Katalog

tKl CUMHUKİYKT 14 Şubat 1S55 Fransadaki Buhran Mendes France'ı deviren zihniyet Vazan: ir öaikan T 1 P a z a r t e s 1 K o n u ş m a!la r 1 • t 1 ABAHTANI )ABAMA... Ya parklara af, ya keşiye «maf»! YAPILAR Bedri Rahtni Eyüboğlu İstanbula yerleşeli neredeyse oParts, şubat Vakit sabahın be Fransız meciisine hâkim bır zfhnituz y:l o.aca. l a Ppmikten Le}ini geçmekteydi, Frar.sa meclisi vet ve bu zihrrvetirı timsalı mahdut vende kadar defişe.n İstanbulu gödört gündenberi en eerein aniannı bir zümredir. Fransız polıtik hsvazümün önüne getiriyorum: yaşamaktaydı. Kürsüye genç. es <ım felce uğratan bu geri ve kotü Çok ağır da olsa az şey mi mer, orta boylu bir adam çiKtı. zihnivet Fransız siyasetini, ic ve dış. değişti? Bundan yirmi beç sene Yüzü yorgun. hatlan karmakarı 'layatmı, imtivaz ve inhisarlan aıtı önce Emnanü msydam böyle miyşıkh. Sesi kısık. acı ve ir.fıa] dolu na almak isfeyen, ve uzun müddet 71 No lı banliyö treri dün sabah almış bulunan bir zümrenm baskı Yenikapı ıstasyonundan hareket et di? Yeri bakımından İstanbulun en idi: tahhli camii olan Yenicamu; bir «Canlandırdığımız ümıdleri sıdır Bu zıimrenin adamlan bemen tiğı sırada Ibrahim Kanad adl: bir dub ya musallat olan midyeUr her oartide bulunur Hükumetleı ge sahıs ınmek ıstemış. ayağ' kay;rak rr.illet unutabiliı mi? dedi Mıüetın. misali bir sürü çirkin dükkân çepe hakikatin acı, fakat salim fadını lır gecer. fakat «iplen oynatanlaı» ray ozerıne düşmüçtür. Tıenin bü çevre sarmışntattıktan sonra bunu unutacağı dü j onlardır. Son karar oniarındır Ye tün vagonlan üzerinden şe<,en Ibra Şim^i bize küçücük görünen şünülebilir rai? Bizden sonrakile üilik ve reform derhal onlan kırşı him paraT'parça olmuştur Kaza et rreydsr.ın yansından çofunu bu rin de başladığımız işlere devam larında bulur. Kendilerirte itaat e* raf:nda tah'<ikat yar)i!m=ktadır. yecüc mecüç tayfas» dükkânlar etmelerini, büyük davalann halli mevip isyan bayrfığınj çekenler kaclardı Galata köprüsünün her gibi biitun şohnin bu kadar yakın mesafede oidu MenriesFrance ki ucunda ceJlâi kıyafetli adamlar Amerikalı bir edHnr peliyor nöbet bek'er, her geçenden bir kuğu bir günde bırakılmamalarını di ret ve perestijine rağmen çabucak Bır.eşık *m?ı ık'srnn tansirr.'.ş mecliyorum. Bunun burada olduğu ?i devrıhr Bidault. Renaud, Marti •nualrından Ne.vs \* e»': ın *aı orler TUŞ alırlrnı' .. Atatürk köprü<;ür>ün bi difarıda da böyleoe anlaşılması naudDeplat. Laniel, Mayer. Teıi meolısı bişksnı Mr. MaİTinlm C>wlty yeıinde derme çatma Unkapanı için konuşuyorum. İnsanlar. ba 2en hep bu zibniyetin adamlandır yarın uçakla New Yoritan jehnmize koc^üsü vardı. 1 Bu^ün şehrin belkemicin kuran kanlar geür geçerler, fakat millî Sadece komünistlerin ve Rusyanm Mr Conley. Turk'.ve ışine varavacak bir krizi mıH: layaf^ijı makaleler içinhakl;ında nazır yolbrdan birisi o'an Atatürk bulmenfaatler bakidirler.. » ^ cr*•*•">lekeî'mızvarı yoktu. Ya Taksim meydanı? Bu sözleri söyleyen orta boylu. selâmet adı altında tahrık etmek de tetkık ve temaslar yaıwf Şimdiki gezinin bulunduğu yerdeki esmer adam Pierre MendesFran ten çekinmezler. Resim sergisi stadyom ve dolayları'' Pergelin bir *** ce'tı. Fransa meclisi bir kaç dakika Eskl Ipek smeması iemiekl tstanbul ava^mı T ksımdek âbideve koyup Hindicini'de askerî Yenilsiler Şehir pıieısındp 15 suhat 955 vann saat evvd, hükumetini azınkkta bıraötekini bir küometre Harbiyeye hep bu adamlann ıdaresinde vuku 5 te Haşme' Akalın resım sergısı açıkarak düçürmuştü. lacaktır. Sergıde 150 ye yakın resım doğru açarak Beyoğluna şecmeUmuml gürültünüa, uğultunun buldu Hezimetler bunların devrin teşhir oUırücak ve 1 m?rta kadar de mek üzere bir ya^m daire çizin kovaladı. Vakta ki vam edecektir arannda sözlerini güçlükle şpyel de birbirini Yan'lmıyorsam bugünkü stadyomu iş arab saçı haline geldi. Amerikan Galerı her gin saat 13 30 dan 19 a ka da içine alan bu p'.anda çok önemli bitirdi: dar açık olacaktır Gırış serbesttır. «Hükumeti devirdıği bu anda, müdahalesi de suya düştü, bütün de&isTeler oldu Bu dolaylardaki bunlan temizleyerek genç, sağlam Fransa meclisi mesuliyetlerine lâ???"• manLarın büvük çoğunluğu Pedagoji Cemiyetinin jnk görünmüyor. Ümid ediyorum karakterli bir adam bulmak icap son ?ampn!arT3 vükseldi. 43. konferansı Ya Mecidiyeköy tarafları? Ya ki, geleoekte daha müsaid bir etti.. Çünkü bütün olup bitenlerp P fi a? n; : Cenıvetmın 43 knnferaisı katmer katmer acılan Levend? Ya harada ve ratanperver Fran den sonra milletin önüne aynı yuz 18 jubat cunu gnnu saat İS 30 da sinin böylesine bir işbirliği yaptığı llsesinin anfisınoe 1« «ızlann anlaşmalan ile mem çıkılmazdı. MendesFrance is latasaray bakımındanbuyük ve okulun karşı yakada olup bitenler? Bun dunyanın hiç bir tarafında görülı>Pedago}i ev lekete yeni ümid imkânlan verme tenilen şartlan haizdi Banşı on mitnari hususiyetleri» konusunda yuk dan v'rmi beş yıl önce Kadıköy mem:ştir. Y?pı ışlerile uğ^aşanlage muktedir olahm. ve tezahurür.ü dan daha müessir bir şekilde kopara sek muhendis ve Pedagnji Cemiyet den Bo=tncıya karlar dizilen yapı rın ne tosunlar doğurduğunu her •ık sık gördüfümüz kin ve husu cak dama yoktu. Sonrası ise el üyesi 7inde Kip tarafından verilecek lar parrrakla sayılabilirdi. Bir yan gün işe güce gidip gelirken göretir. Bu konferansta projeksiyonla alt dan surları atlavıp Floryaya. bir metlerimizi yenmesini bilelim. Ya bet düşünülecek, icabında onun da mıs kadar resim gösterılecektır. miyorsanız merak edin de bir gün vandn Pend'ğe. bir taraftan da hesabı görülecekti. Nitekim öyle »asm Fransal.» şehrin kıyısına bucağına doğru bir Boğsza doğru koüarmı açan İstanOknma • Yazma mü'phassısı Gene uğultulann arasında kür oldu. Yalruz MendesFranoe biraz uzanm. Apartımammsı evlerle ebulda irili ufaklı bjr rürü değiştaş» çıkmıştı. Hem Ankaradan döndü «üden inen Mendes France yeri «umulmadık vimsi apartımanları şöyle bir alıcı meler oldu. Ama bütün bunlan şu ne döndü, çantasıru koltu£unun al bunlarla, hem mecliste mahud klik 15 gundenberi memleketımızde bulu son dünva harnirnn Vıfıtün aSırl'Şı gözü ile inceleyin. Eğer bunlan dün tına »lciı, arkasında bakanlan sol !erle meydan okudu. Sürati, azmi, nan Okuma Ya/ma mutehassısı Dr nı duyan Avrupa sehirleri ile kar yaca bilinen yapı kitablarından biKrank Laubach. dun sabab ekspres'e r'sine uydurabilirseniz gşkolsun! .. taraftaki kapıdan çıktı, gıttü. Ken hele halk arasındaki ıtibar ve pres Ankaradan şehrimize dönmustür. şılastırırsaV, verle bir olan b?zı AvBu çirkin yapıları kimler kurar? disini, sosyalistler ayakta ve sü tıji hasımlarmı uzun müddet sinDr. Laubach. bugün uçakla Atinaya rupa şehirlerin'n şu son on sene Mimarlanmıza soruyorum: (idecektlr. rekli bir şekilde alkıshyorlardı Di dirdi!.. içerisinde basnrd.kları değişmelerHütehamsın. mekteb çaSını gecirmış Aynı klik tarafından ortaya ab Kalfa işi diyorlar. ğer partiler, merkez ve sağ hâlâ otuz yetı«kinJer için hazırladıgı alfabe. fa le ölçersek, İstanbul şehri Peki ama bir yapı yapılmahomurdanmaya ve haykırmaya de lan fakat başka hatibler ve muha sikul halinde önümüzdekı şöyle günlerde sene içerisinde yapa yapa cimler tarafından körüklenen yeni nesredilecektir. vam etmekteydiler. kaşlarmdan bir tanesini yukarı doğ dan projesi hazırlanır, bu projenin altmda bir mımarın imzası şarttır. Fransanın büyük ümidi Mendps meseleleri MendesFrance tekerf te ru kaldırmış sav.lmaz mi? Hava durumu Kim imza atar bu projelerin alüna? ker »avuştunıyordu. Vietnam m France iş, ba«ma geldikten tam yeHele durumu, bir de güzel ssnatDün tıtanbul. ilkbahara benzer bir Açlıktan ölemeğe niyeti oldi ay on yedi gün sonra düşürül durumu, «Etata Associes» bütçesi, güP daha yasamıştır. Termorrıetrede lar açısından ele alır da: son otuz Millî Savunmasızlan meselesi, Ce azami tühunet zaid 11. atgari zald 3 sene lçinde İstanbulda kaç tane ö mıyan m'marlar atar. Kalfalar mitnüştü. marlara beş. on lira verirler. Miderece olarak tesbit ed zayir meselesi ilk darbelerdi!. şürülecek yapı kurduk dıye bir *** Ye^ilköy MeteoroloJİ istaıyonundan kaleme vursak öyle sanıyorum ki mar da basar ünzayı. Imza piyaverilen malumata göre bugün İstanbul Fransa meclisinde yedl. sekiz sasını beş liraya kadar kıranlar da : ÖLÜM ve civarında bava umumiyetle çok bu sevg lı çehrimiz bir yerine iğne bat çıkmıştır. parti mevcuddur. Kritik anlarda lutlu olacak, rüzgârlar güneyden orta mış pibi yüzünü buru$turacak. Eskl Hayriye Pekl mimarlarımız başka ne bazan yirmi kişilik bir parti veya Lusesl Müesslsle kuvvette esecek ve sühunette dünküne Orasını pek kurcalama! diy«yaparlar? nlsbetle biraz düşüklük hissedilecektir hizıpin aleyhte oy kullanmaian inden cek. Hafıf ve aralıkh yağıs da beklenmekte Büyük yapı konkurlarına katı hükumeti devinneye kâfi gelebilEvet Avrupa şehirlerile ölçülMÜEYYED dir. hrlar. Kazsnırlarsa ne âlâ. Yoksa mektedir. düğü zaır.an az bile olsa yedi teADALAN müteahhidliği seçerler. MRP lüer, (Cumhuriyetçi Halk Siâhh bir soyeunculuk vak'ası peye kurulmuş şehir almış başmı Müeyyed Ağabey) Dört, beş sene kadar oluyor. Bu Hareketi) Bidault'nun partısi MenAtatıırk Bulvarında' 166 No. 1» duk ele çıkmış yola öteye, beriye doğru 13/2/9S» gunu rfı :ar oldu£u hasta kânda halıcık yapan Kıs:m Yılmazer yayılıp gidiyor. Nerelere desFrance iş başına geldığmdenkadar ıktan kurrulamı adlı bir »ahre e\velkt akşarrı » i t 21 S0 beri kendisine muhaüftiler Londra varak vefat et da mağazastnı kaparken kapıdan gtren gidecek? Nereler^e duraeak, btı' anlaşmalarından sonra bühin korası da merak J3lt^«ius tabanca«ını niştir. miini<;t mebu&lar da hükumete cepCenazesi 14,7/955 şunlsrı soylemistır: Ama bizim burada eşelemek iste• Sokül bakalım bugün kazandı diğimiz bu defil de yapılurımızın pazartesl günü oğhe aldılar. Merkez partilerinde. le namazını müteakıb Fatih camiinden Sın paraİTrı' Burılsrı hep sen yemeısin kılığı kıy^feti ve yürekler acısı iç bilhassa, baft'msızlarda koyı *ağcı kaldırılarak Edimekapı alle kabrista ya. Biz de para harcamasını biliriz1 düzenleridir. İstanbuîu öteye beriye unsurlar da kersdisine karşı olmuş nına defnedilecektir. Tanrı rahmet eyBu sozleri mı'Heakıb gayet so^ukka bir hareketle masanın üzerindeki 750 çekiştiren bu yapı biçimi nereden lardı. Son celsede Rene Maver'ıe leye. Eşi. ogullan. »nnesl ve kardejleri lirayı alan mechu !sahı« dükkan sahi cıkmiîtır? A\Tupayı pek uzun boy beraher yirmi kışilik bir radikal binin hayret nazarları arasında dükkângrupunun aieyhte oy vermeleri dan çılcnrak kpranlıkta kaybAlmu?*Tir lu gezmedim ama bu bizde üreyen ; ÇOCUKLARINIZIN Cür'e;kâr hirsız zabıta tarafından aran yapı çeş dinin benzerine hiç bir Mendes France'ın düjmesine semaktadır. yrrde rastlamadım. B:zim eski terbeb oldu. ALBÜMLERÎNİ tib ahşab yapıların da bir eşine • * * Liinnanm Ankara Rii>ük Eiçisi dünyanm hlç bir tarafrnda rastMendes France su veya bu parVefik Elkassar'ın yerıne taym edilen lanmsz. Ama bizim en fakir ecdad Lübnanın yeni Ankara Büyük Flçisl Ibtinin şu veys bu poütik sistemin mu çekilmîş resimleri lle rahim E! Ah*ab. en geç ayın 20 sinde vapıîannda bile bir biçim, bir dühalefetinden düşmemıştir. Mendes zen tasası vardır. Yanyana dizilS Ü S L E Y I N I Z memleket'mizde olacaktır. France'l yıkan harb sonundan beri diklerı zaman her biri bir başka Galatasaray 289 Tel: 40108 FOTO SÂBAH'ta TUTUM BANIAS^ Umum Müdürlük ve Galala Şubesi Santral telefon numarası Peyami Sifanın konferansı Vefa Lisei! Mezunları Derneğif nın tertiblediği konferantlar serif vnden olarak bugıın saat 17.30 da J eski Emincnü Halkevinde degerli 4 edib ve muharrir arksdaşımız Pe£ yami Safa konuçacaktir. T Genc nesılîeri teşvk ve sraların1 daki deSeri sıralandırma bakı^ • mından pek geni; bir alâka toola^ van bu konferar.=a piriş ^rbe^ttir • Peyami Safanın knnferansının f rnevnıu «BuBünku edebıyatımız,, J dır. » > • » • • » • • > » » »••»•»•• » • • • • • 13 ŞUBAT 1955 olarak değiştirildiğinl sayın müşterüerine saygı ile arzeder. Cumhuriyet'in Edebî Tefrikası: telden çalmaz. Bibirlerine katıldıkları z:man iyi kötü bir bütün içinde kajTiaşır bir mahalle, bir semt, bir bucak havası yaratırlar sma ya bizim simdi tutturdugumuz yapı düzeni? Yabancı desem yabancı değil, yerli desem yerli defil. Güzel desem ınsana gülerler. Çok hesablı desem küfür ederler. çok kullanışlı desem sover sayarhr. Hey Allahım!... Köksüzün, uydurmamn, sevimsizin, kasvetlinin. hesabsızın, kitabsızın daha ne kad?ı münasebet=iz şeyler varsa hep çeşid konuşmalardan birisini şaka derken bakın nereye kadar götürdük. Mimarm yalnız başına hiç bir işe yaramıyan bir sanatkâr olduğunu savunan genc mimarlarımızdan birisi: Müşteri istemedikten sonra mimar ne yapabilir? bir mimara danışırsan sonunda sen Diyordu. Kendi kesesinden evler Büyükadanm zavalh kârlı çıkarsın. Işte biz sana 5u kayapıp herkese dağıtamaz ya? Bu dar paraya şöyle bir yapı kuranı. çamlan bizimki şiir değil, resim değu, heyHem sen rahat edersin, hem sehrln kel değil. En ucuzu kuk, elli bia yüzü güler, hem biz mimarlar da Geçen eamartesi hava pek gflliraya mal olan bir yapı... rahat rahat geçiniriz. zeldi. Bir arkadaşla birlikte Büyük Peki, siz boş zamanlarmızda adaya gittik. Bir de tnr yapük. Diyememiş. kendi düediğiniz, kendi tasarladıBöyle bir davranış, ufak maketKeşkl gritraeı olsaydık. Yureğim ğınız, kendinizce en uygun gördttlerl. halkın anlıyabilecegi penkli hfizne boğuldu. Ada çamlan, hlğünüz yapı projeleri çizmez misiresimleri, fotoğraflan, rakamlan mayelerine ıığman reremlilerden niz? En ucuz, en sağlam, en güile bir sergide yer alabllirlerdl. daha hasta... neşli, en kullanışlı yapılar tasarMimarlanmız n« laman vt n»Maden taraflan Syl«, Nlzam talamaz mısınız? rede halka böyle ieslendUer? Var raflan öyle, hele Lfinapark kısmı Tasarlamak kaç para eder. olduklarını, nur topu gibl yapılar btisbUtttn öyle .. Ortada fol yok, yumurta yok iken kurabileceklerinl niçin durmsdan hiç bir mimar çıkıp da hiç bir zaArayerde »ejTek tcyrek kSrpeclk savunmuyorlar? rr.an ele almmıyacak projeleri soBen kendi hesabıma ilk ucuz. afaclar bitmek istiyor... Onlar da nuna kadar incelemez. Dereyi görkullanışlı. yapı tipinl on, on b«? hasta, çok hasta... meden pacayı sıvamak neye yarar? Heybeliadanın çam hastalıklanna yıl önce haftalık dergüerm piyan Affedersiniz ama farzedelim ki aınatör r* hamiyetli bir vago sahifelerinde gördüm. Bunlar da içerısinde bulunduğumuz şartlar olduğu gibi yabancı dergilerden ak tandaşın ihtiyar avukat T. Gülbalbir mimarı ömür billâh bir tek oğlunun mücadele açıp muraffatarma seylerdi. yapı tipi üzerinde çalışmağa corBeyoflunda, her sene sayılan ar kıyetler kaydettiğtei hep biliyorus. lasa. Meselâ depolar, ambaFİar, yat*n saluirierd* resüfl" sergılerf bir Eskiden HeybeU ağadan, Btiyfikbirini kovalıyor. Ressamlarırruzm adanınküerden bcrbad haldeydl. çoŞu pir a?kina sergiler açıp ka Bir himmet ne etmla, .E£İ1y°rlar<«Mimara[ajn^jjjzdan mllyon Gerçi ermancüar, dottlanmtıluk yapılardan birîne bej on ku dıı. Bulufmalanmız nrasuıda derd ruşluk kartondan yapılmış maket Ieşiriz: Kannnun kifayetsizliğinler bekliyoruz. Az veren candan... den, köylünün fuursurlugundaa, DÜZELTME: iskânın bozukluğundan, keçinin keGeçen yazımızda Quelle âme yan miriciliğinden bahseder, bin derelışlıkla âne olarak dizilmiş. Başka nin suyunn mantık telâlesi fibl yanhşlar da vardı ama böylesine karşınuza akıhrlar. pek az rastlanır. Özüz diliyerek Fakat işte «u Büyükada misali düzeltirizengelinde akan lular dnruyon Bn mücadele nlçin mnvaffak • » lamamıstır? Kadro mu yoktur? Barem mi kâfl değildir? Üâc mı bulunmuyor? Bilgi mi kıtT Gayret mi lenfavi? Nedlr? Nenin nesidlrT Bn ağaclan pördükten tonra, Adaya gitmeği gönlüm b b daha istemiyecektlr. O derece üıücü manzara... Böyle safa yeri olur maT Cefa jeri.» niversite asistanlanndan bir yakınım, bu hafta içinde, Atatürk Köpriisile Uozdoğan kemeri arasındaki hud ne bileyim ben genel memiş bıılvar ağaclarmı başıboş keçilerin haneler!... hatır hatır yemekte olduğunu görMimarımız ömrünün sonuna Ka müş. Şehrin ortasında böyle bir dar hep bunlan mı çizer? halin nasıl clabileceğine şaşarak Elbet, başka ne yapılabılir bana hâdiseyi anlatti. kı. Gene bu aylar içinde, «Oknyusularla basbaşa» sUtunumnzda **• mevki sahibi bir zat, parklarımıztla Bana öyle geliyor ki kabahatin başıboş keçi kovalamak mecburiye hepsı halkımızda değildir. Şehrimi tinde kaldığını, alâkalı kimseleri zi alabildiğine saran çirkin yapı buh.madığını yana yakıla hikâye lardnn mimarlanmız da sorumlu ediyordu. durlar. Yaptıklan işlerle değil, yap Mütehassıslar «keçi ile ormanın madıkları ile. Şüphesız ki 5u so'i 30 bir arada yaşıyamıyacağıni» Hân yıl içinde yapılan en güzel yapılar edip kanunî müeyyideleri bn esasa : m marlarımız elinden çıkanlardır. göre ayarlamağa kfükışmca, or«Köprüdeki Kadıköy iskelesi ile manhklarda üle keçi bp=lemek isticümle vapur iskelelerindeki kor yen kö\ lülcrimiz, tehdid savurkuııc yapılar haric» Bizim kobaha muşlardı: timiz mimarlarımızın elinden çıkan Ya keçiye af, ya ormana güzel yapıları medheimemek. on«maf». lara lâyık oldukları sana,t değenni Yani devlet keçilere hayat hakkı vermemek olmuştur. Bizim; şiirle, t'.yatro ile, resim ,heykel ile, tnü vermezse, köylüler de ormanı yazikle, edebiyatın çeşidli kollan ile kıp yıkarlarmış. Doğrusu, Abdurrahman çelebiyi ileilenen, bu konular üstüne senelerder.beri kilometrelerce sütun hele şirin yavrularım biz şehirdolusa yazılar döşenen eleştirme liler de pek severiz. Ama, dağdan cilerimiz bir gün akıl edip de «ynı gelip, taştan gelip sehirlsrimizin muhabbetle bir yapı üstünde du göbeğindeki çamlan da kemirmeğe rurlar mı? Ben hiç rastlamadım. cesaret ettikleti takdi»de, sakaliaMimarlarımız özene bezene beş, on nndan yakalamakta hiç mahzur eser yarattılar. Bunlar devlete yüz görmcyiz. lerce milyona mal olan yapılardı. Caiz mldlr? Elcevab: Calzdir. Bunlar hakkında bır tek satır oKeçiyi hemen oracıkta kurban kumadık. etmeli... Kemirdiği ağaca kıymetMimarlarımızın çabşmalanna lâyık tar paçasından nsmalı... Etini fakir oldukları önemi vermemek bizim fıkaraya dasıtmalı... Kıyması h e kabahatimiz ama onlann kabahati lâldir... Boyle bir tehdid ortayn bizimkinden çok daha büyük. Ben sürülmeli ki keçi sahibleri mukayce bugüne kadar bir mimar çıkıp yed olsunlar. da halkımıza: Ya parklara af, ya keçiya Bak hemserim. Sen ju kadar paraya ju İşi yaptırıyorsun. Eğer «maf»! 9B6S "Çiît hnu tarihİBden itibaren M EV L İ D Sevgill annemlz ZEHRA AKISKA'nm aziz ruhuna ithaf edilmek üzere vefatının kırkıncı güntine rastlayan 14/2^955 paz?r esi günü ikindl namazını muteakıb Beyoğlu Ağa camiinde mevlid okuttunı^^aktır Akraba ve dostlarımızla srzu buvuranların teşrifleri rica olunur. Çocukl=rı Şubat 14 Ceınazi\e(ahır 21 * V. E. | 6.58 12 28 15 21 17.41 19 12| 5 18 ] 1 17] 6 48 9 40 12,00 1 3: 11 37 AKBANK Gelecek keşidemizde bir müşteriye ON BİN L ğendim. Almadıkça gidip yatamım. Avukatlarla uğraşacak TmkHnı yok. Makul blr kadına bensiyori»nuz. Avukatınıza nedea kotaiıjro» vereceksiniz!» Ursula inada blr tanrlat cAv«katım da ondan,» diye k a r f i ü T « di. Yabana: «Avukatınıza fld«p» sem.» dedl, tesinde pek tuhai W» tehdid edası vardı, «onun i»t*dlğinden beg yüı dolar eksik veririm. Üstelik bir de ona komlsyon rer«ceksiniz.» Biraz durdu. Sonral «Yanılmışım galiba,» dedl «Hlç d« makul değilnıişsiniz.» Ursula sert bir sesle: «Pekl ama, ille bu gece mi halledilmesi lâzıa bu işin?» diye sordu. «Eşikt* p«vzarlık olur mu?...» «Öyle ise, benl lçeri buynr ••senîze,» derken adamin ıe*i bilâkta yumuşamışü, gülümsüyor gibiyıil. «Zarar gelmez benden. Sonra, ac«tlem de var. Korkmayın.» Ursula soğuk bir sinirli halleı «Ne korkacakmışım!» dedi. Durdu. Başlar hâlâ pencerelerdeydi. Bu adamı. bu yabancıyı içeri alacak olursa o sokaktaki bütün evlerd» ertesi labah kahvaltıda hep bunun lâkırdısı edilirdi: «Ursula Wende'y« dün gece bir erkek geldi. Kut ontt içeri aldı. Evde başka biri olsa hadi g.ne neyse. yo, herke? bilir, Urs,ula namusu mücessemdir ama, ne de olsa...* Ayrıca zengîn PARA ikramlyeleri Selânik Bankası Çeviren: VAHDET GÜT.TEKİN Dün çıkan kısrnm hulâsası etmesini âe bilirdi. Ursula Prescr,tt, elinde Kıymetli ve sevgü çocuklanrn ve Üstünü başinı ken.iisi yapardı. yasadece 'Karım» dıye başhyan bir ni eünden terzilik de gelirdi, şapmeklub. gece satfdha karşı, ko kacılık da... nağın yııksek pencerelerınden Böylece, rahat bir hay?t siireb 1binnin öniınde aüşiincelere dalrrek için önür.de üç vo! vardı. Öğmı$tı. B>razdan Ohver ile Barbara otomob'llenle aelip onu a tetmenliğı ötekilerden pek iistün lacaklar ce bu evden ebichyan u gdımüyordu, çünkü kendine paye zaklasfracaklardı. Bu, Ursula Vrrmesinı sevmezdi. Öğretmer.liğin için belkı de huzur ve sükunun "itibarı>. vardı ama, terzilik, şapbaçlançıcı olaraktı. kacılık daha çok pa>a get:rir.J.ı Onun zaten ıtıbarda pek gözü yokMazıyi düşhndnnü zaman ona hayatı 1879 martıvm sonlarmda tu. bir aksam ilstü bas!amı$ gıbi geYirmi. yirmi bir yaşlarmdayken lııınrdu. Rnbası Auaust Wende, evienmeyi düsünmiı^tü. Kpniı=inı b>r oâretmendi ve k:zwa urafc begenen b ; r slay dehkaniı da varbir evıe boş bır araz, seki2 bin dı ama o hiç birini beğenmi\ordudolar da nakıd para bırc.kmı^tı Babasile beraber mesud ve ahat Ursv,la babası aihı tutumtu bu bır hayat bürüyordu. Sonra, her fcw. jnanieth bır ev ka^ını «dışeyi oHueu ^;bi gören bir kızdı. Çarşıda, pazarda çok iyı pazarhk orkada§ları da ortadaydı; onun için, (Roman devam ed'yor) müyor, hattâ oek l?$sn bııi'itlard^n kara kra parrlar düjuyo du. Daha yukarı da, pırıl pırıl ve keskin bir buz parçası gibi, narin bir gümüş ay vardı. Ursula daha lâmba yakmamıştı Ev, karaıhk ve sess z, onu bekliyordu; sade, oturma odasm^aki ocakta yanan ateşin kırmızılığı vardı. Ursula bir kucak dolusu zeran topkmış. sâkin bir hüzün içinde, ba':amı düşünüyordu. B bası en çok bu çiçeği severdi. Belki de Evin arka duvarının dibinde ze kendine benzediği için. Z=renin ne renler öbek öbek açmış, akşsmın gül gibi gösterişi vardı, ne leylâk aiaca karaı hğında bile altın gibi gibi tathve yakıcı bir rengi, ne de parlıyordu. Teptierden kopan rüz zambsk gibi ateşliydi. Gözü okş?gâr b?hçenin üzerinden aşıyor, ve makla kalır, zihni altüst etmezdi. cıftleşme îamanı geimıj b'r hayvan U =ula içini çekti. Zerenleri o gibi şehvet dolu. kuvveth bir koku gece suya koy cak, odas'nm ceviz saçıyordu. Yerler kararmıştı. Ba kapb duvarlarma karşı bunların tıda, tepe'erin üzerinde gökvüzün güzelliğini doya doya s'yredecekti. den bir parça, ateş dolu bir göl Ertesi gün de götin iip babasının gibi, tutuşmuş yanıyor, üzerine yak mezarına ko>acaktı. evliliği öyle pöziinde çek bıTyöt g'pta edilecek bir şey de sayrrıyodu. Yirmi yedlsıne geldiği zaman, ptşınden koşan ancak bir tek adam kalrrustıDerken, martm yirmi sekizinde baharın artık iyiden iyiye geldiği bir sırada, Ursuls'mn hayatmda büyük bir desişiklik oldu. Bu Heğisiklik Wılham Prescutt'la beraber geldi. * * * Kendi kendine: «Ömrüm geçi ketti, zorla araladı. Atkısmı çıkar cNe istiyorsunuz?» diye sorvor,» diyordu. < Zaran yok. Evde dı, iki elile saçlarmı şöyle b:r dü du. ka!dım. Onun da zaran yok. İçe zeltti. ciddî bir tavır takına'ak kaBerrak ve soğuk bir sesi vardı. ride. ocak yanmış, beni bekliyor, p:ya doğru gitti. Kapıja açınca Ekseriya acı bir alayla kendi kenkitablarım var, bankada da sekiz içeri serin b:r gece rüzgârı doldu. dine dediği gibi. tam evde kalmış bin dolarım. Başım dinç.» Sokaktaki havagazi lâmbslan kızlara hâs bir sesti bu. Yabancı: «Miss Wende» dedl. Bu sırada sokak kapısınm pi yanmış, akşamın alacakaranlığmda rinç tokmağım b : r el hızh htzlı san sarı kırışıyordu. Bu aydınlık durdu. Ursula farkındaydı: Adam vurdu. Evin içinde çınîayfn ses üzerinde, uzunboylu, geniş yapılı nazik davranmağa çalışıyordu. Son arka bahçeye kadar geldı. Bütün bir adamin karaltısı belirdi. Ursula ra devam etti: «Şehrin batısında, sokak da duymuştu muhakkak. adamin yüzünü göremiyor, yalnız on beş dönümük bir toprağmız var. Ursuîa'nm ahbabları arasmda ka başını seçebiliyordü. Adamin melon Ben onu almak istiyorum. Firtınız pıyı bu kadar sert çslacak kimse şapkası da hâlâ başındaydı. Bir nedir. Satılıkmış. Biri söyledi bana yoktu. Kapı böyle çalınmazdı ki. müddet daha çıkarmadı. Ursula o bir saat önce.» Hâlâ mutaassıb göreneklere bağlı nun gözlerini kendisine dikmiş, yuUrsula kahkahalarîa gükcektl kalan bu küçük şehirde kimse yap karıdan aşağı öyle baktığını his ama, öfkesi hâlâ devam ediyordu. sediyordu. Sonra adam, adeta is Önce «satılık değil» diyip kapıyı nrzdı bunu. temiye istemiye, şapkasını çıkardı, adamin yüzüne kapsmak geldi için Ursula'nın canı sıVılmıştı, gözüsoğuk bir sesle ve çabuk çabuk den. Fakat sonra «delilik etmiyenün önüne. sokağın bir baş'ndan konuşarak: «Mister Wende'nin hayim» dedi. Toprağı satmak istiyoröbür başına kadsr pencerelerden nımı?» diye sordu. du, fiatıru da çoktan tesbit etmişti. uzanan ve onun kapısma doğru Ursula da aynı soğuk halle: *Kı Kaba lnsanlan ne kadar sevmazse bakan başlar gfldi. Arka kapıdan sevmesin, öfkeye kapılıp topraklan içeri girdi, zerenleri mutfaktaki zı» diye doğrulttu. tertemiz silinmiş masanın üzer're Bu yabancının pek telâşlı bir satmaktan vazgejmesi doğru olkoydu, maltızdaki korlsra kâğıd hali vardı ve adeta karşısın^^Vıni mazdı. Kapıyı biraz kapıyarak: «Avudan bir fitil tutarak yaktı, ttreye de telâşa vermekten zevkalıyor e,ititreye yanan alevi oturma odasma biydi. Ursula'nın zihninden bir ankatımla konuşun,» dedi. «Bütün getirip lâmbalardan birini yaktı. şöyle bir düşünce geçti: «İyi ki ne işlerime o bakar. Landmecr caddeDışandaki kimse, alevlerin perde hasta lanacak hısım akrabam var, sinde, İmperial Bank binasında, lere vuran kızıltısını görmüş olacak ne de başlarma gelecek felâketlere Mister Albert Jenkins.» En yakın evlerin pencerelerinden kl, sabırsızhkla ve ö'Veyle, kapmın sahiden üzüleceeim eşimdostum. tokmağım bir daha vurdu, etrafı Acı haber alacağım diye korkum gizli gizli başlar uzamyordu. Ursuyok.» Oyie olmasaydı, bu yabancı la bunu görünce kapıyı biraz daha yen'den çmlattL telâşa kapadı. Ciddî bir tavırla: «Mister Ursula'nın kedisl, tüysüz siyah nın karşısmda muhakkak kapılırdı. Halbuki şimdi evir.in Aîbert Jenkins.» diye tekrar eıti. bir kedi, ocağın öni' '«n mırıldana mırıldana kalktı. geldı kızm etek muhkem eşiği üzerinde durmuş, | Yabancı: «Ne münasebet!» dedi. lerine süründü. Urîiı1^ dudakları adama r le bakıvor, sade jııun «ta [ «Yanna kadar ne bekleyim!'Arajziyi bu akjam goıJüm, derhal benın somurtuk bir hal aldığııu far balığma H^JJ JI du. (Arkaa rm)