Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET 5 Şubat 1955 Şehir Meclisinde bir Belediye masraf üyenin yersiz asabiyeti! miidürüne isten el çektirildi Silivri üyesi Kâzım Silivrili, geçen celsede uyurken resmini aldıkları için gazete foto muhabirlerine hakarette bulundu, protesto ile karşılandı, sözlerini geri aldı Müîkiye müfettişleri, bahar bayramı yolsuzluğu ta*ıkikatına devara ediyorlar 1954 bahar ve çiçek bayrammda cereyar. eden yolsuz'ukîarla ılgili olarak. Belediye Masraf Müdürü E^ıver Arkm'a tahkikrt sonuna '<a dar işten el çektirilmiştir. Mü'.kiye Müfettişleri Uhkikata devam etmehtedirler. H=.zırİ3nacak rapot'ann Dahiliye Vekâletine tevdi edileceği bildirilmektedir. Enver Arkının yerine Murakıplardan Fevzi Ortaçağ vekâleten tâtin edilmıştır. Şehir Meclisi dün saat 15 te Dr. Rahmı Dumanm başkanlığında top lanmıştır. Vali ve Belediye Başkan vekili Profesör Fahreddin Kerım Gökayın da hazır bulunduğu otu! rumda bir evvelki celseve aid zabıt hulâsası okunduktan sonra âilivrı tlçesi İl C*enel Meclisi azahr nndan Kâzım Silivrili sez almıştır. Bu II Genel Meclis üyesi, geçen sab oturumunda müzakereler sırasında foto muhabirleri tarafından ahnan ve uyuduğunu gösteren repnninin bir kısım gpzetelerde nejredilmesıne fena halde sinirlenmiş olaeak ki, çok asabî bir tavırla konuşmuş, foto muhabirleri hakkmda hakaretamiz sözler sarfetmistir. Silivri üvesinin bu sözleri başts Vali ve Belediye Başkan vekili ProfesÖT Gökay olmak üzere Meclis umumı heyeti üzerinde iyi tesir bırakmamış, üyelerin protfstolarile karşılanmıştır. Bu sırada söz alan gazeteci arkadaşlarımızdan bir meclis uyesi, foto muhabirlerinin bu resmi çekmck le vazifelerini yaptıklanm, vaz.fesini yapan meslekdaşlarına kaışı bu tarzda hakarette bulunmanın çok çirkin bir hareket sayılacağıru belirtmiş, sarfolunan sözleri kendisine iade etmiştir. Vali ve Belediye Başkan vekili Prof. Gökayın müdahalesı üzerir.e Kâzım Silivrili, sözlerinin yanlış anlaşıldığım, kimseye hakaret etmediğ ni, sarfettiği cürnleyi «gibi» edatile bağladığ'nı ve bundan kimsenin almmaması gerektiğini söylemiştir. Müteakıben söz alan Profesör Gökay, evvelki celsede riyaset makarru kürsüsüne konan ve bazı gazetelerde para ile satın alındı*ı vazılan ç^mn, şehrim;zi zivaret eden bir yabancı dostu tarafından hediye edildijini bildirmiştir. Bundan sonra gündemdeki tekliflerin görüşülmesine eeçilmisrir. Bu teklifler arasıida Mieros Türk Ticaret Anonim şirketinin makama verdiği bir dilekçe okunmuştur Bu Jilekçede. kısa zamanda şehrimizde faaliyete başlıyacağı b ldirilen Migros teşkilâtının. her nevi gıda ve aile ıhtiyac maddeleri fiatlarında müstehlik lehıne hissedılecek derecede fiat indirmeleri sağhyaeagı, bu maksadla istihsal bolgeler.nde teşkilât kuracağı açıklanıyordu. Migrr)S teşkilâtı bu bakımdan kira karşıhklan tediye olunmak şartile. şehrin muh telif yerlerinde açacağı msğsza ve pazarlar için Belediyeye aid yer ve dükkânlardan fsydalanmak istediğni bildiriyor ve bu arada yeni hâl binalarınm kerdisine kira'anmasmt taleb ediyordu. Bu hususta Belediye reis veki!!erinler Feruh j İlter de i?aHİ3rdq bııhınmuftur ! Migros Türk Ticaret AnonİTi şir Iketinin bu dlekçesi, tetkik edilmek J üzere Kavanin komisyonjna havale j olunmuştur. | Bunclsm sonra, Moda sahüinde in I şası, Genel Meclisin burdan ev1 velki celselerinde de müzakere rrev ! zuu edilen turistik otel ve tesisle1 re aid plân görüşülmüştür Bu konuda söz alan bir kısım üyerer, ru yere aid plânın getirilmesini ıstemıslerdir. İmar Müdürlüğünden bu sahaya aid plân getirilmiş, müzakerelere tekrar başlanmıştır. Bu mevzuda konuşan bir kısım üyeler, bah : s konusu olan sahanın şehrin en mu tena sah/llerinden biri olduğuna i s r e t etmişler, kurulacak tesiîlerin Modanm tabiî ve bediî güzelliklerini bozraa=ı ihtimali üzerirıde durmuslardır. Söz alan Vali ve Belediye Başkan Vekili de, bu esaslarm gözönünde rutıı'ması lüzumuna işaret etmiştir. Neticede bu mevzuun b'r bflsk» celsede cörüşülmesi uygun gcrülmüş, günriemdeki diğer rraddeler slâkalı ko misyonhra havale olundtıVtan so"ra saat 18 de oturuma son verilmiştir. Bir adam, meçhul bir şahsın attığı tabanca kurşunu ile yaralandı Fıruzaiada Türkgucu sokağında 54 nuanarjlı evde oturan Arabo r.amıle maruf Rejıd Ayaz, evvelki gece evlne gıderken, evıne 1520 metre kala dortyol agzında tabancalı bir tecavuze rnanu kalmıştır. Meçhul bır şahıs tarafından atılan kurşurida ' bVcağından yaralanan Arabo. Ilkyardım hastineain* kaldırılmıştır. Yapılan tahkikat.a suçlunun AfRlfçpyn| Aşsu^aj^dfU^ Sukru Baglar olduğu anlas'ılmıjfır.' Yakaianan >u;lu hakkında tahkıkata başlanmı$tır> I i S O H B E T L E R Altın fıatları De!terdnr!ıkça a!m»n tedbirier flzerine altın fiatlarında h.ssedılir bir ouşukluk husuls gelmıştır. Dtfterdarlık memurları altın Fpekulâ'orlen hikkında sıki tafıkıkatıa bulur.maktıdırlar Alâksdarİ3r bu durumu takıb ıçın adeıa seîerber edıl.tııs vazıyettedırler. Her sene bu mevstmlerde köylüler!r paraUrını ellerinden almak lç'n yuksel ilen altın fıatlarının ne kadır anormal oldugu »on düsüsten de «örulmektedır Esasen bu ıpekulâsyonu yapan birkaç kıji keyfi surette hareket etmekte. hattâ kazandıkları yuz blnlece Uradan vergi dahl vermemektadlrler. Defterdarhkça bu Işin önüııe jeçlleeegl muhakkak addediimektedlr. Sehrimizd» bulunan Iç Ticaret Umum Mudüru Mazhar Özkul temaslanna devam etmekledir. Umum Müdür dün esnaf blrllklerlne gıcierek birlık mensubları ile goruşmuş ve dilekHrınl dlnlemıstır. Rumelihlsarı eteklerınde bulunan gecekondular dün yıktırılmıs. buralarda oturanlar Rumelıhisarı ilkokulu cıvarında hazırlanan barakalara yerleştırilmlştlr. Ayrıcı hlsarın »zametml gölgellyen sahıldeki yeni inşaatın da durdurulması kararlaşmıştır. Inşaatm yapıldığı saha en kısa zaman zarfında isiımlâk edüecek ve yarıda kaUn injaatın iskeleti yıktırılacaktır. Ambalâj için teneke bulunamıyor Teneke pıyasasında darhk vardır. Tenekelerln bir çoğu tavlanarak soba borsu hallne sokuldugundan ambalâjlık mal bu'.ıınamanmktadır Bu yüzden »ud mamulü yapanlar, yagcılar, konserve ve bal satanlar «ıkmtıya düşmtışlerdlr. Bu vazfyet karşısında bundan »onra ıthâl edılecek tenekelerin uımamı tevzle tabi tutulacaktır. Evvelce gelen 180 ton mal tevzi edümlstlr. Bugünlerde ıthali beklenen 25 ton tamamen tevzi "olunacaktır. Çivi ve cıvata fabrikalannın ham madde ihtiyacı Dün Sanayl Odasında. çlvl ve cıvaU fabrikalarır.m h?m madde ihtiyaclarının tesbıti içın bir toplantı yapılmıştır Iktisadî Tetkik Heyeti Başkanı Taha Toros. BfSlge Ticaret Mudurü Muhsln Baç v« lmalatçıların lstirsk ettlği toplantıda uzun 2aman<Jır lthal olunamıyan fılm^şin temini çareleri aranmı« ve neticede Vekâlete müracaat edllme>i kararlasırılmiştır. Merkez Bank^sının son bültenlne gore tedavüldeki para mikUrı 1 525 847 257 liradır. Bu hesaba gore. emsiyon geçen haftaya nazaran 2 milyon «rtmış bulunımktadır. Ljmanımızdan yapılan ihracat Son 24 saat zarfmda Umanımı?dan yapılan ihracattn yekunu 49S bin liradır Bu arada Birletlk Ameriknva barsak, Bulearistana tuzlu balık. Hlndistana çalpara. tnglltereye tiftlk. Lübnana kereste M'sıri ysprak rütiln. Rumanyaya taze bslık. Yugosla\\?va iç cevız ve Yunanistana »inema fllml »evkedllmljtir. Iktlsad Fakültesl talebeJerlnden Tur«ud Ceyhan, otomobll hırıızhŞı vak'asmda lsml geçen Turgud C^yhın ile b!r lsim benzerllglnden baska hlçbır slânası olmadıgmı blldirmektedlr. Şubat 5 Cemazlyeâhır 12 İç Ticaret Umum Müdürünün tetkikleri RumeHhisan eteklerindeki gecekondular yıktınldı Geçen yaz Londrada bir kongre toplanrruştı. Bütün kongreler insanlarm işlerini görüp gözetmek, iyi yaşamalannı, zulüm ve gadirden kurtulup demokrasiye kavujmalan için toplarur ve •yrı ayn tarüılerde lnsan hakları beyannarneleri değilse. hayvan haklarını korumak sız gazeteıi bu raporlara nazaran nejrederek ve «onra da bu beyaniçin milletlerarası bir kongreye lü hayvanlar için Fransada yapılacak namenin tefsiri ile uğraşırlar. 8u daha çok şeyler olduğu anlaşılmış zum olduğunu gösterir. kabil kongreler harbden sonra o Bu kongre Londranm en meşhur bulunduğunu söylüyor. O konrgekadar çoğaldı kl onların hepsini içtima salonlarından biri Caxton ye bizim Hayvanları Himaye Ceju dünyada sayıp dökecek ne bir miyeti de bir murahhas ile iştirak harielye memuru hattâ ne de bir Hsll'de üç gün toplandıktan sonra dağılmıştır. Bu kongrede hayvan etmiş ise Osmanlı Türklerinin magazeteci bulmak kabildir. Fakat zlsinde bu kongrenln isteyebileceği Londrada toplandığmdan bahset lra yapılan kötü muemele, rulümler, gadirler söylenmiş ve hattft jeylerin kısmen olrun yapılmış olmek istediğimir milletleraraıı konduğunu soyledikten sonra bugünkü gre zannederim ki bu karakt*riie filmler ile gösterilmiştir. Bunları bizler icin görmeğe pek hacet yok vaziyeti elbette olduğu gibi ortaya dünyada birinic defa toplanmıştır. dökmüştür. Herhalde şunu mem' Hay\'anlara edilen muamele mev tur. Sishane yokuşundan Clkan tek veya çifte atlı yük arabalanna o nuniyetle kaydedebiüriz ki bizim zuunda bir hayli yazılar yazıldl. gencliğimizde adeta bir spor gibi Benim de bir çok yazılarun ve o tomobilinizin içinde ferih ve fasayılan koç ve horoz döğüşttirme yazılara bir mükâfat olmak üzere hur geçerken şöyîe bir göz atarsagibi gayri insanî eglencelere şlmdi bizim hayvanları himaye cemlye niz hâdisenin resim veya filmini pek tesadüf edilmiyor. Avrupanın tinden ve diger hususî zatlardan değil kendisidni her vakit görebilirsiniz. O yokuş oldukça diktir. bazı yerlerinde boğa döğüşleri, süraldığım iltifatnameler vardır. Evet gün avları Insaniyet için yüz kıben havvanlara fena muamele et Beygirler zayıf olursa en n bir meği tâ eskidenberi insanlara fena yükü bile çekemez. O vakit mü | zartacak bir oyun olduğu kongremuamele etmenin bir mukaddemesi racaat edilen tek çare hayvanı kır de sarahatle beyan edilmiş ve aibi gtelâkki etmişimdir .Onun için baçlamak. Düserse tekme ile yer leyhinde giddetli nutuklar «öylenmiştir. Bilhassa maden ocsklarmda ne vakit bir köpeğin döğüldüğünü, den ka'dırmaktır. bir hayvana çekemiyeceği derecede Bir kere düşünelim, zulmün ve I çalıştırılan beygir ile yük çektiriyük yüklendiğini fcörsem çok acı fena muamelenin had ve hududu le n köpekler bahis mevzuu olmuşnırun. Bu teessür tâ çocukluktan yoktur. Buna mukabil şefkat ve tur. Yalnız kongrenin sarahatle bir beri eşek ve köpeklerle arkadaşlık merhametin de had ve hududu oletmiş olmaktan kalmış bir his ola mamak lâzım gelir. Fakat is öyle karar vermediği bir mesele varsa bilir İnîîiHzler hayvanlar için < Bi desiHir. Bunun böyle olmadığını o da hayvan ü/erinde tıbbî, ilmî tec zim dilsiz dostlanmız» diyerek on kongre dünyanın dört bucafrndan rübelerden konare derhal müttefian gözümüza sokmak isterler. Ta muhtelif ırk ve renklerde gelen kan vivisectim denilen bu işin aley biî burada bahis mevzuu olan hav murahhaslann sözleri ve göste'rdik hinde müttefikan karar vermiş olvanlar ehlî dediğimiz olan çiftlik ler iresimler ve filmler ispat edi ması idivse de bu tecrübelere anlerde beslenen işimize yarayan hay yor Halbuki hayvanlar bizim eli cak eavet sıkı nizamlarla müsaaHe vanlardır. Yoksa geçen gün Ame mizde bize muti ve münkad biz edecekleri t^hmin olunmakt^dır. Bu hayvavn tecrübelerine ^air rikada bir yerde mahkemenir! idaden daha zayıf bir takım hüviyet ük intıbaı Londrada Profesör Frama mahkum ettigi köpek gibi duler olduğ uiçin aynı zamanda bizim ser'in kliniçine devam ettiğimde alrup dururken br adamm kaba etini himayemize de müst^haktırlar. On mıştım. Çünkü o sırada böyle teckopanp ağzında tajıyan hayvanlar lar da Allahın mahluku olduftu irin rübelerin müthiş düsmanı olan değildir. Onlar mahkeme kararile on'ara eza edilmesinl hiç bir din meşhur edib Bemard Shaw şiddetli de olmasa da eczaya uğrarlarH:. Fakat bir diş geçirmek insan caiz görmez. Kongrede okunan ra bir makale nesretm'Sti. Ben ilmin, larda idamı mucib değil iken porlar hep gayet dürüst, hiç bir tıbbın bu tecrübelerle ne kadar teköpeklerde derhal idamı muicb şeyi gizlemeden yazılmış olduklan rakkiler kavdettiğini ve bol bol görülmesi. eğer ha\wan kudurmuş için bütün dinliyenleri memnun et tavşan, bol bol fare. bol bol köpemj«tir. Bunu hikâye eden bir Fran 5in tecrübeciler elinde adeta ean ayvan hakları beyannatnesi V Yazan: I 1 ABAHTAN ABAHA... «Ssiefin baş!ayıp halefin bîiirmesl...» ali Gökay, bu haftaki toplantıda gazete ilere bir buçuk saat müddetle «ehir ahvalini anlattı. Polis ve bekçilere dair teferriiat kabilinden bir mevzua Valinin nutkuna dayanarak, geçen gün dokundum; ilerde de. münasebet düşürdükçe, dieer teferrüattan bahsedeceğim. Fakat esas olan bir nohta var ki asıl onun üzerinde durmak istiyorum. Ru mühim nokta; ileride han^i vali yahud belediye reisi geliıse gelsin, program dairesinde bsşlanan ana işleri kökünden bozmaması, keyfî hareket etmemesi, *elefin btraktığı yerden Hibaren halefln o ana işleri tamanılamağa devam eylemesidir. ADNAN ADIVAR sız bir âlet imis gibi kullanıldığını Almanya ve Fransada görmüş olduğum için, klinikte o sabah bu makaleden bahsederken bana tuhaf geldiğini söylemek ihtiyatsızlığında bulunmu|tum. Hemen hocalar bana bu makalenin hiç tuhaf olmadıjını canh hayvan üzerinde yapılan tecrübelerin bazı memleketlerde ifrata vardığını ve bu ifratın Ingilterede mümkün olamıyacağını söyledikleri zaman ilk defa olarak bu mevzuda ayıldım ve düşündüm; o vakittenberi inanmışımdır ki hayvan tecrübelerinde her yerde ifrata gidllir. Kongre bir de öldürülmesi herhangi bir sebebden dolayı icab eden hayvanların gayet insanî usullerle imha edilmesi istemekte kongre müttefiktir. Fakat hemen söyliyelim ki kongrede herhar.gi bit sebeble denildiği vakit ancak kudurmak. sâri bir hayvan hastalığına yakalanmak gibi mazarratı mucib haller kasdedilmiş olacaktır. Yoksa kibar hanımların göstermek için hattfi sıcak yerlerde bile taşıdıklan o nadir ve mükemmel kürkler için boslenip yeti'jtirildikten sonra ölr dürülen hay\ ancıkların öldürülmesi kasdedilmiş deŞildir. Dünyanın bazı yerlerinde böyle kürkleri almak üzere idama mahkum hayvancıklar için çiftlikler bile mevcuddur. Sonra en pahalı kürkleri veren havvanlar aksi jribi kücük sevimli havvanlardır. Bunlardan bir kiirk yaom^k için bir çofunun katledilmesi lâzım eelir. Tüccardan m«rhum M EV LI D TÜRKIYE EMIAK KREDİ BANKASI Senede 5226 hesap sahibine 500.000 lirahk TASARRUFU TEŞVİK İKRAMIYESİ Yeni Yılm ilk iki çekilisi 8 MAKT Köşuyolunda 9 MAY1S Koşuyolundn nıhuna Ithaf edilmek uzere 6 şubat pszar gunıı oi'e namazını mu»eakıb Tejvıkıye Camn Şprrfın•ie Yeraltı Camii tmam ve Hatibl Hafız Ali Üsküdarlı tarafından okunaeak Mevlldl akraba ve do*t'srj İle din kard«$lerıraiziB t«$ril« • H rl'** nlıınur • BABANZADE FUAD Beyefendinin Rebia Erguvenln eşı. Aliye Erguvenin oğlu. Ekrem. Behzad Erguvenln ve Afife Evsenin kardeş'.eri. Sthm, Metin ve Nldanın amcaları Elektrik Mühendısi AKİL ERGÜVEN'in tedavtde bulundugu Nİ» sehrinde vefat ettljl derln tee«sflr!e haber alınmıjtır. Son gunlerde artan tecavüz vak'alarına evvelki gece bir yenlsl daha eklenmıştır Şerıf Çıl, Ojuz Yavu/c^n, Ismall Turel. Ahmed L'>.«al ve I.han adlarında bef kifiî evvelki gece ıabıkalı randevuculardan Melâhat Özbılln Tepebaşında Asmalımescidde MİKare sokağındaki 25 numaralı evıne tecavuz etmişlerdır. Mutecavızler kapı ve camları kırdıktan baska, hapıcı Şevket *•* Karaokçuyu kasığından. sermeye Aheen Halk Sigorta Türk Anonim Ozarslanı avucundan yaralarr.ışlardır Yarım saat devam eden kavga »ırasında Şirketinden: Hayreddjn Özbıl de muŞlrketlmizin kuruculanndan ve Idare Melâhaün ojluOJuz ve İsmaıli başlarınMecU»l rel« vekili Elektrik MuhendİJİ tecavlzlerden dan yaralamıştır. AKİL ERGÜVEN'in YaralıUrdan kapıcı Sevket. Beycğlu tedavlde bulundugu Nİ» tehrlnde vefat ettlji derüı tee»«ürle haber alınmiftır. Belediye hastanesme kaldırılmıs. diierlerının tedavilerl eczanede yspıln'istır *** Kav?=cılar yakalanarak tahkıkata başlanmıstır. Feget Finans ve Endüstrl SUketimiz lcurueulanndan Idare MeclUl azası Yüktek Mühendta ÂKİL ERGÜVEN'in tedaviae bulundugu Nls ;ehrmde vefat ettigi teessürle haber alınmıştır. Allah rahjnet eylesin. ACI BİR ÖLÜM Bir randevu evinde kavga Tedavüldeki para Dükkânlı Ev »ey» Dükkânlı Ev vry» Kongrede azadan söz söyllyenlerin ekserisi havvsn muhabbetini bir cezbe halinde ileri süren heyecanlı insanlar deŞildi. Bilâkis gayet objektif ve mantıkî sözler sövlenmistir. Fransız rr.urahhası bilhassa asıl vatanı lspanya olan boğa döğüşlerinin Fransaya sirayeti aleyhine bir nuruk söylemiş ve kongre bu nutuktan müteessir olarak derhal boğa döğüşü yapılan departmanh* valilerine bir protssto tel^rafı çekilmiştir. Yirmi üç memleketten gelen 150 murahhasin nutuklarından nissedilen temayül bütün memleketlere şamil bir hay\ran haklan beyannamesi tertibine doSnı bir adım atılınış olduğudur. İnsan haklan beyannamesi diye son harbin akabinde nesrolunan mükemmel, mufassal beyannamenin bütün dünya üzerinde ne gibi tesiri olduğunu lnsan düsündükçe henüz kendi insan! haklarımızı korumak için tam bir bajan elde ett'6imizi İddia edemezken tıayvan hakları bevannaeMnirfH^ıilbl fesrr venüfuzu olacağ; insanî mütereddid bırakıyor. FkBtn» 1 «Je oHa IionT*nrda'>tOpilanan btf l»W8ftrHr? hitarrirtftla Eon dranm en büyük sosvete kızlarınm evlendigi meşhur St. Martin in the Fields kilisesinde yapılan müheyyie ve «airane bir âyini müteakıb tnlflizlerin «dilsiz kardeşlerimiz» dedikleri havvvanlar için dualar okunması ise büvük bir ehemmiyet verlldiSinl BÖ5termistir. Umulur ki bütün dev'etler parlam»n toları hayvvan haklarını gözetecek kanunlan daha ziyade bir dikkatle »özderı ffecireeeklerdir. Vali Gökayın ağzından Bğrendik ki, Belediye faaliyethıi idare edenlere bu pek lüzumlu şuur gelmistir. Inşallah lâfta kalnıaz. Inşallah ha kikaten şu lstanbulun a:ıa davaları adeta ana>asa şe!;line girer ve ciimlece pıalun olur d.i, onlardan dısan çıkılamaz. Inşallah halefler, bu anlayışa işti'r.k ederler. Şchrimiz .ve diğer şehirler ancak nazaıiye ve tatbikatı üzere gelişeblleceklerdir. Duamıza devam edelim: Ve inşallah ııesillcr bnyunca ha'ledilir diye karar altına alınan ana davalar doğru fesbit ediliyordur da yanIış hesab Bağdaddan donmiyecektır. * * * Bu prensip, elbette yalrsvz helrdiyelere mahsus olmarmiıdır. Mem leket ölçüsünde de a>nı seyi isteriz. Allah rizası için bir prens:pimiz doğmalı, ncsildcn nesle devam etmeli. Halbuki Refik Saydanı kahi. nesinden itibaren kaç ka'ub değiştirdiçimizi ve hâlâ da değiştirmekte olduğunıuzu, şöyle bir, gözönüne getirelim. Geçenlerde, bu sütunda. köylü ayakkabılarına dair bir yazı yazmıştım. Devamlı okuyuculanm hatırlıyacaklardır. Mevzu şuvdu: «Ka uçuk, ithal malı olduğundan simdi sıkıntısı çekiliyor. Halbuki, köylümiiz altı iistü lâstik kunduralara alışmıştır. Bu yüzden iptidaî ma'zemesi yerli çank, yemeni vesaire imali tavsamıştır. Köylünün yakında çıplak ayak kalması muhtemeldir.» Millî bankalardan birinin zîkud. ret şefi ile dereden tepeden konuşuyorduk: Kendisine sordum: Niçin bgzı bankalar, spesyalize olmaz da, hepsi bîrbirini takli. de kalkışır? Hattâ guya muayyen gayelerle kurulmuş resmimsi bankalar bile aynı üsluba uydu... Aranızda iş biilümü yapsavdınız: Meselâ, bazılannız, şu benim yazılardaki «yerli mabemeden köyliiye yerli ayakkabı» nev'inden l?Ieri destekleseniz... Suriyede buna yakın tesisler var, mükemmel ve ucuz sandallar yapmışlar, fellâhlar da, siyahlar da ucuz ucuz giyiyor. Bu mallar o iklimin şartlarına ve mpm leket ekonomisine uyuyor... Biı de aynı yolu tutamaz mıyız? Tutamayız. Niçin? Çünkü bizde heniir prenslp yoktur... Tam kredileri açaru. tesisleri kurdururuz... Bir de bakarşınız, genis ölçüde kauçuk ithaline imkân verilir... Mahvoluruz... Demek oluyor ki, ne yapacaŞımuı tayin edemeyisimiz, «selefln başladığma halefin de devam etmesi» prensipini tesis edemeyi^miz bir çok teşebbüslere engel oluvor. İnşaliah İstanbul Belediyesi Gökayın rerdiği sözü rutar da, ba üslub devlet ve millet hlerimize kadar moda olur. Sayesinde sayeban oluruz 25.000 lira aync* 25.000 lira • VTK* ME VLİD 33 hesaba 10.000 lira tutarınd» 10.000 lira tntanads muhteü» Gelişmeteri T. A. O. dan: 2500 hesaba 90.000 lira tutaruıda (tcselll) azlz ruhlarına ithaf edllmdek üzere 6.2.9SS pazar günü ögle nımazmı muteakıb Sışlı Camıl Şerlfinde Mevlıd olcuttunılacaktır. Arzu eden dost ve dindaşların teşrifleri rica olunur. Kızları SAİME ve KADRİ ÇİFTER'ln Sevglll annemlz ve babamız MÜEZCCEL ÇIFTÇI Para İkramiyeleri ÂYİNİ RUHANÎ ALEKSANDRA Y. KÜPELİ (Tek Küpeli) Ölumünün 40 ıncı gunüne tesaluf eden 6 fubat 955 pazar gunu "âat 1112 arası Ortakoyde Rum Ortodok» Ayios Fokas kılises'nde •apıiaeak Ayinl ruhani torsrlnı kr«ha do»t ve arru edenlerln rlca ederız. Yani Kı.peli ve ailesl I ile avukat ÜMRAN TIRPANLI Nikahlandılar. Kadıköy 31.1.1955 Paro İkramiyeleri tsim benzeriiği ZARİF GİYİHEN BAYANLARA... Dünyanın her yerinde hanımlann büyük derdi iyi giyinmek için lâzım olan vakti bulamamalandır. Kumaş seçmek, terzl bulmak, belki yüksek ücretlere razı olmak, model beğenmek. provalara gitmek ve... beklemek külfetine tahammül e demiyen Amerikan kadınlan % 90 nisbetinde hazır giyrne kendilerini alıştırmışlardır. Keza Avrupada Konfeksi yon, gitgide yüksek nisbetlere çıkmaktadır. Ancak, hazır giyim eşyası edinirken ba yanlann dikkat ettikleri nok ta, güzel ve iyi giyim derecesini düşürmemek ve makul fiata giyinmektir. Bu yolda bizim harumlanmızm da ayni üzüntü ve derdleri olabileceğini düşünmek yerindedir. Bu sebeble Müessesemiz, mükemmel ve yüksek giyime uygun * Her 200 liraya bir kur'a numarası verilir. * Gayrimenkul ikramiyeleri talîhlileri, ev yerine ilân edilen büyiik para ikramiyecinden birini tercıh etmekte serbesttir. * Teselli ikramiyelerinin tevziinde hesap numaralan kur'aya esas tutulur Annemln kaybı İle uğradıgım «cıyı benimle paylaşan vefakâr dortlanma ve arkadaılanma en candan tesekkürlertoin lblâğına muhterem gazetenlzln tavututunu rlea ederlm. Dr. Hakki Ogan TEŞEKKÜR Doçent Dr. Avrupa tetkik seyahatinden dönmüstür. SERVET GÜVENER V. E. ] 7.08 12.28 15 12117.30 19 03 1 139 6.59 9.42 12 00 5.27 133 1158 CUMHURİYET'in Edebi Tefrik. sı: 13 Yazan: S'.raya giriyordu. Çınar köyü narr.ına yirmi beş kişı Çıyanh köyü namına yetmiş ki=i Çaygeçıd köyü namına Keli köyü namına .. Aliler kövıi, Oksüzlü köyü namına... Val ye, Basbakana. Cumhur Başkanına, Iç İşleri Zıraat, hattâ Mıllî Eğ tım Bakanhğına çekiyorladı. P T T. Müdürü her akşam tellerin bir suretini Kaymakama getiriyordu. Kavmakam çıleden çıkıyordu. Çıkıyordu ama ne gelirdi elden! Dişinı sıKiyordu En sonunda kanıksadı Biinci Eün şaşırmış. deliye dönmüstü Bilrr, yordu ki bu teller, kayma^amlar, memurlaı alevhine yırmi beş yıldanberi çeküen tellerir müsveddesinden başka bir şey değildi Münasib bir d'lle R f sul Efendi onu da söyledi. Kaymakam bu 15e tellerdeki isnadlardan daha çok şaştı. Kim n kaleme aldıgını da söyledi Sıvaset<:ı Ahmedi de anlattı Bugiınlerde Siya setçi Ahmed akşamdan elli tane tel sureti yazıyor, gündüz geienlerin ellerine tutuçruruyordu. Bütün snadlar. yakıstırmaiar Siyaoetçi Ahmedm kafasından çıkıyoröu Çıkıvordu değil. yirmi be^ yi! once uydurduklarını tekrar e i ı y o ı du. Tabiî bu tekrarlara olay.n<n gelişı yeni yeni tesirli ısnaalar da katıyordu. Orası başka. Meselâ Fik rei Irrrakh için eskilere llâveten yeni bir kaç isnad yakıştırmıştı ki luydnı ürpertirdi... cBenim kalemimden» dlyordu, «kan damlar.» Kassbalılar da aynı fikirdeyiıler: «Âmenna. senin kaleminden ksn damlar» diyorlardı.» Butün snadlar teller para etmedi Kavmakam verinde durduğu ffiri] bir ihtaı da gelmedi. Eunun bövle olar^EHnı d"ha önrer en c p ! t kçiler bılirlerHi Ama işe varardı tell«r O* urde sonunda varsrdı. Vakit kalrramıstı Telâ=tavdıla c;eltikçiler etrjfta bir dolanıyor bir terliyorlardı ki, gören hallerı YAŞAR KEMAL ne acıyordu. Bunca serveti toprağa serpmişlerdi. Çeltik aleyhtarı 0lanlar bile, Pehlivan Usta, Kör Cemal bile acıycrdu. Çeltikçiler. o burunları Kafdağında çeltikçiler. çarşıya düşrrüsler, önlerine gelene derd yanıyorlardı. «Nasıl veımez ruhsatı? Genc, çocuk . Başına geleceğ* bilmiyor.» "İlk görünüşü uslu, efendiydi. Meğersem karnmda kırk yılan yatıyormuş...» «Deli... Deli... Bllse memlekete çuk faydası var. Bilse çeltik sıtma yapmaz Bilse.. » «Kim görmüş çeltiğin sıtma yaptığını?» «Çukurova oldum olası sıtma..» Dert yanma faslı da bitti. Çeltikçiler mevdanlarda görünmez oldular. Bölük müzakerelerde bulünuyerlardı. Müzakere müzakere gün eecivordu Ekme zamanı geçiyordu Çarşsmba gecesi bütün çeltikçiler toplanıp sabaha ka'dar müzakere et tiler. Karara vardılar. Yarından te zi yok bütün sahalar ekilecek, kay makam, elinden ne gelirse yapsm. Asacak değil ya... Bu arada beş kijilik bir heyet de Kaymakamı atürmak üzere Ankaraya gilip, onun çaresine bakacak. Perşambe günü erketıden bütün sahalara su bırakıldı. Sonra kesildi. Tohum atıldı. Gene su verildi. Bir hafta içinde ruhsatsız bütün sahalar ekilip sular bırakılmıştı. Sulann izinsiz bırakıldığı kasabada bomba gibi patladı. Şimdiye kadar böyle bir şeyde olmamışü. Kaymakam mücadelesinin sarho} luğu içindeydi. Gözü dünyayı görmüyordu. Çeltik aleyhine kasabada büyük bir kampanya açılmıştı. Kampanyayı böyle jiddetli, programlı yürütenler, Kör Camalîe Mus tafa Pehlivandı. Kör Cemal arzuhaleiydi. İddia ediyordu ki, «benim kardeşimi çeltik öldürdü. Çeltik ol masaydı, sinek olmazdı. Sinek olmayınca da sıtma olmazdı. Kardejim de sıtmadan ölme2di.» Yıllar yıh dilinde bu! Bu sefer köylerden heyetler geliyordu, acıklı, ytirek parçalayıcı sıtma hikâyelerile, Tatarb köyü muhtarı köydeki kırk kadar dalakh karnı }if, bacaklan ineecUc, yüzleri kemlk, gözleri kocaman kocaman çocuğu toplayıp kasabaya, Kaymakama getirdî. Kaymakam da çdcukların fotografını çektirip, Sağ hk Bakanhğına yolladı. Çeltik düş manlan da tel üstüne tel çekmeğe başladılar Ankaraya. Bu arada çel tikçıler Kör Cemali kurşunladılar. Hastaneye kaldırıldı. Vuranlar ele geçmedi. Mustafa Pehlivanın porta kal bahçesini kökten kestiler A gaçlarını bir gecede doğradılar. Böylelikle mukabil taarruz gevşedi. Yalnız bir iki muhtar dayanıyor du. Bir de Kaymakam, Resul Efendi korkuyordu. Sokakta kahvede, evde, karısına bile Kaymakamı çekistiriyordu. İgi bir sezerlerse çeltikçiler, hali dumandı. «Oğlum, evlâdım, güzel Kaymakamım geçsin, uğraşma. diyorum. Uğraşılmaz çeltikçilerle. Bunlarlan başa çıkılmaz, diyorum. Bu çeltikçl milletinin karjısında hükumet bile pes ermlş diyorum. Dinlemiyor efendim. Dinlemez efendim. tlk gün ler ne iyiydi, ne halim selimdi. Ne oldu birden bire, benim de aklım ermedi. Dinlemer efendim. Öğüt dinlemez. Ben derim ki, efendim, o Sazlıderenin, öyle çamur içinde, ço luk çocuk, kadin erkek, gelişl şok tesiri bıraktı üzerinde... Zıvanadan çoktı. Ne güzel idare edip gidlyordu. Şu hale bakın. Anlatıyorum an latıyorum, vaz geç bu akıldan oglum Fikret Bey, diyorum susuyor, konuşmuyor. Düşünüyor. Acıyorum Daha çiçeği bumunda... Acıyorum Acıyorum efendim. Elde değil ki acımamak. Çiçefi bumunda...» Çeltikçiler böylelikla Resul Efen diyi kendilerinden billyorlar, her bir sırlannı ona açıyorlardı. Ona danışıyorlardı. Hele Okçuoğlu bü tün umudunu Resul Efendiye bağlamıştı. «Söyle,» diyordu, «Söyle Kayma kama, ben onun aleyhinde çalışan lar arasında değilim. Söyle de yakamı bıraksın. Kürt Memed Aliye uymasın. Eşkiya 0! D*li Kürt». O günden beri Çeltik Komisyonu Okçuoğlunun sahasuun suyunu Ses tirmi}, bendinin başını yedi candarma, bir onbaşı nöbetçi koydurmuştu. Okçuoğlunun sahası daha yejermeden kuruyacaktı. Bu çok kötüdür. Islak tohumun suyunu kesmek yüze yüz öldürmek demektir. Halbuki filizlese, kolay kolay kurumaz. Ama Okçuoğlu yolu nu bulmuştu. Candarmalarla işbirliği yapmışü. Su yalnız ilk günü ke silmisti. Ondan sonra, gene olduğu gibi bırakılmıatı Memed Ali durumu gellp Kaymakama anlatmıs, Kaymakam da o jandarmalan ora dan alıp, yerini baskalannı göndermişti. Onlar da bir günlüktü. Kaymakam duramazdı ya bajında. Jandarmalarin iş göremediğini gören Memed Ali, Kaymakamlıktan ayrılmıy<w: «îzin vermistir bene Gaymugamim. Kurutmiştir köyü... Kesmi}dir «ujrl Ökçi... lzin vermistir bene. Elin ayagen Bperem. tzin vermistir. Bizim hahhidir. Madem köy su altmda gelmiş, Bizim hakiki..» Kaymakam her defasmda: (Arkası vaı) BÂNKÂSI Şubat sonu kegideslndt TUTUN 201 kişiye 30,000 Lira I fclşiye 10,000 Lira dağıfaeaktır Her 100 liraya 1 kur'a numarası verilir. konfeksiyon, MANTO, DÖ KAR, ELBİSE, TAYYÖR, BLUZ ve ETEK'lerden mütesekkil koleksiyonlarıru göreğe hanımlanmızı davet eder OSMAN ŞAKAR Miiesssesi Giyim Kısmı Teşhir ve satış salonu Cumhuriyet caddesi Kervaı, saray Ap. altı Harbiye. Telefon: 85750 NOT: Toptan ve perakende satışta kolaylık. TUTUM BANKASI CÜMHIÎRİYET Niishasj 15 kuru^tnr Abone ferait; riirkiye Marl< Urs &J u n K* ••Mllk 42 00 tl (N Altı ayUk 22.50 4SM 0« »ylık 12.09 14.00 Bb »ylık 4.8O *J» O t R K A T Jazctemlzt eönflenien jvrak J* rmxıiaı ., sredlUİD edlimmtr ı»dt olunmaa, tlanlaıdaı oıesull^el ubi