuîa'nin elleri koltuğıtnun kenarlarma yapıştı. j Ama, Eugene an'n^sine. Alice'e btnzerdi. tnsan aklır.a bile gctiıemeıdi Alice'in... O zaman, yıüarın ardmdan Chauncey Arnold'un genrük hâii çıksgeldi. Son yıllsrrla $içman!amı», «bullsbut, biçimsiz fcir hal almıştı âma, Ursula çimdi onun gencligini pek iyi hstırhyordu: Yarsdılışınriaki gizli bir cimrilik ve çirkinlik fiteki taraflarmı bastırmr^an öncp, esmer. uzun boyîu, zarif ve kibar tsvırlı bir gencdi. Ursula. birdcvbire ellerini yüzüne kapadı. Oliver'in. y*nına cf^isini hissftti. b;\k'rmak. onu yanınd»n it« rr.ek istedi. (Arka»ı Oliver, sırtını ocrSa çevirerek, Ursula'nin patavatsızlık pek âdeti değildi ama, şimdi pot kırdığını döndü, Ursula'ya güliimsedi. Oliver değildi. Eugene Arnold'du anlamış, ne söyleyeceğini şaşırmışbu güiümseyen! tı. F.uHPne Araold! Bu dihiince üO duralayınca sozünü Oliver tamamladı: zeıiiie Ursula'nin kafasına, birbiri ı. ..Sahiden oğluymuşum aiHi, n: dP^t"kİPve dsstekleye. bir tskım bak bu'na çok sevindim.» dedi benzeriıklfr üşüştü; eskiden f»rSonra: «Ocak sönüvor.» diye kalk . kmda olmaHan, BÖJÜnün önünîen tı, moraran korların üzerine biraz j uzaki.ştırdığı binlerce bcnzerlik: daht kömüı attı. loiiver'in b*hçtdt tarhlırın arâ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle